25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
t Kasun 1954 CUMHURÎYET İADIPEDMAT TAZAN : IAKLP KADRİ KARAÜS1V1ANOĞLÜ Beynelmilel Portreler Benim tanıdığım Bensş, o ağır başlı hukuk âlimi nerede, bu davasmı kaybetmekten korkan acemi avukat nerede idi? Nerede ise, «Yangm var, ateş sa mi verirken söylediğim nutukta çağı sardı» d ye bağırEcaklar. Bu (şahsıyetının ve zek.'Einın yüksek güne kadar ekonomık bakırndan ne vasıflari) uzerinde durmak luzusıkıntılar çektiğımizı bır bir b.li munu hıssetmıştim. Lâkın, işte bu rız. Ne büvuk dosturauz Fransa, alam, şımdi bana. tasavvur ettine şu bolluk. zenginlik içinde yü ğim o adamın taban tabana zıddı zen muttefıkımiz Çskoslovakya, bi gibi gorunuyordu. Nerede ıdi beze bir defa hal niz nedir dıye sordu nim ha\alimdeki oo ağubaşlı, tem B U ' Ne biri. ne öbürü bizden iki küıli hukuk âl'mi? Neıede her daton buğday. bir ton arpa almak ve kıka davasmı kaybetmekten urken buna mukbil işjmi7e yarar bir mal bu acemı avukat? srtmak lutfunda bulbndu mu? Hal Hem Bohemya Krallan sarabuki, şirrdi Almarna bütun mahyınm yeni «sâkıni» hıç de yerıne su!leinvıi âdeta gözu kapah satm alıvor. Ucuzmuş. pahahymış mü alışmamıs bir durumda ıdı. Bulunnakaşa bile etm'yor ve sınaî teç duğumuz yüksek tavanlı, geniş yahızatjmız için neye muht'çsak tam zı odası ona pek bol g?hyordu ve i^tediğimiz gibi. tarr zamamda ye ufak tefek vücudunde. kendmden çok iri bir k.msenin esvablarrnı tiştiriyor.» Sakın. bu sözleri söyliven adamı giymişçesine bır rahatsızlık ve te«Beşinci kolJan b ri sanmayın. O dirginük va:dı. Kocaman barok Eirada, böyle konuçan'ar dunyanın . masasının başında nasıl otura«.aher tarafmda hattâ bizcîe b le | ğını, dirseklerini nereye dayayapek coktu Ama, benım bahsetmek cağını, elierini nasıl idare edeceiitedığim bu değildir. ğıni bılem'.yor gıb.ydi ve sesı, haDemiştim ki, Prag'a gelir gelmez Î eketleri kadar ahenksızdi. ilk gozume çarpan şsy Kuçük anKim ne derse de?in. fzıra. Praglaşma» müd?fsa sı«temmde baçgos daki Alman elçısı de dahil olmak teren bozgun emaeleri olmuştu O uzere M. Beneş'in zekâsına. dıravakit, henüz Dpvlet Reıslijnne gel yeüne ve milletlerarası dıploması m 5 olan zavallı M Beneş, bunları, alanındakı nufuzuna hâlâ inananboş yere, örtmeğe çabalıyor. Nular pek çoktu.) Evet kim ne derse tuk nutuk üstüne çekerek her vedesın, Çekoslovakya Devlet Reısı, sıle ile herkese uç mültefık arasındski bağlaıın gittıkçe kuvvet bu göıujmemizde beni oldukça lendiğini ispat etmek isliyor: Bel derin bır hayal kmklığına düşurAcaba, o vakitler bızım grad. Bukres seyahstlerine çıkıyor muştü ve fırsat düştukçe. gözdağı olarak. hissetmedığimız bazı kötulüklerı> uğursuzlukları o, önceden Çekoslovak oıdusunun «haıb po bazı sszmiş mı bulunuyorcu? Acaba, tansiyeli» ni teşhir ed.yordu. Fakat, bütün bu hareketler. ne ondan nu sinirlerınin muvazenederdir b Imiyorum. bana, gene ilk sinı kaybedip böyie tedırgınleşıgünlerden it:b?ren o dınamik dev yordu? Neden olmasın. Pek iyi halet adammm daimî bir yürek hu tırliyorum ki, bu nSö yılınm başzursuzluğu içmde yaşrdığı hissini larında Hitler, Çekoslovak>aya Termişti. Hususî bir görüsmemiz karşı bir sinır harbıne çoktan başde benimle çöyle bir hasbıhalde bu lamıştı. Geıçi, açıktın açığa, Sülunduğunu hatırlarım: i det davasmı diline dolamamıştı. "Bır yandan Fransa, b'r yardan arna «Verzailles Muahedesin aleyRusya bizim emniyetimizi ve taar hinde sovlemcdiğini bırakmıyordu. ruzian mas'jnlnğumuzu korum k Südet Almanyası bu muahedenin tnhhudunü ustlcrır.e alrmşlardır Avrupa kıt'ası üstunde yarattığı Bundan başka. biliyorsunuz ki, sancıh noktalardan b:ri değıl miy«Kucük anlaşma» paktı ile Ru di1* Hitler, Fhenanie davasmı nasıl manva ve Yugo<=lavya bize bağlan halle kalkıstıvsa. günun bırinde mış buljnuyor. Bu iki devlet. diSadet meselesıni de pekâlâ ele ğer taraftan «Balkan antaşması» alabılırdı. Bahusus ki. Nazilerın ile size b?ğlıd;rlar. Yani. S'zınle bizim aramızda bir (tra>t d'union) Führer'i bu ilk teşebbusiinde Fran sanm protestolarına. ültimatomlarına kulak bJe asmamış ve işin asıl dikkatı çeken taraiı. İngılterenin yardımmı büe görmüştu. Bundan cesaret alarak yarın Avusturyaya, öbürgün Südet Almanları bolgssme o vakıtler bundan ctesi akla büe gelmezdi el atmaktan onu, ne çekmdırebilirdi? Nobel edebiyat namzedi Hemingway Uykuda gezinme nedir nasıl tedavi edilir? Alimlerin Somnombulism dedik loğu olan Dr. Robert Lindner, uy r=>fından öldürülmesinden sonr diklerı uykuda gezinme hastabğı. kuda gezınen hastalaruj işledıği bu karar tatbik edilmeğe Da cocukluktan Kalma, çok defa es cinayetler üzerine uzun tetkiklerde mıştır. kiden geçirilmiş büyuk korkuların, bulunarak bır eser neşretm'ştir Birçok psikolojik eserin rrıjhar» uzüntü, kuruntu ve vesveselerin Bu eserde genç bır kızın başmdan r'ri ve Columbia Unıvers *pı nrobllinmeyen şuuraltı bir tezahürü geçen hazin bir hâdise var: fesdrü olan Dr Werneı Woif£ ci; dur Şahsa go.e turlü turlj şekılKentucky'de Jo Ann ısımh, on nayet işleyen somnomb!ı>t'l" ri de lerde teceîli eden bu hastahk bu altı yaşında genç ve güzel bır kız mirli hocrelerde hapsetmonin doğ»| r tün ddnysda yaj g*n vaziyette o ruyasında, evme hırsızların gırip ru olmayacağını, bunların n.e lup, binlerce kad:n, erkek ve ço herkesi dldürdugunü gorüyor Uy lu bir tedaviye ihtıyaçları cuk bu korkunç huzursuzlukla kud?ki şıddetli kâbus ve heyecanla nu söylüyor. kaşı kar^ıyadır. Bu hastahğ:n se yatağının etrafınd^ dolaşıyor. Elin Kısa bir müddet için, uvku ha beb ve ted avilerini araştıran bir . deki tabanca iie hırsızlarla dovü vererek bu tip hastalarm çok âlim. doktor ve psıkolog elde şüp boğuşuyor. dolaşmasma mânı ettıkleri neticelerm birbi.ini hiç O gece karanlık evden on s.lâh Fakat hakikatte uykuda gez'nme rutmadığını. her s?hıs ıcin ayn bır sesı duyuluvor. Jo Ann'ın babası hastslığının muhtel:f sebebİ9ri olteda\>i tarza tcthik etmek lâzım ve altı yaşındaki erkek kardeşi duğundan. emin bir tedavi geldığini söylemektedir Bunun i olmüs, yerde yatıyorlar, Dığer ta tatbik imkânı bulunmamaVtadır.' çin bu tip hastaları müsahede al r?ft, arnesi kalca^ından ald'Çl bir New York jerrahî ve noroloji klitına almak, garip hastalığın esas yara ile kıvranıp duruyor. Polisler niği profesörü Dr S. Philip Boodsebebini ortaya çıkararak tedavi kızı tevkıf ediyorlar. Fakat muha hard, uykuda gezinenlerin çok deetmek icab eder. kemesi esnasında onun, korkunç fa hipnotizma le tedavi ediHiği Uykuda gezinme; kâbus, uyku bir kâbus içinde olduğu ve eskı zaman iyilaştiğini tecrübelerine da» daki koıkular ve uykuda konuş denberi uykuda gezindiği tesbit e yanarak söylemektedir. En iyi tema gibi uykuvu bozan şeylerle el diliyor. Böylece cezadan kurtula davi tarzı, hastanın korku ve süp ele yürür. Lâtincede Pavor noctur rak, tedavi edilmek üzere hastane helerini bularak ortaya çıkarmaktır. Bunlan uyku esnasında söylenus den len ruyadaki buyuk he ye yatırılıyor. Bugun uykuda gezinenlerin cina diğı sözlerden, yaptığı işlerden anypcanlı korkular, ekserıya cocuklukta vuKu bulur. Normal çocuk yetlerın,, deliler ile ayru kategori lamak mümkündür. Çok defa hasAmerikadaki talığa sebebiyet veren bu büyuk ların rüyalarınm mevzuunu, umu ye koymaktadırlar. miyetle hayvanlar, hırsızlar, kor bir ctelde. kaldığı otel kapıcısı ta korku teessürler mühim şeyler dekunç insanlar. olüler, iskeletler. rafından uyandırılmak istendiği sı ğıldir. Betül Kaıak yüksek yerlerden duşme gibi şey rada, uykuda gezinen müşteri taler teşkil eder Bu gibi kâb'isların sık sık vuku bulduğu kimseunnınıunıınnıın lerde; küçük yaşta ruhî bozukluk lar meydana gelir. Çocukta zaman zaman tezahür eden uykuda doîasma, zamanla bir aded halini alaÜÜIIIMIIMIIIIMMİIİ rak her ,?ece vuku bulmsğa başlar. Bilha>;sa buluğ çsğındaki çocuklada daha fazla pdzükür ve tezahürleri rast^ele olmaktadır. Yalnız Beneş'in değil, etrafmdakı bütun Çeklenn zıhnini kurcalayan bu kuşkular, ben oraya gittıkten bir kaç ay sonra artık matbuata dokuimüş ve kamunun yüreğim sarmağa başlamışü. Sanki, herkesin kafası üstunde gözl« görülmez kocaman bır «Demokles kılıcın sallanıyor çıbıydi. Arada bir. siyasî havanın bır panik dalgasile ürpermesi için ya Hitler'in ateşli nutuklarından bırınin, ya BerlinErnest Hemingway dekı bir askerl geçıd töreni patırtılarının bura radyolarına aksetBirinci Dünya Harbinden hemen feat daha kapalı ve daha temklnli mesı kâfi geliyordu. İlk yazdığım | sonra idı. Parisin edebiyat çevre olarak... raporlarda bu ruh haline ben. (bir ı lerînde genc bir Amerıkalı peyBüyuk muharririn muasırlan ahaıb psıkozu) dediğımi haürlarım. | dahlanm.şü. Onda adeta o gunle rasmda esine az rastlanan eseri, L a ı n nedendır bılmiyorum. Çe , ™ Amerikasma hakım olan sathı hıkâye ediş tarzına göre bır deskoslovakyanın tok ve zengin bün | v e m a k s a d ü b i r n*binlik ^avasın tan, duyulanı doyurmak bakımın' dan kurtulup Avrupanın bedbinli dan bir tasvir drneğidir. yesı; Çekoslovakyanın taşı, toprağı ğini teneffus etmek istiyen bir teHemingway, erkek gururunun kı bu halden habersiz gorunuyordu lâş hali vardı Sanki kapağı Av J n ! l n M n a fcariI a ksülâmel gösterve Prag, Çeklerin (Altın Praha) rupaya atarsa boğulmaktan kurtu j m i ş t i r A.ynı zamanda bu dünvanm adını taktıklan bu rüya şehri, şa ı kifayetsızliği karşısmda inadcı ve tolan, saraylan. katedralleri, anıtBüyük teşvikçi Bayan Gertrut mukavemetçi nahla göninmüstür. lan, çeşmelerı ve bahçelerile hâlâ Dünyaya gelişini ölüm kefaretile Bohemya Kraîlarınm ihtışamh öm Stein'm edebiyatçılara peşkeş çek ödeyecek olan insanm, kemaline tiği edebî ziyafetlerin müdavimleri runü suıer gibıydı. Vltava nehrınin ermemiş bir dünyada yaşamasını beri yakasmdan Mala Strana'ja arasmda genchğı, güzelliği ve me haysiyet kıncı bulmuştur. Onun lankoliye kaçan görü} ve anlayıs bakmca, biz de kendimızi, yuzleriçin olüm Hemingvvay'ın bütün ece yıl evveline dönmüş sanırdık. tarzile dikkati çekmişti. Yeru bır serlermde esas tema olarak kalHele Dordüncü Karol köprüsünden | edebiyat devrinin açılışı. bu s \ in mıştır. da toplananlara gaye olacaktı. O Gene o ölüm, bir takım aksiyongeçip de YaldızhÇeşme sokağına Ivaktin Parisinde fılhakıka yenıli larla; maddi, manevî her türlü zevk sapınca. zaman . anlamını busbütun ı». pıştarlan , J toplanır, , , , . , , . î ğın . . , hep u burada * ıo, ,. kaybederek çağdan çağa daap gi lar ve ev sahıbesinin hüsnü kabu ve hazla örtbas edildiği halde son sözün söyleyıcisidır Sanki Hederdık. Ondckuzuncu yuzyıl, yir lüne mazhar olurlardı. mingway, günluk hayatmda bile mmcı yüzyıl, yeni Pragla beraber, Bu leferkinin hususiyeti, genc onunla haşir neşirdir Onu tekrar r.e kadar arkamızda kahrdı. S; rkı. tekrar sahneve çağırması, havat bız, doğduğumuz gündenberi, hep ve güzıde bu kabıliyetin aralannda buiunmasıydı. Ernest Heming yetini kaybetmış olmasmdan değil, bu daracık sokaklardan yüruyerek way çok geçmeden konuşmalann bilâkıs onu j'ikmava çahşmasınbu gotık nmabed» lere giıip ç'kmerkezı olmuştu. Onun Ispanyol dandır. Bu hayatıyeti onu sık sık m:ş. bu Ronesans saraylar onünden hayatmı canlandıran «Fıesta» a Afııkava gotürur, orada avcılık, geçrnış. bu barok hpykeller raasın dındaki hikâyesı bılmıyord'i. Onu bahkçılık yaptınr ve bu arada neda dolaşmıştık. Sanki, modern şe okuyanlar bu hikâyeden yeni bir fıs tabiat tasvirlerine agâh kılar. hırlerın dülger isi apartım.ın'ırını. ses duymuslardı. Ondaki melân îşte kayıdsız. şartsız tabiat tasvırmuhendıs mErifeti caddelennı, kolık havada yeni ve başka, te cısi olarak Heminşwav ıhtışamlı meydanlarını hıç gormenniştik. neffusü ağır oknakla beraber de tablonun hattâ tabloların sahibıdır. Bu seneki Nobel edebiyat mükâvar) ğışık bir atmosfer bulmuşlardı. Istenilei banştn tahakkuk edeme fatma lâyık gorülen esen ilk satıteşHl ptmektedirler. Gö:üyon;unuz mesıle aldatıldıklannı hisseden o nndan son satınna kadar yaşanmış, Ü, Çekoslovakva hiç valnız değilIradegenc Amerikalılann acısına mâkes bizzat baştan geçırilmiştir dir ve icabında yüz tümenlik bir oluyordu bu Fiesta!. Doktüğu me nin fazla vorgun duştuğü bır zarri'tte'ıkler ordusunu çıkarabilelânkolinin safiyetinden şüphe edi manda «Erkeklik ve merdlık» şarce'î bunu, kendi harb endüstıisile lemezdi. Orılar kendılenne zama kısını so%lıyecek kuvveti kend.sınteV>ıZ edec=k ımkâHara mali'ttir. > nın tanınmış romancılanndan biri de bulan bir adam için çüruk bir M Beneş'in bu sözlerini dinlernin adını vererek «Kavbediien ne melânkoliye saplanmak elbette ifken iç'mden iyi sma, diyorc'um silî demişlerdı. Banşuı alaycı yüzıle tıra olacaktır Burada vapılan, hep bu Cumhurreisi. bana bütün bu tekarşı karşıya gelmek ağırlarma gıt kahramanca bir pesimizmin, ırade lHn?+ı vprmeğe neden lüzum gomişti Bu çehresıle sulh onlara bir kuvvetinın eserlerıdir. Hususiyeti, rüyor'>.> K=Idı ki, ben. ommla herşey ıfade etmiyordu Dos Pasos ile hiç umulmadığı halde bedbinlikten hannj b r sıyasî möşaverede bulunCumming yamnda genc Hemıng büyük ışler, havranlık verici fulmsğa eelrnemıştim. Zıvaretimin seler çîkatmasmdadır Hemın?way'ın v.ay da onlarlandı. bebi, Dış İşleri Vekilimizin, Çekostabiatle mucadelesi. bılhassa son lovakya Devlet Reisinden aldığı bir Bunun ardmdan cSilâhlara veda, kitablannda temaşa edilen mücafotoğraf hediyesi münajebetile ken yahud harbe veda> adile neşrettiği delesı. insanın dunyaya hükmetdii'ne yazılnr; bir teşekkür mekroman geldı. Hemingway, onunla mek arzusunun yaptırdığı asırlık tubunu elden vermek gibi sade ve artık fi'livatta da yeni edebî ha mücadelelere benzer. basıt bir nez»ket gosterısınden ibareketin basına geçiyordu Yani Bu kavgaya ilk başladığı günleretti Bundan başka. o 1936 yılının ohaval kınklığına uğnyanlannn rin bozulmamıslığını vermpk ise baslarmda Çeko.'lovakyanın. yak'n başma!. onun en kuvvetli ve büyük taraveva uz?k. bır tehlike karşısmda Onlar, Moralistler g;bi ithamcı, fıdır. buiundujruna dair ortada Hnze çarAleviliSe varmak istivenler gibi Toitm Alptekin par bir alâmet de yoktu. Sudet Almezhebci değillerdi Sadece ohaval manlan. geıçi, birsz fazla kıpırkınklığını» ilk duyan delikanhladanmsğa başlamışlardı. Henlein ann hüznü. acısile dolup taşıyor Strasbourg Tıb Fakültesi Dekanı : dında şenc bir spor teskilâtı reis . ! lardı Alkol, aşk. boğa güresleri ve şehrimizde iki konferans bu bölgede sporla hiç alâkası ol I sürekü j'olculuklarla acı dmdirme verecek mıvan bir takım toplantılsr yapa j ğe çalışıyorlar, dınlennıshğı onStrasbourg Ur.ıversıtcsı Tıb fakultesl rak ?tPSİi nutuklar söylüyor ve sı ! larda buluyorlardı. Yazdıklan her Deuanı ve cerr^hl Drofe=oru R Fonnır kssabalannda "Beşinci kol» aSPtırdan kırşmlıklarmı sezmek, e hme. İ'tanb\'l Urıhersıteçi Tıb FaküTjanlarjle Çek zabıtaaı arasmda bazı ' tesınin davethsı o'arak sinti halinde dahi olsa onu mey cek. yarın ve 5 k?sımdaçehrimıze jîeleiki konferans hâli^ele' oluyordu Fkat. bütun [ dana çıkarmak kabıldi. verecektır Yarın saat 9 30 da Cerrahbunigr. M Bcneş çapında bır c'ev ! I Onlara göre bütün bir nesil bo p^sa ha=:tane5İ cerr2hî pnfısınde \erılet adamını böyle telâsa, heyec=:na | l&cek )!k knrfrean^ın mç\*7Uu «Damar şuna harcanmıs ve bozulan bır ce tıkanıklıklarının cprrahl tedavîsi» dir düşürecek ve etrafa bdyle meydan miyete kurban ed'Imisti. Emest okıt=cak şçjler değıldi. Hindistan Parlâmenlo heycti Hemıneway bu «boşunacılık» «M. Beneş canında» dpdim. Zira, bugün gelijor hissüe dıyordu ki: bu zatı. bir fok kimseler gıbi. ben , Hmdîstan Parlâmçncouna men^ub bir «Bız buna yirminri yüzyılm ısöe. Birinci Harb sonrası Avrupa hc\et bugün saat 16 da uçakla çehritırabı demekte mahzur görmüvo mıze gelecektır. haritasmı silıp cizen ve hnsiaten ruz ve onu edebiyata mal etmek isYarın saat 9 da VılSyeti ziyaret ede«Mille»'er C=mıyetı» alar.'nda nEr cek olan heyet bılâh^re Dolmabahçe tiyoruz > sözüiü eecTon cihan pohtıkası Sarayını Topkapı Sarayını, Ayasofya I Onun «SilâhJara veda» romanı 5?tıpiyonlarmdan bi'i olarak teMOTOSİKLETLİ DİKTATÖR Cumhur Başkanı Peron şüphe yok ki devr mizin «Wert Su'tsnahmed ve Suleymaniye camıleını gezecektır. otomolâkki etm'kte idin. Bjnâan dola', ı 24 ekimde BuenosAires'te mekteb talebeleri tarafından hazır I hero inden başka bir sey deeıldır. bille Izmıre Heyet. 4 kasımda sıra=;ile hareket edecek değil mıdir ki ona ı itımadnajne» lançn enteresan bır motosıklet ba.. ramında h?zır bulunmuştur. I Ankara Samsun. yeni ve baska bır heyecan Bursa. Bahkesır Sıvas, vılâR,esim, Peron'u bugün motosiklet kullanırken gösterıyor. la vazılmış bir «Werther» den baş Trabzon Rıze, ziyaret Çanskkale sonra yetlerimızı de ettıkıen ka bir sev değildir. Acı, içlilik, duy 25 kasımda şehrımızden Hintüstana dogu taskınhğı onda da vardır. Fa necektır ŞEHİRDEN RÖPORTAJ Johns Hopkms Üniversltesi psikatri profesörü Dr. Leo Kanner "Ekseriya rpüşkülerimizj üzOntülerimiz hakkmia rüva gördüğümüz zaman. uykuda rahatsız oluruz. Uvkuda gezinrre haeket'i bir rüyadan farklı birşey deeildir» diyor. Fakat bu mevzu üzerinHe uzun seneler çalışan d eer âlimler. uvkuda çezinmen'n çok mubim bir ha^tahk olduFinu. söyle*r!ekte ve bu yürden iş'enrr.iş cina.^etl»rt misal olarak gösterrr?ktedirler. İwa Üniversitesi psikoîojl profesörünün garip bir ha5ta<;ı vardı. Bu aHam. hergece uvkuda gezinivor. Sabahları uyandığı zaman ken dis:ni vatak odasmdpn başka bir odada bul'ivordu. Ertesi akçnm kapıyı kili*'ediği halde kendisini Tİne öbür odada uyanmış bulmuştu. Bu esrarengiz şeyden son derece korkmuştu. Hayret ve korku icinde kalan bütün aile efradı, bir gece münavebe ile hastayı gözetleŞ başlpdıl^r. Gece yarıçına doâru adam yatagından kalkü Kapıya gitti. Açamayıp k:litli olduğunu sjılayınca yatak odasmın üenceresini açtı. Dışarı sarktl Sekiz k'tlı binanm kenarmdaki pervazımsı çıkıntıya basa'ak ve duvara turuna tutuna öbür odanın percerenne seldi. İçeri pi'ip vatağa yattı. Sabih!e>nn yapt'klan kerdisine anlatTİınca hayretlpr içinde pencereden bakarak "Uyanık vazivette bu kadar yüksek bir b'namn incecik cıkıntısından düşmedpn imkânı vok yürüvemezdim» dpdi ve varjtıklarma 'n=namadı. Ya'e Üniversitesi profesörle' inHen biri, bir kolej talebesinin her gece uvkuda yatağmdan kslkıp yarım küomptre uzaktaki küçük bir nehre gidıp sovunduğunu, yüz düğünü ve 'onra tekrar giyinip evine ddnduğürü. odssma yattıemı prlattı. Uvnd'^ı zaman eece yaptıklaruıın hiç birini hatırlamyordu. Son yıllarda uvkuda gezinen ha" taların isledikleri cinavetlerin sayısı eniy bir yekunu tutmaktadır. Uvkuda şuursuz gezinirTten cinadır ? , voksa cezal^ndırılmamah mıdır?, yoksa cezalandırılmama mıdır 7 Hâkimler, Hoktorlar, avukatlar ve pol'sler bu suali kolayca cevablandıramam?ktadırlar. Amerika Birlesik Devletlerin Lewisburg'daki islâhsnesinin psiko ira meselesi Röpcrtajı yapan: Reşad Enîs Dünva ekonomisinde kabul edilmiş umumî bir dustur var: Ödenen aylık kira bedeli, kazancın sekizde biri olarak hesablanır. İstahstikler, endeksler, şunlar bunlar hep bu esasa dayanır. Değişmez gelirli vatandaşım: Ya sen ne veriyorsun? Kazancının dortte birini mi, üçte birmi mi, yoksa yansuu mı? Kira davası, bizım memlekette bu eşek davasıdır artık . Bu problemi de Parmakkapı civarındaki «Tel» sokağuıda yerlesen «KiracıIar Cemiyeti» halle uğraşıyor! Geçenlerde uğrayıverdiğim bu cemiyet binasında yaşını başını almış, durmuş oturmuş zatlarla karşılaştığım zaman şunu bır kere daha anladım: Türkiyede cemiyet kurmak da amatorce bır iş . Marangozluk. fotografçılıhk. çiçekçilık vesaire gibi bir oyalanma, vakıt geçırme vas'.tası Kiracılar Cemiyetmin reisi emekli bir büyük elei YönPtim kurulunda emekli albaylaf, yarbaylar, mümeyyızler. kaymakamlar.. *** Kiracılar Cemiyeti diyip geçme>in: Günde belki yüz kişi kapısını çalıyormuş. Kimler ve ne şıkâyetlerle gehyormuş bilsenız! Meselâ, ortayaşh bir Ermeni vatandaşımız, başmdan gecenleri yana yakıla anlatırken gözyaşlarum tutamıyoımuş. Kiraladığı, kuntratını imzaladığı, peşın peşin sekiz aylığmı odediği bır apartıman dairesine taşınırken karşısına mal sahıbı dıkılmiş: Bu ne? Akvaryumdur ro... Ya bu? Heç gormemişsınrlir? Kanaryadır... Takkelerce şey çekooor, şev .. Ev sahibi öfkelenmiş: Lahavle... Yok canm, lahavle değıl, papağandır bu? Dem çekoor zo, dem çekoor... Peki, ya bu? Ermeni dostumuzun da te; csi atmış: Köpek bayım! Apartıman sahibi aslanlar gibi kükremiş: Yookk bayım... Sen turesmı oturmak için mi kırs 1 ''n ''avv'anat bahçpsi açmsk için mı? Mahkemelik olmu^l^r. Şim'i, Kiracılar Cemivetinden csbukat ıstoor» vatandaşımız... Görüştuğtim cemi, .>f prk "cundan Hayreddin Erülcene (emekJi denz albayı) sordum: Tehdid mektublan alıyor tnusunuz? Bilhasss kiJfürn^m»'»r dedi. Bazıları da: oEv sah?bim!e aninştık. Gül gibi geçinip i'idıvtıuz. Karakedi .»ıbi sıan'.'za neye giıersıniz?» diyormulc *** Zıurr... Zmırr .. Yeni bir müracaatçi olsa Rerek, dedik Nitekim öyle çıku. Sivri çenesınde kira) ^akalian tol tel, telâşh bir Rum karısı .. Ah vire uçazayızt Ne oldu? Gözleri yaş içinde. par p»r titriyerek konuştu: Apartrman sahibi bixi uçurıcak pasam . Nereye? Gözlerini tevana diklp istavroa çıkardı... Anlaşıldı nihayet .. Mal sahibi. milli konınma hükümlerinden faydalanan bütün kiracılatın» öddağı vermiş: «Ya çıkarsımz, v» da bombayla uçunırum aparüma» nı... Hem de atomla!» *** Şimdi, Kiracılar Cemiyetinin komık hâdiselerini bu tarafa bır?kıp ciddi mevzua geçelim. (Bizim memlekette mesken davasmm da dddiveti neresinde? İş çığnndan Çikmış, opera komik olmuş!) Duydum ki, dedim; başka memleketlerin kira mevruattru getirtmiş, mütehassıslarınıza (korkanm bunlar da emekli!) tercürae ettirmişsiniz... Hayreddin Erülgen, önündeki bir sürü dosyayı kanştırdı: İsviçreden başlayalun, dedi. (O Isvıçre ki. hapısaneleri bomboş durur. En kalabalık caddenin bir kcnarına bıraktıfınız bisikletinizi bir hafta sonra aynı yerde bul'irsunuzü İsviçrede bütün binskrm kiralarmı kontrol etmekle mükellef bir servis var: «Kiralar ekccin 1 ! departmanı fiat kontrol servis:3... Servisin en ufak yerlere k3J,.r birer komisyonu mevcud .. Bu komısyonlar bir ev sahibi mümessili, bir kiracı müme":sili, bir de o mevki n hâkİTiinden mürekkeb . Kiraları bun'ar tesbit ve kontrol ediyorlar. Kira tesbitinde binaların konforu, eskıhğı yeniliği, mfvkii dıkkate almıyor. fsviçre k?nuruna gdre, bir mal ssh'birin b asuıdan alacağı kira, bina m%'."3t fıatınm yüzde 5.8 ini geçmeTick'ecîir Bu memlekette su parası, umumî tenvırat, temizlık vergıleri kira ücretlerine dahıldir. Tsveçe gelince: Burada kb*aları bcledıveler tesbit ediyor İsveç hukumeti. 1942 den evvel yapılan binalara vuzde 11 nisbetinde zamnu uygun görmuş Kira evlerinin vasıfları bile t^v!n e^i!^'^. Pira!arda sıcok su tarl. Kploıifor şart... Ye'er pa,k ciovfc... <'Fir Je bizim kira evlerımızi duşunür.üz: Biraz sismanla ım.zın eiHükle girebıidiğı aptesaneler avnı zamsnda banyo odssıdır. Tetkostan eelpn ana CLurfen sahifeyi çeviriniı) i Öyle Usta Muharrirler vardır ki Eserleri Hayatımızdaki Bir Boşiuğu Doldurur. LİD KARAYm ŞaheserJ Brando. eskıden bir Fransız ressamına modeiiık yapan ve bir balıkçının üvev kızı olan 20 yasındakı Josane Marıani Berenger ile nlsanlanınış olduğunu açıklamıştır. Kız ile Marlon Brando. kızları Jot.ane'dan f ransızca dersleri almakta olan New Yorklu doktorun verdıği koktevl partide tanısmıslardır. Resımde Marlon Brando ile Josane Marianı • Bprenşer. fotografçılardan kaçmak maksadile bir sandala bınmek üzere hazırlanırken gorüinıe ktedir. İkLicı plâcdakı kadın. Josane'nın annesı Mrne. B«renger'dir. BALIKÇI KIZI ile EVLENEN SİNEMA SA NATKÂRI Maruf sinema aktörü Marlon BUGÜN ÇIKTI! BU ÇAPTA ROMANLARIN EN MÜKEMMEL NUMUNESÎDİR
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle