Katalog

CÜMHÜRÎTET 28 Şubat 1954 D Ü Ş Ü N C E L E R Üniversite zihniyeti = Yazan: Ord. Prof. H, V. Velidedeoğla I Yazınm başhğma belki «Ünlversiteli ruh» demek daha doğru olurdu. Zıra gerçekten, üniversıtelerde hâ>ım olm?3i gereken şey, bır «zıhnıyet» ten nvade biı «ruh», ilira ruhu. araştırma ruhu, kanaatlere sayeı ruhu ve tâbır caızsehoşgorürluk (tesaTiuh) ruhudur. Bu ruh ancak fıkır hurriyeti hâkim olan muh'tlerde bannır, d c Eİmiemr \e g !ışır. Bu sebebledır kı totalıter meTi'eketlerın ünıversite'.erınde bu nıhu bulmağa imkân yo<tur. Onlar bır «üniversite» değı!, sadece ıfiîJc ılımler laboratuarı» vasfıra lâyık olabilırler. Bun'ann mensubları fikir ve hattâ iliır. atanında hep aynı şeyi düsünrneğe mecbur edılmektedirler. leketlerde hem «ibn!» hem «idart» dir. Buralarda ünıversıteler kendi bütçelerini kendileri yaparlar; enstıtülerınin, sraçtırma merkezlerinin organizasyonlannı, içteki tayın ve terfileri kendileri tanzım, bütçenin mall gelir kaynaklarını kendılen temin ederler Nüfus başına isabet eden Bunlar, gerçek mânada tam muhvasatî geiir 952 de 470 tar univer&ıtelerdır. Bflyük hfidiselerin yıldonömu baBir de butçesının en genif kıslirayı buldu zı kunselerde galiba bu hldiselere mını devletın temın ettiği, tayin dair yanmyamalak öğrenilenl mutekliflerini devlet organlarırun tasMill! gelunmızde büyük bir artıı hakeme etmeden kSğıda döküp badik eylediğı muhtar üniversiteler müşahede edilmektedir sım evine göndermek «eklind» bir Verılen malumata nazaran 1951 ıstirar tevlid edıyor. Fatih Sultan vardır kı .bunlara «ıdare bakımından yarı muhtar» tiniversiteler yıhrun gayrısafi mılH istıhsali 948 Mehmed ve lstanbul fizerlnc heyedenılebilrr. Türk unıversiteleri if yılı sabıt hatlarile on bir mılyar 83 canlı nesrlyat modasınm revaeını milyon lırava vükselmıştir. Bu ra buna hamletmek bılmem yanlif mı te bu ikinci kategoriye girer. kam 1952 senesi câri fiatlarile 12 olur? O Mryük hükümdartn m0«rv milyar 43fs milyon lirayı bulmustur. tesna şahsiyeti ve en muazzam eaeÜniversite yalnız ilm! değil, idaGeçen * lki mıktann, henüz teı ri olan İstanbul fethl bahiı ınevruu rl bakımdan da muhtar olmalıdır. n bit ve ilân edilmemesine rağmen, edildi mi, tarihln de başlıbaşına bir Bu muhtanyetin tam veya kısm! bir evveki seneye nazaran çok daha ihtisas işi oldu&unu unutarak tuhaf Üniver?iteler ya «güdümlü» olur, olması mesclesı sadece bir teferru yuksek olacağı anlaîilmaktadir. bir co^kunlukla mutlaka bir şeyler yaru (demmerde gensmde olduat, bır aekil, meselesıdır. Ası] meDiğer taraftan nüfus başına i*a söylemeji vazife, hattâ hayslyet ğu gibi) polıtıka tarafından ıdinsele bu muhtanyet çevresınde, ge bet eden vasat! geli/ 1948 yılında peselesi yapmış gibiyiz. Hele mesje» edilır, yahud da, hur Bab mem nif bir tesamuh ve tesanüd havası 353 lira iken 1951 d* 44T hraya çık lefıni tarihle az çok »lakalı görenleketlermde olduğu gıbı, «muhtar» içınde, başta felsefe, edeb.yat vc mıştır. 952 de bu Akam 470 lirayı ler için maztmlzin bu »ahane devreolur. Bu muhtarıyet derece deretarih olmak üzere, manev! saha bulmmtur. »i pervasızca at ovnatacak bir mey• * cedır: Bazı memleketlerde bu, sadan hükmünfl aldı. larda, memleket fikrıyatınm sedece cılmî» mahıyettedır; kürsuviyesinı yiikseltmek, gerek bunYugoslav ga^eteciteri dün ler hiirdu''; profesorler en genif Tatih hakkmda diniediftimlı kolarda va gerek ıktısad, hukuk vc geWüer ılım ve fikır hurrıyetı içınde yenu»malar •« okuduftumuz yazılar genis mânasde fen ve teknik saAnkaı» p«ktıjjin blrlnd yıldtoltaaü arasında pek deSerlileri, doŞru matişip gelışırler ve fıkırlerinı hem halannda araştırmalar yapmakür. müneMbetlla fcrk, Yunan v« Tugot. kürsülerınde, hem dışanda lermuhakemeler 1»T faıetfc.îfJttıln iftlraklls yarın An. îumat verip fruzel Zirt üniversite bir yıiksek meılek bestçe beyan etmek ımkanma ••karada toplanackk kemferanu katıla. rflrüterek (rörü?ömüzü (fenlşletenokulu değıl, çeşıdli konularda a eak Yugpslav taretecıler Cemlyvtl B«|. leri olmadı de&il. Buna mukabil. hıbdırler. Bunun dısıplınj, ımcırajtırmalar yapan bilgi merkezidlr. kuu vc Juijug ajaruı bMmuharrlrl*. ekseriya Byle acayib flkirlerle ve lek vekan» dır: hoca'ar gunlük Medreaenın tatnamen naklf ve me rlndtn St»y Dııhar, Bor» MÜyovski v* sahtelifti flstflnden akan 3yl« çopolıtıka ve polemıklerden kaçınırSloboduı|Gluraac dün ubah »50 de taflzik ctek bir ilim» den baska lar, sadece prensıp meselelerı uzeS«mplan|«ksprnll* fehrlmlı» gelmlf cukça buluşlarla karıılastık ki, bu ilim tanımıyan vc tecrübl llimler» terdlı. / hali gören en labırlı adam bll» rinde lehte veya aleyhte mutalea yer vemni^en zihniyeti, bu memleYuapaiav gautecllcrl Slrkeet l*ta*yo. kendine buyuramayıp baklayı ağbeyan ederler. Buna karçı hiç bır keti asırfrfdanberı filml araftır Bundi Yugoclav Koruolosluju menaub. zrndan çıkarabilir. Bazan dflfünfiil:m adamı, hıç bır parti, hıç bir tarafından karıılanmıaUrdır. raa» mefhumuna yajbana bınkyorum da bir meraklın zuhur «ts«, polıtıkaa, «Sen nıçın boyle düjü28 ıub«t T« 1 mırt Uıihlertnd» mj# olduğu lçin, bu meflıumu tlıpılacak toplantılara Iftlrak ttmtk be» on ımedenberl bu vadldc y«nuyorsun da benım gıbı düşunmühinler* birdenbir» : ycrleftirmeJc Yugosla» fazet*cllerl bu aiaam nlanlann bir izahlı bibHyogTaryanyorsun» diye muahazede bujun.50 dupreall* Ankanjra hareket *d«. nı hazırlasa hem zamanımınn irfan güçtür. Geçen #ai ünlvcrsJtenln maz; bulunmak aklına gelmez. Ficeklerdlr. tarihine hizmerte bulunmus, hem de Uludağdaki «Koemık jualaı" ' ' kir hümyetının, ilım ve araştırma kütübhanemfze ejlencell bir kitab «Ziya Gökalp llkokulu» ratuan» nın öJÎünden ge' Eihniyetinin asırlardaııberi serpılıp BakırkÖT tGcoekondu BirlnH tlko. hedlv» etmif olur dlyonım. okumu} bir «rkadaşm luall >gelıştiğı, koklesıp yerleşhğı memkuluı nun lanl, ll Gcnal Mecllal tara> Geçen aea« «Fatihin vaıiyetnaleketlerde bu boylediı (1). fından ıZlya COkaylp ilkokulu» elmrak ArktJk 5a. 4, Sü mesi* diyt uydurulmu» bir frenk drglftlrlbni^lr. m masaltnm, manan çoğunrazca müpBar« başkanlıği seçlmi yann Üniversite muhtariyeü bazı mem hem bir tabir olan «veslka» unvayapttacak nı altmda vayınlandıSj hatırlardaHa|im Rsfet Hnkarann vefaril* ln. dır (1). Haber «idıSımıta Jföre bu (1) Vaktı'e bazı hocaların izhar 1 Buyıijum ' hllâl »d?n Baro Ba^kaniıjı Içln »tfliB. defa da aynı padijahm, harerninHeettikleri fıkırlere hıddetlenen merler yarın vapıiacaktır Bajkanlıga • • İSMAİL JK'ün hum bir başvskıl eğer rıvayet çllnıe«l ihtimall kuvvetli olan avukat. M kadın^ardan bfrine, Sultan Ben öhımünün kır» Mıytn 17 lar arasında Aıım 8orfon da bulun. Saide vaxdıSı ajk mekttıblan ke?doğru ise «Bu, n« demek? Hem fubat 9S4 eur ıf~ Q Aglı n«. maktadır. fedilmiş v« bu aayede Osmanlı taonlana paralarını biz verelım. hem mazmdan lol r« Beyol u Ağs Carihinln bir takım fizli hakikatleri Nühu kfitüklerinin yeniden mllod* merarfeketimlzia huffaıı U. bızim aleyhımizde buhınsunlar» aydınlanıyormuj. runındsn ntfıı Esad Geredt. Hafıı tanzimi için hazırhklar demis. Bu duşunce, rievletle parMKM GüMe», Hafıı Kinl Karmca, %ı. geçici «ahsl ıktıdar ile, deBugUn Vütyettc Vallnln BaakanhgınFatihin mektublan denlline» ya lUhlol UM««l«r v« dlğrr kıymvt. da milletv*ktlleri »«:lml 1 » alikall bir bir deste kllftıd veya münşeat mec1 vamlı âmme hızmetiru kanstıran l*Hn d» htmm«til« MeıHdl Şerif toplantı yapı1ac»k*ır Btlindlgl Uıert kıraat oluıucagından dojtlırınm bır zihniyetın ıfadesidir. Bu, bır yurürlüg* glren >enl teçlm kanununj muüsı nev'inden bir eskl yarma akv» » r » tden dln k r & daha belirmemek üzere, yok olg«r», nüfu» küt\ikl»rlnln yenld«n tan. la gelir ama «edeblyat tarihimizin tefrifVrtnl rlc» ederlı. tlmi ger»km»ktedir bflvfik eksikliklerinl plderen ve maması, silinmesı gereken bir zihniAüml Bu kfltüklnin hazırlanifinda adlty* ruf Ojmanlı hükumdarırun hususl yettir. v« pollı memurlarından btşka dijter havatmı biitön teferruatile Snilmfldevlst dalreler! memurları da çalııtırı. lacak. muvakkat kadro tl« raemur ze leren «bu vesikalar franaızca bir Wtabdadır îstanbulu muhassra ett»W allnabilecelcttr. tîfl ırönlerde» hududiuz bir ajk >*îtanbul Vali muavinlikleri MUnhal olaa tstanbul VaU muavtn. hummnsı Içinde bulunmakla beraIftlerln» tJiküdar Ka^•^ı«kam! Vefik KI. ber memleket işlerini tereddfldsüz Ubeıgil llc Arflr Umum Müdtt moa. blrinci plânda tutan genc hükümTİnl Nafl Tlmurun tayinlerl Tüluek dann o telâşlı zamandı muha^arataadlka lktlran ctmiftlr. nın bOtfin safhalanru kaleme almak Terfl eden Adalet doktorlan için vakit buldujhınu, fetihten blraz Scnrtmlı adll tablblerlnden îrwt U sortra da dilber blr Rum kızına tucan. MUhib öray. Mehmed Dlncar vc Muıaffer Arc« blıer derccc tcrfl ct. rularak e^ki mâçukasına ihanrt etmlflcrdlr. tıjinl öjroniyoruz. Hem bakın ju Fatih Sultan Mehmedtn marifetlne Bazı ilâclann diikkinlarda Düne kndar dell divanesi oldufu satılması yasak ediidi G«ç«n teiM Uk iet» olarmk plyasakjâ;rıa lnsan yeni sevdalannı •oacılar tırafından jrapıl&n muhjra arzedlleo Kopra Emprimeleıi tclU alkâyetleT üıerlne, Sajlık vc %o*. ^ mi? ferek hanımlanmıı vc ferek terrlyai Yardım Bakanhgı, r»çet«ılı aatıl. »Sevgili Ben Sald'im. bir taıe maJrt» olan «Grtpln., tAspifln» glbl ler Uraiından memleket çapınd» ilâeUrın bundan »onr» dukkinUrda Rum püzel'nin bana artıgı sihlrkâr bir rağbete mazhar oldu! Kopranın »tıbnamMinı Saghk mütfurlüklerlne oklannı ce'îaretim def edemedi 1954 mevsimd Içln hanrladığı yetamim ctanlrtlr Tatlı bir rehivetin kâzıb dlvelerine Bİllk v* orijlnaliteler büttin tahŞchrtmlı Sajlık Müdürlftfü. dUr mlnlerin fevkindedlr. sabahtan Hibar«n dükkânlax<an bu. tlp kapıldım Sız bile tabiatin bu jaheserini gordüiün'uz zaman zaafımı llâclan toplatnj^ga bajlamı^ır. ANCAK mazur goreceksiniz.» Kahrtımanhk günü tklnd Tıcaret LIKMI ögrencılerl tar». Okudugunuz bu »atırlar, tercuKopra, haleo piyaMda «a çok fından haıırlanan kahramanlık günü menin tercümesl de o!sa, mâna bateklid e4ilen kuma»tır. dün « t 14 U Eminonü Öjhend lr>ka, kımmdan, onheşind asırda yaşamış lınde yapılmiîtır. ÖSrendler kahraFAKAT manlık rdrkulerl »<i.]«mİ3İer. yiırler bir Turk padışahının kafasından okumuşlar ve kahramanlık tabloları ç'.ktıŞmı doğrusu pek güzel belh Yilnıı hakfkl Kopra Emprimelerlcanlandırmiîlardır edıvor. nin kenannda Kopra kelimesi bov gelirimizde artış Tarihte düzme mektublar ve Fatihe dair yeni bir keşif Prof. Cavid Baysun Bu harikulldt •••ikalar bahıind» üıülecegimiz cihet, onlann vaktüe Akillc vilâyetl (bu Osmanlı eyaletinin nerede olduğunu ulema elbette bir ?ün keffeder) valUİ tarafından bir Italyan veya Frannz leyyahına hediye edilmif olmasıdır. Mekrublann asıllan arabca, rumca, italyanca yazildıgına görc Fatihin yabancı dil bilgisine mütedalr rauammaya demek artık çözülmuf (I) nazariU bakacaftıı (2) TerctimeleT Londrı kurubhanelerinde «lc geçtlkten »onra şimdi aaıllannm Franaa v t ftalya iehlrlerinde ara^tınldığı haber verlliyor. Onlar da bulundu muy<hı, mflnaaebetsft Akill» valisinin bilmem kaç yflz sene 6nc« l»lediji hata tamlr edilmi» ve mektublar memleketlmize dönmüj olacaktır. Fakat kecke şunlar o yabaneı leyyaha verllmeseyrii de ulema diyar diyar dolajmaja mecbur kalmajaydı. Bunlann hep«i gjfizel ama. Avrupalılann kendi memleketlerine nazaran degitik blr düşünüj ve yafayıs tarzının hükflra ıflrdügü fark diyan için, bfltun fevkalâdeliklerl mömkfln ısnaeak kadar hakikatten uzak vc mübalâgah bir kanaatte olduklan da malumdur. Memleketlmizi tanıtmak lddiasile yazılan ve •adece tebesrflmle karıılayacağımız rivayetleri ihtiva eden havali vc yan hayalt kitablar koea blr kutübhanc teakil edecek kadar çoktur. Buna mukabil, herkesin bildiği «ibi, öyle mühim garb eserleri vardır ki, tarihlmlzin bosluklarını ancak bunlann yardımlle doldurabiliyonıx. Yalnız, işin püf noktatı iyiyi kötöden, doğruyu uydurmadan ayırd etmek meselesldlr. Bazan in«an, bof bulunarak inanacagı romanvâri tarih kitablanna rastgelebllir. Bu kitablarda, bildigimiz hadiselerden bahsediHrken araya garib vakalar üokusturulmuştur. Meselâ, tren ismindekl Rum kızına RÖnul verdijjınden ve devlet i|lerinde ihmal göaterdiftinden »rürfl kendiainc kafa tutmağa bafhyan aakerleri yabftırmak için Fatihin umum muvacehefinde bu kızı elile öldürdügu vc «padışahmız yalnız cıhanın değil nefsinin de hâkımıdır» dedigini okursunuz (3). Türk hikayeleri, Türk hâtıralan, Türk casusu, Türk mektublan vj. adını taııyan bu cinj eıerler tarih kitablanndan toplama malumata bır takım efsaneler ilâvesıle hazırlanır. İfin acemısi olanlar bunlara çabuk ınanlalar bilc biraı umuml bılgi ve biraz lağduyu lahıblerınce itimada lîyüc eaerleri dıgerlerinden tefrik güç olmaz. Hattâ, fark ile garb araıındaki hayat vc nhniyet farkı üzerind* durmadan, .Türk adı olarak ileri sürülen kelımeler bilc onları ikaza kâii gelir. Onyedinci asırda Avrupa »araylarında bulunmuf bir Türk casuau düfününüz kı, devletin büyük ricalinden baska gümruk nazın Pestelli Hali'ye, Şeyh Kodarafrada, dsrvif Mirmodoline Fransa ahvali hakkınria mektub yazmaktadır. Bu kabil kitablarda, erkek adlan arasında Eli Zeıd bulundugu gibi Türkina da bir kadın ismıdir. Fatihin mâsukası Sultan Ben Said, zıkrettiğımız isımler listesinde kendisinc verılecek yeri hiç dc yadırgamaz kanaatindeyim. Yerti çakmaklara yabancı damga vuran müessese tstanbul Ticarct Odası mediai dün aaat 15 te toplanarak muhtelii mevzulan müzakere etmiştir. Mecli», yerli çakmak yapan fakat bunların üzerine Avusrurya veva Kanadada ünal edilıyormu$ gibi damga vuran bır muesseseye 200 lira ceza vermegi kararlaşürmıştır. Tekerrürü halindc ceza bin liraya çıkarılacakür. Meclis bundan baska, akşam ticaret kurslannın devamı için ea» klden olduğu gibi her sene bu kurslara 12,000 lira yardım yapümasııu muvafık gbrmüştur. Şehrimizde kurulacak Mıgros müessesesıne 250 bin lira ile Utirak meselesinın müzakeresi gelccek toplantıya bırakıLmıştir. Yazan: Şimdi butfln toyledlklerimizl bir yana bırakarak mektublardan blr ka« satır daha okuyalun: «İlâhi Sultan, tizc Allahaısmarladık diyemeyi|ime mütesssir olnta yıruz. Hanedanımızın dü;mam kadımi, Asya beylerini bana karfı ailâhlandırmak için tahrikâu caniyanede bulunduğu haberinl ordunun bildırmesı beni derağujunuzun zevkinc varamadan ayrılmaga mecbur etti... Rumelide kalan askerlerimin kumandaaıru Sanca Paıaya evdi ettım. Babamın muzaffer lancagı altında harbd askerlerimle o kustahı bulup çarpıımak arzusile tutuşuyorum. Tekrar Edirneye dönebilmek ve size fefkat ve nevazislenmizin yeni vesikalaruu verebilmek için bu aeferin çabuk tona ermesini tcmenni etmekteyim.ı Türkdstandan bir göçmen kaülesi geldi f DOa M*t 12 20 d«, 20 klsillk renl bb Turklstanlı göçmen kafilesl KLM ucagj üc Tokyodan jehrinuıe MERHUM HALİL A I İ BEZMEN İÇİN 28 2 1954 pazaı günü Patlh Cs milndc Mevlid okunacaktır. Alle relilmiı merhunı ME VLİD 1 İ?bu acayib ifade ile Sultan Ben Said ismini, Akillc valisini, Fatihin milâdl tarih kullanmasını bir arada düfünecek olursak Türk mektublarma (5) hakik! vesikadır diyebilır mıyiz? Bır Türk dejil, tarihimize, edebiyatımıza, âdetlerimize, muaşeret âdabımıza teşehhüd miktan vftkıf bir yabana bile Fatih SuJtan Mehmed Hanın, sefer esna»mda haremi hümayundaki grizdesıne bu biçim mektub yarmıyacagını ve böyle bir ifade kullanmıyaca| ftını kestirır; Türk mekrublannm, j Türkiyeye dair bir kaç kitab okumuş fakat çark havatının künhüne varamamıı bir garblı tarafından kaleme alındığını anlar. Imdl, bir Insan «ileisinl biljrisini muhtaa istizah ve izah» gormiyerek, günün birinde t»raam»n ajılsız oldufu meydana çıksa bile yazıp çızdığini gene memlekete hizmet farzedebilir; fakat böyle kiiablann mahıyetıni anlamıyaeak kadar gafil olamaz. l?in içinde belki vanlı?lık vardır dıye düşünmek isterim Yok eğer sahiden Fatihin ask mektublarmı keîfcttik zannedenler olmuşaa. böyleleri göze ve yaz'va hsş lamadan ewel, «alâhivet sahibi s'6rünmege özendıklerl mevzular hakkında biraı bilgi edlnmeğe bakmalıdırlar. O) Bu re«ikanın ; i < r « Cumhunvet'in 19 jubat t*«3 Urihh savısında çıkan yazımızda belirtilmis(2) îkincl Sultan Mehmedin, rum c«. lâtuıce, ibranfec v.s. eibi yabaneı dıllpre vukufu rivayetinin ash olmaHıgı eok ku\f\et!i delillerle ortaya konmuftur (Bunun için Bk. A. Adnan Adıvar, Osmanlı TUrklerindc İlim, tstanbul 1943, S. 16 va devamı). (3) Anedotec otı Hlstoir» aecrete de la Maison ottomane, Amsterdam, 1740, dld 1, S. 158 vc devamı. (i) Librairie anciennc. Leo Olsch kı (Florence) nin çıkardığı katalo«f. (5) Burada Monte9quieu'nfln mes hur Acem mektublannı hatırlamamak mümkün değıldir. nıhuna ıthai cdllrrek U2»r« 2* fubftt 1954 pazar pınü ögle n?. zını mut«akıb Fatih Camll Ş" rıtlndc Mevlldi Nebcvl kıraat olunacaktır. MTVLİDHAN: Üatad Hafıı AU Rııa Sagman Hafıı Z«kl SotU (Hırkalaerlf Muezzlnl) Hafıı Zrkl Altın Hafıı Fahrl Tuker Hafıı Mahmud öncfl Haiız Kerlm AkıahJo (Berazid MüMzlnl) Hafıı Rlfat OOra«« (BallpaF> Hafıı H tbrahlm Milmlnl) Patthll K&rdeılcr DUALAR: Beledlyesl FatOı Çnbe»! lmamlarından Hafız Yahya EaU»»hlrll tarafından okuoaemlrtır Merhumu seven v« tanıyan dln kardeslerlmlzln teşrlflerl rlca alu. nur? BEZMIN AÖJSt (SUleymanlyr HALİL ALİ BEZMETrin MEVL Fatihin açk mektublan B. dc M. (Belin de Monterzi) adlı birınin Lettre* Turque§ unvaru vc «Mehı med II nin, bazı kumandanlannın, lultarüarının, bir elçisinin vc mua•ırı Uzun Hasanın mektublan» olmak iddiasıle Pariste 1764 tc bastırdığı kitab olmalıdır. Türkiyeye dair neşriyatı takib edenlerin malurou oldufu halde kimsenın mühimseme dıgi bu eserı tarihimize ve edebiyatımıza meh?z telâkki etmek en hafif tabirle gülüncdür. Mezkur e»erin maddî değerl hakkında flkir vermek için Nicolas de Nicolay ı e yahatnamesıne 200 frank takdir eden eski bir katalogda ona ancak 10 frank kıymet biçildığıni aöylemek kifayet eder (4). MERHUM HALİL A l J BEZMEN İÇİN MEVLİD Fabrik&larımıı merhum müMaUlerlndaı ruhun* lthaf »dlimsk ttzeT» 2B 2 954 pazar günü ögle n«maıını muiMkıb Fatih Ca.mil Şerifind» M»vl^dl Şerlf kıraat olunacaktır Bllumum i»çl arkadaslann v» merhumu tınntn »• acvcn dln kardeılerlmlzil) Mcrlflcrl rtca olu. nur. HALİL ALİ BEZMENIn II TAKLİTLERINI GARANTİ EIMİVOUlZ Denizcilik Bankası EMİNÖNÜ Şubesinin Açılıı Ikramlyed Meuucat StJitnl v* Ycdlkulc tpllk FabriluUn İ MEVLİD AHe büyügümüı mnhum nun vefatının kırkıneı günü münasebeülc 28 fubat tarlhln* mü»a. sadif pazar gunU ÜakUdarda Ycnl camldc oglc nanuzını muteakıb tanınmı» haiızlar tarafından Mev. lldl Nebevl kıraat olunacagından akraba, do*t v« dln karde$lerlmlzın tfjrlfıerlni rica ederiı tbrahlmzjıdt alleıl 20.000 AHMED İBRAHİMOĞLU TEŞEKKÜR Salâheuldin öğelman Afleti Yuksek Maden MflhendlıJ HAYRİ ÖGELMAN'ın ırtlhali dolayısilc duyduğu dcrin acıyı paylajan dostlanna vc arkadaglarına en eandan mlnnet ve jükranlannı arzeder 3526 sayılı cüzdan sahibl 4an boya yanlıdır. Emprimelerinid •brkea Kopra yazısuu ısrarla armymıı. Müeacesemiz, yalau kenanaİM Kopr» yanlı emprimeleria kaliteslni gmranti eder. Kopra Kumaşlan Mümessili: .(Yenicami 46) tktnd) ŞEN ŞAPKA Fatıhin mpktubları yalnız âşıkane olanlardan ıbarpt değüdır. 9 haziran Türkly» Köylü Partm tıtanbul h 1453 tarihlerınde CMeğer İküıci '»fkanlıjh. pazar p'n'j »aat H te Top Mehmed milâdt tarih kullanırmış. i aar'ed* KarameKtfb fkajındakl bir | kıhvehanede alya«l toplantı terttb *t. Bunu kesif içinde keşif addedebilirizl «Kostantanıye beylerbevi' m jt'r ne (') Belprad .«eferi anlatıhr; düşŞubat 26 Cemaziyelâhtr 22 man kumandanma «Macar generali kahranvm Hunvad» denir. Bundan • başka. kitab Fatih ile Uzun Hagan arasındaki muhavereyi vc aarayda o çıkan bir anlaşmazlık münasebetile V. 6 41 12.27 15 31 17 5S 19 25 502 kadmlar ağ^>sma (kızlarağası olacak) bir mektubu da ihtiva etmekE. J12 46 S.32 8.3S 12.00 1 Jl 1107 tedir. Kbylü Partisinin siyasl toplanhsı Stajiyer Hâkim Ali önen kazandı. HER 15 günde bir çekilif MEVLİDİ ŞERİF Babıraıa I i< I i HER AY BİR EV (236S) ÖMER FEVZİ MARDİNTn vcfatının aenal dcvrlycd müna. Mbetilc 2S fubat »M paıar günü dg)« namazını mütukıb Radıköy, Ofmanaqa Camil Scrlflndc Mrvlidi Şerlf ekunaeagından kendldnl M. vcnlcrln tafrlfl rlea olunur Evlidlan Nüshan 15 kırruçttır Ab«ne feraitl Türkiye Harte Scocilk CUNHURİYET Ur» 4J.0C Kı Uı% Kı. tiS» I4.M t.Ot tlJM Altl ayll» Of »7lık Blr ayuk U.M U.00 İM DENİZCİLİK BANKASI KAZANDIRIR D t K KAT O u e t e m l » gondcrUen « m t *• r a m l u octrcdlUlıı •dluneali) Udc IIIIIIIIIMI. Üanlardan m«sullyrt kabul dU «Nt yapayım? Atef yaknuyayım da nc yapayım? Onu da ««n öğretsene bana.» dedi. Süleyman: «Ben sana hiç bir aey öğrctemem oğlum,» dedi. <Bütün çarelerrni kendın yaratacaksm.> Deli Durdu, dü§undü. Başını bir iki kere salladı. Fesın altından kara kâküüeri çıkmı;, kıvrıçarak alnına dbkulmujtu. Süle\Tnan sozüne devam etti: «Fakır fukaraya zulmetnııyeceksin» dedi. «Cesaretine hıç güven miyeceksm. Kafanı i^leteceksin. Yok sa yaşıyamazsın. Buraaı dağdır. De mir kafese benzer.> Çay çabuk pişti. tnce belli bardağın ilkmi gene Süleymana verdiler. Çay buğulanıyordu sabah soğuğunda .. Süleyman ayrılırken: «Memedin size yardımı dokun?bilir. llk günler hojca gorün Memediml. İncitmeyın. Kendi halıne bır=kın. Bir kaç gunde alışır.» Süleyman ayrüdı. Elindeki değneğe çöke ço>e inmeğe başladı Beli bükülmüştü ama, gene de çabuk çabuk, bir delikanlı gibi dağdan lniyordu. Memedin gözleri yaşardı o giderken; içınden. •kımbılır ne zaman görümm b'r daha» dedi. .Belkı de hiç gorçrnem » Gozlerı dolu dolu oldu. «Dıjjıvada» dıyordu, kendi kendinc, <su dünyada nc iyi insanlar var.> lvic» reklnmla, «rtahftı ısıtıyordu. i CUMHURlYlTİD CDEBÎ TEriÜKASI: 2 7 Durdu, bir tajın dibinde oturup kalmıs, Ince Memedl çağırdı: «Gel bakalım İnce Memed, fu yeni tüfeğini bir tecrübe ct! Sen, hiç böyle bır tüiekle atef yaptın mı?» Memed: «Bırkaç kere,» dedi. «Bak şu kayada beyaz bır leke var...ı «Var,» «İjte ona nisan alacaksın ..» Memed, tüfeğini omzuna çekti. Nışan aldı. Beyaz lekeye atef etti. Durdu: «Haberci geüyor Ağam,» de öğundu, «Peki,» dedi, «tnce Memed, «Vuramadın İnec Memed! > Memed: di. sen her attığuu vurur musun?» dedi. Az sonra da haberd aoluk «oluMemed: Memed: «Tam ortaamdan,» d«dL ğa çıktı geldi. Daha aoluğunu al «Bilmem,» dedi, gülflmsedl. Suç onlarda değU, böyle d o | «Nasıl oldu?» diye kızgınhkla, Durdunun uzun yüzü gerildi madan: hayretle sordu» cNasıl oldu da!.» muflardır demeli. Durdu tipi a «Asağıdan, Çanakhnın dü damlar böyledir l$tt. Bunlar orta Durdu: Gene olmasına rağmen, Durdunun «Ne bileyiıri ben.» diye omuz yüzü kırışık içindeydi. Ağzı çok ı zünden Akyola doğru beş kadar msan olamazlar. Ya çok iyi. ya buyuk, dudaklan ıncecıktı. Sağ ya ' atlı gıdiyor. Hepsının de üstü başı çok kötüdürler. tyilikle olsun, kölannı silkeledi. tVuramadın işte.» göstereMemed, dudaklanru gevıyordu naeının > tunde saçlarının içıne ka duzgün .. Paralı adamlara benzı tüluklc olsun, insanlara cek, onlan ilgilendirecek bir feyBu sefer tüfeği iyice omzuna yer dar, uzuıı bır yanık ızı vardı Çe yorlar.» Durdu, adamlanna: leri bulunmalı. Olmazıa olmaz. leştirdl. Bıraz daha nısan aldı Te nesi sıvrıydı ama, çok güçlü göriinuyordu. Daıma gülerdi. Gülü «Haydl hazırlanın, herkaa bol Rahat cdemezlcr. Bir taraflan datıği çektL şunde bix acılik vardı. ca kurjun alsın,» diye emir verdi. ha vardır bunlann, tlk tanifüklan Durdu: «İnce Memed,» dedi, «»ende «Birkaç ocak daha sondürecek De ınsan kim olursa olsun neleri var, «İşte bu sefer tamam,» dedi. neleri yok, dağarcıklannda, blr lı Durdu » if var yavrum.» •Ortasırdan a anda hepsıni onun önünc dökmeğe Sonra Memede: Bevaz lekenin oradan hafıf bir Ince Memedın utangaç bır çocuk Sabırsızdırlar, Yahud «Bak1» dedi, «tnce Memed ..» çahfirlar. duman çıkıyordugım yuzu kızardı Onune baktı. Beyaz yerc nisan aldı. Kaya du da dokmek için, nc pahaaına olurMemed, saşkın şaşkın: Arka arkaya uç defa ıslık çahnsa olsun hrsat yaratırlar. «Pekı öteki neden değmedi dı afağıdan. Kulak kabartıp dinlc man ıçındc kalıp, açüdı. Durdu. Vc: ya?» diye hayretlcr içınde aordu. dilcr. Durdu: Cabban NCE MEMED Ttan: YAŞAH KZMAL lömsedt Sonra ortaya bir gos kırptıt «Bu Uk avındır tnoe Mamed, sıkı dur,» dcdl. Memed, buna ocrab vermedL Durdu: «Tamam mı arkadaflar?» diye aordu. Ötekiler «Tamam,» dedüer. Sık mcfcler arasmdan geçen yola indlklerindc fttn 5JİC oluyordu. YOIUB bir bafina dll adun arayla cNanl tnce Memed?» diye siperlendiler. Bir taneai çok ileride gözcu durdu. Az sonra, yolun ortasından, (Jnündc zayıf, bacaklan bacaklanru dolanan boz bir e#ek bulunan, karmakanaık gökkır sakallı, uzun bıyıklan bürün ağzını örtmu», bı «Yaaa! ortasından,» diye gu yıklannın uçlan sigara dumanın Amn tapsan keailınif, aanlıiı ta u içlne yaltaklanan blr köpek •eviıozaktan belli olan, gözlerinin ctraiı lilığinda gülümslyerek bakıyordu. kınaık kınfik, kocaman yalmaDurdu. sertçe: yaklan tota belenmif, yamıiı aal «Haydl haydl bckleme,» dry» van yalpa vurarak biriai geçiyor ÇÜClftl. du. Haflften de bir turkfl mınlAdam, hâlâ tnanmıymrak yödanıyordu: lumsüyordu. Durdu kaalannı çaA m u amaa amaiı Bea tıp, adarrun bacağına siddetll bir Gögsün de yaylama has tekmc arü. Adam, aadan bağırdı, Ku ftizel de baban terea Durdu: Amaa aman amaa Bea tÇıkar!» diyorum iana. ÇıDurdu, ona: kar!» «Teılim,» diye bağırdı. «YaAdam, yalvarmağa başladı: karun » «Paşa efendi, ben senin ayakTürkü kesihverdi. Adam, olduğu lannı öperim. Ellerini de öperım. yerde kalakaldı: Benim hiç elbisem yoktur kı . Bea «Tealimim baba,» dedi. tTes çmlçıplak kalırım. Anadan doglimlm. Ne var yanl?» ma...» Durdu, «dpcrinden yola atladn Şahadet parmağını ağzana sok «Soyun,» dedL tu somurdu, çıkardı. Adam saftı kaldı: «Aha ijte böyle çıplak. böyle «Neyi aoyunayım ağam?» rut .. Yoktur baaka paşa efendi. Durdu: Senin ellerini öperim. Ayaklarını «Üstflndekildri...* da . Alma benim elbıseleri Sen Adam güldü: çok buyuk bir paşa efendısın. Ne «Şaka rtme AUahafkına. Be yapacaksın benım partallanmı. Elnim elbiaeleri na yapacaksın? Bı lerini öperim. Ayaklarını da...» rak da beni fideyİm. Çok yorguDurdu: num. Tabanlanmın «ı«iitı«iT|(<^rı «Ulaa H oglu H, çıkar dlyoyıkılaeak gibiyim. B m k beni gü nım sana. Pa?a efendi! Pasa efenzel ağam ..» di!» diye bağırdı Durdu: Adam, durmadan yalvanyordu. «Sen soyun soyun hele,» diye Sonra da ağîamağa başladı: kasîannı çattı. «Ben bes aylık gurbetten geAdam, süpheli tuphell, jrüreği liyorum, Çukurovadan... Çalifmaikirdkli, saka mı cdiyor, yoksa dan geliyorum.» dddl mi diye Durdunun gözlerinin (Arkan var)