Katalog

7 Eylul 1950 CUMHURİYET r BIR DAKtKA Kore'de Amerikalılar karşı taarruza geçliler Baştarafı 1 ıncı sahifede güneyde komünistlerin Nom nehri hattmı aşmak için yığmak yaptıklan bildirilmektedır. Bu hat Musan ve Fusan"daki Birleşmiş Milletler üslerini korumaktadır. Birleşmiş Milletlerin bugun bellbaşh muvaffakıyeti. önemli bir yol kavşağı olan ve kızıllar tarafından diin ele geçıriien Yongçong"un istirdadı olmuştur. Aym zamanda bu şehrin doğu ve kuzeyinde kızıllann şoseler üzerinde kurdukları müstahkem mevkiler Ameri kan uçaklaTiinn yardımile Güney Koreüler tarafından sokülüp atılmıştır. Amerikahlarm zayiatı \Vashmgton, 6 (A.P.) Savunma Bakanlığmdan bugün bildirildığine göre, Kore harbınin başlangıcmdanberi 1 eylul tarihine kadar Amerikan zayiatı öiü, yaraiı •. t harel'ât sırasmda kaybolmak üze re • 33 olarak tesbit edilmiştir ' Korede bir yerden 6 (A.P.) İngiliz kuvvetleri Korede fi'len harekâta başlamışlar ve bir bolük, kendisini sarmak isteyen kızıllarm bu hareketinden kurtulmaya muvaffak c'rr.uşrur. Yugoslavya, Kore tecavüzünü takbih ediyor Belgrad 6 (a.a.) (United Press) Yugoslavya Dış İşleri Bakanı. dün Eusyanın bütün dünyada tecavuzkâr politikasına devam ettiğini ve Güney Kore istilâsımn, dünya hâkimiyetini derpiş eden Sovyet plânına dahil olduğunu söylemiştir. Bu beyan^tla Yugos'?vya Kore tecavüzünü ilk defa takbih etmektedir. C.H.P. nin işgalindeki devlet mallan istîrdad edilecek Bcştaraft I inci sahifede Maliye Bakanının demeci Mahye Bakanı Halil Ayan bugün bu münasebetle yapnğımız bir gorüşmede bu yayınlan hayretle karşıladığını belirterek şöyle devara etti: « Halk Partisi bu yersiz ve manasız cevablaria umumî efkân başka tarafa çekebileceğıni ümid et1 mek e çok aldanıyor. Sözde cevablar bilhassa şu nokialar etrafında toplanmdktadır: (İftiralardan millete tiksimi gelmiş, şimdi de Halk Partisinin mallarını gasbetmek ıçin çare aranıyormuş. C. H. P. nin malı mülkü musadere edilerek muhalefet yddırılmak, sjsturulmak iste' niyormuş! Büyük Mıllet Meclisi Halkevlerinin faydalı bir müessese olduğunu görmüş de bunlara tahsisat avırmağı uygun bulmuş! Halkevlerme yapılan yardım kayıdsız v« şartsız imiş..) Bütün bu boş lâfm benim sarih, maddelere, vakınlara ve kanunlara dayanan beyaratıma cevab teşkil edemiyeceğini rjılamak için ne bu işlerin müteJıassısı, ne de hukuk âhmi olmağa htiyac yoktur. Halk Partisi bu ışlerüı hesabı sorulacağı günün gelıp çattığını gördüğü için telâş içindedir. Halkevleri için bütçelere konulan tahsisata dayanılarak devlet kesesinden verilen paraların, yardımların hibe olduğunu kayıdsıa şartsız verilmiş bulunduğunu iddıaya imkân yoktur. Halkevleri hükmî şahsiyeti haiz ohnadığına göre bir hıbeden bahsetmeğe imkânı hukuki yoktur. Bu paraların kayıdsız şartsız verilmiş olduğuna ve bineanaleyh hesabının sorulamıyacağına dair iddia da yersızdır. Devlet kesesinden verilen paraların, yapılan yardımların kâffesi millet murakabesine tâbidü". Mevzuatımız bunu âmirdir. Bu monasebetle şunu da ilâve edeyün ki, (Bütün mazinin hesablarını vermeğe amadeyiz) diye ortaya çıkanlar şimdi nullet kesesinden partilerine verilmiş olan 50 milyonun (hibedir. kayıdsız şartsız ve» rilmiştir) diyerek hesabını vermekten kaçınmak yolunu aramaktadırar. C.H.P. şimdiye kadar halkevlerine şahsiyeti hukmiye vermemekla halkevîeri adına mıllet kesesinden aldıkları tahsisatı doğnıdan doğru ya kendi zimmetine geçirmek, bu paralarla edinilen mallarm tapusunu kendi üzerüıe yaptırmak gay;ini gütınüştür. Bü siyasî partivs devlet kesesinden bir santim dahi verilemez. Bu, bütan demokratık âlemin kabul eylediği değişme? bü hakikattir. Şayed alırsa, almaya teşebbüs edilırse bu bir gasb our. Hükumet, Halk Partisüıüı mallarını gasba değil, bilâkis millet kesesinden yaptıklan gasıblan kanun yolile istirdada teşebbüs et mektedir. Halkevleri için hazinedec Halk Partisine verilen paraların kayıdları ve evrakı müsbitesi elimizdedir. Bunlann nerelere harcandığını sormak ve aramak da kanunî vazifemızdır. Biz bu hesa bı behemehal alacağız. Kanunlard bağlılıklarmdan bahseden Hs'k Partisi haikevleri namına aldığı p9 raların hesabmı vermekten nedet korkuyor, neden kaçınıyor? Devlet parası, Meclis tarafından m i ayyen bir cihete sarfedilmek üzere verilmiş olduğuna göre, bunun hesabı elbette sorulur. Bunu böyle bılerek vaktinde buna göre hazırlanmalı idiler! Hesab verilemezst bunu yeni kanunlarla hal ve fasleylemek hakkı Büyük Mıllet Mec lisinindir. Böyle hareket, hukak kaidesine tamamen uygundur. Uy gun olmıyan, Halk Partisinin bile' rek ihflas eylemiş olduğu bugünkü durumdur. Bunu halletmek hükumetin kaçınamıyacağı zarurî biı vazifesidir. Dikkati çeken nokta Bu mevzuda dikkati çeken diğet bir cihet, Halk Partısi devletmiş gibi fesholunan İttihad ve Terakk' Fırkasile Türk Ocaklarının mallarını kendi üzerine geçirmiş olmasıdır. Partinin bugün oturduğu Merkez binası. İttihad ve Terakkinin malıdır. Eugün tapuda namlarına yazdırdıklan binaların çoğu da Türk Ocaklarmdan kendi üzerlerine geçirttikleri binalardır. Halk Partisinin, kanunlan hiçe sayarak mal iktisabma kalkışmasmın çok şayanı dikkat bir örneği, Millet Meclisi ve Sayıştay binalarile bu binalann kurulmuş olduklan arsa meselesidir. Bu mevzj devlet hayatında ve hukukî devlet prensipleri karşısında hicabâver bir hâdisedır. Meclis binası, Sayıştay binası ve ha'.en işgal ettikleri bina ve arsaları tapuda apaçık hazine namına kayıdlı idi. Başka türlü olmasına hukukarj ve kanunen imkân da yoktur. Halk Partisinin arsasmdan yüz misli fazla kıymette olan hazineye aid b'itün bu arsa ve müikleri şüyulandırıp ele geçirmeğe kalkışan kendileridir. Bu maksadla imar heytine kanunsuz şüvulandırma kararı yazdırmışlardır. İmar komisyonunun bu kanunsuz kararını hazineye tebellüğ ettirmemek için çareler aramışlardır. Hazineyi terasil edea 'küakoca Maliye Vekâleti ortada dururken, sanki j'okmuş gibi. ÜTI suretile gaibe tebliğ yolundan yürümüşlerdir. Bütün bu hareketler kanunsuzluğun ve gasbm tâ kendisidır. Bunlar meydanda iken Halk Partisinin iftiradan. gasıbdan, mal ve mülklerinin musadere edilmek istendiğinden bahsetmeğe hakkı olup olnıadığmı muhterem umumî efkârın takdirine bırakıyjrum.» Yargıtay Başka nının konuşmasî Baştarafı 1 inci sahifede denberi dünyanın bazı karanlık yer'.erinde yıldan yıla artan bir inad ve ısrarla hak ve adalet mefhumu çiğnenir ve bu mefhumlarla maskelenen ihtiraslar insanlan en kutsî haklarmdan mahrum ederken memleketimiz, milletlerarası taahhüdlerine bağlı ve insanî gayelere sadık olarak bir hukuk devleti olmanm bütün icablannı yerine getirmeğe bütün gü:ile çalışmayı kendisine bü vazife bilmiş, medeniyet hak ve adalet mefhumlannın çiğnendiği karanlık ihtiras dünyasının kalblerde uyandırdığı korku ve ümidsizliği ufuklanmızdaki sükun verici emniyet havasile dinlendirmeğe çalışmıştır. Adalet cihEzımızın bütün kalblere emniyet ve itirr.ad verecek bü" dürüstlükle çahşması, secim işleri gibi vatandaşlar arasında ciddî ihtılâf ve endişeleri mucib olan bir meselenin yargıclara emanet edilmeskıe saik ohnjştur. Yargıclanmızın kendilerine emanet edılen bu işte de adalet kefesini tam bir tarafsızlıkla denk tutmak için bütün hassasiyet ve titizliklerüe cahşmaları ve buna bütün medenî dünyayı imrendırecek bir olgunlukla muvaffak olmaları, adlî istikbalimiz için parlak ümidler vermektedir. Şimdi Yargıtajnn bü yıllık faaliyetini gözden geçireceğiz. Bu faaliyeti 1 Yargıtay içtihadları, 2 İş hacmi bakımmdan mütalea etmek lâzımdır.» Baskan bundan sonra içtihad iarariarıpa aid uzun izahlarda bulunmuş ve iş hacmi hakkında da şunları söylemiştir: a 1949 yılında Yargıtay dairesine 116,843 iş gelmişti. Buna 1948 yıhndan devıedilrniş olan 14.24S işin ilâvesile yekunu 131,095 e baliğ olmuştu. Bur.un yüzde 88 den fazlası çıkarılmıştır. 1950 yılının birinci altı ayı içinde 41,838 i hukuk ve 35,621 i ceza olmak üzere 77.459 iş gelmiş ve bundan 59,773 i karara bağlanarak 17.681 iııin temmuz ayına devrctmck mecburiyet: hasıl olmuştur. 1949 ile 1950 yıllaruun ılk altı aymda gelen işlerin mukayesesinde ou yıl işlermin 400 küsur arttığı. çık;.rılan işlerin de 500 küsur azaldığı görülür. Bun* sebeb Yargıtaydan altı arkadaşın Yüksek Seçim Kuruluna ayrılmas', milletvekilliklerine adaylısıru koyan bir kısım arkacaşların da izinli olarak ayrılmaları ve bir kısmmın da hastalanrnasıdır. Gelecek seçimlerde vazife alacak arkadaşlann yerine r&portör ilâvesi suıeü'.j boşluâron doldurulması işlerin terakümüne mahal bırakılmaması bakımından isabetli bir tedbir olur. Evlenmeği kolaylaştırmak lâzımdır 1950 yılının temmuz ayuıa bırakılmasma mecburiyet hasıl olan 17.681 işten 9S79 u hukuk ve 7802 si ceza davalarına aıddır. Af kanunu şümulüne gıren takrıben 6600 küsur ış hakkmda takibatm kaldırılm:ş olniasma göre elde 120ü kusur ceza işi kalmıştır. 1944 e nazaran 1950 deki ış m.ktarı c'r 57 nisbetinde artmıştır. Bu çoğjima cezada daha zıyade adam oldürmek ve öldüımeğe teşebbüs, kadın ve kız kaçırmak, zorla namus ve ırza tecavüz ve çalma fiıllerinde kendini göstermektedir. Adam öldürme fi'li ekseriya mülkiyet ihtilâfmdan ileri gelmektedir. Kadın ve kız kaçırma suçu en çok evlenme maksadile vukua geliyor. Yurdumuzun her tarafımla, bilhassa köylerde evlenmeyi koîaylaştırmak lâzımd.r. Zorla namus ve ırza tec&vüz fiillerinin çoğalrr.ası terbiye yollarüe önlenebilır. Çalma suçu en çok işsizlikten doğmaktadır. Af kanunile hürriyetlenne kavuşanlardan bazısı sırf bu yüzden kısa zamanda çıküklan yere dönmüslerdir. İçtimai düzeni tehdid eden bu halin iş icad edecek kurur.arın teşkilile önlenmesi kabildır. Hulıuk davalarında çoğahnalar gayrimenkule aid davalarla boşanma. istimlâk, mecur tahlij'esi ve devlet hesabma okuyan talebelere aid tazmmat davalarıdır. Yardıma liizum yok! Nedir bu, yahu? Ne oluyor? Esasen pek mtrmur olmıyan memleket bütün bütün yangın yerine döndü. BoZtkesirden hemen sonra Demirciyi kaybettik. Arada Erzurumun üç yapısından Adliye binası da gürültüye gitti. Ya, orman yangınlan? Yer yer gırla. Yalnız Çanakkalede dört tanesi kül oluyor. Bundan 130 sene evvel şair îzzet Molla: Yere geçmiş dediler. şehriAyıntabüHaleb Bize yangın yetişir, zelzele verme Ya Reb. Demiş. Bir fikir: Acaba, şu memleketi olduğu gibi sigorta etsek imar parasım temin edemez miyiz? D. N. Ankararon istikbal üzerine çektiği poliçe Avrupanm Koredeki tecavüz karşısında müracaat ettığı muşterek zecri tedbirler kara kuvvetleri bahsinde Ingiltereden gonderileceklere munhasır kalmaktadır. Çin Hindıstanında haylı meşgul olan Fransa bir şeyler yapacak gibi görunmuyor. Fakat Turkiye bu yolda herkesten evvel ve kendiğınden davranarak en guzıde tiımenlerin.n birınden ayırdığı 4500 kişılk bırlığı Birleşmi5 Milletler Kurulu emrlne vermıştır. Bu cesur harekete tevessul etmekle Ankara istıkbal üzerine bir poliçe keşıde etmiştir. İtirr.ad ve sadakatin bu parlak deliline şahld olan Birleşmiş Milletler Kurulu. Rusya gunun bırmde Anadolu hududlarınaa veya Boğazlarda 38 ınd arz dairesi oyununu tekrar etrtıeğe çalıştığı takdırde. derhal Ankaranın yardımına koşmak mecburıyetını hıssedecektir. Bundan başka Turkıyemn Atlantik paktına Jsabulu hususunda y&ptığı muracaati Amerika bundan boyle sürüncemede bırakamaz. Kore harbı dünya buhrammn bur.dan sonraki inkışafı bakımından muhım bi> musahedede bulunmamızı mumkun r kılmaktadır. Ev\ e!ce Berlm Roma mihverınin Avrupada ruttugu yeri şimdi Asyada Moskova Pekin mihven doldurmaktfidır. Le Tnbune de Genive'den *** Amerikan ilk keşfeden Kristof Kolomb değilmiş Londra 6 laa.l (Afpı Bırminghamda toplanan «Ingıhz Cemıyeti» uyelerine arastırmalarının neticesm. bıldıren Exter Universıtesi coğrafya profesoru A. Davies, Amerıka kıt asını ilk keşfedenin Kristof Kolomb değil. fakaî Portekızll kâşıf Dualmo olduğunu tey.d etmiştir. Profesbre gore. Dualmo. keşı/ seyahatim Kristof Kolombdan beş sene evvel yapmıstır. * * * İsviçreli verem mütehassısı kalb scktesinden öldü Kopenhag 6 (a a.) (Reuter) Isvıçrclı verem mütehassısı Dr. Rene Urenneret, Milleüerarafi Verem Kongıesınde bır konferaı.s d nlerken kalb sektesinden olmjştur. 60 yaşında İdi. * * * 100 yaşında çocuğu olan ihtiyar Teramo «Italya. 6 (a.a. > Reuter) Eura koylulerinden 100 yaşındakl Berardo di Sandrı'nin dun, bır deprem sırasmda bır oğlan evlâdı dunyaya gelmiştir. Sandri'nin karısı 42 yaşındadır. 24 senedenberi evli olan Sandri'nin bu İlk çocuğudur. Çocuk da annesi de sıhhattedir. Bu bolgede yer sarstlır ve bıı kaç ev yıkıhrken kadın hemen biı hastaneye kaldırılmış ve orada doğur. muşrur. Sabahtın ak;ama kadar tarlalarda çahşan Sandrı, bu doğumu kutlamak uzere bir gun izin almıştır. * * * «Saksonya Sibiryası» Londra 6 (Nafen) Doğu Alıranyadakı uranyum nadenlerınde çahştırılan kurek mahkumİHrı hakkındd yeni tazı raporl^.r buriya gelmişt r. Bunlara gore «Saksonya Sıbır>asM demlen 1500 kllometre karelık bir sahada 300 000 kadın, erkek esırlerin gece sıınduz son derece fena şartlar altır.da çahştırıldıkları bıldınlmektedir. Uranjnım madenlermde çalı.şan bu zavallıları 40.000 Rus askerî ve sılâhlı Alman polısı nezaret altında rutmaktadır. Butun sahanın dıkenli teller ve makinelitüfek yuvalarile ce\Tili olduğu da ayrıca bilGirilmektedir. Bu sahamn tek hâklmi Mihaıl Mitrofanıvıç Melzer ismındeki bır Rus generalıdir. «Tebaası» hakkında ycgâna ctorite olan bu zalim edamın emrlndek lerın veremden kırıldıklan anlaşılr.aktadır. 12.000 metre uzunluğunda bir hava köprüsü Kore harai çıkar çıkmaz Amerika, 1948 de Berlm hava köprusunü kuran General Tunner'i iş başma getirerek bu sefer Pasıfik Okyanusunu aşacak bır •kopru» kurmasını istedi. General Tunner vakıt kaybetmedi. Amerikanın buyük sivıl hava kumpanyaları idarecılerini toplayarak durumu onlarla goruştu. Göruşme uzun surmedı, komısyonlar teşekkul etmedı. kimseye berhangı bir hususun tetkiki havale edılmeüı. Kumpanyaların verebıldıkleri uçak ve mslzeme derhal seferber edılerek muazzam ckripru» kuruldu. Uçaklar bidayette Alaska Aleutien adaları yolile Japonyaya varıyordu. Sonradan Havai adalarma uğramak şart;ie Pasıfiğı doğnıdan doğruya aşmak daha münasib göruldu. Evvelâ askeri şefler. mutehassıslar nakledıldi. Fakat cephede s:lâh lstekleri artınca uçaklar tanksavar toplar. muhtelıf cepane. motör yedek aksamı; ilâc vesaıre taşıma ğa bpş'.adı. 12 000 kılometre uzunluğunda olan bu aevler koprusu sayesinde SanFrancisco'dan Tokya ya her gun yuz ton kadar en luzumlu malzeme nakledılmektedır. Şayed Kore ordusu bunu kâfi gdrmezse Amenkan sıvıl hatları. yolcu servisL rıni azaltmak pahasma da olsa. bu ;şe dı.ha çok uçak tahsis edecekler. Bu harbin tarihl yazıldığı zaman Amerikan sıvil havacılığının orduju belki de yeni bir Donkerkten kurtarmış clduğu gortılecektir. Bu da hususi teşebbusün her sahada ne buyük yararl'klar gösterebıleceğ:nın açık bir delilldir. Tribune de Cenive'dan **Doğacak çocukların cinsiyeti Lonara 6 (Nafen) Modern illm, erkek gururuna ağır bir darbe lndirmiştır. Doğacak çocukların cinsiyetinin sadece baba ile alftkalı olduğu artık kafî olarak anlasılmıştır. Annenîn bu hidisede hiç bir rolu yoktur. Şimdiye kadar babalar doğan çocuklarının erkek olmamasmdan sadece kanlannı kabahatll olarak gorürlerdi. Buna misal olarak içlerınde VIII. inci Henrı'nın de bulundugu bir çok taç sahibleri gos. terilebilir. Velıahd olarak erkek çocuk doğuramadığından dola>ı karılarından ayrılan haşmetllierın en yakın mısalı Mısır Kralı Faruktur. Birinci karısı Ferıdeden kendisine erkek evlâd doğuramsdıjından dolayı boşanan Kra], şimdi Neriman Sadıkla erkek veliahda sahib olmak gayesıle evlenecegi her> kesîn malumudur Baba 1 arm bittabi doğacak olan çocıjfıın cinsi hakkında tam bır kudretl*rı olmadığı a^ıkârdır. *** Üçüncii dünya harbi, ekim ayında başlayacakrruş Yeni Delhi 6 (Nafen) Yeni Delhideki Astronomi Aramaları Enstitusu Muduru Pandıt Ram Swaroop Sharma, verdiği blr mulâkatta bır gazeteciye 1950 senesi bnnceye kadar 3 uncü dünya harbin:n patlak vereceğını, ycryuzur.de hastah'tUr. salgınlar. seller ve açlık tehlıkelerının başgostereceğmi b^dırmiştır. Mezkur gahsa göre üçüncü dünya harbı ekm: ayında bsşlayacakmış. Bu harbin Batıda Almanysda ve Doğuda ia Japonypd* zuhur edeceğini yıldızlardan okuduğunu bildırmıştır. Bu cıhan harbini de demokrasıler tam bır galebe İle bıtıreceklermış. Blrleşmış Mılletler Te«k'îâtı ortadan kalkacak ve komünızm kbkunden temizlenecekmis. Stalin'm âkıbetinin son derecede karrnlık olduğu ve Polıtburonun dağılarak komunizrr.in yakı.ıda ciddî surette sarsılacağını da yıldızlardan okuduğunu bildıren âlım kasım 'ayında Churcruirin de yenıden ıktıdara geleceğini görduFJnu tlâve etmiştir. «Terbiye» ye dair cayib bir tesmiye ile halk dilinde «terbiye» yumurta ve limonla yapılan salçaya denir. Paçadan düğün corbasına kadar bir siirü yemeğe giren bu salçaya neden «terbiye» denildiğini araştırmadım: ama bn obnazsa o yemeklerin tadı tuzu olmadığına, hattâ biraz da nahoş kok tuğuna göre, galiba terbiyenin insan aybını gidennekteki feyzine bakarak bn salçaya da öyle demi§ler. astidlâline vardım. Bu küçük tekerlemeden sonra gene küçük bir serzenişle bizim arkadaşlara hitab edeceğim. Istanbulda şu günlerde bir «terbiye kongresi» toplanmıştn. Yeni Maarif Vekilinin açtığı bu kongre ruznamesinde görüşülecek bir hayli maddeler obnakla beraber daha ziyade muallimlerin tebliğlerini arzedecekleri bir «ekspozisyon» mahiyetini de andırmaktadır. Bu mühim toplantı ile istanbul matbuab ciddî şekilde meşgul değildir. Bu kongrede bizim en büyük derdimiz olan her vekil değişiminde bir maarif sistemi değişikliği, bir teşkilât allak bullaklığı ,bir kitab likidasyonu, bir imtihan nsulleri tebeddülâtı, bir hotalar transferi olmasının bu memleket irfanına ve terbiye sistemimize ne gibi iyi veya kötü tesirler yaptığınm bu kongrede göruşülmesi bahis mevzuu değildir. Hcpimizin ve bilhassa muallimlerin gözüne çarpan bu hâdise acaba neden terbiye kongresinde göriişülemiyor? Merak ettim. Bu bir. Ikincisi hâlâ devletin mesuliyeti altında bir çocuk oyuncağı, bir Lala paşa eğlencesi, hattâ artık karakolluk bir hâdise yatağı olan spor işlerinin. spor terbiyesinin de bu kadar hâd ve vahim şekle girmiş olmasına ve genclerimize istemediğimiz bir eda ve ruh vcrmiş olmasına rağmen ele alınmaraış olması da hayrete şayandır. Bunlan dedikten sonra; dün akşam Londra radyosunun 'ransızca nesriyatını takib ediyordum. Spiker Ingiliz mekteblerinde (Bedenî ceza = chatiment corporel) bahsinin bir Ingilizle bir Fransız isimlerini de söylediler ama unuttum arasında münakaşa edileceğini haber verdi. Ügilendim. Çünkü bizzat ben rüştiye mektebinde falaka yiyerek okumuş bir çocuktum. Bu falakayı yediğimden dolayı ne izzeti nefsim, ne de sıhhatim rencide oldu. BUâkis o mektebde aldığım feyiz beni yüksek tahsilin sonuna kadar yürüttüğü gibi, meslekî hayatımda da bana rehber oldu. ' Kore'de iki Başmakaleden devam dirmek askerliğin gerek strateji, gerekse taktik itibarile «hasımdan evvel davranmak» ana prensipine uygundur. • Bu uçağm düşürülmesi üzerine Sovyet Rusya ile çığırtkanlannıo ve yardakçüarının kıyameti koparacaklanna, hâdiseyi tahrii edeceklerine şüphe yoktur. Mesele, bu gürültüdc değil. bu bomba uçaçı nin Birleşmiş Milletler kuvvetleri üzerine niçin gelmiş olduğundadır Fikrimizce Sovyet Rusya, kızıl yıldızlı hava kuvvetlerinin Kore sularında dolaşmalan üzerine, Birleşmiş Milletler Teşkilâtına mensub kuvvetlerin ne yapacaklarını anlamak istemiştir. Eğer bu ilk bomba uçağı ateşle karşılanıp duşürübneseydi, Moskovanm, Şimal Korelilerin yeni bir taarruza geçtikleri ve Cenub Korelilerin cephesini yardıklan bir sırada, kendi hava kuvvetlerile, havada zayıf olan Kızıllara göklerde de tesirli bir yardım yapması ihtimali vardı. Bi • naenaleyh bu, bir yoklama, o uçak uçurulan bir tecrübe balonu idi. Kızıl Korelilerin taarruzuna gelince. Kızıllar, evvelâ cephenin Amerikalılar tarafindan tutulan kıs mma taarruz ettiler; sökemedilcr. Bunun üzerine Cenub Kore birliklerinin cephesine saldırdılar. Ve bu cephcyi yardılar. Şimdi açtıklacı gedikten içeriye sarkarak bu başarılannı istismar etmeğe ve cepheyi tutan bütün kuvvetleri geri çekiimeğe icbar edeceklerdir. Cenub Korelilerin hakikaten tahammül edilmez büyük bir tazyik karşı,:nda mı çozüldükleri, yoksa besinci kolun propagandası üzerine, buaz çarpıştıktan sonra mı ricat ettiklcri malum değildir. Fakat ikinci şık daha kuvvetli bir ihtimal teşkil eder. Çünkü, evvelce Koredeki harb muhabirlerinin verdikleri haberler, Cenub Korelilerin de pek sağlam ayakkabı olmadıklannı. beyaz ırka düşman halk kütlelerinin şimalden gelen soydaşlarına mütemayil bulunduklarını ve komunist propagandasile zehirlenmiş olduklannı bildirdikleri çibi. Cenub Kore Cunıhuriyetindeki hükumet idaresini pek mütefessih ve berbad diye tavsif etmişlerdi. Eğer vaziyet hakikaten boyle idiyse Amerikalılann, Cenub Kore kuvvetlerine itimad etmiyerek Koreye daha fazla kuvvet göndermeleri ve cepheyi kendileri tutmalan icab ederdi. Düşürü'en Rus uçağ! meselesi Basıaraiı 7 ınci tnhifede uçağımn taarruzuna uğramış va makinelitüfek ateşine tutulmustur Sovyet uçağı neticede Dayong Dao adasının 8 mil açığında Sarı derize düşmüştür. Halbuki hakikatte Sovyet uçağ] her hangi bir Amerikan harb gemisi üzerinde uçmamış ve hattâ boyle bır gemiye yaklaşmak niyetıni bile taşımamakta idi. Zira uçak on kilometreden fazla uzakta bu'unuyordu. Devletler hukukunun en basit ka idelerine açık şekilde muhalif hareket ederek suçlu mevkie düşen Amerikan askeri makamlarının bu curmünden Sovyet hükumeti Birlesik Amerika hükumetini mesul •'tırtmakta ve ciddî bir tahkikat açılanak bu tecavüz fi'lini ıka. edenlerın şiddetle cezalandırılmasıru tak b etmektedir. Sovyet hükuraeti bundan başka kaybolan uçak ve icmdeki üç kişilik mürettebatın ölürr.ünden dolayı tazminat da taleb etmektedir. Sovyet hükumeti ayrıca Amerikan askerî makamları tarafından gırışilen bu gibi hareketlerin Birleşik Amerika için doğurabıleceği vahim neticelere Amerikan hükumetinin dikkatıni çekmeği de zaruri telâkki etmektedir.» Moskova radyosunun ilâve pttiğine göre, Birleşik Amerika büyük clçisi Amiral Kirk, Amerikan kuvvetlerinin Birleşmiş Milletlerin kon trolu altmda bulunduğunu ve binnetice bu meselenin Birleşik Amerika hükumeti tarafından değil, fakat Birleşmiş Milletler tarafından tetkik edilmesi gerektiğini bildirerek bu notayı nazan itibara almağı reddetmiştir. Vichinsky bunun üzerine bu mülâhazaların her hangi bir esasa istmad etmediğini, zira 4 eylulde vukua gelen hâdisenin Koredeki askerî harekâtla hiç bir alâkası bulunmadığını haürlatmıştır. Giivenlik Konseyinde Lake Success 6 (a.a.) (afp) Guvenlik Konseyi oturumu bu akşam saat 22.26 da açılmıştır. Sarı denizde düşürülen Sovyet Uçağı hakkmdaki Rus notasının tercüme edilmesine imkân sağlamak üzere cturumun açıbnası biraz gecikmiştir. Nctanın okunmasıncan sonra söz a'an Malik bu meselenin Güvenlik Konseyinde müzakeresini taleb etmediğini bildirmiş ve sadece Sovyet Rusya ile Birleşik Amerikayı alâkadar eden bir meselenin mcvzuu bahsolduğu hususu üzerinde ısrar etmiştir. Amerikan delegesi Warren Austin ise Sovyet notası hakkında yapılacak muameleyi Guvenlik Konseyinin kararlaştırması gerektiğini söylemiş ve Amerikan hükumetinin sırası gelince konseyden bu meselenin tetkikini taleb edeceğini ilâve eylemiştir. Sir Gladwyn Webb, başkan sıfatile, dün yapılan Amerikan ve bugün yapılan Sovyet müracaatinin konsey huzurunda bulunduğunu ve konseyin bunlan tetkik etmeğe salâhiyettar bulunduğunu kararlaj tırmıştır. Bundan sonra konsey «Kuzey Kcre cumhuriyetinin tecavüz fi'linden dolayı şikâyet» hususunu ihtiva eden gündemini ele almıştır. İsfanbul Ankara ekspresi yolda kaldı Baştarafı 1 inci sahijede fetler ortadan kaybolarak ortalıga bır kış manzarası hâkim olmuştur. Oğleden sonra yağmur oldukca şiidetli bir rüzgârla kanşık olarak devam etmiştir. Bu sebeble Taksimdeki benzin deposunun önündeki kısım çökmüş insanca kayıb olmamıştır. Kocaeli mmtakasma düşen yağmurlar çok şiddetli olduğundan hu sule gelen seller büyük tahribata sebeb olmuştur. Sapanca Derbend arasmdaki demıryolunun 6 kilometrelik kısmını sular basmn, bir köprü de yıkılmıştır. Saat 18 20 de Haydarpaşadan kalkan Ankara ekspresi İzmitte kalmıştır. Haydarpaşa Adapazan treni de Derincede beklemektedir. Ankaraya gidecek olan yataklı tren bu dunım karşısında hareket ettirilmemiştir. Hattın bozulan kısmını tamir için imdad treni yetişmiş ve ekipler faaliyete geçmiştir. Yolun ne zaman açılacağı belli değildir. Yeşilköy rasad istaşyonundan aldığımız malumata göre, havanın bugün bu lutlu olacağı, fakat yağışm devam etmiyeceği ümid edilmektedir. Bandırnta Izmir treni de yolda kaldı Ankara, 6 (Telefonla) Bandırma ile Sığırcı istasyonu arasmda tren hatü sellerden harab olmuştur. İstanbul yolculan bu gece Sığırcı istasyonunda başka trene aktarma edılmişlerdir. Yolcular, 9 saat gecikme ile sabah saat yedide Izmire geleceklerdir. Ege bölgesinde şiddetli yağmuı yağmaktadır. Bazı ovalan sular basmıştır. Seledîvenîn insaat ihaleleri Bastara'ı 1 uıc? <;ahifc^" rek yapılmış bir iş yoktıjr. Hattâ bazı buyük irışaatı toptan ihale etmiyerek parca parça vennekteyız. Bu arada kazalara aid yol injaat işleri de vardır.» Belediyenin 1951 bütcesi Vali ve Belediye Başkam Fahreddin Kerim Gökay dun Belediye şubelerine bir tamim göniereıek 1951 bütçesınin hazırlanıp yeni Sehir Meclısine verilebilmesi 'cin. devair ve şubelerin süratle isteklerini, masraflarını va yapacaklan işleri gösterir cetvelleri munasebeye göndermelerini istemiştir. İınar işlerindeki bozukluğ^ın tetkiki Belediye Imar işlerindeki bozukluğu tetkik etmek uzere bir mufeıtış gönderilmesi Valihk tarafından Bayındırlık Bakanlığmdan rica edilmişti. Bakanhk bu işin tetkikine Imar dairesi reis muavini Orhan Alsaçı memur etmiş ve mumaileyh dün şehrımize gelerek Vali ve Belediye Başkanını ziyaretten sonra işe başlamıştır. Terfi edemiyen subaylar hakkında Savunma Bakanlığının iebliği Baştarajı 1 inci sahifede Bakanhğa yalnız 2 mahkum subay müracaatte bulunmuştur. Bu gibi müracaatler için komisyon teşkiline de sebeb mevcud değildir. Aynı zamanda aftan faydalanarj firarî erlerkı 1 ekim 950 de terhis edilecekleri hakkındaki neşrryat da kanuna ve tatbikata uymamaKtadır. Aslı ve esası olmadığı şu suretle meydanda bulunan bu gibi haberleri tekzibden Bakanlığın derın teessür duyduğunu söylerken askerliğe müteallık işlerin nezaket ve ehemmiyetini takdir edeceklerin de şüphe olmıyan matbuatımızın, maahaza hakikati yazmak vazifesine uyarak bu gibi haberleri vermeden evvel Bakanlığa müracaat etmeleri ni matbuattan bilhassa rica ederim.» Almanya ve Balı Avrupanm müdafaası Baştarafı 1 inci sahifede NewYorkta yapacaklan toplantıda bellibaşh hemen hemen bütün dünya meselelerinin ele alınacağmj da söylemiştir. Mr. Acheson'a göre, Atlantik böl gesinde gürişilen müdafaa hazırlıklan, plânların süratle tatbika konulabilecek bir safhaya tılaşmışür. Üçler toplanlısı Washington, 6 (a.a.) (Afp): 12 eylulde başlayıp 14 eylulde bi tecek olan üç Dış İşleri Bakanı PROF. NİMBUS'ÜN MACERALARI: toplantısmda Birleşik Amerikanın »'Jettıği gayretin Doğu ile Batı ıra&mda taksime uğraması meseleeinin müzakerelere hâkım olacağı tahmin ediliyor. Birleşmiş Milletler kuvvetlerinin ikmal üssü olan Pohang limanı yolunun Kızıllar tarafından kesilmesi üzerine Koredeki askerî vaziyet fena bir şekil almıştır. Çok sayıda tankla takviye edilmiş olan 30.000 kızıl Korelinin cephede açılan gedikten Pohang limanı ile cenub ve merkez cepheleri arasında bir kilid mevzi olan Taegu üzerine yaptıklan taarruz muvaffak olursa vaziyet vahimleşecektir. Kore harbinin bu şekli alması Kızıllann çok iyi hazırlanmış olmalarma mukabil. Amerikanın silâh patlayıncaya kadar demokrasilere has rehavetle hareket etmesinden ve Birleşmiş Milletlerin de Amerikaya hâlâ müessir bir yardımda bulnnmamalaGayrimenkul davalarının çoğal rından ileri gebniştir. Bakalım bu ması bu mallardan çoğunun tapu son iki hâdise üzerine siyasî ve asya bağlanmaması yüzündendir. Ta kerî vaziyet nasıl bir şekil alacak? pulama kanununun daha geniş olaCUMHURryET rak tatbiki haberi bizi çok sevindirmektedir. mek için şimdilik daireleri artbrBoşanma davalarında olur olmaz mak tedbirine başvTirmak mübre.n sebeblerle ve geçici heveslerle bo bü ihtiyacdır. İş mahkemelerinin şanma davası açtıklan sabit olan kurulması hakkındaki kanun da lara karşı usulün cezaî "nueyyidele Yargıtayın yükünü arttıracaktır. ri tatbık olunmak icab eder. Türk hava seyrüsefer kanununa İstünlâk işlerüıde bugün sayısı aid tasarı ikmal olunmuştur. Ka30 u aşan kanun uygulanmaktadır. nunlanmızın yeni ihtiyaclara göre Bunlsr müddet ve kıymet takdiri hazırlanması içm sarfedilen mesaigibi hususlarda bübirüıe uymıyan hükümleri ihtiva etmektedir. Bu ye mühim bü hususun da ılâvesikanunlan tevhid ederek bütün is nuı zarurî olduğu düşünülmektedir. timlâk işlerinde tatbik olunacak Bu, adalet kuvvetinm bağımsızlığı yeni bir kanun yapmak lâzımdır. prensipine sıkı bü surette bağh oMesken ihtiyacının tevlid ettiği lan yargıc teminaü meselesidir. tahlıye davaiarı inşaatın teşvikıie Yargıclık istiklâüle telifi kabil olönlenebılir. Devlet hesabına okuyan mıyan bu tayüı usulüne artık son talebeler hakkındaki tazmüıat da vermek lâzımdır. Yargıtay yargıcvalarını azaltmak için de buna aid lann yükselmeğe lâyık olup olmakanunların birleştüilmesi ve sağ dıklarını takdü: hususunda olduğu lam bü esasa bağlamakla kabildir. gibi tayinlerinde de yegâne yetkili Yargıtayın ağır durumunu önle makam olmalıdır.» Fransız, Ingiliz mekteblerindeki bedenî ceıaya, yani adını koyalım çocuklanı dayak atılınasına biraz da istihza ile karışık itiraz etti. Bu devirde bir çocu§a dayak atılır mı? Bu ne dereceye kadar medeni bir usuldür. Bu insan haklarına da muçayirdir, demek istedi. Ingiliz soğukkanlılıkla: • Işe hissiyat kanştırıp mübalâğa etmiyelim. Bedenî ceza Ingiliz terbiye sisteminin bir parçasıdır. Çocuklar vardır ki dayak yeıneden yetişirler; fakat hepsi uslu ve çalışkan olmaz. Onları hem kendile Bastaratı 1 ınci sahifede Calais, e (a.a.) (Reuter): Mansı rine, hem memlekete faydalı hale devrinde bu kadar korkunç bir zu geçmek üzere denize giren 22 ya getirmek için böyle bir usulü eskilüm altında inlememiştir. Bulga şmdaki Türk talebesi Murad Gü denberi tatbik ederiz ve aldığtmız ristanda can ve mal emniyeti diya ler, bu teşebbüsünden saat 425 ds neticelere göre değiştinr.esine de bir şey kalmamıştır. Son verilen vazgeçerek sabahleyin Calais'y e lüzum görmedik. Siz de bunlan notadan sonra Türklere karşı taz dönmüştür. mektebden kovarsınız. yik arttırılmıştır. > Fransız: Deniz oldukça dalgah olup GüToprak ve İskân İşleri Genel ler, soğuktan ve deniz tutmasın Valahi ben elime sopayı alıp Müdür vekilinin demeci dan rahatsız olduğunu bildirmiştir bir talebemi dövemem. Daha inıToprak ve Iskân İşleri Genel paratorluk devrinde biz askeılerde Müdür vekili Yekta Aykaç, Bul mektedirler. Vizesiz olarak Bulga bile dayağı hapse tahvil etmiştik. garistandan gelecek göçmenler hak ristandan gelen muhacirlerin ye Doğrusu biz hâlâ Ingilterede buna kında şunları söylemiştir: kunu azdır ve istisna kabilinden nasıl müsaade edildiğine ha>Tet « Şimdiye kadar Türkiyedeki dü~. Vızeli ve normal göçmenlar ediyoruz. Her halde bu sembolik mühün bir miktan bulmaKtadır. bir şey olsa gerektir. akrabalan tarafından bakılacakla rına ve yerleştirileceklerine dair Sene başmdan şimdiye kadar peyIngüiz: teminat verilen ırkdaşlarımız. Bul derpey 20 binden fazla ırkdaşımız Belki Fransız çocuklan tngigaristan konsolosluğumuzun ken Bulgaristandan ve diğer memleketlizlerden doha hassastırlar. Lâkin dilerine verdiği vizeden istifade et lerden Anavatana gelmiştir.» biz bu bedenî cezayı hapse tercih Bulgarisfanda Türklere Murad Giiler, ikinci yapılan zulürn ve defa Manş'ı geşmekfazyik len vazgeçti ACELE SATILIK KELEPIR ARSALÂR Nişantaş. Valikonağı caddesile Güzelbahçe arasında ev, apartıman, villâ yapmaya elverişli 7..30 metre cepheli iki müstakil parça arsa toptan veya ayrı ayrı metresi 90 liradan satılıktır. Tel: 40304. Müracaat: Karaköy, otobus durağı Demirbağ han No. 18 AV İkinci ve Sayısı TURIZM Bugün Ç ı k 11 Türkiye Kuşları kitabını yazan Saadet Ergene ile bü konuşma, Amerikada avcılık, Avcı Sultan Mehmedin av hatıralan, atmaca ile avcıbk, 112 yıl önce ERCİYAŞ; Yunanistanda turizm, Hindistanda domuz avcılığı vesaü"e... Bütün avcılara tavsiye ederiz, 20 büyük sahife 25 kuruş TKENÇKOT ediyoruz. Çünkü bunun biraz da erkek çocuğun yetişmesinde ve cefaya tahammüle alışmasmda bir rolü vardır ve unutulmamalıdır ki bu da her çocuğa her zaman tatbik edilmez. Başka memlekeîleı.le bu ceza mübalâğah şekilde tefsir edümektedir. Ve bu suretle iki terbiyeci birbirini ikna edemeden ayrıldılar. Lâkin ben Ingiliz çocuklarının Fıa.ısızlardan daha iyi yetiştiğini, Ingiliz kolejlerinin daha mazbut ve disiplinli olduğunu yerinde göıerek bildiğim için Ingüizin kendi sistemini müdafaasındaki ısrarı beğendim. Ve dikkat ettim ki; ne olursa olsun bir mem'.ekcite muhafazakârlık hayırlı bir zihnoetiir. Çünkü bir miPetin varhğı, mazisinden kendine miras ks'an i\i cevherlere. an'anesüıe. terbiye sistemine, nıiiziğip.e. diîine. âdab ve erkânma dayanmaktadır. İn nr i'terede bu sosyaüst yani inkılâbcı hükumet iktidar mevkiinde olduğu halde bütün cemiyet hayatmm, irfan hayatının. ferd terbiyesinin esr.slan asırlardanberi yerîesmiş gelenekİPie dayanmakta ve kimse bunları değistirmeve teşebbüs etrrcm^kteHir. Galiba Ingiliz miUetinin kuvveti de buradadır. Bizde şu günlerde terbiye kongıesi çalısırlicn tesaduf ettiğim bu r?d^o k"nuşmasını nakletmekte fayda miılâhaza ettim. B. FELEK TEŞEKKÜR İş ve İşçi Bulma Kurulu Genel Müdürlüğü Ankara 6 (Telefonla) Ulaştırma Bakanhğı Zat işleri ve Sivil Müdürü Faruk Kardan Iş ve Işçi Bulma Kurulu genel müdürlüğüne MAYE Beyoğl Emekiı Emniyet Muduru ve Yenişehir Kaymaka^ı İSHÎAİL HAKIU TARI'nm irtihali dolayısıle alskalarını eslrgemlyen ve bizzat cerazesüie kadar gelmek suretile buyuk kederımızi paylaşmak lutufkârlığında bulunan arkadaş ve »krabalarma. teşekkure teessiırümüz mâr.i olduğundan n^uhterem gazetemzin bu hususta tavassurucu riea ederiz.