18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
fl AiustM 1953 COMHURtYFF <*+{ Merahlt Resimler DÜNYA HÂDİSELERİ Italyada türeyen kimyager hırsızlar KATİL PRENS! RESİMLİ ROMANIMIZ Yeni bir Sonja Henie Fransada kamyonla yolculuk İngiHerede büyük muvaffakıyet kazanmakta olan bir buz revüFransada grev devam ettiğinden, hükumet sskerî kamyonlarla sünde bsşrolü oynamakta olan Glgia Nord adındaki artiste yeni bit , halkın taşınmasmı saelıyacak bazı iedbirleri almışüsr. Böylelikle «Sonja Henie» nazarile bakılmaktadır. i acele işleri olanlar askerlerin yardımı ile nakledilmislerdir. Yukandaki resimde. askeri kamyonla »eyahat eden FransızYukarıdaki resimde. Glgia Nord. Wembley'de Empire Pool lardsn bir grup görülmektedir. dış:ndaki havuzun yanıbasında dinlenirken görülmektedir. Geçmişte Büyük Cinayetler "Ölülere dokunmayın,, 25 mart 1908 de, Fransanın SaintAmant şehrinde, Madam Palleau iokaktan evine döndüğü zaman, yemek odasında, pencere önünde duran bir iskemlenin üstünde, bir topak peynir bulmuştu. Bu peynirin orada bulunuşuna jastı, fakat memnun da oldu. Her halde, kendisi evde yokken akrabasından biri misafir gelmiş, hediye olarak da bu peyniri getirmişti. O akşam, ailece pejmirden yediler. Madam Palleau'nun henüı iki buçuk yaşındaki oğlu da peynirden hissesini istemis, fakat bir lokma almasile suratını burusturarak tükürmesi bir olmustu. Çocuk, a j zıra yandı, demişti. Gerçekten de, peynirin tadı bir tuhafü. Nitekim on beş dakika sonra, cv hallcı mide sancısından kıvranmağa, ku»mağa başladı. Fakat akıllarına f«na bir ihtimal gelmiyordu. Ufak tefek rahatsızlıklar için doktor çağı np masraf etmeğe alışık olmadıklan için, bu mide sancısını kendi kendilerine tedaviye ujraştılar. Esasen Palleau, o gün akşama kadar bağda çalışmıs, aşı yapmifb. Rahatsızhğını ondan ileri tfelm* bir yorgunluk ârızası tahmin edıyor, Madam Palleau da, çay kaynatıp içerek midesıni ısıtmak ıuretıle düzelmeğe çalışıyordu. Ertesi gün, Madam Palleau öldü. Doktor neden sonra çağınlmış, hastayı muayene etmiş, jrehirlemme teşhisi koymuştu. Sonradan yapılan tahlil, peynırde ve cesedin barsaklarında fazla miktarda arsenik bulunduğunu meydana çıkardı. Madam Palleau'nun ölümünden üç gün sonra, Mösyö Filliatre isimli bir komsu, evinin önündeJd p<>ykenin üstünde, sicimle bağlı bir Şahidler akın ediyor, hâkim huzuruna çıkan her biri, katil karının çocukluğuna, gencliğine dair ifşalarda bulunuyordu. Çocukken sinsi idi, riyakârdı, diyenler oldu Annesinden nefret ederdi, diyenler oldu. Birinci sıruf yalancıdır, dediler; hırsızdır, annesinden para çalardı, dediler; babası ölmeden bir kaç gün evvel evdeki tavukları zehirledi, dediler. Doktorların ifadeleri daha ilmi. daha kat'i idi. Jeanne Gilbert, bir isteriktir, diyorlardı. Karın içi uzuvları, karaciğeri ve böbrekleri yerlerinde değildir, bu yüzden bu kadın sinirli ve muvazenesizdir. Bü tün hareketleri isteri alâmetlerini taşır. Gene bu doktorların vardıkları hüküm su idi: Jeanne Gilbert, bir fikri sabit müptelâsı değildir. Fikri sabit müptelâsı rastgele adam öldürür. Halbuki Jeanne, kendi anasını ve babasmı öldürmüştür. Fikri sabit hastasının muayyen bir plânı yoktur. Bu kadının hareketi plânlıdır. Jeanne Gilbert deli değil, isteriktir. Cezaî mesuliyeti vardır, fakat hasta sayılır, müsamahaya lâyıkür. Zehir eksperlerinin verdikleri ra porlar, belki şahidlerin ifadesinden. doktorların teşhisinden daha dikkate lâyık şeylerdi. Bunlar şöyle diyorlardı: nZehirlenerek ölenlerin karnında bu kadar fazla arsenik bulunduğunu eksperlik tarihi kaydetmemiştir.» Nihayet, Jean Gilbertin kocasının, evde bir sandığa sakladığı bazı ufak tefek esyanm bulunması, cinayet etrafındaki delillere daha kuv vetli bir tanesinl eklemis oldu. Eusebe Gilbert denize şişe atıp imdad bekliyen bir kazazede gibi, bir sandığın içine, babasile annesinden kalma bir eski papuç, bir pantalon eskisi, babasınm son defa olarak su içtiği bardak gibi bazı mukaddes hâtıralar saklamıştı. Bun ları karısından da gizli tutuyordu. Bu eşyanın arasında bir de mektub bırakmıştı. Mektubda söyle diyordu: cihtiyar annemle babam, ciğerleri ağızlarına gelircesine kusarak öldüler. Son demlerine kadar çahştılar ve çalışarak öldüler. Tek arzuları bizim mesud olmamızdı. Bu eşyayı, bu mektubla beraber, onların hâtıraları olarak bu sandığa yerleştiriyomm. Ölümümden çvvel vsya sonra bu eşyayı bulanlar, bun ları mukaddes birer emanet saysınlar. Eğer bu emanetler kızıma kalmazsa, benimle beraber gömülsün.» Jeanne Gilbert'in cinayetini, kocası bundan daha mükemmel şekilde itiraf edemezdi. Savcı, doktor •^•orlarından sonra, idam cezası t«.ebinde bulunamadı. İddianamesi ni şöyle bitirmişti: İdam cezas istemeğe cesaret edemiyorum. Fakat sizler, jüri azaları, eğer cemiyeti bu canavardan kurtarmak istiyorsanız bu cezayı tatbik edebürsiniz. Jeanne Gilbert'i müebbed kürek cezasına mahkum ettiler. Karar okunurken, eşine az tesadüf edilir bu mahluk, bütün sükuneüni muhafaza etti, yalnız su sözleri söy ledi: Baylar, ben masumum. Suçsuz bir insanı mahkum ettiniz! Sonuna kadar gösterdiği bu sükunet, bu scgukkanlılık. bir inanca dayanıyordu. Gene isterik ruhunun bir tezahürü olmak üzere fala çok inanan bir kadındı. Falcılar, günün birinde mahkemeye düşeceğini, fakat davasım kazanacağım söylemiş lerdi. Bütün güvendiği bu idi. Belki de doğru söylemişlerdi. Defalarca lâyık olduğu idamı savuşturup hap.sıe kurtulmasu gene bir kazanc sayılmaz mıydı? isimle, fazla miktarda arsenik satııı alnuj olduğu anlaşıldı. Erteai sen» eylulünde, Jeaane'ın kendi babası Claud» Remault, aynı ç«kilde ölmüştü. Bunda da arsenigin rolü olduğu anlaşıldı vt Jeann* Gilbert'in. bu faciadan evvel, eczaneden kırk paket arsenik aldıgı öğrenildi. Madam Palleau'nun ölümünden sonra, kofcam bir otopsi yaptırmak istemis, fakat Jeann« ona da föyle itiraz etmişti: Ölüleri rahatsız ctznemeb! *** Bu Jeanne Gilbert acayib bir kadındı. Cinayet mahkemesi huzuruna çıktığı gün, dâvanın dinleyicileri üzerinde korkunc bir tesir yap tı. İriyan, yarma denılen neviden bir mahluktu. Kömür karası kaslan, baykuş gözleri, fırlam:ş kırmızı elmacık kemiklerile, olduğundan daha yaşh gözüküyordu. Henüz otuz iki yaşında idi, fakat yirmi beş yaşını geçtikten sonra birdenbire yaşlanan, seneler senesi, artık daha fazla ihüyarlamadan, hiç değişmeden yaşayan küylü karılanndandı. paket buldu. Bir kaba kâğıda ve bir tabaka yağ kâğıdına sanlı bu paKetin içinde arsenik vardı. Bu paketi oraya kim koymuş olabilirdi? Bu işin. şüpheleri Mösyö Filliatre üzerine çekmek mattsariile yapıldığı aşikârdı. Fakat şüpheler, Hâkimlerinin karşısına çıkmak Palleau ailesinin akrabası olan için tuvalet yapmıştı. Tepeden tırJeanne Gilbert üzerinde toplandı. nağa siyahlar giymişti. Başmda, siMadam Paleau'nun ölümünden yah tül örtülü bir şapka vardı. Elsonra başlayan tahkikat sırafcinda, lerine siyah eldivenler giymisti. Bu bu kadının hali etrafa şüpheli gözük matem kıyafeti, ölen annesile babasırun, kaynatasile kaynanasının, tnüştü. Kapı kapı dolaşıyor, herkeen son ölen kuzini madam Palleau' se: nun matemi alâmetiydi. Bu beş Neler söyleniyor? Benden bah ki^inin beşi de onun elile zehirlesediliyor mu? diye soruşturu/or nerek ölmüştü. Fakat Jeanne Gildu. bert, işin bu tarafile ilgili değildi, Tahkikat neticesinde, Jeanne hale uygun tuvaletle meşguldü. Gilbeıtin, 25 martta Palleau'nun Jeanne Gilbert, mahkeme saloevine gittiği sabit oldu. Cirayet nunu dolduran dinleyiciler kalaten bir gün evvel de, oıtakç^arı bahğınm. aleyhindeki tezahürlerikendisine, zehirli pevnırın tıpk;sı ne hiç aldırış etmeden, reisin sualpeynırler göndermişlerdı. Aynca, lerine kâh sakin, kâh sksi cevablar bu kadının, o tarihten iki ay evvel, veriyordu. Sorgu hâkimine verdiğiniz ifa Saint Amand'da bir eczacıdan, ! dede, arsenik satın alıp almadığınız evın için fare dolu oldueu bahasualine, arseniğin ne olduğunu bil nesı.e on beş paket arsenik aldığı miyorum, yolunda cevab vermişsida öğrenilmişti. niz. Bu iki hâdiseyi tamamlayan. e Evet, öyle cevab verdim. Ama, arsenik almışsınız. hemmiyet itibarile onlardan çok Aidım tabii. Mösyö Brouillot'daha ileride bir başka mese's vaıdı. Jeanne Gilbert, kocası ve anası, tan aidım. Evde fare çoktu. Fare babasile birlikte, Châlette sdlı çiftlikte oturuyordu. Kaynanasile kay natası da beraberdiîer. 1905 senesi eylulünde, yetmiş beş yasında bir ihtiyar olan kavnata En lüks parfümeri, en nadide bijütöri, yepyeni ölmüştü. Aynı senenin aralık ayında da, Jeanne Gilbert ir kayr'ahediyelikleri mutlaka görünüz. nası, bir gece birdenbire hastalan1R5 kuruş büyük. 75 kuruş küçük tüp mış, kıısa kusa ölmüştü. O zaman Jeanne Gilbert'i tevkif ettüer Kay nanasınm cesedi üzeriade yapılan tahlil neticesinde, arsenik buluntlu. Eczacı Brouillot'nun defterırrindeCansu Karlmsn Pasajı, Beyoğlu ki kayıdlara bakıhnca, . T earne Gilbert'in, eczaneden, sahte bir zehlrini tecrübe etmiştim, fayda vermemisti. Bir gün, seyyar bir tatıcı, bana arsenik salık verdi. Ben de gittim, aidım. iki yüz elli gram mı? O kendi bildiği kadar verdi. Isminizi verdiniz mi? Mösyö Brouillot sordu. Şayed bir vukuat olursa ben de takibata uğrarım, siz de, dedi. Bunun üzerine kızdım, deftere Auray diye isim yazdım. Bef kijiyi bile bile zehirleyip öldürdüğü halde, zerre kadar vicdan azabı duymıyan bu baykus gözlü kadın, bu ölüm vak'aları mahkemede yüzüne vurulduğu, akraba ve taallukatınm arsenikle zehirlenip öl dükleri söylendiği zaman, akıllara durgunluk verecek bir soğukkanlılıkla ?öyle mukabele etti: Ne yapahm! Arsenik hepimizin vücudünde var! Zehirin Jeanne Gilbert elile veri'.diğine şüphe yoktu. Fakat mahkeme, cinayetlerin sebebini bulamıyordu. Katii kadınla öldürdügü kimseler arasında ^ıiç bir geçimsizlik, maddt veya manevî hiç bir menfaat çatışması yokru. Olsa olsa, çiftlikte yaşamaktan bıkmış, şehir hayatını özlemiş, köylerinden ayrılmak istemedikleri için onun bu arzusuna bo yun iğmiyen aile büyüklerini ortadan kaldınp dilediği serbest hayata kavuşmak istemiş olabilirdi. Fakat madam Lemoine isimli bir şahidin ifadesi, bu faraziyeye de yer bırakmıyordu. Bu şahid, Jeanne in snnesinin, son nefesinde yanında bulunmuştu. Kadının ölürken söylediği şu sözler çok manidariır. Kızımın kalbinde bir Imsuru var, demişti. Eğer bu kusuru geçmezse yarın âhrette beni gördüğün zaman söylersin. Çünkü adaletin eline düşecek. İhtiyar bir köylü kadının ölüm döşeğmde söylediği bu sözler, ev;âd ycrine bir canavar doğurmuş olduğunu, dünyadan göçeceği anda anlıyan bir ananm bu sızlanışı, din ieyicileri dehşetle sarsmıştı. Salonu dolduran kaiabslık, dalgalı bir denizin kebarışı gibi, heyecanla taşarken, Jeanne Gilbert, bu dalgadan hiç müteessir olmıyan bir kara kaya gibi, hissiz ve sakin, yerinde oturuyordu. Yazan: P. GORDEACTC : MAZHAR KTJNT ( ii ) Yeryüıünde bir çok memlnket kendisine biraz fark vererek alıler halkının çeşidli lümreleri ara yorlar ve fabrikaya getiriyorlar... sında ahlâk son derece boruldu. Peki ya lâboratuar... Kendi elinin emeği. alnmın teri ile Ucuz satılan benzin boyalıdır. hayatını kazanmaktansa hileli yci Onun boyasmı çıkarmak lâzım ki, lara saparak bir anda zengin olmak benzincilere normal fiatla sataSihulyası asağı yukarı bütün fenah lecekleri benzini piyasadan daha ğa mütemayi! südü bozuklann tek ucuz bir şekilde arzedebilsinler. emelini ve gayesini teşki! ediyor. İçine her halde su vesaire de kaItalyada cereyan eden şu hâdiçe rıstınp miktarı da çoğaltıyorlar.. yukarıki mütaleamızın doğrulueu Bu suretle kâr iki taraflı oluyor... nu ispat edecek bariz misallerden Açıkgözler, geçen eyluldenberi, biridir. yani aşağı yukarı bir senedir bu Milâno civarında ucra dış mamilyjnlarca hallelerin ilerisinde metruk bir fab şekılde çalışm.şiar, rika vardır. Çatısı iğrilmiş, duvar litre benzinin rengini tasfiye etmek lan rengini atmış, pencerelerinin suretile bizim paramızia 200 bin bir kısmı da örümcek ağı bağlamış lıradan fazla para kazanmıslardır. tır. Oradan nadiren gelip geçenier j Böyle suçüstü yakalanınca derhal bu zavalh binaya şüpheli olm?k ! mahkemeye verilnüsler ve milyontan ziyade merhamet dolu nazar | larca Iiret para cezasına çarpılrrusŞimdi Prado'nun Karşısında kendisini itham eden larla bakarlardılardır. [metresleri vardı. Katil sasırmıs bağırıyordu: cMoriset, Fakat hir gün çchrin polis müHâdise hakkında tafsilât veren [şimdi de sen mi beni itham ediyorsun? Sen benim çocufrttislerinden ikisi o tarafta bir ee İtalyan gazeteleri, suçlulann paıa zinti yaparlarken metruk sanılan cezasını ödeme kabiliyetinden mph ğumun annesisin. hayatım. askımsın! Ama Öieni o sıfpbriksda oturanlar oldusrunun far rum olduklan için uzun müddet frada lâfa karıstı: »Askın mı? Sen ne onu. ne de beni kına vsrmtşlar. uzîikta bir müddet hapishanede kalarak para cezasmın } sevdin Nasıl sevmedim, hem tam mânasile sevdim. Fadurup sağı solu seyreder eibi vapa karşıhğı bu suretle tecziye edile| k a t seni hicbir zaman sevmedim. Bunda haklısm. Senin rî>k binavı göz hapsine almışlar ve ceklerini ilâve eylemektedir'.er. sık sık kamyonların bir tskım boş ) gibi namussuzlar sevilir mi?» Bu sırada Prado kendinl tuHer ülkede türiü türlü sahtekârvarillerle oraya eelip dolu variller tamıyarak aglamaga basladı ve bir daha ağzını açmadı. beraber, aldıktan sonra gittikierini görmüs I klar vukua gelmekle yüksek mekteb mezunu, entelleklcHir. İkinci günü de yapılan tarassud tüel birer insan olan iki kimyagelarda aynı vazivet müsahede edi rin böyle bir kaçakçılığa ve düzenlince polis müfettislerinin şüphe bazlığa âlet olmaları İtalyan umumi leri artmıs. üçüncü günü yanlanna efkârında teessürle karşılanmıştır. bir | sivil ve resmî zabıta memurları a Lâkin bunda fazla üzülecek larak metruk fabrikaya âni bir bas şey yok... Bazan ne akıllı, ne âlim i kın yapmışlardır. kimseler, şeytamn iğvalarına ka ! O.. o . bir de ne görsünler. Orası : pılıp, yahud kendi doğuştaki ma | harab bir eski endüstri merkezi hiyetierinin insiyaki meyline uya j değil, müthiş bir benzin deposu. rak vatanlarını satmak hainliğini ! M«vcH varilleri saymıslar.. işi he bile yipacak kadar alçalmıyorlar saba dökmüşler.. mevcud %karya ni? kıtın miktarı 80 bin litreyi geçivrr.. (Op. Mu.) müsaade kâğıdlan yok.. gizli dpno *** açmıslar. Böyle bir cüret faillermi Avustralyada komiinizm \¥erei kaçakçılığı ve beledive nizamlanna riayetsizlik dolayısile tehlikesi cezaya çarptıracak bir suç.. î.ma, Pasifik Okyanusunun uzak bir orada bulunanlar bu şekildeki bir köşesinde yer almış olan AvustralTahkikat devam ediyordu. Günlerc« yalvardıktan sonpara cezasını ödemeğe hazırlar.. ya adasında da endışeye meydan ra Prado, muvakkaten serbest bırakılan Moriset'le görüşriinkü pek yük'ek bir miktar deverecek derecede komünizm cerel'lmek iznini koparabilmisti. Görüsme. hâkimin dairesinin yanının bulunması insanı biraz da O arada polis müfettişlerinden hayrete dü^ürüyor... Ama, bu bir arka tarafında bulunan bir odada vukubuldu. Kapının açık birinin dikkatini kpnardaki küçük hakikattir... Hattâ, Avustralya parbırakılmasına ragmen muhafızlar Prado'nun Moriset'e bir kapı çekiyor.. kapıya doğru vü lamentosunu ve hükumeüni sıkı ,||kâğıd verdiğini göremediler. rüyünce depoyu işletenlerin birden tedbirler alrr.ağa mecbur edecek de bire mnklerinin değiştiğini de far recede acı bir hakikat... ! kedivor.. kanadı itiyor.. dar bir mer Mesele sade fikrî sahada, propadi"en.. asağıya iniyor.. aman Alganda alanmda kalsa idi gene ne lahım.. ne inbikler, ne tahlil ve ter ise.. Fakat komünistlerin bilhassa kib makineleri.. ne tüpler.. n» kaAvustralyanın o meşhur ve muazzanlar.. neler de neler... Korkunc zam çölünün ortasındaki «atom mü denilecek derecede muazzam bir esseseieri» nde çalışan ijçiler aralâborstuar.. sında bulunduğu haberi, AvustralHemen arkadaşanna sesleniyor.. ya hükumet mahhllerinde bir bomköse bucak iyice tetkik ediliyor. ba gibi patlamı? ve halkı da telâPolis jiplerinden biri gidip Kimya şa düşürmüstür. ve lâboratuar işlerinden anlıyan bir Çünkü, muhteiif işlerde komümütehassu eer"riyo ve o anda menistlerin bulunması belki pek o kaselenin içyüzü meydana çıkıyor.. dar tehlikeli değildir ama, atom Cünkii inbiklerin. tahlil ve 'erkib bombası işi şakaya gelmez. makinelerinin, kazanlann niçin Halbuki malum olduğu üzere kullanıldıkları derhal anlaşıhyor. İngiltere ile Avustralya Pasifikte Zira, ortada yüzlerce ütre acid yspılan atom bombalan tecrübelesülfirik, yüzlerce litre boya. yüzrinde birlikte çahşmakta ve bu lerce kilo mayilerden boya çıkaran Garçia'ya gönderdiği bu mektubla Prado, kendisine bombaların bazıları Avustralyanın toprak.. bu bir eroin [abrikası mı, meşhur çölünün ortasındaki imalâtbir tabanca gönderümesini istiyordu. Acaba katil tabanmorfirt atölvesi mi? Değil.. cayı ne yapacaktı? Maksadı su idi: Hâkim Giyo ile yalBiraz sabredin de anlatalım. hanede vücude getirilmektedir. Onız kaldıgı zaman onu silâhla tehdid edecek ve koridora İtalyada iki türlü benzin satılır.. nun için o imalâthanedeki tek koçıkarak kendini sokağa atacaktı. Plân hayli tehlikeli olbiri normal fiatla.. herkes ondan münist is,çi Rusyaya bazı sırlar sızmakla beraber tatbik edilemiyecek gibi değildi. Lâkin Moistediği kadar alabilir.. öteki yan dırabilir. Avustralya emniyet müdürlüğüriset mektubu Garçia'ya götürecek yerde hâkim Giyo'ya fiatla.. turistlere, traktör ?ahibi köylülerc ve diğer iktisadî işlerJe, nün ileri gelenleri bu haber üzeverdi. âmme hizmetlerinde kulanılan r.a rine hemen çöl ortasındaki imalât haneye girmişler ve orada hüviyetkil vasıtalanna mahsus olarak. leri şüpheli görülen kimseleri isle*** rine devam etmekten meneylemişBirkaç açıkgöz.. İçlerinden ikisi lerdir. Bundan sonra Avustralyada de kimyager... Gayet kolay bir ki atom bombalan imalâthanesine kazanc yolu buluyorlar. Metruk emniyet müdürlüğü teskilâtının sı «:ı fabrikada demin tasvir ettiğimiz kı kontrolundan geçmemiş işçilerin laboratuarı kuruyorlar. Köylünün ahnmaması kararlaştırılmıştır. yan fiata tedarik ettiği benzini (Op. Mu.) i MOMT BIAHC Dava görülmeğe başlanmadan bir gün evvel Mozas h I pisanesi gardiyan yardımcılarının birinin üstünde Prado 1 Inun Öjeni'ye yazdığı bir kâğıd yakalandı. Prado bu mek] ı tubunda sunları yazıyoMu: € Kalbin ve vicdanın banaj , karsı ne kadar fena hareket ettiğini sana ihtar etmls olj 'malıdırlar. Bu kadar sevisüğin bir insana bunu nasıl yaj iüabildin? Fakat ben hepsini unutarak sana bir tavsiyede \ bulunacağım: Mahkemeye gelme. şehadette bulunma. Va j • ziyetin zaten kötü. büsbütün fenalastırma. çünkü ben na I sıl olsa beraet edeceğim. Şimdilik bu kadar yeter. Ne ( fdemek istediğimi anlarsın...» Prado kumazca hareketj I ederek böylelikle aleyhinde sehadet edecek en /.ıuhim ta ] ınıklardan birini bertaraf etmek istiyordu... Saym Bayanların dikkatine CANSU'da PONDS. 27 ekim günü, Matin gazetesı (kanun hilâfına) Prado l' hâdisesine aid ithamnameyi olduğu eibi nesretti. Müddeiumumilik derhal gazete aleyhıne takibata giristi. Prado da müdahil sıfatile mahke;Tie huzuruna cıkarak gazete idarecilerine karsı sert ithamlarda bulunarak 100 bin frank tazminat talebinde bulımmak cür'etini gösterdi. Fakat mahkeme bu talebi red ile gazeteyi hafif para cezasına mahkum etti. (Arkası vat) 'i Türkiyede neşri hakkı yalnız' gazetemize aiddir. J
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle