27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Merakh Resimler J Ankara Mektublan " F A T İ H „ ve Yızan: Suad TASER Ankara, eklm Devlet Tiyatrolarile Operası bu yıl yeni temsil mevsimıne ekım Kafıasının ilk günlerinde Büyuk Tıyatroda «Fatih» piyesi, «Madame Butterfly» opeıası, Küçük Tıyatroda da «Şemsiyeh A. dam», «Derin Mavı Denızı» ısımli eserlerle gırdi. Bu mektubumda «Fatıh» le «Şemsıyeli Adam» dan bahsedeceğım. cFatıh* i hatırtarsınız, İstanbulun fethinin 300. yıldonumü münasebetile geçen mayısın &onundan •hazii'anın onuna kadar Istanbulda Şehir Tiyatrosu Dram sahnesınde d« temsil etmi«tık. Eser de, oyun da haylı ilgi Ue kargılanmışü. Gonul, «Fatıh > adını tafiyan, yurd ve Junya tanhinin önemli bır yıldönümu gunünde oynanan yerli bir eserın htr bakımdan unutulmaz olmasını ne kadar isterdi. Bununla piyesi yeıdiğimi sanmayuıız, hayır. Nâzım KurşunJunun «Fatih» i, bir pıyes kahramanı ııfaüle, »ahnede murnkün olanı yapmıstır. Fakat pek iyi büininiz ki, Sultan Mehmed «Fatıh» nfatını hakketmek için tarihte ve İstanbulda münıkün olmıyanı mümkün kümıştîr. Bu tarih kahramanı olarak unutulmaz oluşunun sırn bu değıl mıdır? Tiyatro repertuvarımızm milli ve J tarihi eserler bölümunç bir «Fatih» piyesi kazandırdjğı. buyuk yıldönümu gunünü bomboş geçarmekten bızı koruduğu için Nâzım üurşunluya teşekkur etmek, en azından bır ssnat borcudur. «Fatih», fıguranları hanç, Ankarada da İstanbuldaki kadro ile oynanmaktadır Yalnız Çandarh Paşa üe Bızanslı Skolaryus rollerınde değışıklık olmuştur, o kadar. Pıyesın yazan, Edırne sarayındakılere olsun, Bızans sarayındakılere olsun tarıhçe belli şahsiyetlerini vermeye, her bırinı insanlık zaaflan ve mezıyetlerıle belırtmeye bilhassa dıkkat etmış. Boylece, eserini, zorlama bır kahramanlık gösterisı obnaktan kurtarmış. Tarihin büyük olaylan üe buyuk şahsiyetlerini bır pıyesm orgusu içınde sah neye çıkarmak sanıldığı kadar kolay bır iş değıldir. Yazann tek taraflı kalması, sempatıleri ile antipatiiermin, mıllî duygulan ile heyecanlaruun hızına kendıni kontrolsuz kapbrması, sonunda da eserıni sadece satıhtan, derinlığı ohnıyan, sığ ve yavan söz yığınından ibaret bır hale getırıvermesı tehlikesi her laman mevcuddur. Boyle bır eserin okunması da, aeyredil. me»i de derddır. Nâzım Kursunlu bütün bunları bildiği ve aksini ya. pabildiği için tehlikenin ötesine geçmif, hem esenni, hem de kendüıi kurtarmıj Buna temiı, duru dilıni de katmak gerekir. Diyaloglarındaki rahatlık, anlık, «kıniık 5teU •aerlerinde olduğu gibi t Fatih» d* d« açıkça görülmektedir. Piyeıı limdikinden çok daha iyl bir lekilde temsil edilmeye imkân verecek jartlara ve vasıflara sahibdir kanaatındeyım. Edırne ve Bi. zanı aaraylaruun ileri gelenleri, basta «Fatih> de Cuneyd Gökçer, Zağano* Paaada Ekmel Hürol, Bızanxlxlardan Bajmabeymci Ragıb Haykır, lizander Umran Uzman, Dimitriyuı Nıhad Aybars ve Patrık Muammer Eci olmak üzere, dıyebilirim ki, hepsi de yer yer üttün bir Ugi Ue •eyredilmektedir. Zor aeyredilebilenler ia«, figüranlardır. Hal buki fifüranların bulunduklan sahnelsr d* aacrin en önemli, en hareketll aahaeleridir. Bu lanneler. dekl oyun temjü olmaktan nkjyor, birden müaamere haline ?ellveriyor. Figttranlann tiyatroya dıaandan geldüderini, iflerind* henttı yeni ve aeeml olduklannı gözönfin. d* tutarsak, belki bu defalık mflaamal&alı ohnaınu gerekir. "Şemsiyeli Adam,, Esrarengiz Cinayeü lngilterede tertib edilen Güzellik Müsabakası ESARET ŞAPKALARI Sovyetler taraiından lon haftalar zarnnda bazı Alman harb esırlerinın serbest bırakıld'klannı bıldirmıştik. Bunlar, Demir Perdeyı aşıp Batı Almanyaya geçince, yukarıdaki resimde de görüldü*ü gibi yollara Ruslann kendılerine verdiklerl japkalan fırlatıp atmışlardır. lngüizler tarahndan tertib edilen yenl bir milMlfrarmı ffizellik müsabakafins Londıanın an*fh\ır •Cafe de Paris» iıimll gazinosunda bajlan mıçtır. Müsabakaya kablan ve dünyanın bir çok yerlerindpn gelmis olan 15 kadar genc kız bikini •uyolarmdan Hindli elbiselerina kadar çeşidli ve rengârenk kıyafetlerle davetliler arasında dolas•naga bajladıklan caman musabakayı tertibliyenler de gazete muhabirleri ve diğer mısafirlere sarablı Mfikemmel bir riyafet çekmekteydiler. Yemekten »onra ligarlar yakıhnca misafirler, müsabakaya katılan ve aralarından biri «Düoym OOreli» aeçilecek olan genc kızlarl» danj etmeğe davet edilmijlerdir. Musabakayı tertib edenler ••londa hazır bulunanJara hitabla, kraliçelik adaylarını iyice tetkık etmelerıni taleb etmiîlerdir. Bu daveti hemen hekea kabul etmij v« kızları «tetkike» başlamıştır. Yukarıdaki resimde, müsabakaya katılan guzellerden a'hsı Londra havı alanında görülmektedlr. Bunlar iagdan «<ıU Danimarka, Nerveç, İsveç, Fransa, Montekarlo ve Fınlandiya güzelleridir. Madam Steinheıl cinayet gecesl çalman mucevhertcrının mufassal bır lıstesıni pohse verdı. Bunlaıın ar.sında uç yuzük,, dmas bır plâka, ıncıler ve dalıa başka mucevherat vardı. Doabın gozlerinden birınde buiunan 8000 frank (100 aitın) pararun da çalındığını iddia edıyordu. c Dünyanın ŞEHİRDEN RÖPORTAJLAR Sovyetler BirliğiNereye Gidiyor? en büyük macera perest kadını Sovyet Rusyada milliyetçilik İstanbıia gelen kadın gazeteei Marcalle D'Arla ile bir nulâkal hisleri körüklenebilir mi? U Bual: Soryetlar Birliginden kaçanların, komünizm rejimi yıkıldığı takdird» yerin* konulacak rejim üzerind* ittifak •demediklerinl *6y l«dini«. Bunu daha da tofmll ad«r«k Ruayanın rafltecvıU bir m«mleket olmadığmı Iddl» «dealar pek çoktur. Meselt bia dtrgimlzde bauın «Ru»» tAbirini kullanıyoruı. Akablnda d«rhal bir Ukraynalıdau mektub geliyor: «Soryet Soaymlist Cumhuriyetleri Bırllgl daroMiia lâ«ım, Hvm d*««tn»li(İBİslı *y« fikâyct •dillyor. Rıuyada mUliy^çl«t»^ «ktlUy»* farklaruun hudud r» nUb«tl a«~ dırT C«rab: Sory*tl«r Birtt|bıtn a«fu* iatatistikleri uterind» daha rainak«f> vardır. Fakat kabaca ntifucun yüzde 4560 uun Ru» oldugunu kabul edebiliriz. Rus •lmıynnlar bunun yüzde 45 oldugunu lddla ediyorlar. Halbuki 19U nın raont tahnr nüfuBU neticeleri i*« bunun yuzde 5î oldugunu ilin »tti. Şu hale gor* bu ikUinın araamda kabul edersek pek hata ytpnuf oUnayı». Tabit bütün metelt kitn* Ru«, kime RuıUn gayrl dediginiı» bağlıdır. D«h» da ortalam» duıünerek nftfusun yüzde 50 «inin Ru», diğ«r vüzde 50 *inin de b»ıka unsurlardan oiduğunu kabul »deraek gena de neden 35 »enedır merk«d hükumetin milliyet bağlanm ikınei plâm atıp merkezt bır ideolojiye ba|hlık fücrinl afilamaja çalıstıgını, neden milll hududlar içindeki Wr memlekete değil de »osyalist devlet» baghbk fikrini yaymaga ufr«ttığını »nlamı» olursunuz. Sual Yani bır çe»ıd (eder»«y«n fıkri degll mi? Cevab: Ne diy^ylm: Müll bh bağblık rieğil <!• id»olojik bağtıhk işte. Komunistlerin milliyet dava»ım hal »ekli budur. Milll mefliumlarla, «ıyad v« ldeolojik mefmımlarla konııçm» «uretile milliyet meseledini ortadan kaldırm*yaı ç«hşıyorlar. Bir işciler ve köylüler devletıne bağlılık «ağlayıp karşılarındakıne Rus mu, Gürcü raü. yahud ba$ka bir fey mi oldugunu unutturmağa çalıjıyorlar. Şayanı dikkat blr hâdiae: 11 haziran gunü Madam Steinheil (kuyumcıuu Mösyö Sulua'ya ban Bnücevherlerinl g»Ürerek bunfların »eküierini tâdll «tme*ini Hareell* D'Arla •rkadajımızla Bon senelarln en meşhur kadın fazetecilerinden bir tanui dünd«nh*ri fehrimlzd* bulunuyor. Güzel bir tcaadüi Mnrl, Mareella D'Arle'ln es aott röportajlarından UT taneai (Afrikanın mavl adamları) laml altıııda «vvelki gün gazatemizde yaymlındı. Marcella D'Arle imnl Arrupa gaa»telerlnl Ukib edenlerin hle de yabaneuı olmara gerek. Bu sfthretll Avusruryah kadm fnzeteci, bir kaç yıl evvel halk efkârıru «i »z liyast hldiseler kadar meşgul »den Sicilyalı haydud Gulıano ile konu;an ilk meslekdasımijtim. (Giuliano) bana randevu v«rmifti Polis bunu Hğrendi, beni muhakkak olHıu>ceRin* iknat çalıjıyordu Fakat ben kararımı vermiştım. Nitekim o gun 4 polisin tarassudundin kurtularak randevuda bildırilen tepeyt gıttım Hayli bekledım. Giuliano veya adamlarından kımseye tesadüf etmedim. Polisin beni bu tepede yakalam»mam için daha fazla kalmadım v* jehre döndum. Iki gün tonra Gıulıano'dan bir mesaj aldım. Ertesl gün, adamiarının, aynı teped* bani bekliyeceklerinl bildiriyordu. Ge n< polislerin göz hapsin* ragmen jehırden çıktım. Teped» bakikaten Iki »tlı bekliBir slleple dnnyayı «lolashktan aonra, Bombaya çıkan v» Hindis yordu. Görlerimi bağhynrak, yetanın lçyüzünü aksettiren yanlar deklerindeki ata beni bmdirdiler, vazan İlk kadın gareteci g*ne Mar iki aaatten fazla gittik. % Nihayet Giuliano'nun mağarasına varmıstık CPII» D'Arle'dir. Giuliano ile uzun bir röportuj y»pŞlmdiye kadar doku» romam nes.bm. Bu, bir çok Avrupa v« Am»rcdılmistir. BunUıdnn aonuncunı (Şeytanın kudretı) ismini tasımak rika gazetelerinde nejredildi Giuliano çok nazik, yskıjıklı v« ıemtsdır. V« nihayet, malum Sicllya ma patik bir lnsandı. Bunları yazımda eeralarından sonra Şimalt Afrikaya belirttim. Bunun üzerine, Italyan geçen Marcella D'Arle en ıssız kö polisi beni tevkif etti. Uzun müdleler» girerek gördüklerini 423 Av det hapishanede kaldım. Çiktiktan rupa gazetesine birden yazmıatır. sonra Şimalt Afrikaya geçtim. Faı, Oradan Sahrayikebire geçen ka Tunus, Cezayiri dolaşbm. Buralardın gazeteci, Afrikanın raavi »d»m da harem âlemlerine karnbm. Enları ile konuşan ilk kadın olarak teresan bulduğum her seyj gazetelerime yazdım. Bağlı olduğıım radfohret bulmus,tur. Basından u y ı n t maceralar ge yoiar» harem ilemlerinden röpor* t«n bu meglekdafimızla dün ko Ujlar gönderdim. nusruk. Bir sey •ormamiTa meydan kaimadan tvvelâ gazetemi* hakkında bildıklerini anlattı: • Cumhuriyet'in, Türkiyenin en büyük gazetesi oldugunu daha İstanbula gelmeden çok evvel bihyordum. Bir röportsjıma »ütunlarınızda y«r verıldiğıni görmek benim için bir sevinç vesilesi olmustur.» Avrupa gazeteleri, Marcella D'Arle'in yazılarmı takdim ederken kendislnden büyük maceraperest kadm diye bahsetmektedirler. ilk olarak, bu unvsnı nasil kazandıftını, sorduk. Bunun üzerine anlatmağa başladı: c 349 senesinde bir fileple dünya turuna çıktım. Bombay yolu ile Hındistana gırdım. Hindistanda u»run müddet kaldım. Bu arada, Hin•îatanın h2kık! rshresmi öğrewne*s çalfîtıas. Yazılsiıîn Lö ye yakın Avi'iıp» g«.Jetc;I.ıde çıkb. Faıiilontekarlo Ladyoîaina :biX göndsıdim. uzun bir yolculuktan sonra Sıcilyaya geldim. O tarihlerd* meşhur haydud (Giuliano) adayı kasıp kavuruyordu. Kendisile ksiama koymuştum. Palermo'y» çıkar çıkmaz buna te«sbbfia ettim. (Gıuliıno) nu» Montelepr* iaflannda ya»»dıjuu i|tlmi«ti«. TenutM geçmeje ««liftaıa. Polia, fealiyatimi ıtterek bıınm mâ•1 «Uu. F«k*t hmt tMSM tMiim «t Sual: Bu da bir dünya hökumeti fiknne doğru gıdıı değil midir.T Cevab: Evet! 1935 yılma kadar Nihayet Şimalt Afrikadan Büyuk Sahraya girdim. (Mavi adamlann) vaziyet bu idi. Vaktaki Hıtler gün yasjıdıgı yerlere kadar «okuldum. geçtikçe tehdıdkâr bir kuvvet olaBurada. jımdiye kadar hiç bir be rak belırip Avrupada h»rb tehlikesi yaz kadının görmediği seylere, İ arttıkça, bu ideolojiy» bağlılık pro•pagandası da millî bir bağlılık yadetlere rastladım. ratmak kaygusuna yer verdı ve (Mavi adamlar) diyan çok ente gün geçtikçe Sovyet nufusu içınde resan, çok korkunç ve çok merakh Büyük Rus ekseriyeti daha geniş bir halde. bir alâka ve ehemmivet kazandı. Tabil bunlards gördüklerimin Harb boyunca «Büyök Rus gayreti» hepsini yazacağım Bir çok da re üzerinde duruldu ve harb bıttıği sım çektim.» zaman artık »Buyuk Rus» sozü Çeşidli maceralardan sonra Ma tamamıle ön sah işgal ettı. vi adamlar dıyarında sıze bu deBeria'ya isnad edilen »uçlardan lece cazıb gelen geyler hakkında birinin de ekalhyetler meselesinbiraz izahat verir misiniz? kurcalamif olduğu iddıasıdır ki « Musaade ediniz, bunlan yaz cidden dikkate şayan bir hıısustu. dıktan sonra gazetelerde okursu Tabıi «kurcalamak» tan ne kasdevtıkleri bellı olmadı. Şimdive kadar nuz.» Marcella D'Arle bir kaç gün da elde edilen malumatta: Beria acaba ha istanbulda kalacak, sonra Bey «Büyuk Rus» fikrine mukabil ekalliyetlerin ehemmiyeti, mufterek ruta dönecek .. Oradaıı Arhbiâianıı? bımediguniz gtyrct ve ıolu u^c^ınce eturulmıtaıtflarını, ideJeraıi ituanlarmı lıdır mı dedi? Yokı» tunâmile tksı tıkri mi miıdiiti eltı? Hıç bir meden! ileme Unıtmak tekıar emzre yoktur. Asien Guxcü olduAı^b yanmadası cölleıinde yeni ğuna gore Beria'nın ekallıyetlere maceralara atılacak. daha fazla ehemmiyet verilmesvni Kâzım KİP istemi? olması daha muhtemel'lir. Şimdi s'zin asıl sualinize gelince.. MILLIYETÇIUGE KARŞI Son 24 saatte 864 bin liralık mal KOMUNIZM ihrac ediMi Sual: Evet Rusyamn mütecanls •on ylrml dort saat zaxfınd* llmaaı. nuzdan yıplim lhr»o»t ««4 Ma ]iı»yı bir m«ml«k«t olup olmadı bulmuıtur. İMf? ••vkadllaı mtallmt «TMlnd» kamLk. Ctrtk M Miulik Ur tvrj* an gcklnUk. lf fındr*. japrak tutün, Ufük, yıjnuru. toyua decut, o|Uk T« resınden •onra bu, eevebı gerçaktae mflıktl Mr aualdir. Ruayadan Pijraa •• temaili, tstanbulda oldugu gibi burada da umumiyetle begenllmekU, Ugi Ue taklb edümekt^ir. K&çük tiyatroda oynanmakta olan *Sem*iyell Adam» a gelinoe: Bu plyeci, geçen yıl Küçük Sahneoln getirttıgi «İngilu Tıyatre Trupu» ndan önce tstanbulda, »onra da Ankarada «The L*U Edwina Black» adı ile »eyredenler gayet iyi hahriayacaklardır. <Şenuiy«ll A. d*m» ismi, eserin fransızcaya tereflmesinden gelmektedir. Milli Eğitim Bakanlığı tercüme börosunda oldutu gibi, Devlet TiyatroM Id«bt Heyetinde de ikinci dildan ter, eümeier Tapormamak reya yapılanlan kabul etmemek hıuusunda Soryet Rnsyadakl ekalllyttler» *id bir levha: özbek bir karıkoca blr karar mevcud olup olmadığı akla geliyor. Neyse, bu noktada SndarHk •denlecin, mftı simdilık fazla bir «ey aöyleyecek V«e«nl*n m«n bizierin de ehemmiyeti* üı« takbel bir Ukrayna divası peşınde bUgimi» olmsdığı için geçiyoru». rınd» durduğumuK «uallerdee biri koşanların Rtuy» Ukraynaıından «Şemsıyeli Adam» düpedüz bir de bu idi. Sorguya çekilenUrin çok gelme olmayıp, daimt surette muauğu Rudan, bununla beraber • takil bir Ukrayna dâvan «ğrunda rabıta vak'asından ibaret bir piyen. kalliyet gruplarından da kmrıınuza mücadele etmiş olan «ki Aru« Evde nicedır hasta yatan oir kadm çıkanlar oldu idi Bir, Iki istisna turya Macaristan tabııyetindeki olmuştur. Ölünün koean, kîtibesile hariç, Ukraynalıların, diğerierinin Ukraynalüar oldugunu d« beiırt sevifmektedur. Birinci perde. defıa bir milliyet farkını farketmif olduk melıyim. hazuiıklarınıp yapıldığı yaslı gün. •rını geremediydik. tstunalara geFakat, bugünkü #artlara göre, lere rastlar. Evın ya?lı hızmetçi ka. ince, bunlar da büyük nüfus küt Sovyetler Birlıği nüfusu bahs'nde, dını, hanımının ölümü acın ile aon esi gibi komünist rejim ve propaşahsi kanaatim bu nüfun dıgaüda derecc yaslıdır; kaca bir hayalet gandaaı ieind* yuğrulmanuf olan zannedıldiğindes çok daha müte gibi girip çıkmakUıdır. Emnıyet Mü K»flr««y»mn dağlık bölgelerlnde canistir. Bununla beraber «unu da dürlüğü ölümü «üpheli görmtistür. yaşayan küçük ekalliyet gruplanilive etmek lâzundır; Sovyetler Tahk)kata gırışmı^tir. Beklenmedik na mensub kimselerdi. Bırliğinin Batı U» çarpı^tığını bır anda kapı çaknır, işinın ehli Sorgulamada karşımıza çıkanlann farzedersek harb halinde, Balıhla bır polı» müfetti}i femsiyesı ile i ıraeçme kimseler olmayıp da tesadü rın Sovyetler Birlığindeki muhtelif likte çıkagelir Mesele şudur: «Edfen bır araya gelrai; çeşidli bir gnıp ekalliyet gruplannın mülî hısleriwina Black» i kım oldürdu? Koca olduğu gözönünde tutulursa, buna ni tahrik etmeğe çalışmaları takmı, katibe mi, hizmetçi mi? Uç per. ilâveten seneler boyunca benim jah dirinde, hayli büyük bir mıık?b«denin üçü de »adece bu sualin cesen edmmiş olduğum intıbaa da is le görüleceği muhakkaktır. Zıra vabını bulmak gayretı. korkusu. ütınad edeKek Sovyet nüfusu için milliyetçilik umumiyetle göze çarp midi, şüphesi, endi$esi, kararı, telıde mütecanislik, dışarıdan tahmin nuyan. sathî değil kökleşmış b:r didi ile geçer. Herke» birbirinden, edılenden daha fazladir dıyebilirim. histir. Uzun yıllar boyunea bu Faraza Ukraynalı birisi Sovyet his kökünden kurutulmadıkça şu polis müfettişi ise her binnden Rusyadan kaçıp da Batıya i'tica veya bu aekilde kolay kolay sön şiıphe etmektedir. edebılse, bu adam derhal evvd dürülemez. Piye* aslında, edebt bir deger v» den hicret etmiş Ukraynablar talezzet tafimamakla beraber, temaKAÇAKLAB , rafından çevrilir, ona derhal Uksının eanlılığı, meraklandıneı tarafı Sual: Rusyadan kaçanlarla ko ile seyredilebilen piyeslerden biri rayna tarihi anlatılmağa baslanır, Ukraynalı olmanın şerefi üzeıin nuştunuz. Bunlar cemiyetin hanji ıdı.. Biri idi deyişımın «ebebi de de durulur ve neticede hududu aş sınıfına mensub kimselerdiT şu: Geçen yıl aslını burada İ.'ıgiliz mazdan evvel Ukraynalılık neduCevab: Çoğu köylü idi. oyuncularından görmüştüm çünkü. bilmiyen bu adam «halisüddem» Sual: Yani kaçanlar araamdaig Bu nevi piyeclerin ean noktası, aah v bi TJkc«îTîs'ı oîur çik»t. Yuk«ux çiler yax muydu? Bunaa «ebebi neden iahney», pordedea perdey» d» Ukıaycalılaruîâ ausal v«rd!?i ntdırT yuİMİen bir grafıkl» merakuuzı goe, Uiiâyjun mtıiucLler Arkaa So. 7. SH. î dr riiıtT\ı artürmı»!, teliştirmeai, eaclı iutmasındadu. Aksi hald* kendiniEİ hemencecik aıkıntınm, bunaltu nın, hatti manasızlığın içinde buluverininlz. Üzülerek de olsa itiraf etmek zorundayım ki, «Şemsiyeli Adam» tefsirinde de, temsüinde de aceleye gelmia. Seyredeni ancak Ortaklıjtınnzın elektrik s«bekeıi i c ia lftakal S M U bil~ bir tek tarafı Ue, yani merak verıci ftll Kb«k« T* tranrformatör merkezlerlad* ctlısmu bir taraiı İle yakalaman mümkün •• ttknlaycaU «hliyetll bir n r u ây«r mtmuru T« Iki Dizcl lizım gelen, bu tarafm gözden kaçm*klnl#ti aluuu»ktır. Tallb oUnUrıa bonıervlj kopytl«rı maw T«ya heaaba kablmamajR yfll t«reüm«lerilt ort«klığımıw 10.11.953 tarlhlna kad müracaat »tmelari.l Arkan S*. 7, SiL t d* Madam Steinheıl, Cunümr Bajkanı Telika For tarafınıiaa 'kenduint Uvdi edilan gizli vesaik hakkında tek kclima a6yla> InunüjtL Tahkikat ve w»iıh»ir»m« »»n«P.n/4» da bunlardan bahIsetmedL Bu lükutun sebebi ne olabilirdi? Bu müna«*b«tla Marigarit hanratında sunları kaydeder: «Cumhur Ragkanı Felik* [For'la aramdaki münasebat hakkında yapılan dedikodulara h*küd doatlarunm imnmıHıHınnı biliyorum. Onlann fikirlcrial 'değijtirmelerini istemiyorum. Sıyasi mahiyett* olan bu vesika(lardsn bahMtmif olsa ıdim ardı arkası gelmiyen suallere marus Ikalacaküm. Nihayet kızım da vardı re «Ipnlıı4ır. Vaaalktan ıbahsetat Idim Ftliksl* olan münasebetlarim açığ» rurulacak, [rezalet çıkacak v* neticede kınmın «vlenme lal tehlikeye dufjecekti Çalınan müeevherat hakkında dogruyu »öylemeyifimin |sebebi de budur. Bunlarıa arasında bazüan vardı ki naradam igeldiklerinl söyltmck isüna gelemezdl Facia. gecesi altüst olan âsabını teskin «tmek İçin Madam 1 Steinheıl, ailt dostu Kont A... ve karmnın evine gitti. Kıa Mari •ve hlzmetçisi Maryet d* orada İdi. İstinUk hlkimi Led*. kaa(dUini bu evde riy»ret «derck ban «ualler sordu. L*da, bir dostu ve Mtrgaritia prectijkârlarından biriydl. i Poli» Müdürü Hamar T . ittintak bâkiml L*d«, [SteinheU'i» hikâyeatnl »Idugu gibi kabul «derek «flbbaat ft« ladamla kıwl a«$h kadıaım taharrisine giriftllar. Fakat haOt [bunlariB m*veudiyetine inanmıyordu. BoyUee, baitalar, ayia» ' IgeçtL Dav» tamif edilmek üzere idi ki £acUdan ba| ty aon|ra bir gün Marsel Hutin isminde tanınmij bir gazeteci, Madam İSteinheil'den bir mektub aldı. Margarit, gazeteciye gelip ken[disini görmecini rica ediyordu. MaHatn Steinheıl, görüşm» •«[nasında tahkikatın netice vermediğinden şikâyet ederek Sen[Döni sokağında buiunan İbranilerin tiyatrosıından cinayet gunü )heg eübb* çalındığııu duyduğunu bildirdi. Margarit, beyanatını jtakriren yaptığından Marsel ertesi gunü mektubu Eko dö Pari'de neşretti ve hidise raüthis sansasyon yarattı. Diğer taraftan 'Margarit, davaya müdahil ııfatile katılacağını bildırerek do*lyanın kendisine ibraz edilmesüü istedı. I KAYSERI ve CIVARI ELEKTRİK T.A.O. LlGlNDAN: • Madam SteinheU'm ifşaatı tahkik edildi T* einayetten bir Ikae gün evvel klra ila kostüsa veren Giber'dea alınan «Ubba|l«rin tbranl tiyjıtroaunda» ffalıadı|ı anlasıldj. m) Tiirkivede ntşri hikkı ya\ın7
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle