07 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
İKTİBASLAR "3T İsviçre gazefderinin Belediye bütçesi aleyhlmizdeki ıteşriyati tasdik edilmedi Son za.manla.rda batı İsviçre gazete bir çok teneke aletlerile gene Amerika lerinde, sık s\k, Türkiye aleyhinde yazı işgal elmiştir. Amerikahların çuval bilann çıkttğı görühnektedir. Hakikate çimi ceketleri, ancak aşık kemiklerinin hiç uymıyan, hattâ bir çok aşikâr ha üzerine kadar gelen pantalonl.irı oa kikatleri gizlemeye çalışan bu yazilar. kaışınızdadır. Sam Amcanın mallarını da, sistematik bir propaganda çeg.ıisi satmıyan bir tck dükkân ynkhır. O kasezmek kabildir, Aleyhiınizde deliöol'i dar ki, bunlar gelmeden evvel sanki meıı/i prtypagandada bulunan malum bir şey satmazlarmış zanned:;r:;ıniz. Aağızlar gibi, bunlar âa, mcmlekctimizi merikanın iktisadî istüâsı mcmleketi tanunıyanları kanaıracak, jakat bi;i hi. bir su baskını gibi kaplamıştır. Kütüblenlcri güldürecek bazı komik iddialar hanelerde gene Fransız klasıklerine ve la doludur. Diinkii posta ile gelen ıGa Sartre gibi, Duhamel gibi bugünkü zette de Lousoııne» isimü isviçre gaze j Fransız muharrirlerine raslamyorsa da tezinde thususi mıılıabirimizden. kay «Amber» ler, «Rebecca» lar ve oniarın dile ve 'Türkiyeden intıbalar: Tezad piç evlâdları bu eserleri yavaş yavaş lar> başlığını taşıyan bir yazı da aynı ikinci safa atmaktadır ki Alman kii'tü§ekilde bir üslubla yazümiftır. Bunu rünün kitabları da bu saftaki toziar arasında uyumaktadır. aynen iktibas ediyorv.z: iktisadî sahada Türkiye o derece 3aşkan Ismet Inönü, Türkiyenin Al Truraan'laşmıştır ki, insan kendisini lahtan sonra sahibidir. Ata biner, nu Washington'un bir müstemlekesinde tuk söyJer, anteşma imzalar, sefirleri zanneder. kabul eder; gazeteler onun bir yerden Umumiyetle yerli vasfı haiz olan Anbir yere gidişine veya deraeclerine bü karada şehrin fakirlerine mesken olayük yer verırler. Fakat, Ankarada bu rak kala kala minarelerle köpek kulü230 bin kişilik hükumet merkezinde beleri kalmıştır. Otomobiller, troleybüsbaş mevkii, ihtilâlden sonra Kafkasya ler, mağazalar baştan aşağı hep USA dan koğulmuş bir Beyaz Rus işgal eder. harflerile dolu. Hitit aslanlan, o yorgun Mesleki bakımdan aşçı, fakat görü taş vücudlerile, Atatürkün heykeUeri nüşü bakımından efendi olan bu adam, gibi, gara giden taksilere yol çösteren lokantasına da kendi ismini vermiştir: seyrüsefer memurunun da etrafııu çerKarpiç. Burası Ankaranın mümtaz sı çeveliyor. nıfım ve yabancılan kendisine çeken Alraan sanayii barajda hizmet görübir lokantadır. Karpiç eskiden Istanyor. Kalenin dibine bir göz atmak Eski bulda aşçılık ederdi. Fakat hükumet, kendisile beraber, onu da Istanbuldan Çağlar tarihinin açık sayfalarım okuAnkaraya naklettirmi} ve orada yerli mağa kâfidir. Tepenin üst başmda Mımüstahdeminle bir lokanta açtırmıştır. sırlılardan, Iranlılardan, Ynnanhlardan, Haçlılardan kalma Bir garbhmn, Ankarada kendi havasl Romahlardan ve işlemeli veya oymalı taşiar karm&kannı bulabileceği tck yer bir burasıdır. bir de diğer bir Beyaz Rus olaıı Ser şık bir araya toplanmış dunıyor. Her gelen, kendisinden evvelkinin nıabedgiy'in lokantası. lerini yıkmış ve onun yerine kendi Karpiç müşterilerinin kamını öğle taptığı tannlara bir mabed yapmış veyin 2 liıaya, akşama da 2,5 liraya do ya put dikmiştir. Ankarada teınel kayuruyor. Bunun için de, 31 arahk ge zılırken çıkan taşlar bizim müzelere lince, bütçesinde büyük bir açık oldu konulup üzerine etiket yapıştırılacak ğunu görüyor. O zaman, bütçesini Ma ve «el sürmek yasakür» yazı'.acak maliye Bakanlığına göndeıiyor. Maliye hiyette şeylerdir. Halbuki burada sadeBakanlığı da onu kârlı çıkaracak olan ce çocukların eğlencesi oluyor. Yakmbir çek imzalıyor. doğıınun en güzel eski eserlerine sahib Yemeklerde masalann üzerinde o olan Türkler vaktile toprakUnnı istüâ nun çıpbk kafasının, çah gibi kaşları edenlerin kartvizitlerinin hatırlatılmanın ve demir rengi gözlerinin dolaştı sından hoşlanmıyorlar. Onlar için hağ», müşterilerin arasında ipek göm yat 1923 ten sonra başhyor. Bu tarihten leğile gezindiği görülür. Komışmalar önce ne varsa hepsi onların kibîine bir peçeteden öbür peçeteye geçer, fa dokunuyor ve onları agırı bir ırk millikat en nihayet Karpiçin kulağına ka yetçiliğine sevkediyor. dar gider. Hattâ, söylendiğine güre, Türklerin servetleri ancak, «iyaset Karpiç, müstakbel bakanlarm uykusudenen dar kapıdan geçerek teşekkül nu bile kaçırmaktadır ve birdtmbire edebiliyor. Bir çok kişi servetierini, gözden düşme hâdiselerinde kuzu kı1944 e kadar memleketi kendi nüfuzzartmasile pilâv kokusu vardır. Bnba ları ve menfaatleri emrinde bulunduKarpiç, gözlerini süzerek bir masaya ran Almanların sayesinde yapmışlarbir porsiyon havyar, yahud jekı'ri bol dır. Bazıları da beraber ihtikâr yapmak bir tatlı getiıdi mi, bir siyasef adnmıve keselerini şişirmek için Amerikalı htn kapalı odasında bir şeyler hazırlaları bekliyorlar. Bu suretle, dışarıya nıyor demektir. Saray âdetlerini hakrom ihracile muvazene tesis edilnuş tırlatan bu iltifata mazhar olan kimse olacak. Fakat, bu azlığın dışmda kalan memnun ve mesrurdur. Bütün salondaTürkler fakir bir hayat sürüyorlar. ki bakışlann, birer ok gibi, kendi üZiraat Bankasındaki daktilo syda 100 zerine doğrulduğunu görür. Çünkü bu lira alıyor. Halbuki otelde bir oda iltifEtın, akıbeti üzerinde kıymetli negünde 10 lira, kirazın kilosu da 45 liüceleri olması muhtemeldir. Ankaranın bıından başka yemek ye radır. Usta işçi ayda 120 ll'a kazanıebilir iki. üç lokantası vardır ki onlar yor. Alelâde işçi de bunun ancak üçte iç yağı kuUanırlar. Bu yağ insanın birini alıyor. ikinci sınıf ••nemurun nylidesini tıkayıp kilidler. Altı kere ye lığı 250, birinci sınıf memurun ayhğı yiyip de dizanteriye uğramamanjn 500 liradır. Banka müdürü de 800 lira nkânı yoktur. Fakat, berekct veısin alıyor. Fakat bir ipek gömlek 40 lira, meyva bol ve sıhhatin bekçiliği va bir otomobil 1215 bin l i r ^ tiyatroda ıfesini bunlar görüyor. Portakallar bir kişilik yer 510 liradır. Kendiliklerindpn öyle ustaca soyul'iyorki kabuklan adcta bir çiçek teşkil diyor. Limon her yemeğe güzçl bir veriyor. Kiraz ve çilok, daha yaz aşında, olgunluktan, geçmiş lir hale eliyor... Sonra, Ameıikan konservelevar. Bunlar Ankara mağazalareneârenk muhafular halinde lizi dizi duruyorlar. Onların î.vek uL?nda da şampuanlar, na"vion <jiş fırıları, çikletler, tıraş bıçakları, lıu'âsa alay Amçrikan mah yer sirmştır. Biraz ilerideki vitrinleri de y^zı makınrleri, elektrik süpürçeleri ve daha Şehirde bir günlük hayat küçük hir servetö mal olurken köylerdeki haya* hemen hemen bedavadır. Meselâ Romalıların Jceşfettikleri sıcak sularile altı aya kalmadan romatizmamzdan kurtulabileceğiniz Haymanada banyo, masajcı ve doktor ücreti dahil olmak tizere, bir otel odası günde 4 liradır. Bu da isbat ediyor ki Ankarada hayat aşırı bir seviyededir. Esasen, birkaç cebde lüzumündan fazla servet toplanır da diğer tarafta lüzumundan fazla çıplak el uzanırsa daima böyle olur. Sehir SİYASET DÜNYASINDA haberleri Dünya ve İkinci Cihan Harbleri B sonunda dünya durumu Yazan CUMHLK.ıtl 28 Ocak 194» HEM NALINA MIHINA Kâzım Karabekir Fernand GIGON Deniryolları İdaresinin Edirne jilcpi, dün /.merikadan limanımıza gelmiştir. Şilep 1500 ton ithal malını boşalttıktan sonra Derinceye gidecek ve 724 ton mah da orada tx>i saltacaktır Edinıe şilcpi geldi ONU,KRALDAN BAŞKA SINI ,* SEVPIĞİ İÇİN YAKTILAR... S'tYAM SARAYININ ESRAR. DOLU İÇYÜZÜNÜ ANLATAN MUAZZAM ROMAN >•• 'Y£GİN09ALI ! DABKOVİÇ VE ŞKÎ. i Vapur Acentasından İlân: • Yeni inşa edilmiş, modern vapurla' riıe kuzey Avrupa ve Yakındoğu mera\ loketleri ve İstanbulİzmir arasında, on beş günde bir, muntazam seferler tesis etrniş olan, merkezi Helsinborg'da buiunan, büyük İsveç TRANSMARİN Vapur Ancnim Şirketi, geçen seneden itibaren, tarifesine Hamburg ve Bremon Alman liınanlarını dahi ithal etmiş olcluğundan, gemileri işbu limanlara uğrumaktadır. 1 TRANSMARİN vapur kumpanyası I Almanyada. muavenete şiddetle muhtac birçok kimselerin, ve oradaki akraba, taallukat, dostlar ve iş mensublarma, berayi insaniyet iaşe koli'.eri göndermeğe amade, Türkiyede hayli zutların mevcud bulunduğunıı teamüj cderek, bu hayır eserini imkân dairesinde kolaylaştırmak maksadile. hiçbiı nıasraf veya nakliye ücreti almadan, bu gibi yardırn kolilerinin sevkiyatını üıe:ine aldığını, bize bildrimiş bulunmaktadır. Bu insaniyetper\'er teklifin. pek tabiî o'.arak, ancak yardım ve iane surrtile gönderilecek kolilere şami] olduğu, ve ticaret maksadile, ihracatçı firmalar tarafmdan sevkedilecek paketlere tstbik edilmiyeceğini bildiririz. Paketlerin adedi mahdud değildir, ancar her kolinin sıkleti, gayrisafî olar>.k J0 kiloj'u geçmiyecektir. Fazla tafsilât için İstanbul, Gala's Tophane, Frank Han kat 3 te (P.K. 1360 Telefon 44708) ki vapur acentamıza müracaat edilmesini rica ederiz. Birinci Cihan Har hanın üçüncü bl bi de Avrupa dev>?.rbden kurtulmasiı letlerinln kolonileri, gene Amerikan ideBelediye bütçesini tasdik ettirmek yarı kolonileri payal ve idealistlerinin maksadile iki aydanberi Ankarada bu l a ş a m a m a l a mi'cahale ve hima lunan Belediye muhasebecisi Nihad Yal rından çıkmıştı. O yesine kalıyor. kut dün sabah şehrimize dönmüştür. da dünyanın taksimi davasıydı. Bu defa Amerikan devlet adamlarımanlık daha ziyade eserlerden ve işMuhasebeci, beraberinde Belediyenin 948 Rusyanın Almanlara, Almanyanın A lerden alınan vasıflardır. Tarih çok nın tehlikeyi daha yakın gördüklerine, senesi bütçesini de geri getirmiştir. Bu merikan yardımile Ingiliz ve Fransızgörmüş geçirmiş huysuz ve kıskanc bir tedbirlerini daha müessir bir üslubda bütçeden ilköğretim kadrosuna aid sar lara yenilmesi, bu arada Habsburg ve deliller ihtiyardır. Demagojileri, palavraları, hazırladıklarına inandıracak fiyat çıkarılarak yeni bir bütçe tanzinı Osmanh imparatorluklarının dağılması milletlerin gösterişleri, yalancı pehlivanlıklan hiç çoktur. Amerikan milleti, ediiecektir. Şubatın birinden itiba.en bölüşülecek parçaları hem büyülttü sevmez. Insanlarm hayatta iken yüzü hürriyetini ve dünya sulhunu filî olailkokul öğretmenlerinin maaşları rauva hem çoğalttı. Paylaşılacak ganimeüer ne söylenmiyecek, kusurlarım insafsız rak korumağa henüz vakit varken kazenei umumiyeden ödenecektir. Maliye umudları aştı. Zaferin büyüklüğü, ko ca sayar döker, hakkedilmiyen şöhret rar veridikten sonra kendilerine minBakanlığı, buna mukabil arazi vergısi nulacak miraslann bolluğu gözleri ka leri siler, bir vakitler dillere destan netle iltihak edecek diğer hür devletleni. müskirat satışından Belediyelere ve rarttı; yağmacıhk iştahları kabarttı, olan adları, sanları unutturur. Hakikî rin de fedakârlıklarile sulhun kurtularilen hisseyi taleb etmekte. ayrıca Be kıskanchkları azdırdı. Milletlerin hak dâhilerin, kahramanların payelerini d bileceğine güvenilebilir. lediye ve Özel İdare bütçe açığı için her ve hürriyetleri, kendi kendilerini ida ölümlerinden sonra verir. Fakat açıkça söylemek yerindedir ki sene vermekte olduğu 56 milyon lira releri diye harb sonlarında vâd ve ilân Zaten medeniyet tarihinin Svdüğü vı bu defa hem vakit çok dardır, hem de lık yardınu yapmak istememektedir. Bu edilen sulh prensiplerini unutturdu. milletlerin övündüğü büyük eserlerin sulhun korunması ve dünyanın kurtadurum gene Belediye bütçesini müşkü Zaten ayarsız olan devletler mu' çoğu dâhilerin icadları olmaktan ziya rılması, geçen defakinden daha çetin, vaziyete sokacaktır. Keyfiyet Şehir Mec zenesi büsbütün bozuldu. Sulhlara, in de insanlık denilen milletler camiasımn daha güçtür. Çünkü; Birinci Cihan lisinde görüşülecektir. sanhğın saadeti, milletlerin emniyet ve birbirine eklenen, birbirini tamamlıyan harbinden sonra korunacak olan Avselâmeti fikirleri değil; ganimetlerin pay bilgilerinin ve tecrübelerinin mahsu rupa sulhuydu; }imdi kurtulacak olan Millî Eğitim Bâkanı dün geldi ve gitti laşılması, ve esir milletlerin kalkına lüdür. bütün dünyanın hürriyetidir. Birinci Millî Eğitim Bakam Reşad Şemseddin Si maması gibi hasis ve haris düşünceler Cihan Harbinin sonunda Ingiltere daha insanlığın asırlardanberi biriktirdiği rer dün sabah Ankaradan şehrimize gelmiştir. Bakan, kendisile görüşen bir arkadaşımıza. hâkim oldu. Milletler Cemiyetinde ol bilgilere ve geçirdiği tecrübelere, tari kuvvetli, daha bütündü. Imparatorluk hususî işleri için geldiğinl Böylemiştir. Resad sun, devletlerin hak eşitliği, toprakları hin derslerine iltifat etmiyerek, dâhi canlı ve ayaktaydı. Yaşayışı, ticareti Şemseddin Sirer. dün akşam Ankaraya dön nın ve halkımn emniyeti sağlam ve gü yane eserler yaratmak, cihana ün sal yerinde, parası kuvvetliydi. müştür. ,'enilir esaslara bağlanmadı. Büyüklerin mak, şan ve şeref kazanmak hevesile, Fransarun ekonomik ve sosyal bünViiâyet yönetim heyeti başkanlığı menfaatleri ve ihtiraslan eskisi gibi milletin ihtiyacı, lüztunun derecesi, muŞimdiye kadar Vilâyet yönetim heyeti baş meşru haklar sayıldı. Milletler Cemi hitin şartları, zamanın ruhu, eldeki va yesi bu derece hırpalanmamıstı. kanlığını yapan eski Valilerden Faiz, yaş Almanya mağlubdu, fakat harab, bit/eti de küçük devletlerin asıl tabii sıta ve imkânların kudreti ve tahamhaddini doldurduğundan emekliye a>Til kin ve parçalanmış değildi. Italya kayerine, esasen bu vazifenin kadrosunda bu haklarını ve varhklarını koruyacak mülü hesablanmadan yapılan ölçüsüz lunan umumî müfettişlik başmüşavirlerinden müessir ve müşterek bür vasıta ile teç ve akıl aşırı işler daima ve her yerde rıgıktı, fakat canlı ve ayaktaydı. Rusya ihtilâlciydi, fakat içte teşkilâEdib tayin edilmiş ve vazifesine başlamıştır. hiz edilmediği için hak gene zorun em yanlıştır. Hatalar da daima ve her yerHazine Umum Müdürü dün de rinde ve keyfinde kaldı. Sulhlarla be de mutlaka zararlı neticeler verir. Dev tile, dışta müdafaa tertibatile mesgulhareket edemedi raber harblerin tohumlan da bol bol let adamlarının gaflet ve hatalannın dü. Teçhizatsız ve zayıftı. Hazine Umum Müdürü Said Ergün, İngiliz ekilmiş oldu. O tarihlerde insanlığın ta cezasını kendilerinden ziyade milletleri Polonya, Çekoslovakya, Avusturya, tayyaresinin Avrupadaki hava muhalefeti do lihini idare eden bir düzine adaımn çeker, zararlanru nesiller ve nesiller Macaristan, Yugoslavya, Rumanya diye Uyısile gelememesi yüzünden dün de Longaflet ve ihtirası yüzünden insanlık da öder. Yapılan iyilikler ekseriya mem sulhun jartlarını ve sosyal niramı kodraya hareket edememiştir. leket içinde kalır da fenalıklar devletin ruyacak bir takım devletler ve kuvvetAlâkalılar. uçağın bugün 13 te gelerek Lon çok geçmeden belâsını buldu. Merhum Kâzım Karabekirle beraber, draya bareket edeceğini söylemektedirler. Eğer devletlerin o günkü durumuna, nüfuz ve kudret sahası nisbetinde ar ler vardı. 6 ncı Büyük Millet Meclisinde IstanbuJaponya diye de bir devlet anıkrdı. Edebiyat Fakültesinin şiir festivali milletlerin o zamanki ihtiyacına ve in tar, hududlan aşar, bütün insanlığı salu temsil etmek şerefine nail olduğum Şimdi bunların yalnız adı i;itiliyor. rar ve sarsar. sanlığın o devirdeki zihniyetine, pek yapıldı Filistin, Hindistan, Indonezya, Yuna senelerde, Birinci Inönü zaferi hakkınEdebiyat Fakültesi Talebe Cemiyeti tarafın uygun ve mülâyim gelen Wüson prenBirinci Cihan Harbinin sulhlarını yada yazdıgun bir yazıda, bu savaşın isdan hazırlanan «şiir festivali» dün saat 15.30 iipleri sulhlara hâkim olsaydı; ve eğer nistan karışıkhkları yoktu. pan devlet adamlarının hatalan, Millettiklâl harbimizBi temel zaferlerinden da Eminönü Halkevi salonunda seçkin bir Amerika Birleşik Devletleri faal bir ler Cemiyetini »akat kararlara sevkeden Dünya bu derece yıkılmamış ve mil ilki olduğunu kaydetmiştim. Kahmetli, dinleyici kütlesi huzurunda yapılmıştır. Toplantıyı kısa bir hitabe ile açan cemiyet taş üye, nâzım bir faktör olarak Milleter büyük devletler murhhaslannın gaf yonlarca halk yurdlarından kovnılma bu yazım münasebetile bana şöyle bir kanı, merhum Kâzım Karabekirin hatıras.m emiyetinde kalsaydı, zamanla haksız leti, Alman Führerinin cahil ve hesab mıs, açlık, çıplaklık, hastalık, ölüm, sitemde bulunmuştu: tsziz maksadile toplantıda bulunanları üç ıklar düzeltilir; gizli rekabetler önle sız akıncılığı, Italyan Duçesinin mille bir salgın gibi etrafı sarmanuştı. ' istiklâl harbinin ilk zaferi 10 ocak dakikahk bir lhtiram vakfesine davet etmiş nir, kanlı maceralara cüret ve imkân tinin kudret ve tahammülü ajan cihanZiraat, sanat, ticaret bu kadar harab tir. Bundan sonra Kemal Demirel, «şiir fes1921 de kazanılan Birinci Inönü zaferi tivali» nin manasını belirten bir konuşma verilmez; insanlığın başına da Ikinci girlik ihtirası megalomanisi hem mem olmamıs, istihsal kaynaklan bu derece değil; 29 eylul 7 kasım 1820 de kazaCihan Harbi felâketi getirilmiyebilirdi. leketlerini ve milletlerini perişan etti, örselenmemiş, yaşamak bu kadar zoryapmıştır. nılan şark cephesi zaferleridir. AskerFestivalde eski re yeni ılirler okunmuş Vakıâ olmamış hâdiseleri, eğer ol hem de bütün insanlığı felâkete sürük laşmamıg, daralraamış ve bu derece a likle ilgili ve harb tarihimizi bilen bir ve Cevdet Perin, Mehmed KapUn, Burha saylardı diye bir hakikatmis gibi müta ledi. Birinci Cihan Harbile ikincisi ara jağı düşmemişti. muharrir olduğunuz halde, neden haneddin Batumandan teşekkül eden jüri taraHalkın çoğu toprağına, sermayesine, kikati değiştiriyorsunuı? fından, iyi okuyanlara mükâfatlar verilmiş lea ederek, müsbet hükümler ve neti sında geçen iyi niyetli ve iyi görüşlü tir. Yahya Kemal Beyatlının Deniz manzu celer çıkarmağa çalışmak sonsuz tah devlet adamlarının için için yandığı zanaatine, işine sahibdi. Sermayesiz ve Aziz dostumun müteessir olduğunu meslni çok güzel okuyan tngiliz Filolojisi ta minlere, nihayetsiz münakaşalara yol hissedilen harb ateşini söndürmek ve ijsiz kalanlarm hem sayısı az, hem de anladım ve kendisine dedim ki: lebelerinden Nuran Kinay, jüri tarafından açabilir ,hattâ eski sofistlerüı skolâstik gözle görülmeğe başlıyan faciaları ön ia bulmak ve yaşıyabilmek ümidleri, istiklâl harbinin ilk zaferini, e birinci seçilmijtir. tasavvurlan ve tasdikleri» gibi lü lemek için sarfettikleri gayretlerin, si imkânları daha geniş, daha yakındı. O karanlık günlerde, sarkta sizin kazanBelçikaya cin ihrac ettik zumsuz ve faydasız da sarulabilir. lâhsızlanma, saldırmazlık, tecavüzün zaman da Amerika Hoower'in başkandığınızı biliyorum. Tarihî hakikatleri fmal ettiğımiz içkilere son günlerde hatarifi, Kellog Brian paktı, Balkan, Fakat felsefe, ahlâk, hukuk, politika lığuıdaki teşkjlâtla Avrupanın yardımı değistirmek ve hakkınızl inkâr etmek ricden yapılan talebler artmaktadır. Belı,İKa fırmalarının müteaddid müracaatinden tonra gibi amprik "ohnaktarr kurtulamiyan Sâdabad paktlan, karışmazlık, Münich na yetişmiş ve kalkındırmaya da mu fikrinde değilim. Ben garb cephesinde Tckel idaresi bu memlektte 1200 litre «cin» nazarî ilimlerjn hakfeat, fayüet, adalet, anülâkatları vesaire vesaire gibi tedbir vaffak olmuştu. Bir de, hür çalısma nikazanılan ilk zaferin Birinci Inönü »•ihrac etmiştir. hürriyet diye insanlığa telkin ettiği bü lerin hiç biri harbe raâni olamadı ve zamının, sermayenin liberal, ekonomik, feri olduğunu söylemek istedim. Bir Yüksek Denizcilik Okulu yük prensif>ler, yüksek idealler, hep olamazdı. Çünkü harb ifritinin mik serbest ticaret ve kazancm aleyhtar daha bu mevzuda yazı yazarken ilk zatalebesinin tatbikatı böyle faraziyelerle tertib edilen tezle robları sulh muahedelerinin maddele ları ne bugünkü kadar çok, ne bu ferin şark cephesinde kazanıldıgutı beYüksek Denizcilik Okulu üçüncü sınıf ta rin, antitezlerm münakasa ve mukayese rine bilerek ve istenerek ekilmişti. günkü gibi organize, ne de bir elden lirtirim. lebeleri subat ayında istanbul vapurile seJünkü Milletler Cemiyeti sakat doğ idare olunuyorlardı. Taktik, tempo, a>ahat edeceklerdir. Talebeler vapurun mü • leri neticesinde akıl, zekâ ve mantıNankör politika hayatına ahldıktan rettebatı imiş gibi vazife görecekler, böylece ğın diyalektik ve münazara yollarile mujtu, yanlıj işlere alet edilmişti. A ğızbirliği de etmij değillerdl. O devrin sonra, uğradığı tarizler ve lıaksulıklarmeslekl bilgilerini tatbikî sahada gelistinniş bulduğu umumî kaideler, normlardır. merika Birleşik Devletlerinin o günkü eski, yeni büyük, küçük bütün devlet dan müteessir olduğunu bildiğim kahclacaklardır. Devletin eski hukuk dilindeki tarifi mesulleri, Avrupa işlerine karışmaktan eri tek bir istisnasile, sosyal, ekono raman kumandan, bu sözlerime mcmMeşhur bir yankesici yakalandı miiphem ve nazariydi. Fakat devletle çekinmişler, Milletler Cemiyetinin zâu mik, politik mevcud nizamın devamına nun ounujtu. Meshur yankesici ve kaldırımcılardan Or rin kuruluşları itibarile değilse bile na sebeb olmuşlar ve nihayet yıkılma ve korunmasına taraftardılar. dulu Rasım Şen, arkadaşı Faikle Atabek ma •çünkü sun'î ve uydurma devletler sına seyirci kalmışlardı. Kurulan «ulhu baltalamasından ve Politika hayatı hakikaten nankördür, fazasından 500 lira kıymetinde kumaş çalıp oktur yaşayışlan ve işlemleri (foHabeşistanın, Çinin, Mançurinin, Ar cihanın kurulmu} nlzamını değiştirme hattâ soysuzdur. Dün yapılan büyük kaçarlarken, suçüstü yakalanrmşlardır. Sahcının ölüsünü yol üstünde bıra letions) bakımından ekonomüc ve sos navudluğun müstevlilere peşkeş çekil sinden hiç değilse sulhun ilk on se hizmetleri çabucak unutur. Ekseriya •al varlıklara organik (uzvî) realiteler mesi küçük ve zayıf devletlerin uğra nesi içinde çekinilecek, ürkülecek mügünün havasına, halin rüzgârına nyar. kanlar hakkında takibata girişildi ılduğu kabul edilmiş gibidir. Zamanla yacakları akıbetlerin kanlı mukadde cadil ve silâhlı, müessir bir kuvvet Kâzım Karabekirin hayatında, politiYenikapı tren köprüsü altmda ayakk?.bı yoktu. Bir iki devlet istisna edilirse hiç kanın bu nahos cilvclerini görürüz. O tagı satarken düşüp ölen Memiş Kiremidin îkonomi müspetleşti, gerçekleşti. Sos meleriydi. ölusunun aeklz saat yol ortasında kalmasına foloji de o yoldadır. Devlet hayatı ve Büyük devletler, ve Milletler Cemi bir milletin bağımsızlığına, hattâ varsebeb olan Aksaray karakolu komiser maa idaresinin de günün birinde, kat'î düs yeti, silâhlı tecavüzleri ve mütecavizle lığına bugünkü kadar alent ve perva 1939 da istanbul mebusu olarak tekrar politika hayatına girdiği zaman, menvinlerinden Yusuf ve diğer polis memurlan turlara bağlanması beklenilebilir. Sosri pak.tın (Covenant) en pasifik ve sız kasdedilmemişti. O, ilk devirlerrle sub bulunduğu partinin müfritleri tahakkında Savcıhkça takibata geçilmiştir. Hâal bazı ideolojilerin devletleri hattâ dıseye Savcı yardımcılarından Tevfik Kent plâtonik maddelerile okjar gibi protes istüâ tehdidleri, harb tehlikeleri günün rafından büyük bir hücuma uğramıştL ütün insanlığı hususî gayelerinin «art to ederken ikinci Cihan Harbini de el meselesi olacak kadar yakın değildi. elkoymustur. Bir parti grupu içtimaında, ona neler Cihanın bugünkü bu düşük ve düş söylenmemişti. Hattâ müfritler, onun Hapishanedeki cinayetin muhakeme arına zorla uydurarak nizamlamak is lerile hazırlıyorlardı. Birinci Cihan edüıleri de malumdur. Deri veya geri Harbinin sulhlarına Wilson prensipleri kün durumuna; tehlikenin yakınlığı, Cumhuriyet Halk Partisinden çıkarılıp sine başlandı elâkkilerüı ve ideolojilerin dışında da, hâkim olamadı. «Milletler arasmda is korunma vasıtalarınm kıtlığı ve uzakatılmasını bile istemişlerdi. Gene poliBundan 8 ay evvel tstanbul Cezaevinde arihteki olaylardan, milletlerin hayabir cinayet olmuş ve Abbas Çetinkaya adında birliğini geliştirmek, emniyet ve sulhu ığı, tedbirlerin gecikmesi endişesi de tikanın acayib cilvelerinden biri olarak 30 seneye mahkum bir katil, gene katil su ından, hukuk düsturlanndan ekonomi sağlamak» maksadile kurulan Milletler eklenirse halin vahametini gizlemeğe aynı müfritler, sekizinci devrede onu çundan Cezaevinde yatmakta olan İboyu bl e sosyoloji prensiplerinden alınmış ve Cemiyeti de ne emniyet ve sulhu te kimse cesaret edemez. Büyük Millet Meclisi başkanlığına seççEfclıyarak öldürmüstü. Katil Abbas Çetin jolitika adamlanna isabetli kararlar min edebildi, ne de harbi önliyebildi.. kaya, idam talebile Birinci Ağırceza MahkeKarşılıklı cephelerdeki politik sistem! tiler. mesine verilmis ve muhakemesine dün baş almanın, hayırlı hizmetler görmenin ve ikinci Cihan Harbi de Avrupalıların lerin, metodların aynlığı ve aykırıhğı en az hata ile iş yapmanın yollarım gös lanılmıştır/ ılbirliğile hazırlanmış oldu. Harb yıl da taraflardan birinin hazırlanmadan Bir millî kahraman olarak tarilıimîze teren, usullerini öğreten devlet idaresi larca herkese meydan okudu; çelik baskına uğramasına çok elverişlidir. geçen Kâzım Karabekirin vakitsiz ölücaideleri vardır. Amme sağduyus'.ınun ( KÜÇUK HABERLER ) kabul ettiği, hattâ iş başındakilerine mihverini kurdu; zaten aurada burada Çünkü taraflardan birinin kararlan, münü bir miliî matem sayaıım. yangınlar çıkarmıştı. Nihayet bir ko hazırlıklan gizli, niyetleri maskeli, haOnun Karsta yıktırdığı bir Rus anıb :atbikıru bir vicdan borcu yapbğı bu • * • HER sene büyük bir alâka toplıyan idor bahanesile dünyayı yakü ve yık reketleri âni; öbürünün ise niyetleri vardır. Bunun yerine Kâzım Karabekiîaidelere göre devlet ldaresi, akıl ve Elâzığ folklor gecesi bu yıl, mahallinden ı. aşikâr. tedbirleri meydanda, kararları rin bir heykeli dikilmesini teklif edehususî surette davet edilen saz ve ses sa lilginhı yardımile, ihtimallerin mukaBu harbin sulhlarına da Atlantik Be kademeli, münakaşalı ve alenidir. rim. Onun kurtardığı bütün şark lopnatkârlarınm iştirakile, Tafcsim Belediye Gs esesi, ve neticelerinin tahmini sanatıDiğer taraftan da, anlaşma ve uzlaş raklarımızda yaşıyan vatansever. vefazinosu çalonlarında, önümüzdeki cuma ge lır. Sermayesi bilgiden, tecrübeden, yannamesinin hâkim olacağı ilân edildi. Wilson'un 14 prensipine Roosevelt ma konferanslan sistematik bir tarzda kâr, kadirşinas yurddaşların himmclile cesi yap.lacaktır. eragat ve faziletten ve bilhassa mille* İSVİÇRE Elçisi M. Camille Gorg« dün de 4 hürriyetini ekledi. Milletler Cemi mütemadiyen akamete uğratılmakta. böyle bir abidenin dikileceğine eminim. n sevgi ve güveninden ibaret olan bu Ankaradan şehrimize gelmiştir. Elçi, İstaneti yerine, Birleşmiş Milletler teşkilâ tehlikeli olaylar sıklaşünlmakta, geşerefli, fakat nazik ve tehlikeli sanatın bulda cumartesi gününe kadar kalacaktır. • ÜNIVERSİTE muhitinde Türk musikl gafletlere ve hatalara asla tahammülü tı kuruldu. Mütarekeler yapıldı. Fakat nişletilmekte, sinirler durmadan tahrik sulh bir türlü tamamlanamadı. edilerek uyuşturulmakta ve endişeler sini tanıtmak, yaymak ve bu arada îstidadlı •oktur. gencleri meydana çıkarmak maksadile ve Reis Truman'la, Hariciye Vekili Mar rttırılmaktadır. Halbuki böyle sıkışık doğru çıkabileceğini tahmin ediyoı Hukuk Fakültesinin teşebbüsile Edebiyat FaDehâ, her ianiye nasib olmıyan pek shall sulhu koruma, milletleri kalkın ve dar vaziyetlerde zaman unsurunun Devlet başkanlığı seçimi de, Amerikültesi talebelerinden Hüsameddin Kaya tara ladir bir nimettir. Hiç bir kimse dâhi dırma doktrin ve plânlarını kongreleri lehte olması muvaffakıyetin amillerinkan idaresini iç ve dış işlerde uzun fından, 3 subat salı günü saat 15 te Marden sayılır. Amerikan kongresinin mü müddet gevşeten, aksatan, hendıkape mara Lokalinde bir konser verilecektir. Ay Imadığı için aytblanamıyacağı gibi ne kabul ettirmeğe çahşıyorlar. Demek ki ikinci Cihan Harbinin zakere usulleri, ve karar alma metod eden usullere ve geleneklere bağl'dır. rıca gene aynı fakülte talebelerinden Celâl levlet ve hükumît başlarında bulunanŞen tarafından mikrofon skeçîeri yapı'a ann da behemehal dâhi olmalan; ve sulhlannın milletlerin hak ve hürriyet lan, gelenek icabı olarak uzun zamana Aksi olacak o da bu yıla tesadüi etcaktır. ıerhalde ve her ne pahasma olursa ol ırensipleri dairesinde yapılabilmesi, muhtacdır. Temsilciler Meclisi, Dış Iş mektedir. Kapıya dayanan tehlikeler • İSTANBUL Tüccar Derneği yıllık kon run dâhilik ve kahramanlık yapmaları milletlerin tecavüzden korunabilmesi, ler komisyonu reisi Mr. Charles Eaton, karşısmda geç olsun da güç olmasın gTesi, bugün saat 16"da Galatadaki YoJcu art değildir. Esasen dâhilik ve kahra insanların insanca yaşıyabilmesi ve ci Marshall plânmın ancak temmuz ayına demeğe dil varmıyor. Salonu Lokantasmda yapılacaktır. Muhasebeci Ankaradan döndü yeni bir bütçe tanzim edilecek SUKRÜ KAYA O stiklâl harbi kahramanlarından birini daha, ecel vakitsiz ahp götürdü. Vakitsiz diyorum. Çünkü Kâzım Karabekir, 66 yaşında, zinde, sıhhatli ve adeta gene bir insandı. Kâzım Karabekir, Millî Türk Talebe Birliği başkanının taziyet meklubunda söylediği gibi, .Büyük milletinıize has bütün yüksek değer ve vasıflan şahsmda toplayan bir millî kahraman» idi. O, Birinci Dünya Harbi sonunda düşman işgalinden kurtardığı doğu topraklanmızı koruyan kuvvetlerimizin kumandanı iken Mütareke devrinin karanhk günleri baslamıştı. Atatürk Samsuna ayak basüktan sonra, Erzuruma gidince Kâzım Karabekir tereddüdsüz onunla işbirliği yapan kumandanlaıımızdan biri ve belki de biıincisl olmujtur. 23 nisan 1920 de Büyük MilletMec lisi açıldıktan sonra millî mücadcle. artık bir istiklâl harbi şeklini almışU Her tarmftan düşmanlarla çevrilmiş biı memleketin, arkasını emniyetle dayayacak bir cephe olmadığı takdird», harbden muzaffer çıkmasına imkâı» yoktu. Şark cephemizin öte tarafmda, o zamanki menfaatleri icabı bize dost olan, daha doğrusu dost görünen Sovyet Rusya vardı. Fakat araya Ermeni hükumeti girmişti. Ermeniler de bize karşı düsmanhk gösteriyorlardı. Kâzım Karabekirin kumandasındaki şark ordıunuz, bu düşmanı ortadan kaldırmak üzere taarruza geçti; kumandanının yüksek sevk ve idaresi, subay ve askerlerinin kahramanlığı sayesinde seri bir hamle yaparak 29 eylul 1920 de Sankamifi, 20 ekimde Karsı kurtardı ve 7 kasunda da Gümrüye girdi. Ermeni ordusunun belkemiği kırılmışh. 23 aralık gecesi Gümrü andlaşması imzalandı. Bu, istiklâl harbimizin ilk zaferi idi. Şark ordusu, 1921 subaünda Gürcistana karşı da taarruza geçerek 23 jubatta Ardahanı ve arkasından Artvini kurtardı. Bu zaferlerin istiklâl harbüniz üzerinde maddî ve manevi büyük tesirleri oldu. İane hastalığı Gece gündüz, ellerimi açıp AUaha yalvarıyorum: Sen, bu mUîeti iane hastahğından kurtar, Yarabbi! diye. İanesiz geçinen bir tek teşekkül gö~ sem, günlerce kapı kapı dolaşmağı göze alacağım, o teşekkülün reisini de, azalarını da alınlarmdan öpeceğim. Susuz değirmen dönmez, bunu ben de biliyorum. Hattâ taşıma su ile de dönmez. Ama biz, değirmenlerimizi bu türlü döndürmeğe uğraşıyoruz. Ha'ydi onr da razıyız. Yalnız, sujumuzu taşıyacak sakaları seçmesini bilmiyoruz. Benim hoşuma gitmiyen cihet bu. *** Açık konuşalırn, ufacık tefecik cemiyetleri yaşatmak isterken, büyük Türk cemiyetinin bağrında derin yaralar, bir sıracalar açnıakta olduğumuzu görenüyoruz. Türlü isimler altında faaliyet sarfeden hayır cemiyetlerinin büyük hir şerre alet olduklarmı görmenin zamanı gelmiş de geçmişür bile. , Nerede, boynuna bir rozet sepeti asılmış, eline bir kumbara verümiş çocuk görsem, gözümün önüne hücra bir semtte bir bekâr odası, taş dehlizlerinde kof akisler öten, hanlarda şüpheli yazıhaneler, gazino kılıklı meyhanelerde, FİATl: 250 HURUS TÜRkİYE YAVINEVİ • P L' V Ü K F İ L M İ N • B t; V II K R O M A N I lÜMİTZıEIt Bu eşsiz filmi görmeden evvel mutıaka romanı okuyun. Zevkini % 100 tatmış olacaksınız. Heı kitaDcida var. 7ENİ KİTAB YURDD, Bankalar caddesi 25 Ankara çarpık ağızlarından salyalarını akıta akıta yilışan sarhoşlar gelir. Belli belirsiz günlerde, boyunlarına roze' sepeti asılan, ellerine birer kumbara verilen masum yavrucakları, para denilen cazib ifritin nerelere kadar sürükliyebileceğini bir an için düşünelim. Yanıbaşlarma birer muhafız katmadığımıza göre, iane toplamağa memur çocuklarımızın çalmadıkları kapı, girmedikleri köşe bucak yok. Bu kapıiaıın ardında tuzaldar da gizli olabileceğini, bu kuytu köşe bucaklarda, boynu sepetli yavruları yutmaja hazır aç kurdlar da bulunabileceğini düşünmek vazifesi, galiba onlara değil. bize düşer. Türk cemiyetine açtığımız ikinci yarn. çocuklarımızı, kapı kapı, sokak sokak ^claştırıp arsızlığa, yüzsüzlüğe, yılışıklığa alıştırmamızdır. Önüne gelen kaptyı çaitp rasgelenin karçısında dikilip kııtu^unu şıngırdatarak, yahud elindeki bi. Yazan: Hamdi Yaroğlu let destesini uzatarak yüzünde yalancı tebessümlerle sırnaşan çocuğun körpe ruhunu, paranın, tabasbusun, riyanm zehrile aşındırmağa hakkımız yoktur. . Çocuklarını bize emanet eden cemiyete karşı da, memleketi eline tesüm edeceğimiz nesle karşı da, vatana ihanetle ancak ölçülebilir azaıtfette bir gür.ah işlediğimizi, galiba iş işten geçtikten sonra anhyacağız. Son günlerde pek iptizale uğrıyan e?ya piyangoları, çacuklarımızı bir kere daha sokaklara düşürdü. Memlekette iane toplayacak, bilet satacak yaşlı baçlı adam kalmamiş gibi çocukl?rın seferber^. ^cdiUaesi, masum yüzierın szi ifâdesirii kötüye kullanmak, ince hisleri tahrik ederek faydalanmak gibi bir şey oluyor. Unutmıyalım ki, bu ince hislilerin arasmda kalın hisliler de çoktur. Bu sevdadan vazgeçsek iyi olacak! Dağın doğurduğu fare Bir acayib merakımiz vardır: Neşriyat ve propaganda serviri kurmak. Benim de bir acayib merakım vardır: Bu neşriyat ve propaganda servislerinin ne iş gördüklerini kendi kendine sormak. Ne neşrederler, neyin propagandasını kime yaparlar, belli değildir. Son zanıanlarda galiba bir parça azaldı. Lâkin bana öyle geliyor ki, bu servislerden çoğunun yaptığı iş, kâğıdm ateş pahasma olduğu şu sırada, birinci hamur kâğıda, okuyucusu ve anlayıcısı olmıyan bir takım mecmualar basıp vakit ve nakid ziyan ejmekten ibaret. Resmî bir dairenin vazifesi, yaptığı isleri etrafa ilân edip övünmek midir, I yoksa o işleri yapmakla iktifa etmek midir, İş mefhumumlan artakalan şeyler, tavuğun yumurtladıktan sonra gıGEklamasına benzer. *** istanbul Ticaret Odasının bir mecrra. ası vardır. Ayda bir çıkar. Dediğını ne. viden kuru gürültü değüdir. Arasıra, «hayali cihan değer geçmiş zaman> ın bolluğunu, bereketini sayıklarca^ına hayat endeksleri neşretmese. içindesi yazıların hepsi faydalı şeyler. Gelşelelim, bir noktadan, bana o nafile neşriyatı hatırlattı. Kasım nüshasının bir. iki sahifesinde, şubelerin çalışma raporiarı var. Neşriyat şubesinin raporunu okudum. parmağım ağzımda kaldı. Bir ay içinde: bu şubeye 25 aded • '« kâğıdı gelmiş, 30 aded iş kâğıdı çikmış. Gene bir ay içinde iki aded yeni abone kaydedilmiş, beş abonenin kaydı tazelenmiş. Bir aded yeni ilân alınmış. bes aded ilân yenilenmiş. Sicilli Ticaret Gazetesine bir aded abone kaydedilmiş, iki aded abone yenilenmiş. Ha, affeder.=imz. unutuyordum Bir de bütün bu işler. hususî defterlerine gür.ü^ününe kayde. dilmiş.. Allsh aşkına söyl«tV'in, dag faıe doğurdu dersem, haksız mıyım? i.4. ,•
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle