22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4JDMHLKİVR l.Vasm İKTİSADÎ BAH1SLER Amerikan yardımlar. ve Ttirk ekonomisi 1 Elde edilen neticeler Yazan: Osman Okyar 1952 temmuz ayında Marshall plânı nihayet bulmuş ve yerini Karşılıklj Güvenlik tdaresine terketmiştir. 1951 senesi sonlannda Türkiye Atlantik ittifakına iltiha etmiş ve o zamana kadar Truma doktrini namı altmda Amerika Bir leşik Devletleri tarafmdan Türk yeve yapılmış olan askerî yardım daha geniş bir ittifakın çerçevesin girmiştir. Binaenaleyh, mezkur as kerî ve iktisadî yardımlar sayesin de şimdiye kadar elde edilen neü ceîeri gözden geçirmek ve yeni ya dım şekillerinin münasebetile mey dana gelen meseleleri tetkik etmek lcin müsaid bir zamanda bulunu yoruz. Bu mevrulara tahsis edilen lk yazmın birindsinde şfmdiye kadar Türkiyeye yapılmif olan askeri ve Iktisadl yardımlann umumt neticelerinl gözden geçireeefiz. Tahlilin daha ziyade iktisadî cepheden ya pılacağı ve askerî yardımın asker1 ve teknik eihetleri üzerinds durul rnıyacağı kaydediimekted'r. Ancak yaşadığımız devirde askeri yardım ile iktisad! yardımm şekil ve tesir lerini birbîrinden ayırmak çok güç, hattâ imkânsızdır. Askeri yardımın Jekli ve miktannın, âmme masraf lan flzerindeki akisleri dolayısile îktisadt mahiyette tesirlerl olaeajı gibi, iktisadî yardımın, memleketin Iktisadl takatinde meydana getireeefi değişmeler dolayısile. askerî kudret üzerinde tesir iera edeceği •ünhesizdir. Bu itibarla bunlan beraber mütalea etmek ve mütekabil tesirlerini nazan itibar» almak mec buriyetindeyiz. MevTua girmedea Bne«, diğer mühim bir noktaya temas etmpk istiyorum: Bugün Amerika Birleşik Devletlerile Türkiye arasında grtt tikçe genişleyen ve sağlamlaşan bir dostluk mevcuddur. Her iki milletin dünya görüşlerlnde müşterek noktalann bulunması ve oeynelmilel siyaset sahasmda her iki milletin menfaatlerinin yaklaşması bu dostluğun temellerinl teşkil ediyor. Her teşriki mesaide olduğu gibi milletlerarası teşriki mesaide de ta raflann rauayyen meselelere aid noktal nazarlarında aynlıklann bulunması gayet tabil vt hattA mukadderdir. Bu noktalann açıkça ve samimî olarak münakaşa edilmesi dostluğu zayıflatmak şöyle dursun, bilâkis kuvvetlenmesine yardım. eder. Bu husus, en şayaru takdir meziyetlerinden biri açuc. JtqtUAgaıa ile satnimiyet olan Amerikan milleti ile uzun Urihi boyunc» .dürüstlüğü ve sadakatile temayuz"etmiş olah Türk milleti için bilhassa variddir. Teşriki mesainin verimli olması için. esas gayeler gözden uzaklaştmlmadan, ister her fld milletin resmî makamlan tarafindan olsun, ister alâkah hususî teşekküller veya sahıslar tarafindan olsun, müşterek çalışma esnasmda zuhur edecek davslann, açık ve samimî bir şekilde münakaşa edilmesi temin eHilmelidir. Aşağıdaki satırlar, bu zihniyetten ilham.almağa çahşılarak ka'eme alınmıştır. Simdi, sıra ile, Truman askerî yardımı j\e Marshall iktisadî yardımının umumî neticelerini tetkik edelim: 1947 senesinde Başkan Truman'ın teklifi üzerine, Türkiye, Amerikanın göndermek va'dinde bulunduğu askerl yardımı kabul etmeğe karar vermiştir. , Truman yardımının. iki başlıca hedefi vardı: 1 Türk ordusunu modern si lâhlarla teçhiz etmek ye bu silâh lann kullanılmşsı hususunda ordu yu yetiştirmek ve bu suretle Tür kiyenin kendini müdafaa etrae kud retini arttırmak. 2 Türkjye gibi nisbeten faki bir memleket için, devlet bütçesi nin takriben yansını rutan ve mil let ekonomisi bakımından ağır bi yük teşkil eden aşkerl masraflann esaslı olarak hafifletilmesini temin etmek. Birinci hedefin geniş ölçüde ta hakkuk ettirilmekte olduğu hususu tizerinde zannederim herkes mütte fiktir. 1947 denberi yapılan geniş Amerikan yardımlan sayesinde Türk onfusu, donanması ve hava kuvvetleri, teçhizat bakımından, ehemmlyetli surette takviye edilmij tir. Sırf Iktisadl cepheyi daha eok alâkadar eden iklnci hedefa gelin modern »ilâhlann daht geniş ölçüde kullanılması sayesinde hari cf tmniyete halel gelmeksizin, or du mevcudunun ehemmiyetli dereeede indirilebileceği vt bu şekilde askeri masraflarda tsaslı tasarruflann eldt edileceği İimid edil mektt idi. Maalesef fltlnd hedefin tahakkuk ertirilemediği görülüyor. Asker! masraflarda esaslı tenzilât yapılamamasmın sebebleri şunlardır: 1947 denberi, çok uzun olan askerlik müddetlerini biraz lndirmek suretilt ordu mevcudunda bazı Indirmeler yapmak mümkün oldu ist de 1950 de hasıl olan beynelmllel durum dolayısile buna devam edi ilen yeni modern silâhlann kulhuulmau ve bakırry, . bilhafsa.» .ham rpadd» malzeme ltibarüt mühim larfiyaü mucib olmaktadır. Böylect bu ka Arfcası Şa. 4, Sü. 7 de =haberleri Üniversite bugün törenle açıhyor DÜSÜNCELER 1 Millî Türk Talebe Birliği, yüksek tahsil gencliğine hitaben bir beyanname neşretti AYDABIR Busün bir şaheser cıklı: Gulnln sofrasından: Mithat Cemal Kuntay^. Öldügii gün: Falih Rıfkı Atay ^ Sen şiir okuyunca: Faruk \afiz Çamlıbel •£• Yaş bahsi: Peyami Safa ^ Miras (Hikâye) Kerime Nadir ^ Bir rüyadan uyanış: Yusuf Ziya Ortaç ^ . Paris modası: Suavi Sonar +• Dünyada ve bizde futbol bakemleri: Ccm Atabeyoğlu ^ Pitigrilli'nin enfes bir hikâ yesi: Adnan Tahir + Tehlikeü deli: A. J, Cronln'in derin bir hikâyesi +• Röportajlar: Eski Türk evleri +• Mısır Kralının en görde rkkkasesi + Spor ve masaj ^ İstikJ>alin aynası: 1'eni bir fal +> Dans dereleri. AYSELİN GÖ2LERİ ' Server Bedi'in en güzel romaıu Bugün Çıktı İstanbul Ünlversitesi Bugün nat da Ten Fakultesinde yapılaeak buyuk bir törenle açılacaktır. Bu mıinasebetle. Rektor Üntversitentn senelık çahşmasını lzah edcn bir ko nuşma yapacaktır. Dığer taraftan, Oniversite ve yüksek okullar bugun açılmaları dolayısile Mılll Turk Talebe Blrügı bir beyanna me neşretmiytir. Yuiuelc taJuil gencll gine hit«b eden bey«ın»medt föyl* d». nllmektediT: Bugun yapıcı ve inanıcı bir ham leyle Turk vat»n ve mtlletlne vakfetti ğin aziz varlıgınla blraı daha yuksel mek lçln bir adım daha atmu bulımu yorsun. Sana bu duygunun heyecanlle hltab etmenln revkl içlndeyU. Buyuk milletlmiıln lnandığı ve gü. vendiği bir nesll olmaga lâyık Turk gencleri olarak almış v« alacagımız burün vazifeler» aarılm»nın kutoryrtin ldrak etmi| bulunuyoruitnkılîbcı yüksek tahsil Türk gencll. glnln Büyük A*«» ln 'n lıindt Büyuk mllletlmizin hlzmetlnde dalm» bir, dal. ma beraber olarak çaiısacajına dair verllmtı söz, Içilmiş andımııı bir kere daha tekrarlamak fırsatını bulmanın da ayrıca gönül rahatlıgt Içlndeylz. Büyük mllletlm!» b!r ker» daha bll. aln kl tfzerlne lhtlmamla titredlgt. gü vendlgl ve lnandığı (enellk vaz1f«l«rln. müdrik bir neail elmanın bahtlyarlıgı lçlnde yasamaktadır. Genc arkadas, Tallhin elindedlr. Onu bugünden ku! lanmak ıur»tllt on» yarınkl hallnî verecekdn. tyl ve yerindt a»rfedllen enerjlnln baaaramıyaeagı h)ç bir »ey olmadıgı glbl onauı da hlç bir »ey ba. »arılamaz. Gerl v« batıl ltikadların kShne blr rlhnlyttin «•Imelcrln* aldırıj etmeden yürü. Bankamız Merkez v t ŞubelerinUnutma kl Türk Tttuu. aydm ve deki tasarruf hes.iblanna aid aylık uyanık gencllgln 11leri Oztrlnd* lecektlr.» çekilişlerden 1952 yılınm FJkim ayına aid olanı 31 Ekim 1952 Cuma günü İstanbul merkezinde NoLondra Belediye Meclisi Başkanı ;er huzurunda yapılmıştır. bugün Türkiyeden «ynlıyor Aşağıda numaralan yazılı hesab Londra Belediye Meellal Bafkanı. be. raberinde eçi olduğu halde dün Anka. sahiblerine muhtelif EŞYA, HA YAT SİGORTASI, ALTIN ve PAradan uçakla $ehrlmlze gelmljtir. Bugün «aat 10 da Londraya mütevee. RA ikramiyeleri isabet ettiğini ve clhen mmeleketlmlzden aynlacaktır. her birine ayn mektublarla cins Milliyetçi Çinin Maniia ElçisJ e miktarlannm bildirildiginl saşehrimlzde i*e arzederiz. Mllllyetçi Çlnin Itllplnlerdeld tem. Hesab No. Aid olduğu şube silclsi Chen Chlch Young dün gece Pan •\dana Şubesi 27 Amerikan uçajh İle jehrlmlze gelmljtir. İstanbul Merkezi 163 Manllada. Büyu* K1?1 o'»rak vazife g». ren Milliyetçi Çin t«n8İlcl»i, şehrlmlzde 392 Adana Şubesi çok kı»a bir müddet kalaeak ve bura, 553 dan Yunanistan ve ltalyaya geçeeek. 909 Izmir Şubesi tir. 973 > * E!çl Akdeniz metnleketlerlnde Mllll. yetçl Çlnln mümesslll olarak blr müd. 2155 îstanbul Merkezi det nzitm gOrecek v» Mlihare Blrles. 2285 Izmir Şubesi ml5 Milletler toplantılarında bulunmak 2325 İstanbul Merkezi üzete New.York'a gldeeektir. îzmir Şubesi 2687 İngiliz mensucat fabrikatörierin. 3143 > > den bir grup geliyor 3599 İstanbul Merkezi Inglliz mensucat fabrikaiörlerinden 3993 blr grup bugünlerde memleketimize gelerek Çukurova ve Eee bölgelerlne 4503 5633 gldlp temulara baslıyacaktır. Anlasmaya vanldığı takdlrde grup 5739 memleketlmtzden küllljetll mlktarda 6035 pamuk alacaktır. 7915 Tanınmış bir Holandalı hukuk 8335 profesörü geliyor 8999 Holandanın tantnmıı hava hukuk 9239 profesörlerinden ve Krallyet Havayolla. 9765 rıbaş hukuk musavirt Goedhiua, Hukuk rakülteslnln davetllsl olarak 3 kasım 0655 0733 pazartesl gunü tehrlmlze geleeektir. Profesör. 5 ve 6 kasım günleri birer 6807 Beyoğlu Şubesi konferans verecek, buradan Ankaraya 6827 hareket edecektlr. Goedhlus'un Anka. 8773 ra Onlveralteslnde de konferanslar v«r. 9013 mesl beklenmektedlr 9099 9585 HABERLER 9909 • MTLLİ Sa\Tinma Akademisl bu «a. 1271 * bah aaat 10 da Yıldızda Harb Akade. 1489 milerinde yapılaeak blr torenl mutea Itll y5Eâl ıhit Yangınlar, fant kıb açılacaktır. •• İSTANBUL Saglık Müdür Muavl. * nl Dr. Zekl Bilgln. Bakanlıkça blr üst dereceye terfı ettirllmistlr * 5 KASIMDA Galatasaray Lisesi konferans salonunda yapılaeak bir top. Sanatkâr resinıler PANGALTI ! "antıda, Terblyevl Rehberlik Semlneri hakkında hazırlanan raporlar görüşule. cektir. Ingiliz Kumaş lthali * HALİCDE bağll duran Mecldlye Haber aldığımıza göre, İngiliz kruvazorunun bozularak hurda demir kumaş ithalinin mesele olduğu bu halinde satılmasına baslanmııtır. günlerde, K.B.K; büyuk kupon KASIM 1l SAFER 12 evlerile yaptığı hususî anlaşmalar sayesinde; kışlık çok zengin bir r • c § kupon koleksiyonu kurmuştur. Kuponlar 3.10 3,20 3;30 metO ü 6 < redir. V. | 6.31 IT58 J1T471T06 1^.391 4.S1 KB.K, Kumaş Mağazası Yeni E. ,1.24 6.51 1 9.41 12.00, 1.33 11.44 postahane karşısı Mimarvedad caddesi. 11 numıradadır.. Bilmem neden dilimixd« tdayak cennetten çıkmırtır» diyt bir söz vartkr; eennctUB «ücan kimseler t«rihi mukaddest» malArndur: A dem il« Havva v« bir d» İblis d«nilen şeytan. Bunlardan hiç biri nin, elinde falaka ve degnek, o • zeli saadet ülkesinden bu ebedî felâket diyarına göçtüklerini belirten bir kayıd bilmiyorum. Fakat memleketimizde tâ eskidenberi evlerde besiemelere dayak, mekteblerde çocuklara dayak, fırınlann önünde eksik ekmek satanltra dayak, karakollarda kabahatlilere, kabahatsizere dayak atmak için hazır duran falaka değnek oiduğunu bildiğım için bu son günierd* Beyoğiu caddesini temizlemek tedbiri olarak gene taraf taraf ısrarla ve şiddetle dayak tavsiyelerini okudukça şaşmıyorum. Mutlak bir surette dayağın daha şamil bir Ubirle bedenl eziyetin aleyhinde bulunmakla beraber Anayasada ve milletlerarası kabul edilmiş İnsan Haklan Beyannamesind» sarahaten menedilen vt ceza kanununda, fikâyet üzerine bir de cezası tayin olunan bedenî ıziyet (işkence) nev'inden olmadıgı meşru ve muta Dokuzuncu Büyük Millet Meclisimızce münakaşa netice sinde tesbit edildlkten sonra kanunarımıza geçirilecek olan dayak cezasına bir şey diyemezsek de böyle bir kanun çıkıncaya kadar herkes fikrini serbestçe söyliyebilir. Bu dayağın bir ceza olarak asayişi iade, Dayağa m ••••.•> Y a z a n : »••^•••••••••••ı A. ADNAN ADIVAR bilhassa Beyoğlu caddesinde gezîp dolaşmayı emniyet altına alacağına inananlar pek çoğaldı ve bu zatlar derhal bir kaç sene evvelleri Beyoğlu caddesinin (evet, Beyoğlu burada bir tip sokak ismi değil, bilfiil o caddedir; hep ondan bahsolunur) sakin ve sakit o'.masına sebeb olarak o zaman!ar dayağın hâkim oiduğunu gösterirler. O halde şu anlaşılır ki şimdi karakollarda dayak kalkmıştır. Ne kadar memnuniyet* şayan bir haber! Fakat arada bir gazetelerde ismile. resm:!e, dayak yiyenleri, mahkemelere müracaat «denleri d« görmüyor değiliz. Bir taraftan bunlan görürken, bir taraftan da münakaşalarda geçen sözleri dinliyoruz: Bır kere kanuna dayak cezası konulup mücrimler» sopa çekilmesini istiyenler, son günlerde İngilterenin İşçı Partisine mensup bundan evvelki hükumeti ve şimdıki Muhafazakâr hükumetin yani İngilterenin iki büyük siyasî partisinin de dayak cezasmın İnüilizlerin yazısız olan anayasalarmda dayak aleyhine bir an'ane olmadıgı halde tekrar cezalar trasma geçirilmesine razı olmamalarını pek beğenmiyorlar. Bu itirazlar İnglizleri ortaçağlardan kalmış ceza metoduna ne dereceye kadar rücu ett.rir, onu bilemeyiz. Şunu biliriı kı Beyoğlu caddemizde asayişi iade edecek, kadınlanmızı, kızlarıımzı gecenin herhangi saatind» olursa olsun ferih ve fahur dolaşacak bir sokak haline koyacak çare yalnız mütearrızlara dayak çekmek, sarhoşlan kusturmak olduğuna inanmak birar güçtür. Çünkü gene biliyorum ki Beyoğlu caddesinin (göriiyorsunuz ya hep Beyoğlu) o mesud günlerinde demokrasiye uymıyan diğer tedbirler de vardı. Hem de dayak mahkemeden karar alındıktan sonra değil, yakalanır yakalanmaz kemikler kmlıncaya kadar atıhrdı. Hattâ o zamanın bir büyük rabita âmirinin yanındaki arkadaşma bil» dil sarkmtılığı yapıhnca o zatın dayak eezasmı derhal ve bizzat sokakta tatbika mecbur oiduğunu işitmişizdır. Şimdi bir de dayak tedbirini en müessir çare sayanlardan bir k(smı, kanunt dayak teklifi t!e soze Türkiye Kredi Bankasından: başlayıp mücrimlerin meydana çıkarılması için yalnız itiraf, ikrardan başka çare olmadığına inandıklan için cürümlerin ispatı yolunda karakollarda istintak hen gâmında kullanılmasını da zarur: görüyorlar. Cürümleri meydana çıkarmak için, bir kibrit çöpünün bır düğmenin, yanmış bir sigara ucunun nasıi işe yaradığmı ve bu nunla uğraşacak zeki ve mütehas sıs memurlann kıymetini bir tarafa bırakarak sopa ile, yahud diğer ezi yet tedbirleri ile söyletmekten da ha kolay bir çare olmadığını iddia edenlerin, bizim gibi senelerdenberi yazıları ve sözierile fi'll şid detin, yani vatandaşlar üzennde «fi'li müessir» ikamın aleyhinde bulunmuş insanlara «zavalll safdil ler» diye bakan göılerini her an gö rüyor gibi olurum. İşte o vakit bu dayak taraftarlarının uzaktan, ya kından böyle bir dayak faslma temas etmek mecburıyetine uğramalarını için için temenni ediyorum Bir kere daha yazdım; bizde ha. pis cezalan çok müessir eezalar ol muyor. Hattâ kışın soğuk günleri. ni sıcak bir yerde geçirmek için kasden cürüm işleyip hapishaney» girenleri de işitiyoruz. O halde hiç olmazsa ya'.nız şu Beyoğ.u cadde sinde dolaşanları rahatsız edenlere karşı hapiı cezasını şiddetlendirdik ten başka onlar muayyen yerlerde, muayyen saatlerd» çahştırılsa belk: daha müessir bir eeza verilmiş olur.(Bu cümleyi yazdıktan bir. gün sonra İstanbul haplshanesind» vu kua gelen arbedeyi okuyunca mahfuz, haricle alâkası mefkud bir yerde inzibatı teminin güçlüğünü gödükten sonra, mahkumlan serbestçe yollarda çahştırmanm düşünülemiyeceğini bile anladım ve böyle nazarl teklif.erin ne kadar boş olduğuna bir kert daha hükmettim). Bir de dayağın alenen, yani medeni dünyanın kanunlarından kaldırılmış olan teşhir cezasıle verilecek olursa daha müessir olacağı düşünülülebihrse de bu noktada hatıra, devletimiz tarafindan da imza edilen İnsan Haklan Beyannamesinin beşinci maddesindeki thiç kimse zalimane, gayriinsanî ve haysiyet kuıcı (jrani teşhir tarikile) muameJelere tâbi tutulamaı» hük 3 aır f FHEM 8 " NALINA M1HINA Tamir bekliyen kimsesiz ve isimsiz bir sokak itanbulun sahibslz; v« sahfbtla olduklan için de bakımsız sokaklan hakkmda bn sütunda bir kaç yazı yazdım; misal olarak da Galatanın bazı çok işlek arka sokaklannı gösterdim. Bunlardan bir tanesi, geçenlerde söıdt tamir edildi. Pek iyi bilmiyoram ama ismi galiba Tahtatulumba lokağı gibi bir şey. Bn sokak, Karaköy • Tophane tramvayinın geçtiği Necatibey caddesini Rıhtun etddesina bağlayan arka sokaklardan blridir. Rıhtım eaddesine doğru iki kola aynlarak bir yandan gümrük soka. ğı ile birleşir, bir yandan da G»Jata Yolcu Salonu karşısındaki otomobil parkına gider. Bu sokağın yolu da, dapdaracık, yaya kaldınmları da etrafındaki sokaklannki gibi bozuktu. Bu yollann tamiri lânm geldiğini bir kaç defa yazınca her nedense tamir piyangosu bu yöla çıktı ve geçenlerde sözde tamir edildi. Biz de bazı yollann nasıl baştan savma tamir edildlğinl gör. mek için iljril'lerln bu sokaktan bir defa geçmelerini rica ederim. Yol, tamir edildiğinin ertesi günü kambur kumbur bir halde idi. Gün geçtikçe parke taşlar yer yer çökerek kaldınm dalgah bir şekil aldı. Sonbahar yağmurlan, hele bir kar yağsm, eskisinden daha berbad bir hal alacak. ŞU GARİB DÜNYA: Bedii Fak, Turhan Milletin Erkekliği Öldü mü? Tarih Olan Fıkralar: SİS Zîyafet Sofrasında Halfeden Başbakan! KÜÇÜK VALI: Nihad BaU y FOTO M. OZEN Kiiçük Vali Cumhuriyet Bayramında geçide nasıl iştirak etti? ROMAN: Cahid Uçuk SİYAH DANTELLİ ŞEMSİYE ROMANCNI OKUYAM HANIMLAR ARASINDA SİYAH D4\TEIXİ ŞEMSİYE MODASI ALDI YÜRÜDÜ. s >• bucuk 9. SÂYI ÇIKTI DECE GELEN «CUMHURİYET» in T e f r i k a s ı : 3 ^ Tank telefoou kapadı. Bir taksiye atladı, kardeşinin muayenehanesine gitti. Fakat o oraya varıncıya kadar, muayenehaneye arka arkaya üç has t* gelmişti. Hademe kadın, Tariğı başka bir odaya aldı: Içeride bir hasta var, dedi. Üç tane de, b«kleme odasında. Doktora sorayırn da, içeriki hasta çıkınca hemen siz girersiniz. Tank oturdu, beklemeğe başladı. Muayenehane sessizdi. Kendi bulunduğu küçük odsva bitişik bekleme odasında, sigara sandalyesinin üstündeki eski mecmuaian karıştıran bir hastanın, can sıkıntısile durmadan çeviraiği sahifelerin hışırtısından başka bir sey duyulmuyordu. üakikalar seçiyordu. Arasıra, beklivenlerden biri, gürültü etmemek için ayaklannın uc^ına basarak bekleme odasından çıkıyor, fazla ileri kadar gitmesin diye yanyolda kendisini k^rşılıyan hademe kadınla, bir geyler l yor, üzgün ve bezgin bir yüzle geri dönüyor, odaya giriyordu. Içerideki hastanın muayenesi uzadıkça uzayordu. Tarik sıkılmağa başlamıştl. Bir aralık, dışarı çıktı, hademe kadıni işaretle çağırdı. Kadın: Muayenesi bîtmedi, dedi. Çıkar çıkmaz haber vereceğim. Tam o sırada, doktorun oda kapısı açıldı, hasta dışarı çıktı. Doktor Ekrem, kapınm önünde hasta ile birlikte gözüktü, bir elı kapının kanadında, örtölü kanad* vücudile dayanarakj henüz bitrhiyen bir | lâfı tamamladi. O sırada Tariğı gördü. Fakat hademe kadınırj; bekleme odasını işaret etmesi üzerine, onun uzattığı randevu defterine baktı, »onra kardeşine döndü:. " Mühim deği], t..çabuk bitecek, üç muayene,: dedi."'Çok çok yanm saat sabret, Tîonra rahat rahat konuşalım. Tank, tekrar oturdu. jNajtleden: HAMDİ VAKO6HJ Boşuna geçen zamana acıyordu. Görülecek bir sürü işi, yazılacak iki mühim lâyihası vardı. Zekinin, Bursa hâdisesini çıkarttığı gündenberi, buna benzer beyhude işlerle heba olan kıymetli zamanlan aklına geldi, deli kardeşine, içinden bir hayli söylendi. Bursaya gidiş gelişleri; polis karakollannda, savcılıklarda, tevkifanede, mahkemede, hapisanede, timarhanede geçirdiği saa'.ler; hâkimlere, doktorlara müracaatleri; doktorlarla yaptığı hukusî münakaşalar, hukukçulara nıhi tababet nazariyelerile derd anlatmağa çalış malan, az vaktini mi yemiş, az yorgunluğa, az sinir bozukluklanna mı mal olmuştu? Şimdi büe, ailenin içinden nasılsa çıkan bu zırdeliyi rahat bir yere yerleştirdikten sonra, başlanru dinliyccelkerini umduğu şu anda bile, işte gene onun ileride açması muh temel belâlan önlemek endişeaile, vakit kaybediyar, belki p v t k v bediyordu. Nihayet, B3crem, oda kapısmda gözüktü. Gel bakalım, dedi. Şimdilik hasta kalmadı. Tarıkla beraber, muayene odasına girdiler. Doktor Ekrem: Ey, anlat bakalım, dedi, ne oldu? Tank. mobilyası hastalara mahsus demir ve muşamba tertibattan ıbaret bu odaya ne zaman gırse, sinirlenir. orayı yadırgar, oturacak yer bulamazdı. Ekrem, her zamanki gibi, kardeşine gene takıldı. Haydi canım, oturmana bak. Buradan sinirlenirsin, bilirim. Ama benim hastalanm, nihayet vücud hastası. Hastalıklan bulaşıcı bile olsa, bir dezenfeîcte ederiz, bir şey kalmaz. Senin yazıhane, benim bu muayenehaneden daha kirlidir Ma sanın karşısındaki koltuğa oturan davacılarla davalılan bir gözönüne getir. Rüşvet yiyeninden hak yiyenine kadar, o koltuklara günde kaç kişi oturup senden meded bekliyor, haksızlığı hak haline getirsin diye göz<inün içine bakıyor? Sen onlan dezenfekte bile etmezsin. Bir kere işine gelmez. Haydi, nazlanma da otur bakalım. Tank güldü, kardeşinin gösterdiği yere oturdu. Doğru söylüyorsun. dedi. A> ma bizim müşterilerin hastajığj ber«ket versin, bulaşıa değildir. Onun için, oturdukîan yeri muıadı taaffün maddelerle temizlemeğe lü Çünkü, bir defa, kan kocanın bazum kalmaz. Aksi olsaydı, ceza rışmamalan tehlikesi yok. Daha mahkemelerindeki sanık yerlerini doğrusu, halmm ifadesinden öyle temizlemeğe süblime kâfi gelmez anhyorum. Farzı muhal, bu tehlike di. mevcud bile olsa, başka türlü hare Öyle olsun, simdi anlat, ne ket edemezdim; zira teklifi yapan oldu? biziz, işi halletmeyi biz üzerimize Dediğim gibi, mesele halle alıyoruz. Herifi harekete getirmek dildi. Biraz pahalıya oturacak, ama için cazib bir kazanc ümidi öne sonunda müsbet netice alırsak, fe sürmeseydim. iş bozulabilirdi. Medakârhğa değer. Halanm bin lira rak etme, sağlama bağlanmıştır. Ekrem düşünüyordu. sma bir o kadar da ben eklemek mecburiyetinde kaldım. Seninle ya Ben bu işte bir tehlike iezer nyanya. gibi oluyorum. dedi. Ne söylüyorsun? İki bin lira Nasıl tehlike? # TEŞEKKÜR mı verdin? Bugün için •'*&.! belki, ama MuvaffakıyetH cerrahî bir mudahal» Yak canım. verir miyim? Şim ileride, bu adam bizi uğraştırabilır. ile muztarib bulundugum hastalığımı dilik yalnız söz verdim. Bin lirayı Mürüvvetle birleştikten sonra bertaraf eden Tıb Fakultesl Tedavi ve azımsadı. Beş yüz daha teklif et mıT Eksperimantal cerrahî kliniğl Basaslt. tim. Herif, paranm kokusunu du Evet. tanı kıymetli operatörlerlmizden yunca işi tefeciliğe döktü, pazarlı Ne münasebet? Bizim hedefiDr. MUSTAFA PEKİN'e ğa kalktı. miz onun Mürüvvetle birleşmesi. ve kendisine yardım eden Dr. Thcraaj Triandafilis'e lükranlarımı bildlrtriın. Haddinden fazla isteyecek di O mesele bir kert halledildi mi, Yüksek Muhendlj ye ödüm koptu. Neyse ki, kendisi artık kendisile alâkamız kalmıyor. Ozrneral iki binde durdu. Daha ileri gider Vadettiğimiz parayı verdikten sonkorkusile hemen kabul ettim. Elli ra bizden daha ne isteyebilir ki? Ekrem acı an gülümsedi. lira avans verdim. Üç ay mühlet Asıl alâka ondan sonra başlakoydum. Bu mühlet zarfında Mürüvvetle arası bulunur da banşır yacak gibi geliyor bana. Bu heriNüshası 15 kuruşrur larsa, benden iki bin lirasım, Ru fin aşağıhk bir mahluk o'duğu mcy Abone şeraiti Türklye Harie kiye haladan da kansını alacak. danda. Para için her şeyi yapacak j LUB Kt L'.ru K.r. kabiliyette bir serseri. Kendisi ne cehennem olup gidecek. 8100 Senellk 42.00 35 inci sayısı da çıktı ne bakımdan muhtac oldue«muzu Aralan bulunmazsa? 43 00 Altı aylık 22.50 24.00 O zaman iş kötü. Paralan ge anlayınca, yann, ikide bir MürüvÜç ayıık 12.00 veti boşayıp tekrar Rukive hala I Uçuncu cıld temamlanmak uzere4J0 • • Blr »yıık ne vermeğe mecburuz. • t K K * T İyi bir anlasmaya benzemiyor nın yanına yollamak tehdidıle biz ' dir. Eksik sayııannm ikmal edinir bu. Havadan para vermenijı ne ma den para koparmafa kalkmıyacaCazetemızt çonderilen »rra* rc ımzilM Kısa adres: İstanbul. Posta Kutunefreiiltin tdümenn ladt olunmaa ğını kim temin eder? I nası var? tlâıuardJLZi mecuuyet k&bul Bilâkis, gayet iyi bir anlasma. j (Arkası var) [ su 18; tîskit Yaymevi» Bugün bahsetmek Istediğim yol, bu kısa ve dar sokaktan daha mü> him olan başka bir sokaktır ki ismini sağda, solda köşebaşlannda aradımsa da levhasmı bulamadığım için yerini tarif edeceğim. Bu «okak Ziraat Bankasının yinından başlar ve Rıhtım caddesln* muvazi olarak Yeraitı eamüne ve ea> miin biraz Uerisinde, Denlzcilik Bankası merkez binasmuı önündekl otomobil parkına kadar fider. Bu sahibsiz, bakımsu ve bimsls sokaktan dün gabah geetlm; parka kaldınmı yer yer boculmuj, çökmüş ve çukurlar açılmışrır. Halbn» ki bir cadde yavrusu olan bn M kak çok işlektir ve günün her s«atinde otomobiller, kamyonlar v9 yiik arabalan buradan geçtiklerinden Rıhtım caddesinln yükü haflfler. Yeraltı camilnl feçtiktea sonra yolun parke kaldınmı biter ve otomobil parkınm bulunduğa Burhan Feleğin açtiğı bir davada meydanın asfaltı başlar. AsfaHıa yeni karar buradaki kısmı, nhtımm Bnündekl J5Z Ollmplyad'.arı ıırtsında Htrmet deniz kadar dalgaiı bir hal almışgazetMinin Burhan Felek hakkında tir. Bu gidlgle yakında yolun feyaptığı nejrlyat dolaymlle Felegin avu. rek parke, gerekse asfalt kısmı katı Burhan Apaydın tarafindan Sav. cılıg* miıracat edilmlj, bu nesrlyatın büshütün geçilmez olacaktır. Ya|Pu'han Fplejln hayatını tehllkeye iok. murlar ve kı; bastırmadan lUzumld tujhı blldlrilmlı ve ga7ete yaıı Islerl tamirler yapılına çok İyi olur. Yal» mudıiru Kemal Onan hakkında T. C. nız bu iş, yukanda bahsettlğim toK. nun 311 Incl maddesl uyarınca takl. bata geçllme»! İJtenmistl. Savcılık bu kaktaki gihi baştan rtvma ve t*ıde talebl kabul etmeylnce Kockell mahka. tamh şeklinde yapıhrM bofuna mesine muracat edllmls ve mahkpme emek ve para harcanmış olur. . Kemal Onan hakkında takibata gecilmejine karar vererek doüyayı t=tanbu1 Kore Tugayımızın B'rlncl Sorgu Yargıçlığma hava'.e etKomutanı kimdir? m'ştlr. Jcoioji Kurumu busün toplan A ziz okuyucnlanmdan biri, Cum* * huriyet Bayramı münasebetila tısına dcvam edccek Türkiye Jeoloji Kurumunun yıllık Korede yapılan tören hakkında ftatnplantısına işttrak eden tıyeler. dün zetemİ7de çıkan ve Panmunjon'daa BoSaz ve Bakırkoy clvarında bır tetkik verilmU olan bir ajans haberinde gezı^i yanmişlardır. Çalışmalara bugim Koredeki tueayımızın komufanı de Fen FRkulteslnde devam edllecekttr. Dr. Mehmed Topkaya «Gözlü Dev. General Namık Argüçün blr nutuk !et Üretme Çıfthjl cıvarında Hldrojeo. sövleHiâini okıımus: obenlm bildi» lojlk arastınna». î. S. 1. nin Türkiye ğime göre hıgayımızm yeni komu» mumes'sill «Turkivede Tetkik Edilen tanı General Sım Aeardır, bu habazı Manganez Ya*ak'arı». Doçent Dr. Ihsan Ketın "Tekton'.k Tecrubeler» berde bir yanhşlık olsa gerekı» dlyor. Evet, benim bndieime göre de mevnıunda konusmalar yapacaklardır tueay komutanı General Sırn A» Sağlık Bakanhffi Teftiş Kurulu cardır. başkanınm tetkikleri General Namık Argüç ynrda döaistanbul Saghk Mudurü İle blrllkte müştür. Bu yanlışı yapan bls de^ hastaneleri teftiş etmekte olan Sağlık Bakanîıgı Teftiş Kurulu başkanı Ke. piliz; o haberi gece geç vakh gm. mal. Haydarpasa Numune ha^tanesinl zetemize gönderen ajanstır. Niteklm gezmis. buradaki verem paviyonuna bir Aııadolu Ajansmın verdigi haberkat Uâveslle 35 veremll yatırılmasını de de General Sım A«ann konu*uy^un görmuştılr. • 500 Ünlverjitelinln tedavi ve lstira. tueu yarılıdır. Yaniışlı^ı y»p«n • hatine tahsls edilen Bevkoz kasrındakl jansa dsha dikkatli olmasını *avsiye ederiz. tamlrata yakında bajlcnscaktır. Bağlarbaşındakl çocuk paviyonu res. tore edllecektir. Teftlj Kunılu başkanı. Bakırkoy Akıl hastanesine llâve phınacak pavl. yonların lnsatını da gbzden gecirmlş. Fatih dlsparuerinin durumunu lncele. Marsilyada Ankara vapurund* yapılan tören mlstir. 9 1101 Aksaray Fatih eski Halkevi blnası Cumhuriyetln 2 u yıldSnümü. vamndakl dispan=erın Sajlık Bakan. Marsi'.yada bulunan Ankara vapurunda lıği"a baiianması kararlasmı«tır. buyuk bir meraslml» kutlanmıjtır. Bu merasimde Marsilya Vali«i, Beledly» KadıVöy Adliyesi Ha'.'tevi Başkanı, müttefık ve dost devletler binasına taşınıyor baskonsolosları. jehrln ruhanl reisi. Al Kadıkoy Adlıye binasımn ihtiysca manya. Isveç hükumetlerlnln temsilci. leri, Llman komutanı. Polis Müduni. kâfi gelmemesi »ebeblle mahkemelerin eskl Halkevi binasına nakli uygun gö. Marsüya Tıcaret Odası Başksm, »cen. talar ve baıın mensubları hazır bulun. rülmüstur. Bugune kadar nakledilebilen mahke. mu^'ur Bu munasebetle bir de kokteyl meler bu sabahtan ltibaren yeni blna. verilm ;tir. larında faalıyete baslıyacaklardır. \cni bir pastörize süt fabrikası Türk Milliyetçiler Derneğinin kuruluyor bıiffünkü toplanhsı Çehrlmiıde büyuk bır paıtörlze süt Türk Milliyetçiler Derneğl İstanbul j fabrıkası kuruîrnısını başlanmıştır. şubesi bugun saat 14 te Eskl Emnlönu Bu yeni fabrika gunde 100 ton kadar Halkevl aalonunda blr toplant tertib sut pastorlze edebilecektlr. etmistlr. Olgunlaşma Esntitüsünün blr Toplantıda Profesör Ali Fuad Başgil. yılda sağladığı kâr Turk Mü'.iyetçüer C,pUm\ Roskanı Is. Beyoğlundakl parta mllletvekili Said B!g>7 insan hak ve hürrlyetlerl mevnıunda birer konuş. nun açtığı sergi büyuk alâka ve rnghet gbrmuştur. Hergün yuzleree vatandaş ma yapacaklardır. sergiyı gezmektedır. 37 bin lira mutedavü lermayesl olan Enstltu. dışarıya yaptığı işlerden bır sene zarfında 22 600 lira kâr sağlamu ve bunu hszineye yatırmıştır. Hâlen Enstltüde 330 ögrenel bulun. maktadır. müne pek uygun olmıyacagl da haUra gelir. Zaten Anayasamızdaki işkence vt eziyet tâbırlerile ceza kanunumuzdaki eziyet mefhumunun hukuk ilmi noktasmdan tefsiri bilınmedikçe bu dayak keyfiyetint dair teknik ve mantıkî bir söz söylemek biraz güç oluyor: Kusrurmk gibi tedavi diye tevili de asla mümkün olmıyan dayak bir işkence ve eziyet ise böyle bir cezayı kanunlanmıza koytnak için Anayasanın tâdili icab etmez mi? Beyoğlu caddesinin nizam ve asayişini bozan o bataklık mahlukatına verilecek dayak cezasının müessir olması iç.n alenî olarak tatb ki ohaysiyet kırıcı» ve bınaenaleyh İnsan Haklan Beyannamesinin beşinci maddesine mugayir olmaz mı? İşte anaşılıyor ki her manasile bir hukuk devleti teşkil etmek o kadar kolay bir iş olmıyacak. Bu hususta bizi en ziyade tenvir edecek hukuk ulemamıza müracaati tavsiye edecektim ama buna şimdilik tehir etmek muvafıktır. Çünkü ilmin pek az fasıla ile birbiri arkası sıra iki defa istihfaf ve hattâ tezjife uğramasından korkarrm. Hukuk devletme benzemek teşebbüsünün iîk başladığı Tanzimat devrinde Şeyhülıslâm Meşrebzade Arif Efendi merhum, Vükelâ Mecbsinde yeni hukukî ahkâm konu!urken «bir kere de tarafı şer'in fikrini sorsak» diyenlere karşı «istediğinizi yapıyorsunuz, biz b;r şey diyor muyuz, fakat her şeyi bize sormayınız, sorarsanız bizim bir ölçümüz vardır. O ölçüye vururuz. Uymazsa ne yaparsınız» demek suretil« teceddüd ve inkılâba büyük hizmet etmiş idi. Sözlerinin istihfaf ve tezyif ile karşılandığını gören hukuk âlimlerimizi de günün birinde kırık bir gönül ve münfail btr dille «böyle şeyleri bari bize sormayınız» cevabını vermeğe mecbur ederek onlan en mukaddes vazifeleri olan devleti hukuka bajjlamak hizmetlerinden olsun alıkoymıyalım. CUMHURİYET
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle