07 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET BİR DAKİKA: D. P. Grupu bugün kafi kararını verecek Baştaraft 1 inci sahifede İsimler var, cisimler yok Bir haber çıktı: Kütahyada elektrik santralı kuruluyormuş, İstanbula kadar ışık verecekmiş. Bir haber çıktı: Erzurum civarındaki Tortum şelâlesinden istifade olunarak bir elektrik santralı kurulacak, Sıvasa kadar bütün şarkı aydınlatacakmış. Şimdi bir haber daha: Tarsiısta Kadıncık diye bir elektrik santralı kurulacak, topyekun cenubu ışığa garkedecekmiş. İlk iki haberin üstünden on beş sene mi ne geçti, hâlâ bir şey yok. Şu üçüncünün de on beş senesi dolsun da, hiç olmazsa, ismi duyulsun! D.N Kenan Önerin Partiyi yıkmak için yaptıkları Bastarafı 1 i«ei sahifede lâbının devamı olmasını şart koymuş. Hádiselertirésindd, Küçük ihmaller... üç üçük ihmallerimiz var. Memur ve halk olarak. Hepsini m oplasanız memlekete büyük to bir zarar verecek hacim almaz. Yalnız bunlar gözde çöp, kundura içinde çivL sırtta sivilce gibidir. İnsanı muttasıl rahatsız eder. Ve nihayet dış manzarası bakımından da çirkindir. Ben bunlardan arasıra bahsederim. Bunları bana çoğu okuyucularım hatırlatır. Gene böyle hayır sahihlerinden birinin bana gönderdiği mekhıbda yazdığı bu küçük pürüzleri sıralıyorum: «1 Bursa ve Ankarada ve ban hususî İstanbul otobüslerinde çocuklara tenzilât. Bunu bir nizama bağlamak ve umumi şekilde bir kaide tatbik etmek kabil değil mi? 2 Tramvay, otobüs duraklarile sinema ve vapur gişeleri önünde sıraya riayet edilmiyor. Ban kimseler öndekilere para verip sıralarından evvel bilet alıyor, bazıları da tramvaylara önden bineceğim diye sıra bekliyor. Ankaradaki gibi hiç kimseye istisnaî muamele yapılmadan bu güzel usulün tatbiki bizde sağlanamaz mı? 3 Mevcud kararlar hilâfına tramvaylarda içinde ve sahanlıkta vapurların alt kamaralarında sigara içiliyor. Biletçiler bunlara ses etmiyorlar. Bu yasak ne zaman daha ciddî tatbik edilecek? 4 Hükümet, milyonla kuruş bastığı halde, gene ufak parasızlık yüzünden her gün bir, iki kuruş biletçiler zimmetinde kalıyor. Buna bir çare! 5 Hususi otobüsler Belediye otobüslerinden ucuz. Hepsini bir seviyeye getirmek daha mantık! olmaz mı? 6 Em in önün d eki saatin akreb ve yelkovanı bir aydır yerinde yok. Saate lüzum yoka kaldırmalı, varsa işler hale getirmeli, değil mi? 7 Tramvay ve otobüslerde bir kısım açıkgözler parasız seyahat ediyor ve bilet almadan yolda atlıyorlar. Bu ayıb değil mi? Medenî insanlara yakışır mı? 8 Lokanta vitrinlerinde yemek teşhir etmek yasağı konmuştu. Son günlerde lokanta ve aşçı dükkânları vitrinleri gene yemeklerle doldu. Acaba bu yasak «yemeseler de gözleri doysun» diye kaldırıldı mı? 9 Istanbulda şahlan simitlerin hepsi bayat Acaba tazesini bulmak için fırınlara ısmarlama simid mi sipariş etmeli? 10 Büyük Millet Meclisi Beisi merhum General Kâzım Karabekirin ce nazesi havadisini veren Ankara Radyosu Spikeri «cenaze namazı Diyanet İşleri Reisi Aksekili tarafından kaldırılmıştır., dedi. Türk Radyosunda namaz kıldırmakla, cenaze kaldırmak araEindaki farkın bilinmemesi ayıb değil midir? 11 Yataklı vagonlar için her gün bir kaç gün evvelinden biletini alabildiği halde demiryollarında bu usul neden tatbik edilmiyor ve yolcular mutlaka, seyahat edecekleri gün sabah karanlığı istasyona gidip sıra beklemek zorunda bırakılıyor? Günah değil mi? 12 Otobüslerin ön camlarile kapılarının yanındaki levhalarda nereden nereye gittikleri yazılı. Halbuki caddenin aksi tarafından gelen bir yolcu 5nünden geçen otobüsün nereye gittiğini bilemiyor. Buna bir çare düsünüleme* mi? 1" Boğaz duraklarından otobüslerin hangi saatlerde geçecekleri malum değil. Halk müşkülâta uğruyor. Ya soğukta bekliyor, yahud civarda bir kapalı yere sığınırsa otobüsü kaçırıyor. Bunun bir çaresi yok mudur?» Okuyucumun bana gönderdiği mektubda yazdıkları bunlar... Bunlara ilâve edilecek neler yok» Meselâ şu klakson davası. Dururken motor çalıştırarak halkı iz'ac etmek belâsı, seyrüsefer suçları Tramvay ve otobüs tarifelerinin ihtiyaca cevab vermemesi. Var efendim, var, var.. Lâkin kime anlatacağız?. Kime anlatacağız değil, kime anla tsak, Hakkın var birader, diyor; fakat bu pürüzler bir türlü düzelmiyor. Galiba bizim perimiz intizamdan hoşlanmıyor. Ne diyebiliriz. B. FELEK Açıkça söyienmemekle beraber Kenan Önerin bu işte birinci derecede rol sahibi olduğu kanaati vardır. Gene bazı söylentilere göre Demokrat Partinin eski müfettişlerinden biri de bu mevzuda hararetli şekilde çalışanlar arasındadır, Sabık müfettiş, partinin Yozgad ve Kırşehirdeki teşkilâtını dağıtmak için de hayli gayret sarfetmiştir. Fakat Genel Başkan Celi Bayarın bu havalideki son seyahati, bu tertiblerin hiç bir tesiri olmadığını ve teşkilâtın bu kabil telkinlere karşı uyanık bulunduğunu göstermiştir. Gene aynı çevrelerde belirtildiğine göre Demokrat Parti Grupunda yarın alınacak olan karar, DP. Genel İdare Kurulunda görüşülecektir. Genel idare kurulu, tüzük mucibince partinin bütün teşkilâtının fevkindedir. Partinin sevk ve idaresinden dolayı kongreye de, ancak genel idare kurulu hesab vermtk mevkiinde bulunduğundan, parti grupunun, idare kurulu kararlarına itaati gerekmektedir. Bu kararlan tanunıyanların, parti ile ilişiklerinin devam edemiyeceği bazı çevrelerde tabiî görülüyor. Genel idare kurulunun önümüzdeki toplantılarından sonra, son olaylar hakkında umumî efkâra geniş ölçüde izahat verilecektir. Bugün verilecek mühim karar DP. Meclis Grupunun yarınki toplantıda, idare kurulunun son kararını nasıl karşılıyacağına gelince; bu husustaki tahminler birbirine aykırıdır. Grup üyelerinden bazılarının, hazırlanan tertibi, işlerin içyüzüne vâkıf olmadan desteklemiş bulundukları ileri sürülmektedir. Bu kanaatte bulunanlar, yarın çıkarak karar hakkında oldukça iyimser görünüyorlar. Bu suretle grup çoğunluğu, yapılan seçimin tüzüğe aykırı olduğunu teslim ederek analsmazlığı ortadan kaldıracaklardır. Çoğunluğun kararına iltihak etmiyenler için partiden ayrılmaktan başka yol kalmıyacaktır. Grup eski kararında ısrar ederse Grupun eski kararında ısrar etmesi ihtimalini galib bulanlara gelince; bu tekdirde genel idare kurulunun hayli müşkül bir durumda kalacağı kaydediliyor. Belki de genel merkez, tüzüğe bağlı bulunan milletvekillerinden müteşekkil yeni bir parti grupu teşkil edecek, bu suretle diğer milletvekilleri, çoğunluk halinde dahi olsalar Demokrat Parti haricinde bırakılmış olacaklardır. Hâdise nasıl çıktı? Parti çevrelerinde, hâdisenin tertib eseri olduğu kabul edilmekle beraber, alınan malumat, bunun rnenşeirun, ödenek farklarının partiye teslimi için yapılan müzakere olduğunu teyid etmektedir. Kanunun kabulünden sonra toplanan Demokrat Parti Meclis Grupunda, aylık ve yolluk farklarının partiye teslimi meselesi görüşülürken Muğla milletvekili Necati Erdem, bu meselenin müzakere mevzuu yapılmaması yolunda bir takrir vermiştir. Toplantıya başkanlık eden Fuad Köprülü, mahiyeti iti barile tüzüğe aykırı bulduğu bu takriri reye koymamıştır. Söylendiğine göre ilk ihtilâf burada başlamış ve bilindiği gibi grupun geçen çarşamba günkü toplantısında yeniden seçim yapılarak Fuad Köprülü idare heyeti dışında bırakılmıştır. Bu toplantıda çetin münakaşalar olmuş, bilhassa Fuad Köprülünün şahsına ve partide oynadığı rolüne dair ağır hücumlarda bulunulmuş, Köprülünün ancak iktidar partisi ve onun genel baş kanı hesabına faydalı çalışmalarda bulunduğu i'eri sürülmüştür. Yalanlanan haberler Ban gazetelerde yazıldığı gibi Ahmed Tahtakıhç, bu mevzuda tenkidlerde bulunanlar arasında değildir. Bu münasebetle genel idare kurulu toplantısında Fuad Köprülüye şiddetle hücum edilmiş olduğu yolundaki haberler de yalanlanmaktadır. Genel idare kurulu, sor. toplantılarında bu olayları hukukî neticeleri bakımından mütalea etmiş ve tebliğde bildirilmiş olan kararlara varmıştır. Köprülünün makalesi Fuad Köprülü, cDemokrat Partiyi yıkmağa imkân yoktur> başlığı ile Kudrette bugün dikkate şayan bir makale neşretmiştir. Köprülü, partinin kuruluşun danberi karşılaşılan ve yenilen güçlük erin kısa bir tarihçesini yaptıktan sonra diyor ki: «Demokratların mukaddes umdesi olan Hürriyet Misakmın, bu suretle süratli bir gerçekleşme yoluna girdiği bir sırada Demokrat Partiyi içten ve dıştan yıkmak istiyen bir takım kötü niyetli, kötü ihtiraslı, dar görüşlü insanların ortaya yeniden muvazaa propaganası çıkarmağa çalıştıklarına şahid oluyoruz. Demokrat Partiyi idare edenlerin, iktidar partisile gizlice uyuştuklarına, mücadeleyi gevşettiklerine, hattâ bu parti içindeki müfritleri feda ettiklerine dair ortada dolaşan ve bir iki gazete sütununa da aksettirilen tezvir ve iftiralar, bunun delilidir. Kendilerine müfrit süsü veren yalancı pehlivanların, Demokrat Partiyi, şahsî ihtiraslarına alet edemedikleri için parçalamağa çalışan adi politika dalaverecilerinin, memleketi kurtarmak için her türlü fedakârlığa razı olacaklarım iddia ettik leri halde mebus tahsisatlarına zammedilen bir kaç bin lirayı elden kaçırmamak için Demokrat Partiye karşı en menfur suikasdlere kalkmaktan çekin miyen komitacı taslaklarının mahiyetleri pek yakında bütün milletin malumu olacaktır. O zaman halkın umumî vicdanı, bunların manevî cezasını verecek, henüz gaflet içinde yaşıyan saf ve masum bir takım insanlar da bu gafletten uyanarak kendilerini aldatan bu mücrimleri tel'in edeceklerdir. Büyük kongre tarafından Demokrat Partinin idaresine memur edilmiş ve Hürriyet Misakmın kutsiyetine bütün kalbile inanmış olan D. P. genel kurulunun, gerek içten, gerek dıştan, her nereden gelirse gelsin, parti aleyhindeki bütün hareketleri, milletin irade ve itimadına dayanarak şiddetle karşılayacağından ve mutlaka iflâsa mahkum bırakacağından bütün vatandaşlar, ve bütün dünya emin olmalıdır. Demokrat Parti, milletin partisidir ve bu millet, onu yıkmağa teşebbüs edecek elleri mutlaka kıracaktır.» C H. P. çevrelerinde Halk Partisi resmî çevrelerine gelince, karşı partinin iç bünyesinde olup bitenlerin, kendilerini ilgilendirmiyeceğini, bugün de tekrarlamışlardır. Ankara gazetesinde bazı mütalealara tesadüf edilmekle beraber, partinin resmî organı olan Ulus'ta, ihtilâfın başlangıcındanberi hiç bir mütalea konmamış olduğunu da aynı çevreler, bu vesile ile ileri sürüyorlar. Bu münasebetle bize şunlar da söylendi: ıTelmennimiz, memlekette umumî surette bu havanın hâkim olması ve başkalarının diğer partiya akıl öğretmemesi, herkesin kendi işile ve görevile uğraşmasıdır.» Sinede bir yâre Başmakaleden devam ğimiz halde cumhuriyete hasret çeker olmuştuk. Önce temel haklarımız sağlansın. İktisadiiçtimaî program farkları sonra düşünülür! Diyorduk. Millet de sırf bunun için muhalif partiye karşı sevgi besliyor, onu kuvvetlendirmek uğruna elinden geleni yapıyordu. Demokratların (sinei millete avdet) pahasına gerçekleştirilmesini istediği kanun değişikliklerinden henüz hiçbiri yapılmadığına göre parti sinesinde başgösteren son çatlama hâdisesini erken buluyoruz ve halk adına üzülüyoruz. Normal hürriyet şartlan yurdumuzda bir defa iyice yerleşseydi, siyasî partilerimizin kendilerini şahsî veya gayrişahsî her türlü iç buhranlara kapıp koyuvermelerini olağan sayar ve mazur görürdük. Fakat ortada gerçekleştirilmiş hiçbir müsbet basan yokken karşılaştığımız şu tatsız hâdiseye bakarak yarınımız hakkında parlak ümidler beslemek elden gelir mi? Demokrat Partinin en büyük meziyeti bizce halkın sesine kulak vermek, onun çizdiği yolda cesaretle yürümeğe çalışmaktı. Son günlerde parti bünyesini sarsmaya başlıyan sinirlilik havası, zamanla bu meziyeti de yıpratıp eritebilecektir. Muhalefet hesabına en büyük tehlike de budur. İyi niyetin ve sağduyunun kısa zamanda ortabğa hâkim olarak Demokrat Partiyi kurtarmasını yürekten temenni ederiz. Çünkü Türk milletinin ciddî bir muhalefete ihtiyacı vardır. Şimdikisi çökse bile o yerine bir kuvvetlisini bulup mutlaka yürütecektir. Neden boşuna vakit kaybetmeli? NADİR NADİ matı verdi: Kongre başlar başlamaz «...», genel kurulun son hareketini tenkid ederek kongreyi terkedecek ve hepiniz, yani 3ö delege onu takib edeceksiniz. Böylece mutabık kalarak ayrıldık. Tasarlanan komplonun ehemmiyetini müjriktim. Birçok delegeler, Öneri kat'î olarak tutuyor ve her tavsiyesini yapmağa hazır görünüyorlardı.» Mektub sahibi, Öner onların hareketini sıkı surette takib ettiği için Bayarı durumdan haberdar edemediğini, Konan Önerin partiden istifa etmesi üzerine arkadaşlarına kongrede bir hareket yapmağa artık lüzum kalmadığını söylediğini anlatıyor ve devamla diyor ki: tÖner, bunu işitmiş. Tekrar bizleri çağırdı. Kongrede tavsiye ettiği hareketi yapmamız lâzım geldiğini söyledi. Kabul ettim ve gene durumu idareye karar verdim. Bildiğiniz gibi kongrede vaziyeti idare ettik ve bir hareket yaptırmamağa muvaffak olduk. Şunu da söyliyeyim ki Öner, her akşam telefonla vaziyeti soruyor, kendisine kanaat verici cevablar veriyordum.> Kongreden sonra Mektub şöyle devam ediyor, «Kongreden sonra Kenan Öner birkaç defa daha bizleri topladı. Birkaç gün istirahatten sonra bir şeyler yapmak üzere harekete geçeceğini söyledi ve nihayet 29 ocak tarihinde bizleri tekrar çağırarak, hazırladığı bir sırrı münasebetsiz yazılarla doldurulmuş 3 sahifelik bir şikâyetnameyi okudu ve bunu genel haysiyet divanına gönderilmek üzere teşkilâtımıza imzalatmak maksadile verdi. «...> den ve birkaç ocak başkanı tarafından imzalandıktan sonra «...» ya verildi. Kenan Öner Ankarada Aynı gün Ankaraya hareket eden Öner, telefonda, vesikanın mutlaka 1 şubat pazar sabahına kadar postaya verilmesi elzem olduğunu söyledi. Öner Ankaradan döner dönmez, vesikanın gönderilip gönderilmediğini soırdu. Gönderildiğini söyledim. Bizi acele evine çağırarak < » ler hariç, < > lere, Ankaradaki temaslarını aşağıdaki şekilde anlattı: Mareşaldan aldığı vaid Ankaraya varır varmaz Mareşalin «vine gittiğini, gayet iyi karşılandığını, Mareşala, başkanlığı kendisine verilecek yeni bir parti 'kurmak için harekete geçtiğini, miiessisleri içinde Hikmet Bayur, Osman Nuri Koni, Osman Bölükbaşı ve Izrnirden Mustafa Kentli ile arkadaşları bulunduğunu söylemi?. Mareşal, evvelâ ihtiyar olduğundan bu teşekküle giremiyeceğini, ancak kendile rine müzahir olduğunu bir beyanname ile millete bildireceğini vadetmiş; fakat Öner, bunu kabul etmemiş, bir daha görüşmek üzere ayrılıp Hikmet Bayura gitmiş. Bayur, zaten onu bekliyormuş; Meseleyi açmış, Hikmet Bayur da, bu partiyi kurmak için evvelâ merkezde teşkilât yapılması ve merkez teşkilâtı için de 15 bin lira lâzım olduğunu söylemiş, parti programının, Atatürk inkı Yeni partiye girecek milletvekilleri Öner de Demokrat Partiden 10 milletvekilinin bu partiye girmesini sağlamış olduğunu ve son aldıkları fazla ödenek tutan olan 36 bin lirayı yeni partiye vereceklerini, bundan başka Istanbuldaki arkadaşların da yardım yapacaklarını anlatmış, fakat partinin programı, Atanın inkılâbının devamı değil de bambaşka bir program olacağını belirtmiş. Tekrar Mareşalin evinde Böylece kendiîile mutabık kaldığını, bundan sonra Mareşalin tekrar onu telefonla çağırdığını ve bir çok mücadeleden sonra Mareşalin müessifler araşma girmeği kabul ettiğini anlattı. Memleket içinde yapılacak propagandalar Bundan sonra, bizlerden maddî yardım istedi ve Kırşehirde bulunan D. P. eski müfettişine, Hatay ve Maraşa gidip kon feranslar vermek ve propaganda yapmak üzers yol masrafı olarak bir miktar para istedi. Bu zatın yapacağı propagandanın neden ibaret olduğunu sordum. .Demokrat Partinin bir muvazaa partisi olduğunu tebarüz ettirecektir> dedi. Kendisine ancak 10 gün sonra nakdî yardım yapabileceğimizi söyledik. Ken dişi de ayni maksadla İzmir ve Aydın mmtakasına gideceğini bildirdi. Bu vaziyet karşısında, zamaru gelmiş olduğuna kanaat getirerek, ertesi günü «.» ye gittim ve il;e binasında bir vatan ve vicdan borcundan dolayı kendilerine bildiğim ban hususları açıklamağa geldiğimi söyledim ve dedim ki: «Öner memlekete büyük bir fenalık yapmaktadır» « Evvelâ şunu biliniz ki Öner, bizleri alet ederek memlekete büyük bir fenalık yapmaktadır. Bizlerle memleketin temiz evlâdlannın saflığımızdan istifad« ederek gene fenalık yapmaktadır. Partimizden koğulmuş bazı avantöryelerle teşriki mesai ederek birşeyler yapabileceğini zannediyor. Hiç bir gey yapamaz. Memleketi düşünseydi partide bir üye olarak da çalışırdı. Fakat bu arkadaş, kendini yükseltmek için bu gibi hareketlere girişmektedir. •Memleketi Yunanistana mı çevirmek istiyor?» Genel Başkanımız, bizlere İtam gelen izahatı verdikten başka, son olarak Refik oraltand&n şunu öğrendim: Öner, 12 temmuz beyannamesinin derhal tatbikini ve edilmediği takdirde derhal harekete geçilmesini taleb etmiş.. Bu, ne demektir? Bu zat, memleketin Yunanistana mı dönmesini istiyor? Başımızdaki! er, bunun bir sened olduğunu söylediler. Zamanla ödenmektedir ve nerşzey yolundadır. Sizin temiz insanlar olduğunuzu bildiğim için geçen gün imza ettiğiniz vesikayı imha ederek Ankaraya göndermedim. Bundan sonra elbirliğile kardeşçe memleket vs müşterek davamız uğrunda çalışalım. Partimizin ideallerine hizmet zamanıdır.» • » değer arkadaşlar, bu izahatım üzerine gayet memnun kalarak, bilhassa vesikayı göndermediğimden son derece müteşekkir olduklarını belirttiler. Bundan böyle elbirliğile çalışacaklarına yemin ettiler.» K Seyhan nehri gene taştı Sular, Hadırlıdald inşaatı alıp götürdü Haffa tatilini Isfanbulda Mareşal List ve arkadaşgeçirecek Amerikalılar larının muhakemesi Baştarafı 1 inci sahifede rar Yunanistana döneceklerdir. Amsrikan askerlerinin şehrimizde kalacakları günler için otellerde yerler hazırlanacak ve şehrin görülmeğe değer yerlerini gezdirmek için program yapılacaktır. Diğer taraftan alâkalılar, Türk Havayolları tayyaresinin cuma günü Atinadan hareket ettirilerek pazartesi tekrar Atinaya gitmesinin turistik bakımdan icab ettiğini söylemekte ve uçak programlarının buna göre ayar edilmesini tavsiye etmektedirler. Hk grup bu hafta cuma günü şehrimize gelecektir. Amerikanın neşrettiği vesikalar ve Rusya Londra 9 (B.B.C.) Sovyetler Eirliği hükümeti bu akşam yayınladığı bir demecde Amerika Dış Bakanlığının 1939 ile 1941 arasında Rusya ile NazLst Almanya arasındaki münasebetlere üd vesikaların neşrini «hainane bir hareket» saydığını bildirmiş ve maksadın Sovyet Eusyanın beynelmilel nüfuzunu kırmaktan ibaret olduğunu belirtmiştir. Demecde Rusyanın 1945 te Ingiltereye bu gibi vesikaların müştereken neşri için müracaatte bulunduğu, fakat İngil terenin kabul etmediği bildirilmektedir . Ankara 9 (Telefonla) İki gecedenteri çok şiddetli yağan yağmurlar vürünien Seyhan nehri tekrar kabarmış, Hadırlı şeddinin yıkılan kısmını seller basmıştır. Buradaki inşaat gayet ağır gitmekte olduğundan, büyük seldenberi verilen emekler heder olmuş ve sağ sa Baştarafı 1 inci sahifede hil ovalan sular altında kalmıştır. Bu İddianamenin okunmasını müteakıb sa durum karşısında, ovanın bu kısmından nıkların başında bulunan Feldmareşal verim beklemek imkânı kalmamıştır. Wilhelrn List, bu ithamların tAlman milletine ve subay sınıfına karşı hakaret» olduğunu bağırarak söylemiştir. List müdafaanamesi sırasında şunları beyan etmiştir: cBalkan cephesindeki Başiarafı 1 inci sahifede savaşta kullanılan sert usullere biz se mumî kâtib Cemal Yeşil ve yaverlerbebiyet vermedik, itaat mecburiyetinde den Said Kurtçokan, Adalet Bakanı idik, şeytanî bir diktatörlük altında ya Şinasi Devrin, Dış işleri Bakanı adına şamakta idik.» Özel Kalem müdürü Necdet Kent, Dış işleri Bakanlığı Umumî Kâtibi Büyük Elçi Fuad Carım ve Dış İşleri Bakanlığı erkânı, Basın ve Yayın Umum müdür muavini Hasan Refik Ertuğ, basın ve edebiyat âlemine mensub pek çok dost Baştaraft 1 inci sahifede ları tarafından teşyi edilmiştir. yarınki toplantısında Belediye Başkanını seçecektir. En kuvvetli görünen adaylar Mecdi Sayman. Fuad Börekçi ve Dr. Ragıb Tuzundur. Celâl Manav ile Aziz Bankanın da adı geçmektedir. Söylendiğine göre Meclisin Ankaralı üyeleri, eski bir Ankaralının başkanlığa getirilmesi fikrindedİTİer. Bu mateadla Fuad Börekçiye oy vereceklerdir. Seçimlerin Holanda Futbol Federasyonu asbaşkanının hayli hararetli olacağı anlaşılıyor. jehrimize gelerek Futbol Federasyonumuzla yaptığı müzakereler müsbet bir netice verDiğer taraftan yeni Ankara Valisi miş ve bu hususta bir arJaşmaya varılmıştır. Avni Doğan da bugün vazifesine başlaAnlaşmaya göre, İstanbul muhteliti S İle 11 mıştır. Avni Doğan, belediye İle vilâ Jsan günleri Amsterdsm vs Roterdam muhyetin ayrılması üzerine tayin edilen ilk telitlerile karşılaşmak üzere 20 kişilik bir kadro ile mart sonunda Holandaya gidecekvalidir. Yahya Kemal gitti Ankara Belediye Başkanı bugün seoüe&ek İstanbul futbol muhteliti nisanda Holandaya gidiyor Londra 9 (a.a.) italyan filosunun Müttefik devletler arasında ne şekilde taksim edileceği hususunu kararlaştıracak olan dörtlü komisyon kararını vermiş bulunmaktadır. Dün akşam bu haberi veren italyan hükümeti kendilerine, gemi verilecek hükümetlerin ingiltere, Amerika, Fransa, Rusya, Yunanistan, Yugoslavya ve Arnavudluk olduğunu açıklamıştır. Evvelce de bilindiği gibi ingiltere ve Amerika kendi hisselerine isabet etmekte olan gemileri almayı reddetmişler ve hurda olarak sanayide demirlerinden istifade etmek üzere bu gemileri Italyaya terketmeyi tercih ettiklerini beyan etmişlerdir. En fazla gemi Rusyaya verilecektir. Rusyaya verilecek gemiler meyanında 23,000 tonluk bir zırhlı ile 7000 tonluk bir kruvazör bulunmaktadır. Yunanistana bir kruvazör verilecektir. Yugoslavyanın hissesine bir miktar muhrib ve küçük bir kaç harb gemisi, Arnavudluğa, bir topçeker düşmektedir. Fransa dört kruvazör ve bir miktar küçük harb gemisi alacaktır. italya ile yapılan sulh andlaşması hükümleri gereğince italyan filosu 25,000 er ve subay, 2 zırhlı, 4 kruvazör ve bir miktar hafif birlik olarak tahdid edilmiş bulunmaktadır. Bütün denizaltılar çürüğe çıkarılacak ve demirlerinden sanayide istifade edilecektir. Dörtlü komisyon, henüz, muhtelif milletlerin hissesine düşen gemilerin alâkadarlara ne suretle teslim edilecekleri hakkında bir karar almamıştır. italyan filosunun taksimi Londra 9 (a.a.) Haber verildiğine göre, Arjantin hükümeti Falkland adaları hususunda Ingiltereye karşı olan talebini desteklemek maksadile bir cifeniz kuvveti göndermektedir. 6000 tonluk üç kruvazörden müteşekkil olan bu filo, önce güney Kutbunda manevralar yapacaktır. Fakat bu faaliyet, ingiltere aleyhinde bir nümayiş olarak vasıfiandınlmaktadır. Arjantin, Falkland ile civarındaki güney kutbu üslerini Ingiltereden taleb etmektedir. Arjantin, Ingilterenin La Haye milletlerarası Adalet divanının hakemliğine müracaat teklifini reddetmiş, bunun yerine bu hususta Euenos Aires'te milletlerarası bir konferansın toplanmasını istemiştir. . Arjantinin tDeception» adasında yeni bir merkez tesis etmiş olmasını, İngiliz hükümeti şimdiye kadar iki defa protesto etmiştir. Bu hususta beliren anlaşmazlık şimdi daha şiddetlenmiştir. Arjantin geçen sene yeni Falkland pullan çıkarmış ve 50 yıldanberi ileri sürmekte olduğu talebini tekrarlamıştır. Nihayet Arjantin hükümeti bu belgeye küçük deniz devriye gemileri sevketmiştir. Kâtibin Karısı opereti Muammer Karaca Opereti önümüzdeki hafta içinde repertuanndaki eserlerden Ucinciîinln temsiline başlaması mukarrer iken genel istek üzerine çok neşeli bir revü operet olan Kâtibin Karısının bir hafta daha oynanması zorunda kahnrr.ışliT. ingiltere Arjantin ihtilâfı Orhan Borar ve Mithat Fenmen konseri Değerli müzisyenlerimizden Orhan Borar ile Mithat Fenmen, 23 şubat pazartesi günü saat 18.30 da Ses Tiyatrosunda bir konser vereceklerdir. Programda Bach, Beethoven ve Schuberi'in eserlerile Yunan millî kompozitörü Paniridis'in bir sonatı vardır. Gene ve kıvmetli sanatkârlar, Snumüzdeki hafta içinde İzmirde de bir konser vereceklerdir. • İPEK S İ N E M A S I N D A 100 tonluk «İsmet» gemisi hasara uğradı İskenderiye 9 (A.P.) Hüküm sürmekte olan şiddetli fırtına yüzünden iskenderiye limanındaki faaliyet durmuştur. Saatte 50 mil hızla esen rüzgârların tesirile 100 tonilâtoluk Türk bandıralı «ismet» kabotaj gemisi palamarlarından kurtulmuş ve rıhtıma çarparak hafifçe hasara uğramıştır. MALİYE ve MUHASEBE Mecmuasının 6 ncı sayısı çıktığına dair 7 şubat pazar nüshamızda neşredilen ilânda fiaü 50 kuruş olduğunu yazılacak iken sehven 60 kuruş gösterildi. Tashih olunur. Akçakoca seçimlerinin neticesi Denizli yolunda bir otobüs faciası oldu Acıpaydam 9 (a.a.) 8/2/1948 günü Acıpaydamdan hareketle Denizliye giden Yeşilyuva Belediyesine aid otobüs Çukurköyü üzerinde sise tutulup devrilmiş, yolculardan biri ölmüş, biri ağır, 15 i de hafifçe yaralanmıştır. Kazayı haber alan Denizli vilâyeti, hâdise yerine yardım ekipi göndermiş ve yaralıları hastaneye sevketmiştir. îstanbuldan 625 Km. mesafede tahribkâr bir zelzele Kandilli Rasadhanesinden bildiril mistir: Bugün Türkiye saatile 14 ü 59 dakika 43 saniye geçe merkez üssünün İstanbuldan uzaklığı 625 kilometre hesab lanan tahribkâr bir deprem kaydedilmiştir. Londra 9 (a.a.) West Bronwich rasadhanesi, bugün öğleden sonra çok şiddetli bir deprem kaydetmiştir. Depremin Türkiye ile Yunanistan arasında vukua geldiği tahmin edilmektedir. tir. Holandalılar da bu maçların revanşını yapmak üzere haziran bidayetinde şehrimize geleceklerdir. Bolu 9 (Telefonla) Danıştay kararile bozulmuş olan ve dün tekrarlanan Akçakoca belediye üçe seçiminin oy Kendi topraklarında yabancı takımlara tasnifi bu akşam saat 23,30 da son* karşı daima iyi neticeler alan Holandalıların karşısında muhtelitimizin alacağı netice me ermiştir. rakla beklenmektedir. Tasnif neticesinde Cumhuriyet Halk Partisi adayları, Demokratların iştirak etmediği seçimi kazanmışlardır. Yardım Sevenler Cemvetinderu Aslî üyeliklerin 12 sine, yedek üyeliklerin de 11 ine Cumhuriyet Halk Partisi adayları seçilmiştir. ORMANLAR KRALI RENKLİ TÜRKÇE CORVEL WTLDE ANİTA LOUİSE 3 üncü ve SON haftası devam ediyor. ATLAS BU A K Ş A M Adana bölgesinde petrol araştırmaları Türk alacakları hakkında bir sözlü soru Ankara, 9 (Telefonla) Asım Us (Çoruh), Merkez Bankasına mark olarak yatırılmış Türk alacakları hakkında Meclise bir sözlü soru önergesi vermiştir. Maliye Bakanı, önümüzdeki toplantıda bu meseleye dair izahlarda bulunacaktır. ".'• Sinemasının İlk AÇILIŞ Gecesi, Sinema tarafından cemiyetimize bırakılmıştır. Cemiyetimizi seven saym halkın bu müsamere için davetiyelerini aşağıdaki müesseselerden almalarını rica ederiz. Beyoğlu: Cevad Açar Kumaş Mağazası » Necmi Rıza Kumaş Mağazası > Melek Sineması köşesi (Çorap Mağazası) » Melek Sineması gişesi » Tanca Kundura Mağazası Tek tip ekmek işini halledecek tedbirler Ankara 9 (Telefonla) C. H. P. divanındaki müzakereler hakkında sızan haberler, hükümetin tek tip ekmek işidaha esasından halledici tedbirler almağa ¿arar verdiğini göstermektedir. hükümet, bundan sonra memleketin bir senelik hububat ihtiyacını behemehal stok edecektir. Bu suretle ihtiyatsız hareket yüzünden darlıklara ve sıkıntılara meydan verilmiyecektir. Bundan başka tek tip ekmeğin kararnamedeki vasıflar dairesinde imalinin teminine de S ÜMER ELLA SİNEMA SINDA RAINES DAN DURYA WÍLLÍAM BENDÍX tarafından yaratılan hissi bir mevzuda ve emsalsiz güzellikte RESSAMIN HAYÂLİ CWhite Tie and TAİLS) Hakikî hayattan alınmış mükemmel film başlıyor. Eksantrik bir ressam, milyoner bir genç kız, kumarbazlar ve kurtizanlar
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle