21 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
21 Ocak 1950 rBtR DAKÎKA Finlândiya Cumhur Baskanı seçimî inlândiyada Cumhur Başkanı seçimi iki safhalı bir iştir. Birinci safhasında halk 30" mümessil seçer vc bu müjnessiller seçilmelerinden hir ay soııra toplanarak Cumhur Başkanım seçerler. Bu ayın 15 inci ve 16 ncı günlerinde bu işin hirinci safhası neticelenmis ve Cumhur Başkanını scçecok heyet taayyün etmiştir, Bu heyetin taayyün etmesile onun bir ay sonra kimi seçecetri rie anJasıldıshndan, daha simdiden. M. Passiviki'nin CunıİHir Baskanlıema tekrar seçilmlş olduçuna âdeta liükmolımmaktadır. Çünkü onun taraftarları tekrar rnğrunlusru kazsnmış hulunuyorlar. Finlândiya anayasası Cumhur T> "kanına jeni» yetkiler vermiş < ''•ııjru ic>n hu makama secilmek ' ~>k hiivük hir drğrri habdir. Bir '•Te Cumhur Baskanı, büfün silâhlı kuvvetlerin haskomutanıdır. Sonra nıemlekerin iş ve dis politikasına "ezaret hakkını haiz olduihı için irabında. yani hükumetin siyase«;ni tasvih etmedipi takdirde Meclisi fe«hermek yetkisini de kullanabilir. Finlâdiyada Cumhur Baskanlıçı bu geniş selâhiyetleri lıaiz oldupu îçin Baskan seçimine en büviik ehemmiyet verilmesinin sehebleri âsikardır. Simdiki Cumhur BaMcanı M. Passiviki. yalnız bir p? tinin dc^ii, komünist olmıvan drirt partinin desteklediği bir namzcdHir. Bu dört parti 1B4JÎ penel spciminde 2 H üye<1 lik olan Dn rtin 106 üyeliğini kazanmi» ve bir koalisyon hükumeti kurmıışhı. Finlandiyada ııımıtn halkın hiirnıet ve muhabbetini kazanan Başkan Pavsivikrııin yermiş dokuz ya«ına varniıs nlması dolayısile Cumhur Baskanlığı müddetinin, altı sene yrrine iki seneye indirilmesi için yanlan tesehhiis. nctirelenriirilemeditri için baskanlık müddcti eskisi gibi kalmıstır. Bu yüzden M. Passiviki'nin haskanhçı, tahakkuk ettikten sonra altı yıl daha devam edecektir. Amerikanın Yakın Doğu siyaseti Amerika Dı$ İsleri Bakan mııavini Nc İstanbul Vilâyet ve Belediyesinin Chee bu bölgenin önemini belirtti ayrılmasına dair tasan. İç İşleri Komisyonunda görüşüldü Chapel, 20 (a.a.) Dürt ak izhar etmiş, bu da Birleşik A , Ankara 20 fTelefonla) İstanbul şam Kuzey Karolin Üniversite merika ile müttefiklerinı meşru Vilâyetile Belediyesinin ayrılmasına ; sinde verdiği söylevde Ortadoğu müdafaa tedb rleri almağa sev dair kanun tasarısı bugün İç I?leri komisyonunda görüşülmüstür. Söz Güney Asya ve Afrika işleri mii ketmiştir. tehassısı Dış İşleri Bakan YarMcGhee bu münasebetle Tru alan bir çok milletvekilleri tasarının dımcısı Mc~Ghee Yakındoğu man doktrininin içeriden ve dı lehinde konuşmuşlardır. Kemal Oz1 nun ve Güney Asyanm Amer şarıdan beliren bir çok güçlük çoban fAfyon D.P. » tasar:daki muka halkı için olan önemini belirt lere rağmen Yunanistanın, Tür vakkat maddeye itiraz etmiş, kaldımiştir. kiyenin ve diğer yakın komşu rılan bir kanuna göre kurulmuş bir Bu bölgeyı, «Yunanistan ve larının durumlarında istikrar te müessesenin işbaşmda kalamıyacağını, binaenaleyh seçimin yenilenTürkiyeden başlayıp Hindistan min ett'ğini hatırlatmıştır. mesi gerektiğini ileri sürmüşt'jr. ve Pakistana kadar uzıyan» yer McGhee, Güney Asyada sıolarak tarıf eden McGhee, Bir kıntîda bulunan penc devletlere Muvskkat madde seçim yâpılıncıya leşık Amerikanın İkinci Dünya Amerikan Dış İşleri Bakanlığı kadar il ve belediye meclisi vazifelerinin şehir meclisi tarafından ifa harbile bu ülkelerin hayatında nın mümkün olan her yardım faal bir rol aldığını bildirmiştir. ve tavsiyede bulunacağını teyid edileceğine dairdi. İç İşleri Bakanı Emin Erişirgil soHatib, 1939/45 mücadelesinin etmiştir. nılan suale cevaben seçimlere heBirleşik Amerika ve müttefikleDeniz manevralan men gidilmiyeceğini, zira esasen 34 ri için sebeb olduğu neticeleri Norfolk. (Vırginia) 20 (A.P.) ay kal«Lğını ifade etmiştir. Behçet şöyle sıralamıştır: 1 Muvasala hatlarını ve Şubat ve mart aylarmda Ka Uz da bu mevzuda görüşlerini bilkaynaklarını korumak lüzumu raib adaları denizinde yapılacak dirmiş ve belediye baskanı s«çimiBirleşlk Amertkayı bu bölge manevralara, aralarında "Mis nin tek dereceli yapılması tezini deki müttefik gayretlerine i§tî souri" zırhlısile 6 uçak gemısi desteklemiştir. İç İşleri Bakanı cevablarında tek rake mecbur etmiştir. bulunan 160 parça harb gemisiderece ile seçilen başkanm diktatör 2 Cihan harbi Avrupa dev nin iştirak edeceği bugün resolabileceğine ve meselâ belediye letlerini malî ve iktisadi sebeb men ilân edilmiştir. meclisi ile arası açılırsa bunun naler yüzünden, dünyanın bu bölAncak bunun için 45.000 toni sıl telif edilebileceğini anlatmış ve gesindeki mesuliyetlerinin çoğu lâtoluk Mıssouri zırhlısınm gemütalealan arasuıda, demokrasi denu terketmeğe sevketmiştir. çen sah oturduğu Chesapeake mek seçim demek olmadığını, mak3 Suriye, Lübnan, Ürdün. körfezindeki sığlıktan kurtarıl sadın ve esasın murakabe olduğunu, İsrail, Hindistan. Pakistan, Ne ması lâzımdır. Gemi o zamana ilâve etmiş, ayrıca bir belediye sepal, Seylân gibi bir çok devletler kadar yüzüdürülemiyecek olursa, çim kanun tasarısı haarlandıgını ve doğmuştur. manevralarda zırhlı bulunmıya bir aya kadar Meclise getirileceğini 4 Kremlin. açıkça Güney caktır, zira Missouri şimdiki hal sövlemiştir. Kemal Ozço'oan noktai Asya ve Yakındoğu üzerinde de donanmada hizmet gören ye nazarında ısrar etmiş, eski bir k n u n a a emperyalist emeller beslediğini gâne zırhlıdır. "öre kurulmuş olan salâfoiyetin ve »HMiıınııııııııııııııııııııifnnsillllHlllüllllllllliHiMiıı hakların bu kanun kaldırıldığına göre, sona ermesi gerekeceğini, misallerle izah etmiştir. Neticede, bu mevzuun incelenmeai içia mesele 5 kişilik tâli bir komisyona havale edilmiştir. ^ Belediyeler seçim kanunu hazırlanıyor Zenbille gelen yokular Elçilerimizde de yeni bir huy peyda oldu: Geçenlerde îsviçre Elçimiz Istanbula gel' diği zaraan *Abdullah* lokantasında yemek yemiş ve fiatt ucuz bulmuştu. Bu »efer de Londrn Eîçimiz mAfjedersiniz, kızmayın amma» filânla kanşık Türkiyede hayatın ucuz (!) olduğunu söylüyor. Sayın Cevad Açıkahmn kendi bütçesine göre (Alldh daha ziyade etsin!) gerçi her yerde hayat ucuzdur. Fakat iş öyle değü. Anlaşılan bu zevat: 1) Türk'ytyi bilmiyorlar; 2) Bu\uvA\ık\an ecnebi memleketleri tanıtnıyorlar. Kazantlan vasati para i!e geçim pahası arastndaki münasebetten ne haber, üstad]nr? D. N. Amerika, Bulgaristan ile münasebetlerini kesiyor Bajtarftft I inei tahHede ile sivasî münasebetlerini geseceğini bildirmiştir. Bugün öğleden sonra Bulgar hükumetine tevdi edilen Amerikan notasında çu husus belirtilmiştir: «Bulgar hükumeti mutad be>Tielmilel diplomatik kaidelere uvmadığı takdirde Amerikan hükumeti Washingtondaki Bulgar diplomatik misyonunun eeri cağırılmasını isteyecek ve Sofyadaki Amerikan misyonunu da ıjeri alacaktır.» Diğer taraftan Amerikan notasında elçinin «casus ve hainlerden mürekkeb mücrimîer grupu ile sıkı temasta bulunduğu. hakkında Bulgar hükumeti tarafından ortaya atılan itham'ar da kesin olarak yalanlanmaktadır. Amerikan notası. Bulgaristan hükumetini. Sofyadaki Amerikan elçiliğini iki sene içinde bir takım takyidat ve tazyiklere maruz bırakmakla itham etmiştir. Bu müddet içinde Amerikan maslahatgüzırhğuıca normal diplomatik ve konsolosluk vazifelerinin ifasma imkân verilmediği aynca belirtilmiştir. Bundan başka notada. Bulgaristan, Amerikan diplomatik temsilcilerinin serbestçe hareketlerine engeller çıkartmakta. maslahatgüzarlıga mensub Bulgar memurlarına karşı iskenceler tatbik etmekle itham edilmiştir. Bulgaristanın bu mücadelesi neticesinde bu memurlardan ikisi idam edilmiş, bir üçüncüsü de polis tarafından RÖrdüğü kotü muameleler sonunda ölmüştür. Daha bir çoklan da tevkif edilmijlerdir. Sofyanın hedefî B.B.C. nin diplomat,k muhabirine göre, Sofya hükumetinin hedefi Birleşik Amerikayı tahrik etmektir. Komünistler, Bulgaristandaki Amerikan diplomatik misyonunun uzaklaştırılmasını istemektedirler. B.B.C. nin diplomatik muhabiri, Bulgar hükumetinin Moskovadan aldığı emir üzerine bu yolda hareket ettiğini de ilâve etmektedir. Sofyada temizlik Sofya radyosunun bu akşam açıkladığına göre, Bulgar Komünist Partisi içinde yeni bir temizlik yapılmıştır. Daha dün teşkil edilmiş olan Bulgar hükumetinde İş Bakanhğına get'rilmiş bulunan Dobri Terpeçev bueün Bulgar politburosundan atılmıştır. Ayrıca Komünist Partisinin merkez komites nin altı üyesi de partiden çıkarılmışlardır. Bu tanınmış komünistler, ihmalkârlık ve itaatsizlikle suçlandırılmışlardır. Eski hükumette Dahilî Ticaret Bakanı olar! Dovrev de bunlar srasında bulunmaktadır. Dobrev, Bulgaristanda mevcud