Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
BİR DAKİKA: Mecliste sert bir Avrupanın hayalında yeni bir devir açıld merika yardım plânından Baştarafı 1 inci sahijede faydalanmağa karar vermiş dun her tarafında ciddî bir manzara olan on altı devlet, dün Pa arzetmekle beraber resmî kayıdlara göriste bir anlaşma imzalamış ve bu an re Ordu ilinin, diğer vilâyetlere nazaran lasına ile Amerikan yardımını gerçek endişeli bir durumda bulunmadığını leştirecek teşkilâtı kurmuşlardır. Bu sa beyan etti. Bakana göre, Orduda veyede yardımdan faydalanmak işi hem remli sayısı 1946 da 230 ve 1947 de ise kolaylaşacak, hem en verimli mahiyeti 260 tır. Nisbete vurulursa yüz binde 6Í alacaktır. Gene bu sayede Avrupa dev ve 77 eder. Bu hastalar, yatırılarak letleri hem tek tek, hem birleşik olarak veya ayakta tedavi edilmektedirler. Oriktisadi kalkınmaya yardım edecek, bu duda ayrıca veremle savaş derneği de yardımlaşma Avrupayı iktisadi sefalet teşekkül etmiştir .Dispanser için bina ten ve iktisadi sefaletin doğurduğu is aranma ktadır. tikrarsızlıktan ve serbest bıraktığı muYusuf Ziya Ortaç kürsüde zır ve tehlikeli elemanlardan kurtarBakanın izahlarından sonra kürsüye mağa yarayacaktır. Bir birlinle bu şe gelen soru sahibi ,bu cevablara teşekkilde yardımlaşan ve Amerikan kal kür edemiyeceğini kaydederek »öze . kınma programının bu yardımlaşmayı başladı. Behçet Uzun verdiği rakamlara desteklemesinden faydalanan 16 devlet, ilişerek: artık emniyet içinde ileri adımlar atmak « Bir ilim adamı, ihtisas adamı bu imkanım e l d e edecek ve sefaleti darbe kadar gözü kapalı rakam söyleyeme» ledikçe, refahı yavaş yavaş gerçekleş dedi ve şöyle devam etti: tirdikte, Avrupayı harb sonu sersemlic Verem, ihbarı mecburi hastalıkğinden ve bu sersemliğin yer verdiği lardan olmadığına göre, acaba sayın vebalı parazitlerden kurtaracaktır. Bakan, Ordudaki 340 bin vatandaşın Avrupanın on altı devleti dün bu y e ni devri açan anlaşmayı imzaladıkları sırada, muhakkak ki bu anlaşmaya iştirak edemij en bir çok milletlerin içi sızlamış, bunlar anlaşmayı inuEU&mak hürriyetinden mahrum olmak yüzünden bir kat daha ıstırab çekmişlerdir. Bu milletlerin bağlı oldukları komünizm nüfuz bölgesi, yalnız kör ceberut» dayanan tahakküm ile bunları Avrupa camiası dışında kalmağa mecbur ediyor ve iktisadî sefalete karşı savaşmalarına mâni oluyor. Buna mukabil demokrat Avrupa, hürriyet yurdu olan Avrupa devletleri elele vererek ve yardımlaşarak yeni bir kurtuluş savaşı açmış ve bu savaşı da zaferle neticelendirmek için bütün gayretini seferber etmig bulunuyor. Gaye: Barış ve refahtır ve bunların sağladığı köklü ve devamlı istikrardır ki hayata yaşanmağa değer mahiyet verir. kolayı var: Ordu iskelesine büyük bir «Ya Hafız!» lehvası asmak.» Sağlık Bakanı .tekrar söz almadı. Gündemin diğer maddesine geçildi. Yurdlarına dönen doğulu vatandaşların d u r u m u Ankara 16 (Telefonla) Dış İşleri Bakanının izahlarından sonra Fikri Apaydın (Kayseri) ve Necmeddin Sah'r (Tunceli) nin, aynı mevzua dokunan önergeleri, sırasile okundu. Sağlık Bakanı, jfcigini de müştereKsn cevablıyarak 5098 sayılı kanun gsreğince eski yerlerine dönenlerden 1185 hanelik 5900 kişinin yasak bölge halkından ve 1848 hanelik 10457 kişinin yasak bölge dışı ahalisinden olduğunu, Bakanlığın, yalnız yasak bölge halkının iskânlarile uğraştığını, kış mevsimi dolayısile gelenlerin eski yerleri civar]arma yerleştirildiğini, şimdiye kadar 800 ton y e meklik buğday verildiğini ve 142,361 lira harcandığını, Bakanlığın, sıhhi durumlarile yakından meşgul olduğunu söyledi ve kanun gereğince serbest kahayatı hakkında bana nasıl cevab vere lan diğer şahısların, iskân yardımlarınbildi? Yoksa esrarengiz mütehassıslar, dan badema faydalanmasına imkân olbütün Ordu halkını gizlice bir klinik madığını belirtti. muayenesinden mi geçirdiler > Milli Eğitim Bakanı 15 gün sonra Ordu Valisinin mektubu cevab verecek Yusuf Ziya Ortaç: Orhan Seyfi Orhonun, Üniversiteler c Ben de resmi rakamlar verecearası kurulunca üç profesör hakkında ğim> diyerek, Ordu Valisi Cemal Göverilen karara dair sözlü sorusuna, M1)H enc'in mektubunu okudu. Vali: «KuEğitim Bakanının vereceği cevab alâka yudatı resmiye bu merkezde ise de, hasile beklenmekte idi. Kürsüye gelen Retanemizde röntgen bulunmaması, visad Şemseddin Sirer: âyet dahilinde bir tarama yapılmamış : Bu husustaki cevablarımı 15 gün alması bu miktarın hiç bir mman sıhsonra arzedeceğim> demekle iktifa etti. >ate karib olmadığı kanaatini vermekPorsuk barajı inşaatı hakkında ledir. İntıbaımız, hastalık, başta Ordu Porsuk barajı inşaatı için yapılan .erkez olmak üzere tamamen münteşir servis yolu ve baraj in ihale ve mukas salgın vaziyette olduğu merkezinvele şartlarile bu iş için yapılan tahkidedir» demekte idi. kat hakkında İbrahim Refik Soyer Ünyenin yüzde ellisi veremli (Niğde) nin iki sözlü sorusunu cevabFatsa kaymakamının cevabında ise: landıran Bayandırlık Bakanı, Uzun v« .Veremli sayısı 111 kişi tesbit edilmişse etraflı izahlarda bulundu. Yapılan ihe esaslı bir tarama yapılırsa bini mü barlarla tahkikata geçildiğini ve dosyatecaviz çıkacağı muhakakktir> denili ların kaza merciine verilmiş olduğunu yordu. anlatan Kasım Gülek, bu vesile ile baÜnye kaymakamına gelince; ilçenin raj işinin servis yolu da dahil olmak ühükümet tabibliğinde şimdiye kadar v e zere bastan sonuna kadar tahkik mevrem musabları kaydedilmediğinden ha zuu olduğunu kaydetti; tarihlere ve kikate yakın cevab verebilmek için u rakamlara dayanan malumat verdi. Meclis pazartesi toplanacakta. zun seneler Ünyede icrayi tababet eden "Düşmanlar Etrafınıza biraz dikkat edin. Memlekette birbirini seven kimse kalmadı. Avlatayım: Ev sahibi, hava parası, civa parası diye, kirayı beş misli arttırmış. Buna rağmen, kiracısına "Ah... Bir çıkıp gitse» nazarile bakıyor. Bakkalın her türlü ukaztğına* razı oluyorsunuz. Gene tizden memnun değil. mDaha fazla verebilirdi' diye düşünüyor. Ve hep böyle. Şoför müşteriden, otomobil sahibi şoförden, halk belediyeden, belediye memuru halktan, kömürcü mangaldan, buğdaya fırından, çay ı m hayvandan, hattâ horon şekercisi çocuktan, velhasıl htrhe* UrbirMtem, fik&yetgL Btr ocoytb cemiyet nizamları içinde boğulduk kaldık ki dısandaküer yetmiyormuş ctfbihepimiz hepimize düşman kesildik.' D. N. Felâketzede Adapazarı Bastarafı 1 inci sahijede ilçe ile münakale tesis edilememiş, telefon hatları da bozulmuştur. Kocaeli Valisi Fazlı Güleç bugün Geyveye gitmiş, su istilâsına uğrayan yerleri gezerek burada alınan idarî tedbirleri ve yardım faaliyetlerini gözden geçirmiştir. Hdd/se/erHrâsınd* Sabık Demokratların durumu «Düşman)) piyesi davası ve Fransız Konsolos: «Sanık avukatına eser hakkında malumat verdiğimiz yalandır» diyor Düşman» piyesinden çıkan dava maumdur. Bir taraftan koparılan yaygaalara ve ortaya atılan safsatalara rağ,en piyes, Şehir tiyatrosunda muvafiakiyetle devam ederken, diğer taraftan u dava da sürüp gitmektedir. Davanın flı TI i san t *^ij duruşmasında sanık aukab Baha, Fransız konsoloshanesine başvurduğunu, edindiği malumata göre, ava mevzuu eserin Fransada yalnız Vntoine tiyatrosunda oynanmış ve iyi karşılanmamış olduğunu, piyeste göze atan bazı sahnelerin de bu arada tadil edilmiş bulunduğunu söylemişti. Dün şehrimizdeki Fransız başkonsolosundan aldığımız bir mektub, avukatın bu ifaesinin hakikate uymadığını göstermekledir. Avukatın bu ifadeleri esasen hiç bir alâka uyandırmamışsa da biz mektuunu koyarak Fransız başkonsolosunun arzusunu yerine getiriyoruz: «Fransız konsolosluğuna bu mesele akkında müracaatte bulunulmadığı giı, konsolosluğun bu işle esasen alâkası yoktur. Konsolosluk binası içinde ıulunan umumî kiitübhanenin müdürü, ıir talebe tarafından vaki olan müracaat üzerine, kendisine «İllustration Theâtralo m bir nüshasını vermiştir. 3u nüshada, Antoine'ın piyesi,esere aid «nkid yazılarının hulâsalarile birlikte eşredilmig bulunuyordu. Kütübhane üdürü bu vesila ile intihalarını söylemişse de, bu intibalar tamamen şahsî e hususidir. Fransız başkonsolosluğu:u hiç bir suretle taahhüd altına koyaaz. Kaldı ki, müdüre atfedilen sözler [e, hakikate uymamaktadır. Bu münaaşanın, Fransız başkonsolosluğunun salâhiyeti dahilinde olmadığı da, elbette ikkatinizden kaçmamıştır. Saygılarımı İS devletin aralarındaki işbirliğini bu yöne çevirmiş oldukları sırada, komünizm cephesi, bu verimli ve kutlu işbirliğini baltalamak için her şeyi yapıyor ve komünistler kendi nüfuzları altında yaşıyan milletlerin ruhunu s e faletle kemirtmeğe bakıyorlar. Bu milhekimin iştirakile müşavereler yapletlerin hepsi de için için on altı devış ve neticede nüfusa nazaran yüzde letle işbirliği yapmayı özlüyor, onlarla 50 nin veremli olduğu sonucuna varberaber iktisadi refaha kavuşmayı ca ııştı. na minnet biliyor, fakat ne yapsınlar ki «Vereme (are: Broşür» başlarındaki tokmak çok müthiş ve sırtDaha Perşembe, Mesudiye şe Gölköy larındaki baskı çok ağırdır. kazaları olduğunu kaydeden Ortaç, Baürpertici Bütün ümid 16 devletin muvaffakiye kanlığın gösterdiği «tüyler tindedir. Bu muvaffakiyet bunları da gaflet» ten şikâyetle, işin sadece edebiyatı yapıldığını, Bakanın demeçlerinden kurtarmağa yardım edecek, hepsinin de bir gün sırtlarındaki baskıyı atmaları aldığı parçaları tekrarlayarak ileri sürna ve başlarındaki tokmağı kendi elle dü; verem afetine karşı broşür dağıtıldığından bahisle dedi ki: rine geçirmelerine yol açacaktır. « Tanrıya şükür çaresi bulunmuş; Dileğimiz dün Pariste imzalanan anlaşmanın beklenen verimini vermesidir. asrî mıskalar dağıtılıyor. İşin latifeye tahammülü olsaydı, ben de: Ömer Riza DOĞRUL •Ey Şeyhi kerametfüruş, ex ez de suyun iç» Derdim. Bakanlık, «hastane yayapamam; dis Baştarafı 1 inci sahijede lamam, paviyon ianser yapamam» diyor. Peki ne yaümid k ı n a bir hava içinde açıldığım jarsın? «Bol bol broşür yayarak köysöylemiş ve yapılacak ilk işin derhal üye öğüd veririm» diyor. Bunun daha muhasamatın kesilmesini sağlamak olduğunu anlatmış, daha sonra şöyle demiştir: « Ancak muhasamatın tamamile kesilmesi, müsaid bir hava yaratacak ve Kurulun uzlaştırıcı bir hal çaresi Bastarajı 1 inci sahijede bulmasına imkân verecektir.» oimadığını tesbit ettikten sonra anlaşDaha sonra Arjantin delegesi baş manın resmen kabul edildiğini ilân etkalnığa. Çin murahhası Filistin komi miştir. tesi başkanlığına seçilmişlerdir. Anlaşma, yeni bir ekonomik ve siyasi lirlik doğurmuştur: Programı yürürlüğe Arabların zaferi :oyacak olan Avrupa ekonomik işbirKahire, 16 (Radyo) Arab birliği mahfilleri ile sıkıdan temas eden bir iği teşkilâtı, mukavele ile buna bağlı muhabirin aldığı malumata göre Arab bir seri protokolün kabulünü müteakıb Birliği Genel Sekreteri, son dakikada delegeler temsil etmekte oldukları memmühim bir telgraf almış ve bu telgraf leketlerin alfabe smasına göre vesikayı Arab mücahidi Fevzi Kavukçunun du imzalamağa başlamışlardır. rumu hakkında duyulan sıkıntıyı berTürkiyenin Paris sefiri Numan Menetaraf etmiştir. Bu telgrafa göre Kavuk mencioğlu, anlaşmayı Türkiye namına çunun son derece iyileşmiş ve Sişmar imzalamıştır. da vuku bulan muharebeler Arabların Akşamleyin yapılan gizli oturumda zaferile neticelenmişür ; Yahudiler bu teşkilâtın daimî merkel| olarak Paris muharebelerde 750 mak"tül vermişler ve seçilmiş ve Genel Sekw»rliğe Robert hezimet içinde çekilmişlerdir. Marjolin (Fransa) seçilmiştir. Ayrupa iktisadî işbirliği teşkilâtı İcra Yahudiler, F e v z i Kavukçu'nun komitesine seçilen devletler şunlardır: öldüğünü bildiriyorlar Fransa, Büyük Britanya, Türkiye, İtalKudüs, 16 (a.a.) (Nafen): ya, isveç. İsviçre ve Holanda, icra koHaganah tarafından verilen haberlere mitesi üyeliği bir yıl sürelidir. nazaran Filistinin kuzeyinde Sişmar Türkiyenin iştirak nisbeti Hamek'de cereyan eden savaşlar sıraParis 16 (a.a.) Bugün 16 millet tasında ölenler serasında Arab kurtuluş afından kurulan Avrupa ekonomik işordusunun kumandanı da bununla birliği teşkilâtının çalışma masraflarına hiç şüphesiz Fevzi El Kavukçu kaste Türkiyenin iştirak hissesi %2,4 olacakdilmektedir bulunmaktadır. tır. ¡falyada genei seçim yarın sabah başlıyor Bagtarafı 1 inci sahijede vukuuna karsı gelineceği sanılmaktadır . Romaya yakın Ostiglia'da vuku bulan karşılıklı nümayişler sırasında zabıta silâh ve el bombası kullanmış ve hte iki taraftan yaralananlar olmuştur. R o manın Yahudi mahallesinde da buna benzer hâdiseler vuku bulmuştur. Seçim büroları pazar sabahı açılacak ve pazartesi günü saat 14 de kapanacaktır. Hükümetin resmi malumat vermesinden evvel, bütün parti servisleri netice hakkında haber vermeğe çalışacaktır. Seçimlerde oylarım kullanacak olan seçmenlerin sayısı da büyük bir ehemmiyeti haiz olacaktır. Seçmenlerin sayısı 29 milyondan biraz fazladır v e ne kadar çok seçmen oyunu kullanırsa komünistlerin kazanmak ihtimali o kadar azalacaktır. Maamafih komünistlerin hepsinin oy sandıklarının başına gidecekleri muhakkaktır. Suikasd söylentileri Seçim mücadelesi sonuna yaklaştıkça Başbakan De Gasperi'le Papayı katletmek, kiliseleri havaya uçurmak ve dini âbideleri yıkmak için suikasdler tertib edildiği yolunda söylentiler dolaşmağa başlamaktadır. Bütün partiler rakiblerinin mücadelenin son safhasında :endilerine hakikaten fevkalâde bir şey hazırlamalarından çekinmektedirler. Filistinde mücadele Avrupa iktisadî işbirliği teşkilâtı Sovyet büyük elçisi Cumhur Başkanına dün itimadRamesini verdi Ankara, 16 (a.a.) Cumhur Başkanı İsmet İnönü bugün saat 16,30 da Çankayadakl köşklerinde itimadname sini takdime gelen Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri Birliğinin yeni büyük elçisi Ekselans Mösyö AleXandre Lavriçefi, mutad merasimle kabul buyurmuşlardır. Bu kabul esnasında Dış İşleri Bakanı Necmeddin Sadak da hazır bulunmuştur. icad ettiği bir oyunu anlattı. Benim için en büyük haz, ışığın değişikliği, tahlilidir, diyordu. Galatasarayda iken bir elimi dürbin gibi gözümün üstüne kor, onun içinde, tavandaki lâmbanın ışığının kırılmasını seyrederdim. Bazan bu kendi kendine de olur tabiî, her yerde her gece.. Fakat cnu benim yapmam hoşuma giderdiPek az kuyumcu bu cinsten süsler yapabilmiştir. Galiba dinî remizlerin çoğu da buradan gelir? O benim için ışığın, mücevher gibi, bazı bakışlar gibi değişik şiiri olurdu. Bir aslın, elmasa, iyi parıltılı çeliğe, mor pembe, eflâtun, kıvılcımlara göz vasıtasile insanı iğneliyen, uyuşturan, parıltılara değişmesi yok mu? Bence sanatın asıl SUTI budur. Çok basit, adeta mihaniki bir şekilde elde edilen bu rüyadır. Şimdi kâinat senin çıldırdığım madden arasından benim için böyle değişiyor. Bir müddet düşündü. Ama gene sanat olmuyor; sanata benzer bir şey oluyor, yani muvazi gidiyorlar. Dışarıya çıktıkları zaman mehtab epey ce yükselmişti. Fakat ayın etrafında gene küzahî renklerle perde perde açılan çok hafif bir duman tabakası vardı. Bu duman tabakası aşağı yukarı her tarafta gözle görülmiyen .fakat eşyayı değiştiren bir perde gibi vardı. Denebilir ki ayın büyüsü onunla iki misli artıyordu. Bu ancak musikide eşi aranabilecek gecelerdendir Yalnız orada, onun nizamile elde edilebilirdi. Her ş«y, bir sonsuzlukta birbirinin tekrarıydı, Fakat bu üstüste cevaplar, dikkat edilince birbirine öyle karışıyordu ki ayıkla .CUMHURİYET» in edebi tefrikası: 5 2 Yazan: AHMED HAMDİ TANPINAE O yıpranmamış insanlıktı. İnceliklerini kendi kendine bulurdu. Şimdi de cins bir horoz gibi lokantanın dibinde kendi kendine kibirleniyordu. Bu maddesine hürmet ve hayranlıktı. Hakikatte bir nevi iptidaî narsisizm, ki ayna diye sadece kadının vücudunu alıyor, orada aksini biraz bulanık görünce istikrahla fırlatıp atıyor ve değiştiriyordu. Bunu kadınlar da yapabilirdi. Belki Nuran da bir gün kendisi için yapacaktı. Birdenbire gelen bu düşünce o kadar zalim oldu ki, gene kadın farkına vardık Ne oldun, neyin var? Hiç, dedi. Kötü itiyadlar. Bir düşi'neeyi en zalim şeklini alıncıya kadar kafasında uydurup çevirmek itiyadı. Anlat bakalım. Mümtaz, biraz da kendi haline gülerek anlattı. Nurana aid bir şeyi ondan ne diye sakîıyacaktı? Kadın ilkönce alayla, sonra yüzü değişerek dinledi. Niçin bugünü yaşamıyorsun Mümtaz? Neden ya mazidesin, ya istikbaldeBu saat de var. Mümtazın bu saatin mevcudiyetini inkâra hiç niyeti yoktu. Onu Nuramn yüzünde ve muhayyeIesinde onun yeryüzündeki esi haline gelen Boğazın gecesinde ayrı ayrı yaşıyordu. Şimdi de gene kadının çok tatlı sarhoşluğu bu Boğaz gecesile birleşiyordu. Nuranın. yüzü içten gelen hamlelerle gittikçe daha derinleşiyor, sanki bu mavi gece gibi içten aydınlanıyordu. Bu anı yaşamıyor değilim. Yalnız, bana o kadar beklenmedik bir zamanda, kadın ve hayat tecrübem o kadar azken geldin ki .şimdi ne yapacağımı bilmiyorum. Düşünce, sanat, yaşama aşkı hepsi Gende toplandı. Hepsi senin hüviyetinle birleşti. Senin dışında düşünememek hastalığına müptelâyım. Nuran gülümsiyerek ayı gösterdi. Karşı tepelerden birinin kenarı kızarmıştı. Sonra ince bir parıltı göründü. Bir masal meyvasının yarım dilimine benizyordu. Fakat daha şimdiden gecenin mavi billuru değişmişti. Halbuki sen, başta düşünce ile hayatı ayırmak lâzımdır, diyordun. O e vin herkese açık olmıyan tarafıdır. Oraya ne aşk ,ne de hayatin diğer unsurları girer, diyordun. Mümtaz ayın masal meyvasının dilimini bıraktı: Öyle diyordum. Seninle değiştiArtık zihnimde değil, senin vücudünde düşünüyorum. Şimdi vücudun düşüncemin evidir. Ankara 16 (Telefonla) Yabancı memleketlerden buğday alınması etrafında yapılmakta olan incelemeler, müsbet bir neticeye varmak üzeredir.. 30 bin ton buğday mubayaası için Amerika resmî makamlarile temaslar yapmağa Washington ticaret mümessilliğimiz memur edilmiştir. Birleşik Amerikada hububat ihracı memnu olmasına rağmen, ticaret mümessilliğimizin, bugün veya yann bir netice alacağı ve lisans sağlayacağı umulmaktadır. Bu vaziyete göre bir ofis heyetinin, bu maksadla Amerikaya gönderilmesinden vazgeçildiği anÖğleden sonraki oturumda kibrit isinlaşılmaktadır. de Fehmi Ateşle beraber çalışan t ü c cardan Rafael Menase dinlendi Daha İstanbulda u n karaborsası doğuyor sonra Albert Tenhas çağırıldı; yabancı Yeni tip ekmeğin İmaline devam ediltebaası olduğunu, iyi türkçe bilmediği mektedir. Fırınlara verilen tınlar tamani soyliyen şahid, bir aralık y a n türk rnile standardize edilmiş olmadığından çe, y a n fransızca konuşmağa başlayın bazı yerlerde ekmekler diğer yerlerden ca başkan ihtarda bulundu. farklı olarak çıkmaktadır. Bir kısım u Duruşmaya pazartesi günü devam edi rmlann pişirdikleri ekmekler de ağızlecektir. larda kum gıcırtısı yapmaktadır. istanbulda ekmeklik hububatın azalmak, çözmek imkânsızdı. Altın yosun masının sebebi, son günlerde şehrimizlar, biilur dalga kıvrımlarda, kenarlar den feyezan bölgelerine fazla miktarda da büyük ve sırrına erilmez hakikat sevkıyat yapılmış olmasıdır. Bakkal ler gibi külçelenmiş gölgeler, karanlığın dükkânlarındaki unlar ortadan kaybolderinleştiği uçurumlar ve aydınlık muştur. Bu suretle yeni bir un karadereleri ile bütün manzara daima oluş borsası yaratılmak istenmektedir. Anhalinde idi. Sanki kâinat, Schelley'in :aradan gelen bazı haberlerde, ekmek dediği gibi akıcı bir ihtişam olmuştu. ?e buğday sıkıntısı varid olamıyacağı Yahud zihnini eşiğinde, çok cömerd kanaati İzhar edilmektedir. ve böyle olduğu için henüz son kıvamını bulamamış bir düşünce gibi, her Mevlid hususiliğini daha cazib yapan bir müpSuadiye Şaskınbakiald» Asri manav Ahhémlik içinde bekliyordu. ıed Koşar ve Mehmed Koşarın babalan Ankara, 16 (Telefonla) Yüce D i vanın bugünkü toplantısında, Yunanistana satılacak kibrit meselesi tahkikatıdevam edildi. Sanıklardan Gümrük Tekel tetkik heyeti üyelerinden Fikc ri Fesçioğlunun sorgusu yapıldı ve sahidler dinlendi. Tahsin Coskan, bu mesele hakkında birşey bilmediğini söyledi. İkinci şahid, Maliye Teftiş Heyeti Reisi Faik Ökde, Fehmi Ateşin himaye edildiğinde ısrar etti. Bu ayın peşrevi idi. Sayısız dudaklar onu maddesiz neylerden üflüyorlardı. Burada çok ince kadehler kınlıyor, küçük kamaşmalarda mücevher usaresi iksirler çekiliyor, emsalsiz taşlar bir nezir yerine getirilir gibi suya fırlatı. lıyodu. Yüce Divanda kibrit meselesi tahkikatı tesisat için size parasız kereste verilmesine imkân yoktur.» Umum Müdürlüğün verdiği bu cevabın tarihi 5/4/1948 ve numarası da ş u be 4, 41/4566 dır. Tarım Bakanlığına bağlı bir umum müdürlüğün kendi gayret ve gücile yapacağı bir iş için eclisin açılması, herkesi kendisine başvuran müstahsil köyK ö y l ü n ü n anlattıkları Demokrat Partiden çıkabeğendiniz Adapazarı 16 (Hususî surette giden lüye verdiği şu cevabı rılmış olan on iki milletarkadaşımız Ferdi Öner telefonla bildi mi? Köylü vatandaşlar bu tezkerenin vekilinin duru mile alâkalandırdı. Bunriyor) Adapazarı ve havalisinde su bir suretini de bana verdiler ve şöyle ların salonda nereye oturacaklarından, baskınına uğrıyan arazi ve köylerin bü dediler: < Acaba Orman İdaresi kimin malını hangi topluluklara katılacaklarına dair yük bir kısmını gezdim ve buralardaki duyulan merak, türlü tahminlere yol durumu yakinen gördüm. Buğday sı kimden saklıyor?» açtı. Bir kısım köylüler de bu işe akıl er kıntısı çektiğimiz ve fakir halkın biricik Büyük Millet Meclisinin bir buçuk gıda maddesini teşkil eden ekmeğe ar diremediklerini söyliyerek: « Bu nasıl bir hesabdır? diye ilâve aydan fazla süreceği emsalile bilinen pa ve çavdar katmak zorunda kaldığıbu içtima devresinde bu on iki milletmız şu günlerde yurdumuzun en ınün ettiler. Çünkü Orman idaresi bize ü vekilinin durumu, bilhassa Demokrat bit topraklarındaki hububat ekiminin beş metre küp keresteyi çok gördü a Partiyi şiddetle alâkadar edecek mahibizimle hiç de azımsanmıyacak bir kısmını göz ma, bunun bin misli zararını yettedir. göre göre sele, suya kaptırmamız cidden birlikte Tarım Bakanlığı da çekiyor. ZiAldığımız malumata göre, kayıdlan elim bir müşahede idi. Hele bu halin ra bu felâket yüzünden biz mahsulü silinen bu mebusların tekrar ve büyük müzü kaybetmekle kalmadık. Tarım yıllardanberi sürüp gelen lâkaydî kongreye kadar Demokrat Parti gruihmallerden doğduğuna şahid olmak Bakanlığı ve dolayısile devlet hazinesi pile birleşmeleri teklif edilmiş; fakat de bize yardım etmek, bedava tohumbeni büsbütün üzdü. ruyi iltifat görmemiş. Su baskınına uğrıyan köylülerin bana luk dağıtmak suretile büyük zararlara Hâdise şudur: söylediklerine ve benim de bizzat mü girdi.» Eğer çıkarılan mebusların adedi gruSeylâb mıntakasmdaki gezilerim sışahede ettiğime göre, her yıl bu havapun müretteb sayısına göre bu kadar liyi sellere boğan Sakaryanın bu aziz rasında edindiğim intibaa göre, Sakar çok olmasa, yani bir iki kişiden ibaret liği doğrudan doğruya tesadüf ve ka yanın bu mmtakaya isabet eden teh kalsa, hele kolektif hareketlerin neticesi dere terkedilmiş gibidir. Nehrin ancak likeli ayaklarını zararsız bir hale ge çıkarılmış olmasalardı, hâdise Meclisin bir kısmında sedler civar köylülerin tirebilmek ancak tekniğe dayanan bir açılmasile pek de nezaket kesbetmezdi. gayretlerile yapılmıştır ki, pek iptidaî iştir ve devlete düşen bir vazifedir, Ama bugünkü hali ile altısı sabık idare ele heyetinden olan ve her biri kendi intive gelişigüzel hazırlandıklarına şüphe Şimdiye kadar esaslı bir şekilde dü hab dairelerinde şahsi prestije sahib edilmiyen bu derme çatma manialar se ahnmıyan bu mevzuun böylece rüncemede kalmasının her yıl sade A bulunan kimselerin beş on tanesi bir a nelerdenberi tevali eden su baskınlarını dapazan ve havalisinde açtığı sarar ve raya gelince: bittabi önleyememiştir. Su baskınına uğrıyan köylerdeki ge ziyan bilançosu 23 milyon liradan a Biz ne olacağız ve ne yapacağız? zilerim sırasında bu konuda ne kadar şağı değildir. diye düşünecekleri pek tabiidir. Kendilerile temas ettiğim böyük müihmalkâr hareket edildiğini bütün çıpHangimiz bu durumda olsak aynı ş e leklığile ortaya koyması bakımından dik tehassıslar Sakaryanın taşmasile vukua kilde hareket ederiz. Kaldı ki bu zatgelen zararlarının önlenmesi için büyük kate şayan bir hâdise ile karşılaştım. lardan bir kısmı, Demokrat Parti yani Sakarya nehri civarındaki Kumbaşı su programı tahakkuk edinceye kadar muhalefet T U " " ' " » hükümeti tenkld, ve Karaköy köylüleri bundan üç ay şimdilik tez elden fu tedbirlerin alın ona karşı iddia ve muahezeisr derevvel alâkalı makamlara müracaat e masını tavsiye ediyorlar: 1 Sakarya meyan etmiş, iddialı kimselerdir. B u n derek seylâb mevsiminin yaklaştığını, nehrinin Incilli kasabasından denize dö ların iktidar partisi saflarına katümataranmasına l a n bahis mevzuu olamaz. Müstakil kalSakaryanın tasması ihtimaline binaen küldüğü yerden itibaren ekili arazileri ve köyleri yakınındaki başlanması, bu suretle yatağın derinc İse bugünkü duruma göre tarafsedleri tamir edeceklerini, bunun için leştirilmesi. lardan birine karşı «sempatizan = mu» de bir miktar keresteye ihtiyaçları ol2 Nehrin dolmasına sebep olan hlb» görünmekle ifade edilebilen bir duğunu bildirmişlerdir. O tarihlerde bu muzahrafabn bu, arada ağaç, vesaire vaziyettir. Sabık Demokratların çıkarılistek Orman Umum Müdürlüğüne bil gibi en&azın yazın kurak zamanlarda dıkları Demokrat Partiye muhib g ö 1 dirilmiştir. Nihayet aradan üç ay gibi temizlenmesi. rünmelerine psikolocya bakımından imuzun bir zaman geçtikten ve bu defa 3 Ekskavatörler vantasOe açda kân olmadığı kadar Halk Partisine ta, köyler seylâb felâketine uğradıktan cak ufak kanallarla mecra istikametinin raftar görünmelerine de seçim anındam sonra Kumbaşı ve Karaköylülere şu ce düzeltilmesi. başlıyan karakterleri müsaid değildir. vap verilmiştir: 4 Nehrin iki tarafında taşkın saFaal olmaya alışmış ve faal rol Sakarya nehrinin taşmasını önle manlarda ajılamıyacak yükseklikte oynamak için Meclise gelmiş olan kira, mek znaksadile tarafınızdan yapılacak tabi! şeddelerin vücuda getirilmesi. selerin ellerini kollarını bağlıyarak: Ne yapalım, kader böyle imiş? diye tevekkül gösterecekleri de pek m e ni] olmadığına göre bunlar tekrar Boftarafı 1 inci sahijede grupa iltihakı deneyeceklerdir. ihrae edilen toprak mahsullerine; ikinci Bunu nasıl deneyeceklerini bilmeyiz; sorusu: Toprak Ofisin istanbul şubesi, fakat bu denenecektir. Eğer haysiyet İzmir İthalât ve İhracat Genel kâtibliği divanının veya idare kurulunun arzualeyhinde yapılan tahkikat evrakına; u hilâfına, gruptaki arkadaşlarile fiili İzmir 16 (Telefonla) tzmire İlk zmir Ofis ambarı yangınına ve Konyaıir birleşme tahakkuk ederse Demokrat Amerikan yardnn malzemesini getiren dakl İnşaatta suiistimal iddisaının nasıl 'arti idaresi çok zor bir duruma düşer. Escariaba Wictory gemisi, bu sabah sabir neticeye bağlandığına; üçüncü takOnun için eğer böyle bir ihtimal varsa at 6 da mendirek içinde demirlemiştir. riri: Toprak Ofisin teftiş heyeti İnzibat .badayılığı kendi taratma alarak idare Saat 9 da Amerikan konsolosluğuna aid komisyonu ve İstanbul Kuruçeşme de bazı eşya çıkarılmış, saat 10 da başlıyan kurulunun bir uzlaşma şekli bulmaya posunda yapılan hububat suiistimaline; malzeme tahliye işi, saat 19 da bitiril çalışması akıllıca bir tedbir olur. Buna dördüncüsü: Şarkî Ürdün hükümetine miştir. Tahliye, gayet muntazam ohnuş, imkân yoksa, çıkarılanların kalanlarla verilen gıda maddelerine; beşincisi Top bir Amerikan tayfası denize düşmüşse temasına ve uzlaşmalarına her ne pahası rak Ofisle Elen Türk Şirketi arasında de devriye erleri tarafından kurtarıl na olursa olsun mâni olmak lâzımdır. Eğer çıkarılanlar, eski arkadaşlarile yapılan bir satışla Cumhuriyet, Bozkurt mıştır. uzlaşamıyarak grupa iltihak edemezi erve Yenidoğan fabrikalarına verilen tazMalzemenin çıkarılışını büyük, bir ergeç aralarında bir «zümre» kuraminata dairdir. halk kütlesi seyretmiştir. Bu esnada iz :aklar ve bunu yavaş yavaş siyasî bir Gene Sinan Tekelioğlu, 6 ncı ta&riri mir Palas ile merkez postanesi arasında ile de Toprak Ofis için Amerikadan a Birinci Kordondan gelip gitme yasak parti haline sokacaklardır. Çünkü bir Millet Meclisinde on, on beş muhalif hnmasına teşebbüs edilen çelik silolar edilmiş, malzemenin gemiden ve şatlarebus hele «bir partiden çıkarılmış» la kaybolan 41 dosya, fasulye pirinç ve dan çıkarılmasını Amerikalı mütehasdamgasile hareketsiz ve vasıfsız duranohutlun mısırla mübadelesinden mey sıslar idare etmişlerdir. mazlar. Gerek umumi efkâra, gerek dana gelen zarar hakkında Ticaret BaAnkara, 16 (Telefonla) Dün u kendi seçmenlerine, gerekse Meclise kanından izahat istemektedir. karsı mutlaka durumlarını daha vazıh Burdur milletvekili Ahmed Çmar ta çakla gelen Amerika deniz kuvvetleri şekle sokmaya çalışacaklardır. DemokTümamiral rafından, buğday sıkıntısı dolayısile ulaştırma kısmı başkanı ıt Partinin idarecileri için bu İh rima IEorl Stone, beraberindeki albayla birhükümetin aldığı ve alacağı tedbirlere likte bu sabah erkenden Ankaradan ay eri derpiş ederek eski arkadaşlarını dair verilmiş olan önerge de, bu mevekrar aralarına almanın yolunu arayıp rılmıştır. zudaki yedinci suali teşkil ediyor. Gö>ulmak bu küçücük ve dahili «kıyarünüşe göre çarşamba günü Ticaret BaBir Akdeniz turnesi yapmak üzere et» faı en güzel tasfiyesi olur. kanı, bir sual yağmuruna maruz ka Washington'dan gelen Amiral, OrtadoB. F E L E K ğu memleketlerine gitmiştir. Amiral, lacaktrr. Amerikadan buğday mubayaasına burada büyük elçi Vilson ve Amerikan Washington ticaret mümessilimiz yardımı denizcilik kısmı başkanı ile görüşmelerde bulunmuştur. Buğday sıkıntısı İzmire getirilen Amerikan malzemesi bir günde boşaltıldı memur edildi D. P. nin seçim kanun tasarısı Mecliste Ankara, 16 (Telefonla) D e taratndan teklif edilen mokratlar seçim kanun tasana bugün Meclise verilmiş ve İç İşleri Komisyonuna havale edilmiştir. Komisyon, bugün Kamutaydan sonra toplanarak, her İM teklifin de bir arada gözden geçirilmesine ve bu husustaki çalışmalara pazartesi günü başlamağa karar vermiştir. Koraltan ve Köprülü Diyarbakır, 16 (Hususî) Birkaç gündür şehrimizde^ bulunan D. P. kurucularından Refik Koraltan, bugün yapılan bir toplantıda söz alarak, Diyarbakır şehrinin gördüğü ihmal yüzünden uğradığı zararlara temas etmiş ve bütün bunlara tek partfll idare sisteminin sebeb olduğunu söylemiştir. Bu aksam verilen çayda şehrin ileri gelenleri, bu arada Halk Partililer habulunmuşlardır. Köprülü, bu samimî toplantıda, seçim emniyetinin lüzumu hakkında uzun bir konuşma yapmıştır. Her iki milletvekili de bu akşam Ankaraya müteveccihen şehrimizden ayrılmışlardır. tursanın tütünlerine alıcı yok Müşkül durumda bulunan müstahsil, hükümetin tedbir almasını istiyor ^ Bursa 15 (Hususî) Tütün müstahsilleri, tütünlerini satamadıkları için teessür içindedirler. 14 milyon kilodan baret olan rekolteden şimdiye kadai¡ ıcak 700 bin kilosu satılmıştır. Tüccar/ hâlâ piyasaya girmemiştir. Köylü müstahsil, burada türlü müs. küllerle boğuşmakta, tütünlerini Tekel» teslim edebilmek için günlerce beklamek zorunda bırakılmakta, böylece işinden kalmaktadır. Önümüzdeki ayların ziraî hazırlıklarını ancak tütünden alacakları para ile karşılayacak olan köy*, lümüzün teessürü, bundan ileri g e l m e i ;edir. Bu durum kozacıları da ciddî e o işeye düşürmüştür. Almanyaya ihracı kararlaşan 5 mil^ fon kilo tütünden bir milyonu Bursaya sabet etmişti. Bunların şevkine hâlâ * saşlanmamıştır. Tacirler, bu sebeble piyasaya girmediklerini söylemektedirler. Tekel tek ba şma hepsini alamryacağı için rekoltenin tamamının, bu yıl elden çıkarılmasına imkân görülememektedir. Müstah^j sil, hükümetin bu mevzuda esasa v* &1 cil tedbirler almasını istemektedir. Derviş E d e s e n Trieste meselesi Sonra ona çocukken kendi kendine Bir Yunus balığı surüpu mehtabı kovalıyormuş gibi suda kavisler çizerek yanıbaşlarından geçti. Daha ilerde bir vapur projektörü aydınlığın en ziyade topladığı yerleri, başka bir şekilde görünür yaptı. Sanki eski ve güzel bir metni tefsir eder gibi bir şeydi bu. Yüzlerce kuğu kuşu bir akıntı yerinde, bir anlık vehimden hayatlarını yaşadılar ve kayboldular. Sırçadan, ince ve şeffaf dünya, kendi musikisine, asıl sazların belki çok derinde çalan o aca [ ip dinleyişe kapandı. Mümtaz ceketini Nuranın omuzlarına atsrken Ayın ferahfeza peşrevidir, dodi. Nuran gülümsedi: Bunu da nereden çıkardın şimdi... i Ar kast var) Londra 16 ( B 3 . C . ) İngiltere Dış İşleri Bakam Mr. Bevin, Trieste'nin iaB e l e d i y e , üç sıhhî imdad desi hakkında yapılacak müzakerelere arabası aldı Rusyanın iştiraki İçin, bu devleti tekrar EYÜB KOŞAB'ın İstanbul Belediyesi özel idaresi tarafından efatmm kırkma tesadüf eden 18 nisan 1948 davet etmiştir. iç sıhhi Imdad arabası satın alınmıştır. Bulıazar günü Suadiye camii şerifinde Sgle naardan biri silivri, diğerleri Kartala tahsis Amerika hükümeti de ayni şekilde dilroiştir. azını müteakıb tstanbulun tanınmış okuyucu hafızlarından Haîıı Medd, Hafız K., hareket etmiş ve üçüncü defa olarak Hafif. Küçük Mahmud. İhsan ve duagu Er Rusyanın Trieste'yi İtalyaya iade me , cümendin iştirakile mevlid kıraat edilece selesini tetkik etmesini istemiştir. Bu | ğinden arzu eden İhvan ve dostlarımızın defaki Amerikan notası kısadır ve yu j tasriflerini rica ederiz. Tevşih ile okunacağından hariçten asri se muşak bir lisanla yazılmıştır. Fransa da aynı şekilde hareket etrlf okunamaz. Vapur Köprüden kalkış: 11,40 miştir. ViSÜin ÖKSÜRÜK Y Î BRONŞİTİ KESER Bugün çıkan haftalık Y A R I N ' da takib ediniz