Katalog

ALH lUKJlfl 24 Afustos 1954 • unun imleri YUNUS NADI tfi GUZEL flKIR YAZlSl Beynelmilel Pörtreler İnkılâbları nasıl koruyabiliriz? Yazan: Kevser Sanbay (Kadıköy) Charlie Chaplin Artist Joan Bennett ile kocası film prodüktörü Walter Wanger, Londraya gitmişlerdir. Bundan birkaç sene evvel Walter Wanger, karisı ile münasebetlerinde ileri giJıyor diye Jenning Lengs adında biristnl tabanra ıle vurmuş, 3 seneye mahkum edilmişti. O zamsndanberi de karısı ile ayn yaşıyordu. Şündi yeıiden bırleşmişierdir. Yunan Krahnın ve Kraliçesinin davetksi olarak 80 kadar kral, kraliçe, fırens ve prenses yukarıdaki resimde görülen «Agemmemnon» lüks yolcu gemisile Yunan adalarında bir gezi yapacaklardır. Bunlardan çoğu tahtlarını kaybetmig kral ve kraliçelerdir. Hindiçinide mütareke ilân edüdikten sonra, sonra, komünistlerin idaresi altına bırakılan topraklardan güneye doğru ilticalar da artmıgtır. Yukarıdaki resimde, komünist işgali altında kalmak istemiyen Hindiçiniliter, uçakia nakledildikleri bir güney hava alanmda görülmektedirler. Bu me\zuda, henüz medeniyet | Dünya yüzünde yaşayan millet| lerin tarihlerinı tetkifc edeeek ılur şuuru tekâmül etmemiş halk kütle; sak, milletçe mazhar oldukları rae lerine hitab eden münevver diğec deniyet ve iktdsadî refah sevivele hatibler, istedikleri kadar inkılâbın | rile, tahakkuk ettirdikleri mkılâb meziyetlerinden dera vursunldr!. lara karşı duyduklan ve besledik Beyhude nefes tüketraış olacaklarleri bağlılık ve sadakat dereceleu dır. Zira, cahil kütle bir kere din arasuıda ;ok sıkı bir münasebetin adammdan öğüdünü alrruştır ve ifte mevcud bulunduğuna kanaat geti bizce davanın mihrakı fl? buradadır. İnkılâblann korunması huririz. Milll bünyelerde her bakımdan susunda bir mücadeleye lüzum vargelişrae saglayan inkılâblann ko sa. her şeyden evvel maksada vcfa runması gayesile, muhalif veya ir edecek mıktar ve seviyede hakiki ticaî hareket ve tcşebbüslere karşı ilimle mücehhez din adamlanrun tatbikı diişünülen kanunî müeyyv seferber olması düşünülmelidir. Çün delerin ancak muvakkat bir zaman kü, din mevzuunda cahil, daha çok için blhassa cahil halk kütleleri şekilperesttir. Onun nazaruıda bu üzerinde tesiri eörülmüş ve çeşidli bakımdan itibara değen yegâne âmillerle vâki olan kanunî tatbi alâmet. baştaki garık, sırttaki cüb!c»t müsamahalarmm derhal ırtioai be, yüzdeki »akaldır. Din ve inkı o ktiprübaşı teşkil ettikleri uzak ve hakkında da yalnız bu kisveyi taChaplin, son çevirdifi filmde meşhur ettiği *enc kuc ile birlikte yakm müşahedelerle tamamen ve şıyanlann ağzmdan çıkan muteOnu daha «Bütün lamanların tngilizdir. Çocukluğu, şehrin fakir muhteşem kabulden sonra bütüa açıkça anlaşılmıştır. Bu mevzuia berdir. gündenberl liğı ile maruf bir mahallesinde gf Ç sevgisine rağmen Amerikay» dönyapılacak derin incelemelerle, inHalbuki inkılâblarm korunmaaın palyaçosu» dediklerl kılâblann benimsenmesinde ve ko da varlıklanndan meded um^uğu tanıyoruz. Ondan evvel d» tanm miştir. Karnı tok, sırtı pek olma miyeceğini söylüyor. Şündi İs\âçrede Cenevr» g61ü runmasınrîa bilgi ve kültürün en muz din sdamlarırroz cehaletleri ve mif bir sanatkârdı. Otuz beş yıl masınt rağmen tiyatronun hevesli[ esash rolü oynanmı; olduğu neti bu cehalet içinde uydurduklan sal maskaraca bir kıyafetin içinde bize sidir. Erken başhyan bu hevea kuv kıyısmd* latın «ldığı bir «yfiyecesin» varılacağma muhakkak nazu sata ve bâtıl itikadlar yüzünden etmediğini bırakmadı. Yalnız gül vetli bir yaradılışla btslenmekteair. de yaşamaktadır. 1943 t€ dördüncu ;rile bakmak yerinde olur. Tiyatro, onun naz*rında daya defa evlenmiştir. Karuı tanınmıj vâızlarile, telkinltrile maatteessüff', dürmedi; güldürürken gözyaşı da İnkılâblann hedefi, medent tekâ bizzat inkılâb eleyhine tehlika ya döktürdü. Onun karşısında bazan nılması zor bir cazibeye maliktir. muharrir O'Neill'in kızıdır. Yedi gülmekle ağlamak arasında bocala Mıknatıs gibi çekici bir şey hep çocugu vardır Bir müddettir inmüldür. Medeniyetin düşmanı ise, ratmaktadırlar. ziva hayab sürmektedir. Son çebilgisizlik ve bundan doğan irticaYalmz, tahayyül ettiğimlz kalit* dık durduk. Çünkü yaptığı sadece onu oraya sürüklüyor. İlk sahneye çıkışı fiyasko De virdiği film bu inzivayı bozmamışdır. O halde, irticaa giden yollan de bir İlâhiyat FaküHesi mezun'inıaı soytanhk değildi. Yüzündeki acı bilgi ile kapamak ve irticaa tema bilâkis inkılâbın korunmasmda en ifade gülünçlüğe bir hudud çizi neticelendiği halde yılmıyor. Bir tır. Yaşlı bir palyaço ile genc bir yül şösteren kütleleri. ferden ve faal. en lüzumlu ve en faydalı oir yordu. Ona aeıdığımız anlar daha kaç tecrübe daha... Ve nihsyet rîansözün hayatını ele alan «Sahne Amerikaya geçmenin çaresini bu ışıklarmda» başından geçenlerin hl milletçe huzur ve refaha kavuştu cleman olabilaceğini de unutmamak I çoktur. .. racak olan inkılâbın nurlu yoluna lâzımdır. Demek îstiyjruz ki. cahil Hayatı, bu çerçeve içinde gös I luyor. 21 yaşındaki «sanat delisi kâyesi vardır. Dansözü muvaffaşuurlu olarak yönelrmek, inkılâb bir din adamı cehaleti yüzünd^n teren bir sanat adamının girdigi | ni» Amerika keşfetmiştir denebilır. kıyete götüren palyaçonun yardımı ların korunmasmda başvurulacA inkıiâba ve nizatihî dinin gayesine kılıkda ne kadar acayiblik görü j Çünkü muvaffakıyet ardı ardına daha sonralan genc kadından muen kestirme tedbirdir diyebiliriz.. zararlı olıi''kpn. ilimle mücehhez \ie lürse görülsün, hakikî hüviyetini orada sökün etmistir. Meşhur ek kabele eörüyor. Sokak çalgicılığına Ancak bu mütaleamızla, inkılâo dinin felsefesini kavramış diğer bir belli eden izlere her zaman rast mek dansını oynadığı «Altına hü düşen büyük bir sanatkâr onun ların korunabilmesi için bütün din adamı inkıiâba ve hitab ettiği lamak mümkün olmuştur. «Soytarı» cum». yahud da «Altın sarhoşlu yaıdımı sayesinde eski şerefli mev ğu» üçüncü başarısıdır. Onun ar kiine iade ediliyor. milletin üniversite veya hiç değilse kütlenın manevî varhğını ıslah ve cıiyip geçilmesi de bundandır. lise veva orta okul menınu olması tasfiye suretile de içinde yaşadığı Seyircinin ağzında «Şarlo», asıl dından «Sirk cambazlan.. geliyor. Chaplin bu filmile de, her egerektiğini id?lia etmek isteğinde ?emiyete çok hayırh hizmetlerde sdile Charlie Chaplin o adamlar «Şehir ışıkları* ve «Mösyö Verolduğumuz anlsşılmasın!. İnkılâb bulunabilecektir. Bu mütalean.n dandır ki 65 yaşma rağmen hâıâ doux» ile taçlanan başarı zinciri serinde olduğu gibi sanst âlem'ne lann fayria ve lüzumunu anlatmık hakikate yakınlığı kabul edildiği o sihirli kudretinden bir şey kay hep bir "palyaçonun» o gülünçlü yeni bir sima kazandırmıştır. Bu için, tah'iîi müs£İd olmıyan «ütle takdirde inkılâblanmızin m'ahafi betmediğini, hayatını baştan sona ve ağlamaklı hünerlerinde halka defaki Claire Bloom isminde genc ve güzel bir kadırıdır. Şöhretlerini lere hitab etmesini bilraek. ve huzası için yapılacak fedakârhklar me kadar canlandıran filmile ispat et lanıyor. inandırıcı vazifeyi. halk üzerind; yanında, İlâhiyat fakültelerinin esas 1950 de bütün dünya gibi Holly ona borclu olan kadınlar arssına rrıştir. Uzunca bir aralıktan sonra bu isimle biri daha eklenmiş oluhüviyetlerile daha müessir olduk !ı bir şekilde tekemmül ettirilmesi, smemaya dönüş yalnız hâtıralan wood da farkındadır ki Chaplin, yor ki sanatkârın oj*un kudreti ya lan muhskkak bulunan mtıavven tedrisat proğramlannda çok ciddî son yarım asrın en büyük aktörüsmıf erbabma tahrnil etmek eaye tâdilât yapılması ve muvakkat L r töZPİemek maksadile değil, kendi dür. 1952 de Fransanın «Lejiyon nında yetiştirme kabiliyetine minin tahakkukuna kâfl gelir fikrin zaman için dahi olsa fazla mikti^ ne aid olanları bir vesika gibi : p d*honneure'> ne lâyık görülüyor. saldir. deyiz. Düşündüklerimizi acıklaya da yetiştirilecek mezunlannı mem bmbk gayretinde izahını bulabilir. Uzun seneler sonra vatanına dönRejisörlüğü. mevzuu işleyiş tarn leketin her tarafma. bühassa Knn Ziıa bu sonuncusu ile hayatını tas düğü zaman tantanalı bir istikbal lımr aktörlüğü ksdar ustahklıdır. Müvir etmiştir. «Sahne ışıklari'» a<3ı Kabııl etmek lâzmıdır ki. •Slar dolunun hücra köşelerine ve kövile karşılanıyor. Kraliçe Elizabeth kemmel bir sanat adamının bütün da irtica ateşini körükliyen bilhassa lerine göndererek halkı tenvir v< aıtında onu bir kül haline getirıp in hususî iltifatlanna mazh?r olu j meziyetlerini o şahsmda toplamijzifesile hemen faaiıycte geçirilmp stPEt biyoğrafisini tamamlatmst.r. dini taassubdur. İçtimaî inkişaf t»' yor. Sarayda şerefine tertiblenen i tır. yesile yapılan hamleîer ve hatt.i leri biıinci plânda öuemli ve üzenn f'lm gene her şeyi ile onundar. de ısrarla durulması lüzumlu bir Yaşına başma uygun, hünerlerincâvur icadı damgasile bir çok ir.eMavi gül yetiştirildi Bir köylü, 30 bin lirasımn[ denî malzeme ve vasıtelar alevhine tedbir olarak mütaleaya değer. A'i de olgundur. r cak, tasavvur ettiğimiz mükemnv Dublin, 23 (a.a.) Kuzey IrlanBu seferki hayatının macerisı ol fet\ a veren mürteci zihniyetli ; ogasbedildiğini iddia ediyor' dada Portdown'den bildirildığina Sazları pekâlâ hatırlarız. H^ılbuİJ, liyetteki İlâhiyat Fakültesinden me dcpuna göre belki de «Asıl sonn zun olan din adamı, dinin ağırlık İslâra dini, tekâmüle fevkalâde Tnaorurıla çekilmiş olacaktır. Her eAdana. 23 (Telefonla) Kar göre, dünyada ilk defa olarak mavi =ajd ahkâmla doludı. r. Euna .ağmen merkezini abdest, namaz, teyem seriii bir sonu vardır. «Sahne üj'k nıcık yaylasmda çadr.da oturan Ali renkte bir gül önümüzdeki çarşam maatteessüf din adamlanmızın bir müm... gibi mahdud mevzularla larınm» sonu da, sahne hayatına Yıldız adındaki bir köylü, jandar ba günü Southport çiçek sergisinkısmının cehaloti. cahilâne tekin çerçevele*nekten ziyade, nüfuz .t VC.İ3 manasına gelebilir. maya müracaat ederek 9 silâhh mü [ de teşhir edilecektir. leri ve bu te'kinstm bilgisiz halk miş olduğu dinin.ulviyet ve i:udsiPaııtalon paçabrmın birl uzun tecavizin kendisine hücum etiiğini | Bugün Samuel Mc Gredy adınUütîekrinin bonliklerinde yarattıjı yetini hitab ettiği her seviyedeki bir kısa, yere değmesile yay gibi ve mütecavizler tarafından 30.000 daki bir merakh tarafından on getaasjub akideleri, inkılâbın varlığı hp.lk kütlesine anlatabilmeli ve kıvrılan ince bastonlu, melon sap lirasının gasbedildiğini iddia etmiş ne süren gayretlerden sonra yetiştiriiebilmiştir. Mc Gredy, bu una amans:z bir düşman olarnk kar inandırmahdır. kası her zaman yatık, iğreti (raklı, tir. ğurda bir buçuk milyon frank harfimıza dıkiknekledir. İşte bunun Esr.sen bu kalitsdeki din ^darrıı kravatı çarpık, ayaklarındân büZabıta tahkikata başlamıştır. camıştır. içindir ki, inkıiâba saldıran bu ce kendiliğinden inkı'âbların en kuvyük papuçlu bir ucubenin sahibi halet mikrobuna. bilgi ilâcı ilî karşı vetli müdafii olmağa namzedd'.r. Ankaradaki kadın kaçırma kojmak lâzumuna kail bulunuyo Zira, iktisab etmiş olduğu kuvvetii olan, yahud yaradılışı garib, •yiızü Ingilterede demiryolu gözü oynak fakat hareketlenn'ien hâdisesinin mahiyeti ıuz. kültür onu medcniyete dost ya umulmıyan bir insicamın her tagrevine doğru Cahil halkı tenvir etmek ve ~a pacak, terakki ve tekâmüle çelme raflı galebesini ilân eden bu adam Ankara, 23 (Telefonla) ŞehriLondra, 23 (a.a.) Büyük Brlkılâbın, dinimiz ahkâmına da çok takan irticaa karşı mücadeleye sev kım? miz gazinolarından birinde çalışan tsnya demiryolu işçilerinin buuygun bir terakki hamlesi olduğu kedecektir. Bir taraftan hakikaten Londrada dofmuştur. O halde Emel Lşığm kaçırüması ile ilgili günlerde umumî bir greve hazırlan bilgi ile mücehhez din adamlanmına inandırmak için ev^'elâ onjn hâdisenin tahkikatı sona ermiştir dıklarına dair emareler çoğalmakanlayışiarını ve dinî telâkkilerini zınhalk kütleleri üzerinde yapacaxBu arada mağdure Emel ile, Etadır. yobazlığın baltalayıcı ruhundan lan devamlı müsbet telkinler, dimeli kaçırdığı iddia edilen NumaFilhakika ye\Tniyelerin arttırılğer taraftan "nillî kültür müessstasfiye etmek lâzımdır. Kültürü nm ifadelerine müracaat edilmiştir. ması hakkında yedi aydanberi dezayıf halk kü'leleri, daha çok din selerimizde öğretmenlerin genc diEmel, karakoldaki ifadesinin yan vam eden müzakereler bir netice adamlaılinm sözlerine inandıklan mağ ve taze ruhlarda roedeniyet lış olduğunu söylemiş ve bu suretle vermemiştir. Grev meselesi yanniçindir ki, bugün inkılâbımızı, ge aşkını uyandıran ve besliyen çalıjhâdisenin bir rekabet ve kıskanç dan itibaren sendika terr.silcileri ariliğe yöneltilmiş hayırlı bir darbe malan muhakkak ki inkılâblanmılıktan ileri geldiği anlaşılmışür. rasmda görüşülecektir. olmaktan ziyade, dine karşı çevTİl zin, kanuni müeyyidelerden daha miş gaıezkâr bir tecavüz kabul et verimli muhafız ve nöbetçileri olacaktrr. mektedirler. ŞAM PANAYIRINA StZLEKİ BEKLİYORUZ Dünya çapında şohreli haız müzik aletleri ile Şırketiaiu diğer nıamıılleri 2 Eylul ile l Ekitn arasinda teşhir edilecektir. LIGTON şimşir ağacındaa mobilyalar konıple ınefruşat çetik boru mobilyalar LİGNATONE apaç veya bakır nefesli tnfizik aletleri LIGNATONE yaylı müzik aletleri LfGNATONE akordeoo ve armonıkalar AUGL'ST FÖRSTERPETROF H'EINBACH RÖSLER diiz ve kuyruklu piyanolar R1EGERKLOS nrglar Ağaç haütasmdan levhalar Sert ağaç elyafından levhalar Tecrit tahtası elyafından levhalar Kontrplak ve kaplama tabakalar Çay nakliyatı için sandıklar 33 yaşmciaki Portekizli yüzücü Baptista'mn Manş denizini 12 buçuk saat yüzdükten sonra geçtiğini bildirmiştik. Yukarıdaki resimde Portekizli yüzme şampiyonu, İngiltere sahillerüıe çıkarkeh görülmektedir. ^ PURO KULLANIR! PURO Tuval«t Sabunu, terkibinde bulunan krem hassaları sayesinde eildl yumusatır.. tazeleştirir. hayrantık yaratan bir c«> sibe tenin eder GRiPİN BAŞARI nezle ba;langıcında feoalıklan önler. hazmolar ve derhal 5OLO kibritleri hazır evler fııjı, bıçilmiş keresteler Donıiız kılı Mütemmim izahat için mUracaat: 41, Vodickova, Prag II. Çekoslovakya, Telgraf: LJgna Praha Ingılterede futbol mevsimi açılmıştır. Yukarıdaki resimde Arsenaldan Lishman, New Castle'e birinci goiünü atarken görülnıektedir. Kereste, Kâğıt ve Kereste Sanayii MaranUeri lthalit ve îhracat Dış Ticaret Müesaeaen PURO 100 de 100 saftır. »Ot fÖPÜKLO KOKULU v M