Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
• Tenumıı 1*54 CUMHTJRİYET Sehirden Röportajlar Tam 40 çeşid şeftali bulunduğunu bilir misiniz? Büyükdere Bahçe Kültürleri istasyonunda gördüklerimiz ve duydiiklarımız Bugünan en mtşhur Derleyen: TOLUN AUTEKtN TECESSÜSLER ADIN CASUSLAR! İngiltereye geçiş Genç İskoçyalı wiskysini içti ve gün zarfında konuşmalann verdiği ardından kat'i bir ifade ile devam netice, telsiz teknigının başansı etti: kadar verimli olmadı Bu güzel sanşm, bu İsveçli Johnson için evden gelen seslerin Röportajı yapan: REŞAD ENİS nâzenin, muhakkak bir casuatur, bir kıymeti yokru. Böyle giderse dedi Casus olmadığını bize isbat bir şey öğrenemiyecekti. Çünkü Hürriyetin yeni ilân olundugu ederse mesele kalmaz. . Ama ben aı!e ehemmiyeti olmıyan daha doğdevirlerde... (Sen ne füstınkâr rnışısrar ediyorum. Dediğim doğnı çık rusu dmleyicilere göre lâftan ibasın ey didarı hürrıyet... Yarım »mazsa bana Johnson demeyin!. Biz ret kalan şeylerden bahsediyorsır içinde seni kaç kere ilân etır.iipi şımdiden hazırlayalım!. lardı. jiz ama daıma fusunkâr ynzunj *** gdstermekle kalmışsın!) Evet, o Fakat son gün Madam Marly'nin Bayan Marly tekrar İngiliz kon sesini duyunca kulübede herke» öevırlerde. Sultan Hamıd. p?şaları solosuna gittiği zaman konsolos: orthrisn kaybo.mağs başlamış Bu dikkat kesildı ve kadımn ağzından Maalesef uzadı madam, dedi, ne çıktıysa hepsi itına ile süzgeçpaşalara vekılharçhk yapan meşhuı ama uzaması hayırlı oldu. bir Petraki Efendi varmış Hur|ten geçirildi. Kadın, ismini söyleGenc kadm bu sözü, önünde b |mediği bir erkekLe konuşmuştu. ryet curcunasında adarr.cağızın sikanan İngiltere yolunun açılması Erkeğın, Dr. Wainhold olması kuvtıi'leri bozuimuş Avrupay* tedamanasına aldı. Müsaadenin verilıp vetle muhtemeldi. Zira telefon ia vne gitmiş, gittiffcı Avrupa sehrınverilmediğine dair kaç gündür ha 25 numarah daire istenmisti. Bu, df> kaışısına biı bahçıvanlık mekber bekliyordu. Konsolosa sık sık Weinhold'un tebi çıkmış. Bahçecilığe merak orurduğu daırenin EJrriiiş Memlekete donüşte. Sulutelefon etmişti. numarası idi. kuleae 20 dönumluk yer satm alKonsolos açıkladı: Bayan Marly muhatabma haberm;ş «Suluku enın insanları doğıl. Şimdi sıze sevincli haberi wslerin fena oldugundan bahsetmiş, toprağı sulu ımiş dcmek!) BuraCa, reyim: Vizenız geldı madam. 23 onunla gorüşmek istedığmi söyleAvrupa sistemınde bir mey\alık eylulde İngi'tereye gideceksiniz. dikten lonrt «hem«n buluşabm» kurmi'.. Avrupj elmaları. armudBayan Marly derin bir nefes dıye ilâve etmişti. ları, seftdıleri y«tiştirmeee bxçlaaldı: mış. Bunlar taneyle satılacak i a Tabi! bundan ötesinin buluştuk Çok tefekkür ederim Bay dar ıri imiş ve Petraki çantasma tan tonraya kaldığı anlaşılıyordu. konsolos . bunları doldurur, ağnıya. ekâbır Johnson derhal harekete geçtı. Artık boğazım sıkan duğüm çökon?kiarını, köşklerini, yalılarını blok apartımanlan zülmüçtü Bojrulmaktan kurruldu Çenevrenin dolaşırmış.. ğunu hissettı ama bu »sfer de ken önüne adamlar dikti. Araştırma Nıhavet yıllarca sonra, bir gün, disini bekleyen vazıfelerin ağırlıgı mevzuu Madam Marly'nin MercePetrakınin armudları Atariııkün nı düşünerek içinde bir ezıkîik des markalı arabası idi. Aıabanm sofra?ına geliyor. Mustafa Kemal duydu. Donüşü olmıyan bir yola tsrifıni yaptı ve gdrüldüğü yerin ve sofrasınrbki (mutad zevat) Petgırmışti. Hep ıleriye gıtmesı lâzım tesbitini istedi. r;kinin meyvalarına hayran kaiıgeliyordu Nıhayet gozcüler aradıklannı yorUr. Her şeyde kemal arıysn bü yük adam. derhal zamanın ktanIngilizden gulümseyerek aynl buldular. Apartımanlardsn birinin bul vslisine emir veriyor: «Tezeldıktan sonra doğru otomobiline 25 numarah dairesını goz aıtına alden bir meyva fidanlığı kurulsun!» koftu ve aanki bogulmaktan kur dılar. Dr. Weınhold'un daıresinü. İbrahim Texcan Vali Muhiddin Üstündağ. bu 'şin tulmak istermi} gibi dışandaki Johnson, bu Almanı. elınde bu Bir «eftali ağecının ömrü re dıkları fidanlarla 5'14 Morettmi havayı bir kaç defa ciğerlerine lundurduğu Alman konsolosluğu erbabile is.birliği yaparak harekete yetijtiriyorlar. Çok memnunlar. sindirdi. geçiyor. Fidanlık için bütün va kadardır? memurlarına aıd lısteden tanıyor Ortalama 14 sene meyva ve Geçenlerde bursya kadar gelip tegıfları haiz bir yer aranıyor. 14 Francis ile bu teyahat ugruna ne du.. Vâkıa Weinhold konsolosluk şekkür ettiler... Bursa, toprağı bayer tesbit ediliyor. Bunlarm ara rir. Normal olarak bir ağactan »ekadar münakaşa etmifti!. Onu de mensublarından değildi ama oraya «ında, vaktile Abraham Paşanm nede 6070 kilo meyva ahnır. Fa kımmdan şeftali yetı^tirmeğe fev diğine getirebilmek için her türlü gırip çıkıyordu. Bir kaç defa onu kalâde elverişli... amcası «Karakâhya» tarafından yüz kat bu, ağaca fenn! ihtımamla zorluklarla savasmıstı. Francis o kapı önünde gdrmuştü Ona göre binlerce altm sarfedilerek tesis o mümkündür. Her ağacın kendine Bugün şeftalisi en meshur nun halini anlayamazdı. Otomobi diplomat maskesi altında bir njan, göre bir budanma tarzı varcır. Me memîeket hangisi? lunmuş «San Francisco» bahçesi linı göle doğru sürerken aklına b»2İki de bir iubay saklıydı. Gene de var... Fakat 25 yıl önce bu bah selâ jeftali ağacında meyva veren İtalya! (Italyaya yolu düşen Weinhold geldi. Soğuk yüzü ve Johnson büiyordu ki Madam çenin yerinde artık yeller esiyor bir dâldan bir daha meyva shna dostlarımızdan mecazî manada «jef kötü kötü bakan gözlerile onu Marly, bir Almana fena haberler muş. Abraham Paşa ölünce, mü maz. Ö dal kesilip atılır. Uli» hikâyelerini ne kadar bol din karsısında dıkilmis gördü. Onun vereceğınden bahsetmekle dofcru Bizde Bursa şeftaüsı niçın mef t*=addid köşkü, kushaneleri. halemişizdir!) Meyva üzerinde en ziısrarlı baskılanna dayanacak kuv yolu tutmustu. Hakikatte İngiltehur olmuştur? vuzları, hsttâ sahilde sarayı buluBu şöhret, yıllarca evveline râci. yade çalışan .nilletler Amerikah veti zor bulmuştu. Konsolostan reye gitmek için aldıgı vizeyi bılnan, Fransız bahçe ve meyva müdırecekti. Çabuk buluşma arzusutehassıslannın idaresindeki bahçe O zamanlar Bursanın İsfahan var lar ve İtalyanlardır. Meselâ Ame aldığı haberi Weinhold'e vermek .ıkahların Hey, bizim Ha.e de için gidiyordu. Mademki Alman nun sebebi bundan başka bir |ey Hülu bir müddet gazino olarak kullanıi ması denilen bir şeftalısi. mış. (Sultan Aziz bursya meyva şeftalisi, Yeşütürbe şeftalısi varmış Hıgimiz bir seftali ç?şıdi vardır ki. lar hesabına çalışıyordu, her jevi olamazdı. Dr. Sutherland'm bahsettiği Anki, çekirdekten çogaltılısı, çekir ağustos nihayetinde oiur; sarı renk ilk defa onlara açmalıydı. Vereceği yemeğe gelirmiş.) İskoçyalı, konsolosun yanına tabuse denilen yeni ilâc, alkolizm haberin şimdi ona müjde gibi getedir ve çok nefisür. Fidanlık tesisi kararlaştığı »ır« değin de aynı Vfsfı muhafaza etvardığı zaman ilk işı Wısky barda hastahğını iyi etmez. Fakat bdyle «Büyükdere bahçe kültürleri is leceğini bUiyordu. da Büyükderede kereste hali bu meyiji yüzünden bugün kaybolmus ğına yapışmak oldu. Bardağı bo bir fırsat ele geçirilinceye kadar tssyonu» nda gdrdüklerimizı ikinci Diğer taraftan iddiası. m«sai ar şalttıktan sonra inançlı bir yüzl«: hastaya kuvvet verir. lunuyormus. Onu kaldırmıslar. İ lar. Bursalılar şimdi, bizden al vpzıda anlatacağız. tslyadan getirtilen bir meyvacıhk kadaşlan tarafmdan alayla k a j A. B. D. de ve K^radada alko Asılacak! Dedi. Madamın asıve hahçecilik müteha*aısının nezaçılanan Iskoçyalı Johnson, vize kcağı gün yaklaşıyor.. lıkler için binden fazla klinık ve Felçli bir kadın hastane kapısında Helsingi kadın hukukçular topretind» bir fidanlık kurmuşlar. Bu ı:,ıne Weinhold'den daha çok se Konsolos EÜldu: beş binden fazla hastane vardır. «Al lantısına gidecek hukukçularımız bekl^rken öVdii gün "Büyükdere bahçe kültürleri vmecektı. Çünkü düşman casusla İUhi Johson. dedi. ne bu sür kolığin etrafına kimyevî bir duvar Vef«<lıı otunın Necmlye Su»»n l»lmHelBlnklde toplana^ak olan kadın istasvonu» ismini tsşıyan fıdanlı 11 blr Itndın, felç Reldtil lçln »ilssi yakalayabileceğini at, herkesi ne çabuk da asıp keser ören ilâc» dıye anılan Antabuse, htvkukçular toplamısına katılacak ka rını yol üstü ğm tarihçesi bu... O tarıhten bu tknfından haıtaneve ynMn'.mak ls dın hukukçular:mızdan 5 fctşUlk bir düsünüyordu. bugun sadece tıbbî nezaret altında sin!. Hanımı daha suçüstü yakalagiine kadar da, müdürlüğünü, bu tenmlftlr. H»it«yı hlç blr hast»n* ka prjp bucün tayvare İle Flnlar.clvaya olan hastalar için kullanıhr. İlâc, j Madam Marly'den süphe edıyor mıs değılsin kı!. Suçu sabit olmaişin memleketimîzde belki de tek bul rtmemlç, bunun ıtrfrtne ynkrn • hareket edecek:lr. Gldecek hukukçuufak beyaz tabletler halinde >nırulan Necnlvevl dun Ha'^'sl hKStnnesl | lanmız şunlardır: | du. Onun casus olrtuğuna ıvıre dan bir insanı nasıl asarsın?. lur, tayin edılen miktar almınca üstadı İbrahim Tezcan yapıyor. B» gdtürmÜFlprdlr. Hnntavı ltRnıda bı j Arukat Süreyya Aiaoîlu. avukat .inanm'ştı. İnteîlıgence Servıce Onu da yapacağız .. Ote ta hıç bir reaksiyon aöstermez. Fakat *** rakan ve Bnshelcirıle trauı^maH uzer» Mesude Yardımc. hâkim Melnhat RuKaradenizden gelen, piifür pü lçtrt glrenler. U"JITI blr ml.ddet acan, hâklm Nezahat Gorell, hâklm mensublarınm koku almakta gos raftaki adamlarımızın gözü açıktır. hasta Antabuse tedavisi altınday•onra dıaart çkınca Necmlveyl o f ur i Sabrlye Ürek. terd;k!.°ri hassasiyet onda da varHele bir ipucu ele geçirelim; ondan ken bir parçacık alkol aldıgı takfür bir rüzgftr... duju yerde dlü bulrr.'.ıslarHır Ölen dirde derhal terler, yurek çarpıntısı Tezcan: Iraklı iki gazeteci şehrimize geldi dı. Hattâ daha fazlasına sahibdi. sonrası kplav kadlnm gön ülmennf l?ın verılmlştlr Tuhaf bir karşılayıcı ve nefes darlıgı başlar, ve midesi 23 hatlranda Baidacidan Ankaraya Bir defa bınsmden şüphe etti mi En sıcak havalarda bile buDünya Barolar kongresine 23 eylul 1940 ta casus Helena, bulanır. Bu reaksıyon o kadar fegellp hükOmet ve devlet adamlarımı? orun peşıni bırakmazdı. Nıtekim rası serindir, diyor; hele akşar t ffidecck avukatlar ]a porüşmeler yapan Iraklı metrci ıkl Marly'lerin evini gözaltında bulun Lizbon yolundan Londraya vardıgı cıdır ki, hasta hemen içkiyi bıraları saat 9 dan sonra bahçede otkl aened» blr vapılmaitt» oian kardej çehrtmı?e eelmlf'erdlr Pu Ikldurmayı tasarlamıştı. Telefondan zaman Ingiüzler tarafından iyi kar kır Artık «kimvevi duvaro hastaruramazsınız. Dünya BaroUrı Konsreil onumu7oekt kardeşten Mehmed All Elruhur! haf tstasyonunuzda kaç meyv» fi eünlerd» Mont*kar!o'cla toplanacsktır tahk ıET Eavak Al Tlcarlye). Kemal bir şey kapmak için tertibat ala şılandı. Buraya Kızılhaç mümessıli nın etrafmdayken. ona içki verdanı var? Bundan »TTellcl Londra koneresinde Elruburt de cunluk slVMİ lElharUı caktı. Bunun için sansı da yok olarak geliyordu. Tarafsız bir mem mekte bir mahzur yoktur. ja^etelertnln nruharnrleridlr Ufaklan da saysrsak 56 mil bu yılkl toplantının İstanbulda ymAlkolizmin sebeblerinden biri de değildi. Köşkün civannda. Lozan leket mısyonunda mühim vazıfeIraklı İki gaze*"«cl yurdumuzda blr pUmasm» karar Terllmlşs* de 1954 « yon... yolu üzerinde bir »amanlık vardj leri vaıdı. Hava alanında, İngiliz vitamin noksanlığıdır. Boston'daki çimlerl dolavıslle buna lmk&n olma bucuk ay kalıp İzm'.r. Bursa, Konya Bunların ne kadan meyva ve dığı a:&icalı dTletlere btldtrllmlş Te ve diger b&zı lllerjmİ7İ ae^erekler. ki gerek gozetleme ve gerekse te Kızıhaçına mensub memurlan ve Novara Universitesi bilainleri, bir yarı riyor? mecburen kongrenln MontekgTlo'da Tarkive hakkında roportajlar hazırla lefon kurma işine yarardı. Evın Sağ'ık Bakanhğı müstahdemlerini elektrik khnığinde, açlıktan [ buidu. Bundan başka Hariciye Ve olmek üzere olan farelerin fazla altoplanmaaına karar Terllmlştlr Arın yacaklardır 1800... kablosu bahçenin üstünden geçi16 •ında Ankara »spunı 1> hareket \ kâleti de karşılayıcılar arasında olGazeteciler Cemiyetinin 25 sene önce 60 dönüm iken bu edecek olan hevete dahll İstanbul Bayordu. Direklerden biri samanlığd dukça yüksek bir memurunu alana kol aldıklarını, synı farelere vita' min dozlan verıldiği vakit ise daha fevkalâde konjrresi gun 350 dönümlük bir yer tutan rosu a7ası avukatlar sunlardır: yakındı. İki yüz metre mesafeden ! göndermişti. Isviçre kolonisinden az alkol aldıklarını tesbit etmişlerGazetecller Cemıyetlndenbu modern fidanlığımızda tam 480 Abdflrrahman Tolan. H Kfmal Elkoşkü nezaret altında bulundura ] bir kaç kisi ile Isveçli hemşireleri blr. İclal Agımgll, Faruk Razne'iar Cemlyetlmlzln fevkalâde kongresi çpçid meyva yetıştiriioiğıni »ize Necdet Yelmer ve Jak Hatem. j de genlerler arasında idi. 15 tpmnnız 19M perşembe. bu tarihte bılirdi. soylesem şaşarsınız. Aynı çün Ankar» Barosanun 5 klsi ekserlyet olmadıSî takdlrde 19 t"mÖnce köhn« kulübenin sahibini I Karşılavıcı heyete Mr. Harper is adam şüphed tlplerden değildi. !lk hevetl fle toplantıva eldecektir muz 954 pazartesi günü ssat 13 te İbrahim Tezcan: buldu ve sonra pazarlığı yapıp ka | minde bir zat dahil edilmişti ki pek Y\İ7Ünde zekâ alâmetleri ve bu ze Şeftali diyip geçmeyin, diyor; Toplantıva en a ı bln azaaı bulunan aşagıdakl Küntiemle ^oplanacağmdan \ samirnî davranışlarıle genc kadının kânm eerektırdiği barolar katılablldlil lçtn «adece tıtan sayın a^anın teşrinen rlca olunur. açıkgozlulük rarcâhını orada kurdu. 1 bir şeft^hnin kırk çeşidi var. (Bun bul re Ankara Baroları konRreye lstlGundem 1 Olum srup sisortası Tabiî kuîübeyi tutarken yanlış dıkkatini çekti. Mıhmandarlıgını yoktu. Kendi kendine: larm isimlerini sıralıyor. Hatırımda rak edebllmektedlr.. hakkında yetkllller tarafından lzahat. ' yapacaktı. Sağlık Bakanhğı mensub i Isabet!. dedi ve hislerini ne2 Aaı durumunıın sl^orta ile ala anlasılmaya mahal vermemek için ikisi kaldı: May Flover, Alekîstanbul Baroau heTetlnln berKbe, larındandı. Misafır. Ingilterede do zaket hududlan içinde zaptetmesibir bahane uydurdu. Guya göl keeandr...) Şeftaliler beynelmilel rlnde üç muhlm tezi kongrcye goture kalı olarak gözden geçırılm»sl laşırken yol gösterecekti. jni bildi. cejl vt orada bunları Izah ve müdaîaa narında tatilini geçırecek ve buraElmah bcndinde 100 giinlük konkurdan geçerek isimlerini ahr edecetl blldlrllmektedlr. «Helena> ya göre bu Mr. Harper | Lâkin gerek bunu söyledıği anda sını garaj diye kullanacaktı. Daı ihtiyacı karşılıyacak su var lar. (Bu isimler, tıb buluşlarında saf bir adama benziyordu. Ingilte ve gerekse bundan sonrasında alBir er. marşandiz treninin olduğu gibi, şeftali çesidıni bulanElmall bendlnde ancak kırk beş yolda otomobil bırakılamazdı. rede grirmek istediklerini onun sa dnndığımn farkında değildir Zira vagonlan arasında pzildi Kunluk »u kaldlEi hakkındakı haberKulubeye sahıb çıktıktan sonra yesinde iyire gorebilird;. Saflıjrınların adlarını taşırmiî. Meselâ Momihmandan o adarr.Isrdan idi ki Slrked Llman Müfreze Korautan l^r Sular İdaresl tarafından valanrethni şeftslisi, Floransa ziraat fa lıeı erlerlnden Nuzhet Manıur. gRrda I lanmaktadır Beiddfki su mtk'arnın drrhal telsizcıve emretti. Takım dan. aç;k kalblıliğinden ıstıfade ef insanın en gizli niyetlerir.i gözunkultesi meyvacıhk profesorü Mo manevra yapmakta olan marşar.dlz 10O cunluk iht;yacı karçılavacaS: bı'. taklavatils orava yerleşmesini sci;, meliydi. Resmi sıfatı. serbestçe do den okurdu. Bir nevi insan sarrafı! re+tini'nin buluşu imiş. Bu çeşidler, trfninln vapon tamponları arasında j dınliyor. Devlet Denlzj ollarının İstan ledi Beş gun. beş gece süren %ö laşmasına veva Ingılizler hakkında Pişkin bir hafiye. Britanya Intellikalarak feel blr sekllde Anadolu sah'line aşılarla ve uzun seneler süren ça Kaldırıldığı Gumüçauyu Taralanmıstır buldan »u nakllTgtı devam yapmakta zetleme işinde Marly'lerin telefonu malumat toplamak için her vere gence Servicesinrie en çok güveaskerf hasta o!du»u etmektelışrralar neticesi meydana geür neılnde ölmüştur. Kaza etrafmda dlr. Oereklrse donanmadak! Barnıç ge din'endi. Bütün konuşmalar kacak girip çıkmasına müsaiddi. Ustelık niien elemanlardan!. rallerlnden de faydalanacaktır. Ssrcılık tahklkat yapmaktadır m ş1 yoldan zapta geçirildi. Fakat dört mihmandar diye kendisine avnlan ' (Arkası var) Alkolizmin bir hastalık olduğunu bugün hepimiz biliyoruz. Gül nezlesine rutulan bir insanın aksınğa karjı nasıl elinden bir şey gelmezse, j bir alkoliSin de içkiye olan düşkiin lügüne karşı elinden bir jey gelmez. Tıb bilgmlerinin yapükları de j nemeler sonucunda hergün yeni hakikatler keşfediliyor. Bu keşiflerin bazılan şaşırtıcı ve yanıltıcı olabilir. Bilginler. bir ferdi içki müp telâsı yapan şeyin ne olduğunu hâlâ kafî olarak bilmiyorlar. Doktorlar pehrizin önemli bir faktbr olduğunu zannediyor ve gıda kifavetsizliğinin hastalıkla alâkası bulunduğuna inanıyorlar. Psikologlar, haddinden fazla meraklı bir annenin yahud aşırı derecede haşin bir babanm veya buna benzer şeylerin bu hastalığa sebebiyet verdiğini söylüyorlar. Diğer bilginler ise daha başka faktörler buluyorlar. Geçenlerde. başlarında Dr Sutherland'ın bulunduğu bir ftrup sosyolog, {erdin hususi hayatının alkolizme sebebiyet verip vermediğine dair bir araştırma yaptılar. Dr. Sutherland ve arkadaşlarının dir. Bu müşahede neticesinde Boselde ettiği netice diğer bilginlerin ton'lu bilginler klinikteki elli müzkinin tam zıddıydı. min alkoliğe vitamın vermeği tecDr. Sutherlnd'a göre her türlü rübe ettiler. Hastalann yanaına insanmesud veya bedbahtalkolık ıergün fazla miktarda da vitamin olabilir. Hususi hayatının bununla dozlan, diğer yarısına ise, vitamin bir ilgisi yoktur. Maamafih diğer htiva ermiyen. fakat bir zaran olbilginler Dr. Sutherland ile hem mıyan haplar verıldi. Bir kaç hafta fikir değıller. Ekserisi, kök salrr.'ş sonra bunun aksi yapıldı. Böylehkbedbahthk veya emniyetsızhk gibi e bu sefer dığerlerı de vitamin alhissî hallerin ferdi içkiye sevkettı mış oldu. Blr müddet sonra dokğine ve boyle vaziyetlerde onlara torlar, fazla vitamin alanların alsadece akli tedavi yan^lmasının doğ kole karşı düşkünlüklerinin azaldığına dikkat ettiler. ru olacağına inanıyorlar. Texas Universitesi bilginleri, bir ViUminin kat'i tesiri, BorUin Ümıktar fareyi, yıyeceklerine doğru niversitesindeki Bikimya enstitüsü giderken şaşırtmışlar ve elektrik direktörü ve kimya profesorü Dr. cereyanına tutarak kulaklarına Roger J William tarafından gemüthiş bir ses darbesi vermişler. çenlerde anlatıldı. Bu dozlara göre Sonra önlerinde su ile alkol koy gıda ve vitamin hapları, alkolikleri duklan vakit. farclerin alkolü geç iyileştirir. Öyle ki, bunlar ancak tıklerıni görmüşler. Bunun netice arasıra, fazla olmamak şartile, sırf sınde anlamışlar ki: «Fareler, tıpkı arkadaşlarınm ısrarile içerler. insanlar gibi, hîyat zorlaştığı vakit, Maamafih, Dr. Sutherland'ın idiçmekten hoşlanıyorlar.» ve bu india ettiği metod hastaya sadece iyi tıhab vücud rahatsızlığından değil, ruhi tazyikten ıleri geliyor. Alkoliklere psikolojık tedavinin biraz faydası olabilir Fakat iş değıştirmekle bundan kurtulcağını zannetmek boş bir ümıddir. Alkolden vazgeçtirılmeğe çalışılan hasta, bunun »ırf kendi menfaati için yapıldığını anlamalıdır. Athoîikler için yeni tedbir ve iluçlar gıda ile birlikte vitamin vermek değildir. Gıda ve vitamin miktaı her hasta için tayin edilmelidir. Çünkü doktorlann inanıslanna göre ban insanlarm bünyeleri doğuştan zayıftır; onun için herkes gibi gıda alamazlar. Bu teoriye göra hasta, vütrudün ihüyacı kadar vitamin almalıdır. Aksi takdirde, alkoliznıi ihtiva eden çeşidli hastaUklar ilerlıyebilir. Mefenesin denilen mafsal gevşetici diğer bir ilâc, New York Üniversitesinin iki doktoru tarafından bir İÇIB âlemi sonunda elli alkoliğs verilmiştır. Bu ilâc, hastalan içki mahmurluğundan kurtarmış., sinirlerini yaüşürnuî, r e kırk gekir saat içinde ifUhlarını yerine getirmiştir. Bu yeni metod, sosyologlan olduğu kadar, psıkiyatristleri ve dok torları da nayli alâkadar etmektedir. VCELE EDIMZ j Gün kaldı 12 Temmuz 1954 Pazartesi akfamına kadar SÜMERBANK'ta Açtıracağmız 150. liralık hetabla Kadıköy Göztepedeki ikramiye Apartîmanlarımız dairelerinden birini kazanabilirsiniz. İdealinize uygun şekilde inşa edilmiş bulunsn, •\\7A gcziniz ve bir hesab açtırıaakta gecikmeyiniz. Bütün teşkilâtımız emrinizdedir. SÜMERBANK Scrmayesi: 200 000.000 TL. «Cıımhnriyet» in Edebî Tefrikasi:12* SARAYLARI\ AŞK İLÂHESt SE1.INKO DESIREE Demekki. Fransadan uzakta ka tetkik ve tetebbüe vermişler. Meşlmca perişan olan Julie bütün öm hur bir kitabı fransızcaya çevirmış ıünü sürgünde geçirecekti! Neden? ler; Gibbon'un bir eseri: Roma ImVaktile ben, Marsilyada, Joseph'i paratorluğunun Yükselişi, Yıkılışı.» Içimden: «Tanh yaratmış falan bizİTi eve getirmiştim de ondan. Içımden: oKurtarmahyım» A defil, sadece yapılan bir tarıhi çeyordum «Ne yapıp yapıp onun bu vırmiş» diyordum. rada kalmasını terrun etmeliyim.> 1 «Kendisile beraber saray erFouche: oPrens hazretlerine söy kânını da getiriyor mu acaba?> leseniz belki Madam Julie Bona diye sordum. «Evet» dedi ve hiç beklemeparte'a iltimas ederler» dedi. «Yahud da gidip Kral XVIII inci digim bir ricada bulundu: Kral Louis'yi kendiniz görseniz de hem Louif hazretlerine söylemeliymişim de ona da bir vazife vermeliymiş. şireniz için rica etseniz ..» oKral Louis...» dedim v t bu «Sizi unutmamışlardır muhak kak M. Fouche, buna eminim» deisme alışmaya çahştım. «Kral hazretlerinin bir iki gü dim. «Ben bile, o zamanlar çocuk je kadar Tuıleries'ye gelmeleri olmama rağmen, yüzlerce idam kararı imzalamış olduğunuzu hatırİeklenivor> «Bu Kral Louis dediğiniz. »ür byorum.» gundeyken ne yapmış?» diy» sorYakasmdaki beyaz rozetle oydum. nadı. Bonaparte'ın kardeşleri de ileri «Onlar unutuldu, artık, Prende, sığındıklan yerlerde vakitlerini ses hazretleri. Benim hatırlanmasıpasıl geçirecekler, merak ediyor nı istediğim şey sadece şu Son bir flum. kaç yıldır. Ineiltere ile bir anla^haxretl«n ktndUerıni may» vanlmaa ıçm gıziıden gızli toplantıda teferrüatile kararlaştı ellerinde kamçı Kazaklar, kaz adım sıree, vaziyet düzelinciye kadar, ce ya bir Bus nr"?nse«i E lâlin hiç bir seyi df rılacak. Avrupanm kalkındınlması. larile yürüyen Prusyalılar. Hele burada, benımle beraber kalacakyahud da Prusyah tir prenses. Eski inandırmak istiy^rlar aıa, XV!II Bonaparte'ın tahtîanndan indirdiğ bunların yürüyüşüne ahali kahka sın değıî mı?î Maresal J. B. Bernadotte un Av mci Louis Fransa sınvnlarma, vahükümdar'.ann yeniden memlek?t haiarla güldü.» Başımı salladım. İçimdcn de: «Şuj rupadakı meşru hukümdar a.lsle ni Napoleon'un 'tBnun'arına sai'k lerine dönüşleri falan hep karara «Jean Baptiste Enişteniz ge Bonaparte güruhunun içuıe onu rinden birine gırmesı İsveçîeki n e ; kalacağuıa dair yemın etti. bağlanacak. çerken. ne dediler?» ben soktum, şimdi evsız. oaıksı* kiı bakiınmdan uerisi içm son fleArtois Kontu JeınEaptiste'i gö"Bu arada pren? hazretlerinin de Çocuklar. bırbırlerıne bakıştılar. kalması benim yüzumden. ıtendı rece mıihim bir şey olacakmış. rünce hemen koştu geidı: İ=veç tahtı üzerindekı haklarını Nihayet Louis Napoleon sıkıla sme yardım etmeliyim,» dı>ordum. Ondpn sonra sutle bal tadını kay cAzız biraderi*n, Fransa siza muhafaza edebilmek için Vıyanaya sıkıla: "Herkes birdenbire sustu. cSoz mü?» diye sordu. betti. Canım biı daha gazet* oka ebediyen medyunu sukr^n kalarakgitmesi lâzım gelecek sanırım. İşıt Ortaya bir mezar sessizhği çöktü,» cSÖz veriyorum. Julie, ^•anın mak da ıstemedi. t:r dedi > Çevırep Vnhrtel GÇL l'KKIN tiğime göre Avusturya ile Prusya dedi. dan ayrılmıyacağım.ı dedim. «Bourbon'ların rnemlekete JeanBaptiste"in renai s^ldu FaPrens Hazretlerinin meşru bir hakGıdip bir sey yesinler diye onları döndükten sonra sarayda yaptıHarı kat bir şey söylem»sir.e kalmaâan ye çok çalıştım. Bundan dolayı kı olmadığı noktasmda ısrar ediiçeri yolladım. Ben de Fouche'nin Kral XVIII inci Louis'nin saray ilk toplantı bu.» diyordum. «Acaba Kont bana donmüş+;i: Gereral Bonaparte bana vatan ha yorlarmış. Viyanada ne zpman icab bıraktığı kâğıdı ahp Julie'ye götür da ilk defa balo verdiği gece ben JeanBpDtiste gittı mi?» «Bu gece T'Jİlcııes'ds toplantı ini dedi. Prensesim ve ben hayatı ederse kendilerini seve se\e müdüm. nezle oldum. Sahiden değil, tabiî, Geldıği geceden sonra birbırimi var, gelceksimz, c'eğıl ıni. Pren^fS mı tehlikeye koydum> dafaa ederim ve.. » Julie, pek perişan bir hslde: "Git Napoleon'un tac giymesinde oldu zi fiördüğumüz pek yoktu. Eve hiç I Hazretleri? • > Elımdeki kâğıda tekrar bir göz Ayağa fırladım. mem» de «gitmem» dıye hıç/îira ğu gibi yalancıktan. gelmiyor. fakat ben onu eormeğe I Mendüimi burnuma bastırar3k: attım. Yataktan dışarı çıkmadım. Marie İsveç elçiligindeki dairesine Eik sık| oNezleyım» dedim. c Bahar nez «Neler söylüyorsunuz anlıya hıçkıra aglamağa basladı. «Morte «Şev için ne karar verdiler... leîi » mıyorum,» dedim. «Kâğıdı abla fontaine'i alamazlar elımaen, al bana sutle bal getirdi. Yattığım i gıdiyordum Ne zaman gitsem General Bonaparte için?» dıye sormamalan lâzım! Ne olur, Desirje, yerde gazeteleri okudum. Çar da bunu ışıtınce pek mutama veririm.» Fouche'yi de ara odada buluyordum. Bir dakika daha kalsaydı nyan bir yolunu bulsın da benim çocuk«Monteur» Napoleon'un 20 ni dum. Talleyrand'a da uç kere rsst essır oldu ve • Inşallah çabuk at «Gayet müsaid biı karar. larla beraber Mjrtefontaıne'ce kal sanda Elbe adasma doğru yola çı ladım. Hattâ Mareşal M?y'i bile latırsınız» dedi. Fransa dışında neresini isterse o g:n var!» diye bağıracaktım. Yatağıma yatmış: < Acaba şu ankışmı anlatıyordu. Yanmda nare bir iki defa. oturmuş sabırla bekBiraz sonra çocuklar zafer alayın mamıza izin koparsan!» raya sürecekler. Adamlarından dort Seyrek ve donuk saçlarını okşa şallanndan biri bile yokmuş. Oeda Tuüeries'de neler oluyor?'> diyüz kişi götürebilecek ve bunları dan geldiler. JeanBaptiste Eniştelerken gördum. dım: ye düşünüyordum. Perdelerde, d5neral Pelit bir muhafız alayını t»fkendisi istediği gibi seçecek. Son yi anlata anlala bitıremiyorlardı. O JeanBaptiste'in oda^ında toplan şemelerde ;:mdi an deŞil. zsmbak şatafatlı etvabile pek muhteşem bir «Şimdiki halde buraya benim tiş etmij, İmparator alay sancağını ra, İmparator unvamnı kullanabitı olmadığı bir an yck pibıydi. İslecek. Âlicenablık bu kadar olur, hali varmış ve atmın üzerinde hiç le beraber kalırsınız. Sonra Morte öpmüş, sonra içinde General 3er veç başbakanı Wetterstedt, gene şekilleri vardı; «Marseillaise» fakımıldamadan heykel gibi duruyor fontaine'ı geri almağa çalışırız. Fa trand'ın beklediği arabaya binmiş lan da çalmmamıştı, tabii Damla değil mi?» muş. Rus Çan boyuna gülümsüyor kat, Joseph ne olacak? Ya onun «Monıteur» e gore hepsi bundan raller, amirallar hep toplanıp ko hastalıfına uâramış bir ihtivar onuşuyorlar. JeanBaptiîta de onlara lar. X\T;n. Louis, vaktiie ağabevi» «Nereye gitmeğe karar vermiş mus, o ıhtiyar Avusturya Kr5İı Fransada kalmasına müsaade et ibaretti. acaba?» * elini sallıyor, Prusya Krah da surat | mezlersp? » Fakat Joumal des Denats» da ts boyuna vesikalar çıkanyor, yahud sini oldürmeye göturrr.eden önce, • «Elhe adasından Vıahsedildiği asıyormuş. Yalnız JeanBaptiste ayakaladıklirı salonu şimdi yorgun «Blois'den mektub aldım İs veç Prensine dcir men'dı bir yazı mektub yazHırtıyordu. ni işittim. Havası Korsıkaya ben tının üzerinde hiç kımıldamadan o viçreye gidip malmülk alarak o okudum: Prens, Madam Julie BoBugün öğleden sonra. tsveç el «özlerle seyrediyordu her halde. turoyormuş. zer, güzel bir yerdir.» raya yerleşmek niyetindeymi*. njparte'm kızkardeşi olan Desiree çiliğinde çarin şer?fine yapılan bir Belki J. B Bernadotte adında bi «Peki. Imparatoriçe?» «Seyirciler ne diyordu?» aiye «Mümkün olur olmaz sen de geÇlary'yi boşamak niyetindeymiş. toplantıdaydık. Çarın yanında yeni 1 rinin hem koyu bir cumhuriyetçi. lnsıii» diyor ama. ben pitmiyece Boşandıktan sonra VeliîHdın eski Fransız kralınm kardeşl Artols hem de Isveç Veliahdi o'an birinin «Oğlunun Fransa tahtma geç bordum mesini istememek yartile, onu Par «Türlü türlü şeyler. Kimse ne ğim, gıtmıyeceğım!» Julie bunları kariai Pariste Anjou caddesindekı Kontu da vardı. îri ve aksi suratlı \ boynuna sarılarak: «FdizıletM! birama Düsesi yapacaklar. Butün bun ye bakacağını bilemivordu: Çeşid söylerken birdsnbire doğruldu: <'Be evinde Gothland KTtesi unvanili biri. Başmda da pcruka var. Bour derimk» diyordu. Belki de... (Arkası vaı) lar Viyanada, y&pılacak büyük bir kıyafetier, (üzftl guzel allar, ni bırakmjyacakaın, değil mı, Deorurrnağa devam edecekjAış. Prens bon'lar kendjlerini Fransada ihti