Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
16 Şubat 1944 CUMHURÎYET 3 O IV A O Şark cephesinde İkinci cephenin Sovyeller bakımından yeni manası ttnün telgraflan icinde ML. hassa biri, Sovyet karnaklannden geleni, mrtık Sovyetler Birlifcinln kendl selâmet ve emniyeii namına, kendi bütünlügünii konupak namma, batı Avrupada Üünei bir cephe açümasma muhtae olmadıfuu anlatıyor ve Sovyeüer Birli&inin ikfaıçj bir cephe açüırsa J>nndan memnnn olaca£ını, fakat bmm kendl hesabına bir itatiyac saymıyaeatını i«ah ediyoB. Sovyetler Birliltata 1942 de batı Avrnpada bîr eephe aemak lçin İngiUere ve Amer&ayı ne kadar taıyik ettig he~ nüz hatırlardadır. Hatt» o «aman, Mr. Eden 1942 yılı son bulmadan baü Avrnpada ikinci cephenin açılmış olacağmı söylenüştt Fakat 1M2 de, 1943 de gectiği halde ikinci cephe açdnumm ve Mr. Eden'in 1942 de cöyledigi sfelerle, Mihveri, batı cephesi iein fcravrefler ayırmafa zorlamak ve böylece Sovyetlerin karşılaştıklan baskıyı bafifletmek istediği anlaşılmıştır. Müttcfikler 1942 de de, 1943 te de İkinci cepheyl açmak bahsi inerinde mükerrer defalar görüşmiişler ve anlaftıklannı üân etmişlerdl. Bu yoidaki konnşmalaruı en sonnncusn Te mâhünnıl, Tahran konferansı idL Bflhassa bn konferansın son bnlrnası tizerine üo büyük devlet Te hük&met şefinin imsasile neşrolunan resmi tebU|, yalmz görüs birlifcint tesbitle kalmıyarak Mfittefiklerin şarktan, garbdan ve eennbdan taarrnıa geçeceklerinl aniatmakla ikinci cephenin acılması işjne, eşsiı bir kesinHk vermif, dah& sonr» tngiltere Te Amçrikanm yeni teşkflit kurarak batı Arrnpasım istilâ edecek ordnyn yıfmaga baçlamalan vaziyetin ciddiyetini kat kai arttırmış ve böytik h&disefertn doğmak üzere oldnğnna dair saflam bir intıba btratmıştı. Mr. Eden'in arada, Mütte. fiklerin ikinci cepheyi nerede açaeaklan fizerinde anlaştıklan gtbl ne laman aeacaklari üzerinde de anlaşmif oldnk. larma dalr malnmat vermesi, Bovyetlerie İngilizler ve Amerikahlar arasmda fm »eselft vanl ikinci eenhe vürfnden hlc bir ihttlâf k&lmamrç oldvjhmn beilrtmefe yardım etmif, ve bn viizdeo möhim Mr intizar devri başlamiftı. Fakat ikinci eepheyi acmaktan n>ak. sad neydiT İngiVa ve Amerikah şeflerfa de dafana aeıkea ahlattıklan ribi Sovyrtler Birll£inht yBkünö paylaşmak ve bn saTede istilâya ugnyan Avrvpayı da kurtsrmaktL Bn böyte oldngro halde Sovyetler kendi ynrdlannı düşman İEtllasmdao. kvrtannak fiıere oldnkianna bakarak, bn gidişle, kendjlerfle paylaşılacak H kalmıyaca^mı anlatmak Utemektedirler. Bn s5a bîr hak&atl ifade ettflrten başka Mfittefiklerfaı agır daTTanmaiarfle kapah Mr fstüna teşkil ettifi de çarpıyor. Acabs bu dflşttnfl? daba dertn hir m%. rajn tazammnn etmlTor ınıı? Acaba bn düçüntif, govyetler BHittoin, kendl topraklarnn eerl aldiktan ve esH bütünlfilftntt linhamlaıîîktaıı, hatta kend! emniyetlM alâkah kom^n topraklannı da knrtarffıStan sonra daha faziasfle meştrnl obnıyarak bir snlh yapmaktan ceklnmirecegini xe o laman Müttef!klerba yaln» başlanna bfitfln Alman satvetrie kaı^ılaşmak sornnda kalacaklannı aniatmaı nıı? Şayed brt SSzIer bn manaTarî da tn»mnnm feWyorsa, Mötteflklerin. batı Avrnpada eephe açmak Icfn kesfn bir fhtaria karşüaşmîş cMnklanra sBylemek ve bn Ihtann ?5reeeg1 mnkabHeyi bekiemek IcaS eder. Acaba MHttefikTer. 6a ftrsafî Sacmrlar mı? Bana kemB hareteüerfle r5stereceklerl aşHtâr olffngimdan bn hareketi beklemefc zornndayn. soysuzlaştığına Harbin Rus Fin mtizakeresi 15O MVSIK1 Almanlar, 10 tümeni saran çemberde gedik açtılar Baştaraft 1 tnci sahVede düşman tank ve piyadesinin hücumla. rnı püskürtmüşlerdir. Alman tebliği Berlin 15 (a.a.) Alman orduları başkumandanhğl tebliği: Doğu cephesinde kahraman klt'alanmlz dün de çetin Sovyet taarruzlarlnı başarile püskürtmüşlernir. Bu taanuzlarin büyük klsml Krivoirog cenub do. ğusunda, Çerkassy batlsmda, Vitebsk yaklnında, Şaşkov doğusunda ve Ladoga le İiıren göllerı arasinda ve Narva bölgesınde yapllmlştlr. Tarafimizdan yapılan karjı tearruzlar, muhtelif kesimlerde mühim düşman kuvvetlerinin İmhasîle netıcelenmiştir. Narva batıslnda düşmanin yapmak k tediği bir çikarma teşebbüsü Ruslara ağir kayiblar verdirllerek püskürtülmüştur. İki topçekerle başka müteaddid çlkarma gemileri batırllmlştjr. Çevrilnuf Alman tümenlerinin durumu Londra 15 (B.B.C.) Shpola ve Zvrenigovodks'nin şimalinde çevrilmiş olan 10 Alman tümenini kurtarmfk üzeMareşal Manstein günlerdenberi büyük zlrhü kuvvetlerle mukabil taarruzyapmaktadir. Dün geceki Sovyet tebllği bu mlntakadakl harekâtı şöyle hulâs?. efcmiştir: Mahsur Alman kuvvet. leri etraflndaki çember gittİKçe daralmaitadlr. Korsun şehri de zspted;lmiştir. Bu şehir mahsur Alrr.an klt'alarinin fcumandanl Gl. Stemmermann'ın karargâhl İdi. Fakat St«nmermann tehlike baş gösterince bir kaç gün evvel karargâhlnl buradan daha şimale nakietmişti. D ğer taraftan Manstein'in mufcpbil taarruzlarl bir noktada geUş. miştir. Almanlar bir noktîda Rus çemberin: yararak mahsur klt'alara bir yol açrrağa muvaffak olmuş.ardlr. Fakat <Kîzllyıldlz» gaaetesi Rus hatlarinda açllmlş olan bu gediŞİn ehemmiyetsiz oldug'unu yazmaktadlr. Beresina muharebelerinde Sovyetler büyük zayiat verdiler Beıîin 15 (TP.) İS sonkânunrlanberi devam eden ve cBereslna mevdaD muharebesi> adinı alan savaşlar 10 şu. batta Alman klt'alarlnln büyük blr trüdafap muvaffaklyetile nihayet* srmiş. tir. Sovyetler bu çok şiddetli savaçlara 30 piyade tümeni ve müteaddid zl.hll tümenlerle lştirak etmiş.erdir Düşrr.an neticede 16.000 ölü ve 35 ilâ 40,000 ysralı : vermiştir. 1800 e yakm es r allnmlştlr. Dü^rran bu savaşlarda 111 tank 107 top ve saylslz piyade silâhl kEybetrriştir. Alman klt'alarınin kaylblarl 1584 ü ölü olmak üzere 7000 i aşmamaktadır. Ruslar İkinci cepheye Yugoslav Kralı İfalyada Baştarafi 1 tna sahttcde artık ehemmiyet Kral Pierre Itaîyaya gitti Ar.kara 15 (R.G.) Kahireden gelen vermiyoruz» diyorlar haberler, Yugoslavya Kralı Pierre'in va Baştarafı 1 tnci sahtfeâe hâdise gibi bekîenmekte fakat bu hâdisenin Sovyetler Birliğinm selâmeti bakımından kati bir mahiyet arzetmediğine inanılmaktadır.> Sovyetler esas teşkilât tadilâtının Müttefiklerce yanlış anlaşddıgını »öylüyorlar Londra 15 (B3.C.) Tİmes'İn Moskova muhabiri gazeteslne sşağıdak: mektubu göndermiştir: cScvyet esas teşkilâtinda yapılan son tadilâtın, Sovyetier Birliğ.ie Müttefikleri arasındaki bağları gevşetmiş olduğuna dair ileri sürülen iddialar Moskova mahfillerinde asllslz olarak telâkkl olunmaktadir. Ayni mAfiUer. M. Kornelcuk'un Ukrayna Sovyet Sosyalıst Cumhuriyeti Hariciye Komiserliğine ta•in olunmaslnl Amerikallların endişe ile karşiladlğlna işaret et.nekteulrler. Halbuki Komeicuk Moskovanin en çok İtimad ettiği genc bir şahsiyettir. Bu cihetll Ruslar bu tenkidlere karşı teessur duymuşlardrr. Moskovanin kanaatine göre yeni tadilât hakkında djş memle&etlerde ileri sürülen fikirler Rusyanm dahili işlertne kanşmak demektir. Hattft bu iş'te artık pek ileri gidildiği de tebarüz ettirilmektedir. Sov;,'et mahfülerine göre yeni kararlar hariede mahiyeti asliyesile idrak edüememiştir. Halbuld bu kararlar Stalin ve Lenin tarafından evveîce müdafaa edllmiş olan «milliyetçilik prensipleri» ne avdetten başka bir şey dejildir. Sovyetlerin ilk zamanlardaki dunımu itibarüe re dnha sonra harb dol?yı?lle m'lli müdafia ve hariciye işlerini mer tanperverlerie slkı temas'arda bulunmak üzere İtalyaya gittiğini b.ldirmektedir. Tito, , Kraliyet Hükumetine aid paralarm bloke edılmesini istemij Bukree 15 (TJ.) Lizbondan bıldirildiğirıe göre Tıto Sovyeüer Bırnği vasıtasıle Ingiltere hükumetine müıa. caat ederek, Yugoslav hükümeünıa Amerikada bulunan paraarınm Mütte. fikler tarafından bloke edilmesiiı istemistir. Bu paralar bilhassa Kahıredeki mülteci hükumetın ve Yugoslav elçu liklerınin masraflarını karjılamak üzere sarfolunmaktadır. Tıto'nun iddıa. sına göre, bu paralar Titc'::un aleyhinde yapılan propagandaya harcaıımak. tadır. «Sovyet Rusya va selâm!» Moskova 15 (a.a.) Tass: Yugoslav milll kurtulus ordusu başkumandam Maresal Tı^o, Sovyet Rusyadakı Yugoslav askeri birlikleri er ve şefler;ne bir tebrik ve selâm mesajı gönder. miştir. İcra Vekilleri Heyeti Ankara 15 (a.a.) Vekiller Heyeti bugün saat 17 de Başvekil Şükrü Saracoğlu'nun reisliğinde toplanmijtır. kezileştirmek zarureti vardı. Bı.nunla beraber hartden e\^;el dahi Sovyetleı Birliğinl teş's:! eden cumhuriyetlere daha geniş muhtariyetler vermenin düşünüJdüğünü gösteren bir çok emareler mevcuddur. Şimdi bu cumhuriyetler lçin tenman yeni salâhiyetler bunlann milli varlıklarım daha iyi takdire b'ş. lamalan dolayısile kendilertne veri.en ük mükâfattır. Başmakaleden devam ğa zorladık. EJer ne olursa olsnn diye acele edip ATrupa garbma asker çı Baştarafı 1 tnci sahifede karsaydık. belki bir başansızlığa nğraı rile uzun bır gorüjmede bulunmuştur. ve Almaniann bütün güclerfle şarka Bu zıyaretten sonra, Rus Fin yakın. ynklenmesine yol açmış olurdnk. Arada la^ması imkanaıı meydana getırmek çeçen zaman Alman ordnsnnn her jrün üzere Isveç ve Amerika uükürnetlerabiraı daha yıpratıyor ve bnnda bizim nin bütün müzakerelerde mutavassıt. pnttülüınüı harb politikasınm da bü Uk vazifesinı deruhde edeceideri haber yük rolü olnyor. BöylelikJe Avmpa ka verilmektedır. Sovyet urta elçısi §ımrasına çıkarma yapU^ımız zaman, hiıi dılik sulh şartları hakkında Kremlinbekliyen başansızlık ihtimallerini im den bır cevab almamıştır. Fınlandı. kân nisbetinde azaltıyornı; demek ki, yanın, 1941 dela Rusya harbindeo. sondoŞrn yapıyoruz.» ra tesıs edilen eskı hududu Kabul eBn düşüneenin kusara. dayand'tı te deceğ! burada umumıyetle tahmm e. melin bir farariyeden ibaret olraasmda dilmektedir. dır. Almanlar acaba sahiden garb cephe Mütareke şarilan tesbit edildi mi? sine sanıMıft kadar büynk kHTvetler aNewYork 15 (a.a.) BugüD Bernerırdılar mı? E|er ayırdı'arsa ve snrkta den NewYork Times gazetesme gönda nznn zaman dayanabileceklprse, Anderilea bir telgraf, StocKholm'den alıfflo Saksonlar, bn knrvetlere k^rşı hic nan telelon haberlerinm, Isveçteki Fin mi harekete fcecmlyecekler? Bn .tokt'irde heyetinin Rus şartlarının nelerden iba: harbin b r ckmaza girmesi ihHmali ret olduğu hakkında malumat sahıbi knvvetli deÇil midir? pdinıimiş buluuduğunu göstermeKte. Tok«n Anplo S".ksonlar şartc cenhe dir. sindeki A'man ordpsnnTin mntlaka cGBu şartlarm, 1942 martmda yapılan zvlmesini mi bekliyorlar? O zatnan, tekliflere nisbetle daha cörnerdce olHr'tıci cfphe. şimdi taşıdıfı (harbi kı duğu söylenıyor, «a'tn'^k^ gayesinden de nzaklaşînıj. b)!Çarjamba sabahından itibaren bu ıv.rxi*\miz yeni bır mana ahnış clmaz şartların yürürlüğe girmesi bekleamı? mektedır. Şımdiki halde, Rus kifaları. İste bn sual'e'in cevabında harbi SOT mn Fmlandiyaya girişleri tarıhı önümzlaştırmaîa doSTU süriikliyen türlü müzdekı persembe gunü için tesbit eihtiraatler saklıdır. dilmıstir. Yukarıda zikredilen tel^raf, Stock. holm deki Fm heyeti tarafuıdan incelenmekte buluna"! bu şartların agağıdaicilerden ibaret olduğanu bildirmek. Baştarafi 1 tnci sahltcde Cassino manastun bombalar Hangoetaün deniz üssü olan ViboTg altında ile Sortavala dahıl olmak üzere Lado. Londra 15 (B.B.C.) İtalyada beşinci ga gölünüi ve Kareli berzahmm taordu böîgesindeki Cassino manastın bu mamımn ve Petzsamo çevresinin kıs. et gün ilk defa olarak MüUefik hava kuv men Sovy topraklarına ilhakı. vetleri ve topçusu tarafından bojnbar Fin kabinesi daimî toplantı halinde dünan ediîmiştir. Cassino manastın esLondra 15 (B.B.C.) FLi kab nesi ki ve tarih! bir abide olup icinde pek dün akşama kadar dahnî toplantı halinçok kıymettar san'at eserlerini ihtlva et de bulunmuştur. ntiş bulunmkala beraber. Almanlar ta Finlandiyada Sovyetlere kar?ı murafından topçu gözet'eme yeri olarak hasamatı yalnız bir siyasî grup mu kullamlmıştır. Buglin 200 uçankaleden temsil ediyor? müteşekkil bir kuv\rt iM defa manasLondra 15 (a.a.) Reuter'in Stockbn bombalamıştir. Bomfcardımanlan müteakıb buradan 300 kadar Alman holm hususî muhabiri yazıyor: Finlan. kaçmıştır. Bunlara karşı da Muttefik djyada sulh meselesl tamamile dcğilse bile geniş ölçüde bir dahilî siyaset me. topcusu ateş açmıştır. selesidır. Son zamanlara kadar Finlan. Vatikan, Castel Gandolfo'ya diyanın dshilî siyased umumi surette taarruz edümemelidir, diyor şöyle tarif edilmekte İdi: Londra 15 (a.a.) Vatikan radyosu Rusyaya karşı kökleşaıiş bir kin bespazartesi akşamı iügilizce olarak §unliyen ve kendi akıbetlerinin memlekeUn ları söylemistir: mukavemete devam etmesine bağlı olPapalığm yazlık ikametgâhı olan duğunu iyice bilen takriben on siyasî Castel Gandolfo sarayı ile kasabasının idaresine memur makamîar, Muttefik ve askerî zimamdardan mürekkeb bir ordulamca yapılan çıkarmalardan son. grup hakikatte Finlandlyada kontrolu ra kasabaya kabul edilmış clan pek elinde bulundurmaktadır. Bunlar araçok mıktarda mültecimn tahliyesme sinda en tanınmış Cumhur Reisİ Rİsto başlanmış olmasma rağmen henüz burada baska yerlere gor.derilmeleri Şarlo muhakeme ediliyor, miimkıin oimıyan on binden fazla mülparmak izleri alındı teci bulunduğunu bildırmek isterler. Holivud 15 (a.a.) Hukuku uznumiBu sebeble Papalık kasabasına karşı yeye aykırl hareketten ve Joan Barry yapılacak olan her türlü harb hare ismindeki aktrisin medenl hürnyetiDİ keti yalnız kasabanın hariç ez memle. ihîâl etınek suçu ile zan altında buluket haklarına bir tecavüz teşkil etmek narak gelecek hafta FederaJ mahkemele kalmıyacak ayni zamaoda kadır.lar ys çliacak olan Charlie Chaplin'in buve çocuklar da dahil oünak üzere b.n. gün parmak izleri alınmıştır. Meşhur lerce zavaüı köylüye zarar verecektir. sinema aktörünü görmek lçin halk büPapanın daıresi üstiine para$ütlü yük bir kütle halinde yıgılmışu. bir bomba düşmiiş Parmak izleri alındığı arada îotogRoma 15 (T.P.) Müttefiklerin Ro rafını çekmek istiyan fotigraiçılara ma üzerine son akını esnasında para. karşı Chaxlie Ciıaplin'in proîesto etşütlü bir yangın bombası Papa'nın o mesi üzerine müddeiumumî şöyle hayturdıığu odaların damma düşmüşse de kırdı: «Bu da herses g bi bir adamdır, çıkan yangın derhal sondürülmüştür. fotoğrafınl çekebiirsin:z.» bir misal Bugün anlaşma olması ve Konservatnarın 5 ind oda miısikisi konseri mütareke ilânı bekleniyor! Programln başina yJyü sazlar kuarKelime ile Finlandiya Finlandiya 132,608 murabba mil genisliğindedir. Orman ve göl mem leketidir. Topraklarını.