23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
12 Ocak 1948 CUMHUitlYET SON A O E BİR DAKÎKA : Baştarajt 1 ind sihijede rinin memleketimize ve h,ükumetimize ilistinde kopan gürültü ve Herbert Morrison, doğu ve cenub karşı yaptıklan habis ve hakikate aykın kavgalara aid haberleri her doğu Avrupadaki Rusların.ve komü taaiTUzlajına göz yıunmanuz, her za gün okuyoraz. îki haber, nistlerin oynadıklan rolden istikrah man için beklenemez. Fiüstin mesclesini jersidcn canîandınnış duyduğunu açıklamıştır. Başbakan temDemokrasi ile insan hürriyetine karşı bulunuyor. Biri meşlıur Arab mücalıid silcisi dpmiştir ki: olan imanıtnızdan dolayı, bu vaziyetten lerinden Fevzi Kavukçunun Suriye gö« Doğu ve cenub doğudaki Avrupa yalnız esef etmekle kalmıyoruz, gün nüllülerile birlikte faaliyete geçtiğine ve memleketlerinin, ardı ardına demokra geçtikçe istikrahımız da artıyor. Suudî Arabistana mensub göniılHilsrin tik olmıyan ve milleti temsilden uzak Teessür ve istikrahımızı* arttıran, bu de Şama geldiğine dairdir. Diğcri Bir komünist hükumetlere tâbi olduklarrnı usulün, en ileri demokrasi, hurriyet vo lcsmiş Milletler kunılu tarafından Fi gcrünce, sevinc duyamayız. faşist aleyhtan olduğunun tantana ile listini taksim is«ni tatbik için kurulan ilân edilmesidir. Bu memleketlerde, bütün siyasî tekomisyonun çabşmalarma d Komünistlerin solcu olduklannı hiç gekküller eziliyor, basın hüniyeti ortaBirinci habcr, Filistini, i l i i i siyonist istilâdan kalkıyor ve komünist ohnıyan siya bir zaman kabul etmemi§tim ve gün sından kurtarmak için savaşa firişndş geçtikçe bunlann solcu olmadıklarına EÎ önderler idam ediiiyor. olan Filistin Arab ve Müslümanlarının iman getiriyorum. Bunlar sağcıdırlar. Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birbundan böyle yalnız kendi kuvvetlerine 1948 yılı, cesur Avrupalıların, 1848 de güvenmiyerek haricden inıdada yetişen tiğinin dahilî emniyetini bozmak isti hürriyetlerini elde etmek için çarpıjArab kuvvetlerinin d» yardımmdan yea kimse yoktur. üklannın ve Avrupanın hürriyet için Insanlığın ilerlemesini ve dünya eko yaptığı inkılâb gayretlerinin tam yüfaydalanacaklarını belirtmekte ve Filistin savasının malıallî bir hâdise ohnak nomisinin kalkınmasını geciktiren, aynı züncü yılıdır.» tan çıkarak bütün Arb âlemini saran bir zamanda yakın bir harbin tehlikesini Morrison'un verdiği nutuk, geçen mahiyet almağa başladığmı göstermek yaratan Sovyetler, makineleri tomistan perşembe dış siyaset kpnusunu ele alan ederek tahrikçi siyaseüerini bir kenara Ingiliz kabinesinin yaptığı toplanüdan tcdir. Demek ki Birleşmiş Milletler tarafın bıraksalar olmaz mıydı? sonra, bir Ingiliz devlet adamı tarafınBarışın korunması ve insanlığın ra dan, bilhassa Rusya ve doğu Avrupa ile dan verilen kaıar, sulh doğuracağına harb doğurmağa başlamıştır. Bu harb hat etmesi için, Sovyetlerle elele çabj olan münasebetlere dair verilen ük begittikçe büyümektedir ve gitgide daha mağı herşeyden fazla arzu ederdik. yanatür. Sovyet Dış Işleri Bakanlığının otomafazla büyüyecektir. Çünkü Filistinin Başmakaleden devam SalâhiyetU kaynaklann büdirdikleriyardımına koşmak için hazurlanmıyan tik hizraetkârlannm öncülerini teşkil ne göre, Icgiliz kabinesi, aldığı kararlar bir mesele olan bu mevzuun, yazımıhiç bir Arab memleketi yoktur. Hattâ eden dünya komünist partilerile, Rus mucibince, dünya işlerinin halli için zın dar çerçevesi içinde, bütün teferbu hazırlık gizlenmemekte, elden geldi komünistlerinin propaganda makinele Birleşik Amerika ils elele verecektir. ruatile incelenmesi mümkün olmaği kadar açık yapılmakta, yapıldığı da makla beraber, bir misal olmak üzeaçıklanmaktadır. Çünkü bunu gizlemekte mana yoktur. Birleşmiş Milletler re, deniz kuvvetlerinde mühim rollekurulunun Filistini taksim karan, büi olan kruvazör ve muhrib bakımıntün Arab âlemini ayaklandırmış ve dan zanfımızi belirtmek yerinde olur. umumî bir hoşnudsuzluk uyandırmıştır. Donanmamızda, artık mekteb gemisi Londra U (AP.) Sovyet ordusu Baftaraft 1 tnei sah'rfede O gündenberi Arab Birliği Konseyi topolarak kuUanılan 45 yaşındaki emeklanıyor ve Filistin hakkında verilen ka nun bir yayın vasıtası olan «Kızıl YılBarı? andlaşması maddelerinin tekrar tar Mecidiyeden başka kruvazör dız> gazetesi, Türkiyeyi gezen muhabirarlan tatbik mevküne kojmak meselegözden geçirilmesi için ciddî bir mülcrini konuşUığunu ve bu meseleyi ne rinin seyahat notlarmm devamını neş cadele açılacaktn. Gene beyannamede roktur ve bu gemi, modern kruvaticelendirmiş olduğumı ilân ediyor. A retmektedir. bildirildiğine göre, Birleşmi? Milletlere zörlerin savaş vasıflanndan hiçbiriMuhabir, iktisaden zayıf olan Türki dahil olmak için elden gelen gayretler ni haiz olmadığı için, harb füosunrab merkezlerinin her birinde Filistini kurtarmak için her çareye başvurulu yenin ,bir milyona yakm bir orduyu sariedileceği gibi, Rumanya, Yugoslav dan çıkanlarak mekteb gemisi yayor ve Arab hükumetleri, Filistini kur hazır bulundurduğuna işaret etmekte ya ve Bulgaristan, elele vererek. Tuna ıılmıştır. Muhriblerimize gelince, yaltarmak sîltaşının bütün masraflannı dir. üzerindeki Demirkapı mevkiinde bir nız 8 gemiden ibaret olan bu gemiMuhabir diyor ki: «Türkiyeyi kimse paylaşıyorlar. Elhasıl Arablar gayet açık elektrik aantralı kuracaklarda'. lerden 1931 de İtalyada yapdmış olan tehdld etmiyor, buna rağmen, harb mashareket ediyor ve taksim kararının tat4 tanesi de, modern donanmalarda, bikına engel olmak, Filistinin bütünlü rafları eksueceğine .akstne olarak arimuhribler için kabul edilmiş olan yaş ğünü kurtarmak için her şeyi yapacak rnaktadır.> Sovyet muhabirinin açıkladı&ına göre, lanm ve sonuna kadar savaşacaklannı haddini doldurmuşlardrr. Sovyet aleyhtan propaganda, TürkiyeOân ediyorlar. Biraz acı olmakla beraber söyliyedeki harb kıskırüeılarından ve yalan< Bütçe Komisyonunda çalışan beş Bu böyle olduğu için Birleşmiş Mü larla tahrikçilerin ustası olan Tanin lim ki deniz yıllıklarında Türkiye ile arkadaşımız bugünkü statüye hiç doLondra 11 (a.a.) Lancashire'de emletler mahfillerinde Filistine bcynelmi başyazarı Yalçın, aksülâmelci gazeted 'anyana bulunan 14 buçuk milyon kunmadan, bütçede yüzde 30 nisbetinlel bir zabıta kuvveti göndermek fikri Atay, gazeteci Abidin Dav*er ve yaban saline nadir tesadüf edilir bir tıbbi hâlüfuslu, Asyalı Thailande devletinin, de bir tasarruf yapmanın kabil olabidlse oereyan etmiştir. tereddüdler ve endişeler içinde doğ cılar tarafmdan satın abnmıs olan diani eski adı ile Siam'm bile, 1939 leceğini tesbit etmişlerdir. Milyarlık Nes Stonnes adında bir şahıa, bir makta ve pcrde ardmda konuşulmakta ğer gazeteciler tarafından yapılmaktada, küçük, fakat hep modern tekne bütçe içinde bu 300 milyon, İngiltere müddettenberi gözlermin zayıflamakta dır. dır. hükumetinin anavatan filosunu tasarnıf olduğundan şikâyet etmekte idi. Bir gün lerden mürekkeb bir filosu vardı. Elhasıl sarih olan hakikat. Arab âlcBir Türk politikacrsı, muhabire demaksadile limanlara çektiği ve İngilsağ gözü birdenbire kdrleşen bu çahıs Amerikah dostlanmız da pek iyi minin Filistin savaşını bcnimsediği ve rr.iştir ki: «Sakın hayret etmeyiniz. 1dae lordlarmın, miilî tasarrufa yardım bu işi basarmak için azimle hareket et rî makamların bu bulnnıkbğa ihtiyaclan acele bir göz doktonma gitmiştir. Mua ilirler ki bugün ancak modern ge gayesile hizmetçilerine yol vererek, jşyene neticesinde gözbebeğinin arka tatiğini belirttiğidir. vardı .Bu suretle memleketin bir çok milerden mürekkeb bir deniz kuv lerini bizzat gördükleri şu buhranlı deDiğer taraftan taksim projesini tatbik yerinde hüküm süren sıkı yönetim de rahna bir lahana toh/umunim yerkşnBİş vetinin saraş kıymeti vardır; 1820 virde, Türk milletî için azımsar.acak bir mevküne koymak üzcre kunılan Beşler vam ederek, aynı zamanda fevkalâde bulunduğu ve gözün bu nahiyesindeki yaşındaki gemiler ise, esaslı bir ta mefolâğ değildir. Bu 300 milyon lira, komisyonu, evvelâ alâkalı taraflarla, nanunlarla memleketin demokratSc ha sıcaklık ve rutubet elverişll olduğundan devlotin iki milyara yaklaşan borclarını tohumun gelişerek iki santimetre boyun mir ve tadil görmemişlerse, ancak hiç olmazsa bu miktarda düşürebilir veyani mandater devlet sıfatile ingiltere, reketi bastırılacaktı.> talim ve terbiye baknntndan işe yada bir filiz verdiği tesbit olunmuştur. müstakil Arab Filistini kuracak teşekMuhabir şöyle devam etmektedir: j'ahud arazi ve sayım vergisi gibi müGüç ve çok nazik bir ameliyatı mu rarlar. Türk donanmasında yaş had kellefiyetleri tahfif ederek, doğnıdan kül olmak sıfatile Arab yüksek komite «Türk basmı bile, 150,000 den fazla si, müstakil Yahudl Filistini kuracak hapis mahkumunun hapislerde takatsiz vaffakıyetle başaran doktor, • hastanın erini doldurmanuş gemiler, mevcu doğruya hayat pahahlığına tesir eden se teşekktil olmak sıfatile Yamıdi ajaulığile bir hale geldiğini kabul etmektedir. görüş kabiliyetine mâni olan lahana fi dun yansından daha azdır. Bu iti beblerden bazılannı ortadan kaldırabiirtibat kurmağa karar vermiştir. Amerikan yardımının memleketlerini lizini çıkarmıştır. barla Türk donanmpsmm takviyesi lirdi. 1940 seneslnden bugüne kadar siŞimdl tamamile iyikşen hasta, ömrfl yolunda ahlrnış olan ilk adjrrjj, başka vil ihtiyacîara tahais edilen meblâğ. 800 Arablar buna karşı bütün Filistine Amerikan emperyalizminin esaretine süşamil bir devlet knrmak, bir meclis aeç rükledifinl anlryan. vatanperverler, zul boyuapa lahana yemefe tövbe etmjçtir. adtmlann takib etmesi Iâzımdır. Ya milyon lirayı bulmuştur, Bu para normek ve bir şef tayin etmek için gerek me uğramaktadırlar.> Mısır hazinesini soymak nm tedbir, bilhassa silâh ve malzeMuhabir yazjsını şöyle bitirmektedir: leşen kararları verndşler ve gelecek ame bakımından asla tam verimli olistiyen muhafızlar «Türk idarî makamları, Amerika Birya kadar bütün bu işjeri başarmış olmak için hazırlıklar yapmışlardır. Filis leşik Devletlerinin siyasî ve iktisad! geKahire 11 (a.a.) Maliye Bakanlığı maz, bilâkis yanmdan daha az rantin Arablan bu yeni teşkilât sayesinde nişlemesini böylee* temin etmektedir nın kasalarmda bulunan üç milyon Mı1 dıman verir. Donaıımamızın kendisır lirası, bunu muhafazaya memur nö inden beklenilen banşı muhafaza savaşlannı daha iyi idare edecekler ve kr.> BastaTa.1t 1 ind sahijede betçiler tarafından çalınmakta iken nö ve yurdu müdafaa vazifesini tamaArab âlemile aralanndaki münasebethususunda, Washingtonla Londranm isBirleşmiş Milletler Tahkikat bet değiştirmeğ» gelen diğer muha&z mile başarabilecek bir kudrete getiIcre ve yardunlaşmalara daha müsbet tişarede bulunmamış olmalarından doları hırsızları yakalamışlardtr. bir mahiyet vernıiş olacaklardır. Komisyonu Koniçe'de ribnesi icab eder. layı Fransız hükumetinin hayret ve eAcaba iş bu şekilde inada mı bineAtina 11 (a.a.) Atma AJansı bil Tütünlerimizin ihracl hakkında ABİDİN DAV'ER seflerini bildirmiştir. Bonnet'nin almış cek, yoksa Birleşmiş Milletler kurulu diriyor: olduğu talimatlar yalnız teessürlerin Hikmet Bayurun bir yazısı sulhu koruyan bir teşekkül olduğunu beyanından ibaret bulunmamaktaydı. Birleşmis Milletler Kuruluna mensub Ankara, 11 (Telefonla) Ticaret hatırlıyarak vermiş olduğu karann harb bir müşahid grupu, dün sahra bataryaTalimatlarda bundan başka büyük elçıkaracağına dikkat edecek ve karannı iarmm Arnavudluk sınırlannın hemen Bakanlığının tütünlerimizin ihracını teçiye İngiltere ile Amerikanm kararlabir kere daha tetkik edecek mi? rma karşı Fransanm esas itirazlarını yakınlarında noktalama ateşi açtıklan min için aldığı son tedbirler dolayıMle Hikmet Bayur <Kudret> teki başyaserdetmesi de bildirilmişti. Bu hareket Birleşmiş Milletlerin nü bir sırada Koniçe'ye gelmiştir. fuzunu kıracak değil, bilâkis yükseiteFrance Presse m'ihabirinin öğrendiMüşahidler, asüerden musadere edl zısında diyor kis cek bir mahiyettedir ve onun için bu len silâhlan, obüs parçalannı ve batar« Bizoe ük yapılaeak iş, gerek Yerğine göre, bütün manasile bir protesto kurulun dünyayı kanşhracafc ve fesad ya dürbünlerini tetkik etmişlerdir. Bun U Urünler, gerek Tütün Limited adlaMoskova 11 (A.P.) Moskovaya olan clan Fransız büyük elçisinin bu teşebamillerini büsbütün kışkırtacak ve şı dan sonra askerî birliklerin komutanla nndaki devlet şirketleri elinde bulu olculuğu birçok tahminlere yol açan büsüne, Amerikan hükumetinin büyük martacak bir hatayı tamir etmesi, son rile orduya mensub erler ve esir edilen nan tütünlerin bu sırada piyasaya ç ı sveçli kanser uzmanı Doktor Elis Ber bir dikkat hasredeceği şüphe götürmederece isabetli bir hareket olur. Yoksa asilerle konuşmuşlardır. karılnuyacağının derhal ilânıdır. Devlet ven, pazar günü verdiği bir demeçte, mektedir. işin inada binmesi, çok fena neticeler Birçok müşahidler, asilerin Arnavud müesaeselerinin bu yü çok bol olan uçakla pazartesi sabahı Stockholm'a haverir vc Birleşmiş Milletlerin karan bü luk sınırları içlerinden Yunan toprakla mahsulün satışı sırasmda müstahsili Rusların beğenmedikleri reket edeceğini ve aynı gunün akşamı yük ve uzun bir harb çıkarır. m « aleyhinde rekabete girmiyecekleri rma atef açmış oîduklarını söylemiştir. Stockholm'a varacağını ümid ettiğini Alman particileri güven kararı behemehal verümelidir* Asiler Arnavudluğa çeküdiler Ömer Riza DOĞRUL öylemiştir. Atina 11 (AP.) Sözüne güvenilir oyu aldılar Ingilterenin Iraka verdiği Sab. günündenberi Moskovada buluWallace'm Cumhur Başkanlığı kavnakların bildirdftlerine göre, Koniçe nan doktor, tren yolu ile Leningrad ve Berlin 11 (a.a.) Dün Berlinde hıtavizler muharebesinde faaliyette bulunan asi Helsinkiden gehnişti. Associated Press ristiyan demokrat partisi toplantısında adayhğı takbih edildi Londra 11 (a.a.) Reuter: Umumikuvvetler, bu savaşta kullandıklan topmuhabirine beyanatta bulunan doktor, parti mensublan, Ruslarm istifa ettirlarla birlikte, Amavudluğa çekflmisler yetle iyi haber alan Londra çevrelerine Stalin'i tedaviye gelmediğini söylemiştir. mek teşebbüsünde bulundukları parti. NewYork 11 (a.a.) Liberal Pargöre, dün İngiltere ile Irak arasında dir. tinin NewYork eyaleti komitesi, dün Ziyarete geldiği hastanın adınl zikret nin iki idarecisi, Kaiser ve Lehman'a lmza edilen ittifak andlaşması münaseKenry Wallaoe'ın Birleşık Amerika Cum Polonyanın yeni Türkiye elçisi betila tngiltere, Iraka mühim tavizatta miyen İsveçli doktor, daha fazla bılgi güven oyu vermişlerdir. hur Başkanlığma adaylığını kesin olaVarşova 11 (AP.) Polonya, bir ad bulunmuştur. vermekten imtina etmiştir. Avrupanın kalkınması için rak red ve takbih etmiştir. raat mühendisi olan Jan Drutto'yu, TürBuna göre İngilterenin 1930 andlaşMoskovadaH İsveç sefıri Rolf SohlKomite, Başkan Truman'ın Kongrede kiyeye sefir olarak göndermeğe karar ması gereğince Habbaniye ve Elİbas man ile yaptığı anîaşma mucibince, RusWaşhington 11 (a.a) Dış Işkri okuduğu son mesajı, enflâsyona karşı vermiştir. Jan Drutto, harbin bitmesin hava alanlarında askerî birlikler bulun yada gördüğü işe dair Stockholm'da res Bakanlığı Avrupa'nın kalkınma için mücadele tasanlaruu ve Marshall'ı des denberi Türkiyeye gönderilen ilk Eefir durmak hakkmdan sarfı nazar ettiği mî bir açıklamada bulunacağıru bildir olan ihtiyaclannı ihtiva eden bir liste teklemesini tasvib etmiştir. olacaktır. sanılmaktadn. yayınlamıştır. miştir. İş inadamı biniyor? Basbakan iemsilcisi Rusyayı itham edîyor Üsîdik biktleri de bedava! Beledrye Daimî Encümeni jutbol nuıçlarının biletlerini beşer lira olarak kabul etmiş. Aym encümen, her nevi konter jiatlanm, bir türlü iki buçuk liradan yukartya çikarmıyor. Birindye 20 bin kişi gidiyor, ikindye zar zor 600 ki§i. Bu acayib karann bir tek manan olsa gerek: Bizim Belediye azası galiba spordan fazla mü«ifc meraklısı. Ucuz gidilecek yeri tayin edişinden belli değü mi? D.N. müSiint kontişma Bajtaraft I inci sahijede riz» dedikleri duyuldu. Bunun üzerine alkışlar arasmda kürsüje çıkan Bayar kongreye cîavet edilmiş ohnasından dolayı memnunluğumı beyan etmiş, yülık çalışma raporunda geçmiş hâdiselerden söz açarak sonuna kadar dikkat ve alâka üe dinlenen bir konu^ma yapmışür. Vakit vakit alkışlanan bu sözler arasında Demokrat Partinin kuruluşundan bugüne kadar geçmiş zamanı hulâsa eden Bayar, Hürriyet Misalu esaslar içinde inkişaf eden parü çalışmalarım belirtmiş, 12 temmuz beyannamesinin yurd ölçüsündeki akislerini ifade etükten sonra, Demokrat Partinin devletçilik anlayışma temasla, bir saat 45 dakika süren uzun konuşmasında şöyle hulâsa edilebilecek fikirlerini anlatmıştır: Devletçilik bahsi . Devletçiliğin iki ucu vardır. Bir ucu liberalizme, diğer ucu sola, yani mülkiyeti inkâr eden komünizme kayar. Biz ne ona, ne de buna mütemayiliz. Devletçiliğin lüzumuna kani olmakla beraber, bugünkü devletçilik anlayışı ile de beraber değiliz. Bizim mülkiyet esasma istinad eden anlayışımız, ferd haklannı koruyan bir devletçilik anlayışını ihtiva eder. Almanyada sanaj'iin inkişafma çok çalışmış olan Büyük Frederik, örnek fabrikalar yapmak ve bunları ilk fırsatta şahıslara mal etmek yolunu tutmuştu. Yaptıldarını satar, yeniden bir fabrika kurarak, şahıslara devrederdi. Ahnanyanm sanayüeşmesinde bayük tesiri görülen bu sistemin bizde de tatbikı, verimli bir netiee verebilir. Bugün Gemlikte W" liyen sun'î ipek fabrikasile Merinos fabrikasınm ferd tarafından kurulmasına, şüphesiz imkân yoktu. Fakat yarın bir anonim şirketin bu tesisleri satın alarak, daha rantabl ve randımanlı olarak çalışürması mümkündür.» Celâl Bayar, bu suretle devletçiliğin ancak ferdin teşebbüs ve iktisadî hürriyetinin gelişmeai yolunda bir vaeıta olarak kullanılabileceğini tebarüz e t tirmiştir. Demokrat Partinin Millet Meclisindeki bütçe tenkidlerine de temas eden Bayar, şöyle demişür: Bütçede tasarruf mal kaynaklardan değil, vatandaşların takati, varlık vergisi gibi tedbirlerle zorlanarak temin edilmiştir.> tşçi ve verem afeti Celâl Bayar, bundan sonra Türkiyenin en önemli meselelerinden biri olarak işçi meselesine temas etmiş ve Karadeniz seyahati sırasmda verem afetinin memleket ölçüsündeki tahribatını müşahede etmesi üzerine, Ankarada salâhiyetli bir makama işi hikâye ettiğini ifade etmiş, bilhassa Bursada bu afetin çok kurban verdiğini, bu vesile ile ögrenmiş bulunduğunu sövlemiştir. Dış siyaset Bu uzıuı konuşmadan sonra dış siyaset hakkmda da kongreyi tenvir etmesi fstenen Celâl Bayar, kürsüye gelerek: «Bu meselede karşı parti ile mutabıkız» demiç ve Ahmedle Mehmed arasmda bir fark ohnadığı gibi, partiler arasında dış politika bahsinde aynlık olmadığını ifade etmiş ve: t Memleket müdafaasmda karşı parti ve hükumetle tamamen beraber olduğumuzu söylemek isterim> demiştir. Süc sık alkışlarla kesilen bu nutuktan Eonra seçime geçilmiş ve eski idare heyeti aynen seçilmiştir. Dervis. Edesen İzmir Demokratlannın toplanüsı Izmir 11 (Telefcnla) Hürriyet misakının birinci yıldönümü münasebetile Izmir Demokratlan Ankarapalas salonlarmda büyük bir toplantı yapmışlardır. Avukat Rauf Onursel, mdlletin, cumhuriyetin nim«tlerinden uzua müddet faydalanamadığını, D. P. nin milll iradeyi tecelli ettirmek için kurulduğunu söylemiş ve bir yıl zarfında siyasî hayatımızda hiç bir ilerleme olmadjğını büdirmiştir. Hatiblerden Cemü, bu mületin Hürriyet Misakı kabul edilüğl gün ayağa kalküğını ve henüz oturmadığını ve gaye tahakkuk edinceye kadar da « turmıyacağını eöylemistir. Burhan Belge, Hürriyet Misakuun tatbikı için verilen vadenin kısaldığını hatırlatrmj, bu misak o zamana kadar tahakkuk etmezse, Demokrat milletvekillerinin Medisi terketmeleri ihtima lini ortaya atmıştır. Fevzi Lutfl Karaosmanoğlu, Hürriyet Misakının tahakkuk edecegine inandı ğını bildirmiştir. Adnan Menderes ve Reflk Koraltamn konuşmalan Adana 11 (Telefonla) D.P. milletveHcillerinden Adnan Menderes, Refik Koraltan ve İhsan Serif bugün Adana DJ". sıne mensub bir heyetle Karaisa1.!ya gitmişlerdir. Heyet bu ilçede de büyük bir kalabalık tarafmdan karşılanmış ve partihMerle temas etmiştir. Adnan Menderes ve Refik Koraltan ilçe kongersinde önemli birer konuşma yapmışlar ve kongre azalarmı muhtelif meseeler hakkında tenvir etmişlerdir. D P . milletvekilleri geç vakit şehriraize dönmüşlerdir. Yarm saat on beşte de Aâana Demokrat Partililerile bir konuşma yapEcaklardır. Adnan Menderesin yarmki konuşması merakla beklenmekedir. Biraz yarenlik! aş devri, Tunc devri, Demir devri diye bölünmüş olan tarihe bugün için ,bir isin» lâzun geUrse belki atom devri diyenler olacak ama ben o ramana kadar yaşasam bu devri sade bizim memleket için değil bütün dünya için söz devri sayardım. Dikkat ediyor musunuz? Krallardan kavaslara kadar herkes konuşuyor, beyanat veriyor. Çünkü günümüzde dilin iyi fena fakat herhalde müessir bir silâh olduğu anlaşıldı. Hele söylenen doğru mu değil mi araşüran obnazsa... Büiyorsunuz, ben de ötede beride konuşuyorum.. kimsenin bana: Ne konuş,uyorsun birader. Bu dcdiklerin hilâftar, dediği yok.. Yani söz hürriyeti aldı. yürüdü.... Şikâyetçi de değiliz. Fakat doğrusunu söylemek lâzun gelirse scylemesi lâzım gelenler konuşmuyorlar da, konuşmasmda amelî fayda oünıyanlar konuşuyor. Meselâ: Kenan Omer neden istifa ettiğini söylemiyor. Meselâ: SilivrÜi Kemal Bey mebua tahsisatlannın arrhnbnası hakkında neden beyaz pusula verdiğini sö>lemiyor. Meselâ: Bizim buğday stokumuzu kimin eksilrtiğini BaşvekO açddamıyor. Meselâ: Hamdullah Suphi Bey neden istifa ettiğini ve niyetinin ne olduğunu sarahaten söylemiyor. Meselâ: «Ulus» gazetesi yeni başyaıan kim olacağuu haber vermiyor. Meselâ: îstanbulda Valilikle Belediye Reisliği ayrüacak mı, aynbmyacak mv kinıse bir şey demiyor. Meselâ: Mediste muhalefet konuştui ğu zaman, Halk Partisi liderlerinden, yarliderleri, sözcülerden yanmsöz * cülere kadar hiç kimse ağzını açıp cevab vermiyor. Buna mukabil Demokrat Partinin li« derlerinden minderlerine kadar bütün uzuvlan konuşuyor.. Iğri konuşuyor, doğru konuşuyor. Kenan Oner hâdi^ sesi müstesna her babis üzerinde ko/< nuşuyor. Hattâ geçende bir sejahatin? de sayın Celâl Bayar: İktidar elimize geçse b b bu milleti rahata kavuşturmayı büiriz! demis, diye gazetelerde gördüm. Allah versin, Allah muvaffak etsin, Bu milletin de refaha ve rahata kavuş* maktan ve başı dinc olmaktan başka şey beklediği yok. Onun için bu sözleri bü>ük ümidle dinliyoruz. dinliyorua ama bu suada Hoca Nasreddin kulağımıza şu fıkrayı da fısıldamaktan gerf kalmıyor: Merhum bir gün bir hamlede eşeğin üstüne binmek istemiş ve hamle etmiş.. Lâkin bacağmın birini ancak ha>%anuı ırtına VziXt atabilmjş. Ot?kini yerden lesememis... Bu durum ürerine: Ah ihtiyarlık ah! diye muvaffakiyetsizliğinin önirünü açıklamı<i. Sonra akmış. ctrafta kimse yok. Bu sefer lâve etmiş: ^. Ben senin gencliğini de bilirim ya!« Söz hürriyctiııi misaklan arasına a ' lanlann muhterem lideri bu küçük tik* rayı umanm k! tebessümle karşılıya* rakhr. T Amenkanın harb eemileri Bir Rus gazefesinin havasjzca hezeyanları Bulgaristanda devletleşlirme hareketleri İnsan gözünde biten lahana filizi Fransanın Amerikayı prolestosu Bfialkçıların Demokratlara hiicumları Baştaraf\ 1 inrt sahiiede dığı, muayyen maksadlı bir zümrenin halkın demokratik sisteme olan engin sevgisinden faydalanmaya tevessül ettiği, bugünkü varlığı bir rejim değişikliğine veya inkılâba değil, Cumhuriyet Halk Partisinin verdiği imkâna istinad eden D.P. ile CJîP. nin mutabık bulunduğu hiç bir memleket meselesi mevcud olmadığı, D.P. nin ileri sürebildiği hiç bir esaslı memleket meselesi ile karşılaşılmiş bulunmadığı ve D.P. nin hemen bir programı olmadığı> söylenmekte* idi. « Hürriyet Misakı Raporda, Hürriyet Misakından bahsedilirken: «En ileri bir hürriyetten faydalanılmakta olan Türkiyede, Hürriyet Misakı gibi mücerred mefhumlan partilerine bayrak ve hedef yapanlarm bu meşgalelerüe bizzat faydalanmakta oldukları geniş hürriyeti inkâr ederek onu baltaladıklan» kaydediliyor. DP.nin her vesileyi bir sokak tezahürü haline soStuğu söyleniyor ve buna «garib ve gülünc mantalito denihyordu. «Hesab vermek mukadder olursa» Muhtelif hatiblerin fikirleri ve dilekleri arasında Necdet. Öktem bir gun devlet hizmetinde çalısanların hesab vermeleri mukadder olursa, Köprülülerin, Bayarlarm, Refik Koraltanlarm hesab vermek durumunda kalacaMarmı, Matbuat Kanunu ile Polis Vazife ve Salâhiyetleri Kanununun Celâl Bayar «amanında çıktığını söylemis, alVıaİBnmıştır. Delegelerden blrl, milletveklllerinin aylıklarmı afttırmalannı tenkid etmi», komünizme karşı tedbirler »İTTiTna«ini istemiş, bazı memurlann kısa zamanda B. FELEK Türkiye ve Pâkistan Bo^tarajı 1 «nci tahifede *İ « Türkiye ile «ski Hindistan smda bir çok sefaret heyetleri gitmiştir .Türkiye Hariciyesinin bu meoaj lekette eski bir ülfeti vardır. Anoabj bu defa bağımsız Pâkistanla tesis edij lecek münasebat daha öaemlidir. Çüakü, milleti millete bağhyan bir münsa! sebettir. Pâkistanllıar, bizim mukaddesj Istıklâl cidalımizin hayranı olmuş v«j hayranı kalmışlardır. Biz de istiklâl ideallerini bütün gönlümuzl* selâmlamışudrr. Ben Türk mi bağımsız Pâkistana bütün kalb duyg'Jlarını götürmekla bahtiyanm PâkJ«« tanın cenubl Asyada kudretli bir let ve mes'ud bir millet olacağı hakkaktır. Pâkistanldar eski aarla medeniyet sahasmda, sanatta, ilimde şiirde ve devlet te^küâtında harika" yaratmışlardır. Hiç çüphesiz ki modenfi dünyada da ayni meziyeüeri göstere*| eeklerdlr. Mazisi bu kadar parlak olan bir letin, elbette htikbali de o kadar parlak olacaktır.> Moskovadaki mechul hasta Afyonda bir katil idama mahkum oldu «ÇÜMHURIÎEToin Tefrikası: 29 DAĞLAR^ ELİNiRKENl Yazânji.'ttİKKAf ASİ» KÖKHÂR Fatma, onun gizli bir ateşle yanan siyah gözlerine bakarak düşünürdü: Acaba tatsiz ve renksiz hayatından kaçmak için mi kendisini kitablarma verıyor; fikir âlemine dalmak istiyor? Bu da, sevnıiyerek katlandığı bir yaşayıştan uzaklasma çaresi veya bir sukutu hoyalin neticesi midir? Onların bu çalışkan mektebli hallerila bazan gülerek biraz alay eden Bedia, bunu büsbütün başka türlü tefsir ediyordu: Erlıek gibi önünde muayyen gayeleri olmıyan kadının, tir ipü'âya ih'.iyacı olduğunu söylüyordu. Kinıi, ksndini heyecar.h bir aşkın girdabına ksjnıverir; kimi titiz bir ifratla ev işli:ile uğraşır. Birisi giyime, mücevlıere r..crak, sarar, diğeri kumara düşer; müt?nadıyen ze\k, safa balo ister. Pul >:cic'aiyonu yap3r; hasis olur, para koleksiyomı yapar. Komşusunu gözetlcr; dedikodu yapar.. Hele çccukları yoksa, veya artık büj'iiniüşlerse .. «Ben, hastaîık derecesinde bir merakla eski biblolarm peşinde l<o=arım. Eoş vakiUerimi çarşı paıar dolaşarak, ırlzayede müzaycde gezerek, «porcelaine) porselen markalarını tetkik ederek ge;iririm. Siz deli NieUcho'nin vaktJ.e Eüyiediği bir söz için saatleıle münakaşa eder, Tİhninizi yorarsınız. Her kaduı kendine bir iptilâ bulmalıdn". Aksi takdirde manüğile seçmediği ihtirasların pençesine düşer.> Fatma içinden: «Yahud da onlardan daha tehlikeli olan melânkolinin, ümidsizliğin..> diyordu. Kalbintn hassas yerlerine dokunuyor, hayret ve sevincle gittikçe daha az acı duyduğunu görüyordu. Ferdanın faydalı tesirile kardeşinin günden güne değişmesi, neşeîenmesi Bediaya yeniden huzur ve saadet veriyordu. hıd Nuri Bey, Ostlönder. Evet; Nuri Beyle kansı, iki de çocukları, değil mi? Ostlönder ve kızlan! mühendia Lem'i Bey. Baska kimse ar mı? Cevad Beyle Mustafa Bey, ikisi birden atıldılar: Mukbil var; bizim Mukbil.. 3 üncü kısmm mutemedi, Mukbil Bey, bankadan para almak içîn kasabaya gelip giderken arasıra muhasebeye uğrar ,onlarla çene çalardı. Malik: Canım, tanıdığım adam değil! dedi. Fakat kansı kimsenin hatırını kırmak istemiyordu. Onun da iCTnirıi kaydetti. Bir çizgi çizdL Altma cbeşinci kısıra> yazdı. Mühendis Necati Bey. Onun hanımı filân burada mı? Hayır, Necati Beyin ailesi îstanbulda idi. xxn Bedia: O gece Cevad E«yls Mustafa Bey, Başka? dedi. fevkalâde olarak, yemekten sonra mu Eeşinci kısımdan yalnız Necati tad tavla partilerini yapmak için muhasebe odasına çekilmemişlerdi. Hepsi, Beyle Russe'yi tanıyoruz. Mösyö Russe masanın başmda oturan Bedianın etra senelik iznini almış, o da yok. Öyle ise tamam. Kimseyi unutmafında toplanmişlardı. dık ya? Bedia: Tekrar tekrar bütün isimlerl okudu. Şimdi, diyordu, kimler davet adiSonra saydı: lecek? Kaç kişi olacağız? 12, 9 daha, 21; 1 daha, 22. Gayet Onündeki kâğıda isiışleri yazıyord'i: Evvelâ bizler 6; Ferda kocası, ço iyi. Fazla kalabalık • olsa eğlenilmez. cuğu 9. Yensenler 11. Doktor 12. Demek Daha az da iyi olmazdı. Lâzım ve kâü bizden 12 kişi. 3 üncü kısımdan kimler bir sayı . Bedia ısrar etmiş ,dil dökmüş. nihayet rağırılacak? Sahifeye «üçüncü kısım> yazdı. tki kocasıru razı edebilmişti: Bir kır ziyafeti vereceklerdi. Bitişik kısımdaküeri lokta koydu. de davet edecekler ve bir gün sabahtan Malik: Onlar kalabalıktn, dedi. Müteah akşama Genc kfidın kâğıdın arkasmı çevirdL Şimdi yemek Hstesini yapalım, dedi. Sıra ile herkesin yüzüne bakıyordu. Fakat kendisinin her şeyi evvelden tasarlanuş olduğu belli idi. Malik, yemeğin hasnrlar üstünde, yere örtü açılarak yenmesini istedi. Kır daveti öyle olurdu. İki kadm buna kat'iyetle muhaliftUer. Bir kaç tshta masayı yamacın üstündeki ağaclıklı düzlüğe kadar çıkarmak zor bir iş değildL Cevad Bey: Siz kasabadan ne almacaksa liste^ini yapın; bu sefer gidişimde getireyim, diyor. Mustafa Bey: Yalnız bira ile olmaz. Rakı da isteriz, diye ısrar ediyordu. Bütün bir hafta, bu kır yemeğinin hazırlıklarile eğlendiler. Yeknasak iş hayatı arasında bu meşgale hepsini çocukça bir sevincle neşeîendiriyordu. Fakat tam bir gün evrel, sağnaklı, müthiş bir jrağmur yağdı. Bedia, bir taraftan mayonezi çeviriyor, bir taraftan da «her şey berbad olacak!» diye sızlanıyordu. Davet sabahı, Fatma uyanır uyanmaz perdesini aralıyarak lıavaya baktı: Bulutsuz semada, güneş bütün şaşaasile parlıyordu. Tabiat bir gün evvelki coşkunluğunu unutmuş, rüzgâr durımış, ağaclarda kuşlar cıvıl<?aş!yordu. Dışarıda, bayram günlerinin neşeli telâşı vardı. Bekçi Hasanla seyis Mehmed iplerle bir araya bağlsdı'^ları birer randalye yiğmını yüklcnmişler, tepeye tırmanıyorlardı. Aşçıbaşı, Salihe tabak dolu sepeti verirken: «U!an kırmadan götür; gene sayı ile teslim alacağmı» diye bağırıyordu. Genc kız, İstanbuldan döndüğündenberi belki ilk olarak sevincle yatağından kalktı. İtina ile giyindi. Saçlannı düzeltirken aynadaki hayaline gülümsiyerek bakıyor, gözlerindeki ifadevi çehresinin manah ince çizgüerini beğe•.liyordu. Saat 11 e doğru evvelâ üçüncü kısmm iki otomobili gözüktü. Öndekinden güri'llücü bir gı ııp d'şnnya fırladı: Ihtiyar ve babacan Mösyö Ostlönder çirkin, fakat hareketli ve sevimli iki kızı: Greta ile Britts. Onlarm arkasmdan mühendis Lem'i Bey: Kadınlarla fazla alâkadar; biraz çıtkırıldım ve kçndini beğenmiş. Öbür otomobilden müteBhhid Nur Bey kcrısmı ve çocuilarmı indiriyordu. Nuri Beym hanımı siyah satenden bir esvab giymişti. Göğsündeki kocaman el mas plâğı. kulaklarındaki şu kadar bm lirahk küpeleri, parmaklarındaki rengârenk yüzüklerile herkesin gözlerin kamaştırdığına kanidi. Nuri Bey de, evvelâ, onun, İstanbulun pahalı bir terzisinde, kendi tabirile «âünyanın parasma» dikilmiş çok habille elbisesini giymesini, takrp takıştırmasını tasvib etmiçti. Fakat şimdi, öbür kEdmlarm açık renk sade roblarını gördükten sonra böyle gelmekle falso ettiklerini anlıyor, canı sıkılıyordu. Malikin açıi yakalı gömleğine bakarak kendi lâciverd cîvablarma sirıirlemyor, kıravatmı çekip atmsk, karısmm o kadar gururla seyrettıği elmas!armı artık göze görünmiyecekleri bir yere saklıyabilm?Iî arzusile yanarak, çekingen ve beceriksizdi. (Arkası vat) 11 (Telefonla) Bundan yirmi gün evvel hapishaneden çıkan azılı katillerden Tahir Mesçi, 6 ocak günü Afyonun en işlek caddesinde bir cinayet işlemiş, bir kunduraca dükkânmda çalışan Halil Seleyi kundura bıçağı ile boynundan keserek öldürmüştü. *Hâdir seden az sonra yakalanan katilia mıınasıl zengin olduklarmm araştınlmasını hakemesinıe dün şehrimiz Ağıroeza Mahtaleb etmiş, bir baskası, okuUarda haf kemesinde devam edilmiş ve 43 tamk tada bir iki saat din dersi yerümesini dinlenmiştir. arzulamış, bu mesele etrarjnda tartışTahir Mesçi, kendisini uzun uzun mümalar olmuştur. dafaa etmis ve karısının Halil Seleyila Yeni idare heyeti seçiminden sonra cinsî münasebette bulunduğunu söyletoplantıya son verilmiştir. miş, Halili bu sebebden dolayı öldürdü^ ğünü üeri sünnüştür. Bir buçuk saitük gizli eelseden sonra, mahkeme heyeti, katili Türk Ceza Kanununun 450 nci maddesi hükümlerine göre idaına Edirne 11 (Hususî) Genel Müfet mahkum etmiştir. Evrak temyize göndetişliklerin lâğvı üzerine Trakya eski Ge rUmiştir. nel Müfettişi Abidin Özmen, bugün Arif BAKIOĞLÜ. Edirneden ayrılmıştar. Abidin Özmen şerefine Edirne Belediyesi tarafından bir ÖLÜM ziyafet verUmiş ve kendisine samimî tezahürat yapumıştır. Gemlikli Nuri Paşa oğlu, eski Bursa Abidin özmen Edirneden aynldı NERMİN ALEVCAN 1 ile Y. Mühendis C İ H A D E B E Z Nisanlandılar. Ankara, 11/1/1948 milletvekili Necati Kurtuluş damadı> Gemlik CJÎ.P ve Ticaret Odası Başkanı, tüccardan. NUBEDDtN KUMLA duçar olduğu hastalıktan kurtulamıyarak vefat etmiştir. Cenazesi Gemliğe nakil ve pazartesi günü saat 15 te Kunv lava defr.edilecsktir. !6 Ocak Guma Âkşamı MARMARâ Sınemasında ' Ü S T A D " MÜNİR NUREDDİN Konseri
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle