Katalog

CUMrflTRlVKT" Mart 1954 AVRUPA MEKTUBU Kopenhag'da yemek ve lisaıt meselesi Yazan: Aydemir Balkan Kopenhag Kopenhag'da baslıca derdlenmizden birUi de yem^k meselesi oldu. Danimarkalılar, bütun İskandinavlar gibi, günü muayyen yeraek saatlerine ayırmamı»lar Her yerde, her zaman bize pek tıd gibi gelen yemekler yenebıliyor ve bu hiç de garib karşılaimıyor. Sabah kahvaltıları oldukça kuvvetli ve bol olmasına rağmen. bizim Sftle ve akfam yemekleri zamamna tekabül eden saatlerde yedıkleri jeyler, mezeler ve çerezler harieinde pek de itinalı bir mutfağın e«eri değil.. Bu yüzden, lisan güçlugü de araya girince, fciç olmadık zamane larda, hiç olmadık «eyl r yemek Jtorunda kaldık . Size Danimarkahlann bir öğle yemeği miıali vereyim.. Saat blrd» bir büyücek Kopenhag lokantasında idik. Listeden ziyade etrafımızda neler yendiğine dikkat ediyorduk. Çünktt bir haftalık pratiğimiı Danimarka yemeklerini listeden olcumağa kSfl gelmemkteydi. Yanımıra kerll ferli bir zat ffeldi, bir domste» eorbası ile bir bardak soguk •üt getirtti. Zaten sütü sıcak veva çekerli istediniz mi yüzunüıe garib garib bakarlar. Onlan bltirdikten «onra bir tabak reçel ve bir baıdak bira tstedi, reçelin ösrüne de «üt dSktü, karıştınp yedikten ve bu arada btrannı da lçtikten lonra çekti. gitti.. Bu »dam, bilivorduk ki ne rejim takib eden bir hasta, ne de blr kseık idi îki.fiçsaat sonr» tekrar avnı şekilde bir şey yer, tekrar «rütunü, birasını lçeT, akşam da evinde midesine un veva nisasta «Israk aneak patateı haşlama» girerdi. =haberleri Hayat pahahlığı Pazartesi Konusmaları tiunet kitab almayı ihmal etmedik. Baslangıca bakuı: 1 Danimarka lisanının telâffuzunda dikkat edilecek Oeak ayında, bir evvelki «ya husualar: Merak bu y*. flclıfe bir uçakla nazaran hayat yüzde T.68 Kelimelerin ortasmdaki gırtlak öteye beriye gidip gelenleri bir bir pahahlandı darbesi ve sonundaki tonik ıada'. yakalamak ve hepsine şunu sormalc Gerisini vann siz kıyas edin.. Hele tstanbul Tlcaret Odası tarafmdan şu gırtlak darbesi .. Güzelim ka her »y tertib edılen geçınme endekii. Uçaga ilk defa bindiğiniz, ilk dmlan kuluçka tavnğa döndüren şu nin 1K4 yılı ocak ayma ald olanı ha. defa uçtuğunuz zaman neler duygarib lisan . Aklıruzda olsun, hoşu rırlanmıj bulunmaktadır 183» yılı «*» kabul edllerek hazırla dunuz? nuza giden bir Danimarkah hanımla nan bu endeks ocak 1954 te 479 3 « Bueüne kadar raitladıklanm asakm konuçmağa kalkmayın, yahud beiığ olmuçtur Bu hale nararan ara. rasındıı bir tek kabadavı çıkıp da: »ade su konuşun. Danimarkah dil lık ayın» nısbetle yuzde 7.68 yuksell; Müthiş knrkhjm'. Ama ne yaberler» Tann tavuakuşuna yapbğı k«ydedilml»tlr. Aralık ayına nazaran ocakl» gıd» parsın, ekmek paruı için katlanazızhği yapmıs.. maddelerinde yuzde 7 33. ısıtrruı ay. dık1 demedi. Bu lisanda en vumuşak. en hafif dınlanma ve temızleme raadaeierlnde Bizim ilk uçaŞa binisimiz döpsolması icab eden kehmeler bile pal juzde 6 04. muhteî.f maddelerde yuıde düz gezinmek içındi. Buradan txdır küldür.. Meaelâ «affedersıniz» 1 07 yuk»»lme vardır. mire oradan Ankarıya 111e de unaml denir, bilir misiniz?.. UndsKöylü Partisinin siyasî cakla ftidin dive bizi zorlavan olktilt' Küfür gibi toklayan şu af dimadı. Birineisinde bal eibi korktutoplantısı leme kelımesine bakın. Hem de Turklye Kovlu Partısı dün Toph»ne ğumu, ikincisinde sadpce bu korS ten sonraki gırtlak darbesini, hele de Karabaş mahallesındeki kahveler. kuyu yenmeğe çalıştıgımı hatırhsonraki tonik sadayı da bunca ku den birlnrie sıyul blr toplantı yap. yorum. Korkunun yanıbaşın'ia ge«ruru yetmiyormuş gibi hiç ihmal mıştır II Idare kunılundin btr hatlb, töz en, belki de korkunun ta keniisi etmiyeceksiniz.. alarak, partilerlnm bir vaid partlsı oL olan Mr sev vardı: Otelimizin lokağını telâffuz eder madığını iierı »urerek tenkıdlerde bu Uçarken duvr!'jğuınuzu hiç b)r j ken hiç bir zaman edemedik ya lunmustur. »eve benzetememek. Dükkâna giren kamyon hattâ yazarken, değil bir, bazan Uçakta hpp bunu düsürMiİTi HurÇofor Mahmud A>ıl, Idaresindekl Danimarkalılar bile içinden çık?Turk Petrol Şırketlne aid 4975 plaka dum duyduğumu boyun» blr şeye mıyorlardı. Görün de hecelemege sayılı kamvonla evvelki gece yarısı benzetmeje çahştım. Benzeteme1 çalısm: SchreTsh'esveedt Bu kaKadlkoyde Soğualuçpşme caddesmden HiTn. Bınncistnde korkhım HemışBenzetmek meselesi, bir ara reslabahk içinde evvelâ sesli harflerı geçerken Havva Suyolcunun sahlbi bu tım. ikmcisinde bunaldım ve solunduju 86 numarall nalbur dukkânın. s«mları bir hayli oyaladı diye bu bir bulun, belki okursunuz.. nunda herke» gibi ben de uyudan içeri girmljtlr. sözü hemen resim dünyasına aktar• ** Dükkanda S6 bln llr» kadar bir ha durn!.. Uçaklann ikisinde de, yolsar meydana getiren ve ıarho« oHugu culann hemen hemen hepsi hava mak şart değil, Kopenhag'da her yerde gayet gflIddla Bızde resim «anab henüz çok zel eamdan telefon kulübeleri var. kazayıedilen kamyon loforu, Mahmud landıktan beş on dakıka sonra numuteakıb hÂdme yerlnden kaçHemen her yerde rastlanıyor; mey mıstır. Polis. fiıart loforu aramakta o sıl mışıl uyumsğa baslamışlardı. gencdır. Bu «öz onun dedesı sayıHerha'de onlar da uçarken duy lır. Ucu resme, heykele. değil baska dan ortalarında gişelerde.. Her ta lup Uhkikata devam edılmektedtr. duklarını bir »eye benzetmege ça işlere dokunuyor. Çeşıdli elişlenne, raiı da resim, reklâm doMuğu için Kmlay Fatih şubesinin yıllık hştılar beceremeyinee iolugu uy yapı sanatma yaraşıyor. Herhanîi kapısını da bulacmazıırız.. Duvarlan kongresi bir şeyi, bir kimseyı, bir olayı ılle yerden otu* »antim havada kesilKızıltj Fatlh fubeıinln yıllık kon kuda aldılar.. de bir başkasına benzetm»k arzusu mif, konuıanın Mdect ayaklarmı greıi dün aabah taat 10 da Fatih Ev. *** görebiliyoT, eğer isiniz acele ise bir lenme Mlonunda yapılmıstır Kongrt Halk dilinde bol bol harcanan üuan kadar yaslı görünüyor. ÖmLokantalarda «ldukça baslt plş) ayağın da icabmda ne kıdar geveze baıkanlıjına Beledlye Meclls uyelerin sözlerden biri biz ressamltrı ikide "inde ilk defa gördüğümuz bir yaDuman »eçıldikten «onrı, rüm!| «t veya balık bulmak kabil, olabilecegine ihtimal verebi'.iyorsu den Rahml rapor okunmuştur bancıya: dilekler ve bir düsündürür: yalnız banlarında ancak öğle yeme nuı. Fakat rehberi açıp alfabeyi taYenı ldar» heyetl »eçımınden önce, Sizi bir yerden gözüm ısınyor. Bırak canım! Hiç bir jeye benği diye saat 1.5 tan tonra verilmez, kib edeyim demeyin, acayib bir aı rlyaset dlvanına blr takrır verilerek Demek, veya demem?k için az rey kullanan her azanın 5 er lira nak zemiyor, sözü. bazı yerlerde ife akşam yemeğine ra.. Ne O, Ö den, n» U, Ü den tonra dahildir diye saat 2,5 tan evvel bu geliyor.. A« lar, Ae. ler, hele ortası dl yardımda bulunmaıı teklif olunmu* ve bu teklıt kabul edümi|tir. lamazsınız.. 2.5 ta da aksam yemeği vanlamanna çizgill O lar t i en tonSaat 17 y» kadar devam eden kongr*. olur mu demeyiniz, bal gibi olu da.. yeni Idare heyetlni »eçtlkten »onra toplantıya son vermistir. yor. Danimarkadı haı Islmler galiba Bir çocuk kujuya düşerek öidü Bugün 8ğle vakti. blraz geççe bir bir kaç düzlnevi geçmiyor. JohanTaslıtarU goçmen evlerlnd* oturan lokantaya eittik, kapıdan ihtlyaten ne§ Peteraon isminde bir ahpabıma Şevkl Okan umınde 7 yasında blr sordular. «Ne istiyorsunuz?» «Öğle telefon etmek istedim.. 4 «ütunluk çocuk, komfularımn bahçesınde oyyemeği», dedik . «Maatteegsüf öğle narken. lçl ıu dolu blr koskoca rehberin tam uşenmeden ve bogularak olmuftur. kuyuya du«mü| Kaza etrafında yemeği servisimiz bitmiştir.» Tam saydım yetmif altı sahüesi Peter poliı tahkıkat yapmaktadır. çıkmağa hazırlanıyorduk kl kafamson tutuyor.. İntihara teşebbiis da bir şey çaktı, belkl tutar diye **• BüyUk Langa, Mesihnaja caddeslndc «Ya akşam vemeği» dedim «Buyuevde oturan Gül Raadhua meydanında her akşam 62 numaralı bir hızmetçı, Bahrlye kınm. run, diye cevab verdiler. ona daha soy İsminde 25 aded yeni başladık » Henfıer biri az da ışıklı haberler geçen bir bina var. .çmek «uretile intıhara tesebbüs etmij . ha aç aç yolluvorlardı Velhasıl ne Yüzlerce metreden okumak kabil. tır Muntehlr. Haspkı hastanestne kaidımidemiz, ne akhmız bu yemek me Bir gec« durmuı alâkamıı kesilen rılmııtır. Intihar sebebi, pollj tarafın dan Uhkik edilmektedir. selesin» yatmadı gitti., dtinyadan haber almağa çalışıyorİki mütecaviz yakakndı duk . Bana nazaran lisan, kıdemtne **• Mehmed Dural ıamınde blr jahıs, kagüvenen Karabuda bir müddet bak rııı Sıdıka Ouralla evvelki gece 5d.it Başka blr derd ekmek.. FransadY tı, baktı. Sonunda «Kanal bölgesin. 19 «ularında Topkapıda Mithatpaıa ko«İtalyada ekmek az yeniyor, yemni de, gene işler kanşıyor galiba, de kti civarmda blr akrabaUrını ıiyarete yor diye şıkâyet edenlere Danimar di. İneilızİPrle Mısırlılar çarpısrhn giderlerken. kar;ılarıru Mehmed Kır Tufekçıoglu i&lmlerınde kayı tavsıye ederım. Blr gün Ko lar, 7 ölü varmu..» Aftzım açık ka mızı v« Cavıdyollarım kesmıslerdır 2 kıık çıkarak penhag'da bir lokantaSa rozbıfe larak bu hikmeta bir cevab vereMütecavızlerden Mehmed Kırmızı. ellndt balta oldugu halde, Mehmed Dubenzer bir şey bulduk.. Aynca medim. ralı blr kenara çekmlg, Cavld de ka «ekmek» demek gafletinde bulunErtesı eün Belen ve grevden her dına tecavuze yeltenmıstır Sıdıkanın duk. Sekerli, küçük küçük pastaya nasılsa kurtulan Paris Bazetelerin feryadı uzerlne. yoldaıı geçenler. mu. benzer bir şeyleri o da epey sas den öğrendık: 7 Mısırh vüzüci tecavlzlerı yakalıyarak polİH teslüs kmhktan ionra bulup getirdiler Manşı İnsiltere istiksmptınde geç etmljlerdlr. Saçlalu hakkınd* Ukibat» geçtl. «Hayır, dedik, ekmekB bizim anla meğe muvaffak olmuşlart... miftır. dığımız manada »kmeğe onlar * *• P. T. T. Dağıtıcılan Derneğinin «Fransk bröd» dlyorlarmıı, yani Kopenhag'a ilk geldiğim eönlerkongresi Fransız ekmeği .. Amcn Allahım, deydı.. Guzel güneşten istifad» İle, tatanbul PTT Dagıtıcıları vt Hat lokanta birbirine girdı; koşusmalar, Karabuda ile Vesterbrogade gezi Bakıcıları Demeglnln yıllık kongresi aşağı kata telefonlar, nasıl bulup sind» yürüyoruz.. Sağımızdan, «o dün aaat 14 t* LaleltdeRl Çıçekpalasta getirdılerse, satın mı aldılar ne yap \ lumuzdan geçen Kopenhag'U ha yapılmıjtır Bu toplantıda bılhassa 6145 maddelerinın tılar, Fransk bröd önümüze geldi ! nimlann mütebessim nszarlarına sayılı konunun bazı ve kanunun Pde fıştirılmesi lstenmiş T incecik iki dilim Pandispanyaya rasthyor; adeta zevklendikçe zevk T. cllerın magduriyetlne sebeb oldugu Aneak . .. benziven |eyler. Netice itibarile o leniyordum.. Fakat biz yürüdükçe lddlı edilın,;tır Hara'eth geçen toplantı. günden sonra görüp yiyeceğimiı ni kadını, erkeği, ihtiyan, çocuğu, ay ıdare hejetı seçımi Üe sona ermıgtir. ne kadar Arabacılar Cemiyetinin met o oldu. nı »ekilde süzmeğe de\am etmiyorgüzel elursa elsun, kongresi • •• lar mıT. Allah, AHah.. Bu da ne' Arabacılar Cemıyeunln yıllık kon. Llsan meselesini n* yaptık derNıhayet Karabuda kolumdan çek j gresl dun sabah laat 10 da Bejıktajta Cockfail ve BuHerfly. einiz?. Danimarka lisanmı, kulağ* ti: «Bana bak, dedi, şu bınlo'ce ın Hayreddın lskeleslndeki Nuri Demlnl nasıl geldiğıni «vvelce hikâye et san arasında bir esmer bizleriı. ! lokalinde yapılmıjtır. onlara Kongre gurultulü blr hava İçinde miştım.. Bu hınltıh, acayib. iptıdaî Neredeyse kafese koyup seyredebaşlarmş ve başkanlıga yuz« yakın bambaşka lisan insanda bir kaç kellme dahi cekler . Boşuna keyiflenme..» ımzalı bir takrir vertlmsstlr. Bu takolsun öğrenmeğe hiç heves uyanSonradan da gördüğüm gibi Da | rırde uyeler, cemıjetln Isçl Sendıkal*. bir mükemmeliyet dırmıyor ki. Maamafih bir küçük nimarka bütün İskandinav mem : rına kabulu ıle. snn zamanlarda paha. lıla^&n araba levazımatı karşısında leketleri içinde en çok urışını olan | kazandıracak, •IJJJJJJJJJJJVBJI «nmıııııııııııı»»»»»»»»»»»»»»»»»»»»»»»»! nakliye ücretlerınln artınlmuını tek. Ucuzluk Krah Mecidiyekoyünde | memleketmis.. Yüzde doksan küs ır I lıf etrruşlerdır. ıle yegâne çorapfır. Tekhfler kabul olunduktan aonrs. yıOtobus duraSmda 41 No. da \ Norvecin önünden en fazla sarışına sahib bu memlekette, kara ke nl ldare heyetl seçllmtj v« aaat 11 *d« Balkan Yağ Fabrikası Limited \ toplajıtıya aynı elektrtkll hava lçerl. dive bile rastlamsk kabil defil .. Ştrketinln satıs mağazasmda bi j tlnde son verümljtlr. lumum yağ ve zahireyi en yük . ' Mart 1 Cemaziyelâhır 25 YÜKSEL ÇEŞMECİ gek kaliteli ev erzakını görülme mis ucuzlukta satıja bagladığı İle ve bundan bütün Mecidiyeköy. | KEMAL ÇIPA Levend. Slşli hattâ İstanbul ta ' even Kazanıyor Yazan: Bedri Rahmi Eyüboğlu I I 1 Tüı*k Elişleri Yurd içinde ve yabancı memleketlerde muhtelif sergiler açılacak Türk El Sanatlannı Tanıtma De* neği, Türk el işlerinin yurd içinde ve dışında tanınmasına ve inkisafına çalışmak üzere yeni bir tejebbüse girişmıştir. Bu maksadla, her vilâyete müracaat ederek, Tttrl» el ianatlar.ru ilgilendıren ve o m » hallin hususiyetini taşıyan eşyalann her birinden birer nümune gö» derilmesinı istemektedır. Dernelri bunlardan başka ağır olanlann da bedelinin ödenmesi kaydıle yollanmasını bildirmektedir. Bütün memleketten Türk «1 iflerinın toplanmasını müteakıb, ge» rek yurd içinde, gereks» yurd dısında muhtelif sergiler açılacaktır. Bu sergilerle Türk el işlerinin g«niş şekilde tanjtılmasma çalısılacaktır. Bir amele 500 kilo ağirüğında bir ta? parçası altında kaldı ve öldü Atatürk Bulvan üıertnd» Beledtr» lantıyesinde çalıjan ve aynı yerd» y». tiD kalkan Şe\ket Dilhan admdaM amele dun, saat 16 raddelerlnde in$katta toprak kazarken dört metre yüksek» likten kopan ve tahmlnen 500 kilo ktv> dar ağırlıkta bulunajı blr tas Da^ça. jının altmda kalarak ezllmı^tır. Şev. ket Cerrahnaşa hast&nesin* KOturulur. ken yolda ölmustur. Türkîye İş Bankası KASTAMONU "Şubesi Açıidı BACAKLARINIZ ÇOK GÜZEl OLABİLİR... I rafından. Kadıkbyden alısveris ettikleri memnunıyetle öğrenilmistir Ne sorarlarsa gorsunlar, «bilmıyorum> du cevabı. Abdi Ağa, bu sefer teker teker hepsinin yuzune baktı. Hepsinin de yüzü sapsanydı. Bir zaman da gozle'mı onların yu'ivian Eİıp. önüne ığdi. Sessizce öyle kaldıBaşmj kaldırdığında tekrar teker teker delici bakışlannı üzerlerinde dolaştırdı. Dudaklan usuldan kıpırdadı. Zayıf bir sesle: «Beni dmleyin kardaşlar.n dedi. «Önce elinizi vicdanlarmızın üstüne şoyle bir koyun . Koydunuz mu? Haaa işte ondan sonra bir düşünün .. Sızlere soruyorum şimdi: Bal doktüğünüz kapınızdaki köpek, sizi dalar, çoluğunuzu çocuŞunuzu öldürürse ne yaparsınız? Bunun cevabını isterim »ızden . Eliniz \acdanmizin üstünde. . Ondan şaşmayın . » BakjşUrmı her birinin Ostflnde uzun zaman durdurarak gene teker teker baktı. «Bir cevab söyleyin. Ne yaparsınız sız olsanız » Bu sefer de şiddetli şiddetli gözlerini bir yıldırım hızıyla üzerlerinde gezdirdi. «Siz olsanız ne vaparsınız Söyleyin » Mırıltı halinde: «Olacak olur.» dediler. Abdi AJa gözlerinı belerterek: «Yani?» tSenin dedijln Ağa,» dediler. Nlşanlandılar. îstanbul 28 2.1954 1 £ jı m V E. ] 6 35 12 27 15 35 18 00 19 29 |12 37 626 9.34 4 56 12 00 1 3 1 10 56 iBACAKLARINIZA SIHIRLI BIR GUZELUK VERIR Dün 350 turist geldi I denizierini horoza, haritaaını kuOalo Fiord adlı 21000 tonluk Norve«j ' şa!. Birisi çıkar gökten bir avuc yıl ieyyah gemısı dün saat 14 te Istanbula M dız toplar. tutar bunları ayıya ben 350 Amerıkan turlstl getirmutlr. TurİJt. | retır, kepçeye benzetir. Çocuklu îer bilhassa llmanımızdakl buz kutlele » rlnl alâka ile sevretmıs'.erdır. Norveç Bütün mılletleT masallanndan ru jumrlanberi gök'eki vıldızlara ba gemlsi llmanımızda 2 gun kalacaktır tun da edebiyat kollarının en son karım. Onlan yıldızdan başka niç Britannıc adlı 30 000 ton'uk trinsat, örneğine kadar, durup dinlenme , bir şeye benzetemedım gitti!. ıntık de bueun saat 17 de lımanımıza den, eşyayı insanlara, insanlan esHele ne kerçe gördüğüm zaman lelecektir içinde 400 Amerıkan tvristi yaya, otları boceklere, bocekleri yıldızlan hatırladım; ne de ayı bulunan trsnsatlantik. çarşamba gunüne kadar sehrımizdt kalacaktır. çeşidli bitkilera tabiat olaylannı, o\natırlarken aklıma yıldızlar gelFinlândiya Elçisi toplum olaylanna benzetmek ko di!.. Ama benzeten btnzetmiş işte. Tlnlandlyanın Türklye elçlM Osko nusunda adeta vanıa girmişlerdir. Kanun da çıkarmıslar bu yolda: tvala. dün uçakla memleketlne mttte. Benzetmek salgjnından aklı basın Benzetmekte hata olmaz! de vecclhen jehrlmUden «ynlmıstır. da. kerli ferli ilim adamlan da kur mıjler. tulamazlar. Bırisi tutar bilmem ne**• ırmak. Çırak telâşlanır Şeyh der renin dağlannı tavsana benzeur, Hiç bir şeye benzemlyor. Yar kigın üstünde düsündükçe bu sözün Evlâd, evvelâllah karsıya geçe içlndpn şu anlamlar çıkıyor: ceğız ama bir şartla: Suya daldı Bu iş bir (Heneğe dayannı ğımız zaman ben boyuna «Allahım» yor. Bu iş köksüzdür. Bu iş çesidli diyeceğim, sen de hiç durmadan insan tecrübelerinin birblrinf ekle «seyhim» diyeceksin. Merak etma nerek kurduğu zincire bağlanmı boğulmadan karşı kıyıya çıkacağız, yor Bu işte blr tek insanın yapaÇırak şevhin eteğini tutar. Iryalnız ortava çıkmak isteyişinden mağa giıerler. Biıisı «Allahım» geien bir sakarlık var. Güzel dedi der, öteki «şeyhim» der. Güzel güğimiz, saâlam dediğimiz, mükem zel ırmağın ortasına kadar gehrler »nel dH'Simiî, u«ta elinden cıkmi' ama kör şeytan bu ya!. Çırağın deHttimtz iş'en: bır and». bir HoŞıl içine bir şüpheJir sokar: binbir lezzet duvanz. Bu lezzetler. Niçin o Aüahım dıyor da, ben bu duvgular birbiri içinde erimişşeyhim diyorum. Belki ben de Allerdir. Bu vüzdpn onlan bir bir adlahım dersem ırmğı daha çabuk l'H''îıramavız Ams çok vuklii, çok asarız, der ve o da şeyhi gibi «Alsalkımsaçak, çok köklü olduklarını lahım, Allahım» diyecek olur. D i duyan*. mesıle yavaş yavaş suya gomul**• meğe baçlar. Şeyh i$in aarp» aardıSanst almında başkalanna ben ğuıı görüncec: zemek, başk^ sanatkârların tesiri Evlâd! der, sen Ugfesklsi gialtında kalmak diye bellibaslı bir bi dua et, yoksa bopu**«j»ğızl konu vardır. Ö;. le ressamlar tanıdım Öteki hikâye de şöyle: ki baskalarının tesiri altında kalır Azılı bır pehlivan, dünyaya meyda kendıme has dejerleri kaybede dan okuyor. Tuttuğunu kopanvor. rim korkusu ıle miyfve pitmezler, Şampivonluğu dünyaca kabul edikitab karıstırTiazlar. Kcndi göîsi liyor. Bazı gencleri de yetistirmeJta ne, kpndi ellerile bir madalya takan başlıvor. Genclerden bir tanesi usbu pibiler aras'nda doğru rlürüst tasından başka herkesi yeniyor. bır «anatkara rastlamak imkânsız Onun bütün oyunlarını Bğrenmiç, dır. Doktorlar bunlara bir kelime üstüne üstelik ustasınden daha kuv ile «mepaioman» derler. vetli. Etraftan: Sanat alanında ortava sa£lam 1ş Kaç rjara eder, dlyorlar, astayı ler çıkaran sanatkirlann hiç bıri da yenmelisin ki blr şeye benzesinl. sinde bsskalanna benzememek için Çırak bir türlü cesaıet edemiyor. sarfedilmiş bir gayret yokrur. Sev Sonunda meydan okuyor ama :!k: diğımiz ustaların herjsi seve seve elensede usta çırağın «ırtını yer» başka ustalara katılmışlar, hattâ g.*iriyor. belli bir zaman sevdikleri işler «raÇırak el Bpflp. faltası gibi açılnuf smHa kaybolmuşlaHır. tyi sanat gözlerle soruyor: kârların ustalarına karşı gösterdik Ama usta! Bu numara da naleri sevgi her zaman insanı sarsa reden çıktı? cak bir şeydir. Bu sevgi çoğu zaUsta gülüyor: man bir karasevdaya döner. Usta Evlâd diyor. Bu ls*n yflz tan« sevgisi sanat adamlarında o kadar numarssı vardı. Sana 99 unu öğretdurulmuş, dinlenmiş, biçim almış tim. Bir tanecik kalmıştı. Onu da ki. bir sanat adamından konuşurögretecektim ama vakit bırakmadın ken: kü. Sevdifti kadar da, ^evildl ve »evdirdi! diyebiliriz. Sevme, sevılme konuıunda işi sağlama bağlamak istiyorsanız sanat yoluna düfün. Sevdiğiniz kadar sevileceğinıze emin olabilirsiniz. *** Usta «evgisi flstüne duyduğuro hikâyelerden iki tanesini her zaman habrlanm. Birisi şu: Bir şeyh müridi, çırağı ile diyelim uzun bir yolculuğa çıkarlar. Günlerden bir gün karşılarına belâlı oir ırmak çıkar. Koprüsüz, geçidsiı bir mı ugrasınz. Tanh bir tekerrürdür. Sözunde demir atanlarımız mıdır? CUMHURlYIT'lD IDEBÎ TCTRtKASI: 3 O İNCE MEMED Yazan YAŞAJt KBMAL ğidin yiğide taydığını kim görmüı nüz bunu. Öyle değil mi Hacı?» İçeriye büyük oğlu girdi. «Sen bllirsin.» Hacı, kısa boylu, çakır gözlü, ko zaten. Aaaah Veli Ağam bes para >O silâhı getir oğlum» dedi. Bunu duyunca Abdi Ağa, sanki Oğlan. odadaki, duvara oyulu bir caman burunlu, zamanındın önce lık bir avrad kursunil» giden Veli mühim şeyler söylemişler gibi, ondolabdan yepyeni bir tabanca çı ihtiyarlamıs, yırtık, yamalı eibueli, Ağam... Gözümün önünd* vurdu lan tasdik edercesine: «Hah igte kardaşlar, benim itim kardı babasına verdi. Abdi Ağa, e yüzü gözü kir pas içinde, bıçak kâfirin kızı... Bir de nlsan alıyordu benirn çocuğumu daladı. Çocuğu lindeki tabancayı yanındakin» u görmemis, karmakarıs saçlı lakallı, köpoğlunun kıa... Bir d« niaan... toza batmıs çıkmif gibi bir adamdı. Kimbilir nered» ögrenmij...» mu da, beni de parçaladı. Bir tanesi zattı: Abdi Ağa: «Öyle oldu canım sevdigım ASonra, kendi kandln»: «Teker teker bakm» dedi. «Kıkaçtı gıttı. Yakalanacaktır. Kuş o «Duydunuı jrt» dedi «Hepüüı «Namussuzlar, nankorler, «klup uçsa, gene yakalanacaktır. Kur nn elinden aldığmız bu tabanoa ğam. Tam öyle oldu ift*. Tabanca tuluş yok. Burada onun suç ortağı mı? Veliyi vuran tabanca bu ta yere düsünce .. Yani yere dusünce boyle gördünuz değil mi? Zekeriya mekıizler...» diy« aoyltndi. canım sevdığim Agam, yerden ben sen? Sen de boyle mi gördün?» Abdi Ağt köpürdü: kaldı. Bütün kötülükler bu kızın banca mı? İyi bakın .» «Aynen böylt gördüm> dsdi Tabanca elden ele dolandı, geri aldım. Kız, arkasmı dönmfif kaçı «Hopinis b8yl« fSrdünfls Sylt jnızunden oldu zaten. Bütün suç da yordu. Yani oglanın «lini tutmus... Zekeriya. mi?» onun .. Oğlanı da kız vurdu yani.. Abdi Ağaya geldi. «Topal Ali, t«n?» «Gödünuz değil ml?> dedi, Ab Oğlan dediğim o melun İnc» MeHep bir atızdaa: Gözümle gördüm ki Veliyi kıı vurmed var ya, is,te o. Onun elini tutTopal Ali, çoktandır patlama)* «Bflyl» gorduk,» d«dÜ«. du. Beni İnce Memed, Veliyi kız di Ağa. mus ikisi birden kaçıyorlardı. Var hanrlanmıstı: vurdu Ikisinin elinde de tabanca «Elinizi «1ın da vicdanınızın uı «Gördük> dediler. «Ben. dedi, «ben hiç bir | e ytüne koyun köylülerira, kardaslavardı Hepınız gördünuz. Önce mel «Bu tabnca kızın elindeki Ve dun Hatçeye sarıldım. Göndermeun beni hedef aldı ateşledı. Sonra liyi vuran t^hancadır Kız Velıye dim. Gozumün önunde Hatçı vur görmedim Ağa. Hiç bir leycik. Bır nra .. Bir karıa çoeuk öldürmeğe da kız, oğüanı hedef aldı ateşledi. ateş etti. Veli, vere düşünce, taban du Veliyi. .Basını salladı. Gözlerini, ıx rurdüm diye köylü yüzüme bak kalksın beni Beş tane koca köyün ca da kızın elinden toprağa düfü yaşarmıa gibi kuruladı. «Aaaah Veli mıyor. Ne bu köylü, n» da bizim ağasını... Sahibinl... Bır kas için. Abdi Ağa, dışarı bağırdı: «Çocuklar, biriniz buraya gel verdi. Yerden tabancayı Hacı aldı Ağam. Veli Agam gibi var mıydı? köylü. Ben geçerken çocuklar bile (Aıkan </ar) Kızı da Hacı tuttu. Hepiniz gördü Kötüler kıyar zaten babayigidt. Yi arkaunı dönüyor. Avradun bÜ« basin.» na tiksinerek baktı, Konusmadı benimlen. Ben, hiç mi hiç bir |«y görraedim Ağa. Bunu boyle bilesin. Memedin seni vurduğunu bile görmedim» dedi, ayığa kalkü kapıya doğru hışımla yürüdü. Bütün vücudü isyana kesmişti. Müşekkel bir isyan gibi yürüdü. Abdi Ağa böylt bir hareketi. boy• bir isyanı hiç kimseden beklemezdl. Aptallastı. Dudaklan larktı. Az, kendin» g«linc« rinirlendL Sinlrden bası lalllanmsğa bajladı. Arkasından kosacaknuı gibi ona doğru uzandı: .Topal Ali! Topal Ali! O koydt durma gayri. KByt vanr n m u , •vtni yflkl*, n*r«y« gM«n«m fitl Bir gfln daha kabiMn tvd», adam gönderir, trini bafina yüttınnm. Duydun mu Topal Ali?» dryt bağırdı. ERENKÖY ETHEMEFENDt ASFALTINDAKİ APARTIMAN DAİRELERİMÎZDEN BİRÎNIN PLÂNI < o ^0 p K T~ 1 1111,' T^it Eı t II M«K |l HER AY BİR DAİRE (tznür veya Adanada Ev) P HER AY ALTTN •• PARA İKRAMİYELERİ 10 raart akjamına kadar h«sab açtınnrtanu bu apartıma» dalrelerinden birine lahlb olursunu*. ÇekilU: 80 MART TİIRKİY F KREDİ