Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
fc*~ CÜMHUEtsnET 28°fldm 1952 1 SONBAHAR Fâni ömür biter. Bir uzun sonbahâr olur. Yaprak, çiçek ve kuş dağıhr, tarümâr olur. Mevsim boyunca kendini hissettirir vedâ; Artık bu dağdağayla uğuldar deniz ve dâğ. Yazdan kalan ne varsa olurken haşir neşir, Günler hazinleşir, geceler uhrevîleşir; Tefrinlerîn bu hüznü geçer tâ iliklere. Anlar ki yolcu yol görünür serviliklereDünyânın ufku gözlere gittikçe târ olur; Her gün sürüklenip yaşamak ruha bâr olur. İnsan duyar yerin dile gelmiş sükutunu; Bir başka musikîye geçiş farz eder bunu. Teslîm olunca va'desi gelmiş zevâline, Benzer cihâna gelmeden evvelki hâline. Yaprak nasıl düşerse akıp kaybolan suya Ruh öyle yollamr uyanılmaz bir uykuya; Duymaz bu ânde ta$ gibi kalbinde bir sızı; Fark etmez anne toprak ölüm maceramızı. 5ehir= =haberleri Hab ihtacımız K O Ş E M D E N artn İngiltere, Almanya, İsviçre ve İtalyadan halılarutuza büyük bir istek var Son günlerde yabancı piyasalardan halllanmıza istekler artmıştır. Bilhassa İngiltere, Almanya, İsviçre ve îtalya gibi memleketlerden halılanmıza karşı büyük bir alâka gösterilmektedir. Bu ay içinde yukandaki memleketlere limanımızdan 31 bin lira değerinde halı sevkedümiştir. Bu miktardan 28 bin liralığı İsviçreye gönderilmiştir. İlgililere göre İkinci DünyaHarbi dolayısile duraklamı? olan ihracat işleri yeniden can lanmağa başlamıştır. Dış piyasalardan taleblerin art ması dolayısile halı istihsal bblgîlerinde kapanmış bulunan tezgâhlar yeniden çahşmağa başlamıştır. Piyasamızda İsparta halılan 5658. Gördes 2830, Simav 4041 lira a rasuıda satılmaktadır. YAHYA KEMAL MIll! S«vunma Bakanı Hulusi Köy men dun saat 15.30 da askeri uçakla Ankaraya gltmlst.ri Millî Savunma Bakanı Ankaraya gitti Milli Savrunma Akademisi İstanbul Kalkınma Demegi dün topland Hatiblerden biri, Millî Korunma Kanunundaki 30 uncu maddenin kaldınlışı sosyal bir buhrana sebeb olacaktır, dedi İstanbul Kalkınma Derneği dün fcğleden sonra tstanbul Ticaret Odası konferans salonunda aylık top lantısını yaparak Belediye ile Vilâyetin aynlması davasile İstanbulda kira ve mesken meselesini görüsmüştür. Toplantıya Operatör Emin Erkul riyaset etmekteydi. Belediye ve Vilâyetin aynlması meselesi hakkındâ söz alan Demek başkanı ve İstanbul milletvekıli Ahmed Hamdi Başar, bu yoldaki çalısmalan izah etmis., bu hususta Büyük Millet Meclisine bir teklif yapddığını söylemiş, mesele üzerinde ehemmiyeüe durulmaaını rlca *tmiştir muştur. Bir hatib, bu maddeyi mücerred olarak gözönünde tutmanın faydası olmadığuu, bu madde kaldınldığı takdirde sosyal bir buhrana sebebiyet verileceğini söylemiş; İstanbulda bir çok arsa dururken şehir haricinde inşaat yapıldığını, bunun anor.nal bir hal olduğunu, arsa spekülâsyonuna nihayet vermek gerektiğini, inşaatın teşviki lâzım geldiğini belirtmiştir. Söz alan diğer bir hatib, 5228 numaralı kanun gereğince Belediyeye geçîn arazinin henüz tevzi edilmediğini, bankalarm kredi imkânlannın bu hususta çok dar oldjğunu söylemiş ve emlâk karşılığı kredilerin her bankaya teşmil edilmesini istemiştir. Mlll! Savunm» Akademisi 1 kasım cumartesl günu saat 10 da Yıldız Harb Akademilerind» törenle açılacaktır. Mill! Türk Tftlebe Birüğlnln tstanbul Üniveraltesi bahçesıne diktireceği Ata. türk heykeli lçln açmış olduğu musab&kaya lştlrak eden 28 eser blr sergi halinde İstanbul Üniversitesi Profesör. ler evinde bugün teshlr edllecektlr. Bu münaaebetle bugvin saat 15 te btr tören yapılacaktır. Sergl 10 gün açık kala. caktır. «Atatürk heykeli» müsabakasına kahlan eserler teşhir ediliyor Ticaret Odası memurlannın sigorta işi tstanbul Ticaret Odası memuralrının sigorta lsl henüz blr hal »ekline beğ. lanmamıştır. Ev\felce Oda tarafından hazırlanan ve alâkalılar tarafından uygun görulen sigorta mukavelesinln lmzası gerl bıra. kılmıştlr. Buna sebeb, Odalar Blrliği. nin bu «lgorta ijinl bütun Turklye Tica. ret Odalarına teşmil ederek blr sandık vasıtaslle ldareyi dusunmüs olmasıdır. Bu scklıle «igortanın zor yumyeceği kanaati hâkimdir. Mukavele müfettiş. 1er tarafından da tetkik edllmiftlr ve «öylendlğine gbre memurlar lçln en musald sekilde yapılan bu tasarı »2 em. saline dayanmakta. yani blre karşı doksan lki vermektedlr. Sigorta mese. leslnin yakında halledlleceğı ve böyle. likle Tlcaret Odaları memurlarmın Is. tlkballerlnin teminat altır.a alınmıj olatağı kuvvetle ümid edllmektedir Başka bir misal... Tabit halde' birbirlerile geçimsiz, bir çok sahalarda, rekabet hissi duyacak kadar ayn İngiliz, İskoçyalı, Gallı ve Kuzey İrlandalı, müşterek düşman önünde yurdlan adalann topraklannı, sularını v« havalannı, kadın erkek nasıl canla başla savundu lar? Onlar da tek tek hürriyete düşkün insanlardı. Düşkün olduklan hürriyetlerinin zerresini ara madan herşeylerini fedadan cekinmediler. Çünkü tarihleri içindeki sert tecrübeler, onlara topluluk olarak istiklâl olmadan ferd hürriyetinin devam edemiyeceğini apaçık göstermişti. Bu bilinçle anladılar ki, devlet bütünlüğü ferd hürhüriyetinin ilk şartıdır. Onsuz bir bütünün parçaları, kendi başma hür olamaz. Hırçm Manş dalgalan üstünde kotra ve sandala kadar en küçük deniz vasıtalan, Fransa kıFerd hürriyetini gaye alan i e yılanndan Britanyaya kurtarılmış mokratik rejimlerde nazarî olarak yurddaşlan bu imanla işliyirek tadevlet istiklâli ikinci plâna geçmiş şıdı. zannedilir. Hakikat hiç de böyle Misal yeter. Kendimize gelelim: değildir. Bazı kitablann sahifelerine, bilhassa hürrivet buhram geçi İstiklâl Savaşı, Türk milleti dediğiren topluluklann buna doyulmuş miz kutsal varlığın topluluk büiştiyak tesirile akseden satırlan tünlüğünü kurtaran bir mucizedir. hayatın tabiî akısı altmda silinme Yaşı otuzun eşiğine gelen bu gürğe mahkum olmuşlardır. İkinci büz delikanlıyı, Cumhuriyeti doCihan Harbi icinde dört buçuk mil ğuran odur. Cumhuriyet, Türk tayon İsviçrelinin, ferd hürriyetini rihinde yaşamış devletlerin cüssece esas alan bu ileri topluluğun. yeşil en büyüğü değildir. Fakat ruhça çimenli veya her tarafı karlı dağ ve manaca en kudretlisidir. Çünkü lannın altını oyup açtıklan kaza Anadolu, bu devlete anavatan olmatlan görünce nüiuslannın azlı muştur. Gövde, artık etraftan uğına, kudretlerinin mahdudluğuna zakta değildir. Hududlannda, işlebakmıyarak herkese karşı kendile yen yüreğinin atan nabızlan durini savunma için duyduklan az yulmaktadır. Ajnı kültürde, aynı me ve iradeye hürmet duymamak emelde insanlann oturduğu bu top kabil değildir. Anlamışlardır ki, raklar, yüksek ve içten gelen bir İsviçre müstakil kalmazsa İsviçreli anlayışın ışığın'da gecelerden geçip gündüzlere kavuşmuştur. Siyasî hür olamaz. görüşlerdeki aynhklann silemiyeceği bir idrak, vicdanlan aydınlatmaktadır. Günlük ihtilâflar üstünde hepimize hayat ve vahdet baTUBA DERMANCI ğışlayan müşterek bir nur kaynaile ğı vardır. Ona gözlerimizi kırpmaNEJAT TEZELMAN dan bakalım ve istikbalimizi emniNikâhlandılar. yet içinde bekleyelim. Kadıköy 27 Ekim 1952 Hürriyet, ikl tarailıdır; biri ferde, biri topluluğa bakar. Ferddeki hürriyet, lradeyle; topluluktak: hürriyet, istiklâl ile kendini göste> rir. Yıkılan Osmanlı İmparatorlu ğunun Mütareke îstanbulunda Bi rinci Cihan Harbinin sıkı idaresinden sonra acayib bir başıbozukluk almış yürümüştü. Menfi haller için ferd, büyük bir serbestlik içindeydi. Fakat memleket havasına hâkim olan manevî baskı ve sıkmtı, hi bir vatansever Türkte en küçük gönül rahatı ve vicdan huzuru blrakmamıştı. O zaman acı acı anla> mıştım ki, istiklâli sarsılan bir cemiyette ferd hürriyeti kuru bır sözden başka bir şey değilmiş. O devrin gencliği, devlet bütünlüğünü bozucu fikirlere ne derin bir nefret; devlet istiklâli üstüne fikir vürütenlere r.e sarsılmaz bir muhabbet duymuştu. Sırf ilim ve fi kir sahasında kalmalarma rağmon bugün de. o devrin devletler hu kuku müderrisi Salâhaddin Beyle İstiklâl gazetesi Başyazan Musli hüddin Âdil Beye sonsuz bir sevg beslerim. Hürriyetin iki yönü ••^^^^^. Yazan: *~***>~w** I M1H1NA İçtimaî yaralarımıza karşı HASAN ÂLİ YÜCEL Hürriyet, küskünlerin ve kızgın lann nail olabilecekleri bir mazha riyet değildir. Hürriyet, muhabbet. ten haz eder, nefreti Bevmez. Hüı devletin hür evlâdlan olmada saa detimizi bulmağa bakmalıyız. Heı türlü tehlikeyle savaşarak, istiklâ linde kendi hürriyetimizi bulduğu muz bu bütüne, varhğımızın ta mmı borclu olduğumuzu daima ha ürlamalıyız. Tarihimizin her safhası gibi 29 yillık Cumhuriyet devrinin her bölümünü iyi tanımalı; bugün kü düşünüşle tenkid ettiğimiz par çalarını o günlerin zaruretlaril karşılaştırarak müsamaha lçind görmeğe kendimizi alıştırmalıyız Eksik buldu&umuz gayretleri. ken di emeklerimizle tamamlamağa ça lışmalıyız. İleri nesillere, yapılacak hic bir iş bırakmarlıeım sarlanlann gafletine düsmemeliyiz. Millptçe hür olmamızın işaret olan Cumhuriyet için harb mey daniannda ve banş içinrîe vürek ten savaşanlann bu büvük eseri nesilden nesle büvüye büvüye çığ laşıp gidecektir. Ferd hürriyetini amaç tutan genc deraokrasimiz millet hürriyeüne remiz olan dev let istiklâli içinde gelişecektir. Kor kusuz. fakat saygıh: hür. fakat dü zenli bir hayat. bu emelin gerçek leşmesini sağlavacaktır. Hürriyet, bir defa kazanılıp harcanacak bi meta değildir. O. hergün yeniden fethedilecek bir ülke, yeni gavret lerle elde edilecek bir kudret kay nağıdır. O, bir muvazene eseridir bir ahenktir. Sebeb olduğu nisbet te neticedir. Yakalamakla iş bitmez, muhafaza etmekle devam ede bilir. Her iki hürriyeti, ferd v millet hürrivetlerini saklayabilmek için onlan beraberce ruhlanmızd du\Tnahyız. Türk, insanlık hayatı içinde hiç bir zaman devletsiz, yani istiklâlsız yaşamamıştır. Devlet, onun için manevî bır babadır. Cumhuriyet bu geleneğin gidişinde sembolünü Mustafa Kemalde bulmuştur. On; verilert Gazi vasfı az gelmiş; millet Prof. İProf Dr. FAKAÇELLİ 2 Millî Korunma Kanununun 30 uncu maddesi hakkında bir çok KaNeticede, dileklerin alâkalı ma OlgurLİaşma Enstitüsünün sergisi Beyoğlu Olgunlaşnıa Enstitusunun tib söz alrruş, kimisi maddenın a kamlara bildirilmesi kararlaşmış, yeni yıl çalışmaıarır.a baslamaaı dola. leyhinde, kimisi de lehinde konuş toplantıya son verilmiştir. y.sile hazırladıgı sergi dun törcnle I I 28 Ekiınden itibaren bir ay kadar seyahatte biı bu'unacaktır. M ^J" »fc Bir adam, kızını iğfal eden delikanlıyı bıçakladı Evvelki gece Clbaltde bir yaralama hadisesi olmuşhır: Bundan epey evvel Sıvastan sehrtnnl. ze gellp yerlejen Dur»n Slmltçinin genç ve guzeld k u ı Farma, tanıstığı Mustafa Cesur isimll blr gencle gezmeğe baslamıştır. hk zamanlar bu lşe kızan Duranı, Must&fa evlenme va'dlle avut. rmıştur. Son zamanlarda kızlarmd» gayri t a . bıi haller gdren aile, Fatmayı eıtaştirınca gebe oldugunu anlamıştır. Bunun uzerlne çok hıddetîenen Du. ran. Mustafayı bularak bu :şl halletmeslni latemis, fakat Mustafa kızı alamıyacagını büdırmişf.r. Bu cevaba Binlılenen Duran, bıçağmı çekerek Mustafayı muhtelif yerlerın. den ağır surette yaralamıstır. Ysralı Cerrahpaşa hastaneslne kaldı. rılmıs. Duran yakalanarak Adalete teslirn edümlstjr. açılmıştır. Torende Mılll Eğitlm Bakanı Tevflk İleri, Millî Eğitlm jleri gelenleri, öğretmenler hazır bulunmuş. Pristekl Milletlerarası Tlcftret Oda. tur. Enstltü Müdlrt Refia Övünç, eserlerl sının Türkiye milll komlteslnln kurul. Tücude getiren genc kızlarımızı ve n.ası tejebbSslerlne geçilmljtlr. Komıtenin yıl »onuna kadar kurula. Bgretmenlerl Bakana tanıtmıs. mütei. ben sergl gezılmistir. Kızlanmızın cağı Iruvvetle tahır.ln edllmektedir. Ince blr levkle hazırladıkları eser. ler buyuk bir takdlrle karşılannıış. tır, eskl Osmanlı kadınlarınm elbise. llkleri, eskl paçalık'.ar. eski Coğma usulü elbiseler, feraceler çok begenıl. mlstir. Dün serglyi gezdikten eonra, Milü Eğitlm Bakanı, Enstltü Müdurure lAmerikada boyle bir sergi açmak uzere harekete geçelim» demistir. Milletlerarası Ticaret Odası Türkiye millî komitesi KERYANSARAY b e r m u t a d İstanbulun en lüks lokali olarak e n z e n g i n Atraksiyon programı ile Bu akşam fevkalâde yeniliklerle Sanyerde işlenen bir cinayetin dunışmasına başlandı Bundan blr muddet evvel Sanyerde kızı Iffetln baska erkeklerle gezdiğini söyliyen Nazımı bıçakla yara'.ıyarak clduren Mustafa Denlztn duruşmasına dur 3. Ağır Cezada başlîmıştır. tfadelerıne muracaat edılen katilin k ı . xı Iffet karuı Mümvvet hâdıseyi b'l. medlkleılni, komşuları Efteiy» ıle Coşkun da birşey gormedtklerini. Na. zımın Iffetle gezdlğıni soylemişlerdir. Sarıyer Çırçırsuyu müîtecirtnln oğlu Bügihuı clnayet gıinu Nazımla Iffeti sularda gdrduğunu anlatmış, 8 yaîin. daki Zekâi de Nazımdan İffete mek. tub gotürduğunü büdirmiîtir. Durusma. gelmlyen şahldlerln celbl lçın ba;ka gune bır&kllmıştır. Ticaret ve Sanayl Odalarlle Borsalar Birllgi, memleketımizde bulunan ya. barcı memleketler ticaret müşavir ve ataşelerile münasebete glrişmege karar vermiştir. Bu münasebetlerln, dost memleket pazar:arıle ptyasalarımız arasında ih»I. yaclara yarıyacak şekilde lnkişaf et. mekte olduğu gorülmektedir. Dün sabah, Pangaitı T?vukçu Fethı sokak 23.25 runaralı Ak apaıtımanı. nın lklncl daıresınde oturan 77 yaşın. daki Andriana Ondropuios, ruruldugu sinır hastalığmm teslnle kendtsini pencereden atarak intihar etmiştir. Memlekelimizdeki ticaret müşavir ve ataşelerile temaslar PAVİYON ve RÜSTİK BAR' ı AÇIYOR! Yemek Salonlanmızda program dev?"i etmektedir. NOT: Her pazar (16.3019.30) tam proeram ile matine Tel: 82270 82279 Bir ihtiyar intihar ettî enelil( 24 $e telcamtil EKİM 28 SAFER 8 IASI OLAMAZ Iklndl | V. 3 X O 3 KOHİNOR DlŞ M ACUN U Eseri blr ^Yapi Tasarrufu" hesabı aç re yaptıracaijın ev'm iıışa bedel'uvn o/o 25 ıııi bu hesapta biriklir. JDanUa geri Ualan Uısımm uzun vade ve az faizle tamumlar. 6.26 11.58 14.51 17.11 19.44 4.46 1.141 6.47 9.40 12.00ı 1.32 11.45 • E. GECE GELEN «CUMHURİYET» in Tefrikası:3O Hayır. Sen varsın diye değil. Olmasan da, kansile arasına ben giriyormuşurn gibi bir tavır takınırsa? Bütün bunlar muhtemeldir, hala. Ama ne yapalım? Nasıl önliyelim ? Ben de senden bunu sormak ve fikir almak istiyordum. Peki, siz bir şey düşüamediniz mi? Pek şaşırdım, düîünemedim. İlk aklıma gelen, biraz vakit kazanmak için adsmı savsaklamak. Zeki biraz durakladı, sonra, tered düdlü bir eda ile sordu: Mürüvvet Hanırn ne diybr? Rukiye hala, plânının temel taşlarından birini teşkil eden cevabı verdi: Mürüvvet mi? Vallahi, pek • kat'î bir şey söylemiyeceçım ama, hani ısrar edersem, galiba yanaşa«k. Yanasacak mı? Nasıl yanaşaoak? Yani, kocasile banşmsğa taraftar gibi gözüküyor. Kat'î olarak bir şey sordunuz mu? Kat'î olarak sormadım tabii. Fakat mektuba nasıl bir cevab vermek icab ettiğini bana sorduğu zaman, büsbütün kestirip a'.scak şekilde menfi bir şey yazmağa taraftar gözükmediğine dikkat ettim. Öyle ise tereddüde mahal yok, halacığım. Mademki Miiriıvvet Hanım, eski kocasının teklifini menii karşılarruyor, niçin endişe ediyorsu nuz? Adam banşma taraftarı, kansı da buna razı ise, iş zaten kendiliğinden halledilmiş demektir. Rukiye hala dudağını ısıtdı. Hesabsız lâf etmişti. Daha doğrusu, en sonra söyliyeceğıni en evveı söylemişti. Bir yandan da, söylediği yalanı Zekinin bu şekilde kat'î bir mütalea ile karşılaması hoşuna gitrnişti. Yeğeninin çok mantıklı cevabuıda, serzenişe benzer bir eda seziyordu. naha girersiniz. işiydi. Bunu yapsa yapsa Tank ya Işte beni düşündüren de bu. pardı. Cevab verdiniz mi mektuba? ilk iş olarak Tanğı harekete ge Hayır, daha vermedim. Ewe tirmek lâzımdı. Bu da ancak, kuvlâ seninle konuşayım dedim. vetli bir sebeb bulmakla kabil ola Savsaklayıcı bir cevab verme caktı. Rukiye hala, bu sebebi bulği düşündüm, diyordunuz. makta güçlük çekmedi. Evet, Mürüvvet burada yok, Tarık gibi çok egoist bir insanı, İstanbulda. On beş gün sonra gele şahsî menfaati cephesinden yakalacek, gelince cevab yazar deyip şim mak şartile istenilen tarafa sürükdilik başımdan savayım diye dü lemek her zaman mümkündü. ZeNakleden: HAMDİ VAROĞLl) şündüm. kinin, kendisi için, içtimaî mevkii Öyle yapın. İyi düşünmüşsü ve mesleği bakımmdan çok tehliIşlediği hatayı tamire çalıştı: nüz. Bu müddet zarfında başka bir keli bir adam olduğuna kanaat ge Mesele o kadar basit değil, şekil arar, buluruz, haîa. tirdiğini biliyordu. Mürüvvetin koZeki, dedi. Hemencecik kat'î hüküm Zekinin, biraz alâka gösterir gibi casını ona aratıp buldurmak için, vermiyelim. Mürüvvetin. kocasının teklifini müsbet karşılaması. belki olduğu mevzuu, sonra da soğuk Zekinin bu genc kadınla aynı evde de başka düşüncelerin tesirile ola kanhhkla mütaleaya başladığını gö yaşamasını hatalı ve tehlikeli gibi rüyordu. Halbuki bu, onun hiç işine gösterecekti. Zekinin zaten yarım bilir. gelmiyen bir şeydi. olan aklını bir sarsmtıya maruz bı Ne gibi düşünceler? Zeki, Mürüvvetin evden aynl rakmamak lâzımdı. Bu, Mürüvvetin Oyle ya. Koca ekmeği meydan ekmeği derler, oğlum. Burada, ken masmı tabiî karşılayacak olursa, evden uzaklaşmasile kabil olabiledi evinde sayılır ama, ne bileyim Rukiye halanın kurduğu plân te cekti. Mürüvvetin evden uzaklaşben, belki de kendisini benim ya melinden yıkılır, hattâ kötü bir ak ması da, bu kimsesiz zavallıyı eski kocasile birleştirmekle mümkünnımda sığıntı gibi görüyordur. Kim siilâmel bile uyandırabilirdi. Rukiye halanın plânı, baştan ba dü. sesizlik kolay değil. Yük oluyorum der, ahlâksızhğına, edebsizliçine şa, Mürüvvetin yanlarından ayrılRukiye hala, Tanğa bu telkini katlanıp kocasımn yanmda yaşa m.ısına Zekinin razı olmıyacağı ü aşılar aşılamaz, onun hemen faalimidine dayanıyordu. mağa razı olur belki. yete geçeceğini biliyordu. Gerçi, Üç cepheli bir taarruza geçmişti Mürüvvetin kocasuıa, kansile banşZeki, gene sustu. Hedefi, yeğenini Mürüvvetle evYüzünün ifadesinden, düşünce lenmeğe sevketmek olan bu taarruz ması ümidini vermek de tehlikeli taraflan olan bir şeydi. Fakat Rulerini okumağa imkân yoktu. da, Müıüvvetin kocasını gösterme kiye hala, böyle bir tehlikenin ta O zaman, çok fena bir ış yap lık gibi kullanacaktı. Fakat onu hakkukuna meydan bırakmamak mıj olursunuz, hala, dedi. Kocası nerede bulmahydı? Yeri yurdu için de çareler düşünmüştü. Adam, nın banşma teklifini, sırf size yük malum değildi. Muıüvveti boşa paraya çok düşkündü. Eski kansile olmamak için, yahud buradaki ha dıktan sonra bir aralık İstanbula arası bulununcaya kadar onu para yatı kendisine ağır gelIiği için ka gittığiııi işitmişti İstanbulda adam ile avutmak, işin neticesi alınıncaya bul edecekse, duıup dururken gü arayıp bulmak dÜBjama en gü$ ycrixıdejx kipırdfirnamaffmı t#" min etmek kâfıydi. Rukiye hala, plânının birinci kısmının muvaffakıyetle gerçekleştiğini görüyorau. Tarık uydurulan masala inanmış, ağabeyisi Zekinin Mürüvvetle bir evde yaşaması tehlikeli olacağına kanaat getirmiş, hemen kollan sıvamış, Mürüvvetin kocasının peşine adam takmış ,onu buldurmuştu. Bütün güçlük burada idi. Usttarafı, hemen hiç gayret sarfetmeden halledilecek kadar basit işlerdendi. Tarık, adamı yazıhanesine çağırtmışü. Daha lâfı açarken, para kokusu duyurduğu için, istediği neticeyi kolaylıkla elde edeceğini biliyordu. Para ümidinin yanısıra, karısuıın hâlâ hasretini çeken bir adamın yüreğine biraz da kıskanclık sokunca, iş kendiliğinden yoluna girmişti. Yazı masasının başında oturan Tank, misafirine karşısında yer göstermiş,, bir sigara ikram etmiş, bir kahve ısmarlamış, hemen para âfı açrruştı. Gerçi, haladan aldığı mektubda, kan kocanın, ayrıbnış olomaktan doğan bir nedamet içinde bulunduklan iması vardı. Fakat, böyle işlerde yanılmak daima mümkündü. Rukiye hala, Mürüvvetin, kocasmı özlediğini, evinde kendi gözile gördüğü için, bilebilirdi. Ama damın, Mürüvveti hâlâ istediği, anhş bir rivayet olarak kula&na saUndıysa?. . arhoşluk, eroincilîk, ka. dınlara ve nt^ktebli kı/.^^^^ lara sarkıntılık, nihayet cinayet salgını gibi i'timaî yaralanmızla mücadele etn.ek lüzumunu onu Ata sıfatile bağnna basmıştır kim#e inkâr edemes Ba mücadeCumhuriyet, bu koca milletin kudondorieri müaevverler, bilret, fedakârlık ve hayat muhassa hassa p lası olarak Atatürkün elile dikilmı Mücadeleyi tesirsiz Birak™ bir hürriyet anıtıdır. Çünkü onunla 11 h a l e k o y esirlikten kurtulduğumuzu gör zuatunızı ihtiyaca uygıi mekteyiz. Cumhuriyeti sade hane mağa çalışmak, idari makamlar, dansız bir rejim olarak değil; or mevzuatm tatbikında gevşik davdu, ilim, teknik, ziraat, ticaret, ranıyorlarsa onlan gayrete gStirmek münevverlere, basına teved; hepsi bir arada, millî hayat için zumlu her kudretin özü halinde cüh eden vazifelerdir. Öyle olduğu telâkki etmeliyiz. Hattâ demokratik halde, Vali ve Belediye Beisimir sistem bile aynı özden kuvvet al Prof. Fahreddin Gökay, kadınlara maktadır ve böyle olacaktır. O bas sarkıntılık edenler çoğalınca onlan langıc olmasaydı bu sonuc çıkabilir birer ruh hastası telâkki ederek akıl hastanesine gönderdiği zaman miydi? Cumhuriyet, millet bütünlerin ve nihayet mütecaviz sarhoşlar den mürekkeb Garblı medeniyete yüzünden akşamlan İstiklâl cadTürk topluluğunun tam girişidir. desinde bile kadınlar değil, erkek. Müslüman âlemine de ömek veren ler dahi gezip dolaşmak istiklalini bu istiklâl hamlesi, Garbh demok kaybedince sağa sola saldıran bu rat milletlere ve devletlere bizi a gibi sarhoşlan kusturmak tehdidinratan varhğımızın değer kaynağı de bulunduğu vakit itirazlarla karolmuştur. Tek tek, topluluğumuzun şılandı. Her iki tedbir de uluorta hürriyet ve istiklâline düşkünlüğü ve seri halinde herkese tatbik edil. müz derecesi, bu değeri yükselte mekten ziyade, cdemokrasi var, cektir. Medeaiyet,' şahsiyete hür istediğimi yaparım» diye kanuna, mettir. Medeniler, şahsiyetlerin nizama kulak asmıyan ve sarkıntıkadrini bılenlerdir. Kendine lâyı Iığı, aşın sarhoşluğu itiyad edigördüğü vasıflan ve haklan, baş nenlere gözdağı vermek içindi. Şekalarında görmeğe tahammül ede hir halkının huzur ve emniyeti için miyenler bu zümreye giremezler. ahnan bu idari tedbirİCTe memnun Tarih, bu hatalı göriişe düşenlerin olmak ve Valiyi takdir ve teşvik bir gün devrilip düştükleri muzah etmek lâzım iken bazı muhterem rafat yığınlarile doludur. hukuk profesorlerimiz, Ui karakaph kitaba dökerek akademik bir müFerd ve millet hürriyetleri sındaki münasebet, bir adım iler. nakaşa şekline soktular ve sarhoşu leyince millet ve insaniyet arasın knsturmamn işkence olduğuna i'eda avnile kendini gösterir. Millet ri sürdüler. Halka kan kusturan'açe hürriyet ve istiklâle ermedikç nn midesindeki suç tahrikçisi alferdde hürriyet olamadığı gibi bü kolü kusturmak hukuk ulemasıra tün insanlıkça geniş bir hürriye före bir işkencedir, binaenaleyh elde edilmedikçe de; milletlerin em kanunsuz, haksızdır ;yapılmamalıniyetleri en kuvvetli mesnedinden du\ Prof. Gökaya göre de sarhoş, mahrum kalacaktır. Birleşmiş Mil herkesin huzur ve rahatmı kaçıran, letler davasmın düğüm nokUs kavga çıkaran, kan dökmek istidaburadadır. Hususiyetlere girmeden dmı kazanmiş olan bir hastaHır; şurasını açıklayalım ki, hangi dev a\Tiı zamanda kannnun cezalandır. let olursa olsun bu davayı zede mayı emrettiği aşın sarhoşluk sulerse herkesten önce kendi hürri çunu işliyen bir adamdır: binaena. yetini ve kendi varlığını baltalamış leyh hasta olarak tedavi, suçlu olaolur. Ferd hürriyetinden millî is> rak da tecziye edilmesi lâzımdır. tiklâllere. millî istiklâllerden in Halklan ziyade mütecaviz sarhı^. sanlık hürriyetine geçiş hareketle lan kanunun himayesine lâyık gö« ri, beşer istıkbalinin gelişmesini rür gibi konuşan muhterem hu. tayin edecek başhca müessirlerdir. kukçulanmizm sayın eşlerile be»a. ber. caddelerde ve nakil vasıtalannda sarhoşlann tecavüzüne nğra«Ayvalık» vapurunun seyir madıklan anlaşılıyor Jîğer boyle tecrübesi yapıldı sarkıtıtılıklara maruz kalmış olDenizcilitt Bankası hesabına Rotter. dam teşgahlarında lnsa edılen Marmar salardı, eminim ki onlar da Valimltipl lAyvalık» vapurunun aeyir tecru zin dayandığı mevzuatı bulup mey. belerl y»Filmışt»\ Geminln müretteba dana çıkanrlar, hukuk bilgilerini tını teşkll eden 33 kijlUk bir kafıl bnumuzdeki gunlerde Rotterdam'a gön mütecaviz sarhoşlan değil; halkın dertlocektlr. «Ayvalık» vapurunun oı huzur ve rahatmı, şehrin emniyet bes. yirml gun İçinde llmınımız» gel ve asayişini korumak için kullanmesi bektenmektedlr. mak yolunu ararlardı. Aynı tipte olan «Gemllkt de bir ay Bir çok memleket geıdim; bınısonra îstanbula hareket edecektir. lann arasında su yerine içki içilen' Icr de vardı: fakat bunlann hiç bi. rinde bizdeki kadar bol sarhoş, hele mütecaviz sarhoş, kavgacı §arSt. Dr. SEVIM SONAıEZ hoş, bıçağa ve silâha sanlarak kan ile döken sarhoş görmedim. Dr. TURAN ÖZALP Geçen gün şehrimizin Inzıbatı Qa Nikâhlandılar vazifeli bir zat, Amerikan bahriye27/10/952 lilerinin körkütük sarhoş olarak gemilerine döner dönmez, hemen hir şırınga ile kusturnlmak sureDİKKAT tile tedavl edildiklerini söylüyor. du. Mpdent memieketlcrde sarhnşÖnümüzdeki aym ilk günlerind güzel ve şirin lârrlbalardan yen lann bizdekl gibi zabıtaya karşl bir parti geleceğini sayın müşteri geldikleri ve polislere hücum etlerimize müjdeler ve bu arada lâm tiklerl gbrülmemiştir. Böyle bir ba almamalarını kendi menfaatle şeye cüret edecek kadar kendilerinl 1 kavbetmiş olanlar da, ya bir cop ri namına tavsife ederiz darbesile yere serilirler ,yahud da ŞİMŞEK MACAZASI halkın yardımile kargatulumha e. Galata, Osmanlı Bankası dilerek karako'a götürülürler. Pokarşısında lis mahkemelerinde bu eibilere verilen ceralar ise hizdekinden çok ağırdır. Biz. sarhoşluğa karsı alelâde değil. olaganiistü tedbirler v« mevzut ile mücadele etmek zorundayız. Müdiriysti, Bayram dolayısile yannki Çarşamba. PerBir kaç gün evvel Kasunpaşada şembe sünleri sp'onlarmda hir kahveciyi vatağmda bastırarak soyan ve üstelik adamcağızı bıçakla delikdeşik eden 15 yaşlannda bir tertib edeceğini sayın müşgencin yakalandıktan sonra, bi» terilerine bi'dirir. gazetede çıkan resmini gördüm. Sıraselviler Taksim Sanki okuldan birincilikle diploma Tel: 44407 almış, yahud da hir spor müsahakasında rökor kırmtş gibi iftiharla gülüyordn. Bu sucu neden işlediğini soranlara da «Canım övle istedi de ondan» diye pervasız bir cevab vermişti. 15 yaşında bir suçlu çocuğun o sıntkan resmi ve küstah ceYEGANE ELDİVEN vabı. cemiyetimizin nasıl bir huhran geçirdiğini ve buna karşı biran evvel nasıl esash ve cesidli tedbirler almamız Iâ7;m seldi&ini gösterbu »ene >ık bayanlann me«e kâfîdir. İngiliz demokrasisi kullanacaâı eldivendir. artan suclara karşı dayak cezasını tekrar tatbik etmeği düşünürken biz tesirsizliği sabit olan mevzuatı. mızla içtimaî yaralarımızı tedavi edemeyiz. NORMANDİYA Matine GRENO TEŞEKKÜR Vefatl İle blzltri sonstız acı lçlnda bırakan kıymetli eşim sevgılı babamız, eniştemlz MEHMED ŞÜKRÜ TEZOL'un jenaze merasimlne lştirak etmek çelenk göndermek ve telgraf ve mektubla t a . zlyette bulunmak suretlle Bamimt alâkalarını esirgemlyen müefseselere, dost. larımıza ve akTabalarımıza, »yrı ayn mukabelede bulunmaya büyük acımıı mani olduğundan minnet ve Bükran'a. rımızın ib!Ağına sayın gazetenizln d e . laletlm rlca ederiz. Tezol allesl CUMHURİYET Niishasi 15 kunijtar Abone jeraiti Türkiye flaric GARANTİÜDİR Toptan yı Ptraktndt Sati} Y»rl: 12 Altı ayUk Oc *7llk Blt aylık •«fMllk Ll.a Ki. 42.00 S2J0 12.00 4.50 Lira Kn 81.00 43 M UM •.• O I K K A T • Gax€trml2* çbvderilen rprak o* vatıla» cdilmctin tad* etnnnuu Ubul «diloMt ŞEN Ş A P K A Yenicami 46 (Arkan var)