05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
OLIMPİTADLAR Bilgiler ve (Her tarafta olduğu gıbı bizde de kapıları dtşarıya açıldığı için, birbirile her dört senede bır olimp'yad ha nünasebeti yoktu. Döşemesi demir^ karjola, bir tahta masa, iki tahta iskemle vası eser. Spor merakhları, spor ıdarecileri ve yerde bir Japon hasırmdan ibaretti. ve şporcular bıınun hummasına tutu Biz oraya gitmeden peşin olarak buranın kirasını verdiğimiz için, orada oturlurlar. Çok konuşulur, çok çekişilir İleri gerı söylenır; jakat şüphe yok ' maya mecbur idik. Yer, olimpiyad staki memleket spor hareketinde biî dma yakın olması itibarile fena değildi başka canlılıfc g'oze çarpar, biz de ama konfor namına en basit bir şey rouslukbugünlerde bu huvn.rn.aya tutulmu yoktu. Ayakyolları, yıkanma Türk armatörleri, dün Ulaşşnz. Gazete ıdarehanelerınden stad lar, yemek salonları ve toplanma odaîara kadar her yerde bunw» Idfı edi !nrı açık havada yürünerek gidilmesi tırma Bakanma, karşılaştıkları lâzım gelecek şekilde ayrı inşa edilmiş Uyor. zorluklan anlattılar Günün bu kadar alâka 'lyandıran o'duğundan, o mevsimde sık sık yağan yağmurlarla çipil haline gelen toprak yol bir meselesi hakkinda bu işlerin Ulaştırma Bakanı Kasım Gülek, dün larda yürüyerek gitmek ve tekrar oda sabah Denizyollan Idaresinde Türk ariçinde yuğrıümuş bır kaleme olim I 1 piyad bilgı ve hatıralan hukkında lara dönrr.ek güç ve pis oluyordu. O za matörlerinden müteşekkü bir heyeti üç yemek ve yatmak için adam kabul ederek kendilerile göruşmüştür. yazılar yazdırmayı okuyucvlarımızı nıan ilgilendirır diye düşündük. Bu sa I i aşına günde 55 frank ödemiştik. B'J Armatörler Bakana bilhassa şunları ' p."»ra o zsmanın rayicine göre beş Türk tırlar o düşüncenin mahsulüdiir.) söylemişlerdir: OÜmpiyadlar dort senede bir olur , ıırası kadar ediyordu. 924 te Türk lira« Türk karasulamda bir limandan ve raksmı dört ile taksim edilebilen smın altına nisbetle olan kıymeti düşü diğer limana tek tip eşya naklini ortasenelerde yani eskiden kebise dediği nülürse bu paranın ne kadar pahalı ol dan kaldıran kanun tasarısı uzun zamiz şubatı 29 çeken senelerde ve tem duğu meyd?na çıkar. 1948 Londra olim mandanberi hazırlanıyor. Fakat bir türmuz sonu ıle ağustos ortasında y?pıhr. p'.yadı için İngilider yemek, içmek ve lü kanun haline gelemiyor. Denizyolısr] l;,atmak için sporculardan gur.de 25 şiOlimpiyad anayasası bunu emreder. lin, yani bugünkü kurla on üç Turk Idaresine verilmiş olan inhisar şeklinOÜmpiyadlar ikiye ayrılır: Birisi Isadeki haklar kaldırılmalı, tüccar gemilırası aİ£.calkardır. dan evvel Yunanistanda yapılmakta olerine muhtelif eşya ve yolcu nakli Olimpijad köyü. dediğim gibi çok ip için serbestî bahşedılmçlidir. lan spor, sanat ve edebiyat müsabakalarıdır. Biz bundan bahsedecek değiliz. tıdai bir mesken olduğu için AmerikaArmatörlere gemi mubayaası için döÖteki yeni olimpiyadlardır. Bu, 1896 da lılar bir gece kaldıktan sonra kalkıp viz ve kıedi temin etmedıkçe, yeni sabaşlamışür. Mü«ssisi, Baron Pierre de gitmiştiler Köyde bizim gibi parasmı tın alınan gemileri. hiç olmazsa, üç seCoubertin adında bir Fransızdır. Birkaç evvelden vermiç. Mısır, Uıuguaj, Yu ne için bütün resim ve vergilerden raıısene evvel vefat etmis olan bu zat bü goslavya gibi milletler kaldılardı. Bu U | af tutmadıkça. Türk ticaret filosu artruguay takımı münaebetıle şöyle bir J mıyacaktır. Armatörler, bugün çok bütün servetini bu uğurda sarfetmiştir. | Şimdiye kadar on üç olimpiyad dev heyecan da geçirmiştik. yük zorluklarla karşı karşıyadır. Biz Olimpiyad köyündeki odalarımız | Yeni Ulaştırma Bakanı bizim bu isresi geçmiştir. Bunlardan üç tanesi harb «ebebile yapılamamıştır. Olimpiyadlar da yerleştikten bir kaç dakika sonra teklerimizi arkadaşlarına süratle duişi üe uğraşmak için Beynehnilel Olim çocuklar heyecanla: yurmalı, bu sahada süratle tedbirler Burada Yunanlılar var. Mesele çık ahnmalıdır.» piyadlar komitesi adında bir komite vardır. Bu komite kendine iltihak et masın! diye haber verdilerdi. O raman Kasım Gülek armatörlere bu temasmiş her millete bir veya bir kaç delege gerçi Yunanlılarla sulh olmuştuk. Ama lanndan çok memnun olduğunu ve istayin eder. Beynelmilel olimpiyad ko Anadolu harbinin yaraları henüz iltiyam teklerile yakından alâkadar olacağını mitesinin Türkiye delegesi Bay Reşid bulmamıştı. Onun için bu hissiyaü hak söylemiştir. Saffet Atabinendir. Olimpiyadların esas h görmemek kabil değildi. spor ve sanat yolu ile milletleri birbi BajTaklarını gördük, diye de izah rine tanıtmak ve insanları birbirine cden çocukların işaret ettikleri yere «evdirmek olduğu için her defa başka gittik, baktık. Hakikaten Yunan baybir memlekette yapılması esas olarak rağı gibi ufki beyaz mavi çizgili bir •lınrmştır. Şimdiye kadar iki defa o bayrak, oradaki barakalardan birinm limpiyad yapılmış ancak iki şehir var direğine çekilmişti. Lâkin bu bayrağuı Dun sabah. Yeşildirekte eşine ender rastdır. ParU ve bu seferki ile Londra. köşesinde istavroz yerine bir sarı güneş lanan bir hâdise olmuj ve bir kadın. kenYeni olimpiyadlsrın listesi şudur: resmi vardı. Soruçturduk. Bunun Uru disi hakkinda kotu dedikodular çıkaran bir guay bayrağı olduğunu öğrendik ve erkeği yol ortasında tabanca ile yaralamı^ 1 inci 1896 Atina. ve yuzumin bazı parçalarını ısırarak koparböylece o heceyan zail olduydu. 2 nci 1900 Paris mıştır. Hâdise şudur: Paris olimpiyadları futbol turnuvası, Üskudarda. Yeşilbaş sokağında 11 numaraiı 3 iinoü 1904 Senlui (Amerika) Ifklenmedik sürprizler doğurmuştu. U evde oturan Havriye Öven adında 3035 >as4 üncü 1908 Londra ruguaylıların önüne geleni yendiğini larında bir kadının iddîasına gore. Mahmud5 inci 1912 Stockholm gören Macar millî takımı Mıs'rlılarla paşada, Kurkcu hanında tuhafiyeciük yap6 ncı 1916 Berlin (yapılmadı) makta olan Atsen, kendısine uzun zamanolan maçına iştirak etmiyeıek Kolomp danberı takılmakîa ve hakkinda dedikodu7 nci 1920 Anvers (Belçika) stadındaki Uruguay takımının bir ma lar yapmaktadır. 8 inci 1924 Paris çını gormeye geldiği sırada şehrin diğer Nihayet dun sabah; Arsen. dukkânına doî9 uncu 1928 Amsterdam Ftadlarmdaki neticeleri hopariörlerden ru gitmekte iken Hayriye ile karşılaşrmştır. 10 uncu 1932 Los Ancelos cnıılerken takımının Mısırhlara üç İddiaya gdre; Hayriye. derhal tabancasına sa11 inci 1936 Berlin golle mağlub olduğunu öğrenmiştı. nlmıs ve Ar=ene doğru bir el ateş etmiş ve kurşunu. bacağını sıyırarak geçmiştir. Kadın. 12 nci 1940 Toko Helsinki (yaBunun gibi, galiba Yugoslavyanm da tabancEyı tekrar ateşlemek ıstemıjse de tapılmadı) Uruguaya karşı üçü yedek oyuncu ol bancarın topu kırılmıstır. Hayriye. bu ka13 üncü 1944 Roma (yapılmadı) m?k üzere çıkardığı takım dokuz gol darla da kalmamış ve kendısine doğru gel14 üncü 1948 Londra. vcmek suretile rekor kırmıştı. Urugu mektc olan Arsenın uzerıne çullanaıak alBiz 1924 Paris olimpiyadından itiba t'vlıların en çetin rakibi o sene Holanda tına almış ve kaşını ısirarak koparnuş'ır ren bu oyunlara iştirake başladık. 1932 takımı olmuş ve birbire beraber ikon Bu rırada etraftan yetijenler ve polisler erkeği. kadının elinden zorlukla kurtarabılde Amerikada yapılan oyunlara yol u sncak Holanda aleyhine verilmiş olan tnlşlerdır. zaktır diye girmedik. 1924 te iki kafile bir penaltıdan galibiyeti temin etmişlerYarah. tedavi altına alınmış. kadın yakahslinde Parise gittik. Birinci kafile fut o'i. Uruguaylılar, oyunu geçenlerde Is lararak. hakkinda Suçustu Kanunları ahkâm) bolculardan mürekkebdi. Verdiğimiz tanbulda seyrettiğimiz Avusturya takı tatbık edilmek uzere Adlıyeye verılmiştır. Yaralayana ve yarabya göre resim o zamanki millî takımımızı gös mının oyunundan daha zarif ve daha ttriyor. 24 yıl evvelki takımda oynamış mahirane idi. Nazazi ismindeki kaptanHayriye. kendisile goruşen bir arkadaşjmızaolan futbolcuların hepsi şimdi çmekli ian harikulâde bir oyuncu idi. « Bir kadın, yalnız namusu İçin yaşar. dir. Türk millî takunı çektiği kur'ada 1924 olimpiyadları iki partide tertib Ben, namusum haVkında en ufak bır söz o zamanın en dehşetli oyuncularından edilmişü. d»hi sbyletmem? dctniştir. mürekkeb Çek millî takımına düştü. Arsen ise cunları anlatmıstır: Birinci parti, asıl olimuiyad tarihi Fakat geçenîerde oynamış olan AvusB Hayriye, benım ıvuşterimdır. Kendisini clan ağustosun ilk yarısının dışında turya Türkiye maçındaki 10 netice senedir gormuyorduM Bana muteaddid mayıs başında tertiblenmi} olan futbol iki mektublar gondererek rande\iı istedı. Kenistisna edilirse, şimdiye kadar aldığı en ve ragbi kısmı idi. disine ehemmiyet vermedım, dedikodu da iyi beynelmilel netice idi. Çünkü ÇekBu müsabakalar bittikten iki buçuk yapmıj değilim.» lere 25 yenildik. 1928 olimpiyadında ay sonradır ki asıl olimTJİyadlar açıldı Ürdün Veliahdı, Valiyi ziyaret etti Mısırhlara 71 yenildik. 1936 da BerBirkaç gundenberi şehrimizde bulunan Ürve futbolcular bu açılış merasimine işlhıde ise Norveç takımına 40 mağlub tirak ettiler. Onun içindir ki; bizim fut dun Kralı Majeste Abdullahın büyuk oğlu olduitu. Velıahd Emir Tâllal, dun sabah saat 11.30 da bol takımı futbolün finalini gördükten Vilâyete giderek. V?lj ve Beled.je Reısı Dr. Biz 1924 mayısı içinde yapılan olimsonra 19 kişilik kadrosile Yusuf Ziyanm lutfi Kırdarı makamında ziyaret etmış ve piyad futbol turnuvasında Psriste bir tertib ve idare ettiği şimal turneFİne kendisile yarım saat kadar goruşmustur. Etek oyun oynadık ve mağlub olarak çjktılar. İsveç. Finlandiya, Polonya ta mîr Tâllal. öğleden sonra Boğazda bir get^sfiye edildik. O sene Uruguay takımı kımlarile maçlar yaparak ve çok iyi ne zinti yapmı;tır. şampiyon olduydu. Tuhafı şudur ki ticeler alarak temmuz sonlarında, resmi Millet Partisi, bugiin bir beyanname o seneye kadar Uruguay'ın aduıı kimse peçide iştirak için tekrar Parise döndüneşrediyor işitmemişti. lor. Hükumete beyannamesi verüen Millet ParKendisini ziyarete gittiğimiz futbol Ikinci kafilemizi teşkil eden gürejçi tisinin teşkilâtını kurmak üzere dün Kenan federasyonu reisi bize Çeklerle oynıyaler, gülleciler, atletler ikinci kafile Oner, evine davet ettiği kimselerle temaslacağımızdan dolayı meyus olmamamızı olarak Ali Samimin reisliğinde Parise rına devam etmijtır. Bugun saat 16 da, tavsiye ederken: geldiler ve bu sefer, evvelden aldı Kenan Oner. başına bir beyanname verecek Bakınız, Uruguay diye bir takım, ğımız dersten isüfade ederek Olim tır. buraya gelirken İspanyollan yenmiş, Pierre Loti Dostlan Cemiyeti piyad köyüne inmediler. Parisin ceböyle sürprizler olabilir. diye konuşTurklerin ve butun Şarkın buyük dostıj nub semtlerinde bir pansiyonu tamarr.uştu. Halbuki Uruguay bu turnuvada edlbı Pıerre Loti namına Beyrutta men işgal ettiler. Bir de alaturka aş Fransiz Pıerre Loti d^stları, Amis de Prerre Loti. Fransiz takımmı 51 yendi. Hem de çı tedarik ederek Fransiz yemeklerini »dile bir cemıvet teşekkul etmiştir. Bu ceyıımuşak oynamak şartile. yiyemiyen çocukları daha doyurmak miyetin fahri komitesinde Claude Tarrere. Bir tesadüi eserei olarak bizim futimkânını buldular. Bütün bu tecrübe Halide Edib, Samuel LotiViaud, Madame bol takımı ile Uruguay takımı, Pariste lerden sonradır ki şimdi gıda durumu Haymond Le Fevre ve Pierre Benoit bulunKolomp civarmdaki Olimpiyad köyünmaktsdır. Cemiyetin umumi kâtıbi ve mupck iyi olmıyan îngiltereye gidecek essisi M. Raymond Loirdır. Cemiyet, her de beraber oturmuştu. Türk kafilesinin beraberinde yiyecak sene fransızca yazılmı; Şark havasmı veren Bu köy, bir boş arazi üzerine inşa emaddeleri ve aşçı götürmesi derpiş e bir seyahat hikâyesine veyahud bir romana dilmiş, derme çatma, tahta barakalarmukâfat verecektir. Yakında Cemıyetin diliyor. dan ibaretti. Her baraka beheri ikişer Kahirede bır komitesi teşekkul edeceği gibi, kişilik dört odaya bölünmüştü. Odaların Turkiyede de böyle bir komitenin teşkili için teşebbü^te bulunulmustur. Cemiyetle münasebete girmek istiyenlerin M. Raymond Loir, .B. P. 1136. Beyrut» ile temasa geçmeleri lâ;ımdır. Setıir hatıralar.. haberleri HAKKINDA CUMirURIYET 21 Temmuz 1948 iHiinınnnıınınmMiııııımıııııınııııııniiüiıiiiiiıımınınnıını MEMLEKET Yazan: A. DAVALARI HEM NALINA MIHINA 4 Armatörlerin Bakandan istedikleri «iş» meselesi ir:ıı:i!iiııııımmıı:!!:iiTmllliııııııflııııııııııııııl Atlantiği aşan denizcilerimiz için merikan askeri yardım malzemesi ciimlesinden olarak bize verilen 8 küçük aramatarama gemisi ile 1 benzin getnisi, 1 atölye gemisi ve 1 ağ gemisinden müıekkeb bulunan küçük Türk filosunun Atlas Okyanusunu aşarak Maltaya geldiğini Ajans haber verdi Yakında İslanbula gelecek olan bu filo hakkinda bir teklifim var ki, o da gemilerin Yeşilköy açıklarında törenle karfüanmasından ibarettir. Gerçi gelen fil», gemilerin nev'i bakımından ahım çahım bir şey değildir. Çünkü K sınıfı dediğimiz aramatarama gemlieri 207215 tonluk 12 mil süratli küçük ahşab tcknelerden ibarettir. Benzin gemisi Akpınar da 700 deplasman tonluk, 10 mil süratli küçük bir tankerdir. Ağ4 de 500 tondur. sürati 14 mildir. Filonun en büyük gemisi de 1490 deplasman tonluk, 10,8 mil süratli, altı düz bir çıkartma gemisidirFransızların «Poussiere navale» yanl «deniz veya donanma tozu> dedikleri ne\iden olan bu küçük filo, gemilerin kıymet ve ehemmiyeti bakımından törenle karsılanacak bir mahiyet arzetmese dahi, bu küçücük ve jolsur tekneleri sağ ve salim kocp Atlantikten aşırarak Istanbula kadar getiren Türk denizcileri, törenle karsılanmajra lâyık bir basan elde etmi^lerdir. Onun icin yapacağımız tören gemiler için değil, onlan ge(iren fedakâr, gavretli ve kıymetli denizcilerimiz İçin olacaktır. Adnan Adıvar Geçen hsziranda bir gün Meclisete ise. işçilere dair dört sual takririni dinlerken, neden bilmem, hatırıma büyük Ingiliz muharriri H. G. Wells ıle Julian Kvxley'in eserlerinde ikide birde tekerıür eden aşağı yukarı şu mealdeki ic'di&lsrı geldı: «Beşerî cemiyetin tekâmülü son asırda o kadar çabuk adımlarla iîerledi ve oy!e kriük bir noktaya erişti ki bu noktanın şartlarına inranlar hcnüz kendilerini uyduramadıar: fakat eğer inkırazdan kurtulup medeniyetin varisleri gibi yaşamak isterlorse bu jartlara kendilerini mutlaka ijydurmalıdırlar.> Bu iki rrütefekkirden. harb sonrasmm pn bi.yük beşerî teşebbü?!erinden biri olan Unesco'nun başında çahşan biyoloji âlimi J. Hv^lev, konferanslarmm birine aynen şöyle başlamıstı: Dr. A. AdnanAdıvar «Gumhuriyet» |e Kıymetli fikir adamlarımızdan A. AdnanAdıvar. «Cumhuriyet» yazı ailesine dahil olmuştur; imkân buldukça bu sütunlarda memleket dâvalannı ele alarak düsünce ve görüşlerini kendi kalemile anlatacaktır. miş olduğunu söyledi. Milletvekili Karabük ve Zonguldakta ağır işlerde çahşan devlet işçilerinin de çok görulenıiyecek derecede ücret aldıklarını, rr.eselâ Karabükteki 4090 ameleden ancak «Müsbet ilim'.er bügüerinin «ürat'e üç kişinin günde altı lira aldığım, diartarak ümî düşünü?ün j ayılmasının, ğerlerinin 100 500 kuruş arasında dobugün garb memleketlerinin fikir âle laştığını ifade etti. minde gorülen türlü türlu karışıklıkIstanbulda 82000 den fazla işçi me.'iann mesuliyetinde büyük hissesi var cud olduğunu ve resmî, huîusi farbikadır.» (1) .arda verilen ücretlerin asla birbirini Belki Huxley. bu sözlerinde müsbet fjtmadığını ve ücretîerin saat başına ilimler bılgisi derken bugun artık müs 10 kuruştan başladığını öğrendik. Heie bet ilimler çerçevesme girmiş sayılabi 7 ile 10 yaşlan arasında, İş Kanunu hilen iktisad ilmini düşünmüyordu. Hal lâfma olarak, çahştırılan çocukların buki o ilmin de süratle ilerleyerek kur ünde 10 saat çalıştıklarını ve gündelikduğu muhteÜf nazariye ve sistemlerin lerinin 10 kuruştan başladığını işitmek, dünyarun ötesinde berisinde anlaşmaz ir.sana bir b'Jçuk asır evvelki İngiltehklarm. karışıkhkların çıkmasında dah reyi haşyetle hatırlatıyordu. li olduğu gibi sadece mzzinin hırkatma bürünmüş yatanları uyandırmak veyahud içtimaî ve iktisadî meselelerde zor ve cebir ile ilmin ötesine atlayaıak sisıer arasında gördükleri hedefe koşmak istoyenleri dizğinlemek suretile bu dünvanm uygunsuzluklarını ayarlsmağa uğraştığı muhakkaktır. Son hcrb, harbe giren memleketlerde görülen ahlâkî, içtimaî ve iktisad! ayarsızlığın bir tezahüründen başka bir şey değildi. Harb bitti, fakat arkasında öyle t>ir iktisadî ve içtimaî hercümerc bırakü ki bugün her vakitten ziyade uyguns.ızluk'arın ayarlanmasına kat'î ihtiyaç o'uuğu anlaşıldı. Böyle bir ayarsızlık XVIII. asrın nihayetıle XIX. asrın başında Fransada, kökleri daha ziyade iktisadî ve içtimai hâdıselerde olduğu halde, siyasî bir şekilde devam ederken Ingilterede içtimaî, iktisadî bir şekilda yıirüyordu. İktisad tarihind* mazi ile olan bağları tamamile koparmak suretile muvaffak olmuş inkılâb şimdiye kadar görulmediği için, an'aneye bağh olan İngiltere, bu iktisadî inkılâbın en uygun vatanı olabilirdi. Hattâ bu iktisadi ve içtimai inkılâba ilk defa Oxford'lu ekonomist Arnold Toynbee (ölümü 3383) tarafından verilen İndustrial Revolution Lsmındeki revolution ( = inkılâb) kelimesine çabuk geçen safhalarla hubule gelen tekâmül (evolution) manası verilmişti. Esasen bu inkılâb Avıupa tarihinde bin sene süren ziraatçiliğin yerine sanayiciliğin geçmesini ifade ederse de bizi burada alâkadar eden hâdise İngilterede 1760 senesinde başlayarak işçilerin ücret, sıhhat ve i? saatlerinin tanzimini ihata eden kanunlar, nizamnameler vücude getirmeyi mucib olan inkılâbdır. O vakte kadar İngiltelede işçilerin ücretini yükseltmeğe, iî saatlerini azaltmağa kalkışmak âdeta kanuna karşı bir suikasd sayılırdı. Fabrikalarda en ucuz işçi. kadınlar ve çccuklar en fena şartlar altında çalıştırmakla temin olunurdu. İşte bu ahval ve şerait altında çalıştırmak üzere ıslahhane dcni'en yerlerden çocukları toplayıp iş başına sürmeğe tBeyaz esir ticareti» ismi verilmişti. Hattâ daha garibi 1770 ten 1850 senesine kadar tedric ile devam eden bu sanayi inkılâbı devresi esnasında, fabrikalar, ticarethane lcr ve sermayedarlar İngiltere halkınm mümkün olduğu kadar az tahsil görm«1 sini temin için ellerinden geleni yap yorlardı. Hattâ tahsil ve terbiye ile uğraşan cemiyetler bile bu arzııya boyun eğmişlerdi. Zaten bu sırada idi ki, Voltaire bile cBana öyle geliyor ki cahil bır aşağı tabakanm daima mevcud oiması pek zaruridir: iki yüz, hattâ üç yüz kol için ancak bir kaleme ihtiyaç vardır.> diyordu (2). İşte garbın bundan bir. bir buçuk asır evvelki şu içtimaî manzarasmı, Denizli rr.illetvekili Halk Partisi azasrndan Hulusi Oral Beyin birbiri ardısıra okunan sual takrirlerini dinlerken. böj'lece hahrlamamak kabil değildi. Bu sual takrırleri, sekiz arkadaşm iki ay yer yer dolaşıp tetkikler yaparak hazırladıkları, ciddi bir münakaşa zemini idi. Aynı büjük meseleye dair sorulan sualterin ayrı ayn dört sual takriri halinde verılmesinin sebebini anlamak için Meclis müzakereleri mekanizmasmı bilmçk Idzımdır. Sual sahibi, nizamname mucibince yalnız on beş dakika söz söyleyebilir. (Buna bu sene riayet edildiği yoktur ve bu riayetsizlik müzakereye l.trkesin zaman kaydı olmadan iştirak edebilmesini temin eden istizah. eksernet partisinin rey ve rızası olmadan mümkün olmadığı için pek yerindedir). Bundan dolayı sual sahibi dört takrir ile bir ssat ve hattâ bir saatten fazla söz söylemeği ve iki ayda topladığı malumat ve vesaikı ortaya koymağı temin etmek istemiştir. Şimdi ücretlerden işçilerin sıhhatini, iş yerlerinin sıhhat kaidelerine uygun olup olmadığını devletin kontrolu bahsjne geçince o gün Mecliste işittiklerımiz cidden acı şeylerdi. işçi sıhhatinin korunması için elımizdeki İş Kanun'inda ve Umumî Hıfzıssıhhat Kanununda guzel maddeler ve 180 maddelik bir de nizamname vardır. Halbuki bu kanunlara ve njzamname maddelerine rağroen işçi sıhhatinin korunmakta olduunu iddia edemiyeceklerini Vekil Bey, mebus bey ile hemâhenk olarak itiraf ettiler. Anlaşılan bu mevzu on iki senedenberi ele alınmış değildir. İsimleri kursüden bildirilen bir çok hususî ve resmî fabrıkalarda ve bilhassa küçük iş yerlerinde sıhhat davası tamamen ihmai olunmaktadır. Her fabrikanın, muayyen cesamette her is yerinin bir hususî doktoru olması kanunen lâzım olduğu halde bazı doktorların on beş fabrika reya iş yerinde doktorluk aldıklarını ve skat oralara uğramadıklarını söylediler. Euna ihtimal vermeyi gönül istemiyor. Ne yapalım ki gönlün istememesi murakıb ve müfettişlerin hakikati görmesine nıâni olamaz. Velhasıl bu sual ve cevabın en can >iicı sözlerini sekiz arkadaşile beraber tetkikat yapan muhterem Denizli mebusu ju tarzda söyledi: « Işçiler fabrikada iş kanununun 131416 nci maddeleri hükmune tevfikan doğrudan doğruya iş verenin hem idaresine, hem iradesine bağlıdır. Sekiz arkadaşımı işhad ederim, biz bu iş yerlerine vardığımız zaman işçiler bızden kaçtılar. Birisüıi yakalamak için sokuldum, bana, gelme efendi, sen gittikten sonra beni atarlar, dedi.» işte şin en can yakıcı tarafı budur. Çünkü kinun, vatandaşın şikâyet hakkını tahdid etmese bile, şikâyetçinin feryadlannı susrurmak kuvvetlerinin en bü>üğü olan «aç bırakmak» kudretini iş verenlerin elinden almamıştır. (Bu iş ve işçiler davasına merakh olanlar Büyi ; k Millet Meclisinin 7 haziran 1948 tarihli zabıtnamesini tedarik edip okuyabilirler diye burada daha fazla tafsilâta girişmiyorum.) Şimdi Meclisin açık bir celsesinde kursüden söylenen bu sözler ve hükumet mümessilinin verdiği cevablardan sonra bugün bizdeki Çalışma Vekâletinin hikmeti vücudünü sormağa sıra ge liyor. Evvelâ ısrn.ne acayib bir türkçe ile çalışma denilen bu Iş Vekâletinin teessüsündenberi büyük bir iş yapamaraş olduğunu kendi mümessilleri de itiraf ediyor. Şimdiye kadar bu vekâlet | teşkilâtının yukarıda ortaya atılan ek| siklerle, hiç olmazsa en kolay tamamlanacak eksiklerle neden meşgul olmadıs*jn: ve meselâ kanunda memnu olduğu halde 7 ile 10 yaş arasında çocuklar.n çahşmasına neden mâni obnadığını da ben sormak isterdim. Bugün mem'eketimizde iş meselesi bu iş için koskoca bir vekâlet mevcud olduğu halde ele alınmış değildir. Vakıâ itiraf edeyim ki bu vekâletin her ay «Çahşma> adlı güzel bir kâğıda basılmış ve vekâlet menıarlarile müteha=jıslarma yazdırılmı? mskalelerle, bazan verilen ziyafetlerin resimlerile de süslenmiş mecmuasma Şrhid olmaktavız. Sonra vekâletin dün\anın dört köşesinde içtima eden iş kongrelerine ış verenlerden, işçilerden, mütehassıslardan mürekkeb tam tertib ı murahhas heyetlerile iştirak ettiğini de . pekâlâ biliriz Bütün bu iş ve işçi meselesi gibi içtimaî bir davanın halli o kadar kolay bir iş olmadığını teslim etmek hakşinashk olur. Yalnız biz daima önümüzde bî?im henuz başladığımız safhaları geçirmiş milletleri görmekte olduğumuzdan bu hususta tecrübe edilmiş yollardan en iyisini seçmek kolaylığına mazhar bulunuyoruz. Yalnız seçmek ve başlamak lâzımdır. Seçmek için de bir karar vermeğe ihtiyaç vardır. Bu karar, memlekette artık bir işçi meselesi olduğunu kabul ettikten sonra, bu işçileri memleketin bünyesine en muvafık tarzda himaye ederek azamî refah Yolda bir erkeği yaralıyan kadın AZAK BAHÇESINDE ZATÎ SUNGUITıııı Harikulâde son programı Bu teklifime bclki kulak asan olmı.vacaktır. Birçok okuyuculannun yeniden kurulmasına önayak olmamı istedikleri Donanma Cemiyeti mevcud olsaydı, ilk defa böyle bir «donanma tnzu» filo ile Atlas Okyanusunu kazasız helâsız geçen denizcilerimize bir karşılama töreni yapılır ve bn tören, halkımızın donanmaya ve denizcilerimin \e sıhhate eristirmek kararı olacaktır karsı besledikleri Mnsnz sevginin bir Azamî refah dıyince bakınız neyi ha ifadesi olurdu. tırhyorum: 'Fransada Ikinci Dünya Böyle bir istikbal merasimi yapacak Harbinden evvel işçinin refahı ve boş yan resmî bir teşekkül olmadığma gözamanlarını tatlıca geçirmesi için terti re, teklifimin belki de jferçekleşmlyeeebat alan bir hükumet iş başına gelmiş ğini düşünerek Donanma Komntanlığına ti. O sıralarda Pariste bir pazar günü lıitab ediyorum: kasab dükkânında XVIII. ve XIX. Hiç olmazsa. siz bu filoyu donanmaasırların en antisosyal nazariyeleri ile dolu bir mağarasında uykuya yatmış dan birkaç gemi ile istikbal ediniz ve ve sonradan uyanmıj mağara yarânın Devlet Denizyolları tdaresine de başdan biri, bir biftek satm alan işçiyi gö vurarak Şehir Hatlan vapurlarından rünce «bak şu ameleye biftek yiyor» lıirini tahsis ettirmeğe çalışmız. Halk demişti. Tıpkı bunun gibi geçen sene nrasmda, ücretini cebinden vererek küleıde bizde de amele çok para kazanı çük bir vapuru dolduracak kadar deyor, köylü çok para kazanıyor diye blr nizcilik meraklısı ve donanma âşıği olivayet, bir efsane döndü dolaştı. Fakat lanlar vardır. Şayed buna yapmağa yapamazsanır, işte hakikati yukarıda Meclis toplanü lüzum görmer veya sından size naklettim. Hastalık zama eski ve tarihî bir^enlıcilik tabirimiznında sigortası, tatil günlerinde ücre le bu «ince filo» ya hiç olmazsa, Ati, işsiz kaldığı zamanlarda tazminatı, merikadan gelen denizaltılar gibi, Beytekaüdü olmıyan ve randımanı çoğal koz açıklarma kadar gidip gelmesinl dığı nisbette hayat standardmın yük ernrediniz Halkımız hem gemileri göselmesi memleket için hayırh olan iş rür, hem de denizcilerimizi aUoslar. çinin aldığı paraya çok diye göz dikmek Böylece şu bir türlü yapılmasını temin ancak açgözlülük olur. edemediğimiz donanma hnftasının gecld resmi de küçük ölçüde ve pek mahDiğer taraftan uzun süren. mahrumı dud blr şekilde de olsa yapılmış •yetle ve istikbalden emniyetsizlikle ge lur. çen buhranh devrelerde insanların yeni Savın Koramiral Mehmed Ali Ülgen, formülleri kabule müsaid hale geliver himmet size düşüyor. diklerini ve topluluklann kolayhkla telkine müsaid ve safdil bir hal aldıklarını içtimaî psikoloji ilmi bize gösteıiyor. Bütün bunları gözönünde tutarak Tedavüldeki kâğıd para miktan ifçinin, köylünün kazandığı paraya göz Cumhuriyet Merkeı Barücasının neşrettijl dikecek yerde onlarm buhranlı dev son hultenine göre. tedavüldeki kâğıd p»r« reler geçirirken başka taraflara göz nılktarı geçen haftaya nazaran 700,000 lira d'kmemelerini temin için krymetler öl fazlasile 888,567.393 liradır. s çüsünü yavaş yavaj değiştirmeğe ve tıpkı Ingilterenin XLX. asrın başınTEŞEKKÜR daki ayarsızlık de\Tİni ayarladığı gibi Ebedivete intlkal eden eşirn ayarlanmağa çalışmak en âkilâne haŞADAN EBMAN'ın reket ojur. O halde gene bu makalenin cenazestnde blzıat bulunan, tel ve yazı 11» kederime lştirak eden akraba ve ahbablarlbaşına dönerek diyelim ki «Beşerî ce ma a>rı «yrı tejekküre teessürüm mânl olmiyetin tekâmülünün eriştiği kritik duğundan şükranlaTimm lblâgınt gazetenizln merhalenin şartlarına uymak Garb me tavassutunu ric» ederim. Istanbul Genel Mecllsl Oyelerınden deniyetinin varisleri gibi yaşamak is«mekli Veteriner Blnbajl tiyenler için zaruridir.» Hüseyln Erman A. ADNANADIVAR * * * Oğlum Kahramanın dogumunu, esimln n»zik vaziyetm» rağmen muvaifakıyetl» başarmış clan ve candan al&kalarmı esirgemiyen Doğum ve Kadın Hastalıklan Mütehassısı Operatör Dr. Hikmet Erke ve Daiiliye MUtehassısı Dr. Cafer Erke açık teşekkürlerlmln gazetenizle iblâğını rica ederim. Gumrük ve Tekel Bakanlıgı Müfettijl İhsan Baktır ESRARENGİZ ŞUALAR ALTINDA ERİYİP KAYBOLAN İNSAN L Acı bir ölüm BINBIR ROMAN bu sayısile büliin roman, hikâye ve rcsimli roman sahabinda en güzel eserini veriyor. Fiatı: 25 krş. 10. cu SAYI BUGUN CIKTI TURKIYE YAY1NEVİ Balıkesir Belediye Başkanlığmdan: 1 Bir aded 100 K.V.A. hk transformatörle 6500 voltluk yeraltı kablosu ve iki aded motopomp kapalı zarf usulü ile eksiltmesd 10 gün uzatılmıştır. 2 îhalesi 28 temmuz 948 çarşamba günü saat 11 de Belediye dairesinde yapılacaktır. 3 Elektrik malzemesinin muhammen keşif bedeli 60.000 altmış bin lira ve iki motopompun muhammen keşif bedeli 32.000 otuz iki bin liradır. Bunlar ayrı ayrı da ihale edilebüirler. Ve müteahhid kanunî evrakı ve teminatı gününde vermesi mecburidir. KÜÇÜK HABERLER j 4 Elektrik malzemesi 4768 sayılı yönetmelik çerçevesi dahilinde en Ç uygun teklif yapan firmaya ihale edilecektir: •k SÜMERBANK İplık ve Dokuma Mües5 Fazla malumat istiyenler Elektrik îşletme Müdürlüğüne müra «.esesi Hereke Fabr.kosında yakında Ingiliz caat edecektır. (10612) tipi yiinlü kumaş imal edilecektir. tlk parti istihsal 56 bin metreyi bulacaktır. Amerikadan ilâc gelijor Streptemicine. per.icıline ve kanser ılâcı ?ibi müstahzaratın ithali icin Ticaret Bakanığınca dovız verildiği malumdur. Öğrendiğimize gore, Sağlık ve Sosyeal Yardım Bakanlığı Amerikadan ithal edılecek bu ilscIarın miktannı tesbit etmiştir. Tıbbi mustahzarat ithalâtçıları bu listeye göre eioarişlerini vermişlerdir. Siparij edilen ilâclar yakında memleketimize gelecektir. Pamuklu mensucat Memleket dahilinde inial edilen pamuklu mensucat ve pamukıplığıne elkonması hususund? şimdıye kadar tatbik edilmekte olan Koordinas^on Kararı kaldırılmıştır. Bu hususta varılan karar 1 Eylulden itıbaren yururlüğe girecektir. 1 Eylulden sonra sanayicüere ve el tezsâhlarına pamukipliklerinin ne şekUde tevzı edıleceği Sjmerbankça ftrastırılmaktadır. j Kadıköj lülerin Tramvay İdaresinden bir dileği Ulaştırma Bakanlığının. buiun Kadıkdyluieri sevindiren yerınde bir karar.le bırkac gundenberidir. Köprüden Kadıkbjiırıe her gece saat 1.45 te bir vapur kaldırılmaktadır. Ancak bu vapurun tramvayları yoktur. Kadıköylüler. Tramvay Idareslnden bu miişküllerinin de hallini rica etmektedlrler. Orhangazi Belediye Başkanlığmdan: 1 2 3 4 Dinlediklerimizden anlaşıldığına göre senelerce evvel neşrolunan İş Kanunu, beklenilen neticeyi vermemişür. Mesclâ işçi ile patron arasında serbest 5 akdi kabul ve grevi reddettiği halde bir çok işlerde devletçiliği bir umde (hattâ bir anayasa umdesi) gibi kabul eden devlet, neden ücretlerin tayinine patron 6 ile işçiyi karşı karşıya bırakıyor? Esasen bu suallere cevab veren vekil de ücret esası diye bir sey tesbit edilme(1) Bk. Julian Huxley, What dare îThink, sahifç 121. (2) Bk. Voltaire. Oeuvres Completes, CUd 60. sahife 252. Izmir eşrafmdan merhum Sükerizad» Tevfik Paşa ve merhum Masraf Nanrı Abdülmecid Sabit Beyin torunu v« merhum Safi Beyin oğlu, Tüccardan İ h san Duruk, Hakla Duruk, Tekel İstan20 nci asrın en büyük harikası bul Depoları Gnıp Müdürü İzzet Duruk ve Yüzbaşı Galib Durukun hemşirezaTemsiller saat 9.30 da başlar deleri SADUN SÜKER henüz pek genc yaşında iken Allahın rahmetine kavuşmuştur. Cenazesi bugün (21/7/948 Çarşamba) öğle namazıru müteakıb Teşvikiye camiinden kaldınlarak Asrî Mezarlıktaki makberi mahsusuna defnolunacaktır. Cenabı Hak kederli ailesine sabn ceEksiltmeye konulan iş: Orhangazi merkezin.de yeniden tesis edilemil ihsan buyursuncek olan Hidroelektrik inşaatı makineleri ve tesisatı olup keşif bedeli (138314.83) liradır. Bu işe aid şartnameler ve evrak şunlardır: Projeler. fennî şartname£ C.H.P. yi kimler. ne zaman leri, hususî sartname mukavele projesi, eksiltme şartnamesi, keşif kullandı? (Eski bir Ataevrakı müsbitesile bayındırlık işleri genel şartnamesidir. İstiyenler türkçü açıklıyor.) bu evrakı Belediye Başkanlığmda tetkik edebilirler. ^ Sağcı dedikleri acaba bunEksiltme 24 ağustos 948 salı günü saat 15 de Orhangazi Pelediye lar mıdır? Başkanlığı odasmda kapalı zarf usulü ile yapılacaktır. ^ iki günlük ham maddeye Eksiltmeye girebilmek için isteklilerin (8165.75) lira muvakkat teelli milyon.. minat akçesi vermesi ve bu kabil işleri yaptığma dair Bursa Bayındırlık Müdürlüğünden ehliyet vesikası almaları ve 948 yılına aid ticaret odası vesikası ibraz etmeleri sarttır. alınız... Teklif mektubları 2490 sayılı kanunun tarifatı dairesinde vukarıda yazılı gün ve saatten bir saat evvel komisyon riyasetine makbuz mukabilinde verilecektir. Postada vukubulacak gecikmeler nazarı itibara alınmaz. Komisyon işbu ihaleyi yapıp yapmamakta serbesttir. (10613) Nüshası 10 knruştuı. Yarın bir: MİLLET CUMHURİYET S00 Sr. 800 • 1500 • 2800 » TEPEBASI BAHCESİNDE YARIN AKŞAM AboneŞeraiti Blr »ybk Üç «ylık Altı »ylık SenellV 1600 • 2900 t 5400 • 600 Ki tsmai] Dümbüllü Tiyatrosu Bu aksam: Kızıltoprak, SAHİLPARK'ta Yüksek ses sanatkârları RAMAZAN 14 tklndı ÇARŞAMBA M Üslad M Ü N İ R NUREDDİN VERECEKTİR. Menşure Tunay, Kemal Mısırlı birlikte. HİMMET AĞA E^^ENİTOR. Komedi 3 perde. Ayrıca zengin Varyete. Vasatî Ezan! < \ 13.20 17.18 20.36 22.31 1 3.36 8,42 12.00 | 1,55 j 7,00 I!llllKil!.!»n« F«HIT CfZıliB (K»r Ec.'JPîde Satıiır) NASIR^İLACI Sosyal y a r d ı m y a r a r u ı a bahçenin h e r akşamkl p r o g r a m m a Üâveten, seçkin ve kalabalık bir S A Z H E Y E T İ refakatile eski ve yeni m ü n t a h a b eserlerden m ü r e k k e b hususî programla Gszrtemıze gönderilen evrak ve yazılaı ir edilmesln lade olunmaz Fitre ve zekât, her yıl, üç millî cemiyete bir milyon liraya yakm bir yardım kazandırmaktadır. Fitre zarflarına koyacağımız bir kaç kuruşun değerini küçümsememeliyiz. D İ K K A T BÜYÜK RAMAZAN KONSERİNİ
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle