27 Aralık 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
8 Mayıs 1950 CMHURIYET BİR DAKİKA: Bastarafı 1 inci sahifede vegâlet veriniz, sizin elemlerinizi tım. Bindiğim tayyare Elâzığdan kendi elemleri olarak bilenlere vegeri dönmek mecburiyetinde kaldı. kâlet veriniz. Bunu yapmazsanız, Bastarafı 1 inci sahifede Bu suretle hudud bekçisi yiğit şimdiye kadar olduğu gibi reyleriiovakyanm kurtuluşunun yıldönü Erzurumluları ziyarete imkân bu nizi alır, Ankaraya gider ve sizi umünü ljahane ederek Prag'a gelen lamadım ve sizin huzurunuzda bu nuturlar.> Kominform memleketleri askerî şef lunuyorum. Sevgili vatandaşlar Bayar, bundan sonra, iktidar hülerine de yeni talimat verileceği Demokrat Parti kuruluşundan ıti kumetlerinin daima ayrı ayn fikaydedilmektedir. baren bir çok bahanelerle, hücum kirler tahakkuk ettirmeğe çabştıkBugün Prag'da yapılan mera lara ve tecavüzlere uğramıştır. larını, birbirlerinin programlarını simde 300 Rus tankı da görülmüş Hakları çiğnenmiştir. Buna muka beğenmedîklerini söylemiş ve sözbil, Demokratlar, sadece müdafaai lerini şöyle bitirmiştir; tür. meşrua halinde haklannı koruma « Sayın Malatyalılar, bugünkü Bulgaristan'da temizük ğa çalıştıfkr. İşitiyoruz ki, bir hava gidişten, idareden ve hayattan mem Sofya radyosunun bildirdiğine gökardeşlik nunsanız Halk Partisine rey verre, Bulgaristanda ziraat isleri ile rı edasile memlekette muhabbeti ve partiler arasmda iyi mekte tereddüd etmeyiniz, değilmeşgul olan Bakan ve idareciler seniz yapacağmız mühim bir vazife Başbakan Çervenkov tarafmdan şid geçinme telkini yapılmaktadır. vardır. Ben sizi o vazifenin ifasma Siyasî cinayetler detle azarlanmışlardır. Hattâ Ziraat Şu anda kalbim. irtikâb edilmiş Demokrat Partiye davet ediyorum. Bakanlığı Kollektif çiftlik isleri müAllah muinimiz olsun.> dürünün azledildiği de ilâve edil siyasî bir cinayetin elemile titri Bayar hava muhalefeti yüzünden yor. Çalışkan, namuslu, fedakâr, mişttr. vatansever bir arkalaşımız üç gün Erzuruma gidemedi Anlaşıldığtna göre, Bulgaristandl evvel burada siyasî bir kasdın kurErzurum 7 (Seçim faaliyetini taiçinde bulunduğu ciddî buhrandan banı olmuştur. Samsundan gekurtulmak için son zamanlarda çerken, ziyaret ettiğim bir kasa kib için hususî surette gönderdiğisarfettiği gayretler hiç bir netice bada da üç ay evvel siyasî maksad miz arkadaşımız Haluk Durukal bilvenmemis ve muhalefet her gün la kurban edilmiş melek gibi ah dıriyor.) Dün binlerce Erzurumlu Bayarı biraz daha fazla oenislemistir. lâklı bir arkadaş ai'esine aynı suretle taziyette bulunmuştum. De beklediği halde, D. Parti Başkanı mek ki, taarruzîar Demokratlar ciddî hava muhalefeti yüzünden tarafından vaki olmamıştır. Mem Erzuruma gelememişti.. Erzurum lekete kardeşlik tavsiye edenler, lular bu sabah yediden itibaren nazariye itibarıle haklı sayılabilir alanda tekrar beklemeğe başladılar. ler, ben bu harekeün siyasî bir Hava alanı telsizi, Elâzığda da hataktik olduğuna kaniim. Böyle de vanm uçuşa müsaid olduğu haberini olsa, nasihatlerini biz Demokratla alınca, halk bayram yapmağa, daTürk Kadmlar Birliği İstanbul ra değil, yakın dostlarına, kendi vullar zurnalar çalmağa başladı. 50 tnerkezi birinci yıllık kongresi men^ublarına tevcih etmelidirler. kadar otobüs alana mütemadiyen Turk milleti ruhundaki asaletin insan taşıyordu. Saat ona doğru dün Marmara lokalinde heyecanh bir hava içinde yapılmıştır. Birli icabatı olarak haksız harekette bu havanın açık olmasına rağmen, Anğin muvakkat idare kunılu başkanı lunmaz. Bu büyük camianın bir karadan uçus emri beklenildiği haİffet Hahm Oruz kongreye sundu cüz'ü olan biz Demokratlar memle beri yayıldı. Bu andan itibaren kağu raporda seçimlerde kadın aday ket menfaati hesabına nasıl davra falarda istifhamlar belirmeğe başlara siyasî partilerin gayet az yeı nacağımızı biliriz. Biz daima mü ladı. Binlerce insan çocuk gibi severmiş olmalarını acı bir lisanla dafaai meşrua halinde kalmışızdır. vinip eğlenirken Erzurum Emniyei tenkid etmiş ve bilhassa iktidat Onlara gelince, hem akh başında Müdürü de her on dakikada bir partisine hücum ederek demiştir olanları da bizi arkamızdan vur kalabahk dağıldı mı diye sorup maktadırlar. Nasihatler yolunu şa duruyordu. ki: «Bugün partiler az kadın aday sırmasın. Demokrat Parti böyle siDemokratlarm, Bayann da istieeçmede adeta rekabete giriştiler yasî taktiklerin manasını milletle rakile öğleden önce yapacaklarını beraber iyi anlamaktadır. Halk Partisi 1935 yılına nazaran ilân ettikleri mitingde bulunmak Program meselesi üçte bir nisbetinde az kadın aday Burada her yerde olduğu gibi se için binlerce Erzurumlu bekleşirgöstermek suretile on beş yıl son' ken, uçağın hareketine müsaade ra üç misli gerilediğimizi fi'len is çim yapılacaktır . Arkadaşlar, seçimlerde partilerin edilmediği bildirildi. Halkta bunun pat etti. programlarından bahsediyorlar. De alelâde bir particilik oyunu olduğu İstanbul gibi bir şehirde partilar mokrat Partinin guya prograım maalesef tek kadın aday göster yokmuş. Halbuki mükemmel prog kanaati hasıl oldu. Nihayet 12 den mişlerdir. Nüfasunun yarısmdan ramı vardır. Bütün memleketin ih sonra hava bulutlanmağa saat 14 te fazlası kadın olan bu şehirde biz tiyaclarına amelî bir surette cevab de yağmur yağmağa başladı. Kalapartilerden yarıyanya dilekte bu vermektedir. Milletimiz itimad e balık dağıldı, Bayarın Elâzığdan lunmadık. Fakat kadın aday nis dip de iktidarı Demokrat Partiye Malatyaya çittiği öğrenildi. betleri herhalde 1'27 değildir. Bü teslim ederse programın fi'lî neti Bayar bugün Adanada konuşacak tün memlekette ise bu nisbet ade cesi, semeresi o zaman görüleeekAdana 7 (Arkadaşımız Çoban ta sıfnja düşmüştür.» Yurdcu bildiriyor) Çukurovada tir. Demokrat Partinin beyannameRaporun okunmasından sonra sini bekliyorlarmış. O beyanname seçim mücadelesi devam etmektesöz alan Adile Ayda, kadın aday ç:kacaktır. Çıktığı zaman beyan dir. lara karşı girişilen bu harekeü biı namenin hayale yer vermiyen, yaAdanada İnönü meydanm<3a yagerilik olaıak vasıflandırınışbr. pılması mümkün olan isleri ihtiva pılan toplantıda, Demokrat Parti Diğer bir hatib kadın da memle ettiği görülecektir. Halk Partisinin, Başkanı Celâl Bayann yarın sabaha kette taaddüdü zevcatm resmen kendileri tarafmdan metholunan, karşı otomobil île Malatyadan şehyasak olmasına rağmen köylerde seçim beyannamesini okuduk. O rimize geleceği ve saat 9 da Kurubunun halen mevcud olduğunu tedenberi birikmiş fikir yığmlarının köprü meydanında yapılacak açıkbelirtmiş ve bundan mesul olarak bu defa da tekrarından ibaret olhava toplantısında bir nutuk sövliiktidar partisini göstermiştir. duğunu gördük. Her hükumet de yeceği ilân edilmiştir. Celâl BaBundan sonra kongre başkam ğiştikçe bu fikirler ortaya atılır. yann bu konuşmasım müteakıb Bedia Gezgin mevcud durumun Hükumet programı oîarak millete saat 11 de uçak ile Ankaraya gideprotesto edilmesini, kadın millet ifade edilir. Yeni bir hükumet ku ceği ve D. P. nin seçim beyanvekili adaylarının çekilmelerini ta rulunca aşağı yukarı, aynı şeyler namesini yayınlıyacağı bildirilmekleb etmiştir. Fakat bu taleb redde tekrar edilir. Işte bu fikir stoku dilmiş ve seçimleri kazanacak ka seçim dolayısile millete tekrarlan tedir. Diğer taraftan C. H. P. liler dın adayların faaliyet sahasını ge maktadır. Söz söylemek çok kolay de muhtelif kollardan motörize bir nişletmelerine yardım için gayret dır. Yalnız onlan fi'liyat sahasına halde civar ilçe ve köylere dağılarak propagandalarına devam etmişsarfedilmesi istenilmişür. çıkarmak zannolunduğu kadar kolerdir ^ lay değildir. Yapıhp yapılamıyacağı düşünülmeksiziı bir mütearife haHindistanda feci bir line gelmiş herkesin bildiği şeyleri tren kazası ortaya atmakla memleketin, bunlann peşinde koşacağını zannetmiyoKalküta 7 (A.P.) Pazar günü Tahran 7 (AJ*.) İranı modem rum. Filiyat beklenmektedir. Han Piharda Kalkütadan 200 mil ötede bir memleket haline getirmiş olan gi parti, kendisine ıstırabuu dindi 66 kişinin ölümüne sebelv olan tren Şah Rıza Pehlevi'nin na'şı bugün recek esaslı icraata girişirse millet kazasınm bir sabotaj yüzünden ebedî istirahatgâhına merasimle gö onu destekliyecektir. Nazariyattan ileri geldiği resmî makamlar taratürülmüştür. Bu merasime Pakis bıkmıstır. Sevgili vatandaşlarım in fmdan bildirilmektedir. Hindistantan, Afganistan ve Türkiye tara tihab zaroanında nazara ahnacak da şimdiye kadar on feci tren kafmdan gönderilen askerî birlikler, esash bir nokta vardır. Sizin ıstı zasını teşkil eden bu kazada ayrıca bütün Batılı temsilciler iştirak et rablannıa duyan ve anlıyanlara 78 kişi yaralanmıştu". mişlerdir. Yalnız, Rusya ile peykleri hazır bulunmamışlardır. PROF. NİMBUS'ÜN MACERALARI: 1941 8enesinde fazla Ateıan taraftan görundüğü için trandan ayrılmaya mecbur edilen Şah Rıza Pehlevi Güney Afrikaya çekilmiş ve orada ölmüştü. Prag'da yeni bir darbe hazırlanıyor Celâl Bayar dün Erzuruuma gidemedi Türk Kadınlar Birliği kadın adaylarm azlığından şikâyetçi Baştarafı 1 inci sahifede yer yer Hacı Bektaş çelebiîerini deleri seferber ederek propaganda için gezdirmekte olduğu bildirilmektedir. Samsundan gelen telgraftada da. Samsun Ziraat Bankasmm Halk Partisi namzed ve propagandacılarma memur terfik ederek köylerde para dağıttığı bildirilmektrdir. Lüleburgazdan gelen haberler, bir sürü yalan şayialann çıkanldığı.ıı haber vermektedir. Demokrat Parti Genel Başkanı ile, idare heyeti azalannm tevkif edildiği yolunda haberler de bu meyanda ortaya atılmış, köy muhtarlarına bildirilmiş ve Demokrat Parti lehine oy verecekleri kor kutma gayesi güdülmüştür. Siird ve Van bölgesinden gelen haberler ,idare âmirlerinin tarafsızlıktan açık şekilde inhiraf ettiklerini lleri sürmektedir. Çankırıdan gelen bir telgraf, bu meyanda hayretle karşılanmışür. Bunda, Çankın ve mülhakatmda ban Devlei Demiryolları mensublarile muhtarlara mavzer ve t^banca dağıüldığı ileri sürülüyordu. Köy köy İib arabasile dolaşan Valinin Halk Partisi adma propagandalara devam ettiği de ilâve edilmektedirBingöl Valisi için de aynı şekilde şikâyetler alınmıştır. Eskişehir 7 (HJSUSÎ surette gönderdiğımiz arkadaşımız Hüsameddin Polad bildiriyor) Eskişehirli seçmenler, bugün partilerin sabahtan akşama kadar, devam eden eçıkhava toplantılarından başlarını kaldırmamışlardır. İlk olarak sabah «aat 9.30 da Demokratlar, onu taIdb eden Milletçiler saat 12,30 da Odunpazarında, daha sonra da Halkçılar saat 16,30 da Asrî sinemanın önünde toplanarak konuşmuşlardır. Açıkhava toplantılannın son gün leri yaşandığı için, bugünkü mitingler çok hararetli olmuş, her üç partinin toplantilanru aynı nisbette bir halk kütlesi takib etmiştir. Gerek Halkçılar, gerekse Milletçiler bugünkü toplantılarında Eski şehirin en kuvvetli adayı olan Emekli General AÜ Fuad Cebesoyun da şahsiyetine şiddetli hücumlard» bulunmuşlardır. Burada çekilen kuraya göre, en son toplantıyı çarşamba günü, Halk Partisi yapacaktır. Halide Edib \dıvarın Izmirdeki konuşması İzmir 7 (Telefonla) Demokratlar bugün Tzmirde Boınovada büyük bir miting yapmışlardır. Hatibler arasında müstakil aday Halide Edıb Adıvar da konuşmuştur. Halkm: «Yaşa demokrasinin anası> dıye alkışladığı Halide Edib, Türk milletinin bugünkü demokrasi davasının, İstiklâl Mücadelesindeki kadar hayatî ve mukaddes olduğunu, son sözün de millete aid bulunduğunu kaydetmiştir. Demokratlarm Balıkesir mitingi Balıkesir 7 (Hususî) Bugün burada yapılan Demokrat Parti toplantısı çok muazzam olmuştur. Mitinge 20 bin kişi iştirak etmiştir. Halkm elindeki vecizelerde «Biz nnllet parasile değil, kendi paramızla geldik», «Taşıma su ile değirmen dönmez» gibi cümleler göze çarpıyordu. İstiklâl marşından sonra genel idare kurulundan Balıkesir D. ?. adayı avukat Sıtkı Yırcalı bir nutuk söylemiş ve ezcümle demiştir ki: « İktidann millet oyu ile verilip alındığı hakikati ilk defa gerçekleşecektir.