Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
12 Şubat 1951 CÜMHURtTEr Ordumuzda «Mideden gelen tenkidler» vam Kamarasında çelik sanayiinin devletleştirilmesi etrafında tartışmamw lar yapıldığı sırada soz alan muhalefet lideri Churchill şöyle diyordu: «Başbakan, yalnız İşçi Partisinin sol zümresine mensub üyeleri memnun etmek maksadile bu sanayiin devletleştirilmesinde ısrar etmektedir. u Churchillin bahsettiği bu sol züm re tarafından verilen iki takrir. bugün Avam Kamarasında başlıyacak olan dış münaschetler müzakere.lerine mevzu teşkil edecektir. İsçi Partisinin uzlaşma taraflarını toplıvaıı bu milletvekili grupu şu gorüşü müdafaa etmektedir; «İngiliz İşçi hükumeti komünist Çine kars» müstakil ve daha yumusak bir sijaset takib etmeli ve Batı Almanvanın yeniden silâhlanduılması meselesini bir defa daha gozden geçirmelidir.» Kabineyi Amerikan siyasetine ayak u>durmakla suçlandııan bu İşçi milletvekillerine karsı İşçi Başbakan nasıl bir tavır takınacakrır? Attlee'nin çizilcn voldan çıkılmıyacağını bildirmesi. müzakere kapılarının her vakit açık tutulduğunu söjlemesi fakat yatıştırma si>asetine de başvurulınıyacağım ilâve etmesi bcklenmektedir. İşçi Partisi dahilindeki bu grupun tepkileri, esasen tehlike üzcıine tehlike atlatmakta olan Attlee kabinesinin hayatı uzeıinde kafî tesir icra edebilecektir. Cüz'î bir ekseriyete dayanan İngiliz hükumetinin yeni savunma programı çarşamba günü Avam Kamarasına getirildiği vakit aynı grupun bu programı şiddctle tenkid ctmcsi muhtemel goıülmektedir. İşçi Partisinin sol zümresindeki milletvekilleri savunma masraflannın ağıriaşması ile partinin, sosyal hedefleriııe ulaşamıyacağını, aynı zamanda Kremlinin de tahrik edilraiş olacağını ileri sürmcktcdirler. Kabine üyelerinin gcccnlcrde yapmış clduklan müteaddid demcclcr, hukumetin bunlarla aynı fikirde olmadıklarını isbat etmistir. Ara seçimlerden birine iştirak etmekte olan İşçi Partisi iiyelerinden pasifist bir namzedin Başbakan tarafından desteklcnmemesi de Attlee kabinesinin bu grupa karşı cephc aldığına bir delil addedilmektedir. İngiliz İşçi hükumetinin mıişkülleri bundan ibarct değildir. Bunlar. sene başındanberi Muhafazakâıların müteaddid hücumlaıını «•jclükle atlatabilmişlcrdir. Komür >>uhranının sebebiyet verdiği uzun ^rtışmalar sonunda güven oyu a:.m Attlee ve arkadaşlan, çelik ş?.nayiinin devletleştirilmesi etra^ndaki muhalefet takririni de red'lettirmişleHir. İşçt hükumeti, et fcıtlığımn husule getirdiği nazik dıımmdan da sıyrılmış ve sene itinıad o> u . alabilmiştir. Bu hafta da Attlee kabinesinin hem dış münasebetler, hem de salunma tartışmalan sonunda güven p> u alması ve bu tehlikeleri de diserleri gibi atlatması muhtemel gdr ilmektedir. Fakat muhakkak olan Hr şey varsa o da şimdi İmrilterer'e mevcud et buhranmm Attlee kaIvnesini iyice sarstığı ve İşçi Partisi taraftarlarını azaltmakta olduğtıdur. Bazı müşahidlerin kanaatince. İngiliz hükumeti et siyasetini tâdil etmediği takdirde yeni seçimlerden galib çıkması ihtimalleri büsbütün zayıflıyacaktır. Bugün İngilizler haftada bir gün et yiyebilmektedirler. Memleketin et istihsali kâfi gelmediğinden, hükumet de Arjantinin istediği fiatı verme<*iğinden böyle bir durum husule şrelmiştir. Grip salgınınm da hayvanlar arasında verdiği telefat, et buhranını büsbütün arttırmıştır. Son zamanlarda artan ve «mideden gelmekte olan tenkidler» Churrhill'in işini acaba kolaylaştıracak mıdır? Ömer Sami COŞAR Müttefikler, 38 inci arz dairesine yaklaştılar Baştarafı 1 inci tahifede tümeni birliklerile Türk tugayının Seul'ün Hmanı Inşon ile Kimpo hava alanını iseal ettikleri teyid edılmektedir. Birleşmiş Milletlere mensub mühim birliklerin de 38 in ci arz dairesine yaklaşmakta olduğu ilâve edilmektedir. Pekin Moskova andlaşması Wasbineton 11 (Nafen) Birleşik Amerika istihbaratına gelen raporlara göre, Sovyet Rusya ile komünist Çin arasında yeni bir askeri andlaşma imza edilmistir. Mao Tse Tung'un Moskovayı ziyaret ettiği hakkındaki haberlerin çıkmasını müteakıb elde edilen bu raporlara göre yeni andlaşma gereğince, 1 Rusya, Mancuryada 300.000 kişılik bir kuvvet bulunduracak, 2 Komünist Çine tepkili ucaklar, tanklar, ağır topçu ve motörlü ve<;ait gönderecektir. 3 1000 Çın pilotu ile kDmünist Çinli paraşütçülerin yetıştirilmesini üzerine alacaktır. Ayrıca Sovyet Rusyanın. İkincj luııııtııllllllllinillllllllllllllllinilllllülllllülllllllllllllıııuıuı, Cihan Harbi esnasında Mançurj'adan aldığı fabrikalan iade edeceği, elinde bulunan 100.000 Japon harb Baştaraft I inci sahifede esirini yetistirerek Pekin emrine dir ki, bu memlekette büyük müvereceği ilâve edilmektedir. cadeleler olmuştur. Bu memlekette Tugayımızın kahramanhğl insan insandan korkmıyacaktır, Londra, 11 (a.a. Lps) Lon kimse uşak değildir, kimsenin efen dradaki siyasî muharrırler, Birleş disi yoktur. Bu memleketin fıkara miş Milletler adına Kore'de çar olması, yoksul olması. refahsız olpışan Türklerin, yarattıklan kah ması memleketin medenî olmadığıramanlık destanlanna son zaman na alâmet değildir. Medenî olmalarda yenilerini kattıklannı yaz nm birinci alâmeti hür olmakür. makta ve Türt askerinin muhare Hürüz. hür yaşayacağız. be kabihjetinfn fevkalâde olduğuSusuz, dudaklan yanlmış insana na bir kere daha ışaret etmekte su vermiş gibi bu memlekete veridirler. lecek ilk şey hürriyettir. Bu mücaTimes'in Kore'deki muhabiri deleden geri dönülmi?'ecektir. Bu Türkierin verdiklerı savaşlardan memlekette her şey düzelecektir. bahsederken şunları yazmaktadır: Eğer kabahatlerimiz olursa, siz De« Türk tugayının ileri hatiar mokrat Partiden soğuyacak, belki daki birlıkleri, Seul civarında bu de ileride seçimleri kazanamıyacalunan Anyang şehrine uzanan te ğız, fakat bir mütegallibe zümre pelerde süngü takarak kendılerme hüküm süremiyecektir. Aç ve çıpyol açmışlar ve 400 den fazla Çin lak da olsa, hür ve hâkim yaşayali öldürerek sayısız düşmanı savaş cağız. dışı etmişlerdir.» Bazı arkadaşlarımız devlet me D. Parti Samsuıt Kongresi Türkiyenin güvenliğine dair mühim t e m a s l a r Baştarafı 1 inci sahifede lemesıne maruf müsbet kolleküf güvcnlik kurmaktır.» Yardım devam edecektir. Mr. McGhee bundan sonra arkadaşımızın sorduğu suallere şu cevablan vermiştir: « Türkiyeye yapılan askeri ve ekonomik yardım devam edecek midir?» « Yardım devam edecektir, Türkiye kısa bir zaman içensınde büyük terakkiler kaydetmiştir. Bu terakki Amerıkada memnunlukla karşılanmaktadır. v a Amiral Carney'in toplanbda bulunması bu konferansın askerî bir veçhe arzettigini ifade edebilir mi?» .< Bence bu konferansla geçen seneki konferans arasuıda bir fark yoktur. Yalnız şurasını da belirtmek isterım ki dünyanın müdafaa durumu geçen yıla nazaran çok değişmiştir. Binaenaleyh vaziyeti bu cepheden de mütalea etmek yerinde olur.» « Konferansta ne gibi meseleler görüşülecek?» « Konferansta bütün meseleler gözden geçirileceği gibi bilhassa Amerikanın bu bölgede her türlü alâkasını çekmekte olan bütün meseleler görüşulecektir.» « Amerika, bir taarruz vukuunda müdafaa için Türkiyeyi destekleyecek midir?» « Bu mevzuda bir şey söyleyemem. Durumum konuşmaya müsaid değildir.» Birleşık Amerika Dış İşleri Bakan Yardımcısı, hükumetimiz erkânı ile temaslarda bulunmak üzere dün sabah saat dokuzda hareket eden yolcu uçağı ile Ankaraya gitmiştir. MacGhee, yann şehrimize dönmüş olacak ve çarşamba günü başlıyacak konferansta hazır bulunacaktır. McGhee'nin Ankara temaslan ney komşularının güvenliği hususunun ön plânda göruşüleceği bir konferans aktedeceklerdir. Aynı zamanda Yakm ve Orta Do ğudaki Amerikan siyasî temsilciliklerine mensub hava ataşelerinin Ankarada, Türkiyeye yapılan hava yardımını teftişe gelen Amerikan Hava Bakanının da iştirak edeceği bir toplantı yapacaklardır. 14 şubatta başlıyacak olan İstanbul konferansına Birleşık Amerika Doğu Atlantik ve Akdeniz donanmaları komutanı Oramiral Robert B. Carney de iştirak edecektir. Bu sabah İstanbula gelen Birleşik Amerika Dış İşleri Bakanlığı Ya kın Doğu ve Afrika İşleri Bakan Yardımcısı George McGhee bu top lantıya riyaset edecektir. Bu fevkalâde zamanda Amerika Hava Bakanı Finletter 'in Türkiyeye gelişi Amerikan mahfillerinde bir tesadüf eseri olduğu ve Istanbul konferansı ile hiç bir alâkası olmadığı belirtilmektedir. Fakat dünyanın bu köşesinde hava üsleri kurulması hususunda Amerikalılar arzulannı hiç bir zaman gizlememişlerdir. Gizli cereyan edecek olan İstanbul konferansının gündemi ilân edilmemiştir. Fakat hava üsleri ve deniz harekâtından maada ele alınacak mevzular arasında Orta Şark dördüncü nokta yardım programının tekâmülü ile günden güne bozulan Filistin mülteci meselesi, Arab dünyasınm İsrail ile münasebetleri, Orta Şarka komünizmin hulülü, petrol sahalan bakımmdan pek zengin olan Ortaşarkm müdafaası ve Arab dünyasmın yeni müşterek emniyet ve iktisadî andlaşmasının alınacağı sanılmaktadır. NewYork, 11 (R.) Birleşik Amerika Hava Bakanı Finletter'in Türkiyeyi ziyaretini yorumlıyan NewYork Times diplomatik muharriri şöyle demektedir; «General Eisenhower'in Avrupada yaptıklannı Finletter Türkiyede yapacaktır. Atlantik Paktı memleketleri hür dünyanın savunması için nasıl bir rol oynuyorlarsa Türkiye de aynı dünyanın savunmasında aynı rolü oynamaktadır.» NewYork Times muharriri, Türkiyenin savaş azminden de bahsetmekte ve bu memleketin demokrasilerin savunmasmda ojnıyabileceği mühim rolü belirtmektedir. Gecekondu ve ucuz ev davası Baştaraft 1 inci sahifede lerce tahsis olunacak yerler, Bakanlar Kurulu kararı ile o belediyelere parasız olsrak devredilecektir. Belediyeler en az on ev yapılabilecek genişlikte olan şahıslara aid arazi parçalarım istimlâk edebilecekierdir. Gecekondu olarak vapılmış binalarla yeniden kurulacak mahallelerin imar plânları hakkında yapı ve yollar kanunu hükümlermin tatbıki cihetine gidilmiyecektir. Gecekondu olarak vapılmış olan yerler beledıyelerce istimlâk edilmiyecek, yalnız parsel'enerek arazinin imar plânı, yol ve kanalizasyon gibi umumi hizmetlere harcanan paralar beş senede ve beş müsavi taksitte gecekondu sahıblerinden ahnacaktır. Ucuz mesken insasına ayrılmış olan arsalar, âmm? hizmetine müteaîlik hizmetler ilâve edilmek suretile maliyet kıymeti üzerınden meskene muhtac vatandaşlara kur'a ile tahsis olunacaktır Ruhsatsız yapılacak inşaatın arsalan da sahiblerine maliyet fiatirı üzerinden verilecektir. Arsa alanlar bir yıl içinde imar plânına göre bina yapmağa mecbur olacaklardır. Binanın çatısı kapanıncaya kadar arsa, ahcı namına tapuya tes cil edilmiyecektir. Bılumum inşaat malzemesi Devlet Demir ve Denizyollannda asgari tarifeden yüıde elli noksanı ile acele ve tercihan naklolunacaktır, Dışandan ithal olunan ve lüks mahiyette bulunmıyan injaat roalzemesi ve hanr evler, gumrük resminden muaf tutulacakbr. Yurd içinde imll olunan infaat malzemesi de muamelt verglairjden muaf tutulacıktır. Baştarajı 1 inci sahifede layacak olan bu manevralar, İkinci Cıhan Harbi bittiğindenberi bu denizde yapılacak olan en büyük manevralar olacaktır. Dev uçak gemilerinden en küçük savaş gemilerine kadar 60 tan fazla harb vasıtasmm katılacağı bu deniz tatbikatı bu bölgenin savunmasile ilgili plânlann kafi bir safhaya intikalinde rol oynsyaraktır. Son zamanlarda doğu Akdeniz ile batı Akdeniz arasında savunma işbirlıği yapılması ve bu yolda plânlar hazırlanması noktası dikkatle incelenmekteydi. Amenkan ve İngiliz askerî şeflerinin Ortaşark mem leketlerindeki askerî şeflerle yaptıklan temasların da doğnıdan doğruya bu plânlarla ilgili olduğu zannedılmektedir. Yarın sabah başlayacak olan büyük Akdeniz manevralarına Birleşik Amerikanın doğu Atlantik ve Akdeniz donanmaları, İngilterenin de, Anavatan ve Akdeniz filoları katîlacaklardır. Manevralara mühim hava kuvvetlerinin de iştirak edecekleri ve bılhassa denizaltılara karşı savaş taktiklerinin tatbık mevkiine konulacağı kaydedilmektedir. Piiyiik deniz manevraları murlarmdan bir kısmında hâlâ eski zihniyetin devam ettiğini ifade ettiler. Bu memleketin idaresinde mesuliyet ve salâhiyet almış bir arkadaşmız sıfatile, şunu söyleyebi1 lirim ki, bu zihniyete i " * ^ ^ etmiyenler varsa bilsjnler ki, bu memleketin hizmetinde yer almaya lâyık değillerdir. Bilmelidirler ki, bu mem lekete efendice muamele etmek mecburiyetindedirler. Dokuz ay gibi kısa bir zaman içinde asıriar boyunca memleket havasma yerleşmiş olan kara zihniyeti hemen dağıtmaya imkân yokrur, fakat pek yakında bu kara zihniyet dağılacaktır. Vatandaşı cepheden soğutmak icin kötü muamele etmeğe tevessül etmeğe kalkışanlar bulunabilir. Sizlerden ricam biraz daha sabretmenizdir. Burada konuşan delege arkadaşlarımdan bir tanesinin sözü beni müteessir etti. Şunu kat'iyetle ifade edeyim ki bu memleketin ıstırabmı en çok çeken, bu memlekette en çok konuşmağa hak kazanan bir insan varsa o da Türk köylüsü ve. Türk işçisidir. Bizde sınıf yoktuı, sınıf mücadelesi olmıyacaktır. Köylü ve işçi memleketin fedakâr insanlarıdır. Koylü ve işçiye kolaylık ve kazanc temin ettiğimiz zaman en büyük hizmeti yapmış olacağız. Demokrat Partiye (Ne yapmıştır?) diyenlere bu mem lekette artık hükumet milletin bendesi ve dostu olmuştur, sözü kat'î cevabdır. Sevgilı kardeşlerim; Belki henüz plânlanmızı yerine getiremedik, bize miras kalan kısır, verimsiz ve dar bütçe ile bir iş yapamadıksa, ikinci olarak etrafımızda bizden kuvvet alarak bu memleketin sırtın dan geçinen insanlan ortadan kal dırdık ve kaldıracağız . Bundan evvel dört kongre yap tık; ah edenler oldu, feryad edildi. Dört sene papaşan gibi değil, ağlıjarak, münacaat ederek memleketin kurtulması için çırpmdık. Bu suretle memlekette hürriyet huzursuzluğu gittikten sonra di ğer işlere sıra gelmiş olacalc Bir memleketin refah ve saadet vasıtaları hürriyet nizamı içinde çalışabilmesidir. Bugüne kadar ve bundan sonra bu nizam temelli olarak yerleşmiş olursa ilk büyük hedefe varmış demektir. Öbür mad dî hedefleri bu esas çerçevesi i çinde mütelea edelim. > Büyük tezahürata vesile olan Karaosmanoğlunun bu nutkundan sonra Bakan, sorulan suallere cevablar verdi. Başmal<aleden devam Memleketimiz, ileri ve hakikî demokrasi rejimine girdikten sonra, ordumuzda da demokrat milletlerin ordulanndaki ruh ve zihniyetin hâkim olması bir zarurettir. Amerikan ordusu ile temaslar çoğaldıktan ve bilhassa yeni iktidar devletin idaresini ele aldıktan sonra, bu yola gitmek temayülü hasıl olmuştur. Fakat çok değerli bir hukuk adamı olan Millî Savunma Bakanı sayın Refik Şevket Incenin son beyanatından anhyoruz ki ordumuzun teşkilâtında, silâh ve teçhizatında Amerikan ordusuna uyulmakta olmasına rajmen, henüz demokratik ruh ve zihniyet vadisinde. knvvetli adımlar atılOTianııstır. Sayın Bakan emir erleri ve seyisler hakkında bir kanun taiarısı hazırlanmış olduğunu. fakat iç hizmet talimatnamesinin şimdilik tadili bahis konusu olmadığını, emir erleri hakkındaki kanun tasansı Meclisten çıktıktan sonra, talimatnamenin de ona göre değişeceğini söylemiştir. Subaylann 15 yıl olan mecburi hizmet müddetinin kısaltılması, Bakanın beyanına göre, asla düşünülmemiştir. Halbuki bu meselenin Askerî Şuraya teklif edildiği ve bu hususta bazı şekiller üzerinde müzakereler cereyan ettiği hakkında Ankaradan müteaddid haberler yayınlanmıştı. Subaylann mecburî hirmet müdderieri çok uzundur ve devletin sivil vazifeler için kabul ettiği mecburi hizmet müddeti prensipine hiç uymamaktadır. Sivil liselerden mezun olııp da Harbiyede üç yıl okuyan bir subay, 15 yıl mecburî hizmete tâbidir. Devlet hesabma okuyan sivil ve askeri doktorların tahsil müddetleri aynı olduğu halde siviller 4 yıl, askeri doktorlar ise 15 yıl mecburî hizmete tâbidirler. Subavlardan. askerî hayata intıbak edemedikleri veya ailevî sebeblerle askerlikten ayrılmak istiyenleri, arzu ları hilâfma 15 sene orduda alıkoymak, büyük vazife aşkı, ferağat ve fedakârlık istiyen subaylık mesleğinde isteksiz çalışmak ve bu miid detin bitmesini dört gözle beklemek gibi psikolojik zararlı neticeler doğurur Bu 15 yıllık uzun mecburî hizmet genclerin subay olmak hevesini kırmakta ve bu şerefli mesleğe girmek istiyenleri azaltmaktadır. Gazeteci ve hükumd azeteler arada bir yaparlar. Türlü suallel taşıyan bu anketler arasmda ekseriya: Hayatınızm en heyecanlı hâdisesi nedir? gibi şeyler de soruIur. Bir fasa fiso usuldür bu. Eğet bana böyle bir şey sorulsa ve ben de sıkılmasaydım, hayatımın, bilhassa çocukluk hayatımm en heyecanlı hâdisesi sünnet oluşum olduğunu söylerdim. Kim ne derse desin, acısı hâlâ yüreğimdedir ve pek hürmet ettiğim halde beni sünnet eden rahmetli Dr. Hacı Hiisnü Beyi her gör düğüm zaman içerlerdfan. *** Hükumetle gazeteci arasındaki münasebet de böyledir. Hükumet gazeteciyi sevmez. Çünkü onun yaptığı ameliyat tıpkı benim sünnet edilişim gibidir. Ne kadar «anestezi» tatbik edilse gene acıdır. Her birinin «bina» sı baknnmdan bu iki kuvvet «antagonist» tir. Yani «zıd» dır ve muvazene ancak bn zıdhkla temin olunur. Hükumet kuvvet, basm «süpap» ve kontroldur. Bir memlekette matbuatm hep hükumet taraftan ohnası kadar büyük felâket tasavvur edilemez. Her biri dünyanın en kâmil adamlanndan mürekkeb olsa bile böyla bir «takdir.> sağanağına tutuhnus hükumetler hemen dejenere olurlar. Bu, böyledir. Gazeteci tenkid edecektir. Bu kâh haklı olnr, isabetU olur. Kâh haksız ve isabetsi* olur. Ama haklısına da haksızına da hükumetler içerlerler. Bilhassa demokrasiye yeni ginniş bizhn gibi eemiyetlerde hükumetler bu tenkidlere çok içerlerler. Onlann ba haleti ruhiyelerile benim, sunnetçi Dr. Hacı Hüsnü Beye karşı olan durumum birbirine ç\'ı benzer. Esasen hükumet, gazeteciye nihayet tahammül eder. Onun içmdir ki, ben şahsan hükumet adamlanndan çok sempati beklemem. Buna, şu anlaröğım sebeble hakkıma yoktur. Sadece müsamaha kâfidir, hattâ müsamaha şarttır. Tenkid yazıları önünde bizzat ij başında olanlarm durumlan bir tezad teşkil eder. Biraz insaflı ohnalı efendim. Bu kadar yıkıcı tenkid olur mu? derler. Sipariş üzerine matbuat hürriyeti olmaz. Bunu istemek, «Her gazel söyliyenin sesi güzel olmak şarttır» diye kanun koymaya benzer. Gazeteci beğenmez, hicveder. Yahud muahaze eder veya tenkid eder. Bu arada yol gösteren, çare tavsiye eden de bulunur. Ama hepsi beğenmemektir. Onun için hükumetlerin gazetecileri sevmemeleri normaldir. Bu sevmemek, iktidardan düşünciye kadar devam eder ve eğer gazeteci, mesleğinüt emrettiği yolda yürümekte devam ederse o eski iktidar erkânı, aynı adamlara karşı başlarlar sempati göstermeye, çünkü artık hükumet değil dirler. Bu hal zamanla, hükumet ve gazetecilik edenlerin pişmelerile yavaş yavaş yumuşar; ama hiç bir zaman tamamen zail ohnaz ve olmamalıdır. Bu antagonizm, bu zıddiyettir ki iki kuvvet arasındaki muvazeneji temin eder, aksi haldo ya hükumet matbuatın önüne, yahud matbuat hukumetin eline düşer. Bu da ikisinden birinin vazifesinde gevşemesine sebeb olur. Onun içindir ki her kalem sahibi, kendi çapında bu karşılıklı vaziyeti bilip hukumetin ve hükumet adam lannın sitem, serzeniş kimbilir bazan da gözdağı vermek yoluna doğru olan teşebbüs ve meyillerini sükunetle ve normal bir telâkki ile karşılamalı. hükumet adamlan da gazetecilerin kendilerine karşı olan durumlaruıı mesleğin, tabiatinden ve tıynetinden doğmuş bir hal olarak görüp müsamahalarmı mümkün mertebe genişletmeli, hele hiiniyetleri tahdid gayesile kanunî tedbirler almayı hatırlarına asla getirmemeli: böyle bir hale düşe» ceklerini hssettikleri zaman h e men. muhalefette iken bu gazetecilere karşı olan hislerini akıllanna, onlann çalısmalarına karşı gösterdikleri tasvibi gözönüne getirmelidirler. B. FELEK Liselerde terbiye konferanslan Bırçok okurlarırı muracaatı üzer.ne Rîuallirr.ler Birlıği mekteblerin konferar.s salonlarında ver.lmck uzere bır konferans serisi tertib etrr.iştir. ilk tecrube Prof Tvluîcrımin Halil tarafından. Ar.adolu Lisesinde ıist3nbuliin Fethi) isimlî konferans ile başlamıştır. Mek•eb iderelerinin muracaatı uzerıne Bıriik bu gibi konferanslan emre ârr.ade buîundurmaktachr. 4 Türkiyenin rolü ve Finletter'in ziyarcti Meclisin bugünkü gündemi Ankara 11 (T.H.A) Meclisin yarınki gündeminde geçen oturumlardan mudev\er üç sözlü soru. Radyoloji, Radium ve eleküikle tedavi kanununun yedinci maddesinin değiştirilmeEİne ve bir madde eklenmesine dair bir kanun teklifile Kastamonu milletvekilliğine seçilen Tahsin Çoşkanm seçim tutanağı hakkında *utanakları inceleme komisyonu raporu bulunmaktadır. Şimdiyt kadar bafkalannın ar Halid Fahri Ozansoy C.H. s u üzerine bina yapmif olanlara P. den istifa etti i}gal ettikleri arsalar kıymet takAnkara 11 (Telefonla) Eski dir edilmek ve bedeli peşin verilmek üzere temlik olunabilecektir. edebiyat öğretmenlerinden şair HaÜzerine bina yaptığı arsa bedelini lid Fahri Ozansoy bugün C. H. P. belediyenin tesbit ettiği müddet Genel Sekreterliğine gönderdiği bir içinde ödemiyenlerin binaları yık dilekçe ile 20 senedenberi kayıdlı tınlacaktır. Meskenden başka bir bulunduğu Halk Partisinden istifa Halid Fahri hizmet için bir kimsenin arsasına ettiğini bildirmiştir. yaptınlan binalar, en geç altı ay J Ozansoy istifasına sebeb olarak son içinde kaldınlacak, kaldırılmazsa Dıl Kurultayında Halk Partisinin belediyeler tarafından yıktırılacak vermış olduğu sözü tutmıyarak ilmi bir mahiyeti olan Dil Kuruluna tır. ve son Kurultay toplantısma C. H. Bu kanunun neşrinden sonra baş P. li üyelerin politika kanştırmış kalarmın arsasına bina yaptıranla olmalarını ileri sürmektedir. nn binaları da yıktırılacak ve kendileri üç aydan az olmamak üzere PROF. NEHBUSTJN MACERALARI: hapis ve 500 liraya kadar para cezasına çarptırılacaklardır. Ankara, 11 (ANKA) Amerika Dış İşleri Bakan Yardımcısı McGhee bugün, kendisini İstanbula getiren aynı uçakla şehrimize gelmiştir. Mr. McGhee'ye Birleşik Amerikanın Ankara Büyük Elçisi refakat ediyordu. Mr. McGhee bugün saat 16 da Dış İşleri Bakanımız Fuad Köprülüyü ziyaret etmiş ve kendisi ile iki saat kadar konuşmuştur. Yann uçakla Ankaraya gelecek olan Atnerika Hava Bakanı Mr. Finletter Hava ordusu subay ve gediklile de Mr. McGhee ile beraber yarm rinden kaza ncticesinde şehid dü Cumhur Başkanını ve Başbakaru şenlerin sadece vazife kurbanı ad ziyaret edeceklerdir. Bu ziyaretlerdedilcrek ailelerine şchid maaşı de Mıllî Savunma Bakanı ile Gebağlanmaması, hava kuv\etlerimi nelkurmay Başkanının ve diğer bazı 7İn UÇIKU personelini azaltmak gibi askerî şahsiyetlerin de hazır bulunmaları muhtemeldir. bir netice verecektir. Görüşmelerin Akdeniz müdafaaSubaylann terfi müddetlerinin sık sık deği'tirilmesi ve terfi za sına ve Türk hükumetlerinin ötemanlarına pek az zaman kalmış o denberi üzerinde durduklan Türlanlann yeni karar ve kanunun kiyenin Amerika tarafından garanmakablinc teşmil edilme«i yüzün ti edilmesi meselesine inhisar ededen senclerce aynı rütbcde kalma ceği sanılmaktadır. Bu arada, Finlan da, istikrarsızhk doğurmakta letter'in, Doğu Akdenizde Amerikan uçan kalelerinin inip kalkmave inki'ian mucib olmakladır. Askeri kaza teşkilâh da mühim larına uygun hava alanları inşası bir meseledir. Bu teşkilâtın matbu meselesini de ele alacağı ve konusmalarda bu bahis üzerinde de duatta munakaşa mevzuu olan aksak rulacağı umulmaktadır. taraflarını düzeltmek lüzumunu. Konferansa verilen önem sayın Refik Sevket Ince gibi bir İstanbuldan Associated Press hukuk adamının kabul etmemesine imkân yoktur. Nitekim muhterem muhabiri Edwin B. Greenweld bilBakan da < askerî kaza teşkilâtım, diriyor: Amerikan diplomatlan askeri ha^atın ruhu olan disiplini bu hafta Istanbulda Rusyanın gükuvvetlendirecek mahiyette yeni bir şekle sokmak için uğraşıyoruz» diyor, fakat hazır olan tasannın henüz tekemmül etmemîs olduğunn. asker ve sivil mütehassıslann fikirleri sorulduğunu ve böyle esaslı bir mevzuda acele etmenin doğru ohnadığını ilâve ediyor. Evet acele etmemek doğrudur; fakat çok uzun zaman geçirmemek de gerektir. Gamizonlann sık sık degiştirlimesi ve bu yüzden birliklerde barış zamanında çekilen iskân, ika İran Şahının düğünii bugün yapılıyor Baştarafı 1 inci sahifede mi kadar davetli bulunacakbr. Bunlann arasında Ağa Han da bulunmaktadır. Diğer taraftan Kahireden abnan haberler, Mısır Krahnın da Bayan Neriman Sadık ile nişanlandığmı bildirmektedir. Bayan Neriman evvelce Mısırlı bir diplomat ile nişanlı bulunuyordu. Düğünün ne vakit yapılacağı açıklanmamıştır. İran Şahı ile Mısır Kralı aynı zamanda ilk zevcelerinden boşanmışlardır. İran Şahı, Mısır Kralınuı kızkardeşi olan Prenses Feyziyeden ayrılmış, Kral Faruk da üç kız çocuğu dünyaya getiren Bayan met ve iaşe sıkıntılarından bahset Ferideden ayrılmıştır. mek istemiyorum. Hulâsa vatanın ve istiklâlin koEmekli Sandıgımn yeni ruyucusu göz bebeğimiz kahraman ordumuzun maddî ve manevî hizmet servisleri kudretini en yüksek dereceye çıAnkara 11 (T.H.A.) Emekli karmakla mükellef olduğumuz için, Sandığı, kayıd ve muamelede azami eski rejimlerin bugünkü ruh ve sürati sağlamak üzere bazı serviszihniyete uymıyan kanun ve nizamlarmı süratle değiştiımek su lerini genişletmeğe karar vermişretile ordumuzu demokrat milletle tir. Bilindiği üzere bir müddet önce rin ordularma benzermek lâzımdır. Yeni iktidardan bunu bekliyoruz. tatbikına başlanılmış olan emekliABİDİN DAV'ER lere çek usulü para verme çok pratik faydalar sağlamıştır. Sandığın İstanbuldaki kadrosunds da çek servisi ihdas edileceği ve bu kadrolara mütehassıs memurlar tayin edileceği öğrenilmiştir. İki İngiliz harb gemisi çarpıştı Cebelitarık 11 (a.a.) (Reuter): İngilterenin en büyük zırhlısı olan 42000 tonluk Vanguard 23.500 tonluk İndomitable uçak gemisi ile çarpışması neticesinde ehemmiyetsiz bazı hasara uğramıştır. Uçak gemisinde de bazı küçük hasar vardır. nıştırdı. Bunlar, iki orta yaşlı adamla bir gencden ibarettiler. Genc adarn, Semranuı elini sıkarken hafifçe gülümsedi: «Siz ava meraklı değilsiniz, galiba?» dedi. Semra da gülümsiyerek cevab verdi: «Maalesef.» «Yazık! Babanız gibi iyi bir avcının kızı her halde bir avcılar kraliçesi olurdu!» Şakir Bey kızına dönerek: «Sen Ferid Beye bakma,» dedi. «Kendisi avcılar krah olacak kadar mahir ama, tevazuu da elden bırakmaz. Baksana çantası hepiraizinkinden dolu.» Adamlardan biri: «Biz de gencliğimizde uçan kuşu vururduk ama, şimdi hep boşa aüyoruz,» dedi. «Fakat ne yapalım, sıra genclerin!» Şakir Bey akranlarile beraber içeri girerken Semra da Feridin yanından ilerliyordu. İlk önce içinde hiç bir heyecan hissetmemişken şimdi, yambaşmdaki bu genc adamın tesiri altına girmekte olduğuau farkediyordu. İki, üç karış ayn yürüdükleri halde birbirlerine değiyor gibiydiler. Semra, gayriihtiyari, biraz daha yan tarafa doğru açıldı. Sonra, elinde olmıyan bir merakla, başuu çevırip baktı: Güzel bir delikanlıydı bu. Yüzünde güneşin kavurmasından müteessir olamıyaca derecede eski ve temelli bir tunc rengi vardı. Sert hatlan gülümsediği zaman biraz yumuşuyor, fakat ancak bir lâstik kıvrakhğı ile açıhp tekrar geriliyordu. Gözleripde yüzünün sert ifadesini hafifletmeye çalışır gibi, tatb bir bakış vardı. Ağacın yanından geçerken Feridin gözü yerde açık duran kitaba ilişti: «Kitab okuyordunuz galiba,» dedi. «Sizi rahatsız ettik.» «Estagfirullah. Zaten bıraknuştım. Hoşuma gitmedi.» «Ne o? Roman mı?» «Evet, roman. Uzun müddettir roman okumuyordum. Bugün aklıma geldi, bir de roman okuyayun, dedün ama, canım sıkıldı.» Ferid başını sa'.hyarak güldü: «Roman insanlarm uydurmasıdır. Böyle, tabiatin kaynaştığı bir yerde sönük kalır. Trpkı, güneş ışığında elektrik lâmbası gibi. Öyle değil mi?» Kendisinin gayet iyi hissettiği bh hakikati başkasının ağzuıdan bu kadar kuvvetli bır ifadeyle işirmek Semranın hoşuna gitmişti. Heyecanla: «Çok doğru söylediniz,» dedi. Kendini, roman okuduğunu itiraf etmekle bir kusurunu açığa vurmuş gibi hissediyordu. Yanuıdaki bu adam bir tabiat çocuğuydu. Fakat kendisi gibi tabiate yeni dönmüş bir insan değil, uzun zaroan onun içinde yaşamış, onun en gür kaynaklanndan kuvvet alnuj bir insandı. Semra Feride tekrar kacamak bir bakışla baktı: Bu adamın kojTi kumral ş,açlarına güneşin sıcakhğı, san elâ gözlerine geniş semalarm bol aydmlığı sinmiş gibiydi. Samimî gülüşünde tabiatin gizlisiz açıklığı ve hududsuz serazadsızlığı, tok sesinde suların gür şırıltısı var dı. Yapısı da ku\'vetini topraktan ve havadan alan bir çınar gibi enineboyunaydı. Yemekte Semra Feridin yanına oturmuştu. Avcılıktan çiftçiliğe ge çen mebzulardan genc adamın civardaki bir çiftliğin oğlu olduğunu öğrendi. Feıid Almanyada ziraat mühendishği tahsil ettikten sonra memleketine dönmüş ve çiftliği babasmdan fi'len devir alarak kendisini tamamıle oraya vermişti. Şakır Bey: «Çiftlık ışlerinde Ferid Beyden öğreneceğimız çok şeyler var,» diyordu. «Kandınp bir kaç gün bizde misafir edecek olursak burasını cennete çevirebiliriz.» Ferid gülümsiyerek: «Emredersiniz,» dedi. Sonra Semraya döndü: «Sizin de çiftlik işlerine merakınız var mı?» Semra: «Çok.» dedi. «Fakat hiç bir bilgim yok. Şimdiki halde beni yalnız tabiatin güzellikleri alâkadar ediyor. Çocuk gibi koşup oynuyorum, otlara serilip yatıyorura. Fakat, bu sevgiye bir türlü doyamıyorum.» Ferid gülümsiyerek: cDoyulmaz,» Balıkesirde kavgalı maç Balıkesir 11 (Telefonla) Bu?ün burada Bandırma ve Balıkesir takımlan arasında yapılan maçta kavga çıkmış ve oyuncularla halk birbirine gitriştir. Bunun üzerine zabıta kuvvetleri müdahale ederek daha müessif bir hâdise çıkmasını önlemişlerdir. İç İşleri Hukuk Miişavirliği Ankara 11 (T.H.A) Münhal bulunan İç İşleri Bakanlığı Hukruk Müşavirliğine, müşavir muavinlerlnden Kemal Aral tayin edümiştir. «CUMHURİYET» in Tefrikası: Nakleden: VAHDET GÜLTEKİN Semra, yatak odasmm peneereeini açarak, ellerini iki tarafa daya.vıp derın derin nefes aldı. Gözlerini, süzerek, uzaklara dikmiş, sanki dünyanın sonuna kadar görebili. yormuş gibi uzun uzun bakıyordu O anda gözünün önünde «Venüs'ün Doğuşu» tablosu canlandı. ve kendisini bu tablodaki efsanevî '•arlık gibi gördü. İçinde o kadar <eni bir heyecan, ruhunda o kadar taze bir canlılık hlssediyordu ki.'. Sonra birdenbire bir korku duy"Ju. Saadeti bu kadar yakın hissetmek onu kaybetmeye delil sayılamaz mıydı? Buraya geldiğindenberi kendini fazla dinlemeye başlamıştı. Eskiden aeyecanlarını tahlil etmez, hâdise'enn seyri içinde surüklenip gitmekte daha büyuk bir zevk bu!urdu. Ona göre o zamanlar yaf;mak, hayabn içinde bir cüz oltnaktan ibarettL Hâdiselere ne kadar kanşır, rüzgârlarla ne kadaı dönerse kendisini o kadar yaşamıj hissederdi. Şimdi hayat hakkında başka bir görüşü vardı, her varlık kendi başma bir âlemdi ve yaşayış nizamını kendisi etrafında kurması lâzıro gelirdi. İnsan bir «şey» olmaktan çıkıp bir «ben» olduğu zaman yaşıyor sayılabilirdi. Semra bu benliği nihayet bulmustu. Fakat bunu muhafaza etmek acaba eskisi gibi bir zerre olarak yaşamak kadar kolay mıydı? Bu şüphe ona korku veriyordu. Birdenbire geri donerek, pencereden ayrıldı. *** Babası misafirlerile beraber geldiği zaman Semra bahçedeki o sevgili ağacının altmda, uzanmış, kitab okuyordu. Araba sesini işitince doğruldu ve kitabını otlann üzerine bırakarak koştu. Şakir Bey, misafirlerile lazıoı ta Çünkü bize hayat veren sevgioır bu. Bu varllğımızı borclu olan tabiate karşı şükranımızı ancak bu sevgiyle ödıyeceğiz.» Semra, kendisinin duyup da ifade edemediği bir hakiakti daha Feridin sözlerinde çok veciz bir su rette bulmuş oluyordu. Onu şimdi yanında yeni hayatınuı en kuvvetli bir mümessili, en mükemmel bir ifadesi gibi görüyordu. Söz başka mevzua geçti. Şakir Beyın sağında oturan Hamdi Bey, onun gibi, bir söyleyip on gülen neşeli. şakacı, babacan bir adamdı. Yuvarlak yüzünde çil gözleri ışıl ışıl yanıyor, yanaklannın alı, gülerken, bir kat daha artıyordu. Ev sahibinin soluna düşen Recai Bey aynı yaşlarda, fakat daha dinçti Zayıf, uzun boylu bir adamdı. Yüzünün hatlan yukandan aşağıya doğru derin çizgiler halinde uzuyordu. Onun da tabiat içinde yuğrulmuş bir adam olduğu belliydi. Yemekten sonra ötekiler koltuklara kurulup kahvelerini sigara dumanlanna sararak içerlerken Ferid, ağaçların aşılannı tetkik etmek üzere, Semra ile beraber, bahçeye çıktı. Öğle güneşi ortalığı daha ağır bir havaya bürümüştü. Dışan çıkar çık maz sıcak, yüzlerine bir alev gibi çarptı ve Semra bu hararetle beraber içini de bir ateşin kapladığını hissettL. (Arkan var) Ankarada komünistlikten sanık bir şahıs daha dedi. «Bu sevginin hududu yoktur. tevkif edildi Ankara 11 (Telefonla) Komünist tahriklerile ilgili olarak bugün şehrimizde yeniden bir kişi tevkif edilmistir. Ahmed Arif Ünal adında olan bu şahıs Merkez Bankası memurlanndan olup Hukuk Fakültesinde talebe olarak kayıdlıdır. Mualimler Meslek sigortası Geçen hafta ynnırluğe gıren Istar.bıJ Nihal Adsız hakkında dava açıldı Mualliıaler Bırhğı Meslek sıgortası bu^ tün memlekette buyak bir alâka gor* eOrhun» adındaki dergıde «Yalan» mekted^r. Mılli Eğitlm Bakanlığı. Bırbaşlıkh yazısından dolayı Nihal Ad liğe gönderdıgi bir tezkerede sigortayı sız hakkında Savcılık tarafından Cum. taktîirle karşılamıştır. hur Başkanının ve hukumetin manevî şahsiyetlerıni tahkir iddiasile âmme davası açılmıştır. 7 ton viski ithal edildi Geçen hafta içinde rnemleketimize 7 ton viski ithal edılmıştır. LÎRÂ İKRAMİYELÎ Almanyadan alacağı olan tacirler Almanyaya mal bedelme rrahsuben ödenen ^ 25 avansların diğer çe^'cî alacakJardan ayrı olarak. Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankasmdaki Alman Klirlng hesabmdan ödenroesi hususunun Ekonorr.i ve Ticaret. Maliye, Dış işleri ve Adalet Bakanlıklanna mensub selâhıyetli zevattan müteşekkıl bir heyel tarafından tetkık edibnekte bulunduğu bildirilmektedir. 30 MART KEŞİDESİNE İŞTİRAİ İÇİN yaînız Fen ve Edebiyat Fakültesi inşaatı Beyazıdda inşa edilmekte olan Fen ve Edebiyat Fakültesi binasma aid ;nşaat önumüzdeki ders yılına kadar ta. mamlanmıs olacaktır. Edebiyat ve Fen Fakülteleri gelecek sene yent bin o y8 taşınacaklardır. Tedrisata burada de. vam edilecekür. Haber »ldığımıza göre, hal«n Edebiyat Fa.kültesinln işgal etmekte olduğu Fır.dıklıdakl bina tamiı ettlrildikten sonra büjük btr öğrenci kütübhanesi haline getirileceitiı. ILİRALIK BİR HESAB AÇTTTÎMAKTA ACELE EDİXİZ RÜYA GÖRÜYORSANIZ RÜYA YORUMLARINI Her kitabçıda arayınız. Fi 160