27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
12 Temınuz TAKİHÎ TEFRİKA: 7 O Necib Fazıliîegazeteciler arasındaki davalâr O n l » : Tevfik Sadullah Bastaraft 1 *tıct »ahifede laşlanmıştu. Kalabakk bir dinle•ici kütlesi tarafından takib edilen r e enteresan safhalar arzeden dünkü duruşmalann tafsilâtı şudur: İlk olarak «Büyük Doğu» dergisi sa hib ve mesulü Necib Fazıl Kısakürek iarafından «Yeni Istanbul» gazetesi Yazı İşleri müdürü Sacid Öget ve muharrir Fikret Adil aleyhlerine açılan davaya başlanmıştır. Davacının ve sanıkların hüviyetleri tesbit olunduktan sonra Savcılık iddianamesi okunmuştur. Bu iddianamede «Yeni Istanbul» gazetesinin 15 nisan tarihli nüshasında çıkan «İbret» ve «Baskın» başlıklı yazılarm hakaret edici bir mahiyet taşıdıklan belirtiliyordu. Sevk iddianamesi okunduktan sonra davacı mevkiinde bulunan Necib Fazıl Kısakürek söz almış ve şunlan söy lemiştir: « Şahsım hakkında 300 den fazla dava açılmıştır. Hayatta ilk defa başkalan aleyhine bir dava açmış oluyorum. Mevzuu bahis yazılarda benim din perdesi altında bir takım saf kimseleri kandırdığım, abdestsiz namaz kıldığım, kasaba kasaba, köy köy dolaşarak cerre çıktığım, kontrolsuz, hâyasız bir hayalin peşinde koştuğum açıkça ifade edilmektedir. Ben bunların hangisini yaptıysam, ispat etsinler. Bu hakkı kendilerine şimdiden veriyorum.» Başkan önce Sacid Ögete, Baskın başlıklı yazıyı kimin yazdığmı sormuş, o da şu cevabı vermiştir: Bu yazıyı ben yazdım. Fakat bu yazıda davacının şahsım alâkadar eden bir cihet yoktur ve hakaretâmiz değildir. Kumarhanede bulunduğuna dair telmihler varmış, öyle iddia ediyorlar? Yazı kül halinde mütalea olunursa telmihlerin mevcud olmadığı görülür. Yazı, bir kumarhanenin basılmasmdan mütevellid düşünce ve intibalardan ibarettir. Mürşid tabirinden maksad ne? Bu kelime davacuıın şahsı içın kullanılmamıştır. Çünkü yakalanan • Nakşibendi, Gayet basit. Bizzat «Büyük Doğu» dergisinin neşriyatı bütün bunların ispatına yarayan en büyük delillerdir. Necib Fazıl bu neşriyatile Atatürkün 19 mayısta Sam sur.a çıkmasını kendi hareketlerile mukayeselendirmiş, oradan Kayseriye, Malatyaya, Adanaya, Izmite gittiğini, «Büyük Doğu» cemiyetine aza kaydettiğini, rozet dağıttığını açıklamışbr. Binaenaleyh itham diye vasıflandınlan bu hâdiseler kendi neşriyatile müsbettir.» Müdafi avukat Baha Aksel, bir takım zabıta vak'alan müvacehesinde bir gazetecinin halkı ikaz vazüesile mükellef olduğunu belirtmiş, şöyle devam etmiştir: Necib Fazıl Kısakürek, dünya. işlerini dine alet eder mahiyette neşriyatta bulunmuştur. Savcılık, Necib Fazıl hakkında kullanılan «kumarbazlar» kelimesini hakaret telâkki etmiştir. Bu, oldukça garib bir telâkkidir. Kumarhanede basılan bir kimseye öyle zannederim ki «kuşbaz» denmez. Dense dense kumarbazlar kumarhanede yakalan dılar denir. Müteakıben söz alan Necib Fazıl Kısakürek dini dünya işlerine alet etmediğini, kasaba kasaba, köy köy dolaşıp cerre çıkmadığıru söylemiş ve sanıkların kendisine hakarette bulunduklarını iddia ederek cezalandırılmalarmı istemiştir. Neticede, sübut delilleri olarak «Büyük Doğu» dergisinden muhtelif nüsha lann mahkemeye getirtilmesi kararlaştınlmış ve duruşma bir başka güne bırakılmıştır. Bu davadan sonra «Yeni Istanbul» gazetesi sahibi Habib Edib Törehanla muharrir M. Nermi taraflarından Necib Fazıl Kısakürek aleyhine açılan davaya bakılmıştır. Bu celsede davacılan avukatları Baha Aksel temsil ediyordu. Okunan iddianameye nazaran. 30 mart 1951 tarih ve 54 sayıh «Büyük Doğu» mecmuasmda «Topyekun» başlığı altında çıkan bir yazısmda, Necib Fazıl Kısaküreğin davacılara neşren hakarette bulunduğu anlaşıhyordu. Sorguya çekilen Necib Fazıl dava mevzuunu teşkil eden 54 sayıh «Büyük Doğu» mecmuasmm neşredilmediğini, hazırlandığı sırada Savcılığm emrile ve zabıta marifetile toplattınldığırn söyliyerek şöyle demiştir: Ancak 58 inci sayıda pamuk meselesi ele alınmıştır. Pamuk fiatlarının yükselmesi tetkik edilir ve bundan istifade edenler açıklanırken bunların başında Habib Edibin bulunduğu zikredilmiştir. Yazıdaki merkum kelimesi hakaret değildir. Rakam iiadesidir. Davacının ^pamuk fiatlanndan istifade ettiğini nereden biliyorsunuz? Biliyoruz ve ispata hazınz. Müteakıben söz alan savcı, davaların birleştirilmesini taleb etmiştir. Duruşmanın devamı bu sebeble bir başka güne bırakılmıştır. Seyriisefer taîimatnamesîne ve *^bu mevzudaki Belediye tenbih ve yasaklarına aykırı hareketleri görülenler hakkında tatbik edilecek maktu ve peşin alınacak cezaları gösterir cetveldir Alınacak maktn ve peşin para miktan Sıra No. SUÇUN NEVİ Lira 1 Ehliyetnamesiz şoförlük etmek veya ettirmek 100 2 Ehliyetnamesiz arabacıiık etmek veya ettirmek 20 3 Ecnebi veya diğer belediyelere aid ehliyetaame ile Istanbul 4 5 6 7 8 9 10 11 12 plâkalı motörlü vesaitte şoförlük etmek veya ettirmek Amatör otomobil ehüyetile taksi arabası kullanmak Amatör ehliyetiie kamyonet, kamyon veya otobüs kullanmak veya kullandırmak Profesyor.el oto ehliyetiîe kamyon kullanmak veya kullandırmak Profesyonel oto ehliyetiie otobüs kullanmak veya kullandırmak Kamyon ehüyetile otobüs kullanmak veya kullandırmak Ehliyetnamesi olduğu halde yanında taşımamak Yo'cu taşımağa mahsus motörsüz deniz nakil vasıtalarını ehliyetsiz kullanmak veya kullandırmak Yolcu taşimağa mahsus motörlü veya yelkenli deniz vasıtalannı eh!iyetnamesİ7 kullanmak veya kullandırmak Arkanan takroa motör, yelkenli veya yelkensiz sandal veya benzeri gibi deniz tenezzüh vesaitini ehliyetnamesiz kullanmak veya kullandırmak Ehliyetnamesiz bisiklet kullanmak veya kullandırmak Ehliyetnamesiz motosiklet kullanmak veya kullandırmak KarnesıZ, otoroobil, kamyonet ve otobüs kullanmak veya kullandıımak Sıhhi muayenesini yaptırmadan şoförlük yapmak Sıhhî muayece cüzdanm1 yanında taşımamak Fertnî muayenesiz motörlü vesaiti sefere çıkarmak ve belediycce iiâa edilen tarihte fennî muayenesini yaptırnîanıak, (araba sahiblen) Fennî muayene cüzdanjnı yanında taşımamak (araba kullanan) Fireni veya direksiyonu bozuk motörlü vasıta ile sefere çıkmak veya bu vasıfayı sefere çıkarmak Lân.balarm:n birden faziası bozuk motörlü vasıta ile sefere çıkmak veya böyle bir vasıtayı sefere çıkarmak Taksimetresi bozuk motörlü vasıta ile sefere çıkmak, taksi ıstasyonunda beklemek veya böyle bir vasıtayı sefere çıkarmak veya taksi ıstasyonunda beklettirmek Taksimetrenin mühürü kopuk veya bozuk motörlü vasıta ile sefere çıkmak veya taksi istasyonunda bekiemek veya böyle bir vasıtayı sefere çıkarmak veya taksi istasyonunHa beklettirmek Hvs.ı»î binek vasıtalanndan gayri yedek istepnesi bulunmıyan motörlü vasıtslarla sefere çıkmak veya bu vasıtalan sefere çıkarmak Yırtık döşemeii, camları. kapılan ve tokmaklan bozuk ve umurr.i durumu kirli motörlü vasıta ile sefere çıkmak veya böyle bir vasıtayı sefere çıkarmak Belediyenin numara plâkası bulunmıyan motörlü vasıta ile sefere çıkraak veya böyle bir vasıtayı sefere çıkarmak Beiediye>:ce bastınlmış p'.âkalardan gayri plâkalan taşıvan motör'ü vasıta ile sefere çıkmak veya böyle bir vasıtayı sefere çıkarmak (sahte plâka) Belediyenin numara plâkası bulunmıyan motörsüz vasıta ile sefere çıkmak veya böyle bir vasıtayı sefere çıkarmak Tek piâkalı motörlü vasıta ile sefere çıkmak veya böyle bir vasıtayı çıkanrak 50 25 50 30 50 30 20 15 50 91 15 10 75 30 10 10 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 Marşpiyede veya tamponlarda adam taşımak Taksilerde muavin bulundurmak Motörlü vasıtayı sevk.ve idara cderkan tütfln içmek vya yemek yemek Dolmuş arabalannda, otobüslmrde v« tramvaylarda sigara içmek (yolcu için) Müşteri celbi maksadile bekleme mahallcrinde veya hareket halinde iken çığırtkanlık yapmak veya yaptırmak Arabada müşteri olduğu halde taksimetr* açmamak Araba boş olduğu halde taksimetre bayrağı inik olarak seyrüsefer etmek Dolmuş levhası bulunmıyan arabalarla dolmuş yapmak Müşteridea taksimetrenin gösterdiği ucretten fazla ücret istemek, veya abnak Müşteriden tarifeden fazla ücret istemek T*ya almak (dolmuşlarda) Müşteri aimamak v»ya müşteriyi istedigi y«re kadar götürmemtk Müşterinin, seyrüsefer talimatnamesinin S ftncfl maddesinde gösteıilen eşyasını almamak veya bunun için fazla ücret isiemek Taksi dırrak mahailerindeki levhalarda belirtileB miktarlan aşmak suretile beklemek (sondaki arabalar için tatbik edilir) Taksi a urakİannda hususî araba bırakmak Park mahallerinde gösterilen şekilde park yapmamak Yasak levhası bulunmıyan mahallerde arabalan yolun sağına bıımu gidiş istikametine müteveccih olarak bırakmamak Seyrüsefer taiimatnamesinin 35 inci maddesinde gösterilen halle»de ileriye geçmek Kışm karlı ve donlu havalarda tekerlek zinciri kullanmamak Lüzmnundan fazla korne, klâkson, kampana ve çan çalmak (motöıiü vesait ve tramvaylar) Syrüsefetce yasak edilmiş korna ve klâkson çalmak Saat 22 den sonra korna ve klâkson çalmak Motörlerin sesini hafifletici tertibaü bulunmıyan motörlü vesaitie sefere çıkmak ve bu vasıtalan sefere çıkarmak Karneiı şoförlerin karnesiz şoförlere arabalannı teslim etmesi İkamctgâh adıesi değiştikçe şubeyi haberdar etmemek (şoför ve araba sahibleri için) Başka beiediyeiere aid plâkalan taşıyan arabalarla »•hir içinde yük ve yolcu taşımak veya taşıtmak İş elbisesi. numaralı kasket giymeden taksi veya otobüs kullanmak veya bu gibi şoförlere bu vasıtayı kullandırmak İlgilı daireden müsaade almadan kamyonla yolcu taat» mak veya taşıtmak 25 10 10 10 15 10 10 25 15 25 15 10 10 10 15 M SS 25 50 Tazsn: H&roM Lamt> Türkler Toulon'da Barbaros. mesud, Gelibolu fene geçirmemelerine karşılık Barbaros rini geçerek denize açıldı. Bundan hiç de aynı fikirde değildir. Neden sonra Kaptanı Deryanm neler yap olsun ki? Mürettebatı Ispanya satığı Avrupa tarihlerinde hemen te hillerini talân etmiyor, haddi zamamile meskut geçilmiştir. Fakat tmda Endülüslü olarak pek çoğubu hâdiseleri, burada, Barbarosun nun Charles'ın emrile çıkanldıklan görüş zaviyesinden ihya etmek a kendi öz yurdlarma dönüyorlardı François'nın müttefiki Türk Padii lâka verici olur. Messina boğazının aldatıcı med ve •jahının donanmasmın Kaptanı Dercezrine girerken Barbarosun gemi rası sıfatile Barbarosun da împaralerine Reggio kalesinden top ateşi orluk sahillerini denizden abluka açılır, Barbaros, beklenmedik btr îtmesi, bu arada da, karşısına çıtarzda topçu ateşine mukabele e :an düşman ticaret gemilerini esiı der, kaleyi talân ederken, içeride ılması icab etmez miydi? Garbî Akdenizde kendi gemilegözalıcı güzellikte bir kıza, kumandan Don Diego isminde birinin rinkinden gaynlannın seyrüseferikızına rastlar. Kızı kendine mal e ne nihayet verdikten sonra Barbaden Kaptanı Derya, kızın ebevey ros gemilerini François hesabına nine, yani kendi kayınlanna Türk :ersanelerde tamir ve teçhiz etti ve rütbeleri bahşeder. 'ali sarayının müreffeh taraçasınuzaklıklarmı Sahil boyunca ilerliyerek Cirta dan mavi Akdenizin Vecchie limanına girer ve berabe seyre daldıkça kendi öz limanı Cerindeki Fransız irtibat zabitleri li :ayirin bundan böyle tam bir emtnanıa Papahğa aid olduğunu ve niyet içinde olduğuna kat'iyetle halen Fransa ile dost durumda bu kanaat getirmenin zevkini duydu. Fransızlar, Barbarosu yerinden iunduğunu anlatarak Barbarosu Bnledikleri için Kaptanı Derya oynatabilmek için her hangi biı Eadece bir hücum gösterişi yap imkâna sahib değillerdi. Anlaşılan makla halkı dehşete verir. Sonra, Süleyman da Kaptan Paşasını yureelâmetle denize açılarak Ryons da çağumamakta ısrar ediyordu. körfezinde, kendini bütün istikbal Yetmişini aşmış olan Barbaros tnerasimile karşılayan kumanda şe belki d« o sıralarda, Afrikadaki gün riki, Enghien Düfcü François Bour lerinin alevli enerjisine artık sahib fcon'a mülâki olur. Fakat dTünhien'in değildi. Bununla beraber mevcudiyanında 22 kadirga ile on üç kadaı yeti dahi o aylarda cereyan eden feorda toplu kalyondan ibaret kü gizli anlasma ve entrikalar maniçük bir kuvvet vardır. Bu vaziyett» dar kümakta idi. Nitekim François Barbaros kendinin dunu Fransız Doria ile müzakerelere girişti v< feahriyelisinin küçük bir filo üze Charles'la yeni bir sulh üzerinde rinden forsunu indirip hilâlli yeşil anlaşarak Crepy sulh muahedesüv sancağı cekmeden hiç bir ittifak imzaladı. kabul etmez. sonr Bütün bunlar bittikten Fakat Franazlar Türkler gibi de Barbaros Toulonu Françoısya nizlerde savaş aramak arzusunda terketti .Doria'dan kaptanlarından değillerdir. Barbaros ise 200 den faz birinin Dragut'un serbest bırakılla yelkeni bir araya toplayıp da bu kuvvetle hiç bir şey yapmamanın manasını anlayacak adam değildir. Doria'nın İmparatorluk filosunun masrafıle laşe bakiyesini demirîemiş, olduğu Ce neviz limanının teshirini şart koşar. Fransızlar itiraz ederler. d.Eng hien barutsuzluktan şikâyet eder Barbaros nihayet hiddetten patdehşete rini lar: Bire siz ne biçim denizcisiniz ki fıçılannızı barut yerine şarabh halde Ceneviz önünden geçti, Eldoldurursuz? ba'yı taradı ve Toskanya sahilleriBu vaziyette Nice'i almak husu ne vararak Giglio adasuıı teshir, sunda mutabakat gösteren Fransız Porto Ercole'yi talân etti. Papalık lara Barbaros kendi barutundan verir. Türkler şehri denizden ablu topraklannın açığından geçerek doka ederler ve Malta Şövalyelerin nanmasını Napoli körfezine getirdi, den birinin müdafaada ısrar ettiği adalan silip süpürdü, Pozzuoli'ye bir iç kale müstesna, şehir teslim çıkarma yaparak Napoli kapılanna olur. Türkler bu iç kaleye ilerle doğru yürüdü. Tekrar Messina'ya meğe vakit bulamazdan evvel bi doğru denize açılmazdan evvel IÂimparatorluk ordusunun Nice' pari adalarını da şöyle bir taradı. doğru ilerlemekte olduğu haberin Saraybumundan limana kıvnldıalırlar ve şehri talân edip yaktıktan ğı zaman Barbaros beraberinde, sonra yeniden gemilerine biner götürdüğünden çok daha fazla geler (1). mi, altm dolu kasalar ve müretteDeniz mevsimi sona ererken bat ve esirle döndü. Söylendiğine göre, Süleyman, saFrançois misafirlerine kışı geçirm leri için Toulon limanını tahsis ray bahçesindeki köşkünden ineeder. Provence'deki valisine de, ş rek gelip Barbarosu rıhtımda kartalimatı verir: «Krala Türk Padi şılamıştır. Fakat, Barbaros, Fransa şahı tarafından gönderilmiş olar Kralının misafiri sıfatile gördükKaptanı Derya Barbaros 30 bir lerini anlatırken Padişah ve Kapmuharibden müteşekkil Türk or tanı Derya arasında geçen konuşdusu ve ümerasile birlikte kış bo manuı maalesef zaptı yoktur. yunca Toulon şehri ve limanınd; Bundan sonra Barbaros bir daha misafir edüecektir... Sözü geçen o denize çıkmadı. iki sene sonra da dunun iaşe ve ibatesi için olduğ öldü. Süleyman .Kaptanı Deryası kadar bütün bu sevahilin huzur v için deniz kurdunun her zaman aremniyeti için de Toulon sakinleri zuladığı şekilde sade ve küçük, nin şehirde kalarak Türklerle haşır neşir olmalan, doğması melhuz kurşunî granitten bir türbe inşa müşkülât dolayısile, şayanı tavsiy ettirdi. Bu türbe Boğaziçi sulanna o kadar yakındı ki, bütün geçen değildir.» gemilerden mükemmelen görünüVali. Toulon halkının büyük bir yordu. Bundan sonra, bir çok nekısmını Marsilyaya naklettiği za siller boyunca, hiç bir Osmanlı doman tedbirli hareket ederek top nanması evvelâ dönüp Barbarosun lan da beraber götürür. Bununl tıeraber, bu derece korku ile «mi türbesini selâmlamadan Saraybursafir» edilen Türkler kış için şehr nundan aynlmadı. yerleştikleri zaman sadece kendi lerine yiyecek verilmesini ve kilis çanlarının çalınmamasını istemek le iktifa ederler. Bütün rahathğına rağmen bu fa aliyetsiz vaziyet Türk denizcilerini bir hayli tedirgin eder. Kış fırtına lan daha dinmezden evvel Salii Reis komşu Ispanya sahillerine a kına çıkar. Kadirgalan Balear a dalaruu tarar. Geri getirilen esirle Marsilya pazarlarında satılır. B' ara François da Barbarosun Tou lon'u bizzat Charles'a satması ihti malinden korkmağa başlar. Barbaros artık seferin sona er diği ve deniz mevsimi geldiğine gö re artık yurda dönmesi gerekti;! yolundaki ihtarlara kulak asmaz, Toulon elinde, Imparatorun an yurdu İspanyanın hemen yanıba sında, Doria'nın maskatı re'si Ce nevizin yakınında mükemmel biı üstür. Fransa Kralmın hesAına buradan kolayhkla harekât yapmalî mümkündür. Fakat bu sırada Val: Barbarosun «Fransa kasalarıru bo şaltırken kendi rahatına baktığın dan» şikâyet etmektedir. Fransızlann bizzat kendi davetleri üzerine geldiği bir muharebe için denizlere açılmağı akıllarından Türbenin üzerinde arabca şu cümle hâkkedümişti: Mevt ReisülBahr: Kaptanı Derya öldü. 13 14 15 16 17 18 92 93 94 95 50 , 96 j 25 97 100 20 98 99 100 19 20 21 22 M 50 101 102 23 M 25 90 15 15 103 104 105 24 10 25 as 25 15 20 75 26 27 100. ser levhah yazıyı kendisinın 28 Talimatnamede yazıh olduğu üzere kamyonlara yuksek irtifada veya haddinden fazla yük yüklemek vc yükletmek 107 Şcförün scl tarafmda adam bulundurmak 108 Fiat ve hareket tarifesini otobüslerin görünur yeriae asmamak vtja astırmamak. (Otobüs sahib ve biletçiler hakkında) 109 110 Belediyece tesbit edilen yük taşıma tarifelerine riayet etmemek (kamyon ve arabalarda) Tarifede beliıtilen zamanda hareket etmemek veya duraklarda müşteri almak maksadile lüzumundan fazla beklemek Tarifede gösterilen ucretten fazla istemek veya almak. (otobüs bıletçileri) Müşteri celbı maksadile bağırmak veya bağırtmak (otobüs bilelçisı ve sahibi hakkında) 106 30 30 29 30 u 15 ı e £ k â r ö n ü n d e tahlü ettiğini bildir ret Adile sormuştur: Fakat yazmızda abdestsiz namaz kılıyor, cerre çıkıyor gibi ithamlar var? Bunlar itham değildir. Müşahedeye Jıakikate dayanan vâkıa lardır. Necib Fazılın abdestsiz namaz kıldığı, mecmuasına ve «Büyük Doğu» cemiyetine aza toplamak üzere kasaba kasaba, köy köy cerre çıktığı bir hakikatin ifadesidir. îspat edebilir misiniz? Silik veya boyalan düşmüş veya rakamlan okunmıyacak kadar bozuk plâkalı motörlü vasıta ile sefere çıkraalc veya böyle bir vasıtayı sefere çıkarmak 31 Kurşun mühürsüz plâkalı motörlü vasıta ile sefere çıkmak veya çıkarmak 32 İç plâkası buîunmıyan motörlü vasıta ile sefere çıkmak veya böyle bir vasıtayı sefere çıkarmak (taksi ve otebüslerde) 33 Vize yaptırmadan veya vize müddetini geçirerek ecnebi veya başka beîediyelere aid plâkalan taşıyan motörlü vesaiti e sevrüsefer etmek veya ettirmek 34 Tecrübe plâkası iie tatil günlerinde veya şehrin umumt lâmbalan yandıktan sonra veya gosterilen ve izin verilen yerlerden gayri yerlerde dolaşmak 35 Plâkasız bisikiet kullanmak veya kullandırmak 36 Yolcu taşimağa mahsus motörsüz deniz nakil vasıtalarile pîâkasız sefere çıkmak veya bu vasıtalan sefere çıkarmak Yolcu taşımağa mahsus motörlü veya yelkenli deniz nakil vasıtalaıile plâkas.z sefere çıkmak veya bu vasıtalan pîâkasız sefere çıkarmak Arkadan takma, motör, yelkenli, yelkensiz sandal ve benzîri gibi tenezzüh vesaiti ile pîâkasız sefere çıkmak • veys bu vasıtalan pîâkasız sefere çıkarmak Seyriisefer levhalarındak; beynelmilel işaretlere riayet etmemek Zabıtanın işaret ve ihtarlanna riayet etmemek Yolun sağını takib etmemek Yanş yapmak ve maksadla yanyana gitmek Hareket haündeki itfaiye arabalan, tramvay arabalan kafiie haîinde giden otomobiller, cenaze alaylan, asker, poîis kıtalarile senlik alaylan, mekteb talebeleri, sporcular ve nakliye kollan ve bunlara benzer diziler arasından geçmek Birtırlae yaklaşmakta olan iki tramvay arasından makasvarî geçmek Kampana ve sıren çalarak gitmekte olan itfaiye, sıhhî imdad, elektrik idaresine aid tel arabası ve polis motör ve arabaianna kenara çekilerek yol vermemek Şehir içinde lürat haddine riayet etmemek Süratin asgaıi hadde indirilmesi zarurî bulunan seyriisefer ta'tmatnamesinin (13) üncü maddesinde gösterilen n ahallerde buna riayet etmemek Tramvaydan gayri vasıtalann sağından geçmek DönüşUrde seyrüsefer talimatnamesinin 31 inci maddesindeki icabata riayet etmemek Büyük yoJdan geçenlere yol vermemek Öne geçerken, yavaşlarken, dönerken, dururken g#rekli işaretleri vermemek Muntazam »ra halinde giden vasıtalann aranna arkadan gelerek girmek Alkıl veya uyuşturucu madde ahnıs olarak motörlu vasıta sevk ve idare etmek Alkcı veya uyuşturucu madde almıs olarak motörsüz vasıta sevk ve idare etmek Kaza yapıp zabıtayı haberdar etmeden kaza mahallinden uzaklaşmak Önüne geçmek istiyenlere yol vermemek Tramvaylan sollamak Mecburiyet ohnaksızm vasıtayı sağa, »ola zikzak yaptmnak İzinsiz başka bir nakil vasıtasını cer etmek Yağmurlu havalarda halka su veya çamur sıçratznak Şehrin ana mütekâsif caddelerinde sefer halinde iken veya duraklarda radyo çalmak Yaya sevrüseferine mâni olacak şekilde nakil vasıtalannı yaya kaldırıma çıkarmak Tamir veya benzin bitme gibt bahaiMİcrle nakfl ««sıtalan ile ana seyrüsefer yollarmı işgal etmek Ana yollarda, tek istikametli yollarda, köprülerde veya kalabalık mahallerde manevra sapraak veya geri, geri gitmek Zabıtanın (Dur) emrine riayet etmemek Geceleri küçük lâmbalan yakmamak Geceleri şehir dışında seyrüsefer «derk«n karsıdaa gaIsn vasıtaya tesadüf «dildikte tuule gör» lâmbalan söndflrmemek Otcm<hij seyrfisefer talrmmteamesinm 45 mel maddesinde gösterılen mahallere kapalı olarak brrakmak Motörlü vasıtalan bekletirkcn aeyrusefer talimatnamesinin 44 üncü maddesindeki tedbirleri almamak Iniş •• yokoşlarda duruldugunda Mrruscfer talimalnamecinin 50 nci maddMindeki tadbirlari »iıw«wı«fc Umumt nakil yantalarma aid dimk y«rltriad# yolcu almak veya indirmek Yjicn almak veya indirmek reya sair sebeble dandmak icab ettiğinde vasıtayı yolun sağına yanaştırmıyarak yoîun oTtasmda arabayı durdurmak Müsterileri kaidınm taraiındaki kapıdan indirm«m«k Kaidınm tarafındaki kapıdan inmemek (mfişterikr için) 30 15 111 112 113 u 15 15 15 15 50 15 15 15 25 15 50 30 10 Ön ve arka kapılan açık olarak seyrüsefer etmek. (otobüs şoförü ve biletçisi hakkında) 114 İş elbisesi giymeden çalışmak veya çalıştırmak (otobüs sahibi, şoför, biletçisi) 115 Durak harici yolcu almak veya indirmek (otobüsler) 116 Ruhsatname haricindeki güzergâhta yolcu nakletmek veya ettirmek (otobüsler) 117 118 119 120 Kirli, kokuiu eşyayı ve kirli elbiseli yolculan otobüse almak (otobüs biletçileri için) Müşteriiere hüsnü muamele etmemek (otobüs biletçileri için) Otobüsü günde en az bir defa dezenfekte etmeksizin sefere çıkarmak. (otobüs sahib ve şoförleri) Seyrüsefer taiimatnamesinin 117 nci maddesindeki icabata riayet etmemek (araba sahibleri hakkında) Seyıüsefer yollarında yükleri âzamî süratle tahmil ve tahliye etmemek veya ettirmemek. (şoför ve araba sahibleri) Motörlü vesaite yol vermemek (at arabalan) Fener buluiiaurmamak (at arabalan) Bekleme yerlcıinden başka mahallerde binek veya yük arabalan bulundurmak Ücret tarifesine riayet etmemek (atlı binek arabalannda) İstiâb haddinden fazla veya yüksek yük vurmak ve hayvacları zoriamak Hayvanisn şehir yollannda dörtnala koşturmak Şehir dahilinde merkeble yük taşımak veya araba çekmek Lüzurrruz kırbaç şaklatrnak veya gürültü yapmak veya ayakta araba kullanmak Yclun sağını takib etmıyerek ortasından gitmek (arabalar için) Frenleri veya ışıklan bozuk bisikletlere binmek Yanyana gitmek (bisikletler) Bisikletlerde zikzak gitmek, didon bırakmak, ele paket almak, hareket halindeki vesaite tutunmak ve cambaz'ık kabilinden benzeri hareketler yapmak Bisk'etle yaya kaldınmda ve yayalara mahsus mahalierde gitmek, gezmek Bir kişilik bisikletlere fazla adam bindirmek Tramvayiara yürürken binip, inmek veya asılmak veya tramvaylar dururken önünden geçmek. (yolcular) Yatrr.ania konuşrnak (yolcular) Tramvay zilinı çekmek (yolcular) Arabalardan dışan baş vc kol uzatmak (yolcular) TramvayJarda yolculan rahatsız edecek ve iğrendirecek şey yapmak, şarkı söylemek, ıshk çalmak, gürültü yapmak (yolcular) Yolculan rahatsız edecek eşya ile tramvaylara binmek (yolcular) Hareket halindeki tramvayın kapılannı kapamamak (vatman ve biletçiler) Durak haricinde tramvayt durdurmak ve yolcu bindirmek, icdirmek (vatman) Duraklarda durağm ismini yüksek sesle söylememek (büetçiler) Biletçi zil çslmadan tramvayı hareket ettirmek. (vatman) İskele verilmeden evvel vapurdan iskeleye veya iskeleleden vapura atlamak (yolcular) İskelelerden yolcular çıkmadan önce yükleri çıkarmak . (namaUar) Vapnrların aît kamarasmda sigara içmek (yolcular) El arabalanm yaya kaldınmlar üzerinde götürmek, yanyana sevketmek, yollara bırakmak, tek istikametli yollarda ters istikametten gitmek, geceleri ışık bulundurmamak, haddinden fazla ağır ve uzun yük yüklemek Taşrava işliyen otobüslerde ortaya sandalye koymak GaraJ beyannamelerini ve garajlarda kalan nakil vaMtalan vakti zamanında seyrüsefere bildirmemek (garaj sahibleri) Nahsul durumu mükemmel Bojtarafı 1 inci tahifede 15 (Arkası var) (1) Süleymanın emrile Hayreddlnin anlatarak Sinan (avuşun yazmı; olduğu Tarihl Slnan Nice muhasarasının refl ile biter. • Kiralık kıymetli bir kat I Taksim Cumhuriyet caddesinde Bahçe karşısında acenta, mağaza, banka şubesi, doktor muayeng^anesi ve aile ikametine elverişli kaloriferli, sıcak suyu bulunan bol ışıklı parke ve muşambalı 3 oda, 1 hol, mutfak, banyolu bir apartıman katı kiralıktır. Mutavassıt kabul olmaz. Saat 1314.30 da 82765 e telefon. OOKTOB . OPERATÖB kemmel» kelimesile ifade edilebilir. Cenub, orta Anadolu ve Trakya bölgeleri bereketli bir mahsul senesini tamamlıyorlar. Bu yılki pamuk rekoltemiz de şimdiye kadar erişemedığimiz dereceyi bulacaktır. İlk tahminlere göre, 800,000 ile 1,000,000 balye arasuıdadrır. Mücadele teskilâtımız da hazır vaziyettedir. Çukurovadan aldığunız malumata göre yeşil kurt tehlikesi korkulacak vaziyette değildir. Buna rağmen lüzumlu ilâc .ve âletler mevcuddur. Bursa, Körfez muıtakasındaki zeytin sineği ve güvesile mücadelemiz muvaffak olmuştur. Bu sene Marshall yardımından temin edilen 8,5 milyon dolarlık traktör ile ziraat makine ve âletleri tevzi edilmek üzere tasnif edilmektedir.» Ziraî kalkınma Nedim Ökmen ziraî kalkınmamız için Bakanlıkça takib edilen program hakkında da şu izahatı vermiştir: « Ziraî kalkınmamız için tatbik ettiğimiz program üç ana davayı ihtiva etmektedir: Birincisi sulama işlerünizi tanzim ve yeraltı sulanndan istifade meselesidir. Bir kaç güne kadar Konya havalisindeki üretme çifüiklerinde iki makine ile sondaja başhyoruz. Bu mevzuda Baymdırlık Bakanlığı ile müştereken çalışmak kararını verdik. Elimizdeki bütün imkânlarla programımızın tahakkukuna çalışıyoruz. İlk olarak Konya ovası, Urfa ve Mardin vüâyetlerinin sulama işleri düzenlenecektir. Programımızda ehemmiyetle üzerinde durulan ikinci esas, haşeratla mücadele meselesidir. Bütün emeklerin bir kaç gün içinde heder olmaması ancak mücadele ile müm kündür. Bu sene fındık, zeytin ve Niğde havilisindeki elmalara ânz olan hastalıklara karşı girişilen savaş muvaffak olmuştur. Bu arada haşeratla olduğu kadar yabani otlarla da uğraşmak icab etmektedir. Onümüzdeki yıl bunu da başaracagız. Kredi meselesi Ziraî kalkınmamızm üçüncü ana davası kredi meselesidir. Malum olduğu üzere memleketimizde yegâne ziraî kredi müessesesi Ziraat Bankasıdır. Çiftçiye ziraatin her sahasmda temin edilen kredinin faydah olabümesi bir lara bağlıdır. Tanm mesele ile alâkalanmış, gerek kredinin tevzü gerekse borclann tahsili hususlannda bankayla işbirliği yapmak kararını vermiştir.» Bakan ziraat makinelerinde za| man zaman hkissedilen yedek parça sıkmtısı ve tam randıman alabilmek için personel ihtiyaclan i v z u l a n n a temas demiştir men yüzde 25 ni yedek parçaya tahsis ettik. 1200 çiftçimiz de ziraat makineleri kurslarına devam etmektedirler. Biz, tam teknik bilgi olmadan makinelerden tam randıman alınamaz kanaatindeyiz.» Bakan, ekilen sahalann geçen yıl lara nisbeten arttığına işaret ederek «Bu yıl hububat ve pamuk ekilen sahalar çok fazladır. Hububatta %11 kadar artış vardır. Bu miktar pamuk sahaları için daha da fazladır» demiştir. Hayvancüığımıı Nedim Ökmen, hayvancılığımız üzerinde durmuş, hayvancılığımızın inkişahna verdiği önemi de izah etmiştir. «Bizce ehemmiyetli meselelerden biri de hayvancılığımız dır. Veteriner teşkilâtınuzda çok kıymetli elemanlanmız var. Halk hizmetine amade müesseselerimiz mevcud. Bu müesseselerin mesaisinin mahsullerini halka intikal ettirmek esas gayelerimizden biridir Hayvan hastahkian ile mücadelemiz koruyucu şekle istinad etmektedir. Yeni merkezler kurmak, eldekileri ıslah etmek yolundaki çalışmalanmız yakında semeresini verecektir. Sun'î sıfat suretile hayvan meselesinin ıslahı geniş mikyasta netice vermeye başlamıştır. Merinos cinslerinin ıslahı ve üretilmesine şimdiden başladık. Karagül bilindiği gibi astragan kürklüdür. Bu cinsin de üretilmesi ve ıslahı başlamış bulunuyor. Bu cins kürkleri hem memlekette ucuza mal edeceğiz ve hem de yeni bir ihrac maddesi temin etmiş olacağız.» Orman kanann tasansı 37 50 38 121 15 25 ?n 25 75 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 39 40 41 42 43 M 15 15 15 15 15 15 10 15 10 10 50 75 44 45 46 47 50 25 10 10 10 10 10 10 10 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 20 25 15 15 15 15 100 134 135 136 137 138 139 140 50 100 15 15 25 15 15 141 142 143 144 145 14fi 147 148 149 10 10 10 10 10 10 10 10 10 Knlak, Bunm, Botas CAfn, Dis) Hastahkian Mntehasanı Ankan Caddert 15 Telefoo: 23197. Br. 84161 Zîvaeddin Maktav ISTANBUL BÖLGESİ SANAYİ BİRLİĞİ UMUMÎ KÂTİBÜĞİNDEN: Yönetim kurulumuz, statünün 12 nci maddesi gereğince genel fcnrulun fevkalâde olarak 27/7/951 Cuma günü saat 16 da toplanöya çağınlmasına lüzum görmüştür. Sayın üyelerimizin bu toplantıda bu lunmasını rica ederim. ' GÜNDEM: Sanayi Birliğinin feshi 1 Sanayi Odası teşkili müzakeresi; 2 Sanayi Odası teşkili müvacehesinde müzakeresi. ~ ^ ~ | • J. İki milletvekili seçimi için teşkil olunacak ilçe seçim kurulu « Ziraat makine ve â . ^^^^.IU I V UJ ıcşft.ıı oıunacaK ııçe seçim Kurulu « ziraat makıne ve âletlerinin âletlt tiyelerine siyasî partilerin gösterdikleri namzedlerle ı erine siyasî partilerin gösterdikleri namzedlerle mahallî birleşik yedek parçalannı zamanında ve İdara genel meclisi üyeliklerine âlenen kur'a ile aslî ve yedek üyelerin I ihtiya İdara genel^ meclisi üyeliklerine âlenen kur'a ile aslî v e yedek üyelerin ihtiyacı karşılıyacak miktarda i t Eminönü İkinci Sulh Hukuk Mahkemesi Salpnunda 17/7/951 tarihli I halini : J '' " ~~ ~ " °' •"•'•"halini temin etmek üzereyiz. Bu Salı günü saat 16 da seçüecekleri ilân olunur. ""' fi0fl7«i Ispnpk seneki siparişlerimizin hemen he Emınonu llçe Seçim Kurulu Başkanlığından: ^ . «*«* Tanm Bakanı yeni hanrlanan orman kanunu tasansı ile teşkilât ka nunu tasansı hakkında şu malumgtı vermiştir: c Orman kanunu tasansı yakında Meclise sevkedilecektir. Kanundaki prensip ormanlan korumaktır. Devlet işletmeciliği ancak icab eden yerlerde devam ettirilecektir. Orman içinde ve civannda yaşayan köylülerin yakacak, kereste ve pazar ihtiyaclarını temin etmek imkânı olmadığı takdirde köylülerin kalkınması için arıcılık, ipek böcekçiliği, meyvacılık sahalan temin etmek hedefimizdir. Ormanlann korunmastnda köylü ile teşriki mesai edeceğiz. Tek taraflı koruma değU, milletçe korumaya çahşacağız. Teşkilât kanunu da bu esaslan tatbik edecek şekilde hazırlanmıştır.» Bakan, teşkilâta kıymetli eleman lar yetiştiren fakültelerle sıkı işbirliği yapıldığmdan bahsederek sözlerini şöyle biörmiştir: « Son söz olarak şunu da söy. liyeyim, Tanm Bakanlığı bugün kendisine kıymetli elemanlar yetiştiren Ziraat, Veteriner ve Orman Fakültelerile işbirliği yaparak, yolunu ilmin ışığı ile aydmlatmaktadır. Diğer taraftan bütün vasıta ve imkânlarla kendisine düşen vazij feyi, tarlada, ağılda, mer'ada v e ormanda ifa etmek arzusundadır. B u karar tatbik sahasına intikal etmiş bulunmaktadır.» • 10 10 10 15 100 10 65 66 67 150 151 10 20 68 69 70 71 72 s 25 50 90 25 (11012) 15 Deniz Oknlu i Erbaş Orta 73 74 75 Eşyanın bir kısmını yolda aürfikletmek furetü» nakletmek 76 İstiân haddinden fazla yolcu almak (hnsusi taksi, otebüslerde) 77 Istil'j haddinden fazla yolou almak (deniz nakil vafita , iannda) 78 Bağajda adam ta§unak 1 Deniz Gedikli Erbaş Ortaokuluna I. nci, ü. nci ve m nctt Sjnıflarile Deniz Gedikli sınıf okuluna öğrenci alınacaktır. 15 2 Kayıdlar ortaokul içi.ı 1 Eylul 951. gedikli sınıf okulu içi» 10 1 Ağusto» 951 gününe kadar devam edecektir. 10 3 Gedikli ortaokuluna ilkokul mezunlan, gedikli sınıf oku« luna ortaokuf mezunlan alınır. «Sanat, Ticaret ve Meslek Ortaokrf 15 mezunlan alınmaz. 4 Birinci sınıfa 13, 16; ikinci sınıfa 14. 17, üçüncü sınıfa ^ 10 18 Gd. sınıf okuluna 16, 23 yasında bulunanlar alınır. 5 İstanbulda bulunanıarıu Kasımpaşadaki Okul Komutanlı30 ğına, başka yerde bulunanlarm askerlik gubelerine müracaatleri v« fazla bügi almalan. ' (46M&
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle