28 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
3 Ağustos 1954 CUMHURÎYET llllllllllllllllllllllll DÜNYA HÂDİSELERİ J Noda Kralımn yeni emri Nevyork Belediyesinin susuzluğa karşı ıtiçiıt ve nasıl bukadar aldığı tedbirler gürültü kopardı? 1IIIII1III1lllllllllllll Parisin tanınmış terzilerinden Christian Dior. geçen sene bu vakitler kadın etekleraıi kısaltarak yeni bir moda yarattığı zaman buçok kimseler isyan etmişlerdı. Ga zetelerin anketleıini cevblandıran kadınların çoğu, Dior'un yeni modasına uymıyacaklarındin bahjetmis,lerdi. i Fakat o günden bugüne kısa e j teğ« giden kadınların sayısında ciddî bir artıs. görülmüştüı. Bugün de gene Chırstian Dior'un yani bir moda değişikliği isy.mla karsılaşmıs bulunmakudır. Kvvelâ Hollyvvood'da artistler isyan bay rağını çekmişler ve bundan sonra da, isyanın normal hayat sahasina yayıldığı ileri sürülmüştür Bir Fransız g^zetesi, geçen sene kısa ttek modasına karşı gelen ve J bunun tatbik edilemiyeceğinden bsh | •eden, fakat sonralaıı kenriisi de kısa etek giymeğe başlıyan bir Parisli kadıru bulmuş ve ona su ruali •ormuştur: Kadın vücudünü dümdüz bir hale getirmekte ohn yeni Dior mo daaı hakkmda fikriniz nedir? Bu saçmadır. bunu hazırlıyan da aptaldır. Kat'iyen bu moda tutmıyacakür. Gazeteci, geçen sene de avnı şey leri söylediğini. fakat şimdi kısa etegi kullsnmakta olduğunu hatır latınca, Parisli kadın siniılenmiş, kadın vücudünü dümdüz hale getiren moda ile eteklerin kısılması Biodası arasında dağlar kadar farklar (I) bulunduğunu haürlatmck istemiştir. *** Christian Dior'un bu seneki mo O'Dwyer'in ihtarında mubalâğa Dior, geçen sent etekleri kısalttıjı giinlerde da defilesi büyük bir heyecanla yok denemezdi. Çünkü herkes, o beklenmişti. Davetliler sessizlik 4 Dior bu mevsim siyahı mo dasma dair haberleri verriken şu esnada ıDeniz ne güne duruyor» içinde salonda yerlerini almışlar ve da etmiştir. Şimdiy» kadar iiyah başlığı koymustur: deyiverirdi. Nitekim de öyle dedi. mankenleri beklemişlerdi. Bunlar renk, Dior'un elbiselerinde «Zavallı Lolobrigida!» fazla Fakat Belediye Reisinin hakkı vardolaşmağa başlayınca da, (Ah... görülmemekteydi. Şımdi görülüyor *** dı. Yalnız konuşmasma başlan^ıç Ah .. Oh. . Oh ..) lar birbirini ta ki, hemen hemen bütün öğle sonChristian Dior bu şekilde bir yaptığı yangın meselesinde isabetkib etmişti. Bütün kadın davetli rası elbiselerde Dior siyah renge «yenilik > yaparken Paıısm diğer sizlik etmişti. ler hayretler içinde kalmışlardı. yer veımektedir. tanınmış terzileri de 19541955 mev Bir müddet sonra kuraklığm neÇünkü Dior'un yeni elbiselerini gi Diğer taraftan sabahlan için de simine bazı değişiklikler yaparak ticesini alâkalıların h,3sablarına yen mankenlerde sanki göğüs kal kahverengi ön plâna geçmiştir. Hal iştirak etmişlerdir. dayanarak açıkladığı zaman herkemamıl, bunların vücudleri dümdüz buki şimdiye kadar sabah elbiseleHubert de Givenchy. Manguin. bir hale gelmişti. rinde daha çok gri moda bulunu Jean Patou, Jacques Griffe gibi sin kafasında şehrln geleceğine dair Den'le bittikten sonra, yeni el yordu. bir istifham belirdi. terzilerin de getirdıkleri yeniliklebiselerin husule getirdiği bütün « Catskill ve Croton bendri su şekilde sıralamak mümkün*** h:yret ve heyecana rağmen, davet leri (Ne\v York'un en müdür: Dior'un bu yeni "bombası» billiler toptan Dior'un üzerine atılhim su damarlan) kapasıtesin1 Mavi ve kırmızı renkler hâmışlar, onu candan tebrik etmişler hassa sinema merkezlerinde ve arden juzde 33,4 ünü kaybetmıştir. tistler arasında ısyana yol açmış. kimdir. di. Yağmursuzluk yüzunden meydana 2 Gece elbiseleri arasında, öFakat dedikodu ve jikâyetler de memnuniyetsizlik uyandırmıstır. gelen kuraklık bu şekilde devam bajlamamış değildi... Bir İtalyan gazetesi. vücudü Di nü kısa fakat arkası gayet uzun ederse susuzluk adamakıllı kendi*** or'un elbiseleri ile dümdüz bir ha olanları çoğalmaktadır. ni hissettirecektir. İstihlâkin buna 3 Omuzları dahi saklıyabileChristian Dior'un yenilikleri ne le geldiği takdirde Lolobrigida'nın göre ayarlanması iâzımdır. Beledidir? Bu hususta şu tafsilât veril ne olacağıru •ormaktadır. Lolo cek kadar geniş ve yuvarlak ya ye, başka kanallardan su tedariki brigida bilhassa dolgun hatlan ile kalar çoğalmıştır. mektedir: 4 Umumiyetle elbiselerde bir için âcil tedbirlere başvuracaktır. muvaffakıyet kazanan bir İtalyan 1 Dior'un yeni elbiseleri ile Fakat bu kâfi değüdir. Halkımızın artistHi. Gazete, Dior'un yeni mo bolluk görülmektedir. Bunlarda ke kadınlar düz ve yassı bir hale geda su sarfederken bu tedbirleri mere rastlanrric.raaktadır. leceklerdir. Göğüs çıkıntıları bil 5 Bilhassa geceleri ve akşam desteklcmesi menfaati icabıdır. İshassa orUdan kaybolmaktadır. Sütları için büyuk şapkalar yeniden raf kat'iyyen caiz olamaz. Lokanyen yerine göğsü sımsıkı tutacak talar. müşteri istemeden su vermimoda olmustur, bir nevi korseler kullanılacaktır! 6 Martohr daha bol ve daha yecekler. evlerde banyolar haftada Ciddî tartışmalara sebebiyet veiki defa yakılacak, kadınlar çamarahattır. ren bu yenilik bir bakıma da mem 7 Kürk parçaları ile süslen sırlarını muayyen günlerde yıkayanuniyet yaratmıştır. Çünkü son za mekte olan etekliklere sık sık rast caklardır.» manlarda sahte göğüslükler kullalanmaktadır. Belediye Reisinin bu ihtar ve nan ve bu şekilde yapma bir vü8 Umumiyetle her tarafta knrk tavsiyelerini şöyle bir hesab takib cudle ortaya çıkan kadınların ço ten eklemeler, parçalar görülmekte etti: ğaldığı görülmüştü. Bazı kimselere dir. göre. sahte vücudler yeni Dior «Herkes günde bir bardak su taHâmi S. modası ile ortadan kalkecaktır. sarruf etss günlük sarfiyattaki ta2 Dior'un yeni mod.= sı kadın sarrufumuz 250 bin galon eder. Floryada boğulan kizın kardeşi I Her gün muntazaman yapılan bu vücudünü bir nevi (H) harfine intihara kalkıştı benzetmektedir. Elbiseleri omuzdan I rnıktar su tasarrufu ile kurakiığa Ev\elki gun Florya Çekmece ara I karşı hazırhkh davranmiş kalçalara kadar düz bir hat halinoluruz sında otomobil Iâsti4' ile denite pırer Aync» de inmektedir. Umumiyetle düz eI Onun icindir ki: Beyhsn isnur.de 14 yaşında mr kız teklik de duruma hâkimdir. Bütün PARA İKRAMİYELERİ 1 Umumî yerler ve istasyon çocufunun boğuldufunu. oesed n büDior elbiseleri iki piyes halındedir .un arama'ara rajmen buIunRrm'l'ğını helâlarında su israfı yasaktır Bubıldırmiştık. fakat istisnalar da mevcuddur. Ka 13 AĞUSTOS oksomıno kodor ralarcla bol su sarfodenlere nezaBeyhamn olumundcn 't üleessır olan dın caketlerinde değişiklikler ol(150) lıralık lesop e;tırınız ve Besıkta^ta Kirdesler .»okağıi'itls 11P letçiler tarafından ceza kesilecekmuştur. Bunlar dr. düz ve uzunnınıaralı evd» ottıran erkeV kard"V Atl tir dur. Bilhassa uzun boylu kadınlar Ytıbar. aur gtçirriıâi bir «m(r buhram 2 Hafta'la bir gun «su tati!i>> için bunun birebir olduğu kayde reticesi kendisT.ı p^ncctdrn aır.«k is Pmış. «ağ kolu pcncere cin'iri'e yapılaraktır.. Tatil günleri p?rşemdilmektedir. yrıslandığından tedavi alt'ıa slr ıms bedır. O gün erkekler tıras olmı3 Bazı yerler için etekler yeyaeak. erkek kadın, kim oiursa oiniden kısalmaktadır. Bilhassa dans Sağlık Bakanının tetkikleri sun banyo vapmıjEcak. İçin hazırlanmış hususî elbiselerde Bır'muddet ewe\ sehrımiz sağhk 3 Bu!asıklar günde bir defa etek daha da kısaltılmış ve bu defa mnessescleıinde teftisler yaparak Iz yikanacak. dizk;pağı tamamıle ortaya cıkmışmire gıtm.