27 Aralık 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURÎYOT f Ekfm 1954 Karyolanm altından dışanya doğru çıplak bir bacak uzanmış., Mrs. Pannell, dedi. Karyolanm ustü de kandan kapkara olmuş, vızır vızır sinek dolu. Enspektör Achbury ile yardım , cısı polis memuru Burscough, kana bulanmıs döşeği kaldırınca, bir haftadanberi orada yatmakta o'an î.fary Clarke'in cesedini gördüler. Üzerinde, elbise namına, yalnız yır tık bir ipekli eömlek vardı. Boynu, bel kemijhne kadar yanlmıştı. Vücudünün belden vukan kısmı ustu ra kesiklerile şerha şerha idi. Polis memuru Burscouçh, karmakaruık doran yor^anı ve çarsaflan e"irip çevirdi. Bunlar, katran gibi koyu. kuruTiuş blr kana bulanmiftı. Karvolamn etrarnHı. bir yeşil sinek sürüsü azgm azgın dolasıyordu. Yüzü Irül rengi ba$lamı$ olan polis memuru: Biırada kanlı bir ustura var, enrnektör. d?di. Mary Clarke'in eesedi, fotoŞrat çekilip morga göndprildikten sonra, cinayet masası memurlan odayı d:kkatîe araştırdılar. Kiracı John Brown hiç iz bırakS>amıs.tı. Ocağın icinde, bunışturulrau» bir larf parçası buldular, üzerinde, kursum kalemle yazüı (S.S. BAKAHA) adı vardı. Dolabın bir taftna serili k^eıdın altında, Manehester'li bir simsarın kartı bulundu, Elbise dolabında, on bes. buçuk mrmsra, kirü, Vıunısuk bir yaka duruyordu. Başka hiç bir şey yokru. Bu tebeble, ertesi gün enspektör Arthur L. Jones'un masası üstüne bırakılan rapor oldııkra cıkzdı. PolU menuru Winthley: Kadını teşhis ettik, enspektör, dedi. İsmi h^kikatpn Mary Clarke, fakat Brtmn'un ki7 kard?şi değil. Derli toplu bir kıza benaiyordu. Ahbablarından hiç birisl Brovm'u tanımıyor. Enspektör Jones dosyayı kanştırdı. Bakara gemisile temasa geçildi mi? Evet, efpndim, gemiye bir tel«iz çektim Mary Clarke öldürüldüğü sırada Ijondrndan 5000 kilometre uzakta btıhmuyo'muş. GemHe Brown isimli kimse yok. Manchester'deki sinı^ara eelinre. bu zat. BroTvn'u sofra örtüleri ve peçeteler satan »eyyar bir tüccar kHtibi ola^k tanıdı"'inı sövlüyor I.îaurice Ottotmn a<1mı VTUİbnıvormuş, sattıgı mal'ar' da het "haWe h:r?ızla"^ ;p\itr nbfık. Bu simsar. Ottomanuı, bundan bir ay ewel ksndisine, Raliba bir erkek l»erberi yanına çırak olarak gireoeğini haber vTrli«ini söyledi. BeTbpr mi? Garib şey! Enspçkt'ir J^npr, a lalet dnktorucun, makrul kadının vücudiinde gcrü'en knvkunç yaralar münasebetile. katilın (ııstura kullannmRa al sık, muh'.'in' l^n de solok bir adarn) olduğunu söylediğini hatırlamıştı. Cinayet masası memurlan, tarr iVi jün. tckmii fjındra'da, «îüvari subayı ?ibi pos bıyıklı, so'ak berbsrler aradılar. Polis gazetesi, taV:ba*i tekmil tneiltereve »««mil ett:. Hiç bir »ey hularmdılar. Ensp«ktör Arthur Jonps. lolabda bulunan kirli vnkulıSı elinde evirip cevirivordu. Ynkin>n ;i*ıiı<=. Esrarlı bir cinayet Olgunluk sualleri ve bir mukayese ne şekilde öülü ? Dış hatiarda da Yazan: BR 40 GU EB diye soluk bir kolacı işareti %Tardı Ev sahibi Mrs. Pannell, bu 14 BR işaretrnin kendi adresi olduğunu. 14 Brownlow street rnânasına geldiğini bulmuş, damganm da, Lov/ Hlll'deki Gem kolacasınm oidueunu teshis etmişti. Kclacıva sordular, 40 Gu işaretinin 40 Guelph Stre.?t olduğnru söyledi. Fakat iz, bu noktada znık diye durthı. Çflnkü temiz bir mahalle olan Guelph Street'deki 40 numaralı evin sahibi Mrs. Neivcçmbe isimli. orta yasb kadmrağız, Brown'un eşkâline benzer bir adam tananadığını. akfî surette ifade etmistâ. Onu sorgnya çeken rtıemur, kaduım dcğruyu föylediğine tam kanaat getirerek eli boş döndü. Çok nmhterem kadın, enspektSr, dedi. Brown'un kendi evinde kiracı olarak kaldıc:nı niçin inkâr etsin, sebeb yok ki? Enspektör Jones, evli bir erkeîe hâs tcmkinle: Kadmlara güven olmaz, diye cevab verdL Hele gidip ocunla bir de ben konuşayun. Mrs. Neweombe, Guelph Streetdeki 40 numaralı evin kapuıru bizrat açtı. Enspektörü, görür görmez: Hiç bir şey bilnvediğimi tekrarlamaktan başka söyliyecek sörflm yok, diyt, sert bir sesle karşıladı. Enspektör Jones. kuru gtlrultöye patuç bırakmadı. Müsaade eder misiniz biraz içeri gireyim! dedi. Mrs. Nevvcombe sabırsızhkla oırnıı silkti, belki de bir parça sinirli idi. En=pçktör Jones, nezîketle şapkasını çjkardı, salona girdi. Kadın, ellerini bitistirdi, dudakUrını büzdü, bir koltuğa kaskatı oturdu. Enspektör Jcnes, sorguva başlamak fizere hafifç» Sksürdü, sesinin pürüztiırü giderdi. Tarn o sırada. küçük bir erkek çocuk, aşlayarak odaya girdi. Bu, Mrs. Newcombe'un sekiz yaşındaki tcrunu idi, abdesthaneve bir penilik parasmı düşünnüştü. Enspektör Jones oeplerini kanştırdı: Al, yavTum, sana altı pens, dedi. Çocuğun Allah tarafından olan bu müdahaleaine bu ücret azdı bile. Mrs. Newcombe'un yüzü birdenbire aydınlanrnıştı. Kaiın, çocuğu kucaŞma aldı, mendflmi çıkardı, şöğus seçirerek bumuna bastırdı: Ah, enspektör, biheniz ne kadar tasalanıyordum. Araa siz iyi bir insana benziycrsunuz... Sire bir itirafta bulunaeathm, Büfeye yaklaşb, oradan bir kağıd çıkardı. Arkadaşlannıza söylemeğe cesaret edemedim Ev°t, burada. bir hafta müddetle bir adaıru kiracı olarak barmdırdıra. Bıyıklı idi, yalnız, fişıni polise gondermedim, enspektör. 0nun için, polis arkadaşmız buraya geldiği vakit, korktum, anlıyorsunuz tabü. En;pektör Joıtss: Kraliyetin mijdafaası kamınundaki A.R.E. formülünden bahsediyorsunuz değil mi? diye sordu Bu kiracı ejmobi mi idi? Kıdın. biı suç'u tavrile. tasdik etti. . ROBERT FABIAN 4 1 Çevıren. HATICE VTLDAJS =haberleri yolcu navlunları arttırıldı Denizyollan Işletmesi, îç hatiarda yapacağı zammı önümüzdeki yaz mevsimine bıraktı Şehîr Hatlan İşletmesmden »onra DenizyolUn İşletinesi de yolcu navrunlaruwJ« u a ı yapmıstır. Hazırlanan t » r t »«rifelerden yalnız dış hat:«r» *» oUnı kabul edilmiş, yüzde • ffiıde 15 zamlı bu » tarifnta «l'n.kmt dürı başlanmıstiT. Deniıyolan îşletmesinto kara sulanmızda Jsleyen gemilerin. bilet ücretlerini ırttırması ise şimdilik bahis mevzuu değildir. Ancak önümüzdeki yaz mevsiminde iç hatiarda da zamlı bir tarifenin tatbik edilecegi söylenmektedir. Denizyollan lsletmesi, maKrtun tonu basına alınan 50 lira gümrük resminin indiribnesini veya kaldınlmasını istemektedir. Alâkahlann söylediğine göre, bu takdirde bilet ücretlerini aynı seviyede tutmak kabil olacaktır. Sehir D U u C E L E R 1 Millî bir fedakârhğa ihtiyaç var n dokuı otobüs, tstanbul gümrüğiine girmlş. ^^^ Transfer muamelesinde* dolayı şimdilik bekletillyommş. „ Adam sen de... Ne olaca>" Minimini bir kırtasiye i§i... Tran»fer'.'. •> Böyle ml diyip geçeceğiz? Yoks* üstünde mi duracağız? ÇünkÜ btt maliy* terimleri masonlann remizlerine döndii: Keltaeler altında türlü g»li manalar sinmiş, oturuyor... Haber aldıgıma göre. müesseselerin birine hayati ehemmiyette öteberi lâzım olmnş .. Diyelim ki, ecza sanayiimize... Yerb" ilâc yapacaklar .. Bütün iptidaî meddeleri haricden geliyor . İlâcsız da edemoyiz .. Vıtekim halen bir çok ip!id;>î maddcler getirilemiyor Lâkin benim misalimdeki, tıbbî ecza iptidaî malzemesi değildir. GizK tntmağa mecbur bulunduğum fakat o ehemmiyette başka zarurî ithalâttır. Alâkadarlar jöyle demişler: e MaşaDah Almanya ile münascbetimiz iyileşmis bulunuyor... Artık transfer mümkün olur.» . Bu ümidle işi kurcalamalan Bzrrine şöyle bir cevab almışlar: « Ne diyorsunuz slz? İstanbnlun elektrikleri sönmek tehBkesina mamzdur. Bu öıtimall gidermek için ısmarlanan yenl neıldnelerin bütün muamelesi yapıldığı halde Merkez Bankası transfer içiıı bekletiyor muamelejH .» Tıpkı otobtislerln transfer muamelesl gibl .. Ve İstanburun elektriklerl de, suyu tarnnda bir jiin felce ufcnyabillr. Niçin? Çünkü rürlfl Bıtîyae naacldelerimlzi, maM sıkışıklık yüzünden sokanuyonız memlekete... Daha da sokamıyacajhz. Dahilt işlerrimJzl Hare Için da aldığımız tedbirlerin tablosu, Bay Osman Okyann dünkü <Cumhuriyet» te çıkan yazısında aöyle huiâsaiandınhyordtu ABAHTAI ABAHA... Bir Toprak OBsi heyeti Ahnanyaya gidecek Toprak Mahsullert OfUtoden blr heyetin bugünlerde Almanyay» gldecegi bildirilmektedlr. Heyet memleketlmlzte muhteltf bölgelerinde ln$a edllmekte olan sllolara aid maklnelerl ve dlğer tralsatı müba>aa fdecektir. Ronıa Biiyiik Elçimiz Roma Bflyük EçlllSine tayin edilen Cevad Acıkalın. dım sat 12 de Ankara vapuru ile Italy'ya mineveccihen şehrırr.itden ayn>nıstır. Açıkalm Gilsta rıhtımında htanbul Valisi Prof. Gnkay, İtalyan Başkonsoloîu ve dostları tanîından ugurianmıştır. Amerika Elçisi Amerikanın Türkiye Eiçisl Avra ">! Warren dün uçakla Ankaraya donmüytur. Irak Başvekili bugün «Adana» vapurn ile geHyor Irak B.svekılı Nuri Sq:d Paşa. bugün aBtı Akder.ız seferıiıden donınekıe ol*n «Adana» vapunı tle sehrimıze gelecektir. Baş^'ekil İstanbulda kalacuğı mınidet zarlmda Vali konağında m'.safır edılecektlr • Şehir Hatlannfla ve banliyo trenierinde taşınan yolcu miktan "Alıniıf Aalumata göre Şchir fMları vapurlarında 1953 vılı icinde 64 mıhon 257 yolcu taşınTrıştır. Bu yolcuların T3 / milyon 467 blni birınci. 24 milyon 79C blni de lkincl mevkide se>ah^t etmıslerdlr. 1952 yılında t^sınan yolcu sayısı 58 milyon 802 bin İdi Diğer tarüftan Haydarpa?» banllyo hattında 1153 yılında 5 milyon 705 bln Sirkeci hüttınd? 16 milyor; 517 bln yolcu taşınnnıştır 1952 yılırda ikl hatta 'a?ınan yolcu miktan 21 milyon 43 bln ıdl. Tedavültleki paramız Merkez Bank35'nn son biıltenine gBre teda\üldeki psra rriktarı 1.536 073.980 lira olarsK tesbit edilmıştir. Bu mik'ar FPCPI haftaya nararan 37 mılvon Ur« f.rlsdır. Bakırk.'n lın=tanesi Başhekim Mııavinii^i Bqkırköy Akıl h^nıne^i servis şefleı'nden Dr Fınık B^viilpen. Sıhhat Vekaletince aynı hn'raırln Başhekim MuavinliŞine t ı v r i'.^ilköy Meteorolnil ist ısvonunun thrr ınlerıne eore b'isnın ^hrimi?de hava çok ')L.İ!rlu VP ara«ıra v,.S"'ı ffecPceMir B.knnHrduı iııerı =röık hıva dal^^ı te=ırı!p 1 hunet «alacak. rö'îârlnr kiıPv ctnfudaı orta kııvvette p»ecPk .r At=irm ioenı 53ğan klı ynSıgiar muhtemel•3ir. Dün harar=( en çok 23. en az 13 ^ntirrrüd:!) EKİM 9 SAFER 11 3 i 5 Olgunluk imtihanı eger hakikaten gencin fikren olgunlaşıp olgunlaşmadığını anlamak için y»pılıyorsa zannederim ki bu imtihanm en mühira suali kompozisyon denilen sualdir. Bundan hemen her sene bir defa bahsedeıim. Bu tene onun hakkında fikir ve mütaıeası tex o kadar harcıâlem obnus ve sonbahar olgunluk imtihanlannda nı beyan eden bir gencin düşünme bütün demokrat dünyada herkesin verilen kompozisyon sualleri aile kuvvetini ve olgunluk liyakatıni ne ağzında çiğnene çiğnene çürümüş ye. cemiyete karşı ferdin vazi kadar kolaylıkla ölçebıhriz. Bızde bir sakız haline gelmiştir ki bunu felerine, hürriyetten istifade hak de acaba böyle imtihana giren gen açıklarken süylenmiş şeyleri söykuıa dair üç mevzudan birini ele cin akıl v« zekâ kuvvetinin oku lemeden şahsî fikrini ifade etmek alarak onu açıklamaktan ibarettir. duğu jeylerden bir netice, bir hü herkese nasib olacak bir meziyet Vakıft bu birinci tertib sualden küm çıkarabilecek vaziyete erijmıs ve maharet değildir. sonra ikinci tertib bb takım nıaller oldufumı derhal "gösterecek sualFransada bu senekl imtihan sudaha vardır: Kurşunkalemle dolma ler tertib olunamaz mıydı? Bu su alini öğrendığım gazetenın bir fıkkalemln, bisiklet ile motosikletin, tc aller biraz belki talebeve güç geîlr, racısı bu suali alarak şöyle bir galefonla radyonun mukayesesi veya iyi cevablar alınamazdı. Fakat bu rib fıkra yazıyor: Zaten fıkraların hnd kâfıd, kibrit, gözlüğiin tarifi. cecvabların fenası bile gencin akıl Bu ikinci tertib rualler eski de re rekâ noktasından olgunluğunu garbda makbul oluşu yüzda dokvirde bizde ilmi eşya, sonradan gastermek itibarile çok mühlm o san paradoksal, garib olmalanna malumati nafia ve fransızca Leçon lurdu. Yoksa okuduğu »osyoloji bağlı değil midir? Mösyö R. E~oarde Chone» denilen derslerin yanı \ dersinin bir faslını yarımyamalak pit de böyle paradoksal bir fikra yazmağa heveslenmiş. Diyor ki talebenin olgunluk merhalesine gelınceye kadar bir kaç defa geçırdiği hatırlayan bir genc onu yazıp işin «Bakalorea yaşını geçmiş olduğuimtiban sualleri gıbi telâkkı ede içinden çıkar. Yahud san senelerin ma çok memnunum. Çünkü bu rek Bachelier yani üniversite nam temddpilâvı gibi hergün gazete sııale hen cevab versem Tartuffe'ü zedi olacak gencin fıkri olgunluğu lerde boş yere tekrar edilen her calandırmak isterdim. Bu zavah ile ne alâkası olduğu cihetini $im kesin müsavi surette hürriyetten tip kadar iftiraya uğramış bir tip dilik bir tarafa bırakalım ve gele istifade etmek hakkına dair olan yoktur. Bu tip bize ığrenç bir kolim asıl birinci suallere: Bunlardan kompozisyon suali, orijinal bir sı mik yahud feci bır iğrenç tipi gibi birinci ve ikinci mevzular «osyolcii fat tflfirapfc •• bu «uretlt talebenin gösterilmijtir de niçin bu tipin bir dersinin bahislerinden, üçuncüsü müsbet veya menfl taraftan dü sempatik taraft gösterilmemiştir?. kuvvetini gösterebilmek ise şimdi yurd bflgisi denilen ka şünme Acaba şu slemde büyük mevkiler nunî ve meden! malumat dersleri için ancak «hürriyetten herkesin işgal eden birçok zatlardan hiç biri nin birer faslmdan ibarettir. Bu su müsavi furette istifade hakkı yokTartuffe'e benzemiyor mu? Dipale maruz kalan talebe o dersler nır» antitezini müdafaa etmesi lâden ezberinde kalan şeyleri yazıp zım gelecektir. Çünkü bu sualdeki lomasi ve politika âleminde soriilpn işin içinden çıkacaktır. Yoksa bu husuata yepyeni nazariye kurac&k değildir. Esasen olgunluk imühanma giren gencden de böyle bir şey beklenemeî. Çünkü bu suallere cvab veren âlimler bu hususta söylenecek pek bîiyük bir şey bırakmarruşlardır. O soylenen fikirlerden büsbütün başka yepyeni bir fikir beyan edecek gence Bachelier değil, düpedüz filozof derler. Boyle genclerırniz olmadığını söylemek istemiyoruz ve ümid ediyoruz ki şimdiye kadar bu suallerin mevzuunda sriylenen fıkirleri altüst ,} Bebek koyuna hakım asırlık çamlar ve eden yepyeni nazariy%ler koyan palmiyelerle süslü sırilarda Nisbetiye Kasncevablara nail olmuşuzdur. O tatlı namı ile marul sahanın lüks bir mahalle ümidl hesliv e besliye düsün°lim ki oleıınluk imtihanı oir kere daha jeklindeki ifran tâfnamlanmıj bulunmaktadır söylediğim gibi talrbenin düşünSuyu, elektriği, kdfialızasyonu ve mahalle yollan me kuvvetini ve bu kuvveti iyi kullanarak bu fikrî ameüye netiOrfaklıQimi2ca ydpılmakta olan işbu arsalar cesinde bir hükme varabilmek kud 6 0 0 1 5 0 0 m 2 olarak parsellenmiştir Mahalleretini nlçmek icin kvuulmuştur. nin Bebeğe mesafesı 8 0 0 metre, Şişli ve BeYalnız bu sene Fransada (b^ıkalorea) olsunluk imtihan suali şuşikJaşa beşer, Arnavutköye 1,5 ve Orfaköye de dur: Fran^ız tivatro ve piyesierin3 kilometredir Şehır ve sayfiye hayatını mezç deki efhastan hangisini canlandıvmak i«terdiniz? İ=te bir °ual <\ een eden işbu emsalsız arsalarımızı zevk ve imkân cin edebî malumatı ölcüldükten baş sahiplerıne lavsiye ederiz. ka Fransız dilindeki bütün tiyatro ve piyeslerindcki esh"=tan bnnai«ini seçtiSini ve neden sectiaini tzahat almak için her^gün saat (1012.tte <1416) söylpvken ahlâk. ve iehefe İİP sosnrasınıla Bahcokapı, Yenipostatıe caddesi Garanti volcji noktasından malumatı da olIian No. 302 yo müracaat olımnoilir. çülmüş olacaktır. Sualin güzelln'i Telefon: 23576 ve topluluçu karşısıinda hayran olmamak kabil değildir. Bütün tiyatro eşhası arssmdan birisini seçip A. ADNAN ADI VAR Dünyanın en Güzel Yerinde Satılık ŞAHANE ARSALAR har»ketlerden birçoğunu onun hareketlerinden ayırmak için ne kadar ince farklar aramak lâzımgeldiğini düşünmek doğru değil midir?» İşte hep böyle menfi ve bedbin gdrüşlerle birkaç satır icinde fıkracı zehrini akıtıyor ve diğer taraftan orijinal ve paradoksal birşey söylemiş olmak keyfhvs erişiyor; daha ne ister?. Fakat bu bedbin ve menfi görü^lü gazetecinin fıkrasmı bir tarafa bırakalım da Moliere'in riyayı ve riya perdesi altında kctü ahlâkı tem.«il eden bu şahsiyetini bir ta!ebe izah ederek canlandırmak ist.?se onu mutlaka beğenmiş olınak lâzım gelir mi? Akıl ve zekâsının kuvvetini kullanmak şartile kirli ahlâk ve riya tipinin cemiyet icinde ne kadar muzır bir ferd olacağına dair bir hükme erişirse o talebenin de pekâlâ olgujıluk imtihanını geçmiş olmasını kabul edebiliriz. Fakat diyeceksiniz ki ya talebe fıkra muharriri M. Escarpit gibi levs ve riya tekkestnin şeyhi Tartuffe'e mürid ohnak istiyerek bu tipi müdafaaya kalkışacak olursa ne yaparız? Böyle bir imtihan kâğıdım okuyan mümeyyiılerin elbett» çoğunluğu hayrette kalmaktan kendilerini alamazlar. Fakat bu dünyada nice fılozoflar gebniş, geçml|, kiml zevk ve hazdan başka bir jey tanımamı?, kimi tinsanüstü» bir »ahsm tahakkümönü hürriyete tercih etmiş, hattâ lngilizlerin meşhur romancısı Aldou» Huxley büe İlhn, hüniyet, sulh adlı eserinde «Şimdiki âlemde hürriyet lehinde blr halk hareketi bahis mevruu olamaz, bilâkis her yerde, her jey uzerinde hükumetin nufuz ve kudretinin çoğalmasını isteyenler vardır» diyerek şimdikl dünyada bu kabil kafalarm mevcudiyetine i?aret etmiştir (1). Böyle cevab rerecek gencin günün birinde sapık bir mütefekkir olacağmı bilmekle beraber onun da yalnız akll muhakeme Emlsyon flurtımu: 1952 de + 114 kuvvetine numara vennek kabil ol milyon llr» fark. 1953 te + 172 mllyon lira fark. 1954 te + 112 mUyon lira maz mı? fark .. Yanl 1 mllyar M9 milyondan 1 milyar 544 mllyon Ilraya yOksells. «Netice olarak. onümÜ2d*ki rakamlar. HAMtS Benlm geçen hafta Hektm. Merkeı Bankasırın kredl ve para siya118c ve sonrası makalem bu «lltunlarda setlnde enflâsyonu durduracak blr te« çıktıgı ıırada Romad» da blr heklrnler konieransında çok adedde ve pahal; beddOlün meydana geldığirj teyid edeilâclar aleyhlne müzakereler cereyan cek mahlyerte değildir.ı etraekte oldugunu geçen ralı gunkü «Cumhuriyet» In ba| fütunundı okuduk. Bn haller, pahalıhk yarstınca: Baremlrrde tebeddiı1. ikramiyelere (1) Bk. Aldou. Huxtcy. Stlena. Llbertl. zam... Ve netice dibsiz kile boş Parls. S. 33. amhar .. Memurun da sevinci boşa çıkıyor. Ne yapmah acaba? Millî bir fedakârlık Mîllî fednkârlık, en btiyünnriizHpn en küçüğümüre kadar (antezllerden feragatle olurKöy!ümÜ7. caka dive pahalı marka Tckel maddeleri kuilanıyor, nükil vasıtalannda birincileri seçiyor, şehirlilere mahsus kumaşlan eîymeje, yemekieri yemeğe hevesleniyor. KreHi <=iva<:erimİ7 de buna imkânlar veriyor. Seşbnler sırasındald mı" '"•rl'Ierimi v?7Trn?tım: Kredilprin % 60 ı faydab işlere deçil. bu gihi ceb harchklanna hebx olmaktadır. Şehirlilerimizin halinl emsaltrria milletlerle ve daha zençln mflletIprln mııkabil sımflarile kryaslayın: Resmî daire terribarından fimir ve meraur kıhğina kadar Akdenizin etrafında bu dprece lüfcs yoktur. O ne bürolar, o ne halılar, o ne gömlekler, o ne İng!Hz kumaşlan, o ne kravatlar. . tngrilterede, Fran^ada. ttalyada bile benzerlerini göremezsinlı... O ne resmî otomobüler .. Avranımız yok içmege. tahtırev»ilp çidiyorur su içmeğe . [n<ri'İ7 resmî d^irelerir>de ncuz n'snn di\e stilo n ftilo ırMİrpkkpH l.ullatııimıyor Oilâsız tahta sapîı kalcr.ı'pr. 5di mür<»kkebe batTrıIarak, cilâız tarıta masalrr üzeÂrr.iı'erin odasında bile halı yoktur. ( radyo binasında. Poüs Midiirlüğünde ben şahsan bun!ar! tesbit etmiştinı.) Ve Amerikada bile memurlar ve di£vr münevverlpr. bizler eibi böyle 190J fipinde Rezakîzade Narcin Bey gihi ?i>inmivorlsr Milvonerlein kılıcı. anıele kılıfile birlesmistir Nedir bıVdehi rihniyet? Bir derikanlımız. İnfilİ7İerde görnıiiş: Caketinin dirseklerine mefin süsle' diktirmek isriyordn. H<>lHıki beğendipi şeyler !tfi<: degil. tnei!İ7. lordlsrının miüî ta?arruf fikrile e^ki elbisele'ine vurdurduklan !d Onlpr. y i n n n 73riflesririp özenilecfk bir hale «okmuslardır. Türlü fcdakârbklarla iktifadlsnnı Tkinci lTmumî Harbin vıkıntmndan kurt?rnhHrnhlerdir. rAd3İanna % 50 den fazla pda malzemesini iftal mrrhuıîvetinde t~ldık!?n halde..) Bizse, tahiatin bunca iltimaslanna nrnıcn. İkinci Umumî Harhcle jıkılıp Utilâ görmememize rajmcn sırf züıniyeflmizin bu derece lüküsçü olmasından işlerimiri tanzim edememişiz .. t TransfeT tıkandıîs diye oturuyoruı. Nasreddln Hocanıa «denlz bittla demesi kabiluiden .. *•* Yunan me5<:« Yazan: HASAN AL yÜCEL En«peH6r hiç bir sey sovleme"ien âğıd] aidı. okudu: BELMA FER\1A\ İ=ıra: Brf=m. Soysdı: EHouile Operptör ard. Milliveti: Belcikal.. DoSum veri' Coırtrni. Doaum tirıhi: Dr. HÜSEYtN KARAHAN ' l(ı 3 73. Simdiki adresi: Guelph Evlcndiler. | Street 40. Evvelhi adıe^i: Ar»vei5. BeyoSlu 7 Ekim 1954 Veke Strtet Mesleği: Kasket ke^ıcisi. Belcika ordusunda hizrtıet etmiştır (nuzrakh er.) Enspektör. teskin edici bir eda il = \SEMAHAT YURDATAN JV Muameîe tamamdır. bavsn. d«ile avukat di. Bu kâğıdı bize söndermenize haCEMAL CELEBİOĞLü cet yoktu, ynhrz. «oruldııcu zannnn Nijîâhlandılar. göstermeniz kâfiyii. O ;si de şimdi 8.10.954 yaptrnız. mesele yoktur. var) l \ 30 Aîustos 7aferinln I7mir Fuarında teiitli müna«ebetile verilen konseri müteikıb gelen krİ2 neitcesinde arnmi7dın ebediven ayrıl.ın. tarihî Mehter takımı şefi. kıymetli aile biivıığıımuz muzisycn IIAS \N TAÜSIN PARSADAN (DAKBUKA) nın 1 olumanun kırkma m'W^dtf vnrınk: n^ı *r gunü öâle namT'indnn r,onrn Ni=n' .'i Tesvlk've Cnm'mde Necrtct I Tani'k Idp.resinde Nişanü İlâhl pnıpu tarafındT.n nkunacak Mevlid Scrife dindas, dr.»t ve akrabalarıroızın tesriflerıni rıcı edenz. Eşi ve iki kızı ME VL İ D f/ERGÜN '/ İÇİN 100 LİRA FAZLA ÖDEME Utikhal Ke?îılc«ioin rdinİNi'i k.ızaııana dıjiı l>ıı\ük ik 7 ) ıtiHi ] >,ı r.ı lirayı \atır TESEKKÜR O^rt. Dr. ZEKÂİ HAMDİ ÖZKAN111 eljejiyete intiknM dolnyısile ımternımı~ı py' ,nn ve =on hl?metinî ifa eden muhterem akraba, ahbab ve hena^triIerhiıi7e, hocalarıma ve meslekd.T:l.Trıma ayrı ayn tesekküre büyıik ^cımız m.tni t'îdu*'UTıd n borclu oîduj?umuz min*ı^ttarl'Cıtîi'in ibîâîına gazctenizln dçlâletlerini riea ederiz. Ailesi namınn of;lu Dr Hamdi Zekâi özkin • g ı i n ' I ı tı ıdl'aren cılıuak (ın< lclf* 1 1 k i t ı ı u/^r«)behergün için 1 0 0 lira fa/.la odenir l \ 1 J O lı 6 05 12 02 15 12 17.39 19.11 4 27 E |1224[ 6.22; 9.33 12001 13010.47 v. işde emniyet ve sür'at .CIJMHLKİYET» In Tefrikası: 21 Yazan: (Vâ Nu) Ortadaki örseienmemîş sofra. ark^daşıma hakıkati aniaımıştı. Faciaya bundan büyük delil olamazdı. Tek kelime söylemeden sedire yaklastı Yanıma otuıdu Kimbilir ne büyük bir mazereti çıktı da gelmedi! dedi. Meselâ kocası otele emrivâki halinde bir misafir getırmiştir. Cevab vermedim. Elimi tekrar ji«eye uzattım. Dibinde bir parmak kslmış. fomeme imkân bırakmödi' aldı Süzi şiseyi: Yakışır mi ya senjn gibi bır Don Juan'a? Yelkenleri mayna etmissin! Hayrli davran .. Enteresan bir miting var, gidelim... «Yaşa!» yahud «kahıol!» diye bağırırız... Hmcımızı alırız... Konusmaga t.ıkatim yok. Basımı salhyarak bu teklifi reddetmek kuvverini bile bulamadım. GÖ7İer.m!e «olmaz!o dedim. Y*mmd«n kalktı. Çareler düfüaerek odada dolaştığını seziyorum. Feverane gelen bir Türk erkeği Ister misın, lurhan, ben ote ni ilk defa görüyor gaüba Süzi .. line teleton edey m? Bir bahane Hün ordusunun savletinden çalı dibulurum. Çağırtırıra onu telefona.. bine «inmiş bir Avrupalı gibi, kolYok! Bu, o fettan kadına fazh tuğun arkasmdan üıkek ürkek yüpaye vermek olur. Kestirir çekti ,zurae bakıyor. ğim azabı... Kiskis güler içinden j Sallanarak yürüdüm. bana... Belki de beraber gülerler Kapıya gittiğimi goıüace, arkakoca ve kaymbirader... daşun davrandı: tstemez! dedim. Telefonun lcad Hey, nereye? edildiğini o da biliyor... Saçlarından yakalayıp sürükKendi etmediğine göre... leye sürükleye getireceğtm onu buMutlaka ceza?mı vermeliyim btı raya... kadının... Anî bir ksrarla sedirden Elma dağında mısın?. Alkol doğruldum. Buvvv!. Başım dönübaşına vurmuş senin!. Hem bak. yor... Berberi'ler şakaya gelınez. Bana ettiklerini kâr bırakmı E ben şakaya mı geliıimT yacağım ona... Dersini fena vere Sen de çakaya gelmezsin, asceginı... Kedi fare ile oynar gibi lanım... Biliyorum ama, bu şaka oynuyor üçüncü defadır... Dördün kaka olmasın! cü defadır .. Erkeklik gururumdan Her şeyi göze aldım, Süzi... vurmak istiyor beni, Süzi .. AklınKaranmm kat'î olduğuunu, sarca!. Ben de onu kadınlık havsive ı hoş kafam'.n inarlından asla döntinden vuracağım .. Haşmetini ı miyeceğimi kestirmişti. sahte vekannı alaşaSı edeceğim . Frenlemek için son bir careye Ben biliyorum yapacağımu SüzL.. <basvurduı Han^i his düıttü beni de arabaDerken otelin maıeşal lcılıkh ka canı... Tablada sigarası tütüyor... Pekuîâ... Ben de seninle gepıcısına da: Manzarasında huzur ve sükun nm arka penccresinden baktırr? leyim .. Beraber gidelim. Otelin Uapısı önünde Emiı Zübeydi Pardon! dedim. Randevum var .. Yok ben seni böyle /çapraşık göıdüm. var Madam Emir Talha ile... Beni Sanki hiç bir cinayet işlememiş işlere kaııştırmam. Acaba zinciri:ıi mi parmaŞında • onun yanına gönderir misiniz? de bu kadın bugün... Peki ama, nereye gidiyorsun? sr.llıyarak giclişimizi seyrediyordu: dim. Adımlarım çapraşarak yürüvüp Oteline tabiî... Kapıcınm gözü beni pek tutmadı bir metre ötesinde durduğum za yoksa narmağmı sallayarak bir o Otelinde olduğunu ne bilitomobi! mi çajjınyordu?. Bckley^n galiba .. nıan bnşını kaldırdı. yorsun takslleıdeıı birini mi? <r Bu kıiıkla mı?» der gibi, beYüzünde ne hayret, ne şikâyet, Yck'a da beklerim. Ne yapprsa yapsın... ni tepeden tırnajia süzdü. ne korku .. Gene o donuk mas Kar'ilc.sınca ne diveceksin? Şcförün tüıkçe bilmediğinden eBakışlarım aynaya ilışti. Saçla kesi. Sen «Yürü iilen!» şarkısın min olarak neler soyledim ona . biliyor rmısun?. Yürü ülen! derim rım isyan halinde... Perçemim alnıKonusmapma vakit bırakma KiKür de ettim saliba... Sdyle dudağımı sarkıtarak, gözleri ma düşmüş. Gömleğimin yaka düğ dım... «Ulen!» demsdim ama: Başım kanspenin ark:'9ina yasmesi açık, kıravatımın düğümü, mi kı^arak... Yürü! dedim. lamıştl. Profilini corüyordum .. Ya seninle gelmek istemezse? yan tarafta kaybolmuş... PantaloBenden tüten perno nesriyabnı Yüzünde en ufak bir kımıltı olmak num yatmaktan borulaşmıj... Ca mı sldı? KıhÇımın yabaniliğinden Pari^in en lüks otelinde bir me: sızm beni dinliyordu. lodram sahnesi Gece e=.zptelerin i ketimse yanpiri... mi ürktii? Yokfa altmcı his onn ! Binlivor muydu acabı? KnfasmKendime çekidüzen verdim rri *ehlike işareti mi verdi? de koca serlevhalar... Fotograflarıdan neler eeçiyordu? Neler tasarbilmiyorum... Filmin burası da konız vanyana! Şimdi! dedi. lıyoyrdu? Korkuyor muydu benpuktur... Q«Be mi atlatıyorT den? Yoksa cür'etkâr hareketimKapıyı açtım: Bir garaonun beni çay ıtlaDuna Tttlkt* bulunmalıyım. den hoslanıyor muydu? Olsun! dedim. Ya }eWd, ya götürdüğünü müphem şekild* haSdtugunu ymvaaça arkayı itip gazi! Eğer öhnim o kadar bulanık olSendeleyerek koridorda flerle ürlıyorum... Bir masaya çarptan alkk. Bir an blr şey taMrladığım masaydı, belki hislerlnden blr ema Servisleri langırdattım... Gölleri dim. Arkamdan türkçe seslendi: ezdlm... Arsan Lupen'vari bir o r» yakalayabüirdim. Yakalayama Gecikirsen polise telefon tt mi kıstım, bulanık bakiflarla ulo< unk yanımdan mı silinecekT dıra. Vesaitle bkalı can sıkıcı yolmeğe mecbur kalırun... Biraz hava nu taradım, Kocaman elimlt «ol bileğini ke lan geçtik. Köprüleri geçtik, kalaal, dön! Alevin arkasmdan feyredlyordun epçeledim. balık bulvarlan geçtik... Göreceksin, onu buraya getl sankl... Bütün efya müteharrik .. Bırakmara tcnL Otelin kapısında durduğumuzu receğım... dedim. S«n ortalığı darle Evvelâ Emir Zflbeydin grupunu nhnin burasını gen« habriaraı habrlıyorura. Şoför» p«ra vermek topla... Nüshan 15 kurnşror gördüm: Arakiyeli, feall üç adarnlf ,orum... Onu nasıl bıraktımT Nt üıer» davrmnırken cebimden bir Türkiye Harl] ?eyler dSktum galiba... Toplamak Abone feraiti Süzi'ye verdlğim sBrü d* tuttum: el isaretleri yaparak münıiaşay: ledi dt bıraktımT. LSim Ki Şuran muhakkak M lfcnlr Z4 Czere lğilecek oldum, «ıllandım .. Onu getirdim... Getirdim ama na tutusmus... Beni farketmedl... SeneUk 42.00 tşte o esnada bir sark çarsısı pa beyd'in yanına doğru gitM... Otu ;O iŞildi, topladı, tekrar cebime sıl?. Buradaki intıbalanm kopuk Altı ayllk 12.10 r kopuktur... Yolda bir çok adamla zarlığına benziyen Aslıhaıu gördü u ıan flç Arabın ayağa kalktıklanru, knydu. Oç aylık 12.00 Blı »yük 4.50 Sonra, SOzi'nln karsısınıîa fkİTirz ra çarptım ve mubalâğalı nezaket Uzak bir masada tek başına oturu livan durduklarını gördüm. yordu. Bacak bacak ustün» atrmşSonra gene otomobilde buldum birden belirdik. Oday» girinre, kale: «Pardon!> dedim... D 1 R K A T gAmlerlıen svraı " Sonra bir taksidt buldum ken h. Blr moda mermuasınjn iahifp'. •; kendlmi ama, bu Mf«r yanımda o pıyı omzumla ittim, pervaıa dayanedl.meslr tade dimL, rtnl çevirlyordu. Onüad* | « r fin*•• (Arkan rar) CÜMHÜRİYET
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle