Katalog

rtJMHURtYFT uııun esım MERAKLI HAD1SELER Memteket Mehtubları Romatizmalılan sıhhate kavuşturan dağ kış Yazan: Samih Nafiz Tansu bulunulAvusturyada Boecstein dağlarm evvel şu tavsiyelerde da calışan maden amelelerı çok muştu: Kalb hastahklan çkenler, ve Yılbafi taltiltal bu yıl da cenub A garıb bir hâdıse ile karşılaşmışlardır Fakat bu ameleler altın yeri remh ve kanserli olanlar bu yola nadolumuzun şirin şehirleri Adana, ne sshhate kavuşmuşlar ve mühim çıkmasınlar... Kendileri içın bel Mersin ve İskenderunda geçirmeği bir d<»va keşeftmişlerdır. ki tehlikeli olur!. ^ I düşünmüş ve kendi kendime de Bugiın. Avusturyanın Salzburg Yanımda bulunanlarla birlikte SÖyle hayallere kapümıştım. Istaneyaletinde hüküm surmekte olan civarda bulunan bir kulübeye doğ bulda sulu karın döküldüğü, doğu ıssız hayat sona ermış, romatız ru yol aldık. Orada tansıyonumu v e o r t a Anadoluda şiddetli bir kımslılar akın akm buraya taşınma za "baktiracaktık. Mecburi imiş. , &n h ü k ü m sürdüğü devirde, güzeu m c e n u D b ö l e l e r i ğa başlamışlardır Bu mühim hâ Çmlçıplak idım Hastabakıc gü iim cenub § »"mbilir ne gUae5 1 n e slcak tetlldlr? d l dıseyi haber alan bır Alman gaze z e l kızm bana vermış olduğu çar' ' ' ^ ' yordum. Biraz deniz havası alır, tecısi müşahedelerini şoyle anlat ı şafa sarıldım. portakal, mandalina, muz soyarak maktadır: Trende yirmi kişi kaldık. Bir ; yorgunluğumu dinlendirir felekten *** kadm sevahatten alıkonuldu He ı bir kaç gün çalanm. Bu gaye ile a k l t Bu haberı duyduğum ! pimız hacca giden Arablann kı ı yola çıkmıştım. Haydi diyordum. a ilkonce ınanmak istemedim * " ' yafetlenne bürünmüş gibi idik1 ' İzmit, Bilecik, Eskişehır tabiî böyle kat öyle ısrarlar karşısmda kaldım Tren yeniden hareket etti. Ha | soğuk ve kar altmda bulunacaktır. ki nıhavet hâdise mahallıne git raret derecesi gittikçe artıyordu ı ? a k a maka değil, aralık ayının so j meğe karar verdım. Bu mahalde Bir buhar banyosu içinde idim san I nundayız. Fakat kilometreleri geç1 ki yeraltı galerüerinde bir müddet ki! I tikçe kar azalmıyor, gittikçe artıAdananın güzel parkından bir görünvi ? kalanlann romatizmalanndan kurOrdu T r e n bu tun e n r e l n b l r Kalbım çarp.yor ve terliyordum. ? " f , . P « « ) sunda. baüsmda, kuzeyinde, orta mıs, kararmıs ve kayış haline geltulduklan efsanelikten çıkmış ve Bu maceranm neye varacağını â ! * a Ç A8", k a h n l l g ı n d a buz tutmu? | Hollywood yüdızlanndan Ava Gardner ile kocası artıst br r.k sın»;ıa Kom ya &eımışler ve ^ v e k a s a b a d a yarat mıştı. Bir çıftçi ile konuştum. s m d a k e r «"erdikleri bir beyanatta, boşanacaklarına dair haberleri tekzib etmişlerdi. Fakat dün, Frank Sinatra, aceı bir hakikat olmuştur. ** l tu. Daglar, ovalar, boz kırlar kar ^ ^uMauen Adana, hâlâ tam I Sorma bevim dedu mahvolduk, deta merak etmeğe başladım. Bu yeni «şıfa kaynağı» meşhur le HolljnvootPa dönmek üzere Roma hava alanından uçağa binmış, karısının kendısinı teşyie gelmediği mânasile ; > s : h i n i alamamıştı. Dcin 'Çukurova en aşağı bu soğukla 20 altında gorunmez olmuş, kasabalar m a n a s i l p nnasibini .Umamıstı. Ikin U Hasta nakleden bir trenle kar •nüthiş bir kışm örtüsü altına gö cı Cihan Harbinde iki yüz milyogorülmüştür. Frank Sinatra, «henüz bütün ihtilâflar halledilmedı. demiş, fakat resrnen boşanmadan bah BadGastein kaplıcalan yakınınmilyon Türk lirası zarsra girdı. şılaşük. Hemen hemen çıplak {mülmüştü. Kara yollan tamamen nere sahib olduğu söylenen bu zcn Peki dedim. bu seneki mahsul daki dağlann eteğındedir. «etmendştir. YukandaH resim, Frank Sinatra üe karısı Romaya geldikleri zamarı hava alanında çekilmiştir. Onünde bir sürü otomobiUer ve muhtesem bir genc kadm sedye | örtülmüş, vasıtalar islemez olmuş Bin bölgenin bazı çocuklan, öz mem mahvoldu diyelra. bunun önümüz» yolcular kaynaşmakta olduğu bir gibi bır şeyde uzanmıştı. Bizi gö i tu. Istasyonlarda pek az bir yolcu leketlerine faydalı olacaklanna be deki senelere de bir tesiri olacak evin önündeyim: Beyaz bluzlu rünce zerre kadar istifinı bozma1 kalabalığı, bu korkunç kışı yararak nim de bizim Kadıköyünde, Mühür mı? gelen trene binmeğe çahşıyordu. darda şahidi olduğum veçhile met Biz de onu düşünüyorz efenkadınlar ve erkeklerle karşılaş dı! Köylü memnundu. Kışı iyi olan reslere hediye edılnuş villâlarla Is di, şayed ağaclar da tamamen dc #** tım Beni gören güzel bır hastabakıcı genc k a bana bir nevi yaNihayet 1400 metreye vardık. vıllann mahsulü de mükemmel o tanbulu zenginleştirmeğe daha faz narsa o zaman hep bitmiş olacağız! j lurdu. Benim içimde hâlâ bir ümid la gayret etmişlerdi Insanın doğum | Ne Adanada, ne Mersınde, n« tak örtüsü uzattı. Şaşırdım ve: Tren durdu. [ vardı, hele diyordum, bir Konyayı yerine karşı bu alâkasızbğına ne Dörtyolda, ne Iskenderunda, n« Ben bunu ne yapayım? deBir evvelki istasyonda bizi kar geçsek, bir de Toroslan aşsak her denilir? portakal. ne mandalina ne de mua dim. şılanuş olan yan belme kadar n a ]de ondan sonra bahara kavuşvardı. Felâketten evvel kopanlan Hele siz şimdi şunu alınız da çıplak dinamik adam şu izahati ' k mümkün olacaktır. Ne müm En üzüldüğüm şey, yirmi bir seraa ne evvel ikamet ettiğimiz erkek ve lar da müthiş pahalı idi. Mandalina, sonrasına bakanz! vermeğe başladı: kün? Gece Ahondan, Konyaya kız liselerinin acınacak hali idi. portakal burada kilo ile sanılıyor. Ve derhal ilâve etti: «Altın bulabilmek için dağ ı sectik. hararet gittikçe düşüyor, Geçen yıllar bu binalan adamakıllı Normal senelerde bunlar beş, oa Hiç olmazsa bır şort yahud larda kazılarda bulunan ışçiler a don artıyordu. Eğer ekspresin şofaji şimdi. etmişti • Evvelce Erkek Mutahrib etmiştiEvvelre Erkek M u ^ f kilo başına satıhrken ş rasında romatizmalı olanların bu iyi olmasaydı, bu korkunç soğuk slıpiniz var mı? l h k u r u a d a h i aîlim mektebi olan ve bugün erkk * u n m kUosu ? bulunamıyordo. Tepem attı. Dağda şort ve slıp derdden tamamile kurtulduklan ' hepimizi muhakkak dondururdu. lisesi olarak kullanılan mektebin M u n m k U o s u M P e k l dedim ** b*u°n°u n k u r müşahede edıldi ve tetkiklere gı ' Ertesi sabah, Toroslara vaklaştık, neye yarar dıye düşündüm. tavanlan şimdi harab. içerlerine ' o n l a n tKIİİn "z™ dudükler çala yağmur akan köhne paviyonlar ha , Nihayet fazla düşünmeğe lü nşıldi. Tecrübeler ve tahlıller yaha ^ pıldı. Dağda radyoaktıf olduğu l r a k Seçtiti bir sörü tünellerle aşzum kalmadı Tahtadan yapümış line gelmiş bulunuyordu. Hele ya ' ~ , N e y a P a h m b e v i r a ' M . oyuncak misali bir trencığe itile anlaşüdı. Şimdi bulunduğumuz ' tık. Artık pamuk, portakal memle , takhanelerini gezerken tıpkı kısla . h a , v a l a r ^ g>«se de, üç yüzden a„ , . . „ „ „ , „>,„, „ , „ I ke er şa s a t l l m a z ! rek bindinldim. Tren öylesine ka yerde hararet takriben 40 derece Ü » onumüzde idi Fakat don larda oloduğu gibi ranza usulü kar ş ? " s a t l l m a a | durucu bir rüzgâr insam şaşırtıyor, yolalarla öğrencilerin yatınldığını portakal. muz labalık ki hiç sormayın. Hareket dir İçinde bulunduğumuz rutuettik ve bir iki dakika geç bet tam mânasile radyoaktifür.» I trenin penceresinden başımızı cı görünce, Adananın niçin bu kadar alm yazısı!. Şehird lokantalar da pek iyi değildi. Yalna kebabı ile meden bir tünele daldık. YaBize bu izahati veren genc bir ^ T l t . ^ ^ J ^ ^ ^ * * ' öksüz kaldıfına ve hangi suçunun bır orijinalite yaratan ve duvarlakat Adanaya yaklaştıkça değişen nımdakilerden aldığım izahata gödoktordu. Sorduğum sualleri şöyKöprülü, devlet ^ ç bır şey olmadığını gorraek ba m o m V *tl^tM t o r , ^ i m i J^Jm R 1 ! " ? « . re alnn arayıcıları dağının içinde le cevablandırdı: ^ J ™ « I ™ a l a m a d j ladamlanmızdan bazılannm resin! na da hüzun vermışti Demek ki sı ? imişiz. Mılh Egrhm Bakanımmn do j l e r i ,Dağ her hastalıg, geçirmi i c a ğ a k a ^ ş m a k b a h a r a k a l m l ş t , | ^ , " "^ ^ ™ , ™ T T T î î . ~ "<* b ub lu'l u n a n y e b i r fe Tren iyi kötü fenerlerle ş ^ T .gg >r. Adanada trenden indiS» . ™ *<****& yv a k m . a a k a " ,lann da z i y a r e t . K | yor. Fakat bılhassa romatizma ' Adanada trenden indiğim zaman ^ l a r m d a landınlmıştı. Tünelin yamaçla hastalığına karşı tatbik edilen ve j rotarlarile beraber 40 saatlik bir nm kısa bır zamanda bu güzel yur d l k l a n a n h ş t l a n , dumuz ö k s u z e h r i n e d e bab şehrine deŞÜmulü salonu ve onun gayretlt sahibik Süşümuü salonu ve onun gayretlt sahibi eSül ™ FbM Yugoslav Kîdlı Pıeu.ın, karısı ile barış acağına dair şayiaiar dolaşmışsa da buniar teyıd edil nnda altın bulacağunı sanıyordum. muvaffakıyetle neticelenmiş bir | tren yolculuğunun ağırlığı içindey ,dumuzun öksüz Ş tnemıştir. Diğer taraftan eski Kralın eşi. kocasından çocuğunu da istemektedir. Yukarıdakı resunde Yugos Ne gezer yalnız kazma izleri gör çok ilâclar, tedavilerden çok üs j dim. Hava yağmurlu. soğuk ve orta olacağını temenni etmek isterim. jleyman Uslulâz, kaybolmağa başYollar asfalttı. Fakat kaldınm laysn bir Türk sanatmın son müls\ ,.ı, n sabiK Kıah üe oğlu, Ingılterede bir çucuk sergisinde görülmektedirler dum! Maamafih bugune kadar Uin olduğu kat'iyetle tesbıt edıldi. | l l k karanhktı. istasyonda, heybeli, buralardaa meğer üç yüz kıloya Meselâ romatızma illetine tutu ! Pot«r'u, şalvarh köylüler yün atsayılan kenarlan çamur Sçindeydi. messilleri olarak yaşıyordu. Bursa» yakın altın medeni elde edilmiş! lan ve âdeta mefluç bir hale gelen ' k l l a r örtülerle kendilerini soğuk Nedendir bilinmez bu memlekette daki Iskenderin kebabma rekabet yaya yürüyenlere kimse kıymet ver edebilecek bir nefasette pideli keHararet gitgide yukselmekte. İsveçü bir dansöz dağda tedavi tan korumağa çahşıyorlardı. Adanada iyi bir otel bulmak da mivor. tstanbulun meşhur Bağdad bab yapıyordu. Bır de kebabla beTeneffüs edılen hava da müthış gördıikten sonra iyileşti Az zaman <^>^esi d e b ° y l e d e t i l midir? Bil j I raber burada içilmesi âdet olan, rutubetli .. Şimdi 600 metre içer sonra gene danslarına başladı. Fa müşkül. nihayet Ereıyaş otelini mu 'm e m k i nasıb buldum. Yıkanıp giyindıkten herkesin Amerikada oldu şalgam suyu. kırmızı rengi ile birr g deyo. Tren durdu. Yarı beline kat buraya kalb hastalıklan çeu i b i 3™1»3*1 bulunduğuna mı nevi yerli içkisi sayılıyordu. Şehirkadar çıplak bir adam bızi karşı kenlerin, veremli olanların, vere sonra Adanayı dolaşmağa çıktım. ' § ^ Yirmi bir sene evvel bir grupla zi jkanidirler? | de mevcud eğîence mahalleri içinladı. Trenden ınmemızi, sol ta me istidadh olanlann. kanserlıleyaret ettığim Adanada yenilik p | Portakal, muz. mandaline hikâ dd e bbb" sürü yeni yapılmış barlar. pek b ü rafta bulunan ve kayalıklar kazı rin gelmeleri tehlikelidır. Tedavi yesine gelince, bu, büyük bir facia bunlann içinde Krista! yeni binası, larak vücude getirilen kabinelere dört hafta sürmektedir Tedaviye azdı. Şehri istasyona bağlayan as ıdi Adananın görmediği bu soguk, ! getirttiği ecnebi artistleri ile canh gırişmeden sıkı surette doktor falt jaddenm iki tarafına gelişıgü Çukurovanm şahid olmadığı bu kış ^ k "9« olan* göee girerek soyunmamızı ıhtar ettimuayenesi geçirmek lâamdır Te îel've hiç bir zevka uymadan ya bütün ağaclan meyvalarile bera Yeni yapılan Ereiyaş sineması da Kalb hastahklan çekenler, vepılmış yeni binalardan ve jehrin hud kalbleri düzgün olmıyanların davi ıçın dağın içinde, yani buraber dondurmuştu O kadar ki soy Adanaya ilk defa güzel bir salou larda ve daha ileride her gün mut içinde de restore edilen bir kaç bü duğunuz portakal ve mandelinalar ve modem bir bina kazandırmıç oburada kalmalan icab ettiğini de yük yapıdan başka hemen hemen laka iki saat kalmak lâzımdır. luyordu. Uâve etü. hiç bir değişiklik olmamışU. Cum birer mantar haline ge'.miş, bir dam Arkas% Sa. 7, Su. 2 de huriyet devrinin Anadolunun doğu ' la su vermer olmuştu. Muzlar yan Esasen tren hareket etmeden Fakat az ışıklandmlan sokaklan, göze hiç bir güzelhk ve zengin'ik getirmiyen mağazalan ve 81ü bir gece hayatı ile Adana, ne bir turist merkezi, ne de bir dinlenme şehri olarak sayılamıyacak kadar geri idi. Bu korkunç kış yüzünden ne İstanbul gazeteleri, ne de Ankarada çıkanlan, üç, dört gündenberi Adanaya gelmemişti. Ertesi gun hava biraz imkân verip de gazeteler çıkınca halkm bunlan almak için nasıl birbirini çiğniyerek bayilere hüeum ettiğini görmüştüm. Bu sevmilecek bir şeydi. Ortada bir haIngılterede demiryolu işçileri yevmij eierine ıam istemektedirler. Buniar, Noel yortu»u aııfesınde de kikat vardı. Anadolu. mahallî gazetalebinde bulunmuşlar, fakat umumî grevden vazgeçerek 1954 ü beklemeyi tercih etmişlerdir. Yukatelerin yazılan, tirajı, şekli ne orıdskı resıpıde geçen yıl zarfcnda grev yapan Ingiliz fabrikalarmdan birinin işçileri görülmektedir. lursa olsun her şeyini bilhassa İstanbul gazetelerinden okurnak totiyordu. E\velce bir gazeteye abone olanlar veya bir tek gazete alanlar dikkatle bakıhnca gSrulecekti ki. bir kaç gazete almadan bayiin önünden aynlmıyordu. J ~ f f Kapalı gözlerle l ViTA ile pişen« nefıs yemekleri hrkederim l ^ Orta derecede tahsili olan bir vatandaşa sordum: Bunlardan hangismi befenlyorsun? Biraz dikkatle vüzüme baktı, soo ra şöyle cevab verdi: Nasıl diyeyfcn efendi, hepsinbı başka bir hali var. Kimisı Cumhuriyet gibi ağırbaşhdır, kimisi Hürriyet gibi resimlidir, kimisi Yeni Sabah gibi çeşidlidir, Ankaranın Zaferini, Ulusunu da görmeden olmuyor, bu demokrasi bıze pahalıya mal oldu vesselâm!. Desene dedim, dedıkodudaa vazgeçemiyoruz! Ne yapalım efendi. iste böylece günümüzü gün edivoruz, bir tarafı okumak kâfi gelmiyor!. Benim bu müşahededen çıkardığım bir mana var; o pek saf savılaa halk yok mu? İçinden pazarlıkh, o kadar iyi hâdiseleri mütalea ediyor ki şaşmamak kabil değil'. Bende bir kanaat var. Türk milleti her neye karar verirse muhakkak ki sabet olacaktır. Zira asla şaşmıyan, şa="mıvan bir topluluk . Bir kış tatilinin bütün soğuğu, k^rı. ve işittiğimiz tahribstı bu eü7Pİ rüsahedeyi edinmek içm vapılms bütün zahıretleri gideriverir. Yurdu cörmek, yurdu ve vatandajı tanımak ne zevkli bir şev bilsenizî. Yukarıdaki resimde gördüğünüz 17 ayhk çocuk iki lisaa bıknekifcuir. Bu çocugun kolayukla, ışaretle konusıuğu, bunu çok çabuk ögrendiği de söylenmektedir. Oayct tabiî! Hcrkcs, VİTA ıle hazırlanan ycmegi dcrhal anlar: o kadar lczzetli vc hazmı kolay ki! Esaslı bır ycmcklcn sonra, kcndinızı raha! hısscdcrsintz ! VİTA ile mıdcnizdc hiçbır zaman agırlık ve yanma olmaz Siz de, onu derhal deneyiniz, işte o zaman. neden binlerce ev kadıntnın y«gâne hakikî Hotanda tipi, mutbok margarini V İ T A'yı tercih ettiğini anlıyacaksınız. İspanyada duşen askeri uçak Albacete, 3 (a.a.) Cumartesi akşamı Albacete bolgesinde yere duşerek parçalanan İspanyol askeri uçağı Heinkel tipinde 2 motörlü blr uçakhr. Uçak Seville'deki Tablada alanmdsn, Albacette'dekı Los LJanos hava alanına gitmekte idi, 3 subay. 4 assubay ve bir erdea müteşekkil mürettebatmın hep^ ölmüştür. Alman ilk haberlere göre. kazaya görüş şartlarınm fena olmsı ve şiddetli bir kar fırınasma iutulmuş olması sebebivet verrniştir Uçak yere duşmeden önce alev Amjştır. Dİkkat! Yolnız UNIlEVER'in (Bak.rköy).moi eMiği HAKİKİ VİTA'yı ısrarla ısteyınız. Yukarıdaki resunlerden soldakinde, Hollyvrood' da yeru parUyan yıidızlardsn Esther Claire, sağiakin4* de 1953 yılı rarfında en fazla muvaffak olan dana artisUerinden Marika dc Rıvera görülmektedir• Made River» 27 y«aındaâır ve bakn Loodrada tem dller vermektedir. .