Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
24 Mavjs 1954 Islanbul camileri ek parti de^•rinin son safhalarına doğru. millette. devletçiliğin kötü idaresine karşı bir urnumî hosnudsuzluk uyanmıştı. Çünkü devlete gelir kaynağı olması gereken muYeniçeri isyaruna karşı II. ATah mek mevkıindeydiler. esseseler, kırtasiyecilik yüzünden tnud, vezirler ve uiema milleti sanbütçemizde gider kaynabcısı oluCuma günü akşamı Sultanahmed cakı şerif altına davet ettneğe ka camiinin hünkâr mahfilinde eski vermişti. Bundan başka devletçıük, Dallan bath U m . yoDan kesti rar vermişler ve padişah (Hırkai i şeyhülislâmlar da hazır olduğu lerdlerin teşebbüsii onüne engel kiraz pbi dikiliyordiı Onu een yapal Şerif) odasından (Sancakı şerifi) halde vükelâ meclisi toplanmıştı. Durulsana deli gonül durnlsana ! mazsın. zira ben yapıyorum: diyorçıkararak sadrâzam ile şeyhülislâ O gece yapılan uzun ve haiEretli Denizcilik Bankası 20 bin metre Etin ne? Budun ne?... j du. Millî iktisadımız kötürümlcşıma teslım etmişti. rnuzakerelerde yeniçerilerın kaldıkarelik saha üzerine büyük bir Üstüste çekilmi; fotoğraflara donyordu. diın rılmasi ve yerine asakiri mansurci Yeniçeriler yoldaşlarmı isyan antrepo kuracak Bunun aksülâmeli olarak bir serZorun ne?.. alâmeti olan kazanlarının yanına Muhammediyenin kurulması uyDenizcilik Bankasınm İstanbul Bir hafta içinde üç diyar, döıt gun görülmüştü. Gece sadrâzam bestçilik doğdu. davet ederlerken, Istanbul sokakSerbest: Her şey seıbest: Kir serlamıda münadiler (Müsluman olan mahil kapısı yanına kurulan çadı jlimanım tev?i için bir plân hazır büyük şehir, adını duymadığım ırbest, ihtikâr serbest: Müteşebbisın sancakı şerif altına gelsin) diye rında diğer ulema ve devlet ricali lamış olduğunu evvelce y^zmıştık. maklar, kıyılarında cennetler yeşetavuğu slhn yumurüsmağa başlanidaya başlamış ve şehir içinde de cami avlusundaki çadırlarda, Yeni haber aldığımıza göre, Gala ren bir kaç büyük nehir: Bol sütlü dı. Kısa zamanda. on binlerce in(bir acib ve müessir galgala peyda) mevalî ve müderrisler cami içinde ta rılıtımına dik olarak yapılacak çikolata renginde akan mavi ('.) pintonlardan ba^ka Saraybuınu sa Tuna, küsmuş bir Boğaziçini andısan. geniş tabakalarının aleyhino olmuştu. Halk babı hümayun ö yatmışlardı. h'sında biri 3000 diğeıi 4000 met ran Ren .. Bir elmin beş parmağı oiarak karunlaşma yolunu rutrular. nüne toplanmış, sancakı şerif göErtesi cumartesi günü hünkâr fırça kesilse bir elinin bej parmaLâkin her şeyin bir haddi olduğo rününce Ahiskah Ahmed Efendi mahfilinde tekrar meclrs toplanmış re karelik sundurmalar inşa etti ğı da kalem, bütün bunlan zor anrecektir. Ayrıca bunların biraz geItibi. ihtikârm da haddi vardrr. Bir herkesi ağlatan bir dua okumuş ve tı. Bu defa yeniçeri ocağı pek eski rısinde 4 katlı ve 20.000 metre ka latırsın. Bu kadarını bir araya genokliye aksaması olunca. fırsattan sancak tekbır, tehlil sesleri ile Sul bir ocak olduğundan onun ıt>L h relik büyük bir antıepo kuracak tirmek ancak uykuda, rüyada nasib Hüfade, şckere zam: gümrük tatanahmed camıine götürülerek min edılerek devamını tercih edenler jı tır Rıhtım raodern vüıçlerle teçhiz olur. rifesinde bir değişiklik olunca malberın Ostüne asılmıştı. ekserıyette bulunduğu görülmüs edilecek ve gemiler kendi vinçleriKocaman bir hayat parçasını külari gizle. katmerli kazanc sağla... Bu esnada henüz Boğaz muha tü. Bunun üzerine reisülküttab le veya koprülü vinçler vasıtasi çücük bir zamîn çevresıne sığdırHalâsa şu ezilmiş biçare müstehfızlan Hüseyin ve İzzet Paşalarm Seyda Efendi, yeniçeri ocağının le hamulesini doğruca sundurma mağa uğraşırken aklıma DostoiliiH bir kat daha ezmek için bir askerleri de gelmediğinden yeni dcvletin başına açtığı gaileleri ve lara bojâ ltacaktırevski'nin meşhur «Beş Dakikaı sı nebze insaf etme... çeriler halk üzenne hücum edip ciz ve mantıkî bir ifade ile pnlattı Dığer taraftan Tophane rıhtımı geldi. Meraklıları hatırlar: Büyük Yok. ha^r: Mutlaka iktisadî e«(sancakı serif) i ele geçirmeğe ve (Bunlar imha edılmedıkçe fesad nın yeni bir plânla düzenlenmesine romancı sorgu sualinden sonra ölükıyalıçın da bir tenküi, bir te'dibi ve fitneleri bertaraf edilemez. Her süratle devam edilmektedir. Ba me mahkum edilmiştir. Ayakta karar vermişlerdi. olacaktır. Bu hâtırasını nakleden eski bir vakit böyle fırsat ele giremez, yındı.lık Bakanlığı bu sahada da zincir, elde kelepçe olüm meydaZaten tarihte piyasayı tanzim enında sırasını beklemektedir. Aryeniçeri diyor ki; (... Ben yeniçe sonra nedamet fayda vermez, yeni 355 metre uzunluğunda bir rıhtım difl rejirclerle serbest rejünler birViyana yollarındaki afişlerin öniinde kadaşları 3Ö7Ünürı önünde birer birilerin bir güzide fırkası içinde bu çeri ocağını külliyyen Uga ve im ile 16.730 metre karelik iki antre rer kurşuna dizilirken, romancı titizliği, ustalığı. muzibliğl İle resimlerin tadını çıkartamıyan ço türküden sonra bu halının soğuk birini lodosla poyraz gibi takib elundum, Etmeydanmdan Atmeyda hadan başka çare yoktur) demişti. po insasına geçmis bulunmaktadır. hesablar. Brüygel'in dünyas» başlıyor. Yansı cuklara bir seyler anlatıyordu. O luğu, bu şahlanan atların kofluğu. der. Bu nutukla tereddüdler daçılıp Bu inşaatın önümüzdeki yıl içerimnm bir ucuna kadar geldik, niV?ktile devletçi rejim. kotü idare Beş dakika sonra sıra bende. 70X100 yansı daha küçük boylarda tekiler sevincle bağrıştıkça, resim kavuklann mankenhği, ne kadar yetimiz yatağanlan çekip hücum diğerleri de kendisini tasdik etfck sinde bitirilerek işletmeğe açılmayüzünden nasıl usanç verdiyse, şimon. on beş tane tablo ki en küçiiğü lere lüzumundan fazla sokuldukca, tatsız kaçıyor. Şu son beş dakikarru beşe böleyım. ederek sancakı seru derdest ey lerinden hemen yeniçeri ocağınm sı için çalışılmaktadır. Viyanada Belediye Reis muavinı di de. şu alabildiğine serbest sa Her dakikayı hayatımın en önemli bir müzeyi meşhur edebilir. En u hattâ bazan ellerile de tabloları lemekti. Hüseyin ve Izzet Paşa ilgasına karar verilmişti. Meclise Bujfiin limanımıza gelec^k fak ot tutamından, kertenkele kuy yokladıkça kimse telâşlanmıyor. Ne ni zıyaret ettik. Belediye binasınm alabildiğine kontrolsuz rejim ah?ü danemlerine hağışlayayım. ların askerleri de henüz gelmemış vezirler, ulema, devletin 1leri geAmerikalı soyyahlar Sonra, çorukluğundan başlıyarak, ruğundan tutun da, en geniş ufuk gardıyanlar imdad ziline koşuyor, saltanatı hepimızı şaşırttı. Kafilemı erasmda hakh bir memnuniyetsizlik olduğundan bunu yapabilirdık, lenleri, camilerin şeyhleri de davet tnflliz bandıralı «Orcades» tran'at delikanhlığını, okul günlerini. ya lara kadar. Kıyasıya incelenmiş, ne de öğretmen kimseyi azarhyor zi kuran arkadaşlar Reis muavini uyandırıyor. lâkin binlerce başı kavukluların edilerek Beylikçi Pertev Efendinin lantiti bugün eaat g de Amerikalı. Ka kınlannı, sevdiklerini, sevmedikle benimsenmiş tabiat parçaları ya du. ne. mesleklerini ilgilendıren sorular Yumuşak başü atın çiftesl pek ogülbank tekbirleri ile babı hüma kaleme aldığı ferman müsveddesi nadalı leyyahlardan mürekkeb 1103 rini birer birer gözünün önüne ge nında, akıllan durduracak bir tasar Bu müzede daha neler gördüm? sordular. Hepimıze gayet doyurucu lacaktır. lama gücü. Yani bu ressam gördü Hepsini anlatmağa kalkarsam 6te cevablar verdi. Ben de koridorlaryundan sancakı şerif göründüğü okunmuştu. Bu suretle Sultanah ki>11!k blr kaflleyi hamüen limanımıza tirmeğe başlar. Piyasanın »erbestliğinden mengelecektir. ğü kadar da icad edebılmiş .Baktı kilere yer kalmıyacak. Ama ben daki, heykel, duvarlardaki tablo faat gibi cümlemlzi bir dehşet kapladi, med camiinde mühim bir tarihî kagdrenler. bindikleri d ü Gemi Ösküdar önlerinde demtrllyecek Sonuncu dakikası bitmeden, bir dizlerirnizin bağlan çözüldü, hare rar almmış bulunuyordu. Keçeci ve seyyahlar Dolmsbahç* rıhtımından atlı çıkar gelir, büyük romancının ğı kadar da düşünebilmiş. Hiç bir müzede bir de kocaman halı gör bolluğuna şaştığım için şu soruyu kesiyorlar... Çünkü arab ardırdîzaman «fotograf» gibi resim yap düm. Hani şu Goblen denilen yan ortaya attım: dır. Mutlaka evet mntlaka tankete mecalimız kalmadı, ne yapaca zade İzzet Molla kazan kaldıra ka! karaya çıkacaklardır. •Orcades» llmanımızda 14 «aat kala affedıldiğini bildiren fermanı okur. mamış. İnceledıği her parçaya ken sı hali, yansı kilim, yansı da tablo ğımızı şaşırdık. ne tarafa gideceği dıra kendi ocaklarını söndüren ye Devlet parasile yapılan yapı Tİmci. güdümcü, kontrolcu rejirca Romancı, daha sonra bunlan ancaktır. di dağarcığından bir şeyler katmış. gibi dokumalardan. Bu goblen bol larda güzel sanatlara belli bir pay doğru gidereçiz. mizi bilemedik Ben bu aralık ca niçerilerin âkıbetine şu kıt'ayı söylatırken: lemisti: İnönü Ankaraya döndii Çünkü, goz var, iz'an var; akıl Şimdi düşünüyorum da: Uçaktan, luğu insan» yalnız Viyanada değil ayırıyor musunuz? Kanunlarınız vuşup firar ettim.) (1). İşte bütün yazı hayatımın sırBlr muddettenberl v*hılrolüde buhırı bu bej dakika içerisinde saklıdır, çok yükseklerden görülmüş bir or Holandada, Almanysda gık dedir sanatkârlara boyle bir hak bağışlı var, yakın var: Bn hal böyle süTeoemmu edüp meydanı lahma nan C. H. P. Genel Başkanı tsmet Jnonu Sultanahmed camiinde sancak» tiyor. Gördüğüm goblenleri metre yor mu? riip gidemez . dun saat 16.30 da uçakla Ankaray» git der. İnsan kafasının zora geldiği manı ressamca en iyi anlatan kim Fdiip kiıfranı nimet nire bağı şerifin iki tarafında nöbet bekleolmuştur? sorusuna, Broygel ceva kare olarak hesaolasam bir kaç ki Cevab müsbet oluyor. Belediye tvıgtir. zaman çok az bir zaman parçasıBu meşhur hikâyemizi niyor. venrler, ulema, rical ve devKoyup kaldırmadan ikide birde na neler de neler sığdırabileceğini bı hemen konabiliyor. Bu büyük lometre kare tutardı diyebilirim. Reis muavini bağlı bulunduğu Sos«Genc Demokratlar Lokali» let erkânı zaman zaman mihrab öKazan devrildi sondiirdii ocağı Bunların içinde iplik, dokuma, yalıst partisinin övünülecek başaecnebilere anlatalun o beş dakika içinde hayretle anla ressam dünyamızı bu kadar çeaçıldı r.ünde ihtiram duruşunda bulumıİiçinde üç yüz otuz sekiz senedir dım. Ötedenberi tasarladığım, fakat şidli yonlerden inoeleyobilmek için tezgâh imkânlarına güre ayağını u rılarından birisi olarak bu kanunu C*on günlerde, betıh hekimlerden Demokrat Partl Aksaray ocagınca hayorlardı. Camiin dışı. içi binlerce ibadet ettiğimiz, meşveretler fcurzatanı ancak bir kaç metrekare ^ biri, iki kadın almanın sıhhat zırlanan «Genc Demokratlar lokali hiç bir zaman yazmağa vakit bula hangi tepeye çıkmış, hangi uçak tutar. Bundan ötesi, resim sanatile ileri sürüyor: müsiumanla doluydu. dugumuz Sultanahmed camii, Türk riün meruimle açılınıştır. Son savaştan önce böyle bir için birebir olduğunu iddia etmiş. mıyacağımı sandığım eserleri o beş tan incelemişti dersiniz? Paşalar <re ulema camide vaziye mimarisinin ebediyete yadieâr etYenikapı yolu uzerlndekl lokalln dakikaya borcluyum. Cevab: Tasarlayabilme tepesin yarışa girişmek gibi saçma bir id kanun yoktu. Dort beş senedenbe Yan şaka, yarı ciddl, bizim gazedianın kurbanı olan, dünyalar do ri böyle bir kanun yürürlüğe girafilı«ında ocak bajkanı Aılz Kırkseti görüşmuşler, yapılacak işi karar tiği şaheserlerden biridir. den, icad edebilme uçağmdan .. telerde münakaşası sürüp gidiyor. Zorla güzellik olmaz diyenlerin klıoğlu. genclik kolu batkanı Cenab laştırmışldrdı. Yeniçenlere adaıu miştir ve sanatkârlara çok geniş bir Bu iddia, başka milletlerin de aDerken salona bir kuş cıvıltısı lusu renkli iplik... S ON Buyükakıncı ve hayilyet dlvanı azası kulakları çınlasın. Güzeli hiç zorgöndenp müzakere yoluna girtne Viyana müzesinin goblenleri ara çalışma alanı bağışlamıştır. lâkasını elbette uyandırmıştır. avukat Fehamet Gokel birer konuşıııa lamadan ortaya koyabilmek her doldu. Bir ilk okul üsretmeni olatekhfi kabul edilmemiş, neticede yapmışiardir. Bir şehir tasarlayın ki; her yüz Biz Türkler, bir nesil ervele ka(1) Cevdet Tarihi, Cild 12. halde amatörlere vergi olsa gerek. cak; bütün bir sınıfı almış getirmiş, sında en aşağı beş metre yükseksadrâzamm karargâhi haline getiriEczacı kalfalarının kongresl Bir işi meslek edinir edinmez zor yedi. on iki yaşında kız oğlan ka lığinde ve koskoca bir salon boyun metrekaresine bir kaç heykel, bir dar tasddüdü zevc?t usulüne riayet len Sultanahmed camiinde icalma Ayağına basan garsonu ekımk Dun eski Etnınonıı Halkevlnde yapı kendıliğinden gelip baş küşeye ku rışık, Bröygelleri didiklemeğe baş da uzayıp giden bir hengâme var. kaç tablo düşüvor ve bütün bun ettiğimiz için. işte bu mevzuda tan» lacak olan eczacı kalfaları kongresi ruluyor. Mesleğin tadını tuzunu ladılar. Çocuklar durmadan tab Guya bızım .meşlıur Viyana seferi lar ortada snnatkârları koruyan ^i manasile salâhiyet sahibi sîyılırız. )r sı Hüseyin ve İzzet Paşalann ânbıçağı ile yararadı ekberlyet olmac'ığı !c,in gelecek haftaya lolarda^ acayib koşeler, güldüren mizi başından sonuna kadar bu ha kanun olmad.m yapılmış. Bu kada Ondan do!ayı Garbh erkeklere^ leri tedib etmeleri uy2un görülf eren'tF »luyor.. m Dun Galatada blr a»cı dukkânında hırakıtmıştır. yüzler, çeşıdli otlar, böcekler, hay lı ya işlemişler. Halı desem halı de rını yeter bulmamışlar.'İşi bir ka Turkiyede pek meşhur olan şu fıkmüştü, hlç yuzunden bir yaraiama hadisesi Üstüste ' çekrimiş fotografjar ç Bir çocuk duvardan düşerek Tuhaflık ğil, resim desem resim değil, her nunla da sağlamafeeğlamışlar.Sa rayı anlatmadan geçemiyeceğiz: cereyan etmljUr. Tİdini hatırlatan uçak Rezisinden; vanlar keşfediyorlardı. Hüseyin ve Izzet Paşalar emlrleyaralandı Yersiz Yurdsuz takımından A1I Rıza bulmada yar.ıs^ girişiyorlar, en ko halde sadece bir. vesika değeri ola vın Avni Başmanm kulakları çınEskiden şehirler arasında postasizlere durulrmış rindeki kırvvetlerle âsiler üzerine Uuçlü lslmll jahu. Deridler sokftk Dun sabah erken satlerde Orfaköy nıik pajçş^i bubn üteki arkajdaş cak. Bu tatsız tuzsuz halıda Os lasın. Seneleıre incele<likten sonra. ,çılık eden bir tatar ağssı kahvekiişe çıkartahilnre yürumüşler, ele geçenleri takun ta 35 numaralı aşçı dukkanında yeınek 1evend caddesi 95 nutnaradtt cruran lannı bulup: manhlar hep sırtüstü tepetakla, pe geçen. sene. o da "boyle bir teklif hanede ortaya bir lâf atmış: "İki kım Sultanahmed camiin* <evkc yer*en kazara ayağına bauan dukkânın Ohman Kunl isımlı 8 yasında bir çocuk zamı «Atacin devişi ile belleğimi» Ya buna ne buyrulur?.. yol rişan pozlarda tabiî onların asker hazırladı diye ne kadar sevinmiş kadının arasında yatmak pek sagarsonlarından Mustafa Kıbann bu duvar uzetinde oynarken d.ı%muş ve zorluyorum. Bereket versin ki gitbaşlamışlardı. Camiin sol tarafın dıkkatsizliglne kızarak masadaki ekmek leri ve kumandanlan hepsi birer tik. Etraflı bilmivorum ama kula falıdır! demiş. Onu işiten köylüağır tiğimiz memleketlerin hepsinde bize lu bir nutuk çekiyordu. da aviuya nâzır olan cenahmı tıçağını kaparak garsonu sağ elır jen başından >aralıfeurctte yaralannuştır. ğıma çalınan şu oldu: Başman Mec ler de, inanıp çifter kadın alnuşlar, Kuçuk derhal ŞijH Çocuk has demet demet broşürler verdiler. Bayan öi^retmen çocukları tama aslan kesilmişler!... sadrâzam, ulema ve devlet rtcali yaralamıjtır tanesine yatırılarak tedavi aitına alın Bunların yardımile hizim gezi bir mile serbest bırakmıştı. Bröygel'in Broygefin insana bir dilim mis liste ressamlarımızı, heykeltraşları kıskançlık, kavga. dayak. masraf, Yarahnın todarist yaptırılmıj »• All n ıştır kendilenne karargâh yaprnışlardı. dünvası onlar için bulunmaz bir kokulu çavdar ekmeği ile bir dilim mızı, nakış erbabını koruyan kanun Tutuîan âsiler buraya 4etiriliyor, is Rıza yaalanarak hakkında takibaU ge Bir işçi asansörde ezilerek öMii üya olmak tehlikesini savuşturu çocuk bnheesi. eşsiz bir lunapark lezzetli masal manduğu. iyi ve gü teklifi yaptığı zaman bir mebusu helnk olmuslar! yor. Tatar ağası köye tekrar uğraymDun Şişiıde bir İ5 kazası olmu; ve tintaklan yapılıp mahfil1 hümayun tı. Öğretmen yalnız: kendi başına zel jeyler düşündürdüğü güneşli muz çıkmış: ra. halk onun etrafına üşüşüp: «NeViyana Güzel Sanatlar Akademibir işçı ezilerek olnuıştur altınia hapishane haline sokulnn Devlet parasile yapılan bina dir bize ettiğin?» diye yanıp yakılŞ.^lı meyaanında yeni ınja edılen sinden sonra, şehrin en büyük rea »T»~»ınnnnrTinryytTt T » a t»\ kârgir odaya gönderilerek crada larda yalnız bu sanatkârları mı mnlan Ü7erine. ağa şu cevabı veruç ki;iye aıd 201 sayılı apartımanda sim heykel müzesine gittik. Akadeboğdurluyprlardı Ölenlerin cesedbkdana yapmakta olan Sefer Cîuler koruvacaği7. Peki ya ötekıler ne o miş: «Dediğimi yanlış anlamışsınız. isirali ışçl a«ans,ır ile allmcı kat ara miyi ve müzeyi görebilmek için bileri sürüklenerek Sultanahmed lacak? demiş. Bunun üzerine Avni nen İstanbuila Ankara arasında zim Akademili arkadaşlardan, Mısında sıkışarak ağır «uıette yaralanmeydanmdaki meşhur çınann altıBaşman da teklifini geri almış. nnştır Yaıalı aeıhal Şı:lı Ç. cuk ha. mar Sedad Erkoğlu ile kafılemizden postacılık ederim. Her iki şehirda ns ablıyordu. taneslne kaldırılmı^a da çok yaşanıa ki üç saat için avrılma^a mecbur Bu hayırlı teklifi çelen mebusu lıirer zevcem vardır. Ancak Eskidan ulmuştı.r. muzu ne yapıp etmeli Avrupanuı «ehire varınca rshat gecelerim; kaolmuştuk. Biz koskoca müzenin 1656 tarihinde zorbalar tarafınButun Hâdiseye Savcıhkça el konnuı? ve ancak bellibaşlı iki üç salonunu gedevlet parasile yapılmış binalannı fam dinç olur. İki kadının arasında dan öldürülen aaltanat erkânımn bır t\* vül tahkikata haçlanmıştır. vaktndan incelemeğe memur etme ujumayı işte bu manada safalı sayzene kadar kafılemiz, otobüsle Vıkafalan bu çınann dallann* asılMaçkadaki İtalyan sefareti binası yananın bir ucundan girmiş, oteki li. Avrupada dolaştığırruz yerlerde mıştım. .ı mış, bu yüzden ağaç (şecereı vakbüyük çapta sanat eseri olarak ne şimdi de kiimiir df posu haline ucundan çıkmış. Tecrübe edilmişi bir daha teeruvak) diye «nılmıştı. İzzet MoM» • gördükse hepîini Devlet Baba ba be ettirmeğe kalkışan doktoTa ba getirili\or Müze binası, ağır hantal bir bina. hâdisey» telmih ile; şarmış. Devlet önayak olmuş. Bir mııddet evvel, Sultanahmette Mihikâyemizi tercüme edip okumah. nıar Smanın en guzel eserlerınden çıfte Ama daha kapıdan pirer girmez (Bir zaman ehli itfne Camu ri» I o Ey vatandaşlar siz de böyle hoır.ima mangal komuru depo edıldıgını nsanda saygı, hayret, dikkat uyanvaparsanız ne kadar güzel olacak. ru Ahruedde dıran: bir bolluk, bir büyüklük, l>ıli;rnııştik. Bakm. görün demiş. Bieünah asmıa {ki kullanm HalBılâhare Vali Gokay bu eserin rr.imari ir rahathk. Mermer sütunlann çe i knmelıni gozunune alarak bu i?i durd>ıt şidi, işçiliği, merdivenlerin boya lakın Resim sevgisi, heykel sevgisi. namuştu. Şundl trbabı gekanın dökülüp kış sevgisi her yerde yalnız devletin Haber aldığımıza gore, aynı komurler bosu. parmaklıklann: kapı mandalYugoslavyaya 2000 ton pirinç himmetile milletin. herkesin olmuş. kel'lelerı Macka<laki p^kı Ital\aıı Sefareti binası arınin .sütun baslıklarının parıltısı. satıracak na konulmağa başianmıştır. Meyv* Taktine yetiştik şecerei aldızı, herşey; göz kamaştırmak S Haıırana Yugostavyava yenlden 2 bln ton pirîn* Bilindi^i gihi bu b.m Knnrfrvatuar ya çin avarlmmış. Mii7eden cok savakvakım hrac edilecektır. Iskenderundan «evkruifUn alanlar bll pılmak U7er» Tekp'den geri alınmıştı kıt'asuu nazmetmiştl. nlunacak bu malların hazırlıklanna kura>a da (irrrler. Tekelın tutıın deı»su olarak kulhmdıeı ayla kılise karması bir yapı. Ama haslanmıştır. Pıyasarnızda pirtae tlatbina şimdi de Belediyentn komur depr.su ister saraya benzesin ,ister kilisetsyan jratiftuılmış, yeniçenlerin pr'rıii bir hâ^eket yok'ur. olmaktadır. ye, ister tablosundan çok göze bakışlalanndan yeni odalar yanmıs, SJLbJLİ. Böbrek sancısına dayanamıyank tan yaldızlı bir çerçeveye, bütün eleabşılardan yüzlerce kişi yakalaMAYIS 21 RAMAZAN 21 intihar etti bunlar sanata verdıkleri büyük oa nıp idan» olunmuş, ele geçemiyenler Taksimde Sıraselvıler caddesi 127/1 nemi bağıra ba^ıra anlatan şevler. muhtelif yerlere savuşmuşlardı. Bu numarada oturan Eliz Flet isirrli 52 yaş Sarav merdıvenlerinin birisı bizi larındak! kadın uzun zamandır çek» suretle yeniçeri ordusu fi'len ortaBröygel'lerin salonuna çıkardı. Bu mekte oldufu bobrek hastalığından dan kalkmıa bulunuyordu. Devleti rruteessır olarak dun kendmi mutfîlc salonda müzenin caf cafı bitıvor. idare edenler yeniçeri ocağını ta i tavanına asmak $uretile intihar etV. ] 4 35 12 11 16.00 19.28 21.22 2 25 Bütıin sarMıçi, hantal köylülüğü. m'ştır. mamen kaldırmak, yoksa ıslah ettaşı çulmekton çatlstacak NasredE. ] 9 0SJ 4.43 8.41 12.00 1 55 6 58 Ce^edi muayene eden Adlî Tabib mek şıklanndan birine karar ver I din Hocahğı, akılları durduracak defnıne ruhsat vermısür. Sultanahmed camiinde alınan tarihî karar Yazan: Haluk Y. Şehsuvaroğlı =haberleri Yeni yapılacak liman tesisleri Pazartesi Konusmaları I ABAHTAN ABAHA... Serbest rejim, kendi kuyusunu kazıyor! USTUSTE Yazan: Bedri Rahmi Eyüboğtu T 9 EYLÜLDE TÜRKİYE İS BANKASI 10 DÖŞELİ EV BİRDEN KOZAN Şubesi YAPI ve KREDİ BANKASI Bugün Açıldı CUMHURİYET'in TEFRİKASI: nu bilmiyen tek insan sen misin? Ben değilim ama benim durumum b şka. Vehim .. Etrafında var olduğunu sandığın esrar perdesi vehimden ibaret Asla vehim değil biliyorum. İki yaşımda beoi him.yelerine alınışlar Yirmi iıç yıldır bu aüenin Yazan NIHAL KARAMAĞARALl yanındavım. Aklım eımeğe başladığı gündenberi gelişigüzel bulunördek palazına benziyen yavru ilk defa duyuyorum. Sanki tehli muş bir çocuk olmaciığımı sezdim. Dünkü kısmın hulâsası Senelerce evvel, sinsi bır c>na larını önlerine katmış, garib sesler ktleıle ku'jatılmışsın da seni ka Öyle sözler. öyle hareketler vardır çıkaıvrak sahile sevkediyorlatdı. yırmak Lstiyonım. «.Bensiz bu kı ki, b şkaları tarafından tek:aılanyet rşlenmtşîir: Orhan Sadı ile Nilüfer iskeleııın 7in hali nice olur?.> diyoıum. Şu dıklan zrnan bir şey ifade etmezZengm bir Türk aüesi, Fran. saçakları altına sığınmışlardı ki acayibattan aile ile tlönmesen... sada bir otomobil kazası geçıri tufan başladı. Memurlnr taıafından «•Ben buradn kalacağım!» deseru ler. Bu suzleri soyliyen. bu hareyor. Bu kazada Adaiet Hanım a tanındıkları için gümrük kontro «Ben nişanlandım, evlenecei»im.') ketleri yapan şahıslaun kendilerinğır yaralantyor. kocası oluyor, lunden kolayca geçip, Montreux'den desen... Ve dosdoğru konsolosluğu den ilâve ettikleri hususiyetler kaybolur. Ben de şimdi sana, yirmi üç kızı haff yara ile kurtuluyor. gelen v pura sıftındılar. muza gitsek. senedir kulağıma çalınan sözle> i, Adaiet Hanımın yattığı hastane Martıya benziyen bembeyaz ve Nılüfer içıni çekti: dikkatime oarpan hareketleri fnodasına bır misafır gelerek, pen. upuzun vapurda pek az yolcu var. K:ç keıe söyledim sana: Kim latmağa kalkışsam, hususiyetlerini eereyi, yaman ktş soğuğuna karşı iki genc, üstü kapalı güvertede kaolduğumu keşfetmeden evlenmiye anlamaz. gene vohim rler, geçersin. kötü niyetle (jizlice açtynr ve napeye yanyana yerleştiler. Orhan ceğim. Çünkü bu basit fikrim saaBundan dolayı bu mevzu üzerinde zengin genc kadının ölümüne se Sıdi kolunu sevgilisinin omzundan detimize engel olur. durmıyacağım. Insiyakımın beni r bebiyet veriyor. t" V dolayarak onu gossüne çekti. RüzOrhan Sarli ü?gün; sevgilisinin sevkettiği aı aşbrmal.rdan yorulmıgâr.i karşı vücudünü ona sıper etti: ellerini avurlarına aldı: yacağım. Ken.limi arıyacağım OrLeman gölü, masallarda tasvir e Kalbimi öyle bir otel^ dondur Kim olursan ol, benim mak han, kim olluğumu keşfedinceye dilen yansı gece, yarısı günduz müştüm ki buıasının artık dainıî bulümsün. ıstersen bir çingenenin kadar lijmileıimın yanından ayrılbır denize benzemekteydi. Lausanne bir barınak haline gelebileceğini bastan sıvdığı aşk mahsıılü ol, is mıyacaâım. Bu uğurda varsın saçsahilleri ve karşıdaki Fransız E zannetmiyordum. Seni çok seviyo tersen anasından gizlice r« lınıp larım rğarsın, ihtiyar kız olayım. \ıan'ı yaz gunleri Kalamış koyu rum Nılüfer. büyüUilsün d^ye Niz meddin Be H>r şeve eyvtllah diyeceğim. ferahhğmda. Sağda Cenevre ve Genc kızın, koyu yeşil gözlerile yin konnüınijieclim edümiş bir O halde beni sevmiyorsun, Thonon tsrafları ise. gole abanmış hoş bir trzad yaatan ensesinde top prenses. isterscn kabile?inden kaNilüfer? buiufhr altında. Şimşekler çakı lanmış siyah saçlarına yüzünü sür çırılmış bir cariye, beni nlâkadar et Ben nıi? Senj mi? yor ve ballkçı kayıkla'i, sporcu yel dü: mez. Ben seni sensin dive sevivoBirHenbirp döndü Annesini kokenleri kaçıçi"orlpr. Kuşlar da teh Nılüferciğim, bende. bazı his rum, istiyorum. Ve sabit fîkrini yuva mek istemiyen bir çocuk likeyi sezmişti. İskelenin hizasın ler üyandırdın. Meselâ, birinı ko güzel kafacığından uzakhştırmanı hırçınlığıle erkeğin iki yakasını iki dan epey açılmış bulunan kuğular, rumak arzusunu bu kadar jiddetle diliyorum. Dünyada soyunu sopuelile yakaladı: KONSOIOSUN KARISI Hayatta senden başka sevecek ğına emindi. önünde duraladığı zaman, yolcular I tında ilk defa olarak bir arzusunu kimsem var mı ki? Genc adamın dalgalı kumral saç arasında bulunan iki yaşlı kadının ileri sürüp kendismi de Avrupaya Dudak dudağa geldiler. Sonra, l.rına, derın çizgilerle ânzalanmış derin bir alâkayb kendisini süzup götürmesi için Cavidan Hanmıefeninsiyakl rına işlemiş bir ürkeklikle geniş almna, zekâ ve güvenle işil fısıldaştıklarını ve kendisine bir diye yalvarmıştı. Fakat işte iki aybirbirlet inden ayrılıp etrafa bakın dıyan elâ gözlerine, kumral bıyık şey sormak için teredtlüd gösterdik dır memleket memleket, sehir çedılar. Kimsenin kendilerıle meşgul larına. azimli çenesine muhabbet lerinı farkedemedi. Farketseydi e hir dolaşıyorlardı. Lâkin Nilüfer, olmadıöını gdıünce, gülümsediler. ve takdirle baktı. ğer. muammasını çözmek uğnında arîdığı iz üzerine bir türlü düjeArkada bıraktıkları İsviçre sa Günün birinde hiç ayrılmamak her belırtiden istifadeye karar ver memişti. hıllerinin teferrüatı kayboluyor, uzere sana kavuşmak arzusu gay dığinden, onların karşısında durur Şu anda, sahil yolunda sıra kahkarşıda Fıansız sahillerinin üzerin retimi arttırrcak, bütün müşkülle «yoksa beni birine mi benzettiniz? velerin önunden hızlı hızlı yürürde yükselen Alplerin karlı tepeleri ri alt edeceğim. Esrar perdemi kal Kime benzettiniz?» diye çekinme ken ancak bir haftalık zamanı kalgoı ünüyordu. Fırtına v: puru sı dırıvereceğim. den sorardı. Çünkü kördüğümün dığmı ve bu zaman zarfında muyırtmaca geçmis, Montreux'ye do^ Bu sözleri kat'iyet ifadesile söy bir ucu Avrupaddır, bunu biliyor cize denecek bir tesadüf olmazsa, ru seğirtiyordu. du. Niz^meddin Beyle Ca\idan ha gene şüphelerinin ateşınde kavrula lemişti: ; \ İki sevgili yanyana olmamn saanım onu Avrupada edinmişlerdi. Ve kavrula, kolu kan;dı kırık İstanOrhan Sadf gütumsedi: detini tâ yürekten tadarak Evian Nizameddin Bey konsolosluktn ay bula döneceğini, seneler senesi bek O zamana kadar ben de peyk iskelesine varıncaya kadar hiç konlıncaya kadar, tam on bir sene, leyeceğini ve belki ömrünün sonuşmadılar. Yemveşil shil yolu misali etrafında döneceğim. Ma Nilüfer onlarla beraber Avrupada nuna kadar sırrmı çözmeğe mudemki evlenmemiz bu şarta bağlınun üzerinde meşhur kumarhanesi yşamıştı. vaffak olamıyacağun düşünüyor, ve dağlara tırmanmış büyük, kü dır, i c b ederse kelle koltukta; seİki ay evvel onun da seyahate esefleniyordu. nin yardımcm olacağım. çük otelleıi'e bu moda, su şehri Küçücük kasabanın bünyesila katılması düşünülürken Nizameddin Öpüşürcesine bakıştılar. karşılarında belirince, Nilüfer yeBeyin karısına şikâyet yollu söy aykırı kaçan muazzam kumarhane Bu gece tekrar buluşmak iirinden fırldı: lediği cümlelerin bazı parçaları ku nin yanından kendini otele ulaştızere. Burada ayrılalım. racnk olan Fünıküler istasyonuna lağma çalınmıştı: Acaba kabil olur mu? Orhan, onun, ellerini yakalsdı, do°ru sapnrken sevkitsbiis'le dön« ... Vazgeçiniz bu fikirden sul Neden olmasın? Her akşamki avuclarını öptü: dü, arkasına baktı, Orhan Sadi gagibi üçü bir kumara oturunca, seni tanım . Götürmeyiniz, efendim, zinonun önür.de dumuş, onun Neden bu kadar çekingensin, götürmeyiniz... Muhatar:lı olmaz döndüğünü görünce elini sallamak» nasıl olsa serbest bırakıyorlar. 'evgilim? Evet, fkat senin misaArin mı dersiniz? .. Kuşkuda bulundıığu tan kendini alamadı. Bızi beraber görmelerini istenu seziyorum kendisinin... Eh, bimiyorum Orhan, seni kıskanıyorum. var bu akşam. Nılüferin gözden kayboluşunn Benim mLsafirim yemek sonu linmez. . Bir şey fısıldayıverirler, Son cümleyi şakacı bir eda ile ilâ efendim .. Gözü açılır kızın... Dost muhabbetle seyrediyor. Yüreğmd» ve etmesine rnğmen, bu hissinde na ksdar. O da Lausanne'dan kalhakikaten samimiyıli. îclâl kızın ya kıp buraya kumar için geliyor. Ga uyur, düşman uyumaz sultanım... garib bir sızı ile onu düşünüyor, kışı!:İ! frkekleıe za fı ne derece zinoda yemek yiyeceğiz... Oyun sa Yirmi üç sene geçti, buyurdunuz . Macerah hayatı acaba bu limanda dediı bilirdi. Orhanla karşılaşıp ta Ionund3 seni bulurum. Telâşlanma. Lâkin hatırlıysnlar olur efendim..» sükun bulacak mı? Yoksa NilüfeNilüfer tesadüfen işittiği bu cüm rin peşınde yeni ve tehlikeli roacenışma fırsatını bulduğu anda, o kendimi belli etmem. Ayrıldılar. Genc kız güvertede leler üzerinde çok durmuş, ne ifade ralara mı sürüklenecek? Yannın nun. flört sahasına ilk adımı atmasa kalkışacğıns, bu ugurda hav süratle yürüdü. Vapurdan tek ba ettiklerini pek kavrıyamamasına neler haarladığını kim bilebilirî Arkası var salaya sığmaz çılgınlıklar yapaca şına çıktı. Gümrük memurlanrun rağmen tecessüsü artmıs ve haya