> Karşılıklı itham ve isnadlar aldı yiirüdii Baştarafı 1 inci sahifede kie düşeceklerini ihtar etmiştir. Resmî ağızlarvn, seçim nu İnönü evvelâ Anayasa meselesituklarını dinlerken Nasreddin ni ele almış ve dermştir kı: « İlkönce Anayasa meselehocanın (ki halk ve biraz da sinden bahsedeym. Rejımin isbizim Burhan Felek demek tikrarı ve rejimde temel münatir) pek malum bir hikâyesi sebetlerın sağlam esaslar üzerinakla geliyor. de nızama konması için Anaya Pekiiiiii, be birader, an sada yeni tesisler yapmak lâzımladık. Her hususta haklısı d'r paraatirdeyim. Soruyorum: nız. Hem de yerden göğe ka Demokrat r artı lideri ne kanaattedir?» dar. Yalntz, şu ortada gözle İnönü, demokratık rejimin ingörünen umnmî memnunsuz kişafı için şiddet usullerinın resluğu, rahatsızlığt, sıkıntıyı men terkedılmesı iâzım geldiğiyaratanların hiç mi kabahati ni söylemiş, D. P. kongresimn odüşmanlık kararı» ndan bahyok? D. N. setmiş ve şöyle demiştir: « Bır Demokrat vatandaşın Cumhur Başkanı ile hususî, resmî herhangi bir temasta bulunmaması kongre kararı icabıdır. İzmirde zelzele gürüerinde yapılan muameleleri saymıyacağım. Fakat D. P. idare kurulu kararile Cumhur Başkanı ile her Başmakaleden devam türlü temas kesılmiştır.n Radyosnnda yaptığı knnuşmada. İnönü devamla, Mecliste kür her zamanki yüksek talâkat ve be süye geldiği vakıt Demokrat lâ^atile hu mevzuu ele atmıstır. mılletvek'llerinin ayağa kalkmaHatih, İ7tnirdeki ha«VııVıalinde. sa mış olmaları hâdısesini ele alvm İnöniiniin «veni Tiırkiyenin iıc. mış ve ben D. P. nin lıderini vcbeş vasfı varsa onlann başında ya herhangi ferdinı dermanım kadmlara lanıdığı haklar eelir» oldukça ayakta kabul etmek ıtisözünden ilham alarak İ«tik)âl Sa yadındayım, demiştir. va<:mda sırtında mermi tasıyan C. H. P. Genel Başkanı, BurTürk kadınmm 25 yıllık tekâmüsanın bir çok köylerinde vatanlünde. kadın naklarıtım tanınması daşların kahvelerini ayırdıklarıbakımmdan Cumhurivet Ilalk Parnı, bırbirlerıne yanbakar olduktisinin vaptıklannı anlatmıs: Türk larını kaydetmi'ş ve bunun da kadınının bütün kabiiivetlerinin kabahatini D. P. nin şiddet poçelişmesine îmkîn verecek bir lit'kasına yüklemiştir. tarzda havat sahasma cıkanldığinı, Cumhur Başkanı bundan sonbir çok memleketleri hâlâ Türk kadınına gıpta ile baktıran her tür ra evine kapanıp oturmadığını, lü haklann saçlandıçını belirtmiş doğru söylemiyen Bakanların ve Türk kadınının secim «andiğı sözlerile millet işlerini mütalea basmda da. en büyük hasleti olan etmedığini belirtmiş ve demişvefakârlıyını gösterecejînden şiip tir ki: « Cumhur Başkanının halk he ermedisini, kadmm büyük değerini takdirde devam eden Cıım içine girerek onların meselelerihnriyet Ilalk Partisinin bu seçim ni kendi kulağile dinlemesi gaylerde de en cok kadın aday eöste rimesul bir adamın yersiz faaliren parti olduğunu hattrlatmıştır. yeti olarak teşhir edilmiştir. Demek ki hem bugünkü AnaBaşta Demokrat Parti olmak iizere diğer partiler de, Atatürk yasanın tabiî ıcablarmı yapmak inkılâbmın en hararetli taraftan kusur oluyor, hem Anayasayı ve takibcisi olduklanm, hattâ bu yeni ihtiyaçlara göre tesislendirbakımdan Cumhuriyet Hajk Parti mek arzusu kusur sayılıyor.» Malî durum sinden daha ileri Rİttiklerini söyC. H. P. Genel Başkanı bunlediklerine söre, inkılâbm Türk kadınına verdiği haklann kısılması dan sonra malî duruma temas gibi bir mevzu mevcud değildir. etmiş, çekilen sıkıntıların, katseçim nutuklannda, hitabelerinde lanmak mecburiyetinde olunan ve propagandasmda bahis konusu askerî masrafların ağırlığından olan şey, partilerin li«telerindeki ileri geldiğini belirtmış ve şu kadın adaylarm azlığından ve çok suali sormuştur: « D. P. liderı, bugünkü asKıçundan ibarettir. Cumhuriyet Halk Partisinin, eskisine nisbetle kerî bütçemizin indirilmesi sudaha az olmakla beraber diğer par retile malî derde çare bulmak tilerden fazla kadın aday EÖstermiş tasavvurunda mıdır? Bunu, Burolmasmdan dolayı, secmenlerin ya sahlara söylemesini isterım.» İsraflar rısını teşkil eden kadınlarımi7in, bu partivi diğer partilere tercih İnönü burşda ısraflardan ve edip etmiyeceklerini 14 mayıs gü bilhassa «meşhur israflardan» nü gösterecektir. bahsederek demistir ki: Hatıi evine hırsız girmiş de, înönü dün Bursada bir seçim nutku söyledi « Bu meşhur israfların neler olduğunu senelerdenberı öğrenmek istiyorum. Bir defa Meclis komisyonlarında Demokrat Parti başkanlarmdan biri Savarona yatmın batırıhnasından bahsetmışti. Savarona yatı batırılsa, ve Cumhur Başkanının maaşı, otomobilleri ve beyaz treni bazı politikacıların arzu ettikleri gibi, kaldırılsa, devletin maliyesi düzelecek mi? Büyük malî tasarruflar, askerî bütçenin hafifletilmesi, zarurî devlet hizmetlerinın kaldırılması, umumî maaş ve ücretlerden indirmeler yapılması suretile mümkündür.» C.HP. Genel Başkanı nutku sonunda «Bursalıların tecrübesine, tedbirlerinde ve reylerinde isabete ihtiyacımız vardır» demiş ve eksikliklerin müsamaha ile gö rüleceğine inandığını ilâve etmş tir. İnönü, bu nutkunu şiddetli bir yağmur altın>3 söylemiştir. Cum hur Başkanı geceyi burada geçirdikten sonra yarm İzmite gidecektir. Para îstiyen köylü Saym Genel Başkan bu hasbıhalden sonra Haşim İşcanın misafiri olarak Vali konağına gitti Yolda garib bir hâdise oldu. Inönünün otomobilinin Belediye otobüs durağı civarında birdenbire durduğunu gördük. Kalabalık biı grup hemen arabanın etrafıru sardı. Fakat bu hal bir dakikadan fazla sürmedi ve otomobil tekrar yoluna devam etti. Etraftan sorujturdum, bir köylü otomobilin önüne atılmış, ne istediğini sormuşlar. «para» demiş ve aç olduğunu ilâve etmiş. Hemen bir miktar para vermişler, o da sıvışıp gitmiş. Zabıtanın el ko>madjğı bu vakayı çıkaran köylü oradan uzaklaşırken dağ köyünden Seyfeddin olduğunu kimseden gizlememişür, İnöniiniin gazetecilerle hasbıhali Hocanın avnrda.. . Seçimler ve kadınlar CUMHURİYET Marshall plânından alınacak yeni vapurlar Bastarafı 1 inci sahHede ye şehir hatlan için vapur, araba vapuru, Marmara tipi yolcu vapuru ve romorkör temin edilecektir. Bu eemiler bir kaç aya kadar satın alınmış olacaktır. İstanbulda bulunduğum müddet zarfında meşgul olduğum işlerden biri de balıkçüık mevzuu olmuştur. Bu hususta Toprak Ofisle görüşmeler yaptık. Marshall Plânından 5000 tonluk et ve balık için bir soğuk hava deposu yapılacaktır. Binanın inşası işine bir kaç aya kadar başlanacaktır.» D P. nin seçim beyannamesi Baştarafı 1 inci sahıjede mesafeyi kapamağa ve rakibinin elindeki avantajlan tesirsiz bırakmağa çalıştığı görülüyor. Demokratların seçim beyannamesini geciktirmeleri de bu cümleden sayılmaktadır. Bu gecikmeden en ziyade Halk Partisi propagandasının sinirlendiği seziliyor. Muhalefet beyannamesini didiklemek için, artık kâfi derecede zaman bile kalmamıştır. İktidar sözcüleri daha beyannamesini bile hazırlamıyan bir partıden memlekete ne fayda gelec?ğini ikide bir sorup duruyorlar. Demokrat Partinin yet kili çevreleri ise beyannamedeki esasların, Türkiye vatandaşlarının takdirlerine günlerdenberi parça sunulmakta olduğunu açıklamaktadır. Bilhassa radyo konuşmaları büyük bir itina ile böyle bir tertibe dayanılarak ayarlanmıştır. Bu yayınlarda memleket davalan ayrı ayn ele alınmış, partinin düşünceleri de vuzuhla ifade edilmiştir. Bunların heyeti umumiyesi ise, derli toplu şekilde ve beyanname adı altmda şu günlerde ayrıca yaymlanacaktır. Demokrat Parti bu beyannameyi de çıkardıktan sonra, seçim kampanyasmı Celâl Bayann 10 mayısta İzmirde yapacağı mühim bir konuşma ile kapayacaktır. Mekki Said ESEN Şah Rıza Pehlevinin cenaze töreni Sadak Ankaraya döndü Ankara 7 (a.a) Birkaç gündenberi seçim bölgesinde seçjnenlerB* temas eden Dış İsleri Bakanı v« Srvas milletvekili adayı Necmeddin Sadak bugün 12.05 de beraberinde Özel Kalem Müdürü Necdet Kent olduğu halde şehritnize dönmüstür «CUMHURİYET» fa TEFRİKASI:69 zırhyordu? Telgrafı hazırladık. Murad, vakit geçirmeden çekümesini temin etmek üzere, müsveddeyi yanına alıp postaneye kendisi götürdü. Fakat bu telgrafm yazılması, beni umduğum rahata kavuşturmadı. Bu intizar günlerini, mütemadî bir hareket içinde avunarak geçirmek istiyorum. Fevzi Behnanın ilk kararı tahakkuk etmiş olsaydı, bugün, şu anda, belki onunla elele, müşterek hayat yoluna ilk adımımra atmış bulunacaktık. Günleri hesab ediyorum. İlk habere göre, bugün, İstanbula geleli beş gün olacaktı. Bu beş gün zarfmda neler olmazdı ki! Daha ilk geldiği gün ruşanlılığırruzı amcamla yengeme resmen kabul ettirecektim, buna hiç şüphe yoktu. Yani bugün ben, beş gündenberi Fevzi Behnanm resmen nişanhsı olacaktım. İstikbale aid projelerimizi konuşmuş bulunacaktık. Bunlan düşününce, Fevzi Behnanla karşılıklı konuşmak ihtiyacını birdenbire öyle şiddetle duydum ki, bu ihtiyacı hiç olmazsa yazı ile gidermek için derhal kaleme sarıldım. Mektub, yabıır gSnderilmek üzere yazılmazdı ya! Hem, gönderilmiyecek mektubu daha serbest, daha candan tabirler kullanarak yazabilirdim. Bir hatıra defteri yazar gibi, onunla konuşuyormuşum zehabı içinde, yazznağa başladın». «Meçhul sevgilim, «Nişanlım demeğe dilim varmad'ğı için kullandığım bu hitaba sakın gülmeyin. İlk defa olarak kalemimden çıkan bu kelime, belki nişanlı tatirinden daha güzel, ama ben ötekini tercih ederim. Ne yazık ki, o cesareti kendimde bulamadım. Sizi, günün birinde içinden sıyrıhp çıkıverdiğiniz kalm sis tabakası arkasma tekrar gizlenmiş görüyorum. «Dimağmızın benim hayalimle dolu olduğunu siz söylediğiniz için ben inanmıştım. Bu inanç, benim dimağımı da sizin hayalinizle doldurdu. Karşılıklı konulmuş iki aynada birbirimizi görüyor gibiydik. Fakat bugün ben bu aynanın karşısında yapyalnızım. Muhayyilem gene sizinle dolu olduğu halde bu yalnızlık intibaını çok kuvvetle duyuyorum. «Siz beni tanımak, ben sizi hayalimde daha iyi görebilmek için, müştereken çıktığımız keşif seyahati, beni harikalı bir diyara götürmüştü. Parlak, nurlu ufuklar keşfedebilmek için, buzlu, donuk, mıntakalardan, loş, ıssız, sarp yollardan geçtun. Tırmandığım yüksek dağlar yalçın kayalıklar dermanunı kestL Fakat yorgun ayaklanm, beşer takati fevkinde gayretler sarfederek beni öyle bir ülkeye götürdü ki, orada güneş hiç batmıyor, çiçekler hiç solmuyor, sularm zemzemsi hiç susmuyor, bahar hiç uzaklaçnuyordu. , j^ ki, bu efsane ülkesinde, dilediğim kadar dolaşamadım. Gözümü açıp kapayıncıya kadar, o altın yaldızlı, pırıl puıl ufuk gözlerimin önünden silindi, o solmaz, ebedî çiçeklerin yaprakları bir anda döküldü. Zemzemeli sular, hasırtılarla akan, kara köpüklü seller haline geldi. Bitmiyen bahar, bitmiyen bir kış oldu. «Bana, aşkın ne olduğunu öğrettikten sonra, hüsranm ve elemin tadını da tattırmak istiyormuş gibi, birdenbire sustunuz. Şimdi, dört tarafımı kuşatan karanlık ufukların ortasında, mazi ile geleceğin, nereye ulaşacağını bilemediğim yan yolunda, boynu bükük bekliyorum. «Sevilmediğini anlamanın acısını, sevildiğini bilmenin saadetini, bir anda öyle mahvediyor ki! Yazımn burasmda, kalem elimden düstü, başımı masaya dayadım, içimden dalga dalga köpüren, taşan göz yaşlarmı zaptedemedim, hıçkıra hıçkıra ağlamağa başladım. Hayatımı, bir felâketin yıktığını hissediyorum. Bu felâketin altından asla kalkamıyacağım, bu muhakkak. Başım zonkluyor, etrafımda her şey fırıl fınl dönüyor. İç varlığım öyle derin bir uçurum ki, bakükça başımı döndürüyor, daha fazla, daha dikkatle bakamıyorum. Şimdiye kadar gördüklerim zaten kâfi derecede korkunç! Dah faazla şeyler görmeğe tahammülüm yok! Bir köylü Demokrat öldiirüldü Ankara 7 (Telefonla) Zonguldaktan Demokrat Partiye bu akşam gelen bir hafcere göre, Demokrat Partili bir vatandaş, bu sabah tarlasmda çalışırken C H.P. li muhtarın oğlu tarafından öldüıülmüştür. Çaycumanın köylerinden birinin sakinlerinden olan bu Demok ratın suçu Halk Partisi oy puslasını kabul etmeyişi olduğu haberde iddia edilıyordu. Nakleden: HATİCE VİLDAN Tabiî, Fevzl Behnana. Bu anormal vaziyete bir son vennek istiyorum. Telgrafta ne diyeceğiz? Ben yazdım. Al, oku. Yazdığım telgrafı uzattım. Murad, kâğıdı aldı, okudu, bana iade etü. Bu telgrafı çekmekten* n% fayda umuyorsun? diye sordu. Son gönderdiği telgrafta, yolda olduğunu haber verdiği mektubu henüz göndermemişse, bu telgrafa vereceği cevabdan, bir kere onu anlamif oluruz. Sonra da, elbette bir şey yazacaktır. Biz de, karannm mahiyetini öğreneceğiz. Hareketimi ona göre ayarlıyacağım. Murad biraz düşündü. Makul, dedi. Yalnız, birmesele var. Senin böyle bir telgraf çekmen ne dereceye kadar muvafık olur? İstersen, telgrafı ben çekeyim. Gaffl çocuk! Fevzi Behnanın ihmaline benim telgrafla mukabele etmemi bile bana yakıştıramıyor Telgraf bir şey mi? Ben kaliıp Romaya kadar gitmeği bile göze almış bir insanun. Sen çek. Evet, öyle yapahm. Dediğim gibi, böyle daha muvafık olur. Hem ben bir parça daha uzun yazabilirim. Gel, müsveddesini beraber yapalım. Oturup bir Üd müsvedde hazırladık. Nihayet, bir tanesinde karar kıldık. Muradın dediği gibi, biraz daha uzun yazüdığı için, telgrafm bu şekli daha iyi oldu. Müsvedde şöyle idi: «Telgrafınızda bildirdiğiniz mektub henüz gelmedi. Meraktayım. Gecikmenizin sebebini ve hareket tarihinizl bildirirseniz mem nun olacağım. Bir an evvel teşrifinize intizardayım. Hürmetler.» Telgrafın altında, tabiî, Muradın imzası vardı. Kendimi Fevzi Behnanın yerine koyuyor, telgrafta, Murad yerine Belkıs ismini okuyordum. Omın da böyle okuyaoağına şüphe yoktu. Merak edenin, bekleyenin ben olduğumu anlayınca, telgrafı hemen cevablandıracak mıydı acaba? Yoksa, doktorun ihsas ermek istediği gibi, araya giren uğursuz bir faâdise bana acı günler mi ha Universite Rektörü Amerikaya gitti İstanbul Üniversitesi Rektörü Ömer Celâl Sarç, dün saat 17 de PanAmerikan uçağı ile NewYorka hareket etmiştir. u seçimden bahsetmedea sizinle bir gorüşelim. Yani âfakî söz soyleyip işitmiye, seçünsiz, de» mofcratsız, iktidarsız lâflar dinlemeye o kadar ihtiyacım var kL. Meğer bu seçim propagandası na ne ağdalı şeymiş. Yüreğimi ezdi vallahi! Onun için gelin size bir hikâye anlatayım: Bir mahalle mektebi.. Çocnklar mutad olduğu üzere hocadan müşteki. Hele eski hocalar.. Yıkıyor falakaya. Bir çoğunuz falaka nedir bilmezsiniz, keşke bilseydiniz. Bugünkü hocaların ve mekteblerin kadrini bilirdiniz. Ben falakaya koşulduğum için bilirim mübareği! Ne ise gelelim lâfımıza; Çocuklar hocadan değil de mektebden bıkmışlar, ben bir eski tablo gördiim. Türk çocuklan mektebden çıkarken.. Lsminde.. Belki yüz yıl evvel yapılmış birşey^ Meşr bir tablodur. Bu tabloya göre ' o zaman mahalle mektebinden fi~ kan çocuklar, bu yerden kurtnlduklarına o kadar seviniyorlar ki koşuşup gulüyorlar Birbirlerinin iistüne atlıyorlar falan filân.. İ^a benim hikâye de böyle bir mektebde cereyan ediyor. Çocuklar bir türlü mektebin azad olmadığını görünce sıkılmaya başlanuşlar. İçlerinde Suleyman admda bir haşan çotvk varmış, nna: Ben ba mektebi amma benim sözümtt ^ demiş. Çocuklar da Süleymana sö« vermişler. Suleyman plânını dÜBmüş ve bir sabah çocnklan hocm efendinin evilc mekteb araama beşer, onar adım mesafe İle dizmiş rfl direktif vermiş. Ne direktif Tenm% şimdi anlatmca göreceksiniz. Hoca efendi evinden pin»»^ b yoluna düzülmUş.. İlk çocuk hocayı gorünce koçarak gelip hocaBursa 7 (Necmi Erkmen bil mn elini öpmüş ve yfizüne dflc dft; diriyor) Nutuktan sonra da bakmış. Hoca: büyük bır kalabahğm parti Çok yaşa! dedikten sonra soeönünde bekleştığmi gören Cum muş: ' , hur Baskam gösterılen sevgiye Ne bakıyorsun yüzüme AÜ? teşekkür etti ve: Hiç hocafendL Yüzünüz sa. « Beni mahcub ediyorsunuz rannış da Bursalılar, şimdi hepinizden ri Hoca yürttmüş.. İkinci çocuk cam nege ile yerlerinize dönme gelip elini opmüş O da yüzüne nızdir. Daima neşeli olunuz ve bakmış. Hoca ona sormuş.. Çocuk, bu akşam beni çekiştire çekiştire aynı cevabı vermi> Sıra üçüncii: birbirınızle hasbıhal ediniz» di çocuğa geuniş. O da hocanın elini j ye şakalaştı. Bir müddet istira opmüş ve hocanın yüzüne bakıp: hat eden sayın Başkan bu esnaHasta mısınız hocafendi? di»j da etrafını çevirmış olan parti ye sorunca hoca fiddetle: liler ve gazetecilerle neşeli has Bir şeyim yok canım. diye bıhalde bulundu: karşılamış.. « Demokratlar beyannameDorduncü, beşlnci, onuncn, yirj lerini acaba seçimlerden sonra minci çocuk hep aynı söz, aym te j mı neşredecekler?» diyerek gü rane.. Nihayet sıra Süleymana gel i lümsedi ve: miş.. Suleyman hocanın elini öp • « Nutuklarımı radyoda din tükten sonra başlamış ağlamıya. ! liyor musunuz'» sualini sordu. Hoca sormuş: Ne o Suleyman, ne ağhyorJ sun? Ne ağlamayun hocafendi. Bid' şimdi kim okutacak. Siz hastasmız. j Baksamza haliniz yok. Dizlerinis ] Bajtnrafı 1 inci sahifede titriyor. deyince hoca oraya çökü« tıbbî müdahaleler yapılacaktır. Su vermiş... içmiyen bir kimse ancak üç gün Evet! Benim halim yok. Hasj yaşıyabilir, fakat su içtiği takdir tayım çocuklar.. Beni eve gö de, bu şekilde bir ay yaşaması Zaten mektebe yakuı olduklani mümkündür. Avukatının evvelki için hemen bir seccade getirmişler. ] gün gazetelere yapüğı beyanat Hocayı içine koymuşlar uçlarındanj mübalâğalıdır. Nazım Hikmet işte çocuklar rutmuş. Hocayı heyamolaj karşınızdadır. Bir iki gün içinde ile evine gotürünce karısı şaşırmış:! ölecek bir halde olmadığını gö Amatı efendi, ne oldun? diyej rüyorsunuz.> Nazım Hikmet de şunlan söyle sormuş: Ne olacak ayol. Ben hasta) miştir: « Altı gün önceye kadar kitab Halim yok. Benzim sapsan. Gönnii1 ve gazete okuyordum. Son birkaç yor musun?.. diye içeri girmiş. Çoı gün içinde su ve sigaradan başka cuklara mektebin azat olduğunaj bir şey kullanmadığımdan artık söylemiş Karısı hocayı yatı gazete ve kitab okuyamıyorum. girmiş, komşu cerrah Mehme Ywuluyorum. Günlerim yatmakla efendiyi çağırmaya... Hoca, karısının dışarıda olduğt geçiyor. Bu grevi yeis ve ümidsizlikten değil, hak aramak için ya sıra şöyle bir kendini yokl pıyorum.» bakmış bir yerinde bir ağrı yok. Karnı da acıknuş. Karısı öğlı jemeğine yumurta haşlamış. Soyuj hazırlamış imiş. Şimdi cer Mehmed efendi gelirse, belki per> hize koyar korkusile hoca yumur« tanın birini indinniş. tkincisini yemek üzere ağzına attığı su odanın kapısı açüıp içeri cerra Mehmed efendi ve karısı girmişl Hoca da ağzına artığı bütün ; tayı yutamamış, avurduna mış. Mehmed efendi hocanın avurdunu görünce: Aa! Hastahk dışarı Merak edilecek şey değil.. Hele muayene edeyim! diye usuletle canın yanına sokulmuş ve befli meden elinde sakladığı neşte 'cerrah bıçağı) hocanın atmıs.. Ve bir taraftan kan, diğ taraftan pek katı pismiş olan murtanın sarısı zavallının yarasınKathleen Winsor Amber romanile büyük bir şöhret dan akarken karısı: Anıan efendiiii! Ne de çok yapan Kathleen Winsor, senelerdenberi dünyanın her tarafrnda me ufunet varmış. Şu akan irinlere rakla beklenen ikinci eserini nihayff bak.. dermis. Cerrah yaravı sanp gittikten ve bitirdi Amerikada çıkar çıkmaz büyük bir fırtına koparan bu roman ve biraz kendine geldikten sonra bir çok dedikodulara sebeb olmuş karı=ına hâdiseyi anlatmıs ve avurtur. Amerikada nisan ortasında çı dundakinin derd değil, ağzına attığı kan bu eserin dünyadaki ük ter jumıırta olduğunu ve evhama kacümesi memleketimizde yapılmış pılanm âkıbeti bu olduğunu hikâye tır ve Amberin mütercimi Vahdet' etmis... Gültekin tarafmdan nefis bir üslub j Alınız benden de o kadar.. Sakın la dilİTmize çevrilmiştir Çarşamba ' olalın» evhama, ipokonder yemle günü eserin türkçesi «Ben de onun kapılmayın cerrah Ali efendi avurgibiyim» adile Arif Bolat Kitabevı dunuzu açıverir vallahi! tarafmdan satışa çıkarılacaktır. B. FELEK Nazım Hikmetin açlık grevi Bende onun Gibiyim •••••••••••••••••••^| Bütün dünya dillerine çevrilen. milyonlarca okuyucu bulan bu muazzam eser iki büyük cilt halinde neşrolunmustur. Bu ydın en büyük aşk romamdır. $ Yazan: Hervey Allen Çevtren: Nthal Yeğinobalt Beher cîlt 3 flradır. Artom var
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle