Katalog

CUMHUBİYET 29 Kasnn 1950 ). Parti Mecüs Grupunda ensorulara daîr görüşmeler Bastarafı 1 inct sahtfeüe Jundan sonra kürsüye gelen /ket Mocan, Ismet Inönünün ö•gesini bilâkis vazih bulmuştur. .can, eğer takrir iç tüzüğün talerine uygun değilse bile kabulü istemiştir. Mocana göre, Isıt Inönünün imzasile böyle bir cririn gelmesi demokrasi davası a büyük bir mazhariyettir. 1950 ında kürsüler de bazan bir nevi «nevî darağacı vazifesi görürler. ıradaki imtihanda yıkılmağa mah m olanlar üstelik kendi ayaklan geliyorlarsa reddedilmemeli, bu sat kaçırılmamahdır. Mocan gat uzun ve çok heyecanlı konuşuş, hattâ bu yüzden oturumdan nra ufak bir kriz de geçirmiştir. endisi pek kısa zamanda iyileşiştir. Diğer hatibler Emrullah Nutku ve Bahadır Dül :r de konuşanlar arasındadır. Baıdır Dülgere göre, birinci takrir tüzük hükümlerine tamamen rkırıdır. Demokrat Partinin hiç bir ıal takririnden zerre kadar çeindiğf yoktur. Ancak onlann da ir takririn nasıl verilmesi lâzım sldiğini bilmeleri icab eder. Baadır Dülger, sarih maddeleri ıhva eden Osman Bölükbaşının takırinin kabulünü istemiştir. Müm\z Faik Fenik iki takririn taşıdığı uihiere ve önergelerin sunulmaını takıb eden muhalif neşriyat rasındaki tevarüde işaret etrniş e CHJP. adına verilen önergenın erhai kabul edilmemesi gerektiğii söylemiştir. KERVANSARAY sabah saat 11 den itibaren HİİBÜ tüzüğün 159 uncu maddesinin sarahati dairesinde hazırlanmıştır. Birinci takrir reddedilir ve ikincisi kabul olunursa C. H. P. erkânı ve Ismet Inönü gene küısüden kormşmak fırsatını bulacaklardır. B bakan, geniş izahlan arasında hüTelefon: 84730 kumetin her mevzuda izahat vermeğe âmade olduğunu söyliyerek demiştir ki: Bütün esrar ve dehşetile koıkunç Afrika zehirli « Eğer bu gensoru kabul edilecekse grupta şimdiden müzakere oklarile çılgınca saldıran CUCULAR. Binbir açılsm. Dış İşleri ve Millî Savunma \ tehlike dolu korkunç ormanlar içinde kanlı Bakanlan etrafh surette şimdiden • BU AKŞAM çarpışnıalar. Adnn adım yaklaşan tehlike, izahat vermeğe amadedirler.» ; heyecan ve heîecan kasırgası. 21.İS ten itibaren Bugün söz alanlar arasında Felhi ( Çeiikbaş, bazı yabancı memleket . lerden misaller getirerek müphem mahiyette görüîse bile bu kabil is( B O Z A M B O ) T ü r k ç e S ö z l ü tizah takrirlerinin kabulünün vakı olduğunu kavdetmiştir. Bu görüşe M A Y E R O B E S O N L E S L İ E B A N K N İ N A POL hukukî cevablar verilmiştir. DÎKKAT. Bu fi!mde dünyanın en buyük baş baritonu olan R O B E S O rTdan en ?üzel Başbakan Adnan Menderes de savaş şarkılarıru dir.liyeceksiniz. bu mütaleaya temasla Türkiye BüYerleriniıi ayırtnm Tel: 40380 • • M B H İ M M KOÇANGA FİLM takdim eder. yük Millet Meclisinin şimdiye kadar bu mevzuda nasıl hareket etMEVLİD Bugün Matinc lerden itibaren tiğinin meseleyi kat'î şekilde ayAilemiz büyüğü sevgili annemiz dmlatmağa ve halletmeğe kâfi ge2 FATMA OMAYERin leceğini belirtmiştir. Samed Ağaoğlu ve Hâmid Sev vefatının senei devriyesine tesadüf Sinemada ket İnce de konuşanlar arasınday eden 1/12/950 cuma günü Beyoğlu birden dı. Meclis Başkanı Koraltan İnönü Ağacamiinde öğle namazını mütenün Meclise sunduğu önerge hak akıb aziz ruhuna ithafen Mevlidi ZENGİN PROGRAIV1I SENEN1N EN kında başkanlıkça yapılan muame Nebevî okutulacağından dostlann Bu sene İPEK ve TAKSİM Sinemalarında büvuk muvafleyi anlatmıştır. Sıtkı Yırcalı da bu ve arzu eden din kardeşlerimizin fakıyetler kazanan AKA GÜNDÜZÜN mi'lî ronıanı münasebetle görüşlerini belirtmiştir. teşrifleri rica olunur. Çankayadaki mülâkat Oğlu: Doktor Muhiddm Omayer Bugünkü müzakereler sırasında ve hemşiresi. Damadı: Doktor Inönünün Çankaya köşküne gideZühtü Erman ve refikası rek Cumhur Başkanı Celâl Bayarla yaptığt mülâkat da bahis konusu ol Baş R o 1d e : Kayıb Aranıyor İkinci takrir sarih olduğundan muş ve Cumhur Başkanına mahrecabul edilmelidir. Fenik, C. H. P. miyetine itina edileceği belirtilerek Abdülhakün ün dış meselelerden maksadı hayli verilen muhtıranın muhalefet tara Belli oğlu 13 Eejisör : Müzik: aman üstünde durduklan Kore fından daha ertesi gunden itibaren yaşındaki oğlum SEMİH EVİM SADEDDİK KAYNAK neselesi olduğunu kaydederek Bö parça parça açıklandığı anlatılmış Nuri Belli on Oynıyanlar: SETTAR HAZLM KÖRMÜKÇÜ lükbaşının önergesi kabul edilirse tır. Neticede Osman Bölükbaşı ve : b i r ^ a ^ ^ . 2. H. P. lilerin de açılacak müzake Kemal Türkoğlu tarahndan verilen | ORHON ARIBURNU KENAN ARTUN dir kayıbdır. Bicelerde istedikleri gibi konuşmak istizah takririnin kabulü hususunda j VEDAD ÖRFİ B1CNGÜ len ve görenlefrrsatını bulacaklarmı kaydstmiştir. prensip kararına varılmıştır. Ismet | rin adresimize Başbakan kürsüde Kjzıl Sultan Abdüiiamidin 33 sene boyunduruğu altmda inleyen Inönünün önergesi ıse ıçtuzuk mu , i Bu sırada hükumetin düştincele vacehesındekı noksanları ıkmal e b i l d . r m e l e r i n i fa babalarımız... İstibdadın kara günleri... Jurnalcı paşalar... Men... . , j . , , .. >\ sanıyet namına fa ve sürgünde inleyen bigünah ve zavallı masumlar... Rumerini öğrenmeyi teklif eden bir öner ... J lide ayaklanma... Yddız sarayınm fesad dolu içyüzü... Hürrige okunmuş, Başbakan Adnan Men dılmek uzere ıade edılecektır. O |r ı . a e e n Z c yetin ilânı... Ve bütün bu hâdisat arasmda temiz ve ülvî HT aşk deres de söz alarak görüşlerini Pt nergeler Meclisin cuma günkü gün f alınmaktadır. rafh şekilde izah etmiştir. Başba derr.ine perşemae RunuD. P. Meclis Annesi: Zekiye «jrupu leiirar ıop • Grupu kana göre, Inönünün önergesi gen lanacak perşembe günü tekrar top J Belli çıkmaz ve anlaşıldığına göre istizah Küçukpazar Sarıbeyazıd soru değil, ancak surî bir mahiyet takririle alâkalı mevzular görüjü'.esokak No. 7. taşımrkt?dır. ikinci önerge ise içAlma mazlumun ahını, çıkar aheste aheste cektir. M. S. E. ^ m B ü G Ü N " ^ ^ Ata sözünü hıçkınk, gö2 yaşlan ve ibretle seyrede• B U G Ü N Mstinelerden İtibaren ceksiniz. Bu büyük yerli filme ilâveten: ÇAY ve APERİTİF SALONLARI RUSTİK BAR ve 1 den SONRASL... ŞARK SINEMÂSI Müzikli öffle öğle ve aksam akşam yemekleri KARA T A R ZA FERAH ALLAH KERIM SEZER SEZİN ALLAH KERIM FILMINDE AZAK ve TUStAN Sinemalarında Matınelerden itjbaren: Beyoğlunda M E L E K Sinemasında h?ftalarca dc\am etmiş oHn mevsimin en Kıyük AŞK filmı. ALKAZAR Sinemasında İki zengin ve fevkalâcU film bir arada F E RAjTta Karım Beni Aldatırsa Yer 1 MADAME BOWARY (Türkçe) H 'ıca yaratıcılant JENNİFER JONES VAN IIEFLYN Oynayanlnr: DOROTHY IJVMOUR ALAN L.ADD ROBERT PRESTON Günür. on gözde iki müstesna artİEÜnin en heyecanlı £ilmleri... 2 s&mırm aıkadaşın birbirile yapüklan müthiş kavgaları ve ^ • H B B M H B H H I fedakârlıklan... Söz Bir, Allah Bir! Bastarajı 1 incı sahtjede baa varlık vergisi mükellefleri hakkında o vakit yaptığım tahkikat sebebile ismim etrafında yapılan beyanata ve Hilmi Uran listesi adı altmda varhk vergisi tarihine kanştırıldığını gördüğüm tahkik listesi hakkındaki açıklamalara muttali oldum. Meselenin hakikî mahiyeti ve böyle bir listenin tanzim sebebi şudur: Ben varlık vergisinin tarb ve tatbikı anlarmda hükumette değildim. Milletvekili idim ve partimizin Meclis Grupu Reis vekilliğini yapıyordum. O günlerde, birgün beni o vaktin Başbakanı çağırmış ve varlık vergisi hakkmda cenub vilâyetlerimiz mükelleflerinden çok şikâyet aldıklarım ve bu havali ile vukufum olduğu için bu şikâyetlerin isabetinin tarafımdan yapılacak bir tetkikle anlamak istediklerini söylemiş ve tekmil şikâyet evrakım bana tevdi ederek benden mükellefler hakkında yeni bir liste istemisti. Binaenaleyh her şeyden evvel ben, denildiği gibi hükumete böyle bir liste sunmak için ne kendüiğimden bir teşebbüs almış ve ne de böyle bir teşebbüs için kendüiğimden istediğim vilâyetleri seçmiş değilim. Şikâyetleı Seyhan, İçel ve Hatay vilâyetlerine aiddi. Ben kalktım, gittim ve Adana, Tarsus, Mersin, Seyhan ve Iskenderunda günlerce kalarak ve ;örüşlerine olduğu kadar sözlerine de itimad edebileceğime kâni olduğum kimselerden işi inceleyerek mükellefler hakkında yeni bir liste tanzim ettim ve avdetimde Başbakana takdim ettim. Tahkikatun hiç bir başka mülâhazaya yer vermeksizin her vatandaş için aynı duygu ile hareket edilerek yapılmıştır. Ve vergiler de az çok tenzilâtlı derpiş edüiyordu. Çünkü benim görüşüme göre takdirlerde isabetsizUk olmuştu ve bu da mükellefler arasında adaletsizlik doğuruyordu. İşte meselenin bana taalluk eden kısmı bundan ibarettir Ve benden o vakit niçin böyle bir liste istediler ve niçin her vilâyetten istemediler de sadece bu üç vilâyetten istediler. Bunu bilemiyeceğim gibi benim listem üzerinde maliyece bir tenzil muamelesi yapıldı mı yapılmadı mı ve niçin yapıldı, niçin yapılmadı onu da takib etmiş değilim. Listenin muhteviyaüna gelince. Onun «Vatandajlann ağır da olsa birbirlerine karşı âdilâne bir mükellefiyete tabi olmasına çalışma bakımından taşıdığı» iffet sonımluluğunu kabule her vakit hazırım. Uste ellerinde, ben de buradayım. Yandığım tek şey etrafmızı ateş sardığı ve yarının ne olacağı bilinmiyen şu günlerde bile gayret erimizi sadece birbirimize çamur bulaştırmağa çalışmakla harcamakta oluşumuzdur.» Esbak Tevkifhar.ei Umımıl Müdürü merhum binbaşı İsmaıl Hakkı Beyin oğlu. Inhisarlar Muskirat fabrikaları ştıbesi kimyageri Nureddin ve Nermın Berkin. Res mll Turkiye mecmuası sanbl Nureddin Sebecinin babası ve Munevver Sebecımn eşı, Şekerci Hacı Bekir t carethanelcri müdurü V A S F İ S E B E C İ aylardanberi tutuMuğu amansız hastaktan kurtulamıyarak 28/11/950 gecesi Hakkın rahmetine kavuşmuştur. Cenazesi 30 kasım perşembe günü Kadıköy Muhürdar caddesi 42 nuraraah evinden kaldırılsrak Osmanağa Caminde öğla azını müteakıb Karacaahmeddeki mtkberl mahsusuna tevdi edilecektir. Allah rahmet eylçEin. *** MUessif bir otomobil kazası neticelnde aile reisımlz. kardejimiı vs jehrimlzln tanınroış simalanndan vefat etmiştir. Cenazesi 30/11/950 perşembe gunu Kurtulus, Kurtulus Cad. 143 No. lı evinden kaldırılarak öğle namazını müteakıb Feriköy aile mezar'ığmda ebedl istirahatgâhına tevdi olunacaktır. Mevlâ rahmet eylesin. *** Erzurumlu Müşürhan biçare 28 kasım 950 salı günü Zincirllkuyu Üçbaş medresesinde Hakkın rahmetine kavuşmuştur. Cenazesi 29 kasım 950 bugünkü çarşamba günü 6ğ!e namazını müteakıb Fatih Camii şerifinden kaldırılarak Edirnekapıda Halebl merhumun yanına defnedilecek. tlr. Mevlâ rahmet eyliye. *** Gelenbevl Orta okulu franslzca. 58retıııenl NİZAMEDDİN ONAT 28 kasım 950 akşaml Hakkın rahmetine kavuşmuştur. Cenazesi 29 kasım 950 çarjamba günü öğle namazından sonra Beyazıd Camlinden kaldml&rak Merkezelendlye defnedilecekttr. Eji: Satide Onat beyanatı Uranın Uçüncü dünya harbine doğru Baştarafı 1 inci sahifede likleri, Birleşmiş Milletler ordusunu, bilhassa cephenin merkez kesiminde geri atmağa muvaffak olmuşlardır. Aynca mevcudu 800 bin kişi tahmin edilen komünist Çin ordularının da Mançuri Kore hududu civannda toplandıklan bildiriliyor. Kunıluşuna Moğol ve Japon askerlerinrn de dahil bnlunduğu haber verilen bir Sovyet ordusunun da, Vladivostok'tan Kore hududuna doğrn ilerlediği bildirümektedir. Kızıl çarlığm son zamanlarda takib ettiği, kendisi zâhiren seyirci kalarak kestaneleri ateşten baskalanna çıkartmak politikasına sadık kalmak suretile Sovyet ordusunu Kore harbine doğrudan doğruya iştirak ettirmese dahi, Kızıl Çin kuvvetlerinin gönüllü adı altında, harbe müdahaleleri başlamıştır ve bn müdahalenin devam edeceği de şüphesiz gibidir. General MacArthur, bu 100 bin Çin gönüllüsünü mağlub etmeğe mnvalfak olsa dahi, arkasından Mançuride yığınak yaptığı bildirilen 800 bin kişilik ordudan ayrılacak bırliklerin gene gönüllü maskesi ile Kore harbine iştirak ettirilmiyeceklerini kimse temin edemez. Böylece Koredeki savaşlar, alabildiğine devam edip gidebilir ki bu da, Sovyet Rusyanın takib ettiği Ameıikayı yormak, yıpratmak plânına tamamile uygun olur. Mançurideki Kızıl Çin ordnsunun, Kore harbinin sürüp gitmesini sağhyan sonsuz bir kaynak olmasına ve komünist Çin kuvvetlerinin meşhur Sannehir gibi mütemadiyen Koreye akmasma karşı Amerika ne yapacaktır? Mr. Truman'ın Kızıl Çin hükumetine teminat vermek siyaseti sökmemiş; Sovyet Rusyanın emrinde bulunan bu hülvumett yatıştırmak ve Kore harbine karısmasmı ön'.emek imkânmı sağlayamamıştır. Amerika, şim di Birlcsmiş MiUeÜer Siyasî Komisyonunda ve Güvenlik Konseyinde müzakere ve anlaşma yoluna girmiş bulunuyor. Rus delegesinin itirazma rağmen, Güvenlik Konseyi, Kore ve Formoza meselelerinin birlikte görüşülmesini kabul etmiştir. Konseyin müzakereleri neticesinde Çinin Kore harbine iştiraki haksız görülerek takbih edilse, hattâ bir tecavüz telâkki olunsa dahi bundan fi'li ve pratik bir netice çıkmaz. Komünist Çin kuvvetlerinin de, vaktile Kızıl Koreiilerin yaptıkları Rİbi Güvenlik Konseyiııin kararlarına kulak asmıyaîak harbe devam etmeleri en kuvvetli ihümaldir. Bu vaziyet karşısında Güvenik Konseyi ve Amerika ne yapacaklardır?" Komünist Koreye karşı yaptıklan gibi komünist Çine karşı da askerî zecrî tedbirler almağa ve Birleşmiş Milletler canuasına dahu milletleri, Çine karşı silâhlı kuvvetlerle mücadeleye mi davet edeceklerdir? Böyle bir karar Çin ile harbetmek demektir. Bu harbın kazanüması için, büyük kuvvetlere ihtiyac vardır. Bu kuvvetleri kım temin edecektir Birleşmiş Mılletlerden yalnız Amerikadır ki Kore harbine mühim kuvvetler seyMtmiş öteki devletlerin gönderdıklen kuvveüer, azamî birer tugayı geçmemiş, bazı devletlerin Koreye yar dunı ise sembolik kalmıştu. Bazdan ise hiç bir fi'li yardımda bulunmamışlar ve sadece duacı durumunda kabnağı tercih etmişlerdır. Birleşmiş Milletlerin aldıklan bu vazıyet karsısında, Çin gibi 450 mılyonluk bir devleti mağlub etmek için onlardan büyük fedakârlıklar beklenebilir mi? Amerika, Kore harbinde olduğu gibi Çin ile yapüacak harbde de en ağır yükü yüklenir mi? Çin kuvvetlerini mağlub etmek için, büyük ölçüde taarruza geçmek, stratcjik hava kuvvetlerile bütün Çini bombardıman etmek, evvelâ Mançurinin, sonra da Çinin içerilerine kadar girmek icab edecektir. Bu, bir Amerika Çin harbi demek olur ve Moskovadaki kızıl çarlann, gözleri sevinc den parlıyarak istedikleri şey de zaten budun Amerikayı ucsuz bucaksız Çin ülkesinde, bitip tükenmek bilmez Çin ordularile sonsuz bir mücadeleye sevkederek yormak ve yıpratmak; ondan sonra da yorgun düşen ve harbden bıkıp usanan Amerikaya karşı bir harbe girişmek. Amerikanın harb içinde ve harbden sonra işlediği azim hatalann doğnrduğn bu vaziyet, yalnız Amerikayı değil; bütün dünyayı bir çıkmaıa sokmuştur. Şimdi bn çıkmazdan çıkmak, o çîkmaza girenlerin omuzlanna yüklenmiş bulunuyor. Çıkmazdan kurtulmanın bir çaresi, Birleşmiş MHÎetler ordusunu Koıeden çekmek ise de bu tedbir, kızıl cephenin ve Sovyet Rusyanın zaferi demektir ve Birleşmiş Milletlerle Amerikanın bu mağlubiyetinden sonra, cesaret ve cüreti artacak olan Moskovanın, başka bölgelerde aynı oyunu oynamasna mâni olmaz, bilâkis bir teşvik olur, Bu bakımdan Koreden çekilmek, buhranı muvakkaten yatıştırsa da bir müddet sonra. tekrar başlamaîinı önleyemez. Tıpkı kanser has'alığının vücudun bir başka yerinde nüksetmesi gibi. Koredeki vaziyetin bugün!:ü vb yaruıki manzarası budur. Komuıujt Çinin Kore Harbine müdahalesüun, iiçüncü dünya harbine doğru büyük bir adım teşkil ettiğini görmeme|e imkân yoktur. Bakalım, hâdiseier nasıl bir cereyan takib edecek? CUMHURI1ET RADY ( Bugünkü Program ISTANBUL 12 57 Açılış ve programlar 13.00 Hr.berlcr 13.15 Radyo salon orkestrâsı kc.ıseri 13.45 Şarkılar; okuyan: Guler kardeşler ve Rabla Bukni; çalan. lar: Sadi Işüay, Izzeddra Okte. Edıb Erten 14.20 Dans rr.uziği (PL) 14 45 Pregramlar ve dans muz gi (Pl.) 15.00 Kapanış. 17 57 Açılış ve programlar İS.OO ' D&ns muzıg (Pl.) 18.10 Verem Mücadele Cemıyeti adına konuşma 18.20 Fa s>lb»y«U konseri 19.00 Haberler 19.13 Kısa şehir habeTler 19.20 Saz eserleri; çalanlar: Cevdet Çağla. Fahire ve RefK ^ersan. İzzeddin Ökte. Yorgo Bacanos 1940 Sadî Yaver Ataman memleket havaları Ses ve Saz B rligi konseri 2015 Radyo Gazetesi 20.30 îstenen ve sevilen plyano parçaları; çalan: piyanist Ferdi Statzer 2115 Şarkılar; okuyan: Lutft Güneri; çalanlar: Hakkı Derman, Şerıf tçll, Şükrü Tunar 21.50 Tiyatro saatl; konuşan: Slnan Korle 22.00 Konserto (Pl) 2245 Haberler 23.00 Program ve dan» müzlğl (PL) 23.30 Kapanış. 7.28 Açılış ve program 7.31 Nesell parçalar (PL) 7.45 Haberler 8.00 Hafif rr.üzik (Pl.) 825 Günün programı 8.30 Mozart (Do mlnor') plyano konçertosu (PL) 9 00 Kapanıs. j 2 YAYLA KAPLANLARI (Türkçe) 1 SÎSKO KİD'in yeni maceralan 'Califomia Trail. İST.\NBUL'da ilk defa Yeni Kopya Yeni Kopya bulmak ve geri dönmemek için yerlerinizi evvelden ayırtınız. ERMAN KARDEŞLER Seıin en heyecaıılı, cn harikutâde aşk ve fnnera sı1ı«?ri J A ND A İNGRİD " B E R G M A N LÂLE SÜMER YKLDIZ INGI S e ı m l ı t Her gün 14 16^0 19 tlM CumartesiPazar 11.30 14 16.30 19 21.30 Her gün 12.30 15 18 21 CumartesiPazar 10 1^30 15 18 21 Her gün ve Cumartesi Pazar 11 13^0 Î6 İS^O 21 • • Her gün ve Cumartesi Pazar , 1 4 1 6 3 0 w a ( 3 0 n^0 NOT: Filmin çok uzun olmaa dolayısile sayın müşterilerimizin tam seans saatlerinde teşriflerini rica ederiz. Baş Rollerde: GİLBERT ROLAND MARTİN GARRALAG\ Heyecan... Dehşet .. Macera dolu bir film. BLRT LANGASTFR PAUL HENREİD CLAUDE RAİNS PETER LORRE (Mister Moto) CORRJNE CALVET MEMNÜ NINTAKA Bugün Matine lerden itibaren Orijinal Kopyası Türkçe Kopyası ÖLÜM MARMARA VİCTOR MATURE ALEMDAR'da PUSE DONLF.YY BRİAN Bu mııhteşem sahesere ilâveten her 2 sinemada: ÖLDÜREN ANKARA 2 ATEŞ BEKÇİLERİ Yaratanlar: JOHN WEİSMÜLLER BUSTER CRABBE Tarzan iilmlerinin yegâne 2 başartisti, dünya yüzrae şampiyonları olan bu iki artisti bu lilmde görecek ve alkışlıyacaksuuz. Kadıköy H Â L E Sinemasında Bugün Matine lerden itibaren İHSAN AKER Proje Müsabakası Millî Savunma Bakanlığından: Dış memleketlerdeki Türk şehidleri için Millî Savunma Bakanlığı ICara Kuvvetleri İnşaat Grupu Başkanlığı tarafmdan 15 Ocak 1950 tarihine kadar »Türk Şehidleri Anıtı» proje müsabakası açılmıştır. Müsabakaya iştirak etmek istiyen Türk Yüksek Mimar. Yüksek Mühendis, Mimar, Mimar ve MühendisMimarlar şartnameyi Ankarada Millî Savunma Bakanlığı Kara Kuvvetleri İnşaat Grupundan, İstanbulda 1 inci Yurd Içi Bölge Komutaniığından istida ile ücretsiz olarak alabilirler. SÖYLEYİN ANAM AĞLAMASIH Oynayanlar: HÜSETIİN PEYDA »tUZAFFER ARSLAN LEYLA NİL NEVİN AYPAR TEMEL KARAMAHÎMUT Şarkılar: SUZAN GÜVEN CEMİL CANKAT Masum bir bâkirenin aşkı tatmadan ıztırab içinde ölmesini canlandıran hissi, acıklı yerli film • . • S ATILIK " ^ HOCA YAKUB FOTOĞRAF | Zeiss mamulâtjndan 4.5 tesar objektifi, telemetresi, otomatik optoratörü, san ekranı, çanta ve çelüc ayağile yepyeni 6 x 9 bir Superikonta fotoğraf makinesi, mutedil fiatla satılıktır. İstiyenlerin her gün saat 1 e kadar 81436 numaraya müracaatleri. Bugün Matinelerden itibaren Şehzadebaşı MİLLÎ Sinemada 2 bnyük film birdeu % VlKODIN # Tm TABLET 1 NESÎMAÇİ GÖNÜLLÜ 2 Baş KAHRAMAN (Türkçe Söılü). Baş RoUcrde: RED SKELTON VAHŞİ İNTİKAM (Baştan başa renkli) ÖKSURÜK ve BRONŞİTİ KESER Her Eczanad* bulunur Rollerde: RANDOLPH SCOTT MARGUERİTE CHAPMAN 12.15 1315 Asker saatl: (16.m 8S 17840 Kc/s T.A.V. kısa dalga pcstasile Sevgili annemiz yayın) 12.15 Memleketten selâm Fatma Parmaksızoğlu'nun 12.30 Şarkılar 13.00 Haberler velatı dolayısile cenaze merasimme 13.15 Melodiler (PL) 13.30 Öğle gelmek sureüle, büyük acımıza işürak Cazetesi 13.45 Plyano İle caz parçaeden, gerek bizzat ve gerek telgrai. ları (Pl.) 14.00 Kapanış. mektub ve telefonla taziyetlerinl blldı• ren akraba, kıymetil dost ve hemşerilerimize sonsuz teşekkürlerimizin du17.58 Açılış ve program 18.00 Şaryurulmasına gazetenizin tavassutunu kılar 18.30 Konuşma 18.45 Caz orkestralarından: Beny Goodman (Pl) rica ederiz. 19.00 Haberler 1915 Tarihten bir Parm/ıJesızoöIu ee yaprak 1920 Cumhur Baskanhğı ar. Keteroğlu. ailelerl moni mızıkası; şef: İhsan Künçer 20 00 Film müzlkleri (İP) 20 15 tSTANBUL BELEDtYESİ Radyo Gazetesi 20.30 Serbest saat Şehir Tiyatrolan 20.35 Tarihl Türk müziği; ldare eden: Saat 20.30 da Mesud Cemll 21.15 Konuşma DRAM KISMI 21.30 Dans parçaları (Pl) 22.00 Konuşma 22 15 Şarkılar 22.30 Halk İhtiras Tramvayt Tazan: Termetf WMiams rürkülerl 22.45 HaberteT 23 00 Kapanış^ ^^^^^^^^ Tirkçeii: Asud» Zeybekoğlv Â'a/ıib ve tia^mtıharriri Teleion: 42157 NADİR NADİ KOMEDİ KISMI 6u 'ıiın.ida wa« «slertnı tiil«w TEBSİNE DÜNTÜ A Utor. »nen: ÇEVAP FEHMİ Tazan: B. Nurl KordaO Cumhvrivel 1 Teleion: 4040» TEŞEKKÜR • Dıtiyar, bir çok defalar, GerrraİBe gelmiyor mu diye gidip b^kacak gibi bir hareket yapmış, f.'at sadece yumruğunu masaya c amakia ve biraz ileriye doğru eğ:lip sandalyesini arkaya itecek ve birden bire kalkacakmış pibi bir vaziyet almakla iktifa etmısti; sonra, hırsından soylene söyicr.e vazgeçmişti. Adrienne bu mirnıği, gözucile tetkik ediyor ve ;ükutu muhafaza tdiyordu. Bı.kaç ^iındür, kalebine, o zamana kads: hiç bilmediği ve keadisine önce teessür, sonra gizli bir sevinc verf n bir duygunun kaydığını hissetmişti: babasından nefret cciyordu. Senelerce ona saygı hesiem'^f1'. belki de onu, ailesinin mi'htelif fcr.llerı arasında müsavi hisse'ere d?ğıt'lin o hararetsız aşkla sevdiöini bile sanmışU. fakat kendisini k ...i oynamak ıçin sarstığı gündenbeıi, saygısuuc esa manki yerinde görmekten mesud, lâkırdı bekliyordu. Ne yapacaksın Monsieur kalıbı çıkardığı zamanlar bundan çıkardığı sevinc, hiç bir züntülerinden istifade ediyormuş babacan bir sesle: asprrini? ıan, kaçıa bir histen başka bir gibi... Hasüı bütün bu hayaller dı. İhtiyar kız, nazarını babasına çe Otur, Germaine, dedi. Adrienne'in beyninde birbirini koAblaa hakkında, büsbütün baş şey değildi. Hani gerçekten ne O, sandalyeye yıkıldı, Başı eğik virdi; ağzı yan açılnuştı ve başı, valıyor ve onu dalgınlaştınyordu. ka mahiyette duygular besliyordu. işine yanyordu henüz on sekiz yaşiddeÜi bir teessürü belli ederek, M. Mesurat'run attığı nâra ile ye ve kollan m^nfT"" üstünde, yan taOnu kindar, başkalannın sıhhatine şında oluşu? Mesud muydu? Ve ranna çöki^> oturmuş, biraz solu hafif hafif titriyordu. rinden sıçradı ve gözlerini çevirinve saadetine karşı kıskanc biliyordu kaçmagı, bütün ümidini kendisine Ateşimi düşürmek için, dedi. yor ve nefesi kesiteıiş görünüyordu. bağladığı Maurecourt'un ayaklanna ce, Germaine'in içeriye girdiğini ve hani hastalıktan tiksinmesi büAdrienne, bir kelime söylemeden İhtiyar: jördü. Gene kız, oldukça meşakkattün acıma hislerini boğmamış olsay gidip kapanmağı ve ona kendisini Ateşin mi! diye haykırdı. Gıt le ve sanki başı ağnyan bir kimse bir fincana siyah kahve doldurmuş dı onun bu kusurunu kolayhkla kansı yapmasıru yalvarmağı kuru^ibi gözleri adeta kapalı yürümek ve ablaanın önune koymuştu. Dik de salonda bir bak kendine. Hani affedebilecektL AkLnca ihtiyar kı yordu. Hiç şüphesiz, Villa des Charkatle ona bakıyordu ve hani bir ar benden fazla ateşin yok. Bilâkis mes ile beyaz paviyonun arasında teydi, fakat Adrienne, onun ne kazın, hasta nefesile zehirlediği \YA2AN : JUUlN OREİN cezalandırümasında yüzün harikulâde. dar az değişmiş olduğunu görerek kadaşlannm havayı teneffüs etmemek için, ancak bir kaç adımlık bir mesafe hazır bulunan çocuklann gözlerinOdayı dolduran sesinin gürültüvardı, Fakat bu bir kaç adım dün hayrete düştü. O, daha zayıf bir Germaine'in yanından nefesini tutçehre, bir can çekişen mecalsizliği de sezilen haris ve zalim merakı sile coşarak devam etti. madan asla geçemezdi. Sofrada, her yalan ayırıyordu. Hem vaziyetini 8 11111 17 ile karşdasac ! «anıyordu ve her gizliyemiyoTdu. Ateş neye derler, onu ben bizaman, onun yanında olmasmdan ancak tezad halinde görüyordu. Bir M. Mesurat: lirim. 86 tarihinde tutuldumdu. întarafta kendi evinde keder, diğer ne kadar Germaine korkune dereazab duyuyor ve her ne vakit ab îç, dedi. san nöbeti olduğu zaman yataktan smı sadece korku teşkil e'tiğinl ve' bur eden kendisi miydi? Hajnr! lası bir halsizlik yüzünden odasın tarafta Maurecourt'un evinde saa cede sıska ve biT bastona dayanarak Germaine başını iğdi ve dudak kalkamaz, tam on beş gün kımıldabunda evlâd sevgisinin hiç bir ro! fakat o, hem tecsssüsle, hem tiksi da kapah kalsa içinden seviniyordu. det. Burada zevaline yaklaşan ha vürümekte ise de, eehresi, bir an, oynamadığını anlamıştı. Şimdi gene nerek gözlerini üstüne di!vfn kızjnın Hani doğnısu, çoğu zaman, bu dü yat, evin etrafında dolaşan ölüm, insana, sıhhatte olduğunu vehmet lannı fincana uzatti, fakat hemen yamadan yatağa serilir kalır. o anda bıraktı, titredi. Germaine cevab verecek gibi göondan korkuyordu; bu kılîı bileğin nazarmda kendisini kiiçük düşür şünüş tarzına hâkim olmağa yelte orada, hergün yenileşecek olan mü tirecek renkten mahrum değildi. Pencereyi kapayın, dedi. M. Mesurat, muzaffer bir eda ıle: ründü. kuvvetinden ve örselenmiş kollan mek için sanki her şeyi yapıy >rdu. niyor ve Germaine, kendisi için ta savi bir sevincle dclu, kaygısız, saBu anda bir tabak ekmek getire Görüyorsun ya, diye haykırdı. nın üstünde kırmızı izler bırakan İhtimal, kendilerini zalimlerinin as biî derecenin üstünde bir tathhkla kin bir hayat Yalnız şöyle yanmyaBeriki: rek, hizmetçi kadın içeriye girdibu zalim parmaklardan dehşet du tünde farzetmek, mazlumların en söz söylemeğe çahşıyordu, fakat malak görmüş olduğu, fakat zih Sana mutlak ineceğini söylemiştim. Sus! diye emretti. Önce buna M. Mesurat omuzlannı sükti. yuyordu ve biraz evvel, ihtiyar, büyük tesellisidir. Bazan Adrienne ihtiyar kız, bu iyi kalblilik deneme ninde sembolik bir şahsın çehresi Bu, yalna bir irade meselesi. sebeb, iklim değil. İnsan SeineAdam, canı sıkılmış bir tavırla: Başparmağını süratie sakalından elini elinin içinde hırpalamak için garib bir sevincle kabına sığamıyor lerini asla takdir ediyor gibi görün ni alan bu doktor Maurecourt'un Oise'da hummaya sıtmaya rutulmaz, Desirfee, pencereyi kapayın, yakaladığı zaman kalbi hızlı hızlı ve bir iki saniye Maurecourt'u u müyor ve daima, tedavi kabul et portresini bizzat kendi varhğında geçirdi ve tasdik edici bir nazar hem sen hasta değilsin, burada asla çarpıyordu. Bununia bernber, Hu nutur gibi oluyordu; bu da, baba mez aksiliğine gömülüp kahyordu bekleyerek, Adrienne'e bir göz etti dedi. hiç kimse hasta olmamıştır. D s i r e ekmeği bıraktı, pencereyi şiddetlere alışıyar ve daha az ıstı sının, kökleşmiş bir meraka uysok, Hem sonra, Adrienne, kendisinde yeniden çiziyordu. Saf ruhların bir fakat gene kız görmemezlikten gelSesi gittikçe şiddetleniyordu Soz kapayıp çıktı. Bir an bir sükut ol lerini, masaya indirdiği yumruklarrab duyuyordn; öyi> sanıyordu ki, salonun avizesinde asılı olan tut hiç bir düşüncenin hâkim olamıya nevi mistisizması ile, kendisini, di. du. babasınm bütün gülünclüklerini tet kallı uzun kâğıd bandın üstünde cağı bir nefret duyuyor ve hani ha şimdiki hayatmın vaziyetlerinden la tempolayarak haykırdı: Bu tavra kızarak: İhtiyar, nihayet, Germaine'in hâ O halde yeter, yeter, yeter arkike koyulduğu andanberi daha sinekleri saydığı ve işaret parmağını yata kualtılabilecek yahud kaynak ıstırab çektiği nisbette ona daha Haydi, dedi, ablanın fincanına serbestti, daha iyi nefes alıyordu. kaldmp, gözlerini dikip, zaferli bir larını bulandıracak her şeye karşı yakın hissediyor ve bazan, katlana kahve koy. Zile bas ta ekmek ge lâ hareketsiz durduğunu görerek: tık. Anladınız mı? Ben huzur iste» Haydi, dedi. Kahveni iç. rim. Beni rahat bıraksınlar isterimı Bu, ona karşı kullandığı ve bizzat eda ile «Bir saatte on bir tane» di duyulan tabiî bir dehîitle, abla cağı mihnetlerin acılığını garib bu tirsinler. Germaine başını kaldırdı; kapak Anladın mı, Adrienne? Bu söz< kendisinin hem âleti, he'n r.ıaz'umu ye haykırdığı, yahud, bir mektuba sından ,bir engerek vuvasmdan tik tathlıkla kanşmış buluyordu. KenSonra, masanın altmdan, ihtiyar ları kızarmış parlayan gözlerj. Addi kendine: «Eğer onu sevmeseysana da söylüyorum. Hani bir daht olduğu bir intikum gibi idi. Ger cevab yazacağı vakit, bir kâğıdın sinir gibi tiksiniyordu. dim bu kadar acı çekmezdim.» di kızın bir türlü yanına çekemediğ rienne'in üstünde durdu. üstüne, bir meslek itiyadile, muvabana hastalık lâfını ilk defa Kİm çekten, onu, böy'e gülünc surette Aspirin ver, dedi. Biri hasta, öteki ihtiyar bu ık yordu. Hem bu düşünce ona kuv sandalyeye şiddetli bir tekme inederse anlatınro ona. yüzünü gözünü ouruştuımi.fia, böy zi satırlar karaladığı ve kendisine M. Mesurat: Arkası var le ağzını açıp sülle gibi jürümeğe, derin derin puflamalara mal olan kişi arasında, kuvvetinin ve genc vet vermekteydi, sanki doktor, es dirdi. Onu yeniden karşısında, her za Ne? dedi. Sanki bu biçim bir böyle pis pis yemek yemeğe nıec tirbuşon gibi süslerle muhtcşem bir liğinin açıkça farkında idi, faka rarli bir bağısıkhkla gene kızın ü