Katalog

BfR DAKİKA : Akdeniz cephesindeki gedik Reşad Maliye Bakanının Bütçe Aydınlmm etrafında yeni izahatı Baştarafı 1 ind sahifede bu yardımın muvakkst olduğunu anlatarak gelecek yıllarda bütçe açığmı hükumetin nasıl kapayacağını öğrenmek istemişür. Kmin Soysal da Ankarada 4 yıldanberi faaüyette bulunan Fen fakültesine 3,5 milyon lira sarfedüdiğini, buna mukabil 35 talebe mezijn olduğunu söyliyerek bugünkü durumu tenkid etmiştir. İhsan Hâmid Tigrel gecen yıl bütçe komisj'onunda i'eri sürülen tempnni ve tenkidlerin hangilerinin dikkate alındığını sormuştur. Hasan Polatkan da söz alarak Millî Eğitim Bakanhğma bu yıl 200 milyon lira fazla tahsisat ayrıldığım belirterek bu paralann nerelere harcanacaşını, askerî yardım karşısında Millî Savunma Bakanlığınca rıe gibi bir yol takib edileceğini, Avrupa msmleketlerinin son yaptığı para ayarlaması karçismda memleketimizin. para kıymetimn düşüp düşmediğini, memuTİarın terfih ve durumlannm ıslahı hususunda devletin ne gibi tedbirler aldığını, devletçüikle hususî teşebbüs arasındaki hududun tayini yolunda neler yapıldığmı soımuştur. Milletvekili bundan sonra iktisadî devlet teşekküllerinin müsmir bir çalışma gösteremediklerini, bu vaziyet karşısmda 3460 sayılı kanunun işleme? hale geldiğini anlatmış, Iller Bankasına gelince, bu bankanın poliük gayelere hizmet ettiği yolunda çı kan jayialara hükumetin ne cevab vereceğinl sormuştur. linde mütalea edilmesi serektiğini, fakat bu hususta bir plâna malik olmadığımızı, Millî Eğitim B a k a n lığına tahsis edilen 200 milyon Hra fazlalığın karşılığı bulunmadığını, badema okuyanlardan harc alınacağını, B a k a n h k ve dsirelerin bu yılki tahsisat taleblerini söyliyebi'eceğini, bugünkü şartlar içinde kendisınin memurların şimdiki durumlannır. ıslahına imkân görmediğini, radyo ücretlerinin bu yıldan itibaren bir misli arttırılacağım anlatmıştır. Bakanın bu izahlarım müteakıb, komisyon başkanı. Ahmed Remzi Yüregirin kifayeti müzakere takririni okumuştur. Takrir aleyhinde söz alan A h med Tahtakılıc, memleketin geçen sencki uraumî ve malî dunımu, devlet işlerimizin dünkü ve bugünkü geüşmesi ve y a r m k i i n k i şaflaTim ihata edecek bir m ü z a k e nin faydasmı belirtmiştir. T a h ı a kılıc, h ü k u m e t i n bazı cezrî kararlar almak mevkiinde olduğunu, memleket ^şlerinin b i r program dahilinde yapılmaiığım, millî savunma masrafları üzerinde d u r m a k gerektiğini, meselâ orduda yedek subay ihtiyacının tesbiti lâzım olduğunu, askerî fabrikaların iktisadî devlet teşekkülleri arasma girmesinin yeter olmadığını, sermaye ihtiyaclarının nasıl karşılanacağının düşünülmesi gerektiğini söyliyerek, kifayeti müzakere takririnin reddini istemiştir. Bundan sonra önerge oya konmuş, Cavid Ekin, İhsan Hâmid Tigrel, Ahmed Tahtakılıc ve Hasan Polatkanın Dr. Adnan Adıvar bu seneki bü1 aleyhte kaldıkları önerge kabul eçenin samimî bir bütçe olduğunu dilmiştir. Böylece bütçenin heycti söyliyerek hükumeti tebrik etmişumıuniyesi üzerindeki görüşmeler tir. sona ermistir. Darıldııt mı güllüıtı bana? Kendisi bir başka yerde Türkiye Büyük Elçisi. Fakat rejikası Mısırda. bulunuyor, Bu iayın bayan orada (Mısı^da) bir hayır cemiyetinin hurucularındandır ve hattâ bu hayır cemiyetinin idare heyetindendir. Çocuidara ilâçlar dağıtıyor, onlan tedavi etürıyor, okumalanna yardım ediyormuş. Ekselâns, bambaşka bir yerde Büyük Elçi oldtığu halde, refikasının Mısırdaki bu faaliyeti elbette şayanı tebriktir. Yalnız, Büyük Elçilerimi?in refikalan, memleket dı5t7ia çıkınca, ccaba Türkiyeyi tamamile unutuyorlar tnt» D. V. mevkufiyeti Denizyolları İdaresi iktisadî devlet teşekkülü oluyor Baştarafı 1 inci sahifede Bu arada, Türk Deniz Kunımu adile çalışacak olan DenizyoîİT'i İdaresi 5 kişilik bir idsre kurulu ile idare edilecektir. İöare kurulunun başkanile 2 üvesi Ulaştırma Bakanhğı bir üyesi Maliye Bakanhğı ve di?er üyesi de idare tarafından f ayin edileceklerdir. Bu üyelerin deniz işlerinde tecrübesi olması, ulaştırma, hukuk. ekonomi, banka ve ticaret işleri hakkında bilgiye sahib olmaları icab etmektedir İdare meclisi olmasına rağmen D'i teşekkülün en büyük âmiri gent genel müdür olacaktır. Bununla beraber genel müdür tarafından va pılacak olan teklifler idare meclisine havale edilecek ve idare mecüsi tarafından kabul edıldişi takdirde katiyet kesbedecektir. Kanun tasarısında, bu teşekküie mensub rıemur ve müst?hdeınine bir çck avantajların temini de göz önünde tutulmuştur. Fena hava şartlan altında çahçrnlara, teşeK «Aklıselim» e doğru O kinci Dünya Harbini ı sona ermesindcnberi Akdenize inmek için lürlü türlü tcşcbbüslcrdc Vmlunan Sovyet Rusya. en nihayet Yueoslavya ve Arnavudluk yolu ile Adriyatiğe vararak muradına ermiş jribi göriinmüsse de Yusoslavyamn Sovyet nüfıı/undan krndini kurtararak hürrhet ve istikUHne sarılmafl üzcrine bu plân da suya düşmüs, Arnavudluk karadan kendisine hağlı olmadjğı için bu mcmleketi de Akdenize kavusmak için vasıta nlarak kullanmağa imkân kalmamiftır. Bugün sivasî müşahidlerin apaçık anlattıklanna göre Arnavudluk. Itusyayı Agdenize kavusturTnağa yaramadığı halde Ruslar bu memlekeü ele geçirmiş ve burada mühim teşebbüslere girişmis bulunmaktadırlar. Anlatıldığma göre, Sov yetler burada demiryolu inşa edivor, yeraltı zahire depolan vücude cetiriyor ve Avlonya körfezindeki ^aseno adasında Adriyatiğin ağzına hâkint olan bir mevkide dcnizaiü »uvalan inşa ediyorlar. Fakat bu faaliyetlerin hulanma'sına engel ol;>n en mühim âmil. Arnavudluğun Sovyet Rusya ülkelerine karadan bağlı olmamasıdır. Buna rağmen Sovyellcrin Arnavudluğu bırakmak istememckte ısıar ctmelerinin scbebi. Mareşal Tito'yu devirmeyi hâlâ ummalan ve son zamanlarda bütün kominform devletlcrini bir kere daha Tito ile ınıicadelc için kıskırtmış buhınmalarıdur. Bu yüzden Sovyetler, Arnavudhığu bırakmıyor ve Enver hoca hükumetini elden geldiği kaflar Rağlamlamağa çalısıyjr'.arsa da bu hükumctin sarsaklıeı devam etmektcdir. Bir aralık Moskova, Arnavudhıkla askerî bir ittifak yapmayı ve böylece ona da diğer peyklerin durunıunu vermeyi düşünmüsse de nedense böyle bir bağlantı kurmakta tehlike sezinlediği için buna cesaret edememiştir. Ö Sanık vekili bir üst mercie müracaatla, yeniden tahliye talebinde bulundu Ankara, 8 (Telefonla) Bilerek iftira etmekten sanık Denizli milletvekili Reşad Aydınlı miUetvekilliği dokunulmazlığı kaldırıldıktan sonra geçen hafta cuma günü 3 üncü Asliye Hukuk Mahkemesince tevkif edilmişti. Sanık vekili tevkif kararma itirazla Birinci Asliye Ceza Mahkemesine müracaat ctmiş bu müracaati reddedilmişti. Rt?ad Aydmhnuı avukatı bunun üzerine bu sabah bir üst merci olan 2 nci Ağır Ceza Mahkemesine müracaatla verilen tevkif karannın yersiz ve usulsüz olduğunu, bu bakımdan müekkilinin tahliyesini istemiştir. Mahkeme bu husustakj kararmı yarın verecektir. Yurdda yol inşaalı süratle ilerliyor Baştaraft 1 ind sahifede şubesi ve lâboratuarı tarafından mukemmelen tesbit edilmiş bulunmasıdır. Dün Konyaya 100 kilometre hızla giderken yolun ikmal edilmiş bazı kesimlerini Amerikadaki yollara benzettim. Başka bir otomobilde sey?hat etmekte olan Mr. Wılliams'm da ayni düşüncede bulundu gunu sonradan kendisinden öğrendiğim vakit çok müter.assis oldum. Maliye Bakanının sorulara cevabı Komisyon raportörleri önümüzMaliye Bakanı İsmail Rüştü Aksal, yapılan tenkidlere ve sorulan deki perşembe gününe k a d a r b ü t suallere kısaca cevab vermiş, altın çe üzerinde tetkiklerde bulunacakkomisyon stokumurun 213 tondan 144 tona lardır. Perşembe günü düştüğünü, döviz stokumurun is« toplanarak B a k a n h k ve daireler aleyhimizde bir manzara arzettiği bütçelerini birer birer müzakere ni, iktisadî kalkmmamızm kül ha etmeğe başlayacaktır. ıııııuıııımıınnnıınııııııtııııınnnııi!llllllllllllllllllllllıııumı NewYork Times bu mühim mescloyi Inceleycn değcrli bir etüdünde İnffiltere ile Amerikanm Arnavudlujja karşı ne yapacaklannı anlaUısh sırada şu sözleri söylcmektediı: «Asikftr olan nnkta Amerika ile İneillercnin bajtanba«a batı AVTUpa taraftarı olan Akdeniz cephesindeki hu gcdiği kapamak için uğrasacaklarıdır. Bu hakikat Arnavudluğun daima.Rİnirll olan Enver hocasını, büsbünün sinirlendirccek mahiyctlcdir. Fakat Sovyetlerin Tiranadaki Sovyet scfiri Chuvakhim, daha şimdiden onun yerine geçecek kuvvetll bir delikanlıyı yetiştinnis hulunuyor. Bunun adı General Mchmeıl Şehudur. Sovyet emperyalizminin Akdeniz üzerindeki Arnavııdluk iissünü muhafaza edebilip edonıiycccği mesclesi, önümüzdeki on iki ay zarfında cevaMandırılacaktır. Za<cn daha simdirten o tecrid altındaki memleketten, bir takım cailclcr çıkacağına rtair bir sürü habcrler yayılmaktadır.» Tiirkiyeye hibe suretile yardım Bajtaraft I inci sahifede cilere çu beyanatta bulunmuçrur: Son zamanlarda gazetelerde Amerikadan doğrudan doğruya yapılan Marshall yardımırun bir kısmmın hibe olduğu muhtelif vesilelerle yazılrruştı. Size bunu tarn rakamlarla vermek için gebnenizi rica ettim. Amerikanın 194950 senesinde Türkiyeye yaptığı 59 milyon dolarlık yardımdan 35 milyon doları ikra* suretiledir. Yani 952 den itibaren yüade iki buçuk faiz senede verilecek, 956 dan itibaren de 35 senede resülmâl ödeneeektir. Bunun 16 milyon dolan hibedir. Ya ni buna mukabil ileride herhangi bir para lad« «dilecek değildir Ancak bunun karçıUğı olan Türk parası, Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankasında yatacak, bu yatan paranın yüzda beşi, Amerika misyonurrun Türkiyedeki hizmetleri karşılığı olarak, misyon tarafından İste Mtndiki durum bu merkezde lcullanılacaktır. Yüzde doksan beçi Türkiye devletl tarafından dir. Arnavudluk bütün Akdeniz cep ise hesindp. biricik gcdilctir ve İngil kendi isleri için harcanacalrtır. tcrc ile Amerika ilk fırsatta bu geYunanistana tanıdığımız tiraj diei kapanıak znrundadırlar. Arnahakkı ve vereceğimiz 8 milyon \udluğıın şimdikî halde uğradığı tecerriid. Amerikalı muharrlrin de dolarlık malm bedeli de, yani i«aret ettijri snbi, bu memleketin 8 milyon doları da, Yunanistairinrle hir takım çalkantılar vücude na teslimat yapınca. Marshall grtirmektc ve burada çıkacak olan idaresi ödeyecektir. Yani bu son bir takım cailcler, Arnavudluğu da 8 milyon doların karşılığı mal Rnvyct baskısmdan kurtarmağa ya satmâk demektir. ravacaklır. Tlraj kelimeslnln tarifî Mareşal Tito'nun Yugoslavyıyı Tiraj hakkma gelmce, evvelâ Mnsknva baskı^ından kurtarması ve tiraj kelimesinin izah edilmeYunanistanın dahilî harb« son ver sini faydalı görürüm. Çünkü mesi. Arnavudluğ^ın da Sov>et bax muhtelif yerlerde aynı suale ma kısından kurtulmasi Için bir fırsat ruz kalıyorum. Tiraj, hukukî leşkil ediyordn. Ne yazık îtf Arna tâbirle bir nevi «matlubun temMidluk bu fır«a<tan istifade etmeyi liki» demektir. Yukarıda YuVümcdiği irin bir takım gailelere nanistan misalini ele alırsak, sihne olmak î«;tidadındadır. îvlarshall idaresi parasını bize Rıza DOĞRÜL ödüyor, biz Yunanistana tiraj hakkı tanıyoruz. Bize tanınan Mc Ghee'nin Karaşide tiraj hakları da bunun makusudur. Yani Marshall İdaresi, batemaslan Karaçi. 8 (A.P) Birleşik Ame zı memleketlere yaptığı ödeme rika Dış İçleri Bakan Muavini mukabili, bu memleketler TürGeorse Mc Ghee bugün Pakistan Ssiyeye mal veriyorlar. TürkiMaliye Bakam, Bakanhk Genel yeye verilen bu malların bedeSkreteri, Dış İşleri Bakanı ve dip:er İini Türkiye dısanya Sdemiyecektir. Bu da bir nevi hibedir. bazı rcsmî şahsiyetlerle görüşmeTürkiye bu malların karşıhğıler yapmıştır. < CUMHURİYET» in zabıta romanı: Bu yolda bilhassa muvaffakiyetle tatbik edilen merhaleli injaat sistemi Türkiyeyi süratle mükemmel bir yol ağına sahib kılacaktır. Seyahatten dönüşte Amerika Yollar umum müdürü Mr. Mc Donald'a şöyle bir telgraf çektim: «Ankara Konya yolunu teftiş ettim. Gördüğüm mesai beni çok «Vaziyeti hulâsa edcrsek şu nesevindirdi. Bu i? Türk mühendis ve tîceye varırıı: Turkiye, Sovyet fen adamlarımn makineli çalışma ile Rusyaya karşı, hiç bir devlete yarnı Amerikadan aldığı hibe gibi elde «ttikleri mükemmel bir ba?« dım ettnek taahhüdünde olmaksıMerkez Bankasına yatıracak, bu rıdır.» zın İnRİltere, Amerika ve Franianun yüzde beşi Türkiyedekı Bu gezi ile elde ettiğim güzel ne nın >ardımını temin crmiş bulunuhizmetlerin karşılığı olarak kul ticenin bir istisnaiyet te?kil etme yor. Şimal Atlantik Paktına gi.#l.s lanılmak üzere misyonun emri diğinl diğer yapacağım teftişlerde olsaydınız, bu Pa^ta dahil bütün ne verilecek, yüzde doksan begi de muvaffakiyetli sonuçlara tesadüf devletlere karşı, siz de harbe girde gene Türkiye için ve Türk edeceğime kaniim.» nıek taahhitdünü kabul ermiş olahükumeti tarafından harcanacaktınız. Şinıdi bu taahhüdden âMr. Hiltz Elâzığa gidiyor caktır. Tiraj meselesi bidayette zade bulunuyorsunuz. Ankara 8 (a.a) Amerikan yolted:ye muvazenesi noktasından •Bu İ7ahatian sonra, Türkiycnin çıkmıştır. Yani muhtelif mem lar idaresi başkan yardımcısı ve Şimal Atlantik Paktına (riımcmiş leketlerin karşılıklı ticarî mü Türkiyedeki Amerikan yollar heyeolmasının. ne kadar lchinizde oldunasebeti gelişirken, ödeme açı tinin başkanı Mr. Hiltz beraberinde Şose ve Köprüler Başkanı Vecdi ğu apaçık meydandadır. Pakta ağını kapamak için tanmmış bir lınmadık diye ü/ülmeniz ve endişe haktır. Bu yönden bize bida Diker olduğu halde yarın sabah u etmeniz doğru değildir. Bu vaziçakla Flâzığa hareket edîcektir. yette 36.300.000 dolar tanınmışMr. Hiltz, bu seyahati esnasında yeti, Türk diplomasisinin fevkalâde tı. Bilâhara kalkmmamız için addetmemcğe güney ve güney doğu bölgeleri yol bir muvaffakıyeti de, tıpkı doğru Amer.kan yarları üzerinde incelemelorde bulu imkân yoktur.» dımı gibi bir munzam tiraj hakDünya sijTlset işlerini çok yakınkı tanındı. Bu da 19 milyon do nacaktır. Adana İskondenın, Islar tutmaktadır. Bu suretle kenderun Erzurum ve Adana dan takib eden bu iki İngiliz gazememleketimiz lehine tanınan Niğde Kayseri yolları bu teftiş tecisinin sojlediklerine hiç bir şcy ilâvesine lüzum prörmüyorum. umumî tiraj tekunu 55 300.000 programına dahildir. ABİDİN DAVEB dolardır. Hibe suretile tanınan 16 milyon dolarla, tiraj hakkmManisa Yüksek Tahsil Talebe dan gelen 55.300.000 dolar kargılığı Türk l.raları, bütçe açığını Derneği Başkanbğından: kapamaktadır. Ancak bu para Dernejimizin Emlnönü Halkevi 6abütçe açığını kapamakla beralonunda 18/12/"949 pazar günu saat 9 da yılllk genel kongres! toplanacaktır. ber haddi zatında Marshall yarSayıu uyelerimizin gelmelerı rica oludımı dolayısile olan envestismaBolu 8 (Telefonla) Ankara nur. nın yani kalkınmanm iç finansGündem: manına tahsis edılmektedir. İstanbul şosesi üzerinde, Çayduk I. Yıllık raporlann okunmaM, mevkiinde yapılan kamyon soygunMarshall yardımının doğrudan II. Yenl İdare heyetmin Ibrası, m. Dilekler. doğruya iç fınansmanı 112.210.000 culuğunun failleri dün gece yakaTürk lirası tutmaktadır. Buna lanmışlardır. Soygıınculuğu yapanlar, o civara bu sene gene kalkınmaya sarfedilecek olan Etibank sermayesi yakın Bürmüş köyünden dört kişi1 Şubat 19S0 nin arttırılması için konan 30 dir. Takib işini, jandarma komutamilyon Türk lirası ilâve edile nile birlikte bizzat Vali Nihad Da İkramije çekilişine katılabilmek cek olursa, aşağı yukarı yüzde nişmend idare etmiştir. Tahkikat için beş çıktıktan sonra kalan hibe devam etmektedir. yekununa yaklajır. Kaldı ki büt31 Arahk 1949 kından yardım olarak 11 milyon çemizde Marshall plânı da dadolar olduğunu söylemiş, MarÖîjleye kadar bankamızda en hil olduğu halde 226 milyon lishall plânı gereğince yurda geaz 150 lirahk bir tasarnıf ralık bir envestisman mevzuu tirilen traktörlerin, iktidar parmevcuddur. Yani şunu demek is hesabı açhrmanu lâzımdır. tisi tarafından muayyen mıntatiyorum ki, Marshall yardımm1950 yılının bu birincî çekilişinde dan ve tiraj hakkından temin ka ve şahıslara verildiği hakbüyük ikramiye: edilen paralar bütçe açığını ka kındaki şayialara cevaben, böyle bir halin mevcud olmadığını, Ankara'da Güven mahaUesinde patmak yolile de envestismana yani kalkınmaya sarfedilmek ancak bu husustaki açıklamamn Müstesna bir EV mesul bakan tarafından yapıltedir.» ması lâzım geldiğini, kendisinin Bakan bundan sonra gazeteci yardım miktarını alâkadar ba (İki karta S oda, 2 hol. 1 bodrum. balkon ve her türlü konfor) lerin juallerine cevab vererek kanların emrine verdiğini ve geçen seneki yardım miktarının bu malların tevzilerinin o baT. İŞ EANKASI doğrudan doğruya yardım olarak kanların salâhiyeti dahilinde ol33 milyon, şartlı yani tiraj hak duğunu belirtmiştir. Başmakaleden devam kiyeye, İngiltere ve Fransanm yardtmını paranti ettiği halde, sî^î bu iki devlete yardıma mecbur etmcmektedir. «Amerikaya Relince, Amerika ile aranızda bir ittifak mııahedesi yoktur. Sovyet Rusya Amerikaya harb ilân ederse siz harbe girmek ıııecbmiyetinde değilsiniz. Şimal Atlantik Paktı imz&landığı sırada. İnRİltere ile Amerika Dış İşleri Bakanları Türkiyeye teminat vermiglerdir. Bu iki devletin, kendi menfaatleri icabı olarak verdikleri bu teminat, Sovyet Rusyanm bir taarruzuna nğradığınız takdirde, yalnız kalnııyacağınızın kat'î bir ifadesidir. Bu teminat, Türkiye.vi Atlantik Paktına dahil devletler kadar korumaktadır. Şimal Atlantik Yalaklı vagon ücretleri Paktı ve Türkiye yüzde 14 arttırıldı Baştarafı 1 inci sahifede Toplsnüda, Yataklı Vagonlaı Türkiye mümessili Hüsnü Sadık Durukal da hazır bulunmuştur. M. R. Vidoff, yataklı vagonların Türkiyedeki 25 senelik faaliyeti hakkında irahat vermiş ve Yatakb İdarenin memleke'imizde en modern arabalarla çalıştığını, halen Türkivede 104 yataklı vagonun işlemekte olduğunu. ücüncü mevki arabaların rağbet bulduğunu, ileride bunların adedinin arttırılacağını, Haydarpaşadı yeni bir işlet mc binası tesis edildiğini söylemi? ve Türkiyedeki turizm faaliyetinc temasla demijtir ki: Turizm meselesi « Türkivede turizmin inkişahnı ^stiyoruz. İç ve dış turizmin gelişmesine biz de muzahir olmağa çalıgacağız. Türk hükumeiinin kurmus olduğu turizm teşkilâtile işbirli&i arzusundayız, Yolculara, gümrük, polis, ve döviz kolaylıklarının temini lâzımdır. Başka memleketlerde. ezcümle İtalya Fransa, İnîiltere ve İspanyada. turizmin gelişmesi için yapılan gajTetler arasında, bu hususların kolaylaştırılması için tedbirler alınmaktadır. Türkiye de, turistik bir memleket olmak istiyorsa D U tedbirleri benimsemesi gerekir. Şirketimizin, bugün, bütün dünyada 350 acentası vardır. Bunlar dışandaki turist kaynaklarının memleketinize celbine yardım edeceklerdir. Şirketimiz, turist getirmek, onlan geadirmek, rahat ettirmek ve gene geldikleri yera döndürmeyi temin edecektir. Bu bakımdan hükumetinizin bütün rahathğı ve koUylığı sağlaması menfaatiniz icabıdır.» Yataklıya zam yapıld» Daha sonra, şirketin Türkiyede zar?r ettiği hususunda sorulan bir suale cevıben M. Vidoff, şunîarı söylemiştir: € Buraya gelmektekl maksadım, Ulaştırma Bakanı ve D. D. Y. U. Müdürile temaslar yapmaktı. Türkiyede bulunan sermaye ve son zamanlarda getirilen malzeme ile işletme masrafları arasmda bir muvazenesizlik mevcuddu. Bunu Ankarada izaleye çalı§tık. Tarıfelere yaptığımız vasatî % 14 zam, bu zaran kısmen olsun telâfi edecektir. % 14 zam karan ayın 15 inden itibaren yürürlüğe girecektir Bu ufak zamla beraber Türkiye tarifeleri, diğer memleketler tarifelerinin çok altındadır. Meselâ, Denizyollanna llâveten alınan fark biletlerinin nisbetleri, İspanya, Ital yada % 100, Fransada % 80 olduğu haîde, bu fark Türkiyede yalnız % 60 ür.» M. Vidoff, bundan «onra Nil ekspresinin Filistinde yol açılır açılmaz işlemeğe bajlıyacağını scylemiş ve Yataklı Vagonlar Şirketinin, Türkiye hakkında, bastırmıs olduğu broşürlerl hazır bulunanlara dağıtmıştır. Toplanb sonunda misafirler hartrlanan büfede 'gğırlanmışlardır. M. Vidoff, dün geceki Semplon ekspresil» Parise hareket etmiştir. Boludaki kamyon soyguncuları yakalandılar Yaran: Agatha Christie Maamafih benün bu hususta en ufak bir endişem yok. Beş dskika sonra, müfettiş Battle, yanıbaşında kızl. otomobiJile mektebin büyük kapısından çıkarken sordu: Sarışın. bir hayli kıvırcık saçlı, fazla pcmbe "üzlü, çukur çenili. epey ayrık mavi gözlü kız kimdir? Koridorda karşıma çıkmıştı da... Tarifiniz Olive Parsons'a b«nziyor. Öyle mi? Hani çıka çıka hırsız o çıksa hiç de hayret etmem. Korkmuş gibi bir hall mi vardı? Hayır, bilâkis dünyayı umuıEamaa, kendinden emin bir hali vardL Polis karakollarında yüzleıce defa karşılaştığım sakin ve kendinden emin eda... Hırsızın o çıkacağma dair bahse bile girebilirün. Maamafih o kızı pek kolay kolay itiraf ettiremezlcr gibi gelir bana.. Sylvia. • Bir kâbustan uyanmı^ gibi ; Çeviren: M. Kenan Kan ylm babacığım. Bilseniz ne kadaı mütctssirim. Sizleri üzdüğüme öyle müteessirinı ki... Nasıl oldu da böyle bir delilik yaptım? Kendimden övle utanıyonım ki.. Müfettiş Battle direksiyondan ayırdığı elile kızının koltınu ok|adı ve teselli vermeği pek beceremediği için her vakit kullandığı formülü tekyarladı: Üzme kendini yavrum. Bunlar olagan şeylerdir!.. 19Nisan GÖne* Nevile Strange'm Hindhead'm evini sıcak bir ısıkla aydınlatıyordu. Hiç olmazsa ayda bir defa tastlanan ve müteakıb haziran günlerinden dahi daha sıcak bir nisan günüydü. Nevile Strange merdivenleri iniyordu. Beyazlar giv*miş, kolunun altında dört tane tenis raketi taşıyordu. Bütün İngilizlcr arasında hiç bir jeye ihtiyacı olmıyan talihli oirisini seçmck imkânı olssydı Seçim Komitesi muhakkak ki Nevile Strange üzerinde karar kılardı. Gene adam, İngiliz halkının iyi tanıdığı, jöhretli birinci «ınıf bir tenisçi, ve diğer sahalarda da aielâdenin üstünde, başarılı bir gporcu idi. "VVimbledon'da finallere hiç ulaşamamış olmakla beraber ilk . turların büyük bir kısmını daima aşabi'.miş, karısık çiftlerde de iki defa yan finale kalabibni;ti. Denilebilirdi ki tam bir atlet olu su, birçok sahalarda birden muvaffakıyet gösterişi, tek bir sahaya bağ lanmasına ve teniste şampiyon olmasına mâni teşkil etmişti. Gerçekten şampiyonlara kafa tutabilecek bir kabiliyetle golf oynar, mükemmel yüzerdi. Alp dağma tırmanan merakhlar arasma da bir kaç defa kaüşmıştı. Otuz yaşındaydı. Mükemmel sıhhatli, yakışıklı, bir hay li parası ve kısa bir müddet evvel evlenmiş olduğu fevkalâde güzel bir karısı vardı. Buna karşıhk görünüş« bakılırs» hiç bir derdi, hiç bir kaygusu yoktu. Bununla beraber, bu nefis nisan labahında Nevile Strange merdivenleri inerken sanki bir türlü peşini bırakmıyan bir gölge de beraber yürüyor gibiydi. Bu müz'ic gölgeyi belkl de sadece bizzat Nevile Strange görebiliyordu. Fakat muhakkak ki o bunun farkıniaydı ve" bu farkında oluş gene adamın kaşlarının arasını derinleştirmiş, vüzüne düşünceli ve kararsız bir ifade vermişti. Nevile Strange ajağı kata ula1 |ınca holü agtı, sanki üzerinden büyük bir yük atar gibi omuzlarıru dikleştirdi ve salondan da geçerek karısı Kay'ın yastıklar arasma gömülerek portakal suyu yudumlamakta olduğu camlı tahtaboş« çıktı. Kay Strange yirmi üç yasmda, görülmemiş deıecede güzel bir kadındı. İnce, narin, şehevî bir vücudü, koyu kızıl saçlan vardı. Teni o derece mükemmeldi ki, hcmen hemen hiç boya kullanmasına ihtiyacı yoktu. Kıal saçlılarda pek rastlanmıyan koyu kaşlan ve koyu ve derin gözleri insana yakarcasma bakıyordu. Kocası hafifçe: Hello, Güzel Kadın, cledi. Kahvaltıda ne var? Kay cevab verdi: Senin için kanlı kanh böbrek ve mantar.. ve tabiî kızarmış ckmek ve reçel.. Nevile: Mükemmel, dedi. Ve karısının söylediği kızartmalardan tabağını doldurarak bir fincan da sıcak kahve aldı. Bir müddet ikisi de konuşmadılar: Nevile kahvaltı ediyor, karısı da ona bakıyordu. Nihayet Kay, şehevi i i r hareketle gerinip çıplak ayağmın parmaklarmı oynattı: Oh, dedi. Güneş ıiefis değil mi? Hani İngiltcre hiç de ftna Dİr yer değilmij. Henür bir kaç ırün pvvol ce.iubi Fransadan donmuşierdi. Nevile gazete başlıklarıru ;öyle bir bakışta gözden geçirmij, »por sahifesini çevirmişti. Karısının sözlerini kısaca bir «hun» .'a geçistirdi. Sonra kızarmış ekmekle Teçel yemeğe başlarken gazeteyi bir kenara bırakü ve meklublannı açıp okumağa koyuldu. Mektub tepsisinin içi 14r hayli doluydu. Fakat bunların pek çoğunu açıp şöyle bir göz attıktan sonra Nevile yırtıp atıyordu. Zira bunlar bir sürü ilân broşürier>nden ibaretti. Kay: Salonun renklerlnl pek «evmedim, dedi. Değiştirtebilir mivim, Nevile7 Nasıl istersen öyle yap, Gürel Kadın. Kay hayalâta kapılnış hir eda ile: Tavuskuşu maisine boyatacağım, fildişi reneinde de satenden yastıklar yaptırtacağım. • Bu kadar hayvan arasına bir de orangotan katıver bari, Ya seni ne yapayım? Nevile cevab veremedi, i>ir zarf daha alarak açtı. Kay: Hatırıma gelmişken «öyliyeyim, dedi. Shirty haziran ?onunda yatile bizi Norvece nitmr^e tisvet etti. Gidtmemek zorunda cîuşumuz ne tadsız^ Ve, yangözle kocasma takarak ümidle ilâve etti: Halbuki, gidebilmeği pek isterdim. muştu. Şu halde görüyorsun ki Gull's Point'a gitmek menfaat icabı bir zaruret, bir tahammül meselesi değil. Kendi arzumla, Camilla'ya karşı muhabbetim, minnetim büyük olduğu için riyaretine gidiyaruz. Neden bunu böyla anlamak istemiyorsun? (Arkası var) Hazır bahis açılmışken sura>i da daki temaslarımızm neticesi merkezde belll olacak ve bir karara söyleyim. dilin bu perişan hale gelmesine çalısmış ve bunu hoş görvarılacaktır. müş olanlarm taksiratlannı Cetıabı Hak affetsin, bizim onlardan i^tediğîmiz kendilerini müdafaa sadrdin» Baştarafi 1 inci sahifede de artık tekrar bu «manasız» lıkları Tutev: Ticaret Bakanı yardımcısı, müdafaaya kalkışmamalarıdır. İsl Toncev: Bulear millî bankasının muealatava boğTnıyalım. Koku türkçe olup kalem ve fikir adamlarına eski umum müdürü. Bulear ırazeteleri, Ko'tov'un lt munis pelen. dile rahatça yerleşivehamları reddettiğini yazmamışlar ren püzel kelimeler başuniîla beradır. Bulgar halkı eski Başbakan ber. L&kin üorakl misafir ağırlar gimuavininin «itiraf etmemek» hu W kanuna eirdi&i irH tiirkce olrmış susundaki gayretlerinden haberdar sayılan düzme krlimelerdpn de iledilmemistir. Tass ajansı ise Ko£ lâllah.. Bunları da ortadan kaldırtov'un bu hareketini bir «küstah mak için yeni kanım metinlerini har.ırlarken Vekilin tabirile «sevimlık eseri» o'.arak castermektedir. A.P. muhabiri Sofyaya Bİdemiyor slz» kelimeler kullanmamak ve resAssociated Press ajansmm İstan mf yazı diline Bİrmii olan. islem, bul muhabiri Greenwald, Kostov araç. ırereç pibi acayib lâfları da ardavasmı takib edebilmek için Sbf tık geldikleri yerlere sa\mak lâzunjaya gitmek istemiş. fakat Bulgar dır. Bu fırsatı verdikleri icin sa^nn Dış İşleri Bakanlıgı kendisine vize Muhiddin Baha ve Millî Eğitim Bavermiyecesinl bildirmiştir. Bu red kanına tesekkür etme>i borc bilike>fiyeti hakkında her hangi bir rim. sebeb pösterilmemiştir. Artık türkçeyi çetrefil bir kusHiU haline getirmek ve bundan fayda Yabanct tabibler ecnebi urrunak marifetine paydos. Bu isî dünyanın takib eHi£i îiim hastaneler dışında yolundan yürütmek zamanı gelmiş değil, gecmiştir bile! çalışamıyacaklar B. FELFK Ankara 8 (Telefonla) Tababet ve şuabatı sanatlarının tarzı icrasına îspanyol boksörleri gitti dair kanuna bazı maddeler eklenmesi lüzumlu pörülmüştür. Bu huŞehrımizde bırı millî, d'ğeri sustaki kanun tasarısı ilgili komis temsilî iki karşılaşma yapan yonlardan geçmiş ve Meciisin ya îspanyol boksörleri. dün îsveç rmki gündemine almmıştır. Bu ta havayolları uçağıle memleketlesarıya göre, Lozan muahedesinin rine Eitmişlerdır. akdinden evvel teessüs edip halen faaliytte bulunan yabancı hastane ve kliniklerin işlerile meşeul olmak ve yalnız hastanede icra>ı tababet etmek üzere yabancı mütehassıs tabibto istihdamma mütekabiliyet ?ar tile Sağlık Bakanlışınca izin veriNevile'in yüzünde, anlaşıbnaz, lecektir. Ancak bu yabancı tabibler karanlık, tereddüdlü bir ifade var? hastane dısmda sanatlarım yapacak dı. Kay adeta isyan edercesine: olurlarsa kendilerine verilen izin Şu Camilla'nm kasvet verici ceri alınacaktır. evine gitmemiz ?art mı? Nevile'in kaşlan catıldı. Bugün Mecliste müzakere Tabiî! Hem bana bak Kay. bu edilecek tasarılar meseleyi daha evvelden de Korıustuk, halletik. Son defa tekrar edeAnkara, 8 (Telefonla) Mecliyim. Sir Matthevv benim vasimdi. sin yarmki içtknamda bir sözlü Benl onlar büyüttü. Gull's soru ile 5 kanun tasarısınm müzaPoint'i (*) ben kendi evim bilirim. keresi vardır. Erzurum milletveKay: kili General Vehbi Kocagüneyin Pekâlâ. pekâlâ. dedi. Gitme Yolluk kanununda bir değişikîik mi* çartsa gideriz. Ne yapsiım? yapıhp yapılmıyacağma dair soruMalum a Camilla ölünce bütün pa lan cevablandırılacak, bundan sonrası bize kalacak. Ne olursa elsun ra heyeti umumiyesi üzerinde mütahammül lâzım. zakeresi tamannlanan Hâkimler kaNevile hiddetlenmişti: nununun bazı maddelerini değiş Tahammül filân bahis mevzuu tiren tasarının maddeleri görüsüdeğil, dedi. Camilla'nm para üze lecektir. Diğer tsraftan gene yarinde zaten herhangi bir kontrolu rın ki Mecliste Hukuk Usulü Mujok ki.. Sir Matthew bütün parası hakemeleri kanunile, Temyiz mahnı vakıf halinde karısına bıraktıykemesi teşkilâtına dair kanunun dı. Fakat vasiyetnamesinde, karısı bazı maddelerini değiştiren tasarıöldükten sonra bu paranuı benimle karıma miras kalması | a r t koşul lar da müzakere edilecektir. n başlıktaki «aklı selim» sozii yerine «sağdnyu» diyebilirdim. Tam karşılığı mıdır. degil midir? Karıştırmadan bu sÖ7ü orada kııllanmayı tercih ederdim, arna soyleküle büyük yakıt tasarrufu gibi yiste kakofoni sezdim de aklı sefaydalar temin edenlere ve olağan lim» demeyi uygun buldum. üs(ü hâdiselçrde mal ve can kurtaran'ara, feci neticeler doğuracak hâdiseleri önliyenlıre prim ve ik 1 Milletvekillerimizden Baha Pars» ın bir sual takriri u?5r.miyeler verilmesi. bazı memur | rine Millî Eçitim Bakanı sa>ın Tahve müstahdcmlere ev tahsis edilsin Bangnoelu son Senelerde keyte mesi bu tasarıda yer almaktadır. göre imal edilip dile zorla soknlrm'ş Gene yeni kanun tasarısı hüolan «düzme» kelimeler hakkmda kümleri ârasıada mcmur ve mus Millet Meclisinde beyanda buluntahdemkri çalışmaya teşvik mak du. sadile para:a ikramiycler verilmeBir salâhivetli ağızdan İMtilen bu sine dair maddeler konulmuşrur. beyan. lıasın gibi. Üniv»rsite VB Bundan başka. mcmur ve müs Muallimler Biıliği gibi dil bühsintahdemlerin arasmda daha fazla de ilsili ve salâhiyetli mahfillerde mesai yapanlara mukabilinde fazla mü'het tesir yapmıs ve gÜ7el dilibedel ödenmesi sağlanmıştır. mirin uygurca ve uydurca kclimeBu suretle Denizyolları idaresi lcrle harab ve berbad edilmesinin nin çahşması, daha rasyonel oir artık önürie sreçilebileceği hakkında mahivet almakta, mçmur ve müs bir ümid vermistir. tahdeminin hakları teminat altıra Millî Eğitim Bakanı Medhteki ahnnıakta ve şchrimizdeki idare beyanlarmda mesul bir Bakan sıfamerkezile Ulaştırma Bakanîığı a tile daha evvel kendi Bakanlığinra rasınriâki formalitecilik ve kırta yapılmıs isleri daha açık tenkid esivecilık ortadan kaldırılmaktadır. demezdi .Onun için davayı «sevimli ve sevimsiz» kelimeler diya ikiye ayırmak mecbtlriyetinde kalmış, bım lan ayıklıyabilmek için (fransızcanın terme kelimesini bozarak tiirkCPÇ diye llim âlemine sundupumıır) terimlerin tekrar gözden geçirilerepini vadetmi*. yakmda toplanacak Türk Dil Kurulu konpresini de bu münasebetle yadederek dolayısile konjfrenin bu se\imMemldietimizden aynlîin m ü siz kelimeler isile de uğraçmasını mcssiller, Türkiyeden çok iyi istemistir. intıbalarla döndüklerini Millî Ejntim Bakanının »ahsan bn kelimelerin aleyhinde olduğunu bibeyan ettiler liriz. Bununla beraber Mecliste deAylardanberi memleketimizde bu diei fibi yeni kelimeler arasında lunan ve sanayi bolçelerinde tetkik «bazı sevimsiz» leri değil. pek çok gezıleri yapan Mületlerarasl Imar üaçmaları nlduğıınıı kendisinin de ve Kalkıntna Bankası mümessille kabul ertiçİTie kanaatimiz vardır. ri, memleketlerine dönmeğe baçla I^dlahların turkçelesmesi babında için misal olarak mışlardır. Mr. Johnson'dan sonra sözlerini teyid Mr, J . Mason da, dün gece sabaha getirdijfi müsebbeh, vechisebeh kelimelerini zaten artık kullanan kim karşı şehrimizden ayrılmıştır. se kalmadığı ıribl müsahehet kelime Mr. Mason, dün hareketinden evsisini bile huçükii kalern sahibleri vel kendisile görüşen bir arkada vannıyor, benzerlik diyorlar. Ama şımıza Türkiyeyi ziyaretleri hak elimdeki (Terimler) kılavuzundan kında izahatta bulunarak demiştir rasteele aldığım şu kelimelere ne ki: diyelim? t Türk hükumetinin göstetTni« (Fail = özne), (ferdi = bireysel), olduğu samimivete, yakın işbirli (ferd = birey), (gaye = erek), (afağine müteşekkiriz. Memlekeüniz kî = nesnel), (ahenk = uyıım), den çok iyi intıbalarla ayrılıyoruz. (ameli = kılgın), (cihaz = ay?ıt) Müsavir arkadaşlarımın yaptıkları daha da var. Bunların arasında metrtkikler neticesinde ihzarl bir tek selâ .menfi. kelimesini bırakip nenik rapor hazırlanmıştır. Ben de patifi almak gibi sebebsiz hareketeörüslerimi bu rapora ekliyeceğim, ler ve ceza, cümle, cins jibi keliNihaî karan Bankanın Umumî meleri abp, bütün Türk dünyasının MeclİPİ verecektir. Neticenin dört bildiği «mekteb» kelimesini atarak aya kadar alınacağmı tahmin edi yerine franstzcadan dönme (okııl) u, hakim yerine de «yarçıç» ı ikame yonırru Çunu söyliyeyim ki. henüz bir etmemtz hakikaten anlaşılır şcy dean'.asmjıya varılmış de&ildir. Bura ğildir. Kalkmma Bankası temsilcüerinin tetkikleri bitti Sofyada Kostov davası LANCASTERV ÂYİNİ RUHANÎ Manifatura tüccarlarından eşlm mi. Martı Burnu manMina ruhuna ithaf edılmek üzere öLumijnün kırkmcı gii.une müsadif 11 arahk 1949 pazar evinü saat 11 dc Şişllde Rurn mciBrlığındft kâin «METAMORTOStS^ kiüsesınde Ayini Ruhanı lcr» edıleceKınden akrsh». doet ve kendlslnl tanıyanlarla. arzu buyurBn zevatın tejrlfleri rıra olunur. (*) Gull'g Point bir malikâne lsMerhumun *fi RodonlM MİHAL, NtKOLAİDİSîn AŞK. MACEKA, CINAYET VE HEYECAN FİLMİ SÜMER'de |