Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
TNfaan 1952 BİR DAKlKA: Istanbal Valisine Nişan Sopa nerede Eizsm? ill Yalnız veda ziyareti mi? o s k o v a d a k î Papagos, seçimlerîn yenilenmesîni istedi Mareşal, şimdiki hükumet Yunattistanı uçuruma doğru sürüklüyor, diyor Karşılıklı Güvenlik Teşküâtı heyeti Ankaradan ayrıldı Russell Dorr da heyetle birlikte Parise gitti Boş geldiniz! Sevsinler. Belediye Reisimiz ve maiyetindeki heyet Atinaya gitmişler, üstelik, pek çok da istifade etmişler. Hattâ bir de rapor hazırlıyorlarmış. Atina güzel yerdir, Atinalı dostlanmız iyi insanlardır. Bunlara şiiphe yok. Yalmz bu »istifade» ve bu nrapor» kelimeleri biraz aytb. Belediyeci olarak onlann görgüsüzlükleri malum ama, Türk olarak bizleri utandırmaya ne hakları var? D. N. Hindistan Büyük Elçisinin KremAnkara, 6 (a.a.) Dün şehrilinde Stalin tarafından berleri tekzib etmiştir. Hükumetin mize gelerek memleketimizdeki Atina 6 (a.a.) (Reuter) Mukabul edilmiş nlması, Rusyayı terhalefet partisi lideri Mareşal A şimdiki siyasetini şiddetle tenkid Karşılıkh Güvenlik Teşkilâtı prog ke hazırlanan bu elçinin basit bir ramı hakkında görüşmeler yapmış veda TİyaretiIe mi ilçilidir? Yoksa lexander Papagos seçimlerin yeni eden Papagos «memleket uçuruma doğru sürükleniyor» demektedir. j olan Karşılıklı Güvenlik Teşkilâtı vanm saat devam eden ve Rus Dış lenmesini taleb etmijtir. Mareşal Papagosa göre bugünkü i Direktör Muavini Mr. V. John Mareşal Papagos, partisinin liİsleri Bakanı Vichinsky'nin de haAtlantik 7ir bulundıiğu ^örüşmeler, heynel i b?rallerle birleşerek bir koalisyon vaziyete ancak seçimleri yenilemek j Kenney ile Amerikanın Paktı nezdindeki bsşmümessili ve milel münasehetlere tesir edebile j hükumeti kuracağı yolundaki ha le son verilebilir. Karşılıklı Güvenlik Teşkilâtının cek yeni bir diplomatik teşebbüsün Avrupadaki Direktör Muavini Bübaslangıcı mıdır? yük Elçi Frederick I. Anderson, Bıt Büyük Elçi. Hindistan KonParıste toplanacak olan Karşılıklı Fiesi tarafından Cumhur Başkan Güvenlik Teşkilâtı başkanlan konTıuavinliğine tayin edildieinden feransına iştirak etmek üzere bu Vpni Delhiye dönmektedir. Bu seAugusburg 6 (a.a.) (Dpa) Ge sabah saat 10.20 de uçakla memleAnkara 6 (Telefonla) Çocuk beble de, Sovyet Devlet Reisine Esirgeme Kurumu'menfaatine ter çen yıhn eralık ayında Augusburg ketimizden aynlmışlardır. v H a liyaretinde huhınmastnrlan da bir Almanı döven ve hakarette Mr. V. John Kenney, hareketin«Hha nonnal bir şey olamaz. Fakat. tib edile balo dün gece Hariciye bulunan iki Amerikan askeri 43 ünköşkünde verilmiştir. Baloda Mecden evvel kendisile görüşen muhaHrernlin diktatörü iki senedenberi cü Amerikan piyade tümeni askeri Pemir Perde dışı memleketlerine üs Başkanı. Bakanlar. Büyük elci mahkemesince 4 sene ağır bap=e birimize, eskidenberi çok görroek TT.en!ub hiç bir diplomatı kaHul et likler erkânı ve güzide bir davet mahkum olmuş ve ordudan tarde istediği Türkiyeyi Kyaret edebilmış ve Başbakan Adnan Menderes ile memis. Rusyadan aynlmakta olan , liler kütlesi hanr bulunmuştur. dilmişlerdir. . clçilerle vedalaşma varifesiui de j Sabaha kadar süren toplantının Keza aynı şehirde bir Almanm Dış İşleri Bakanı Profesör Fuad Mnlotov'a vpya Vichinsky'ye dev ( hususiyetlerinden biri aralarvnda başında bira bardağını kıran diğer Köprülü ile görüşmüş olduğundan retmişti. Bıı bakımdan dünkü ziya' Madam McGhee de olmak üzere bir Amerikan askeri de bir sene dolayı ziyadesüe memnun olduğu ret nazarı dikkati celbetmektsdir. Büyük elçiler refikalarmm büfe hapis ve ordudan tard cezası al nu, fakat vaktinin dar olması sebebile bu ziyaretini ancak bir güSovyetler her zaman Hindistana lerde nöbetleşe servis yapmalan mıştır. ne sığdırmağa mecbur kaldığını bekarsı cyakın bir alâka» göstertnişRomada öldükten sonra yan etmiştir. İPrdir. Onların hedefi, Başbakan idi. Davetliler ikram »dilen yemekler Nehru'nun takib etmckte Russell Dorr Parise gitt' dirilen hasta olduğu tarafsız siyaseti Rusyaya de balo tertib komitestndeki bayanAnkara, 6 (a.a.) Dün şehriRoma 6 (a.a.) (Afp) Ameliyat daha elverişli bir hale getirmek ve lar tarafından htzırlanrmştı. Bu rşll 11 . G ü v e n l * , T ^ k U â ^ ö z °j hıı sayede batıyı Asyadan vurtna arada çerkes tavuğu da Bayan Men J sıra«'nda"ölen"bir hasta' R^mV'Â"'i * ? 3J* ıktisadi misyonu başkanı" Russell deres tarafından pişirilmişti. '" ~ ' ' " plânlarını biraz daha genişletmeknatomi ve Cerrahî Enstitüsü proH. Dorr, beraberinde muavini oltir. Stalin'in. memleketine mühim Yıhn en güzel gecesini teşkil fesörlerinden Emanuele Scavo tabir vazife iseal ctmek üzere don eden balonun başta Bayan Behice rafından, kalbe masaj yapılmak su duğu halde, Paristeki karşılıklı güvenlik teşkilâtı başkanlan konfemckte olan Hind Büyük EIçisi Dr. Köprülü olduğu halde tertib heyeti retile diriltilmiştir. . , . . . , .. Mr. Kadha Kraşni'yi bu emelin »esirile davetliler tarafından tebrik edilmiş Arthur Seeker admda ve aslen V™ m o«h n Kfmnel r a k «tmekr uzere, 'Ü J v e M olan 51 vaşındaki hasta1 L " * ' Frederick kabul etmiş olması ihtimali varid ve Çocuk Esirgeme Kurumuna da ' s.rÜsında kalbi bir Anderson ıa birlikte. buı sabah dir. Fakat şimdi üzerinde duracağıkülliyetli hasılat temin olunrnuşmız ikinci ihtimal çok daha kuvçeyrek müddetle tamamile durmuş saat 10.20 de uçakıa memleketimiztur. vetlidir, tur. Şimdiki halde hastanın «jhhi den ayrılmışt:r. Aydında balo Mr. Fussell H. Dorr, önümüzdeki durumu memnuniyet vericidir. Daha bundan bir kaç giin evvel, haftanın sonlarında Ankaraya avAydm 6 (Hususî) Çocuk EsirAmerikalı gazeterilere bekletıme Aşık Veysd gecesi det etmiş olacaktır. dik bir jekilde telerafla beyanatta geme Kurumu menfaaüne şehrimiz Ankara 6 (Telefonla) Âsık hulunan Stalin, büvükler arasında mimar ve mühendisleri tarafından C.H.P. ocak kongreleri Veysel için bu ayın yirmisinde Kübir konferans tertiblenmesi liiru bir ba'.o tertib olunmuştur. Ayın 19 çük Tiyatroda bir gece tertib edilC.H.P. ocak kongreleri devam mundan bahsetmiş. şu sırada Al unda verilpcek olan baloya Türkiye miştir. Bu gecede Devlet Tiyatrosu etmektedir. Dün Beyazıd, Yeniköy, manyanın birlestirilmesi etrafinda Güzeli Günseli Başannın iştiraki sanatkârlan Âşık Veyselin şiirle Kumkapı, Ayvansaray, Kadımehvapılabilerek görüşrnelerin müsaid Kurum Başkanı Bayan Süheylâ rini okuyacaklar ve bizzat Aşık med ocak kongreleri yapılmış ve bir hava ieinde cereyan edebilece Yapar tarafından temin edlimiştir. Veysel kendi türkülerini söyliye bir çok hatibler iktidarı tenkid et|ini soylemisti. Dün Stalin ile cektir. mişlerdir. görüşen Hindistan Büyük Elçisinin Keçiören cinayetinin «laha sonıa basına verdiçi boyanat. duruşması yarın başlıyor Kremlin diktatöriinün Yeni Delhi trmsilcisine yeni bir «aracılık» vaAnkara 6 (ANKA) Mardin zifesi verdiği hissini uyandırmıvor "niUetvekili Kâmil Boranın bir soziü tnu? Dr. Radha Kraşni «yaptığım sorusu ile Büyük Millet Meclisine gorüşme neticesinde şu kan^ate intikal etmiş olan Keçiören cinavardım» diye haslayan beyanatınyeti hakkındaki son somşturma nii da. mmakere yolile halledilemiye. i n a y e t e e r m i ş t i r S a n ı k M e h m e d cpk mosele olmadığım. dünyada | G e n ç e r i n i d a m telebUe d u r u ş m a s ı n a ç ş mpvcud huhranın. mesullerın topyarın sabah saat 9.30 da İkinci Ağır lanıp görüşmelerile izale edilebileCeza Mahkemesinde Yargıç Cemil erJrini soylemistir. Tüzemenin başkanhğında başlanaH'ndUlan. bir aıa Kore teravüzn iie îlerili hâdiselerde de aracılık va caktır. Sanık Mehmed Gençerin zifesini gönnüstür. Şimdi de ken avwkab Ankara milletvekiHerinden nnüstür. disinden. büyükler konferansının ve Ankara ayTikatlarından Ramiz topİHnmasını sağlıyacak gi?li te Eren ve maktul Nezihe Yalçının top babası müdahil Irfan Yalçınuı avumasları yapması mı istenmektedir? kathğını da Beypazarı avukatlp.nnSî^lin'in hazırladığı nedir? Bııziin Rusyanın her şeyden faz dan Cetnal Barlarh üzerine almış la ihtiyacı oldıısu şey, Batınm si bulunmaktadır. Sanık Mehmed Gençer, kızlık bozlâhlanma ve birleşme faaliyetini yavaslatarak. hür milletler arasın mak ve bu kızlık bozma cürmünü da fikir ilılilâfları hu^ııle getirebi gizlemek ve bu suretle kendisinin lecek geniş çapta top'antılar, kon cezadan kurtulmasını temin etmek Jeranslardır. Korede, Pan Mun Jon maksadüe cinayet işlemek suçunbir senedenberi devam dan dolayı idam talebile A^ır Cezaetmekte olan mütareke ya sevkedilmiş bulunmaktadır. leıi. Ne\vYorktaki silâhsHanma komisvonunun celseleri, Sovyet Kendisinin Erdal lnönü idarerilcrini tatmin edecek ölcüde olduğunu söyliyen bir değildir. Moskova, büyük ümidler bailadığı komünist ihtisad konfegenc yakalandı ransından da netice alamamış, buAnkara 6 (ANKA) Nuıi Belenu. miliellerarası bir toplantı hanin idaresindeki 3744 sayılı bir takline getiıememiştir. Gişelerimizden tafsilât isteyiniz. lıiEİliz Dış İslrıi Bakanı Eden'in | sıye evvelki gün bir şahıs binmiş Hesab açtırmakta acele ediniz. s<in iki nutku da. Batımn böyle bir '. v e Kızılayda arabadan inerken katıuağa dii!.meınek azminde oldu • p ı y l z a r nansız açması yüzünden sunu göstermiştir. H.ir milletlprin j P r c f e s ö r F u a d Tue..ym otomobilinin silâhlanma ynhınrla clde edecek j k î < p l s ı n a ç a r p l p ze delenmesine seleri terakki. zanıanla Kremlini da beb olmuştur. Bu hâdise üzerine PKOF. NIMRHS'HN MACEKAI ARI: ha da "gcniş avanslan yapmaya rr.eçhul şahıs Erdıl İnönü olduğunu sevkederektir. Hür mületlcrin kıır söylemiş ve kendisinden selâm gömakta oldukları siyasi ve askeri türüldüğü takdirde Koç müessesc j birliğin vazifcsi. o zanian büsbü sinir» arabsyı tamir edeccğini ve tün artan bir ehemmiyet kesbcde farurayı kendisine göndı leceğ'ni cektir. bildirnıiştir. Nuri Belen, sakRtlanan Ömpr Sami COSAR trksiyi Koç müessesesine pötürün! ce rr.ües^e.se selâmı kabul ptm»miç Çiçeron fümi Londrada ve o zaman Erdal tnönünün Amerikada bulunduğu anlsşılmıştır. gösteriliyor Meçhul şahıs polis tarafından arsLondra, 6 (ANKA1 Son hartnı!m'ş ve bunun E'doğsn Kuranel de Ankaıa.Ia ge;miş bir casusi'k admda biıisi olduğu anlaşılmıştır. vak'asmı hikâye eden «5 Parmak» Kuranel, sahte hüviyet beyan ettiği öiğer adı ile ciçeron» fümi Loniçin Adliyeye verilmiştir. Izmir Pamuk Tarım Satış Kooperatif leri toplantısı Izmir, 6 (a.a.) İzmir Pamuk Tarım Satış Kooperatifleri Birliğ:nin iki gündenberi devam eden genel kurul toplantısı sona ermiştir. Son oturumda, tenkidlerine deİstanbul Vali ve Belediye Reisi Prof. Gökaya Fransa tarafından vam eden deiegeler, umum müdürierin salâhiyetleri mevzuu üzerin Legion d'Honneur nişanı tevcih edildiği yazılmıştı. Nışanı cvveiki akde hassasiyetle durarak statünün şam, Fransız sefareti binasında, Büyük Elçi merasimle tâlik etmiştir. bu babdaki kısımlarınm tâdüini is Resim, bu tevcihten çok mütehassLs görunen V'aliyi. nişan takıldıktan sonra, ilk olarak refikası tarafından tebrik edilirken göstermektedir. temişlerdir. Tenkidlere cevab veren idare haMüstamel elbise ithal yeti sözcüsü Mustafa Aksoy, üyeleri edilecek tatmin euen izahlarda bulunmuş ve pamuk fiatlarımn anormal temevAnkara 6 (Anka) Ekonomi ve vüçleri karşısında herkesin hataya Ticaret Bakanlığı yabancı memiedüşebi'eceğini açıklamıştır. ' ketlerden ve bilhassa Suriyeden İdare heyeti sözcüsünün bu iza memleketimize kaçak olarak kulhatmdan sonra, eski idare kurulu lanılmış elbise sokulduğunu nazara ibra edilmiş ve iş piyasası raporu alarak kullanılmış elbise ithaline müzakere edilirken secilen bir ko izüı verecektir. Yalnız yapılacak itmisyon, zarariarın telâfisini hüku halâtuı iç imalâta tesir etmiyocek miktarda olmasına dikkat ediiecekmetten taleb etmek üzere bir proAtlantik Paktı devletlerinin astir. Ayrıca Suriyeden kaçak olaıak tokol hazırlam:ştır. yapılacak elbise ithalinin fiat faıkı keri kuvveti. 1952 sonunda 75 tüSon olarak, yeni idare kurulu nı ortadan kaldırmak maksadile it meni bularaksa AT>, buna mukabil seçiminde Mustafa Aksoy ve Dr hal edilecek kullanılmış elbiseler kızıl kuvvetlerin de azalmış değil, Sabri Akuı 3Sİİ üyeliklere, Şevket den alınacak gümrük resimlerinin artnıış olduğunu kabul etmek lâArasel, Haydar Birgen yedek üye tenzili cihetine gidilecektir. Bu hu zımdır. Görülüyor ki iki tarafın lıklere, M. Çobanoğlu ile Halid Ça sustaki karann yakında Bakanlar kuvvetleri arasındaki büyük fark, yırh kontrol kuruluna seçilmişler kurulundan çıkması beklenmekte henüz kızıllarm rpspretini kıracak kadar azalmış değüdir. dir. dir. Müttefik ordulan Başkomutanıntn da dediği gibi Nato devlctlerinin harb RÜCÜ azami derecesine varsa bil«, Batı Almanya hür memleketler snfında yer almadıkça Avrup^nın ekonomisi ve askeri enıniyeti istikrarlı bir hale gelmiş olınıyacaktır. Almanyanın Avrupa ordusuna iştiraki esas itibarile kararlaştınlmıs olmakla beraber, henüz Alman birliklerinin teskiline başlanmamıstır. Halbuki Sovyet Rusya müttefiklerdpn daha evvel davranarak Doğu Almanyada. bir askerî kuvvet vücude getirmiş bulunnyor. Hulâsa Atlantik Paktı camiasının kuvvetlenmekte olmasına rağmen mevcud muvarenesizlik henüz izale edilmiş değildir. Bu itibarla Mr. Eden'in, harbin Avrupadan uzaklastıği hakkındaki iyimscrliuine kolayca iştirak edilemez. Bu iyimsprliçin tahakkııku için Batılı Avrupa devletlerinin, Nato Baskomutanının «rkomünizme karşı k*wdi öz miidafaalarını süratle ıslah etmedikleri takdirde, Amerikan vergi mükeHeflerinin paralannı, Avrupaya dokmekten vazçeçebilecekleri» yollu ihtarını gözönünde bulundurarak d;>ha büyük gayretler sarfetmeleri lâzımdır. en arasıra bu sütunlarda dayaktan bahsederim. Cemiyetin ve milletin se lâmeti namına bazılanna dayak atılmasını tavsiye ederim. Arkadaşlarımız içinde buna muanz olanlar vardır. Hattâ tstadı Edeb Refik Halid Bey ağabeyimiz bunların ser defteridiı. Maazallah.. Aman elleri alışmasın.. Sonra hepimizi falakaya çekerler. diye tehaşi eder. Gerçi pek haksız değildir. Yakın tarihimizde gaze'ıecilerin döğüldüğü, hattâ öldürüldüğü görülmiiştür: ama dayağın fayda ve mahzurunu karşılaştınrsak her halde lüzumuna inanırız. Çünkii hizim ifimizde dayaktan başka şeyle yola gelmiyenler var. Sayıları da artıyor. Sade bir âsayiş ve âmme nizamı bozucusu değil. millî karakterimizi lekeleyici vasıflar arsmızda dolaşıyor, gelişiyor, artıyorlar... Evet.. Sopa nerede lâzım?.. Bu suale cevab venneden.. Ktrafımızda olan bitene bakalmı.. Y'enî araba vapurları geldi. Ne eüzel şeyler dejil mi? Ben uzaktan bakmaya kıyamıyorum.. Her halde yolcular da binerlerken vapurun kırılıp bozulmamasmı özlerler... Gel gelelim.. Bu yeni vapurların ayakyollanndaki musluklan çalmışlar.. Evet.. Aptesane musluklarını çalmışlar.. Bütün camilerde, yeni yapılmış çcsmelerdeki musluklan da çalarlar. Çahyorlar.. Zavallı çeşmeler, burnu düşmüş insan gibi gelen gecene: Şu halime bakın! Ben size abı hayat veriyoıiım. Siz benim gözümü kör ediyorsunuz. Utanmaz mısınız? der gibi.. Ama aldıran kim? Devam ediyorum.. Gene bu yeni vapurların kanapesinde sarı çiviler var.. Sıra bunlara gelmiş.. Her gün birkaç tanesini söküp kaldırıyorlar. Kanape çivilerini çahyorlar, arkadaşlar.. Bunu yapanlar. içimizde. Ve.. Tecrübeli memurlar bekliyorlarmış.. Çivilerden sonra sıra kanapelerin derilerine geliyormuş.. Onları da kesip pantalon dizlerile. ceket dirseklerine eskimesin diye kaplıyorlarmış... Bu bahis burada bitti. Diyelim ki küçük de olsa bu haydudluktan bir fayda elde ediliyor, Ya büyük mağazaların vitrin camlarını çizen ve ayıb kelimeler yazanlara ne diyelim? Bunların kân nedir?.. Çocuk Esirgeme Kurnmunun balosu Mahkum olan Amerikan askerleri Harb tehlikesi hakikaten uzaklaştı mı? çocuk 100,000"» 1 5 Kişiye beş Apartıman Dairesi ve bir çok para ikramiyesi OARANTI B A \ K A SI Bu keşideye iştirak etmek üzere 84.I9J2 akşamına kadar hesap açtırınız. Geçiyorum.. Otomobil çahyorlar. Zabıtamız maalesef bunlan önlemekten âciz. Arabanızı sokakta bırakmayın! diyorlar. Bırakmıyalım; ama bir gece misafirliğe gittiniz. Arabayı kapı önün den başka nereye bırakabilirsiniz? Yani bu tavsiye araba çalınmasının önüne geçilemediğini itiraf mıdır ? Bir büyük şehrin içinde araba htrsızlığı da olur: ama kaç tane olur? Haftada dört beş, ayda beş on tane oldu mu? Orada araba sclâmeti ARİDİN DAV'ER yok demektir. Çare aramalı. Yoksa herkese arabasını garajda saklaSovyetler, olimpiyadlar için masını tavsiye etmek bir polis vazi» fesi değildir. Ne ise bu sözleri patngilizlerden yat satın rantez içinde söyledikten sonra, alıyorlar araba hırsızlarıııa geliyorum. HerifLondra, 6 (Nafen) Heisinki o ler arabayı çalmak için pencere limpiyadlannda kullanılmak üzere camını kırıyor. Kapıvı açıyor. KonRuslarul buradan yatlar almağa tetak yerine anahtar uydunıyor. Ve şebbüs ettikleri bildirilmektedir. Şimdiki halde Sovyet temsilcileri alıp gidiyor. Şehrin içinde bir yerde iki yat almış bulunmaktadırlar ve arabamn ne kadar sökülüp satılacak daha da alacaklarmı bildirmişler şeyi varsa hepsini kaldırıyor ve otomobili lâstiksiz, akümülâtörsüz, dir. radyosuz, saatsiz bırakıyor. Haydi G. Saray şilepinin ikinci bunlan sonradan haşkasına satıyor kaptanımn refikası (böyle hırsızlanıa eşyayı da hangi namuslu satıcı ahr. O da a\n bir pencereden diiştü Geçenlerde Karadenizde batan davadır yal) Lâkin giderken döşeGalatasaray şilepinin ikinci kapta meleri kesiyor, doğruyor.. Ve öyle n;nın refikası Bayan Nilfia dün ak bırakıyor. Bunun kân ne? şam ikamet etmekte olduğu apartımanın ikinci kat penceresinden düşerek ağırca yaralanmıştır. Derhal Kuledibi hastanesine kaldırılan Bayan Nilfia tedavi altına alınmıştır. İşte size bir takım vak'alar ki; evvelâ faillerini bulınak zabıtamız için eski tabirle bir «emriasîr» yani pek zor bir iş. Çünkü bizde ip ucu bulmak için sopadan başka usul yok. Yakalanınca da eğer mahkemeye düşerse beş on günlük bir Pakistanlı profesör Abdülhakim ceza ile kurtuluyor. Ve hapishaneşehrimize geldi den çıkarken büsbütün usta çıkıIslâra Kültürü Enstitüsü Direktörü Pakistanlı profesör Abdülhakim. ihti . yor. İşte sopa bunlar için lâzım. sası dahilinde olan mevzular üzerinde Amerikada 50 den fazla konferans ver dikten sonra dün gece uçakla şehrimize gelmiştir. Memleketimizde bir müddet kalarak Ü^versite Rektörü ve profe sörlerle teraas edecek oian profesör Abdüîhakim, bir kaç gün sonra Kon yaya gidecek ve Mevlânanın kabrlni ziyaret edecektir. Kendisinin Mevlâna hakkmda bir de kitebı vardır. «CL'MHURİYET» Sonra unu!.m:yaiım ki, Amerika geçen harbde de Avrupan.n imdadına koşmuştu, insanî bir sulh yoluna parasını ve kanını dökmüştü. Buna mukabil ise...» Ragıb beyin sözü ağzmda kaldı; zira, tam bu sırada Sevim. Eİnema ertistlerinden Clark Gable'e benzettiği bir deliksnhyla bardan içeriye girdi. Her ikisi de Ragıb beyi görmemezlikteri gelerek, yahud da, eerçekten görmiyei'ek tezşâhm tâ öbür ucuna eidip durdular. Bu aperetif saatinin son dakikalarmda, herkes tezgâh baş:na üşüştüğü için ilişecek tek bir eskabo kalmamı'ştı. Bir müddet. konsomssyonlarını ayakta jçmekle bir masa başına geçip oturmak arasmda mütereddid kaldılar. Derken, b'ri. yerini Sevime terketti ve Clark Gable'le benziyen delikanlı onu bir bebek gibi iki el:le belinden tutup boş kalsn eskabonun üs kalsn üs, delikanlı ile göz göze tüne çıkarıp oturttu. Ragıb be gelıvermesin mi? Ve bu. hemen Ve. j kolunu havaya kaldırjp Faşist ' ' • t r iUniımıı havava kaldıriD Fasist yin yüreşi ağzına gelmişti. sapsarı kesilen yüzünü nereye selâmını andırır bir el işaretik çev receâini b;lemiyordu. Ya ona: nındaki herif. hâ!â konuşuyor. « Hello Ragıb!...» diye sesFakat, Raçıb bey kulaklarmda lenivermesin mi? ki uğultudan, artık, hiç b'r şey Ragıb bey şaşkınlığından ne işitmez oldu. Clark Gable'in e yapacağını bilemeyip delikanhya ^iti Sevime bir domates suvu. alaturka bir selâm verdı. Bu eskendine de bir martini ısmarladı. nada Sevim. yüzünü ona doğru Arka cebinden bir uzun gümü? çevirmişti. Fakat, bu yüz neyi tabaka çıkarıp Sevime uzattı. ifade ediyordu? Bu yüzdeki gözSev'm, bunun içinden b r sigara ler ona bakıyor muydu; bakmıalarak kan kırmızısı bir ruila yor muydu? Anlaşıhr gibi deboyanmış dudaklarına götürdü. ğildi. Gerçi Ragıb beyin buna Bir küçük alev parıltısı, Sevi alışmış olması lâzım gelirdi. Aymin, saçlarile yerıya kadar ör lar ve hattâ seneler var ki, bu tülü profilini ayriınlatıyordu. Sim yüz, yakından ve uzaktan, her di, bir beyaz serpantin şekline kendine çevrilişte Ra?ıb bey şiren tütün dumanları, her iki Joconda'nın portresi ile karşı : s nin başı üstünde halka halka karşıya imişçesıne bir hisse kîdağılmaktadır. Ragıb bey, bütün pılıyordu; yani her yüksek sanat bunları, bakmadön, görüyor gi terbiyesinden amhrum (Joconda) biydi. Iseyircisi gibi o da bu muamma çehre karşısında anlıyamamazlıktan gelen bir kafa ve yürek yorguniuğuna düşüyordu. Burada, Seviırden bahsederken buyük resim ustasmın baş'eserin: rastgele hatırlarrıyoruz. Son, ^amanlarda Savimle (Joconda) arasır.da hayret verici bir benzerlik bulmağa başlıyan Ragıb beyin bizzat kendisidir. Hattâ Sevimin yeni ahbabı için onunla daha tanışmadan evvel «Aman Yârabbi, ne kadar da Clark Gable'e benziyor» diye söylenışlerinin bilmem kaçmcısında Ragıb bey de onun yüzüne dik dik bakarak: « Siz de; demişti. Siz de gittikçe Joconda'yı andırmaktasınız.» Ve Sevim hırçın b r tavırla: ,< Bu da kim oluyor?» diye sormuştu. Bunun üzerine Ragıb beyin ona, bu meşhur portreye dair uzun uzadıya malumat vermesi ve genc kızı çirkin bir kadına benzetmediğini isbat için portrenin büyük I arousse kamusundaki fotoğraf kopyasını göstermesi lâzım gelmişti. Lâkin, gene onu tatmin edememişti. Zira. Sevim, Jaconda'yı «buz gibi soğuk» bulmuştu. . Ragıb bey de. şu Sevimin beğendiği delikanlıda bayağılık, kabalık ve şımarıklık gibi bir sürü kusurlar buluyordu ama, ağzını açıp bir tek kelıme söyle meğe dili varmıyordu. Hattâ, de siperlerde ve havalarda çarpışan min kendisine karçı yaptığı lâü nice nice İngiliz genci :1e mekteb düşününce balilik nevinden nice saygısız arkadaşı olduğunu muamelelerini hoş görüp geçiyof kendini âdeta bir asker kaçağı sanıyormuş. Delikanh, bu lâfları du. Onunla tanışah daha on beş en zıyade Sevimin yanında tekgün olmamışken, kırk yıllık dost rar eder dururdu. O da: gibi, bar köşelerinden bu «Hello, « Neden asker kaçağı olaRagib!» diye bajınşlar; yanyana cak mışsınız? Hiç te değil... Siz oturup konuşurlarken omzuna Meksikalısmız;» demekten bıkıp vurup dizine dokunuşlar; bir usanmazdı. Fakat bir gün, Clark takım açık saçık hikâyeler an Gable'in, asıl Clark Gable'in suiatışlar; kaba saba şakalar ed ş bay olarak Amerkan ordusuna ler onun ne kadar aşağı tabaka girip Pasifikte bir yerde harb lardan gelme görgüsüzün biri ettiğini işitınce Meksikalı ahbaolduğunu isbat etmekte değl bının teessürlerine hak vermeğe miydi? Halbuki, kendi iddiasma başlar gibi oldu. Birinin, öbügöre, küçük bey baba tarafından rüne büsbütün benzemesi için Mexico'nun en asil ve en zengin bir subay üniformasile cephelerbir ailesindenmiş. Ana tarafın de görünmesi lâzım gel;yordu. dan da bilmem hangi İngiliz lor Sevim. öbürünü aktüalite filmledunun torunu imiş. Zaten. bunu rinin birinde bir alay Amerikan isbat için de yarım yamalak fran askerinin arasmda bu kıyafeti sızcasını bir özenti İngiliz şive ile yürürken gördüğü vakıt hesile söyleyip durmaktadır. Clark yecanmdan, az kalsın, bir çığlık Gable, eşitinin paîavraları bukoparacaktı. Zaten, Servet beyin nunla da bitmiyordu. Onun, bir kızı, o andanberidir ki, bir harb de kahramanlık tashyan tarafı devresi içinde yaşadığınm farvardı. Meselâ, harbin başındankına varmıştı. O andanberidir ki, beri İngiliz ordusuna gönüllü oharb denilen şeyi çok ehemmilarak katılmak istermiş de bir türlü yolunu bulup gidemezmiş yetli ve dikkate değer bir hâdıse ve bu, onun için büyük bir vic telâkki ediyordu ve sabahtan akdan azabı imış. Öyle ya, kendisi §ama kadar radyosunun başıngibi yiğit bir adama anneslrun dan ayrılmadığını bildiği Ragıb memleketini müdafaaya koşama beye durmadan, harb havadisı maktan daha ağır bir ayıb tasoruyordu. savvur edilebilir miymiş? Hele (Arkası var) İthalât bürosu kurulacak İstanbul Ticaret ve Sanayi Odası yeni t'.caret rejimini tesbit eden ntzamnanuenln gerektirdiği bazı hizmetleri ifa fdebılrrek icin bir ithalât bürosu lcurmak üzeredir. Ticaret Odasında bir müddettir yer sıkıntısı çekilmekte ve memurların bir kısmı koridorlara yerleştirilmiş bulunduklarından yeni büronun nereye kutulacağı henüz kararlaştırılamamıstır. Kanunlar, milletin cemiyeti idare için kabul ettiji prensiplerdir. Şa saydığım hallerle buna benziyen vak'alara resmen dayak atılmasını reyiâm usul ile bu memlekete soralım. Eğer dayak taraftarlan yüzde doksandan aşağı düşerse elli sopaya razıynn. Lâzımdır. arkadaşlar dayak lâzımdır ve biz bu haytalıkların. bu serseriliklerin, bu şehir hay« dudlıığunun ve bıı kıncı, yıkıcdığın önüre başka türlü geçemeyiz. Şu demokrasi sakızını ağzımızdan çıkaralım da hakikatleıi ve onun icablarını görüp itiraf edelim. B. FELEK KAMGA Üstün kahte, düzgün iplik, en kısa tesumai. ABDURRAHMAN MALTA0ÛULLAR1 fabrikasında yapılır. Marıarımız Avrv.pa iplüılerirıden daha iyi ve düzgündür. HER TÜRLÜ SİPARİŞKABULEDİLİR. L Alexandre Du.ııas Pere'in merak ve heyecanla okuyac3ğımz bu eseri nefis bir şekilde basılmıştır. Tanesi 100 kuniitur. Ahmet Halit Yaşajroğlu Kitabcılık ve Kâğıdcılık T.L.Ş. İstanbul Üç Silâhşorlar I u J l