^ yalnız yüzde altısı ekilebilir. Tereyağı ile sütten yapılan her$ey ihraç edılir. Balıkçüığı bir hayli ileridir. En belli başlı ihracatı. kereste, kfreste hamuru ve kâğıddır. Soğuğu çok şiddetli olur. Haziran, tem. muz ve ağustos aylarmda günler çok uzun olur. Kış mevsimlerinde donmıyan limanlan. Helsink, Abo ve Hangoe'dür. Finlandiya bir Cumhuriyettir. Curahur Reisi her altı yılda bir seçilir. Meclisi 200 azadan müteşekkildir. Cumhur Reisi hükumeti intihab eder. Dünyada kadınlara seçim hakkını verea ilk memleket Finlandiyadır (1907). Nüfusu (1930) sayımma göre (3.658,000) dur. Halkıa çoğu (üral . Altay) ırkındandır. Ekseriyet, Luter mezhebindendir. Başşehir Helsinki 241,000 nüfusludur. Finlandiya 1917 de Rus ihtilâli üzerine istiklâlini Üân ettiyse de ancak 1920 de Rusya ıle Dorpat muahedesini yaparak karısıklıklardan kurtuldu. Rusya 1939 da Fiilandiya ile harbetti ve 1940 senesinin mar. tmda yapılan sulh ile Finlandiya Kareli berzahım ve Hangoe üssünü kaybetti. Almanyamn 1941 haziranmda Sovyetler BirliŞine harb ilân etmesi üzerine Finlandiya da Al. manyanm müttefîM O'larak harbe karıştı. Ryü'dir. Diğer bir tanesi de şimdi başvekâlet veküliğinl yapan sosyal demokrat partisi reisi ve Maliye Nazırı Tannerdir. Şimdi vaziyet değişm'lstir. Rus kuvvetleri ilerlemişîer ve Cordel! Hull Finlandiyaya bir ihtarda bulunmuştur . Fin siyasî partilerinin en nüfuzlula« nndan biri olan ve 200 meb'ustan mürekkeb Fin parlamentosundi 84 mümessili bulunan sosyil demokrat partisi sulh akdetmesî lçin hükumeti şiddetle t?.z\ik etmektedlr. Tarihî âbideler ve harb tet'inia ağababasl sayllan koca Haydadan seçme bir eser koymakla CNo. 12, re minör) $ok İsabet edllroişti. Bu sene munlazaman tertib ettiği konserJerdc ayni zamanda didaktik bir gaye güttüünü gördüğümüz Konservatuar İdaresi, oda musikisinin bu nev'ine dair Avusturyall büyük besteciden daha klâİk bir örnek bulamazdl. Ancak kuartet edebiyatindan İyi bir eser seçmek güç bir İşse de o eseri gereği gibi ifade edebilmek şüphesiz çok daha güç bir iştir. Doğrusucu söylemek lâzlm geürse, Haydn'ln yukarlda adl geçen eseri, evvelki akşam iyi çalmma» dı. Vaklâ teker teier ele aldlğlmlz zaman sanatkârlardan hiç birinde esasll bir kusur göremiyoruz. Hatta bazılarında bir taklm meziyetler bile var. Meselâ Seyfeddin Asal'uı parmak ve yay tekniği hiç de fena değil. Kavafyan, altodan dolgun, renkli ve slcak seskr çlkarmaslnl biliyor. Fakat ne yazık kl kuarteti yapan, ona bir ruh bütünlüğü veren, ferdlerdeki şahsl kablliyetlerdea zlyade, topunun bir araya gelmesile do;an yeni ve apayn bir varllktlr. (Topunun bir araya gelmesile) dedlınse bu şüphesiz kendiliğinden olacak degildir. O varlığı elbirliğıle istemek ve yarat. mak lâzLndlr. Bu da, belki bir sanatkâ* rm herhangi bir musiki aleti üzerinda tekbaşlna kazanab.leceği teknik üstünüğü elde etmekten daha güçtür. Beethoven'in meşhur Kreutzer sona. lnda Seyfeddin Asal ile Ferdi vca Statzer İyi idiler. Bilhassa yay tekniği balcmlndan büyük bir ustallk ıstlyen passage'larda Seyfeddin kpırrijnt daha İyi gösteriyordu. Piyanoda biraz fazla mfîtevazı, fazla sessiz olmakla beraber Statzer, eserin umumi arşitekturasın] ortaya koymakta anlaylşll bir bügi gös. erdi Sohubert'in Alaballk kenteti hakklnda aşağl yukarl Haydn'ın kuarteti münasebetile yukarıya yazdıklarırruz] tekarlamak mümkündür. Oda musikisinha :n büyük vasfl olan birlik ve beraber» ik ruhunu henüz bizim feşekkülleri mizde göremiyoruz. N. İtalyada sükunef devam ediyor Baştarafı 1 tnct sahifede kumandaru General Clark, subay ve er. lerine hitaben şu günlük emri neşretmiştir: Almanlar gittikçe bitab düşmektedirler. Kendileri Müttefiklerden daha agu1 zayiata uğramışlardır. Şimdi beşinci oxdunun iki grupu lçin yapılacak olan •egâns şey elele verip Romada birbirlerine mülâkl olmaktu; Anzio kestminde düşmanin müthlş hücumuna uğramış olan beşinci ordunun muzafferane nıüdafaasını tebrik ederim. Slz düşmanı şimaU ttalyadan, Pransadan ve Balkanlardan asker çekip buraya göndermeğe mecbur ettiniz. Elin'z> den geldiği kadar fazla Alman öldürmek lçin size tam sa'âhiyet bahşediyorum. Bunları gerek Cassino ve gerek Anzio'da öldürünüz. Düşrnan yonılmuş olduğu gibi, sizden de korkmaktadır. Düşman hatlarını delip şimal yoluna zapte^iniz. Şimdiye kadar binlerce Alman ö'dörmüş bulunuyorsunuz. Kendllerine göz açtrrmayız. Daha fazlasını da öldürünüz. Almanlar, ttalyan sahilleri haOnni tahliye ediyorlar nma 15 (TP.) Ahiren neşredilen blr emirname mucibince İsmi bildirilmiyen bazl İtalyan sanll mmtakalannln sivil halkl tahliye edilecckt!r. Nettuno. da ed^nilen tecrübelerden sonra karaya ılkarma harekâtlna müssid yerlerda jivil halkln mevcud bulunmamasınm Ifizım geldi|i askeri makamlarca anlatlL. miştir. Tahliye tedbirleri Akdenlz sahilinin batısmda iki ve Adriyatik kıyı» nnda bir mıntakaya taalluk etTtıektedir. WilJkie'nin hitabesi Baştarafı 1 tnci sahtiede ıslah etmek arzusuna malik oldiıirumuzu Amerikan milleti bümelidir. Bizler sesimizi yükseltib bütün dünya mületlerins, biz cumhuriyetçi Amerikalıların Amerikap da bir söz söyliyebilecek vaziyete getinnek için çalışmağa ve mücadele etmefe kar^r vçrmlş oldugumuzu ilân etmeliy.z. Bu söz, milletlerarası meselelerinde teraziyi meyü ettirebfecok mahiyette olacaktır. İntihabat faaliyeti esnasında bu prensipleri meydana koyup inkişaf ettireceğim.> AMCABEYE GÖRE... Bursada bir cinayet Bursa ÎS (Hususl muhabirimiıden) Halil isimU biri dün hükuraet SnOndC arkadaşı Cemali tabanca Ile öldürmüş. tür. Cinayete sebeîj Halilin bir gün evvel kahvede başka bir arkadaşile tavla oynarken Cemalin oywıa müdahalesi imij. Hâdiseye Müddeiumumî bajmuavini Fehmi el koymuş ve meşhud suçlara göre katilin ağır cezada nıuhakenıesine başlanTnıştır. Aonemle babamın odasıııdan bir gezlong çıkarıyorlar, henim odama yerleştiriyorlar ve teyze bunda yatıyordu. O beni çok seviycrdu ama beo öyle bir jey hissetmiyordum. Ben daha küçük, sevimli bir kızken, geceleri yatmadan evvel dua ediyor, yani ışıklar sönünce, dizlerim çeneme dayalı olarak «babarmz» ı, «Ave Ma. ria» yı mırıldanıyordum. Resmi yataİunın başucunda asılı olan Meryem Anaya hitab etmek tatlı bir hisdir. Işte böyle, kajlann pencerelere yığıl. dığı sofuk ve aydmlık bir gece, Caroline teyze bana kökte Allah oîmadığı. DI, Hazreti Meryemin ve onun çocuk doğurmasının da aslı egası bulunmadığî. nı söyledi. Betıim dualarunla alay etti, benimle eğlendl Acaba sayıkhyor mu diye anlamak için yatağımdan indim, cnun şezlong üzerinde kıvrıldığını ve agladığmı farkettim. Hıçkırarîk: AğlamıycTum, gülüyorum, dedi. Senelerdenberi gülüyorum. Bütün bu komedl dehşetle gülüncdür. Senin temiz kalbli bir küçük kız gibi dua etmen beni güldürüyor. Dinle Marion, dua etmekten bir şey çıkmaz. 3eni isiten kimse yoktur. tnsanların sana öğrettiklerine irıanmaktan bir şey cıkraaz, bunla. rm faydası yoktur. bısam yalnız felâkete sürjlkler. Hey Yarabbi! Senin gibi bir genc kızın ne gibi felâketlere maruz olduğu hakkında hiç bir fikrin yok. Ananın babanm sana söylediklerinden hiçbirine inanma. Bütün anlattıkları yalandan ba^a bir şey degildir. B u ıa$da<Mk v e « ü ümaâdc ı a â d c Roma nmbarebesine Habeş kıfa lan da iştirak ediyor Roma 15 (T.P.) Roma radyosumm bildirdiğine göre, AngloAmerikanlar taraiından isgal edilen cenub Italya böL ;esine Habeş kıt'alan da getirilmiştir, • • Bu kanunla elbette dep Hazırlanan zelzele kanunu j ... Fakat herhalde, ugnyanlara malca.. rentinin önüne geçilecek değilhakkında fazla bir şey öğrenemedim Amcabey amaşitince kendi âlemimdeki bütün temellerin çöktüğünü hissettim. Fakat bütün bunlar ruhumın en derinliklerinde çoktan çınlıyan bir sesin akisleriydi. Dehşet içrıdeydim. Bu sözlerin aksini iddL lya zsyıf bir surette gayret ettim: Carotne teyze, böyie söylerceyi. nlz, günahtlr. Günah mi? İnsanlarin nasll günahkâr olduklaruü sen bilmezsin, ama ben bilirim. Allah yoktur, öteki dünya yoktur. Kendisine dua edllecek, huzurun. da secdeye kapanllacak, seni nezareti altmda bulunduran. sana muin olabılen kimse yokrur. Hepsi muazzam, kaba bir dalâletten ibarettir ve oun'ara yaînlz aptallar inanlrlar. Dehşet! Dizlerim titriyordu. Burada, benim odaclğlmda üzerimize bir yıidlrim düşecek ve bızi mahvedecek, Eandlm. Ama bir şey o'.madl. Her taraf sak:ndi. Caroline teyzenin ağ'adığını duyuvorduım. Kalbknin t ü takını, atişini duyuyordum. Eğer Allah olsaydl, elbet bugünkün. den daha mükemmel bir dünya yaratlrdl. Sena an'ıatılan yalanlara İnanma Marion Hepsi sahtedir. Çocukları <Jün. yaya getiren leylek degildir. Senl hirnayp eden bir meleküssiyane yoktur. Olüleriıoiz göke çlkrnazlar ve gökte fenallic yaptlğln zaman seni cezalandlra. cak ve her akşam dua ettifîin İçîn seni mükâfatlandlracak beyaz sakalu, İht.ysr bir zat yoktur. Bana bak. iana ilkkatle bak. Ben de ibadet etmifrim ve... hiç bir kötülük etmedlm. Bunnn'a beraber,.. C«zalandmldm.., Hey Alahim, hem de, felâkiete ... Paraca yardıoı edilmesini sağlıyacak. Bu cevab, beni tatmin etmedi. Çünkü ben kat'î bir evet yahud haylr, bekliyordum. Putzi'ye karşl İtimadım kayboldu ve kötüleşmeğe baş'.adlm. Bir müdcet kendimi yapyalnlz, soğuk, Aİlahslz yaşamağa mecbur, gökte beni himaye eden ölü büyük babadaa mahrum hissettim. Fakat diğer taraftan be. ni zsptetoıekte gecikmiyen. iman sahibi dinsizlere mahsus trurur ve nefse itimad gibi hisler kaim o'uyordu. Allah hahklr.da bazl tefsirler.m de yok değildi. Hatta varllğını bana bir şimşekle İs. pat etmeğe onu davet edîycrchım. Şubattaydık, şimşek çaKnlyordu. DİD meselesinde, böyleca aydlnlandıktan sonra, daha az tehlikei davaiara geçtım. Ben daha Caroline teyze ile ko. nuşmsdan önce de bir çocuğun dünyaya leylek taraflndan getirildiğinde şüpheliydiin. Çamaşlrcl Kathi, bugünün çocuk] arlna en modern mekteblerin ver. dikleri izahlardan daha mükemmel ola. rak bana hayatln seyrüıi anlatmlştı. Bir gün ona: Kathi, gene şişiyorsun; demiştim. Çok yemek yiyorsun, Gene çatlıyacaksln. Son senelerde ayni hâdUeye dükat etmlştim. Kathi şişiyor. sonra yeniden sönüyor, tabiî halini abyordu ve bu hai bana mehtabln geçlrdiğ; safhalar kadar tabiî görünüyordu. Katk, gözlerini bana dikerek ve bana düsünceli, alaylı bir gözle uakarak kirli bir gömleği çitilemeğe devarn etü; A. Demek ki, felâketzedeler menfaatine şarkı söyliyenkr artık para alamıyacaklar.Bunun manasl nedir? BÜT.iyor mu. sun MİlutscKka? Diye sordu. Neyin manasl? Kaç yaşlndasln? On bir yaşlna baslyorunı. Neden sordun? Yolda gene bir bebek var. Diye cevab verdikten sonra İşh» bl. raktl. Buruşuk ellerindeki sabun köpüklerini silkti. Ve eüerini mavi önlüğüne kuruladı. Ne bebeği? Nerede? Klm bu? Ben biliyorsun, sanıyordum. Ama artık öğrenmelisin. Benim içitnde küçük bir çocuk büyüyor. Duymak ister misin? Kopil bütün gün tepinip duruyor. Eİnr.i lslak parmaklarinln arasına aL dl ve karnlnln üsriine kovdu. Sanki uzsklardan bir şeyler işitiyormuş gibi gülerek: Dinle! dedL Duydum! Şaşllacak ssy! Bir torbanın içinaeki küçük bir kedi gibi canll ;di Bunu ne vakıt çlkaracaksln oradan? D^e sordum. İşi tamamlanmca kendi başina ç> ksr? İlk İrsî kadmllk duygusunun ön sezl ile: Aclmaz ml? diye sordum. Tabiî Milutschka, çok acir. Ama bun'ar tatlı, kuvveUİ ve sağ'.am acllar dlr. Bu ağnlardan korkmağa lüzum yoktur. Haydi, şirr.di savuş. annene bir şey söykme; belki hoşuna gitmez. CİTJCCM îsmail Habibin kardeşi vefat etti Sinob meb'usu değerli edibimiz tamail Habib Sevük'ün kardeşi Kalyoncu karakolu komiser muavini Hüsnü Kıvılcım genc yaşında, bir kaza neticesinde vefat etmiştir. Dürü^lüğü, çahskanlığı ve hüsnü ahlâkı ile âmirleri v« arkadaşları arasinda büyük bir sevgi kazanan Hüsnü Kıvılcımın vefati. deria teessür uyandırmıştır. Cenazesi dün kendisini sevenlerin gözyaşlarile kaldınlmış; namazı Beya zıd camiinde kılındıktan sonra Merkezatkdide hazırlanan aile mezarbğmda ebedî istirahatgâhına tevdi ediîmiştir. Merhuma AUahtan rahmet, kıymetU arkadaşımız Îsmail Habib Sevük Ile kederli aüesine taziyetlenmizi bildiririz. *** Hakkı Âlem *vn, Sinob saylavı İsmail öabib Sevük yeğenl Ayhan Âleın aul bir krlzden kurtulamryarak 19 yaşuıda hayata gözlerini yummuştur. Cenazesi bugün öğle namazmı müteakıb Bevazıd camünd^n kaldınlarak Merkezefendideki aile kabristanında ebedî istirahatgâhına tevdi edüecektir. Allah rahmet eylesin. Roman: 17 Yazan : VİCKİ BAUM ne ceza. ne ceza??.. Evet, işte o akşam kötü bir klz olmağa başladlm. sanlrlm. ZâVırde büyük bir fark gorünmüyordu; fakat bir kaç ay sonra benim lnsanlara, hâdıselere, diğer şey^ere karşl hareketim farkedilem:yecek kadar değişti. Önce Allahl inkâr et. meğe cesaret edemedim. Putzi'den akıl danîştlm, bir şubat günüvdü. Büyük babam gripten yatıyordu. Göğsiinün üstüne b r lâpa koymuşlardL Şundan bun. dan bohsettikten sonra: Putzi dedim, biliyor musun? Bazl ad^mlar Allah yoktur, dij'ovlar. Putzi bir müddet beni ?Ü7'ükten sonra klsaa: Sus! dedi. Ben Israr ettim: Pekâlâ, var ml, yok mu? Bana yalan söyieme. Ben artık küçük bir çocuk değ'limve Saint Nicolas'ya inanmlyo. rum Alîaha dair söylenen sözlerin de o c:r.sten bir uydurma olup olmadlğmi öğrenmek İstiyorum. Putai cevab yerlne dedi k* Çeviren: İlhami Safa Haydi, zamanl geldi: İlâcımı ver! Bir kaşlğa ylrmi damla kinin damkt»m ve ağzlna soktum. Titredi, ilâc acl idi. Sonra yastığlna daypndl ve küçük gör'erini yu:ndu. Düşündükten sonra: Bak Mutzi, dedi. Sana eiimden geld ği kadar cevab vereceğim. Hakikati aııladlğlm gibi söyliyeceğ"m. Dosdcğru hukikat bizim erişemiyeceğ'miz kadar büyük, yahud çoi yüksek ve çok kıymetlidir. Belki de İsa onu biliyordu. Ba'.k: bir gün birisi gelecek ve onu yenidtn anllyacaktlr. Ben.m Allah hakklnda bütün bilgim şudur: İşler birbiri arkasl slra aksine giderse Lnsan belki onun varlığina İnanmaz. Ama sahiden mes'ud olunca gökte onun varllğını hisseier ve: «Allahlm, şükörler olsun!» der. Bedbaht olunca da: cYetis imdadıma Yarabbi!» diye hayklrlr. İncili hatır. ilyor musun? İsa, lstiribları son dereceye vardlğl zaman: cAllahlm, AİlahLm beni neden bır%ktln?» demişti. İşte bu Kitab sergisi Beyoğlu Halkevinden: Halkevlerinin yüdönümüne raslıyan 20 şubat pazar günü Halkerimizde bir kitab sergisi açüacaktır. Eser sahiblerinin, cumartesi akşamına kadar sergi hitamında geri almak şarüle kitablanndan birer tane yollamalanru rica ederia.