ş olan S.ığlık Bakar.ı Dr 4 Otomobi! ve arabalann vıBehçet Uz. .îl temmu? c.nı^rte^t g n nu tır. Diğer taraftan, dans ve kokteyl tekrar şehnmue geler?k tctk.lerme kanması yasak t'Jilnıiştir. eteklikleri için de umumî etekhk devam etnrstir 5 Evler ve caddelerde susuz kaidelerinden uzaklajilmiş. bunlar Bsk \n dun Şi;'i ^oc ık ıe Beyoğlu temizlik vapılacak. daha bol yapılmış ve düz hat pren Ilkyardırn hastanrlenne gidersk mccBelp^ive Peısınin o yıl rtîrp ş sipı biraz feda edilmiştir. irneîcıic buluini'J'î'jr Williana 0'Dv.yer Belediyt Reisliği yaptığı 1947 senesinin kurak günlerinden birinde dinlenmek tizere Arizona'da bulunuyordu. Fakat O'Dwyer daha iznine başlayalı birkaç gün olduğu halde Şehir Meclisinin telâşlı ve aceleci bir davetile karsılaştı. Telefonla yapılan davette hemen New York'a gelmesi isteniyordu. Bunun üzerine palaspandıras uçak meydanının yolunu tuttu ve oraya kapağı attıktan sonra kendine gelebildi. NewYork'ta L& Gurdia hava alanına indiği zaman burnunun dibine getirilen mikrofonu nişan alır gibi hedef tutanlara heyecanlı rıçyecanlı bağırmağa bajladı. Dinleyenler üzerinde dramik, se yircü«rinde lse komik tesirler uyandıran bir konuşma yapb. W. O'Dwyer'i bu derece sür'at Te telâşa jevkeden mühim ve hayatî bir mesele olması uçaktan iner inmet hemşehrilerine dünyanrn sonu gelmi» gibi nedsn haykırıp ihtarda bulunmak lüzumunu duysun? Konusurken onu gören veya radyorj bafinda dinleyen sesındeki telâslı tona bakarak her halde onun sözlerinde hayra alâmet, sadra | i fa bLr şey bulmamıstır. Belediye Reisi diyordu ki: « Şehrimiz tarihüıin en büyük tehlikesıle karjı karsıy.adır. Maazallah herhangi bir yangın onu kül edebilir. Ateşi söndürecek suyumuz yok. Su buhranı diğer buhranlara benzemez. Hepsinin çaresi bulunur aır.a bununki o çare gelinceye kadar şehri yok «der. Onun için suyu kullanırken tedbirli olun. Musluklarınızı açtığmu zaman bu tehlikeyi gözönüne getirerek suyu ona göre sarfedin!.» Derd, yalnız îsfanbulun değil! Kalpazamn bastonu Derieyen: Hamdi Varoğlu meşguldüler. Edmond, tenekecinin av tüfeğinin namlusunu sokuyor, kız da, bir kabın içinde, babasından gordüğü gibi. kurşun parçalan e n tiyordu. Kurşun iyice eridikte» sonra, bunu namluya döktüler. svğuttular. boşalttılar. Edmond un elinde. şimdi. bir Louis altını kutrunda, üstüste konulmuş yirmi altm uzunlüğunda bir kurşun çubuJl vardı Çubuğu, dedesinin bastonunun boşluğuna yerleştirip, bastondaki altmlardan yirmi tanesini oradan kendi cebine ındirmek çocuk oyuncağı kabilinden kaldı. Bir kaç gun sonra, kasabanrn bayramı vardı. Edmond la Delplıine, bayram yerinde dört dönduier. Edmond, altınlan su gibi harcıyor, pastacı, dondurmaci, limonatacı gibi esnafa süruyor; onlar da, bayram seBİiklerinin telâaı •rasında, dikkat etmeğe vakit bülamadan. bu Besinci Henri aitıalannı çekmeceierine aüyordu. Ertesi gün, Martı isimli şekerd, bir gün evvelki hasılatmı aaydığı sırada, paralann içinde, o samana kadar görmediği acayib bir aitın bulunca «asaladı, parayı «virip ç*virdi, dukkânınin önünt çıkıp aydınlıkta baktı. Şüphe yoktu, üzerinde Besinci Henri'nin resmi bulunan bu altın, piyasada mevcud olanlarin hiç birine benzemiyordu. Şekerci, paraları bir komsusuna gösterdi. Komfu, şekerciye oynanaa oyunu, Barjols kaıabasında gezdiği yerde anlatö. Arada, daha baska dükkâncîlar da. aynı ojoına kurboa gitmişlerdi. Onlar da, ellerindekl çil liralan şuna buna gösterdileT. Sikkeler, kuyumcuya götürüldü, mıhenge vurduruldu. İşin içinds kalpazanlık yoktu, Iiralar, ayan tam, hakikî altındı. Fakat jy üzerlerindekı Kont de Chambord resml ve Bes.indc Henri yazısı ne oluyordu? 1870 harbi sona erdikten sonra. hakkâk Marius Penin, emekliye ayrılmıştı. Bir zamanlar büy'k şöhret yapmış bir zanaatkârdı. Üstelik çok iyi kalbli adamdı. Yalnız, aklı kafasmdan bir kanj jTjkanda idi. Her cenublu Fransız gibi o da siyaset delisiydi ve kral taraftan idi. Cumhuriyete, imparatorluğa hep atıp tutuyor, günün birinde mutlaka iktidara geçeceğine ka> Bilhassa kayalar üzeru» kurul iyetle emin bulunduğu krallık idamus şehrin merkez kumında ka resinin ihya edilmesini bekliyordu. nalizasyon kıfayetaizliği dolayıaıle Pek hamarat bir adam olduğu pislik içinde yüzdüler. Lâkin bu için, sabahtan akşama kadar. kâh pislik New York'luya göre bir pis j simşir üstune süsler kazıyarak. kân likti. Yani onun ölçüsüne, gelene kayısı çekirdeklerine zambak ?eğine uymadığı için pislik oluyordu. killeri oyarak vakit peçiriyordu. Çünkü her gün mesafesi 10 000 kiKral taraftarlarının. Kont de lometre kare tutan asfaltlanrruş cad Chambord'u, Besinci Henri adile delerden mütejekkil bir sahanın tahta geeirmeğe tesebbüs ettikleribol suyla yıkandığını bildiği için, ni haber aldığı zaman yerinde dunormal zamanda kanallar bu semte ramaz oldu. Kralın. tahtı tekrar işkâfi miktarda su yetijtiremezken gal edeceği, Louvre sarayına yerleşimdi inadcı bir su sıkıntısı baf be şeceği. harbin yaralarını saracağı, Fransayı kalkındıracağı fikri. saflâaı kesilmifti. dil adamcağızı mestediyordu. Heıe, O yıl yagmur mevslmile biten Beşincci Henri portresinin tekmil su buhramnı New York Bele,diyesi Fransay» yayılacağtnı, gasıblara aid v» halkı bir dah* akhndan çıkar bütün sembolleri ortadan kaldıracamadı. Koca sehrin her laman ve ğını, pulların ve sikkelerin üzerintabiat hidiselerin« uyarak susuzluk de elden ele dolşacağını aklına getehdidi altında kalacağıru düsündü. tirince, kafasmin içüıde. kendısinm Geleceği garantilemek için alınan pek dahiyane bulduğu bir fikir bir sürü tedbirler arasında Dela canlandı. ware vadisinde büyük tesisler meyMademki Beşinci' Henri. Fransa dana getirdi. Buna rağmen milyon tahtrnı yeniden lşgal edecekti, ellarca insarun yaşamakta olduğu bü bette yeni sikkeler basmak lüzumu yük bir şehrin su ihtiyacı hâlâ kar hasıl olacaktı Henri altınları, Naşılarum; değildir. İnıan kesafetile su polfon'ların yerini alacaktı. Kenıstihliki arasındaki mevcud fark disl gibi koyu kralccı, hakkâk dugünden güne eksileceğine artmak rurken, bu işi ilk skleden ve yapan tadır. Zıra ihtiyaç büyüktür ve kimse olmak şerefini niçin basıcagitgide siddetıni arttırmaktadır. lan alacaktı? Lyon'daki müessesede onun yeBu su meselesi NewYork'un zihnini kurcalayan meselelerden bir rini almiî olan oglu Ludvic'e bir mektub yazdı, külçe çelik ve haktanesidir. Bir devi doyurmak, bakâk kalemleri getirtti. Odasının nen rındırmak, bir yerden diğer yere ceresi önüne, *n aydınlık yere bir naklini sağlamak hulâsa ona hayat tezgâh kurda, büyük bir heyecanli, hakkı verebılmek için yapılması veni sikkenin kalıbını hazırlamağa icab eden ne varsa hepsini yapmak başladı. Sikkenin bir yüzünde. hane kadar külfetli ve ihtiyaclarının fif dalgalı, uzun saçlan. dördüncü karsılanması ne kadar güç ise bu Henri bıçimı sakalıle Kont de Cham muazzam şehrin canlılığını muhafa bord'un başı görülüyordu. Öteki za edebilmek de o derece müşkül yüzde de «Fransa Kralı Beşind Henri) adı okunuyordu. ve zordur. O ihtiyaçlardan meselâ seyrüsefer işleri akıl almıyacak bir karışıkhk. çozulmesi Imkânsız bir dâvaya benzer. Onun bir tıkandığını, ışlemez olduğunu düşünün; koca şehrin can damarı bir anda kopmuş demektir. O girdap üstüste yığıhr kahr ve saplandığı çıkmaz da boğulmak tehlikesıne maruzdur. Bugunkü durumda zaten nazariyatm tatbikata uymaması yapılan hesablann günlük. bilemediniz haftalık kalmasındandır. Orada belediye her hafta yeni yeni ıhtıyaç ve zaruretlere cevab vermek zorundadır. Ne köprüler ve r>2 de tüneller, değil Utikbalin ihtiyaçlarına, günün zaruretlerine bile kâfi gelmemektedir. Böyle olunca, hani bilmem kaç bin işçinm yaptığı grevler felâkettir. Meselâ bize göre en basitinden asansörcülerin grevini alalım. 43.000 asansörcü bir gıev yapsa onların işlettıkleri bir o kadar asansör yalnız âtıl kalmaz. senede altı milyar ınsan da yerınde çivılenip kalır New York'ta yüksek binalara merdivenle çıkmak Babil kulssine çıkmaktan güç olduğuna göre asansorcünün mevkiini, ehemmiyetıni varın siz Ukdir edin. Bundan başka meselâ şofö; ierin veya umumî vasıtalan işletenlerin grevi şehrin felce uâraması için kâfidir. «Büjük baçın buyük derdi olur» rlîrler ya; asağı yukarı bir memlekct nüfusunu banndıran New York da, belediyesi için büyuk deıd ''oğrusu1. Zeyneb Kâmil hasl^nesi ikinci kısını inşaatı Daimi K n l r "syon Zeyneb Kâmil histancfinın ikinci kısım ınşaatım dun İOS O O lııaya mıUeahhıde ıhale etmişO lır. ettiği tedbirler sehrin manzarasında hayli değişiklik husule getirdi. Hele suya boykotun caddelerin temizliğine kadar teşmil edilmesi New York'u ziyaretçilere kirli bir şehir oiarak gösterdi ama neticede yiğmur mevsimine kadar mevcud suyun idaresi şehir halkıru beterin betermden kurtarnuş oldu. O günleri görenler, New York'ta alışmadıklan bir pislik ile haşir neşir oldular. Beşinci Henri adile tahta çıkarılmak istenen, fakat muvaffak olunamıyan Comte de • Chambord APARTMAN DAİRESİ Marius Penin, bir yandan sikke kalıbını hazırlarken, blr yandan da projeler kuruyor. hulyalara dalıyordu. Kendini kralın hakkâkbaşısı, darbhane müdürü, hattâ enstitü ızası gibi görmeğe başlam'ştı. 3eç frankhk. iki franklık. bir franklık sıkkelerin kalıbları yapılıp bittikten sonra, artık daha fazla bekleme nin yanlış bir hareket olacağına karar verdi. Besinci Henri tah'a çıktığı gün. yeni sikkenin tedavüle derhal çıkmış bulunması, milletin bu değişikliği çabucak anlaması için. bu paranın, Fransanm dört Urafına dağılmış olması lâzımdı. Marius Penin bir kere daha harekete gecti. Lyon'a kadar gitti; oğlunu gördü, onun vasıtasile büyük parça âlet ve edevat edindi; bunları getirip oturduğu evin çamaşıtlığına yerlestirdi Bu âletler, oic izabe ocağı. körük, pres gibi şeylerdi. Marius Penin, ıkına sıkına bunları yerli yerine oturttuktan sonra işe başladı. İlk tecrübeleri byle muvBffakıvetli netice vennişti ki. ihtiyar hiikkâk, biı cinnet nöbeüne tutulmusa döndü. Ev.le ne kadar gumüş takımı varsa hepsini kazana at'.p eritti Sikkeler prest^n birer bireı çıkt:kca. odsjındski çck meleıe. konsollara doluyorc'u. Gumüş paralardan sonra, sıra altınlara aelmisti Marius Penin. e]inc)e ufaklı ne kadar para varsa, sık sık bozdurup altın paraya tahvıl cdiyor. sonra bu a'tınları critip kendi kalıblarile besinci Henri altmına tahvil ediyor. ötekil"rin yanına koyuyordu. Bu srad*. hakkâk. 5İri«tici lcseo Bu srad=ı. hakkâk. 5İri«tiei lcseohüsü. bir r.hüabı vasıtasile. Kont de Chtfmbord'un oturduâu Avustnt yadaki Frohsdorf şatosu^a duyuımus. kontun hu5Ucî kât'binden bir tebrik ve teşvik mektubu slmıstı. Kont de Chümhord davss'na v?rdımı dokınacak her türlü prrpıgandavı elbot*« memnunlukla karşılfvdı. Bu sadık HenHenin Cn^ter «Cl'MHUBİYET» in TEFRİRASI: YUMRUK Türkçesı 1 B F Ve kâğıdları toplandım... Birkaç bükmüştüm. Gsne öyle biraktım defa açtım. kapadım. Sar.kı ışın ve herife dikkat ettim Gozile köşedalavcresin: keçfe cal" ıımuşu/n si bükük kâğıdı aradı ve gösterdı: Kız. bu! gibi... Ondan sonra herife: Açtım. Tabiî kız çıktı. Parasını Galiba. işin püf tarafım keş! iade ettim. fettım. Bakm! Dikkat edin! Siz de Ve oyuna devam ettik. Bu sefer, farkma vararaksınız başka kâğıdm ucunu büktüm.. liraiki defa ovnadık. Biıini buldu. I sını geri aldım. Herif oyuna tutulbirini bulamadı. ' du. Kâğıdlara öyle dikkatli bakıyor Isterseniz şimdi yutmacasına ki. Lâkin her defasmda aldanıyor. para ile oynayalım, dedim. Cebim j Çünkü ben tezgâhı kurdum.. köşesi den bir lira çık=rdım. Masanın üs bükük.. köşesi düzgün.. Bu arada tüne koydum. Önce biraz tereddüd bizim âşık bocaladı durdu. Lâkin etti. V« sonra karar verdi. herif nok sandığım kadar aptal de Oynayalım!. Dedi. Ama fim ğilmiş. Köçeye bakmak sevdasındırien hair" vereyim. Bsn bu oyun dan vazgeçerek rastgele gostermeUrı iyi bilirim . ye başladı. Biraz da talıhi varmış. Kâğıdları toplödım .. Gösterdim, Dört lira paramı aldı. •erdim. Ve sağdaki kâğıdı göstere Artık oynamam Mütemadirek: yen paranızı almak istemiyorum, K17 bu niacak' DP'I'ITI dedi. Çevirdim.. kız çıktı. Herifin lira Yok canım! Şansmızdan istifatını aldım Fakat masanın üstünde de edin. oynıyalım. biraktım. Kartlan tekrar aldım. Yok, ciddî söylüyorum. Oy Bu sefer daha şansl: olursunuz namam artık. Çünkü şansım var. belki, diyerek kâğıdları yaptım ve Bovuna kazanaıağım. Onun içın •erdim. Geçen gefer kızın kösesini artık bırakakm Yok. böyle bırakmak olmaz. Oynaym bakalım. Ka.5İ3nnı çatarak sordu: Yani ne demek istiyorsun? Carum istediği zaman oynanm. canım istediği zaman oynamam. Hakkım değil mi? Bizim kız horluyordu. Tren de bizim taraflara yoklaşıyordu. Ben oyunun böyle ters gideceğinı hiç hesab etmemiştim. Her halde elimi her zamanki kadaı çabuk tutamamıştım her halde vaziyeti ıslah için çok zamanım yoktu. Heriı'e paramın üstüne oturamıyacağını anlatmak lâzım geliyordu. Birdenbire: Çıkar paraları, dedim. Bırak yakamı yahu! dedi. Dedim ya! Münakaşa etmeye vakit yok. Ayağa kalktım ve gözüne bir tane çaktım Sanki dünyada »rtık ifi kalmamış gibi arkası üstü yatıverdi. Suratını korumak için eHerini kaldırdı; ama mukabeie etmedi. Hadi diyorum. Sökül papelleri. Hem benimkilerı, hem kaodi nirkıleri. Elimi paraları koyduğunu sör.lüğüm ceb;ne doğru indiıdim Ko:unu indirerek hareke^ime mâni clmak istedi. Tren şehıin banliyösüne girmişti. Az sonra yavaslayac?k • ond3n | sonra herif benim başma belâ ke! silecek. Onun için vıld:rım ffib: bir yumruk vurdum çercsinc. Buiun te1 sirile kanapcnin üslüne yığılırken j arkamda bir feryad işittım. Hemen ' döndüm. Kız uvanmış Bana umacıya bakar gibi bakıyor. Yüzünde dehşet ifadesi var. Tekrar döndüm. Münakaşa ile kaybedecek vaktım yok. Elimi herifin cebine daldırdım Olan \\2ii parasını çıkardım. Kız bağırch.. Bül... Off... Eill Yapma!. Ona doğıu yürüdüm. Adeta korkudan titriyerek çekildi ve ben ne yapacağının farkına varamadan bıı sıçrayışta alarm zilini çekti. Kolunu yakaladım: ama biraz geç aldu. Tren süratini kesti. Hemen kızı kanapenın üzerine fırlattım. Içimde şıllığı ezmek arzusu vardı. Hay aptal cenabet! dedim öfke Ue. Hiç cevab vermedi. Yüzüme tükürecekmis gibi bakıyordu. Eğer bu kızdan başkası olsaydı, karnu\ tek meler, gebertirdim. Nihayet frenier gıcırdadı, handiyse tren duracakBir elimle kızı bileğinden yakaladım; öteki elimle vagon kapısını Ka.pi ileriyı doğru iç:n kendi pğırlığile açık kaldı. dan bsjırrlıjmı isiltim Tıenin yaBir ara kız cırpındı; lâkin kana nından yüriimekte olan şefUen bizi pede ölü gibi yatan herifi görünce gördü ve oesimıze düştü Hem koher halde miHesi bulanmış olmalı şuyor, htm kızı çekiyordum. Once ki kendini bıraktı. hendeğın ınen kısmını mail olarak Eğer deprenmeseydi, kimse far katetttk. Sonra karşı yamacı çıkkına varmadan biz ıstasyondan çı tık ve sırta vardık. Oradan tekrar kabilırdik • Ne ise ben herifi köse aş?ğı indik. Nihavet bir küçük esıne şövle bir güzelce verleştirdim vin bahçe parmak'ıâma geldik. Yave hir çiki biıi yok.. kıza.. nmda başka kuliıbeler. ba^ka par Trenın durmasını brk | ıpden maklıklar. Nihayet kızı kucakladıatlayacağız. dedim ve öne surerck: ğım gibi. oarmakhklardan b.rının Dört ayak düşmeye dikkat et! üzerinden asırarak bahçeye attlrn, Kapıdan mümkün mertebe urağa kendim de ırkasından. Bu mendeatla! Kapı çarpmasın.. hadi.. höp! bur gecekondular da biı birine bitiTren, tam kızın atladığı sırada şik denecek kadar yakın. Daha udurdu Dizleri ve elleri üzerine düş zaklara gitmeye gelmez. Bundan tüâünü gördüm. Şimdi sıra bende. geçip yolun ötesine gitmeli, başka Trenin durmnsından doğan aar çare yok. smtı üzerine kapı ileri doğru geldi Bir dakika durup etrafı dinledik. ve ben atladiğım sırada başıma Uzaktan uzağa sesler geliyor; ama çarptı. Havada bir takla atarak sırt yakın değil. Bu hendek, ondan üstü düştüm.. Paf! Nakavt gibi bir sonraki sırt bizim işimize çok yaşey oldum.. ama sersemliğim iki üç radı. Trendekiler bizi gözden kaysaniyeden fazla sürmedi. Hemen bettiler. kalktım. Bahçesine girdiğimiî kulübenin Durmuş olan trende kapılar, pen arka kapısından hafif bir ışık göcereler açıldı. Her taraftan başlar rünüyor. Kızı kolundan çektimçıktı. Silkindim.. kendime geldim. Kulübeye yaklaştım. Gözümle kızı aradım. Bir kaç adım Arkama saklan! Sesini çıkarileride şaşkın bir halde hareketsiz bana bakıyordu. Hemen kojjum. ma! dedim. Kapmın tokmağını çevlrdlm. KlKolundan yakaladım. Çabuk. kaçalım.. dedim vt yo lidli. Açılmadı. Vurdum elimle. Bir çocuk sesi: lun yanmdaki hendeğe doğru çektim. Anne! Arka kapıyı vuruyorLâkin kompartımanlaHan gelen lar, dedigini isittim. ıjıklar az çok bizim üzerimiM düBir kadın teai; diği bağlılık örneğine karşı selâmlarının ve tesekkürlerinin tebliğırJ emretmişti. Şimdi, Marius Penin'in bastığı altınların sayısı üç yüzü bulmustu. Hakkâk bu kadar fazla parayı bir çekmede muhafaza etmenin ıhtiyatsızca bir hareket olacağını düşündü. Bunu bir tomar yapıp daima yanında taşımağı, tomardan mümkün mertebe aynlmamağı muvafık buldu. Ayrıca bir kami| tedarik etti, boğumlannın lç kısımlarını kazıdı, kamısı boru haline koydu, bir ucuna demirden bir zıva na geçirdi, öbür ucuna tahtadan, muntazam, cilâlı bir top oturttu, kamış mükemmel bir baston oldu. Altınları bu içi boş üstuvaneye dol durdu. O günden sonra, Marius Penin, bastonsuz gezmek oldu. Sofraya oturduğu zaman, bastonunu iskemlesine dayıyor, gece yatarken, şiltesinin ıvak ucuna saklıyordu. Bu O günün akşamı, hakikat ortaya ihtimamı. yanız paralarının çalınması korkusundan ileri gelmiyor çıktı. Bütün bu liralan piyasaya du. Kendi darbhanesinde. kendi sürenin, Penin'in torunu Edmond olduğu anlaşılmıjtı. elile bastığı kral hazinesine bekçilik Bu acayib paradan ellerinde m«v etmenin verdifi gurur, o endişeden daha büyüktü. Sevgili hükümdan cud bulunan esnaf. birer birer jannın karfisında dize gelip, bir kadi darmaya ba$vurup ke>fiyeti anlatfe yastık üstune yerlestirilmiş, ipek tılar. Jandarm» başçavuşu müfkül li bir kese içinde bu altınları sun mevkide kalmıştı Hakkâk Marius duğu ve: IBuyrun haşmetli! Bu en Penin'in namuslu bir adam oldusadık bendenizin hediyesidir!ı de ğunu biliyordu. Üstelik, orUda diği zaman, Besinci Henri'nin nasıl sahtekârhk da yoktu. Manasını bir hayretler içinde kalacağmı şimdiden türlü kavrayamadığı esrarengiz bir tahayyül ediyordu. Kral, hakkında iş karşısında kalmıştı. Ertesi sabah, gösterUen bu vefakâr bendelik* e dükkâncıların kendisine emanet serini, hiç süpheslz, en az, bir »ö ettikleri altınlan hamilen, lhtlyar valye rütbesi tevcihile karfilardı. hakkâkın evinin yolunu tuttu. Halbuki aradan bir sene geçtiği Marius Penin, haylâz torununım halde, Besinci Henri'nin tahta ge marifetini jandarma çavuşunun ağtırimesı tegebbüsü henüz blr netice zından işitlr lsitmez, benzi attı. vermiş değüdi. Marius Penin, Kont Elini gayriihtiyarf bastonuna götürde Chambord'un Fransa krallığına müg, fakat kendini çabuk toparîagetirilmesi için perde arkasında oy mış, renk vermemiştl. Jandarma nanan oyunları takibe vakit bula çavuşu: rruyor, körü körüne bir ümide Bu lsln ashnı blr tahktk edin. bağlı, durmadan para basıyordu. Aksi takdirde. adliyeye haber verKamış bastonun içi hemen hemen meğe, evinizde araştırma yapmpğa tamamile dolmus.ru. mecbur olacağım! dtyip gitmisti. *** Marius Penin korkudan yürefin» Marius Penin, haylâz blr oğlan inecekti. Bütün gece didindi, çamaolan torunu Edmoni'u soıı zaman sırlık, izabe ocağmı soken. körügj larda yanına almıştı. Onu, papaz parçalayan, bütün âleUeri tuîla mektebine vermiş, mekteb müdü buz eden biçare ihtlyann indirdiği rüne: «Eti senin, kemiği benim, bu balyoz daıbelerile inledi. Hakkâk, haşan oğlana sakm göz açtırmala daha safak sökmeden. kendini kırtenbihinde bulunmuştu. lara attı. Geceden soktügü. parçaAradan aylar geçti. Bir gün. ladığı ne kadar âlet ve edevat varMarius Penin .evın önünde, bir sa hepsini bin müşkülâtla nehre koltuğa oturmuş, güneşleniyordu. ksdar sürükledi. kuduz bir hayvsn Uyku bastırdı, içi aeçti. Edmond da bosar gibi. suda boeHu. BesirH yambaşında. yerde oturuvordu. Henri'nin darbhanpsinden e<1'!r kalElıni uzattı. gürültü etmeden. de marrns, hersey, Marius Penin'in desinin koltuğa dayalı duran bastonunu aldı. Bu baston, karrnşt n | parlak ümidlerile beraber suya düş olduğu halde ne kadar da asırdı! | mü^tü. Edmond. bastonu evire ^îvire i! Sonra, Marius Ppnin eve döndü, arabaya bındırıp gelmuayene etti. Kamışın içinde bir yere iade etti. içindeki liralaşey, çalkanıvormuş „.„. oluvordu. . sıbi ,, , v Bastonu da'na yakından tetkık et'.i, i f"1, . y e r i n d e b i r k u r 5 U n au bîstonunu fırlattı homursap tarafındaki topuzun vidalı oı ı ^u^uau b^t ol j , fl gene e^kisi gibi, dujunu porriü. Bu vidayı gevşetti. ' kaysı çekirdeklerinin üstune zamtopuzu yerirdcn cıksrrlı, bastonj başasrğı iğdi Avcuna beş on tane bak çiçekleri ovmağa koyuldu. altın döküldü Edmond'un sğzı kuOkullarda çift ö^retim tasfiye laklarına vardı. edilscek İhth'ara yanaö'le bp';tı: mi'il okullant'da çift mışi] uyuvorâu Hiç bi'jejin fsrkıonitıımeti İçın. bufün blna lmy».nianna varmamtştl. ıır. kulınniimnıı kararla; ırılm }iır. Dclikanlı, paralan tekrar ksmıAlâr.shlar. bu tıp oâretirmn öğret» şa veıleştirdi, topuzu aene büke bü ınen kıllıg'ndan plmsj ıp, bınasızlık yu«mden meydina geldlgini ve tlk8Ske yerine oturttu bastonu usulca koltuğun kenarına dayadı. Eu pa letırn kanun tasaruı ksbul edildjjt takd'rde. \cı:nısiz fiorünen çift ö$reraları ele geçirmek için bir kur tim usulünüi sadece şehrimizdeki 108 nazhk düşünmeğe koyuMu. Marius okuldan deâıl. bütün \urrjda 10 sene Penin bir aral'k uyandığı zsmsn o iç:nde tasfiye edlleceiini biiairmlşlerd.r. hr'â düşünüyordu Sehrimi7de bulun^n Mılli E^itim BaEıtesi gün, tenckecinir kızı Dclksn: Clji! Yarrt'mcı. okııl'ürdaki tetphine'le hsk'tâkın yeğcni Ec'rnon.l. kıklcrınde bu hususu da lneel^mek» loş bir avluda, esıarengiz bir işle tedıı. RAHATDİKİŞ DiKMEKiçin & (uyordu Biı ks| Uftsin 21509
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle