18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Dün Reşad Aydmlının muhakemesi basladı Baştarafı 1 inci sahifede Talebin irad şeklinl mahkemeye karşı saygısızlık telâkki eden yargıç Avukatlık Kanunu mucibir.ce, gereken muamelenin yapılması için, Aydmlının müdafii hakkır.da Savcılığa tezkere yazılmasıra karar verdi ve duruşmava dev?m c^unmadı. Celsenin taisilâtını bildiriyorum. Meraklı kalabalığınjı daha öele fczeri. Ad'.iyenin önünü doiduriuihı görühiyordu. Fakat AnkarR zabıtası dış kapıdan itibaren ikier sıra barikadl^r kurmus oldu^u"dan, Cumhur'yet Savcılığmca alıran tedbiıler cidden intism'a tafbik olundu. Savcılık tarafmd"în davetiye verilmiş olanlardan ba?k;>ları, içeri gî'cıet'iler. Mahkeırr 1*ŞO cH açıldı. Vargıç Halil Cevherîoğlu idi. İddia makscnında Savcı vardımcılarındn1 Hsikı Mumtruoö;''" touluc nuyordu. Re ad Avdınlı salona biri başgedikli, diğeri gedikli iki jandarma basçavuşile birlikte airdi. Avukatının bulunduğu nnsanın b £ tarafına orurdu. Simssı hayl: solgan olsn Denizli milletvekilinin. müteessir ve düsüneeli bir edası vardı. Dirseğini masaya ve cenpsini avucTtna davayarak bir müddet fcareketsiz kaldı. İhbar edilenler Savanın bu safhasına karışmamak fcarar'j^a olduklann.lan müdahilc lere rnaHsus ır.evkide k m e yoktu. Aydın!ınm müdafii avukat Mehmed Emin Akyüz mahkemeden bir talebi olduğunu söyledi. Yargıç bu talebi dinlemeden önce, usulen sanığın hüviyetini tasbit etti. Adı Reşad Aydınlı. babası Edib Aydınlı, annesl 81ü Rakibe, 326 doğumlu, Yenişehirde Karanfil sokakta 10 numaralı aparümanda orurmakta oldueunu söyledi. Yargıç: .Denizli nnll<?r\ekilisiniz deeil mi?» diye sordu çhı zaman î «Evet efendim ve avukat> diye eevab verdi. Soyadının Avdrnlı olmasma rağmen AcıpaTamlı olduğu anlaşıldı. Gari Terfeive Enstitüsü ve Ankara Hukuk FaVül'esi mezunu olduğunu, evli ve bir çocuk sahibi bulunduğunu ksrdptti. Yargıçm: «Geçmis mahkumiyetiniz?» şeklindeü sualine da; rHiç bir şey yok» demekle iktifa etti. Bundan sonra yargıç, Reşad Ayiâmlmın avukatına söz verdi. Mehmed Fmin Akyüz, iftiradan saniıt olarak tevkif edil niş olan müekkilinin dîha hazırhk tahkikatı sırasır.da, <*r>«r'ayı görmek Istediğini. 28'11'949 "da savcüığa verdiği dile!:çenin önce el yazısile, bazı muamele gördüğünü, fakat sonradan tıedsnse sarfmazar edılerek el yazılan olan kısmın dilekçeden yırtaldığını, velhasü. tesriî Tiasuniyeti kalkrnadan önce kendisine gösterilmiyen tshkikat dosyasmm bu masurjyetin refinden sonra da gösterilnedisini ileri sürdü. Müdafi şöyle âevam etti: « Tebligatla duruşma funü •rasında en az bir hafta geçmesi ..lâzımdır. Tebliğ bu aym 5 inde yaJdığma göre, teblit «ünü haric atulursa bir hafta mühlet dolmamış olacaâından duruşjnanın 12 arabkta yapılnr.ası, kanuna iykındır.> Avukat, dosyaya ilişik bir çok teferruatın mevcud olmaması, bir yandan da tetkik husıi5unda karsılasılan mârüer dolavısile. bu müddetin genisletılmesi beklenirken, in mahkemece asşariye inolduğıjnu kayd?derek usulün 210 uncu maddesi l.ükmüne riayet edilmediğinden bahsetti. Ve duru=T\an!n bu bakımdan başka güne 'Mrakılmasır.ı istedi. Ycr'iç müdafıe sordu: Evrakı, h.ç okumadımz mı? Dosya tetkikatmı bitiremedim. Yargıç. kejfiyeti bir de Mahkeme Ba|kâtıb nden sordu. Başkâtib, avukatm dava dosyasının mahkemeye tevdiiru müteakıb, her gun muntazaman gelip. kalemde tetkık etmiş olduğunu söyledi. Avukat; "Bu beyan hilâfı hakikattir. Zira, dosj'a üç gün mercilerde dc!a?mıştır.v> diyerek, bu sözünün de zabta geçiriİTiesini istedf. Baskâtib, avukatın, dosya kalemde bulunduğj rnüddetçe gelıp okuduğunu tavzıh etti. Ssvcı Yardımcısı, Hayri Mum cucğlu: «İş, mevkufludur. Usulün 210 uncu maddesi, celbname tebliğıle. duruşma gunü ara='ndaki mehli tesbıt eder. 5.12 949 da usulen kendisine duru;ma gü nü teblğ edilmiştT. Bu taleb mah\=menin takdirine aid bir «Cumnonyet» in tarihi tefrikası: EKüUPLARÎl Haksîzlıgm isyan ettirdiği, afkın gükun verdiği müztuib Rönüllerin romanı keyfiyet olmakla beraber, memurıyetimizin görüşü, duruşmaya devam olunması merkezindedir.» dedi. Yargıç, gereğini düşündü. Dosya 3 aralıkta mahkemeye tevdi Trakyamn Saray ilçesinde edilmesı üzerine 5 aralıkta sor dört okuyucumuzdan aldığımız gusu yapılan Aydmlının, duruş bir mektubda, kasabanın bütün mamn bugün 14.30 da olacağm elektrik tesısatı ve santral binadan haberdsr edilmesine ve bir sı da tamam olduğu halde bir haftalık mehil de, bu suretle buçuk aydanberi cereyan verilmahfuz tutulmuş olmasına, sa med ği yazıimakta ve ezcumle vunma vek'lın'n dosya, Kalem şöy'.e denılmektedır: de bulur.duğu müddetçe mürdeıjllcr Bankası tarafından bir ricatını tefk.k ettiği, Baskâtib n müteahhıde 123 bin lıraya ıhale r 1 ifades'nden a > sşılmasma bina edilmış olan kasabamızm eleken $m mevkufu olduğu da göz trik tesicatı ve şebekesi üç ay önunde tutularak, evukatın tale içinde ikmal ed'lmiş, Cumhurbi varid görülmedi. Reddolun y°t Bayramın'n birınci ve ik:nci du. günlerı cereyan ver'lmiş vc 15iBundan «onra avukatm: "Bir n ; n b'ttığ 1 Kavmakamhk ma' taleb'tniz daha var» dıyerek a kamı ile Beledıye Başkanlığına yağa kalktığı görüîdü. Emın Ak j ca bildırılmışti. Fakat aradan b<r yüz şunları söyledi: «Vekâletım buçuk syı mütecavız bir zaman dski salâhiyete ve şu anda mü geçtıfi halde Iller Bankasından ekkiîİTiden aldığım mezuniyete bu şm Beledıyeye devri husubinaen sizi reddedıyorum. Se sunda h ç bır ses çıkmamıstır. beblerini beyan etmekliğ'm için Ufak bır formalıteden ıbaret zabtı terkedıniz.» olan devır muameiesının boylece Yareıç, Savcımn müt3İeasını gecıktirılmesi ^zıinden gerek aldı. Hayri Mumcu dedı ki: «Da şebeke ve gerekse santrsl muva gibi emsali hakıkaten az gö attal bir vaziyette kalmakta ve rüîmüş, hattâ görülmemış biı kasaba da aylardanberi ümd italeb karşısır.dayız. Yargıcın ç nde ışık beklcmektedir. Iller reddi sebebleri, ceza muhakeme Bankasının dev r muamelesinı leri usulü kanununda, açıkça bır an evvel yapması en buyuk yazılmıştır. Esefle kaydederiz düeğimızdir.» ki. talebin, yalnız zamana makCamilerde fennî tathirat sur olmak üzere, başkaca hukukî hiç bir mesele yoktur. Ken yapılmıyor* dılerine tefhım edılen kararın îsmi bizce mahfuz bulunan ve medlülünün anlaşılmadığı görü Fatıhte oturan bır okuyucumuzlüyor. Yargıç, işin mevkuflu ol dan aldığımız mektubda, İstanması itibarile usulüne tamamen bulun büyük ve kiiçük camılerıayet ederek, duruşma günü rinde çok seyrek görülen fennî nü tensıb etmiş, davanın mahi tathiratm bir kaç sencdir h ç yeti ve mevkuflu olması hasebi yapılmadığı yszılmaktadır. le bir an evvel intacını iltizam Okuyucumuz, hem cemaatin ıle adaletini göstermiştir. Bu huzursuzluğuna, hem de mefrununla beraber, red talebi, sebk şatın vakitsız çürüyüp helâk oletmiştir. Bildireceği red sebeb masına sebeb olacağı tabii olan lerıne göre, mercimde tetkiki bu halin önüne geçilmek üzere gerekir mütaleasmdayız.» muayyen zamanlarda halıları Avukat, red sebeblerıni kay naftalinlemek ve dığer fenni şedetmek istediyse de Yargıç ken kilde temizlık icrasınm ıhmal dis:ne söz vermedi. «Reddihâkim edilmemesı hususunda alâkadar talebinin ceza usulü kanununda makamların dikkat nazarlarınm muayyen olan şartlarına riayet celb edilmesini istemektedır. etmeden savunma vekilinin mah kemeye karşı saygısızlık ifade MEVLİD eden tarzda: «Senı reddediyoAilemizin en buyüğu sevgllt snnemiz rum» tarzındaki hitabı meslek haysiyetile kabili telif görülemeDÜRRÜSAF SÜDENİN m'ş olduğundan avukathk ka vefatırun llk senesine rasüayan 14'12/ nunu gereğince hakkında mua 949 çarşamba güntt Teşvıkiye camimmele yapılması için, Cumhurıyet de öğle namazmdan sonra, ruhuna ltSavcılığına müzekkere yazılma haf edılmek uzere Mevlldi Şerif okııttıjrulacaktır. Akrabalanmıza, kendisisma, reddihâkim talebinde bu nl sevenlere ve dın kardeş!erünı;e bıllunduğunu bildirmesine nazaran dirirır. böyle bir şeye tevessül edilmesi Svrfen AVesi için, kendisine mehıl verilmesine» karar verdi. ÖLÜM Duruşmayı önümüzdeki paMaııastır Mektebl Harbiye«ı Mütiuru zartesi günü saat 14.30 a bıraktı. merhum Sjleyman Fehmi b«yin kızı, Aydınlanmak için emir bekliyetı bir kasaba LÂLE AR