Katalog

CLAIHLKIYET r BİR DAKİKA bir Pilot okulu acılacak Şimdilik bir Aero Kulüb kuruldu ve faaliyete geçti İzmir. 13 (Telefonla) Türk Hava Kururr.unun hamiyesinde Izmirde bir Aero Kulüb kurulmuş. faaliyete geçmiştir Hava Kurumu. Kulübe iki tayyare. bir ögretmen pilot ve bir makinist vermiştir. Bunlartn masrafı, Hava Kurumuna aid olacak. Kulübün üyeleri uçuşlan için yalnız akar yakıt masrafım vereoeklerdir. Hava Kurumu. senebaşiPda Izmirde bir özel pilot okulu da açacaktır Berlin için yeni bir uzlasma teklifi Baştarafı 1 inci sahifede Dr. Evatt ve Trygve Lie, Berlin meselesinin halli için hiçbir gayretı esirgemiyeceklerini belirtmişler ve ara buluculuk teklifinde bulunmuşlar ve bu müracaatlerinin derhal ve etraflı surette gözönünde tutulrnasını taleb etmişlerdir. Dr. Evatt ve Trygve Lie'nin yazılı olarak yaptıkları bu müracaatte ezcümle şunlar beyan edilmektedir: «Berlin anlaşmazlığı devam ettiği müddetçe. bütün devletlerin barış ve güvenliğini tehdid eden tehlike de devam etmektedir. Yeni bir harb korkusu, bütün milletlerin son harbin hasarını tamir için sarfetmekte oldukları gayretleri felce uğratmaktadır. Bu yüzden Birleşmiş Milletlerin çalışması da sekteye uğramıştır.» Teşebbüsün yarattığı ek tepkiler Paris, 13 (A.P.) Berlin meselesine bir hal çaresi bulmağa ınatuf Evatt Lie teşebbüsüne karşı tngiliz ve Amerikan delegelerinin ilk gayriresmî tepkileri pek hararetli olm a m l ş t ı r . özel olarak beyanatta bulunan her iki temsilci heyet üyyleri, batı devletlerinin, Berlin ablukası baki kaldıkça ve baskı altında m ü zakereye giri$mpmek kararl;ırında elan israr ettiklerini söylpmişlerdir. Fransız kaynakları ise, şimdiden herhangi bir yorumda bulunmak, istememişler, fakat bir anlnşrnava götürebilecek her yolu dcnemek srzusunda olduklarını belirtmişlerdir. Sovyet temsilci heyetinin bir üyesi de, «Bu teklifi incelememiz gerektir» demiştir. Birleşmiş Milletler resmî çevreleri ise Berlin meselesinin halline doğru ilk adımın atılmış olduğu kanaatindedirler. Rııslar, Alman polisine tanksavar toplan veriyor Berlin, 13 (a.a.) (United Press) Alman Dena ajansının bildirdiğine göre, Thuringe'den gelen yüksek bir Alman memuru, Rusların bu bölgedeki Alman polis kuvvetlerini mütemadiyen arttırmakta ve otomatik silâhlar ve tanksavar topları ile teçhiz etmekte olduklarını söylemiştir. I^ndra hayret içinde Londra, 13 (B.B.C.) Lie Evatt teklifi burada hayretle karşılanmıştır. Resmî çevreler bu teklifin yapılış tarzı ve zamanı üzerinde duruyor ve endişe izhar ediyorlar. îngiltere. Amerika ve Fransa arasında resmî temaslar yapılmadan herhangi bir cevab verileceği tahmin edilmemektedir. Bazı haberlere göre, Dr. Evatt yeni bir Rus teklifinden haberdar bulunmaktadır. Ingiliz resmî çevreleri, abluka kaldırılmadan hiçbir teşebbüse gırişilmiyeceğini yeniden açıklamışlardır. Belirtildiğine göre Berlin, çok daha geniş bir anlaşmazlığm yalnız bir sprrmtonudur. Talkın ve salkım! Bugünlerde îstanbulda toplanacak olan Büyük İktisad (!) Kongresinin programım gördünüz mü? Hulâsast şu: 1 inci gün Oğle ziyafeti. 2 nci gün Kokteyl •parti. 3 üncü gün Akşam ziyafeti. Ve, arada. dolaşmalar, gezmeler, «şehrin şayanı temaşa* yerlerini görmeler vesaire vesaire... Bizim av.ladigxvp.xza göre bu işte bir isim yanhşhğı var galiba. Buna aiktisad» kongresi değil «israf» kongresi demek daha doğru olurdu. D. N. Şehir Mecîisi, bütçeyi tetkike devam etti Ba$tarafı 1 inci sahıiede başlıyarai;, Belediye İktisad müdürlüğünden beklenilen bir çok vazifeler olduğunu kaydetmiş ve demiştir ki: < Belediye iktisad müdürlüğü, ken disinden beklediğimiz işleri yapmak salâhiyetine malik değildir. Belediye Iktkad müdürlüŞü murakıblarının tuttuŞu zabıtlarm nasıl takib edildiklerini bilivoruz. Dieer taraftan elimizde kaj nun ısdanna salâhiyet de yoktur. Bu I teşkilâtı kaldırmak acaba mak?adı temin edecek midir? Bana kalırsa «hafif işliyor» diye bir UZ^TI koparıp atmaktansa, onu işe yarar bir hale ee+irebilmek yoluna sidilmelidir.» Toptan fiatlarla perakende fiatlar arasındaki nishetsizlik Atıf Ödül de İktisad müdürlüğü teşkilâtmın şehir liye faydalı olmadığını belirterek şunları söylemiştir: « Gıda maddeleri fiatları asla birbirini tutmamaktadır. Vaziyet Hâlde de aynıdır. Memleketin hiç bir bölgesinde İstanbulda olduğu gibi toptan fiatlarla, perakende fiatlar arasmda bu derece nisbetsiz farklar görülmemiştir. Bu vaziyet müstahsili de. müstehliki de üzmektedir. Hâlin içindeki hakem komisyonları da mÜEtehlikin menfaatlerini lâyıkile düşünmüyor görünüyor. Hâl idaresi. B?!çdiye rüsumu almak için kuruİTnuş bir malî cihaz deeildir. Bu cihazı bueünkü durumdan kurtarıp istanbula ve şçhirda'larımıza faydalı bir mües=ese haline se<irrne|e çalışmalıyız.» Burhan Feleğin tenkidieri Burhan Felek tekrar söz almış. ekmek işini ele alarak. tstanbulda ekmeğin adeta bir «somun, şibi çıktığını söyliyerek devam etmiştir: < Ekmek çeşnisini düzeltmek istiyorsak. kıtasmı. medenî memleketlerde ve şehirlerde olduğu gibi küçültmeli>iz. Bu takdirde ekmekler iyi pişecek. halk hamur yemiyecektir. Hâl meselesine gelince; Hâl. müstahsili hakikaten iflâsa sevkeden. müstehliki de bizar eden bir müessesedir. Geçenlerde Hâlden bir sandık elma aldım: iki buçuk kilosu çürük. üç kilosu da kozalak çıktı. Hâldeki fiatlarla dışarıdaki fi=>tlar arasmdaki ölçüsüzlük de bir garib haldir. En iyi elmayı müstahsil 50 kuruşa veriyor. biz burada 150 kuruştan satın alıyoruz. Üç misli fiatla böyle çürük bir malı satmağa müsaade eden bir Belediye müessesesi nasıl yerinde durabiliyor. şaşıyorum. Sıhhat memurlanmız, bu çürük ve kozalak gıda maddelerini görmüyorlar mı? •En çürük ve bozuk mal ner~de bulunur?» diye bir sual varid olsa verilecek cevab şudur: Hâl idaresinde... Biz o hale gelmişiz ki <Hâl> in bu haline bir türlü müdahale edemiynruz» tktisad miidür mııa^ninîn cevaln Belediye İktisad müdür muavini Emin Erer bu tenkidleri eevablandırmış, mevcud salâhiyet ve mevzuatla kontrol işlerinin esash bir şekild» yapılmasma imkân olmadığını bildirmiş: «, Et, ekmek, odun ve kömür gibi mevzularda fiat tereffülerini, şu veya bu hileyi önlemek için esnafı tecziye etmenin yeter bir tedbir olmadığını sanıyorum. Çünkü. cezalar bu gibi fiillerin tekerrürünü önleyemiyecek kadar hafif ve zayıftır» demiştir. Gerek mevzııat, gerekse teşkilât bakımlarından büyük bir müşkülât içinde çahşıldığmı söyliyen Emin Erer. lâğvı istenen ekmek bürosur.un vazifelerini anlatmış, bu teşekkülün şehirde mevcud 200 fırını her an kontrol ettiğini belirtmiştir. Daha sonra Hâl müdürü izahlarda bulunmuş, gelen meyvalarm yollarda çürüdüğünü, tstanbula her gün 10 bin kap meyva geldiğini, bunlarm yegân yegân kontroluna maddeten imkân olmadığını. istihsal bölselerindeki alâkalılarm da sevkolunan mallara lâkayıd bulunduklannı söylemiştir. Bu tenkid ve izahlardan sonra îktisad işleri müdürlüğü teşkilâtı bütçesi kabul edilmiş ve saat 12.30 da oturuma ara verilmiştir. «Paıklara ihtimam gösterilmiyor, İkinci oturuma 13.30 da Ahf Ödülün başkanlığında devam edilmiştir. Sağlık. veteriner. fen ve imar işleri bütçeleri görüşülmüş. fen işlerinin müzakeresi sırasında imar, makine şubelerinin fen işlerine bağlanmasınm uygun olacağı fikrl ortaya atılmıştır. Dünyanm en çok okunan yazarı Bahçeler müdürlüğünün bütçesi bahıs konuîu olurken söz alan Hamdi Rasim Bütün, park ve bahçelere lâzım gelen ihtimamm gösterilmediğini, şehrin bir ziyneti olan bu yerlerin gittikçe harabiye sürüklendiklerini söylemiş, Bahçeler müdürü park ve bahçelere itina ile bakıldığı cevabını vermiştir. Mezarlıklara aid tahsisat görüşülürken Şehir Meclisi azalarmdan çoğu bu mevzuda konuşmuşlar: mezarlıklarm acıklı halinden, kifayetsizliğinden misaller vererek şikâyette bulunmuşlardır. Tetnizlik işleri Gocuk Esirgeme Kurmnu Kongresinde fırfına İsfanbulda karakış Şehrimizde. tam bir kış havası hüküm gürmeye başlamıştır. Dün ötleden sonra hava sertleşmiş ve bir aralık meveimin ilk karı suluspeken yağmıştır. . Diğer taraftan dün sabah başhyan çok şiddetli fırtma yüzünden birçok gemiler. Boğazdan dışarı çıkamamış'.ardır. Hatay, Zongu'.dak, Hacıeşref şileplerile fcirçok motör de. Boğazda. fırtınanın yatı?cnaîinı beklemektedırler. İğneadadan odun yüklü olarak dönmekte olan 30 tonluk Nur motöründen henüz bir haber alınmamıştır. Dün Şilede. Tahlisiye önlerinde Atlas isimli kereste yüklü bir motör parçalanrmştır. Tayfaları, Tahlisiye efradı tarafmdan kurtarılmıştır. Bir motör daha battı Karedeniz Ereğlisi. 13 (a.a.) Bugün hava birdenbire soğumuş, fasılalarla dolu yağmaya başlamıştır. Aynı zamanda şiddetli bir fırtına hüküm sürmektedir. Denizde bulunan vapur. şilep ve motörlerin bir kısmı zorlukla îimanımıza girebilmişlerdir. Trabzortdan İstanbula dönüş seferini yapmakta olan Güneysu vapuru joluna devam edemiyerek limanımıza gelmiştir. Demir yüklü o'.arak Trabzona gitmekte olan 450 tonluk Mürsel motörünün Sakarya açıklarında battıfı ve mürettebatmm kurtarıldığı limana gelen motörlerin kaptanlarmdan öğrenilmiştir. Limanda biriken vapur ve motcrler havanın açı'.masını beklemektedirler. İzmirde İzmir. 13 (Telefonla) Hava. bu?ün birdenbire scfumuş. kış gelmiştir. Kordondan otobüslerm işlemesine dalgalar mâni ohr.uştur. Çiddetli rüzşâr esrnektedir. Bu yüzden geceleyin el?ktrikler sönmüş, caddeler karanlıkta kalmıştır. Yurdda kar Ankara. 13 (a.a.) Aldığımız malumata göre. memleketin muhtelif yerlerinde hava birdenbire soğuyarak kar yağmaya başlamıştır. Yerde i:ar tabakasınm yüksekliği öğledsn sonra Boluda beş. Bozüyukte on beş santimetreyi bulmuştur. Kaç tiirlii Demokrasi olur? Fransada Kızılların hezimeti Baştarafı 1 inci sahifede Böylelikle yeni bir mağlubiyete uğranuş olan komünistlerle polis arasında bugün yeniden iki çarpışma olmuşrur. Komünistler silâh kullanmışlardır. Polislerden yaralananlar olmuştur. Son dakika Paris 13 (R.) Fransa bu gece yeni bir kabine buhranı ile karşılaşmak tehlike?ini atlatmıştır. Seçimlerde feci surette hezimete uğramış olan «Halkçı cumhuriyetçi» ler bu geceki toplantılarında hükumetteki üypleri geri çekmemeye karar vermişlerdir. Dördüncü Türk Tarih Kongresi kapandı Ankara, 13 (Telefonla) Dördüncü Türk Tarih kongresi umumî heyeti bugün yaptığı umumî bir toplantıdan sonra çalışmalarına son vermiştir. Bugünkü oturumda Ankara Üniversitesi Dil ve TarihCoğrafya Fakültesi Antropoloji Ord. Profesörü Dr. Şevket Aziz Kansu, «Bir antropolojist gözü ile kâinat, hayat ve insan tarihinin mânası hakkında» ve Profesör Zeki Velidi Togan, «Eski Türk destanı Hannâme ve onıın tarıhî değerin ve Ankara Üniversitesi Dil ve TarihCoğrafya Fakültesi felsefe doçenti Nusret Hızır, «Tarih felsefelerinin mantik! bünye bakımından tahlili hakkında bir deneme» adlı tebliğiprini okuduktan sonra Kongre Başkanı, bir nutukla kongrenin dört gün devam eden çalışmalarında elde edilen neticeleri ve bunun memleketimizdeki tarih araştırmalanna vereceği yeni hızı belirtmlş ve delegelere faaliyetlerinden dolayı teşekkür ederek kongreyi kapamıştır. Başmnkaleden devam Bu şartlar altında iki veya üç türlü demokrasiden bahsetmek realiteye pek de uygun değildir. Çoğunluk rejimleri, esasta ve prensipte birdirler, değişmezler. Başkahk sadece ekonomik ve sosyal tatbikatta, halkm iradesine göre yürürlüğe giren çeşidli politikalarda şrörülebilir. Demokrasiyi vaktinde hazmedemiyen, endüstrisi gelişmemiş, işçisi ve köylüsü zayıf memleketlerin de\Tİm yolile gerçekleştirmeye çalıştıklan sosyal adalet şimdiye kadar her yerde boy boy diktatörlüklerin kurulmasından başka hiçbir netice vermedi. Uç yıldanberi içine girmek istediğimiz hürriyet rejimini yurdumuzda gerçekleştirebilirsek, biz Türkler. kendi başımıza dünyada bir Baştarafı 1 inci sahifede istisna yararmış olacağız. Hadi hapan delegeler. saat 17 de toplu bir hal jırüsı çocuklar. NADİR NADİ de. Tiyatro Şenliklerinin yapılmakta olduğu Eminönü Halkevine gelmişlerdir Burada kendilerine, Başkan tarafından Halkevi çahymalarına dair etraflı izahat verilmiş, he>et üyeleri bundan sonra Tiyatro Şenliğini takib etmişlerciir. DeWeler, Halkevinden. Filârmoni Baştarafı 1 inci sahifede Derneğine iffitmişlerdir. Filârmoni Derretli ve heyecanlı geçecekse de. EOneyi şimdiye kadar müzeleri, tarihî nunda Hükumetin güven oyu alacîğı âbideleri gezen ve resmî ziyafetlerde hada şimdiden bilinmektedir. zır bulunan mipnfirlere, modern Türk Aynı mevzuda Hıfzı Oğuz Bekata. Relıayatı hakkında fikir verebilmek makşad Avdınlı ve Ekrem Oran tarafmdan sadile bir toplantı 'tertib etmiştir. Samimî hava içinde cereyan eden bu veribaiş olan önerşeler de. gensonı estoplantıda biraz müak yapılmç, Ce nasmda cevabîandırılmış olacaktır. Kemal Özçobanın, ara seçimler sıramal Reşid Rey ve Ferdi Ştatzer. Mozart'ın bir sonatını berabrece çalmış sında İç İşleri Bakanınm gönderdiği şifIar, Leylâ Gencer de birkaç parça söy reli tamime dair takriri ile, Senihi YüleTTİ^tir. Delegeler bu müzik partisin rütenin. Çatalcanın Kestanelik ve Okden fevkalâde memn'jn kalmışlar ve lalı köylerinde dö^ilen vatandaşlara «anatkârlsrı hararetle tebrik etmişler dair İç İşleri Bakanmdan izahat iiteyen önergesi, pazartesi gündemine konuldir. Unesco Heyeti, bugün Ankaraya gi mussa da bunlara sıra geleceği samldecek. pazartesi günü Toros ekspresi'e mamaktadır. Beyruta hareket edecektir. Unesco heyeünin gezinlileri Meeliste istizah fakriri yarın göriişülecek Kayseride bir benzin deposu infilâk etti Kayseri, 13 (Hususi) Dün gece Kozan oteli ardiyesindeki 500 kilo benzinin dolu bulunduğu varillerin infilâkı yüzünden büyük bir yangın çıkmıştır. Sümerbank Bez Fabrikası, Tayyare Fabrikası itfaiyeleri ile Belediye itfaiyesi hâdise yerine zamanmda yetişmişler, fakat benzinlerden başka bu bina ile içindeki 2700 kilo arpa kurtarılamamıştır. Anî infilâk, şehirde büyük bir heyecan uyandırmıştır. Yangm sabaha kadar devam etmiştir. Yangınm sebebi henüz bilinmemektedir. Yunanislanda kabine buhranı Baştarafı 1 inci sahifede almişsa da, kabine yeniden Sofulis tarafından kurulacak. Çaldaris eski mevkiini muhafaza edecek ve buhrana sebebiyet vermiş olan Venteelos da yeni ihdas edilecek Millî Müdafaa Bakanlığına getirilecektir. Çaldaris pazartesij'e Parise dönmek niyetindedir. Diinkü zelzele hasar yapmadı Baştarafı 1 inci sahifede şehrimizden 85 kilometre uzakta olduğu kaydedilmiştir. Kocaeli \nlâyetinde Izmit, 13 CHususî) Bu sabah eaat 6.48 de şehrimizde, üç saniye devam eden çok şiddetli bir zelzele olmuştur. Halkı büyük bir heyecan ve korkuya düşüren sarsıntı. çok şükür, hasar yapmamıştır. Zelzele. \ilâyetimizin her tarafmda du\~ulmuştur. Koyun ve sığır ihraç müddeti bir ay uzatıldı Delegeler «Paydos» u seyrettîler Ankara, 13 (Telefonla) Şehrimiz Tarih kongresine iştirak eden delegeler dün akşam Küçük Tiyatroya Ankara 13 (a.a.) Ticaret Bakandavet edilmişler ve Ankarada büyük lığından tebliğ edilmiştir: bir rağbet görmekte olan eFaydos» 17948 tarihli 229 sayılı sirküler mu piyesini seyretmişlerdir. cibince ihracına müsaade olunan üç Kızılordu Kurmay Bafkanı yüz bin baş koyunla 35 bin baş sığıra mukabil halen ancak 89,1<4 baş koyun. değiştirildi 10.195 baş sığır için ihrac lisansı verilMoskova 13 (a.a.) (lps) Mareşal miş ve bu suretle ihracı mümkün konterijanlar tamamen kullanılmış olduğu Vassilevski Kıxılordu kurmay başkanalınmıştır. Bununla ve doğu bölgesinin ihrac yolundaki ta hğı vazifesinden leb ve imkânları gözönünde tutularak beraber Mareşal Sov>et silâhlı ku\vetevvelce tesbit edilen ihrac hadlerini hiç ler bakan yardımcıhğı vazifesine devam bir vsçhile aşmamak üzere ve her hal edecektir. Kızılordunun yeni kurmay harb gemisi de, elde lisansı olsun olmasın, 15 aralık başkanhğına General Chetmenko getiAmerikan donancnasına mensub A. S. 948 günü akşamı üıracata fiilen son rilmiştir. General Chetmenko orgeneveril^ıek şartile manda haric, koyun ve ralliğe terfi etmiş ve aynı zamanda or R. D. harb gemisi, dün sabah limasığırlarm ihrac müddeti bir ay uzatıl du kuvvetleri bakan yardımcısı ol nımıza gelmiştir. Bu ufak harb gemisi birkaç gün şehrimizde kalacaktır. muştur. çıkınaya devam ettim ve bir aralık başımı kaldırdım. Birdenbire karşımda Melihayı gördüm. Sokak kapısının önünde, sahanhkta duruyordu. Üzerinde Celile teyzemin ona nasılsa verdiği pem be ipek sabahlık vardı. Bir yere gitmeden ev\*elki hazırlıklı halinde. Topuzunu ensesine ağır büyük sarı bir çiçek gibi yerleştirnüş. Dudakları boyalıKaşları, gözleri makyajla pırıl pırıl. Sabahlığınm aralanmış eteğinden gömleğinin beyaz ince kıvnmı ve beyaz pabuclarının sivri ucu görünüyor. Biraz sonra odasmda sabahlığını sırtından atarak elbLsesini jçiyecek, Osmana gidecek. 21 Yunan kadını tevkif edildi Londra 13 (B.B.C.) Çetelere yarMarmara ve Trakyada dım etmekten sanık 21 Yunan kadınıAnkara 13 (a.a.1 Aldığımız telgrafnın bu akşam Pirede tevkif edildikleri bildirilmektedir. lara göre, bu sabah saat 6,40 ilâ 6.50 arasında Marmara bölgesüe Trakj'ada Adapazarı Canavan, iddialan yer yer muhtelif şiddette zelzeleler olmuştur. reddediyor Zelzele. İnegöl ve Çanakkalede orta şidAdapazarı, 13 (Teiefonla) Yargı dette, Bandırmada oldukça şiddetli. lanmak üzere Boludan buraya getirilen Yeniee, Erdek. Vize, Çerkesköy ve BayAbaza Basrinin ifadesi. bu sabah Ada ramiçte şic'.detli hissedilmiştir. pazarı Sorgu Hakimliği tarafından alınmıştır. «Koeaeii canavarı» diye şöhret bulan Basri. kendkine isnad edilen suçlarla alâkası olmadıpını, suç arkadaşı olduğu soylpnen kimyeleri de tanımadığmı bildinmiştir. Kendi?i, yakmda Ağırceza Yeni Senebaşı ikramiyesi TürMalıkemesinde yar.çılanacaktır. kiyenin en şanslı ikramiyesi olaLimanımıza gelen Amerikan caktır. Baştarafı 1 inci sahifede şekilde bulmıj'an Behçet Kemal Çağlar: « Sayın reıs çekılmesmi bilirse, sevgili Kurumunu sakim bir zihniyetten kurtarmış olur'> demiştir. Fııad Umayıtı tenkMlere cevai ı Tenkidlere cevab veren Fuad Umay: « Asıl derd, davanın benımsen, memiş olmasıdır. diyerek şöyle deTemizlik işlerine aid bütçenin müza \ vam etmiştir: keresinde söz alan üyeler, temizlik iş 1 j « • Hasılâtın azalması, şefkatın alerinde vesait kifayetsizliği yüzünden | zalmasmdan değil, umumî ahvalin çöplerin kaldırıknası ve imhasmın gübozukluğundandır.» nü gününe yapılamadığını ileriye sürFuad Umay, hükumetin, şefkat müşler, kuduz köpeklerle mücadelenin pullarmın satışı ile masgul olmahızlandırılmasmı teklif etmişlerdir. Bu maları için memurlara yaptığı bir tenkidlere cevab veren Temizlik İşleri tamimin de hasılâtın azalmasına müdürü Tevfik Himalaya, İstanbulun mühim surette müessir olduğunu 5500 sokaema ve 167 bin evine temizlik kaydetmiştir. Umay, sözlerini şöyle teşkilâtının daima uğradığını, bir iki bitirmiştir: gün evveline kadar 17 kamyon ve 230 « Davanın iyi yürümesine, K u arabadan ibaret olan vasıtaların yenibaşarılarına den 17 kamyonla takviye edilmiş bu rumun faaliyetine ve ben engel oluyorsam, vazifemden af lunduğunu söylemiştir. etmeniz yerinde olur. Bu davaya Temizlik işleri müdürü bu izahlan hizmete, Kurumun dışında da d e sırasmda. çöplerin hayli uzaklarda de vam eder ve Kuruma daima yarnize dökülebilmelerini temin maksadile dımcı olurum.» İngiltereden çıkartma gemileri getirtSeçim neticesinde hücum mek teşebbüslerine girişildiğini söyleİdare kurulunun çalışma raporumiş, köpeklerle mücadele işinde de muhtelif ekiplerin gece gündüz çalış nu inceliyen komisyon raporu üzerıklarını, fakat bu faaliyetleri sırasmda rindeki müzakereler de hararetli oljamüşkülâta uğradıklarmı, bir kısım kim muştur. Komisyon, kongrenin manmda toplantıya çağırılmamış olselerin bu yüzden memurlarla kavgaya bile tutuştuklarını bildirmiştir. Kedi masmdan başhyarak, bir çok noktalerle de mücadele edildiğini söyliyen ları usulsüz bulmakta ve genel m e r Temizlik işleri müdürü üç ayda 17 bin kezin şubeler arasında nâzım bir rol kedinin toplattırılarak Hayvanları Ko oynıyamadığına da işaret etmekte i ruma cemiyetine teslim edildiğini de di. Görüşmeler sonunda idare kuruluilâve etmiştir. nun çalışma raporu oya konmuş ve Floryada Monako prensliği 4 muhalife karşı 17 oyla kabul eBundan sonra Florya tesisleri mü diltnce Behçet Kemal Çağlar, k ö dürlüğüne aid bütçenin konuşulmasına pürerek: geçilmiş. azadan Remzi Özdiyen, Flor« Bu rapor aleyhinde şimdiya ya tesisleri müdürlüğünün kaldırılmakadar 17 kişi konuştuğu halde oysını, vazifelerinin Belediye alâkalı şu şeybelerine devredilmesini, buradaki köşk İ ların böyle çıkması, şaşılacak dir. Bu, gayrikanunî bir celsediri»: lerin kiraya verilmesini, çünkü tesisler müdürlüğünün yalnız üç ay için diyerek toplantıyı terketmiştir. Maamafih Behçet Kemal Çağlar, o da yazm vazife gördüğünü söyleAhmed. miştir. Azadan Sadi Özden ise Flor öğleden sonra 15 de Refik yada bir Monako prensliği kokusunun Sevengilin başkanlığında toplanan obulunduğunu söylemiş, müdürlüğün turuma iştirak etmiştir. Bu içtimada tüzüfün 115 inci maddesi değişkaldırılmasını istemiştir. tirilerek, genel merkez için teşkiBelediye Başkan mua\âni Muhtar Alâttan alman hisseler, şefkat pullacar bu hususta etraflı izahlarda bulunrında yüzde 40 tan yüzde 10 a, gemuş, Floryanın sadece plâjlardan ibaret lirler de yüzde 10 dan yüzde 5 e olmadığını, burasının aynı zamanda bir indirilmiştir. imar sahası bulunduğunu, Floryanın bir su şehri haline getirilmesine çalışıldıMerkez heyeti seçüni ğını tesisat müdürlüğünün üç ay değil, Merkez heyeti seçiminde iki liste yaz, kış vazif gördüğünü. kadrosunda çarpışmış, maamafih her iki listeden da bir iki memurdan başka kimse bu de isimler kazanmıştır. Behçet Kelunmadığını söylemiştir. mal tarafmdan hazırlanan listede Fakat bir kısım üyeler bu cevabı tat Fuad Umayın adı yoktu. min edici bulmadıklarmı söylemişler, NeticeSe. aldıkları oy sırası ile buradaki tesislerin Belediye malı oldu Dr. Muzaffer Canbolat, Hıfzırrahğu halde başkalarına kazanc vasıtası man Öymen, Galib Gültekin, Zühtii olduğunu ileriye sürmüşlerdir. Bu me Çubukçuoğlu, Hasene Ilgaz, Hayri yanda Operatör Murad Cankat da Flor İrdel, Vehbi Koç, Halide Nu?ret yadaki aile kabinelerinin gayrisıhhî Zorlutuna, Sedad Pek, İlhan Sadak, ve ahlâkî bir durumda bulunduklarını, îffet Halim Oruz, Hulki Alisbah, bu yüzden dedikoduya sebebiyet verdik Dr. Fuad Umay, Reşid Tarakçıoğlu, lerini söylemiştir. Vali ve Belediye Re İbrahim Oran, Cemal Kovalı, Tezer isi Lutfi Kırdar bu tenkidleri cevab Taşkıran, Fuad Beşkardeş, Hüsalandırmış, tesislerin muhafazası için meddin Sunal ssçilmişler, nisabı dolburadaki teşkilâtın lüzumu üzerinde durmıyanlar arasında işârî reyle yadurmuştur. pılan seçimde de Zehra Budunç, AbBundan sonra yardımlar faslındaki di Ağabeyoğlu, Hüseyin Kocabaş, tahsisat bahis konusu olmuş, Vali ve Dr. Arif Sözen, Dr. Aziz Uraz ve Belediye Reisi Dr. Lutfi Kırdar, bu ara Burhan Binici kazanmışlardır. da Gazeteciler Cemiyetinin YerebatanSoçimin enteresan tarafı toplanda yaptıracağı bina için 35 bin liralık bir tahsisatın bütçede yer aldığını be j tıda bulunan 37 kişinin 25 i merkez yan ederek, bunun lüzumlu ve mahal heyeti, 12 si yedek, üçü denetçiler ve ikisi de yedekleri olmak üzere 42 line masruf olduğunu söylemiştir. Esasen Müzakereler saat 18,30 a kadar de kişiyi intrhab etmişlerdir. vam etmiştir. Şehir Meclisi yarın da kongrenin ilk oturumu dahi 107 kişi toplanacak, bütçenin diğer kısımlaruu yerine 54 kişi ile açılmış, üçüncü. celsede bulunanların sayısı 37 ye inmüzakere edecektir. miştir. Merkez heyeti yarın toplanarak yeni idare kurulunu seçecektir. Citide bir milyon kişi çarpışıyor GARANTİ BANKASININ Hesab açarak buna iştirak ediniz. Dak Carnegie şem en I Aynı zamanda sırtrmdan tatlı bir ürperti gelip geçti. Tekrar ona gitmek, bütün bu sözlerin, alayların gerisinde benim için ne düsündüğümi, bu bakışlar, bu solgun. hasta ta\irlarla benden ne beklediğini. ne istediğini öğrenmek? Başıraı yüzüne doğru yaklaştırarak: Alayı buakın, bu geoe geleceğim, size her şeyi anlatırım diye, fısıldadım. Irkilmiş gibi parmaklıklardan geriye doğru çekildi. Alaylı bakışları, tebessiimü değişiverdi. Çok ciddî. her zamar.kinden yaşlı bir adam hali almıştı. Bu beni şaşırttı. Önünden geçrrek eve doğru koştuğum zaman arkamdan boğuk bir sesle: Bekliyorum diye, bağırrlığmı duy dar yolun bir ucunda bulmaya gelmiş. Unutmaya, evet buraya yalnız unutmaya gelmiş. Belki sana doğru dönüşü bile bu yüz dendir ve işte şimdi ateş gibi gözlerle imdad arar gibi sana bakıyor. seni a n yor, çağırıyor, Seni öptü! Ellerinin naıKınl saçh> nm sözlerini duyar gibi sıl titrediğini hatula. Sonra dudakları, oluyorum: duîlakları!. cRaifin ölümüne sebeb odur. Eğer Merdivenleri çıkarken mutfak kapiâi açıldı. Nilüfer Kalfanın kısık, ihtiyar istese, eğer ikinıizi serbest bırakmış olsaydı!. Ayrılmak istemiyordu. Sevdisesini duydum: Kız bu vakte kadar neredeydin? ğinden değil, gülünç olmak, benim gibi bir canavar için terkedilmiş, zavallı aAnneni meraktan öldürecek mi'ün? Gene Cicimin malum miJe ağrıları, cınacak bir kadın mevkiine düşmek 3İnir krizlerü. Bıktım bu evden bık korkusundan> tım. Şimdi de Celile teyzemi kıskanıVe şimdi Meliha, Raifle beraber ziyayor. Zengin teyzemi. Hakkı da var. rete eittiei zamanlarda »ilauğu gibi giI Yanıalı çorabları. küçük beyaz topuzu, yinmiş, hazırlanmış, makyajı, topuzu, ile bt.ş.^a bir Bahceden. ağacların altından hep öy | değişmez siyah entarileıile Celile tey j h i U ü n tiuâılığı le koşarak geçtim. Komşumıın bakış zemin yanmda pek gülünç. pek fakir ka j zjyarete. Osmana gitmeye hazırlanıyorları. komşumun solgun yüzü.. Tekrar lıyor. Zaten onun yanında göıgüsüzlü du. Tâ içimden sanki bir şey kalktı hepimiz boğazıma tıkanır, beni boğar gibi olkendi kendime konuşmaya başlıyo ğümüz, imkân.sızlıklarımızla rum: Kızım onun büyük bir muharrir biraz giilünç değil miyiz? Ter7İye ne du. Güzel mavi güzlerinin «ben sana bu olduğunu. bu küçük sokağa bir tfhli dcn u«ram?ıbğımı, elbir;elerini niçin al kıyafetle çıkılmaz demedim mi, şu hakeden kurtulmak, korunmak için gel mndıjîimı teyme nasıl anlatmalı? Bir line bak!» der gibi hafif bir tebessümle diğini unutmamslısın. Belki büyük bir yalan. bir bahane bulurum. Onunla an parladıaını fark etmiştim. Yavaşça: aşktan... Bunu bir gün kendi ağzı ile laşmak kclay. Cicime gelince, odasın Celile teyzem sabahtanberi seni Söylememiş miydi? Raifin başka tür dan çıkamadığına göre.. Kalfaya aldırmıyarai merdivenleri J sorup dtırdu. Bugün yalror, pek sıkddı lfisu.. Onun ölümde aradiğı şeyi o bu galiba dedi. Kahireden de gene bir mek tub geldi. Sana okumak için sabırsızlanıyor zavallı. dedi. O da benimle eğleniyordu. Biraz evvel Osmanın yaptığı gibi!. Vücudiim kaskatı, bir kaç basamak asağıda, oldu ğum yerde hareketsiz durmuş, ona bakıyordum. Hava henüz aydınlıktı. Fakat deniz, damların arkasına, denize doğru kavıp gitmişti. Ağacların arasından hafif bir rüzgâr geçiyor, yaprakları hışırdatıyordu. Bahçede ve evde ürkütücü bir sessizlik vardı. Bu sessizliğin içinde tanımadığım yabancı bir ses, kendi sesimi duydum. O; anı gördüm! Ve galiba o anda birdenbire yapacağım müthiş şeye karar verdim. Yerinde heyecanla kıpırdadığım, gözlerinde küçük ke=kin bir ışıŞm yamp söndüğünü gördüğüm anda. Fakat sual sormadıkonuşmadı. Vapurda beraberdik diye, devam ettim. Sana selâm söyledi. Başka bir şey daha tenbih etti: Bu akşam misa firleri varmış. saat yedi le seni bekliyormuş. Ama bir mâni çıkmış. «Misafirler gelmiyecek, Melihaya haber gör.derecektim, seni gördüğüm iyi oldu. Söyle gelmesin, ben toplanscağımız gün haber veririmr dedi. Bu yalanı nasıl söyledim! Sesimin bile titremediâine yemın ederim. Hiç bir şey anlamadı. Yalnız çok şaşırdı. yanakları birdenbire soldu. gözleri boşalıp adeta soldu. Arkası var I UZUNTUYİ) BIRAK eserini yazdı. Bu kitab size neler veriyor. •jf Size üzüntünüzü dağıtmak için bir sıra pratik, denenmiş formüller veriyor. •jç Sizi huzur ve saadete kavuşturacak sağlam bir düşünce sahibi etmek için yedi yol gösteriyor. + Malî üzüntülerinizi nasıl hafifleteceğinizi açıklıyor. •fç Üzüntü, endişe. sıkıntı ve muvaffakıyetsizliklerinizin çoğunu ortadan kaldıracak bir kanun izah ediyor. ^ Tenkidleri nasıl lehinize çevirebileceğinizi açıklıyor. •fç Ev kadınının yorgunluktan kaçınıp gençlik ve güzelliğini nasıl muhafaza edebileceğini bildiriyor. •£• Mesleğinizde iş ve aşk hayatınızda nasıl muvaffak olacağınızı belirtiyor. m Baştarafı 1 inci sahifede Çinin Washington Elçisi yardım istiyor Washington, 13 (a.a.) (United Press): Çinin Washington Büyük Elçisi Wellington Koo, dün akşam Çine âcil yardımda bulunulmasını istemiş ve Amerika tarafmdan Çine esash bir yardımda bulunulmadığı takdirde, bütün Asyanın Komünistlerin eline geçmesi ihtimali olduğunu söylemiştir. Nankin'de iyimser bir hava esiyor Nankin, 13 (a.a.) (United Press) Suçeu'daki büyük askerî zaferden ve altın Yuan esasına dayanan bank notların madenî paralarla değiştirilmesine başlandığı hakkındaki tebliğden sonra Nankin'de iyimser bir hava esmeğe başlamıştır. YARIN ÇIKIYOR. ÖLÜM Trabzon tacirlerinden Harun Harunoğlu, Muammer Harunoğlu, Memduh Harunoğlu ve Yüksek Mühendis Muzaffer Harunoğlunun babaları FAİK HARUNOĞLU 13 kasım cumartesi günü vefat etmiş+ir. Cenazesi, bugün ikindi vakti Nişantaşta Kısmet apartımanından alınarak Tesvikiye camiinde namazı kılındıktan sonra Feriköy kabristanına defnolunacaktır. Allah rahmet ei'lesin. BIRYABANCI TURK FILMI Bilhassa çok kuvvetli mevzuu ile senenin en güzel filmi olduğu sinemacılar arasında söylenen biryabancı, Ömay Filmin çevirdiği ilk eserdir. Ayrıca çok muvaffak olmuş yeni artistleri de göreceğimiz bu filmde yeni yıldızların parlıyacağı umulmaktadır. Gelecek program Taksim Sinemasında başlıyacak, yakmda da, İzmir, Eskişehir, Samsun gibi büyük şehirlerimizde gösterilecektir. Yurd dışına çıkmasına da müsaade edilmistir. İ lngilizce aslından tam ve doğru tercümesi. 375 sahife. Fiatı 300 REMZİ KİTABEVİ .