Katalog

27 Hdm 1950 CÜMHUHÎVET O H A B I: Trygve BİR DAKİKA Ruslar Kürdleri îsyan ve bir halef îhtilâle teşvik ediyorlar bulunatnıyor Yeio tasfiyeye uğrarsa irleşmiş Milletler cerçevesl dahilinde «Veto» ya t . karşı açılân savaşın yakında bif neticeye bağlanması muh terael gSrülmektedir. Yediler teklifi diye amlan bir karar surcti, veto iİe felce Bğnyan bir Güvenlik Konseyi tecavüze mânl olamazsa otıun yerme genel kurulun derhal gereken tedbirleri almasını Jeri sütmekte ve aynı «amanda asatnblenin derhal toplaıttıya çağırılabilmesinl de derjiiş eylemektedir. Şim diki halde bu teklife Sovyet Rusya ile pejrkleri s.iddetle muhalefet etmektedirler. Veto tasfiyeye uğradığı takdirde Busya, Birleşmiş Millctlerden çekilir endişesi ile baıı memleketler de «uzlasrmcıo karar Mirctlcri sunmaktadırlar. Fakat «im di.re kâdar Moskova temsilcileri tarahlıdan sık sık başvurulan vetoların Konseyi nasıl âtıl bir duruma soMuğunU yakından müşahcde ctml« olan ekseriyet «Yediler teklifinin» süratle tasdik edilmesino taraftardır. Bu vesile ile. zaman zaman nrtaya atılmış olan bir idtîianm »üudi jcniden tckrarlanmakta oldtıgu gcrülmüştür. Bu iddia, vctosuü kalan Rusyanın Lake Success'ten pcyklerile birlikte aynlacaeını, böy* lelikle Birleşmiş Milletlcrin cihançümul evsafmı kaybedeceğini, bun dan sonra da çckeceğini ileri sürmektedir. Birinci Cihan Harbinin taliblcri blr araya gclerek harb sonu meselelerini halletmcye çalîstıkları bir sırada müzakerelerin no safhada olriuğunu öğrenmek istiyen bir galeteciye Fransu devlet adamı Clemmceau şöyle diyordu: «Fevk.ılâde .bütiin meseleler iizerinde taın bir görüş ayrılığı mcvcuıl!» lite hö\le bir hava içinde toplanan milletler dünyaya sanıil bir emniye. Mrçkllâtı kurmanın vollannı ara>jtmnıslar ve bu «görıiş avrılklarmdan» da 28 nisan 1919 da Cenıiycti Akvam dogMuştur. O deVİrde bu teşkilâta iimid bağlnanlar yok dcğildi. Fakat biı çok devltt adsmları bunun daha çok bir «tccriibe» olacağını vc şelecek nesiller tarafından işlendiği ve hatalan tashih edildiği takdirde hakikaten vaîife görebüecck ve harbleri önIryebilecek bir teşekkıil halini alabilecfğini söylüyorlardı. Hâdiseler. bu görüşü müdafaa edenlerin haklı olduklarını ispat etti. 26 sene sonra ve birincisitHen çok daha kanh ikinci bir cihnn h»r bini mütcakıb San Frncisco'da toplanan milletler Versailles'da tasdik edilcn Ccmiyeti Akvam anav.isasi* nı gortfnünde bulundurmu^lar v» ayn: hatalan tekrariamaktan ka* çınmışlardır. Cemiyeti Akvamın yalniK bu bakimdan Milh yolunda bir rol oynadığı kaydedilebilir. İkinci Cihan Harbinin galibleri arasuıda da an!.T;nıazî:klar mevcud pldusunu ve bunlardan da Birleşmiş Milletlcrin doğduğunu kaydedenler bu emniyet teşekkiiliinün de Cemiyeti Akvnm jribi «•ökcceâini iddia etmislcrdir. Bu iddiada bulunanlar Ccmiyeti Akraımn kuruldu| u senelcrtîc yerytizünde csaslı hiç bir totaliter devlet buîunmadıeını halırlatıyor. ilk tecavüz hâdiselerinin cemiyetin teşekkül tarihinden 12 sene sonra vukua gcldiğini belirri>or ve bunlara rağmrn Cenevrcdeki nıilletlerarast teşekkiilıin yaşı* .vamadığuıı ve çöküp gittiğini kaydedi>orlardı. Oenc bunlar şunlan da ilâve edivorlardt: «Birleşmiş Milletler viicud huldusu gün kar$ısında tepeden tırnağa kadar silâhlı bir tecavüz kuvveti bulunuyordu: Rusya. Ve bu devlet daha yeni dünyaya gelen «Birleşmiş Milletler» e ilk darhcleriııi henıen indirmeğe ba>;!ıyordu. San Francisco anavasnsının buna davanması inıkâııvudır. O. Cpnıiyetı Akvantm >Bsadığı kadar da ya^ayanııj acaktır... Paıarola Öazetede bir ilân. Aynen şöyle: «Büyük boy yeni ve eşsiz bir vizon kürk satılıktır. Görmek ve izahat almak için jalân filân numaraya müracaat.» Hımmm... Anlaşılıyor. Demek bir bayanımız Avrupa seyahatinden memlekete müftürl D. N. C. H. P. teşkilâtma Cumhuriyet Bayramı yapılan tamim Baştarafi 1 inci gahifede mimde C.H.P. nin demokrasi davasınm kökleşmesi uğrundaki gayretleri hatırlatıldıktah sonra şöyle denilmektedir: «Gayret ve iyi niyetlerimize korşılık 5 aydanberi şahidi olduğurr.uz hfidiseler ve beliren temayüller, D.P. iktidarınm bütün dikka'ini bu sistemin tek teminatı olan muhalefeti ezmek ve kendine görp kukla bir muhalefet görmSk hevesi peşinde koşmakta olduğunu gö«ter mektedir.» Temimde iktidar sözctihrinio söyledikleri nutuklar «tehdidlerle dolu» olarak vasıflandınlmakta, buna Devlet Bakanının D.P. gensl idare kurulu adına söylediği son rıutuk misal gösterilmektedir. Tamim söyle devam etmektedir: «Bu zihn'.yeti ifade ederlerken küçük oyunlara da başvurarak C.H.P. teşkilâtile onun sevk ve idare mesuliyetini üzerinde taşıyanlar arasında bir r.yrılık yaratma hevesine kapılm'.ş'nrdır. Bu tertibli çalışmaların htç bir değeri yoktur.» Tamimde iktidarın kendi aneusuna göre ayarlanmış bir muha'pfet iftediği, fakat bdyle bir demokrasinin olamıyacağı «14 mayıstanberi yapılan dört seçimde milyonlarca vetandaşın etrafında toplandığı bir siyesi teşekkül olarak C.H.P. nin iktidan rahatsız ettiği ileri sürülrr.ektedir. Tamimde «şu noktayı hir defa hatırlatırız ki, en az kendileri kadar vatansever ve demokrasi davasına inanmış meşnı bir siyasî teşekkül olarak Anayasanın ve kanunlann teminatı altında murakabe ve mücadelemize sonuna kadar âevam cdeceğiz. Muhalefeti yıldırma ve sindirme gayretleri hiç bir zaman bizi memleket ve tarih Karşısında şerefli vazifomizi yapmaktan ahkoyamıyacaktır» denildikten sonra Türkiyede artık hiç bir *erd, hiç bir zümre ve hiç bir partinin mcmleketl muhalefctsiz olarak idarcye cür'et edemiyeccği hatırlatılmaktadır. Baftarafı 1 trtci tahifed» leri Bakanbğı Umumi Kâtibi Falk rinde olur. Zihni Akdur, Ankara Valisi ve B# Güvenlik Konseyi, adaylar üzeRusvanm Bakudan yapmakta ol lediye Başkanile şehrimizdeki basın rinde anlaşmaya varamıyacağutı duğu propagandayı Barzafti â|ireti mensubları hazır bulunmuşlardır. kabul ederek meseleyi Genel nin Şeyhi olah Molla Mustafa idare Dış İşleri Bakanı Phlip Price Kurula havale etti etmektedir. Phlip Price Ankarada basın mensttblarlle tanıştı ile görüştü Ankara 26 (Telefonla) İngiliz Parlâmento üyelerinden ve Mançester Guardian gazetesi muharrirlerinden Phlip Price ile tanışmak üzere bugün Şchir Kulübü lokantasında Ankara Gazeteciler Cemiyeti tarafından bir kokteyl partisi verilmiştir. Bu koktey! partisinde Biiyük Millet Meclisi Başkanı Refik Koralten. Başbakan Yardımcısı ve Devlet Bakanı Samed Ağaoğlu, Devlet Bakanı LÛtfi Karaosmanoğlu, Dış İş»•»'»«•"nııtllııılfllMimKlllllllmtMIinillllllllllllllimiHlHiHiıımıın»»».." Ankara 26 (a.a.) Dış İşleri Bakanı Profesör Fuad Köprülü bugün saat 16.20 da şehrimizde bulunan İngiliz îşçi Partisi saylavlanndan Mr. Phlip Price'i makamında kabul etmiş ve İngiliz saylavı ile üç çeyrek saat kadsr görüşmiiştür. Bakan, saat 17 de şohrimizde bulunsn Amerikan sr.vlavlarını kabul etmiş ve bir buçuk saat süren bu görüşme esnasında Amerika biiyük elçisi Mr. Wadsworth da hazır bulunmuçtur. Bankalar faiz haddini Giiney Koreliler Oin indiriyor sınırına dayandılar Baştarafı 1 inci sahiiede yapmaktadırlar, Buna karşılık devlet tahvilleri Tc 7, bankalar ise % 3 veya en çok % 5 faiz vermektedir. Toplantıda devlet tahvlllerinin faiz haddinin düşürülmesi, buna karşılık bankalann almaktî olduklan f^iz miktarlannın bugünkündcn daha aşağı bir seviyeye indirilmesi için mutabakat hasıl olmuştur. Bu hususta ahnan rapor tetkik edilmek üzere hükumete sunulmuş bulunmaktadır. Ticari mehafili çok yakından alâkadar eden bu teklif kabul edildiği takdirde iktisadi sahada büyük tesirleri olac?ktır. Baştarafı 1 inci sahifede bir şehre sığınmış olan komünist hükumetin bulundr.ğu yere yaklp^tığı aniaşılmaktadır. Birleşmiş Milletlere mensub diğer kuvveterin de süratle Sıberya hududlarına doğru çıkmakta olduklan kaydedilmektedir. Yalnı* muhabirlerin kavdettiklerine göre, hudud bölçeıerinin müdafaaai yalnız Güney Koreli kuvvetlere bırakılacaktır. Hava harekâtı sona crdi Kore harbinin hiç olmazsa Birles.» miş Milletler hava kuvetleri için artık sona ermiş olduğu anlaşılmaktadır. Filhakika akşam Tokyodaki Hava Kuvvetleri Genel Karargâhından neşredilen tebliğde «şimdiki vaziyette Şimal Korede en ufak bir komünist hedefi bile kalmamış olduğundan bugünkü hava Bıırsa 26 (Telefon'a) Millet faaliyeti, kara kuvvetlerine iaşe ve Baştarafı l inci sahifeae Partisi Gcnel Başkanı Hikmet Ba malzeme taşımaktan ibaret kalmi|. tapuya kaydedilmesi hususlan iize yur beraberinde parti ileri ge'.enle tır» denilmektedir. rinde durulmaktadır. Böylece yürinden bazı zevat olduğu halde dün rürlükte olan kanunlara nazaran Tebliğde bundan sonra hava şehrimize gelmi'tir. Bayur buşün 14 mayıstnn sonra inşa edilmiş olan faaliyetinln bilhass» saat 12 de Parti binssı önünde tıp köprüsü gecekondular yıktınlacaktır. Nitelar.cn 300 karlar paıtilive hitab e Pyong'Yang ve Won.îin hava alan kim Ankarada bu gibi gecekonduderek iktidar partisi icraatını jid larının iaşesini temine matuf oldu ların yıkılmasına girişilmiş ve bir belirtilmektedir. detle tenkifl etmiştir. Söz alan dihaylisi de yıktırılmıştır. Iç işleri ğer hatibler üe aynı mealde konu^Bugün Şimal Kore üzerinde biı Bakanlığında gecekondu kanununu muçlardır. tek üstün uçankale uçmus v£ bu hezırlıyan komisyona Ankara BeBayur ve arkadaşları bugün İs uçaktan halka beyannameler atıl lediye Başkanı Atıf Benderlioğlu mıştır. ile Istenbul Belediyesinden bir mü tanbııla döniüler. messil iştirak etmektedir. Teyid edilmiyen haber İzmirde biiyük bir Scul'dan alınan bir hâber, komüyangın oldu nist Çin kuvvetlerine mensub birAdanada açılan makine liklcrin hududa yaklaşmış olan tzmir 26 (a.a.) Bazı tüccarlara Güney Kore birüklerine taarrıi! tamir atelyeleri aid külliystli miktarda ceytinyağı, ettiklerini bildirm ii! tir. Fakat bu pamuk, hububat, inclf ve üıüm buAdana 26 (a.a.) İntcr makihaberi teyid etmek mümkün ollunan W0 metrekarelik bir depo nelcri Tüık Anonim OrUıkl.ğının mamıştır. dün geceyarısmdan sonra saat 2 de büyük satış ve tamir atelyeleri dün âni olarak çıkan bir yangın sonunsaat 13 te töıenle aç'lmıştır. TorenTabancah üfürükçüler da kül haline gelmiştir. Halimağa de başta Seyhan Valisi Ahmed Kıçarşısını tehdid eden bu büyük Ankara 26 (T.H.A.) Menemen nık olmak üzere Çiftçi Biriikîeri yangın esnasında itfiiye ancak atetemsilcileri kalabalık bir çiftçi kütşin etrafa sirayetini önlıyebilmiştir. de Kubilâv hâdisesine ismi karışmış olan İbrahim İşiyok ve Şah îs lesile Marshall plânı hessbına fi'.m Savcılıkça yapılan ilk tahkikat mail namındaki iki şahıs bugün cekmekte olan mütehassıslar hazır neticesinde zarann 300 bin liranın evlerinde üfüınikçülük yaparlarken bulunmuşlardır. üstünde olduğu tesbit edümiştir. Emnivet 2 nci şube memurlarının Bölgemizde ilk dpfa olarak kuruTüccar Enver Bakioğluna aid olan aldıklan sıkı tedbirler sayesinde lan bu tesis çiftçilerimiz arasında bina ve içerisindeki mallar muhtesuç üstü vakalanmıslardır. Yapılan memnunluk yaratmıştır. lif sigorta şirketlerine sigortalıdır. armıa sorıında ceplcrinden otomaTahkikata devam edilmektedir. tik son sistem tabancalar çıkan bu Bir İngiliz oyuncusuna 25 Lake Success 26 (R.) Birleşmiş Milietlere bir Genel Sekreter seçme işi tam manasile çıkmaza girmiştir. Bugün yapılan iki cizli celsede hiç bir netice elde edilememiştir. Birleşik Amerika dolegesi eski Sekreter Trygve Lie'nin vazifesinin uzatılmasını istemiştir. Sovyet Rusya buna şiddetle muhalefet etmiş ve ileriye sürülen diğer iki adaylığı desteklemiştir. Bunlar Lübnan delegesi Charles Malik ile Filipin delegesi Romulo idi. Fakat bu iki aday da ekseriyeti toplıyamışlardır. Sovyet delegesi Trygve Lie'nin adaylığını neden desteklemediğini şoyle izah etmiştir: « Trygve Lie'nin geçen ilkbaharda dört büyük devlet başkentine gönderdigi yirmi yılhk.barış programı Amerikanın siyasetine uygun bulunuyordu, ve Mareşal Stalin'le Başbakan MuaVini bazı tâdil tekliflerinde bulundukları zaman Lie bunu reddetmiştir. Saniyen, Kuzey Atlantik Paktmı Lie açıkça desteklemiştir. Salisen, görünürde, Trygve Lie, daha bu hususta Güvenlik Konseyinin bir kararı mevcud olmadan Genel Sekreterlik vazifesinin müddetini uzatmak arzusundadır, ve bu ise Birleşmiş Milletler Anayasasını ihlâl etmek demektir.» Şimdi bu mesele Genel Kurula havale edilmiş bulunmaktadır. Genoral Adams'ın İngiltereye hitaben Ankara radyosunda konuşması Ankara 26 (T.H.A.) Britiche Cauncil reisi General Adams, bu akşam Arlkara radyosunda ingiltereye hitaben bir nutuk irad etmiş ve demiştir ki: « Britiche Cauncil'in on «enelik çalışması esnasında Türkiye ve Ingiltere birbirlerine süratle yaklaşmışlardır. Bu yakınlık Birinci Cihan Harbinde karşılannda kahrsman bir düşman bulan Ingilizlerin duyduğu takdir hissi ile başlamıştır. Şimdi Türkiye mükemmel bir garb demokrasisine sahibdir. Dünya bugün, mahvına doğru gidiyor Insanlık tam manasile maddee tahakküm ediyor. O sebebledir kî her millet diğer milletlerin hakikî veçhesini enlamak mecburiyetindedir ve bu Türkivede Britiche Cauricil'in sayesinde, fikir ve insan teatisile mükernmelen ifa olunmak' tadır. Eğer milletler birbirlerini anlerlarsa aralanndaki sevgi artmasa bile, itimad artar. Şüphe, insanlık için en tehlikeli histir ve cehaletten doğar. Mücadele etmemiz &erekoa şey cehalettlr. Biz Ingilizler: « Memleketimize gelin, memleketimizi görün, beğendiğinizi sey« redin, eğer gelmezseniz onu bir size söyleriz» derâ. Belki diğer milletler de bizim gibi yapsa idi şu şekil itimadsızlık ortadan kalkardı. Milletlerin malumatlarını blrleştirmesi, zekâlannı. buluşlannt açıklamasile elde edilecek imkânlarm hududu yoktur. Malumat teatisi, fikirlerin mütemadi teatisi, bunlar bir dünya devletinin can damarlarıdır. Bunun için birblrimizden öğrenmek tm. kânlarım arayahm. Ne mutlu bızs ki iki devletimiz dostturlar. Gelin bu dostluğu asil umdeler için kullanalım. Yabancı topn 1 larda Demokra! Parti Istenbul lüüfetfişinin demeci tavaşaes!'nr BaştarnU I >vCı *•• • rrle Bayur, Bursada bir konusma yaptı Gecakondular kanunu hazırlanıyor Nebalî Yağ Kongresi çalışmalarmı bitirdi Mülteci teşkilâtı delegesi gitti Milletlerarası mülteci teşkilâtı drlegelerinden Les Comb, memlehetimizde bir müddettenberi yapmakta olduğu tetkiklerini bitirerek dün Cenevreye dönmüştür. Ttiıkıyedeki yabancı mültecilerin diinya memleketlerine yerleştirilmesile alâkadar olan delege kendisile goııişen bir muharririmize şunları söyleıniçtir: şahıslar rierhal suç üstü mahkemesine sevkolunmuşlardır. AIİ Johnson'un mirasi NewYork 26 (a.a.) (United Press) Haftahk «Variety» mecmuasının dün bildirdiğine göre geçcnlerde ölen All Jolson 4 milyon dolarlık bir servet bırakmıştır. Bu 4 milyon dolarlık servet vahudi, protestan, katolik haylr müesscselerile NewYork'un üç üniversitesindeki fakir talebelere bırakılmıştır. PROF NİMBUS ÜN MACERAL « Türkiyede bulunan yabancı mültecilerin durumlarını tcikık ettira. Hazırladığım dosyaları boraberimde götürüyorum. Bunlar hakkında merkezce bir karar veıılecektir. Kastamonudaki mülteci kam pını çok iyi ve muntazam buldum. Gpne hâdiseler bu iddialan ileri Buradaki mültecilerin yegâne mah siirenjerin ne kadar yanlış giirüş rumiyeti, hürriyetlerinin tahdid elere sahib olduklarını ispat etti. Bir dilmiş olmasıdır.» lcsmis Milletler daha ilk adıııılarını atuıaııııştı ki dlran.» darbesi'e kar tasfiyesi işinde de bu tcşekkülün şılaştı, bı'ntı mütcakıb «Berlin ib zafer elde edeceği muhakkaktır. lckasıı telii'kesini atlattı. Korede Çiinkü Sovjet Rusjanın yalnız çökercji sovlendi. fakat aksine o kuvvete ve kuvvetllye hürmeti larak bu son tecrübc onu bir kat vardır. daha kuwetlendı:di. Simdi vetonun Öraer Sami COŞAR 1 inci sahilerte nnda hazırlanan raporlar buçün umumî heyete arzedilmiş ve üze* rinde müzakereler cereyan etmiştir. Kongreyi mütcakıb tacirler tarafından Anadolu Kulübünde Dir kokteyl parti tertib edilmiştir. Saat 19 da başlayan bu kokteyl parti.«imle Cumhur Bfi<;kanı Celâl Bayar, Millî Savunma Bakanı Refik Şevket İnce, Millî Eğıtim Bakanı Tevfik İleri, Ticaret ve Ekonomi Bakanı Zühtü Velibeşe de hazır bulunmuşlardır. Bu arada Cumhur Başkanı kongre kararlarından dobin İngiliz lirası veriliyor layı üyelerin fevkalâde memnun olLondra 26 (T.HA.) Kolumbia duklarını ifade etmiştir. ya kaçtığı için Fııtbol Federasyor.unca 21 ocağa kadar cezalandırılan Avam Kamarasi açıldı Ingiltcre Millî Takım Santrforu Londra 26 (B.B.C.) 1941 seneNcil Franklini satm almnk için di sinde Alman bomba uçakları tarağer Kulübler teklifierde bulunmuş fından tahrib edilen eski Avam lardır. Kamarasının yerine yapılan yeni Hulle Citv bu oyuncuyu almak Avam Kamarasi bugün merasimle için 20 000 îrııiliz lirası teklif etmişse açılmıştır. Bu münasebetle konııde, Storc Kıılübü Frr.nklin'i almak şan Ingiltere Kralı, İngiliz demokiçin 25 bin İngiliz Hrası vermek rasisinin ehemmiyetini ve hürriyetedir. te olan inancını belirtmiştir. « İstişarî Kongremiz tüzüğün emrettiği toplantılardan biıidir. Bı* toplantıya tabii aza olarak çağırı. lan parti müfettişlerile birlikte ben de katıldım. Kongrenin gerek çalışması gerekse memleket meselelerini mütalea etmesi bakımından intıbalanm müsbettir. Kongre sonun« Ba$taraf\ 1 inci tn da sayın Karaosmanoğlunun kainfilâkı olduğunu iddia e'm'erdi. panış nutkunda tebarüz ettirileo Gazeterinin bu haberlcrc ' ~" ^rak sualini Başkan Truman'a tcvcih et hakikatler d* bu kanaati teyid etmektedir.» tiği anlaşılmaktadır. Yeni «Atom» tıcaklan Hüsnü Yaman, Bölge MüfettiıWo?'nington 26 (A.P.) Atom leri mevzuuna da temas ederek bombaları ta.şımaâa muktedir bü sözlerine şöyle devam etmiştir: yük bombardjrpan ucaklarının ^im « Demokrat Parti, bölge müdiye kadar ilk defa olarak açık de* fettişlerini çoğaltmaktadır. Şimdi. nizde bir uçak gemisine indik'.cri lik 2029 müfettiş seçilmiş. olup: bugün Birleşik Amerika Bahriye miktarı 40 ı bulacaktır. Bakanlı&ından acıklanm'ştır. Partilereragı münasebetlerin sert Başbakanhk özel Kaiem veya yumuşak safhalarda olması muhalefetln ört safında bulunan Miidürü hpUkındaki fahsiyetlerin ileri geri fikirleridir Muhalefet dirijonlan bugünkü par* neşriyat Ankara 26 (T.H A.) Ba$bakan ti çalışmalanm küçümsetmek yoluhk Özel Kalem Müdürü Vasfi Ak na gitmektedirler ve yapılan tentaşın Demokrat Parti istifari kon kidler »amimi değildir.» gresinde bulunmuş olması muhaHüsnu Yaman, kabine değişikliğ: lefet gazeteleri arasında memurların rivayetleri hakkındaki suale de: siyasete kanştırılmssı tarzında tef« Kabine değişikliği haberlerin ; sir etülçrek hücumlara uğramış, kat'iyen yalanlayabilirsiniz.» dehattâ C. Savcılığının harekete geç» miştir. tiâi bildirilmiştir. Bu hususta mıAlbay valiler işinde bir kanun lumrt'na müracaat ettiğimiz yetkili bir zat bize şunları röylemiş cuzluk olmadığını ileri süren Bölge Müfettişi, Şehir Meclisi mese. tir: « Memurların siyasetl» uğraf lelerine de temas ederek şunları mplarına müsaad» gibi bir vaziyet söylemiştir: « Be?te dördünü D.P. nin kaasla bahis konusu değildir. Nihayet rahatsız olup kongreyi takib e zandığı belediye scçimlerile ycpycdemiyen Bnşbakamn emrile Ozsl ni bir meclis kurulmuştur. 40 mı'Kalem Müdürü olan zatın içtimada yonluk bir bütçe ile calışmaya mtc hszır bulunmasından daha tabıi bir bur olan mcclisin İstanbul gib) şey olamaz. Zaten kendisi iddia e derdleri çok bir şehirde ilk han!dildiği gibi kongre riyaset divanın* ede büyük işler yppabllecejini da da vazife almış değildir. Bu naummuyorum. Bu şchrin ihtiyaçlaberlerin malum çevıeler tarafından kasdi mahsusla çıkarıldığı aşıkâr nnı temin için asgari 120 milyonluk bütçesi olmahdır.» dır.» ıet ödenecektir. Bu ayn ücrette subaylara (her rütbe dahil) günde 9 dolar, gcdiklilere (her rütbe dahil) günde 7 dolar, erlere de günde 3 dolar verilecektir. Bu para Türkiye Cumhuriı cti devleti bütçesinden ödenecektir. Halen Koredeki birliğimizin subay ve erlrrinin Birleşmiş Milletler Tr.';]»tından alacakları maaslar bvn f'^hil dcğildir. Demokrat Parti İstişarî Kongre|ine iştirak etmek üzere Ankara} a gitrrnş olan D.P. Bolge Müfettişi Hüsnü Yaman »ehnmıze dönmüştür. Bu seyahati münasebetile parti meıkezinde yapılan basın toplan. tısında Bölge Müfettişi kongre intıbalarını şoyle anlatmıştır; Bastaran 1 mcı saiııjede donatılacaktır. Okullar da yann öğlenden sah sabahına kadar tatil yapacaklardır. Şehrimizin başlıca caddeleri. mey danları, gar!a; , vapur iskeleleri Cumhuriyet devrinde japılan Lnkılâb ve ilerleyişi gösteren afiş ve vecizelerle süslenecektir. 29 ekim pazar günü saat 9 da Vilâyette Vali tebrikleri kabul edecektır. Taksim meydanındaki Cumhuriyet abidesinin bayrak direğine törenle bayrak çeküecek ve İstiklâl marşı çalınacaktır. Bu toreni müteakıb abideye çelenk konulacak ve geçid resmine başlanılacaktır. Geçide, ordu birlikleri, cemiyetbr ve cemiyet toplulukları katılacaklardır. Pazar günü saat 12 de 21 pâr» top atılacaktır. Taksimdeki resmi geçidden sonra Edırnekapı Şehidiiği ziyaret edilecek ve şehidler abidesine çelenkler konulacaktır. Aynca, gece de fener alayı yapılacak ve bu alaya askerî birükler ve sivil teşekküller katılacaklardır İstanbul Radyosu da Cumhuriyet Bayramı münasebetile özel bir prc; r am tatbik edecektir. Dün limanımıza gelen harb gemilerîmiz Cumhuriyet Bayramı münasebetile donanmamıza mensub 17 parç*dan müteşekkil bir filo dün limanımıza gebni|tir. Başında «Yavuz» bulunan filo Dolmpbahçe önlerine demirlemiştir. Cumhuriyet Bayramında balo verilmlyecek ^ Rus ö'sn afom tesrübeleri Ankara 26 (T.H.A.) Bu yıl y«pılacak Cumhuriyet Bayramı geçid resmine iştirak edecek olan teşekküller tesbit edilmiştir. Buna göre. askerî kıt'alar, askerî ve sivil okullar ve izciler resmigeçide iştirak edecekleıdir. Esnaf teşekküllerl ve siyasi partiler resmigeçide katılmıyacaklardır. Mutad olan bay» ram balosu da tasarruf mülâhazasile verilmiyecektir. Bu husus bugün bütün valilikler» telgrafla bildirilmlştir. Haberler Bürosu iki Amerikan radyosunda iki gün arka arkaya Türkiye hakkında onar dakikalık iki konuşma tertiblemiştir. Ayın 27 nci günü akşamı televizyon yayınlar» yapılacak ve buradaki Türk çocuklanndan bir grup Türk şarkılart söyliyecek ve memleket oyunlan oynayacaktır. 28 ekim gecesi de gene televizyon yayını yapılacak ve bu arada Bestekâr Adnan Saygunun iştirakile bir müzik ve konuşma saati sunulacaktır. Diğer taraftan bir kabul resml tertib edilmiştir. Bu kabul resminde Amerikan Dış İşleri Bakan yârdımcısı Mr. McGhee ile Türkiys Büyük Elçisi Feridun Cemal Erkuı birer nutuk söyliyeceklerdir. Bu kabul resmini Türkiye ile Amı;rik« arasındaki dostluğun arttırılması için 1949 senesinde kurulan Amerikan Türk cemiyeti verecektir. ^ ^ ^ Cumhuriyet Bayramımız ve Amerika NewYork 26 (T.H.A.) Türk Bir falcı yakalandı Taksımds Bekir soXağında oturatt Surpik adında bir kadının falcılık yaplı^ı zabıtaca tesbit edilersk dun ikametgihında bir curmü meşhud yaP'lmıstır. Bu baskın neticesinde evde bir kaç kadın bulunır.uı. bunlar Surpığe fal baktırdıklarını joylsmışlerdır. Surpık Adlı.teye teflim edilmiştir. Hürriyeti »eçen Polonyalı konsolos Londra 26 (a.a.) (afp) Polon>anın Londra baçkonsolosu Schreiber istifa etmiş ve İngiliz hükumetinden mülteci olarak kabul edilmesini istemiştir. Son olarak Hüsnü Yaman, kuraklık dolayısile bankalann köyiü borclarının tecili için gerekli emir verildiğini hatırlatarak, bazı banka ajanlarının, tahsilâttan komis. yon gayesile, bu emri yerine getirmediklerini belirtmiş ve «ilgilileri bu mevzuda ikaz ederek takibat crasını rica ettik» demiştir. Hüsnü Yaman dün gece Park Otelde basın mensublarına bir yemek vermistir. UNESCO HAKKINDA K O N F E R A N S İngiliz kültür heyeti genel başkanı ve UNESCO icra konseyi üyesi Sir Ronald Adam 27 Ekim Cuma günü saat 11 de Hukuk Fakültesinin 1 No.lı anfisinde «Unesco» mevzulu bir konferans vereccktir. Türkçeye tercume edilecek olan bu konferansa herkes gele bilir. (Konferansın veıil™ceği anfi Beyazıddaki Üniversite Merkez binasının arkasında ve Beyazıd kulesi tarafında bulunan yeni bina dahilindedir.) »~* *«• *r~ t |gözlerim büyümüş arkasından bakıyorum. Vücudüm taş gibi ağır, kafamda garib bir boşluk var, kendi kendime karşı öfke ve Jenalık doluyum. İKİNCt KISIM dolu kocaman bardağın yanında aynı tepside hep beraber getirdiği iki mektub duruyor. Mektublardan birisi Nedimden Elime alır almaz hemen yazısın dan tanıdım. O da öbürlerinin yanına gidecek, okumamak için yazılmış bir mektub daha! Hiç birini okumadığımı, ve okumıyacağımı anlamıyor mu? Aylardır bir satır yazmadığım, cevab vermediğim hal de! İkinci Hess'ten. Tatlı ve sade bir mektub Genc İsviçreli ValMont'tan aynlalı bir hafta oluyor. Şimdi Bernde ailesinin yanınria. Bu ondan M * bah aldığım kırmızı güllerle beraber ilk mektub. Benim ilk aşk mektubum! Hem de bir yabancı tarafından, yabancı lisanla y&zılmış! Başkasma aid bir mektubu okur gibi, âdeta merakla okudum. Fakat sonra tatlı bir hüzün duydum. Hess: «Küçük Zenebim,» diye bajlıyor. «ValMont'tan ayrılah bir hafta» «oluyor. Fakat sen, yüzün, söz» «lerin, gülüşün, her halinle daiı «ma düşüncelerimle berabersin» «Kızkardeşime, anneme senden» «bahsettim. Hepsi ile seni şimdi» «den tanıştırıyorum. Ümid ederiırc» «ki orada kandini fazla yalnız» «hissetmiyorsun. Bununla beraber» «zaman zaman yokluğumun farkıı yarıp yalnulık duynaan, bey «ni özlemen de gene gizli ümidle» «rim arasındadır. Hafta sonunda» «ValMont'a gelmek niyetindeyim » (tArtık bastonsuz ve çok daha iyi» «yürüdüğüm için seni gezdirebi» «leceğimi sanıyorum. Ikımiz için» «de kâfi kuvvetim olacak. «Caux» «ya kadar benimle çıkar mısın?» «Sana söylemek istediğim şey4» «sanıyorum ki ancak yukarılarj» «da, yüksek tepelerde söylemeğe* «cesaret bulacağım.» «Orada yalnız olacağız. Ne fü» «vester Steiger, ne de doktoı» «Darbley korkusu, rahatça konu» «şabiliriz. Bütün düşüncelerini a» «şağıda odana kilidleyip, yukanda» «yalnız beni düşünmeni ve söz» «lerimi iyi dinlemeni rica ederim » «Haftaya kadar Allaha ısmarla» «dık, seni sevdiğimi unutma.ı» Hess uzun boyu, çıngıl çınpıl mavi gözleri o çok sarışın sıhhatli genc hali ile gözümün önünde. Ama şimdi beni biraz korkutuyor ve içimi karıştırıyor. Sonra? Sonra derin bir hayret duyuyorum. Bana bu küçük, güzel mektubu yazmış, çiçekler göndermiş, geleceğini ve mühim şeyler söyllyeceğini haber veriyor! Benim gibi sakat, hasta bir kadma! Olacak şcy değil bunlar! Suzan duysa, eger bilse! Gene güler, muhakkak genc güler!. Obür mektub orada, masanın üzerinde hep öyle açılmamış duruyor. Ne yazmış olabilir? Gozlerimi ^ kajlaruıu inadla jatıyoJ »U>THfci** t.yf» CUMHURIVET» in TCFRİKAS1: tfazan: PEKIDB CEL.4L Onlsrın aralannda geçen mııhaversyi yanlarmda o!ma^"4i'ii? halde nasıl biliyorsunuz Mao^m Erdal? Bu mühim, hem çok mühim .. Şimdi başını kaldırmış bana bskıyor. Berrak mavi gözleri dikkatle üzerime dikilmiş. Bu bakı^lır ıer şeyi göıür, anlar, beni ürküüj'orlar. Cama yapışmış bir per.•ane gibi olduğum yerd» âdeta çırjmîyorum. İçimde garib bir fenaık. emniyetsizlik var. Kekeliyoum: Gene bayılmamı mı istiyorsuIUZ doktor? Merhametsizce ısrar ediyor: Onların ara^inda geçmiş olan luhavereyi kim ien duymuş oluğunuzu bana süy'.emelisiniz Maam Erdal: Kimden mı? Birinden ışle 'uydum, şeyden . Hem neden hep unu soıuyorsunuz? Beni sinirlenırmek, büsbütün deü etmek için ıi? Billyorum dıyorum size. bili ırum. Ve birdenbire deli çihi hafiırmai bajlıyorum: Hayır, duymadım, kimse söylemedi!. Şimdi rahat ettiniz mi? Ne san.yorsunuz? Yani ben size Sinirlenmeyin Madam Erda', rica ederim, bağırmaym hem! Pencereleri açtım ve terasta hastalaı var... Neden kızıyofsunuz! Yani hayalinizi alabildiğine işlettiniz, on lann arasındaki konuşmayı kendi kendinize kurup uydurdunuz öylf mi Madam Erdal! Hayır doktor, yemin ederim, yemin ederim uydurmadım. Sonradan Nedim bazı şeyler söylemijti. Bu sözlerden yapacağı büvük fedakârhğa karar vermesinde. 3uzanla Adnanın ne kadar büyük tesirleri olduğunu hemcn seznıi?tim. Hayır, uydurmadım, size ya' lan söylemedim doktorl İnanın ba na, rica ederim! Fakat o oturduğu gibi aynı hareketle, yavaşça yerinden kalkıyor Hiç cevab vermeden intikamım aimış, içi rahatlamış bir düşman gibi kırmızı yüzünde, berrak nıavi gözlerinde ince, fena bir gülüfl* masasına doğru uzaklaşıyor. feaodığım jezlongda hareketsi? Gün, sakin bir aksamla eriyip bitiyor. Gök yü*U, göl. haltâ toprak ve ağaçlar tatlı bir pembelik içinde. îsviçre dağlannda sıcaklar ve y&? başlıyor. Çiçeklerini döken ağaçların kökleri diplerine konfeti yağmış gibi pembeli, beya2İı birer renkli daire ile çevrili. Şimdi güneşin altında atİaslanmış, tazecik yaprakları titreşiyor. Karşı dağla rın tepelerinde karlar eridi, çamlar gürbüz, dimdik, bulutsuz gök yüzüne doğru dikiliyor. Gölde yel kenliler çoğaldı. Küçük, beyaz vapurların seferleri sıklaştı, martılaı gibi iskeleden iskeleye süzülüp geçiyorlar. Balkonda yalnııım. Bugü;ı tembelliğim üzerimde. tnad ettim. Sabahtanberi giyinme dim. Dağılmış örgülerim, solgu'i ve somurtkan yüzümle sabahlığıma sarılmış şezlongta upuzun yatıyorum. Bakışlarım gök yüzünde, göl de, dalgın dolaşıyor. Bahar gelmiş yaz gelmiş bana ne? İçim kapkaranlık benim! Biraz ötede, hasır masanın üıetinde hastabakıcjnın domatea sujru rum. Okuyacağım, hayır, okumıyacağım! Onu oradan kaldırmalı, unu da öbürlerinin yanma, «arf yığınının içine koymalı. Gözüm görmesüı hiç olmazsa. Yoksa işte böyle içimde en derinlerde bir yer iğneleniyor sanki.. Yaz gelmiş, gökyüzü, göl, ağac, toprak yaldız yaldız pembeleşmış, yeşiller taze taze çat layıp açılmış faydasız, içime karanhk, fena bir karanlık iniyor. Yarumdaki balkonun açık pencerelerinden dışan sesler, kahkahalar dökülüyor. Mesud insanlar var bu dünyada! Müller Brunel çifti evlenmeye karar vermişler nihayet. Sabah Şüvester Steiger anlatıyordu. Meğerse klinikte aylardır böyle oiacağını herkes biliyormuş, haberi bekliyorlarmış. Halbuki son zaman larda senli benli olduklan, birbirlerine küçük isimleri ile hitab ettikleri ve Tessin'linin küçük kızının peşinden ayrılmadığüu gördüğüm halde ben böyle bif ihtimali hiç bir zaman aklıma getirmcmiştim Adeta şaşırdım. Şüvester Steiger hayretime mana veremediğini söyledi. «Matmazel Müller sakat ama, güzel kız diyor. Hem son günlerde çok iyileşti, gücü kuvveti yerinde, niçin evlenmiyecekmiş? Doktor, çocuk bile yapabilir diyor. Kızcağız ise çocuklara bayılır. Kendine ^ re birini buldu, Mösyö Bıunel ^ iyi bir tip, mesud olacaklanna emicim,» mm Arkast var Y A R I N 20.30 da Matine 15 te, S uare Işbu temsil MAUPASSANT'm şaheseri olmayıp yerli bir komedi müznkaldir ve KOMİKİ ŞEHİR HASAN EFENDl metodlanna göre sahneye konmuştur. Perşembe Suvare. Cunıartesi Matine, talebeye tenzilât Telefort: 43134.