25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cl^THURTYET 4 Temmuz 1949 | Hâdiseler • Düşüncelerj Oğretim sahasında meslek matbuatı Yaıan: Prof, Fııtdıkoğlu I Son bir kaç sene içinde ilk, orta ve yüksek öğreticüer, gerek meslek teşkilâtı kurmak, gerek bu teşkilâtın gayelerini yayan neşriyat heyetleri vücude getirmek itibarile dikkati çeken faaliyetlerde bulunmaktadırlar. Sayısı kırka yakın Muallim Cemiyetinin kurulduğunu bu hususa aid bir ıstatistikten öğreniyoruz. Uzun bü uyuklama ve mecburi susma devrinden sonra :ok hayırlı bir uyanış! Bu teşekküller, memleketin muhtelif yerlerindeki ilk ve orta ve yüksek öğretim mensublarına aiddir. Bu dağınık teşekkülleri, 1924 teki «Türkiye Muallimler Birliği» ne benzer bir merkezî teşkilât haline sokmak icab etmez mi? Geçen sene muhtelif öğretmen dernekleri, muallim cemiyetleri Ankarada bir toplantı yaparak bu lüzumu da karşıladılar ve bir «Türkiye Öğretmen Dernekleri, Birliği» kurdular. Hulâsa demokrasi cereyanınm muayyen bir meslek içindeki tecellisi karşısındayız. Bu mesleğin öğreticiler mesleği olması, ayrı bir mana tajıyor. Zira halkın çocuklannı ve genclerini okutan insanlar, dolayısile mekteb dışındaki cemiyete demokrasiyi anlamış, benimsemiş ve sevmiş elemanlar yetiştirme tecrübesine bizzat kendilerini yetiştirme suretile girişiyorlar demektir. =haberleri Mahsül vaziyetinin hububat Amerikaya goturulen tohumlarımız 1 G U NU N E S E L E S I I t U 1 7 M NALINA n t l 1 MIHINA Amerikan istiklâl bayramı ugün 4 temmuz dost Birleşik Amerika Devletlerinin istiklâl bayramıdır. Amerika kıtasının. 15 inci asırda ilk defa Colotnb tarafından değil. daha evvel Viking denilen İskandinavyah denizciler tarafuıdan keşfedildiği şimdi artık tarihî bir hakikat olmuştur. Viking'ler Amerikaya Vinland adını vermişlerdi. Amerika kıtasının doğu kıyıları, 16 ncı asırdan itibaren, İngiliz, I Fransız ve İspanyol denizcileri tarafından keşfedilmiş ve 17 nci asırdan itibaren buralan İngilizlçr tarafmdtn sömürge haJine getirilmiştir. Atlas Okyanusu kıyılannda 1607 den 1733 e kadar 13 sömürge kurulmuştu. Burada ycrleşmiş olan insanlar, 1775 te İngiliz idaresine karşı isyan ettiler. 17561763 arasında Yedi Sene harbinde İngiltereye mağlub olan Fransa. harbin ilk 23 senesinde isyan edenlere pizüce yardım ettikten sonra 1779 da İngiltereye harb ilân erti ve Amerikahlartn müttefiki oldu; 1779 da İspanyayı ve 1780 de Holandayı da teşvik ederek onları da harbe iştirak ettirdL Amerika İstiklâl harbi, en dyade bir deniz harbi olmuş ve ingilterenin Howe, Rodney, Hood gibi meşhur Amiralları da iştirak etmiştir. Amerikahlar. Washington1a arkadaşlannın yuksek sevk ve idaresi saycsindc ve kcndilerine yardım eden Framızlardan General La Fayette ile Mareşal Rochambeau ve Amiral de Grasse'in gayretlerile karada ve denizde İngilizlere karşı savaşlar kazandılar. Bu harb 1775 ten 1783 e kadar 8 yıl süıdıi. Bu arada 4 temmuz 1776 da. 13 söıniirge istiklâllerini ilân etmişlerdi. İstiklâl harbi 3 eylül 1783 muahedesile ve Amerikalıların zafer ile bitti: İngiltere. Amerikanın istiklâl ve hukumranlığını kabul etti. 4 temmuz 1776 tarihi de 173 yıldanberi Amerikan istiklâl bayramı olarak kutlanmaktadır. Kuzey Amerika kıtasının doğu kıyılarındaki 13 İngiliz sömürgcsinden doğan Birkşik Amerika Devletleri, arada geçen 173 yıl içinde. dünyamn her bakımdan en kud retli devleti haline gelmiş bulunuyor. Amerika. 1861 dc şimallilcrle cenublular aıasında patlıyan iç harbden sonra, Mek^ika. İspanya ve 131418 de, Almanya ile 194145 te de Mihvcr devletlerile harbetmiştir. Bu genc millct, şimdiye kadar giriştiği hiç bir harbi kaybetmemiştir. Amerika, İkinci Dünya Harbindrn muzaffer çıktıktan sonra. dünya demokrasisinin lidcri ve barışın cn büyük koruyucusu olmuştur. Büyük dost milletin istiklâl bayramını candan kuttenz. Bu neşriyat arasında birisine billassa lemas etmek isterim. Bir ABu sene, mahsulün bereketsiz ıadolu kasabasında, bir kaymaolacağı söyleniybr. Hububat isBunların Amerikan toprak:amhk merkezinde neşredilen ın tihsali normal seviyenin altına 3eş günlak «Öğretmen Gazetesi?, larına uydurulmasına düştüğü vakit, memleketimizde Vluaîlim Arif Beyin himmetile nesiaşe darlığı başgösterdiği malumçahşılıyor rediliyor. Gazete: büyük bir kitab dur. Ancak halkın bazı yıllar ahifesile dört sahifeden müteşekBirleşik Amerika Tarım Bakanlı rr^aruz kaldığı ekmek sıkıntısı, ildir. Fakat bu mütevazı hacim ğının nebat eksperlerinden Dr. J. münhasıran mahsul kıfayetsızlıçinde, yazıların tertibi ve muhteR. Harlanın idaresinde bir heyet, ğinden ileri gelen bir vaziyet iyatlarının canlılığı, bilhassa akbandan bir müddet evvel memle değildir. Hükumet tarafından taüelliği dikkati çekiyor. Meselâ son ketimize gelmiş ve Türkiyenin >ü kib edilen fiat ve ticaret siyaseüshasındaki yazıİETin başlıkları ti de, zaman zaman iaşe işleriiunlardır: Çocuk ve tatil, kıdemii tün bölgelerini dolaşarak üretme sahasında faydalı olabilecek bütün nin buhranh safhalara sürüklenmuaüimlerin M. M. M. den bir riyabani ve işlenmiş nebatlardan nü mesine zemin hazırlamaktadır. ası, Çocuk ve oyun, Amerikan mu muneler toplayarak Amerikaya Harb seneleri içinde ekmek llimleri, Tirebolu, Teknisyenler dönmüştü. OJrendiğimize göre Dr. satışının vesika sistemine bağmektebi, Eğitmenleıin maaşı, ÇoHarlan grupu, memleketimizden lanmasile neticelenen ilk ikti:ukta ahlâk. Mektebde tenkid nasıl 8000 çeşidden fazla tohum götür sadî ahenksizliklerin mesuliyeti ılmalı?... ilâh. Büyük bir kitab iştür. Bunlar. nebat ithalâtı tec Koordinasyon Heyetine aiddir. ahifesile dört sahifelik bir gazeterübe istasyonlarında tecrübelere tâ O zamanki hükumetlerden biri, e bu yazıların nasü sıkıştırıldığına bi tutulduktan sonra yetişebile hububat ve ekmek fiatlannı ayşaşmamak imkânsızdır. Çok mücekleri topraklarda üretilecek ve nı seviyede muhafaza etmek suemmel bir tertib sanatı içinde, eile utulur ve gözie görülür, yaşanmış müteakıben ekimi için Amerikanın retile pahalılığın önlenebilecee yaşanacak 'uibiye nıeseleleri bütün elverişli bölgelerine gönde ğini düşünmüştü. Arz ve taleb tesirlerini dikkate Öğretmen Gaze;esi» nin her nüs rileceklerdir. Heyetin Amerikaya kanununun asında ele ahnmaktadır. İstanbui götürdükleri arasında. Amerikada almıyan bir zihniyet, köylü ve e Ankara da dahil olduğu halde, bilinmiyen bazı sebze, meyva ve çiftçi kütlelerinin mukavemetııütün memlekette neşredilen mes hububat tohumlsn önplânda gel le karşılaşmıştır. Umumî fiat seviyesi mütemadî yükseliş halinek dergi ve gazetelerı içinde Tiıe mektedir. Verilen malumata göre yabancı de iken, müstahsilin mahnı tax)lunun .Öğretmen Gazetesi». bene en yüksek numarayı kazanıyor. memleketlerden ithal edilen yüz bii piyasa rayiclerinden daha ulerce çeşid nebat Amerikan top cuza satmak istemediği gorülBir kazada böyle bir gazetenin leşredilmesi, gazeteciliğimiz namı raklarına uydurulmuştur. Bunlar, müştür. Köylü, Koordinasyon ka ;a da bir kazanc sayılmalıdır. Ter iimdi Amerikanın ziraat istihsalâ rarları mucibince yapılan müib bakımından hszırlanacak bir ında mühim roller oynamaktadır bayaattan zarar görmemek için, mevzuatın boşluklarından istiazeteler sergisinde onu en başia ar. n fade yoluna sapmıştır. Tanlada ;örmenin sebebi budur. Herhalde bırakılan mahsule el konulmadıMeslekî teşekküller, gerek ferdî :âğıd bulma gibi maddî güçlükViliyette bufün büyük bir ğını öğrenen çiftçiler, satışa teşebbüslerle, gerek zümrevî cere er, gazeteyi çıkaranlan «az ve öz toplantı yapılıyor arzdan imtina ettikleri hububayanlarla bir defa kurulduktan son azı» düsturuna bağlı bulundurVilâyette yirmi be? d»ire müdürü ve ra yaşamak için hayli güçlüklere laktadu1. Boş ve manasız yazı en bütün kaymakamların işür«kile bugun, tı açık havada muhafazay^ çaİstihsal yerinde maruz kalrrlar. İçtimaî ahlâk sevi flasyonunun bulunduğu bir memle bir toplantı >»pıl»caktır. Bu toplantıda. lışmışlardır. yesi kemal haddine yakın bir dere kette bu düstur, pek isabetli görül !ç İşleri Bakanllğı tarafından vilayet stok edilen bu hububat yığmlalere teblig edilen yeni İlVer Kanununun rına "Koordinasyon dağları» adı ceye kavuşmamış muhitlerde bu melidir. tatbikatta göstefeceii şekiller üzerinde verilmiştir. Müstahsilin malını güçlükler daha büyüktür. Demek Istanbul Muallimler Birliği tara görüşmelerde buluhulacaktır. satmak hususunda gösterdiği ıskurmak çok kolay, fakat yaşatmak fından neşredilîn aylık • Bilgi. der Fransaya satüğunız tiftikler teksizlik, gıda maddeleri darlıpek güçtür. Bununla memleketigisi, daha başka çapta bir neşriyat Türk tif^klerini Fransada lşleyen üç ğından ileri gelen sıkıntıyı büsmizde kurulan muallim derneklebüyük fabrikadan ikisi faallyetlerini targanıdır. Oğretim mesleğinin yukbütün şiddetlendirmiştir. Ofisin rinin güçlük karşısmda bulunduğu:ek kültür ve maarif meselelerine til etmişlerdir. Bu fabrikalardan birinkâfi miktarda buğday temin enu söylemek istemiyorum. Bilâkis n başta yer veren >Bilei bir oa cisi, geçen sene memleketimizden aldıgı . her tarafta bu teşekküller büyük vima gittikçe mükemmelleşiyor. Sekond Kids kaliteli 10.000 kiloluk bir derek normal fiat üzerinden isbir ihtiyacı karşılamaktadır. Bu ion nüshalarda bir ilkmekteb ho parti tiftik çok kirli ve yağlı çıktıgı tihlâk ihtiyaclatını karşılıyabilve taranabilen kısımlannı trimge yap. teşekküllerin kurulduğu ve kurul asının «Mecmuada ne gibi yazılar raak için büyük rnasraf ve külfeflere mesi güçleşmiştir. Memleket için makta bulunduğu zamanlarda Ma ıkmasını istiyora.nuz?» sualine atlanmak mecburiyeünde kaldığı ci de, bir hububat karaborsası tearif Vekili olan Reşad Şemseddin .•erdiği cevab üzerine ilkmekteb hetle yeniden znübayaata geçmemege şekkül etmiştir. Sirer ile Tahsin Banguoğlu, çok şu derslerine aid nümuneler neşrine karar vermistir. Öteki fabrikm da simKoordinasyon tedbirlerinin urlu olarak teşkilâtlanma işini ko başlamış, 22 nci madde gibi öğret oilik alıcı 'mevkiinde değildir. Ücîincü laylaşnrmışlar ve kolaylaşürmakia menleri yakından ilgiîendiren ka fabrika geçenlerde her şeye rağmen muvaffakıyetsizliği, 1942 yazınmemleketimizden 30 milyon franklık bulunmuşlardır. Zira kendileri S nunlara dokunmuş, emeklilik ka tiftik' mübayaa etmiştir. Aynı müesse dan itibaren, hükumeti yeni ve nihayet hocalıktan bu yüksek ida nununda Karı koca öfretmenlcrin senin yeniden 20 milyon franklık tiftik cüretkâr tecrübelere sevketmiştir. Dr. Behçet Uz tecrübesi es• re makamına yükselmişlerdir. Gü durumu hakkında bir beyanname mübayaa edeçeği anlaşılmaktadır. nasında, köylünün malını gizlenün birinde gene hocalığa dön neşreylemî§tlr. K»yun eti ucuzluyor mesine meydan, ..bıraktnamak • dükleri zaman, vaktile takviyesini Koyun etleri. ucuzlamaya başlamış maksadile, fiatlar serbest bırarv arzu ettikleri teşkilâtın kucağına tır. Dür. bazı kasabların vitrinlerinde düşeceklerdir. Bazı yerlerde «öğAnkarada yakında bir Şuranın koyun etlerini 260 kuruşa sattıklarını kılmıştır. Mahsul darlığı âzam'î retmen. derneklerinin. ciddi ihti oplanacağını haber alırken, ou gdsteren etttartier görülmüştür. Bu acoz haddini bulduğu, sırada ahnan yacları karşıladığı işitiliyor. Mese Şur&nın müzakere edoceği mevzu luga Ticaret Bakanlığımn. evvelce 300 bu tedbir, gıda maddeleri fiatt>?ş koyunu. 150 bin başa indirmesi larının baş döndürücü bir süratlâ Sıvasta, Edirnede muallimlerin ların anl sahibi jlan öğrermer.lerin bir. hakkmdaki yeni kararı sebeb olmuş le yükselmesine sebebiyet vertoplantı ve eğlenme yerlerini biz bu suretle gerek teşkilâtlanma, ge tur. Dün Mezbahada 2000 koyun kesilzat bu teşekküHer vücude getirmiş rek neşriyat yapma itibariie şuur miştir. Bir hafia içinde koyun eti fiat miştir. 1943 baharında, hububat lerdir. Istanbulla Ankarada bu ih anmalan ve meslek meseleleri ü laıının daha da düşmesi bekJenmek fiatlarının seyrini gösteren indeks, harbden önceki seviyenin tiyac pek hissedilmediği için top zerinde seslrr'ni isitt'T'^l'ri veya tedir. lanma ve beraberce düşünme pek şittirmek islemeîeri, hakikî maarif Fransa, bizden hanı pamuk alıp, on beş mislini tecavüz etmiştir. Memleketin buğday ambarlarımümkün olamıyor, deniyor. Her ne mensublannı çok sevindirmelidir. işleyerek bize satacak nı teşkil eden mıntakalardan mal olursa olsun zamanla öğretici grup Bu teşkilâtlanma, mi'leilersrası mü Fransa Ticaret Bakanlığı, Türkiyelan, mesleki teşekküllerin yalnız nasebetler itibarile de artık bir za dcn pamuk ithal etmek üzere tacir'eri almağa çalışan belediye heyetle' moda ve gösterişi işi değil, bir ruret oluyor. Zira meselâ Nnesco. ne 150 milyon frank ayırmı«tır. Fransa I ri arasmdaki rekabet de, pahaşayış zarureü olduğunu hissedecek başka memleketlerde devletten ayrı şimdiik Turkiyeden alacağı ham pamu lılık cereyanım alevlendirmiştır. ğu. işlenmiş bir halde tekrar memleke Büyük vurgunlara yol açan ler, belki de ekonomik işlere girişe olarak hususî öğretmen teşekkülle timize ihrac edecektir. 194243 mevsimi, «Hacı ağalar» ceklerdir. Son zamanlarda bir «Öğ ri ve maarif cemiyetleri, kültür devri olarak vasıflandırılmıştır. 18 motörlü tren alacağız retmenler Bankası» ndan bahsedil dernekleri tarafından doiteklenmek Demiryolları İdaresi tarafından 18 Bir iki sene evvel beliren son mesi buna bir alâmet olsa gerek edir. Bizde ictimaî yapırruz itibarile trenin 1950 sonuna kadar mem sıkıntı safhası ise, Yedi Eylul tir. Bir gazete haberine göre yeni buna pek imkân yok. Hiç değilse motörlü lekeumize getirilmesi için teşebbüslere kararlarını takib eden icraatın kurulan «Eski Muhayibler Banka muallimler, devletin yaptığına yar geçilmiştir. Bu trenler Ankara Haydışına sı», Istanbul Muallimler Birliğine dıin etmelidirler. Son Unesco top darpeşa, Bandırma Izmir, Izmir Ay mahsulüdür. Memleket yapılan külliyetli hububat sevmüracaat ederek iş beraberliği yap lantısında muallim teşekki'Uerinden dın Nazilli arasında işleyecektir. kiyatı, halkın iaşe emniyetini temanın lüzumu üzerinde konuşma üç mümessilin umumi toplantı azaRize şilepinm seyahati minat altında tutan stokların ezemini hazırlanmasını istemiş bu ıklarına aynlması bu iş beraberliBir müddettenberi Amerikanın Fla rimesile neticelenmiştir. 1947 lunuyor. Esasen her muallim ye ğinin mukaddemesi olsa gerektir. delfiya limamnda bulunan Rize» şilepi dek zabit olduğuna, «Muharibler V götürmüş olduğu 4200 ton krom hamu mahsulünün beklenilen seviyeye lesini boşaltmış ve Kanadanın Gasoe erişememesi, Ofis tarafından yaBankası» da bütün muvazzaf ve Görülüyor ki mektebciliğimiz bu Umanına hareket etmiştir. Gemi oradsn yedek askerlerin bankcsı bulunduyükleyecegi maden direfi hamulesini ğuna göre işberaberliği fonnalite îünlerde üç aylık bir huzur ve din İngiltereye götürecek. sonrada Norveçenme devresine girerken eski çöbakımından da mümkün bir hale ten alacağı maden direklerini Zongulgelmektedir. Bütün bu gibi mese ^ülmüş halini kaybediyor, dağınık dağa getırecektir. leler, toplantı odalannın duvarlar hktan kurtuluyor, meslekî teşekTophane nhümında bir arasında kaldıkça kuvvetsiz bulu küllerin ekonomik ve kültürel vayaralama hâdisesi nacaktır. O halde bu düşünceier zifelerini hakkile ifa etmek için ortaya çıkan ve meslek teşekkülleriEvvelki gece Arif oğlu hamal Zafir yayma, mualhnı teşekküllerinin en nin her türlü siyasî tesirler hari adında evsiz barksır bir adam Tophane birinci vazifesi olmalıdır. cinde gelişrnesine mâni olan baa rıhtımına bağlı Galata romorkörüne girerek yatmak istemiştir. Motörün ateş ın zararlı ve alıkoyucu engellerle mü çisi Lutfi. kendisine mâni olnuk isteDemek oluyor ki meslek teşek :adele şuuruna sahib oluyor. Son yince aralarında kavga çıkmış. ateşçi, külleri, kuvvetlenmek için neşriya günlerde İstanbal Muallimler Bir Zafiri bajından demirle, Zafir de Lutorganlanna muhtacdırlar. Yirmi, liğinden vaki' bir iki istif anın sebe fiyi vücudünden çakı ile yaralamışlaryirmi beş, otuz sene evvelki Tür bini aydmlatmak üzere tarafımdan dır. Yaralılar Deniz hastanesine kaldıkiyede çok kuvvetli muallim mec hazırlanan etraflı bir raporda bu rımuşlardır. CAMİLERİMİZ . • mualan vardı. Maalesef bu organ mücadele şuuru bütün Ağaçtan düşenkr kuvvetile 7: BAIİ PAŞA CAMÜ Fati, lar yaşamadı veya yaşatılmadı jbjeküf bir tarzda belirtümektedir. Osküdarda Selimiye kışlası caddcsinde Şimdi yeniden bu gibi neşriyat va Bu neviden bir •eskilâtlanma cere 62 No. da oturan Rüstem Turan. çıktığı hin alt taraflarmda ve Yenibahçeye dut ağacmdaki dahn kırılmasile dü?e yakın bir yerdedir. Bali Paşa, Fasıtalarırun doğduğuna şahid oluyoyanı ve mücadele idealizmi bütün rek başından tehlikeli surette yaralan tihin oğlu iki nci Bayezidin vezirruz. Bunlardan bir kısmı husus Türkiye muallimlerini bir araya mıştır. lerinden ve Bayezidin kızının kozevatın ;ıkardığı, bir kısmı meslek Gene Üsküdarda Cami sokağında 23 cası idi. topladığı gün öğreticiler dünyası teşekküllerinin neşrettiği gazete v daha ferah bir hajaya ka%uşacak. numarada oturan 11 yasındaki Yavuz Sağlığında camii ikmal edemedimecmualardır. Birinci grupa girenTemel de çıktığı ağaçtan düşerek vüler arasmda «Temel» (îstanbulda) kendi meselelerini «aşağı» dan cudünün muhtelii yerlerinden ağırca ğinden karısı 1504 te bitirmiştir. •Öğretmen» (Ankarada). «Öğret \ukan» ya telkin yolu üe halle yaralanmıştır. Bu camie 15,000 altın sarfblunduğu men Gazetesi» (Tireboluda) zikre» doğru bir adım atacakür. Bilhassa 9 yaşında bir çocuk rivayet olunur. Mimar Sinanrn tezdilebilir. İkinci grupa dahil organ «yukarı» nin, ysni maarif idaresikeresinde bu camiin de adı geçhavuzda boğuldu ların başında İstanbul Muallimle nin böyle bir adımı istediği. anketŞehremininde Kürkçü Bostan soka mektedir. Halbuki Sinan, Yavuz ler yaparak. komisyonlar kurarak ğında 20 numaralı evde oturan Halil Sultan Selim zamanmda ve 1512 Birîiğinin üç senedenberi neşrettiği. hakikatte yirmi sene evvelki «Is bu adımın atılmasma rehberlik et isminde birinin «vine misafir olarak tarihinde İstanbula gelmiştir. Buna tanbul Muallimler Mecmuası» n\ tiği bir zam?.nda mek'eb hocalarına gelmiş olan 9 yasındaki Kadri Can ev nazaran bu camii onun insa etmevelki akşam üzeri evin önÜRde bulunan devamı olan (Bilgi) mecmuası ge düşen toplanma ve beraberce mes bostanın havuzuna düşmüş, boğularak nüş olması lâzun gelmektedir. Bilâlir. Daha sonra «Sanat Mektebleı lek işlerini görüşme işi de k l ölmüştür. hare Jpmir ve tecdid etmiş olması Mezunlan Cemiyeti» nin neşrettiği laşrruş bulunacaktır. muhtemeldir. Atkadaşını yaraladı ve tertib, tahrir bakımından çok Balatta Macarlar Yokuşunda 7/3 nu Bugün cami harab bir haldedir. mükemmel olan (Teknisyenlerin maralı evde oturan Ismail. akrabası çökmüş, revakları ve miSesi), «Muallim ^.eütebi Mezunlan İSMET TÜRKER | \ Bayramla Baalt otobüs durağında kav Kubbesi gaya tutuşmuş ve hasmını bıçakla dört naresi yıkılmısür. Cemiyeti» nin çıicardığı 'Öğretmen Ue yerinden ağır surette yaralamıştır. Hüsrev Paşa Türbesi dergisi var. Son günlerde Ankara' Topçu Yzb. Verem hastalannın teşekkürü Bu camiden biraz daha aşağı tadaki federasyonun neşre başladığı Verem Savaş Demeğinin Erenköyün rafta Mimar Sinanın en mutena «Birlik» gazetesi de bu seriye ka> ABDULLAH GÜRLER deki sanatoryomunda tedavi gören has eserlerinden Hüsrev Paşa Türbesi tılmış bulunuyor Gerek ismini zik Nişanlandılar. talardan aldığımız bir mektubda, kenrettigim bu gazete ve dergiler, ge dilerine bir konser vermek suretile ne bulunmaktadır. Sekiz köşeli ve iki 2 Temmuz 1949 Pendik rek diğerleri, son senelerin mesle şeli saatler yaş»tmış olan ses sanatkârı kat pencereli olan bu yüksek feinaHamiyet Yüceses, Müzeyyen Senar Işıl. nm üstünde bir kubbesi de vardır. kî teşkiîâtlanma şuurunu kuvvet ve arkadaşlanna. ayrıca kültür filmleri Saçak tezyinatı ve percere köşeleri • lerHiıecek en mükemmel vasıta gösteren İngiltere Kültür Heyetine te büyük bir himmet eseridir. Kapışekkür edilmektedir. lardır. B ınlar r nî teşki âtın işin smdaki^ kitabeden 1545 tarihinda ve vazifclerini kolaylaştıracaktır inşa edilmiş olduğu anlaşılmaktadırYemek tevzii müesseseHakikî bir m=Tif hareketinin «yu Küçük Haberler sine abone oluısanız, sayfikarı» dan «sşağı» ya değil, bilâki yenizde yalnız rahat etmiş NAMAZ VAKİTLERÎ «alt» tan «yıuîarı> ya doğru bir çı • NİŞANTAŞI Genclik Kulübü Başolmakla kalmaz. aynı zamankanlığından: Kulübümüzün yıllık îconkış ve yükseliş olduğunu düşünen da arzu ettiğiniz yemekleri gresi, 9 temmuz 949 cumartefi junü her msnrifçi. bu nejriyatı büyül saat 18 de Şişli Ualkevi salonunda topseçmek suretile isterilize ve bir sevin"ie k=>'Ş!İamau, onun ya lanacağından sayın üyelerimlzin te«mühürlü sefartaslar içinde en yıhna sahjsını genıs'r'm'ğe çahj rifleri rica olunur. , nefis yemekleri yemiş olurmah. bizzat parasile. kaîemi'e onla V. I 5.34 13.18^ 17.18,20.44 22.46 3.1^. •ir BEBEK Küçüksu arasında araba sunuz, Tel: 84474. rın kıu v'tlenmesine yardım etme \ apuru seferlerine dünden iübaren ba;E. ] 8.49 4.33 8.34 12 00 2.02 6.?0 larunlstır. Udjr. fiatlan üzerindeki tesiri Dr. Feridun pılan mübayaaların aksamasını mucib olmuştur. Köylü, az para veren ve tediye güçlükleri çıkartan Ofise mahsulünü satmak hususunda tereddüde düşmüştür. Ofis mübayaatının stok açığını kapatamaması, geçen sene memlekette ekmeksiz kalmak tehlikesıni yaratmıştır. Bu sene, hububat fiatlarında değişiklik olmıyacağı ilân edilmiştir. Resmî Gazetede mevcud tafsilâta göre, hububat eski fiatlarla müstahsilden satın alınacak ve muayyen bölgelerde çiftçiye himaye ve teşvik primleri ödenecektir. Tasavvur edilen sistem, bereketli mahsul yıllarmda fiat düşüklüğünü önlemeğe hizmet edebilir. Fakat bu mübayaa mekanizmasının az mahsul devrelerinde ârızasız işlemesine imkân yoktur. Fena mahsul yıllarında, çiftçinin iki ihtimal ile karşılaştığı göze çarpmaktadır. Hububat mahsulü ziraatle uğraşan nüfusu beslemeğe kifayet etmedıği hallerde, iktisadî hayatm şiddetli sarsıntılara maruz kalması mukadderdir. Kıtlık hâdisesinden en fazla müteessir olan, küçük çiftçi sınıfıdır. Ufak toprak parçalarını işleten aileler, mahsulden mühim bir kısmını kendi zatî ihtiyaclarına ayırmak m'ecburiyetindedirler. Kıtlık devrelerinde, geçimini küçük ve yaygın ziraat işletmelerinden temin eden nüfusun boğazından keserek piyasaya satış yapmağa imkân bulamadığı görülmektedir. Hattâ bazan açlık tehlikesi de belirmektedir. İrlanda, Hindistan ve Çin gibi küçük işletme sisteminin hâkim mevki tuttuğu memleketlerde, mahsul kifayetsizliğinin tarihe geçmiş açlık facialanna sebebiyet verdiği malumdur. Türkiyede de, toprak mülkiyetini parçalamağı hedef tutan 4753 sayılı kanunun tatbikatı ilerlediği nisbette. iktisadî bünyemizin ziraî buhranlara karşı daha fazla hassasiyet kazanması beklenebtlir. Çiftçinin zirai ihtiyaclarını karşıladıktan sonra piyasaya mu tad miktardan az mahsul arzettiği hallerde ise, tamamile farklı bir vaziyet ortaya çıkmaktadır. Ziraat bölgelerinden istihlâk pazarlarına sevkedilen hububat düşük bir hacim arzettiği vakit, fiatlarm pahalıiandığı görülmektedir. İktisadî hayatın şayanı dikkat hususiyetlerinden birini tebarüz ettiren King kanununa» göre, mahsul Yazan Ergin miktarı adedî tenasübe tâbi olarak azaldığı zaman, fiatlar hendesî bir silsile takib ederek yükselmektedir. Bu itibarla, mah sul kifayetsizliği aşırı bir seviyeye indiği hallerde hububat satışlarının hasılâtı bereket senelerinde rastlanmamış yekunlara erişmektedir. Kıtlık derecesini bulmıyan az mahsul, çiftçiye vasatın üstünde bir kazanc sağlamaktadır. Ziraat tarihinin vurgun safhaları, istihlâk piyasalarına gönderilen mahsulün ihtiyacları tatmin edemediği devrelere rastlar. Röpke, düşük istihsal mevsimlerinin çiftçilere temin edebileceği menfaati tipik bir misal ile belirtmektedir. Takriben 30 sene önce, «Anthonomos Grandis« adında bir böcek Şimalî Amerikadaki pamuk tarlalarında ağır tahribat yapmıştı. Ziraatçıler, bu haşere tarafından yapılan zararların ehemmiyeti karşısında endişeye düşmüşlerdi. Fakat neticede, beklenmiyen bir vaziyet meydan a gelmiştir. Mahsulün azlığı fiatları «King kanununa. > tâbi olarak tahrik etmiş ve pamuk ziraatinin sağladığı gelir yekunu mazideki bütün rekorlan kırmıştır. Bunun üzerine, Alabama çiftçileri, kendilerini servete kavuşturan bu «zar rarlı böceku şerefine 1919 da bir âbide dikmişlerdir. Memleketimizde de, 1942 senesindeki vaziyet, kifayetsiz mahsul vaziyetinin çiftçilere bazan normal Bu suali cevablandırmak için mevsimlerden daha fazla mençevirmek faat temin edebileceğine delil gözlerimizi maziye kâfidir. Geçen senelerde aylarca dir. müddet ekmekler bozuk çıkmışKing kanununun tezahürleri, tı. Gazeteler hamurun çeşnisintesirlerini yalnız toprak ekono den ve bazı yerlerde ahlat ekmisinin hududları içine inhisar meği yendiğinden şikâyet etmişettirmemektedir. Az mahsul ve lerdi. Resmî makamlar ise, bu fazla kâr senelerinde, piyasada şikâyetlerin doğru olmadığını mevcud iştira kuvvetinden mü ileri sürmüşlerdi. Arada sırada, him bir kısmı şehirlerden köy pahalılığın zararları ve veremin lere doğru akmaktadır. Fakat is tahribatı hakkında feryadlar tihsal ârızaları dolayısile ziraî yükselmişti. Ziraî teçhizat malgelirlerde husule gelen istisnai zemesinin fiatlarındaki ifrat, artış, diğer içtimaî zümrelerin çiftçinin eline . geçen paradan aleyhine tecelli etmektedir. İk faydalanarak istihsal usullerini tisadçılsr, kifayetsiz mahsul dev ıslah etmesine meydan bırakmarelerinin ticaret ve sanayi saha mıştı. Gıda masraflannın yüklarında ekseriya mehfî' aksül sekliği. ihracat maddelerinin ma âmeller yarattığını söylemekte liyeti üzerinde de akisler uyandiıler. Memleketimizde, 1942 de dırmıştı. Halk, ucuzluktan ve şahid olduğumuz hâdiseler ise, iktidar muvaffakıyetten ümidibu mütaleâyı tamamile teyid e ni kesmişti. Tedavüldeki para decek mahiyette değildir. Köy hacmini daraltmak ve bütçe lümüz, o mevsim kazandığı pa masraflarını kısmak suretile arz rayı )•••'*' pazarlarında sürat ve taleb muvazenesini tashih zale ezmek hususunda büyük bir ruretinden bahseden iktisadçılatehalük göstermiştir. Ziraî nü rın sesi ise, sadece boş bir kubfusun elinde toplanan iştira kuv bede akis uyandırmıştı veti, anî surette patlak veren bir istihlâk hümmgsı r de ticaret erbabı tarafından istirdad edilmiştir. 1949 mahsulünün bereketsiz olacağma dair ileri sürülen mütalealardan, çoğu, göz kararile yapılan tahminlere müsteniddır. Malumatımıza nazaran, yağmur miktarını ve ekim sahalannı dik kate alarak hazırlanan tek müsbet etüd, Yük. Müh. Muhiddin Kulinin eseridir. Henüz gazetelerde neşredilmiyen bu tetkikte ileri sürülen ihtimaller ile istihsal mıntakalarından gelen haberler arasında ahenk göze çarp maktadır. Tahminler ve haberler hâdiselerin tekzibine maruz kalmadığı takdirde, önümüzdeki mevsim memleketimizde hububat fiatlarının yükselmesi bek lenebilir. Jules Gourdault, on yedinci asırda Fransada takib edilen ziraat siyasetini anlatırken, hükumet adamlarımn iklim şartlarını ve yağmur rejimini dikkate almıyan bir zihniyetle hareket ettiklerini yazmektadır. Aynı söz, Türkiyede hububat fıatlarile '"kalı resmî kararlar hakkında da tekrarlanabilir. Ofis stokları istihsal açığını telâfi edemiyecek seviyeye düştüğü an dan itibaren, memleketimizde fiat yükselişini durduracak hıç bir kuvvet yoktur. Hükumet, elinde mahsul vaziyeti hakkında sıhhatli malumat bulunmadığı halde, hububat fiatlannı masa başmda kararlaştırmak' yoluna gitmiştir. Fakat resmi fiatlar çiftçiyi tatmin etmez ve bu yüzden mahsulün piyasaya arzı sun'i bir tahdide maruz kalırsa ne olacaktır. Sovyet Genelkurmayının içyüzü: 9 Üniversite talebelerinin Orta Doğu seyahati İstanbul Üniversitesi öğrencilerinden kırk kişilik bir öğrenci kafilesi. Edebiyat Fakultesi Talebe Cemiyeti Başkanı Şerafeddin Bdykalın başkanlığmda. tetkiklerde bulunmak üzere bu sabah 8.50 trenile bir Orta Doğu gefcisirifl çıkacaktır. Bu gezide Şam. Haleb. Lüb« nan ve Trablus ziyaret edilccektir. Ka« file "ile birlikte. Edebiyat Fakultesi profesörlerinden Prof. Besim Darkot. Prof. Ahnıed Ardel ve Doçent Dr. Sırrı Erinç de gitmektedir. RAMAZAN: 7 Yazan: Sovyel Genelkurmay İstihbaraf Şeflerinden İvan Krilov 2 nisan 1941 salı günü geç vakit Krotov'a rasladım. Hükumetin bir çok sırlarına vâkıf olan bu arkadaş o gün bana yeni bir haber verdi: c Politburo ikiye ayrüdı. Sebeb Şapojnikov'un bitaraflıktan aynlmamız hakkmdaki ısran. Kalinin, Mikoyan, Jdanov, Voznesenskiy ve Şçerbankov, Andreyev Genelkurmay başkanından tarafa. Stalin mütereddid. Molotov da tereddüd eder gibi. Perşembe günü parti merkez idare heyetinin Moskovada bulunan azası ile Harkov, Leningrad, Tiflis, Ural ve Volga bölgelerinden gelecek aza olağanüstü toplanacaklar, bu hususta karar vsrecekler. Şapojnikov'un kazanacağma eminim. Çünkü Politburo'dan olmayıp da merkez i<îare heyetinden olan bir çok kimseler var ki harbe girmemize taraftardırlar. Meselâ, Mareşal Budyeniy bunlardan biri. Toplantıda Vişinskiy de bulunacak ve Genelkurmay başkanını destekliyecek. « Berya ne fikirde?> € Aleyhte» < Peki, bu mesele hakkında bizim Berlindeki adamımM ne diyor?» « Son günlerde pek haber alamıyoni2.> Burada, ne zamandanberi zihnimi işgal eden suali sormaktan kendimi alamadım: * « Söylesene, Allah aşkına, naziler arasmdaki casusumuz kim? Bunun Hitler, Göring, Goeibbels, Himmler, Hess ve Bormann gfti en ileri gelen nazi şeflerinden biri olduğu söyleniyor. Hitler olmadığı muhakkak» Arkadaşıra gülümsedi. • Göring, Göbbels ve Himmler olmadığını da söyliyebilirim> « O halde. Hessle Bormann kalıyor. Bu ikisinden hangisi?» « Bunlardan birini daha istisna edebilirsin.» Krotov açıkça söylemekten çekiniyordu. Fakat bununla «birincisini istisna edebilirsin» demek istediği belli idi, O halde, anlaşılıyordu: Nazi şefleri arasında bize «muhbirlik» eden, Martin Bormann'dan başkası değildi. Stalifl'in dolambaçh sözleri Rusya ile Yugoslavya arasmdaki anlaşma 5 nisanda imza edilecekti' Halbuki o gün geldiği zaman öğrendik ki imza merasimi ertesi gün yapılacaktı. Staiin, Almanları kızdırmak istememiş ve Yugoslavya ile yapılan anlaşmayı nazi orduları Yugoslavyaya karşı harekete geçtikten sonra imzalamayı daha münaşiK görmüştü. İmza merasimlnde Staiin pex keyifli görünüyordu. Bir aralık, Yugoslav mümessiüne hitaben şunları söyledi: « Kan ve din bakımından kardeşiz. Bundan sonra memleketlerimizi birbirinden hiç bir şey ayıramıyacak. Ordunuzun Almanlara karşı uzun müddet mukavemet edeceğini umarım. Çünkü sizin öyle dağlarınız ve ormanlannız yar ki zırhlı otomobiller sökemez. İyi bir çete harbi yapabilirsiniz.» O zaman Yugoslav mümessili Gabriloviç: «İngiltere bize yardım edeceğine dair resmen söz verdi» dedi. «Şayed İngiliz kıt'aları bjzim topraklarımıza çrkacak olurlarsa siz ne yapacaksınız?> Staiin buna doğrudan doğruya cevab yermedi: « Ingilizlerln karaya asker çıkarmalarma ihtiyac bırakmıyacak kadar kuvvetli bir mukavemet gösterebilirseniz ordunuz liyakatini ispat etmiş olur. Sovyetler Birliği halkı sizlere karşı daima yajpnük duyacaktır.» Gabriloviç, Stalin'in ağnndan bir yardım sözü almaJk istemiş, fakat buna muvaffak olamamıştı. Etrafına bakındı ve Genelkurmay başkanmın bulunmadığını görünce sebebini sordu: Voroşilov: «Hasta» diye cevab verdi. Halbuki bir gün evvel Şapojnikov'u dakesinde görmüştüm. Gabriloviç: ^Her halde ağır hasta değil ya?» diye sordu. Voroşilov: «Hayır» dedi, «sadece bir bahar nezlesi» Bunun üzerine Staiin işaret verdi, imza merasimi başladı. Ondan sonra Molotov ayağa kalktı: « Şimdi işbaşına!» dedi Harb zor bü iştir. Çalışmak, çalışmak, çok çalışmak lâzımdır!» Gabiloviç de ayağa kalktı: « Biz Yugoslavlar vatanınuz uğruna ölmeye hazırız!» dedi. ı Staiin haç, put çıkanyor! Bundan sonra tebrikler başladı. O zaman tuhaf bir şey gördüm: Staiin .Gabriloviç'in yanına gitti, elini srktı. Sonra sağdan sola bir haçput işareti yaptı. Bu şekilde haç çıkarmak Ruslarla harblerde müşterek olan ortodoks usulü idi Staiin bu hareketile Yugoslav mümessilini takdis ediyor gibiydiBunu görünce Mikoyan mendilini yüzüne kapadı. Sozde öksürüyordu. Fakat ben onun gülmemek için böyle yaptığını anlamıştımKatolik Ermeni olan Mikoyan, Stalin'in bu hareketini pek garib karşılamıştı. Tuhafına giden şeyler karşısında kahkahalarla bosanmak onun âdeti olduğunu hepimü büirdik . Türk elcisinin sözleri 9 nisan çarşamba günü Türkiyenin Moskova büyük elçiliği başkâtibi Haydar Aktay'la karşılaştımBeni o akşam için büyük elçinin evine çağırâı. Tiiric büyük elçisi, Yugoslav Alman harbinden bahsederek şöyle dedi: « Gerek Sırblar, gerek Yunanlılar büyük bir darbeye uğradılar Alman ordulan baş döndürücü süratle zafer kazanıyor. Selânik işgal edildi, Yugoslavlar geri çekiliyorlar. Ankaradan telgraf aldun, Bakanlar Kurulu toplantısmda bulunmak üzere acele çağırıyorlar» « Sizin Yugoslavlarla bir ittifak anlaşmanıi vardı galiba» dedim. « O anlaşma bugünkü durumdan farklı vaziyetler içindir» diye cevab verdi. Arkasi Sa, i, Sü. lde Naxiler arasmdaki Sovyet casusu IIIIIIIIIIIIIIIUIIIIIIIIIIIIIIIIIIIİIIIIII Çıktı. Meraklı, eğlenceli ve fsydah bir eserdir. Beğenmiyenlerin paraları geri verilir. Yeni seri, 1 numaradan başlar. A. J. Cronin >in MAZİYİ UNITTMAK LAZIM Çe'ren: Vahdet GiUtekin Arif Bolat Kitabe\d 300 Krş. Maliye Bakanltğı Başhukuk Müşaviri yaratüğl bir şaheser daha SADIK ARDA'nın Gelir Vergisi Kanunu İZAHLARI Çıkmış tır. Tevzi Yerleri: Ankarada AKBA, İstanbulda İNKİLÂP Kitabevleridir. ı EKREM YECEN \ CUNHDRİYET Nüshası Abone şeraiti Bir aylık Üç aylık Altı ayhk Senelüs 10 ku rurkiy» l£ln 800 Ki 800 . 1500 • 2800 . . i <ıur BarJe İçin 600 Kr. 1600 » 2900 > 5400 > K K A T Gazetemize u'.naerüen evrak ve yaztlaı nejredikın edilmesin iade oZunmoz Üârilardaü iaesuliyei Isabul
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle