22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
1 Mayi» 1947 CT^THITÎÎÎYET Fransadaki buhranın manası ransada sosyalistlerle komtinistlcr arasında başgösteren ayrılığın nereye varacağı bütün dünyayı meşgul eden en bellibaşh meseleler arasında yer ahnış bulumıyor. Acaba Fransız sosyalistleri, ' komünistlerle işbirliği yapmaktan vazgeçecekler ve Kamadier'nin bu yoldaki arzusu lehinde rey vererek ayrılığın tahakkuk etmesine yardım edeeekler mi? Yoksa sosyalistler gene komünistl»rl« birlikte işfcirliği yapmağa karar vererek Ramadier'nin isdfa etmesine sebeb olacaklar mı? Sosyalistler konseyi toplanmış ve bu rnühim meseleyi konuşmağa başlanuşür. Bu satırlan yazdığınuz nrada karar verilmemiç olduğu için nstice inerinde eötf söylemek değil fakat durumun mahiyetini izah teraek mevkiindeyiz. Komfinistler bngün Fransanın en büyük siyasî partisi sayılıyorlar fakat bu partL çoğunluk partisi olmadığı için iktidar mevküni tekbaşına işçal edememek t?dir. Zaten Fransız partilerinin biri de bu vaziyette buluıunuyor. Fakat mubakkak olan nokta, bugün Fransa halkının komünistler aleyhinde cephe almakta olduğunu ve komünistliğin eline düsmemek için bütün gücünü top. lamak ihrİTacını hisseftiğidir. General Oe Gaulle'ün son haftalar içinde ortaya eıkarak yenî bir tniiH hareket kurmağa teşebbüs etmesi fizerine teşebbüsiinün biiyük bir rafhetle karşılanması buna delâlet etmekteydi. Fransa ya bir barı devletidir ve batı «nanrferini koruyarak tam manasile bir demokrasî hayatı sürerek, yahud bir totaüter devlet olmak üzere komüBİzra yolunu tutacaktır. Fransamn bugün geçirdiği imtihamn hakild mahiyeti budur, ve bütün dünya Fransamn bu yoldaki karannı beklemektedir. Fransa komünizme baş eğerek totaliterlik yolunu tuttuğu takdirde batı medeniyetine ihanet etnıiş olacak ve demokrasiyi imha eden bir ccpbe alarak, bugünkü manasile şarkhlaşacak, yani deraokrasiyi istismar ederek memleket mukadderatına hâkim olraayı jstiyen elemaalara boyun eğmeyi ve nznn bir laman onların tahakkümü alünda yaçamayı kabul etmiş olacak ve bu yiizden Fransa batı devletleri arasından çıkarak doğu devletlerinin batıya doğru uzanmış bir ileri karakolu sayılacaktn*. Aksl takdirde Fransa, demokrasi oîarak yafayacak ve garb medeniyetinin Bnmpiyonlan arasmdaki nıevküni muhafaza edecektir. Fransa bir batı devleti olarak hüvlyetinl ve rnahiyctini korumağa mııvaffak oiduğu takdirde Amerîka onun Iktisadî kalkınınaçını hızlandırmak, onun lıarb felâketlerinden süratle kurrubnasını sağlamak için ber tüflü yardımda bulunacak ve bu sayede Fransa en kısa zaman içinde eski mevkiini eldc tetikten başka bütün Avrupanın kalkınmasına da yardım ederek totalitcrirmin bu kıtayı sarmasıoa raâni olacakhr. Bugtinkfi imtihan ve buhran bu malıiyette olduğn için bütün diinya Fransada creyan eden hâdiselerle yakından alâkalanmakta ve rıu hntihan ve buhranın vereceği neticeri beklemektedir. Fransa ya batıdaki dıırumunu koruyaeak, yahnd şarkhlasaeak ve onun şarklılasmasi, belki de bütün A\Tiıpa için karanlık bir devrin başlaması mahiyetlni taşıyacaktır. Tabiidir ki biz de herkesle beraher Fransanın karannı bekliyorus. Yardım projeslnîn dün müzakeresine baslandı Baftaraf» 1 tnci taMjede kova toplanüsından sonra daha müsbetleştiğini» söylemekte idi. Marshall, programı «müsbet bir ayaset> olarak vasıflandırmakta ve çunları ilâve etmektedir: «Tasarı îcendi 5z menfaatlerimize ve barış menfaatine uygundur.> Tahmin edildiğiae göre, bu son mülâhaza, 4>azartesi günkü beyanatı sırasında bunun menfî bir siyaset olduğunu söyliyen Cumhur Başkanhğına namzed Harold Stassen'e bir cevab teşkil etmektedir. Daha sonra cumhuriyetçilerden baa mebuslar tasan aleyhinde bulunmıışlaı ve Türkiyenin bir diktatörlük olduğunu ve bir diktatörlüğü desteklemenin doğru olmıyacağmı söylemişlerdir. Müzakere devam ediyor. «Hürriyet için harb edeceğiz» Washin.gton 6 (AP.) Müzakereleı sırasır.da söz alan Georgia mebusu demokrat E. Cix ezciimle ştınları söyle< Yunanistan ve Türkiyeye yardııa programı, hürriyet için harbedeceğimizin dünyaya ilânıdır. Amerika hiç bir zaman Rusyaya yem olmıyacaktır. İleri gitmeliyiz, yahud mahvoluruz. Dünyaya önderlik edeoeğimiz zaman gelmiştir ve karanraızda tereddüd etmemeliyiz.» Ohio mebusu Cumhuriyetçi Glarence Brown da söz alarak, tasarırun kabul «dilmesinin «Birleşmiş Milletlerin kalbine bir bıçak darbesi» teşkil edeceğini söylemiştir. Browm, bütün konuyu Birleşmi? Milletlere havale etmek hususundaki yapılacak bir teşebbüsü destekleyeceğini beyan etmi|tir. Türkiyenin harb zamanındaki yardımlan Charlotte 1 (AP.) Amerika Dış îşleri Baianlığı memurlarından birisi dün gece şöyle demişür: «Harb esnasında Türklerin tarafsız kalmaları Mütteüklere büyük bir yardim olmuştur.» Dıç İşleri Bakanlığının Yakındoğu ve Afrika işleri bürosu çefl olan Henry S. Villard çöyle demiştir: « Türklerin harb esnasında Müttefiklere yardımı çdk olmuştur.» Truman'm 400,000,000 dolarlıi Yunan Türk yardımını tenkid edenlere Villard şu cevabı vermiştir: « Tiirklerin harbe daha evvel girememelerine sebeb Müttefiklerin kendisine lâzım gelen askerî malzemeyi verem«miş olmasmdandır. Baş Müttefikler 1943 senesinde Tahran konferan. sında Türkiyeye harbe girmesini söylemeğe karar vennişlerdir.» Yardim programrnın Birleşmlş Milletier kanalile yapılması lâzmo geldiğini söylemeleri üzerine Villard demiçür ki: « Eğer bu mesele Güvenlik Konaeyinde münakaşa edilecek olsaydı kendimiâ veto ile kapdı çıkmaz bir sokak içinde bulacakük.» Villard şöyle devam etmiştir: c îstikllllerinl muhafaza edebilmek için silâhlı bir şekilde hazır tutmak mecburiyetinde kaldıklan ordu masrafmm altından kalkamadıkları için Türkler Amerikayı yardıma çağtrmışlardır.» Villard Moskovanın Türklere karşı bir sinir hafbi açmış olduklan için onları itham ederek şöyle demîştir: c Türkler icab ederse yâlrnzbaşîanna memleketlerinl müdafaa. edeceklerini bildirmişlerdlrjp Eaton'un sözlcri Washington 6 (a.a.) Türkiye ve Yunanistana yapılacak yardım hakkmda Truman'm programım inceliyecek olan temsilciler meclisir.in bugünkü oturumunda bir nutuk söyliyen mümessiller meclisi dış işleri komisyonu başkanı Eaton demiştir ki: < Bu yardım programının tafbikı hürriyete dayanan blr dünya medeniyetile esarete dayanan bir dünya medeniyeti arasındaki farkı temsil etmekEaton bu programın kabulünün büyük yenilikler doğurabileceğini kabul etmekte, fakat şurJarı ilâve etmektedir: « Bu programın reddi daha büyük tehlikeler doğvıracaktır. Plâtonik ümid. ler dünya hakimiyetine doğru giden komünist liderlerinin açık hakikatini gizliyemez.» IKM...M oııııııuııuıuıııııuinillllllillllllllIDÎIlülülllülllllininilMimııiMi Baştaraft 1 fncf tahifeâe Türkiyenin bu komisyonun oynryacağı mühim rolü takdir ettiğinl bildirmiştir, Elçi, sözlerine devamla bu karann San Francisco beyannamesinde derpiş olu. nan bölge teşkilâtlarmm ilkine misal teşkil etüğini söylemiş ve her memlekette karşılaşılan iktisadî güçlüklerin, bunları münferid tedbirler vasıtasile halletmenin mümkün olmadığını ispat ettiğini ve bütün kuvvetlerin birleştirilmesini gerektirdiğini söylemiştir. Yakub Kadri Karaosnıanoğlu sözlerine şoyle devam etmiştir: ı Hepimiz bu kıtada nakil vasıtalarınm yetersizliğinden ve ham maddelerin kifayetsizliğinden ıstırab çekmekteyiz. Aramızdan bazıları tabiî kaynaklara noalikse de, işletme malzemesine sahib değildir. Türk delegasyonu komisyonu, muhtelif Avrupa ekonomik teşkilâünm çalışmalarmdan gayet kolaylıkla istifade edebileceği kanaatindedir. Türk hükumeti, bu teşkilâtlarm her birine imkân nisbetinde faal bir şekilde iştirak etmek ruretile Avrupanın ekonomik kalkınmasma katılmak arzusunu her zaman izhar etmiştir. Komisyonun asıl dikkati imar ve haömer Rıza DOĞRUL yat seviyesinin yükseltilmesi savaşmı hızlandırmak için kömür istihsaline ve demiryolu münakalesinin tesisine çevrilmelidir. Türkiye, diğer bütün istih Baştaraj\ 1 inei sahiiede salâtı gibi, kömür istihsalird. artürmaya Türk subay ve ere dahil bulunmakta çahşmaktadır. Türkiye, muhtac bulunan dırlar. raemleketlere yardnn etmek için, mahBu grup, son zamanlarda Türk hü rumiyetlere katlanarak, kömür ihracakumetine satılan Amerikan yapısı ma tmı arttırmaya muvaffak olmuştur. yin tarayıcıların Diesel elektrik tesisatını öğrenmektedir. Oldukça mühim yanıklardan mustarib bulunan her iki yaralı hastaneye kaldırılmışlardır. Sebebi resmen tahkik edileoek olan yangının Diesel yağı parlamaAnkara 8 (a.a.) C. H. P, Meclis sından ileri geîdiği sarulmaktadır. İnGrapu Bsşkanlığından: giliz bahriyesine mensub iki makinist de C. H. P. Meclis Grupu genel kurulu ağır surette yaral?nmışlardır. (6/5/1947/ salı günü Sivas MUletveMli Şemsedd^ı Günaltaym başkanlığında ^ Almanya ile ticaret toplandı. Izmir 8 (Telefonla) İngillz lşgalln İç İşleri hakkında verilen önerge uzodeW Almanyadan 2,5 miîyan Tiirk lira rine yapılan görüşmede bazı mllletvelık mensucat getirtilmesi, buna mukabll killeri söz almış ve İç İşleri Bakam taJcuru meyva ve tü:ün gönderilmesi ka rafmdan verilen izahat tatmiakftr ve kâfi göıUlerek oturuma son yerilmiştir. rar laçtırümıştır. Avrupanın ekonomik kalkınması Türk Yıınan licarî görüsmeleri Atina 6 (a.a.) Anadolu Ajansmın özel muhabiri büdiriyor: Türkiye ile ticaret görüşmelerinde bulunmak üzere bir Yunan heyetinin mayıs sonlarmda Ankaraya gitmesi takarrür etmiş gibidir. Heyetin kimlerden mürekkeb olacağı ve hangi tarihte hareket edeceğj^ henüz kat'î surette malum değildir. Bazı Atina gaaetelerinin neşriyatma bakıhrsa, görüşmeler esnasında, iki komsu memleketin birbirine benzer ihrac mahsullerinin, iki memleket nef ine, benzer bir güdümle kıymetlendirilebilmesi imkânlarının pratik alanda mevcud olup olnıadığı konusu etrafmda istitrat suretile bazı düşünceler serdedilmesi ihtima!i de ayrıca mevcud gibi gözükmektedir. Suad vapurunda yangın çıktı, 1900 ton kükiird yandı Izmir 6 (Telefonla) Bugün öğleden sonra, Alsancak önlerinde demirli bulunan Suad vapurundala 1900 ton Araerikan krükürdünün tahliyesi esnasmda kancanın demire çarpmasne husule gelen kıvılcımlardan kükürdler tutuşarak yangm ç&mış, 3 numaralı ainbar ateş ve duman içinde kalmıştır. İtfaiye gelinciye kadar ateşi söndürmek için kükürdlerin üzerine su sıkılmışsa da, yangm bilâkis büyünıü?tür. İtfaiye, BU sıkılmasını tehlikeli şörmüş, ambarlarm kapaklan ve delikler kapatılarak kükürdlerin ateş aldığı ambarın hava ile irtibatı kesilmişttr. İki ıaat sonra dumanlar kesilncişse de yangm, henüz tamamen sönmenüş oldoığundan bir itfaiye ekipl vapurda beklemektedir. Kükürdlerin 250 bin Kraya sigortalı olduğu anlaşılmuştır. İngilterede bir kaza G. ü P= Meclis gurupu foplantısı Kral Faruğun tahta çıkışınm yıldönümü Kahire 6 (a.A.) Mısır, bugün Kral Faruğun tahta çıkışının 11 incl yıHnı kutlamaktadır. İngiliz kuvvetlerl taratından derhal tahllye edllmlç olan baîlıca Mısır eşhirlerinde halk büyük nümayisler y&parak caddelerde dolasmaktadır. Zavallı babam, burasmı yaptırırken biı iki yıl içinde borçlarımıa kapaür, mal eahibi oluruz. diyordm Seneierdenberi her gün yiyecok, giyecek, bütün eşyanın fiata kat kat arttı; yiikseldi de kiralar byna uymadı. Biz de bu yüzden bx>rcumuzu ödiyemedik; can yongası olduğuna benim de en sonunda inandığım hu çatı altı böylece eiden gitti.. Çok korkunç bir akıbet ama bir yandan da inamlmaz.. içimde gizliden gizliye bir sevinç bile vardı: «Hiç oîmazsa kiracalardan kurtuldum..» diye acı acı gülüyordum. Hele o bakkallıktan çıkıp da artık fcix «bakkaliye mağazasına» sahib olan kiracı yüzüme bil«) bakmıyordu; hırsızmışraı da ondan., Onlar gibi şöyle üç dört yü içinde zengin' oluvermek herkese nasib olmaz ki... Kunduracılarm da bir kardeşi var. Muharebeden önce evlerine bir el tez gâhı almışlariı. Ekmek parasını bile çıkaramjyorlardı. Bir aralık makineleri satmaya kalktılar, hiç alıcı çıkmamıştı. Muharefae başladı. Dokumacılık derken bir kaç yü içinde zengin oldular. Bizdcn biraz ötede, tramvay caddesinde, köşebaşında bir apartıman aldılar. Şimdi iki lcardeş de oraya taşmnu§: Apartıınajı deyinoe böyle olmah, diyorlacmıj. Sıcak suyu içinde, sobası kendind«jx.. Ne idi o çıktığuruz taş kovuğu?. Rütrabetten, »andıldann içi bile kif tutrcuçtu. Karısuua kollan, dirseJderine kadar sltın bÜ«eBclerl« dolu. Balıkpazaruıa ijn ^ttfricen bil« «arjante> til peivrioinl fiılım gtyuedon so YAZAN K E MAL RAGIB TELtF ROMAN kağa çıkmıyor. Ben de işte en sonunda sokak ortasında kaldnn. Elimdeki paranın birazıDI da, başunı sokacak bir yer odasına verdim. Hazır para ne kadar dayanır?. Iş aramaya başladım. Apartımamn satümaaı, parasızlık beni o kadar sars marruştı. Fakat ij aramak yıktı beni!.. Gittdğim yerlerin hepsmde, kapılar yüzüme kapandı. Yüzümü görenlerin hepsi, kaşlannı çatıyor, baslannı çeviriyorlardı. Hırsızlıkitan hapse girmiş bir kız?. Kim iş verh" ona?. Verenlear olmadı, değil. Fakat hemen o güı.den sırnaşmaya kalktılar. Cezaevinden gekne bir kıza, başka ne yapılır?. Bir iki yerde gündellkle ufaktefek iş buldum. Sonu çıkmadı. Bir iki çocuğa ders verdim. Birisi hastalandı, yarıda bıraktu Bir tanesi de köye gitti. İçlerinde birdenbire vazgeçenler, paramı verip savanları da oldu. Anlaşılan, kim olduğumu duydular da ondan ol::.jk.. Ne yapacağımı bibniyordırm. Eütün gün odama kapanıp kendi kendime ağ ıyor, kıvraruyordum. Oturduğum yer odasmm üst katınNo. 23 dakiler bir gün, sokak kapısının önünde: Çamaşırcı kadın geleoekti, gelmedi, diye uğunuyorlardi. Dünden ıalattık da... Hepsi öylece ortada duruyor. Kimi bulsak, bilmem ki, Çanaaşıraların da yanına vanhnıyor. Dört Ura gündelik verlyomz; kannlannı da doyuruyoruz. Gene de beğenmiyorlar, gene de kendilerini naza çekiyorl^r. Ben de oradan geçiyordum. Kıpkırmızı oldum. Başımı öTîüme iğdim, Sanki dileniyormu§um gibi: Siz bilirsiniz ama, dedim, bugün benim yapacak bir isim yok.. Isterse niz. Inanmıyor gibi, ilkönoe benim yüzüme baktılar, sonra da kendi aralarmda bakıştılar: Pcki, dediler Önüme sepetier dolusu, yığın yığın çamaşır getirdiler: Boyalılarla beyazları, sakm birbirine karıştırma!.. Dediler. Yemekten sonra da kendileri Eokağa gittiler. Ben karanlık basıncaya kadar çamaşır yıkadım. Yaşlıca bir kadın var, evde onu bırakmışiardı. İH ^ Başmakaledev. devam dlle birbirimizden ayrıldık. Arkadaşımın üzüntüsü içimde yer B&ştarafı l inci sohijede duğunır göstermektedir. etmişti. Onun açtığı mevzua bir müd flkirler Amerikan basmı tarafmdan ha. Biz, Rusya ile anlaşmak için birçok det zihnim takıldı, kaldı. Bir buçuk raretle yorumlanmaktadrr. fedakârlıklarde bulunduk. Fakat Ruslar, NewYork Times gazetesi diyor ki: hareketlerini yukarıdaki prensiplere göyıldanberi yüriitmeğe çahştığımız Hk bakışta bu, oesaret verici birşey re ayarlamakta devam ettikleri müdileri demokrasi rejimine dair şimdiye kadar bir sürü tcnkidler ileri sürül dir. Fakat işin sonunda söz değil, ancak deiçe, biz d« Başkan Truman tarafındü; hâlâ da süriilüp duruluyor. Ezici hareket kıyraet kazanır. Gerek Stalinin dan genel hatlan çİTİimiş olan siyasete bir çoğrunlukla, bu tenkidler, verilen hareketieri gerekse Rusyanın tarihi tet yani daha geniş bir Ruskomünist mühürriyetlerin yeter derecede lengin kik edilecek olursa baü âleminin ü dahalesini önlemek ve iktisadî bir istiiolmadığı noktası etrafmda toplana midleri bu bakımdan pek zayıf kalır. rar için bizimle beraber çalışmayı kabul Diğer taraftan ckomünist zaierini sağ edenleri teşkilâtlandırmak için hür milbilir. Bir buçuk yıldanberi bir kişi lamak için her türlü hile, meşru olmıletlere yardım etmek siyasetine başvurçıkıp da: yan usul ve hakikatlerin gizlenmesi gi mak mecburiyetinde kalacağız. Bununla Yahu, nereye gidiyoruz? Bu ka bi vasıtalara başvurulaoağını> bildiren beraber Sovyet Rusya, StalinStassen dan da artık fazla. Eendimizi topar Lenin kararı da meydandadır. Rusyanın görüşmesi sırasında sarfedilen sözleri Iıyalun. genişkme siyaseti ve harb zamanmda hareketlerle desteklemek karanra vereDemedi. C.H.P. den olanlar mür akdedilen anlaşmaları ihlâl suıetile ha cek olursa bizdm memleketimizde derteci sayılmaktan çekindikleri, De kimiyet teşebbüsleri, Lenin tarafından hal ve kayıdsız şartsız bir işbirliği armokratlar da verilen hürriyeti kâfi vazedilen bu prensiplerin elân cari ol. zusunu bulacaktır. bulmadıklan için böyle blr söz söylemeye hiç yanaşmadılar. Halbuki her iki parti de yeşil ve kızıl faşizm» karşı aynı duygulan besler görfinüyor. Birkaç ay önce Mecliste Battarnfı 1 tnci sahijede komünistler meselesi görüşülürken, Venedik 6 (a.a.) 11 haitadanberi sında ftmil olduğunu beyan etmiştir. bizim Demokratlar, Sosyalist Parti devam eden Kesserling davasının buİki millet arasındaki dostluk sine müsaade edildiği için hükumete günkü oturumu heyecanlı olmuştur. Amiral şunları ilâve etmiştir: açıkça çatmışlar, aşın sol hareket lere Hâkimler heyeti, kararını bildirmek < Şimdiki ziyaretimia iiü meralekekarşı göz ytunmıyacaklannı belli et üzere toplandığı sırada Kesserling'in timis arasındaki yakmlığı arttırmakt3mişlerdi. Şeriatçılık bahsinde de De muavini fel&efe doktoru Paul Meltzer, dır.» Amiral Keri de beyanatma sunları mokratlann Halkçılara nazaran daha sanığm oturacağı iskemleye bir demet sağ bir durumda olduklarını gösteren çiçek bırakmıştı, fakat çiçekler Kesser Uâve etmiştir: < Bize cömerdoe ayırdılüarı zaman, ling gelmeden heınen kaldırılmıştır. bir delile hiç rastlamadık. kalbden gelen hüsnü kabul ve filomuzKesserling, mahkemeye girdiği zaman Demek oluyor ki her fırsatta birdaki herkese karşı gösterdilderl sevgibirini hırpalayan, bir türlii normal dimdik durmakta ve gayet sakin gö den dolayı Türk mllletine, bllhassa medrünmekteydi. Hiç heyecanlı değildi. bir parlâmento hayatınm çerçevesi Kurşuna dizilmk suretile idam edilece yunu şükranız. Bu iki milletimla arasaniçinde elele yürüyemiyen iki nfıllî ğini bildiren karar okunduğu zaman daki doptiuk dereceaiıım bir tezahürüdür.» partimiz, ideoloji bakınundan aynı dahi durumunu hiç bozmamıştır. Pilonun diğer subay ve erleri de hlskumaşın parralan sayılacak kadar İtalyada Alman kuvvetleri başkuman lerini daha az diplomatça, fakat aynı birbirine yakmdır. Verilen hürriyet danı bulunan Feldmareşal Albert Kes derecede haraıetll tabirlerle tBhar etleri kâfi görmiyen Demokrat Parti, serling, Alman askerlerine yapılan sui mişle:dir. Kendilerinden ^yaret intıyeşil ve kızıl hacılara yurdumuzda kasdlara karşı misilleme olmak üzere balan sorulan Leyte'nin İki gene denizsöz hakkı tanımak istenüyor. Bu hür Italyan sivillerini idam ettirmekten clsi, «muBzzam> demişler ve blri sunları llâve etmişür: riyetlerin daha da genişletilebilece suçlandırılmıştı. < Sade bizi müşkül mevkide baakan ğini kabul eden C.H. Partisi de aşın Kesserling, hükmü temyiz edip etcereyanlar bahis mevzuu olunca miyeceği hakkında sorulan suale cevab bir jey var: Türk dosUarımıza blr lçki bile ısmarlıyamadik. Hiç bir şey için vermemiştir. «Dur!» diyor. Venedikteki Ingiliz mahkemesi tara para vfennemize müsaade etmediler.> Hürriyet anlayışınm bu acayib teEski deniz kortlan fından verilen bu hükmün infaz edilcellisi bize mahsus bir şey değildir. meden ev\'el Ingiliz askerî makamları Bu keyfıyet, harb gemilerlle başka Kızıl softa iktidar j^erine geldiği za tarafmdan da teyid edilmesi gerekmek Akdeniz limanlenıu dolaşmış olan eskl deniz kuıtlaıırun bazı]an İçin yeni blr man, ferdlere ne çeşid bir hürriyet tedir. tecrübe teşkil etmeitedlr! bağışlıyacağını biliyoruz. Yüz binİstanbul şehrinin. erler şerefroe tertü» lerce insan öldürülecek, milyonlarettigi dans partisinde Amerikalı denizcası sürülecektir, geri kalahlann da ciler Türk denizcilerile oandan blr axayağı zincire \urulduktan sonra «İşte kadaşlık tesis etmlşlerdl. hürriyet!» denecektir. Yeşil ve kara Amerikalı bir bahriyell, arkadaşlanWa5hlngton 6 (a.a.) Âyan mecllsisoftalann hürriyetir.i de her tarih n hislerini basit, fakat gayet kuvvstli nln dış işleri komisyon'.ında beyanatta sahifesi bize a« acı hatırlatıyor. Bu bul'unsn Marshall şöyle demiçür: bir tarzda, şu kelimelerla ilade etmlştir: «Boy, bize arnma da Ikram ettiler ha!» hürriyet, bildiğini okuyan imamın « Moskova konferansindan döndükayıdsız şartsız arkasından jüriimek hürriyetidir. Türkçesi, bütün aşın ğiımdenb«ri İtalya, Macaristan, BulgarıslEn ve Rumanya ile akdedilsn sulh ideolojiler hürriyetin birer can düş andlaşmalannın bir an evvel tasdü emanıdırlar. İlk fırsatta ona kıyacak dilmeleri lâzım geldiğine daha Inıvvetle lannı her gün bağıra bağıra söyle inanıyorum.» Baştaraft 1 inci «ahifed» melrten çekinmezler. Köylüden hububat alınarak yerine MarshaH, Amerika bu andlaşmaları Fakat asıl hürriyet de, maksad ve tasdık veya reddetmekte geciktiği taiı bakliyat veya bakliyat yerine hububat gayesi ne olursa olsun, her türlü fikir dirda, milleUerarası vaziyîtin bir kat verilmek suretile yapılan bu mübadele cereyanlanna gelişme ünkânı sağlaîia fraalasmasına sebeb olacağım be muameleleri halen Ticaret Bakanlığı müsavirlerinden olan Ahsen Benginin, mak değil midir, Sağın çenesini b.ağ Urtmiçtir. Toprak Mahsulleri Ofisi Umum Müdürlar, solun düini keserse, ortadaki hürBozüyük . Karaköy lüğü zamanma rastlamaktadn. MeseVe riyet de hürriyetçi olmaktan çıkmış, henüz tahkikat safhasmda oldu&undan bpkı öteldler gibi aşınlığa kaçmış yolu kapatıldı mesuliyetleri görülenler ancak bu tah«lmaz mı? Mussolini, bugün nefretle Ankara 6 (a.a.) Bayındırlık Bakankikattan sonra Millî Korunma Mahkekarşılanan faşizmi kurarken ajnı zih lığmdan: . mesine verileceklergdr. niyetle hareket ediyor, bir yandan Yeniden yapılmakta olan Eskişehirkiliseyi, bir yandan kızıllan iterek Bursa yclunun Bozüyük Karaköy kısorta yolu bulduğunu söylüyordu. An mı tamamen sökülmüştür. Vadi çok dar cak böylelikJe kurtulacağı iddia edi ve muvr.kk3t geçide de imkân vermeNewYork 6 (a.a.) Birleşmiş Millen İtalya, o yolun sonunda nereye diğir.den gidiş geliş tehlikeli bir duru letler kurulu genel asamblesi tarafmma düşmüştür. B'jnun için 10 mayıs dan kabul edilen en son teklife göre vardı, hep gördük. 1947 den 15 temmuz 1947 t2rihine ka siyasî komite Filistin meselesile alâkalı Fakat her ne de olsa, hürriyct an dar Bozüyük Karaköy arasmdaki yol olan Yahudi ajanlığmı da, Filistin halkı iayışının bir buhran geçirdiğine şüp kısmı tekerlekli vasıtaların gidiş ve ge namına yapılacak diğer müracaat sahe yoktur. Dünya sahnesinde çarpı lişine kapatılmıçtır. hıblerini de dinUyecektir. şan menfaatler birbirine o kadar ayBirleşmiş Mületlerin dünkü otunıBu müddet içinde taşıtlar Çukurhi. kındır Id, bir gün gelecek belki İn sar Söğüd Bilecik istikametini takib munda Türkiye v« Efganistanrn Arab milletleri lehinde harekeö bilhassa dikgilterede ve Amerikada da bazı fikir edeceklerdir. kati çekmişür. Arablar İran ve Hir.dıslerin serbestçe gelişmesine müsaade tanin kendi davalannda müstenkif kaledilmiyecektir. Millî menfaat dediğimalarından meyug olnvuşlardjr. miz yüksek ülküye gelince, acaba bu Izmit yolunda bhr otomobil nasıl bir ölçüdür? Düşüncemizin aksini müdafaa edenleri biz zararh buuçuruma yuvarlandı lur da susturursak, bizim hakkımızBahçeli evler yaphrmak tzmit 6 (Telefonla) Bugün akşam da onlar aynı şeyi niçin düşünmiyeiçin güzel manzarau üzerl şehrimizde çok red bir otomobil ceklerdir? yerler arayanlar, kazası olmuş, içind* bulunanlar bir miıcize kabilinden kurtubnuşlardır. Giderek hürriyet sadece madde YAPI ve KREDİ BANKASrnın Vaka şndur: Bursa Merinos fabrikası kuvvetinin bir ifadesi mi olacakür, müdür muavini Şükrüyü Istanbuldan dersiniz? Dikkatli bakacak olursak, Üsküdar, Beşiktaş, şehrimize getirmekte olan (Bursa 25 etrafumzı kaplayan manzaıjıda böyle Ooztepe Çiftehavuzlardaki taksi numaralı ve şoför Kemal Demirbir akıbeti haber veren işaretlere takm idaresindeki) yeni model bir oarsalarını görmeden rastlamak mümkündür. tomobil Izmite 5 kUometre mesafede kararlarını vermiyorlar NADİB NADİ bulunan Tekirdere mevkilnde virajdan dönerken 100120 metre irtifamdaM K a d ı k ö y ŞaDesi Akseki Bankası veznedan uçurumdan aşağı yuvarlanmış, 78 takla atmış ve otomobil tanınmryacak Telefon: 60306 ortadan kayboldu şekilde hurdehaç olmuştnr. Buna muîamtr e (Telefonla) Akseki Bankabil içinde bulunan müdür muavini kası veznedan Hamdi Aslan, ortadan Şükruye bir şey obnamıştır. Sadece kaybolmustur. Zabıta ve adliye tarafınkaşmdan hafif yaralanmıştrr. ŞoflBr, dan aranm«lrtadır. muhtelrl yıerierînden yaralanmtştur. endifii ağtr durumdadır. geldi. de birde geliyon Yarahlar, derhal Kâğıd fabrikası Daha kolaylanmadı mıî.. N« sa Bir kaç ay Myle geçtL Çamaşu da revirine kaldırılarak tedavilerine baayıkadım; tahta sildiğim de oldu. Hemen man bhecfk?. * lanmıştır. Tahkikat yapılmaktadır. hemen ah$ıyor gibiydim. Büsbütün aç Diye soruyordu. kalmaktansa, artık sevine sevine gidi Bittiği raman ellerim kan içinde kalmıştı. Doğrulamıyorduın, belim o ka •oroJum. Neyleyim ki, felek bunu bile dar ağrıyordu. Kapıdan çıkarken elime çok gördü. Birdenbire hlçbirisi çağırfld buçuk lfra^k Ürli bir kâğıd p«r maı oldu. Sokakta yüzyüıe gelecek ola tutuçturdular. Çamaşırcn kadına sak başlantu çeviriyorlar, görmemiş gidört ltr* Teriyoru», diye ögünöyorlar bi davranıyorlardı. Sonralan duydum; dı. O kadanıu bana çok görmüş olacak eski tanıdtklardan birisi: lardı. Sesimi çıkarmadım, Odama in Aman ne yapıyorsunuı, d«mij; o dim. Kendimi yatağ» dar attım. Bir i kı» haplsaneden yeni çıkü. Böyle insayiliği oldu: Kae zamandır, akşamları m, evinizden içeriye nasıl alıyorsumız?. yatağa yattıfctan sonra saatler geçiyor, Bari açıkta, ortahkta bir şey biTakmauyuyamıvordu, Bin tÜTİü kuruntu i ynuz!.. Sonra canmııı yakar. Böyle bir çinde kıvranıyordum. Bu gece, yatar kötülüğü obnasa gelip de şurada birrada çamaşiT yıkar mı?. Okuyup yazmayatmaz kendimden geçmişim. YANIİŞ ANIiAŞILMASIN Bir kaç gün sonra gene geldiler. Ar sı varm^, b t kaç du blrden biliyor 10 Mayıs Cumartesi açılacak ka sokakta bir tanıdıkları oturuyofmuş. muş. Neden gidip de başka bir yerde çaYALOVA KAP1ICALARI lışmıj'or, neden hiç kimse iş vermiyor. Onlann kendi çamasiTcılan varmıs ama için isteasem oraya gidebilirmişrm. Yüzüme hırsız da ondan... BİR HAFTA YALOVA SATASI karşı pek açıktan açığa »öylemiyorIçlerinde beni kocasından, oğlundan tenzilâüı. biletlerinden maada lardı, fakat bunu bana bir iyilik olsun, kıskananlar da obnuş: normal tarife İle otellerimiz diye düşünmüç olacaklardı. İki gün ev Akça pâkça bir kız!., Ev içinde ne ve lokantalannuz her gün velkl yorgunluğum hâlâ geçmemişü; ziyaretçilerimizin emrindedir. ellerimin yaraa da büsbütün kapanmaDemişler. Tedavi, dinlenme ve eğlence mıştı. Öyle iken: En acıklı günler, bundan sonra başimkânlan bir araya toplan Peki, dedim. îçhnden biraz da se ladı. Kıyıda bucakta ne varsa sattım. mıştır. vlndim. Teşekkür bile ettim. Oraya da Onlar da bitti. Aç kaldım; sahiden aç Tenzilâtlı veya normal tarifeli gittim. Onlar, eksik olmasmlar, dört li kaldun!. Bütün gün ağzıma bir lokma odalarınua Özipek Palastaki rayı kesmoden verdiler. kuru ekmek bile koymadan yatağımın Büromuzdan her zaman temia Ertesi ay, hani ilkönoe çamaşırlarrnı içinde kavrılıp yattığım, geceyi öyle edebUirsiniz. Telefon: 24394. yıkadığım komşular gene çağırdı. Bu geçirdiğim çok oldu. «efer de üç lira verdiler. Üstelik: Koca Istanbulda tamdığım pek azdı. Sana başka yerde iş bulduk. Bize OrJarı da bulamadım. Kimisi buradan ucuz yıkamalısın!. gitraig; kimisini de göremedim. YanlaDemeye getirdiler. Bu, hepsinden acı nrJa giremedim; {Arkosı rmr") »ikkatli bakarsak.. Ânserikada komünistlere karşı yeni tedbirler alınıyor Pes diyemem! ayat bir mücadeledir. Insan, vücudüııün içinde türlü mikropîarla, dışında türlü unsurlarla mücadele ede ede büyür ve yurür. Onun için, durgun adamlan pek bab tutmam. Dfaıamik olmak lâzımdır. Kurşun gibi ağır, ağzından dirhemle lâkırdı çıkan, başını arhlı târeti gibi ağır ağır çeviren adamlardan hoşlanmam, ve gene şunlardan hoşlanmam ki. girdiği işin muvaffakıyetinden şüphelidir. Hattâ somından ümidli âcğildir. Yahud ne odur, ne ötçkidir de öyle görünür. Tâ ki kendinden bir Rayret istenmesin, yahud baçarısi7İık sebebi sorulmasm. Bu fena bir âdettir. Sonu çıkmıyacak bir işe girınek orada paralı veya parasız iş almak. ve her adım başında: Beyhude nğraşıyoruz. Bunun sonu yok! diye geri tepmek insanlığa yakışınaz. Ben böylelerine çok içerlerim. Böyleleri atalet ve kısnlık mazeretlerini yalnız kendileri için ileri sürmekle kalmaz, size de: Boşuna uğraşıyorsun. Sana acıyorum. Bu işten hayır yok! DüzeltemezYırtılma! diye de adamın maneviyatuu bozar, gayretini kırmaya çalışnlar. Bizim kullandığımız manada insan, hiç bir mü$külün önünde irkilmiyen ve en kaü ve anud talihsiztikleri yenmeğe azmeden, ümidsizliğe düşmiyen ve bütün kotü ve menfi unsurlarla çarpısa çarpışa, sanki bir spor müsabskasmda iıtuş gibizevkle hayat mücadelesini idame eden kimeedir. * Selpik. sünepe ve sümsük fikîrlerden ve insanlardan iğreniyorum. iğreniyoruz. Tuttuğunu koparan, ve niçin kopardığmı bilerek koparan müsbet, yıbnaz, tereddüdsüz adamlar istiyoroz. Böylelerine çok ihtiyacınuz var. Memleketin böylelerme çok ihtiyacı var. Her türhi unkânlan, vasıtalan, şartlan mükemmel olarak hfl"Tİanmıy işleri yürütmek hüner değildir. Her zaman bu ivi vasıta ve şartlan hele bizde bulmak mümkün olamaz. O znman elimiâ bağlayıp dnrmak, bngünun en büyük kıymeti olan raman revherini kaybetmek, heder etmek ohır. İş büyük. vasıta kücük diye ünüdsizliğe diişmek dinamik obnaya meebur bir milletin feTdleri için, lumreleri Içta ve cemiyeti içhı reva değildbr. Ben bu kanantin gene ve yaşlı hepimizde yerleşmesini istiyorum. Çünkü aziz hemşerilerim, böyle yapmazsak, elimizdeki alet ufak, kuvvetuniz azdır. yaküçük, dclik büyüktür diye düşünüp durursak balimiz harab olur. İki yakamız blr araya gelmez. Bir küçük hkrayı tckrarhyarak sözfimü bitireceğim: Bir nıekteb hocası herhalde frcngistanda bir yerde olacak öğrencilerden birinj çağırıp bir şişe vermiş: Git, bakkaldan şu şişe ile şarab al, denüs. Çocuk para isteyince: Para ile herkes şarab aln, hfiner parasız almaktır, cevabuu vennis. Çocuk, boynunu büküp gitmiş. Bir müddet sonra' avdet etmiş, şişeyi hocanın onüna koymuş. Hoca pek susamlş olmah hemen şişeyi başına dikmiş. Lâkin baknuş ki şişe boş. Ofke ile çocuğa çıkoşmış: Ayol, bu şişe boş! Ve çocuk, âkılâne cevab vermiş: Hoca efendi! Dolu sişeden herkes lçer. Marifet boş şişeden içmektir. Her şeyi yolunda, her vasıtası t şartlan mükpmmel olan işi herkes çevirtr. Marifet bozuk çartlar altmda i> görtnelrtir. Arzedebildim mi. ey binamaz özürcülerl? B. FELEK ı Kesserling idama mahkâm edildi Dosl Amerikan filosu limanımızdan ayrılıyor Mihver peykSsri ile yapılan andlaşmalar Toprak Ofismde yolsnıluklar Filistin meselesi Beklenen yağmur başladı 1 tnci «afcifede mur yafmiftır. Bu gece saat 21 e kadar gelen teL. gTafİArda bu ya&murlarm tatmin edid mllrtarlarda ohnadıgı bildlruınekiiedlr. Yağmur düşen bölgeler Ankara 8 (Telefonla) Meteoroloji Umum müdürlüğünden bu geceyarısı aldığım malumata göre Malatya, Elâzığ, Erzincan, Niğdeye ve bunlar içinde en çok Sıvasta ohnak ünere metre kareye üç kilogram su bırakacak £Urette yağmur düşmüştür, Yağış, buralarda durmuştur. Ankara ve çevresinde yağmur, hafil hafif devam etmektedir. Şu saatte metre kareye üç kilogramı bulmuştur. Kat'l bir isüdlâlde bulunmak mümkün görülmemekle beraber yağış vaziyetinin tekrar edeceği tahmin edihnektedir. Sıvasta halk sevine içinde Sıvas 6 (Hususî) Çiftçilerimizüı haftolardır beklediği bereketli yagmurlar, bugün yağmağa başlamıştır. Halk, son derecede sevinclidir. 35 kuruşa fır.lamış olan buğdayın kilosu, yağmurlar başlayınca 30 kuruşa düşmüştür. Yağış devam etmektedir. Londraya gidecek milletvekillerimiz Ankara 6 (Telefonla) İngili* Avam Kamarasının davetlisi olarak Londraya gidecek heyetimizin iki Demokrat üyesl Profesör Fuad Köprülü ve Emin Akaygen, bu akşam ekspresle İstanbula hareket ettiler. Bilinddği gibi heyetimiz, cumartesi günü Yeşilköyden kalkacak Pan Amerikan uçağı ile yola çıkacaktır. Demo&rat mület^'eküleri garda, başta DP. Genel Basianı Celâl Bayar ohnak uzere, genel klare kurulu azaları, Demokrat milletve'Hneri, genel merkez Heri gelenleri ve dostları tarafından samimî bir şekilde uğurlandılar. Yabancı dil inıtihanlan " Ankara 6 (a^ı.) Millî Egltim Bakanhğından bildirllrr.iştir: Devlet memurlarile ijankalar ve de?let müesseaeleri memurlaruıın 3656 ve 3659 eayılı karaınlaxa göre yapüa.n yabancı dil lmtihanlan, ev/elce de büdlrikUgl gibi, 2630 mayıs tarlhleri «rasında yapüaoaktu:.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle