18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Jialit MEBU5ANREISİ Ihtilâl arifesinde "•<. Jiatıraları ş Cemiyet Enver Beyin eniştesini nasıl öldürttü? Enver Beyin faaliyeti Tikveşte Hürriyet ilânı Şemsi Paşanın öldürülmesî üç vilâyetin cemiyete iltihakı Talâtın siirülmesi karan Cemiyetin mevcudiyeti İstanbuîca haber alındı. Imhası için vaîilere ve müfettışı umumiliğe emirler gönderıldi. Bunlar bir netice vermediğinden. Istanbuldan Mahir ve Reoeb Paşalar riyasetinde heyetler gönderilmeğe baş!andı. Bunlar da bir ipucu elde edemediter. Hattâ bu heyetlerden fcirinin Şuayıb ismindeki kâtibi bir gece oturduğu eve girerken cemiyet fedailerinden birisi tarafmdan öldürüldü. Can k3Tkuse hepsi İstanbula döndüler. 24 haziranda hafiyelikle müştchip alay müftüsü de fedailer terafından öldürüldü. Yalnız rrerkez kumandanı miralay Nâzım Bey fazla faaliyet gösteriyor, cemiyet efradım tazyik ediyordu. İstanbuîa davet e'dilmişti. Cemiyet bunu öldürmeğe karar verdi. Mumaileyh, binbaşı Enver Beyin eniştesi idi. Kendisi bu karardan haberdar edildi. İcra günü Enver, mi. ralayın evinde idi. İsrr.ail Canbulat, terfi iniasınm tervici için ricada bulunmak vesilesile Nazım Eeyin evine gidiyor. Bahçenin penceresinde Hrlikte konuşurken mülâzim Mustafa Necib Bey yanaşayor, Nazımı öldürmek üzere tabancasını boşaltıyor. Nazım da Canbulat ds. yaralanıyorlar. Canbulat, hastaneye .naklolunuyor. Nazım Bey de mabeynin\ emril* sedye içinde trene nakledilip ^İstanbula yollanıyor. Mazım, Enverden şijphelendiğini ihsas ediyor. EnveT tevkit edîleceğini anhyarak Tikveje kaçıyor. Orada <Ittihadı Terakki Enver» adile mühür kazdırıp etrafa tnektublar yağdmyor, mabeyne de Meşrutiyetin bir an evvel ilânı içra mektublar gönderiyor. Bütün Tikveş tazası halkını cemiyete bağlıyor. Temmuzun sekizinci günü Tikveşte Hürriyet ilân oltmuyor. O akşam Köprülüye gidiyor, kayraakam Ali Münif Beye Tikveşte hürriyet flân olunduğunu bildirerek Köprülüde de ayni suretle hareket kabil olup olmadığım soruyor. AH Münif «halk hazırdır, hiç mahzırr yoktur» diyor. Bılcümle crkânı kazayı ve rüesayı ruhaniyi topluyor. Enver, kısa bir nutuk söylüyor, toplar atılıyor, ilânı hür. riyet olurruyor. 20 haziranda Resnede ko!ağası Niyazi Bey, Ohride kolağası Eyiib Sabri Bey cemiyetin emrüe efradlarile birlikta dağa çıktılar. Sultan Abdülhamid, Mit rovitça fırka kumandanı Ferik Şemâ Paşayı hürriyet çetelerinin imhası için Manastıra gönderdi. Şemsi Paşa silâhşorlarile bazı Amavud rüesasını birlilrte alarak Mitroviçden iki tabur askerle Selânik tarikile Manastıra hareket etti. Selânikte öldürülmesi için cemiyet tarafından tertibat ahnmışsa da imkân hâsıl olamamıştır. Şemsi Paşa, Manastıra muvasalatmda saraya vaziyeü arz için telgrafha neye gitti. Manastır heyeti merkeziyesi tarafından öldürülmesi için tertibat almdı. Mülâzim Aüf Bey, bu zor ve cür'etli vazifeyi üzerine aldı Telgrafhane civarındaki kahvede Şemsi Faşanın çıkmasını bekledi. Paşa, telgrafhaneckn çıkarak arabasına binmek üzere iken (24 haziran 1324 '1908) tabatıca i?« Atıf Bey tarafmdan öldürüldü. Ortalık (karıştı. Bu karışılrtan istifade ederek Atıf Bey sıvışmış ve bir kunduraeı dükkânır.a girip saklamnıştı. Fakat Şemsi Paşanm süâhsorları tarafından atılan kurşunlardan ayağından yaralanmıştı. Evvelce takarrür ettiği veçhile yüzbaşı Mahmud Beyin evine giderek orada eemiyet efradmdan bir doktor tarafından tedavi edildi ve ertesi akşam tebdili kıyafetle arkadaşların hazırladı. ğı araba ile Ohride Eyüb Sabri Beyin r.ezdine gitti. Bu vak'a cemiyet efra dınm maneviyatını yükseltti. Tereddüd eden bazı yüksek memuriyetli zevatın ttTedf'üdlerini izale ederek cemiyete girnulerine sebeb oidu ve denilebilir ki üç vilâyetin ileri ge'en rr.emur ve ab:t. lrri kâmilen cemiyete girdiler. Abdüîhamid, son bir ümid olmak üzere Üîkübde mıntaka kumandanı Feık Tataı Osman Paşaya müşirlik tevcih ederek Manastıra göndermiş ise de o da temmuzun sekizinci günü mülî alay kn mandanı Ohrili kolağası Eyüb Saori Bey tarafından evi abluka edilerek daşa kaldınldı. Gene bu firada Taîât Beyin memuriyetinden azledilerek Amdoluya teb'idi için bir irâde çıktı. Sadrıazam Avlonj'slı Ferid Paşanm kalemi mah. sus rnudürü efki hapisane arkadaşı Fdirr.cli F?.ik Eey iradenin tebüŞini bh ksç gün gecikt ; rmiş, hemen Ta'.âta haber ulaçtırmıştır. Talât, müfettişl umumî Hüsej'in Hiimi Paşaya gitmiş ve şunları röy'em'ştir: «Memuriyetten azlım ve Anadohıya teb'idim hakkında bir irade sadir olduğunu haber aldım. Azlim hususunda bir şey diyemem, hükumet bir me. munı istihdam edip etmemekte muh tardır. Ancak teb'id keyfinyetinin i c . rasma teşebbüs olunduğu takdirde hem benim şahsım, hem de sizin Için iyi bir netice vermiyecektir.» Selânikte gizli bir kuvvetin Ta^tı tuttuğunu çok iyi bilen Hüseyin HiliU Paşa ne yapıp yapıp iradenin taibikmı geriye bıraktı. Selânikte merkezi umumî iîe Selânik vdlâyeu hej'eti merkeziyesi azası bir leşerek yalılarda Ccmal Beyın evinde bir içtima yaptılar. Hânı Meşrutıyete ve kanunu esasinin jeniden meT'Iyete 1 konulması için fıilî teşebbüsata giriçi mesine karar verdiler. Manastır ve Üs. küb heyeti merkeziyelerile Selâniğe bağlı Serez ve Drama sancaklan heyeti merkeziyelerine adamlar göndcrücrck 9 temmuz 1324 de şiddetli telgraCarla kanunu esasimn iadesinin taleb edilmesi bildirildi. Serezde mutasamf Reşid Paşa ve adliye müfettişi Niğdeli Galib Bey, brşta olmak üzeTe heyeti merkeziye ve b>r çok cemiyet efradı telgrafhaneye gitmişler, 24 saat zarfmda meşıuüyet ilân edilmezse bütün Serez halkınm Rc^ad Efendiye biat edeceklerini telgrafla bildirmişlerdi. O günlerde bazt metalibatta bulun. mak üzere bermutad bir çok Arnavud rüesası Üsküb vilâyc tinde Frozevik is tasyonunda içtima etmişlerdi. Cemiyet efradmdan ve Üsküb heyeti merkeziyesi azasmdan jandarma kumandanı Galib ve mektubcu Mpzhar Beyler bu içtimam içine girmişîer, rüesa ile gö • rü§müş!er, meşrutiyetin ilânı için saraya telgraflar çcktirmişlerdir. Rumelmin her tarafmda bu suretle müracaatler Abdüihamid üzerinde büyük bir tesir yaparaK Said Paşanm riyasetl altmda tesekkül eden vükelânm tensibile kanunu esaBİnin yeniden mer'iyete konması ve meb'usanın intihabına başlanması irade edildL Daha evvelce İzmirden sevkıyatı Hskeriye başlamıştı. Dr. Nazım ta r a fından cemiyete ithal edilmiş o!an Iz. mir koîordusunun ilk taburları i'.ânı meşrutiyetien bir gün evvel Se'ıânik rıhtımma çıkmca, silâh çatmışlar ve hürriyet kokartlarım goğüslerine takarak ihtilâlo iştirak etmişler, hürriyet 1lânı bu suretle memleketşumul bir mahiyet almıştır. Va'Zİyete sarahat vermek için Niyazi Beyin hatıratmdan §u parçalan naklediyorum: Sehir İKTİSADI .BAHİSLER haberleri iktisad hayatımızı Beıtzin ve petrol serbest ölçmek lâzımdır bırakılıyor Ancak petrol kumpanyaları kararın kısa bir müddet tehirini istediler Öğrendiğimize göre, hükumet benzin ve diğer akar yakıtlarm tamamen serbest bırakılmasına kesin olarak karar vermıştir. Ancak, memleketimizde akar yakıt îlı tiyacınm temıni işıîe bütdn petrol kumpanyaları namına meşgul olan Standard Oil Kumpanyaii hükumete müracaatle benzin, pertol ve benzerlerinin hiç bir tahdide tâbi olmadan serbest satışma imkân bulunmakla beraber benzin ve petrolun memleket dahilinde ve bilhassa küçük bayilere tevzii için elde kâfi teneke ve bidon bulunmamasmdan dolayı kâfi benzin ve petrol oîmasma rağmen tenekesizliğin bir darlık varmış hissini verdire. ceğini one sürmüş ve yeni teneke partismin gelmesine kndar sorbest bırakma kararınm tehirini istemiştir. Bu işin de on heş günden fazla sürmiyeceği tahmin edilmekted'u". İktisad hayatımız hergün değişiyor. Hiç bir günün iktisad hayata bir evvelki gününkünün aynı değildir. Aylar geçtikten sonra geri bakılırsa değişen vaziyetler daha açık görülür. Bugünün iktisad hayatını birdenbire olmuş telâkki etmek doğru değildir Bugünün iktisad hayatı geçmiş vazl yetlerin bir terkibidir. Bu terkib de değişiyor, yerine başkası geliyor. Bu sebebden bir devlet adamı ve iktisad kumandaru için güç olan şey, her an değiçen iktlsad vazıyetl«rine muvazene verebilmektir. Muvazene ohnazsa mill: iktisad anarşi yolunu tutar ve neticede cemiyet enerjlden kaybeder, çabuk yorulur. İktlsadı sevketmekten maksad cemiyeti yormak değil, geliştirmektir. CUMHURIYET 17 Ekim 1946 NALINA M1HINA Olayların alayı ski nnıharrirlerin kullandıkları bir (fistihzayi ştiun» tâbiri vardı ki ben, bu terkibi «olayların alayı» tarzında yenileştirerek bir kaç defa bu sütunda kullanmıştım. Şimdi yeni bir istihzayi şüun veja olajların ala>ı karşısındaj a. Paris Konieransı son iş olarak Fbılandıyaya aid barış tasarısını görüşürken AngloAmerikan temsilcileri, bu küçük memlokete jükleülen ve hepsi de Sovyet Rusyanın dojrmak bilmez kursağuıa girecek olan 300 miljon doların Z O nülyona indiıilmesini O istediler. Molotov Yoldaş, hemen karşılanna dikildi ve onlara hücum ederek «büyük devletlerle küçük devleiler arasında iji münasebetler nıevcud olması zaruretine» işaret etti ve bu hususta Sovjet Rusya ile Finlandiya arasındaki Taziyetin tipik bir misal teşkil ettiğini söyleyerek, Sovyetler Birliğinin Finlandiya aleybinde hiç bir entrika çevirmedigi iddiasmda bnlundn. Ne cesaret de.il mi? murahhasını, Molotov, Amerikan Finlandiya gibi küçük bir memleketi kendi siyasetine âlet etmek ve bu memleketi sözde dostça bir hareketle kendisine çekmek istemekle itham etn.iş; Sovyetler Birliği bu gibi usulîeri reddeder ve Finlandiya ile oynamak değil, onunla samimî münasebetler kurmak ister» demişür. Ne cüret değil mi?. Kâinatla alay eden bu sözlerı okudtıktan sonra, 1939 sonunda ve 1940 başında cereyan eden olayları şöyle bir düşündüm. Ayni Molotov Yoldaş, Fintandivayı sıkıştırarak üs istemiş ve red cevabı alınca 1939 da, Rus Fin ademi tecavüz paktını feshederek Finlandiyaya harb ilân etmişti. Bolşevik Rus devinin 200 milyonluk koca >"ücudünun bütün ağırhğile 3 buçuk milyonluk küçük bir demokrat milletin üstüne çullanması, o zaman Sovyet Rusyaya karşı bütün dünyada, haklı bir nefret ujandırmış; Finlandiyanın hakikaten kahramanca cesaret ve mukavemeti de bütün medenî milletler tarafından takdir ve hayranlıkla karfılanraıştı. O kadar kl Almanya ile bir ölüm kabm harbine tutusmuş olan İngiltere ile Fransa, kendi miithiş düşmanlarım unutarak Finlandi a jardım etmek için asker gönderıiıtrf bile istemişlerdL O sıralarda hiç bir mubarib devlete paraca dahi yardım etmek istemiyen iniiradcı Amerika, yalnız Finlandiya ile Çine kredi eçmıştı. Devle çocuğun çarpısması o kadar heyecan nyandırmıştı ki rahmetli Milletler Cemiyeti bile Arjantinin telebi üzerine haksız ve mütecaviz diye, Sovyet Rusyayı kapı dışan etmek kararını vermişü. Sonra, Ingiltere ile Fransa, Finlere fill yardım imkânını bulamadıklan İçin, Finlandiya, Rusyaya boyun eğdL Fakat 1941 haziramnda Almanya, Sovyet Rusyaya hücum edince o da, hem intikamını, hem de kaybettiği topraklan geri almak için, Almanlarla işbirliği yaptı. Bu, hakb ve meşnı bir müdafaa harbinin devammdan başka bir şey değildi. Fakat, talihsiz Finlandiyanın ahn yazısı, ikinci bir defa daha yenilmekmiş. Şimdi, bir Sovyet Rusyanın Finlandiyaya taarmz ettiği zamanki havayı, bir de fougünkii havayı düşününüz ve mukayese ediniz. Eğer dünya yiizünde, galib ve mağluba kaışı, tam hak ve adalet dairesinde hüküınler veren yüksek bir mahkeme, bir nıahkemei kübra mevcud olsaydi, Fiıılandivanın Sovjet Rusyaja değil, Sovyet Rusyanın Fînlandiyaya 300 milyon doların bir kaç misli tazminat vermesi lâzım gelirdL Halbuki zavallı snçsuz, asıl suçluya hesab veren ve onun taraundaa ceza gören günahsız bir suçlu vaziyetindedir ve baıış konferansında, tngiltere, Amerika ve Fransa, Finlandiyanın, Sovyet Rusyaya verdiği topraklardan başka, üstelik ağır bir tazminat öâemesini de kabul ediyorlar. Ayni zamanda bu tazmuıaü biı2 hafifletmek isteyince de, Molotov"dan azar işiüyorlar. Molotov'un bu hem teca\üzkâr, hem alaycı sözleri, 1940 ta haklı bulduklan küçük ve kahraman bir demokrat memleketi, 1946 da haksız ve cezaya lâyık görmek dnrumuna düşen büyük demokrasilere manevî bir ceza ve olarların onlarla alayı, fakat a a bir değil midir? •«••»••••w Yazan: Dr. Nizameddin Âli Cumhu.ıyet baiTamını kut'.ama programı hazırlanmış ve ngUUere gönderilmlştlr. Bayram prartesî gunü saat ] 2 de ba.?layarak ;iO ekim çarşamba günü saat ylrml dorda lıadar devam cc!?c^ktir Ozel müoseesöer ralı günj kapalı bulunacalîtır. Prograraa bütün dain'.erle blrllkte evleria, Bpammanlann rkat, kat) bayraklarıa do natılması lcaydı könulmuştur, Salı güntl sabahı dokuzda Vall vüftyett» tebrlfclerl kabul «decektir 1O."r> da T&k.slm meydanına gldilccektlr.'Vaîl, yanında Komutan olduğu halde askerl trftlş ve tebrlk edecei:ttr Dlrege çanlı sancasımız çeklllrken mızıka İstlklfll marşı çaLacafetır, Bundan 8onra ge;ld törenl başlıvacaktır, CO ekim ögle Uzerl 12 de ylrml bir pare top atılacalstır. Takslra ıceydanmdakl tflrenden snnra hidllk rlyaret edlleccktlr Gece yapüacak fener alayı çok zengln olacaktır Geceı Vall Takslm gaz'.nosunda bîr zlyafet verecektlr. Cumhuriyet bayramı tören programı hazırlandı Eğer iktisadımızın geçişinde ve her lâhza değişen durumrnda ahenk ve muvazene istiyorsak, iktisad olaylarımızı ölçmeliyiz ve bulduğumuz ceticeler üzerinde mukayeseler yapmahyız. Tıpkı lâboratuarlarda olduğu gibi. Tâ ki, bııgünü iyice anlıyalım ve ıslah tedbirlerini alarak daha iyi ve muvazeneli b:r yarım hazırlıyalım. Kim kl yarmı ıslah etmek ist^r, mutlok surette dünkü maziyi Um ve doğru olarak bilmek mecburiyetindedir. En ileri denllen memleketlerde bile, değil devlet veya zümre veya şirket, sadece ferd bile dünü doğru öğrenmek zorunu şiddetle hissediyor. Bu mak'adla her yerde iktisad oİ3yları usullerile ölçülüyor. Bu usulerl tatbik !çin cıhazlar da kurulmuştur. Bulunan neticeler hafta hafta neşredilip tekmil ceînivete maledilmektedir. Rakamla ölçülecek iktisad olayları çok mudur, bunların hangileri bellibaşlılarıdır? Hayatımızın türlü tezahürleri var. Maddî yaşamamıza taalluk edenleri başta olarak, fikrî veya artisük ha. yatımıza taalluk eden ve medeniyetle artan bir çok tezahürler, şahsımıza aid yaşama ozelliklerimiz, bütün bunlar döuüp dolaşıp iktisadda akislerirü bulmaktadır. Onun için iktbad olaylarının sayısınm hududu yoktur. Biz bunların hepsinl deeil, bellibaşhlarrnı rakama takib edeceğiz. Amerika, İngiltere, Rusya gibi memleketlerde geniş ve pahaîı cihazlarla yürütülv. bu iktiead rakamlarını toplamak işlni, onlar kadar yapabilmemize bugün lcin imkân yoktur. Fakat hiç olmazsa ilk elden bellibaşlı olarak, meselâ, tedavüldeki para miktaruıın müş'iresinl, satılan eşyanm nevilere göre hacim müş'irelerini, bankaların dı:ma genişüyen \e daralan kredi yekunlarını ve nakliyat ve isüh.cal müş'ıreierini hafta hafta doğru olarak hesablayıp neşretmek ve tekmil cemiyete maletmek imkânlarını bulabiüriz. Bugün milletin tamamma çamil millet sermayesinin hafta hafta artış veya eriyişini ölçmek gibi başka memleketlerde görülen İleri hesablara henüz başvufacak teşkilâtta değiliz. Millî gelirin fceza haftahk yükselme veya aîçalmasmı süratle hesablayıp iiân edecek tertibatımız da yoktur. Halbuk meselâ Amerika ve Ingilterede teknaı harb iktisadı bu hesablara dayanıyordu. Fakat bugün hiç olmazsa, bazı iktisad nlanlarındaki dağmık rakamları hesab rrakinelerinden ç^çirerek, içinden çıkılmaz gibi görür.en türlii rakam düğümlerini, mahdud bir kaç müş'h'eye (endeks) irca etmek elimizdedir. Böylece germ'ş günlerin iktisad ana çizgiîerile tesbit edip istiyen her Türk müteşebbisinin ve idarecisinin tetkikine arzetmek üzere tescil edebiliriz. iktisad Müş'ireler memleketimizin ıslahatmda başlıca yardımcılarımızdır. Nitekim, son defa Türk lirasınm i?üra kabiliyetinl ıslah edeAen müş'irelere başvurduk. İlân ettiğimiz dolar 280 kuru?, sterlin 11 lira ve altın' 30 lira rakamları, kendi müş'irelerimizle Amerikan ve lngiliz müş'irelerinin beraberce hesablanmaaından çıkmışür. Bundan sonra da yenl ıslahlar yapacağımız zaman gene müş'ireler masa üzerine dökülecektir. Şu halde blr soru karîisındayız. Bugünkü müş'irecdliğimiz ne haldedir? Derhal cevab vereuim: Bizde bugün mevcud müş'ireler Wr kaç tanedir: Toptan eşya müş'iresi, hayat pahalılığ müş'iresi, tedavül müş'iresi gibi. Fakat bunlarıh' ne hesablanmalannda ve ne öe İlân edilişlerinde beklenen fennilik v« lntizam görülmemektedir. Bir kere milş'irelerimizi başka memleketlerde teessüs eden mütekâmil usullerde hesablamamaktayır. îstanbul Ticaret Odasının basit ve pondere (vezinli) olmıyan hesabları, Ankarada Konjonktür dairesinin prensipte münakaşa götürür hesa"bları ve tstalistik Umum müdürlüğünün gene nîsbeten iptldal hesablarla bulduğu toptan eşya fiat müş'ireleri elde mevcud olanlardır. Ancak bunlar kat'î iktisad hesablarında rehberlik edecek derecede şule saçan meşalele: halinde değillerdir. Halbuki doğru hesab aydınlık ister. Kaldı ki, bunlar haftalık değil aylıktır. Daha fenası üç dört ay sonra ele geçerler. Keskin ve anî ısahatiarımızda fazla jşe yarıyamazlar. Nitekim eyluldeki para ıslahımızda meselâ nisan ve mayıs müş'irelerini kulanmak zorunda obnuş olmamız bundandır. Bu sahalarda yenl çalışmalara girismezsek önümüzdokî müstaoel lşlerimizde benzer durumlarda kalacağız demektir, fiat mflş*trelerinde Toptan eşya bahsederken, yalnız bir türlü toptan eşyamüş'iresi olmadığmı hatır. latmak faydah olacaktır. BUhassa memleketimizdeki toptan eşya fiatlan ş'ireşl, meselâ yalnız 54 veya 24 nevi eşyanın gayrimesul şekilde topîanacak fiatlarını hesabların en kolavile bulmaktan ibaret kalmamahdır. Hem statistik ilminin son tekâmüllerile yapılmak ve hem de türlü toptan. eşya £itları müş'ireleri çıkarmEk zarureti vardır. Meselâ, neden (ihracat) mallarımızm toptan fiat müş'iresi bulunmasm, neden (ithalât) mallarımızın temilî müş'iresi çıkarılmaFin? Hattâ bunarda da tahtanl taksimat yaparak, bir çok ahvalde faydah olacağına göre, yalnız makine ithalâtmm, yalnız giyim şyasının, yalnız süs maddelerinin husus! toptan fiat müş'ireleri bulunabilir ve bi« husus! Iktlsadımızdan dolayı bunlan bulmağa da mecburuz zanne. deriz. Hayat pahalılığı müş'irelerine geline, bunlara kat'î surette çekidüzen vermek, biihassa bundan sonar, zaruri görülmektedir. Ne İstanbul Ticaret Odamm bugün için hiç de temsill (reprĞ. sentatif) olmıyan aile efradı sayısma göre yapılan ve ne de yillarca önce Isanbul Üniversitesi vasıtasile yaptınlmış olan Ankara konjonktür dairesinin nkete dayanan hayat pahalılığı müş Irelerl, bundan sonraki iktisad ve ücret ıslalılaııınız İçin mesned teşkil e decek durumda değilierdır. Türkiye ha yat pahalılığı müş'irelerini yeni baştan ele ahp, bunların esaslarım da yeni baştan ve bambaşka klstaslara (kriter) göre kararlaştırmak icab etmektedir. Biz, hayat pahalılığı müş'iı emizin yalnız İstanbul ve Ankaraya tahsisi bu büyük işi hafifsemek telâkki edfyoruz. Tekmil memleketin bölge bdige hayat pahalılık müş'iirelerinin aynı katiyet ve îsabet deıecelerile (mukayese için bu şarttır) mütekâmil usullerle hesablanmalannda esaslı faydalar tasav\ur etmekteyiz. Zira halkm huzur içinde yaşamasmın başiıca dayanağı ihtiyacımn karşılanması emniyetidlr Bunun derecesi bölge bölge açıkça meydana çıkanlabilir. Ayrıca da tekmil memlekete şamil ortalama bir hayat müş':resinin hesabı, bu hesab nekadar takdiri güç olan (vezinlemelerle) olursa olsun, altmdan çıkılmaz bir iş olmıyacaktır. Sav I arlık^ Cumhurlret bavramından evveL k3?'m ayüklarını vermefe üzere hazır. lık yapnıaktadır H»r Cumhurlyet bayran.ında bRyranıdan evvel aylık Terlldiğl ve bu ser.î Cumhurlyet bayramından lkl gOn rsell de totll ve yanm mesal gtlnllne *eadüf ettl',1 clhet'e tevzlata ayın ylrrnl beşlnde başlonaraktır Den'77ollarınııı rapur Ocretlerlne yaptığı zamla değlşpn tarlfenln llrranlar kanunu mıır:blnce Eel?dljece tasdl'c edllme^l lftzm gsldlgl halde bu muamelenln yaptırılmamış olrra'ina ltlraz olunmakta ve ram lçln!n tokrar tctklkl lhtlmallnden babsedllmekted!r Memur aylıklan ayın yirmi beşinde verilecek Bu münasebetle, son Içtimaî hareketlerin yeni bir icabı olarak modern dünyanın. bir yeniliğirtin memleketimizde de tatbikmı görmek şiddetli bir arzu olacsktır, diyeceğ;z. Son zamanlarda hajat pahalılığı müş'iresinden başka bir e (asgarî fizyolojik hayat müş'ireel) he^sbma gidilmeğe doğru bir cereyan görülmektedir. Bu yeni müş'ire, yukarıki gibi alış'.lan gündelik hayat da tipi muayyen bir ail?nin istihlâk eşyaları ve satın aldığı hizmetlerin masrnf manzumesi üzerine değil, fizyolojik asparî ihtiyaca yan! ancak yaşıyacak kadar kıtakıt hayat ihtiyacına göre hesablprur. Bunun için, bölge bölge lüzumlu görülecek meselâ (albomin), (hîdrat dö karbon) ve (yağ) miktarları uzman doktorlarca bulunur, bunların hanşri maddelerden temin edileoçğı mlktarkrile beraber hesablanarak mvşIre meydana çıkar. Bu müş'ire havat pahalılığı müş'iresinden başkadır. Böylece, işçl üeretleri gibi buçünün en dikonli konularının halline yaklaşmak imlrânlarını verecek vasıta'ar, bizde de gereken mükemmeliyette riyazf! usullerle hesab olunup neşrolunabilir. Carbda bir çok millî siyasî veya îşçi hareketleri olduğu görülüyor. İnanma'ıdır ki, bu millî ve zümrevî hareketlerin en son kertede dayanak'.arı, iktisadî de•îiçmelerin lehte veya aleyhteki neticelerinden doğmaktadır. Bu değismelere en doğru i^tikametleri vermek bir zaruret ise, bvuVan en doğru surette ölçmek de şarttır. Hergün çıkan iktisad problemlerine tam hal çareleri göstermek kolay değildir. Bur.a son misal Amerikadakl işçi ücreti problemidir. Orada işçi ücretlerile eşya fiatları birbirini kovalarcasına takib ediyor. Adeta bir insanm gölgesile yarış edişi gibi bir şey. Şöyle diyelim: Önde insan yani (işçi ücreti), arkada gölgesi yani (eşya fiatı). Ücret önde, eşya fiati arkada bir koşmadır gidiyor. Bu yarışın derin manası anlaşılscaksa, elbette istatistikler ve müş'irelerle anlaşıîacak ve bu yarı»m önüne geçilecekse gene onlarla geçilecektir. Biz iktisad müş'irelerimizin yenl ba?tan ele abnmasmı lüzumlu görmekteyiz. Bunların hazırlanması için seçılecek merciin gözönünde, daimî ve müstakar ve aynı zamanda en yetkili bir merci olmasuıı kabul ediyoruz. Hesablanacak bir çok müş'irelerimiz vardır. Bunların süratle ele alınacakları (moneter müş'ireler) ile (bütçeter müş'ireler) olanları, yani tekmil cemiyete şamil veya bir grup veya bir ferde aid olanlarıdır. Bunlar, ya İstanbul ve Ankara Ümversitelerinde (Amerikada Harvard Üniversitesi müş'ireleri gibi) veyahud resm! merciler olan Ticaret ve Çalışma Bakanlıklarmda Cîngilterede olduğu gibi) yetki ile ve devamh surette bazırlanabilirler. Artan vapur ücretleri Okul Epor yıırd'arının açılış töreni curr.artesl günü Fenerbalıçe stadında yapılacaktır, Torene kız erkek orta okul ve llse talebeierl ljtırak cdecektir. Büyülc bir ge. çld rcsml yapılacak, Maarlf müdürü bir soyler verecektir Atl9tler arvnndi bavrak yan;Iarı ve İ7Cİ cMüfettlşt nmunıilik knrulnp da bir gSsterllrri tertib edümlştlr, Açılıj törenlne ttalvan generalinin riyasetinde muhte saat l"> te t??lanacaktır lthalât için kurulacak lif milletlerin jandarma zabitleri Makedcnyaya gelince, teşkilitı, tcftiş vc mümüracaat bürolan Tlcaret Bakanlığı, Istanbul, îzmlr Te rakabaya başladılar. Binlerce labit dcVrrlerine dirayetine ve ah Merslıule yenl kurulacak müracaat bürolâkına itimad edilen, bilhassa crkânı lannm kadrolarını hazırlf.nıakla dür, îstanbul müracaat b ırosurun kadrosu harbler layin edilmiştl. Cemiyet bnnlar lslmslz olarak ha7irlanmıs ve kaç mrarar arasmda çabuk yayıldı. Eşkiya takibi ve müstahdemle ldare edllecegl tayln olunve mıntaka miifettlşllklcrile seyyar bir Oğrendlglmlze göre, müracaat rjürolarmın halde dolaşan bn idealist zabitlerin gayretlle hükumetin elindcn silâlıh knvret yekdlferlnln kabul edeceklerl slparlşlerden haberdar olabllmelert lçtn her tlç büronun ler ve memurlar alındı. Babusns Enver da İstanbula bağlanması uygun görülnıüşBey gibl efkân cemiyetin en knvvetll tür. naşiri sayüan ve harbü darbda liyakati thracatçı blrllklertnln de ayrıca vazlyetfevkalâdesi müsellim olan bir erkânı terl totklk olunmuş ve bunlarm raüracaat barb zabitinin çeteciliğe sülukii şcref ve bürolarından ayrı olarak çalışmaları tahizmeti Hâ edeceği mülâhazası cümle karrür etmlştlr, Ankarada bulunan Blrllkler uaıtımt kStlbl M<ımtaz Rekln bugünmizi gariki meserret ve mefharet eyle lerde gelmesl bçklenrnektedir. mişti. Esasen ben son derecede mütehasBir hamal tren altmda sis oldum. Çünkil, Manastırda cemiyekalarak öldii tin ilk teessüsü hengâmında beni cemiDeUet Demlryollan dokuzuncu lşletmevrte itbal eden, benim gibi bir çok genc slnde hamal Mustafa Çlçekt dun sabah, zabitleri tenvir eden mlri mumaileyh sırtmda yükle Slrkecl gan clranndakl hat idi. Yeis ve nevmidî benrâmlarmda bizl boyundan geçerken. manevra yapan blr lohararetli söderi, ciddî tavırlarile teşci komotlf altında ezüerek. Olmüştür. Maklve teehir eden bn nadirülemsal ve her nlst Ahmedln re çahldlerln lfadelerl »lın manasile mükemmel olan Enver Bey rmştır, Tahklkat yürümelıtedlr. İdi.» Hatıratı Niyazi, sahife 115. tstanbul Lîsesi mezunlarının *** «tbtfl&l hareketinde Mtnastır ve havaîisinde önemli vak'alar cereyan etmişti. Bnnları sevk ve Idare eden Manastsr heyeti merkeıivesi azasını bnrada tespit ettnek bir kadirşinasHk borcudırr. Dördüncü süvari alayının kumandanı kaymakam Sadık Bey, tonçn yüzbaşısı Habib, topçu mülâzlmi Ziv.ı, mütercim Fahri, mülâzim İbrahim Şakir.» Hatıratı Niyazi, sahife 236. R3 yıllık blr müessese olan I^tanbul Erk«k Isesinln, yetlştirdlğl muhtellf 111n koi'arına nıcijsub zevat tarafından blr serl llml konferanslar verüec?stlr, 17 e k!m per>embe gur.ü 14,."50 da b o!an bu serl konferanslar her hafta synl gün Te eaatte tekrar edllecektlr, Prof ESrem Şcrlf. Terflk Remz^ Yavuz Abadan. öŞrtlmen Tahlr Nejad Gencan vs MİU1 Eğitlm Eakam Rcşad Şemseddln S'.rer bu arada kon'eran's'ar vereceklerdlr Okul spor yurdları açılış töreni Dr. Nizamecfdin Âli SAV verecekleri konferanslar Nişan Çorlu Askerl hastanesı yedek tablblerlnden bakterlyolog Necmeddln Ülker İle Tıb Fakültesl taiefcelerlnden Aybîkern Kükner'ln nlşan törenlerl Çorlu Orduevlnde güzlds davetlller huurlle yapılmıştır, Nişanlılara aadetler dllerüı İstanbulan en lüks sincması Birinci Vizyon Seçme Fîlmlerle PEK YAKINDA AÇILIYOR. (Arkası var) C KÜÇÜK HABERLERJ * BELEDrTE Dalm! Encümenl blr kllolu*< ekmeğın otuz, yarım kllolueun da ] 5 kunışa Eatılmasınâ karar verdlglnden ya nndan ltlbaren ekmekler bu eekllde çıkacpitır. * KUPUOSMANtlTEDE KılıççUarda oturan ve ötedenberl lçkl müp^elâsı olarak t«r.ınan Halid dün eabah odasmda ölnıas olarak bulunmuştur Olumünün kalb dur maiindan Llerl geldiğl an:a;ılmıştır. * TICARET Odasmda yeniden lhdası Oda meclİEİDce tasvlb edilen ldarl makam İçin ha?îrl:kJara başlr.nmıştır, Djn Oda müdtlrlerl umumî k&tlb nezdlnde toplanarak Odanm yenl teşkllât pro]eslnı hazırlamışlarüır, Odada yenl ldarl makam doğ rudan dojruya Oda başkarüığına bağlı ve ldara rnecilsl namına Oda muamelâtını ldare edecek blr umum müdürlük olacaktır Ayrıca Odada Tlcaret Bakanlığmca tayla edilen blr umuml kfitlb bulunacak bu umumî kâtlb Bakanlık namına Oda mua melâtını kontrol edecektlr * H.^LIC1OGLUNDA> Remziye lslmU blr kadın, tabanca kurşunlle ölmüş olarak buIuı:mıi5tu Bu suçun faıu olmak Uzere yakalanan Mezbahada celeb Şükrü Süphan. oflunıin muhakemeslne îstanbul lklncl AJırceza mahkeme'lnce dün devam üdllmlş. tir Dılnkü cflsede. savcılık c^za lstem'.ştlr. Gelecpk c?!sedp müdafaa yapnacakt'.r ¥ TFAMVAY Idaresl blr ll.''nla üs'küdar ve K&dıköy otobüs servl=lnln lâğvmı bll. dlrmlştlr Beledlyenln beş otobüsü dün akçam Ankaraya Bönderllmlştlr * TENI YAPILAN llâvelerle lthall serbest bırsfclan mallara ald llste Istanbul müracaat bürcsuna blldlrilmlştlr Bu llsteye girmlş olan ve §!mdtye kadar Itbaü mpmn ı bulunan maddel?r ü?;er:nde siparjj'îrin ka. buiüDe başi.aıırnıştır. NONTE KRİSTO L O K Fear . Ş E R L O K Lüks CildU 13 Lira Net K. Tamaraj Cildll 10 Lira Bu Akşam SARAY Sinemasında A R Ş I N M A L ALA¥ TÜRKÇE SÖZLÜ VE ŞARKILI Büyük filminin ilk iraesi münasebetile BÜYÜK O P E R E T v e M Ü Z İ K G A L A S I Bütün dünya sinemalannda oynanmış neşeli ve kahkahah meşhur operet. Milyonlar sarfile ve gayet lüks dekorlarla çevrilen bu filmin şarkıları ve teganni heyetlerile bugüne kadar vücuda getirilen Şark filmlerinin B H en büyüğü ve en muhteşemidir. Yerleriniri evvelden aldırınız. Perdeye şaheserler hazırhyan: M t C H A E L C U R I İ Z Müzik d ü n y a s m a öbnez eserler veren : İ R V İ N G B E R L İ N Yüzyılların eşini görmediği b i r h a r i k a yarattı. • E E N K L İ . Bugün matinelerden itibaren fevkalâdeden ALKAZAU'da H O L M E S Üniversal Film Şirketinin 946 947 Süper Avantür Ş ER « The HOLMES KTJLÜBÜNDE > Dedektif Fi Honse of . CANİLER Büyük Sanatkâr B A S ÎL BATHBO Af'un Tazan: Doçent Myari BERKES Avrupa ve Amerikadaki sağ ve sol bütün partilerin teşkilât, program v« ideolojileri hakkmda dilimizde yazılmı^ biricik eser. Aradığımız her malumatı bu'acaksınız. "Fiatı 200 kuruş. l'URD ve DÜNYA YAYINLARI posta kurusu 162 Ankara PİBTILEH Dahlyane blr surette temsil ettiği ve şimdiye kadar görülmemiş derecede Esrar.. Tehdid.. Korku.. Entrika ve heyecan dolu mevsimin en güzel filmi.. A R I C A : Amerikanın Tino Rossi'sl G E N E A L ' T R Y ' n i n herkes tarafından seve seve tekrat edeceği yenl kovboy şarkılarüe sü^lü, müzik. şarkı ve heyecan dolu KAYDUDLAR TAKSİM B ü PEŞINDE KRISTAL'de ORDU ŞÂRKISI A K Ş A M ve T A R I N Sesine haçret kaldıgımız yükses ses sanatkârı Kıymetli Ses Sanatkârlarının KONSERLERI »ı MİLLET CUMHURİYET Nüshası 10 kuruşrur. . . . TUrklye Harlç c s c This is the army » GEORGE MUBPHY JOAN LESLİE RONALD REAGAN'ın renkle süslenen, milyonlarla bezenen rakibsiz filmi. Bu Akşam L A L E AR Sinsmalarında DİKKAT: Numaralı yerler pek az kalmıştır. MUALL GÖKCAY A K Ş A M I Yegâne halk türküleri okuyucusu HACER BULÜS Abone Şeraıtı Blr aylık f aylllE Altı aylık Senellk ü ve ARKADAŞLARI ve ARKADAŞLARI Tamburf Bestekâr SAF.ÂHADDİN PINAR m fNovotnî seansından sonra) en son bestelediği şarkılan kendi tatlı sesinden dinliyeoeksiniz. Mükemmel ŞA2 ve zengia VARYETEy Telefon: 82699 Gazetenılze gönderlîen ©\Tak ve yazılat şdş olunmaz. Di k k a t goo 8*1 1500 2 S00 lçln Kr. • > > 600 K». 1600 > 2900 » 5400 » lç!n
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle