Katalog

ÎKİ ' ' tL'U MH lIRl Y ET 17 Araifc 1954 f Şeker tevziatım takib e^erken neler gördük? Bir bakkal dükkânmda normal zamanlarda bir günde »atılamıyan bir çuval şeker bir saat içtnde bitiyordu pi'n Beleiiye murakıblan Ue birlikte, doğrudan doğruya bak' kal'sra yapılmakta olan ?eker tevıdatını adıra adım takib ettik. ScV«ahın erken saatlerinde. Çırağan hsrabeleri arasında bulunan S<?ker Şirketi depolanndan kamyorlara yüklenen çuvallar, şehrin bü*ün semtlerindeki bakkallara teslim edilmek üzere yola çıkanldı. Yükleme, murakıblann nezareti altında cereyan ettl ve meselâ Mısırçarşısındaki bakkallara bizzat Be'edjye reis muavini Ferruh Ilterin nezareti altında teslim edildi. ÇuvaHan tesîim alan bakkallar, viMnlerine veya kapılannm üzerine «Şeker geldi» yaftasını a*ıyorlardı. Bunu gören halk kısa zaman zarfında dükkâna doluyor, bir çural geker yarnn saat içtade eriyip gidiyordu. Dün, blrtadsi sabahleym. fkincisl Bğleden sonra obnak flzere ikl partl halinde bakkallara tevziat yapıldı. DaŞıtılan fekerin tutan 1900 çuvaldı Öğleden sonra MııırearfiM bakkıilarına tevzi edilen 40 çuval seker bir Mat aarnnda tanfmfle Mtıldı. Bakkallar, halka fazla mflrtanU talebde bulunrnamalannı hatırlatıyor ve birer ikiser kilo veriyorlardı. Böylece 40 çuval sekerin bir «aat dayanması sağlandı. Şeker ahsverişinin en hararetil bir lafhaıında bir dükkâna girdik. Bakkal, müşterilerto» Od kflodan fazla vermiyordu. Kapıdakl tŞeker geldi» levhasuu gören her yolcu dükkâna uğrayıp bir miktar seker almadan geçtniyordu. Kssads oturan zata sordufc tBugün ne kadar feker verildi?» «Öğleden evvel bir çuval, »gleden sonra gene bir çuval geldi» <tNe kadar zamanda satıldı?» oSabahleyin gelen çuval yanm spat zarfında bitti. Öcinri çuvalı yanm saat evvel tealim aldıkO da bitmek üzer».» «Normal lamanlarda bir çuv?l +"z şekerl ne kadar tamanda <Sair zamanlarda bir fuval toz sekeri bir günde satamayu. Ertcsi şüne çuvalm dibinde gene seker kalırdı. Fakat üç çuval »ekeri bi 2ur.de satan dükkânlar da vardır. B;zim U hacmünize göre blr çv^rl şeker normal zamanda bir gün^'e satılamaz.» Fakat aynı bakkal dükkanında dün. ıkı çuval şeker ,bir buçuk sa, at z'f.nda eriyip gitti... Miiteakıben, Baükpazarında bir bakkala müracaat ettik. Bu dükkânda da normal zamanda iki günde sablan şekere, eşit miktarda şeker öğleden evvel tevzi edilmiş ve iki saat zarfında tamamile satılmıştı. Dün, hemen hemen şehrtn bütün semtlerindeki durum bu merkezdeydi... Diğer taraftan Vall Gökay, feker mtvzuu hakkında dün |U beyanatta bulunöhı: «Şehirde aylarea yetecek §eker stoku mevcuddur. Bir tahdide ihtiyac kalmamıştır. Bugünden itibaren bakkallara tevzi gününü bek lemeden feker dağıtılman toptancılara bildirilmlstir Aynca tanzim cabf yerlerinde de feker bulundurulacakur. Stok veya spekülâsyona tesebbüs edenler Millî Korunmaya verilecektir.» Dünkü uıul üzerlnden bugun de, kiloeu 139 kuruştan feker satı$lanna devatn edilecektir. Dunkfl müfahedelerimlz arasında kayda değer husus fudur: Ortada bir Itimadsızlık mevcuddur. Bakkallar tevziabn muntazam devam edecefine, halk istediği xaman feker bulacagma tamamil* kani değildir 3unun neticesi «Şeker gel di» levhMin» fören halk, bakkallardan imkan nisbetinde fazla şeker almak için talebde bulunmakta vt normal zamanda iki günde sa tılan çuvallar bir k*ç taatt» bolalmaktedır. Belediyeye 600 bin dolar tahsisat Aldiğımız malumata göre. şehrimizin cereyan, gaz, su gibi ana ihtiyaclarmı karşılamak üzere Istonbul Beledıyesi emrıne 600 bin dolar tahsis edilmıştir. Bu dövizle. bilhassa sıkmtısı hissedilen hava gazj ve su borulan, elektrik sayaclan ve E. T T. nm siparif ettiği otobüsler ithal edilecektir. MEMLEKET DAVALARI ABAHTAN ABAHA... Türkiyeye giren 600 çeşid Amerikan mecmuası merfka ve Avmpadan İthal edilen kitab ve mecmualar, dövis transferi yapılamaması yüzünden »ti« geçtikçe a«abnaktadır. Ba» y«yınlar piyasada artık bulunanuyor. Geçen sene Amerikadan 600 çesM jecnnısı t^tirilirken bunlann adedi şimdi 125 e düşmüş. HâU gelebilen kitab ve mecmualar, kredi ile memlekete soknlnyor. Fakat Avrnpa ve Amerikadakl bayüer y keseceklerini bildirdiklerinden ecnebi kitab. gazete ve mecmnm ithaiâtı, Yılbaşmdan sonra tamamen duracaknıif. Ba yan müessif, yan menmun edid hall gazete baberlerl ansmdan öğrenlyonu. Neden müessif oldugTimı izaha, isbata hacet yok. Döviz darliffmm zeytbıyağı lekesi gibi genişleyip her sahaya, bu arada da külttir sahasma bu derece esash tesir etmesi acınacak haldir. Garb kültüriine flıtiyacmnz, on yedind asırdanberi hissedildi Tanzhnatta civdv yumurtadan çıktı. Hele şimdi, büriin münevverlerimizin asgarl bir yabaneı di] bilmeleri zarurt sayılıyor. Bunu, millet çe, devletçe anlayıp tedbirlertni alıyoruz. Hal bSyleyken okunacak madde bnlamarışımn. (meydan var, at yok!) atalar sözünü hatırlatır... Dil öğrendik. Ne oknyacağız? Kitab, gazete, mecmna ithalini, flâc ve yedck parça Ithali derecesinde 1 numaralı ihtiyaclar arasında sayanz. Buna rağmen bir bakıma memnun doşnmuzon sebebi şu 600 ve 125 rakamlannm birleri ikaz edişidir. Demek geçen sene Amerikadan 600 çeşid mecmna ithal olnnuyormuş. Acaba hangi ilim, hangi fen. hangi ihtisas, hangi terbiye ve fayda tizerine?... Tekerlemeleri fazla nzatmayıp açık söyliyelim; zira cihan biliyor: Bunlann mübalâğasız yüzde sekseni cavalacoz mrzıvır şeylerdi. Erkek ve kadın vücudlerinin çapkınca te;hirlerinl kendilerino ticaret mataı edinenlerin haltlanydı. Çarsafa re p^çeye knvvet kadını gizliyen memleketlerde de tıpkı sahrada bekfir kalmış Amerikan ordımında oldufu gibi . kadını re«.imden temaşa ihtiyan mutlaka varsa, bu ihtimall Savalık. bari bundan bizim yerll çepakin hınk diyieileri faydalansm. Bunnn için dövize ihtiyac yoktur. BUGÜNÜN İŞİNİ YARINA BIRAKMA den biri olarak görünüyor. Bunu, demokratik bır hükumet anlayışınuı tabiî neticeleri olarak görmek gerekir. Şüphesiz çok partili ve tek halefete ve aydınlannuza ayn ayrı ler tarafından yapılabilir. Bunlar dereceli bir seçim sisteminin mem vazifeler düşmektedir. Bu konuda da: Başta basjn ohnak üıere müsleketimizde kurmak istedıği yeni iktidara düşen vaziie, icraatında takbel üniversiteler, akademiler ve bir idare mekanizması öyle bir içtimaî saadeti ve içtima! huzuru çeşidli meslek cemiyetleridir. Bir hamlede meydana gelemez. Uzun hedef tutmak ve bunu köstekle demokrasi siyasî partilerin çeşidyülar süren tek parti sisteminin yecek her tahrik ve demagojiye liliğile değil, ancak bu müessese ve idare mekanizmasına aşıladığı hatah karşı tedbirli, soğukkanh, basiretli cemiyetlerin içtimaî hayatta tesirli itiyad, tabiatile bir takım intıbak ve cesur davranmakür. Fakat bu bir rol oynamasile kurulabilir. Tasızhklar ve huzursuzluklar doğura rada halkın huzur vt emniyeti Ue, rafg» aydınlar sırufı dlyebilececaktır. Memur meselesinin haüinde siyasî iktidann huzur ve emniyeti gimiz bu müessese ve teşekkül Araerikan atom heyeti dün hiç bir menfi ve yıkıcı tavır takm asla birbirine kanstırümamalıdır. mensublanna düşen vazife. millet Atinaya gitti Muhalefete düşen vazife ise, hal huzurunda bir nevi haKemlik yapGelljtlrümi» veya geliîtirılmerr.tj par madan hükumete yardım etmek çalanabiür kaynaklarımızı tesbit ve ve onu hatah kararlardan koru kın huzur ve saadetini sağlamak mak, yol göstermek ve lcabında hiç tayin etmek üzere memleketiınlze ge mak aydınlanmıza düşen en önemli hususunda alınan idari ve kanunî bir »iyast teşekküle angaje olmadan len 5 kışilik Birieşlk Amerikan atom bir vazifedir. Çünkü memur mekaheyeti, dün »abah »aat 7 de h.ısusi u nizması devletin çatısını teskil e tedbirleri bir istismar konusu yap mücadele etmektir. Halbuki memleketimlzd* hemen maktan şiddetle sakınmaktır Türk çakları 11e Atlnayı mütevecclhen »ehder Onun iyi işler bir hale getiril cemiyetinin istikbaü bakımından hemen bir mesele, sadeoa aiyanrrvzden ayrılmıjtır. Güney Avrupa Hava Kuvvetlen mesi ve her türlü tesirin dışında insaflı bir muhalefetin şerefi, ikti sî partileri ilgilendiren bir konu bırakılması vatandaşm huzur, sü darda bulunmanm külfetinden her oluyor Memur meseleainin b3yle Kumandanı Atinaya gitti Kıuey Atlantik PaKtı Güney Avrupa kun ve emniyetinin garantisidir. halde daha az değildir. Yalnız şu ihtirash bir konu haline gelmesine V.üttetık Kuvvetler! Baskaraanlaıü.«ı Bu meselenin her iktidar veya re nu da söylemek lâzımdır ki. haris cemiyetin tahammülü yoktur. MeHava Kuvvetlerl Kumandanı Koıgene jim değişmesinde tekrar ortaya çık ve yıkıcı bir muhalefetin memle mur davası çok rasyonel ve modem ral Lawrence Cralgle. tfün iat 12 de ması devlet bünyesinin iyi işlemehususl uçağı lle tehrlmizden aynl diğini gösterlr. Halbuki. hangi re kete zaran, hatah hareket eden bir bir hükumet anlayifina uyacak jeiktidardan daha tehlikelidir. De kilde esash bir ıalahata muhtacdır. miftır. Korgeneral Cralgle. yurdumuzdaki jim ve hangi liyasî iktidar olursa mokrasi, siyasî partilerin iktidar Bu ulahaü iki wasta toplamak elektrorük v« radar teslslerlnl geı olsun devletin bir nevi taazzuvu kavgası değil, tenkid ve murakabe mümkündur. Birinciai mekaniıma olan memur mekanizması bundan ve ikaz sistemüe halk iradesinin üzerinde yapılacak tadillerdir ki gazetecileri memleketle müteessir olmamahdır. Bu teskilât gene halk tarafmdan kontrolunu basta bürokrasinin lzale edilmesi bir saate benzer. Nasıl bir saatin gerektiren bir rejimdir. İktidar gelir. Bütün vekâletler yeni bir tes rine döndüler TOTklyenln NATO ve Orta»ark Savıın vazifesi onu kullanana göre değiş halkın iradesini temsil ediyorsa, kilât kanunu yapmak suretile fazla masındakl rolünü lncelemek. draıokrâ miyorsa, memur mekanizması da muhalefet de halkın kısmî mura memur kullanılmasının önüne geçtlk ve ekonomik kalkınmamm yerin öyledir. Saatin vazifesi, kendisini kabesini temsil eder. Kısml diyo melidir. Yetkl ve sorumluluk sarih de görmek üzer» 10 gündenberi meınle kullanan kimseve yaranmak veya ketlmizde bulunan 7 ki?ilik tngiliz ba onun isteğine pcre ayarlanmak ol rum, çünkü her siyasî partinin he esaslara bağlanmah ve şahıslara tecefi iktidara geçmektir. Halbuki veccüh etmelidir. Esasen bürokrasın heyetl, dün labah »aat 10 C de O madığı gibi. memur mekanizması eerçekten murakabe ancak iktidar sinin teşekkülüne sebeb «merkeziuçakla Ixjnd*aya dönmüîtür. Meinecke, Konservatuar opera da onu sevk ve idare edenlerin ar ihtirası olmıyan tarafsız teşekkül yetçilik» sistemidir. Bu sistem, zusuna göre değişmez. Saatin vazibölümü rejisörii oluyor fesi zamanı göstermektir. Memur a«hix Tiyatrolan rejlıörü Max M«lnecke'nin, tsunbul Beledlye Konser mekanizmasınin vazifesi de vatanmtuarı Opera Bölümü reiisorlüğüne daşlann işlerini en iyi ve en sürIn^llterey* kasabbk hayvan getirileceğl ve bu vazifestnin Şehlr Tı atli şekilde tanzim etmektir. O halihrac •debileceğiz yatrosu reijsörlügüne halel gettrmlye de bu mekanizma üzerinde bir reLondn Tıcaret Mu«avırlığınden »1» ceğl ovvelce bildirilmistl. kalılar» gelen blr yaııd». İnflltar» TiReJisSrluk ve bu bolümde M. Meform yaparken gözönünde tutulo«nt N«»r«tlııın her banfl Nr mera bıecke'nln vereceğl dersler hakkında ması gerekli olan önemli nokta, LÎRA l«kett«ı înfUter«jr« e«nlı taynn ttha dün rejlsör 11» Konservatuar Müduru memurun vatandaşla olan münaselln« mUaadı «ttijl Mdirunrirtedlr. Kfrcf Anükacı antmda yapılan gö betini düzenlemektir. O suretle Bununlçln ftrdl ith»l ÜJUMIB» lurum rüsmede mutabakata var'lmış ve nıugöjterllmemelrtedlr. kavele taızalanmıstır. Mukavele yakın düzenlemektir ki, iktidar değişme21 Arahk Salı Aksamma Kadar j leri onun en ufak bir kısm.nda daAt v« nğırların dolar »hııı, Sorytt da Valllikçt tasdik edilecektir. bloku memleketlpri 11* Arjantin ve Bir adam odasuıda öMi. bulundu hi tesir yapamasın Bunun için de, 150 Liralık hesab açtıranlardan 182 kijiye: Japonyıda <to8ajü«r V bundaa «6nKUçükpazarda Namahrem lokağında usul ve nizam dışında ferdî müdaderllenlı» haılc olmak Uıer» lth«l «di3 numaralı evde oturan Mevlud Tutün halelerin kesin olarak önlenmesi lebileceklerdlr. Her iMmleketteB «n ALT1NLIK lth»H mumc»»tierlnin İM tek» »ker cü adında blrl dün sabah odasmda ölu lâzımdır. Aksi hareket cemiyeü bir bulunmuştur. Adalet doktoru olümü çıkmaza götürür. Bu bakımdan me tetldk Bu luretl*. trılu barlc, m«ml*İMtl »üphell görmü», Mevludun cesedinl murun politıka ile münasebeti çok mizden bütün «anlı hnjnnltr a«ık Morga k»ldırtmıstır. esaslı bir şekıîde tesbit edilmelidir. umuml lisuu D* tnfflUrey* ütnrn «dl Çalıştığı ntfilyeden 5 bin lira Burada üzerinde dikkatle durulalebUecckttr. değerinde iplik çalmı; Lirahk Bulfaristana 80 ton bahnuma Beyoğlunda Sakızağacında 26 numa cak nokta şudur: Memur, po'ıitirtlı dokuma atBlyesinde çalışan Adil kanın tesirinden uzak tutulmalıdır, ihrac edilecek işçinin, çalıştığı KVTC1C« dt yiidıjımıı glbl Bulgaris Belek adında blr tarihlerd» S binatol fakat bu, hiç bir zaman onun siyaîkramiyeler lira Unl» Wr Öc«rM wü»«nı»»ı yapmak yeden muhtelif çaldığı tesbit ediimiş, sî haklarının tahdidi manasına geldeğerinde lpllk Uzar* hızırlıkUn bıjlanmiftır. lanmTştır. Suçunu itlraf eden Adil mez. Bunlann gerçekleşmesi için alınacak kararlann, çıkarılacak kaBir kişiye ALTDf kmdar Tlcant V*kll«tl balmuınu l l n tur. Adliytyt verllmlj, tevkll olunmus nunlann aktüel politıkanın tesirincını urgun fBrmÜîttir. den uzak tutulması şarttır. Yaînz Buna gör» Bulgariıtuım «ekıcn ton «Ben,öKinıe sidiyorum» diye V ^.memur mekanizmaı;ının po'itika •balmunMlhrâ* ««leee^tlr. îhr.cat tatnektub bıraktı ve inlihar etti dışında tutulması yetmez. aynı zakasla ynpılecaK Te müraca»t «nien nrDevlet Demiryoliarı Haydarpaşa Işlet manda memur probleminin de pomalan üç«r ton flırM mOaudatf T«rt. meslnde hareket meınuru Hüseyin Erleccktir. kul cvvelkl fün dalresin* gflmemls. litika dışında tutulması ve obj^kfakat mısaıının Ustünde bulunan bir tif esaslar dahilinde halledilmesi mektub arkada;ları tarafından açılıp gerekir. Bunun için iktidara, muokunmustur. Hüseyin Erkulun bu mektubunda ju »atırlar görülmüstür: « Ben bu akşam olume gidîyonıml..> Mektubu okuyın ırkadaşlarının mürıcaatl üzerır.e zabıta mmeurları dun «bah Huseyln Erkulun Yeldegırmemnât, Uzunlıafız sokağmdakl ikametEahıHUSUSİ İKRAMlrE KEŞİDESİKE KATILMANIZ İÇİN n* gltmisler, yatak odasında ceçedi lle karşıla^mıslardır. Yapılan muayenesind» Hüjeynin »ldıgı fazl» uyku llâcı 11* lnühar «ttigl anlajılmıstır. Hâdise •trafında zabıuea tahkikat yapılmaktadir. Verilecek dövizle havagazi, Memurun hükumetle, memurun su ve elektrik malzemesi halkla münasebeti konusu bugünkü iktidan uğraştıran ana meselelergetirtilecek Memur mekanizması vepolitika CAHID Yazan TANYOL ferdl sorumluluk duygusuau Sldfirür. Halbuki vazife •• corumluluk memur mekanizmasınin temel pren stpidir. Teakilât böyle bir preruipe dayanarak ıslah edilecek olursa, ferdl müdahaleler kendiliğinden önlendiğl gibi m«nurun vazifedndeki başarısı da kolayca te«bit edilebilir. Son barem kanunu tasann başarı gösteren memurlara bazı ter fi imkânları hazırlamaktadır. Fakat bu imkânlar, mekanizma üzerinde esash bir takım tadiller yapılmadıgı takdird* kötüye kullamlabilir. Bir memurun bafanaı ney» göre ve kim tarafmdan tayin edilecektir? Bunun, herhangi bir haksızlığa meydan vermiyecek şekilde düzenlenmesi zaruridlr. Yeni yapılacak barem, yeni bir memur zihniyetine göre ayarlanmalıdır. Memur meselesinde ikinci Bnemli nokta da ona karsı takınılacak tavnn tesbitidir. Eski zihniyet, memurla hükumetin ayniligi esasına dayanıyordu. Halk, memur deyince, hükumeti anlardı. Son demokratik gelişmelerden sonra memur hakkında ikinci bir tavır meydana çıktı. Bu tavra gör* memur, vatandaUlerini gören ve buna karşıhk maa? alan bir vazifeliler heyetidirŞüphesiz bu her ikl görüşte de ifratlar vardır. Gerçi memur halkın İ3.1erini düzenlemekle vazifeli olman bakımından hususl bir imtiyaza lahib değildir. Fakat o, aynı zamanda, devletin halkla temasa gelen müşahhas elidir; bunu da unutmamak gerekir. Zira memur, hukuk ve nizamin sabibi ve kendisi olan devletin icra kuvvetidir. Onu, hususî teşebbüslerd» çalışan personellerden ayıran da budur. Memur. hükumetin değil, devletin bir parçasıdır. Hükumetin vazifesi, memur mekanlzmasmı dileyliği şekilde değil, kanun ve nizamm emrettiği tarzda idare etmektir. Hükumeti teşkil eden heyet her zamaa değişebüir. Fakat memur mekaaizmaıı onlara bağlı olarak deBir demokraside bu sağlandığı gün, hükumet zihniyetinde gerçekten bir inkılâb yapılmıs olur. Memurun politikaya karışması ne kadar tehlikeli ise, memur mekanizmasma da politikaoın müdahalesi o kadar zararbdır. Hâdiseyi iki taraflı mütalea etmek ve ona göre tedbirler düşünmek lâzımdır. Çünkü tek taraflı tedbirler, daima tek taraflı müdahalelerle bozulabilir. Son tamanlarda bazı milletvekillerinin de doğrudan dogruya memur mekanizmasına müdahale ettiklerme dair karsılıkh şikâyetler duyulmaktadır. Bu hal iki bakımdan mahzurludur. Birincisi, ou hal memur sınıhnın huzuriuzluğuna sebeb olur; ikincisi sayın milletvekillerinl. teşriî vazifelerinin dışında lüzumsuz bir yorgunluğa sürükler. Hiç şüphesiz milletvekilleri hükumet memurlarile tahsl işleri için değil, vatandaşm işleri için temas etmektedirler. Bu temas hangi şekilde olursa olsun memur mekanizmasınin halk nazannda düşm<?si ve devlet otoritesinm aşmmaîı gibi bir takım esaslı mahzurlan ıhtiva etmektedir. 30 ARALIKTA 25 0 . 0 0 0 3 5 0 0 75000 2 50 0 AKBÂNK İSTANBUL ŞUBEMİZİN Zücadye plyasası tetkik ediliyor HERGÜNÜN DEĞERİ 100 LİRADIR • Husasî istikbal keşideai 125.000 Iira • Bir kişiye 75.000 Iira • Her Şube TC Ajanstaırbir.hesap sahibinc 5000 lira • Aynca buyük ikramiyeyi fca* zanana hergun için 100 lira j d # «mn|»«t fazla ödeme v a «ufat Yenl kar hadltrl kararnamesl jumuİÜIM firen lücacly», «ofr» takımı ve sobalar gibl maddeler ıSzeıinde lktisal tetkik ve kontrol heyeti ekipleri piyasada murakabelerine baslannşlardır. Alâkalılar zücadye ejyası içm verllen yuzde 25 kâr haddini normn:in üstünde buldukları haldç, tuccar bu ejyanm kırılma tenllkeslrü gdz önünde tu'arak azımsamaktadır. Tetkiklerimize gbre kâr hadlerl umumlyetle yüzde sekizle ylrml be» arannd» defîşmektedlr. Esasen yüzde 2S kar had« riskl olan eşyava verilmekt*dir. Zücaciyeye en fazla kir bırakıldığından tücc«rın ltlr«zı 7«rtnd» görülmemektedtr. OON BU KALDI KEŞİOEDE MUTLAK Bln İHTİYACINIZI KARŞILAYACAK JKRAMİYE KAZANABİLİR Ayne» 55.000 Lirahk. YILBAŞI FEVKALÂDE KEŞIDES1NS DE tSTlRAK EDERSINİZ Arahk 17 Rebiülâhır 21 HER 1 5 0 LİRAYA BİR KUR'A TÖRK EKSPRES BANK gişelerinden izahat isteyiniz & Keşideye katılmak üzere para yatırmanız için 3 GÜN KALDI CLMllUUIYET'in TKtKİKASl: 4 O E. I a , V. | 7 20 | 2.38 £ o 7.28 I m ! İSTANBUL BANKASI Oalata, Beyiüla. SutlBcf. Kurtulnt. KadıVOy. Istanbnl (Slrked) 12.10 14.30,16.42i 18.211 5.33 9.48 12.001 1.39 12.50 1 «Bir anlaşmazlık oldu», dıye yetler yanında, bu tath, musiki nağ melerini andıran şiveye de âşık ol itiraf etti. Sanki olana kendisi bile rr.uştu. Fakat, bütün diğer zâhirî inanamıyor gibiydi. «Delikanlılarmeziyetler gibi, bunun da foyası dan birisi kantin hesablannı altüst çabuk çıkmıştı meydana. Balayı | etmişti. Düzeltmesi bana düştü!» «Sana?!» günlerinde tsevgılım, sana tapıyorum!» cümlesî, bu şive ile alelâ «Evet. Mesuliyeti Ozerime aldelikten sıynhnış, cıvıltolı bir şi'ri maktan başka çare yoktu.» yete bürünmüştü ama, aynı balayı «Peki, sonra ne oldu, Charles?> mn ikinci üçüncü gününde, aynı «Yürüttüler beni!» Çeviren: M. KEMAN KAN şive ile, ilânı aşk eder gibi «sevîazan: NU'HOLAS MONSARRAT «Yürüttüler beni...» Bu da aygilim, bana beş dolar ödünç verir nen geçmişten kalmış diğer bir ! müşahede etmiş olduğu gibi, seneNitekim, çok geçmeden Bel dini itiraf ediyor. Belle Bannister misin?» talebini duyuvermek de, le, evlendikleri zaman kocasını borcu ödeyor, «tsptaze, tertemiz!» lerin yıpratıcı darbesıne gerçekten r.edense bu şi'riyet dolu şiveyi bir cümle idi. Charles Bannister'le berehinden çıkanruş olmasmın kâfi ba§lamak yeminile eski teraneye hayli iyi dayanrruştı: Itina ile kır denb:re yaveleştirivermişti. Bu ha raber yaşadığı müddetçe, mütemadiyen «yürütülme» nin, mütemaI pılmış bıyıklar; keskin hatlı, güneş gelmedtşinı, müteakiben onun ge dönüyorlaıdı. | yanığı yüz; yaşhlık değil olgunluk^ tıraların verdiğı huzursuzluk içinde diyen skandal mahiyetini alabilecek rek para bakımından, gerekse şeref, Bu gibi hallerde Charles daima Belle sordu: bir buhrandan kaçıp, müstakbel bir haysiyet ve dürüstlük bakımından aşktan demvurur, masumiyet iddia [ tesıri bırakan ağaiTnış şakaklar ay «Ne yaptın bunca senedir? badirenin başlangıçta emin görüebed:ven müflis kalmağa mahkum eder, Belle gibi olduka zeki bir ka | nen hafızasmda kalan gibiydi. Yal Harbe katıldın mı?> • nız gözlerin kenarlarındâki hatlar, nen ağuşuna atılmanın kaçınılmaz olducunu anlayıvermişti. dın bir tarafa, kadınların en kuş «Tabiî katıldım!» bir itiyad halini aldığını büfiil gör«Işleri pek iyi gitmedi de...» Bu beyinlisinin dahi kolay hazmedemi I komisyonculuğu meslek edinenle1 rin devamlı sahte tebessümlerile bu Acayib, yersiı bir suale maruz müstü. Bal aylannın hemen akahavsivet kuncı, rezilâne cümleyi yeceği yalanlarla vaziyeti izaha ; gülen dudaklann kenarlarındâki çi kalmış da şaşırmıj, hattâ biraı da blnde, Charles'in çakştığl firma ile ş,mdi ne kadar da iyi hatırlıyordu. çalışır, bütün bu hararetli, zarifane zikler biraz daha derinleşmişti, o irkilmiş gibi idi: mahiyeti pek de iyi anlaülmami}Bu cmın beylik silâhı idi: Alışve gayretler, olsa olsa Belle'e nasıl okadar. Charles jimdi ellısini aşmıg «Ne sandındı?» bir çatîşma yüzünden Amerikadan riş'vaptığı mağazilarla başının der lup da onun ağına düşecek kadar olmalıydı: Elli iki, elli üç filân... «Ne sandığımı pekâla bilir aynhnak zorunda kalmışlardı. înde gird'ğini bu cümle i!e ifade e kendini kaybetmiş olduğunu bilfiil Buna karşıhk, yaşından daha gene sin!» giltereden bir değil, müteaddid dederdi: ışinde her hangi bir müna belirtmekten başka bir şeye yara görünüyordu: Hâlâ göz alıcı bir erCharles Bannister bu imayı duy falar yürütülmüşlerdi. Avrupada sebetöizük bu terane ile açıklanır mazdı. kekti; hâlâ zinde, atik. kendinden mamazhktan gelerek devam etti: ise daha sık, daha süratli yer dedı, kadın derdi, âmir derdi, at yaBunca yıl sonra aynı değişmez emin, dünyayı umursamaz bir eda «Tab.î Dunkerk badiresine iş ğiştirmek zorunda kahnışlardı: Kinşı, Vnrsıl.k^ız çek hep bu sözlerle teraneyi tekrarlıyan adamı bir kere sı vardı. Şahsî kalıbtna mukabil anlatıl:rdı. Bütün kanşıklığına, mü daha, isfchkar dolu bakışlarla süz | kılık kıyafetmin hafifçe pejmürde tirak ettim. Sonra şimal Afrıka ve raladıkları evlerden «yürütülmüşlewe=lı;ine rağmen yüzbaşmın iş düğü zaman Belle Bannister koca ! görünmesi, paçalannın sipilleşmiş Italya... Daha sonra Rhein nehri..» ler>, otellerden «yürütülmüşler» «Ne o? Cephede miydin yok gazinolardan hattâ leri h:c bır zaman tam manasile ka sının hulâ eskisi gibi zarif, cazjb olması, ekseri kachnlar indinde. olkulüblerden t run <iı • nda deŞildi. Bu itibarla on bir erkek olduŞunu kabul etmek sa olsa onun cazibesini biraz daha sa?» = «yürütulmüşlers di. Bu buhranlı «Hayır: îstihbarat... Bir müd hâdiselerde kimin kabahatli olduğu dan kirun volıle kuıiulmak imkânı zorunda kaldı. Elinde içki kadehi, artırmağa yarardı. det işgal kuv\etlerile de çalıştım da belli değildi. Hiç bır zaman kayoktu. Hiç bır zaman açık bir ocak başmdaki rahat koituğa raBütün bunlara ilâveten îngiliz ?! Cidden görülecek şeydi.» •kancai da olmuyordu. Daima hatlıkla gömülmüş clan yüzb^ı bahati üstüne almıyor, sadece şu «Ya sonra?» Charles Bannister kuzu kuzu der Charles Bannister, b.raz evvel de vesi tbintile baki idi Yirmi ?ene veya bu şekilde bir anlaşmazlıktan I evvel Belle, bir çok zâhirî meziYüzbaşırun suraü kanştı: bahsedlliyor ve kSh bir ev simsarile, kâh bir bahsi müşterek bayiile, yahud bir kulüb katibi ile veya asık mratlı bir otel müdürile karşı karşıya geçilip bu «anlaşmazbkı izale ediliyor ve bilmecburiye yürüyüp gidlliyordu. Tabiatılr her defa anlasmazlıgl g.derecek «anlaçma» nın ceremesini Mrs. Bannister çekiyor, gereği miktarda kesenin ağzmı o açıyordu. Fakat Charles Bannister'le sadece kesenin ağzmı açmak kâfi gelmiyordu. Lâzıra gelen miktar 8dendikten sonra üstelik blr d* tpılıyı pırtıyı toparlamak, yürüyüp gitmek» icab ediyordu: Karsı, ekseriya bu hususta âft ısrar ediyordu. Meselâ vestiyerd kıx hikayesi, «Kız» Charleı'i'n aşın sıma|iklığından sadec* bizar ve fikftyetçi olmakla kalmamıy, bajı aıkısınca ortay bir de «koca» çıkanvermişti. tngilterenin en meşhur at yanşı sahalanndan biri olan Newmarket'te bir yanş atına doping yapmak teşebbüsü vestiyerci kız hikâyesini çoktan gölgede bırakmış, hâdisenin gürültüsü tâ cenub Afriknya kadar ulasmıştı. Hindi «Race» nin elmaslarını satmak teşebbüsü? Polıs, hiç hesabda yokken, topunu birden Cannes'in en lüks otellerınden birinde bastırıvermişti... CArkası var) Hiç dcğilse, ithal malı müstehceni de yerli dereceşinde engellere çarptırılsın, / Şimdi iktisadî ve mecbnrl tahdidin yanında, bir de Wari. hattâ nizami, (gerekirse kanuni) tahdid pek yerinde olur. Bize 125 Amerikan rnecmuası Uhali bile fazladır. Bu kadar mecmua, Tiirkiyede riirkçe olarak acaba çıkiyor mn? Mutlaka faydalı eser oMuğuna kanaat gretirip bir ecnebi maçazinl hudndlardan İçeriye öyle sokmalıytz. O 600 mecmnanın 500 ü bizim bakımımi7dan mutlaka boş kafa yeriştirmeRe mahsus vasıtalardu*. Amerîkalı için dnrum aynı obnayabilir. Zira o, muğlak teknik ortasmda bütün gün helâk olduktan sonra, akşara üstü bara gidip çocukça şakalarla bağırmak, çağırmak ve intidaili£e avdet ermek istiyor. Hafîf uçan mecmualar da. aynı tip ihtiyaca karşıhk verir. Fakat bizler, muğlak teknik nrtannda hiç de bunalmış deçiliz. Bizlere zihni knvvetlendîrici okuma vasıtalan gerek. Zaten sade suya bir hayat yaşıyoruz, boş zamanlanmızı hasrettijiTicaret Odası Meclisi dün miz mermualarda sırf sarışm bomtoplandı , banın profilden, göğüsten, arkadan, tıtanbtn Tlcaret Odası Metliri *0n yatmış. eğilmiş fotoğraflan (ve rasaat 15 te Reis Hayri Gönenln başk&n kibleri ve benzerleri ve bu üslub lığında toplanınıstır. Bu toplantıda muhtclli lhtlni ko ÜTfre va7ilar) olursa. boş kafalar mlsyonları »eçilmlş v« Mecüs bütçe büsnüfiin dımdızlak kalır. müzakerelerlne başlamak üzere ay sonunda tekrar toplanmak kararlle da Onun Vın. mcınnun oinynrnz: gılmıştır. Belki Pkla gelir de, neşriyatı itIıaîrfe sistpmli bir tahdide eideriz. Kafiyen fsvdalı oldu?una bir heyetin karar vereceçi reşriyatı içeri sokanz. sOGANSAdMISAK Aslı aramrsa. yprli fgvdalı neçriİ(Kİ 1ÜTÜN v* yat bile, hj =;00 çcjid har kackmı İMTİSAH ( D M mecmuanın memkket külfürünü se! gibi b^snnsınlan mu7İaribdi. K0KUURI Bir tnusibet. bin nasihatten yefmiş... Dmizsizlik bir musibettir, fakat bn sefer bin nasihat yerine de geçti. • Bir hnftada 24 şoför cezaiandınldi Son bir hafta zarfında trafik karu. nuna aykırı harekette buıuıan 24 s»« j for hakkında takibata başlanmı$ bunn | lar muhtelii para cezalarına carptırıl mışlardır. H E R Y I L S E V E I E V . # A L D I Ğ I N I Z SAATLİ MAARİF DUVAR TA^VİMİ sadece bir takvim de^il, halcikî bir bilgi hazinesidir. I Aylardanberi mütehassıslara hazırlatılmakta olan bu eşsiz takvime sahip olmak fırsatını kaçırmayınız, SAATLİ MAARİF DUVAR TAKVİMİ Yşni yılın en kuvvetli ansiklopedik ^ eseri olacakttr Bu eşsiz ve emsalsiz takvimin benzerleri vardır. : • Aldanmamak için, SAATLİ MAARİF DUVAR TAKVİMİ adına dikkat etmelidir. M,rkriİ:1^f|b»l. MAARİF KİTAPHANESİOİR.