23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURÎYET 23 Ekîm 1953 Blok apartımanların temeli dün törenle atıldı Bu münasebetle bir konuşma yapan Vali, «Biitün» işlerimiz müsbettir, plânhdır ve rastgele değildir» dedi Atatürk Bulvarı üzerinde Hıfas olduğunu belirtmiş «bütün işlen 1 sıhha Enstitüsü karşısındaki saha miz müsbettir, plânlıdır ve rastge ' da Belediye tarafından yaptırılacak değildir» demiştir. Müteakıben, takib edilen inşaat blok apartımanlann temeli iün saat 12.30 da atılmıştır. Yapılan tö politikasından bahsederek şöyle korende İstanbul milletvekilleri, Vali nuşmuştur: ve Belediye Reisi Gökay, Belediye Reis muavinleri, Vilâyet ve Belediye müdürleri, İl Genel Meclis üyeleri, Basın mensubları ve kalabalık bir halk topluluğu hazır bulunmuştur. Söz alan Vali ve Belediye Reisi Prof. Gökay, başlanan mesken politikasının üçüncü müsbet eserin.ı tahakkuk etmek üzere olduğunu •öylemis, şehir ihtiyaclarınm plânlandığını, vatandaşın içmeye suyu, yürümeye yolu, geceleyin ışığı yok ken, ona başka seyler sunmaja kalkılmadığını belirtmiş, bu şekilde hareketin vatandaşın ihtiyacı ile Istihza olduğunu söylemiştir. «Bugun de bir dava olarak ele aldığımız İstanbulun imarı ışind bu güzel bulvarı, Atamızın ismini taşıyan bu bulvarı süslemek ve aynı zamanda i u mmtakada oturan bir kısım vatandaşlara faydalı olmak için beş blok apartımanın temelini atıyoruz. Bunlar tarıhleşîn hâdiselerdir. İştanbul bir kül olırak ele aîınmışür. Eserler meytlandadır. 0nun içın söz fazladır. Fakat, yapılanı da muhakkak kadirbilir vatendaşlanmızm önüne sermek bir hesab verme meselesidir. Bugün İstanbulun hiç bir sosağı yok ki, orada mala ve kürek işlemesin.» Kâr hadleri Tanzim satışı yerlerinde kâr hadlerinin indirilmesi isteniyor Ya? ve kuru sebze satışlarmda esnaiın fatura fıati ile yuzde otuz ilâve edılmiş saüş fiatını etiket üze rine koymağa mecbur edilmesi belediye tanzim satışlannı faydasız bir hale koymuştur. Tanzim satışlan da yüzde otuz kârla yapılmakta, dığerlerinden hemen hemen fıat farkı görülmemektedır. Eğer tanzim satışı devam edecekse, yer kirası vermediklerine göre bunlann yarı yanya kâr haddi ile satış yapmalan istenilmektedir. Diğer taraftan kuru sebze stoku için hükumetin Kuru ve Yaş meyva Kooperatifi vasıtasile belediyeye vereceğı G00 000 lıralık avansın bugünlerde Belediye emrine tahsis edileceği bildirilmektedir. Et kombinası İstanbulun kışlık et ihtiyacı için hazırlık yapıyor Şehrımızde et fiatlan nisbeten ucuzlamış olmakla beraber et ve balık kombinasının İstanbulun kışlık et ihtiyacı için hazırlık yaptığı ilgililere bildirilmiştir. i Yurdun Kalkınma HamlelerindcM NALINA I Ortabatıdaki hayat daman Yan masamın üstünde ikl eser. Günlerdir not ala ala onlan okuyorum. Onlardan aldığım yalnız no değil zevk ve şevktir. En heyecanlı romanla en edebl bir eserin bile veremiyeceği bir heyecanı bunlardan duydum. Çünkü bunlar yurdumuzun kalkmnva tılsımını açık bir beşaret halinde önümüze seriyor. İki eserden biri Su İşleri Reisliğinin «1953 büyük ve münlerid su işleri programı», büyük çapta 94 sahifelik ve üçer paftalı dört tane renkli haritası bulunan essr Diğeri: Elektrik İşleri Etüd Daıresi Genel Müdürlüğünün «Gediz Demirköprü barajı: Hidroelektrik santralı, sulama ve taşkın önleme tesisleri» isminde gene büyük «;apta 24 sahifeük ve iki ilâve paftah eser. Hal tercümesi: 2300 lük Murad dağı yakınıııdan çıkar. İlk gördüğü kasaba Gediz olduğu için onun adını aldı. Hedefi Akdenizdir. Fakat jüksek tatı yamaçlarma çarpınca Güreye ka cenuba yönelir. Oradan yolunu bulup Borluya kadar baüya doğnı aktı. Orada sağdan v« yusarıdan Demirci çayını ahnca gene cenuba âondıiketn sonra Salihli üstünden Ala^ehir çayını alır almaz rotasını artık hep batıya çevirir. Rahat ve bereketli bir vâdi içinde 110 kilometrelik bir mesafeden sonra Maa üstüne varınca yukandan Kumçayı, alttan Nif suyu ile besenip son macerasını Emiri âlem boğazının berzahmda geçirerek hedefine, yani Akdenize kavuşur. Bor udan sonra yaptığı ikinci büyük inişte eski yanardağ lâvlaruun 90 metre kalınlığmdaki gövdelerüe yaptığı savaşlar dillere destan olsa gerektir. Türkiyeyi Suriyeye ilhak etsek nasıl olur?!.. uriye gazeteleri, lrak aleyhinde şiddetli ne$riyatta bulunu> orlarmış, Suriye ile lrak Arab memleketleri olduklan ve Arab Birüğine dahil bulunduklan için kardeşler arasındaki kavgalara karışmayız. Yalnız Iraka hücum eden Suriye gazetelerl Türkiye alejhinde de neşriyat yapıyorlarmış. Bunlar arasmda tAl Livva» yani «Bayrak» gazetesi, ismi müsemmasına u>gun ve «eli bayraklı» olduğunu ispat eden bir \azı yazmış. Dünkü Cumhurij et'te İnSiliz Nafen Ajansuun Şamdan verdigi bir haberden öğreniyoruz. Bu gazeteye gore Surijede kunse Hatayın Suriyeye oağlanmasından bahsetmiyormuş; çünkü her Suriyelinin kalbinde Hatayı almak yemin olduğu için bundan bahsetmeğe lüzum yokmuş'. Türkçemizde «Herkesin kalbinde bir aslan yatar» diye bir atalar sozıi vardır ki insanların gizli zamirkrini ve ihtiraslarını ifade eder. Her Suriyelinin kalbinde yatan Hatayı ilhak yeminini de boyle bir aslan sayarak yatsın ve u.\uklayadursun diyip geçeriz. Kimsenin kal bindekilere karışacak değiliz. Fakat bu gazeteje gore Surijenin sahib çıkmak istediği Türk topraklan yalnız Hatay değilmiş ;aynı zamanda Mardin, Diyarbakır, Urfa, Haran Gazianteb, Tarsus, Adana da, Suriyelilerin kalbinde yatan aslanlar imiş. Aziz okuyuculanm hatırlarlar k| geçenlerde Suriyeliler Hatayı geri almak meselesini taıeledıkleri zaman, bu siitunda yazdığım bir ya21da Hatay ile ıktifa etmemelerini, hazır işe başlamışken Türkiyenin bütün cenub doğu vilâyetlerini alıvermelerini tavsiye etmiştim. Şamlı gazete o yazımdaİd isabeti ispat etmek ister gibi Suriyeden daha fazla niifusu olan bu Türk vilâyetlerini de ilhaka karar vermiş. Suriyeli dostlarımızın toprak l;tihaları açılmış olduğu anlaşılıyor. Meşhur Şam baklavaları ve diğer tatlıları ile bastırılamıyan bu iştiha uzerine buna benzer bir vakayı hatırladım: Fî tarihinde, bizimle dostluk tesis etmeğe çalışan Bulgarlann iştihası da kabarmış; doğu Trakyanın kendilerine verilmesini istemişler, buna sebeb olarak Bulgar Başvekili şu manasız delili ileri sürmüştü: Türkiye Cumhurij eti büyük ve zengin bir memlekettir, Bulgaristan ise küçük ve fakirdir. Trakyayı bize verirseniz sizin kaybınız ehemmiyetsiz olur; fakat Trakya. Bulgaristan için çok büyük fayda temin eder. Türkiyeden bu lutfu bizden esirgememesinl rlca ederim. Bu sadaka istemeğe benzer arazl dileğine o zaman Hariciye Vekili olan Dr. Tevfık Rüştü Aras şu cevabı vermişti: Gospodin Başvekil, Türk vatanı taksim edihnez bir küldür. En küçük bir parçasını bile başkasına veremeyiz. Güzel hatınnız için size yapabileceğimiz bir tek sey vardır: Bütün Türkiyeyi Bulgaristana ilhak edebiliriz! İsmini unuttuğum Gospodin Başvekil, aldığı bu alaycı fakat haklı cevab üzerine suspus olmuştu. Şimdi Türk vatanının yarısını istiyen Şam gazetesuıe de şu cevabı verebiliriz: Bütün Türkiyenin Suriyeye ilhakını lutfen kabul buyurunuz da siz de rahat edin biz de rahat edelim. *mummmmmmmmM+ Yazaii: » • • • • W WIbah, Menemen... Bütün Gediz hav ••••• zasında ve bütün bu iki vilâyette İSMAİL HABİB SEVÜK Vali ve Bel^diye Reisi, bu koMekteb davasının ön plâna alın nuşmasından sonra uğurlu ve nvıtdığını, ikl yıl evvel inşasına başla lu olması dileğile temele ilk narcı nan kırk mektebin bitmek Ü7pre koymuştur. Üntversitelerin açılış günlerinde öğrenciler de aynca toplanh yapacaklar Türkly» Mllll Talebe Federasyonu ile tstanbul Onlversltesl Talebe Blrltgtnin, Üniversltenin «çıli| günlerinde yapılan törenlerde kendllerine söz hakkı tanın. ması lstejl Üniver«ite Senatosu tarafın. dan reddedllmiştlr. Talebe tesekkülleri. bir «enelik çalıj. ma muhasebednin yenl eakl talebe ö. nünde yaplımaıı icab ettiğinl 1leri *u. rerek açılıs günlerinde ayrıca bir top. lantı yapmağa karar verml«lerdlr. Sinemalaruı kontrolu için Belediyeye yeni memur almınadı Evvelce ttstanbul ılnemalan 15 Bele dlye mürakıbı tarafından kontrol edll. mekte ldl. BunJan sonra kontrol I5I nln tahakkuk subelerl seflerl tarafından yapılması kararlaşmijtır. Beledlyenln bu la için 39 klsillk blr teskilît kurduğu haberlerl bu kararın yanlıj anl&şıl masından dogmustur. Belediyeye yen memur alınmıs deglldlr. Keçi efini kıvırcık diye satanlar İştanbul Belediyesi, kaçak kesim yapan ve bu etleri satanlarla mücadelesini hızlandırmıştır. Dün sabah Beyoğlu Balıkpazarındaki kasablar et kontrolörleri tarafından teftiş edilmiş,, 87 kilo kaçak süt danası, sığır ve keçi eti bulmuştur. Bazı kasablann da keVali muhtarlarla görüşecek çi etini kıvırcık diye sattıkları göVali v* Beledlyt Baskam Cumhuri. rülmüştür. Kıbns zelzele felâketzedelerine yet Bayramının Oçüncü günü tatanbul Kaçak etler musadere edilmis, yardım için bir komlte muhtarlarlle Spor ve Sergl Seraymda sanık kasablann cezalandırılması blr toplantı yapacaktır. faaliyete geçti çin kanunt muameleye girişilmi?Kıbrıı zelzele felâketzedelerlne yar. Kazalan önlemek için bir teklif tir. dım komltetl İştanbul kolu tesekkül •derek faaliyete baslamıjtır. Kolu tenısll eden tenullcUer Türk Kadınlar Blrllğl tstanbul merkezi, 0 2 . retmen Demeklerl Mllll Blrllğl İrtan. bul merkezi. Turklye Milll Talebe Fe. derasyonu, Türk Devrlm Ocakları, Kıbn s Türk Kültür v» Yardım Cemlyetl •dına faaliyete lftlrak etmlşlerdlr. Kol Istanbulda bulunan büyük spor kulublerlne müracaat ederek bir (Kıb. rıs Turnuvaıı) tertlb edecektlr. Ayrıca yardım İçin «ehrımlzdekl ılnemalara müracaat ederek birer seanslarım bu İ5e ayırmalarını lsUyeeektir. Bu arada blr Kıbrıı Günü tertlb olu. nacak ve bütün aanatkarlarımızın ljtl. rakl İle konser verllecektlr. 24 saatte 10 hırsızlık vak'ası oldu Son 24 saat lçlnde sehrimlzln muh. telif »emtlerlnde 10 bınızlık hftdisesl olmus, 700 llra par», 3 pardesü, 6 takım erkek elblsesl. 2 ceket. 1 yelek. 3 crkek gömleğl, 1 otomobll lSstlğl, 3 pantalon. 2 trençkot. paJto. sapka. 3 saat. 2 dol. ma kalem, 1 elektrlk kontrol kalemt. 1 yüzük. bazı çellk aletler ve 40 tavoV Ue horoz çahnmıgtır. Faillerden 3 ü yakalanmif, hakların. da taklbata girlsllmistlr. Flrar hailnde bulunan dlger T falttn amunaTarına başlanmıştır. Shell ılrkeü, kazalan önleyld blr tedblr hakkında Vılâyete müracaatte Dclişmenliği: bulunmugtur. Şlrket. yaptıgı müraca. Daiml Komisyon, kulüblerin zam Ezeldenberi huysuzluğile meşatte, BUyukdereye giden asfalt yoldakl isteği hakkındaki karannı ağaçlara, kendl hesabına, ısıktan pa. hurdu. Hiddete geldiği zama/ı arka rıldayan bos levhalar koymagı tekllf değiştirmiyor arkaya bej bereketli ovayı; Alaşaetmektedlr. İleri sürüldüğune gdre. Vali ve Belediye Reisi dün Beden hir, Salihli, Turgudlu, Manisa, Mebu levhalar otomoblllerın farlarlle ay. telefonla dınlanacak. bu suretle dt soförler yol. Terbıyeıi Bolge Müdürüne larını daha kolay ve hattâ kaza yap. îinlr vererek zam taleblerinln reddedll. lesi üzerlne kulüblerin kendl araların. madan taklb edeblleceklerdlr. Şlrket, a hazırladıkları tertlbden vazgeçme. yolun baslangıcına ve sonuna 14in ken. dl tarafından yapıldığını bellrten lev. leri İçin tlgılilere tebllgat yapılma«ını halar asılmasını sart kojmaktadır. Tek. lıtemljtlr. Ayrıca dün Vali ve Beledlyt Relıll* llf tetklk edllmektedlr. iBrilaen Belediye Rels Muavlnl Mekkl Fransa yumurta istiyor eskın, Daiml Komisyonun kararında Fransadan yumurta lthall bususunda bdç blr değişme duşünülemlyeceğlnl yapılan talebler aralıksız devam etmek. lldlrmlî, Beden Terblyesl Bölge Mu. tedlr. Gerek lthal taleblerinln artaıası. lürlügünun ağır hareket etmesi karsı. gerekse plyasaya esklsl gibl mal gelme. nda meselenın Şehlr Mecllslne lntlkal mesl kanmnda flatlar yüksek sevlye. :tirileceğlnl »öylemljtlr. lerlnl muhafaza etmektedlr. nemen ovalarını suları altında bırakarak bir milyon dekarlık araziyi bataklık haline kor. Bu «.valaıın ondan su istedikleri zaman da bakarsın ki, o koca nehir çelimsız bir çay halinde buzülüvernüştir. Taşması zararlı büzülmesi faydasız taştığı zaman ovalardaki çıff^ilerimizi bir buçuk milyon lira'' 1 ızla zarara sokar. Menemen havzasım kurtarmak için seddeler yapılmıştı. Seddelerin yuksekliği 7.40 metıeydi. Sen misin hesabı yanlış rıjtan? Geçen yüın şubatındaki büyük feyezanda bu seddeleri 40 3autım daha yüksekten aşarak gene yapacağını yapü. Seddeleri aşılmıyacak dereceye yükseltmek için bu yıl yüz bin lira harcandı, gelecek yıl da 110 bin lira harcanacak. Üçiizlü gem: Küheylânlar gemle, nehirler de regulâtörle zaptedilir. En doğudaki Adala regülâtörile en batıdaki Emiri âlem regülâtörünü, 1950 baharı, büyük seçim arifesinde yaptığım Ege seyahatinde goraıüş ve yazmıştım. Şimdi önümdeki kitablardan hazla öğreniyorum: Çömlekçi regülâtörü de bitirilmiş,. 140 metre uzunluğundaki 18 gözlü Adala sağından ayrılacak bir kanalla saniyede otuz metreküp su vererek Marmara gölünü de besliyecekti. Fakat o göle şimalden gelen Kumçayı için de bir regülâtör lâzımdı. İşte bitirilen üçüncü bend budur. Adala ve Çömlekçi sayesinde 40 kilometrekarelik bu göl bir misline yskın büyüyüp 70 kilometrekarelik ve «eviyesl de bej metre daha yükselerek dolgun bir hal alacağı için kazanılan 350 milyon metremikâb gu İle etrai sahalar sulanacak. Üç regülâtöriin kapaklarını kapa, taşkın önlendi; kapakları aç ovalar sulandı. Yanl hem zarar: kaldırmak, hem kân iağlamaK. Su lama hizmetinin yarıdan azı 53 bin hektan Marmara gölüne, yarıdan epeyce fazlası 63 bin hektan Ge dize düşüyor. Susuz ve sulu pamuk: Menemenlı Muhiddln Çiftçl, vak tile Belediye Reisliğini de yaptığı memleketinin bir nevi Nasreddın Hocası gibidir. Hoca nasıl fikirleri vak'alarla ifade ederse o da öyle. 1934 te Izmirdeki pamuk kongresine murahhas olunca iki eline ik pamuk fidanı alıp öyle gider. Kon greye Başvekil İsmet Paşa da gelmiş. Huzuruna fidanlarla çıktığı zaman Paşa sorar: «Bunlar ne?> Cevab: «Üstünde dört beş koza bulunan susuz pamuk, üç yüz tane koza bulunan da kendi tarlasında yetiştirdiği sulu pamuk.» tşte o zaman onun nürmınelik olarak yaptığı bu iş şimdi bütün Gediz bavzasma yayılıyor. Her taşkında bir buçuk milvon zarnrdan kurtulan o havza, sulama işleri tamamlanınca her yıl 76 milyon lira fazla kazanacak. Nur ve enerji kaynağı: Taşkını önlemek; her önleyişte bir buçuk milyon kazanc, sulamayı sağlamak, her yıl 76 milyon kâr. İyi ama bunlar yalnız ziraat için nimet. Halbuki Manisa ve tzmir vllâyetleri aynı zamanda endüstri sahalandır. Bu iki vilâyette îzmir ve Manisa gibi iki büyük şehrimizden başka her birini, yirmi, yirmi b'ni aşan nühıslarile hareketli bereketli birer şehir halinde kaza merkezlerimiz var: Akhisar, Turgudlu, Ödemiş, Tire, Salihli, Alaşehir ve sonra Bayındır, Kula, Tor gece gündüz elektrik verebilen yalnız İzmlrle Ödemistir. Onlann elek triği de ihtiyaclarına nisbet devede kulak. Sulama ile havza ziraati 76 milyon kazanacaksa bu enerji kaynağı sağlanınca beldelerdeki endüstri 106 milyon kazanacaktır. işte asıl beşaret burada. Masamdaki kitablardan öğreniyorum ki en salâhiyetli Amerikan mütehassıslannın da nezaretile işte bu nur ve enerji kaynağı dörtbaşı mamur şekilde sağlanmısür. Demirköprü barajı: Sîlihlinin 20 kilometre kadar simalinde, Demirköprü mevkiinde yapılacak toprak baraj tabandan ıtibaren 75 metre yüksekliktedir. Orası artık Eg« mmtakasmın <*anevi. Barajın dıbine konacak dinarnolarla 70 bin kilovat takviaJe enerji sağlanacak. Bu, yılda 152 milyon kilovat reat enerji üretmektır. Bu enerjıyi 154 bin voltluk hava hatlarile İzmir ve Manisa vilâyetlerinin bütün beldelerine dağıtacağız. Hem karanlığı kovan nur, hem fabrikaları işleten kuvvet. İki vilâyete aid elektrik işletmesinın yıllık masrafı altı buçuk milyon 11radır. Halbuki umumî kazanc 106 milyon lira. Eğer o enerjiyi Zonguldak kömürile istıhsale kalksak dokuz milyon küsur lira sarfetmek lâzım. Hem kömürün i^tihsali her vakit masrafa muhtac. Halbuki barajın bir defa kuruluş masrafı yapıldıktan sonra istihsal, sudan da ucuz değil, suyun kendi gibi bedavadır. Umuml bilânto: Taşkını önlemek ve sulamayı sağ lamak için regülâtörler, kanallar, seddeler; enerji için de baraj, dinamolar, haval hatlar, her üç tesls için jimdiye kadar ve bundan sonra sarfedilecek paranın yekunu 216 milyon liradır. Buna karşıluc her üç tesisten aluıacak kazancla nn yıllık yekunu 184 milyon lira. Yani hemen hemen bir yılın kârile bütün yıllarm masraflan karşılaru • cak. Bundan daha verimli bir sermaye yatırunı olur muî Bu cevherli millete rağmen bu memleketin geriliği bu teknik imkânlara ulaşamamaktan geliyordu. Daha simdiden herkes ilerlemedeki hızımıza saşıyor. Hızırruz gerilikteki hıncımızdan gelmektedir. Hele bir 1956 yılına girelim. Masamdaki kitablardan biliyorum. O zaman irili ufaklı bütün sulanmız başıboşluktan kurrulup düzenlenmis olacak. Mübarek yurd, yakın bir gelecekteki bu haş metli şehrâyinin simdiden mübarek olsun. En rahat yol S4S yoludur Bir katil 12 sene hapse mahkum oldu Memlekelimizde ilk akciğer fonksiyon lâboratuvan kuruldu Türkiye 1953 2 Kasım İS Banhast Geçen sene Ayvansarayda. arkadajı Vludagda bulunan ve Utün tıbbf teç. Mustafayı kasden yaralayıp SldUren ilzatını en modem vasıtalarla yenlle. Falk Sakarın durujmasına dün 1. Aglr. olan saantoryomda yepyenl ve mem. cezada devam edllmlştlr. eketünlzde henüz hiç blr sıhhat mü. Mahkeme, bazı hafifletlcl »ebebleri essftsesinde bulunmıyan blr laboratuar gozonihıe alarak katlll 12 sene 1 ay 5 urulmustur. Akciğer fonksiyon labo. gün hapse mahkum etmistlr. atuarı adını tajıyan bu tesislerden vrupada yalnız Isvlçre. Italya ve Al nanyada mevcuddur. Laboratuarın Us. ünhıgü, jimdiye kadar ameliyat ya ıılıp yapılmaması hususunda karar ve, ilemiyen ve cerrahl müdahale İle kur, ulması mümkün hastaları kafiyetle ta n etmeslndedlr. «Anadohıhisan» iskelesi tamlr dolayıslle kapanacak tAnadoluhlsarı» vapur lıkeelsl taml. » t dolayııll» 25 eklmden Itibaren kapanacaktır. Tamlrat blr ay kadar de. vam edecektlr. Bu müddet zarfmda vapurlar aynı program üxere Küçükru Ukeleslne ufrıyataktır. Armatör Haşim Mardin aleyhindeki dava Yabancı llmanlar arasmda yaptıgı se. erlerden elde ettlgl 809 bln dolar ve 1 bln sterlin tutarındaki navlun pa. sını Merkez Bankasına zamanında atırmadığı lddlaslle armatbr Haslm ırdln aleyhine açılan davaya dün 5 sllye Ceza Mahkemeslnde devam edll. ıiştlr. Sanık hakkında lddlannı urdedecek an hazine vekillnln durusmada hazır ulunmaması ve Kambiyo MUdürlüğüne azılan yazıya henüz cevab gelmemesi üzünden durujma bajka güne bırakıl. ıstır. üotapıtun Ukandinav HavayoHannın en 3<>D •istem lük* DC6 uçaktan haftada 3 defa Münibe «efer yapar. Diğer Alman j^hirleri ile daimi irti» bat mevcuttur. Bürün «eferlerde lükı mevki bulunur. Seyahat Acentatari *«y a Ukandinavya Havayolları Bürolarına müracaat edinlz. Siyasî toplanhlar Türkiye KBylü Partlıl yann aaat 14 Kasımpaa»da Camllkeblr mahaUe. rlnde, blr kahvede, KadıkSy D P. Hasan ı ocatı da 2S ekim pazar günü aaat 15 te alyasl birer toplantı tertlb etmlfl«Tdlr. Yüı ikramiye plânımn Son iki çekilişi utce tnı O halde bOtun ludınlana hayran Uldıldan VOG • 60 Dtoier ( en yüluck incelik) çoraplanodan »a?nayınıı. Zira inc* oldufu kadar tUstikiyeb de (azla olan bu çorap kadınlanmaıo'rağbetini katanmıstır "f, VEF AT BAHÇELİ 5 EV Şehir orkestrasının ilk konseri Konservatuar Şehlr Orkestratı İlk onserinl önümüzdekl pazar sabahı saat birde Taksim Belediye Gazlnosun. verecektlr. Bu konserde, Konserva. uarda öğretmenlığe başlamıs bulunan osef Zirkin sollst olarak yer almak. ıdır. Şef yardımcısı Demirhan AltuJ ayrıca orkestrayı ldare edecektlr. Merhum tbrahlm Cemll Bey kerünesl, Selânlk earafından eskl Serez mebuanı merhum Hulusi Bey reilkaaı, Cenab Tanmanın ablan, Fahrl. tznad, SelAml ve Tank Tanmanlann annelert, aa. hatı nlsvandan 30 Aralık BAHÇELİ 6 EV I Çcgldli Para Üramiyeleri RUKİYE SENİHA TANMAN Hanımefendi 21 eklm 1953 çarsamba fünü rah. meti rahmana kavuamustur. Ce. nazesl 23 eklm bugunkü cuma gunü öğle namazını müteakıb Şljll Camilnden kaldınlarak Zin. clrllkuyu Aarl mezarlıtına defnedllecektlr Allah rahmet eyllye. CUMHURİYET Nüshası Abone seraiti SencUk Altı aylık Oç aylık Blr aybk 15 kunıştur Türkiye Llra Kr 42.00 22.50 12.00 4.50 Harie Ura Kr. 81.00 43.50 24.00 9.00 EKIM 23 SAFER 14 srırBtt V. ] 6.20 11.58 14.56117 18 18.50 4 41 Z. | 1.00] «40' 9 38 12 00 131|11.22 ISTANSUL Takılm Cumhurlyet Cad. Altmbakkal. Tel. 83378 4MUUM' «UatOrk Bulvan. BUyUk SlntMna Te4 MUZAFFER ADAM D İ K K A T Yeni, emsalsiz, zengin mülfij koleksiyonu ile sipariş kabulüne bas Gazetemlze gönderilen evrak Te yanla* Vmıştır. Beyoğlu Postacılar Sok. netredilstn edilmesln lade olunma», köşesi Tel: 40387. ll&nlardan meaullyet kabul «dllznes. Cumhurıyet'in TEFRİKAS1 KOSKTE OTUMNL Yok canım, gayet iyisin. Asıl sen iyisin. Hâlâ, gene kız gibisin. Yaşını açığa vuracak çocuğun da yok... Talihlisin vallahi! <Talihlisin» derken, o, bu söylediklerinden fazla. evin refahını, p:;halı olduklan belli hizmetçilsri, odanm çok güzel eşyasını, Feyzanm göğsündeki pırlanta ığneyi kasdediyordu. «Acaba, ona, ortaklaşa kumar oynamayı teklif etsem mi?. diye düşundü. Muhakkak, demin bahsettiğim usul ile kazamrlardı. .Bana beş bin lira • • r i . Kendi parası • esn da var. Ne şanslı şey! Annesi olmadığı için büyükannemin mirasından da hissesini aldı! Evet, yalnız beş bin liracık versın. Fazlasile öderım.» Sonra vazgeçti. «Dünyada razı olmaz, biliyorum. İnsanı sıkacak kadar aklı başmda, dümdüz kadın. Fantazisi yok. Kocasma acıyorum..» Güzel adamdı doğrusu Mümtaz. Hem de çok zengin. Kendi kendine bir mukayese yaparak teyzesınin kızmı Mümtaza lâyık bulmadı. «Ah, onun ye.inde ben olsaydım ..• Birden, kuzininin gözlerile karşılaşınca, yamndakı, zihninden geçenleri anl=mış gibi kızardı. Ona mendilini uzattı: Yeni kokumu beğendin mi? Pıguet'nin «Mystere» L Parfümler de o kadar pahalı ki! Şişesi 80 lira. Ama, bu sefer parasını ben verraedim. Bunu bana zavaliı İhsancık almıştı Yakışıklı çocuktur, İhsan '.enüz pek de gene 30 yaşında var yok. Ne yazık ki zengin değil. Gözleıini yarı kapadı: Ah aşk, diye inledi. Sen aşkın ne olduğunu anlıyamazsın. Feyza: Asıl sen, onu tanımazsm, diye bağırmak istiyordu. Aşk, açlıktır, susuziuktur. O. yalnız gecelerde. hülya ile beslenir ÜmH'.e. ümidsizlikle, ıstırabla gelışir. Her gün sofrasında yemeğini bulan nasıl açhğı bilmezse, sen de onun gibi... Neclâ saatine baktı: O .. Beşe geüyor. Artık kalkmalıyım. Daha erken .. Hayır canım, erken değiL Biraz da Meliha teyzeye uğrıyayım, bari. Yedide de, Necmi ile buluşacağız. Beraber Park Otele gideceğiz. Öyle her dakika onunla buluşma. Kendini daha ağır sat... Öyle yapıyorum, zaten. Bu adamı muhakkak elde edeceğim. Bak, göreceksin! Kapıdan çıkarken, tekrar: Göreceksin! dedi; istersen, simdiden düfünüm İçin elblseni ısmarla. Bu hayalin nesesile, bir ku§ gibi hafif, merdivenlerden indi. Işi gücü yok. 10 para kazanmıyor. Yengem oğluna bir zengin kadm arıyor. Kayserilı bir hacıağalar var. Görgüsuz ama, para babası insanlar. Ayazpaşada aparüman filân almışlar. Onların kızına talib olmuş, ama vermemişler. Melıha teyzeleri gordün mü hiç? Ferruh enişte biraz rahatsız. Bilıyor mu3un? Yoo... Haberim yok. Ben, doğrusu, çoktandır oraya gitmiyorum Biraz kırgınım. Geçende bir akşam, pek sınırli bir günümdu, onlara samımiyet gosterıp derdlerımı açayım, dedım Ferruh enişte karşıma geçmış, hahme acıyacağına bana «kendi duşen ağlamaz» kabilinden sözler söylemeğe başladı. Yok, msan mukadderatının hâkımi imiş de.. Saadetini kendi kurarmış da .. Daha neler neler. Bir duysaydm! Filozoflardan vecızeler mi istersin, şairlerden mısralar mı... Hepsi var. Taklidini yaptı: Efendim, Shakespeare'in dediği gibi: «Eğer ikinci safta kalmışsak, bunun kabahati yıldızımızda değil gene kendimizdedir, sevgih Brutus!» Dehsetli kızdım. Hakkım yok mu? Ama, şimdi, zavaliı çok hasta. Bir gidip ziyaret etsen iyi olacak N»sı var? Mıdesı ağnyor. Kriz halinde müthiş sancılar. Çok ıztırab çekiyor. Daha bir teşhis konamadı. Galıba yarın rontgen yapacaklar. Vahvah. Acıiım doğrusu. Ferruh enıştenın mıdesınden rahatsızlanması çok garıb, değil mi? Adeta tahin bir muzibliğı . Bütün ömrünce, «şu dokunur, bu zararlıdır» diye nefsini mahrum et, sonra .. Feyza: Evet, dedi; ben de aynı şeyı düşündüm Tabakteki kekten kuzmıne ıkram etti: Bir parça daha koyabihr miyım? Mersi, ama ufak olsun. Aman, şişmarjlıyorum. Bir türlü de ağ«mu tutamıyorum. Gene yanm kilo almışuo. vn O gittikten sonra. Feyza divana uzandı. Uzun uzun daldı. Kuzinini düşünuyordu. Ona kızmak mı lâzımdı? Acımak mı? Bilemiyordu. Bugün, Neclânın gozleri hep onu kıskanmışü: «Ne mesud kadınlar var, altına, elmasa garkoluyorlar. • «Ne talihlisin Feyza... Taliine acı acı güldü. Derin bir yalnızlık hissediyordu. Zaten o, bu saatlerde, hep böyle olurdu. Akşam, sanki içine hüzünler serper, ruhunda birikmis tortulan bütün benliğine kanştınrdı. Hava kararmıştı. Etrafındaki sessizliği dlnledi. Ah, simdi LUe evde olsaydı, onun yanına giderdi. Biraz mektebden, öteden, beriden konuşurlar, avunurdu. İçini çektl. Senelerce, bu çocuğa, öz evlâdı nazarlle baküktan sonra, simdi onu başka birisile paylasmak, ağruıa gidiyordu. O, «anneme gidiyorum» dediği zaman: Annen mi? Kim, annen? Senin annen benlm, dlye cevab vermemek için kendini güç tutardı. Yıllarca yavrusunu hiç aramadıktan sonra, birdenbire ortaya çıkarak, hak iddia etmeğe kalkısan bu anaya, gene kadm düşmandı. Gene hırslandı. Kızımı elimden ahyor. Kendi kötü muhitinde onun terbiyesini, edin!» Allaha hamdeder, ^hlâkını bozuyor... Onu tekrar sağsalim yanmda görünce gizlıce Lâleyi ne kadar çok seviyordu! Zaten, kalbinde öyle kuvvetli bir kalbi, sanki bir menüeneden kurtulmuş gibi, daha rahat atmaga başmuhabbet, bir bağlanma hassası vardı ki Feyza, sevdiği zaman, az lardı: «Çok sükür Yârabbi!» sevemezdi. Evlilik hayatı, bir panaroma gibi gözleınin önünden geçti; (Arkan varf Lâle ile dolu 15 sene: Küçüğü elinden tutmuş, ük defa mektebe gö türüyor. İkisi de heyecanlı. Hocaya uzun tenbihler: «Teneffüse çıkarken caketini giysin. Fazla hassasnr: Daima tatlı muamele ile yola gelir.... Aksamlan, onun dönüşünü bekliyor: «Niye geç kaldı acaba?» Pencereden uzanıyor. Ah, uzağı görmesıne nıâni olan bu komşu balkonl Acaba sokağa çıkıp köşebaşında beklese mi? Kaldırımda iki küçük bacak gözüküyor. Lâciverd paltonun bir ucu; yanında sallanan mekteb çantası... Hizmetçiye bağırıyor: .Çabuk, Lâle hanımın kahvaltısını hazırla; geliyor.» Sesinde bayram var. Bazan, çocuğun yapamadığı bir mesele için, bırlikte masa başına geçerlerdi. Feyza, eski çalışkan taleb» hüviyetine girer, pürciddiyet onu çözmeğe koyulurdu: ..Şimdi bu noktaları birbirine bağUyalım. İki benzer üçken meydana geldı. Oyle degü mi? Bak, A açısı. «Bu suretle demek kl...» Muzafferane kalemi elinden bırakırdı. Mersi anneciğim. Bu da onun mükâfatı idi. Bazan küçük kız, çalışmamak 1 için en kuvvetli kozunu oynardı: Zaten dehsetli başım ağrıyor. O zaman, üvey anne telâşlanırdı. Onun nabzını sayar, elile almnı yoklar, merak ederdi. İmtihanlarda onunla beraber üzülür, birlikte sevinir'di. Sonra, Lâle gene kız. Kalamışta: AUaha ısmarladık! Ben biraz bisikletie gezeceğim. Lâle bisikletie gezecek, hattâ o sadece sokağa çıktı demek, binMr tehlike, binbir düşmanla çarpışıyor, demektir. Otomobiller ne hızü geçiyor!' «Durun, yavaş, benim çocuğum Jyolunuzun ustunde... Denım sutusuıu U . U . U > » • «Uurun,
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle