Katalog

11 Ekim 1<)48 CUM1H K'YEl yeıti firarlar Bir Çek generali daha Loudraya kaçabildi, generalle birlikte kaçmak istiyenler den üç ldşi öldiirüldü Demir Perde gerisinden Trumanla MarshalFm dünkü demeçleri Baştarafı 1 inci j kuvvetli olduğunu belirtmiştir. tedir. Bu haberler ilk defa açıklandığı Güvlnlik Konseji yann toplanacak vakit Paris mshfillerir.de duyulmuş Paris. 10 (R.) Güvenlik Konseyinin olan endişe, Truman'ın tasavvurundan sncak salı veya çarşamba günü toplavazgeçmesi üzerine hafiflemiş bulunnarak Berlin meselesini görüşeceği zanmaktadır. nedilmektedir. Bir çok delegeler bu hâdisenin Berlin Londra 10 (B.B.C.) Demir perde Fakat Konsey haricinde görüşmekre buhranının halli yolunda yapılmakta gerisinden kaçanların sayısı gün geçtikçe artmaktadır. Firar hâdiseleri bil olan gayretlere halel getirebilecek ma bugün de devam edilmiştir. 3 Batılı temsüciler, Fransız Dış İşleri Bakanlıhassa Çekoslovakyada çoğalmış bulun biyette olduğunu belirtmişlerdir. ğında toplanmışlardır. Truman'ın demeci maktadır. Dün Çek genelkurmayına mensub bir general kaçmağa muvaffak Washington'da, Başkan Truman dün Arjantin delegesi Branuglia ise, her olmuş ve Londraya gelmiştir. General, akşam basına verdiği bir beyanatta iki tarafla görüşmeelrini bitirdiğinden şimdi Viohinsk>''nin cevabmı beklemek«Orada yaşamatansa, herşeye razıyım» şöyle demiştir: demiştir. Generalle birlikte kaçmağa < Moskovaya özel bir heyet gön tedir. Rus delegesi, hülcumetile istişare dermek istiyordum. Bu husustaki fikir etmiş bulunmaktadır. çalışan 5 kişiden 3 ü öîdürülmüştür. Muhabirler, Güvenlik Konseyinin altı Çek mültecilerinin anlattıklarına gö lerini, Dış Işleri Bakanından sordum. re, şimdi, 250 lira mukabilinde mem Kendisi verdiği cevabda böyle tek tabitaraf üyesi tarafından girişilmiş olan leketten çıkabilmek için müsaade elde raflı bir hareketin anlaşmazlıklara yol uzlaşt;rma işinin çok gıjç olduğunu biledilebilmektedir. Macaristanda ise tevaçacağmı bildirdi. Ben de bu teşebbüs dirmeitedirler. kiflere devam edilmektedir. Yeniden ten vazgeçtim.» Molotov'un yeni bir teklifi Truman, Marshall ile yapmış olcasusluk suçu ile 8 kişi daha yakalanLondra. 10 fa.a.) (A.F.P.) The duğu görüşmelerinden çok memnun ol People gazetesinin verdiği bir haberde mıştır. duğunu ilâve etmiş ve şöyle demiştitr: Molotov'un ilk fırsatta Almanyadaki işMülteci köylü partilerinin « Ben, Atom üzerindeki müzakere gal kuwet!«ini geri çekmek üzere yeprotestosu lerden duyduğum endişeyi ortadan kal ni bir plân teklif edeceği ve bu vesile NewYork 10 ıR.) Rusya tarafın dırmak maksadile Moskovaj'a bir heile So\Tret Dış İşleri Bskanmm Parise flan işgal edilmiş AvTupa memleketleri yet göndermek istiyordum.» geleceği bildirilmektedir. r.in köylü partilerinin Amerikada kurMarshall'in sözleri Sözü geçen gazeteye göre, Stalin'in rnuş oldukiarı teşkilde, Birleşmiş MilDış Işleri Bakanı Marshall da, Truktlere gönderilmek üzere bir protesto man'uı vazgeçtiği teşebbüs hakkında bu yeni «dolabı» ndan maksad. Alınanııotası hazırlanmıştır. Bu notada, komü gazetecil«re izahat verirken şöyle de yaya ve dünyaya Rusyanın barış isteğini isbat etmektir. rı>Üerin rulmü altında can çekişmekte roiştir: The People, yazısrna şöyle devain e oian Doğu Avrupa memleketlerinin hal« Başkan Truman'la arasında bir ih kma bir an evvel yardım yapılması is tilâf çjktığı hakkuıdaki haberler asıl diyor: « Hakikatte So'.^ret devlet adamlan. teniımektedir. s:zdır. Ben Amerikaya dondüğüm vaTito'mın itirah kit, Vinson heyeti meselesini unutmuş Müttefik orduları çekilir çekilmez AlBelgrad 10 (a.a.) (United Press) tum bile. Burıdan o gün bahsedilmiş ol mar.yanm karısacafını ve bu karışıklıMareşal Tito, dün söylemiş olduğu nu masmı hayretle karşüadım. Amerikan ğın Beşinci Kol yardımile Molotov'a tukta şöyle demiştir: 4 basının bu haberden bahsetmiş olması, memleketi komünizmin kolları arasına atmak imkânını vereceğmi pekâlâ bil« Eğer Yugoslavyanra beş senelik memleketin lehine olmamıştır. gjânı muvaffak olmamışsa buna isçileBöyle bir teşebbüsten artık bah^fdü mektedirler.» rin ve zararlı unsıırların kötü niyetleri reediğinden, Başkanla dünkü göıtişmeMarshall, Savunma Bakanı Ue selçbiyet vermiştir.» görüş tü lerim esnasmda bu mevzua temas ^ani Tito, Yugosîav idarecilerinin komü etmedik» Washington 10 (a.a.) (afp) Dış işnizme ihar.et etmiş oldukiarı yolunda Marshall, neden bu teşebbüse muha leri Bakanı Marshall bugün Savunma kn^ıinform tarafından ileri sürülen it lefet ettiğini de açıklamış ve şöyle de Bakanı James Forrestal ile görüşmüşhamlara rağmen Yuğoslavyanın entertür. iki devlet adamıntn görüşmesi r.asyonale sadık olduğunu ilâve etmişt Böyle bir hareket tarz» anlaşınaz hakkında hiç bir malumat verilmemiş tirolmakla beraber iyi haber alan mahfillık yaratacak ve'tehlike arzedecekti» Amerika Dış İşleri Bakam Ingütere, lerde görüşmenin kısmen Bata AvrupaFransa ve Amerika arasmdaki görüş nın silâhlandınlması konusu etrafında birliğinin altı ay evvelkinden çok daha cereyan ettiği tahmin olunmaktadır. Başmakaleden devam muvazenesi, ahenk ve işbirliği yapmak lüzum ve zaruretinin anlaşılmış o!masıdır. Millî müdafaanın üç unsurundan birini esas, diğerlerini onun yarduncısi telâkki etmek devri ariık geçmiştir. Uçü de birbirinin tanıamlayıcısı, eski bir tabirle «lânmı rayrimiiîarikı» dir. Ikinci Dünya Haıbinde, bu hakikati iki muharib zümreden zamanında anlı;anaıyanlar, büyük mağlubiyetiere uğıadıkları gibi. son zaferi de kara, deniz ve hava orduları arasında tam bir kuvvet muvazenesi, tam bir ahenk ve tam bir isbirliği yapan taraf kazanmıştır. Tatbikat, bizde de bu hakikatin anlaşılmış olduğunu gösterdiği gibi, bu hakikatin icablarına tamamile uyu'mak lâzım geldiğini de ispat etmiştir. Millî müdafaanm «ekanimi sclâsesi olan bu üç unsurun mcnsubları, umumiyetle kendi sınıflarmın üstünlüğüne. esas savaş ve zafer vasıtası oldujuna inanırlar. Bunu biraz tabiî görmek lâzım gelir; fakat Ikinci Dünya Harbinin dersleri ve tecrübeleri, böyle bir düşüncenin yanlış olduğunu ispat etmiştir. Nasıl, iyi bir pehlivanın kollan, bacaklan, gövdesi ahenkli bir muvazene teşkil etmek lâzımsa, mükemmel bir millî müdafaanın da böyle olması icab eder. Soıı askerî Bavar Düzcedeki mîtîngde ? tatbikatın bütçeyi tenkid ettî faydaları Maîiye Baştarafı 1 inci sahifede nuştular ve ikt'.dar partisine şiddetle hücumlar yaparak kısmî seçicnlere katıLTiıyacaklarıru tebarüz ettirdiler. Refik Koraltanın konuşması Bunda nsonra Refik Koraltan kürsüye geldi ve Adapazarmdaki konuşması çerçevesinde bir konuşma yapü. Refik Koraltan: « Milyoruarca vatandaş ayaklanmış, şahlanmış; onlar. hâlâ iktidan kime buakaltm diye soruyorlar. Bu azamet'j levhayı görmüyorlar. Türk milletinin sesini duymamazlıktan geîiyorlar» dedi. Refik Koraltan, < Muzafferiyet yolundayız.» diye sozlerini bitirdi. Adnan Menderes konuşuyor Bunu takiben Adnan Menderes heyecanlı bir konuşma yaptı ve ezcümle dedi ki: < İktidar parüsi kendisini sandık başlarmda, bizzat yaratmış olduğu yalnıdık ve tenhalık içinde bulmalıdır. Eğer iktidarı, kısmî seçimlerde sandık baslarmda tenha bırakırsak, hedef tutruğumuz onurlu istikbale daha çok yaklaşmış olacağız.» Celâl Bayar kürsüde Alkışlar arasında kürsüye gelen Celâl Bayar uzur bir konuşma yaptı Söze D. P. nin kuruluşu ile başlıyan Bayar, dedi ki: < Bu memlekette serbest bir seçim esasau kurduktan sonra bize ancak parlak bir istikbal mevcuddur. Her dava>T millete maletmek, bizim için ancak selâmet yoludiir. Biz bu sevgüi vatana yann için nurlu bir istikbal hazırlıyoruz. Bunun lüzumlu şarü, namuslu bir seçimdir. Kısmî seçimlere bu kanunla girmiyeceğiz. Biz sandık baslarında yalancı şahid olmak istemiyoruz.» Seçimlerin adlî temmat altında yapüması lüzumunda ısrar eden Bayar, zihniyetüı hâlâ değişmediğini anlatarak Mersinde yapüan vilâyet umumi mecüsi ve Adananın Kadirli kazasuıdaki belediye seçiminden misaller verdi, sozü Karadeniz, Ege ve Marmara bölgelerindeki seyahatine intikal ettirerek dedi ki: , Orman kanunu çıkalı 11 sene olmu§tur. Bu kanun, şimdiye kadar ıstırab yaratmaktan başka bir iş5 yaramamışür. 11 senede ne yaptılar? Ormanları ihya mı ertüer? Elde edüen servetten devlet hazinesi ne fayda gördü?» Yeni yü bütçesi Demokrat Parti Genel Başkanı yeni' yıl bütçesinden bahsederek şunları söyledi: « Biz zannediyorduk ki, 949 senesi için hazırisnan bütçede tenzilât olacaktır. Hükumetin ifadesini bu yoîda anlarmştık. Ne yaptılar? Eütçenin miktarını arttırdılar, vergilere zam yapacağız dediler. Bütçede tasarmf yapmak, hiç değüse vergilere zam yapmamız lâzımdı. Yapamadılar. Millete yeni mükelleüyetler yüklediler.» Ordu masraflan Celâl Bayar. sözü orduya getirerek dedi ki: « Bize ordudan bahsettüer, fakat kabarık fakamlar, sadece ordu masraflan için değildir. Bu bir zaruret ise, Türk milieü ordusu için gömleğini dahi satar ve her şeyini verir. Fakat meseleleri maskelerr.eye kimsenin hakkı yokrur. Açık konuşacağız. Biz. ordu adma alınan tahsisatm sarfmda isafcetsizlik ve israf bulunduğunu iddıa ve Isbattan çekinmiyeceğiz.. Hangi memleket çocuği' vardır .hangı bedbaht vardır ki, <askerliğin kıymeti yoktur» desin. Bİ2 tnuntazam ve kuvvetli bir ordu istiyoruz. Biz israf kapısmın orası için de kapatümasuıı iîtiyoruz» DLŞ siyasete de temas ed«D Bayar. bu davada iki hizbin çarpıştığını, dünyanın herıüz sulha ka\"uşması imkânlarındân uzak olduğunu, bugünün haricî siyasetini takib edecek kuvvetli bir hükumete lüzum ve ilitiyaç olduğunu söyleyerek «kuvvetli hükumet, kaeine azalarının 6ikletlerine göre değil, milletin tam manasiic hükumete itimad etmesile ölçülür. Henüz haricî siyaset intizam altına almmarruştır. Bu da ayrı bir tehlike yaratır. Bu sebeble yakında urr.umi bir seçime gitmek lâzımdır> dedi. Celâl Bayar son olarak şunları söyledi: « Ben eğer sizden ayrılır, arkadaşlarımı terkedersem, dünyanın en âdi ve namussuz adamı olurıjm. Beni sizden ancak ip ayım. Onu da göze almış bu!unuyonım> Miting, sükunet içinde sona erdi. Yalmz Düzce Kaymakarr.ıran mitinge gelen otomobil ve otobüslerin üzerlerine koydukları Türk bayrağını kanuna aykırı diye polisler marifetile menetmeğe kalkışması, Derr.okratlar arasında umumi bir teessür uyandırdı. Geceyi Düzcede geçirecek olan Bayar, yarın' Bolu mitinginde de konuşacaktır. Oradan Anksraya geçecek ve Uşak ile Aydına gidecektir. Cevdet Yaknb Vekifi ve biiişe T ürkiye Cumhuriyeti bütçelerini sırasile önünüze dizerseniz her yıl, bir evvelkİBden daha yük?ek bir rakam göriirsüniiz. Bu seneninki de artık yerleşmiş olan bu kaidenin d.'suıa çîkmâdı. Maliye Vekilimizin verdiği izahat ne ohırsa obun, rakamlann ifadesi önünde hepimizin şu hakikati itiraf etmemiz zarureti vardır ki. m> her s»ne biraz daha fazla masraf etmeye alıstık. Böylece bütçcmizia masraf yekunu bir buçuk milyara vardı. Millî irad denilen, 18 milyon Türkün, yıllık kazancı yekununa nazaran bu. ne nisbet arzeder, orasını maliyeciIere. ürisadcılara bırakırun. Bir memlekert? bütçe yekununun yükselmesi, vergilerin veya devlet borclarının artmasmı ifade eder. Bizim gibi hâlâ sabit bir ^ergi sistemi tesis, vo müstakar bir hazine varidab temin e demezniş olanlar için, bunun ne mahzurlu bir şey olduğunu izaha hacet görmem. İşin psikolojik tarafı da iyi değildir. Halk kütlesi, Hükumetin bir türlü t a samıfa yanasamadığı ve her sene daha fazla masraf etmekle, israfa kaçtığı zanmndadır. Biz de aynı kanaarte olmasak bile, hiç şüphe yok ki, bu bütçeden birkaç yüz milyon kırpmak, kabildir. Şüphesiz, bu kırpmalar kola^,' ve sızıltısu olmıyacaktır; amma bir maliye vekili için öteki vekillerle dargın olmak normal bü" durumdur. Zaten bunun için olmalı ki, ba^ka raemleketlerde hele bugünkü hükumetler, kabinelerini kurarlarken ev\'elâ maliye vekilini düsünür. Çünkü maliye vekili. hükumetin muvaffak olup olmamasının haslıca âmilidir. O sebebledir ki, kabinelerde maliy* vekilleri, başvekil kadar değilse bile •na yakın siyasî nüfuz sjhibi kimselerden seçilir. Böyîe olmazsa, her nezaretin önüne sunduğu milyonlardan bir kısmını bir kalemde çizmek kudretinl gösteremez; yüzü tutmıyan dilberler gibi her âşığa (!) bir buse vere vere, ibtizale uğrar, bütçeler asar. taşar». açılıp, saçılır. Bizde de her türlü fırka mülâhazalanndan uzak olarak tanzim edilmesi gereken bütçenin hâkimi maliye vekili olmab ve kabine arkadaşlanna, bütçe rakamlan hakkında telkin ve tesir yapabilmeüdir. Gaıianteb Cezaevmdsn kaçanlar Adar.a 10 (Telefonla) Gazianteb Cezaevinden firar eden mahkumların takibine ehemmiyetle devam olunmakt^dır. Fakat bugüne kadar bunlardan rkenüz hiç biri yakalanamamı'ştır. Ancak bugün Kılisin Musabeyli bucağında şüpheli bir adam yakalanmış, hüviyetini tesbit etmek mümkün olmadığından bunun firarî mahkumlardan olup olmadığı anlaşılamamıştır. Yalnız eskâli firarilerden birisine benzediğinden yarm sa'oah Antebe gönderilerek, tahkikat yapılacaktır. Gazianteb vilâyeti hududlarında sıkı kontrol devam etmektedir. Hatayda bir dolar kaçâkçılığı Baştarzfı 1 inci sahifede bir anda, acele olarak el çantasından küçük bir paket çıkararak kardeşine vermiştir. Fakat işin farkma varan memurlar, derhal paketi alarak açmışlar ve içerisinde 300 dolar bulunduğunu görerek zabıt tutmuşlardır. Hâdiseye savcı elkoymuştur. Memurlar için yeni bir barsm hazırlanıyor Bcştarafı 1 inci sahiiede ve daireler kadroları da takviye olunacaktır. Essısen yeni gelir vergisi tasansmda da bilhassa asgarî yaşama endeksine göre geniş ölçüde vergi muafiyeti derpiş edilmiş bulunmaktadır. Meclis komisi'onlarındaki müzakeresi bitmek ü zere olan gelir vergisi kanun tasarısında bilhassa mcmur maaşlannda yapdan vergi tevkiflerine dair memur lehine hükümlerde daha çok genişletmeler yapılacaktır. Bu genişletmelerin yalnız devlet memurlarına değil, işçi durumur.da olan yevmiye ve ücret alan bütün hizmetler için de tatbik edilmesi prensipi kabul olunmuştur. Ankara 10 (a^.) Bir müddettenberi Ram?n petrol bölgesüe, Diyarbakırda incelemelerde bulunan Ekonomi Londra, 10 (a.a.) (Reuber) Bakanı Cavid Ekin bugün saat 14.40 ta Dünya nüfusunun dörtte birini temsil eAnkarsya cönmüştür. den Ingütere imparatorluk camiası memleketlerinin develt adamlan yarm açıYalan bir haber lacak İmparatorluk Konferansında topAnkara, 10 (Telefonla) Devlet laîimış bulunacaklardır. Konferans, ersuyollarının Amerikada yaptıriki hafta sürecektir. dığı lokomotıflerin yurda geldıkten D^ş siyaset, millî savunma ve ekonomi az sonra bazı ârızalar gösterdiklerimevzularında çok önemli meselelerin ne dair çıkan haberler bugün ilgiligözden gecirileceği konferans. İngiltere ler tarafından yalanlanmıştır. Malive Bakanı sir Stafford Cripps tarafından açılacaktır. Konferans, bun Yolcu uçakla/ının adedi 24 e dan sonra Ingütere ile dominyonlan açıkarılacak rasında mevcud çeşidli meseleleri inceAnkara,'10 (Telefonla) Uçak seliyecektir. ferlerine gösterüen alâkayı dikkate Ingiltere împaratorluk Camiası konferansı Ekonomi Bakanı Ankaraya döndü Fransada grevlerin doğurduğu buhran Amerika Ispanya münasebetleri Madrid, 10 (A.P.) Amerikan film şirketi müdürü Erick Johiîston Madridden Parise hareketi esnasında. Amerika ile İspanya arasında siyasî münasebeflerin tekrar tesisi için gayret edeceğini söylemiştir. JoHnston ayrıhrken Generai Frankoya da 'Amerikan sefirinin tekrar İspanyaya dönmesi için her şeyi yapacağını vâdetmiştir. Rus bayrağını yırtan Amerikalılar Viyar.a, 10 (A.P.) Rus resmî makamlan, pazar günü Viyanada mil letlerarası bölgede, Rus işgalinde bulunan bir binadaki Sovyet bayrağını yırtan iki Amerikan askerinin hareketini hükumetleri nezdinde şiddetle protesto edeceklerini bildirmişlerdir. Londra. 10 (B.B.C.) Fransada yarım milyon grevcinin girişmiş oldukiarı hareketle memlekeü. Marshall plânmın temin ertifi kredi mîktarına yakın bir zarara sürüklediği bildirilmektedir. Siyasî buhran çıkması da beklenmektedir. Bazı sendika şefleri, komünistlerin de hükumete alınmsaıru istealan Devlet Havayolları uçak adedi mişlerdir. ni yükseltmeye karar vermiştir. SeBirçok şehirlerde yeni hâdiseler çıkferlere yenid^en ilâve edilecek uçak mıştır larla yolcu uçaklarmın adedi 24 e Kuzey îranda zelzele çıkanlacaktır. Havayolları, Kurban bayrammda devam ediyor İstanbul ile Ankara arasında ilâve Tahran, 10 (a.a.) (United Press) seferler ihdas etmiştir. Resmen bildirildiğine göre kuzey İBerlin meselesi hakkında altı randa Horasan eyaletinin bir kısmmda vukuagelen ve 299 kişinin ötarafsızların toplantısı lümüne sebeb olan yer depreminin Chaillot Sarajn 10 (aa.) (Afp) tesirleri hâlâ devam etmektedir. Dün Berlin anlaşmazlığmda uzlaşma zemini de bilhassa İran Rus bölgesinde fa•bjlmak m^ksadue altı tarafsızlarca sar sılah depremler olmuştur. fedilen gayret kısmen duraklamış gibiTürkmen Cumhuriyetinde dir. Londra, 10 (a.a.) (United Fress) Filhakika görüşmelerin etrafında çev Moskova radyosunun bildirdiğine görelendiği Arjantin Dış İşleri Bakanı re geçen salı günü Türkmen cumhuBramuglia, cumartesi akşamı Parodi, riyetinde Sovyet Sosyalist CumhuriJessup ve Sir Alexander Cadoğan İle yetinin merkezi etraiında vukuageyaptığı görüşmelerin tepkilerine intizar len yer depreminde 6226 kişi yaraetmekte olduğundan bugün bu konu lanmıştır. hakkında mühim sayılabüecei hiç bir Maddî hasarın ehemmiyetli olduğu toplamtı olmamıştır• söylenmektedir. 4 Tatbikatta, kara, deniz ve hava ordularunızın savaş tekniği bakınundan hakiki durumu mütehassıslar tarafından anlaşıldı. Talim ve terbiye. silâh ve malzeme, teçhizat bakımlarından kifayetli ve kifayetsiz taraflarımız. haıb nıeydanlannda yetişmiş, muzaffer bir komutan olan Cumhur Başkanı sayın Inönü ile Genelkurmayunızın tecrübeli erkânı ile genc kurmay subaylarımız ve Amerikan askeri heyeti tarafından yakından görüldü. Bütün bunlar, her tatbikat ve manevra sonunda yapılması mutad tenkidlef ve sonradan hazırlanacak raporlarla tesbit edilerek insan ve malzeme bakımlaıindan eksik tarafların düzelülmesi ve tamamlanması sa^lanacaktır. 5 Son tatbikatta, basın erkânmın bulunmasına ve herşeyi yakmdan görmcsine müsaade edilmesi de çok yerinde olmuştur. Geçen yıL Yeşilköy civannda yapılan tatbikatta. basın mümessUlcrinin bulunmasına müsaade edilmemiş; son günkü geçid resmine gazctcciler önceden davet edildikleri halde, sonradan yanlış bir düşünce Ue bu müsaade geri alınmıştı. O zaman, o karan bu sütunda tenkid etmiştim. Basın, balkın, görü ve kulaijıdır. O, gördüklerini ve duydukiarını halka, millete bildirir. Modern harb, topyekun harbdir; eskisi gibi ordulann değil. milletlerin harhidir. Topyekun harbde bir millet bütün zinde kuv\etlerDe, hattâ taşile, toprağile. nehirleri ve de Washington 10 (a.a.) (lps) Avrunizlerile savaşır. Onun için, arbk si paya yapılacak iktisadî yardım plânı lâhlı kuvvetleri, millerten a y n telâkki idarecisi Mr. Hoffman Amerikan yaretmek yanhştır. Gazeteci, gördüklerini dımmdan istifade eden 16 memlekete, ve duydukiarını hakikî askerî sirlar kendiierine yerilen malzemelerin asgarî haric yazar, hattâ tenkid dahi eder. | yüzde 50 sinin Amerikan gemilerile sev Böylece demokrasi rejimile idare edilen j kedumeleri icab ettiğini hatırlatmıştır. memleketlerde, millet, ağır vergi >"ükMr. Hoffman'ın yardımcılarından bilerine tahammül ederek her yıl, miiri dün yaptağı demecde eylul ayında yonlar verdiği milli müdafaa unsurlan Marshall plânı gereğince gonderilmesi nın ve vasıtalarının, icabında kendile icab eden mallardan yalnız jüzde 43 ürine düşen mukaddes vazifeyi hakkile nün Amerikan gemilerile nakledilmiş yapabilecek bir durumda olduklarmı olduğunu söylemiştir. öğrenerek güvcni artar, verdiği milyonlara acunaz. Şayed bazı eksikler var da, işe akh eren askerî muharrirler bunları tebarüz etürirse, umumî efkâr onlann tamamlanmasını ister, bunun için yeni malî fedakârhklar yapılması Eajtarafı 1 inci sahifetîe icab ediyorsa, millet onları da mcm i Yahudiler geminin içinde bulunan nunlukla kabul eder. yiyecek maddelerini müsadere etDemokrasi memleketlerinde, hallvin mişlerdir.» silâhh kuvvctlere güvenini arttırmak ve Yaptığımız tahkikata göre «Barbamilletin fedakârlıklara katlanmasını ros» isminde bir Türk gemisi mevcud sağlamak irin. kara. deniz, hava ordu değildir. Maksud Oğullarına aid olup larile halkın temasına büyük ehemmi ayın beşinde Köstenceden Kuruçeşyet ve kıymet verilir. Bu maksadla A meye gelmiş olan 280 tonluk «Barbamerikan askerî birliklerinde, haricî te ros» motörü ise halen limanımızda mas subayları vardır. Bunlar, basını ve bulunmaktadır. halkı aydınlati! lar. Bu lüzumun, bizde Yahudilerin taarruzuna uğradığı de anlaşılmış olduğunu son tatbikatta j bildirilen «Barbaros» un bir güney görduk. Gazeteciler, askerler gibi vazi' Anadolu limanma bağlı küçük bir felendirildiler; her yere girip çıkülaı, motör olması ihtimali kuvvetlidir. herşeyi gördüler, söylenenleri duydular; gördüklerini ve duydukiarını yaMersîndeki il genei meclisd zarak halkı aydınlattılar. Türk milletinin kahraman silâhh kuvvetlerine olan seçimi gene tanınmadı güvenini arttırdılar. Ankara, 10 (Telefonla) 1 eylul Avrupaya yardım malze Saşbakan, Raman petro! bölgesînî gezdi tnesini Amerikan Diyarbakır 10 (Hususi) Baçbakan Hasan Saka bugün Raman petrol bölgemileri geîirccek gesine giderek, petrol kuyularını gezmiş Yahudiler bir motörümüze taarruz eltiler Esasen bir maliye vekili, hiçbir zaman sevilmiyecek ve sevibneraeye m a h . kum bir adam olacakbr. Çünkü bir taraftan arkadaşlarının taleblerini reddederken, diğer taraftan belki yeni verve öğleden sonra Barman istasyonuna giler teklif edecekrir; burdan dolayı dönerek Diyarbakıra hareket etmiştir. sert, haşin, hattâ densiz sajilsa bile bu Başbakan, Batman istasyonu civa hareketlerinin sonunda memleket m a . rında kurulınakta olan tasfiyehane liyesmde, memlekrt parasmda ve memtesislerini gezerek Genel Müdür îh leket iktisadiyatında birkaç sene sonra san Ruhi Berentten teknik izahat husule gelecek afîyet ve inktşafm sealmıştır. Bilâhare «jeep» lerle kuyu bebi ve âmili olarak takdir eâilir. haların bulunduğu mahalle çıkan Baş yır dua alır. bakan evvelâ günde asgarî 70 ton Mülâhazalanmızın şahıslarla asla alâpetrol veren 8 numarah kuyuyu, bil kası obnadığım, kimseyi gocundurmaâhare gene günde 70 ton petrol ve mak için, bir kere daha tekrardan sonren 9 numarah kuyuyu ve petrol ra haorlatmak isterim ki, günün birintanklarını gördükten sonra henüz de ekseriya olduğu ve niçin olduğu delme ameliyesinin de\ /»i etmekte ol bilinemediği pibi bizim kabine istiduğu 12 numarah kuyuyu gezmiş ve fa eder de. yeni bir kabine reskili l â çahşmalar hakkında izahat dinlemişzım gelirse, Maliye Vekâletini, yüzü pek tir. B'ondan sonra, 5 gün evvel Ekobir adam oîması lâzım gelen başvekilin nomi Bakanı Cavid Ekin tarafından deruhde etmesi veya başvekâleti hasis açılışı yapılan ve diğer kuyujardan bir maliyeci olması icab eden maliye farklı olarak asgarî 2.500 metre derinliğe inebilecek en modern maki vekilinin üz«rine alması bütçede tasarnelerle mücehhez kuyuyu gören ruf ve memleket ekonomisi noktasın* Başbakan Hasan Saka., petrol mü dan lüzumlu olacaktır. Son tatbikat, işte bu saydığımız ba 1946 tarihinde Mersinde yapılan il kımlardan çok faydalı olmuştur. Bu iyi genel meclisi seçimine hile ve fesad neticeleri sağlayanlan takdir ve tebrik karıştırıldığı için mazbatalarm redederiz. Kanaatimizre dünyanın bir har dedilerek, seçimin yenilenmesme dair be doğnı girtiği bu kanşık lamanda, genel meclisin yerdiği karar DanışTürk silâhb kuv^etlerinin, icabında mu tayca tasdik edildiğinden bu seçirh kaddes varifelerini en iyi bir şckildc geçenlerde yeniden yapümıştı. Bu yapabilecek bir kudrete erişmeleri yo seçime D.P. iştirak etmemiş, C.H.P. lunda sarfcdilen anlayışlı ve bilgili namzedleri üye seçilmişlerdi. 6.10.948 himmet ve ga>Tetlere, fasılasız devam günü toplanan il genel meclisi, bu edilmesini dileriz. üyelerin mazbatalarını yeniden reddetmiştir. ABİDİN DAVER Nizibte çiçek görüldü gun bımu sevdığın, evlendıgin anlayacaksın. Ama senin saadetin? Bu benim için yaşaınak, nefes almak gibi bir şey. îşte bunun için senin mesud olduğuna inanmak istiyorum. Ama hiç bir çirkinliğin karısmadığı, hiç bir aza.ÇELAL bm, pişmanlığm gölgelemediği tam bir saadet.. Fevkalâde bir şey istediğimi 63 biliyorum ama, bütün analar öyledir. Tekrar olduğu yere çökerek oturdu. fazla gülerdin. Alaycı, neşeli bir kız «Hiç bir azabm, pişmanlığm gölgeleFazla kızıp üzüldüğü zamariarda oldu dm. Bir zamandanberi çok değişün. mediği tam bir saadet!> ğu gibi gözleri süzüldü. Aklan kaybo Eskisi gibi gülme>i bile unuttun.. Ben Birdenuire: «Buradan gitmek istiyolarak birer siyah kocaman çiçek gibi de Raife çok yandı, hem sonra arük bü rum diye, düşündüm. Hiç kimseyi görbembeyaz yüzünde paılayıp büyüdü. yüdü, çocukluktan çıku diyordum. mek istemiyorum Cicim. Ne senin bu Onu kandırmak ister gibi yavaşça: Boğuk bir sesle: solgun hasta yüzünü, ne Melihayı, ne Evet Raifin ölümü.. diye, mırıl Osmanı görmek istemiyorum. Hakikat Hiç olmazsa senin mesud olduğucandım. bu.. İşte içim böyle kötü, bu olmıyacak nu sanıyordum dedi Büyümüştüm ve Raif ölmüstü. Bul heveslerle dolu. İçim fena, fena Cicim Ancan Allahım benim ne kadar bsdb^ht olduğurnu görmemesine imkân mı duğu bu sebeblere beraberce inanmak, ve sen hiç bir şey bümiyorsun!» bu sjretle onun endişelerini dağıtmak vardı? Eğer bütün bu aklımdan geçenleri ove biraz da kendimi kandırmak isti na söyleseydim!.. Yavaşça omuzlarıma dokunarak: Konuş. Öyle kuruntulu, durgun bir yordum. Yüziimü görmesin. anlsmasın diye, Fakat içimdeki küçük sinsi ses, de ona sokulup kollarından tutarak yerden halin var. Ne oluyorsun, meraklanıyorinden derine fısıldıyordu: rum? dedi. kalkmasına yardım ettim. Celile teyzem «Sebeb gerçekten Raif mi? Daha ev için hazırlanmı^ olan odadan beraberce Ona içimi olduğu gibi anlatmak, «kızıl saçlı> yı, Raifin mektublarmı, her şeyi, vel mesud olduğuna emin misin? Ken kolkola çıktık. Kalfanın taklidini yapaher şeyi!. Ama bunlaruı onu yalnızca dini iyi hissediyordun, bir şeyler bekler rak gülüp şakalaşmaya başladım ve onu üzeceğini biliyordum. Bsni karşısına a gi'r.iydin ve t i r gün her şeyin değişe da güldürmeye muvaffak oldum. lacak, gayet ciddî nasihatler verecek, ceğini tasavvur etmiştin. Bunu da RaŞimdi Celile teyzemi bekliyoruz. Her artik Ahmedlere gitmememi, yabancı ] iften, en çok ondan bekliyordun. Şimdi ç«y hazır. Evin içinde fırtınalardan evkadınlarla konuşmamamı, Osmanla Me ise yalnızca Meliha ve Osman var. Şim vel hissedilen o garib, ağır sessizliğe di Raif öldü, şimdi her şey değişti ve benzer bir sükunet var. Ev\'elce onu en lihayı rahat bırakmamı söyliyeeekti. mesud değilsin..., çok ben merak etmiştim. Sabırsızlıkla Onu yatıştirmak istiyerek: bekliyen bendim, şimdi onlar hep t e Cicim tekrar konuşmaya başlamıştı: Mesud muyum? Bilmiyorum ki Babanm ölümünden sonra benim lâşlı, sinirli yolunu gözleyoılar. Halbuii Cieim, kendi kendime bun/a soruyorum dedim. | için en mühim şey seni yetiştirmek, se ben kenâimi sakin, hattâ tiraz lâkayıd Sahi eskiden bahçsde g«zer, denite ı nin saadetin oldu. Bunu teınin etmek hissediyorum. Çünkü kafam başka dügider, hattâ Cinle beraber oynayıp koşa için elimden geleni yaptım. Ziten sen şüncelerin ateşile yanıyor. Çünkü sıkıgiderdim lıyorum, sıkıhyorum ve çok .bedbahtım. şurken yüzünde hep «aman yaşamak ne olmasan dayanamaz, ölür güzel!» diyen bir mana vardı. Daha Baban o çok başka, onu unutamam. Bir tmdadıma Raifi çağırmak, bağırmak istiyorum. Ama Raif şimdi ne kadar u zakiarda!. Allahım onu hatıılamak, onu eskisi gibi sevmek, ona güvenmek isterdim. Halbuki gözlerimin önünde yalnaz Osman, onun çakır gözleri, onun güneşten tunçlaşmış kumral kuvvetli başı... ve sonra ellerimi yüzüme kapayıp ağlıyorum, ağlıyorum.» XV Sedad Kemal ne zamandanberi öyle bir a§ağı bir yukan yürüdüğünü bilmiyordu. içinde acele etmesi, oradan oraya giderek kıpırdaması, birşeyler yapması icab ediyonnuş gibi garib, rahatsız edici bir his vardı. Belki bir hafta, hattâ daha uzun zamandanberi Cenanı görmemişti. Bir gün etekleri uçarak, genc ayduüık ytizü tebessümler içinde: Biliyor musunuz ne oldu?. Diye, bahçeden içeri rüzgâr gibi koşarak gireceğüü sanmış ve onu beklemişti. Halbuki kız gelmiyordu. Belki artık hiç de gelmiyecekti. Ajı boyah ev Mısırdan gelen misafirin telâşı içinde kapılannı sıkı sıkı yabancılara kapamış tı. Bazı akşamlar bahçeden gürültülü konuşmalar, uıce kahkahalar geliyor, kalfanın alışveriş için telâşla koşarak toprak yoldan geçip gittiği görülüyordu. Fakat ötekiler ne Hayriye Hanım, ne Meliha Hanım ortalarda yokrular ve Cenan tamamen görünmez ounuştu. Sedad Kemal hamağın yanındaki hasır masanın üzerinde bekleyen kitabına göz aüyor, yukarıda, çalışma odasmda yarıda bıraktığı yazılarını düşünüyor, birşeyler yapmak, bir karar vennek istlyordu (Arkatn var) I Adana, 10 (Telefonla) Antebin Nizib kazasında çiçek vakası görülmüştür. Sağlık Müdürlüğü derhal tedbirler almak üzere Nizîbe roerkezden doktorîar sevfcetmlştir. Adanadan da İki doktor cerbedilmiştir. hendisi Abdurrahman Durukaldan iB. FELF.1Ç zahat almış ve yapılmakta olan yeni lojman binalarını gezmiştir. Ramanda \^erilen teknik izahata göreRaman dağı strüktürünün altındaki petrol tabakası ümid edildifi kadar imtidad ettiği takdirde bu sahanın dünyanın bellibash petrol yataklarından birisini teçkil ettiği kat'î olarak ifade edilebüecektir. Bugün iki kuyudan asgarî 140 İngiltere Mısırdaki kuvvetlerinî ton petrol çekmek kabüdir. Petrol tabageri çekmiyor kasına inmiş olup yakmda istihsale başlayacak olan bu kuyudan da asgarî 70 Kahire, 10 (a.a.) (Reuter): İnton petrol çekilebilecegine inanılmaktagilterenin Kahire Bü>ük Elçisine vedır. kâlet etmekte olan Chapman AndSuad Hayri Urgüplü Kayseride dre\v, beyanatta bulunarak milletlexarası durum dolayısile İngüterenm de tezahüratla karşılandı Mısırdaki birliklerini geri çekr/ıeğe Kayseri 10 (Hususi) Bugün saat hszır bulunmadığını söylemiştir. 8 de Kayseri Valisi Nazım Günesenin Andrew, Mısır Başbakanı Nokraşi davetlisi olarak Ürgüpten ayrılan Suad Paşa ile görüştükten sonra bu beHayri Ürgüplü İncesuda biraz dinlenrciş ve Kayseriye doğnı yoluna devam yanatı vermiştir: Andrew, sözlerine devamla demişetnuştir. Öğleden evvel Kayseriye muvssalat eden eski Bakan, Ambar kö tir ki: « Batı devletleri Filistine karşı yünde 2 otobüs •« üç otomobil dolusu imli hareket etmek kararındadırKayserili tarafından karşılanmıştır. lar. İngiltere, Kont Bernadotte'un Havagazinden zehirlenenler taksim plânı gereğince iyi teşkilâtLâlelide, Azimkâr sokağında 93 numaralı lanmış bir Fiîistinde kuvveüi bir evda oturan Buhlye ve Hasene adlarmda İW Arab hükumetinin teessüs etmesini kadınla çocuklan Sevim İle Metin ve mlsaflrleri Nesrtn İle Hâdtye, patlıyan havagazi istemektedir.» bonısundan çıkan gazle lehirlenmişler ve tngiltere ile Mısır arasındaki rnüHaseld hastanesine kaldırılarai tedavl altına nasebatîerden bahseden Andrew, İ n alınmışlardır. gilterenin her türlü teklifi tetkike âmade oliuğunu ilâve etmiştir. Ezer İngiliz Mısır münasebetleri Sahibîni Arıyan D ö ş e n m l ş u f a k b l r TEŞEKKÜR Anî ölümile hepimizi derin acüara sokan. sevgüi aile büyüğv.müz İstanbul hhij^ Müzesi Mülaj Mütehassısı Halid Bakırın cenaze törenine gelen ve gerekse telgraf ve mektubla büyük a a mızı paylascn fcütün akraba ve dostlarınuza ayrı ayrı cevab vermeğe teessürümüz mâni olduğundan. teşekkürlerimizin iblâğma gazetenizin tavassutunu rica ederiz. Eşi: Münevver Bakır Kuı: Nedret Kut YAZLIK EV OTOMOBİÜ GARAJI b e r a b e r v e BU > B ey oğlu Ş ubem iz in ütfiı ÖLÜM Merhum Miralay Tahir Beyin reveesi, tabılc Anafartalar Gnıp Kumandam emekli Kurmay Albay Fe;,zi Önaym valldesi, emekü subay Nanuk Sanerin kayın valldasi, yedek subay Xamık Oraagın büyük kayınvalideri, Danüb Sıgorta Şirketi rcemurlîr;ndan İlham Sınerin büyükvalidesi salihatı nisvandan lkramiyeli Aile Cüzdanı sahipleri için hazırladığı Fevkalâde bir ikramiyedir. Çekiliş: Şubat 1949 Bayan AZİIVIE ÖNAY rahır.etl Rihmana kavnışmuştur. Cenazesl. trjgün öğle narnaz.r.ı mütea>ıb Beylerb^yi cartıi: şerlfindsn kaldırılarak Ku2g~annıktik;ı ?."akkaş kabristanına defnsdilçcektir. Cenacı Haktan kendisine rahmet ve geride bırattığı ailesi efradına sabırlar dileriz. Vapor Köprüden: 11.15. Y A P I ve K R E D î B AN K A S I