Katalog

r~\\ Merahlı Resimler f SAĞLIK BAHISLERİ ") Asabî gerginliği yenmenin çareleri Ekserlmlı gunlük l^imizi frenleri sıkılmn olduğu hald* hareket •den bir otomobil gıbl görurüz. Bu fren, gayrühtiyarî kendımiıl kapurdığımız asabl gergınliktir. Faaliyetlerimize, hat'â o>unlarımıza bu gerginlık o kadar karıs.maktadır ki bu hal bize normal gelmektedir Çenelerimızin kasıldıguun, mideleri mizin buzüldüğünün, adalelerımizın gerıldiğinin farkına dahi varmıyoıuz. Halbuki bu yüzden husule gelen yorgunluk kuvvetimian isratna sebeb olmakta, imkânlanmiLi v» ttrafımızda olup bitenler hakkındaki muhakem* kabiliyetimizi azaltmaktadjr. Gergmlik, otomatik bir fekllde yapılacak bir hareket için luıumsu7 ve mübalâğalı gayret »arfetmek demektir. Neticede adalelerimiz kasıhr. Insnmazsanız bir tecrübe ediruz. Şoyle gayet muntazam konusmağa çalışınız, kekeîıyeceksiniz Dünyanın en rr.ukemmel piyanısti pa'maklarını düjünduğü halde takıhr. Yapmakta olduğumuz ije, lüzumsuz bir gayret sarfediyoruz. Halbuki adalclerımize sert emirıer v«recck yerde tatlıhkla konussak muhakkak ki çok dsha iyi hizmet görürler. Meselâ gozumüzun gbrmesi gavet tabıi bir hâdısedir. Fakat nazarlanmm herhangi bir şeyt dlker ve iyi gdrmek ıçın kendımızi zorlar sak adaleler gerılır v« iyi görem*yız. Bunun neticesl yalnız flzik! değiMir. Adaleler kssıldığı zaman dimağ da bulanır. Onun içindir ki kendi ha'inde bir adam, burosunda her gunkd işini yaparken büyük bır kolaylıkla hareket ettiği halde içtimalsrda ne söylıyeceğinl, ne ya pacağını çaşırır. Bu gerginlik gltgide blr Idet hükmüne gırer ve adaleler kssılmıj olarak kalır. Bu vazıyette de gerginlığin farkına bile vanlmat. Peki rahatlamak için n« ytpmalı? Bir kere adale gerglnliğlnl mahallî bır şekle sokun. Meselâ şu anda belki de Bİnınızı burujturduğunuzun farkında bile değilsiniz. Halbuki her halde bıraz buruşuktur. Bundan eraın olmak için bilhassa alnınızı buruşturunuz ve adalelerin nas;l kasıldığma dikkat edınız. Icabında bu vaziyetın koayca farkma varırsınız. Bir kere gergınliğın «ebebl öğrenildi mi izelesi kolaydır. Bunun için gerginliği fazlalastırınız. Sonra kendinızı bırakınız. Kasılmış bulunan adale kendilığinden yerine gelir ve gevşer. Ahn ve kasların geriimesl çok dıkk^te şayandır, çünkii en ufak bir endişede bunlar harekete geçer. Ne zaman endişe etseniz muhakkak ki kaşlarmız çatılır. Denebi'ir kı kaşlar çat:lmadan endişeye kapılmak ımkânsızdır. Bır mesele karşısında kaldığınız zamı n kaşlarınızı çatmamağa alışınız.. Goreceksiniz ki halh daha kolay olacaktır. Çene de İnsan vücudünün en m ı nidar bir kısmıdır. Hiddete kapıldığınız zcman dişlerınızi gıcırdatırsınız, yahud sıkarsınız. Bu vazıyette, dimağ harekete geçerek şoyle bir netlcey» Ttrrr «Buhmnh Wr durumdayız, müthij bır mani karşısmda bulunuyoruz • B'jnun üıerine de içimizi endişe kaplar Dişlerinızin sıkılması sona erdiği vakit de dimağ davsnın halledildiğine hükmeder ve kendinize itımad gelir. Endışeye kap'.ldı^nıt, kendinizden şüphe ettiğiniz zaman dıçlerinızi sıkıpı sıkmad'^ımza dikkat ediniz ve bu hareketi yapmamağa gayret ediniz, Vücudümüzün en mOhim lcra or ganı olan elimiz de bütun faalıyet ve hlssiyatımız* Ijtırak ed«r. Kendlmizi çaresiı hlsetti|imiı raman kollarımın havaya kaldırınt Kızdıjımız vakıt de yumruklanmm sıkarıt Ellerınizi de r«hat ettirmeyi rahat bırakmayı bıliniz Bu suretle hiddetiniz geçer ve vanycte hAkim o'.dugunuz intibaı gelir. Alıdt bojluğuna bir yumruk atacak olsslar derhal o nahiyedeki adaleleri kasarız. Dairn» mudafaa vaziyetinde yaşarsanu mide adaleleriniı hep gergin durur. Kendinizi düşünceli, ııkmtıh hissettığıni» taman derhal kendinizi dinleyiniı ve mide adalelerini gevjetiniz. Endifenizi muhakeme suretUe ber taraf ettnek isterseniz çok def» bunlarm daha fena bir «ekil ılmalaruıa lebeb o'ursunuz. Buna mukabil adalelerinizi gev$etmek koiaydır v« çok iyi netice verir. Günde üç defa olsun rahatlnmayı Sdct edininiz. Şöyle biraz lere «erpe oturup hiç bır şeyi düşünmeyinız. Yahud yataga ystınız. Sonra almnızın, karnınızın, çenenlzın, ellerinizın adalelerini gözden geçiriniz. Bunlan ew«lt kasıp aonra gevşetinlz. Nefes almak da is.bt gidermek için iyi bır çaredır. Canımız ukıldığı zaman nefesimlz tutulma» mı? Sonra buhranh «nlar geçinc* genlf bir nefea tlmaz mıyiz? Demek ki genif nefes almasuu ögrensek daha az sinirlenlriz. Nefes alma ikl türlü olur: Asabtler (TÖEuslerınl stvrmek suretile genıs nefes çekerler. Halbuki bu, insan koştuğu zaman doğru bir hareket şekhdir. Asabıler hep nefes nefese olduklarvndan derin vt «ık nefes ahrl»r. Bu lsin normal «ekli gö&sün alt tsrafının şljmesile olur. Bu suretle bütün karın masaj gb'rür. Böyle nefes alanlar zor ılnirlenir ve gerginlik hi«sederler. Gerpinliğin en mühlm »ebeblerinden bir aceleciliktir. İnsan otururken, hattâ otobüs beklerken bile scele eHebıür. Acel* edenlerin vakitlerl hep dardır. Halbuki insan hiç bir vaklt bu hisse kspılmama'.ıdır. Acele ettieinizin farkına vsrdıfını» zaman daima ve bililtizam yavaşlayınız Acele ermek haric! hSdiselerin hayatımtzs hukmetmeîerini mümkün kılm?ktadır. Me?hur Finiandiyah atlet Nurtni elinde sa^t olduğu halde kosardı. Hareketlerini rakiblerine göre değıl, saate gore ayarlardı «GeMn» piyesl Şehir Tiyatrewu Drrnm Kıstturıda helen oynanmakta olan .Her şeye rağmen. pıyesin den sonra, Emile Zola'nın .Therese Raquin. adb romanından ahnarak Marcelle Maurette tarsfından sahneye rakledilmiş olan .Gelın» pıyesı oynanacaktır. Bu eser Ankarada Kuçuk Tıyatroda bu mevsim temsil edilmiş ve bas. rolü de Yıldız Akçan oynamıjü. Bedreddin Tuncelin dillmize çevirdiği tGelin» pıyesini İ. Galib Arcan gahneye koymaktadır. «Türk hikâyeciKği» konulu konferaıu Orhan Hsnçerlioğlu tarafından, Zr.ğrafyan Lisesi Mezunları Cemiyetinin tertıblediği konferans serısınden olmak üzere, yarın sast 19 30 da Cemiyetin Beyoğlu Meşrutıyet cad 69 No dakı lokahnde. .Turk Hıkâyeciligı» adlı bir konferanı verilecektir. Meviânâ lrln fevkalâde bir Uâve Mevlân» Celileddin Rumtnln 8lümünün 680 inci yıldönumü münaseoctile, Yapı v» Kredi Bankasının bır kültür hizmeti olarak hazırlamış olduğu «MevlSna ilâvesi>, Resimii Hayat dergisinin şubat layuı ile birlıkt* verilnrlektedir. Füreya Kıhçtan bir aeramlkle süslü nefis bir kapak içerisinde ıunulan bu deg«rli aanat eserinde; Hasan Aü Yücel, AbdülbaJd Gölpmarlı, Asal Hâlet Çelebi, îsmaü Hüsrev Tökln, Prof. Dr. Annemarie Schimmel, Sadeddin Arel, M. Zeki Oral, Nezihe Arazm «Mevlinanm hayatı ve felsefesi, Mevlevîlık, muhit v» Tann anlayışı, Mevlevl musikl T» âyinlerl v» Konya hakkmda degerli yazılarvian baska A. Kadirin Mavlanadan y«niUstirmelerf, dejrerli fotoğraflar, kubb» çinileri, rıisler v» İbrahim Çahının tablosundan bir kroki bulunmaktadır. e Büyük Adlı Hatalar LYOM POSTASS! ( 27 ) Son derece şiddeth soğuklar. Dan.markada b:r çok kımsolenn ölmesıne sebeb olmus. ve aynı zamanda memleket dahılınde bütun mun akalâtı da sekteye uğratmıştır. Yukarıdaki resımde, Danimarka sahıllerin de buzlsrın çevreledıği bır ıskele jjörülmektedir. Ayagı kavarak düsenler cok olduğundan. halk evlerden cıkmaz olmus. mektebler tatil edüdiğı gibi. devlet daırelerine de gıden rre*rurlar azalmıştır Danimarkada Buzdan Iskele! TEFRIKASI:3 V Senar orm«m clnayetln» lştlrak eden haydudlardan,»] henüz cezasıı kalan yalnu Rusl idi. O da 1803 senesi| aralık ayında yskalanarak Versay hapısanesıne atıldı., Rusi, hırsızhktan îspanyanm Saragos sehrinde tutulmufl] ve Fransaya iade edılmlştl. Bir metre 76 boyunda, tık giyah sach olan bu adam. aslen Italyandı Sacları alnına' ve ensesıne düsüyordu. Yüzü uzun ve renksızdi. burnu da| hürmetliydl. Yanaklan çukur ve c'cek bozuğu idi. Yü zünde güzel olarak yalnu g6zleri vardı. Üst dişlerindenı ikısi eksikti. Russi, çok sıkti, boî ve mübalâğalı bir ne , nk«tl« kooutuyordu. Fak«t dunn»dtm d» yalaa »oylü, yordu... CUMHURİYETin OSfü Yazan: Scrmcd Sami UYSAL "Aşkı taca tercih ederim!,, EUabeth bir an sustu. Sonra Kendısi de «Çocukluk» isımlı ese lerde olduğu gibi taahhüde müsaid derin derin iç çekip föylt devam rinde küçüklüğünde çirkin oldu olmadığuıı içi sızlıyarak hatarladı. •ttl: ğunu bızzat itıraf edıyordu. Ve Fakat bütün bunları Prensesin genc Senelerdenberi hulyalarımı o hattâ üç yaşında ıken kaybettıği ve tecrübesiz zıhnine sokup onu şımdiden zehirlemek istemıyordu: nun hayalı süslüyordu. Şimdi ise annesi, bir gun Tolstoy'u kollan Aramzda hangı lisanı konuşahakıkısınm mevcud olduğunu öğ arasına alarak: «Şunu unutma yavcağınızı pek merak ettım, diye soriçın rendım. Ve dun akşam ona Rus runı, kımse seru guzellığin du. yaya aid iki album dolusu resim sevmiyecek. Onun ıçin cesur, iyi Prense» gayet tabiî bir eda İle gönderdım. Aynca bu manzarala ve reki bır insan olmağa çah}» d t cevab verdi. rın gerçeklerıni görmek arzu eder mışti. Sızınle jlmdi nasıl fransızca •• derhal Rusyaya gelmesını, kenBöyle bir «rkegi hiç bir kız ve konuşııyorsam (1) oniınla da bildısini gezdiimekten son derece kadın;n hulyalarmı dolduran his dığım hsanlardan birisüe elbette levk alacağımı yazdımlerle «evemiyeceğıni, onun ıçin de anlaşınz. Hem ben türkçe oğrenPrenses çapkın çapkm gülerek Tolstoy'un hakıkî kadın levgisini meğe başladım bıle. Tolstoy havretle lordu: hıç bir zaman tatmadığından, ReUâve etti. Kımden? Mcktuba sizin en beğendığinİ2 şada karşı olan duygularını tama Mucevheratçırmz olan Ermepozumdan ılâve etmeği dt unut men anlamasına imkân olmadığını düşündü. Sonra da. karşısında rıinin ailesmden. Dun ne muzık, ne tnadımTolstoy, Elisabeth'in aon cümlesi oturan aksaçlı, aksakallı ıhtıyann de dans derslerını yaptım. Sadece muşfık nazarlan karşısında, hak Mıgırdiç'in madamını çağırtarak üıerine büsbutun heyecanlandı: Türkler ve Istanbul hakkında ma Buna çılgınlık derler, ya çıkıp kmda böyle şeyler akhna getırdıği için utandı. Kend:ni bıldi bi lumat edmdım. Bır kaç Une de 15e felirs»? Tolstoy yarayacEk türkçe cümle o^rendra. Prenses neşeli bır eda ile cevab leh her rahatsızlğında Eeşad gelmedpn evvel lısanmı mutsabahlara kadar başucunda oturverdı laka dğrenmehyim. Keşki muhabe Benim de istedığım bu ya. muştu. Hcle Prenses annesıni kay ratta moda olan Ispanyolcanın yeHulyalanm tez zamanda hakıkat bettikten sonra Tolstoy hayaünm rme turkceve heves etseydim. Şımtek yakın varlığı olmuştu. le;ır. di daha iyi olurdu. Prenses. Tolstoy şu gerçeği itıraftan ken Fakat en mühim seyi unutuyor Kuvvetirizi hiç bir zaman tsraf Şunu kat'î şekılde bılmenızl sun. disini alamadı: etmiyerek istikbale saklayınız. Ha Geçen haftaki ile sımdiki istiyorum kı, dedi. her zamankınPrenses hajret'.e ^ordu: yat yüz metre kosusu değildir BoPrenses arasında ne kadar fark den fazla muhakerae kabıhyeum Neyi koca bebeğım* yuna sürat verirsenız nefesiniz çayerinde. Sırf unvanı var dıye. ftoşvar! tnsan bır şeyı şahsiyet sahibi buk kesihr ve maksadınıza erişmecen yıkıhrsuıız. Doğnı, aşk insanı dtğiştiriyor. lanmadığim bır asılzade ile evle olduğu içm sever. Sen o Turkü ~i Ama bu kadan fazıa. Sankı nip eıtesı gun de kendımı bıraz , yah «acları, gur bnıkları ve keskin Suriye hududunda büyük Bir Amerikan romancuı mevkııni bılmiyormuş gibi hareket beğendığım bır erkeğin kollanna >uz hatları ıçın beğendın. Halbuki ediyorsun. Unutma ki Çar ordu atsam daha mı iyi olur? Sonra, o bıyıklarını kszıvıp saçlarım »anbir kaçakçılık ölü bulundu lan Başkumandanı Prens Nıkoia saray ve asilzadeler arasındakı ya boyasa ve yuzunü artıstler gibi İskenderun, 8 (T.H.A.) GümNew York, 8 (A P.) 1920 de ve reazletleri siz benden çok biliyor pudralasa eski sevgin kalır mı? nrn kızı ve Çar İkinci Nıkolanın rük Muhafaza Teşkilâtına bağh hu müteakıb senelerde Amerlkanıu en Tabıi kalmaz. Asıl denılen insanlann en çok sevdıği kimsesın . Sonra. sunuz. O halde bırak da senı o da ol ' d u d muhafaza birlıkleri tarafından gozde romancılarından biri olan ve kötulukleri, madd! kuvvetlerin en bana geçen hafta anlattığm o hissî Suriye hududundan memleketımize 63 yaşında bulunan Max\vell Borabıtadan dolayı da Yunanıstan tesirlısi olan para ile örtülmeye duğun gibi görsun. Koca bebeğim, söyledığin söz kulliyetli mıktarda kaçak eşya ge denheim bugün bir kadı ıla beraber çahşıldığından. ekserisinden halkraliçehğıne namzetsin. çirmeğe teşebbüs eden iki kişilik bıçaklanarak öldürülmüj olarak bu Ben aşkı saltanata tercih ede kın haberı olmuyor İçlermde pek lerin doğru^ğunu kabul eunckle bir kaçakçı şebekesi, kaçak esya lunmuştur. azında ruh asaleti görgü ile biıle beraber benimle alâkası olduğuau rLm. lar!a birlıkte yakalanarak adll maPolis, ksdının fed bir şekilde döhıç zannetmıyorum. Asi] bır sınıfa mensub oldu şip şahane bir hal alıruş. Meselâ kamlara teslim edilmiştir. vülduğü ve romarıcının da bır kaç Neden? sızin gibi. ğunu da aklmdan çkaıma. Yakalanan kaçak eşya bir otomobi yerinden bıçaklanmıı olduğunu soy Öyle ya ben bir bmür boyu Tolstoy güldü: lin muhtelıf yerlerine gayet mahi lemiştir. Vakıa Tolstoy bır haU adamı beraber yaşıyacağım ınsanla anlaşrane bır şekilde gizlenmis. bulunidi. Bunun ıçın de asaletın halkın Benim jaramaz mcleğım Her New York'un bohem hayab yas,amamız daha ko'ay olsun dıye, lisaruhunda olduğuna uıanıyordu. Fa şeyın sonunu tatlıya bağlamasını nını oğrenmok istiyorum. Sızse maktaydı. nan mahallesi olan Greenwich VilKulliyetli miktard» küpe. kolye, lage'da şbhret yapan Bodenheim, kat Prensese karşı asaleti sılâh o ne de iyi bıhrsın? Fakat dcmınden mevzuu ne kadar değiştiriyorsubilezik, yüzük ve inciler, iki lîüyük 1953 senesmde sefaletir. ve sefahetin larak kullamaya kalkışması onu ben hayallerını bozmamak ıçın nuz. şeker kutusu içinde otomobılin dö en derin uçurumlanna düşmuş ve suf bu teşebbusunden vazgeçır sabrettım. Bu Türkun bekâr oîduTolstoy şu anda. o Türke karşı şemesl altına tesbit edilmiş vaziyet bir alkolik olarak hastaneye kalmek içındi. Zıra Elisabeth'in ai gu ne malum? içınde ızahı guç bir kın duyuyorlestnde hıç kımse oasıllık» yaftası Turklerin dort kadın alabıl du ve artık ıyice anlamıştı ki ken te ele geçirilmış ve ayrıca 70 bm dırılmıştı aded çakmak taşı musadere edilmiş olmıyan binsıle evlenmemışü. dıklerinı unutujoıiunuz galıba. Yüksek Deniz Ticaret dısi Prensesı her türlü tahmmın tir. Pekı ama bakaiım kadroda ustunde sevivordu. Ondan ayrılırsa Ama Prenses, Tolstoy'un bu söDiğer taraftan, kıymetleri henüz Okulu talebeleri züne sınırli bır eda ile cevab ver munhal var mı? uzun muddet yaşıyamıyacağına ePıenses mahzun bir eda ile ko mındı. Içı kursunî pınltılarla parlı tesbit edilemiyen nadide ipek halıtatbikata çıktı di: lar, otomobü kanapelerinin dikişlenuştu! yan sozlerıni, Elisabeth'in gözlerine ri altına ustaca yerleştirilmiş olarsk Iîte mazeretlerin en yersiziîzmir, 8 (Teîefonla) Kombine Bu kadar genc yaşta bır, ıkı dıkerek: Bunca prensler, Rusyada esmer meydan çıkarıîmıştır. Akdeniz seferiru yapmakta olan , , , , , , , nıhajet uç eş alabıhr Belkı de ben Ya ben ne olacağım' dedi. Se«Adana» vapurunda İst?nbul YükKıbnsın en yaşlı adamı kad.n pek bulunmadjğından çmge 1 s o n u a c u n ı o I u n ı m . j ^ ^ m ş a l l a h sınde eızlı bir ınilti vardı. ne kızlanle evlenerek onları pren bekârd^r. Lefkose (T H A ) K.brısın en sek Ticaret Okulu talebeletinden 50 bulunmaktadır. ses yapıyorlar, bu goze batmıyor Prenses. yerinden kalkıp muhab yaşlı adamı olan Sıkopetru köyün kışilık bır kafile Elisabeth'in gözü derenin kenada. benim ırkan asıl bir milletın nndakı soğudleıın \eşıllığıne dal betle ToiSto>'un yanaklarıru, slnını den Hrisostomas Pana\ ii, 115 ya Kafılede Okul Müdürü, gemicilik operek: ferdıle evlenmem neden hoş kar dı: şmda oldueu halde gayet sağlam bir öğretmeni ile ekonomi öğretmenl Osman Nihad da vardır. Guverte, şılanmıyor? Koca bebeğim hıç bir zaman şekilde tarlada çalışmaktadır. Ah ne zevktir yarabbi, tava Sdzlerımı her halde yanbş nında denızın hâıelen oynaşan ya unutmıyacağ;m Istanbuldan sık sık Hrisostomas Panayii'nin en gen makine ve limancılık subelerinden olan talebeler, geminin seyir â'.etanladın. Ben asil olmakla dığer j lımızda, Reşadla bır omur boyun | yazarım. Ilk fırsatta da o yanıma ge ci 70 yaşında olmak üzere 7 çocu lerini kullanac^klar ve Akdeniz liğu ve birınci karısmdan 32. ikinci lır, cevdbmı vardı. c a b a l a v ı ha vatI insanlara nazaran imtıyazh olmak yaşamak! manlarında tahmıl ve tah'.iye tatTolstov'un mukavcmetı kalmamış karısından do^an çocuklarından Prenses bu hslı tahayyul ıçın bır icab ettiğini kasdetmedım. Fakat bıkstı gördüktsn sonra aynı gemi tı. Çok zaman yaptığı gıbı koltu ise 41 torunu mevcud bulunmakan dalaıktdn sonra: bugunkü cemıyeün \e hele menile İstsnhula dönecçklerdır tadır Sıze oıadan muhakkak yaza ğnndan kalkıp, yerdeki avı postu»ub oldugun aılenın bo^ le bır gorım, dıye ılâve ettı. nun ustune oturarak. baçını Prenserujü var Sonra 3 a orf ve âdetTolsto\: sin dızme koydu Ehsabeth Tolslerımız? Sen onların içınde buyuHakiki DODGEDE SOTOPLYMOUTH CHEVROLET Vakıâ sevmek kudretımızın in toy'un saçlarım narin parmaklarile dunJEEP G.M.C. ve bilumum Otomobil Parçaları kişafı bıze saadet geurır, dedi. bır taramağa başladı. Mümkün olanlarını imkân nıs muddet düşundü Oyle >a: cYüz AKSESUAR ve AKt'Mt'LÂTÖR çeşidlerini en ucuz fiatla Bir kaç saat evvel Liza'nm siybetinde Istanbulda da tatbık ede eıkek arasında e\Ienmeden e\\el rıklarını silen Tolstoy ile simdıki rım. Onlarınkıierin de mâkııl o evlenmemış an:ak bır erktğe. ellı ToKtoy aras nda ne ksdar fnrk varianlanıu benımseyeceğim muhak cikek aıasmda da karısmı alüatma dı. Znten boşuna ona «.tezadlann kak. ğa kaıar vermemiş gene ancak bır dehasi1) demiyorlardı. Taksim, Sehidmuhtar Cad. No 9/1 de BugOn aşk gozünü öyle bü erkeğe tesadui edıltbılırdı J Ya • • • M M M M bulabıhrsınız. TEL: 83878. var) rümüş ki ne soyledığinin farkında bu Türk de ellıde bıre dahıl olmazsa. Hem evlı ıse aldatmasına da lüPRUf NIAIBUS'UN MACKKA1AK1: dc^ılsin. Prenses »on eümlesi üzerine zum kalmadan, nazlı prensesin goTolstoy s daha Hıkkatlı baktı Mu zu onunde dığer ze\ celerıle duşup hakkak kı Tolstoy'u çok sevıyor kalkabılırdi. Bır an Prensesi o du. Hattâ hajatta en çok scvdıgı Türkle evlenıp de İstsnbuldaki \alısında kısKanclık gdzyaşlan döinsan o ıdı. Fakat bu sevgısı bır kerken tahayyul etti. Sonra da: bpbaya, bır amcaya. bır büyuk san(ıKarı kocanın birbırerine verdıkatkara karaı duyulan hisleıin ka leiı sddıt at iemüıını tuUnanjjlaiJ niji tertiblemiş oldutu çarşamba Oda Müziğı konserleri strisinden olmak üzere, 10 şubat günü saat 18.30 da demek salonlarında «Konservatuar oğrencileri konseri verilecektır. Program ıırasıle, Onay Ongan (vıyola), J. S. Bach'tan Allegro Verda Erman (piyano), Dacquin «Le coucou», J. S. Bach «ikl prelüd», Tchaıkowskl'nin cDadırun hl kâyesi, «Sıhirbazı, Chopin'ia «'Si mınör valsit, Bela BartoVtan «dans»; Saım Akçıl (keman), Beethovenin La nvinör sonatının blrincl kısmı, R. Wagner'in «Romanı»; Necati Giray (çello), piyanist Güiay Uğurata refakatınde A. Vivaldi'nin «Allegro ve Gıgue», piyanist Gulây Ugurata Chopin'in ^ üncü «ballad'ını çalacaklar, mezzo soprano Yıldız Dagdelen, genc be«tekâr Cenan Akının «Hayat diye» ve • kitabi sengi mezar» adlı iki şırkısını söyliyecek ve piyanist Ergican Saydam, Canan Akının «Oyun havası» nı çalacaktır. Konserv»hı»r ögrendterl konseri ABj Fılarmoni Demeği Bu adamın yedek blrcok hüviy«ti rtrdı. Bazan k«ndln*. Lul Beroldi ljminl verlyor, bazan da Rusl. Ferari. Rc«i veya «Bü>uk ÎUlyan» dedirtıyordu. Lyon postasn cinayeti vuku bulduftu u m ı n Cenova'da olduftunu iddia etti. Fakat «ahld gö6terem«di Buna mukabil Lyosen, ( Monjeron ve Paristen celb«dile maluin lahidler, adamı j derhal teşhig ettilt. Güzcl Sanatlar Birlljinde Güzel San'atlar Birhği Resim Şubesi kongresi toplanarak geçen senenin hesab vazıyeti ibra edildikten sonra ıdare heyeti ieçimin* geçılmış ve aşağıdaki kimselerden yeni heyet teşekkül etmistir: Hıkmet Onat, Feyhaman Duran, Bedıa Guleryuz, Âli Karsan, Vecıh Bereketoğlu, Ayetullah Suı«r, Salahaddın Teoman. *** Elif Nad sergisi nxahl«b Değerli ressamın Galata»aray Llsesindeki rasim sergisi, 15 fubat pazartesi akfamına kadar uraülmi|tır. Kuryol'un eski metre«l Madlen Br«b*n. bllhasss «leyhınde bulundu. Haydudlara. facia tabahı dört at teslim eden Seron'un jehadetl dt aleyhinde tecelli etti Şeron dedi kı: «Rusi, patronum olan Bernar'a atları almak üeere gelen dort kljiden biriydi. Rusi'ntn mazisi de berbaddı. Herif. 0 gune kadar hırsızhktan beı kere hüküm giymişti. Bisetr hapisanesi gardiyanları Kusi'yi şüp heye mahal kalmıyacak jekilde tanıdılar. Sanıftı müda faa eden avukat, Lyon posta arabasma bes ve nlhayet altı kişinin hucum ettiğini ve o gune kadar esasen altı kisı idam edildigini soyliyerek Rusi'nin hayatmı kurtarmağa çalıatı. Fakat. gayretleri netice Termedi. Ruul de İdam cezasma mhk.um oldu vt 30 haılraa 1804 günü kafuı keslldl. Selmi ANDAK Beyoğlu Kızilay şubesinin ycni idare heyeti Berollu Kıulay pıbcsi k«nrtnd« seçılen ldtr» heyeti dun toplknartk asıl idarr heyctıni •eçmiıur. Bıık&nhja Nıy»rl Tjrkay, İkinci b»|k»nlı*» Hilld Tecim. nyTnanlıla Yusuf S*)ıtn. yı«manlıga Kemal Yılm»ı, v~«iıxl»r1ı|» Şenf Sayder f»tlrllml|tlr V»z)felerlnl ihmal «ttıklerl lddl»»Uc mahkemeye verllen G»!atasar»y lisesi ogretmenlerinln durusmtsma djn 3. A^lıye Ceza mahkemesinde devam olun. mustur Geçen celsede lfaedl«ıi alınamıyıın Mnıkların bu defa da eelmeöıklerl go. rulmustur Samkların »vijutı. 'Lehle. e<=r. Ch»men ve MiMiel'ın F"»ns»d»n donmedıklerını, Fa.k Şevket Eumeîılınin ha.«aiıjının geçmtd'.iınl bıldırmlf. uç ccnebinln yurd dıjında olduklanna dair resmî birer yazıyı da mahkemeye ıbıaz etmıştır Dunışma başka gune bırakrmıştır Vazifelerini ihmalden Miuk Galatasaray Lisesi öğretmen(«rinin duruşması ketilectSI fünün «abahı müddelusnnnl. I mahkumla Versay"da papaz Oranpre'nin müvacehesındej »on bir defa gorüstü. Fakat Rusl. masum olduğunu iddia, da ısrar ediyordu. Muddeiumuml ile haydud arasında] »öyle bir muhavere cereyan etti: «Yapacağınız lfsaat varl mı? Hayır. Lesürk'le tanısmıs mıydınız? Hayır.. | Pekl bu beyanatınızı imza edebilır misiniz? Elbet 1 te.» Mahkeme kâtibl hemen bir labıt tuttu ve Rusi'yeı uzattı. Fakat Rusi. biraz tereddud ettikten sonra kâğıdıj itti ve su dıkkate çayan sözleri söyledi «Ben, masumurjnf ve suçsuz olarak olcccğira. Kâğıd, mağıd imzalamad'm » varl] Tiirkiyede ncşri hakki yalna gaıetemue eıiddir. Çiftçil«r, şişmanlıkU mücadele cemiyetlerini beğenmiyorlar «Aksu vapurunda bir kaçakçı yakalandı Izmir 8 (Telefonla) Güneydofu Akdeniz seferinden dönmekt» olan «Aksu> vapuru bu sabah !imanımıza gelmiştır. Gemide 150 den fazla yabancı yolcu bulunmakUdır. Bu arada Fılistinden Rumanysja ddnen 70 aılelık tran^ıt Ruman>» vahudisi de vsrdır. Bunl»r İstanbuldan Rumanvaya doğru vollanna devam edeceklerdır. Yaruı İzmirden ayrılacak olan «Aksu» da gerı» bir gumrük kaçakçısı yakalanmıar. İstanbullu Neıim Yakar admHa nlaa bu Musevî vatandaaın DU kuvol içinde lakladığı ıı'o aded yelek, singer dikış makinelerl, bir ksç pantakm r» y«nl bir kag taktm nrkeV dbİMal BnerHnna eıkanlmiftn'. tfttlltt tdllmlftir. OTO NÂZMİ YALÇIN Millî Eğitim Müdür Muavinliği Mıllî Eğjim: Bjkanlıj' Cajalo^lu ErNew York, 8 (N<ifen) Birlesik kek Oğıenci Yurdu Müdürıı Nejad mücadele tdıl. İstanbul Milli Eğltım Mudur Yar. Amerikada «şışmanlıkîa dııncıhğına tayin edilerek va2tfesine cemiyetleri» ile çiftçıîerin arası cidhaşlamıştır. di şekilde açılmıştır. Erkeklerin ve kadmların fazla şisman olduklannı, bunlsnn zayıflamalsn lizım geldiSıni soylıverek kampanv» y»pan cemiyetlerin bu hareketi yurunden zıraat mahsullerinin sati|inda duştlkluk olmu^tur. Bir kamyon, S yaeında bir çocuğu ezerek öldürdü Akhiıar 8 (Huausf) Şoför N«catınuı idaresındek'î Sındırgı plâkah bir kamjon, Ahnaed isminde 5 yafinda bır çocuğu duvara sıkıgtırarak kafasıru parçnlamak tureti 1 » Slddrmüsrar. Softr t*ıkif edilmıs, tahkikata baılanmiftıs. A4İU £llMb«Ut Lu tCM nı bir «rkek olarak çok çirkin buluyordu. Tolstoy'un genclığm» aid de bir çok resimlerinı gormuştü. O u m a o l u bilt hı; guzei dejlldi. u sflrğn uffiumlytıub takbıh ctm ı vt crthlanJutiıafi Isîımdır; tıpkl, para, ücaret vesaıre meselelerınde sdzunde durmayanlan takbih etti?ı ve ce7.s)an^ırdısn gibi» diye düşündü. Ama hemen afkın maddi şey