ekmek buhranının müsebbibi addedilmektedir. Bulcar Yugoslav gerginliği Bulgar hükumet:nin Belerada tevdi ettiği bir notada Yugos^ lavyanın Sofyadaki sefirini, kon solosunu ve elçiük başîîâtib'ni geri çekmesini istediği bildirilmektedir. Bulgar notası bu Yugoslav diplomatlarının Bulgar şahsiyetlerine su'kasdler hazırladıklarını idd:a etm ştir. Snğuk harb siddetleniyor Batılı siyasi muhabirler, soğuk harbin şiddetlenmekte olduğunu yazmakta ve Amerikanın Sofya hükumetine gönderdıği notayı yorumhyarak şöyle demektedirler: ••Bundan sonra Batıhlann daha büyük bir azımle hareket edecekleri görülmektedir. Komünist memleketlerdek: demokrat diplomatlara karşı açılan savaş Moskovanm itina ile hazırlamış olduğu plânın bir kısmını teşkil etmektedir. Kremlinin hedefi, Doğu ile Batı arasındaki uçurumu daha fazla derinleştirmektir Demokrat memleketlerin diplomatlarına karşı açılan savaş, kominformun Tito'yu itham Pttiği günlerde başlamıştır. Çekosloyakya. Polonya, Bulgaristan. Rumanya bilhassa Batının diplomatik misyonlarını müşkül durumlara sokmuşlar ve bunları «casusluk, jabotaj yapmakn gibi suçlarla itham ederek geri çağrılmalarını istemişlerdir. îsnad edilen suçlann hiç biri isbat edilememiştir. Burada, Moskovanın güttüğü hedef, demir perde gerisinde Batının hiç bir temsılci bulunduramamasını temindir.» Lahana tursusu ve perhiz? emlekfte «ttırist» jani sırf para yemek i^ia seyyah gelmesini ij(iyoruz. Bu husustaki niyetimiz samimidir. hali^tir. Lâkin bu pihel niyetin yanında yalnız eskiden ka!ma deiril, yeni yeni bir takım narifetlerimiz de var ki; o haüs nivetimizle taban tabana tezad halinHedir ve seyyah eelme'ine dejil. bi^"n memleketi görınpk fikrinin seyyahın ak'ma gelmesine bi!e mani oluyor. Küçücük misaller verebilirim. Türkiyeden çıkanlann \4;resi verilmpden e\"vel. idari. maü. adli ve askerî ilisikleri olup olmadısının ?ıiburu lâzım. bunun da ne ile miimkün olacağını birim kırtasive saaıpiyonhığumuzu gözönünde tutaraksiz tayin edin! Türk Turinn Kurumu son zamanlarda Belediyeye bir müracaat yaptı. Bizim memlekete gelecek seyyaiı» ya tayyare ile ya vapurla gelir. Tayyareler daha ziyade iş adamı getiriyor, seyyah degil. Çünkü seyyah dinlenmek ve eğlenmek için yola çıkar. Vakti vardır. Tay>are seyahati ise insanı olduğu yerden kapıp, konacağı yere beş on saarte götüruyor, seyahatin manası kalmıyor. Onun için biz vapur yolculanna bakalım değil mi? (Maamafih meşhur Panamerikan tayyare şirketinin İstanbulla alâka^ım kesereği de ısr^rla söyleniyor, o da başka bir derd ya!) Vapurla yola çıkanlar Pireye kadar celiyor, Istanbula gelmiyor. Daha doğnısu ieyahat tertib eden vapur şirketlerî hep Pireye kadar geiyor, Istanbula gelmiyorlar. Sebcbi? Bir kere İstanbul. Akdeniz çevresinin dışında blr limandır. Pireden Istanbula gelip gitme 700 milden fazla hıtuyor. Bunu da vapur kumpanyalan ve seyahat acentaları göalmıyorlar. Şu halde biz gemileri buraya getirmek için bir takım koaylıklar yapmamız lâzım. Hiikumet bunun için bir çok resimlerl kaldırmış, bir kısmını da yüzde elliye Indirmiş. Lâkin Belediyenin «işgal resmi» diye aldıfiı bir para vaf ki bü.vtik tonajlı seyahat vapurlarında çok para ruhıyor. İste Türk Turizm Ktırumu bunun kaldırılmasmı îstanbul Belediyesinden istemektedir. Ben kendi he^abıma bu gibi mali zorlukların hiç bir favda tetnin etmlyefeei kanntinde oldııgumdan kaldırılmasma taraflarını. Ama ne fayda ki: 29 ocakta İstanbula gclmesi beklenen Atlantik ismindcki ilk seyyah gemiMni bu ı e simdon muaf tutmaya imkân yoktur, çiinkü Şchir MeclİM o tarihten evvel içtima etmiyeccktir. İşin irine Cİrdikçe, bu isi kostek!i>en ne gibi seyler mevcud oldııgunu ve bıınların insanları bizden naMİ kaçııdığıDI görerek miıteessir olııyorum. İsmini hurada yazmak i^temediğinl bir Alman tüccarı Türkiyeden 4 milyonluk tiitün muhayaa ettikfcn sonra memleketinc siHcrken maliye memıırlan tarafından verrf mükelIefi sayılıp eiine karne verilmistir. Bu adam Tiirkiyeye muayyen fîrmalar namtna tiitün almaya gfbniş ve iki ay karinr kaldıktan sonra memlekctine donmek istpmiştir. Ne kazancla. ne maliye ile alikası yokken bir tahsil subesi memurıınun ilismesile »e\ahati dıırdurubnuş ve türlü zorluklar çıkarılmıstır. Bu ve buna benziycnlerüı, bir daha buraya gelmrk istemeleri için aptal olmaları lâzımdır. Bir başka mbal daha vereceğîm. O daha açık bir is. Framız re.nsi Türkiye tütünlerinin en hiiyük müş terilerinden hiridir ve bu tütünleri Mzden o reji namına mnbayaa eden adamın ismi Takvorian'dır. İsmine bakın bn adamı Ermcni sanmayımz. Bu adam Bnlîardır: fskat Fran^aıia jerleMTÜş. Lepon d honncur aîmış ve artık Fransız obnusrıir. Bizim bütün biirük tütünciilerinîi'le bittabi rtostrur. Her sene Tüxki^e bn adam va»ıtasjle mihonlar kazanır. Lâkin bu a»tani Tiirkiyeye giremez. Yani srirmesi için vize vermcyiz. Neden? İe savaş Başmakaleden devim tiye mazisi. hali ve istikHali ile bajlanır. onu fikren ve ahlâkan bir bütün olarak benimser. Bir tasfiye bahi* mcvnıu ise. bu. geeim$.ten ziyade busriinii iltrilendirmek jrerekir. Çiinkü fena kurulmuş bir teşkilatı düzelrmek için. bir başka sistem kuıtnak varken iHâ o teçkilâta katılmayı akıl kolayca almaz. Halbuki sonradan bozulan bir siyasf nzviyeti tedavi için bazı tasfiye hareketlerine zaman zaman lüzum duyulabilir. Uztın yıllar Atatürkün koruyucu kanadlan altında yaşayan Cumhuriyet Halk Partisi, bizce her şej den ziyade mazisile övünebilecek bir teşekküldür. Günün birinde bir takım adamlar çıkar da partiyi dünden buıçiine iliştiren bağlari kopanverirlerse, inanımz bana, ortada Halk Partisi diye bir şey kalmaz. NADİR NADİ Danıştayda açılan bir dava Yurdumuzda kurulacak et kombinaları Eski Beıiin Başkonsnlos yarrlımeısı keyfî kararlarla tasfiyeye uğratıldığını iddia ediyor Crzurumdaki tcsislerde saarte 55 baş hayvan kesilebilecek Ankara. 20 (Telefonla) Elâzığ milletvekili Fahri Karakayanın, kurulması düşünülen et kombinaları hakkındaki sözlü sorusuna Ekonomi ve Ticaret Ba kanı bugün Mecliste cevab verdi. ••Memleketimizin iktisadî imkânları bakımmdan haj'vancıhğımızın değerlendirilrrîesi m'evzuu üzerinde ne kadar durulça yeridir.» diyerek, konuşmasına başlıyan Bakan, bu hüsasta izahat vererek, umumî bir projenin, Amerikah bir f.rmanm gönderdiği uzmanla, ilgili Bakanlıklar mütehassıslarınca hazırlandığını, projenin tatbik kabiliyetini dikkate alan Avrupa İktisadî İşbirliği ldaresince, finanse edil 461 inci istidadan çıkan hakaref davası Boîfcrafv I inci tahifede göre, Mustafa Akkoyunlu. Adalet Bîkanhğına hitaben yazdığı dilekcesinde. bugüne kadar Tapu Genel Müdürlüğüne gönderdigi 460 istidasından bir kısmma cevab verilmediğini, bir kıymma da tarminkâr olmıyan eevablar aldığını. bu bakımdan, hak ve hukukunun zarara uŞratıldığmı belirfmekte ve bugüne kadar yazdığı istidalara cevab verrhiyenîerdeh bahsederkcn: «Bu insanlar • utanmazlar mı?» çeklinde bir dil kullr.nmaktadır. Barlas ve Dorr'un radyo konuşmaları Ankara, 20 (Hususi) (Türkiyede Marshall plânı) hakkmda radyoda neşriyata başlanması münasebetile. Devlet Bakanı Cemil Said Barlas dün akşam Ankara radyosunda bir hitabede bu lunmuş, müteakıben İktisadî İşbirlği İdarcsinin Türkiye temsilcis; Mr. Russel Dorr da konuşmuştur. Ankara 20 fTelefonlai Bir müd det e\^el Dış İşleri Bakanlığında memurlardan bazılarının tasfiyeye tâbi rutuldukları malumdur. Bu arada eski Berlin başkonsolos yarSovyet Rusva. Finlandiyamn hu dımcısı ve son zamanlarda nfcrkezde IMe mesjrul nldııju sırada. 300 harb çalışmakta olan Celâl Hulusi KocasiKİUMimın teslimi için Finlandiyaya manoğlu da tasfiyej'e tâbi tutulmuşbir nota gündermiş ve hir taraftan tu. Celâl Hulusi, keyfi ve indi kaFinlandiyadaki komünist gazetcler. rarlar neticesinde tasfiyeye tâbi tudiğer taraftan Sovyet gazeteleri. M. tulduğunu iddia ederek Danıştaya Passiviki'nin Sovyet düsmanhğınmüracaat etmiş ve memuriyete iadan hahse koyıılmuşlardır. desini istemiştir. Danıştay dava daSovyet Rusyanın Finlândiya ile ireleri genel kurulu, bugün saat mütareke imzalanmasından beş yıl 17 de, Salâhaddin Odabajıoğlunun geçmiş oldupıına bakılırsa, beş yıl başkanlığında toplanarak duruşmasonra ondan haıb «uclusu isteme ya başladı. Duruşmada, Celâl Hunin ne kadar 7oraki bir hareket ol lusi Kocamanoflu ve avukatı eski dueıı anlaşılır. Maksad. hu dürüst. Gümrük ve Tekel Bakanı Suad bu her tRahhiıdüne sadık. bu çalış. Hayri Ürgüblü, müdabil olarak da, kan vp srrefli milleti. her ne pa Dış fşleri Bakanı mıkuk muşaviri hasma nlııısa nlsıın, eüclıiklere uğ hazır bulunuyordu. Oturum açılınrattnak. ve nmın iradesi hilâfına ca, Suad Hayri Ürgüblü, tngilterekomünist bir arınlıjı işhas>na ge den, Amerikadan mLsaller getirmiş tirrrek onun mevcı.diverine son San Francisco'da imza edilen İnsan vermcktir. Bsrıs «ndİ3sma<;ı grre Haklan beyannamesile birlikte, Dış jiinre lîusvaya vcrümesi gereken İşleri Bakanlığında, tasfiye ile ilgiü her şeyi veırn. a£ır harb tazmina kanunun aynı zamanda çıkmasmın hnı ödeven. tnnraklartnın bir kıs üzerinde durarak, İnsan Hakları befını Rusyaya devreden.. elhasıl yannamesine imza koyan bir devlekomsuiunıı tatmin için her şeyi ya tin, böyle bir kanun çıkarmasında pan Finlanrfiya. en nihayet Cum hatah bulduğu tarafları izah etenişhur Baskanlığı seçimleri sırasında tir ve bu kanunun Anayasaya da bu Sovyet notasile karşılasnıış. sykırı olduğunu ayrıca belirrmişonun da cevabını vermiş ve bütün tir. Bu bakımdan müvekkilinin vametanctini muhafaza ederek işle zife?ine iade edilmesini Lstemiştir. rini başarmağa devam etmiştir. Dış İşleri Bakanlığı hukuk müşaFin'nndivaria komürUtlik mıite viri ise. Bakanlıjın idari tasarruîlamadiyen za'fa njramakta vo balk ta rını kendi hududları dahilinde kulraimrlan se^ ilmemektc ve istenme I lanmakta olup. bunu da ancak Mecmektedir. Onun için Sov, ptlerin bu lisin ve Bakanlar Kurulunun muradefaki tahrikleıi de boşa gKİecek kabe edebileceğini, Dan;ştayın buna tir. salâhiyeti olmsdığmı jöylemiştir. Ömcr Rıra nOĞRL'L Duruşma karar için başka bir güne bırakılmıştır. ^^^ Denizyofları ve P.T.T. Hidrojen bombasının bütçeleri imâline başlanıyor Bnştarah 1 inci sahifede çesini görüşmüşrür. Posta, Telgraf bütçesinin müzakeresinde, Ahmed Tahtakılıç ve Ahmed Oğuz tenkidlerde ve temennilerde bulunmuşjar» dır. Ahmed Oğuzun, Posta Teljrrafın işletmecilik esasına göre, takib edilmesi lâzım gelen prensiplerle çalıştınlması yolundaki temennisinin rapora eklenmesi kafcul edilmi»tir. Tekel bütçesinde de hararetli görüşmeler olmuş, bu arada böyle bir Bakan]ıea lüzum olup olmadığ) ciheti de münakaşa edilmiştir. Ahmed Tahtakılıç, pirmek üzere olduğumuz serbest ticaret politikasına tarifelerimizin miisaid olup olmadığını sormus. Dünyamn geni? ölçüde tuza ihtiyacı olriuğu anlasıldığına göre, tuz istihsalinHe geç kaîd:ğımıza temas etmiş, diğer bir çok mevzularda sualler sormuş. Hasan Polatkan ve daha sonra Abidin Potoğlu da tenkidlerde bulunmuşlardır. İhsan Hâmid Tiğrel bandrolla Tekel usullerinden, hangisinin daha faydah olduğu mevzuunda konuşmuş, Abidin Potoğlu da mütalealarında bu cihete iştirak etmiştir. Bakan yarın eevablar verecektir. Denizyolları bütçesinin müzakeresi sırasında bilumum harb malullerinin, İstanbulda, Boğa^içi. Haîic ve Yalovaya kadar olan Marmara bölge.«indeki vapurlarda meccanen seyahat edebilmeleri i^in İstanbul milletvekili Ekrem Amacın teklifi komisyonda muhalefet milletvekillerinin de iştirakile kabul edilmiştir. Washington, 20 (A.P.) Tahmin edildiğme göre, Hidrojen bombasının ımâli için tecrübe çahsmalarına başlanmıştır. İleri gelen bazı şahsiyetler, bombanın imâline başianscağmı söylemektedirler. Kat'î karann bir kaç hafta içinde verıleceği bildırihnektedir. Irak Mısır görüşmeleri Hüseyin Cahid Yalcın Cenevrede hastalandı Cenevre, 20 (a.a.) Birleşmiş Mılletler Filistin Uzlaştırma Komsyonundak: Türk delegesi Hüseyin Cahid Yalçmın zatürrie geçırmekte olduğunu, fakat sıhhi durumunda hiç bir tehlike bulunmadıemı Komisyon sözcüS bildirmıştir. Ü diğini anlattı. Et kombinaları için 5, balıkçıhk için de 2.5 milyon dolar kredinin açıldığım kaydederek yakında Erzurumda ve gelecek yıllarda Elâzığ. Konya ve İstanbulda et komb:nalarının tesis edileceğini bildirdi. Bu arada Erzurumda yapılacak et kombinası tesislerinin saatte 55 baş hayvan kesebilecek bir kesimhane, 700 baş sığır istiab edebilecek soğuk hava deposu, 30 ton buz kesebilecek imalâthane ve 120 ton kapasteli bir buz deposundan ibaret olduğunu kaydetti. Vedad Dicleli, hayvanc:lığımızın ciddi surette ele alınmaması neticesinde senede 100 mılyon liralık millî servetin heder olduğunu söyledi. Bundan sonra kürsüye gelen Fahri Karakaya, yapılan çalışmalann fay Ağa Hanın mücevherlerini dah bir netice sağhyacağını, ancak EJâzığda kurulacak kombiçalanlar yakalandı Pari?. 20 (a.a.) İç İşleri Ba nar.ın meçhul bir tanhe atılma; k?n!ı|ından bildirild ğne görs. sının rr.ahzurlarını izah ederek. geçen ağusfos ayında Ağa Hanın bunun da dikkate alınmasını iskansına aid mücevherîeri çalan tedi. MARGERY WİLSON haydudlardan dördü tevkif edilGenç kadınların en sadık rnistir. Fakat mücevherler hâlâ Bundan sonra gündemin didostudur. bulunamamıstır. ğer maddesine geçıldl 4 l i r a . ARİF BOLAT KİTABEVİ Bağdad, 20 (a.a.) Bugün İddianamede, bu utanmazlar kelimesinin dogrudan do^ruya Adalet resmen bildirıldiğine göre Irak Bakanhema tevcih edildijnni. bu Başbakan yardımcısı Muzahim nun için Mustafa Akkoyunlunun Paşaşi ve Eğitim Bakanı Najis Türk Ceza Kanununun 260 inci El Ravi, Irak M:sır münasemaddesinin 2 nci fıkrası hükmünce betlerini sıklaştırmayı denemek cezalanöırr.ma5i istcnmekte idi. Sn üzere yarın Kahireye gideceklernık. soreusunda. Midvatta Tapu Si dir . cil Muhafızlığı yaptığı sırada mükİki Bakan. aynı zamanda, müşteseb haklaruıdan ve sıhhî vaziye terek bir güveniik paktı hszırtinden dolayı başka vere naklini lıyan Arab B r l ğ i komitesi topistediçini, heveti «ıhhiye raporile lantılarına da iştirak edecektir. birlikte gönderdiği düekeelere, 2 Paşaşi, Irakla Mısır arasında sene cevab verilmediğinden istifa yakın bir işbirliğinin Arab rîünettiğini anlattı Ve hakkını aramak yası için zaruri olduğu kanaaiçin yazdıgı 460 dilekceye cevab tindedir. verilmediğini, bunun için Tapu Uİyi haber alan çevrelerden bilmum Müdürü aleyhine Diyarbaku dir.ldiğme göre, Kahire müzada tazminat davası açtığmı ve va kerelerinde Irak Suriya münaziyetten Adalet pakanbsını haber sebetleri meselesi de ele ahnadar etmek çayesile bu istidayı yaz caktır. dığını, hiç bir hakaret kasdi olmaKonyada feci bir kaza dığını soyledi. Mütaleası sorulan. savcı yardımcısı, sanığın ileri sürKonya 20 (Telefonla) Dereköy düğü hususlar hakkında. Tapu Ge elektrik santralının ' kavmasile su nel Müdürlüğünden vazivetin so kanalı 15 20 metre kadar koparak rulmasıru isteyerek, Devlet idaresi cereyanı inkıtaa uğramıştı. Bu ârıaleyhinde bulunduğundan tevkif zanm tamiri ile meşgul olmak üzeedilmesini istedi. Neticede tevkif re ameleler bugün orada büyük bir talebiııin reddine, istenilen malu kayanın etrafında uğraşırlarken matın Tapu Genel Müdürlüğünden kaya amelelerin üzerine düşmüş ve sorulmasma karar verildi ve du iki ki«i ölmüş, 4 amele de ağırca ruşma başka bir RÜne bırakılrii. yaralanmışlardır. Suriye, Amerikaya iki heyet gönderiyor Şam, 20 (A.P.) Dün akşam resmen bildirildiğine Röre, Suriye Mılli Savunma Bakanlığı. ku zey ve güney Amerikaya, gelecek hafta içinde İki heyet göndererek, o memleketlerden Suriyeye yapılan yardımı tesellüm edecektir. Bu heyetlerden bir:si askeri. diğeri sivildir ve yardım. Suriye kolonisi tarafından yapümaktadır. Bildirildiğine eöre, bu arada 50 aded te askeri uçak vardır. Heyetin başkanlığında, Albay Edib Çiçekli bulunacaktır. D.P. Şile ilçe kongresi D.P. Şile ilçe kongresi dün îstanbuldan davet edilen Dr. Mükerrem Sarol. Emin Nihad Sözeri, avukat Orhan Arsalın iştirakile Yeni Otehn gazinosunda yapılmıştır. Koncre. ilçe baskanı avukat Osman Antalyahnın heyecanlı bir konuşmasmı müteakıb açılmış ve baskanhk di: vanı seç lerek gündeme geçilmiştir. Söz alan deleg.eler idars kurulunun raporunu tenkid ve tasvib eden konuşmalar yapmışlar, neticede rapor kabul edilmiştir. Bundan sonra seçimlere geçilmiştir. Tasnif sırasmda söz alan avukat Orhan Arsal, Arif Hanoğlu. Mükerrem Sarol birer konuşma yapmışlardır. Bu konuşmalarında Şilenin kömür, odun ve orta mekteb ihtiyaclarma temas edilmiştir. Yapılan seçimde Selim Ergen, Enver Kaya, Osman Antalyalı, İbrahim Özdemir, İsmaii Pürkan, Hüseyin İnci. Enver Dedebey idare kurulu heyetine getirilmişlerdir. \ Kayseride fakir vatandaşlara yardım Kayseri 20 'a.a.) Şehrimiz belediyesi her ay yoksul ve kinsesiz vatandaşlara 2500 liralık yardımda bulunmaktaydı. Kışın çok şiddetli devam etrnesi üzerine belediye bu yardımına ilâveten 500 fakir vatandasa 5000 liralık bir yardım daha yapmıştır. Ronald'ı, birbirimizi gördüğümüz ilk günden sevdim. Her bakımdan, birbirimize karşı bir cazibe duyuyorduk. Bu manasız izdivaca birdenbire, nasıl bir sapıklık eseri olarak karar verdi? Jacçueline irkildi. Bu kadm, kocasına varmasile neticelenen hâdiselerin mahiyetini acaba tahmin mi ediyordu? Madam Beaumont devam ediyordu : Ronald gibi bir erkek sizde ne bulur? JacQueline daha rahat nefes aldı. Frida'mn bir şeyden haberi olmadığını anlamışh. Beriki hâlâ söylüyordu: Sizin gibi basit bir genc kız, Duan'm eşi olmağı nasıl düsünebilir? Siz birbirinizin dengi değilsiniz. Jacqueline, hafif sesle: Buna rağmen, Duan benimle evleııdi. Sizi almadı, dedi! Frida kjpkırmızı kesildi. Nasıl bir efsun yaptınız da onun zihnini ve kalbini çeldiniz? Acaba masum bakışlı, iri gözleriniz mi onu tesiri altına aldı? Yoksa, sizi dünyada yapyalnız, kimsesiz gördü de halinize mi acıdı? Genc dul, küstahça gülmeğe başladı. Jacpjueline kendini tuftu: ne pahasına olursa olsun. soğukkanhhşım muhafaza etmesi lâzımdı: hasmına, müstehzi bir lisanla hitab etti: Bana çok saygısızca sualler soruyorsunuz!. Kasım Gülek Tokyoda Tokyo, 20 (a.a.) Birleşmiş Milletîer Kore komisyonuna seçilen Türk delegesi kasım Gülek, bugün buraya gelmiştir. Seoul'a gitmekte olan Kasım Gü lek, United Press muhabirine, Kore vaziyeti hakkında şimdiden bir şey söyliyemiyeceğıni bildirmistir. Kasım Gülek «Seoul'a gitmek üzere derhal Kore uçağına bineceğim» demiştir. Madam Beaumont, nefsine olan mutad hâkimiyetini kaybetmise bçn ziyordu; kehribar rengi gözlerinde bir aîev tutuştu. Soğuk soğuk: Bu lâtifeleri bir yana bırakalım, rica ederim. dedi. Ronald'ı tekrar elime almak benim için ciddi bir tesebbüstür. Kazanc ihtimallerinizi hafif görüyorum!. Muvaffak olacağun! Ronald beni uzun zaman sevdi. Size olan meyli ancak geçici olabilir. Bana döierse memnun olacaktır. JacAueline, ağ:r ağır konuçtu. Onu seviyormuşsunuz, o da sizi se\Tniş Meseleyi bu yolda mı mütalea edeceğiz? Bir kaç ay evveline gelinciye kadar nişanlanmaraıza ramak kalmıştı. Ya!.. Demek ki bu hayal sukfîtu gururunuzu incitmiş. Ha\Tanlarmızden biri eksilmi?; hayranlarınızdan bir kişinin başka birinin cazibesine kapılmasırva da alıştk değilsiniz. Beni bu işten haberdar ederken gösterdiğiniz hünerliliğe teşekkür etmeme müsaade buyurunuz. Şimdi vaziyetimizi tastamam biliyorum, böylesi daha iyi.. «Ikaz edilmiş bir kimse, iki kişi sayılu» derler, biliyorsunur, tabii, değil mi? Bu meselede, bu şekilde ika» edilmiş nlmanızın siz« pek fayda^ı dokunatağuıı sanmıyorum! Ondan çok «minsiniz galiba? Jşcmcitii «CUMHUBİYET» in edebî romaju: 21 Yazan: Concordia Merrel Jacqueline, genc dulun neyi kasdcttiğini derhal anladı. fakat anladığını belli etmek istemedi. Gülümsiyerek cevab verdi: Bu türlü bir delil göstermek pek verinde mi olur? Frida, ttıeydan okurcasma devam etti: Her halde, hayatta başka hiç bir şeye değer vermiyen böyle bir ks'î'.n mevcud. Jacqueline, başuu yavaşça çevirdi. muhatabının gözlerinin tâ içine bakarak, gayet yavaş, fakat gayet iyi işitilir bir sesle: Kocama âşık olduğunuzu mu söylemek isüyorsunuz, Madam Beaumont? diye sordu. Uluorta sorulan bu «ual Frîda'yı şafirttı; fakat kadın, sükunetini elden bırakmadı: Öfrenmek ister misiniz? diye eordu. Jac<îueHne, daha lâtlfeci bir eda ile ce'ab verdi: ŞSyl« boyJe. Biraî evvel de BÖylediğira gibi, meselenin bu tarafı nisbî bir değ«r taşır. Trlia gayet bigâne bir eda ile i^Vam ettf: Ceviren: HAMDİ VAROGLU Öyle ise. esaâa gelelim. Kocanızın, tanışbğımız gündenberi bana kur yapmaktan hiç geri kalmadığım size söylersem ne dersiıüz? Akıp giden zamaru akıntı yukarı çıkmak zahmete değer mi?. Mazi!.. Fakat Madam Beaumont. Jac<lueline'in basladığı bu cümleyi varıda kesti. İstihfafla: Onu başkalarma söyleyin! Bütun genc evli kadmlar, kocalarııun kendilerinden evvel sevdiği kadiülan merak ederler! Jaccjueline bir müdcîet sustu. düşündü; eğer Duan'a hakikaten âşık olsaydı, Frida'mn sözlerinden miiteessir olacakü .Fakat şimdiki durumda, hakikati öğrenmek merakında olup olmadığma bile emin değildi. Hakikati öğrenirse, gerçekten, samimî olarak bigâne mi kalacaktı acaba? Birbirine zıd duygular içinde idi. Bir ay evvel olsaydı. kocastnın 2«çmişteki hayatını öğreimek ihtiyaconı asla duymad:ğı. gelece^e olduğu ksdar hale karçı cia bisâne hulundufu cevabını hjç toreddijdsuz vtrirdj. Esasen, Madam Beaumont'dan hiç hoşlanmamıştı. Jacqueline ilk bakışta. karşsında bir diişman bulunduğunu hissetmişti. Buna rağmen, hayli kayıdsız bir sesle: Bir kadının, kocası bekârken neler yaptığtna, kimlerden hoşlandığına dair tahkikat yapmağa hakkı var mıdır diye düşünüyorum. Bu. şimdi moda olan bir mütalea. ama olaylan da dikkate almak lâzım. Kadmlar. refleksleri harekete geçtifi zaman iptidaî mahluklardır ve hep iptidaî mahluk olarak kalacaklardır; dünyanm en kuv\'etli muhakemeleri de bunu değiştiremez. Meselâ siz, modernizm iddiasındasınız, ama için için, hakikati öğrenmeğe can atıyorsunuz. Bugünkü kadının kalbi. Havva Anamtzın kalbile aynı tempoda atıyor! Onun bütün felâketlerine sebeb tecessüsü olduğunu size hatırlatmama hacet yok! Tecessüs... Jacqueline, mütecessis olup olmadığını düşünüyordu. Frida'mn fözlerinm doğruluğunu tesbit etmeği gerçekten istiyor muydu? Onu, gizli gizli süzmekle meşgul bulunan genc dul, garezkâr bir eda ile: Eğer aldanmryorsam. vaziyetinizden o kadar emin dcğilsiniz, dedi. Eğer kocamı öeviyorsanız, onunîa karşılaşmatvprdz, sizin rahatınız bakımından müreccah olmaz nu? I Frida kestirip attı: Siz benden yana üzülmeyin. Eğer bir zarar olursa ben üstüme alıyorum. Doğrudur; ama benim de size şunu hatırlatmama müsaade buyurunuz ki. bahis mevzuu olan kocamdır; binaenaleyh, onu benim elimden almağa çahşmaym, rica ederim. Frida şüzel başını, meydan okur bir tavırla kaldırdı. cevab verdi: Bu bir harb ilânı mı? Jacqueline, bir kahkaha attı: Harb mi? dedi. Madam Beaumont, hakikaten dramatik oluyorsunuz. Ne münasebetle harbe girmek istiyorsunuz? Ne münasefcetle, ne demek? Ronald'dan dolayı!. Onu sizin elinizden alacağım. Elimden mi alaeaksınız? Hah! Modern kaduı boyası altından, ilk kadm Havva Ana gözükmeğe bağlıyor! Öğrenmek istiyorsunuz. Eğer benim de katıldığım bu savaş tecessüsümü fahrik etmezse, kadm değilim demek olur. Jac<lueline, heyecanınt bir istihza tnaskesi altında gizlemeğe uğra?tyordu. Frida devam etti: Ronald. hayatmtîa sevdiâim yegâne erkektir. İzdivacım. iki aile arasında tertib edilmis, sadece wmiyet icablan düşünülerek yapılmı? bir işti. Kocam bana karsı. bidayetindenberi bifine kald:. Halbuki, I Prof. Zühtü Sevgenin kızı] ZERRİN SEVGEN Ue röccardan Abdülkadir Sözmen oğlu MAHMUD SÖZMEN Nikâhlandılar. 19/1/9.50 Bu adam Tiirkiyede dosmamış, Türk tehaası olmamı?, Türkiye aleyhine bir şey y8pırıamı> r e bilâkiş mütemadiyen Tiırk tütıinleriiii almakta devam etmiş iken bu nHen boyledir? Çünku vaktile Takvorian adında bir Ermeni gszeteci Türkiye aleyhine ne^riyat yapmn.tır. Belki bu adam. onun akrabasıdır. gibi bir vâhime yüzünden bu adam iccıi sokıılmamaktadır. Bilmiyornm, b<>v. İç i*im. cisim kurunrulariîe veva kazanc verşrisi iddialarile bize p"ra kazandıranl.ırl fcumak rcva mıdır? İste biz bir taraftan böyle sçyysh srebin diye şarkı çağınyoruz, öte t ı raftan bizc gelc:eklere ve>a yr'ip \ de dcineceklere akla hayale se'miyen gürlükler çıkarıyorıız, Siz ne d'vrrsuntız. hâlâ Tiirkiyede yerlc>5nıis olan ecııebi tpbaası, hursflpn muntazam pajpporflar'a çıkarken, •scaha tekrar irer: sirmemizp müs?3de edecekler mi°» endişesindedir'er. Rica ederim. bu kadar kayıd kuıd y?pıyortız da ve oltıvor? K'mnin k^punızı açtıiı yok ve bö^le giderse biz turizm için urnum miidüılükler. cemiyetler. tirîantılar, konferanslar. yacıp durac^gu: fakst seyyahlarm kolayca içcri girpbilıne.sine dair bir adım ileri gitmiyeceğiz. Her seyden evvel bu vâhîn'eden, se>yalu umacı sanmak kor« ktısundan knrrnlmamız la Bu oteıazsa, fuya her mız koîaylığm içinp, bıt endişe»'i karşılamak için koyarazunız kücücük kayıdlar, büyür, hüyür, mnn'azam duvarlar, dikenlî teller haline gelir. Memleketi bir mcmnn mmtaka halinden. gelen çidenleri «^üpheli eşhas» vasfmdan artık kurtaralun. B. FKl EK S&nsvi Genel Mudur Mu»vim Cevaâ Atpar. mOnhal bulunan Sanayl Genel MtMflrlflğüns tâyln e4İIml| v* tâyin TESEKKÜR Aile reislmız sevgılı buyuğurnuz Bur. sa Memleket Hastanefi Bakterıyologu 14/1,1950 cutnartesi gunü ölümıi dolasile cenaze merasiminde bultınmak ve mektub. telpraf gond«nnek bızrst ziyaretim^e gtlmek za&metinde bulunan bü3niklerımize ve dostianmıza, hastalığı esnasında candan alâka ve UıtimamİArile heran acımıza ortak nian mes«i arkadajları ve meslekdaşlarına ayrı ayn tejeklriir etmeye büyük acımıa mani oltiuğından gayın ga^etenlz vasıtasile müınet ve jükranlarımızı arzederiz. Mlert Doktcr Mehmed Emin Onat'm STÜRALİ Sanayi Genel Müdürlüçü (Arkası var) WmM Okıürügu keser. mm
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle