Katalog

Kore ilavesi 27 ıtci Yıl Sayı: 9485 u m h u riye KURUCUSU: YUNUS NADf • Telgraf ve mektub adresi: Cumhuriyet, İstanbol Posta Kutusu İstanbul No. 246 Telefonlar: Umuml Santral Numarası: 24296. Y u İjleri 24299, Matbaa: 24290 Pazar 31 Aralık I9o0 Para ile ayrıca satılmaz Kmmıi maharebelerinde çemberi yaruı kıt'alanmmn kahramaa kamatanlanndan birkafi yeni cepheye hareket ettikleri fttn Kore hükumet erkânı Türk karargahında Kore hükumeti adtna honusan Dts İşteri Bakam: "Ahtttığtmx ham ve Türk askerinin hahramanltğım hiç bir zaman unuttmyacağtXj, dedi iyi tahmin ederler. (Kore harb muhabirimiz Muharebe başladığı gün hepimiz Faruk Fenik yazıyor) heyecan içindeydik. Yalu nehrine ulaşmak için sabıısızlanıyorduk. Allah bunu bugün için nasib etKorede bir yer Tuğay karargâhında paşa ile beraber oturu medi. Fakat bir gün gelecek nayaruz. Tahsin Yazıcı hâlâ ilk gün sib edecektir. O zaman bir avuç lerin heyecanı içinde... Ona harb günlerine aid gazeteleri verdim. Okurken o günleri tekrar yaşar gibi oldu. Gözlerinden yaşlar akıyordu. Tokşan, Kunuri ve Simninni bas. kınlan, şehidler hep gözünün önüne geldiler. « Muharebeyi çok gayrimüsaid şartJar içinde kabul etmeğe mecbur kaldık. Arazi bile düşman için dost bir arazi idi, diyordu. Muharebe başladıktan sonra karçınuzdaki düşmanın üstün bir kuvvet olduğunu anladık!» Tahsin Yazıcı bunlan anlatırken Kore hükumet erkânımn kendisini riyarete geldiğini haber verdiler. Başbakaa, Dış İşleri Bakam, Dahiliye Bakam ve bütün kabine azalan o gün Türk birliğini ziyarete gelmişlerdi. Pakistamn Birleşmiş Milletlerdeki delegesi de bu ziyarette hazır bulunuyordu. * * * Kore hükumeti adına konuşan Dış İşleri Bakam: «Akıttığınız kauı ve Türk askerinin kahramanlığını unutamıyacağız!» dıye söze başladı ve Türk ordusunun dünya sulhunu korumak uğruna giriştiğı eavaşlardan takdirle bahsetti. General Yazıcı, buna cevab olarak: « Biz, dedi. Buraya sulhsever dünyanın huzur ve hürriyetini temin içm geldık. Bu uğurda akıttığımız kanlar varsa. bu kanlar dünyanın sulh, sükun ve hürriyeti namına helâl olsun!» General, Türk Birliğini ziyarete gelen kardeş Pakistan mümessilinin bu ziyaretinden duyduğu memnuniyeti de şu sözlerle ıfade ettı: « Kardeş bir milletm mümesSİlınin bu ziyareti ihtiyar etmesi bilhassa bizi mütehassis etmıştir. Kendilerine ayrıca teşekkürlerimızi sunanz. Bu ziyaret, yalnız biz dirileri değıl, toprak altına koyduğumuz şehıdlerin bıle ruhunu okçamştır Turk tarıhını yakıncn b l ı n " , neier yapabılcccöm. de jc kahraman dahi kalsak aym hızla gideceğimize inansınlar. Bızdekı iman kuvveti bunu yaptıracak kadar kudretlidir.» *** Cepheye bir sefer Cephede bir yer Seul gene alev alev yanıyor. Buzların içinden miş'. Kaçırılamıyan malzeme duş Bütün yol boylan mitralyözlerle 1 yükselen alev sutunlarını Neron gi manın eline geçmesin diye yakıh tahkim edılmış . Gecenin karanlığında alevleruı ışığına sığınarak vol yor. bi seyrediyoruz... Bembeyaz kar örtüsünü bir ejder ahyoruz. Gene milyonlar kül oluyor, geJeepimizde 4 tane makineli tadılı gıbi yalayan aleylerın ıçıne ne bir şehir, gene bir medeniyet doğru gidiyoruz. Bu alevlerm için banca var. Artık sade derımiz demahvoluyor. Düşman çok yakınlara kadar gel de, gene ölüm ve kan kokulan var. ğil, yanlarunız ve gerılerımız de tehlikelı1 360 derecelık bir tehlikenin kucağmda cepheye gidiyoruz. Kar mütemadıyen serpıştiriyor. Yarına kadar dsvam ederse yollar da kapanacak'. Düc*nanm saldırışna ve tablatın hışmına rağmen yol almaya çalışıyoruz. *** Dağlardan mütemadiyen seslerı geliyor. Bıraz otelerimizde muhakLak ki hırbırıni boğazlayan insanla' var. Ölümun pusu kurduğu bu dağlan aşaeak ve cepheya ulaşacağız'. (VTihe şımdi gozümüzde tütüyor. Geııln Jpiis emnıvctsiz! Çeteciler sık sık arkadan vuruyorlar. Y&îlarda rrayinle uçurulnnuş kamyonlara rastlıyor ve kahbece oldürültnuş inıanîarın cesedleıını gorüyoruz. Yan'mda muhabere Yüzbaşıa Enver Kolân vaı. Doşenen yenı bir hattın kontrolundan pe'ivormuş. Allah razı olsun. Bu soğukta benı jeebıne aldl da beıabcr gidıyoruz. Bu harbc'e Tiuhaberecilerın büjiJc bir rolu var On'an Kununde de ıkı dcfa gormüştum. Kımsenın baş kaldıramadığı bir ateş yağmuru altında cerhcye hat döşemeğe gitmisierdi. Kahram?n Tphır İİm'ü bugünka gibi hatımvcıum. O ge^e nırtibat yok'» dıye bEgırMuhaıcbe i:'a>"e merîezlma Ld« tün te'efon tsl'erı C.n!ı!°r t i ^ . J I dan kesiiiıiiş ve tuğay fcunidayanuyacak b'r h?!e ge'nştı. Tahj: Ün, yinına ıkı kahraman daha alarak geccnm kaıani'ğmoa ve a'.eş hrtması altmr'a cephc^e gidiyordu. Ona iyi yolcu'uklar dıledık. Gıt.ı, fakat bir daha dormedi! Her hat dosenışte ve her telefon teline rastl?>ısta daıma onu hatırlıyorum. Beyaz karlann uzerıne aUlmış shnsıjah tellerin u=u, sankı onu bize bağıiyor. Mutemadı^en onu düşünüyomm. Kahraman bir askerdi. Kahramanca carpıştı ve sehid duştü. Ruhu şâd olsun! * ** Otoıpobılın tekerleklerine" sanlmış zıncirler bizi uçmaktan kurtarıyor. Buzlaşmış karların üzerinde Allaha emanet edıbıuş gibiyız! Hemen Tann bizi korusun!. Vurulup ölmekten ziyade, deMş rilıp kalmaktan korkuyorus! Enver Kölân anlatıyor: "* Türk muhaberecilerinin b s harbde yaptığı vazife takdirle anı« lacaktır Her gün çetelerin içinda v; l:k L , r.f:ayız! [ Arhazı Sa 3. Su. 3 te *\