Katalog

20 Ocak 1955 Kuruçeşme kömür depoları Halice kaldırılacak Dün Şehir Meclisinde »anayi bölgesi hakkındaki lmar Müdürlüğü .tkJifi görüşüldü; Vali bu miihim davanın hal sni hasına girdiğini söyledi Altının anormal yükselişi 1 f M E M LE K E T DAVALARI Çocuklara okumayı olsun öğretelim! İlkmekteblerde (çocukl ra modern usulle okuma y ^zma öğretme) usulünü Amerikalılar tam terketmeğe hazırlanırken biz ütrşız. Bu durumda yavru uklar mektebe başlamaları ndan dört ay sonra hâlâ yal ız 2 0 kelimen' okunup y ızılmasuu belliyebiliyorlar boruyu çalan adaro mı? diyt yumurta mı, yoksa tavuk mu cirsinden ebede kadar uzayabilecek b.t rrünakaşa mevzuu da var). En nihf.yet altı yaşındaki Müslüman çocueu dört domuz resminden nan gisin n birbirine benzediğini de keüirmekte güçlük çekiyor; zira o, fn erikan çocuğu gibi, domuzla haş:r neşir değildır. Maksadım, oğlumun Galatasaraya yazjlamsyışınm vebalini başkelnnnır. omuzlarına yüklemek değiliir. En nihayet bu imtihanı kazananıar da var Olsa olsa oğlun.a ckasaba» kelimesini öğ, etmejiğim için, askerin nasıl uyand'ğıru anlatmadığım için bu yazıyı okuyanlsr arasında meselâ mahpus ların najıl uyandırlıdığıru bilen. yahud blmek üizumunu hisseüeıı var mı? domuzun tirbuşon gibı kuyrushınun sağa da. sola da kıvrılarıleceğini ve hunun iki domuz srasında bir (irk teşkil edsbileceğini izah etmedı^ım için imtihanı o değil, ben kaybettim. dım, sizlîre tek bir ailîyi haydi bilemedinız yüz elli küsur aüey alâkadar eden hususl bir cerdden bahsetmek de değıl Zıra ben ssıl gerçe.1 facia ile oşlutnun 'lkrr.ektebe oas^masından sonra karsı'astım. Bu facia, sadece Ön.ern faciası değildır. Çocuk yetis.ürer her Tü k aiiesinin, do'.ayii:.ç bütün milleH'n faria.ıdır. Evet. Dört aydanberi ilkrre^tehe cr\am eden oğium benım o£lum, sızin oğlunjz, hepimiz'n o6u)iar:mız. kızlarmız hâ!â oVuyamıyor. En az üç ayda öğrenileni b'r kaç h' ftada r.ğreniverdi ieni !en yavrucuk, hâlâ Pekos Bill'ini o da ithal malı bir moda, bir I 1 let annesine uzatıyor: «Oku anne!» d:yor. Tarzanını getiriyor: «Oku babs!» diyor, Kül Kedisini çötürüyor: «Oku dede!» diyor. Bu neden böyle? Biz çocukluğumuzda heceleye heceleye eski harf leri öğrendik. Mektebimizin hususiyctı icabı, aynı zamanda Iâtin harflerini ve fransızcayı da öğrendik. Fransızcada büyük harflerıe beraber küçük harfleri de kıt?b harflerile beraber el yazıs'r.ı da öğrendik ve üç ayın sonunda. p?rscmbe günleri eve döndüğiımüz de. cnümüze sürülen gazeteyi srkıîbilecek kadar okuma öğrendik Belfci nhoca» yi, vaktile yazıHığı "gibi, hsvace diye okuduk, belki V<J. çük yaşta ukalJOığa, fl^rajd^lanlarımız «Manastır mütasarrıflığma» kelimelerini Misnaseterün felagannehü diye okudular ama, gene de bir şeyler okuduk. Dört beş harflik, bir iki hecelik en basit bir «limeye b»kıp bakıp da: «Bilmivorum baba: Biz bu kelımeyi daha »örmedik!» demedik, Halbuki oğlum «Cumhuriyet» ke mefini aradan bayram gelip geçtiği için okuyor, yazıyor da kart'feçinin adını Mehmedl beceremi yor «Okuyor» u yazabiliyor da okumakn ı yahud «okudu» yu sökemiyor. Velhasıl, ssymadım ama dön aydanberi, yirmiyi, otuzu pek smıyan kelime ile mütema^ıyen aynı nakaratı tekrarlıyor: 1 c ABAMTAM ABAHA... Bu badireden kurtulmalı esmS ağızlar, Türkiyedeki iktisad durumunun çok ümid verici olduğunu sö> lüyorlardı. D. P. milletvekillerinin iktisad durumumuza dair acı tenkidlerde bulundııklannı dünkü gazeteleıimizde okumuşsunuzdur. Hangisi haklı? /»ı *** Kâhya efendi ile aşçıbası, acayib bir bahğm dişiliği, erkekliği hakkında münakaşaya tutuşmuşlar. Aşçı demiş ki: Bir kere de pasanın fikrinl sorak! Kâhya şaşmış: Vay! Bizim paşa, bahğın dişiUğinden, erkekliğinden anlar mı? Anlamasına o da anlamaz enune, onun dedüğü dedüktür! Aramızda ihtilâfa düştiiğümiize göre, biz de birine sorsak! Acaba, kime? Memleketimüe uğrıyan, ce' der deır.ez bizi medhü senaya baslayan yabancı mütehassıslann fikrini mi sorsak... Belki onlaruı dedikleri dediktir. Lâkin, onların dahi, karşılıklı 7.iyaretlerde acı kahveler içilrlikten sonra uzakta verdikleri karaılar hiç hoşa gitmiyor. Meselâ. rii'j siysset muharrMrrinin anlattiklarına gore. Anıerikanın bİ7İm bulunduğumuz bolgelere dnir takib etmesi muhtemel üç vol vannış. En elveıişlisi: Sevi>emi»i kalkındırmak icin, oAsyamn f> r i kalmış memlcketlerine su l<a''ar müvarlık kredi açmnk» mış. O sayede, havat standsrdlanmızda <"*enede yüzde bir nisbetinde bir yukselme kaydedilebilir» miş. Remek ki şimdikine krvasla hir asuda yüzHe yüz hir yukselis Yani ayda 89 lira kazanan bir koy Hğretmeni. geçen gün, kendi muhitinin standarrlım kslem kal>>ın savarak umumî efkâra anlatıyorHu: nBir kepçe tarhana çorbası!» Miıideler olsun: Bir asır sonra <i'<l kepce taıhana çorbası > na yükseleceğiz. O da, yardımlar sayed mu. ayycn ellerde kalmaz, alt tabakalara akscderse... Gene de cönül çıkılamaz bir çıkmazda olduğumuzu kabul etmemek istemiyor. Daima şunu hatırlanm: Atatiirk zamanında da bir arsı ulu^al ve öncmli uzman: «Sizler drrt sene evvel iflâs etmişsiniz'» demişti. O giindenberi «hiz amali erbaaya sıemaz bir milletiz:» vecizesinl yarattık... Gene de, kötüm«;er hesahlann üs. tüne çıkabiliriz. Imkânsızı m'inıkiin kılahiliriz. Feraha kavusahiliriz. Ümirt, yeivten yeğdir ve Fikretin dediği gibi: En az ümid edilen yecde en kavidir ümid! Onnn Içln: Siz hakl.smra. Türk«yedeki iktisad durumunun parlak olduğunu müjdeliyenler... Anrak. bir sey var ki. misrik temennilere değil, gene de realitelere bel bnğlamalı. Realite !se, her halde. az istihlak edip çok isrihsal ermek formülU ile knyıdlı ve şartlıdır. Aileler ölçüsünde bn böyle «eğil midir? Milletler ölçüsünde de kaide aynıdır. Sefaletle sefahetin arayerin! bulup o hat tizerinde sebeblenmeli ve çalışmalanTnnn arttırrp verimli kılmalı da bu badireden bir çıkış çıkmalı... İkı oğlum var. Allah cumleninYazan kını bağıslasm. Büyüğü bu yıl okuma çağma girdi. Düşünmeğe daAlâkadar çevrelprde dolasan söy lentilere gore altın kıvmetlerinin hı luzum görmeden çocuğu naile anormal yükselişi karçısında bu ocağı» b.ldğımiz Galatasaraya yazgünlerde ciddî teHhirler ahnacaktır. j dırmağa karar verdik. Daha doğ* ' rusu heves ettik; zira, son bir iki ya en ufak bir yardırra ıhtıyac lan ilk senelerde yaptıkları işleri, Avnı kavnaklara derecelerini kontro tedbirler kısa zamanda altın kıy yıldanberi, bu beş asıriık mıllî mü hissetmeden, hem de dördüncü, be muvaffakıyet metlerini düsürmediai ve piyasa esse:ede ıthal ıralı bir usul tatbik e şinci sınıflara sorulanlar da .lahıl etmiş. nın normal bir seyir takibini sağla dıliyor, müraca?t edenler, kelime mükemmelen cevab verdiğini görProtesör Terman'm yirmi yıl süyamarlığı takdirde hüknmetçe altın nın karşılığı dahi d limizde bulun dükten sonra bizim Omeri ki vüz rer. test'i daha bir iki sene ev\el tpmim s^tışıra basvırulacaktır. mıyan bir girig imtihanına: Test'e den fazla rakible birlikte Test'e taınaralandıydı. Buna karşılık, daha gotürdök. Pivasava Anadohırfan bir çok tâbi tutuluyormuş. nct ce alınmadan, test usulü bir O gün görulecek bir âlemdi: Altı mcda salgını halnde Amerikinın altın teklıf'pri oH'ifeu halde bu tneTatil devresinde, oğlumu mekta lüzum<=uz ve seb°b<='s vere viik tebe hazırlamak kaygusıle ne yap yaşından sekiz yaşına k=dar yav her tarafına yayılmış. Bir çok u!eb«s on sre mam lâzım geldiği hususunda Ga rucuklar dizi dizi. Çoğunda kur ma, daha netice alınmadsn, prokur+.an1mas! latasarayın değerli ve gene müduı ü, banlık koyun edası var B r kısmı fesör Terman'ın betalarmı bulup için h*» çareve başvurulacağı te sınıf arkadaşım Macidle görüsür j n ı n birinci sınıfı, hattâ belki ıkin taskih ederek daha emin, daha kat" ken: cyı okumuş olduklarınm aşikârlı test şekilleri tertiblemiş, ölçekier «Sakın ha: Öyle alfabe filân I ş l n a mukabil bir kısmının elin? ka teibit etmiş ve yedisinden yetmlöîretmeğe kalkışmayın. Bugünün j l e m kâğıd dahi almadığı da mu ş;np kadar. ilkinien üniversitesine A'man profesörü bugün olrretirr. usulleri eski tarzı tama j hakksk. Zaten doğrusu da bu: Altı kadaı mekteblerde olsun. s:vil haikinci konferansını veriyor rr.ıle \nktı. Heceleme f lân yok. Ço j ysçmda yavrucuğu kâtib edecek v;'is. s lâhlı kuvvetlerde, sanayide bütün obrak j değiliz ya! olsun; ber tarafta adam seçmek İktıtad Fakuletıs nın davef.isl olarak cukbra kel meleri şehrimize gelen tanınmış Alraan içti öğretiyoruz» ihtarına maruz kalBilgiç edafile sahna salına ku ıcin bu testler tatbik edilmeğe. elmaıyatçılarından Ord Prof. Dr. Hans mıstım. rum satanlara karş:bk ağhyanlar, de edilen neticeler de iki ke e ikırreyer'in birinci konferansı buyuk bir İtıraz edecek değildim ya: O anasmın eteğine, bbasının panta nın kat'iliğile kabul edilmeğe başalâka tcplamıstır P«ofesor. «Sinayile«miş bir cemiyetin rnaarifçi, ben sabık mühendis Dip lonuna vapışanlar var Hattâ, sıra larmıj.. .W.»«HII t:tu 11 MMfHliniH III lUUHUnill IHK tarih felsefesi bakımından tetkıki. mev lomalarım hiç bir şeye yaramadıy etegi, pantalonu lsırainp da ucu... ve günün birinde, Amerikan zulu ikinci konferansınj bugun saat 10 sa. gene de "ihtisasa hürmst» lü rıun nerede görüneceğ ni bilmedik moass meraklısı bizler de tıpkı Şoförler, birikmiş plâka Kostik soda darhğı sabun da fsktıltmin 2 numarsjı dershanesinâe zumunu öğrermişti bana. kri loş koıidorlara dalmaea gelin bitpozarından hazır kullanılmısrusumunun affını istiyor fiatlannı diisürtnüyor verecek*ir. : Nitekim, yaz ayîarında bize m cs, diziden fırlayrp soluğu mek Amerkan elbisesı alır gibi ba fest Soforler ve Otomobi'cıler Cemiyeti Kostık soda dârlıjı had bir saflıaya Gazetecilik Enstitü<:ü Talebe mlt plSfca rüyjmunun affeditaesı gırmiı bulunmaktadır. Ithalât normii safir gelen öğretmen yengem de tebin tââ ön kapısında alanlar da usu'ünü de olduğu sribi almış SL? lçin «Mte Pahiliye Vekaletine muracaarte »artlar altında yapıldıfı zaman 3040 Demeğinin fevkalâde kongresi emeğini esirgemedi. oğluma «mo var. oğuilarını Galata'araya yazdırm3k j£ bulunmuştur. kurusa temin edilen bu madde devamlı tstanbul OnlverpUes! G»zet»clllk dernn usulle okurna yazmaja öğHer ne hal ise: Bu test bâdiresi icn sabahlara kadar ön kapı a ,* «Ankara» vapunmun revizyonu yukselmelerle 2S0 kurusa kadar çık Enstttüsu TaleH r>rneSlnin levkaü retmeğe başladı. Öyls: bea: ba; ge'di geçti. «Hepsini bildim, bab.i'» zınua s:ra tutmağa çalışan nan.zed mıştır. de kongretl. dUn yapılmı*. aşaq<ds ' Tırsui gemısJ yarın saat 12 de Batı Bu yüzden tabun fUUırı bir türlu »dlan yssüı üyeler idare kuruluna bea: ba:ba filân yok. Herhanşi bir dive imtihan salonundan çıkan Li vpjile'inin haline ve derdine ' Akdeniz teferine kalkacaktır. Ankajâ ijtenen derecede dusmemektedır. Halsıra takib etmeğe lüiam görül zim oğlanm, biraz kurcalayınca. e çare olarak Galatasarayın ba^ı »eçllmtç'lrvaourunujl Iitlnyed» revizyonu devanı buki bu a?ne zeytınya£ı rekoltesi fazla Abmed Şlmşek. Taçkın Aldogan, Tsl meden, se«li sessiz herh ngı bir pey yanlış yapmıs olduğunu üzü musailat etmişiz. etmektedlr Bir Fransu denir kumpan olduiundan fiatlar ucuzd<ır çın Tan. Güngör Kut. Adnsn tKS tefrîk yapmafi ih^yac hissedil leıek öğrend:m. Gelgelelim, çocuyasına kiralanmıs bulunan Ankaranın. Musallat etmişiz, diyorum, üira, Anilin boyalann bir kısnu geWi tajı. Ahmed Hamdl Özcen. Olcavto meden çocuğa b'r kaç harf gös ğa bir şey söylemeğe hakkım yok. ** mulMvrlede tesbit edllen tarttre yetfetıbitppzcrından alınan hazır ve kulB^r muddettenberi bek'enilmekte olan İlter. Hllmi Kurtulmu?. All Gallb Say rlimesine Çîlışılmaktadır. tpriliyor, sonra tıpkı restm yapıp: Bu test usulü, benim Amer k^Ha lanı'mış Amerikan elbisesı gibı, bu aruîin boyalann Uk p=rtıl»ri «elmış bo hun. ••İşte oflum bu trendir, bu kus. bu mühendislik t=hsili yaptıpm Stan test usulü de bizim bünyemize uyrunmaktadır Ay jnnuna kadar bir kaç Yeni Muş VaMsi «Pendik» vapurundan ümid par'inın daha gelmesi kuvvetle muhteda ağac» der gibi: Tren. kuş ve ford üniversitesinde, profesör Le muyor. Altı yaşındaki çocuk pek Mua VallliJine ta;.ln edilen eski Katamamile kesildj meldir. dlkov Kaymakaml Veflk Ertur. dun ağsc kelimeleri yazıhp, şekil hafı wis Terman tarafından geliştiril tabiî olarak «kasabada neyin buFırtına yüzunden Tuzla onlçrınde kaBoyalarm tamamı fteldlkten sonra vazlfeal başına hareket etzniştir. zaya yerlesineeye kadsr çocuğa da miş. Ünlü ilim adamı, yıllarca ev lunamıyacağım?» resimlere bakıp yalara ofurmuî buJunan Perriık vapu tevziat ynlüe satısa baslanacaktır yazdırıhyor. vel aJtı, yedi. sekiz ilâh yaşların çıkaramıyor: Zira «kas?ba» dan ne Bahkhane civan balıkçılıkla rından umid bü«bü"un kfsilmiştir Gemı Tramvay işçileri zam istedüer gittikçe sulara ^omulmektedır Daha sonra, yenge benim boş si da çocukları toplamış. bunların 72 kasdedildigini bilmiyor. Halbuki inalâkası olmıyan kinıselere Tramvay işçileri Tramvay Id3re=jngara paketlerine musallat oldu: kâlarmı ölçmekte rriyar olmak ü gil zcede i'kasaba» kelimesınin muArmatörler vmç teü den zam talebinde bulunmuslardır. I»verilmiş tenilen zaın yapıldıgı takdirde bu, idaBaktım bunlarm beyaz kısımîarı zere terfbleelifi oyuna, basit bil kabili, herhangi bir çocuğun pekbulamıyorlar tstanbul balık satıcılarının yıllık gereye üc mılyon liralık bir külft yuk nel kurul kongresi dun saat 1130 da m şerid şerid kesiyor, bu şeridleri meceye benzer bir t?kım sualleri âlâ bildiği ••kücük şehir» dir A'tı ArmsMrler Bırliii alâkartar makam leyecektir. Ethem Ba^ kalın njraMtınde Balıkhane de gereken şekilde bölüyor ve ü bu çocuklara sormuş, aldığı ce\/ıH yaşındaki çocuk kışla civarında lar» muraeaat ed^rek vinc teü buHınde yapılrryştır olarak f rr majından dolîyı zor duruma duş zerlerine çocuğa öğretın:5 olduğu lara, çocukların yaşlarına göre de büyümediyse pek tabit a duş İstanbul Üniversitesine almacak Atatürktın hâtırasını tarizen bir <iai ttJkt^rini bıldirmnlerdir Bunların l<Jdib l d i l d i keümeleri teker teker yazıyor. Bu bir takım numaralar vermi|. Asıl «neyin askeri uysndırdığını?» da talebe sayısı kıkahk sukuttan «onra çalısroa ran,ru elarına gore bir av zarfında dovız venu müteakıb de <fiş» dediği üze mühimmi: «Oldu, bitti: Bu çocu bilemivor. Halbuki 1918 denherı Subaf dor.emınde istanbul Üniver,, okiınmuş ve ıdare kurulu ieçılm'jt.r rılıo de vinç teli E»»'r'!m»rtiğı «akdırde zekâsı şu kadar. ötekinin bu Amerik?n çocuğu İrv ng Berlin in: B:!âhva dilekler faslında deleBeler. rinde kelimeler y?zılı bu karton ğ ns^lıvat durafiktır Şırndılık bunun ve tesı fakuJtelerine katnıl olunacak talebe Balıkhane civarının baiıkçılıkla alâ parçalarını gelişigüzel masanın üdiyip geememiş. Programı "Sabahlan boru sesini duyup da ı" rıne a%»ntnr »eli kullarıılmakta in» de sayısı henuz tesbıt edılmemijtir. rakulteler, muh'emelen yarın ala kası olmıvan kimfelere verıldiğini fage eğince, test'e tâbi tuttuğu yav kalkmağa mecbur olduğum için öy * bu »ert ReMI?ınd¥n maksadı t»min edezerıne dağıtarak: balıkçıların bu hakan mahrum cakları talebe sayısını Rektorluğe bıl kir memektedir. rııruklsn yirmi sene boyunca ta lesine hırslanırım ki...» mealinde dıreceklefdır. edildiklerini be'ııtmişler. vaziyetin du cHaydi Ömer çimdi bana: kib etmiş. İlkmekteb, ortamekteb, meşhur şarkısını duya duya, aszel+ilmesini isterr.'=!erdır. BABA TOP AL yaz! diyor. 1 se ve ünivers'tede her birinin al keri, borunun uyandırdığını öğ'enÇengelköy fakir çocııklanna Yavrucuk da, bu karmakarışık dıîı notları kaydetmiş, üniversite meHiyse ayıbdır. yardım iri'.i ufaklı fişlere bakıyor, bakıyor yi bitiren genclerin hayata atıldık(KaJdı ki bu suaJde: Boru muT Çengelköy ilkokulu lakir çocuklanna ve niyet çeker gibi istenilen keüyartlım ıçın 24 ocak pazar gunu saai rreleri sraîarmdan bulup çekivor, 21 de U&küoar Sumer sınerrıa&ında buyuk bir musamere tertib edılmiştir. burları gereken sıra ile birlestirkâh: Hamlyet Yüreses. Nipâr Uluerer ile di mek ıçin hayli uğraştıktan. |er bir çok sanatkâr programda yer al «TOP BABA AL». kâh «BABA AL mıstır. TOPD yazdıktan sonra nihayet geHalk Partisi il merkezinde rekli tertibi kanaatimce tesadüfen bulup çıkarıyor. dünkii toplantı Açtıracağınız C H. P. Ilçe B^skanlarının iştirakile Ttengemin söylediğine göre: Oğİnonunün riyasptinie dün saat 17 de C H P il merkezinde bir toplantı ya lum çok zeki imiş. Mektebde en az üç ayda öeretemed ği kadarmı ona pılmıstlr. loplantıda partinin umuml poh'ikası bır k?ç hafta içinde ö?retmek rniinı etrafında karşılıklı fikır teatısmde bu tün olmuçmuş. Eh: İtiraz edecek îunulmustur. deşilim ya. O öğretmen, ben de Kredi ile mal alan esnaf borcunu sabık mühendis. Üstelik babalık var vaktinde ödeyemiyor serde... Katılırsmîz. nayi bölgesi h3kkındaki Imar m ı tiklerıni belirtmış, yeni plârda bu dürlüğü teklifi okunmuştur. Söz a sanayie sıd yenr tesbıt edilıp elan V?li ve Beledhe baskan veki'i dilmediğ ni sormuştur. Imar müProfesör Fahredrl I Kerim Göksy. şaviri yeni plânda deniz sanay n e mevzuun şehrin bıfyük ve esaslı de yerler ayrıldığını sövleiııştr. davalanndan birin; teskil ettiğinj Diğer bir üye de, Kunıçesmedeki " söylemiş ve ezcümle deroiş*ir ki: kömür depolannm verleriride ka« Şehrimizde bir sanayi böl Up kalmıyacağım sormu*. yeni sagesf tesisi yıllardır düsiinülm'iş, nayi bölgpsı tesbit oiunurken. Bofakat bir türİü tahakkuk etmemişti. ğazın güze! sahillerini karartan bu Bueün huzurunuza gelen Imar mü depolann da mönasib bir maha"e dürlüğü tekbf ve ptânile. şehrin hu kalfunlmasıru fpklif etmıştir Imsr ' esaslı ve mühim davası hal safha roüsaviri »erdiği cevabda. Kı>« sına girmiş. bulunmaktadır. Bu hu çeşmedekı körnür depolarınm ors""" susta hükumetten ve Nafıa Vekâje dan kaldınlacağmı. Bevoelu ta^i'ât ' ' tinden eördiifümüz kolavbğı bu plânmda komür depolan •çi'1 Ha*• rada şükranla belirtmek isterim» üçte ver avrıldığını bildirmişt.r Vali ve Belediye Başkanırun bu Neticede Imar müdürlüeü teklifi ** JconuşmaMndan sonra Belediye t Imar komisyonuna havale olun* • mar Müşavirı Cevad, meclis salo musrur. •' r * nuna asılan ve sanavi b^lgelerini Sular idaresine aid 1955 yılı büt tayın ve tesbit eden plân hakkmda çefi hakkındaki komisyon raporu * izahlarda bulunmuştur Bu 8rada henüz gelmedjönden otunama BOÎI Bf Imar müsavirine üvelerden bazı j verilmistir. Genel meelis, Sular ida ** îan tarafından sualler sorulmuş resi butcrsirıi görüsmek ve bir katur. Söz alan bir aza, Istanbulda rara bağlâmak üzere 28 ocak günü bir de deniz sanayii bulunduğunu. saat 15 te topanacaktır. Hükumetçe cidrî terJbirîer alınacağı, hattâ ehın tanzim Şehir Mecl si dün saat 15 te avu f^^ bu sanayie aid tesislerin sekat Ferzan Arasın başkanbğmia hir dahilınde ve rnahdud mrntaka safaşına d*hi başvurulacağı toplanm'ştır. ILk olarak sehrin 'a ! a r d a pek ipt'daî bir durum arzetsöyleniyor Tevfih Sadullah 1 l 6 GÜN Zarfında EN AZ 150 LİRALIK HESAPLA MART KESİDESİNE MUHABANK (Türkiye Eski Muharibler Bankası A.O.) nın 1955 Yılbaşı ıkramiyesi olan Türkiyenin kazanan tarafından arzu edüecek şehrinde FV veya apartıman dairesi ikra» miyesi. Beyoğlu 2 nci Noteri Burhan Yener ve arzu eden hesab • sahiblen huzurunda çekilmiş ve ikramiyeyi kazandığı anlaşılan Bay YÜCEL SIZIR, Merkez Subesi v ve^iesinden Ev veya apartıman dairesi yerine nakid almayı tercih ettiğinden, buna tahsis edilmiş olan 20.000, Lirayı almıstır. Fotoğrafımız, talihli genci, ikramiyeyi alırken gostermektedir. Muhabank, Türkivede ilk olarak, arzu edenin dilediği yerde ev inşası veya apartıman dairesi vermek ikramiyesini koymuş olan Bankadır. Kazanan. arzu ettiği takdirde göstereceği arsası üzerinde bu evi inşa ettirmekte veya karananın arzu et% , tışi apartıman dairesini, fiat farkı halinde fark kendisinden ^ ahnmak suretile satm alarak hediye etmekfedir. Arzu edene • de. yukarıdaki fotograf a tesbit edilen haldi olduğu gibi, ev " inşası veya apartıman dairpsi satın alınmaMna tahsis edilmiş olan miktarı nakden odemektedir. Büyük rağbet gören bu buluşa Muhabank'ın 1955 yüı plânında da ysr vereceği anlaşıltnıştjr. : Soylendiğine gore piyasamızaan fcredi ile mal alan esnaf arasında borcunu vaktinde ödemiyenler artmıştır. Bu yüzien protesto çekilenler hayli çoğalmıştır. Bir yıl evvelkine nazaran bu gibileHn yuzde on arttıfiı ve bunlara mal vermi$ olan toptancıların bmlerce liralık zarara katlanmak mecburiyetinde kaldıkları soylenmektedir. İstanbul Toptancı Tarirler Deıneğı bu gibi macera adamlanndan üyelerini korumak maksadile bir ka 7irlam*ktadır. Mamafih Anadoludaki Maamafih Anadoludaki Tıcaret Odalarının da bu temİ7İik faau temİ7İik faaliyetini pek ııkı tutmalan icab etk mektedi Uzatmıyalım: Çocuğa en az üç ayda öğrenüenden fizlasıru bir kaç hrft?da öğrettikten, nümune oisun diye verilen Amerikan Test Uitabınd^ki sorulara Allah da biliyor BU DALDA SARI KUŞ VAR ATAY TOP AL Lira Para îkramiveleri 26 OCAKTAN Ewel hesabınızı artırtnız. LONDRA İSTANBUL BANKÂSI Galata. Beyoğlu, Siitlüre Kurtuluş. Kadıkvö. istanbul Ocak 20 Cemazi.vel'evvel 25 KERVANSARAY'da '12 25 14 55 17.10' 18 45' 5.37 J 2.12 715 945 1200ı 136 12 28 Her gün NUBAR SALON Orkeslras J Öğle yemekleri w Bu neden böyle? Üzermde urun bovlu düşünmeyin: Söksmtzsiniz. Zira ben sabık mühendis, siz mimar, öteki avukat beriki kâtib. diğeri tüccar, fakat hiç birim:z öfretmen. hiç birimiz masrifçi değiliz. Sakın böbürlenip: «Şimdiki nesil iste boyîe!» diye de masum yavrucukları haksız yere yermeyin. Bu muammayı sızler gibi ben de çözemiyecektim. Fakat çok şükür ki bir tessdüf imdadıma yetisti ve bu sayede, esefle öğrendim ki biz, tıpkı te.'t usulü gibi. çocuklarımıza bir türlü okuma öğretemiyen bu modern usulü de Amerikadan ithal etınışiz. Hem de. B'liba pek fazla (Arkası Sa. 4, Sü. 3 te) CIIMHIKIYKT'İD HO1.AS MONSAKKA'l Bu, Boston'da Esther Costello için tertibleneo ilk anma töreni . idi. Saionda, son sualara doğru Harry Grant'ın yakınında iki kişi konuşuyordu. Bunlar. terruz ve kıbar . giyınışli, alâka ve dikkatierinde samımî gorünüşlü, orta yaşlı bır r kadınla bir erkekti. «Bu akşamkı kalabalık muazzam değıl mi?» oNe kadar kalabalık olsa, gene de azdır. Zavalb yavrucak!» «Mrs. Bannister herhalde çok nvemnun olacaktır.» «Onun da hakkı! Bütün havatını Esther'e vakfetmişti. Sonunun böyle oluşu ne kadar acı!o «Herhalde o, yılmadan çalışmalarına devam edecektir » «O kadar çok çalışmak lâzım kı. Dünyanın her tarafında milyonlarca kör ..» «Öyie ya. zavallı Esther. Öoünde sonunda körlüğüne kurban gıtmedı mi yavrucak?» «Insan görmeyince, heie ysnında da yardım edecek bir kinıse olmadı mı, bu çeşid bir yanlışlık . yapmak o kadar kolay ki?» «Böyle bir netice ile karşılaşmak Mrs. Bannister için çok acı, herhalde.» «Belki bu akşam bize bundan bahseder. Hıç değılse ıstırabını bızlerle ' '1 paylaşmış olur.» ' «On doiarı hazırladın değil mi?». «Tabiî. Sonunda sırası geîince vereceğim.» Salonda, yüzlerce kilometre ötedeki bir fırtınanuı uzak serpınüsi gibı, evvelâ yükselen, sonra sönen bir iç geçiris: «İşte geldi!» «A. .» Bir saatlık konuşmanın sonunda, salondaki herkes, butün varlı^ıle Mrs. Bannister'ın avuçlarının içinde gibıydı. Sahnenın ortasındaki uzun boylu, zarif, gösterişli kadın bır an için olsun dağılmıyan büyük bir teksıfîn mihrak noktasıru teşkı] edıyordu Koca salonda en ulaşt^rabilmeyi arzu ediyorum. hafif bir hareket sezılmiyor, öksüTanrımn himmetile ve bittabi rukler bile yutkunarak geçiştirilisizlerin yardımınr" • bu mabedleyor, fısıltı dahi duyulmuyordu. Etrin teker teker inşa edilişini, bu raita her şey bu büyünün tesinni kalblerinizde de huSUSÎ bir mevkıe vazifenin c... Esther öldüğü içindir ki siz mabedlerde mukadd»s arttıncı mahiyette idi. Mrs. Ban sahib olduğuna inanmak istiyorum. Iere gayenin, idealin ölmemesine ferağatie ifa edilişini görmek he Daha doğrusu, sizlerin yardıma muhtac olanlar için neler yapmış olduğunuzu düşünerek, geçmiş aylarda, geçmiş yılarda, diğer âmalara yardım maksadile Esther'e karşı göstermiş olduğunuz şükrana değer cömerdliği hatırlayarak, onun hususî bir mevkie sahib olduğuna iman edıyorum. Çevıren: . M KKNAN KA.N Fakat şimdi artlk o ebediyen anister, tepeden Urnağa sımsiyah gi I ramızdan aynldı Hepimizin sonsuz yinmişti: Soluk çehresının hemen b i r s e v g ' ile sevdığımiz bu kızcağız, altından, boynunu saran rahib cüb alılliğile yüreklerimizi paralamış besi gibi geniş pelerin yerlere ka olan, ve sonunda alilüği yüzunden ! dar uzanıyordu. Sesi 4? bu rüh j ömrünü tüketmiş olan, her şeyi, ! banî edaya uygundu. Musir, müte her şeyi kaybetmiş olan bu zavallı ' hakkim ve emniyet ve inanç telkin yavrucak, ebediyen bizden aynldı.» Harry Grant, yarı heyecan, yarı edıcı bır ifade: «Ömrümun en yakın dostunu, istikrahla bu sözleri dinlerken ken eo sevgıli evlâdımı kaybettim'» dı kendine: «Her şeye rağrnen söydiyordu. Hareketsız yüzünde en u ledıkleri doğru!» diye düşünrîü. fak bir işmi'zaz görulrnüyor, çeh Gerçekten Esther «her şeyi, her re«i bir an için dahi eleme mağlub şeyi kaybetmişti. Koskoca salonda, olmuyordu. Eiem ve ıstırab, sesin kendisinden gayri hiç bir ferd:n edemiyecegi de ve gözlerinde ebedi ve sanki tahmin ve tasavvur sarıcı bir buğu gibi süzülerek sa kadar çok şey kaybetmişti. lona akıyor, bütün kalabalığı çev Gözlerini, dılini, kulaklannı kaybetmişti; bıkrini, şerefini, şahsî irareliyordu. «Sizlerin kaybınız ise bam desıni kaybetmisti. Sonundaki kaybaşka bir şey. Sızler Esther Cos bı ise her fani ınsana müyesserdi... ; tello'yu kaybettiniz. Yardıma muh Yavaş yavaş. sıhirli, tahrik ed ci, tac olan koskoia bir âlemin timsaii, manasız ve lüzumsuz cümleler tikcihanşumul, övünmeğe değer bir sinti verici örümcekier gibi sürüne hamiyet hareketinin nıhu Esther pürüne tekrar beynine işlefm«'ğe Costello'vu, Bu şehirde, onun yu başladı. Hiç bir iz bırakmıyacsk, vasını kurtnuş olduğu Boston'da daha kafasında kasırgalar varatarak tabiatile Esther'in hususî bir mev teşekkül ederken aynı anda sönüp kii vardır. Ben onun, ayrıca sizin gidiveren boj ctimleler: | asla müsaade etmemeliyiz, diyoeğer bu j rum. Esther öldüğü içindir ki, arkaakşam burada soylemiş olduğum ! da kaîaa bizler onun gayretlerini sözler bu fıkri, bu beşerî hulyayı j idame ettirmekte bir lâhza iç,n tahakkuk ettirebümek yoltında küdahi tereddî göstermiyelim, diyoçücük bir adım atılmasını sağlayarum. Ben bir çok yıllarımı, pek çok bilirse. sözlerim boşa gitmemis vaktimi Esther'e vakfettim. Seve olacaktır .. Allah rahatlık versin, seve, isteye isteye vakfettim. Çün hepiniz Tannya emanet olun!» kü Esther harikulâde bir kızdı ve, Son sözleri bir alkış tufanı kapasıl mühimmi, Tannrıın da yardıladı ve Mrs. Bannister sahnenin mile, birlikte başarmaea muvaffp.k olduğumuz iş harikulide ıdi. Bu ortasmda, herkesi kucakJamak ister çahşmalar devam etmelidir .. He | gibi kollarmı açmış vaziyette kaipiniz pekâlâ biliyorsunuz ki bu ak dı. Hareketsiz yüzü yavaş yavaş şam burada onu anmak için top yumuşuyor ve kendisi, sanki bu lanmış bulunuyoruz. Bu, Birleşik tufana kapılmış, dalgalar arasınAmerikada olduğu kadar, dünya da kayboluyor gibiydi. Gürültü nın her tarafında da tertibleyece kulaklann zannı patlatacak seviğimiz bu çeşid toplantıların ilkidir. yedl idi. Takdir, takdis, hattâ taabDünyanın her tarafında. binİPrce büd dalgalarından müteşekkil ses ve binlerce insan Esther'i muhab şeiâleleri geliyor, geliyor ve ona betle anmak için, onun temsil etti çarparak dağılıyor, zerreleşiyordu. ği gayeye yardım edebilmek için Sonra bir müddet sonra salonsabırsızlıkla sıra bekliyor. Bu snma da uzatılan kollara mendil sailar toplantılannm neticesi o'arak âma gibi sallanan çekler, kâğıd paralar lar ve aliller adma bir mabed.» görüldü. Küçücük beyazlı, yeşilll Mrs. Bannister, derhal •cendini gonçeler açılıp. serpildi. yayıldı. toparlayarak tashih etti: «bir ma Çok geçmeden koca salon, Norterbedlpr silsilesi vücude getirmeyi ve dam en yukarıda galeriye kadar dünyayı kuşatan bu mabedlerde bütün salon, gittikçe kahnlaşan bir kendi işlerini kendileri göremiyen kar tabakası altındaki orman gibi lere yardım etmek suretile Esther'in bütün gayretlerile Mrs. Bannister'e üm'd ve muhabbet aşılayan hâtı altuıdan vermek, verebilmek için rasını dünyanın en ücra köşelerine çırpman sesler duyuldu... Çek *al| layan, kâ$ıd para Mİlayan eller bütün gayretlerile Mrs. Banniatere ulaşmak, ona isükbal için parlak ümidier taşımai arzusile çırpınıyordu. S O N her 100 liraya 1 knr'a nuraarası MEVLlD Aile bu\"üğumüz MEHMED CELÂLEDDİN ATAKAN (Saracoğlu) nun ölümünün kırkıncı günune musadif 23/1/1955 pazar g^inü Şisli camii şerifinde ikindi namazını müteakıb mevlidi serif otcutulacagından, dost ve arzu edenlerin tejriflerini rica ederizEji ve çocukları TÜRk EKSPRES BANK Işde emniyet ve •Or'ai CUMHURİYET Nöshası 15 knruşroT Abene »eraıti rürkiye Harfr SvmtSk AJtı aylık Oc »ylı* Bu «TUJ> Ur» Kı «Z.0» 12 M 12.M 4.M Ur» K gl • » 49.» «4 m »J» D I K E A I Oueteouz* gond«rti«rj «VTH» *> aj tradJlaİD •dllmeatzı ı»d« >ı. .,n*a, tlânlaıdaD mesuilyst u ı » i ' «r.,