Katalog

c ; , * " .1. 7 T r BÎR DAKİKA : \ Bayar, dün Kastamonuda hükumete cevab verdi Bajfaraft 1 inci sahıfede ma raporu okundu Delegeler, tenkidlerıni yaptılar, II Başkanı cevab verdi Sonra alkışlar arasmda Celâl Bayar kiirsuve gelerek bır buçuk saat kadar suren nutkunda bır ço* mem'eket meselelerıne temas etti Iktısadî durumun bozukluğundan bahsederken« Üç ay ilerisini goremıyen bır hükumetm «ben hukumetım'» demeğe hakkı yoktur » Seçim mevzuunda hükumete cevab Ceîâl Bayar. bundan sonra seçun meselesi uzerinde durarak sozlerıne şoyle devam etü « Başbakan yardımcısmın, gerek matbuatta, gerek Meclıs kursusunde, Matbuat Umum Mudurluğu kadrosunun muzakerest sırasında bu mevzu hakkındaki ifadeleri, benı, huzurunuzda bu meseleden tekrar bahsetmek mecburıvetınde bırakti. Karşunızdakılerın. sırf Demok rat Partiyı siyasî bır taktık takıb ederek Seçim Kanununun tadılı meselesinde bızı suçlandırmağa çalışmasmdaki ınsafsızlığın ve mantıksızlığın mahiyetıni huzurunuzda ızah edeceğim: Seçim Kanununda tadilâtın geciktirilmesi karşısında Aziz vatandaşlarım, memleketin hakikî manasıle demokratık bır tekâmiıle muhtac olduğuna inandığını her vesıle ıle tekrar eden bir hukumet, eğer samimî ıse demokrasinin temeli olan Seçim Kanunu meselesini her şevden evvel ele almaya ve umumî efkâra emnivet verebilmek için bunu suratle netıcelendirmeye mecburdur Avlardanberi iktldarda bulundt ğu halde bugunku Seçim Kanununda emniyet verici baa kuçuk tadıller vapma>i bıle ancak Demokrat Partının ara seçunlere girmesı şartına talık eden bir hukumetin demokratik inkişafa samımiyetle taraftar olduğuna inanmak ne derece kabıldır, takdirinize havale edenm. Biz, Seçim Kanununda yapılacak emniyet verici tadılleruı böyle bır nevi pazarlık mevzuu addedılmesıni, demokratik rejunlerın siyasî teamüllerine tamamıle aykırı göruyoruz. Hele siyasî partılerin mutlaka ara seçimlere katılmak mecburiyetinde bulunduklart ve aksı takdırde onlara «anarşist» sıfatı verıleceği hakkındaki garib iddianın, bugün mesul bır ağızdan çıkabılmesıni ıse büsbiıhuı garib ve manasız buluyoruz. D. P. ara seçimlere niçin girmi>or? Arkadaşlar, muhtelıf vesilelerle söylemiş olduğum gıbi Demokrat Partı, umumî seçımlerin bu kadar vaklaşmış olduğu bır zamanda 15 20 munhal mebusluk için seçimler yapılmasını, gerek maddî, gerek manevî bakımlaıdan lüzumsuz gdrmektedır Bunun sıyasî efkârda vukua gelen değışıkhkleri anlamak bakımmdan favdah olacağı hakkında yurutulen mulâhazalara karşı çok kuvvetli tenkıdler ileri surulebilu. Fakat, ben burada tafsılâta ginşmevı lüzumsuz goruvorum lleride, Anavasa uzerinde yapılması gereken t?dıller bahis mevzuu olurken şımdıkı Anayasada pek vaz'h olmnan t u madc'enın, arzettığmı noktaı nazara gore tadihni teklıf edecegız Bu izahattan maksadım, ara seçimlere gırmcmek hakkındaki lîaranm ?ın sı\asî bır taktık degıl, Dir prensıo meselesi olduğunu anlatmaktır Umumî efkâıın bu prenSID me'ele^ınde bızımle beraber olduğu me\dan'Iadır Umumî Seçim Meccllesi Sevgılı yurddaş'arım, memleketimızın bugunku şartlanna ve uç yıldanbeıi geçirdığımiz çok acı seçim tecrubelerıne gore her manasıle emm>etı sağlavacak ve mıllî vacdanı tatmın edecek demokratik bir Seçim Kanunu yapmak muşkul mr şey değıldır Garb demokrasılerinin bu husustakı uzun tecrubelerinden de favdalanarak boyle bir kanun vucude getırebılecek mutehassıslarımız da vardır Bu, boyle iken, yalnız Mıllet Mechsı değıl, hattâ muhtar, beledıye ve il genel meclıs secimlerını de emnıjet altına alacak hukumlerı muhtevı bir Umumî Seçim Mecellesı vucude getirmek hususunda hukumetın hâlâ cıddî oir faalıv ete geçmemesmın sebeblerini bır turlü anlayamıj oruz. Mahiyeti, tecrubelerle sabit olan bugunku Seçim Kanununda bir, iki kuçuk tadıl yaparak, onunla yeni bir tecrubeve daha kalkışmak iddıası ıse, bıze hiç de ciddî gordnmüyor. Oyle anlaşılıyor ki, 21 temmuz s«çimlerındenberi biıtun seçimlere hâkim olan eski zıhniyet değışmedıkçe butun bu tecrubelerden hiç bir musbet netice çıkmıyacaktır. Hükumete hitab Lüzumsuz bir asabiyete kapılarak Demokrat Partiyi Seçim Kanunu meselesınde umumî efkâr karşısında suçlu çıkarmağa çalıjan sayın Gunaltav kabinesine açık kalble hitab edıyorunv Memleketteki butun seçimleri kat'î teminat altına alacak demokratik bir Umumî Seçim Mecellesi vucude getirmek için cıddî \e samimî olarak hemen faalıye*e geçsuıler. Demokrat Parti, butun mılletın şiddetle hasretini çektiği bu kanunun, demokrasimizin temelıni teşkil edecek olan bu mecellenin meydana gelmesinde bütun kuvvetı'e işbirliği yapacaktır. Memleket menfaati ve mıllî ıradenin tecellısinı tek gaye bılen Demokrat Partı içm Seçim Kanunu, mıllî bir davadır. Yoksa siyasî bir taktık mevzuu değıl» Celâl Bayar. bundan sonra tnuvazaa iddıalarına cevab vermiş ve dın mevzuu uzerinde konuşmuştur. Kongreje saat 12 de ara verilmiş. Celâl Bayar ve Koprulu yemeği muteakıb Ankaıaya müteveccıhen Kastaminudan avrılmışlardır. Bayar, bu sabah Eskişehire Rİdi> or Ankara 27 (Telefonla) Bu akşam saat 20 de şehrımıze ddnen Celâl Bayar ve arkadaşları yarın sabah motorlu trenle ve ü kongresmde bulunmak uzere Eskişehre hareket edeceklerdir. Kardeş Efganistanın istiklâl bayramı ?rdeş ve dost Efgsnistan dun istiklâlinin otıız bi. rinci yılını kutlamış ve bu münasebetle başşehrimizde de merasim yapdmıştır. Efganistanın ohız bir yıl bnce tam istiklâline nasıl kavuştuğunu idrak eden nesle mensub olduğumuı için aziz kardein;i/in o zamandan bu zamana kadar gecirdiği bütun safhslarj da takib etmiş ve onun ilerlemefc ve tekâmul etmek, dünya fbffletleri arasında lâj ı k olduğu nrevkir ahnak icin sarfettiğt büyuk gsyreti de sevinc ve iMharia karşdamış bu'ıınuv oruz. Kardeş Efganistanın istiklâl savaşmı vapüğı ve kazandığı sıra bizim 6" Tstiklâl Sav asına giriştışımiz sıraya rastlar. Bu iki kardeş ve dost memleket. o zaman birbirine bağrmı açmış ve birbirini destekleınış, o kara punlerden başlayarak ilvisi arasmda saelam ve asla yıpranmaz bir dostlnk kunılmııştur. Tabüdir ki iki memleket arasındaki sevgi ve «avçı yalnız 31 vıl evvel baslamamış,ur Bunun daha cok eaki ve iki memleket arasındaki tmîh birliçinin derinliklerine rîalaa gelenekleri ve cecmişl var(i'r. İki memleketin iftihar ettiği nıoe tarihî srmalar var ki ikisinin de muşterek malıdır ve Mahmudu GasnevTvi anmak bunu isbata veter. O Mahmudu Gaznevi ki butun şark edebivatının Snltan Mahmudadnr. Sultan Mahmud. denildi mi, padişahlığı butıin kemalile, hükumdarlığı butun adaletile. insanlık icablannı bütun euzelliğile ^aşatan sima demektir. Attar, Sadi ve Mevlana çıbi ebedî şahsivetler Sultan Mahmudu bütun şan ve şcrefile yaşabrlar ve onu yaşatmakla iki memleket arasındaki en canlı iştirak noktalannı, en sevimli tarih sabJfelerini, en muhtpşem mazi geleneklerini ihva ederler. iki memleket arasındaki müşterek tarih bağlantılan bn derece knvvetli ve bn derece samimidir. Maziyi bir tarafa brrak?cak olursak üa memleketin veni uvanış ve >eni doğuş devrelerinde daima elele vermiş olduklannj ve daima aynı gaye ve hedefi gozettiklerinl goruriiz ki. bu da ma7İlerini hale geçiren ve aralannda en samimî kardeşliğin hukum surmesine jardım eden uğurdrr Bugunku Efgani^tan. Asyanm havatında gittikce daha f?7İa phemmivet kazanan bir memlekettir İngilterenin Hitıdistana hâkim olduğu sıralarda I f;anUtan Britan\a Imparatorlueile bir etat taınpoon durumunda idi Bı!t1n%anın Hindi'tan istik'âlini tanımasile ve Pakistanm Ilındi>tandan avıı'ıpıak bir I«1âm hukumeti Vumıasile Efgani^tan arkasını İslâm âlemine davavan ve nııfuz mıntaV a«ı olmaktan tamami'e kurtnlan bir memleket ohnuştur Efeanistan ıle Pakistan arasında hudud meseleleri >üzunden arasıra bir takun hrdKclcı vuku buluvorsa da bunların trelip pecici mRİıijet'p o'öuğu çuphe goınrmez. Çunku bu iki memleket her husu'ta birbirini desteklevecek iki kaıdt^ knvvcitnlcr ve bu pspsli hakikat hic bır hâdhe v ı 'i ııdcn dreı nıncccV tîr Bu iki dr''"tin eVte vermeieri Ortasarkm sulhu he^abma j buvuk bir destek teskıl edecek ve bu destek kendini nı l!et!c."?sı bacok derinden hisscıtırccekur. Elhasıl daima daha parlak Kr Istikbalc ilerlejen aziz kardeş Efganistanı. istiklâl bavramıııda hararet ve hevecan'ı selâmlar ve majeste Tahir Han HazrcÜcnnin memleketini mukadrlcr olan istıkbalinin şahikalanna kavuşturmasını temenni edenz Onıer Rıza DOĞRl'I Dörtler Konferansı bir çıkmaza giriyor Ba^firnft 1 tfict sahifedt Schuman, ve Mıster Acheson tarafmdan bu jolda tekrar edılen suallere cevaben daha evvelkı oturumlarda soyledıklerıne bir şey ılâve etmemiştır. Sov>et Bırlığı Dış Işlen Bakanı, daha bncekı tekliflerıni tekrarlamış, dortlu kontrolun yenıden kurulmasını ve bazı yetkıleri haız olmak uzere bir Alman devlet şurasının kurulmasını ıstemış; teklıüerinin Alman birlığıni kurmak yolunda ük merhaleyı teşkıl ettiğını söylemiş, bu sözlerın tenkıd ıle karşüanması iızerme Batıh Bakanların kendı teklıflerını ızah etmelennı ıstemıştır Otnrumun sonuna doğru Mıster Acheson, Almanyanın kontrolu bahsı uzerınde anlaşma ımkânı bulunraadığı noktasmm belırdığini enlptmış \e Almanya mpselesıle ılgılı mcelelerın, bılhassa ıktısadî meselelerın ve tamırat bahsmın konuşulmasını teklıf etmışt'r Ivi haber alan çevrelere göre korferans, şımdıkı yolda devam ettıjı takdırde ömrü. uzun olmıyacakiar. Bu yözden Batılı devletlerın mukabil teklıflerde bulunmaları pek muhtemeldır. Çunkü Batılı devletler de Batı ve Doğu Almanya bırlığı içın bir plân hazırlamışlardır. Bu plânın Ruslara eunuknası giin meselesidir. Konf erans yarın saat ikide toplanacaktır. Reuter'ın sıyasî muharrırine göre durum, şu mahıyettedir: «Batılı müşahıdler, Dış Işleri Bakanlan konferansııun Almanya hakkında tam bir sıyasî anlaşmaya varmasını varıd gormedıklerıni büdırmektedırler. «Aynı müşahıdler, Batı ve Doğu Almanya arasında ticarî münasebetlerı temın edecek amelî kıymette bir ıktısadî anlaşmanın akdını daha muhtemel gormektedırler « Daıly Telegraph'ın konferansı takıb eden muharnrıne gore Batıb devletler bugun ve yarın Ruslara «ya konferansın devammı temm edecek teklıfler takdım ed n, yahud konferansı bırakıp memleketlerımıze donelım » dıyeceklerdır. Protesto mitingleri Baıtaraft 1 itıci sahıfede dan sonra Yemşehirdekı Zafer meydanına gelen kafile, burada tevakkuf etti ve bir saatten fazla sxıren mrUıklar söylendi Bundan sonra, Bulvan taiklben TJlus mejdanma yörîSyen gender, meydanda toplanan binlerc« insan tarafmdan karşılandı. Buradaki nutuldardan sonra da kalafealık. Anafartalar caddesinı takiben Sarr.anpazanna gitti ve sukuneüe dağıldı. Hıçbır hâdise veya taşkınlık gonılınedı. Sadece Uhıs meydanında, hâdise bile denmiyecek bir veziyet oldu Mıtıngın buradakı kısmına îstıklâl marşı ile başlandığı sırada Basın ve Yaym Umum Müdurlüğü binasına bayrak çekıldıği goruldu Karşı tarafmda bulunan Sumerbank binasma da bu sırada büyük bavraklar asıldı. Etraftaki dükkânlar da bır anda bayraklarla süslenerek genclerı selâmladılar. Gencler, bundan çok mütehassıs oldular Sadece iki binada, Halk Partısı Genel Merkezı ıle Iş Bankasmda bayrak görulmedığmden Halk Partisımn de bayrak çekmesmi ıstedıler. Bir müddet sonra Partı Genel Merkezine de evvelâ 6 oklu, sonra da Türk bayrağmın çekıldiği gbruldu. İş Bankasına da bayrak asüdı. Bugünku tezahurat esnasında Ankara emniyet teşkilâtı tarafuıdan intizamı temm yolunda alman tejdbirler, bilhassa dıkkati çekmiş vt çok takdir edılmiştir. Bahkesir genclerinin protestosu Balıkesir, 27 (Telefonla) Mlllî futbol talrimiTpınn Atİnada maruz kaldığı tecavuz, bugun, burada Şadırvanlar meydanında toplanan binlerce genc tarafından şiddetle protesto edılmıştir. Hep bir ağızdan İstiklâl Marşı soylennuş ve bir çok hatibler heyecanlı konuşmalar yap mışlardır. Gencler tarafından taşınan levhalar arasmda şu ibareler gdze çarpıyordu: «Turk sporcudur, kavgacı değıl» «Atına sporun mezarı oldu». IMğer protesto mitingleri Atinada millî futbol takımımıza karşı Yunan seyırcılerın yaptıkları yersız tezahüratın yur dumuzdakı akıslerı devam etmektedır. Dun de Yenıce (Çanakkale), Korkutelı ve Gelıboluda protesto mitingleri yapılmıştır. Bir Yunan gazetesinin gorıışu Atma, 27 (a a ) (Atına ajansı) Lıberal Vıma gazetesı yazıyor. "Turk Yunan dostluğu, eğer coğrafî vazıyete ve ıkı mılletın hayatî menfaatlerıne dayanmış olmasa ıdı bu derece ehemmıvetsız sebeblerle sarsılabılırdı. Bu dostluğu kuran Kemal Ataturk, Ele\terıos Venızelos ve Ismet Inonu, ovle bujuk adamlardır kı onların eserlerı, Atına veya Istanbulda futbol sahalarmda atılmış bazı tekmelerle tahrıb ed^emez Bız Turk genc lığındekı heyecanın az bır zamarda ^ukunet bulacajmdan emmız O zaman Atma ve Ankarada daha soğukkanlı hesablar yaplarak faydalı temasları kesmeden ıkı mılletı kâfı derecede aydınlatmak çarelerıne varılacaktır. Bu suretle ıkı mılletm, ne Tenfaatlerı ne de hak'kî hısleri ıle hıç bır ılgısı olmıvan fazla hevecanlanr^alara kolajTca kurban olmalarmm bnune geçılecektır » Uyaıı ey nazlı... Emekh General Fıkn Ttrkeş, Meclısteki sozlerı arasmda setnmlı bır ttirofta bulunuyor: Ben içtvmada uyumuşsam, memleket hızmetvnde haftalarca uyumadığım da oldu. Sayın Mılletvehdıne hcZmetlennden ve uykusuzluklanndan dolayı, hiç §üphe yok, teşekkür ederiz. Ancak Meclısi bir nevı emekhler yatakhanesı zannetmekte yanılıyor. Tevekkeh geçenlerde Malıye Bakanı, davul çalmakta olduğunu soylemedı. Anlaşilan uyuyanlan uyandvrmak istemış olacak' D. N. *~^^«^»* Karsıhklı bir aeiz.. tır. Kanunu, lıukumetler ve devlet cihazları tatbik ederler. K^nun tatbikatını halk ister, arar. murakabe eder Hak sahibi, şlkâjet sahibi kanunu aramazsa, kontrol unsurlan bunu bulamazlar Eger sizden fazla para al.ruş olan bir şoforu siz şıkâ>et etmezseniz, sizi dolandırmış bir adamın evvelâ siz yakasına yapışmazsanız. bir kuvvetîi adamm haKsız tecavuzâ sizi tahrik edemezse, kanun onu gidermekten âciz kalır. Kanunu, ameliyat jerine halk goturur. Hastayı halk gosterir. Kanun ve adamları da vazifelerini vaparlar veva >apar (elâkki edilir. Bu bovle olmazsa yani kanunî haklannı halk aramazsa, kanun da halkın bu hakîannı koruyamazsa bu karşılıklı acizden, cemiyet nizamı bozulur. Ke\if, haksız kuvvet ve başıbozukluk hâkim olur. Bir cemiyet ıçm bu, hastalıklann en tehlikeüsidir. Kanun hâkimiyeti ufak vak'alarla zedelenir, nizamda çatlaklıklar ufaktan başlar. Halkınuzda her şejden evvel «neme lâzım» zihnijeti iyice yerİpştiği için umumu alâkadar eden başıbozukluklan ferdler kovalamı\or. Yere tukureni, yasak yerde si» gara içeni. sokağı kirleteni, halkı iz'ac edeni kimse polise haber vermiyor, ihtarda bulunmuyor. Kendi zarar gorenler de bu zarara imkân dahilinde tahammül etmeyi, hakkını aramava tercih ediyorlâr. Bunun sebebi hep bir noktada toplanıjor. Halk ^^"n^a ve haklarnuıkarfi vapılan teeavuzlerin.şahsî ^ejebbîis ve şikâyeüerie duzclgcegînden emin clsa bile, ba şikâyet sonunda ceza gorenlerin, kendine düşman olacağını ve bu duşmanlık Vıaiin'i* kanunun kendisini sıkı sıkıya himaye edemiyeceği korkusundadır. Daha açık yazmaya luzum gormü* yorum. Kanun müesse?esi bizde hâlâ en buyuk sığınak haline gebnemiştir. En iyi niyetlerle hareket eden zabıta ve Adliye cihazlan kanun kayıdlan altmda bir çok şirretliklere müdahale edememektedirler. Meslek icabı şabidi olduğumuz bir çok suçlar, formaliteler janlışlığı vüzünden uluorta işlcnmektedir. Bunlardan şikâvetçi olmuş olanlar, şikâyetlerinin neticesiz kalmasile muteessirken, suçlunıın tehdidi altına girmiş ohnakla da endişeüdirler, Bir cemiyette her gün küçıiklü buyuklu bir suru curum yapdır. Bundan müteessir olanlar ya şahsî bir hak veya âmme hukuku bakımından kanunî takibat istemek zorundadırlar. Bunu yapmamakla yalnu s.ahıslarına karşı değil, memlekete karşı da vazifelerinde ihmal gostermiş savılırlar. Lâkin kanun ve onun elleri de bu şikâj etçileri herhangi bir husumet karşısında iyice muhafaza edebilmelidir. Bugun. bir çoklan bunun b o j k olduğundan şuphelidirler. B. FELEK MılU Sara>lar MudurÜ RÜŞTÜ ARGUN tedavı edılmekte olduğu Alman Hastanesmde 2651949 gunu vcfat etmıştir. Cenazes) 2851949 cuınartesı gunu saat 1130 da Alman Hastanesınden kaldırılarak, öğle naır^zııu mdteakıb, cenaze namazı Beyazıd camıınde kılındıktan sonra, Edimekapıda kabrıstan» daki aıle makberesn« tevdı olunacalrtır. Mevlâ rahmet eylesîn. *** Merhum Mustafa Fâzıl Beyın kertmesı Feyzı Atabekın rafıitası, Ata, F&zıl, Tulln Atabekın annelerl, Nasft* Erhat'm hemşıresl MUKBİLE FEYZİ ATABEK Isvıçrede ftnl olarak vefat etmı$tlr. Cenazesl, memlekete geürılerek, 28S1949 cumartesl günu saat 12 30 da Valütonağı caddesmde Atabey apartımanından kaldırılarak, namazı Tesvikly» camıınde kıhndıktan sonra, Zınclrliku» yu mezarlığındakl ebedt ishrahatgfthıra tevdı edılecektır *** Istinaf Maukerres azalığından emekli merhum Hemzl Akjoruk'ün e$l, Ankara Çımento Lmıted $ırkeü Müdörü Nlyazl Akyoruk ve Ali Akyorükön v« ÎCe^Tes Altmozun annelerı, Saadet Akyoruk ve Necımve Akyorükün kayın\ al delerl saühatı nlsvandan VASFİYE AKYORÜK Hanımefendi 27 mayıs 1949 gunu Istanbulda Kartal Maltepeslnde çok sevdığı çocuklarınin ve tonınlarının kolları arasında Hakkın rahmetıne ka\uşmuştur Cenazesı 28 mayıs cumartesl gunü oğle üzeri Maltepede Kueukbağ yolunda 8 No lu evınden kaldırılarak. namazı oğleyi muteajcıb Maltepe camılnde kıhndıktan sonra, raakberi r^ahsusunda Tanrının rahmetıne tevdl edilecektir. Allaitan rahmet dilenz. *** Samsunlu Yj^uf Kosef bıraderl NEDEH KOSEF berayl tedavi Gueba Hastanesınde yatmakta olan bıradenm (Nedım Kosef) mubtelâ olduğu bastalıktan kurtularnıyarak, diın vefat etm şür Bugun bğlm ramazını muteakıb Beyazıd camiind* ramazı badeleda Merkezefendıdekl makberi mahsusuna defnedıleceğmden, mumaıleyhe son vazıfsı dınıyejı Ifada bulunmanızı riea ederım Kardeçl Sarasuıı rakllyecılerınden YiAEiıf Kösef *** Yanya esrafmdan meraum Bahaeddla Efendı oğlu ve merhum Sadık Paşaoın bOyük damadı Haa ABDÜLKADİR BİLGİN 276J949 cuma günu saat 17 30 da Hak. km rahmetlne kavuşmustur Ceazesl, »41949 cumartesı (bugun) Pendık, H«tboyu 56 numaralı haresmden kaldı" HhpOgle nmrnınju muteakıb namazı fay""^. ebadl fattrahatgahına tevdl Ibnrı mağfıret eyleye. Aılesı efradt *** Adliye N'ezaretı ve Besıktat VSfnezsde canuı ııramı Hoca Hafa ABDÜLKADİR ÜNLti 2751949 taniunde Haküin rahmetıne kavusmuîtur 2851943 cumartcsı BğIs namazında Teşvılcıye camıınde namazı kılındıktan sonra, Ferikoy mezarlıgına defaediUoektir. Mevîâ"rahmet eyleye. Atleıi ve odfs ır% er jerde kanun, en büyuk kuvvettir Kanun himayesi, en kalın zırh K Ankarada hava gösterileri Baştarafı 1 inci sahıjede TUTK Hava kurumu öğretmenlerinden Sahavet Karapars, Edıbe Subaşı ve Nezihe Viranyalının Magister uçaklarıle yaptıklan çeşıdlı akrobasi hareketleri talab ebniş ve mısafirlenn takdirlenle karşılanmıştır Muteakıben gene Hava kurumu oğretmenlennden Selçuk Atlı, Naci Fılıbehgil ve Mahır Guvenç'ın tek k.şılık Turk Hava kurumu 2 tipi uçaklarla yaptıklan akrobasi hareketleri heyecanla seyredılmıştir. Daha sonra Turk Hava kurumu oâretmenlennden ÖTier Turkeşin alçak ırtifada yaptığl yüksek akrobasi gösterileri gunün en heyecanlı ve euzel gösterisi olmuştur. Bu snada Turk Hava kuruma fabTikalannda vanılacak T H K . 5 tıpi beş kisilik yolcu uçağı davetlilerden bazılannı alarak meydan u zerinde uçuslar yapmıştır Daha sonra model uçaklann ve plânorlerm çesıdli hareketleri ve paraşutle atlama gösterilenl« tören« son verilmistir Rk Hayworth1 Ali Hanla dün eviendi Baştarajt 1 tncı sdhıfede HayWoıtha daha ev\el 32 kırathk pırlantah bir nışan yuzuğu hedıye ettiği bıldınlmışse de, Rıta bugun bu yuzuğü takmaauştı. Hollyvood yüdıa ağır krep ıpekten mamul açık mavı bir rob ve açık mavi tul buyuk bır şapka gıyıruştı Eldıvenlen ve çok yuksek topuklu ayakkabıları sıyah podiisueddendı Mucevher olarak yalnız mcı kupeler takmıştı. Torenı muteakab «Ufuk> çatosanda gazetecılerle gorüşen Rıta, daha sonra Parıste Islâm dınıne uygun bxr nıkâh da kıyüacağmı soylerruştır Rıta Hayvorth, Ispanyol Amerıkan ırkındandır. Alı Han ise Ismaılî mezhebıne mensubdur Eskı Karaşı beledıye başkaru Ghuıamalı, Prens Alı Hanla Rıta Hav^'orthun e\ lenmesmln musluman dınınce dogru ve meşru olduğnnu bildırmıştır. Vatikanın gbriışü Roma 27 (a^ı ) tUnıted Press) Vatikanın yetkılı bır kaynağından bıldırildığıne gore Rıta HayWorth'un müsKiroan Prens Ali Henla evlenm«Sİ «katohk» kilisesi nazarında meşnı değlHir ve bunlardan doğacak bütün çocuklar Papalık tarafından punah mahsuliı olarak telâkki edılecektır Rıta HayWorth'un Ali Haıüa evlenmek için kilıseden müseSde istemedığı bildırıliyor Rita aforoz edildl Roma 27 (a a.) (United Press) Vatıkan oevrelerin<i«n bu akşam bıldınldisme göre, Rita HayWort, miıslurran prensi Ali Hanla evlend gı jçin katohk kihse tarafından af?roz eöılmistir Komünist Eisler iade edilmiyor Ba.ita.raji 1 tncı sa.hıjede Bugunku duruşmada Amenkan elçılığını tenısıl eden Ingılız avukatı Valentrne Holmes, Eısler'm, bır pasaport muamelea hakkmda janlış malumat verdiğı içm Amerıkada hapis hukmu giydiğinı, bu suçun yalan yere yemm mahiyetınde olduğunu ve bu ıübarla I n gılız Amerikan iadei mücnmın andlaşması hiıkumlerme gırdığinl ılen surmüş, fakat hâkim, ışlenıldıği soylenen suçun ıspat edılmedığını soyHyerdE, karannı bildırmıştır. Duruşmadan sonra basına beyanatta bvdtman Eisler ilk fırsatta Leıpzıg'e ^deceğıru, oradakı universıtede kendisine bir kiırsu teklıf edıldığinı söylemiş ve Ingılız adliy«smden sitayışkâr bir lisanla bahsetmjşttr. Amerikan Genel Sa\ cısının beyanaü Washıngton 27 (AJ?.) Bugun demeç veren Birleşık Amerika genel savcıa Tom Clark, Amerikan adlıyesınin kaçak komunıst Eisler'i İngiltereden geri getirtmek hususundaÜ gayretlerini elden bırakmadığını İS©yl«mi?tır. Savoı, görünürde Bow Srreet mahkemesı kararmm bazı teknık hususlara dayandığını sövlemış ve cKaçağın iadesini saglamak ıcm her türlü gayret ıfa edılecektır» demıştir. Ne genel savcı, ne de Adalet Bakanhğırun dığer men=:ublan, gelecek teşebbüsün ne olabıleceğmı belırtm emişlçrdır Sovyetlerin plânlarını açıklıyan muhtıra Baştarafı l inct sahıfede tir Ajnca ocak ayından nısanın ıptıdasına kadar bu bolgeye doğru gıtmek üzere Sovyet askeri kuvvetlerıle harb malzemesıni taşıyan t'enlerın Polonyadan geçtığı müsahede edılmıştu' Ruslann yaz mane\Talan Berlın 27 (AP.) Bugun Ruslar, yaz manevralarma derhal başlıyacaklarmı ve tehlikeh bolgeler uzerınde dolaşacak mütte&k uçaklar için her hangi bır ıresuliyet kabul etmiyeceklermı ılân etmışlerclir B?tılı isgal makaTilarına gondcılen Rus "luhtırasına gore, Sovvet uçakları eu tnanevralar sıra'ında kara hedeflerıne ateş edeceVer \e Bs'brle batı ısşal bolgelerı arasırda Buckeberg hava korıdoriında atışlar yapılacaktır. Verem hastanesi olacak boş bir bina Elâzığ, 27 (Hususî) Umuır Mufettışlığın lâğvından sonra hemen hemen boş kalan 100 odalı kalorıferlı modern Dorduncu Umum Mufettışlık bınasınm, verem hastanesi halıne getırılmesı ıçm Saglık Bakanhğına bır teklıf >apılmı§tır Bına, şehırden bır ha>b uzakta ve havadar bır yerdedır Bolgemızdekı vereml ler, ıztırab ıçınde kıvranırken bu bınanın boş durması uzuntu yaratıjordu. Dorduncu Umum Mufettışlık bmasının pek j yakın bır zamanda bujuk bır verem hastanesi halıne getırueceğı kuvT,'etle umulmaktadır. T.Jı in PAULAR Yardım Sevenler Demeğinin yıllık kongresi Ankaia, 27 (Telefonla) Yardım Sevenler Dernegı jıllık kon gresı bugun Kız lay Genel Merkezınde Derneğın kurucu başkanı Mevhıbe Inonunun ıştırak'le ılk toplantısını yapmıştır. Kongre ba^kanlığma Istanbul de.egesı Iffet Halım Oruz, başkan vekıllığıne Zehra Ataman, kıtıblıklere de E^kışehır delegesı Leman Aklan ve Perıhan seç lmij erdır Mutekıben yıllık çalı§ma raporu okunmuş ve sarfedılen ^a^Tetlsr medhedılmıştır. Akhisar 27 fTe'r>forla1 Karısını, kavm\alHe ve ksvrnpe'leuni öldüren Ballıca köyü eskı başoğretmenı Huseym Gı nvakmazın ılk soruşturması yap'lmıs ve katıl idam talebıle Manisa Ağırceza mahkemesme verılmiştir. Üc kişiyi öldnren öğretmenin îdamı istendi Irak Büyiik Elçisi ayrılıyor Ankara, 27 (a a ) Memleketımızden ayrılmak uzere buAnkara 27 (TeleforJa) Bu\uk lunan Irak Elçısı Ata Âmm buMıllet Mech:ı, bugun de Turkıye gun Başbakan Şemseddm Gun BaştaTajı 1 mcı sahıiede Cumhurıı, etı Eraekh Sandığı Kanun altayı makamında zıyaret edeTurkıyenın Londra buyuk elçiai tasansının muzakeresıne deT,am et re1' veda etmıştır. Cevad Acıkalın ıle eşı de bu akşatn tı Geçıcı maddeler gouşulurken Filistine giden Yahudiler Turk mılletvekilleri şerefine bir bazı hatıbler temennılerde bulunBu zâynfette, dular. 65, 66 ncı maddeler, ılen suIzmır, 27 (Telefonla) Is zıvafet vermislerdır hukumeti mensublan ruîen mutaleslar dıkkate almmak tanbuldan 500 Musevı ıle gelen Bntanya uzere komısjona verildı. Bundan Etrusk vapuru, İzmirden de 340 parlamento azaları. ecnebi dıplosonra, korctevona verilen maddeler Musevı almış ve bu gece yarı matlar ve Turk dostu Ingılızlerle gelmedığı için gundemın ıkinci mad smdan sonra Hayfaya hareket buradaki Turkiye vatandaşlan hazır bulunmuşlardır. de"=ıne secıldı. etmıştır. Emekli Sandığı tasarısı heyetimiı Londrada Malenkov, Prag'a gitH Londra 27 (BBC» Sovyet Ba s bakan vardımcılarından ve Po Baştarafı 1 inct sahıfede lıtouro uvelermden Malenkov'un pTa? sehrıne geMıği ve Çek komü detle çarpmış ve parçalanmıştır Bu nı=t partısınm konsresinde hazır çarpışma sırasında Mr. Door'a rar şey olmamışsa da, refikası başmbulunduğu bildırılmektedir. dan, kızı da vuzurden ve kolundan yaralanmıslardır. Etraftan yeüşenler tarafından kazazedeler Polatlıya, oradan da trenle Ankaraya getinlmişlerdır Bayguı bır vaziyette olan Bayan Door'la, kol kemiğının kırıldığı sanılan kın Gulhane nastanesındeki Amenkan kluıiğınde Patrik Atiıenagoras, dün Büyök tedavı alüna alınmışlardır, Kaza adava gitmis ve halk tar?İ0>dan haberı, Ankarada teessur uyandırtezahu'a^'a karsılanmıştır Patrik, mıştır. Ava D'mıtn kilısesine gıderek mutad oınî âvmde bulunmuştur Âyinden scnra Adalar Metrepolidi tara Mahkemede şahidî boğmak f'rdan Patrik eerefine bir öğle yeisteyen katil mesı veriİTİştir , Yemekte HüBursa, 27 (Telefonla) Kakunıet adamJarımızla konuşan Patrik, Partılerin memleketin refahı tılden 18 seneye mahkum Zekeioin çaİKtıklannı, demokratık c« rıya admda bırı, Cezaevınde bunreyanın inkısaf etmekte olduğunu dan 2 gün evvel İnegöllü Hüsesoyhverek. memnunluğunu izhar yın Tabağı 14 yerınden bıçaklıetmi?tir. yarak dldurmuş ve bugun duruşBundan sonra Patrik. Rum Ye ması yapıldığı sırada da şehatım Mektebıni nyaret etmis ve dette bulunanlardan bırının boakşama doğru motorle Heybelıada ğazma sanlmıştır. Şahıd, jandarya geçmiş ve oradaki P^paz Mek ma ve polısın müdahalesı ile tebıne gitmıstir. Patrik, kurtarılmıştır. Savcı, ZekerıyaHeybeliadada geçirmistır nın ıdamını istedı. Mr. Door ve ailesî bir kaza geçirdi Almanya ile licaretimiıin tanzimî Baştarafı 1 tncı sahıfede muştur. Istanbul Tıcaret ve Sanayi Odası ıle Hububat Hıracatçıları Bırlığı bir rapor hazırhyarak Bakanlığa gondermışlerdır. Tıcaret odası, raporunda baü Almanyaya 1 temmuz 1949 dan 1 hazıran 1950 ye kadar Turkıyeden 30 bm ton ayçıçeğı, 10 bın ton stısam, 15 bın ton keten, 25 bın ton ikuspe, 10 buı ton kaplıca, 10 bın ton fasulya, 10 bm ton bakla, 5 bın ton darı, 4 bin ton fığ, bın ton nohut, bır ton mercımek ve diğer bakhyat nevılerınin iç pıyasada bir darlık yaratmaksızın ıhrac olunabıleceğını behrtmektedır. Aynı raporda tıftık, keçı kık, fmdık, ham derüer, boynuz, tırnak, den kazıntısı, barsak, pamuk dokuntusu gıbi normal ihracat mallarımızın oldukça geniş mikyasta ıhrac edılmesi ıstenmektedır. Raporda canlı hayvan, peynır, zeyünyağı gıbi halkuı ehemmiyetli ıstıhlâk maddelerıni teskıl eden metalar hakkmda bır mütaleaya tesaduf edılmemektedir. Mer'î ticaret ve ödeme anlaşmasına gore, Turkiye batı Almanyadan 32 mılyon dolarlık meta ıthal edecek ve mukabilınde 42 milyon dolarlık ıhracat yapacaktır. Anlaşma müddetı bugünlerde son bulacakbr. Halbukı bu memlekete takriben 1520 milyon dolarlık meta ihrac edılmiştir. Bu itibarla, veniden tan zim edilecek ticaret ve odeme anlaşmasının işleyebilmesi için hükumetimizin bazı şartlar ileri sureceğı anlaşümaktadn. ÖLÜM Palrik dün Büyükada ve Heybeüadayı ziyaret etti VATA Çeyırenler in tefrikası: 9O 7azan: GRAHAM GREENE damdır. «D» duşvmuyor ve bır kurtuluş çaresi anyordu Mr. Forbes ona, adamlarının gehp kendısüıi odasmdan alacaklarını soylemiştı. Bu adamlar her dakıka gelebüu*lerdı. Onu odasında bulamayınca, burada salonda olduğunu akıllanna getıremiyecekler, belki de buradan kendi kendıne sıvıştığına zahıb olarak donup gıdeceklerdı O zaman, kaçmak husueundaki bütun ümıdleri kat'î surerte ıflâs etmiş olacaktı Şu halde, onun ne yapıp j apıp odasına gıtmesı lâzımdı. Bu takdırde, polısl«r kendısıni yakalamadan evvel, belki kaçmak imkânım bulurdu. Musaade etseniz de, dedi Odama gıdıp otemı berımi toplasam Şayed kaçmamdan şuphelenıyorsanız ıçıruzden bıri de benımle beraber gelebilır. Bıraz evvel Blue'den bahseden adam Currie'ye hitab ederek: Bana kalusa, dedi Pclıs gelınciye kadar buradan bu >ere avrılmasa daha ıyi olur Odasma gıttıği takdırde, belki bır oyun ojnayıp elunızden kurtulur. «D» masum bır eda ıle atıldı: Boyle bır şeyı nasıl aklınıza getırebdıyorsunuz 0 Ingıltere adasından kaçmağa imkân var mıdır"1 Currie kaşlarını çattı: Olmaz Buradan bır yere kıpırdamıyacaksıniB. Bır kaç dakıkaya kadar polisler gelecek. Odanıza ZAH1R F TÖR LMKUNEJ ve NÜKHET GÖKOVA tereyı daima kendi memleketinızle kanştınyorsunuz. Memleketinızde birbirinızi öldürusünüz. Arayıp soran olmaz. Ingılterede de aynı kayıdsızlıkla karşılaşacağınızj umid ederek boyle ıslere teşebbus edersuıiz. Halbukı, burada cınayet işlemek pek oyle basit telâkkı edılen suçlardan değüdır. Ne kadar fcurnazca plânlarla boyle bir işe teşebbus etseniz, pohs kısa bir zamanda yakanıza yap^ır. İddia ettığinız gıbı masum olsaydınız, mah kemenuı kararıle serbest bırakıldıktan bır kaç saat sonra, polis tekrar tevkifıruz ıçın faaliyete geçmez, geçmiş olsa bile, ikna edici deliller gostermedıkçe tevkif muzekkeresı kesüremezdı Oturanlardan buı Curne'ye sordu: Yu7İ a ı n Rl le'yi hatırlıyor musunuz? Tany Blue'yi mi? Evet. O, anlatmıştı Rumanyada bulunduğu sırada. bir adarruı sokak ortasında bir pohsı vurduğunu gozlerıle gormüşCurrie guldü' Cantm, bırakın ş^ı Blue'yi O, çok yalancı ve nrSbalSğacı Wr a Ben, dedi. Ingılterede herhangı bir kimse ıtham edıldıği suç ispat edıljıceye kadar masum telâkKi edılır sanırdım. Meğer . Yuzbaçı Curne hemen sozuna kf>sfr Evet oyledu Pohs kat î dehller topıamadıkça kımsenın tevkıfıni ıstemez ve boyle bir şeye kalkışmaz. Yani, benim hakkımda kat'i delıllerm toplanrrof olduğunu mu kasdediyorsunuz? Eğer, böyle daşunuyorsanız, yanılıyorsunuz, Benim, ıtham edıldığım cmayetle hiç bir alâkam yoktur. Butıin hayatım boyunea bojle bır şey yapmadım. Nıtekım, oteldekı kuçuk kızın olumunde benı mesul gonnuşlerdı. Sonradan hakikî kaül meydana çıkmca beni hak5i7 yere ıtham ettiklen anla=ıldı Bu sefer de bojle cî'cağmdan emınım. Currie bardağmı duaJJanıa j o turerek bır kaç jnıdum >iik. çekti Sonra, suobe d o ^ baİLLîlarla ÎD« yı süzerok konuâtti Çoo zekısın z Mr D» 'Yalnız, İngiliz polısının de b;ç clırıazsa. sızın kader zeki olduğunu kabul etmelısmız Sfe, yabancüar, Iıtgil onlarla birlıkte gider, öt» beruuzi toplarsınız, «D» nın bu ümidi de sondü. Karşısındakı adamları kolay kolay kan dıramıyacağını anladı. Artık kadere boyun eğmekten baska yapılacak bir işi olmadığına kanaat getârdi. Currie arkadaslarma donerek: Ben, bu zatla bır dakika yalnız konuşmak ıstiyorum, dedi Bu muddet zarfmda sizler lutfen kapıyı gozler masınız? Ikisi bırden cevab verdıler: Hay, hay yuzbaşraı Sonra ayağa kalkıp, kapıya doğru yuruduler Currie koltuğunu «D» ye yaklastırdı Kulağına doğru eğilerek fısüdadı: Arkadas, her şeye rağmen senin bır centılmen olduğuna inanmıs bulunuyorum Bundan dolayı senden bır ncada bulunacağun Bılmem kabul edeoek rnism 0 Yapmağa muktedir olduğum bır şey ise, yapacağımdan emm olabıhrsınız. Zabıtaya ıcab edenden fazla tafsilât vermemeğı rıca edeceğim. Malum ya, kıbar ve asıl bır kızın bovle çırkin hâdıselere karıştırılması doğru bu şey o'maz. Senden, bu hususta çok dıkkath da\Tanmanı istivecektım. Ne demek ıstıyorsunuz0 Daha açık konusun Canım gazeteler poretsr ısminde bu adamın, senı bır aparbmanın zemin katında genr bır kadmla beraber gördüğünü vazdı lar ya... •D» sozünü kesti: Yanlış haürlıyorsımuz. Benım, gazetelerde okuduğum Forester değil, Fortescue'dır. Her ne ıse. bana adamın isrni lâzım değıl Ben, apartımanın mır katmda sızinle birlıkte görülen genc kadmın vazıyetinı düsünüyorum. Ben, bunda sizı ılgılend^ecek bir cıhet gdremıyorum. Bahsedilen kadm, benım sokakta tanıdığrm, umumî kadınlardan bindır Currie hararetle «D» nin elinı sıktı Bravo dostum! dıye bağırdı Siz, hakıkaten cenühnensuıiz. Currie'nin gözlerinde belki ilk defa olarak D» ye karşı samımî bır takdır hıssı parladı Neşelı bır sesle arkadaşlanna Haydı çocuklar! diye bağırdıKonusacaklarımız bitti. Gelm de bırer vıskı daha içelim Içlerınden uzun boj,lusu aüldı Bu sefer viskiler benden. Currie ıtiraz etti: Dunyada olmaz Demınkıler sızdendi. Şundı sıra bende Uçuncusu lâfa kanştı: Hayır, asıl sıra bende Haydı oyle ıse para atalım. Kım kaybederse, viskılerı o ısmarlasm Uç sdam \ıskı ısmarlamak hususunda boyle a rbırlerıle münakaşa ederlerken <D> onlann omuzlan üzerinden büyük camlı kapıya ba kıyor, heyecandan bunalıyordu Bafaçede pırıl prrıl yanan ışıklar ancak bır kaç metre ılerısmı gosterebihyordu. Ondan sonra koyu bir karanlık her şeyı perdeliyordu Işte onu memleketine goturecek olan şilep de bu karanlık perdenın arkasmda kalıyordu. Gemınin el'an orada bulunup bulunmadığını anlamağa imkân yoktu. Belki de çoktan hareket etmıştı. Bu takdırde artık onun için hiç bir kurtuluş üümıdı kalmıyacakü. «D> o anda tabancasını çocuklara vermiş olduğundan dolayı müthiş bir pışmanlık duydu. Gerçi, ç»cuklar bu tabancayı yerınde kullanmışlar ve onun işlerını bır hayli kolaylastırmışlardı. Fakat, şımdı silâhı yanuıda bulıınsaydı, ıçmdeki bir tek kursun butun bu yorgunluklara uzuntulere bır son verır ve onu ebedi sukuna kavuşturabılırdi Tam bu sırada buyük camlı kapı açüdı İçerı bır alay genc kız doldu Bu kızların hepsı de mübaıâğalı bir tarzda boyanmış ve aşırı derecede şık gıvinmislerdi Tavır ve hareketlermden, aslında mensub olmadıkları, yüksek sınıfı taklıd etmeğe yeltendıkleri açıkça gdrülüyordu Hep bır ağızdan: Ooo1 Yuzaaşı Curly buradaymış diye nese ıle bağırıştılar. Currie gozlerının ıçme kadar kızardı Bu lüzumsuz teklıfsızlığe canmm sıkıldığını bellı eden bir sesle soylendı: (Arkası var) Osmanh Bankasmın üJare meclisi toplantısı Londra. 27 (AP.) Osmanlı Bankası Idare Meclisinin 22 haziranda yapılacak hıssedarlar umumî toplantısmda, Istanbul, Londra ve Pariste tedije edılınek uzere «Kupon 76» karşılığmda beher Hsse için 6 şılınghk bir divıdart tevzzıni teklıf edeceğı bugun bildırilmişür. MEVLİDİ NEBEVl Mu ga Danıl ye Nezaen Muhurdan HASAN SABRI SOYUĞUR'nn ve enıjtesı Şehremaretı Muferöşlerinden AHIVIED HAMDİnin aynı tanhe rastlayan olum yıldönflmlerı munasebetile 29 mayıs 1949 pazar gunu oğle namazından sonra AmavDdkov canuınde Mevlıd olnıtturulaeaktlı. Arzu edenlenn tesnfleri rlca olı Kıymetli bilârdo malzemefll satışı Awupa malı uç talcm briftrdo taslarıle diğer aksamı, Sandal Bedestcaı Muzayede salonunda teşhir edılmektedır Satışı, 2 hazıran 949 perşembe gunü saat 13,30 dan ittbaren yapılacakto. ı