24 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
16 Kasun 1953 r~l MerakU Resimler "Cokey rölünü almıştım, sıra ata hinmeğe gelince..,, Sahne vazu muavlni çok feker çocuktu, ama gaüba on parası yoktu. Kendisine yirmi beş dolar ödünç verdim. Bana ücret vermemn lâfuu bile etmiş olmalan föyie dursun, üstelik cepten gıdiyordu Talimat filân istediğim yoktu. Şunu şöyle yap, bunu böy'.e yaD demelerini beklemiyordum. Ufukta bir iş belirdi miydi, seğirtiyordum Matmazel Reardon'un makiyaj kutusunu taşıyorduıa. Kamaracıya avadanlıklannı uzitıyordum. Bizim filmde oir r;l kabui etmiş olan Wheeking tiyatro yıldazı Milton Kibbe'in işlerine bakıyordum. Aynca, Allahın günü, tebessüm ediyordum. Daha pazartesi sabahı olur clmaz herkes, kendi kendine §u suali soruyordu: tHer yere Hızır gibi yetişen bu çocuk kimdir, kuzum?» Gene herkes benden, şu veya bu işi yapmamı istiyordu Daha bir iji bitinneden başka bir i | buyuruyorlardı Üstüste otuz saniyeden fazla işsiz kaldığım zaman, actba bir eksik var mı diye kafa patlatıp dügünüyor, tabiiıısn kaldıup fene bir taraflara gidiyordum. üönup geldiğim zaman da bana: Biraz dur da eksiğimizi «öyliyelim, ne diye beklemiyorsun? diyorlardı. Sen hiç yerinde ctur maz mısın? şarkı idi) Filmde de şarkıdaa istifade edilir Matmazel Reardon fılmin kahramanı Virginy olur. Polis Müdürü gelir, Virginia yı evinden kovar. Onun hesabına çal>jmakta olan çok güzel bir delikınlı, pek sevdiği emektar atını ahp yarışa sokmağı teklif eder. yarışı kazanır, onu, yani Virginia'yı iflâstan kurtarır! Müthiş bir fikirdi bu! Çalataban, Bellaire Dady Leader gazetesme koştum, bdşmuharrin buldum, bir senaryo pro]esi yazmam için bana yardımda buiunmasını rica ettim. İşe başladık. Ni hayet, projem hazırlandı. O zaman senaryolar şimdiki gibi yazıîmıyordu Bir takım fikirl«;r!e işe başlanıyordu. Film çevrüirKen daha başka fikirler ilâve ediliyordu. Hemen hemen her şey film çevrüirken yapüıyordu. caddede, kendi apartunamna b şik bir yerde bana bir oda buldu, Yemeklerimi Marsden'in evinde yi yordum. Sofrada üç ki«i idik. Çok cici bir kadın olsn madam Mars den, Marsden ve ben. Marsden he halde beni çok seviyordu. Birbiri mizden hiç aynlmıyordukBeni her çeşid mühim adamla tanışhrıyordu. Her akşam beraber gezmeğ' çıkıyorduk. Madam Marsden, koeas: ile birlikte dolaştığımı gördükp pek memnun oluyordu, çünk Marsden'i fazla içmekten alıkoyu yordum. Bazan Madmazel Rear don'u görmeğe gidiyorduk; aşklar hâlâ devam ediyordu. Ama ç zaman ikıraiz yalnız bulunuyorduk türlü türlü insanlarla görüsüyorduk. Hattâ yalnız bulunduğum za manlar bile kendine dostlar edi niyordum; zira benim, Marsden'in adamı olduğumu büiyorlar, ona dair benden havadis soruyorlardı İngilizcem ahun şahım bir se değildi. Derdimi anlatabilıyordum Ama, benimle aiay etmek, dostlar: ve tamdıkları eğlendiriyordu. Onun için, ekseriya, konuşabildiğimden daha kötü konuşuyordum. Sanki karşımda benimle alay edecek hi< kimse yokmuş gibi kötü konuşuyor dum. Hangi kelimeyi kuilanmak i cab ettiğini biliyordum, fakat ınahsus yanl;} söylüyordum. İnsaniar sizin halinize güldükleri müddetçe onları güldürdüğünüz müddetçe, an lasmanız, işinizi yürütmeniz mumkündür. Sonra da, İnjilizceyi öğrenmeğe gayret ettiğimi göctermenin kirlı bir tarafı vardı. Bana yardım mek iitiyorlardı. Birisüıe yardım debilmek hemen herkesin hoşuna gider. Mühim adsm olduklan Intibaıru duyarlar. Eğer kurnazlık etseydim, çapraşık kelimeler kullan saydım, inşilizceyi mükemmel bildiğimi söyleseydim, benim de dostlarım olmağa başhyan, Marsden'in bütün bu dostları beni sevmiyeceklerdi. Bunu bütün hayatırada hesab?. katmışımdır. Şundan bundan öğüd istemeyi hiç ihmal etmem; hattâ ne cevab vereceklerini önceden bil sem, yapacağım isj önceden kararlaştırmış, olsam bile. Doğrusunu söylemek lâzım gelirse nasihate ihüyacım yoktur. Fakat başkalarırun nasihatierini dinlemek faydahdır çünkü bu nasihatleri verenleri kendinize bend etmek bu sayede olur, İnsanlar nasihat vermeğe bayılırlar. *** Gaüba 1923 aralık ayında idi. Gsllagher'de idik. 49 uncu sokakla yedinei caddenin köşesindeki lokantada. Francis X. Bıuhman vardı, William Cavanaugh vardı, Wallace Reid vardı, o tarihte tiyatro muharriri olarak tanınmifl bir adam olan H.C. Whitter vardı. Hepsi benimle alay ediyordu. dediğim gibi Sana nasihat veriyorlardı. Mükemmel bir aktör olabileceğimi söylüyorlardı. Sana, istidadını ispat etmek için bir rol lAzım, diyorlardı. Birden. M. Whitter bana, Charlot revüsü sahibi Andre Charlot'nun Londradan henüz geldiğini, revüsün de ger.c Napoleon rolünü oyruyacak birini aradığını söyledi. Ertesi gün tiyatroya müracaat etmek lâzımdı. Eğer becerlkll olduğunu blze ispat etmek istiyopsan, oraya git Kendine rol verdir. Eminina ki muvaffak olursun. Ertesi sabah, daha kapılan açılmadan. 42 nei sokakUki kütübhaneye gittim. İki saat sonra, Napoleon hakkında m;lumat edinmis. bulunuyordum. Hattâ iki tane resimli kitabı yanıma almama bile izüı vermişlerdi. Kütübhaneden sonra, •6 ncı sokakta elbisecilik eden İ Eaves'e gittim. Tam saat üçte bana bir Napoleon kostümü lâzım, dedim. Charlot revüsünde oynıyorum, bugün öğleden sonra kostümile oynuyoruz .onun için... Pey bırakmıstım. Çünkü, Charlofya bir telefen ederlerse. adarr.ın, benim ismimi bile işitmediğini öğrenirler diye korkuyordum. Öğle yemeğinden sonra, tamdığun iyi bir sktör olan William Kent'e uğradım. Meseleyi anlattırn. makyaj kutusunu elin* tutu»turdum, dedim ki: (Arkası var) (Bu serinin bütün haldan Opera Mundi şirketi ve gazetemize aiddir) ^Guido Orlando SÖHRET rABRİKATÖRÜ RESİMLİ ROMANIMi; SAATÇI PEL Tazas: P. GOZDEAOZ Cevlrcn: MAZHAB KUMT 7 Sene Sürecek Dttnya Tııru Beş erkekle bir kadın bir yelkenli ile yedi sene sürecek bir diinya turuna başlamışlardır. Yukarıdaki resimde, yelkenli ve mürettebatı görülmektedir. Seyahati idare etmekte olan şahu, Dr. Cwilkrag'dur ve esi de kendi*ine refakat etmektedir. «Prenseg Waimi» adındaki yelkenli, hususî surette inşa edilmiştir. DÜNYA HÂDİSELERfl Büyük şehirlerin deva bulunmıyan hastalığı! Newyork'ta bir cadde; fakat bunun bu hale gele bilmesi için getırin bombardıman trhlikesine manız bulunduğunu büdiren bütün alarm düdüklerinin çalması icab etmiştir. Bu resim, bir pasif korunma teerübesi yapıl dığı sırada çekilmişlir Büyük şehirlerin «hastahğı* na liye ijlerile uğraştığımızdan zara Tiyatrolar, finemalar ve diğer eğotomobili deva bulunamıyacağı anlaşılıyor. nmız her yıl artmaktadır. Beş sene lenc» yerlîri yanında Bu hastalık, trafik tıkanıkhğı yü evveline nazarsn bu yüzden olan parke edecek yerler bulunmaması zünden hasıl olan zarardır. Yapı zaranrruzda ikî buçuk milyon Türk buralara gidenlerin sayısını düjürlan istatistiklerden çıkan netice liran bir fazlalık görülmektedir.» müjtür. Yapılan tahminlere göre, Tabiî, bir nevi el ulağı idim Fa mezdim. Orada kalmam lâzımdı. gudur ki ,bu zarar her sene tedrici Bu cevab, kumpanyanın umumî bu yüzden bu eğlence yerleri sebir şekilde arbnaktadır ve bunun kaybı hakkıcda da bir fikir ver nede 30 milyon dolar kaybetmekte kat her dakika Marsden'le, Mat Marsden'i bulmam lâzımdı. Ystuıdirler. mazel Reardon'la, sahne vazıı muönüne de geçmek imkânlan |im mek'edir. Saatlerce, Broadway'i çarxet<ım. diki halde görülememektedir. NewYork fehri dahilinde 2500 avini ile ve Milton Kibbe'le haşır Otuz dolar kadar param vardı. Umumiyetle hâkun olan kanaat îtina ile bazırlanan istatistiklere gu merkezdedir ki, trafik tıkanıkhğı tiyatro, sinema, bar ve eğlence yeri neşirdim. Mr. Kıbbe sorradan ba Bu paradan bir metelik harramak göre, dünyamn en büyük şehirle dolayısile uğranılan zarar her yıl vardır ve bunlann senelık kazancı na ilk rolümü temin etti. Whee istemiyordum. Ne olacağımı bilnirinden biri olan NewYorkta, tra biraz daha artmaktadır ve bu h u da 300 milyon dolar olarak hesab ling'de Ker.di tiyatrosunda. V/es yordum ki! NewYork'ta de! ; k(i fik tıkanıkhğı yüzünden her yıl talığa deva bulmak imkânsızdır. lanmıştır. tern'i çevirdiğimiz sırada fTecrii tahta satamazdım. Paramı ssntı5 milyar Türk lirası kaybedilmekNewYork trafik komisyonu tahDiğer taraftan magaza sahipleri be) adlı çok meşhur bir piyeste. mine kadar hesab etmek zoruıdaytedir. Yeryüzünde bu hastalıktan minlerine göre, 1964 yılına kadar de şikâyetçidirler ve trafik tıka Elimde. konyak kadehlerile dolu dımen fazla kayba uğrıyan sehrin de NewYork şehrinde kayıdlı oto nıkhğından çok zarar gördükleriaı bir tepsi olduğu haide sahneye giSabahm dördüne doğru, bu har»NewYork olduğu anlas.ilmis.tir. mobillerin sayısı ikî misline çıka ileri «ürmektedirler. Büyük r.^ğj riyor, genc bir kadının «uq'ine bir ketimin makul bir şey olmadığmı Londrada da tıkanıklık aynı has caktır. Diğer taraftan her gün çe za Mhiplerinden çoğunun verdikkaç kelimelik cevab veriyordum. düşündüm Ertesi gün. çîtin bir malumata göre, nıüşteriler talığa ve aynı zarara yol açmakta hirden geçmekte olan naki! vasıta lerl gün olacaktı. Dinlenmeliydim. O*** dır. Bir zamanlar şöyie bir hesab lannın da sayısında milyona yakm şimdi daha çok şehir banliyösün • Bir gün, öğleden sonra at yanş telde bir oda tuttum. Ansonia oyapılmıştı: Eğer Londra otobüsleri bir fazlalık olacaktır. Bu vaziyette deki küçük dükkânlara ve dış mavasatî olarak saatte bir buçuk ki tıkanıkliğın çak daha geniş zarara hallelerdeki mağazalara Uşuımak lannda idik. Matmazel Rîardon, telinde değil. Daha ucuz bir yerdsOtelin gece kapıcısma: ta, eradan alifveri» yapmaktadır Marsden ve ben, Western'dcn sonloraetre daha süratli gidebilseler yol açması çok muhtemeldir. lar. Ancak yarrnı gece uvnyacaEenede 20 milyon Türk lirası tasarra başka bir film çevirsek diye koBu zarar neden ileri geliyor? ruf yapılmış olur! Fakat bu Londra Bu sebeple de şehir içindekı nuşurken, Matmazel Reaido/ı'un ğım. dedim Saat dört. Benden Her seyden önce vakit kaybınkaç para alacaksmız? otobüsleri sürati arttıramadıklan dan. Verilen yevmiyenin bir kısmı, dükkânların genede 100 milyon li aklına bir şey geldi. gibi son yıllar zarfında daha da az işçinin boş geçirdiği. tıkanıklığın lar kaybettıkleri ileri sürülmekte Yan ücret almak lâzım, tâbıi. At yarışlarına dair bir şey bir süratle gitmek mecburiyetinde açılması için beklediği zamana isa dir. Ama yatak çarşaflarile havlular? yapılamaz mı? dedi. kalmışlardır ve bu da, uğramlmak bet etmektedir ki iş saatinden kaBeş dakika bile kalsanız. yatağınızı Yollarda otomobil sayiM arttığırFırsatı derhal yakaladım. ta olan zarann ne derece artüğı yıb büyüktür. Aynı zamanda yol dan kazalar da (oğaunif ve sigorta değiştirmek lâzımgelecek. Tabiî. dedim. Mükemmel bir bskkında bir fikir verebilir. tıkanıkhğmdan işbaşı da zamanm primleri arttınlmıştır. Bu yüzdeo Kapıcının bütün garlatanl'ğına Hattâ bu filme .cCsrry me Londra şehrinde bir buçuk kilo da yapılamamakta ve bundan da uğranılan zarar da eenede 30 mıl fikir rağmen, odayı yan para i'e tutma: metrelik volda 128 otomobil tesbit zarar husule gelmektedir. Yapılan yon dolar olarak hesab edilmekte back to old Virginy» adı verilebil r. ğa muvaffak oldum. (Bu şarkı Amerikada meşhur bir edilmektedir, NewYorkta ise ay Utatistiklere bakılacak olursa bu dir. Ertesi sabah, yorgunluğumu giBu traiık tıkanıkhğuun son derenı rresafede bulunan otomobil sa yüzden uğranılan zarar 250 milyon dermiş bulunuyordum. Bir zamanc* büyük tehükeler arzettiği de u kilde şikâyetçidir ve bir çok yaraa yısı 250 dir. Londra sokaklannda doları aşmaktadır. lar, yedinei caddede 729 numaraya rmtörlü vasıtaların vasatî sürati saDiğer taraftan otomobfl ve kam nutulmaraahcır. Biihassa Kew York ların zarnanmda hastaneye yetiş tecrübelik film parçalan gönderditirilmemesinden öldOklerini bildirE'te 17 ki'ometredir. Bu sürat yonlar bu tıkanıklık yüzünden ça iıfaiye idaresi, bir çok defalar yan ğimi hatırladım Yedinei caddede NewYork şehrinde 16 kilometre buk yıpranmakta, bozulmakta ve gına koşarken bir yol kavşağınia ] mekte ve bunun yegâne kabahatini tıkanlık yüzünden saatlerce bekle j de trafik tıkanıklığında bulmak 729 numarada Marsden'i yekalaye ve Şikago şehrinde de çok daha revizyon ve tarr.ir için sarfedilen dım Charlie Chaplin'in mukallidi aşaşnv» düşmektedir Şikago şehri para da artmaktadır. Bu yüzden mek mecburiyeti hasıl olduğunu | tadır. Mütehassıslara göre. bu «hasta Billy VVest'in prodüktörlerıle bir başlıbasma bir «trafik davası» için senede uğranılan kayıb 175 milyon ouclirmekte ve bu yüzâen yanguun raukavele işi müzakere ediyoıdu. söndürüİBiediğini ve hatti bazan hko tedavi edilemiyecektir. de kaybolmus haldedir ve burada dolar olarak tesbit edilmiştir. Ahhab(Financial Times) den Beni hararetle karşıladı. da sirayet ettiğıni anlataıaktad:.. bir yere çabuk gitmek istiyenler Aynı zamanda benzin sarfiyab Hâmi S. (larmdan bir Çinli aktör. 58 inci muhakkak olarak yaya gitmekte da tıkanıklık dolayısile artmıstır. Cankurtaran tefkilâtı da 83011 şedirler. Çünkü biihassa iş saatlerin Bu hususta çu tecrübenin yapıldığı de yollardan otomobillerin gecmesi da anîatılmsktadır: 1952 modeli bir imkânsız hale eelmekte ve bazan Ford otomobili gayet iyi vaziyette tılanıklığın 10 saat devara ettiği olduğu halde dün ve açık yolda 4 bucuk litre benzinle S kilometre O Trafik tıkanıkMı dolayısile ne yol katetmiştir. Fakat aynı otomoden 5 milyar Türk lirası senede bil gene 4 buçuk litre benzinle zarsr husule eelmektedir? Hususî M«ıhattan sok>klannda tıkanıklık teşekküller genis bir anket yapmış irinde ancak 20 kilometre katedelar ve i'gili bütün müesseseleri z ; bilmiştir. Fakat iş saatlerinde bu yaret eder«»k bu husustaki fikirleri rakam yan yarıya düşmüş ve 15 ni öerenmişlerdir. başarı İle kuUantlır. kiîometreve kadar inmi?tir. BilÖğleden sonralan Ne\vYork'ta bassa arabanın sık sık durdurulup Bayantann muayyen zaman >ıtisar etmekte olan büyük bir yeniden işletilmesi benzin sarfiyab lardaki sancılanna karşı fay yünlük gazetenin idare memuru m arttırmaktadır. Fazla istihlâk ebu ankete verdjği cevabda demis dilen benzinden dola>a zarar 75 mil tir ki: «Trafik tıkanıklığı yüzün yon dolar olarak hesablanmıştır. den bu yil uğrayacağımız zarann Y3pılan ankete verilen cevablara bir buçuk milyon Türk lirasına ya bakılacak olursa, tıkanıViıktan şikj^ olacsğını tahmin ediyoruz!» kâyetçi olanlar çoktur. Biihassa tiAm.erflcBnın «n mtihinı nakliyat yatrocular, sinemacilar, eflence kuT.panyslarından birinin sozcüsü yerleri. bar tBhibleri tıkanıklıktan .de şöyle demiştir: «NewYork Kendilerinin son derec« zarara uğ ve havaüsinde biihassa nak r8rrjpktı plduklannj ^"IfttnT^Brdjr4 saai ara {!• gümj« 3 adat Baş rolü ben oynamak istiyordum, yarı^ı kazanan cokey roiunü; kendimi bunun heyecanıoa kapürmi;tım. halbuki ömrümde ata binmediğimi unutuyordum. Ata binmeği büirim diye teminat verdim, rolü oynamağa bajladım. Sıra ata binmeğe gelince: Ata benim yerime bir süvari binse iyi olacak, dedim, çoktanberi ata binmedim. Bir fıtık arnelıyatı geçirmiştim de, annem bir daBeş alb gün sonra, beni işe a! ha ata binme diye tenbih etmişti. dıklannı söyledCer Haftada on Her halde ihtiyatlı davranmak iyi sekiz dolarla. Bu para azdı. Fakat olacak. bu yeni işim, Beliaı/e'deki eski işBeni duble edecek birini bulduleı:me nazaran o kadar fazia un lar. kânlarla göz kamaştırıyordu ki! Film bittikten sonra mösyö MarsHoş, bu on sekiz dolan ne ilk haf den NewYork'a avdete karar verta alabildim, ne ikinci hafta tşe di. Hemen bütün filmler orada yabaşlayalı yirmi gün olnuğu hpUie pılıyordu. Bensiz yapamıyacağı daha on para almırn ştm. Bu fi'm için, bir filme başlayacak olursa işine para yatıraa scrnıavedarm bana hemen mektub yaz^cağını parası yoktu. Aikada^ım .«ahne va söyledi Beş altı gün sonra ondan zu muavinine bu yirmi beş dolar bir mektub aldım Mektubda, b.ç daha ödünç vermek mecburiye de NewYork'a gel dedili yoktu. tinde kaldım. Nıhsyet, sermayedar Mektubu Broadway'in 7 ri sokapara buldu da, ütretimi aldım ğında Ansonia otelinden yazıyordu. Bu arada" sahne VBZII Marscien'in, Ben kendiliğimden gitmeğe karar baş roldeki ma'mazel Keardor'a verdim. Kırk sekiz saat sonra. enâjık olduğunu sezmlştim. Mttına. nemle babam beni otobüse bindizel Reardon çok giızeidi İş o bale rip Wheeling'e kadar göttirdüifr. geldi ki bu çıft bensız ysv>anr,az Oradan trene bindim, alîşamtnda oldu. Marden'n mektublsrnı da NewYork'a vardım. Matmazel Reardoı a götürüyor on Dosdoğru otele gittimOtelde | dan da sahne vazıına mektub tzşı Marsden diye bir kimse tanımıyordum. Matmazel Reardon: yorlardı. Mektubu cebimden çı Mösyö Marsd3n nas:l? d:ye karıp gösterdim. Tabiî, dediler, bizim mektııb | soruyordu. Nerede' Ne yapıyor? | Ben de daima ona, benden duy kâğıdı. Ama buraya her>ccs girip : mak istediği şekt.de cevâb veri mektublarını yazabilir. Gayet kötü bir vaziyette kslmışyordumtım Hayatımda ilk defa oUr&k, Sık sık 'jeaaen bahsediyor bir büyük şehirde tek başıma id;m. mu? NewYork'ta da, Mösyö MarsdenSualine, gece gündüz kendisini den başka kimseyi tanım:yordum. düşündüğü cevabını veriyor, Mars ( O n u n e r e d e bulacaktım? Fakat den'e de Matmazel Reardon'un akh nu bulamamak korkusunun zaafa fikri yalnız onda olduğunu söylü düşmem için bir sebeb teşkıl etyordum. miyeceğini düşündüm. Geri döne Petroniy'in gidişini izah için Pel, karısının ahlâksız olduğunu etrafa yaydı. Saatçi, bu defa da göc ederek 7 haziran 1884 tarihinde MontröySuBua'da bir evin alt katına yerleşti. Burası dükkân ve atelye vazifesi görebilecek büyük bir oda. bir sandık odası ve ücüncü bir odadan mtirekkebdi. Bunda hem yemek yenecek, hem EUz yatacaktı. Odadan avluya camlı bir kapı acılıyordu. Dükkinın camekânı yoktu. Sokağa açılan bir kapı ile bir penv e ceresi mevcuddu. Pel, bu pencere>e birkaç gümüs saat köstek astı ve şöyle bir levha kondurdu: «Saatci ve kuyumcu. Gözlük. yeni ve elden düjme saatler, mücevherat tamiri. Altın ve gümüs mübayaası.» Pel, haziranın yirmi birinde Eliz'le buraya yerleşti. Pel, kendi halinde yaşıyor, kimse ile görüşmüyordu.' Emri gereğince Eliz de komşularile konuşmaktan irntlna ediyordu. Saatlerini tamir ettirmek üzere dükkâna gelen' müşteriler Pel'in tuzlu şişeler, cam borulaj: ve ilmî k^itablar arasında çalıstıftmı çörüyorlardı. Hattâ kocaman bir Ruhmkorf bobini vardı. Pel'in bahçesine pencereleri olan' komşular, kapının üstündeki camdan yemek odasında neler olup bittiğini görmeğe çalıjıyorlar. Fakat muvaffak; olam:yorlardı. Sakin Montröy'lüler için bu çirkin adamın ijleri bir hayli jüpheli mahiyet arzediyordu. E 1 Eliz'i görrnek bahanesile yemek odasma giren bir < komsu kadın. etrafa «öyle bir göz atabilmişti. Odada dök L meden mamul portatif bir soba vardı. Mutfak olarak kulJ lanılan sandık odasında da ikinci bir soba daha görmügtti. Bu derece mütevazi aile iki sobayı ne yapacaktı? Mahalle' de herkes bu hususta fikir yiirütüyordu. 2 temmuz 1884 xünü aynl binada oturan Madam Çenel isminde çamasır diken bir kadın, Eliz'i bahçede gördü. Eliz, son derece muztaribdi. Midesinin yandığından fikâyet ediyordu. Madam Şenel, kadına bir kadeh Vişi suyu verdi. Eliz. komşusuna sık sık gelmesini, fakat Mösyö Pel. evde olmadığı zarnan kendisini ziyaret etmesini rica etti. Komsu kadın da hakikaten sık sık geldi. Fakat Eliz günden güne eriyordu. BOŞ YERE ISTIRAP ÇEKMEYİNİZ... GRİPİN 11 temmuz tarihinde Madam Deven isminde başka bir komsu. aralık kalan kapıdan Eliz'i sayıklarken gördtt. Zavallı kadın vatagmda inliyordu. Madam Deven, hastaya. kendini doktora gösterip göstermediğini sordu ve Pel'in buna mâni olduğunu öğrendi. Ertesi günü Eliz, o kadar berbad bir halde. oda o derece karanlıktı ki komşu kadın içeri girdikten sonra korkarak savuçtu. (Arkası var1) Türkıyede neşri hıkkı yjnu
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle