Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
co ÎÜMHURfn M 0 D Seyahat edeceğiniz memleketlerin gümrükçülerini tanıyor mustıntız? Parisin meşhur şapkacıları başı açık gezmeğe karşı savaş açtılar «Şapkayı ölümden kurtarabilecek miyiz?» Bugün için bütün Fransız sapkacılannı alâkadar eden hayati mesele budur. Son senelerde, kadınların açık başla dolaştıklanru, buna hevea ettıklerini gören şapkacılar. bu cereyanı onlevemedikleri takdirde bu mes'eğin oleceğini nihayet anlamış lar ve 19541955 kış mevsuni için büyük bir taarruz hazırlamışlardır. Hattâ sapkacıların, Parisin me«hur terzileri ile de temas ettıkleri ve onlardan, «şapkaya ihtiyac gösteren elbiseleri moda halıne getirmelerinı» istedıklerine dair şayialar dolasmaktadır. Bu hususu şimdıki halde teyid etmek mümJtün değildir Çıinkü, Parisli terzılerin 19541955 kış modellerl hâlâ gizli tutulmakta ve bunlar üzerinde dur madan çahşılmaktadır. Şapkacılar ise, terzileri beklemeden 19541955 ki} modellerini ortaya atmışlardır. L*groux kardeşler. Janette Colobıer, Paulette, Gilbert Orcel aibi şapkacılar «artık kokteyle. düğune şiderken bizlere ihtiyac duyulduğu günleri tarihe mal etmek istıyoruz» parolası ile ortaya çıkmi}lardır. Hakikaten ton senelerde, kadınların yalnız bu gibi halleıde şapka kullandıklan, diğer zamanlarda ise bas açık dolaşüklan görülmüştur. Parisli şapkacılar, yaz aylannda plâjlara, sayfiyelere gitmekten vaz geçmışler, tatillerini feda etmişlvr, atelyelerine kapanmışlardır, Bunlann, piyasada bulduklan kürk, nl Istemiş ve onlara sSyle demiştir: j «Her renkteki goz için şaokalar ha ' zırladım. Mavi ve gri renkteki gdzleri mavi şapkalanm bir kat daha güzeüeştiriyor. Siyah ve esrrc 2Öz ler için de kırmızı japkalan tavsiye ederiz.ı *** Gilbert Orcel adındakl şapkacı da, Amerikalı »apkacılara sinirlenmektedır. Bunlar tarahndan yaratı lan ve bllhassa Amerikada çok kul lanılan (nokta hahndeki şapkaların) da mesleğin müşkül dunıma düşmesinde rol oynadığı kaydedilmektedir. Kadınlann tepelerine hemen oturttuklan bu şapkalardan şımdi mümkün olduğu kadar uzaklaşılmaktadır Fakat uzun tüvlü. fazla lüks şapkalara da gidilmem'çtır Yaln;z Gilbert Orcel. gece sankalanna her türlü kıymetli ta^Un oturtmuştur. Bunlar arasmda safir ve topaz dahi buhmmaktadır. *** Bir Fransız gazetesl tarafmdan yapıian ankete göre, sapkacıların geniş ölçüde (açık başa) karşı açtıklan bu kampanya herkesten fazla aile reislerini endişelendirmiş ve sinirlendirmiştir. Sapkacıların bu kampanyasına tahsis ettiği bir yazıya Pariı gazetelerinden biri ju başlığı koymuştu: «Açık baş tehlikede!» Son senelerde bütçesınde kansının japka masraflarmm eskisi gibi ezici bir yuk teşkil etmediğini hatırlatan bir erkek şoyle demiştir: « Şimdı asıl tehlikede olan a Teneffüs ile lerfavi Şehirlerde oturanlar, kapab yerlerde çalışanlar, bilhassa sizler, doğru teneffüs almanın yollannı öğrenmelisiniz Hayatın ilk tezahürü nefe« »!maktır. Nefes alraıysn bir vücudde kalb çahsmaz, damarlann kanı ıkmaz olur. Bunu bilmiyecek ne var, demiyelim. Çoğumuz teneffü* etmesini bilmeyiz Allah vergisidir diyip gideriz. Ama yanuş mı kul1 lanınz, doğru mu?. Orasını düşünmeden «i}te ölmiyecek kadar nefes ahvoruz ya; bize yeter» derlz. Halbuki mütehassıslar öyle demiyor. Nefes almayı, öğrenilmesi lâzım, talimi iktiza eden bir fonk| sıyon diye görüyor. Herkes nefes ı a!ır. Fakat doğru nefes alan az buI lunur. Doğru nefes alan bir insanuı medeniyet hastalıklan denilen rahatsızlıklara karşı mukavemeti vardır. Tansiyon. kalb, damar ve kan akımma taalluk eden hastahklann sebebi kısmen de olsa kötü kullanılan teneffüs cihazlandır. Yani bunlar teneffüs fonksiyonunun fena işlemesinden doğar. Bunu en iyi lekilde Profe«8r Doktor Tirala'nm iç hastalıklartna dair nesrettigi kitab belirtiyor. Kitab'n adı «yuksek tarjivonlu. kalb ve deveran cıhazlan bonık kimselerîn teneffüsüne dair» dir. Son samanda çıkan eser ic hastalıklanru mevzu edinen kitablar arasında teneffü? me^elesin" en çok ver ayıran bir mçhaz oldusu kadar standard eserlerin başı telâkki edilmijtir Profesör Tirala, kitabında yanlış teneffüsün meydana getirdiği »ararlara açık misaller verdıkten sonra onların teneffüs talimlerile np sekilde tedavi edilebileceğini de gösterivor. Ona göre bilhassa büyük sehirli teneffüs darlığından ıstırab cekmektedir. Çünku büyük şehirlerde yaşıvanlar sinirleri kamcıl?vıcı bir telâ? ve aceleeilik içlndedırler. Aynı zamanda vücude favdası dokunacak hareket ve faalivetten mahrumdurlar. Mahsur havalı, k^^alı verlerde ikamet m»cburivetlen vardır. O halde bövle bir hayat teneffüste zorluk çıkarmakta' ve bu suretle onu bir takım tehdidler altında bulundurarak ölüme sürüklfcnipktedir. Kadmlı erkekli yuz şarkıcı üzerinde arastırmalar yapan Profesör Tirala büvük şehirde oturan her bir farkıcınıp muayenesinden Çikp'r'ığj neticevi anl?tmaktadır: Bu ssrk'cılardan hemen hemen heDsi sağlam bir kan deveranı «e ba'incma fahibdırler. Sii'rnrizli olm^kla b°rab?r Cbüvük «ehirde vasadıklan icin"l Profesör bunu ^a^kıcıların tenefü' tekni^ır.de elde ettikleri mi;'='S"t itivada atfedivr Onlar icin de büvük sehir haystınm zararlan aynı olduğu halde teneffüs cibaz^rını doğru işletmelo i Nefesini tutarak kmnn üzerinde ağırlık taşımak usulfi İstanbul gümrüklerinde ha cı namzedlerinin muayenesl Şiddet gostermez. Fakat i^i ğu halde o tarafım gostermez Ip Her memleket kendi malını ko~ tur. rumak ve kıymetli dovızlerini dı kendi hukmune bııakmamzı jster. aıbı dogru bir adam olduğur.a sı|anva kaçırtmamak icin, bir sürü Herkes, onun gozünde namuslu ve zi inandırmak için kâfi meziyetleri tedb'rler alıyor Bu arada güm hıleden uzaktır. Bavullarınızı araş vardır. ltal>an gümrükçüsü rükcü'uğünü takv've edivor. Güm tırırken size güver.i v. rdır veya Ona fılozof ve psıkoloğ diyebüirgdsterir. Bu rükçülük ,her türlü vasıta ve mü kendini o şekılde tphassıs elemanlarile mem'eket'eri gümrükçüde, araştırma kime a'd sinız Bavullarınızdan zıyade meftti«adcn müdafaaya yarayan bir olursa olsun hürmet esastır. Vazi lakmı şahsınıza çevırmiştir. Hayata fesini yaparken ıhmalcilik ettiği bağlı ve neşelidir. Kımsevı kırmak teşekküldür. sanılmasm Dikkatte kusur et 1 istemez Hele üzülmenizı hiç isteGümrükcü, çatık kaşlı olduğu mez. Dikkatml, eş^a sahibinın lz mez. Vazıfesıni bir pıens edasile kadar nank ve centılmen bir adam zeti nefs ni incitrmyecek şekılde yapar Kıbardır. muhatabır.dan da da olabilir. Genel Korfınüş böyle harcar. Bavuldan çıkardıklarını kibarlık bekler. Güftırük memurun olm=kla beraber her memieketin gene yerîerine koyar. Vaktı olsa dan ziyade bir karşılayıcıya benkerHine gore bir gümrükçüsü varbavulunuzu eski haııne gatirir. Ya zer. Cünku ılk sdzu «hoş geldidır. Bazısı kaıdeye uvar. bazısı uvparaadığı zaman da ozur dıleme nız» dır nrz. Kimi pek mülâvimdir. kimisi j manasma gulumseşıp geçer. Kpanyol gümrükçüsü O derece sertt'r Fakat vazife"5İni ; Sabırlı, yardıma hazır ve olgunYv crA lâkalan^ığı şev kıtab, yaparken kanunlsrı ve memleketi j dur. Şehırlerdeki otorite arkadaşı mecraua ve aazetedir. Esya. onun düsünmeii eave cd'nmistir. ] polis ne ıse hududlarm centilmen icin ikınci plönda gelen araştırma Bu kısa izahtan sonra muhtel'f ] bekçısı de odur. İngilizlerde goru mevzuudur. Kacakcıl'Şm bovîe amemlekeMTİn 'îümrükcüierini 2oz len en ehemm.yetsiz kanunlara bı lenî yerlerde. uımımi vasıtalarda d*»n gecirelim Sıra^le batılı memle ehemrrıvet veımek hasletine o j v^pılmıvacağına kanı oldu&u icin leket gümrükçülerinin evsaft şöyda sahıbdır. hareket* tarzını tabıî gorrnek lâzımdır. Ona gore kaçakçıhk dağlarda, Amerikalı rümrükçfl Fransız ıssız yerleHe yapılır. Matbu kâgıdFransada gumruk memuru bazan lirla ilsilenen ve onlar üzerinde Dunva eümrükçülen ar Amerikalı gümrük memuru kendı babacandır, bazan da kendLSİnden dikiat ke'iier Avrunanın tck gum •ahasmın mutlak hâkimidir. Ver umulmıyan bir öfke ile hiddetlidır rükcüsii Tspanvol eumruk rr.emudıği karar bo'ulpmsz Hiç şakaya Bdylt hallerde ondan sakınmak nıdur Birinci vazife<;i so1cu re^rigehniven ciddiliŞi ıle in'anın ne gerek. Çunkü diş rracununuzun yatı memlekcte sokmamaktır Hasfözunün j'?«sına b?k^r ve ne de In tupünü bile boşaltıp ıçini gormek sasiveti burada toolandıp'a cöre. »af tanır. Lâkin bunu vazifesinın ıster. Şapkanızın kordelâsma dahi dığerlerine kar>=' aösterd'.ei mıralcabı diye yanar Ona verdiğiniz el değdirmeden yapamaz. Şayed maranın sebebi açıklanıyor deJlphat, bir şahsivet sahibi, isim yanılıp da onun bu hâletı ruhıye mektir. yapmış biri dahi olsanız, onu va sini anlamamazlıkun geUrsenız vay «ifesi nisbetirH" il?ilendirir. Es°r halmize!. Ondan hiç bir sey saklamağa yaptığınız suç ise masum tavırlar Suriyeli öçretmenlerin şikâve<1eri Pariste yeni takınmanızm. işi şakava boğun ee gelmez. Fransız gümrükçüsü saklı şeyleri Surtye opretme.ıler:ı den 21 fistirmek istemenin fa\da=;ı yoktur fötr, kumaş parçalanm toplattıkOnun için Amerikan gümrükcü bulmakta Uitadır. Başınıza ış aç bir kafiî° C^UR sabah ek^presle şçhri lan ve alelâcele işe koyulduklan mlze se'mlştlr •une ««duveu=uz adam» dernifler | mak Ltemiyorsanız. gızlı Itapaklı 24 Sadm vedl erkek Bcre'meıHen öğıenilmıştır. Ilk modeller ortaya dir Hareketiniz kanun nazarmda hareketlerınızle onda tecessus u müteşeklcil kafı'p saat 15 te Mllli E çıkmıştır ve bunları yenileı mın de yandırmajın. Bır defa bu tecessus ıtlm Muduran ı zl: aret e*ıuiş ve kaölüm cezasını dahi icab ettirse, takıb etmesi beklenmektedır. hafifletici sebebleri dü=ünmeden uyandıktan sonra ondan çekeceğı file başkar.1 Müdurlukte muhtellf husiıslardnn çiVâve^Te bulunmuçtur hukmünu vermekte tereddüd e f niz var demekt.r. Çunkü ne ustü I Oîretmerler Ha^dspaça carmdi bir 19511955 kışı içın hazırlanan ilk nüzde başmızda aramadık yer bı 1 mlhmandar tarafmdan dahl kar?]linmıvçcektir. poste'ilen şapkalar tamamile yeni bir hava tarakır, ve ne de deşılmedik bavu [ rrarhklanm, kendllerlne Demek ki Amerikalı gümrük'ü j rurdiarn birbirlnden çck uzak oldu şırraktadır. •ijılmaz bir kpicdir Vak?'lı ve kar lunuz kalır. Kıs. ca Fransız güm I îu lçln muşkUât çektl>lert5il blldlrKadınîan saçları üzerine oturt•(«'nHakinder. bir m»";?fe ile avrı rukçusünü kızdırmaym. Yoksa to I mlslerdir tukları kuçuk ve basit şapkaların leransından faydalanamazsınız. Mlsaflr ÖSretmenlere, bueun kultüdir Bu arahğı. vazıfesi devam etreî dış münasebe'ler burosu tarafın tamamile tersine olarak, süslü, paMjp müddetce muh^faza eder. Belçikab gümıukçü 6n.n bir mihnandnr tavln edilecektir yeth ve kaşlara kadar gomülen şap Amerika Malive BakanhSına bi$ ka'ar haz'rlanmıştır. Zehir gibı bir adamdır. Huysuz lı îızli gümrük servisi dünvarvn ve geçimsızdir. Nereden gelırsenız Para'iız yatıh imtihan kâğıdlan Parisli şapkacılar şöyle diyorlar: tetkik edilivor muhtelif s»hirlerinde rrerrurlar bu gelın, onun içın bırdir. Tanışıklığı« K?dır; yüzünü guzelleştırelımdurur Bunlar büvük ah^veri' nız olsa bile gene bJdığinden şaşBir ve lkl temmuz gun erlnde ya cek, güzelliğ.ni belırtecek, onu cal*rin, lüks esva ve nadide sanat maz. Adeta demir gibı bır pençe ıle pılan parasız yatılı lmtlh'in kavıdları, ! zibeli hale getirecek şapkalar buneserleri satıslsnnm takibci=idirler eşyalarınızın üstune «tılır. Herkes 20 temmuzdanberl Ga!a*aparav Llse Ilardır » Bu satılan sevlenn vola eıkanlm?M ten çuphe eder. Dauna bulmak is sir.de o»re*rr'enlerden muteîekkll 1V.İ Bugüne kadar Parisli şapkacılakonılsjon tarafmdan tetkik edllmekrıslnde hansi memleket'e demir ted.ği bir şey varmış gibi hareket •eciır A nn, mevsim hazırhklarmı bu kadar ata.cakbnm buİTipk'a mükelMtr eder Aramak. karıştırmak ıçm yaParasız yatılı olar^k bu yıl Hse Te itina ve bu kadar endışe ıle vapcrtaokullaar 400 öîren'l alınacaîı haller Bu pibi esvaların izinsiz Am* ratılırrştır. de. lmtlhanlara 7400 öirencl lştlrak tıkları ?örülmüş sey değildır Çünrikava sokulms'i kacakeilannı aâ'r etml'.tlr, Turkçe Imtlhanına ald 74Ö0 ', ku bu defa da başı açık kadınîan cezalara carDt'nr. Vorgi kacakclıIsviçıeli gümriıkçü kâıdı 13 oietmen, aynl Bivıda ma j kazanamadıkları takdirde, onlaı Jhnm cezası da aS'rdır Tutulanlar Konusmadan ış gorür. Vazıfesine tematij lmtlhanı ki.6mlann! cla 14 o ı içın baska meslek aramak lâzım komlsror'ar İCin krrtuluş memurdaki insaf « bağh foımahteve duskündur A retraenden mute5er:kll incelemei"edlr Ikl balcaıdık mvifet gelerektir. dar azdır. raştudığı adamla senli benh oldu;u tışl ile or*\ o2re'im nena.ırlarınian | Mevcud istatistıkler, şapka eiİngiliz giimrukrüsü gorulmemıştir. Sorularınıza cevab ^lr klşi çclısmalerı murakabe etrr.ek ı yen kadm'arın sayısmda cıddi bır tedlr Seviınli, saygıh ve alçak gönül vermez. Şahsmızla alâkası sadece azalma olduğunu gbstermiştır Bu yıl oarisız Tatıl: lmtlha^ara dolay sıledır lüdur. Yumuşaklıkla cıddıyet. İn arayıp tarama ışi Bayan Legroux adındaki sapkaBatı Trikva. Kıbr'3 ve Rodos okuUagihz gümrükçüsünde hamur olmuş Hakikatte şakacı ve nukteci old ı rından o?rencıler de lştlrak etmlştlr. cı .gazetelerin de yardım etmelerinmhur\pt» in Fdehî Tefrikası:143 ler.n hiç biri de, bana acıyıp, günahlarından birazını olsun vermemışlerdı. Bereket versin Oscar m akiına parlak bır fıkir geldı. «Sen yıllardanberi bır adamla beraber yaşamakla gunah ıslivorsun, ann.?,» dedi c Günah çıkartmak için bu bile kâfı.» «Ne demek istıyorsun vani°» «Babamla sen kılısede mi evlendınız, yoksa nikâh daıresaıde mı?» ıNikâh dairesinde » «Gordun mü ya! Katolık mezhebi kılısede kıyılmıyan nikâhlan ssymaz. Hadi bakalım, çabuk ol!» Alelâcele yukandaki kiliseye koştuk ve telâş içınde, nefes nefese indık, dız buküp selâm veren bir alay kadmın önünden kendimi odama dar attım. Marie şimdi iki büklum olan benım emektar Mar*?m ıle Yvette hemen benı gıydırmeye başladılar. çapka modelleri çık baş değil. fakat benim!» Paris gazetelerinin anketme cevab veren erkeklerm hemen hemen hepsı de bu kanaatı ızhar etmışlerdir. Şimdiki halde umumi kanaat şu merkezdedir ki, 19541955 kış mevsımi. Fransız şapkacılarınin akibetıni taym edecektır. Hami S. Bir adam odun deposu öniinde ölü bulundu Clballde Suleymanb«T mahalleBİnde Arabacılar sokağmda 3/1 numara'.l evde oturan 35 yaşmda Nari Işü 1»mlnde bir şabıs Clballde odun deposu onunde sahl.e blrkaç metre meRafede olU olarak bıüunmuştu' Cesed. görülen lüzum Uzerine morga kaldırılmış tahkikata. b»çlonmı?tiT Evlâdının acısına dayanamıyan kadın intihar etti Harblyede Emllk caddesliıde Orraan palasta 10 numaralı dalrede oturan 65 yaşında Suzan Ozkahvavan lsmlnde bir kadın. geçen sene olen oğlunun acısına tahammul edemlverek, mutfaktakl haragazı mu»luSunu açm»k suretlle İntihar etmlştlr Müntehir, intihar etmeden once, bir de mektub yollamıştır. Balon ıisirnı«k m tyi teneffüs talunlerindendir. yurunden; çalifbklan ycrden *n ğ\ zevk ltibarile balon üflemeyi •gec dönmek, tanatkir hayatıam l&kahlar teneffüs cihazlarıru geliçbilinen lntizamsızlığı. heyecanb. blr | tirici bir tedavi vasıtası diye kabuîyajayı» tarzı ve nihayet bojuAp Jw ' laımuşlerdir, Avnı şeyi büyükler de vah yerlerd» nefes ruketmek girıl yapabilir. Yetişkin bir kimse bunun gayrimuntazam bir faallyet lçinde la urunca süren bir antrenmandan bulunmalan Mğlıklannı tehdld tde sonra bir nefeste bir ılâ ıki litrs memiştlr. hava vutacak hale eetirilebilir. G 'Bu neticcyi Doktor Ttrala'y* tfi ne talim görmüş bir ciğerin sahıbl T* şarkıcılar muntaoon •• derin aynı miktar havayı bir nefeste bonefes alma talimlerm» boreludnrlar. şaltebilir. Balon şlşlrmenJn aynı zamanda M«alekl«ri iesbı onlarda ha törlö teneffüs, tlifkanlık otmaf •• h«r eSlendlrici taraflan vardır. Üflezaman, her yerde nef«d«rfaü Idare yenler arasında bir rekabet mevzuudur. «Kim fazla şişirecek?» dive etmeği bilmi»lwdlr. Hergun gpor yapan rey» ş«rkı bir yarışma onu oyun şekline soksoyliyen için aynea nefe» taliml» maktadır. Bundan beşka nefes tutrlne flıtiyac yoktur Çunlttt iporctt ma talimlerlnden de bahsediliyor. lar ve şarkıcıîar clğerlerinl lstenl Bir kaç defa nefes aldıktan sonıa len jekilde çalıştırmaktadırlar. A arkaüstü yatar halde kann üzerine konulan bir ağırlığı nefes vermed^a ğır işlerde çalışanlar da aynı temkaldırmağa teşebbüs etmek gibi. rinleri «ık sık tekrar ettiklerl için tyi blr nefesçi bu şekilde en a« teneffüslerinl ayrıea derinleştirip kuvvetlendirmek Ihtiyacında değil kendi ağırlığı kadar bir sıkleti karnmda taşıyabilir Ağır işlerde çadirler. Diğer taraftan Hindliler ile Yoga lışanlar derin nefes alma kabilivetdenilen bir dinl mezheb saliklerinin leri dolavısile bu türlü hareketleryapöklan bir takım hareketler de sıkıntı cekrrezler Modern tıb tanfından mrdenivardır ki teneffüsü zaptu rapt albna almayı âmiHir Dinî akidelere yet hastalıklan denilen illetl«p« göre bu hareketler esnasmda nasıl karsı doğru teneffüsün bir teda<l teneffüs edileceSini ve nefeslerini vasıtası olarak kullanı^ması sağlıea idare etmesini bilen bu insanlar oldueu kadar süzplle^meğe d« sağlık bakımından bizden üstün yardım etrnek*edir. Çünkü derin derin nefes alrp verme vücudün dürler. . duruşunda düzeltici tesirler yapar, Avrupada «tene*' is pedagodari'» Düzgün duran bir vücud evvelâ denilen pratisiyenler tıbbl yollarla cild ve sonra iç uzuvlarını sektesiı hastalara nefes ta'ımleri yaptırır ak?n bir kan^ be^Myor ve kanın. l?r Hastava nasıl tpneffüs e^eceğl her tarafa yavl>^sım sa51>vor. ni öğreten bu usui'er kendi kenJ.(Alman basmından) ni tedaviye varar. Tekniği. doktortar tarafınr'an hazırl^ndığı icin tenpffüsun r.izamlı ve şifalı yolda yürüMeyhsne sahibini yarahyan me=ini sağ'amaktadırlar «Tedavi bekci aranıyor maks?dile teneffüs» işte budur. Büvük sehirler halkını meden'vetin KasiTnpasa emniyet baçkomserlğl kötü tesirlerinden korumak düşün boUçi e r . r d * n Aziz Çlf:d<m!r e v e l M rece Galatada O k ç u m u s a caddeslnde cesine davanmaktadır. u meyhaneve gldip blr Buralarda yalnız hastalann te 2 nç tm a r a l ı sonra, m e y b " n e ashıbl hayII l i k t e n Haneffüs tarikile tedavisi değil, =ağ III Baş ve O r h a n Senle m ü n a k a ş a y a Btrdpnblre hlddetlenea lam bünve'i, hayatları kapalı yer b a t ' a m ı s t ı r lerde eeçen, teneffüs imkânlan bekcl, once camlsrı sonra da 6 bira sı<;esi kırarak m e v h a n e n l n a l t ı n ı ü«mahdud iş "ahibleri de tedavi gör j t u n e getınniş, b l l i h a r e bıçaŞını ce'ce» mektedir Onlara öğretilen tenef rek kendlsini teskln etmek lE'e^en füs tekni?ı bedenl ve ruhî ku^rvet O ^ a n ı yaralatııçtir. HMİseyl T'J'eaeden beiçl, lerde veimi yükseltici, sağhk aşı Mb firar aranırattadır. polls tarafınd&n şiddetle lavıcı rol oynuyor Her zaman 'JIduğu eibi bunda da doktorlarn Boğuima nezaret ve tavsiveleri tabiatile es3S Beçlktajta Yılıiıs oadd'slnde 99 nurutuluyor. Meselâ teneffüsü düzenmaralı evde otııran 40 yasında, ŞsHnlemek hususunda en iyi unıllerden karahisarlı Ahrıed Sarıkay», KuçUkmı birinin balon şisirmek olduğu kav kagrı bnlsndo denİ7e trtrmisse de yü». dcdiliyor. Bilhassa çocuklara verdl me bjlmedlftinden boğulmust\!T. SARA\LARIV İLfHEST «Seni eskiden seven o adamın âsık^np sozleri pek hoştu, doğrusu'ı dıyordu. «Babam bır oiîse'» Taç giydifim gun (21 aâustos 1829) lYalvarırım, D^^aee, senin taç gıjrr.e torenin bu, geç kalma A)lahaşkma'« Omıumun sonuna kadar unutam'vacağın bu soz'eti Bır yandan Maııe, Marcelıne, Yvette, bır yand<m ben konsolun altmı üstüne getiıirken JeanBaptiste bu cümlevi boyuna tekıar edıp duruyordu. Arkasına haııkulâde bır merasım elbisesı gıyır.ış, uzeııne aitm zıjıcırler takmıştı. Ayaklarında da ramur kurklu çızmeler vardı. Konsolun gozlerıni kaıı^tırırken bir yandan da onun bu halini hayran hayran seyrediyordum. «Hazır değil misin daha, De tGunahJarımı. Hepsirü bir kâğıda yazdımdı, ama kâğıdj nfreye koydum bir turlu bulamıyonım » a Allah Allah! Hatırlamnor musun günahlarmı? • > «Yo, o kadar çok ki. . ıJfaktefek günahlar, tabıî. Onun içın yazdım zaten.. Bır daha bak bakayım. Yvette B Gunahlarımı bulmam lâzımdı, çunkü taç gıyme torenmden drce paparın onunde günah çıkannam ıcab edıyordu. Josephına da öenımle beraber geiecektı Aulher mezhebinden olan İsvoteçki protestan Bernadotle hanedanında katolık olarak bır ben vardım, bır de Josephina. Oscar kansı için şatonun en üst katında küçük bir kılise yaptırmışü, günahlarımı orada ckartacaktım. Ancak boylece temıze çıktıktan Ilıee?» sonradır ki bcvrz üzerme altm «Bulamıyonım. Jean Bap kılaptan i.^lemeli kurna^tan vakti.e liste.» babamın elinden geçmiş olan ku fNeyj bulamıyorsun?» maştan yapılrms elbosemi gıyip arabaya binecek, alayıvâlâ ile Stor kyrka'ya, yanı Büyuk KiKseye gidecek'ın. Joscph.na içeri girdi: «Vakit geldı, anne,» dıyordu. Ama ben daha hâlâ günah'.anrru bulamamıştım. Çarnâçar, vazgeçmek zorunda kaldım, kalktık btraber salona geçtık. Oscar merasim elbisesını gıymiş, blzi bekhyordu. JeanBapUste, Oscar'a: «Hıç aklıma gelmezdı annenm taç gıyme torenuım bu kadar hejecan yp*a tacagı,» dıyordu. «Şu aşagıdakı kaMarcelıne 'tBaşpıskopos gelmış, labalığa bak» kıhsenin onunde beklıyormuş, hâIkısı de perdelerin arkasına s^.k lâ'» dıyordu. lanmışlar, dışarısım gdzethycrlardı. Aynaya her gün bakarsanız yaşOscar: «Ben hıç de hayret etmi landığmızı bırdenbire farkedip dehyorum,» dedı «Annemı müthış se şete kapılmazsmız. İhtiyarlığın viyorlar zıra.» yaklaştığını yavaş yav3ş goıürsünuz JeanBaptiste bana dönüp gülüm ve alışırs^nız. Ben şimdi kırk doseyerek: «Sahi raı?ı dedı. Sonra kuz yaşındayrm ve bugune kadar o kadar guldum, o kadar agladım tekrar kızgm bır hal aldı ıçınd«. «Htizıi" rr.'":ın, değil mısm, De kı gozlerimın altı kuıçık Bumumun ikı yanından duclaV.ları>ııee? Buldun mu sunahUrın!''ı> Hajır, bulamamışüm. Bızımki ma kadar da bırer çızgı uııyor. Eu çizgiler JeanBaptiste Leıpzıg'de Kahkaha} la güldüm: harb ederken behrd:. «Kır saç tümen tümen, JeanYuzume vaktıle Josephıne'm BcptisteJ» dedlm «Yalnız ilk defa salık verdığı gibi düzgıjn surdum, cîarak boyattım. Beğendin mı?» allık surdüm İsveçlilerin benim bu Cevab vermedi. tac gıyme işıme verdıkleri ehemDdnüp baktım ama, benim Jeanmıyetı düşundüm: Sank: yıllardan | Baptiste'ımi değil, arkasında ağ'r beri hep bunu beklıyorlarmış şıbıj bır samur kurk, başında Isveç kraldıler! JeanBaptiste onlann bu larının tacı, bambaska bir adam halıne ne mâna vereceğinı bılemı Curdüm: İsveç Kralı XTV üncü yordu. Onun kansı olmak kralıçe Johan .. obnaya kâfı mı sanıyordu acaba? Duvardakı sararmış kâğıda bakıBılmıyor mu kı ancak bu taç giyyordu. Bu onun için yeni bir şeyme tdreniledır ki ben onun UeLebed di Ne zamandanberi de benim odakansı oluyorum? ma girmemisti. Bu toren bır kaduun bu sefer «Bu ne bu, yavrum?» diye kılisede ve mihrabm onunde kosordu. casma onunla evlenmeyi kabul et «Eski bir kâğıd,» dedim «İlk tığıne, onu sevip sayacağma dair însan Haklan Beyannamesı.» soz vermesidır, JeanBaptiste. Kaşlarmı çattı. Bır çok kadmlar benım yaşıma «Yıllarca önoe babam almışgelınce artık genclik taslamasalar tı,» dedim. «O zamanlar daha müda olur. Çocuklan büyümüştür, rekkebi bile kurumamıştı. Şimdi kocaları gayelenne erışmiştır. Bu sararmış olan bu kâğıd bana kuvvet kadınlar artık kendı başlarına buy verıyor, kraliçe olarak yaratılmış rukturlar. değiüm ben zıra.» Ben oyle değılım. Ben daha ışin Gözlerimden aşağı yaşlann aktıbaşlangıcındayım. Hanedan kur ğını hissettım, yüzüme tekrar düzmakta sanki benim kabahatim var gün sürmek zorunda kaldım. mış gibi. JeanBaptiste: «Burada oturBen şimdi kraliçeyim ve bir k« mamda mahzur var mı'» diye sorrecik, bir bugün. kraliçe gibi gö du. Aynanm yanmdaki bir sandalrünmek istivorum! «Ne kadar gencsın, Desiree! j eye oturdu cebmden b:r k?ğıd çıkardı. Bu sırada Yvette de gelSaçında bır tek kır yok'» JeanBpptiste arkamda durmuş, mış, saçlarımj kıvırmaya hazırlamyordu. (Arkaiı var) saçlarımı opuyordu. PETEK VAYINlAZf: MİŞEL ZEVAk'O ALTINCI KITAB Gondolda Olüm .Aa KURUŞ ?5 TAŞTİA EAYİf AN«AKA CA&. Ni