Katalog

26 Evlül VJİb Cl: ı "t:ı OM Baştarafı 1 inci sahifede 2 Üç devlet Berlin ürerindeki haklarıru haleldar edecek hiç bir uzHasan Saka, işlerin hep bîrden laşmayı kabul efcnetnekle beraber, hak istenmesinden şikâyetçi ve vecibelerine "uygun âmelî bir anlaşmaya varmaya kazır bulunmakta idiler. Ordu, 27 (Başbakana refakat eden ar2 Berlin abluka&mı kaldırmak ve kadaşBtıiz bildiriyor:) Başbakan Ha dört devletin kontrolu altında bulunsan S^ka, bu sabah şehirdeki müesse mak şartile, Sovyet markmın bu şehirde seleri gezmiş ve saat 10 da Halkevine tedavül ermesi hususunda Moskovada bir gelerek, Orduhılarla 2 saat süren bir anlaşrnaya varıliEiştı. konuşma yapmıştır. Ük olarak fındık 4 Stalin, 18 hazirandaa evvel konan uı«selesiai ele alan Hasan Saka, şöyle bütün tahdidlerin kaldırılmasını ve demiştir: bu bölgedeki Alman devlet bankasının ilgilendiren « Ne yapalım ki, fındık, talihsiz bir muamelelerinden Berlini mahsuldür. Harb yıllarında fındığm kısmen dörtiü malî komisyon tarafmdan bir kilosu ile bir kilo mısır alınatca koctrol altmda bulundurulmasını kabul nuştır. Bu yıl hem mahsul az, hem ce etmişti. 5 Berlinin dört Başkomutanına bu fiatlar düşüktür, görüşmelere istinad edilerek kararlaşüZiraî sahadaki : Ziraî durumumuza temas eden Baş rılan direktifler verilmişti. 6 Sovyet Başkomutaru bu direktife bakan, şunjarı söylemiştir: uymıyarak hava nakliyatının b a n tah< Bir iktisad hocası olarak söyliyebilirim ki, ziraî sahada bizden geri kal didlere tâbi kılınmasju istemiş ve malî komisyoriun devlet bankasmı herhangi mış bir memlekst yok gibidir. Türkibir kontrol altmda b'jlundurmasını redyenin. vasatî bir ziraat memleketi halidstrrjş ve Berlinin haricle olan ticarene gelebilmesi için çok çalışmak ve yıltirin Sovyet Kontrolu altında bulunduda 6700 ton sun'î eübre kjllarunak rulmasmı istemiştir. rorundayız. Sun'î gübre istihsalimizi Görüşmeler sırasında Sovyet makam200 tona çıkarmak için uğraşıycruz. Bu ları şehrin idaresini zorla devirmeye da ancak azot sanayiinin yapdmasiie matuf gösterilerin yapılmasmı müsamümkün olacaktır. İlk plânda hidro maha ile kar^ılamışlardır. lik santralları işi ele alınrmştır.> 7 Eylulün 14 üncü günü üç batılı Tahsil ve Devlet kapısı devlet terrsilcileri, Sovyet hükumetin.e Başbakan, Ordu Özel Liîesinin resmi ınüracaatle Berlindeki So\"yet komutakadroya alınması isteği üzerine şöyle r.ram Jloskova anlaşmalarmı gözönünde tutmadığını bildirmişlerdir. konuşjr.uştur: 9 18 eylulde batılı devletlere gön•c Ebeveynin, lise tahsilinde bir hedefi vardır. Bu hedef, rcemleketimizde derdiği bir nota ile Sovyet hükumeti, Deviet kapısıdır. Halbuki Devlet hiz hava nakliyaü, ticaret işleri ve malî kometleri işba haline geimiştir. Bunun ırisyonun yetkileri hakkar.da Berlin için ytkında çıkâracağmız bir kanunla, Sovyet Başkomutanının görüş tarzını teDevlet hizmetine sirmek istiyen lise ve yicl etmiştir. 10 Eylulün 22 sinde üç batılı devÜniversite tahsilli gencleri imtihana tâbi tutâcagii Çocuklarımızın tahsilir.e, Dev let, Sovyet hükumetine müracaatle ablukayı kaidırmağa hazır olup olmadığllet kapısında bizmet arıyacak değiî, onnı sormuşlar ve Moskova hükumetinia ları hayata hazırhyacak şekilde bir ise\r\ıelce varılan anlaşmalara riayet ettikamet vermeliyiz.» roediği takdirde müzakerej'e devamın Hasan Saka bundan sonra sağlık lüzumsuzluğunu belirtmişlerdir. mevzuuna geçerek, Hükumetin, hasta11 Moskova hükumeti tarafmdan nelerden ayrı olarak her sağlık merkezi eylulün 25 inde verilen cevab tatminyanında bir verem paviyomınun da açıl l:âr değildir. Sovyetlerce Berlinde ticaması üzerinde durduğunu anlatarak de retin kontrolu mevzuunda ve bilhas.5a miştir ki: itlıalât lisanslarmm verilmesine aid mu « Öyle bir zaman içinde yaşıyoruz amele hakkında yapılan şarta bağlı müki, bütün işler. aym zamanda,, hep bir" saadekârlık, hayalî olmaktan ileri gideden isteniyor. Imkân olanlarını yap rremiştir. mak vazifemizâir.> Sovyet hükumeti hava yolile nakla• Başbakan, öğle yemeğinden sonra o dılecek ticarî emtia ile yolcuları kontrol tomobille Giresuna hareket etmiştir. etmek ytemektedir. Bu suretle Berünle Şahabeddin Uzunkaya haü bölgeleri arasmdaki münakalâtı, bu ifierin yürüme tarzını arzusuna tâbi kıiacak ve kencisine her an ablukayı ihya etmek imkânlanm hazırlayacak Ankara, 27 (Telefonla) Meclisin tahdidler koymatadır. 12 Berlindeki Sovyet Başkomutaönümüzdeki toplantı devresinde mühim malî kar.unlann görüşüleceği nının müzakereler esnasında takmdığı anlaşılıyor. Bu kanunlardan en nıü durum ve Berlin Belediye idaresini dehimrni. kazanc vergisini, gelir nis jvirmek üzere yapılan gayret!«rin bu kobetine göre daha âdılâne esaslara' mutan tarafmdan teş\iki, Moskova hübağlıyan tasandır. Serbest çahşan1 kumetinin meydana gelen anlaşmalara '•" ve baü de\letierinin Berlindeki haklaların kazanc ve servetlerine gore bir nisbet dahilinde vergiye bağ rır.a riayet etmek istemediğine delildir. 13 Berlin meselesi, teknik bir melanması uygun ve zarujî görühneks«ie olmayıp Sovyet hükumetinin katedir. Devlet bütçesine gelir temini için nuasuz hareketlere ve baskıya müracaat lüks eşyadan vergi alınması da şim ederek siyasî maksadlar elde etmek, yadlki halde takarrür etmiş gibidir. ni Berlinin iktisadî, siyasî ve sosyal haArcak bu tasarının, iîecliste, bilhas jyatın:ı kesin olarak tahakkümü altına sa hangi maddelenn lüks sayjlacağı "almak ve bu şehri S o ^ e t bölgesine ilkonusunda hararetli tartışmalara yol hsk etmek istediğini gösterTrektedir. On dördüncü madde, 3 üccü maddede açac3ğı muhakkak sayılmaktadır. ' Yetkili Bakanlar, bütçede pek az lüeredilen hal çarelerüıe müracaati immiktarda açık kalacağını Hlirtiyor kânsız şekle koyacak ve böylelikle balâr. Bu açık, şeker fiatlarınm arttırıl r;şı ve milletlerarası güvenliği tehlikeye ıpasından gelecek fazla varidat ve düşürecek bir durum yaratmanm bütün müeîseselerde yapılan bazı malî de mesuliyetlerini ortaya koymaktadır. Bu sebebden dolayı ve barışla ğişikliklerle önlenebilecektir. milletlerarası güvenliğin tehlikeye düşmemeleri için îngiltere, Fransa ve Birleşik Amerika hükumetleri bu şartlar altında Berlindeki durumlarını muhafaza için icabedsbilecek tedbirleri alma haklarını mahfuz tut Baştarafı 1 inci sahifede makla beraber kendilerini Sovjet Eylulün 14 ünde üç büyük elçi Stalin hükumetinin hareketlerini Birleşmiş ile görüşnıek İ5temi=lsr£e da Mclotov"un Milletler Güvenlik Konseyine havaMoskovada olmadiğı anlaşılmıştır. Bu le etmek mecburiyetinde görmektenun üzerine temsilciler, Molotov'a görüş dirler. ccelerin tarihçasmi yapan uzun bir muhGüvenlik Konseyine müracaat tıra vsrmişlerdir. Temsilciler bunda bugün yapılacak durumlarmı belirlerek Sovyet hükumeParis, 27 (R.) Chaillot sarayınm tinden Sokolovski'ye yeni talimat gönkoridorlarmda dclagan şayialara gödermesiıü istemişlerdir. re, gelecek hafta Berlin meselesi Halbuki Mo'otov bunu da yapmamış, Güvenlik Konseyinde müzakere ediüstelik Sovyet jadyosu, cumartesi gecesi leceği zaman Rus delegesinin «salonu son verilen bir notayı tek taraflı olarak terketmesi» kuvvetle muhtemeldir. neşretmiş ve bu bir taraflı hareket, İ n Birleşmiş Milletler çevreleri 1946 giliz, Amerikan ve Fransız hükumetlerini senesinde İran meselesi görüşülürmeseleyi Güvenlik Konseyine havale ken Gromyko'nun müzakerelerin yapıldığı salor.dan nasıl çıkıp gittiğini etmek kararını vermeğe sevketmiştir. Başlıakanııt dünktt konuşmasa Demokrasüer dün Rusyaya nota verdiler hatırlatmaktadırîar. Tahmin edildiğine göre Ruslar, Berlin rneselesinin 4 büyükler tarafmdan halledilebileceğini ve bu meselenin Konseyin yetkisi dahilinde olmadığını iddia edeceklerdir. Bina•naleyh Rus delegesinin Berlin göfüşmelerine iştirak etmiyeceğine mu hakkak nazarile bakılmaktadır. Rus vetosu takdirinde... Berlin meselesi şimdiden «Rus vetosu» ile karşüaşmak tehlikesi ile kar şı karşıya bulunmaktadır. Bu vaziyette Birleşmiş Milletlerin herhangi bir pratik tedbir alamıyacağı tahmin edilmektedir. Meselenin Güvenlik Konseyine havalesi, Rusyanın takmdığı tavır idünya efkârına alenen ilândan başka bir netice verecek değildir. Berlin meselesinin perşembe günü Konseye verüeceği söylenmektedir. Bu akşam beyanatta bulunan Fransız delegesi Pajadi, meselenin «barışm tehlikede bulunması hali» ni bahis mevzuu eden anayasanın yedinci maddesine dayanılarak Konseye arzedileceğini açıklamıştır. Konseye verilecek nota hazırîamyor îngiltere. Fransa ve Amerika tarafından Konseye verilmesi kararlaştarılmı? olan müşterek nota üzerinde çalışmalara devam edilmektedir. Bu notanın 'muhtemel olarak yarm akşam, Genel Sekreterliğe sunulmuş olacağı tahmin Bİunmaktadır. Son noktayı hem Truman, hem de Dewey tasvib ediyor Washington 27 (a.a.) (Lps) Başian Truman beyanatta bulunarak, baülı Müttefikler taraiından Sovyet Rusyaya gönderilen notayı tamamen tasvib ettiğini söylemişür. Diğer taraftan cumhurlyetçilerin başkanlık adayı Dewey, partisinin, hükunet tarafmdan Birleşmiş Milletler teşfeilâtında takib edilen siyaseti desteklodiğini ve Amerikanın sulh uğrunda jalışrnaya devam edeceğini açıklamışhr. Orıııaıı davaınız Başmakaleaen aevam Bu sözlerden siyasî nutuklann salçası ve çerezi olan parti propagandası ve muhalefet hissesi çıkarıldıktan sonra.. oıtada kalan şey, orman davanuzm henüz haUedilememiş olduğu hakikatidir. Oıınanlaıınıızı baltanın ve yangııun tahribaündan korumak ve kurtarmak. fakat aynı zamanda, orman servetimizden faydaîanmayı ihmal etmemek lâzımdır. Dava. birbirine zıd gibi görünen bu iki LŞİ telif edebilmektedir ve işin zor luğu da, galiba bn zıddiyetten ileri gelmektedir. Şimdiye kadar, bu zorluğu ycnerek ormanlan tahrib ve imha etmedcn onların yeşil sinesindeki servettcn bihakkin istifade etmek, rasyonel ve cezri tedbirlerle şikâyetleri öolemek unkânını bulmuş değiliz. Anadoluda bir seyahate çıkmı^ olan Saşbakan Hfl^aTi Saka da. Samsundd Halk Partisi mensublarfle yapüğı konuşmanın sonunda, sözü Orman Kanunona getirerek şöyle demiçtir: < Biz, orman davasını halledebilmek çin evvelâ milletçe TAhniyetimizi değigtirmeliyiz. Yoksa sadece kanunlarla bu meselenin halledilmesine imkân yoktur. Herkes, yetiştirdiği ağaç mahsullerinden üpkı diğer mahsuller gibi istifade etmelidir ve bundan tabiî bir şey olamaz. Biz, hükumet olarak bunu tahakkuk ettirmek istiyoruz.» Başbakanın orman davanuz haHnıııiaki sözlerüün ilk kısmı vazıh değildir. Milletçe değiştirilmesini istediği zihniyet hangisidir? OntıanlannıiTHan yakacak için istifade edilmemesi mi? Eğcr muhterem Hasan Saka, bunu kasâediyorsa 1937 38 de de maden komürü yakmak için yapılan propaganda tam tesirini kösterirken harb çıkmış, kömür istihsalimiz, ihtiyacı karşılamaktan uzak olduğu için memleketin demir>olsuz ve yolsuz ücra köşelerinde değil, hattâ İstanbul gibi, büyük sahil şehirlerinde bile kö'mürü vesikaya bağlamak mecburiyeti hasü olmustur. Ormanlan mahrukat olarak yakmaktan, aynı zamanda oımanlanmız kadar kjymetli olan siyah elmasımızı da israftan korumak için, her şeyden önce halka, kok, linyit. turb. havagazi temin etmek lânmHır Mazuttan, petroldan bahsetmiyoruz. Çünkü bu, biraz da tabiatin lutfuna bağlıdır. Bununla beraber Raman dağındaki ümid verici petrol araştırmalannı teksif ve tesri etmek suretile iyi verimli neticeler almak beUri kabil olur. Hulâsa 1939 da 11.982.537 hektardan ibaret olan, fakat o vakittenberi balta ve yangmın daha azalttığı muhakkak bulunan ormanlanmızı hem tahribden korumak, hem de bu milli servetten faydalanmak için yeni ve daha rasyonel tedbirler ahnak artık bir zaruret olmustur. ABİDİN DAVER İlk donanma günü dün Bevin'in Sovyet Rusyaya karşı en tezahüratla kutlandı Donanma günü olarak tesbit edilen Preveze zafesrinin 410 uncu yıldönümü, dün parlak bir şekilde kutlanmıştır. Bu büyük gün znünasebetüe limandaki bütün deniz vasıtalan bayraklarla donatılmış, başta Yavuz olmak üzere muhrib, denizaltı, aramatarama ve denizaltı takib gemilerinden mürekkeb birleşme deniz kuvvetlerimiz Kabataştan Ortaköy önerine kadar manan sahil boyunca prova hattında demirlemiş bulunuyordu. Program mucibince sabah saat 8 de Deniz Harb Okulu ve Lisesi, Deniz Gedikli Ortaokulu Galata nhtımında toplanmışlar ve önlerinde harb filosu bandosu olduğu halde BâTtkalar caddesi, Tepebaşı ve İsjiklâl caddesini takiben saat 9,30 da Taksim Cumhuriyet Âbidesine gelfmişleıdir. Âbidenin önünde amirallar ve yüksek rütbeli deniz subayları da yer almış bulunuyorlardı. Törene İstiklâl marşile başlanmış ve bu anda şanlı bayrağımız da ağır ağır direğe çekilmiş ve Âbideye çeenkler konmuştur. Bundan sonra alay 9.45 te Taksim meydanından tramvay caddesini takiben Beşiktaşa gitaıiştir. Burada törenin en parlak safhasmın geçtiği Barbaros anıtmm önünde ise, kesil bir halk kütlesi ile Harb Akademisi Komutanı Korgeneral Feyzi Mengüç, Tümamiral Sadık Altıcan, harb filosu komutanı Tuğamiral Tarık Ersuna, denizaltı filou komutanı Tuğamiral Rifat Özdeş, Altmcan, harb filosu komutanı Tuğmiral Nuri Günege, Deniz Hastanesi Baştabibi Tuğamiral Emin Kip, Tuğamiral Zeki Bayat, İstanbul Deniz Komutanı Tuğamiral Münci Ulhan, birlik komutanları, komodorlar ve gemi komutanları, vali muavinleri, Emniyet Müdürü, siyasî partiler temsilcileri bulunuyorlardı. Taksim meydanından hareket eden alay saat 11 de anıtın önüne gelerek Barbaros âbidesinin karşısında yer almıştır. Büyük Türk Amirali Barbarosun Preveze zaferinde kulandığı bayrağın bir örneğini taşıyan ki levend de mızıkanın önünde bu unuyorlardı. Saat 11.15 te Vali ve Belediye Başkanı Dr. Lutfi Kırdar, Orgeneral Nuri Yamut ve Oramiral Mehmed Ali Ülgenin gelişini müteakıb tören başlarmş, îstiklâl marşmdan sonra da Barbarosun Preveze deniz savaşında kullandığı bayrak direğe çekilmiştir. Bu olay, Yavuzda 19 top atımı ile selâmlanmış ve anıta çelenkler konulmuştur. Daha sonra kürsüye geen deniz kıdemli yüzbaşısı Daniş Yıldızalp, kazandığı zaferleri tarihlere yazdıran büyük Amiralimızm manevî huzurunda Preveze zaferimizin 410 uncu dönüm yılı tek bir kalb ve inanç halinde kutlamakîan duyulan sevinci belirttikten sonra şöyle demiştir: hepimize mutlu olsun..» Emekli deniz subaylarından Emrullah Sunay da Türk deniz tarihinin ve kahr^man Türk denizcilerinin büyük başarılarını anlatmıştır. Son olarak kürsüye çıkan harb filosu komutanı Tuğamiral Rıdvan Kural, bu büyük günün mutlu <5lmasını diledikten sonra Preveze deniz savaştnın kısa bir tarihçesini yapmış ve demiştir ki: a Türk donanması, cüssesi ne oIursa olsun yurd müdafaasında alacağı vazifeyi tarihinden aldığı ruhla mutlaka başaracaktır.» Söylevleri müteakıb Deniz Harb Okulu ve Liseleri, Deniz Gedikli Ortaokulu tarafmdan yapılan ve şiddetli alkışlarla karşılanan bir geçid resmi ile tören sona ermiştir. Dün Beşiktaşta yapılan töreni müteakıb davetliler, küşad resmi yapılan Denîz Müzesini görmüşlerdir. Saat 13.30 dan itibaren de halk, harb gemilerimizi gezmiştir. Akşam Yavuzda Amiral tarafmdan bir .çay ziyafeti verilmiştir. Cıımhur Başkanının dünkü ziyaretleri Ankara, 27 (a.a.) Cumhur Başkanı İsmet Inönü bugün Donanma Günü dolayısile Genelkurmay Ba§kanlığını şareflendirerek Orgeneral Omurtağı ve birlikte Deniz Kurmay Başkam Tümamiral Necati Özdenizd makamında tebrik etmişlerdir. Deniz Kurmay Başkanının kokteyli Ankara, 27 (a.a.) Donanma Günü münasebetile Gene>urmay Deniz Kurmay Başkanı Amiral Necati Özdeniz tarafından Süreyya Lokalinde bir kokteyl parti verilmiş ve bu davette Genelkurmay Birinci ve İkinçi Başkanlan, Millî Savunma Bakaru ve Müsteşarları, Dış İşleri Bakanlığı Genel Sekreteri, Genelkurmay Ba§kanlığı ve Millî Savunma Bakanİığı yüksek deniz subayları, Amiral Seattle, General Hoagh, General Mc Bride, ataşenavallar ve Amerikan hava ve kara ataşeleri hazır bulunmuşlardır. Donanma Günü dolayısile teaÜ edilen telgraflar Ankara, 27 (a.a.) «Donanma Günü» dolayısile Amerikan Bahriye Bakanının gönderdiği mesaj ile buna verilen cevab aşağıdadır: «Amiral Necati Özdeniz, Genelkurmay Deniz Kurmay Bagkanı. Türk donanma günü dolayısile sizi ve Türk bahriyesini şahsan ve Amerikan bahriyesi adına tebrik etmekle şeref duyuyorum. Baştarafı 1 inci sahifede » na iştirak eden delegeler tarafından. teşkilât tarihinde belki de şimdiye kadar görülmemiş vüs'atte tezahüratla selâmlanmıştır. Demecinin önceden hazırlanmış metninden sık sık inhiraf eden Bevin zaman 7flmar, pek "büyük bir heyeıan içinde konuşmuştur. İngütere Dış İşleri Bakamrun bu önemli siyaset beyanatu 3 Batı devletinin Berlin münazaasıru Güvenlik Konseyine aksettirmeğe hazn landüdarı bir sıraya rastlarnak iübarile tjlhassa büyük bir dikkatle takib edtlmiştir. Bir aralık, Sovyetler Birliği Dış ri Bakan muavini Vichinsky'ye doğ dan doğruya hitab eden Bevin, Büj Britanyanın her türlü Rus taarruzur^ karşı kendisini koruyacağmı ihtar etmiştir. Harbden tek devlet sorumlu olacaktır Demecin devamı müddetince, Vic ky. mütemadiyen notlar almışnr. Beviı inalJ Rusları samimiyetsizlik, hakikatten ir' ' raf ve kaçamak bir siyaset takib etms le suçlandırmış ve şunlan beyan tir: < Sizleri bütün varlığunla temu» ederim: Atom harbüıin gazabı, hesabsiî felâketi üzerimize çökecek olursa, insanlığın uğrayacağı bu faciadan yalruZK bir devlet sorumlu olacaktu\> s Bevin, sözlerini bitirdiği zamaTi, R u s delegeleri ve peykleri hariç diğer bütün dünya devletlerin tmsilcileri ayağa kalkarak îngiltere Dış îfleri Bakaıurn dakikalarca alkıslaıruşlardir. Chaillot Saraymın koca salonu <bravo> ve «çok güzel» âvâzelerile çın çın ötmüştür. Demec biter bitmez Vichinsky, derhal salonu terketmiştir. Demecinin bir yerinde Bevin, yazılı metinden inhirafla, sesi heyecandan titreyerek, Ruslardan işbirlifi yapmalarmı istemiş ve: «Bırakm dünya kapılan açılsın, ısık ve bilgi gfrsin» demiştir. Tlchinsky'ye sorulan sualler Müteakıben Vichinsky'den, Batı âlszihnindeki şu muammanın cevîbım sormuştur: «iîarksist Leninist anlam, komünist olmıyan devletlerle n i hai bir anlaşmaya varılamıyacağı merkezinde midir? Sovyet hükumetinin giriştiği her hareket sadece taktikt?a ibaret olup, bütün söylediklerine rağmen, önceden tayin edilmiş bir gaye peşinde mi koşmaktadır?» İzıııirtleki hâdise Millet Partisi erkânı, Asansör ocağı hâdisesini D. P. nm bir tertib eseri addediyorlar Bevin, Lenin'in demeclerinden parçalar okuyarak, bu sorvıyu müsbet şekılcevablandırdığını söylemiş ve şıınları ilâve etmiştir: ; Vichinsky, beyanatını olduğu gibi İzmir, 27 (Telefonla) Anadolu kabulde ihtiyatlı davrandığımıza hayret gazetesi, Kenan Öner ve arkadaşlaedebilir mi?> rmın Asansörde Millet Partisi ocaSovjetleri itham John L. Sullivan D.P. Genel Başkanı Celâl Bayar, ğuıı açmak isterlerken vukubulan hâ Be%Tn, Berlin ablukasmdan doğrudan Amerikan Bahriyesi Bakanı» diseden bahseden yazısında, İzmirin dün hususî işlerile meşgul olmustur. doğruya bahsetmemiş, fakat Almanyi«John L. Sullivan, muhtelif semtlerindeki Demokrat Bayar, çarşamba akşamı Ankaraya nm gayriaskerî bir hale getirilmesiıu Amerikan Bahriyesi Bakanı Parti teşkilâtmdan seferber edilmiş hareket edecektir. sağlayan 40 yü süreli bir ittifak akdi Washington 100200 kişilik bir kalabahğın, güPartinin bir tavzihi teklifiran Sovj'etler Birlifi tarafırdın Donanma günümüz dolayısile zatı rültüler çıkardığını, sık sık DağbaDemokrat Parti îstanbul tl İdare reddedildiğini hatırlatmış ve sözlerine âliniz ve Amerikan bahriyesinin gösşını duman almış marşını söyledıkle Kurulundan şu mektubu aldık: terdiği nazik alâkaya müteşekkirim. devamla Vichinsky'den şunları sormu*rini, «yalan!» oiftira!» diye bağırdık«Demokrat Parti Başkanı Celâl « Donanma günü, bizim en büTürk bahriyesi adına yüksek şahsi itur: larmı ve bu yüzden Kenan Önerin Bayarın dün Kristal Gazinosunda « Birleşik Amerika tarafmdan ileri yük zafeTİerimizden biri olarak büyetinizde dost Amerikan bahriyesini konuşamadığını, General Rasim Ak parti mensubları huzurunda yaptığı tün tarih boyunca ihtişamından zersürülen bu teklifi reddettıkten sonra, selâmlamakla şeref duyuyorum. toğunun. ancak kısa bir konuşma konuşmanın bazı yerleri (acele ile parlıyacaktır. Bu nasıl karşırr.ıza geçip de, Baüya karîi Amiral Necati Özdeniz yapabildiğini söyledikten sonra di olacak) yanlış zaptedildiği ve bazı yer re kaybetmeden büyük güne en büyük zaferimizin isGenelkurmay Deniz Kurmay bu ithamları ortaya atabilirsiniz? So»'yor ki: , lerinin de şeklinin değiştiği ve mana mini veriyoruz.. «Preveze Günü» yetler Birliğiniıl bütün harcketlpri. deBaşkanı» « Bu tertib, neticede Demokrat üzerinde tesir yapacak kadar kısalmederini yalanlamaktadır. So".y;tlcr Parti aleyhinde olmuş ve Demokrat tıldığı görülmüştür. Bu cihetin gaBirliğinin kendisine karşı açılan bir lardan Asansör ocağına kayıdh bazı zetenizle lutfen tasrihini rica edesoğuk harbden> bahsetmesi saçraadir vatandaşlar, böyle hareketlerin de riz.» Türkiyeye karşı açılan sinir harbi mokrasiye yakışmadığını ileri süreDemokratlar, Aydında da Fakat Scvyetlerin kalkışükları sinir rek partilerinden istifa ile Millet Par bir miting yapacaklar tisine geçmişler, bu fikirlerini mazEdirnekapıda, kardeşi tarafından bı Baştarafı 1 inci sahifede harblerine ne demeli? Sovyetler Birlıİzmir, 27 (Telefonla) Ara sebatalarla tevsik etmiş,lerdir.» la kıvrana kıvrana öldüğüne dair ha ğinin, Turkiyeye karşı girişmiş buiunçaklanarak öldürülen Hakkmın cesedi Kenan Öner ise, aynı gazeteye gön çimlerinden bir hafta evvel 10 ekim henüz soğumadan Şehremininde yok ye ber, bu gece yerli, yabancı gazetecileri duğu ve bu memleketi o kadar uzun derdiği mektubdaî bilhassa şöyle de Aydında Demokrat Parti targfın re bir cinayet daha iflenmiş ve bir hayli meşgul etmiştir. Bu «acıklı ölüm» zamandanberi seierber bir halde bskdan büyük bir miting yapılacâktır. diyor: genc, arkadaştnm bıçak darbeleri altın haberi, bizzat Elçinin evinden verilmiş lemek zorunda bırakan sinir harbine ne « Çeşme Demokrat Parti ftçe Bütün Ege Demokratlannm iştirak da can vermiştir. Yaptığımız tahkikata ve müracaat eden bütün gazetecilere, demeli? hususî kâtibi olduğunu bildiren biri taBaşkanı Mehmed Aldemir ile mer edecekleri bu toplantıda Demokrat göre, bu hâdisenin içyüzü şudur: Yunanistandaki Rus emelleri rafından tekrar edilmiştir. kez ilçe idare kurulu üyelerinden Parti umumî idare heyeti üyeleri nuYunan milletine karşı girişilen mütetuk söyliyecekler, bilhassa seçim kaŞehremininde Denizaptal mahallesinin Kemal Obüsün hareket tarzlarına göAnkaranın alâkah resmî makamlann madî sinir harbine bir de, kanunî şekilAhmedvefikpaşa caddesinde 70/1 numare, Demokratların Manisa toplantısı nunundan bahsedilecektir. da, dış işleri mahfüierinde ve emniyet teşekkül etmiş hükumete karşı fillî ralı evde oturan Şükrü Tuncalı, kardeşi bahanesi ile İzmire gelenlerin diteşkilâtmda bu hususta hiçbir malumat mücadele haii iruımam etmiştir. Bejtullah Tuncalı ile e\Telki gece geç mevcud değildir. Elçilik binası ile ElZarada orta okul rekitfleri dahilinde kötü bir kaFakat Bay Vichinsky cevab vermsk vakit birlikte çakırkeyif bir halde eve çinin ikametgâhı civannda meraklı bir sıdla oraya toplandıkları anlaşılan Zara 27 (a.a.) Ilçemizin orta ozahmetine katlanmasuı. Sovyet örümes30 kadar sözümona demokrasi peh kul binasile hal inşaatı bitirilnüş ve dönerlerken yolda, mahalle arkadaşla gezintiye çıkan gazeteciler, oralarda teğinin Yunanutanı ağına düşürmek isterından Münib Çalışkan, Veli ve Reşad lâş veya teessürü andıran bir hale telivanlarınm, orada söylenecek haaçılış törenleri yapılmıştır. diğini biliyoruz. Yunanlıların çektikleri Türediye raslamışlar ve hep beraber sadüf etmemişlerdir. kikatleri İzmirlilerden gizli tutmak sJsıntılar, uğradıkları felâketler, Birleiçin, söylenen sözleri mikrofon kuv tidar partisinin 25 sene zarfmda 3 ollarma devam etmişlerdir. Bir sra Elçinin evine, bu sırada da yapılan şik Amerika ile Büyük Britanyanın ü veti ile işittirmiyecek kadar gürültü yapmadığı kötülükleri Demokrat Müni'b ile Reşad kafîleden aynlarak O telefonlara cevab olarak, cmantardan zerine atılamaz. Bütün bu olaylan unutçıkarmağa çalıştıkları aşikâr bulu Parti idare ve kurucularının 23 se dabaşı camünin karş^mdaki manavdan ölüm» haberi ısrarla söyleniyordu. Saat rr.amız ve sanki bu haller mevcud değünuyorda ne zarfında başardıklarını görmekle üzüm almışlar ve beraberce yemeğe ko ler ilerledikçe tmantar» m tesiri de art miş gibi davranman.ız mümkün değildir. Demokrat Parti İzmirde kurulduğu kendileri iftihar etseler de, millet, yulmuşlardır. Şükrü, arkadaşlarmm ümış olacak ki, cenaze törerdne dair Komünist tecavnzleri sıralarda, Halk Partisi aleyhinde bu gidiş karşısında çok ihtiyatlı ve züm yemelerine imrenmiş olacak ki, Mütafsilât bü* hayli gerdşletilmiştir. CenaDünyanın bir çok bölgelerinde d e Demokrat Parti mensublarının söy müteyakkız bulunmak zaruretini nibden biraz üzüm istemiştir. Delikanzenin Köstenceye nakledileceği, muaz mokratik müesseseler, emir altmda h a ledikleri en kötü sözler karjısında şüphesiz hissetmiş olacaktır. h da, üzümün bittiğini söy^miş, fakat zam bir tören hazırladığı, «Birleşik rerket eden Kominform veya mahallî bils buna benzer bir harekette buDemokrat Partinin tahakkuk eden arkadaşının ısrar etmesi üzerine elindeki De\'letler kolonisinin» törende bulu komünistlerin hücumlarma uğramaktalunmamak asalet ve terbiyesini gös ve günden güne artan seyyiatmda salkım çöpünü kendisine vermiştir. Münacağı, deniz yolu ile gönderilecek ce dır. Milletlerin veya ferdierin haJOarına teren Halk Partisi ile sözümona De devam edebilmek için ellerinde des nib Çalışkanın bu harketine fena halde dcğrudan doğruya veya büvasıta tecamokrat Partinin bugünkü tarzı ha tek olarak yalnız Ege mıntakasını el sinirlenen Şükrü, bıçağını çekerek arka nazeyi, yüzlerce destroyerin takib edevüz edilmektedir. peği anlaülarak alay, büsbütün açığa reketi mukayese edilirse, millet ve de tuttuklarını zannetmemek kabil daşımn üzerine atılmış, onu kaîbinden vurulmuştur. Müdafaada olan ve soğuk harbin kurmemleketi bugünkü hale getiren ik değildir.» ve midesinden ağır surette yaralamıştır. tanı olan bizleriz. Kominform ve diğer Gazetecilik âleminde olduğu kadar Münib, derhal bir cankurtaran otomo diplomasi hayaünda da eşine rastlan teşekküllerin faaliyeti yüzünden sinir landıran senin halin. Bir şeyler aranNe anlayışlı adam! Sende konuşacak hal kalmamış kı dığını, etrafındaki üısanları, onlariD bilile kaldırılmışsa da yolda ölmüştür. mamış olan bu lâtife, bütün soğuklu harbi tehdidi altındayız. Belki fazla ümidli davrandık. Fakat zım dedi. Peki mektublar? Bari onlan ruhlarını yoklamaya, görmeye çalıgtı Şükrü de yakalanmış ve hakkında ka ğuna rağmen, Ankarada hayli dolaşmış okudun mu, bir şeyler anladın mı? gınj seziyorum. Ama neyi, neyi anyor nunî takibata geçilmiştir. ve birçok çevrelerde bahis konusu ol neticede, ümidlerimiz hilâfına, dünya Evet okumuştum. Raifin bir başkasını sun! ölçüsünde bü anîaLşmanın tahakkuku Jandarmayı yaralıyan zorba mustur. sevdiğini, Melihadan ayrılmak istediğimümkün olamıyacağını anlarsak, maSinirlendim: » . Son 24 saat içinde bu üd cinayetten ni, keadisini bunun içîn öldürdüğünü hallî esaslara göre yolumuza devam et Siz de beni daima acayib bir mahElçiliğin, iki gün evvel Dış işleri meliyiz. Arlaşabildiklerimizle anlaşmalu maade iki de yaralama vak'ası olmustur: biliyordum. luk gibi görmekten bir türlü vazgeçmiBakanhğma yaptığı şikâyet de bu bize güvenmek ve bizi anlamak isteBekir geldiğüni duymuş olacak. Kah yorsunuz! Bunlardan birindsi Galatada vukua vesile ile hatırlanıyordu. Elçi, bazı yenlerîe çalışmalıjiz. ve getirerek beni bu sıkıntılı halden gelmiştir. Trabzondan İstanbJİ Tıbbı Senin somyaları bozuk, sarı demir' bakti. Doğru söyledin, dedi. Evet sen însanların bu kadar uzun zamandanİçimden: cSöyle söyle o da annesinin kurtardı. Komşum bir sigara verdi. O, dünyaya ender gelenlerden birisin. Baş Adlîsine gönderilen IsmailŞevki admda gazetelerin, bilhassa şahısları alâkakuryolanda çok rahat eder doğnısu ben ve Cin üçümüz tekrar yahuz kallandıran neşriyatmdan şikâyet etmiş, beri tahakkukuna uğraşıp mücadele ?tbir başkasına yaptığuu yaptı. Benden diye, güldüm. Hele kapının önündeki kalarma, tanıdığım öbür genc kızlara bir şahıs, vapurdan indikten sonra, yadık. basükça gıcırdıyan, oynıyan o kırık yiizçevirdi, bir başkasmı sevdi. Yalnız hiç benzemiyorsun. Halbuki ben bir runda muhafız olarak bulunan jandarma bu şikâyetinde biraz da haklı görül tikleTİ ve hasrctini çekükleri dünya döşeme tahtaları, başucundaki yanmı o benim elimden başka türlü kaçtı, Kısa bir sessizlik oldu. Sonra kom zamanlar kitablarımda onları ne kadar lardan, Galatada bir ahbabmdan para müştü. Elçilikte hususî kâtib oldu hükumeti bu mahallî andlaşmalardan büsbütün ebediyen gitti, diyeceksin, şum: yan gece iâmbası! iyi anlatüğımı sanırdım.. Onlan nasıl sknak için kendisini bir müddet serbest ğunu bildiren şakacının, Türkiyedeki doğabilir> Rumanyanın, teşkilâttan aynldığı hsydi anlat!» diye, bağırmak geldi, Garib bir kızsın dedi. İnsana ko tasavvur etmiş olduğumu düfünüyoruro bazı gazetelere kızarak, bütün yerli Cicim: nuşalım. derdleşelün diye, koşup geli da!. Ince, narin, en küçük bu hare bırakmalarını rica etmiş ve Ali Cumalı ile ve yabancı gazetecileri yalancı çıKendimi güç tuttum. Odarun bir köseyolunda bir ara şayialar çıkü Fakirük ayıb değil, fakirlikten uAhmed Derin admdaki jandarmalar da yor, sonra birdenbire uzaklaşıp içine Paris 27 (R.) Birleşmiş Milletler ketle havalanacaklan sanılan tüy gibi, tanmal: ayıcdır dedi. Temizleyip biraz sine diktiği güzel mavi gözlerinia kinkarmak gayretine düştüğü sanılıyor. kendisine acıyarak bu ricasını kırmamışkapanıveriyorsun. Bir müddet evvelki çevrelerinde bugün bir ara Rusyanıa çiçek gibi zayıf mahluklar.. Gözleri hoie yola koyarız «lur biter. Mektubun le, öfkeyle parladığmı göriiyordum. B2Rumanya Elçisi hakkında merakm, heyecanın hepsi yalanmış gibL lardır. Böylelikle Ismail Şevki, muhanim de bakışlarım hiddet ve fenalık dotaşkilâttan ayrıldığı şayiaları çıkmışsa göklerde, yıldızlarda, kafalan çocuk dan .bizde kalmak istediği anlaşılıyor. yeni söylentiler Bu sözlere rağmen hiç te merakh da, bunun bir yanlışlık eseri olduğu anZaten ne de olsa kardeşim, otelde kal lu olmalıydı. Çünkü gözlerimiz karşılaş görünmüyordu. Sesinden başka bir §e hülyalarının kanştığı rüyalarla dolu.. fczlarile birlikte Yenisokaktaki 35 nuAnkara, 27 (Telefonla) Bugüntığı zaman yvzü değişiverdi. gerginlimaralı eve gitmiştir. Bundan sonra, laşılmışnr. rcası gvlünç olurdu. Alaycı alaycı gülüyordu. Ben güllerde Bükreşe gideceği bildirilen Ruye teessüf eder gibi olduğunu bissetüm. ğini, fenalığmı kaybettL . Yavaşça: îngiltere Dış İşleri Bakanı Bevin'in müyordum. Benim de rüyalarım yok birdenbire aslan kesilen Ismail Şevki, manya Elçisi Prof. Moisil'in, tahminIstemiye istemiye: Ben fakirlikten utanmıyorum ki, Neler söylüyorum! diye, külümmuydu? Evet rüyalarım, benim rüya kendisini götürmek istiyen jandarmalara ler hilâfma memlekete dönmemeğe nutkundan sonra. Scvyet delegesi Vi Mektublar o kadar mühim değil, ayak diremeğe başlanuş, bunda da mu karar verdiği söylenmekte idi. Yeni chinsky'nin, Chaillot Saraymdan ayrılyalnızca nefret ediyorum diye. fısıl semeye çahştı. dedim. Bütün anladığım bir başkasuu lar ım!. Cicimin peçetesini bırakarak sofradadım, Bana doğru eğilmiş bakıyordu. Kü vaffak olamıyacağmı anlaymca, cebin bir şayiaya göre eski bir matematik dığını bildiren ve Birleşik Amerikada sevdiği ve Melihayı istemediği için kenFakat fcunu kirns* duymadı. Meliha dan acele kslktığım gördüm. Raife ra disini öldürmüş olduğu. çük, zeki bakışlı gözlerinde tâ içime deki tabancasmı çekerek üzerlerine ateş profesörü olan Elçi, Isvîçre hüku yayınlanan bir ajans telgrafı Rusyanın hiddetie peçetesini buruşturarak konu hatça ağlayabilmek için gene odasına girmek istiyen ince, sipsivri bir pırıltı etmiştir. Çıkan kurşunlardan büi A!i metine müracaatle bir kürsü istemiş Birleşmiş Milletler Kurulundan ayrıldıBunları söylerken sebebini bilmeden kaçıjordu. Belki o da biliyordu. Raifin şuyordu: kendimi yorgun, kederli hissediyordum vardı. Yüzü ciddileımişti. Bir an bana Cumahnm omuzuna isabet etmiş ve eli ve muvafakat cevabı almıştır. Dış iş ğı msnssmı çıkartan bir haber mahiye Gittiği zaman çok küçük olmama ne için öldüğünü, kimin için öldüğünü!. leri mahfüierinde, bu hususta hiç bir tinde yorumlanmıştir. O fazla şaşırıp irkilmemişti. Sanki bir şey söyliyecek, müthiş bir itirafta silâhlı carih, zorlukla yakalanmıştır. rağmen onu iyi hatııhyorum. O zaman Dalıp gitmişim. Halbuki Vichinsky, saat 18 de kurul bulunacakmış gibi ürperdim. Alay etDostunu yaralıyan kadın bunu biliyormuş gibi. Yalnız yavaşça: malumat mevcud değildir. Komşumun sesi ile kendime geldim. lar da zjjert hiç £e\Tnezdim. toplantısına gelmiş, ve Sovyet heyeti arameye çalışarak: Ya böyie demek! diye, mırıldandı Bir an dalgm susmuştu. Sonra öfke Haydi anlat bakahm? diyordu. Otomobil kazalan Ayrıca; Beyoğlunda, Dolapdere semtismdaki yerini ahruştır. Rusyanın teşki Bense her zaman bambaşka, kaTekrar sustuk. Gözlerimi kapadım. EBarışmıştık Jîep öyle sigarası karanile: lâttan aynldığı yolundaki haber Chaillot vet böyle bütün güzelliğine rağmen ranlık, korkunç ıüyalar görüyorum de nin Kaşkaval şokağmda oturan Mürü\r\'et ŞofBr Hayrinin idaresindeki 4733 plâka sa•7 Raifüı ona benzeyebileceğini hiç lıkta parlıyarak koltuğa yaslanmış oturu Raif onu istemıyormuş! dim. Sizin kitablarınızdaki o sarışın, tüy adında bir kadın da, bir kıskançlık kav yılı kamyon Voyvoda caddesinde A%Tama. Snravmda da duyulmuş olduğu için VîAhmed Civanırı idaresindeki Kartal 61 plâ ehüısky içeri girdiği zaman, kürsüde budüşünmerrjişt:m dedi. Aynı hamurdan yordu. Hayretle ona anlatacak bir şeKomşumun sesini duyarak gözlerimi gibi, çiçek gibi mahluklar bunlardan .gası sor.unda bir müddettenberi beraber kalı kamyon da Üsküdarda Hasan Özalp aolduklarını hatırlamak lâzımmış. İkisin yim kalmadığını anladım. Hepsi, bütün bir tanesini görmüş olsalar ne hale ge yaşajnakta olduğu dostu Sabriji ekmek dmda bir fahsa çarparak yaralanmalarını lur.an Pâkistan delegesi sözünü kesmiş anlataeaklarırn içimden akıp gitmiş: açtım. de de aynı vefasızlık, aynı... lirlerdi bilmem.. bıçağı ile muhtelif yerlerinden yarala sebebiyet vermişlerdir. Yarahlar tedavi altına ve Sovyet delegesi yerine oturduktan Bütün bunlar beni sandığın kadar Birdenbir» susarak uykudan uyanmış jkendi kendimle konuşup düşünmekten sonra hitabeîine devam etmiştir. alınmış; şoförler yakalannustır. mıştır. (Arkast yann) alâkadar etmiyor diyordu. Beni merakh ^Iri gibi silkinerek sustu. Bana, Cicime lyorulmuşum. Yeni malî lasarılar Celâl Bayar yarın şehrimizden ayrıhyor Üziim çöpii yiîzünden Rumen elçisi, mantar cinayel yiyerek zehirlenip ölmüş Amerikanın neşreftiği Beyaz Kilab " • • • • • • * ' ' •