16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
13 Hazfrsn MM Bu günün en meşhur Resimli Romanımız v KALTfNDEML Yaaan: GEOR' E SLMELNON I 12 ^ ^ ^ ECDL GÜH1İS1 S/'z KAPIDA Yorgunsanız, üzğünseniz resim yapmıya çahsınî ADIN CASUSLARI 1S AŞA G/DA RAYA &ELK1ES1NI 5OYLEY/N. •• OLÜYÜ BEKL ERSINI'Z... fo GELSIN.. 8ULUNAH jKl\ İ İSEYKAY/M S JVERAKULARI DAGl77/V.. OUKUM... D«r!e?en: TOLUH ALPTEKtM Brenda artık bir Japon casttsu idi EVOEN ÇJKAN K0M/5E/? .SAHiLi İ8 ÜMAN'A GlDIYORDU GlDIYORDU NİZ P GEZEKJ VA MA OAN/KAPTAN DCL XUX. BENİ SOH/RA SOĞUKALMA ÇIKAR. O1N/Z YA? DıĞlNlZDAN DOLAYİ TEK O günkü sır evde iki sene daha tcvakkıfü. Kendini sfanat •• adeblsaklandi. Nihayet bir gün Brenda yatla avutmağa çalıjtı. Geçim sıkmnın şu sözlerinde anahtarını bul tısı diye bir jey tanımıyordu. Kocaandan büyük bir servet kaİTiıjtı. du: Babacığım, tizden bir ricam Zengindi. Her istedigmi yapabilırdi. var!. Izuı vereceğinizi tahmin ede Nihayet nis/an, hayata yeniden rim. Wilhelm Van Hoeven'den bah baslama zevkini verdi. Artık kınsedecegım, İkimiz de bırbirimızi lan yaşama »evki tamir görmüşt'l. sevıyoruz. Benımle evlenmek is Eskı ahpablarile buluşuyordu. iativor. Ben de onu istiyorum. Onun tavya'nın en güzel kadınlarından la evlenirsem çok mesud olurum. biri o'.duğu Için etrafı hayranlarla Baba, bir an kendi içme gömül dolup taşıyordu. Bu vaziyette. elbette ki ölünceye kadar dul kaladü ve dedi ki: Evct. bıliyoruz kızım. Artık mazdı. senin de öğrenmen icab eden şey'.er Câzib olduğu kadar zeki idi. Bu var. kadarına dayanmıştı: Dul kalmak Neymiş bunlar?. diye «ordu. istese bile yaîadığı şartlar. veya etrafındakiler onu bu halile bırakBrenda gulumsiyerek: İhtiyar adam doğruldu, mektub mazlardı. Fakat o sırada Japon işgali gelip ları sakladığı dolaba doğru yürüdü. Dondüğü zarnan kansını Bren çatmijtı. Onunla hayalier; »uya duda'nın yanına oturmuş buldu. Ko şüyor ve böyıe ya*anmaya lâyık lunu. genc kızın omuzlarına do!a bir hayat, istilâcınin araya ginnesile sona eriyordu. Hayatınm jklnci yan kadın: Kuvvetli olman lizım Br«n devresi Japon gizli servisinde geçecekti. Tasni&e, tehdid ile, ölüm kor da'cığım, dedi v« Uâve etti: Söyliyeceklerime iyi vey» kft 1 kusu a^ılenarak kendisinden istenıtü. nasıl olursa olsun dayanmalı leni kabule mecbur olacaktı. Bir d« buna soy sopuna dair ütizlikie sakMeshur aktör Jame* Mason bizzat yapUğı kendi resmi onücde sın!. ladığı sırrın ıijası Vorkusu ekl^nVe »rdindan acı hal erl verdi. Daima zihnınizi işgal eden, neşe , İşe evvelâ kurşunkalemle bir skeç Kadının anlattığuıa göre Bren raışti. nizi kaçıran bir derdiniz mi var?. çizilerek başianır. Bu nisbeten ko*** Fazla düşünmeden, eğlence yerle laydır, fakat sıra fırçaya çelınce ış da'nın annesi Mata Hari, Paris ci• rinden meded ummağa kalkmadan değişir... Zira profesyonel ressam varmda < Fort Vınçennes» hapisa Kokteylin îonunda Japon gen^kurşuna ralleri, Endonezyalı sanayıcıler, hemen gerekli malzemeyi tedarik ların yapükları gibi bir fırça darbe nesinde casusluk fuçile edip resım yapmağa başlayın. Kısa sile herşeyi halledebileceğinizi zan dizilmişti. İki sene ev\el o gün an çiftlik tahibleri ve |ehrin diğer ılebu ı a ri gelenleri ej'.eri ile birlikte salonbir müddet sonra bambaşka bir nedersiniz, ama fırçayı vurup da laştıkları raman gelmi|ti insan olduğunuzu, bütün derdleri kanvayı kirletmekten başka bir haber... Aradan bir kaç ay geçtikten dan ayrılırlarken Brenda bundan nizin kaybolduğunu göreceksiniı... netice elde edemediğinizi görünce sonra da annesinden kalan eşya e^el tertiblediği toplantılan hatırBclki de şu anda içtnizden, Ben belki cesaretiriz biraz kırılır. İkinci lan bir mcktubla birlıkte gönder ladı. Cağılıa kalindeki bu toplantı a resinı yapamam ki, kabiliyetim yok darbe de aynı şekilde muvaffakıyet mişlerdı. Bu kısa açıkifma Brenda'yı çok deta fiyasi bir meclıs manzarasını dıye düs,ünınüyorsunuzdur... Tutaca sizlikle yerine bırakıhnca artık teğıruz bir resim hocan pekâli hersevi lâş son haddine varır . Sinirden şey öğretiyordu. Fakat yaşh kadm almıstı. Eskiden edebl »ohbetlere, haleldebilir. Mishelangelo'nun bile titremeğe başlarsmız. Böyle zaman fazla düşünmeği meydan vermeden sanat ziyafetlerine sahne olan Brenda Van Hoeven'in evinde davetlıi?r hocadan ders alarak re*iıa öğrendi larda, tben resim yapamıyorum» devam etti: Eh, Brenia!. Şimdl evlenmek böylesine ah;ık değillerdi. Vakıâ ğini unutmayın. diye nrçayı paleti bır»k;p giderüeBoş zamanlannm resim yapmak re çok rastlanmıstır. Fakat lradesi lstediğın »u zamanda herşeyl 'nli bu »eferkinde çesni vardı. Çünkü la geçırmenizin hayatmız üzerinde sağlam bir insan işin sonunu getir yorsun. İşte mtktub!. Annenin bı Al.nan denizaltı subayları ile konmühim tesirleri olacak, herşeye meğe azmettıyse daha serinkanlıhk raktığı eşyalar da burada.. Annen, solosluk erkânı da bulunmuştu. bambaşka bir gözle bakacaksınız. la çalışıp, bir fırça darbesile değil heıîıesin hayranlık eluyduğu bir Türlü dillerde yapılan konujmalar Bir defa etrafınızla eskisinden daha yirmi hrça darbesile iyi bir eser kadındı yavıum. Casus oluşu, seni atmosfere başka iklımlerin havasıfazla alâka'.anacak. şimdiye kadar | ortaya çıkarabılir. Bütün bunlar o ondan soğutnıamalı. Hatırası cbe nı katmıştı, ama harb içinde bo\ ie farketmedığiniz şeyleri göreceksinz.: lup biterken de evvelce zihninizi diyen saklanmağa değer bir sanat bir topluluk sanattan, edebıyattan Renk, s.ekıl ve muhteviyat hakkın kurcalayan meselelerin birer ikişer kârdı o aynı zamanda!. Her feda bahsedemezdi ya!.. Tabiatile kafakârlığ. senın için yaptı. Hattâ haya darlar gruplar teşkı! edecek, biridaki fikirlerıniz değişip gelişecek. ortadan kaybolup, yerini resim me tını bile senin için verHi. Son nefs nin dilinden anlayan dığerini bulakayatımzı da bu ölcülere göre tanrakma, bir eser yaratmak arzusuna sine kadar seni düîündü. Onun fe caktı. rim etmeğc çalışacaksmız. bıraktığını hayretle farkedersiniz. dakârlığını un ıtma!. Kıymetini her Hepsi git+ikten sonra ev »ahıbesi, Ortaya bir eser çıkarmış olm»k \Vinston Churchill, resme yeni zaman takdir edecck şekilde düşün ufak tefck bir adam ile, Japon konsize sonsuz bir zevk verecek. Hele başladığı sıralarda fırçadan müthiş annenü. solosu Yukimoto ile beraber kaldı. dostlaıınızm. akrabalannızin takkorkardı. Saatlerce paîeti elinde Adam, haKnden momnun görüSeni teselli etmek mümkün dedirlerini kazanmağa başlayınca nefoturur, kocaman fırça onun gö ğil, biliyorum. Bu tese'Wyi kimsede nüyordu Brenda'nm karşısma oair.ize olan itimadınız artacak. zünd» büsbütün büyürdü. Fakat bulsmıyacaksın. Ancak nnu kerrlin turduğu zaman bardağını bir dana Bugün dünyanın en meşhur şah günün birinde âni bir kararla fırça de aramahsm.. haydi şimdi, odana bosalttı ve içi gülen gözlerini gü«iyetlerinden çoŞu, günlük mesai ya sarıldı v« gelişi güzel darbeler ?ıt; annen için dua et!.. zel ev sahibesıne dikti: lerinin yorgunluğunu resim yajj le önürjdekl tabloyu. boyadı. Ağır bir darbe Olur »ey değil!.. madam, dedı, makla geçirmeğe çalışıyorlar. %l tlk yapacağınız re^lmleT sizin naMata Hari'nin kızı, aradan fi; ay bugünlerde Almanların bir hastahmeslek dışı mcrak onlan dıpdiri bir zarınızda beîkl de Rembrandt'ın bir geçtikten aonra evlendi. Düğünün ğı vir, Nerede bir söz edilse orada, insan haline getiriyor. Winston tablosundan bile daha kıymetli ola de baştan aşağı beyaz tüllere burün hem de açıktan açığa dünyayı bo Churchill. bunun en güzel misaü cak, evinizin duvarlarını yava} ya müştu. Gayet güzel, ihtışamh bir lüşmekten bahis sçıyorlar. Halbııki dir. Diğer meşhur ressamlar ara vaş eserleriniı kaplayacak... gelinlik içinde, saçlan beyaz çiçek boyle şeyler, benim bildığim, gızh sında Eisenhower, Anita Colby, Derdlerinizi unutmak. vorgunlu lerle süslü. düzgün vücudu ince kapakh olur. Fannie Hurst. Celeste Holm. Em ğunuzu dindirmek için resim yap tüller arasından naruı çizgilerle Evet, dedi, casus kadın; çekıamctt Kelly, Gene Tierney, Tyrone mağa çalı?ırken, |Imdiye ksdar eiz inerek, annesi ilk defa sahneye miyorlar yahud kendilerıne güvenPower, Estes Kefauver ve Shelley li kalrruf müstesna bir «anat kabi çıktıgı Parisi büyiUedıği kadar gu leri fazla,,. \Vinters vardır. liyetinin de ortava çıkmıyscaŞını zeldi. Brenda artık, Japonlar hesabına Rssım yapmak bevnelmilel bir kimse iddia edemez. Şu halde Aİç Soyuna sopuna dair elde ettiği çahşan bir casustu. Onlan kendinmerak haline geldi. zira bu iş için vakit kaybetmeden kendinize boya, bilgi daha doğrusu saüanması ge den biliyordu. Devam etti: lâzım olan malzemeyi bulmak ko kSğıd ve fırça «lıp ressamlıfta baj rekli sırla bîrlikte dünya evine gi Fakat; ded:, itiraf edeyim kl lay. İstedieiniz yerde çalışabilirsiriyordu. insan müttefiklerine karjı samimi niz ve kullanacağınız modellerin de ?"*••• (Amerikan basınmdan) Batavyanın büyük konaklanndan ve açık yürekli olmalı!. Böyle olushaddi hesabı yoktur. Odanızda dubirine yerlesti. Burada onun kimin lan hotuma da gitmedi değil doğran vazodan, dünyanın «n enterenesi olduğunu bilen yoktu. Zaten rusu!. Bir motör, kum yüklü blı san adamına kadar herkes, her şey sırnnı mütevazı evdekilerden başKonsoloa, burnundan çıkardığı, size modellık edebilir motörü batırdı ka kımse bilem«di. O halde saade işitilmesi güç bir sesle: Bugüne kadar yapılan tetkikler Dcntzbanka «ld Şaiub motörU dün tine engel olacak birinin çıkması Yürekleri ağularında heriflesonunda insanların daima sanata labah Beşikt«| kum itkelesindc. kum ihtımali de mevcud değildi, rin!. Oradan ne gelirse söyleyiverıka'şı hassas oiduklan anlaşıîmıştır yukltı bir matöre garparak batmajına I Çoğu kadma nasib olmıyan bir sebebiyet vermijtlr. tnsanc» bir kayıb yorlar. Bu akşam sizm ağırladığınız F?kat maalesef herkes bu kabiliye olmamı;. kaa errafında tahkikata baj j izdivac yapmıştı. İki senesi tam bir topluluk madam, dostlarımız için tinden istifadeyi bilmiyor. lanmıştır. | kaygusuzluk, dınltuızlık, derin oır herhaîde faydalı oldu. Onların hiç Boya, kâğıd, fırça gibi malzemeyi Bir işçi. parasını çalan bir başka , anlavış ve ahenk içinde geçti. Fa birinden zarar gelmiyeceğini tah»ldiktan sonra. ve renkleri birbirimin ederim. Keşki Mösyo Foumier ( kat sonra. bir bfle sonu. kocası Van işçîyi bıçakladı ne karıştırmak husv.'Uida biraz Bakırköye baglı Halka!K»yde Sab Hoeven. göğsünde nefes aldırmı; TT de burada olsaydı!., jl nı '"mat edinince artık resim yap rinln tugla hantıanında çalışan Hasan bir acile eve döndüğü zaman ıstıBrenda: r ^ hazır sayılırsımz. Güzel bir bjninde bir l}çl, aynı yerde çaliHn ve rabın ne olduğunu anladı. Ha!. Foumier'ye ne oldu Ali'! ' I T eünü. Kırdasınız. Her «ey cebınden «lli lira çalan Şerıf Yüced'ağ | Kocası ölüm dirim savaşına düş • lahaşkına?. İki hafta var. onu 'örismınde bir başka isçlyi kavalamış, | müştü: güzel. her şey vemyp^il gorıini' müyorum. Telefonu da bozuk gaeızlendlği yerde bıçağı lle kamından Evet, resım yapmah, fakat evvfl • Hemen bir doktor Brendal!. A liba?. Kumpanyası cevab vermıvaralamiitır. Şerıf hastaneye kaldırılnereden başlamalı? . Bütün bu mı? Hasanın aranmasına baslanmı?tır. man çabuk!. yor. guzelliğin arasından bir mevzu seçGenc kadın koştu. Şehrin en ma Hitabe uzun.. baştan sonuna ükokul bitirme imtihanları mek hakikaten güç bir iş... Etrafıson sınıfîarının raf mütehassısmı ahp gctirdi.. Lâ anlatırsarr. canmi7 Eikıhr mad.m. b i t Şehrlmlz llkokulları irm nıza iyice bakınıp sizi en fazla il . « i^tihanları dun sona ermist.r kin tropikal sıtmanın çaresi o1ma Yalnız size şunu haber vereyim K İ gilendiren şeyi bulmaâa çalışin vo ButunJeme ımtıhanları 28 haıiran pa dığı icip erte1:' s=bah hastamn göz 500 tonluk «Tangerans» gemisilo karsp.r.ızı verir vermez art'k b?ç!eri hayata ebıdiyen kapanmıştı. Rasirputik'e giderken batmış.. bizka tarafa bakmadan çalışraağa baş bölgelerde >aoı!acak biıyuk töıenlerle Kaderin indirdiei bu aşır sillenin den güzel bir pasaport da rlmışt.. layın . Oiplomalar dağıtıacaktır. tesirir.den kurtulması yıllara mü Yalnız gemisi batmcaya kadar va (Arkaa n r ) PROF. NİMBUSUN MACERALARI: ÜÜNtA KAKİKATÜBLEKİ: Yüzünüı bu aksam neden bu kadar sohık? 3 yaşında bir çocuk havuza düşerek boğuldu Sokakta kullanacak kadar usta olamadığını söylüyor... lyübd» Stnnetköpruıü mevkilnd» (2 n d sahifeden devam* sı> gibi yeni yeni marşlanmu olHasan Kefelıy» aid mermer atolyesinln BU maklne havuzuna duçen Cğınç Tunç dil bilmez ve siyasi durumu şudur masını temenni ermiştim. Bir okuismlnd* 3 yaşında bir çocuk boâjlarak (3 iincü sahifeden devam) diye tasrih etmistim. Türkiyede t l yucum, o mar^ he«tc;inin, «Le Deolm.ıştvir. ralar alabilmek elinde imis, fakat tı buçuk milyon Totar olduğunu Sabalıtan Sabaha Haftadan haftaya Kadı ve hâkim tıtanbul Mlüi E»'t!m nnemurları, dün »at 13 tc Kadıkoyde Oiâl Köktuna bajkajılığında toplanmıştır. Toplantıda jcne Bonu münaaebetllt ok'l ıhtı>ac:arı ve luıumlu tedbırler gcniîtılmüstıiT1. Milli EğiHm memurlarının toplantısı AnU|B>* gerîğınee Iıpar.yaya bufdar Ihracatı devam etmektedir. Dun Umammızdan tspan\a>» yeniden 907 300 llr» dejerindt 4500 ton bugday sevkedlteılştlr. İspanyaya 4500 ton buğday gönderildi kit bulmuş olacak ki Batavyada gizli istasyonun yerini haber • rdı. * Konsolos sözlerini bir ara kesti ve scnra devam etti: Sanki size verdiğim haberden korkmuş gibisiniz. madam!. Gözlerinizden okuyonım. Maamafih bu türlü hıtabeler sizi ilgilendirmez ama ben gene »öyliyeyim, Yanılıyorsunuz, dedi Brenda ve elinde tuttuSu bardağı kıramplı bir gerilişle siKtı. Çok oldu bu adam diye düsündü ve: Biraz dinlenraek istiyorum, geç oldu, dedi. Övle ise gidiyorum madam: daha fazla rahatsız etmiyeyim!. Yanlıs an'amavın'. Kasdim bu deeildir Sahiden vücud'"'mde yorpunhık hissediyoıum. Her zaman başımın üstünde yeriniz var Arfcası var sıl hareket etmesi lftzım geldiğini bilmiyorsun.» Dedi. Sonra fincanını alıp yav^ş ysvaş aj'ina götürdü. İçerken gözlerini fincanm üzerımlen bana dikti. "Madem öyle, sevgili kızım, veliahd karısmın r.asıl hareket etmesi lâzım geldiğir.i ben anlatayım sana.n Kendi kendime: cDemek hepsi boşuna imiş!» diyordum. «M. Montel'den ^Idığım tavrı hareket dersleri, piyano dersleri, JeanBaptiste'i kücük duşümiyeyim diye sarayriaki toplantılarda bir kenara çekilip kimse ile konuşmamağa dik kat edsim hep boşuna imiş!''' i'Bir veliahd karısı, yanında nedimelerinden biri olrrudan. kocasmm yaverlerinden birile araba şezintisine çıkmaz.» Kimi kasdediyordu? V'illatte'ı mı? ••Ben.. Ben .Albay Villatte'ı yıllardanberi taniıim» 'diyebildim •Steaux'da otu.udğunuz günlerden bcri yanımızdaclır, kendisile eski günleri kpnuşmak hoşuma sidiyor da.» ıS raydaki tupl.ııtılaıda velıahdın karı;ı kirr: varsa hepiilc nazik bir şekilde görüşmek mecburiyetindedır. Halbaki sen, şaskın bir halle riikilip riuruvoısıın ve san ki sağırmışsın. dilsızır.işsin gibi hic ':npusmuyorsun... Nutuk verir eibi bir tavırla: «Dili \llah insana düşuncelerini saklasın C.İIV" vprmiştir» dedim. Prenses gene keçi bağırır gibi { vin du V'illaçe» Operasmdan aynen yazan Tatar oku>ucum ealiba w alınmış olduğunu iddia ediyor. «Siı henüz bas vuran olmamış. Halbukl cık alınmi} ama î'ederı? FvvelS böyle marşlar istiyorsanız nperala Osmanü kadısınm yolunu tefüş için Tatarlann mıllet olarnk manevf rın diğer marşlannı da türkçe sb'r Fatihin yola çıkardığı iki büyük sahsiyetlerine hürmetimiz vardır. lerle değiştirelim! Böylece milli hukuk adamı, ilk merhale diye Bur Müsterek tarihimizi miidrikİB. Ni marşlar yapması kolayü» diyor ve »aya giderler. Şöyle bir mahkem» hayet hir İstanbul kiilhanbevi lle, »Güne^ ufuktan şimdi doğar!>> da dinlerler: Bir davacı der ki: Şu adamdan bir at satın aldım. bir Trabzon u^ağı lle. bir tzmlr efe ki bestenin de Türk eseri obnadısile karagöz, ortaoyun ve miza ğını akla getirtyor. Musiki tistadla i O gec» öldü. Beyi, bey'l majrubhi hik&yeler icad edlleuberi hep nmız, blze mar^ vermekte eidden dur, paramı geri versin. Kadı: sakalasını. Bi« Türkler, çuvaldızı cömerd degiller . Bu manraradan Fakat zaman aşunı olmus, n*kendimize bahrmasını billriz. Aded e anlaşüıyor. den daha tvvel gelmedin? leri, Türkiyede muhakkak kl « kaDavacı: dar çok olmıyan ve bunea yıldır, Okuyuculorla başbaşa Dün geldlm, fakat mahkem*artık insaf, Türklestikleri muhakGazetemlze ganderilmiş mektub nizi kapah buldum kak bulunan ırkî amcazadelerimİ7.1n Kadı hemen cevab verir. de «herhanjri bir dit bilmeı şimal lann icab edenlerine, dördüncü sa Evet, dün anam ölmüjtu, onun Tntan» hikâyesine müsamaba ile hifemizde tOkuyucnlarla için açamadım. (rulümsemelerlnl bekleriz. Sahsan Kesesinl çıkanp; cevab Terilmektedtr. tamdığtmız nice Kmmlı dostlar. sürunnnda bahsi geçen Tatnr hikaye«lnl umdu Şahsıma hitBb etmlş olanlar da lftt Al parsnı, ancak bentm 8d«nımuz şekilde lâtife dlye karşıladıır.<»m haktır. f,en o sütuna takib bııyursunlar. lar. tkl latln âllml, memleketln dlg«f mahkemelerinl teftlş etmeğ» lüztııa Marş buhranı! görmeden gelip Fatlhl bulurlar: Blr yazımda, (rOnuncn Tıl Mar Böyls mahkemelerinit olduktan sonra size zeval yoktur. DOKTOR Evet o zaman fetih yollan açJt, ( cihana meydan okuyup kılıç aallama kollara kolaydır. Reşad D erm anv e r Fizik Tedavi Enstitüsü Bevoğlu, îstiklâl Cad. No. 99. Ankara Apt.nında tesis ettiği nde hastalarmı muayene ve tedaviye başlamıs olduğunu iaygı ile bildirir. Elektrik ve Fizik Tedavileri Ensfitüsü O kadılana şimdi hâklm olduklanna mutlaka delil aramak lâzımsa, görün, seçirrüer hâkimler nezaretinde olduktan sonra hürriyetin mübarek havası nasıl bizde de esti. Fahri Celâl umhurıyet» in Edebî Tefrikasi:©8 SARAYLARIN AŞK ÎLÂHESÎ Sabahlığıma daha sıkı sarındım ponceıeye gittim. Saat beşti am, d h a şimdiden hava adamakıllı krprmıştı, Karları küreİGmişleı". ss r ?yın dııvarlan dibine dağ gibi yâr:ş!ardı. îcimden: «Beni gömüyorlar buriyai> divordnm. «Karların içine gömv.yorlar heni » «Marie'~ diye seslenidım. «"Benı mi çağırdın Eusenie?» «Spnrlen biî ricam var. Marie. Stofkholm'da Vasterlaneeatern mi ne divor'ar. bir cadde olacak. Pers»on'un babasının dükkânı vardı ora lq Persson'u hatırlarsın, değil mi? Gittpn de bir baksan bakalım Peısson'ların ipekçi clükkânları hâlâ rfuıuyoı mu orada. Duruyorsa öe.'ıkdnlıvı sor » «Delikanlı olmaktan çoktan çıkmıstır >;imdi o1» dKenflisini buhırsan benim burada >lduŞiımu sövle Yeni Velishdin karısının eskiden Eugenie Clary olduğunu bilmiyordur belki Hatırlarsa beni, söyle gelsin görülelira.» Çay gelinciye kadar işlerine devam ettiler. Sonra kasnaklannı bıraktılar. çaylannı kınştırmaya baş ladılar Acele bir iki yudum içtim. d'lim yandı. Kraliçe hizmetçilere işaret etti. cekildıler. Odada bir tek nedime de yoktu. Kraliçe: uSeninle biraz konusmak istiyorum. sevgili kızım» dediÇfvrren CiüL TEKIN Prenses Sofıa Albertina o kazma gibi dişlerüe yılışık yılışık gülü «Pek doğru bir şey olmaz Lu ben yemekten sonra gidivor, Krayordu, Valide Kraliçe ise, lâk^ıd bence, Eugenie.» liçenin yanında hiç olmazsa bir sabir tavırla, gözlerini fincanına dik «Doğru oiur, olmaz, umurum at oturuyorduk; Krahn sshhati de mi^ti. 1 da değil Düşün bir kere: Persson bu arada hayli düzelmişti. Fakat «Bir şey soracağım. sevgili k'eelirse Marsilyadaki bızim evi, bah Kraliçeyi şörmeye hiç yalnız gitzım: Isveç Veliahdinin hanımi «ıfaçeyi, Julie'nin nişanlandığı kame momiştim Hem niye gidecektim? tjle üzerine düşen vazıfeleri lâyıriveyi bilen, annemi babamı bilen Konuşacak bir mevzuumuz yokkile verine getirdiğine sen emin birini bulacağım! Eski günleri bi tu k:. ımisrn?» len biri, Marie! Bir dene, belki buKendime şöyle biraz çekidüzen lr.rsun.» verdim. soğuk mermerler iizerin | O fersiz ve uzagı secemiven gözMarie: «Peki» dedi den, vürüyürühitmez bir yol a , lerini yüzüme burgu gibi dikTİ?ti. Kıpkırmızı kesildisimi hissediyor Şimdi, beklediğim bir şey vardı. şarak Kraliçenin driıesine gectim. hiç otmazsa. Kıicük bir massnın etrahnda üçü dum O günün akşamı Kraliçe Krahn de oturuyordu: Kraliçe CharloHe. I Nihayet: (fBilmiyorum. efendim» aâır mühüı yüzüğünü aldı, Jear. vanı beni sevmesi lâzım gelen sev I diyebildim Kraliçe o ka a, sek?en sskiz ka? Baptiste'in eline taktj. Yani Kral gilı kaynanam: beni düşman gibi ruikumetin idaresini JeanBap abrmesi pek tabiî olan valide Kra 1rını çattı: tiste'c devretmişti. Fakat, Veliahd îiçe Sophin Magdelena: benimle i'Bilmiyor ıuusun?» yaptığı manasına gelmiyorduzerre kadar ilgisi olmıyan ve be rHayu> dedim. •'Nc.eden bi*** nim için de bir hiç olan o tahta leceğim! İlk defa velUhd karısı oYavaş yavaş, gayet yavaj, yeşil eöğüslü. evde kalmış kız Prenses luyorum, hem de daha yeni.n Prenses Sofia Albertma melebuzlar altından görüldeyen sellerle, Sofia Albertina. Başına çocuk ?ibi bahar geldl. kordelâ başlamıs, sıska bo\"nuna meğe başladı: Tıpkı, keoi g\h\ meBiharm ilk çünlerinden hirinde. da zevksız bir anber gerdanlık tak leyordu. Kraliçe kızmıştı. Ellini kaldırdı Kontes Le.'.enhaupt geldi, Kraliçe mıştı Üçü de hanl hanl kasnak ışSonra ipek gibi bir sesle: «İsveç nin beni odasmda çaya davet etti leyorlardı. t^nl haber verdi. Kraliçe: «Oturunua, efendim> milletine ve millctin seçtiğı veliahde cok vazık! Veliahd karısının naHer akaam, JeaaBaptist*, Oacar, Idtdi. şriıldü. Kraliçenin o fersiz gözleri fiktrlere taraftarmiî diyelim.» (Ben bir veliahd karısıyım) diyt jmvalarından dışan farlamıştl. Gozlerim dort açüdı: isveççe mırıldandim ve saşkın bir Ben hemen devam ettım: «Persson mu?» tavırla: «İsveççe Sğrenmeğe başla " Benim değil bu söz. Bizim . «Fransız ihtilâli sıralarında bu rîım.» dedim. <.Çok sıkı çahşmsğa şey, Fransız diplorr.atlarından Be Persson denen adam Fransaday karar vermıştim ama, yalnız karar nevento Prensi Talleyrand'ın sözü mış, sözde ipekciıik öğrenıyormuş vermek kâfi değil galıba.» Kaliçe Hazrfctleri ihtimal işitmış Memlekete ddndüğündenberi etraCevab veren olmadı. lerdir... fına talebe, muharrır vesaire gibi O keçi sesli evde kalmış kız: «Bir Kr&liçe sert bir tavırla sözümü bir takım zirzop'ıarı toplayıp, yıikestı: larca önce Fransız mılletini sefa fincan daha çay ister misiniz?» diys sordu. «Elbette biürim Talleyrand'ın lete sürükiiyen o fikırleri aşılıyor<'H?yır» der gibi başımı sallamuş.o kim olduğunu.» dım. Ne demek istlyordu ecaba? tPek zeki ve tshsilli olmaymKraliçenin soğuk sesi gene du «Pek iyi anlıyamadım, efenca insan. mecburdur... susmağs edim. Persson Marsilvada bizjmle he fenHim» dedim. Sövlpdiklcrim üzerinde dflBir fincan şıkırtuı işitilri: Va raber oturur, habamın dükkânınd^ Şi": ve ona göe hareket eçahşırdı Akjaiıları fransızca d°r=i lide Kraliçe fincanını tabağa kodeceğiri um^rım, sevgili kızım » varken birdenbi:e eli titremişti. j verirdim ekseriya ben ona. İnsan I Haklorım ber ber ezberlemiştik. .» «Dahs şi.m^iden düşünmeğe Kraliçe: •Siz konusmağa mecbursunuz, efendim .. dedi. »Zaten, ı «Hanıır.la Kraliçenin bağınşı bîşladımu der'im. düşüncelerinizi, İsveçli dotl?rınız tokat »ibi çınlPTi. .Rica ede i:n bir Kralice son sözünü söyledi: or;!umuz vellahd c'an ve ileride tebaanız ol caklardan • daha tekrar etm yin bunu! Şu P31 < Sevftili n;cin sakhyacaksınız. bilmem ki.» orensin mevkimı bir an hatırınızsson denen ad^m ne sizcîen ders alEllerimi kucağıma koyfium ve mışür. ne de babanızla bir guna r dan çık:rrramalısınız. efendim.» O zpman sabrım tükendi: cevab vermedım. Îcimden: «Her şe lâkası v. rcîır. > "Kraüçe Hszi'etleri d^ha devin bir sonu vardır» cliyoıdum, "bu "Fak?t, tfendim, babam çn1; çayın da sonu golir.» sevilip 5avıl?n bir inek tiirrarıvdı nin hana kim olduğumu ve mer i'Uşaklardan biıi jöyledi eski Clary ticarethar"ti buftün dr çok h'im f>?l. m'n kim oldusju'iu unutmadığım için çıkıştılar" dedim. > Şiı« hİ7rr.ctciniz Pcrsson sc'ınd? birinin saîlsm bir mi'p^ceserlir" d'Him «Bunlann hpps'ni unutsck h de Ucıının mevkiini unutmaHükkânını sormuş ona Bakın sunu 'öyliyeyım ki " 1 o rKıkkâp''?" a sınız öyle istiyorum. Siz şimdi İs mamı isüyorlar. Şunu söyliyeyi» =7 j ki ben dunyada ne bir şeyi umrt« veçli bir Prensessiiiz » ı?veriş edemezsmiz.» Uzun müddet ses«iz gecti. Göz iık niyetirdeyim, ne de kimseyi!» e baktım: lerimi önüme Mkmi^, ellı»rinıe haK:a!ifcden hiç bir işaret bekle: "O Per^son d^dijii"'? sarsy.n kıyor, 7.hn mi toparlamağ çahsı meden, ayağa k.lktım. «Nezaket Tiut^medlpr'nrlen deâildır ve ola yo'.Hum. Fakrt dü?üncelerim büs kaideleinin falan canı cehenneme!» maz da Sizin onu so f mani7 üze bütün karıştyor. yalnız hislerim ol diyordum. ^inp hakk'nHs malumat tonla'lım. dufu eibi berrnk k'lıyordu. (Arkan n t ) Şeymı;... her neyse, bazı ihtilâlci <Jaf er Kıonprinsessan»
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle