Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
19 Mayıs 1945 CUMHURÎYET Tokyonun başma gelenler apon radyosunun yayınlarına bakılırsa, Japon başkenti. şiddetli ve sıkı hava akmları yüzünden bir yığm enkaz haline gelmisür. Amerikanın büyük bomba uçakları Tokyodan daha başka şehirleri, Japonyanın sanayi merkezlerini de sık sık ziyaret etmekte oldukları için onların da asağı yukarı aynı akıbete u;jramış olduklarmı tahmin etmek nıümkündür. Ve asıl daha mühimmi, Japon şehirlerinin ve bütün sanayi merkezlerinin bundan sonra daha müthiş akmlara uğramasının beklenmesidir. Amerikanm Avrupadaki hava kuvvetlcrini sarka nakletmesi. ve Amerikanın Japor.yayı daba yakın üslerden çevrelemesi üzeıine, bütün Japon adaları daimî bir cehennem hayatı yaşıyacak. Japon harb pikü bu cehennem içinde kül olacak ve Almanyamn başına gelen, Japonyanın da başına gelecektir. Çünkü buşün vuzuhla anlaşılan hakikatlerrten biri, Alrnanyanın süratle vıkılmasında nuıessir olan en mülıim amiîlerden biri. hava akıniarıdır. Bu ekınlar. Almanyanın harb giicünü tahrih etmiş ve Alman halkının manevijatını tcınelinden yıkmıştır. Bütün yaşayışı aitüst olan hnlk, hava akınlarının sebeb olduşfiı îftırablara ve mahrumiyetlere dayanamıyacak hale gelmiş. halkın ihtiyaclarım sağlayan bütün tesisat, bütün teşkilât. hava akmları yütünden işliyemiyeeek hale gelmiş olduğu için herşey Bİtü«t olmuş ve bütün hi'.nlard?n baska doğıı ve batıdan ilerliyen ve taarnız eden ordııların tazyikı bütün Alman mukavemetini eritmiş ve tüketmhtir. Şimdi de Japonya aynı felâketle karşılaşmaktadır. Gerçi .Tapon adaları, henüz çok yakın üslerden bombalanamıyor. fakat Arrerika uçakları mcsafe kaydını adeta tanımıyan bir süratle hareket ettikleri için ni'beten uzak iislerden vuku bulan akınlar da. son derece tesirli oluynr. bilhassa Amcrika donantnasının Japon sahillevine yaklaşarak ha\a akınları için sabih bir üs teşkil etmesi, bu harekâtın Japonyayı yeriııden oynatan bir şiddet karanmasına sebeb oluyor. Amerikanın Pasifikte şimdilik kullanmakta oîduğu rîonanmaya, yakında Amerikanın Atlantikte ve Akdenizde kullannıakta olfluçtı filoların katılaracağını, bir de İnçiliz donanmasının Pasifik mııh?.rebelerine iştirak edeceğini ilâve edecek olur^ak. hugünden. büyük bir ÜFtünlük ile karsılaşmakta olan Japon donanmaçının kıya* kabııl etmez ezici bir üstünlük karşısında kalacağı vüzuhla canlanır. Japon donanma«ı, daha şimdiden Pa?ifik OkyanuBundan çekilmis ve Japonyanın iç müdafaa hatlannda şülenmiş oldıığuna göre, yarın hiç bir veçhile karşı gelemiyeceği bir kuvvçt önünde ne yapacağı kendiliinnden anla^ıhr. Demrk ki Japonyanın dış diinya ile. yani yıldır'm BÜratile isgal etmiş oHujhı ülkclerle bütün alâkalaıımn kesileceği sıra çok yakındır. Bir taraftan ana. Japonyanın ysnıp yıkılması. diğer taraftan Japonyanın harb giicünü besliyen bütün ülkelerle alâkasımn keMİmesi Vzaksark harbini son safhasına s'ötiirecek. brlki de an.i Japonyanın teslim nimasını çabuklaştıracak ve o zaman Mütfefikler, Japonya dışında kslan Japonları tasfiyeye ba?lıyacaklardır. Almanyanın akıbetine mahkum olduğu şimdidpn bclli olınasına ra&nıen Japonyanın harbe rievam etme<;i. onun da bir cehennem tasfiyesi gecirmek :ıiyetinde olduğunu jelirtmektedir. Buna da bir kimse kanşamaz. J ve L yapıian konuşmaiar demecleri reddetmektedirler. Fravda bu hıosusta açıkça şöyle d«mektedir: «Flensburg muamması, başarısız bir idarî tecrübe mi, yoksa, batmakta olan faşizm gemiîir.i kurtarmak için girişilmiş ve akira bırakılmış bir teşebbüs müydü?» Gazete diğer taraftan Sovyet dış slSovyet basınında çıkan yasetinde gizli amiller arayanlarm, bir yorumlar çok Alman harb mücrirninin halen taLor.dra 28 (a.a.) Reuter ajansmın mamiie ve filen serbest bulunmalarınözel muha.biri bildiriyor: da garib bir taraf bulamavnşlarıru hayBütün So^et basını, İngiltere ve A retle karşılarr.aktadır. merikada halkın büjiik bir kısmı İngiliz Sovyet Amerikan işbirligini tak Müttefikler Tito'nun son defa fleri sürdüğü teklifleri de kabul viye etrr.ek kararında iken Pravda gaetmiyoslar zetesin'.n tâbirile «faşizm taraftan mürLondra 28 lOAV.I.) Evening News teci unsurlar» ın Avrupa banşınm sağlamlaştırılması işine müdahale teşeb gazetesine göre, Mareşal Tito'nun Tribüsünde burancuklannı belirtmekte este ve bölgesi hakkır.da yapmış olduğu tekliflere Amerika ve ingiliz hükudir. Londradaki Pclonya hükumetl, tabii metlerir.in ccvablarının kaleme alınmadir kl, bu telılikeli merkezlerden biri ci işi sona ermiştir. Amerika ve Britanya hükumet'.erinin cevablan bir iki güolarak teîâkki edilmektedir. Polonya meselesi hakkında bilhassa ı:e kadar Yugoslav hükumetine tevdi eaçık bir lisan kullanan K'zıl Yıldız dilecektir. Bu gazetenin haber Eİdığma gazetesi. General Sosnokovskl,' Anders göre, Tito'nun teklifleri yapıldıkiarı tave BorKomarovski'yi «Moskova üzerine rüıte İngiliz ve Amerikan arzularına rürü;.ijş» e hazırlanırken gösteren ka uygun bir mahiyet arzetmekte iken son rikatür'.erle beraber bir makale neşret zamanlarda Triestedeki vaziyetin karışmekteöir. Bu makalede şöyle denümek mış olması Yugoslav tekliflerinin bugün için kifayetsizliğine müncer olmuşrur. tedir: «Bu tahrikçilerin, Rusyaya karşı bir Tito, kendi kıt'alarmın Jlareşal Alexansavaş hazırlamağa çahşmaları bekiene der'in komutasına veriimesini ve kurubilirse de. bunlann manasız sözlerinin, lacak Müttefik askerî hükumeti yanınİngiliz kâgıdı üzerinde, İngiliz parasile da Yug05İav idari komitelerinin de ve îngiliz başkentinde neşredilmesi kalmasım ileri sürmüştü. Sonradan yahayret uyandıracak bir şeydir. Barış Dilan bir çok tevkifler meselenin rengidavasmı beninısiyen herkes, Göbbels'in ni değiştirnıiştir. Poiitika işlerinde taPolonyah haleflerinin daha ne kadar rafsız olan Müttefik askerî hükumeti zaman Londra radyosunda neşrij'a.t bitaraf ve dürüst hareket edemiyen yapacaklannı sormak hakkma malik makamlarla iş görmeği pek aşikârdır ki kabul edemez. tr.» Bu suret'.e ifade edilen fikirlerde, tngiliz elçisi Moskovaya döndü Müttefik siyasetinin bu veçhesi hayretle Moskova 28 (a.a.) İngilterenın Sovkarşılanırken, Rus muharrirleri, Sov yet Birliği r.ezdindeki büyik elçisi Sir 'et dış siyas«tinin karanlık olduğu yo Arckibald Clark Kerr bugün, Moskounda yabancı memleketlerde yapıian vaya dönınüştür. Soştarofı I inci sahijede mahza bariş zaferini kazanmak için l<a:'.anılmış bir fedakârlık olduğunu açıklamakta ve Hopkiıis'in memuriyeîini •vTizuhla anlatarak bunua demokrasüer tarafindan gözetilen harb gayelerini, hakklle gerçekleştirmekten ibare; oiduğunu belirtmektedirler. Mecliste bütçe görüşmesi bitiyor Bdîtaraft 1 inci sakıfede edilen bir karşıhkia Ankara Tıb Fakültesinin açılması işinin tahakkuk safhasına girmek üzere bulunma^ır.dan dolayı memnur.lugunu bildirmiştir. Hatib, hastabakıcı işleri üzerinde de durmuş ve bu yüzden karşılaşılan giicliiklerin kaldırılmasını sağiıyacak tedbirlerin alınmasını, Bakanlığa bağl: hastabakıcı okulu açılmasıru temenni eyletni^tir. Doktor Ali Süha Delilbaşı «Kütah"a» Leylî Tıb Talebe Yurdundan çıkan doktorların mecburî hizmetlerini ifs etmeîerini sağlıyacak tedbirlerin almması noktasmda ısrarla duımuş ve köylerirr.isde sajlık memtıru temini hususunu ileri sürsrek ahnması gerekli cihetleri anlatmıştır. General doktor Niyazi İsmet Gozcü «İstanbu!» Bolu ve Yozgad hastanelerinin Sîğlık Bakanllğı bütçesile devlst hastaneleri arasına al'.nmasından dola>T memnunluğunu bildirmiş ve 5~jrdlarda yetişen doktorların mecb'orî hizmetlerinl incelemiştir. İstanbul rr.nietvekiU ajiıi şartlar altmda yetişen askerl doktorların on beş T 5 ıl mecburt hizmete tâbi tutulmalarma muitabil sivil doktorların dört sene mecburî hizmetle mükellef tutulmalarını esasen dcğru görmediğini. bunların hizmet müddetlerinin hiç değilse sekiz vıla çıVıarılmasını ve bunun yerine getirilmesini saŞIracsiç tedbirlerin almması lâzıın geldîğini belirtmiştir. General Niyazi Ismet Gözcü, hükurr.et doktorlarınm bulundukları yerlerde faydah olabilecek bir şekilde yetiştirilmeleri ve köylere kadar gidebilmeleri için ker.dilerine motörlü vasıta tomini lâzım geldigini ileri sürmüş ve sonra memleket hastanelerindekl yatak mevcııdıınun yetersizlijini rakamlara daynnarak anlatmıştır. İstanbul milletvekili bu boşluçun yalniz devlet bütçesile karşı!anmas;nın güç olduğunu işaret ederek hazırlanmakta olan Posyal Sljorta Kanunur.a saslık sisrortası işinin de konulması faydalı olacağı railtaleasında bıılunmuş ve gene aynl iş üzerinde, hastahk sandıklan kurulmasınm faydalannı anlatmıştır. Hatib Eözlerini bitirirken, altı yıldanberi herşeye rağmen bir milyonluk bir insan kuvretini ayakta tutmuş olduğumuzu hatırlatmış ve bu kadar büyük bir in;an topluhığu arasmda herhangi bir epidemik hastalı*ın çikmamış olmasının bir tesadüf eseri olmadığmı, sağlık içlerinde vazife gören teşkilâtlarm bunda büyük bir lıissesi bulunduğunu belirterek doktnrıanmızın bu yoldaki hizmetlerini şükranla anmıştır. Abidin Binkaya *Kastamonu» verem sanatoryumlan ve di?panserlerine temas ederek medsnî kanunumuzda bu husustaki tesislere aid hükümleri hatırlatmıştır. Hatib bu işte zenginkrimize büyük ödevler düştüğünü işaret ederek bir çok zenainlerin knfılacakîarmı kuvv'etle umduğj böyle bir teşskküle Saglık Bakanlığmm önayak olmasını istemiştir. Hıfzırrahman Raşid saŞlık müdür ve teşkilâ^ının hastalık üzerine kudretle yürüyen bir teç?kkül olmasını dilemiş, zira bir çok defülar bu teşkilâtm: ?Hastahk yoktur» veya «üç gündür önlendi» gibi beyanlarda bulundukbrını, bunun da iyi neticeler vermediğini söy'.emiştir. Bir noktayı işaret etmek için tekrsr EÖZ alan Ali Süha Dolilbaşı iKütahy^^> hususi idareler tarafmdan idare edilmekte olan hastanelerin devlet eliâe a'.mmak yoluna girilmiş olması karş;sında hüsusî idare'.erce bunlar için bütçelerir.de ayr.lmakta olan karşılıkların da Sağlık Bakanhjhna verilmesir.in temin olunma?ını i=temiştir. Bundan sonra kürsüye gelen Sağhk Bakanı Sadi Konuk söze başlarken milletvekiüerinin Ecğlık konusile yakın alâkalarile aydın'.atıcı sözlerinin ve tavsiyelerinin cemijetin sağhğı için girişilecek bütün çaiışmaların esasın: îkil edeceğini belirtti. Sıtma savaşınıtı teîirlerinin umumi bir cemiyet davası halinde karşıland:ğını. çe'tik mevzuu üzerinde Ziraat Bakanlığile anlaşılarak bir kanun tasarısı hazırlanmakta olduğunu, Manisa milletvekillerinin Gördeş heyelânı dolayısile kasabanın yeniden kurulması yolundaki dilekleri mucibince ve bu rnilletvekillerinin yakın alâkalarile isabetli bir yolda yürünerek şimdilik yalnız 380 bin liranm teminile suyun getiriimesinin sağlandığını izahları arasmda kaydstti. Bakan: «Sağlık davası bir cemiyet davasıdır ve cemiyetin elbirüğüe bu işlerin çoğu en kısa zamanda tecelli edecektirs dedi ve milletvekillerinin işaretlerine birer Vrer cevab vererek çözlerine şöyle devam etti: * Yerli ilâclar mevzuu üzerinde ehemmiyetle durmaktayız. Yerli ve vabancı bilumum müstahzarların piyasaya muayyen ve mazbut bir şekilde arzı için tedbirler alıyoruz. Bu müstahzarların hizmet ve hedeflerini iyi karşılıyacak mahiyâtte olmalan şarttır. Memleketimizin çu veya bu şekilde yeni bir pazar olmasma meydan vermiyeceğiz. Verem ıniicade'.esinin o kadar tatmin edici şekilde olmadıgma biz de kaniiz. Imkânların müsaadesi nisbetinde bu yoldaki çalışmalarımıza artır•nak hedefimizdir. Ya'.ova kaplıcaları mevzuu, cemiyette yorulmuş insanların istirahati ve biraz da eğlenebilmesi için hususî bir ehemmiyetle gözönür.de tutulmaktadır. Çocuk davasını önemle takib ediyoruz. Çocuk düşürme vesair cemiyet Bk=ak'ıklanna aid tedbirlerin ıslahı için elirr.izdeki mevzuatm bütün hükümlerinden şiddetle istifade edeceğiz. Çocuk ishallerine yarıyan ilâcı büyük miktarda ıthal etmek üzereyiz. Yakında bir ton gclecektir. Amerikaya da beş ton sipariş edilmiştir. Arkadaçlar, memurlardan hastane ücretlerinin fnzla shndığmdan şikâyet ettiler. Halbuki memurlardan muayene ce tedavi için para almmaz, Bunun daha iyi tatbikı için tedbirler alınma=mı düşünüyoruz. Sağlık ve memurluk mevzuu memleketimizde mühim bir dava olarak ele alınması lâzım gelen bir meseledir ve üzerinde önemle durrulmaktadır. Ancak, hiç bir işin ssde neşriyat ve tamimle olamıyaîaŞını biliyoruz. Işieri vapıp ba?arıp hirmete arzettikten sonra ifade etmek bizce daha yerindedir Trahom nfetini bütün kudretimizİ9 karşılamak istiyoruz. Yaptığımız şeyler hakikaten netice vermek kudretindo olan işlerdir. Ancak, cemiyetin yardımı daha sıkı olmalıdır. Trahom başlıbaşına bir cemiyet, terb,iye, fikir, bilgi inkişafı ve nihayet bir temizlik davasıdır. Hekim azlığının önüne geçmek yolunda verimi artırmak ve mecburî hizmeti, gencliğı incitmiyecek tarzda ayarlamak cihetleıile meşşul olmaktayız. Has'abakıcılığm memlekette meslek halinde teessüsü ve bu güzel hizmetin iyi duygularla karşılanması için varT kuv^ etimizle çakşıyoruz. Bu sahad3 hi? bir fedakârlıkten çekinmiyen Kızılayla İşbirliği yapmaktayız.» Sağlık Bakanı, milletvekillerinin diğer suallerine de cevab vererek ileri EÜrülen işler üzerinde çahşılmakta olduğunu veya çalışılacağmı bildirdi ve bu arada sanatorycm açmağa teş«bbüs edecek vatandaşların en geniş şekilde korunacaklarır.ı beiirtti. Bakan. izahatı arasmda bir soruya cevab oİ3rak da haşaratm cldürülrne:i için son zamarJarın en mühim ke=iflerinden olan D.D.T. ilâcının memleketimizde de imaline rr.uvaffak olunduğunu bildirdi ve şunları ilâve etti. « Buna muvaffak olan Prof. Hareiyi huzurunuzda hürmetle anarım. Elde henüz istihsal edilmiş az bir mıktar vardır. Yakın zamanda istihsal gcnişletilecektir. Denilebilir ki bu ilâçla pire, tahtakunısu, s:\Tisinek tarihe karışacak. nümunesini aramak mecburhetinde kalacağız...» Bakanin demeci hararetle alkışlandı ve bütcenin bölümlerine geçiierek Sjğlık Bakanlıeı bü:çesi kabul olundu. Ziraî kombinalar üzerinde 'ie izahat veren Şevket Raşid Hatiboğlu, Emin Sazak'ın: •Kombinaların maliyetini Allah bilir* sözüne cevaben: «Biz biliriz. Buğday 8 kuruşa mal oluyor» dedi ve bazı sahalaruı ekime hasreiilerek meraların azaldığını iieri süren ır.illetvekillerine cevaben: «Eğer kombinaların elindeki 700 bin dekar ekili sahayı meralardan ekilmiş tslâkki edi,vorlarsa bizi bağışlasınlar. 82 bin ton mahsul almmıştır> dedi. tBu de\dr3e Türkiye ziraati, altında» kalkamıyacafı işlere gii.Taotnîiidir» mütaleasında bulunan Şevket Raşid Hatiboğlu elde mevcud ehemmiyetli işlere işaret ederek tcprak kaninunun arkasır.dan ter seri kanun tasarı=ırar. da Meciise gelmekte olduğunu bildirdi.Çeltik davasmdaki gecikmenin sebebini anlatarak bunun memleket sağiığını kcruyarak fakat istihsali d« zeielemiyecek şekilde l.alledilmek yolunda olduğunu söyledi. Çeitiğin istihsal fonkîiy.mu ve mil'.i gelir olarak bir mevkii bulunduğunu söylamekle beraber: •Tarım Bakanı sıfatile bir kaşığmı Saybstmek istemem, fakat memleketin sağlığı bakımından feda ederim» dedi. Ziraî sigorta ve Ziraat Bankasuım öz kaynaklarmın ku\'vetİ3ndirilmesi yolundaki görüşlere de iştirak etti. Bakanin izahları kâfi görülerek bölümlere geçildi ve bütçe kabul edildi. doğruya müstehlike satılan mallar hakkmda da kâr hadleri noksan turulmuşlur. •fDış ticarete gelince; memleketimizin dış memlekeılerden ihıiyacını temin için yegâne vasıtası ihracatımız oldu ; ğuna göre, bilhassa kuruluş devresindaj 1 buiunduğumuz için, itlıalâtırruzın ra e' «ıemmiyeti olduğu ve bnı memleketin tsllibaşlı davaiarından biriııi teşkil ettiği şüphesizdir. Merkezî sipariş büfosu ve ticarî ve malî anlaşrnaları tetkik heyeti diye iki teşekkül harb içindej hariciyeye bağlanaııjtır. Kanaatimce bu iki müessesenin faydası olmamıştır. Bu | işlerin Ticaret Bakanlığmda birleştirilerek daha derlitoplu ve kısa yoldan göj rülmesi lâzımdır. «Prim meselesi fiat meselesini halj için çare değildir. Primi yükseltmek giMÎ lş'.erls uzun zaman kendimizi aldatmağa* devam etmemeliyiz. Bakanlığm ticarette simdiye kadar takib ettigi pasif politüsayı bırakarak aktif bir poiitika gütmesi lâzımdır. Ticaret Odalan ve Bir.,, likleri devlet müesseseleri halindsn karılarak hakiki tüccarı temsil eden| rrrüesseseler haline gelmelidir. Bu mü« esseseler özlsdijimiz kıvama geli bacar tüccarın bilğisinden istifade etmei lâzımdır.> Hikmet Bayur son İngiliz Türk ticaret anlaşması yürürlüğe sirdikten iki giin sonra bir hulâsasmın, çok daiıa sonra da metninin neşredildiğini söyliyerek şunları ilâve etti: «Ticaret muahedesi alıcı ve satıcmın ona göre tertiblenmesinl gerektirdiğina göre eğer herkesten gizlenir ve beş, on kişi bilirse ki imzasile yayınlanması arasmda bir ay geçrniştir bin bir tedbir alır. Niçin bir ay fasıla varilmiştir? İngiliz gazste ve ajanslannda tahlill j vapüıyor da bizde neşredilmiyor, veya pîk az kişi biliyordu. Bu, spekülâsyonlara sebe'o olur. 13 20 gun evvel palamut o k3dîr feci vaziyetîeydi ki intihab dairemizden aldıgunız mektublarda: «EJer ihrEcat vergisi kalkmıyacaksa stoklar doludur, t3plamağa değmez> deni>xrdu. Böyle vaziyette olanlar yenl anİ3şma i'e ^ de yüz bloke paralar karşısında palamut alınacağını bilselerdi ona göre hareket ederlerdi. Dolayısile arkadaşlardan bu işte çok dikkatll olmalarını rioa ederim.» Ulaçtuma Eakanlığının bütçesi Tekel Bakanlığı bütçesi Suriyede silâh patladı Baştaraft 1 tnci schiied'! civarında dolaşan şahıslarm hüviyet varakasını istemektedir. Resmî binala Baştara1\ 1 inci sahifede rm etrafma kum torbaları yerleştiril rile sivil Alman halkı arsında bir nevi mektedir. Şehirde büyük bir sinirîiiik dahilî harbe sahne olmaktadır. Bunlar, hissedilmektedir. Amerikan hatlarma kabul edilmek istenmiyen ve Rusların henüz itaat altıSuriye vatanseverleri Haiebi na almağa muvaffak olamndıkları Alidareleri altına aldılar Londra 28 (B.B.C.) En son haber man kıtalarma mensubdurlar. ere göre Lübnan mi'lî muhafız teşkiâtı, dün B«yrutta büyük bir geçi3 re=mi yapmıştır. Bu geçid resmine 20.000 kişi i§tırak etmiştir. Yurdseverler, Ha'.eb şehrinin 'daresini ellerine almışlardır. Şimdi orada vaziyetlerini kuvvetlendiriyorlar. Urr.umiyetle Suriyeliierin, Ineiltere iie Amerika ve Fransa arasmda bu ıneselî hakkmda cereyan etmekte olan görüşmelerin neticesini beklemeden hiçbir teşebbüste bulunmıj'acakları urraılmaktadır. NewYork 28 <R.) Arr.erikan Dış Işleri Bakan vekili Mr. Grew bu akşamki demecinde Suriye ve Lübr.anda hak'iz yere dökü'en kanlar yürün:i o n teessür duyduğunu ifade etmiş ve Arr.erikamn vaziyetle yak:ndan aîâkal?.:idığını sörlerine ^klomiştir. İzleri kaybolan Alman mareşalları Meclisin cşleden sor.raki toplantısı başkan vekillerinden Mazhar Germen'in başkanhemia yapıldı, G'omrük ve Tekel Bakanhğı bütçesinin müzakeresine başlandı. Dr. Saim Ali Dilemre, şarapçılığa önem vermemizin pek yerinde olacağır.dan bah~ederek Almanyanın ve dünyanm bugünkü vaziyeti dolayısile ve nihayet işittiğine göre Fransanm bile bize işbirliği teklif etmesils hasıl olm âurumdan faydalanmamızı ileri sürdü, Bulgaristanm bizden 50 defa küçük olduğu halde bizden 15 kat fazla şarap çıkardığını söyledi. Fakat yurdda son Eamanlarda şarap istihsal ve istihlâkinin artışını da memnunijetle kaydetti. General Eyüb Durukan yüz milyondan otuz milyon adede düşen portskal istihsaline Mersinâe açılan usare fabrikasından başka Dörtv'Oİda da böyle biı fabrika açılmasmın müeîiir olacağını ve bu maddenin inkişafmı arttıracağını işaret etti. Bakanın izahatı Söz alan diğer milletvekillerirden çonra Gümrük ve Tekel Bakanı Suad Hayri Ürgüblü kürsüye geldi. Gümrük duvarlarının indirilmesi hakkmda bir milletvekili tarafmdan ileri sürülen mütalealara cevaben bu me=elenin yalnız kendi Bakanlığ:nı ilgilendiren bir mevzu olmadiğını. Ekonomi ve Ticaret Bakanlıklarını da alâkadar ettiğini söyledi. Kaçakçıhk rr.evzuunu ele alan Ba kan bu hareketlerin daha çok gJ.'ey bölgelerinde vukubulduğunu, bilnac.sa çay. kahve. çakmaktaşı ve kumaşlar üzerinde yapıldığmı Eöyledi ve son zarr.ar.lardaki kaçakçılıkîa savaş hakkmda maiumat verdi ve bizden bilhassa koyun kaçırılrr.akta olduğunu söyledi. Hikmet Ba\urun (Manisa) tütün limlted şirketine aid sözlerir.e cevab alamadığmı soylemesi üzerine başkan Mazhar Germen, Hikmet Bayura hitaben, Tekel Bakanının Tekel Umum Müdürlüğü bütçesinin müzakerjsinde buna ayrıca cevab vereceğini bildirdi. Eölümlerin müzakeresir.e geçildi ve bütçe kabul edildi. Tarım Bakanlığı bütçesinir. müzakeresi sırasıncja Refık Fenmen. Emin Arslan (Toksd'1, Eyüb Durukan, Recai Türel, General Sevüktekin söz aldılar. Emin Aslan Tarım Bakanlığile ar.laşamadığı ncktalar kaydile bazı sörüşlerini ve tekliflerini ileri sürdü ki bu arada, bir yüksek ziraat şurası teşkiü ve ziraî muhasebeye önem verilmesi de vardı. Hikmet Bajnar (Manisai Tarım Bakanlığınm işletmelerinin de bir heyet tarafmdan murakabesinin faydaiı olacağını ileri sürdü. Bakan Şevket Raşid Hatiboslu söz aldı ve Meclise. önce bu yılın ziraî istihsal durumunu anlattı. Bakan Meclisce büyük bir alâka ile takib edilen bu izahlarında 19441945 istihsal yılının sonbaharda ufak bir arıza ile başladığını, güz yağmurlarının geç yağdığmı, memlekette kış umumiyetle başlangıçta mülâyim geçmekle beraber zaman itibarile ilkbaharın ortalarına kadar uzadığım, güzlük ekimlerin büyük öiçüde erken yapılamadı ğım, don tehlikesine uğramamakla beraber kışın uzaması ekimlerde tenebbütü geciktirdiğini ve yayla mmtaka smda hububatm, çiftçi tâbirile toprakla yeni .helâllaşma» halinde bulunduğunu kaydederek şunları söyledi: «Mart nisan yağış bilânçosu geçen yıla nazaran.eksiktir. Bu mayıs ayında ise gözlerimiz göktedir. Yağmar bir hafta içinde düşerse. zarar telâfi edilmemekle beraber, gene az çok faydalı olacaktır. Havanın tezahürlerine bakılırsa vağmur düşeceğe benzemiyor. Ot yetişmesi bakımmdan dofu bSlgesinin yüksek yaylalarında hava geçen seneye nisbetle yağışsızdır. Hayvanlarm beslenmesi itibarile şu sırada hayvancıl:k sahasmda da bir sıkıntı geçirmekteyiz. Kış uzadığı için orta Anadolunun bazı sahalarında ha3rvan telefîtı fazîa olmuştur. Bizim memleketimîzin iklimi netamelidir. Onun için iaşe bakımmdan daima ihtiyath olmak iaruriciir. Bu y.lın hava vaziyeti bize bu hakikati bir kere daha hatırlatmıştır.» Bakan, tohumluk meselesine de temas ederek bu işte takib tdilen esasları şöyle anlattı: 1 Herbangi sebeble tohuma muhtaç çiftçiye yeter miktaHa tohum tedarik edip ulaştırmak; 2 Memleketin karışık ve bozuk olduğunu hepimizin bildiği muhtelif kiiltür nebatlaruım tohumlarını ıslah etmek; 3 Her çeşid tohumlarm tarlaya temiz ve hastalıksız atılmasını temin etmek.» 53 vilâyette 313 tohum temizleme evi (selektör) kurulmuşsa da Tarım Bakanı bunların sayısını kâfi bulmadığinı ve 1300 selektöre ihtiyaç gördüğünü ilâve etti. Almanlar hâlâ rr.ağlub olduklanna inanmıyorlar! NewYork 28 (a.a.) Yedirırü Amerikan ordusu yanmdaki NewYork Times rr.uhabiri, Almanyadan gönderdiği bir telgrafta, Alman halkının, Alman ordusunun muharece meydanında tamarnile mağlub edümiş biil'jn'lujrı.nu görrnüyormuş Eibi davranmakta olduklarmı bildirmektedir. Muhabir şöyle diyor: .Italyadan ve Avustııryaian, toplanma noktalarma gitmek iizere ardı arası kesilmiyen, harb esirleri, erler ve subaylarla dolu kafileler gslmektedir. Bunlar, köylerden ve kasabalırdan geçerken, kadınfer ve genç kazlar, yenilmiş ordunun askerlerile yaklü kamyonları, attıkları çiçeklerle uolclurmakta, gem'ş el ve kol hareketîerile selâmlamakta ve mendil sallamaktadırlar. Bu hareketlerden de bellidir ki. halkın, Hitler ve nazilik hskkındaki düfüncesi ne olursa olsun, Alman ordusu, memleketin daima bir rr.abudu olarak kalmaktadır. Yırtık ve kirli üniformalarla toplanma kamplarma gönderilen Alman erlerinin yanında. Alman subaylarınm temiz ve tendürüst halleri t?.m bir tezad teşkil etrr.çktcdir. Birinciler dalgm bakışlıdır. ikinciler, daima Prusyalı cüret ve hodbinliğini muhafaza etmektedir. Alman kadınları, bazan, dalemlıkla, Alman esirlerine refakat ed?n Amerikan askerini de selâmlamakta. iakat yanıldıklarmı anlayınca. hemen başlarını eğmekte ve ^üleryüzlülükleri derhal silinmektedir. İhtilâf karşısında Amerika Tarım Bakanlığı bütçesi Sağhk Bakanının verdiği cevablar ömer R.za DOĞRUT, Blrlr.cl Ağırceza ır.ahkçrr.esinde dün bir kurtaj davasîna başlanmıştır, Kürta] ne. ticesinle ölen Leman admda genc bir kadındır, Sar.ık da Satnatyada ebelik vapan Seherdlr. Uçüncü Sorşu Targıçlı. ğınca Agırcezaya vçrl!?n Seher dür.SÜ oturumda şur.ları söj'lemlştlr; « Lemania ayn! 6emtte otururuz, Ailesi efradı taraimdan eve çağırıldıgım zaman normal bir doğunı yapacagıml zan. nile kaikıp gittlm, Hastayı muayene etttğ'.nıde Tazlretinln vahim olduğunu görerek der'.ıal hastaneye kaldırılmasının lcnb etf.ğinl söyleQlm?e de koca*ımn gelmeslne intiaaren belilettUer. Kocası Münlb geldikîen sonra kacmı hastaneye kaldırttık. Fakat orada ölmüş,,» Oturum. olay taruklar'.ır.n çalırılması lçln başka güne bırakıldı. Bir kiirtaj davası Baştaraft 1 inci sahiicde nabileceği fikri, San FrancUco konferansmda genel olarak kabul edilmektedir. Diğer taraftan, güvenlik konseyinin dünyanm her yerinde, dilediği gibi £skerî mahiyette tâli komiteler tesisine salâhiyetli olması ve bu tâli komiteleri tesis ederken mahaîlî güvenlik teşkilâtına danışması hakkmda ileri siivülen teklif kcmite tarafmdan tasvib edilmiştir. Gizli taiimat Tarım Bakanının beyanah Izmir ("Oze! ı «Blrleşik Krallık ticaret korporasyonm Izm'.r müme=sl!::Slne ingiliz iaşe B?.kanl:ğ'.r.dan gelen b'.r mektubda, b\ı ttalyan kabinesi çekiliyor yıl Ingiltereye gönderllen tnclrlerln yüksek kallteli ve büyük tanell olduju, plyasa lçln Rema 28 (a.a.l Italyan hükumst elverlşli şartlara uygun bulundüğu, ne dirl e ne de ölü olarak kurnı Ihtlva etmediğl mahfillerinin bildirdiğine göre, hrita fcçllrtllmlş ve bu münasebetle rEtlmessllHk sonunda Bor.omi kabinesinin i.tıfa5i İncirlerln Ihrac korrrrolunu dikkat ve has bekler.iimektedir. çasiyetle yapan Kontrol dairesine ve mal. Yeni İngiliz kabinesi ları hazır'.ayıp sevkeden Izmlr lnclr ve Um. Tarım Satış Kooperatlflerl blrliçine Ham madde stoku işe başladı EkoncrrJ Bakarüığı, cıemlek?tlmlzdekl memnunluk ve teşekkür'.erlnl bUdirmesl rr.Lihtelü sauayl ham madde'.er.nln Etok L<3ndra 28 (a.a.) Yeni İngiliz kaTürk lnclrlerlnln Ingllterede kazandığı d x u m u n u te*.k:k etmektedir. Bjn\ın yanıbinesinin üyeleri bugün vazifalerijıe başında, memleketimlze gerek lthal yollle, bu rağbet, Inclrlerlmlzln şöhretlnl tan.tgelrrJş, gerekse burada devlet fabrlkaları ve rr.a bakırnmdan büyülc blr başarı teşkil başlamışlardır. Koalisyon hükumetinden istifa eden h'jsusî fabrikaiar lararmdan lmal edllmlş etmekteiir, Bu başarı bilnassa lr.clrlerlmu olan smai mamu'Jerln stok mlktarları da zln tlplere ayrılmasına ve dış plyasalara bakanlar Buckhingham sarayına gıdegüzel amba'.âj'.arla hlleslz ve standard mal. Incelenmektedlr. lar gönfierllmeslne dikkat ve lrina gösteren rek bakanlık mühürlerini krala toslim Kalaylara müşteri yok Kccperatiîler BlrliŞinln gayretUe kazarr.l etmişlerdir. Porteklzdçn a'.rasn ve şimdl Mersln» mıştir. Zlra lnclr Ihracatımız hemen tamaAvustralya işçileri ve ge'.miş clan kalaylarm satılmaaı önemll mlle bu müessese tarafmdan yapllmaktabir rr.esele teşkil etrr.eğe başlam.ştır. Por cır. Birlllt umum müdürü Sedad Dlkraen komünistlik tekizden 8,5 dolara alıumış olduğundaD uzun zarrandanbarl lnclr lşletme çefllği kiloBunun ancak 3ı> llraya satılması kabll yapan Ahmed Arbüln ça'.ışn.a'.arı bu muSydney 28 fa.a.) Avustralya işçi olan bu kalaylar muhtellf yerlere teklif verfakivetin başlıca ftrr.lllerlndendlr, I n . partisi, sendikalar teşkilâtı içinde koediıdigt halde aiıcı bulunmaınaktadır. Tl cirîerimizin nefasetini takdire veslle teşkil caret BakEnlığı ithalfttçı birllklerl vasıta. eden bu teşek'aür mektubü burada ve müs münist faaliyetine karşı kojmak üzeıe Eile bunlan da dağıtmaya tâbi tutacaktır. tahsil F.rasıııda mütekabll blr mernnunlyet mücadeleye girişmek niyetind9dir. Fakat evvelce blrliklere mürscaat edlp uyandırmıştır, Zonguldakta hayırlı ka!ay Istiyen resmî daire ve teşekküller Kartal yumurtası yüzünden blle Amcrikaya slparlşl verllmlf olan 1,5 yardımlar çıkan cinayet dolarlıs kaiaylan beklemeği terclh etmek. Bursa ı'Hususi) Karacabey Ilçesine tedlrler. Zonguldak 28 (TekforJa) Okulaağlı Ismetpaşa köyü Büyük Çakaroz çtftKıymetli bir öğretmeni kaybetrik îijinde, lki çoban arasmda, üç karta! yu larm kapanışı münasebetile üç yüz Kültür saha"annda ctuz yıldanberl htz. murtası yüzünden ç.kan rr.ünakaşa öiümle yoksul çocuğa Çocuk Esirgeme Kurumette bulunan Krenköy Kız Llsesl felsefe netlcc'.enmlştir Çcbp.n'.ardan Mebmed o|lu mu tarafmdan bir ziyafet verilmiş ve öğretmenl Bay Zekerlya Kablellnln uzun Mustafa, Aksakal köyünrien arkadaşı M'.ıs ayakkabı, önlük dağıtılmıştır. Yardımzamandanberi müptelft olduğu hMtalıktan tflfi oglu Mehmecli evvelft çifte İle a^ır sevenler Cemiyoti de dikimhanede çakurtv.lamıyarak dün hayata gözlerlnl ka varalamış sbr.ra da Karadereye atarak bo lışan üç yüz kadma altı bin lira yarsıılmasına sebe'o olmuştur. Kafan Satll pacüğım teessürle haber Bldık, dım yapmıştır. Cenazesl btıgün öğle namsfmı müteakvb vnUalanmı?, tahklkata baş'.am'.mıştır. Göztepe ca.münden kald:rılarak Eyübe gö. türü'.ecek ve orada bulunan alle kabrls80 TABLO İLE ÇOK NEFtS BİR SURETTE tan:na defnedlleceictlr. Merhuma A'.lahtan rahmet dtlerken allesine, arkadaşlarma, öğrencUerine tazlyet. lerimizi sunarız. Ingiltereye ihraç edüen incirler çok beğenüdi Ulaştırma Bakanlığı bütçesinin görüşülmesi uzun s'irmedi. Bakan General Ali Fuad Cebesoy, Bakanlığm çalışmalan üzerinde esaslı izahlarda r/ulunduEldeki vasıtaların avni miktarda, hattâ bazı noktalarda daha eksik olmasma rağmen daha metodlu bir çalışma ile geçen jala nisbetle bu yıl muhtelif sahalarda üerlemeler ve fazlaliklar elde edildiğini rakamlarla izah etti. Bu arada yedi aylık de\Tede tren kilometresinde geçen yıla. nisbetle %4 artış olduğunu 1943 e nisbetle vagon yiikleme îayısının 9 ay zarfında 467,152 den 524.241 e çiktığını, 1944 te siyasî lnkıtalara rağmen her turlü tertibat aîmarak denizden kömür nakliyannın bir an için durdurulrr.adığını ve 1,307.905 ton kömür nakledildiğini. Havzanm en mühim ihtijaçlarından biri olan maden kömürü nakliyatma da 1943 e nazaran fazlalıkla devam edildiğini ve Hikmet Bajur sözlerinl bitirirken 142,742 metre miiâbı rr.aden direği ta şöyle ciedi: şındığmı söyledi. «Ben bu kiirsüden bütçe dolayısiî» P. T. T. teşkilât:. 'HavayoUarı hakkm bir çok şikâyetlerde bulundum. tenkidda da lzahîarda bulunan Bakan geçen ler yaptım. Cevablarım verildi: Bir kıssene 13 tayjare varken bu sene uçak mı tatminkârdır, bir çoğu tatminkâr sa:.T5inın 16 ya çıkarıldığır.ı. her taraf değildir. Ben kendi hesabıma bülçeyi tan iyi şartlarla tayyare teklif edildi tasdik için verilen oyu hükumete bir |ini ve yakında Amerikadan 22 kişilik güven o>u addıetmem.» bir tayyare geleceğini. îngilizlerin de Feridun Fikri Düşünsel de sözleri aaıüsaid şartlarla 4 0 4 5 kişilik deniz rasmda ezcümle dedi ki: tayyrareleri teklif ettiklerini anlattı. «Evvelâ yağ davası. Yağ, yağ. yağ! Balık Işi üzerinde izalılarda bulunan Malumunuz, bugünün en büyük derdi General Cebesoy, Ulaştırma Bakanlğıbu yağ meselesidir. Yalnız >,ıhr.atimiz nın yeni teşkil âtı yapılırken bu işin bakımmdan değil. nasıl bir "iurum karEkonomi Bakanlıgma devTinin hüku! şısmda bulunduğumuzu tahlil etmsk metçe de uygım görüldüğiinü söyliye' ve son bir ders almak bskımır.dan. rek sözlerini bitirdi. Müstahsildeı» çıkan bu yağlar kumda Bakanin alkışlarla tas'.ib edilen dekaybolur gibi denize varmadan kayfcrmecinden sonra bütçe kabul edildi. luyor. Hiç yağ istihsal etmiyen sahalar da yoğ aldılar. Neticede susam ve dıTicaret Bakanlığı bütçesi satılabilmok Ticaret Bakanlığı bütçesinin müzake ğsr nebatî yağiar ajTica resi sırasmda bir çok miiletvekilleri vaziyetinde kaldılar. Fiatlar a!dı yürüdü. Sonra sadeyağ in'ikâs yaptı ve Issöz aldılar. Münir Birsel (îzrı:ir) gıda yardımları tanbuida 89 liraya kadar satıldı, Anmevzuunda Müstakil Grupun görüşle karada bulunamadı. Ne*ice itibs'. ila rini açıklayan bir konuşma yaptı ve margarine yatmak mecburiyetinde i a ! dık. Bu ca nalkımızm ahşmadığı bir ezcümle dedi ki: «Müstakil Grup gıda yardımları hak yağdır. Büyük bir iaşe sıkın'ısı lıcsıl kmda görüşmelerde bulunmuş ve Ba oldu ki bugün de hallolunmuş değilcir. kanlık nezdinde de bazı incelemelere Bu tedbirin üzerinde ısrarı doğru görgirişmiştir. Bunların sonunda, yapu.in müyorum. Israr edilecek olursa hükugıda yardımlsrında müessir olacak ba met err.irleri yanır.da bir sun'î karaborzı tedbirlerin mümkün ve istenrr.3ğe sa vaziyeti ihdas edilmiş olur. Koieıa değer olduğu kanaatine varmıştır. Bu zamanmda pathcanm Eatılması menegün memlekette tesbit olunan yağ ıhti dilmiş. Sokaktan gerenlere: «Ondan öa yacmı karşılamak için istihsal. top var» derlermiş. İ?te bu «ondan ds var» iama, dağıtma ve fiat meseleleri yön vaziyetine rr.eydan vcrmiyeüm. Hakilerinden alınan tedbirlerin yeni baştan katen tüccara bir imkân bırakmak oııtertiblenmesinde tacirlerimizin görgü ları cemiyet içinde ksndilerinden bekve bilgilerinden de faydalanmasında lenen vazifeleri ifalarına meydan verve almacak tedbirlerin tatbikmda bu mek yerindedir. Bu birlikter için iyielemanların da ödevlenmesinde esasl; dir diyenler de, kötüdür diyenler de favdalar görüyonız. Memleket bundan ol3u. Görünen şudur ki nekadar hüsnü e\\el yabancı memleketlere zeytinya niyetle idare eiilirlerse cdilsi'.iler ceğı ihrac ederdi. Zeytin mahsulünün miyetin muhtaç olduğu elâstiki'et yeazaldığı, ihtiyacm arttığı anlaşılsa bile rine sert, katı bir şey oluriar. 400 kumemleketin yağlı tohumlar bakımmdan ruşa fotograf malzem«?si Ktirmek için mühim bir talihi vardır. Tohumunda pahalı deniyor. Ama karabnrsada 50 nikotin bulunmıyan tütünün trhumun liradır. Bu formalitenin g?tikmt=:i yüdan da faydalanacak tedbirler dahi alı zünden 5 liralık bir şey 50 lira olrr.pkta nabilir. Kaldı ki ayçiçeği. soya fasulyesj devam ediyor. Mademki normf.l bir hagibi kısa devrede yetişen yağlı tohum vaya doğru gidiyoruz, bu birliklorin üerinde kat'iyen dıırmak bir zaruretlardan da istifade lâzımdır. tir. Tüccarı adeta bir rftemur halino Bazı hastalıklar yüründen çok asitli getirmek zihniyetini doğru görmüj'orum. yağ veren geçen ceneki mahsul üzerin Korporatif bir sistem için, mütalea de tasfiye işine önem verilmesine Ba edilecek bir tüccar bu cemiyetin muhkanlığm dikkat nazarmı çeksrim.» taç olduğu havayı gatiremez.. Münir Birsel toplama ve dağıtma Ampul, jilet gibi ihtiyaçlardan da işi üzerinde de Grup namma izahlarda bulunduktan sonra gıda yağları sıkın bahseden Feridun Fikri Düşünsel bu:ısını biran önce yoketmek için Grupun günkü cemiyetin aseari bir yaşama hadhükumetten acele tedbirler almasını di için lâzım olan eşyanm temininin lüzumunu ileri sürdü. Vakit geciktiğinİstediğini tekrar belirtti. Ziya Karamürsel de yağ işine temıs den görüşmelerin devamı varma bırakıldı ve oturuma son verildi. la bilhassa şu r.oktalara işaret etti: •s Gelirken bir dükkânda Urfa ysğı gördüm. 702 kuruş koymuş'.ar. Bugün gülyağı gibi gıymet kesbeden zeytinyaâ işinde Bakanlık istihsal mmtakasma bir heyet gönderjrek tetkikler yaptırmıştı. Bugün ise mühim miktarda yağın buralardan kaçırılarak Anadoludu bazı yerlere iddihar edilmiş bulunduğu nu işitiyoruz.» Süre;,ja Anamur hayat pahalılığı, kâr hadleri, sabit ve dar gelirlilere yapıian yardımlar, dış ticaretimiz ve ticaret politikamız mevzularında tetkiklere da • yanan izahlarda bulundu. Süreyya Anamur ezcümle dedi ki: «Bazı istatistiklere göre hayat pahalılığı 1943 te toptan eşya erıdekslerinds en yüksek haddi bulmuştu. 1944 te ise bir inme göstermiştir. Ancak bu iniş 1943 te anormal yükselen hububat fîatlarındandır. Bunun dışmdaki rakamlara bakarak mahrukat 244 ten 248 e, deriler 389 dan 515 e, smaî madenî yağlar 304 ten 345 e, inşaat malzemesi 350 den 370 e yükselmiştir. Yani hububat fiatlarmdaki inmeye rağmen ehemmiyetli bir fiat yükselmrsi bahis mevzuudur. Bakanlık, eşya fiatlarında son haddi tesbit yolunu tutmuştur. Ticaret Bakanhğının hayat politikası dışmda Iktısad Bakanlığı Ja bir fiat politikası tatbik ettiği için kâr hadlerine tâbi tutulan tüccar cevlet mamullerine yapıian şekü bir mazeret olarak ileri sürmüş ve bu hal ruhî bir teşevvüs uyandır mıştır. Kâr hadlerinin tesbitinde de i3abet yoktur. Ithalâtçıdan doğrudan * * * Meclisin yarmki toplantısmda Ticaret Bakanlığı bütçesinin bitirılmesile gider bütçeleri tamımıle görüşülmüş olacak, bundan sonra gelir bütçelerine ve bütçe kanununun diğer maâdelerine cair müzakerelerde bulunulacakhr. Yarmki gündemde yedi katma (mülhak) bütçe de vardır. Tekel TJmum Müdürlüğü. Denizyolları iJmum Müdürlüğü, Beden Terbiyesi Umum Müdürlüğü ve Hava Yolları bütçeleri de bu *radadır. I I 4 Hayyam Rübaileri Çıktı OPERET BAHCESİ Dünyanın bütün dillerine çevıüen HAYYAM 80 tablo ile ve çok nefi» b«r sur«tte basıldi. Kadın, erkek bütün kibar âleminm b«yük bir zevkle ökuyacaklan bu kıymetli eser. HÜSEYİN RİFAT tarafmdan nazman tereüme edilmiştir. Nü»halarının çogu satılinış olduğundan, bayilerin hemer MAARlF KİTAPHANESİne müracaatlaru Fiatı 250 kuruştu,