Sinemalarında Yalnız Gidenler ( i "3PALK ALONE ) I Memleket meseleleri 1000 inci ölüm yılında Fârabîyi anmaya iyi hazırlanıyor muyuz? (Ikinci fahifeden devam) Hükümdar iltifat olsun diye yemek veya çarab arzu edip etmediğini Farabiye soruvor. Onun böyle şeylerle alâkası yok. O midesile değil. kafasıle yaşayan bir adam.... Tesekkürle reddedıyor. Bu sefer hükümdar başka bir şeye arzusu olup olmadığını yokluyor: a diğer gıdayı ruh olan sadayı sâz ve evtarı nay ve musikaz istimama meylinden istima olundukta raebet ve müsâde aöstermeğın > Artık hükümdar emretmiyor. Farabi'nin emirlerini soruyor! O da musiki dinlemeye rağbet ve müsaade) gösteriyor. Hükümdar derhal emir verıyor: 'Sâzende câriyelerin gelmesine emr olundukta her biri vâdisinde seramed ve mümtaz olan cevâri huzuru şehriyâriye hîzır olup yegân yekân sazlarını tahrik eylediklerinöe Farabi rr.p/.burlara kanunu musiki muktezasryla müahaza ve munakaşadan hâli olmadıkta...) Türkîyenin Avrupa Konseyine katılması Baftarafı 1 inci sahifede oluyoruz.» diyerek artık Türkiye nin de bir Avrupa' devleti, memleketi olduğuna kimsenin süphe edemiyeceğini belirtti ve Frankfurtta toplanan konsey çalıçmalarınj anlattı. Tahtakılıcm konuşması Ahmed Tahtakıhe da: «Avnıpa konseyine katılmamız dolayısile bazı millî ve siyasî duygularunj 1 ifade etmeği bir vazife sayarnn diyerek söze başladı ve: «Bugün de anlamak ıstemiyenter. açıkça gör müşlerdir ki, insa.ıhğı ve sulhu koruyucu kuvvet olarak Türkiyeyj daima yanlannda bulacak ve ondaı> ku\*vet alacaklardır. Nasıl Birleşmiş Milletler Türkiyeyi yanınd? bulmuşsa, Avrupa konseyi de gene aynı şekilde Türkiyeyi yanında duyacak ve bulacakür.» dedi. Tahtakılıc bundan sonra Dış İ leri Bakanının Avrupa konseyin» davet edilmemizi bir başan say masına iştirak edemiyeceğini, çün kü dünyada sulh istiyen memleketlerin başında Türkiyenin yer aldığım, lnsanlığa ve hakka inandığını, bu bakımdan konseyde ye rinin açık olduğunu kaydederek Avrupa memleketlerile siyasî mü nasebetlerimiz gelişirken Pakistan dan Hindistana kadar sark memleketlerile de aynı şekilde siyasî mü nasebet temin etmenin gerektiğini belirtti ve Dış İşleri Bakanının, dış siyaseti paıtilerin ustünde bir faa liyet olarak telâki edip parti grup larına dış politika mevzuları üzerine malumat vermesi icab ettiğini söyledi. D15 İşleri Bakanmdar* bundan aonra politika meselelerini parti gruplarının dar zaviyesile değil, Meçüse aid bir mesele yap masıru rica edereK sözlerine son verdi. Isntail Hakkı Baltacmm konuşması Ismail Hakkı Baltacıoğlu da, bu mevzudaki görüş ve düşüncelerini belirterek, Avrupa Konseyıne katılmamızla, bundan soa ra Türkiyenin de Avrupa memleketlerinden sayüdığına şüphe edilmiyeceğini ifade edenlere cevaben: «Türkiye, Avrupa veya Asya milleti olduğunu Avrupalılardan öğrenmek zorunda değildir» dedi. Avrupanın tehlıkede olduğunu, ölüm kalım vazivetinde ıken geç harekete geçt ğini, ilk defa aklı başına gelenlerin Türkiye ile tngiltere olduğunu, Amerikanın bile bu iîte geç kaldığını işaret etti. B J bakımdan Avrupa Konseyine mühim vazifeler düştü|ünü. anlattı. Muammer Alakant tekrar kür süye gelerek Tahtakılıcm partı gruplarmdan bahsettıği arada. kendi gruplarına tevcih edildiği zehabma kapıldığı sözlerine cevab verdi: «Biz icabında iç poli« tika meselelerini bir yana bırakırız. Partılerin dışmda Türkiye hükumeti, Türkiye Cumhuriyeti vardır. Bunu biliriz. Avrupı Konseyi meselesi, aylardanberi, dünya matbuatmı ilgılendirmektedir. Dış îşleri komisyonunda da bu mesele konuşulnrustur. Biz nerede sulh varsa, insan hak larını korumak varsa oradayız.» dedi. Ibrahim Tali' Öngören, Atatürkün yurdda sulh, cihanda sulh dediğindenberi Türkiyenin bu yol üstünde yürüdüğünü ve bunun da semeresini gördüğünü, söyliyerek, Avrupa Konseyine katılmamızı da bu bakımdan isabetli buldu. Dıs İşleri Bakanı tekrar kürsüye geliyor Bundan sonra, Dı§ tşleri Bakanı Necmeddin Sadak tekrar kürsüye gelerek, bu Konsey hak kmdaki tesarı münasebetile. gerek hükumetî, gerek Dış îşleri Bakanlığını terviç edenlere teşekkür etti. Hükumetin dış siyasetini destekliyen Demokrat Partiye de teşekkür etmeyi bir vazife bildiğini söyledi. Ve ileri sürülen mütalealara cevab vererek, Türkiyenin Avrupa Konseyine girmesinin ne için ehemmıyetli olduğunu tebarüz ettırdi. Ve bundan sonra muhaliî partili arkadaşlarırun dı? siyasette aydınlanmak istediklert mevzuda, kendilerine her zaman izahlarda bulunmağa hazır olduğunu yalnız parti gruplarına giderek: «Ben size izahat verme ğe geldim» diyemiyeceğini, fakat parti şeflerile meclis grupu başkanlarına, dış politika mevzuunda izahat vermeğe her zaman âmade olduğunu Böyledi. Bundan sonra tasarmm müstaceliyetle görüşmesi yapıldı. Ve aynen kabul edildi. LİZABETH SCOTT BURT LANCASTER'in Sinema tarflıinde aylarca unutulmıyacak büyük filmleri Aynı erkeği kurtarmak için iki kadınm mücadelesi... iki aşk... iki kin... Acıklı bir drara... İ ( Raw Deal ) tarafından PERŞEMBE FİRAR AKŞAMI Claire Trevor Mars ha Hunt Denis O'keefe SARAY SN M SN A İ E AI D diye aııdığı şahane film Ingiliz Sincmacılığınm büj ük zafer Persembe aksamı E L H A M R A Sinemasında HA Zİ N A Ş K (Look Befors You LoveJ Margaret Loocirwood Griffith Jones'in Gdîlcre yaç Holduran bir ömür faciası. Ş E H İR DRAM TİYATROSUNDA Sezonun ilk telif eseri PARA ^ UĞRUNDA H Yazan: Nahid Sırn örik Sahneye koyan: H A D 1 H Ü N TEKEL GENEL MUDURLUGU ILANLARI Malzeme Alım Şubesinden: 1 Mevcud şartname ve nümunesi mucibince 6000 metre bakır tel «tramvay havai hattı» müteahhid nam ve hesabına pazarlıkla satın ahnacaktır. 2 Pazarlık, 24/12/949 cumartesi günü saat 10 da Kabataş Genel Müdürlük Malzeme Alım Şubesindekı komisyonda yapılacaktır. 3 Şartnamesi her gün sözü geçen şubede görülebilir. 4 tsteklılerin belirli eün ve saatte 450 liralık güvenme parasile birlikte mezkur komisyona müracaatleri ılân olünur. (17378) Tuhaf şey!. Bir çok dilbsr, hepsi de bir çesid sazda meshur olmu«lar. Hükümdarın huzurunda çalıyorlar. Farabi onlann ku«urların bulup tenkid edij'or. Hükümdar ha^retler icinde'. 'Seyfüddevle mezbure hitab pdip zâhir budur kî bu fen le de mehareti tâmmeniz ola.) . Sizin musikide d?hi derin vukufunuz olduğu anlaşıhyor diyor. Farabi: CBelî deyip +E<:tik eyledikten 5 sora derhal meyanmdan bir ke e ıhrac edüp içinden bır saz çıkardı ) Anlaşıhyor ki Farabi'nin arka?ında cübbe veva ehram şeklinde Türkıstanda givdiâi fcüyiık ve geniş bir şey var. Onun altında sazını sıklamış. (Dizen verip ca lr naea basladıHa cümle mecli.ste olanlara .'landei ıztırarî ârız oldu ) Dinleyenler gülmekten kendilerini alsmıyorlar. Bunun nasıl olduğunu anlamak güç. (Handei ıztırari) neşe manasına değil. fKendini tutamadan gü!m»k) demektir. • (Badehu bir âher düzen verüp nevaht evledikte cümlesi hâbe varup hattâ kapııda olanlar bile hâbe varmağın medisten Farabi çıkıp gitti asla bir kimse agâh olmadı.) Bu sefer de ça'dığı parça ile herkesi uyutmuş. Belki burada işin içine biraz efsane karışıyor. Zorla EÜldüren veya uyutan musiki hikâyesi, her büyük adam etrahnda dolaşan efsanelerden olabılir. Fakat şu satırm kıymeti aşik5rdır: (Ksnun dimekle mütesref olan sâzı iptida Farabi terkib ve icad eylediji menkuldür.) Bueün bütün şark memleketlerinin musikisinde rrümtaz 3İr mevkii olan kanunu da Türk Farabi icsd etmiş!.. Farabiy» hükümdar cüz'l bir maaş baçlıvor. Onun es^.^cn ırRddiysta kıymet verdiği yok. Bir kenara çekilip, felsefe, ilim ve fen ve musiki ile ruhunu doyurmayı eana minnet biliyor. Nihayet Şamda 950 Milâdî ve 339 Hicrî tarihinde r. Ksbn orada, bugün bile halkm ziyaret ettiği bir yerdir. Cenaze namazmda bizzat Seyfüddevle ve vezirleri de bulunuvorlar. İşte 1950 yılında ölümünün bininci yıh anılnası lâzım gelen büyük Türk dâhi=ine aid bir k*ıç satır!. 1950 yılınm esiğinde bulunuyoruz. Çok esaslt bir anma töreni yapnalı, Farabi hakkında bir broşür, 'hattâ yabanc dillerle d°) yazılmalı. Alâkadarlar ne yapıyorlar acsba? Liman işletmesi için yapılacak vasıtalar Devlet Deni?yollan, Liman İşletaıesınin elındekı tahta tekneleruı saç kaplamak sureüle yenilenmesıne karar vermijtlr. Bu hususta fabrJıa ve h4vuslarda gereken hazırhMara başlanmıştır. Bu arada yuzer tonluk 50 tane yeni mavna inşa edilecekhr. Fabrıkada yapılan ıkı yeni ombrkcr de bu a y ı n sonuna doğru tamamlanacalrtır. A y n c a 13 motorle dığer bazı lşletme vasıtalarımn asınan motörleri de y e nllenecelctlr. Ikınci 60 tonluk sabit vinçin montajı bıtmıştır. Vmç. hafta sonunda çalifnıaya başhyacaktır. Tamamen yenilenen 70 tonluk maçulanın ınsası yılbaşmda tamamlanacaktır. Eojlelıkle 11manın l h t n a c ı karşılannaı? olacaktır. Posta işlerimizde yapılan ıslahat Baştarafı 1 inci sahifede oiuvor ve işletme de pahalıya mal ediliyordu. Bu durumu ıslah ve başka mem»Vptlerde, bilhassa. Amerikada uysrulanan sistemin tatbikı ve tanzimin eerektiği aşikârdı. Calışmaiara başladıfc. tltç olarak (Posta Yollsma Rehberi^ denilen ve Türkiyedeki bütün pa«ta merkerlerinin adlarını, mevkilerini ve posta ahp verdikleri yerleri gösteen lü?UTilu kitablan hazırladık Daha sonra, mürasplâ+ın en seri Ik vasıtaya yetişecek sur»fte, nasıl eönderileceğini gö'teren tren, vapur ve ucak sefprlerinin tarifeleri hazırlandı. İlgili memurlara bunlardan dağıtıUcaktır. Yeni posta vagonları da servise konulunca işler daha ivi düzenlenecektir. Gezici hatlarda tam bir servis te?i« edilme«:ir>i, Türtiye pos ta sistemini asrileMimeye do&ru atılmış çok tıüyük bir adın ve Türk iş müesseselerile umıı^ıî olarsk Türk ha^kı için büyük bir fayda sayarun.» Mr. E1İİ5. daha sonra, Posta fdaresinin Teknik çahşması hakkmda izahat vermiş ve (alfa>etik sistem) ile islevecegini, İstanbul postanesinde daha bir rok ıslahat vapıld^ğlnı. modern trivoi ı»özleri konulduğunu, müve^zilerin islerinin hızla"dırıldığmı söylemiş ve şöyle demiştir: « Müraselâtın süratle kabul edilmesi, mektublarm damğa makinesile damgalanması ve kavıd işlerinin ba=it!p=tirihnesi gibi daha bir çok ıslahat da yapılmıştır. Ancak, vapıîan islerin en mühimleri, posta merkezlerinde ve gezici hatlarda postalann işlenmesl faaliyetlerinin yeni baştan organize edümiş olmasıdır. P. T. T. İdareslndeki posta memurlarrnm Amerika po<;ta memuran sevivesinde oldukla.ı görülmüştür. İslerine karsı büyük alâka göstermekte, halka, bexlediği hizmeti hakkile ifa icin büyük bir arzu duymaktadırlar. Bundan evvel bu sahada m^vaffakıyet sö>terilmemesi, tnodası (fecmiş bir sistem esasına göre c«lısmaktan ve modero malzeme yokluğundan ohıyordu. Sistem. tamamil» isîer bir hale gelince, istanbul halkınm. dünyanm her rarafındaki gibi mükemmel bir hizmcte kavuşaeağına eminim. Türkiyedeki Ikametimden memnunum. Her taraftan gbrdüğüm nezaket ve teşriki mesai arzusunı çok mütehaspisim. Arzum, ltfklanmı tazelemek için, tekrar memleketinize gelm»k ve büyi'k bir memleketm hsrikalanndan daha bir çoklannı görmelctir.» Basm mensubları toplan+ıdan «on• Büyük Postaneyi jî«zmi«1er ve a :esisat hakkuıda izahat almışlar, ıre yeni sistemin nasu islediğini ya^ından eörmüMerdir . Üç ilkokulun müşterek teşekkürü Boğazın iki yakasını birleşlirecek köprii Baştarafı 1 inci sahifede hazulanmış, fakat araya giren harbler vesaire dol^yısile bu tasavıoır kuvveden fi'le çıkamamıştır. Cumhuriyet devrinde ise buna Millî Kalkınma Partisi başkanı Nuri Demirağ vasıtasile bir Amerikan firması teşebbüs etmişti. Nuri Demirağın temsil ettiği bu firma köprüyü üç senede yapacak vo 13,5 milyon liraya maledecekü Tediye şartları da gajet müsaid va halka külfet teşkil etmiyecek bir şeküde olmakla beraber, o zaman hükumet her nedense bu teldife müsbet bir cevab vermemişti. Eğer bu köprünün inşasına o zaman başUnılsaydı, şimdiye kadar ikmal edilmis bulunacakü. Etüdlere baslamış olan Amerikalı firmanın DU köprünün inşası için ne kadar paraya luzum göstereceği malum değılse de para kıymetindeki tahavvül dolayısile bunun Nuri Demirağ teklifinden bir kaç misli fazla olacağı muhakkak görülmektedir. Dişer taraftan bugünkü hava tehlikeleri karşısmda tünelin köpruye tercih edileceği mütalea olunmaktadır. Bu takdirde tünel inş.ası daha pahalıya mal olacaktır. Fakat her ne olursa olsun istanbul yakasını Anadoluya bağlayacak bir te« sisin vücude getirilmesi zarurî bir hal almışür. Bu tünel veya köprünün. Sarayburnu ile Salacak arasmda veyahud Boğazın en dar bir yeri olan Hisarlar arasında inşası etüd mczuunu teşkil etmektedir. Amerikan firmasuun bunu Marshall vsrdımile yapacağı soylenmektedır. Muhsin Erfuğrul 40 yıl 40 yazı Bayındırlık Bakanlığı İnşaat DairMİnde Makine Muhendisl Narı ile Nahıde Arkın annelerl. Basın kooperabfa muduru Kemaleddın tretun baldı/ı. Emekll Sandığı Genel Mudüru Ulvi Yenalın. Nejat Iren, Cihad tren ile Şermta K a y ı n m teyzelert bayatı SATILIK YENİKÖYDE AKSA Yeniköyde. BogEZın en güzel yerinde lebidcrja bir arsa *atılıktır. İsteklilerin her gün saat 11 12 arasmda 20094 numaraya telefonla müracaatleri. TİRDEVS ARK tedavl •dılmefcte bulunduju P».«tör Fransız h«stanesînde vefat etmiştlr. Cenazesl bugun öfle M m a n n d a ı K>nra Teşvlkiye camunden kaldırılarak Feriköydekl ebedl lstirahatg&hına tevdl edllecektir. Kendisine Allahtan rahmet, allesine de sabır temennl ederiz. * * * Şarit Di? Deposu sahlbleTinden Bay Aron de Toledonun sevgill annes! Kastamonu Tekel Başmüdürlüğünden: 1 25 maddelik şartnamesi mucib': A İnebolu transıt ambarı ile Kastamonu, Küre, Devrekâni, Taşköprü, Daday, Araç, Tosya, Kargı ve Azdavay idareleri, B Kastamonu merkez ambsn ile yukarıda adları yazıh idareler arasında gelecek ve gidecek bilumum Tekel maddelerınin 6 aralık 949 dan 6 aralık 1950 tarıhine kadar bir senelik nakliyatı 6 aralık 949 tanhinden :tıbaren 21 gün müddetle açık eksiltmeye konulmuştur 2 Naklolunacak emval, eşya ve malzemenin muhammen miktarı 1250 ton elup muhammen nakliye ücreti 48264 lıradır. 3 Eksiltme 27 aralık 1949 tarihine rasthyan salı günü saat 15 de Kastamonu Başmüdürlüğündekı komisyon marifetıle yapılacaktır. 4 Geçici teminat tutarı (3020) lira olup çartnamesi Kastamonu, Ankara ve İstanbul Başmüdürlüklerile Çankırı, İnebolu. Taşköprü, Tosya, Daday, Küre ve Araç tdarelerinde görülebilir. 5 İstekhlerin belli gun ve saatte komisyona müracaatleri ilân olunur. (17167) Devlet Tiyatrosu Umumî Müdürü kıymetli sanatkâr Muhsin Ertuğrulua 40 ıncı sanat yıldönümünün Istanbul ve Ankarada yapılan iki jübile ile kutlandığı hatırlardadır. Bu münasebetle memleketin en tanmmış kalem sahibleri tarafından yazılıp gazetelerde basılmış ve basıbnamış olan yazılar ahiren toplanmış ve çok zarif bir kitab şeklinde neşrolunmuştur. Bu yazılar sahnemize yaptığı büyük hizmetlerle birlikte Muhsin Ertuğrulu anlatmakta, bu suretle kendıüğinden Türk tiyatrosunun son devirlerinin tarihi de meydaıia gelmektedir. İnkılâp Kitabevinin dağıttığı bu güzel eseri tavsîye ederiz. 3 9 vefat etaijtir. Cenaıe meraslml 13 aralık 1949 tarihli salı girou saat 13 te Galatada Sahsuvar sokagında Italyan Musevı Sinagogunda yapılacaktır. tstanbul. İS Aralık 1949 t$bu llân hususi dsvetiye yerine kaimıllr. Cenaze Levazımatı D. DANDORİA BAYAN DUL, BOHORA VİKORİA DE TOLEDO ALKAZAR Sinemasında Yarın matinelerden itibaren Senenin en heyecanlı ve dehşetli iki büyük sergüzeşt dramı aynı zamanda: 1 Ormanlar Hâidmesi Airika ormanlarında elmas hırsızlarile müthiş müeadeleler. 2 FELÂKET tNCİSİ Güney Amerikanın insan ayağı basmanu? bataklıklarında cereyan eden korkunç bir insan avı. Kemal film Birinci Sınıf Ocak Örme Uslaları Alınacak Murgul Bakır Fabrkasının bakır izabe fırını, konverterleri, buhar kazanı, vesair ocaklarının örülmesinde çalıştınlmak üzere. oteş tuğlasile ocak örmekte ihtisası bulunan birinci sınıf ustalara ihriyac vardır Taliblerin on beş gün içerisinde tercümeihal, bonservis ve ücret isteklerini bildiren mektubla (Türkiye Bakır İşlerraeleri Müessesesi . Posta Caddesi Şavban apartımaru daire 9) adresine müracaatleri. İki motör çarpıştı Çınar motoru dün Yağkapanınd» Şüe limanına bağlı 8 tonluk Yadigâr motorune çarmış ve motoru hasara ratraıştır. tnsanca zayiat yoktur. r 1 100 100 100 100 100 100 100 100 100 100 R4HCSA 12 Arahk 1949 Açılış Ksnaniî Sterlin 7.90.50 7 87.10 Dolar 7.87 50 7.S3 00 Fransız frangı u.bO 0.S0 Liret 0.44.12S 0.14.128 Isvıçre rangı €4 03 «'03 Florın 73.6S 41) 73 65 10 Belcıka frangı 3 60 5 60 Dracmi o 01.S76 0.01.S76 Çekoslovak Kur. Isveç Kur. 54 12.50 54 12 50 Eskudes 9 7.'! ?0 9 73.90 c Mehölyenin iadesi talebiııe ce\a ben Jlesina vaksi. L.panya ve Türkiye arasıııda banş mevcud olduğunu ve bu talsbin manasmı anlamadısıra cevabladı. Hiç ses CLkarmı yarsk filo Sicılvaya gitti. Ausşusta da karaya asker çıkararak şehri yerle bir etti. Oıidan sonra ver elini Passaro burnu diyerek Malta yolunu tuttu. Sinan Pasa, Mal+amn iki limarum ayıran burcrjn üzerine çıktı. Buradan Sen Anj kalesi görünüyordu. P^şa istihkâmstı süzdükten sonra öfkesinden gözlerinin akını devire devire Turgud Reise dönerek: « Zapü kolay dediğin kale bu mudur? Hiç bir kartal yoktur ki yuvasmı yapmak için bundan sarp ve bundan yüksek bir kaya sejsin.» diye gürledi. Turgud Reis hic is*iflni bozmadan, «Çiğnenmeden lokma yutulmaz. İspanvollar Mehdiye kslesine hücum ettikleri zaman ne yaptiklarını hat' r l. • .nız,» dedi. Oteki ağzınm köpüğünü siler<.k, «Ne yaptılar? Söyle bakalım.'» de Maltadan dönüşte o buruna çıkb. nize dair ettiğiniz va'de karşılık siHalbuki aradan şu kadar yıl geç ze canlannra bahşetti. Bu va'dinizi tikten sonra Turgudca gene bir siz nasıl tuttunuz? Maltaya yerleşip Malta dönüşünde bu burnun d haydudluğa devam ederek değil nünden geçecekti, fakat o sefer mi?» diye bağırdı ve yanmdakilere şehid olarak. dörierek, «alın fu herifi hapsedin!» Kale kumandanı Gaspar Dövıl dedi. Şövalye Dövilyeyi hiç de îltd Yazan: Haükarnas Balıkçısı yeye yapılan teslim teklifi redde fath olmıyan bir tarzda palas panTurgud Reis, «Ne yapülar mı? dilince kaîenin zapü işine girişil dıras çadir dışarı ettiler. Turgud Savaştılar ve kaleyi zaptedin .eye di. Fransa Kralı Drinci Henri'nın Reis orada idi. Sinan Paşa yerine kadar hem öldüler, hem oldürdü İspanvaya gönderraekte olduğu kendisi olsaydı belki de böyle haler.» diye cevab verdi. Sinan Prşa elçi Baron de Aramon Dölüviçi reket etmiyeceğini düşündü. Maacöbbesinin eteklerini toplayarak, Maltadan geçirken oranın Gran mafih herifler bu muameleyi kat pürhiddet soluğu baştardasında al Metri Don Juan dö Meds taraiııı kat hak etmişlerdi. dı. Yanına bir kaç kadirga alarak dan misafir edilir. Turgud Reis başını dönerek güsanki bir iş görecekmiş gibi Malta Gran Metr sehrin Trablusun fetlümsemeden kendini alıkoyamadı. limamna girdi. Türk gemıleri .nen hinden vazgeçirilmesi için Sinan züe girince susmakta olan ıyl?r Paşaja müracaat etmesini yalvanr. Sinan Paşa onun bu hareketini göz arkebüs ateşile dile geldi. Öir çok Sefir münasib hediyelerle Sinan ucuyla görerek kendisila ilay edilinsan boşuboşuna şehid oldu. Bu Paşaya başvurur. Fakat Sinan Paşa mekte olduğunu saiıdı. Fakat ses nun üzerine Sinan Paşa Maıtaya kalenin zapü için Kanunir.in verdiği çıkarmadı. Şu Turgud Reise de osaldırmaktan vazgeçtL İlk Malta tahrirî emri gosterince akan sular yun edilecek zaman elbette gelirdL Kumandanlannm mukavelenabaEkıru böylece bitti. İş Turgud durur ve toplar gürîcmeğe kojTiReise kalsaydı, ikinci Malta muha lur. Gedikler açılır: Kale müdafi meyi imzalamış olduŞunu sanan şösarasma lüzum kalmamış olacaktı. leri mukavemetin beyhude olduğu • valyeler, ertesi sabah kale kapılaOndan sonra Maltamn yanındaki nu söyliyerek savaşmak ütemezler. rmı açıp silâhlarmı teslim ettiler, Gozo adası zaptedildi. Kullanılan Şövalyeler Malta ve Sicilvaja eide Sinan Paşa hepsini de *orsa diye sefer kuvvetlerine bakarak bu a bilıneleri i?in gemi tedarik edilmesi gemilerde zincire vurdurdu. Sinan dacığın zapü ' için Turgud Reis şartile teslim olacaklarını Sinan Pa Paşa Eğriboz açıklarmda Turgud «havan topuyla oerçe avlaraağa şaya b'ldirirler. Sinan Paşa teslim Reisle karsılaştığı zaman ve daha benzedi.» dedi. Gozodan Trablus mukavekname^ini eörü?^ıek üzere sonraları Malta yolunda her buluştuklan zaman TraHusgarb idaresigarba dümen kırıldı. valinin gelmesini söyler. Şarlken Malta ile beraber TrabGaspar DövıJye gelir. Fakat şö nin kendisine verileceğini söyleyip lusgarbı Sen Jan ^övayelerine ver valye gclir gclmez paşa onun tevkif durmuştu. Turgud Reis Trabluyun mişti. Sinan Paşa Trabiusgarbın on edilmesini emreder ve ona «Ey kö \erilmesini yalvarmamıştı. Fakat iki deniz mili doğusunda Tacure pck yavruları, Padişah y i m i sekiı kendisine boyleoe tekrar tekrar vaburnuna geldi. O günden itıbaren sene evvel Radosu aldısı zaman. dedilmişti. Trablus alınınca Sinan r Turgud Reis için bu burun cana hay:L.cluWn vazge^ecefinize ve Pasa oranm idare. ini kendi adamyakın bir yer olacaktı. Iste o gün|O.smanIı saocağına rıayet edeceği larından Tacura ağası bir deniz a damı değil, fakat haza bir kara adamı olan Hadım Murad Ağaya verdi. Sinan Paşa bu ettiği yermiyormus gibi Turgud Reise Karlı eline yani Preveze taraflarına dönmesini emretti. Turgud Reis bu hali görünce fcna halde kınldı. Sonra Karh eline dönmesi emri kendisinde bir itimadsızlık uvandırıyordu. Devletin dalavereler, karcıklıklarla dolu olan muhitine dönmektense hür yasayan hür insanlaruı engin meydanı olan batı sularrna açılmağa karar verdi. Dümeni kendi hava ve hevesine göre basarak provasını açjk Mağrip ufuklarma verdi. Denizin mavileri Trablustan hızla uzaklaşmafcta olan Turgud Reisin eskadronunun beyaz yelkenlerile beneklendi. Fakat Turgud Reis'n İJT gün ve kara gün denizci yoldaşları olanlar onun uzaklaşmasını hüzünlü gözlerle seyretmekle kalmıyacaklardı ya. İşte o zaman dünyanm hiç bir filosunda vaki olmamıs bir manzara görüldü. Gönüllü reislerinin hepsi leva demir ve fora yelken ederek Turgud Reisin peşine katıldılar. Hsttâ haVkîle ve lâyıkile bir denizcinin ne demek olduğunu anlavan devlet donanmannın ümera ve levendlerinin bir çoğu kendilerini zaferden zarefe götürebil»cek Heniz oekınun bu canlarına vakın Turgud Reis olduğunu bir ic sezişile duyarak, orun p"?ine rKışm^eo kalkıştılar. Suıan Paşa öfke ile dişlerini gıcudatıyordu. Turgud Reisin ayrılmasile donanmanın canının da gitmekte olduğunu anlıyordu. Fakat ne yapacağını saşırmıstı. Turgud arkasına ba^kıp da filodan ayrılarak beyaz kelebekler gibi kendisine doğru gelmekte olan yelkenleri görünce., müteessir oldu. Bu yoldaşlar kendisini güç duruma sokuyorlardı. Niyeti donanmanın düzenini bozmak değil, Ibaşmı alıp serazad deniz hayatma dönmekti. Hemen arkasmdan gelen reisleri topladı. onlara âmirleri Sinan Paşa olduğunu ve ona dönmeleri gerektiğini söyledi. Onîara söz dinletemiyordu, tsen nere gidersen biz de seninle beraber gidecsgiz, ya sen dön, yahud dünyanm öteki ucuna, cehennemin dibine kadar seninle gideriz» diyorlar ve ba«ka demeyorlardı. Yapılacak başka iş yoktu. (Arkası var) Esbam ve Tahvilât /c 7 faizli tahviller A.JS Satıa 21.25 20 20 29.23 2U.29 2105 ?0 .13 21 2f> 2125 20.20 20.25 20.20 21 05 20 4S 21 20 2135 20.20 98.35 9S 50 9S 50 97 10 97 70 97.85 !>S 75 22.75 20.75 20 00 99.85 95 25 «25 4115 42 65 57 15 630 Sıvas Erzurrrm 1 Sıvas Erzurutr 27 i 1H41 Deımryolu 1941 Demiryolu II 1941 Deraıryoiu III Mıl'î Mudafaa 1 M'lh Mudafsa n MUH Mudafaa 111 Mılli Mudafaa rv Kalkınma stıkrazı I Ka.kınma II Kalkınma III 1940 Demivolu IV 1")JS T?hvıli I 1948 Tabvili U 4 1 3 laızli 1949 r 215 20 20 98.35 98.50 98 50 97 50 97 70 97 R5 96 75 22 75 20 75 20.00 99.85 95 25 45.35 41 25 42.75 57.25 630 '. 6 faizli istikrarfar Tashih Dünkü nüshamızda, tefrikanın baş tarafına aid olan v* Küstem Paşanın karakterile Turgud Reisin devlet kapısma başvurmaktan duyduğu teessürü belirten 36 satırlık bir kısım tertib hatası olarak zabıta romarumızın baş tarafına girmiştir. Tashih eder, okuyuculanmızdan özür dileriz. 'n 5 faizli ikramheliler Beyoğlu îstiklâl 1 ve 2 ve Taksim Ikokullar mudürlüklerinden aldığımız bir mektubda şoyle denilmektedir: Beyoğlu Ekspres lokantası sahibi KJtzım Isık okulUrımızın yoksul ç o eukları İçin her gün 12 kilo ekmek İle iki çuval bulgur ve fasulye batışta bulunmuîtur. Yokaol ögrenellertBslz adına kendllertae tefeJdcürlerunizin gazetenizle du 19"!î Feani 2 IS',8 Ikran >ell Mılü Vvtlıîaa I Demiryolu IV Demiryolu V Reşafl Gulden Cumhuriyet İhgiMî Külçe Sarraflarda aljhn fiatı ' " svnıteıasını rlcs ederiz. I
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle