Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHUIU^T 1 Ikfndteşrîn 194Z Asherı vazıyet Mısırda Müttefiklerin 850 bin kilo taarruzu ve torik balıgı muhtemel inkişafları İstanbul balıkçıları iki günde bu kadar balık avladılar Ajjac Rüyası VE Fenerbahçe dün Levski takımını 2 1 yendi Beşiktaşa yenilen Bulgar takımmm Fenerbahçeye karşı nasıl bir oyun çıkaracağmı merak eden binlerce seyircinin doldurduğu Şeref stadma, dün Bulgarlar garib bir tesadüfle, Galatasaray formasını giymiş olarak çıktılar, Fenerbahçeye karşı yapacaklan maça Galatasaray renklerini taşıyarak çıkan Bulgar takımı, oyun bakımından, Beşiktaş önünde gösterdiğinden daha güzel ve daha cazib kombinezonlar gösteremedi. Bulgar takımma karşı Fenerliler şöyle bir kadro ile çıkmışlardı: Cihad Muammer, Murad Ömer, AJi Rıza, Aydm Küçük Fikret, Naci, Müjdad, Büyük Fikret, Halid. Dünkü oyunda ayaklarına daha hâkim, pozisyon oyununu daha iyi bilen ve yerden oynıyan Fenerliler, Bulgarların sadece gayret ve atletik kabiliyete istinad eden havadan oyunlan arasında küçük paslarla anlaşarak çalıştılar. Birinci devrede Fenerbahçelllerin yaptıklan iki gol şöyle oldu: Daha oyun henüz başlamış ve aradan iki dakika geçmemşiti ki Naci anî bir hücumla ilk golü Fenerbahçe lehine kazandırdı. 26 ncı dakikada Fener sağhafının ortaîadığı topun mahrekine uyarak hücuma kalkan Fener hücum hattı Büyük Fikretten merkez muhacime, oradan da Naciye geçen topla İkinci gol fırsatmı buldu; Naci güzel bir yerden vuruşla ikinci golü de kaydetti. Âr antina GÜNLER Mısır cephesindeki Mihver ordusunun neticeye bağbyarak kış vaziyetine geç(Baş tarafı 1 inci minarelerinden kovazifesi, Libyayı düşmandan temizlemek meden şimalî Afrikaya külliyetli zırhh Y a z a n : •• • • • *••• sahifede) pan ezan sesleri ave karşısında miimkün mertebe fazla ve motörlü kuvvetler gönderemezlerdi. ve tenkid esas olmuş ğacm dallanndaki Müttefik kuvvetler tutarak bunlann Bahusus onlar, ayni zamanda Müttefiktur. Modern tarlh kuşlarm cıvıltılarına 1 Kafkasya ve Hindistanda kullanılmala lerin ikinci bir cephe açmak ihümalleri yazma metodu bukanşıyordu. Ağacın rını menetmekti. Mareşal Rommel bu dolayısile, batı Avrupadaki işgal ve koEvvelki gün, İstanbul balıkçıları 600 dur. Fakat ayni meyaprakları büyü vazifeleri taraamile ve hatta fazlasile ye ruma kuvvetlerini hayli artırmak zo bin kilo torik balığı avlamışlardır. Dün tod efsaneleri, mahza efsane oldukları Goethe, başka blr yerde, inanmama meğe başladı, ve her yaprak bir kılıc rine getirmiştir. Onun, doğu Afrikayı, runda kalmışlardı. Bu vaziyette Alman avlanan toriklerin miktarı da 250 binİçin, hlçe indirmez. Bilâkis, hayat fel nın tersine çevriimlş bir batıla inanma yani Habeşistanı Mihver hesabına kur lar Rusyadaki cephelerini zayıflatmadan kiloyu bulmuştur. Bu görülmemiş balık sefesi mefhumunu kendine merkez ve olduğunu söyler, ve ilâve eder: «Inan namlusu oldu. Sonra bir rijKgâr esti. Ve yaprakların ucunu İstanbul çehrine Mihver ordusunu bolluğu fiatlar üzerinde de tesirini gös mihrak yapan bu asırda, bugün tarihtarmak gibi, uzak ve pek uzak bir vazi şimalî Afrikadaki ma, enerjik, büyük işler gören, Ueriye doğru döndürdü. O İstanbul ki, «iki defesi daha olmak gercktir ki bu, IVIısır fazla kuvvetlendiremezlerdi. Bir çok termiş ve dün, Balıkhanede kllosu 18 çiden istenen şey, yalnız ölü bilgileri doğru yürüyen tabiatlerin mirasıdır. nizle iki kıt'a kavuşağındaki durumile, kuvvetleri doğu cephesinde meşgul olan kuruşa kadar torik. satılmıştır. tamamile zaptedilmeden ifa edilemiye vermek, ve geçmiş vak'alann sadece İnanmama, dermansız, küçiik zihnijetlı, iki gök yakutla iki ziimrüd arasına oceğinden, şimdilik bahis mevznu ola İtalya da Afrikayı hududsuz takviye eBalıkçılar, havalar böyle müsaid git bir raporunu, bir zabıt varakasım yaz adunlan geriye doğru giden, kendi dar turtuknuş bir pırlantaya benzer., ve demezdi. Fakat her ne de olsa, Mihver tiği takdirde, en az bir ay müddetle to mak değildir. Tarihçi, ayni zamanda, ve maz. çerçevelerinin içine sıkışıp kalan in böylece, ucsuz bucaksız bir ülke halkaYakındoğu İngiliz imparatorluk ordu ordusunun şimalî Afrikada yeni bir ta rik bollugunun devam edeceğini, ancak belki daha ziyade, geçmiş ve eski za sanların hassasıdır.» sının, ulu bir yüziiğün kıymetii taşı larının daimî vazifelerinden biri ve baş arruz teşebbüsüne girişmesi için taze bunun temini için kendilerine yetecek manların vakıaları içine dalarak, btınGoethe'nin bu düşüncelerine din un gibidir. Osman Bey yüzüğü parmağına ücası da, Mısır ve Akdeniz için devamh Alman zırhlı ve motörlü kıt'alarile ö kadar mazut verilmesi lâzım geldigini ları kendi İçine çekmeli, kendi ruhuna surunun kanşmadığı meydandadır. O takarken uyanır.» kalbetmeli, bunları kendisi yeniden ya bir panteist idi, tabiat panteisti, ilâhiyi, bir tehdid olan şimalî Afrika Mihver or nemli surette Alman hava teşkillerile söylemektedirler. Sabahleyin rüyasını anlatmca, Şeyh dusunu mağlub ederek Mısırdan uzak kuvvetlenmesi zaruri idi. Onun için şiBalıkların buzhanede bir müddet şamalı, geçmişlikten kurtarmalı, vebu tabiatte, ve tabiatin bütün zerrelerinde laştırmak, kabilse Libyadan ve şimalî malî Afrika Mihver ordusuna şimdilik alıkonularak halka ucuz bahk yedirmek gün içinde yaşadığımız canlı hal gibi, gorürdü. Nasıl ki Goethe'nin ilk büyük Edeball, bunu, bu harikulâde şeylerin Afrikadan tamamile çıkarmak ve yok ancak müdafaaya lâzım olabilecek ka için yapüan teşebbüsler henüz bir ne bunlan bize yeniden canlandırmalıdır iışadcısı Herder tarih panteistidir. «İn başarılmasma Allahın bir isareti diye etmektir. Yakındoğu İngiliz ordnlarınm dar malzeme, silâh vesaire gönderilerek tice vermemiştir. Hususî buzhanelerde O bize, o zaman biz de o yerlerde, ve sanlık tsrihinin felsefesine dair fikirler tsbir eder. Osman Bey bu harikaya inandı. Ve sabırla, sebatla, cesareüe, takviyesile balıklann muhafazası şimdilik kabil o o lnsanların erasında hazır bulunuyorKahirede oturan başkumandanı bu va onun ehemmlyetli surette İdeen zur Philosophie der Geschichte zifeleri iki yıldanberi Mısır çöl ordusuna taarruza geçmesi kararı kışa bırakılmak lamıyacağı anlaşılmıştır. İstanbul Be muşuz gibi, cedlerimizle birlikte yaşa der Menschheit» adlı eserile Alman ta büyük lmparatorluğun temelinl attı. lediyesi, balık çok çıktığı gtinler, bun mağı, birlikte düşünmeği, birlikte duy rih telâkkisine yeni geniş bir ufuk açan Osmar.lı devletinin ilk tarihî kurucusu ifa cttirmeğe çalışmış ve ileri geri gide zarur! idiodur. Halefleri de inandılar. Ve rüyayı Bu mülâhazalan İngiliz Yakındoğu ları Mezbaha buzhanesinde muhafaza m,ağı mümkün kılmalı, onların ruhunu rek nihayet Mihver ordusunu Libyada Herder için, bütün ifadelerile bilhassa gerçekleştirdiler. bizde canlı tutmah, ve uyuklıyan kuvpeşine takan sckizinci İngiliz imparator başkumandanlığı da yapmış olacağı ettirebilmek için tertibat almaktadır. iiisanlığın dil abidelerile bütün inİkinci devre başladığı vakit Bulgarlar Şimdi biz, millî tarihimizin bu mana luk ordusu bozulmuş bir halde denirie için, sekizinci orduyu kabil olabildiği Şehir haricinde çalışan balıkçılann vetlerini uyandırmahdır. O bunu, geç san dünyası, tarih ve cemiyet, ilâhî kuvsıkı hücumlarla Fener nısıf sahasına Elkattara bataklığı arasmdaki Elalemeyn kadar sür'atle kuvvetlendirerek Mihve ağır işçi karnesile ekmek alabilmeleri mişin en çeşidll kültür sahalarında, vetln sonsuz tesir yapışı, açılıp yayıl dolu efsanesine inanmak için, neden vegirdiler ve orada âdeta yerleştiler. Omevzüne kadar ricat etmek rorunda rin taarruzunu çok evvel önlemeğe ka için cemiyet tarafından yapılan teşeb san'atta, hukukta, iktısadda vesairede de cnası, geüşmesidir. En geniş manasüe sika istiyelim! Burada en bellğ vesika yunun ağırhğı birinci devrede sırf hürar vermiş ve dolayısile bir haftadan büse, müsbet cevab verilmiştir. Belediye başarmalıdır. cTarihî bir hâdise sırf tarihin kendisi, ve rüyanın gerçekleşkalmıştı. tarih: yani Kosmogonie, en eski tarih, cum kuvvetile üstünlüğünü gösteren fazla bir müddettenberi taarruza geçmiş İktısad müdürlüğü bu husustaki müra bir bilgi mevzuu olarak mütalea edlSekizinci orduya o zaman bn yeni kültür tarihi, dil, edebiyat, san'at, ve mesi değil midir, ve hakikatlerin haki Fener takımmm yalnız müdafaasına bulunuyor. Fakat bu taarruzdan henüz caati haklı bulmuş ve balıkçılann, mu lirse, ölüdür. Tarih, ve tarihî terbiye fflevzide Mısırdan, Sudandan, daha cedevlet tarihi, kısaca, bütün insanî abi kati bu değil mi? Harika mademki dün yüklendiğl için hâkimiyet İbresi Bulehenuniyetli ve kat'î hiç bir netice çı ayyen bir bölgeden muntazaman ekmek hayatın hizmetine girmelidir kl kurnub ve daha doğudaki Yakındoğu İngiliz deleri ve tortularile, dünyanın oluşu, mümkün oldu, yarın bir daha nedea garlar tarafma döndü. Fener müdafakaramadığı gibi dün de zaten yeni bir alabilmelerini temin için gereken ted tancı ve istikbal yapıcı bir faydası olmasın?.. Millî efsanelerimize hor bak asının oyunun ağırlığını sırf kendi baimparatorluk kuvvetlerinden taze kıtolsun Nietzsche.» Bu sebeble tarih Allahın sembolüdür, ilâhî ezel kuvvetaarruzda bulunmamıştır. Ancak bu birleri almıştır. mıyalım; bilâkis, Eflatun gibi, sembolle şına yüklendiği o sıralarda Fener hüalar ve zırhlı muharebe arabalan sürtmin göze görünür ifadesi. mutlaka büyük taarruzdan vazgeçtiği Tutulan balıklann 40C bin kllodan malzemesi arasmda vaktile orijinal olatle yetişürilememiş olsaydı ağır libya Herder, ilâhî cevheri, oluşta (tekev rin ideallerindeki güzelük için heyecan cum hattı teşebbüsü Bulgar takımından manasma henüz gelmez. Herhalde ma fazlası", frigoriflk teslsatlı vagonlarla muş, aslı olmuş, gerçekten canlı olmuş muharebelerinde bozulmus olan İngiliz vünde), ve dilde görür. Onun telâkki duyalım. Çünkü bunlar, bize, bir kere koparamadığmdan sarı lâciverdliler yirIum ve kat'l olan şey İngiüzlerin büyük Avrupaya sevkedilmiştir. flaricden ba şeyler öldürülmemek lâzımdır. Hatalaordusu, belki Elalemeyn mevziinde tusince milletlerin seslerinde, en iptida olabilmişi gösteren, ve yeniden bir daha mi dakika ağır bir tazyik altında kalbir hava ve kara kuvvetlerinin başla Iıklanmıza taleb fazla olduğu gibi, yerll rı atarken, fikirleri de birlikte atmayıldıziardır.. dılar. tunamıyarak ve bu mevzii delen Mareilerinin, ve en İlerlemişlerinin seslerin olabileceğe işaret eden dıklan yeni Elalemeyn taarruzunun lstihlâk de esklslne nisbeten çok artmalı. Mazinin İstikbali aydmlatan ruh aynaçal Rommel'in zırhlı arabalan geri mevNihayet 23 üncü dakikada sağdan Osmanlı Imparatorluğunun kuruluşu de, yani insanlığın bütün dil abidelerinbüyük, kat'î mahiyetli ve uzak hedefli mıştır. ları ve hiç sönmiyen iman, ümid, ha şandellenen topla beraber Fener kalezilerde mukavemete çarpmıyarak, İsnu araştıran modern bir İngiliz tarih de, AlUh dil oluyordu. Uluhiyet, herbir taarruz olması keyfiyetidir. kenderiye Mihverce daha dört ay evvel çisi: «Efsaneler, Osmanlı tarihini yazan şeyden önce, daima tesir yapıcı, daima yat, enerji, irade, ve başarma kaynak sinin önü kanştığı bir saniyede Bulgar İngilizlerin, bir çok hücumlarla yıp Kızılay haftası devam ediyor zaptolunabilecckti. Fakat o zaman Yabazı tarihçilerin yaptığı gibi, bümemez olucu (tekevvün edici), yenilesici kuv ları. Efsanelerimizi, ve semboUerimizİ soliçi ilk gollerini attı. Bu golden sonra unutursak, ruhan fakir düşeriz. Tarihi da teşebbüs gene Fenerlilere geçemedi. kındoğu İngiliz imparatorluk ordusu, randıktan sonra, Mihver müdafaa mevKızılay haftası münasebetile mağaza likten gelinmemelidir. Vesikalann bu vetti, başka tabirle, gelişme idi. Ve dil olamamaları Mareşal Rommel'in muzafferane yürü ziini yarmağa muvaffak ve dükkânlar, vltrinlerinl Kızılaya yar lunmadığı yerde an'aneler İncelenmeli, bu tesir yapıcı kuvveün fikir oluşu idi. yapan ve harekete getiren iç kuvvetle Fener muhacimleri ilk devre sarfettikyüşünü İskenderiyenin takriben 100 yani başladıklan büyük taarnızu başa dıma teşvik edici vecizelerle süslemişler ve dikkatle tartılmalıdır. Bir milletin Şiir sade bir Allahın ilhami değil, belki ri, ve bunlann zenginliğini ve canlılı leri enerjiyi telâfi edip mukabil taarruzlara candan başlıyacak takati bir Km. batısında durdurmuş ve Mısırı ıamamalan halinde Rommel'in büyük ve dir. Diğer taraftan bir çok tamnmış ti menşeini mütaleada bu esastır. Çünkü dil olmuş üluhiyet kuvvetinin kendisi ğını anlamamak doğru değildir. stratejik bir mukabil taarruza geçmesi Fizik coğrafya ve iklim de, insanların, türlü bulamıyordu. Mihverin istilâsından kurtarmıştı. carethaneler satış hasılatmın muayyen hiç bir ırk hiç bir zaman doğuşunu İdi, nasıl ki insan zekâsı mahsul değil, ihtimali olduğu gibi, mevzii yanp bir İkinci devrenin başındanberj Bulgar Fakat 8 inci İngiliz imparatorluk or miktar kuvvetlerinin içeriye girmesi bir kısmını Kızılaya hedlye etmeğe ka tespit etmemiştir. Bir milletin başlan beîki bütün tarih Allahının ifadesiydi. cemiyetlerin ve milletlerin cismanî uzdusunun geçen temmuz iptidasında yap halinde bunlann çevrilerek çemberlen rar vermişlerdir. Kızılay İstanbul mü gıcları o kadar ehemmiyetsiz olur ki, Herder'in bu dil olmuş üluhiyet telâk viyetlerine, âdetlerine, yaşayış tarzla takımının teşebbüsü altmda cereyan başkalarının kisi Kur'anın ilâhî mahiyetine nekadar ruıa, içtimaî ve iktısadî teşekküllerine eden oyun son daklkalara kadar Fenertığı şey delta ile Süveyşi yakından mii melerl de mümkündür. İngilizler Mih messilliğine, teberruda bulunmak üzere eserlerile ve başarılarile olduğu gibi, karakterlerine ve ruhlarına bahçenin tam iradesüıe giremeden deyapılan müracaatler sor. günlerde pek dikkatini kendi üzerine çeklnciye ka uygundur. dafaa etmck olmuştur. Halbuki onun a ver cephesini büsbütün geri atarak muda tesir yaparlar. Tarihî coğrafya bun vam etti ve maç 2 1 Fenerbahçenin dar, umumî tarihte kayıdsız kalır çogalmıştır. sıl işi, Mihver ordusunu Mısırdan, Lib harebe, Mısır batı çölünde seyyal ve Herder bu oluş telâkkisile, bütün taHalkımızm bu kara gün dostu şefkat Gibbons.» demekle fikrimizi teyid etmiş rihî tezahürleri, klasik Yunan dünyası dan çıkmıştır. Şehirler ve evler, tepeler, galebesile neticelendi. yadan ve hatta kabilse bütün şimalî Af seyyar bir mahiyet aldığı takdirde Madağlar, vadüer, ve ovalar, bütün bir oluyor. Fakat bu, işin yalnız tek ceprikadan uzaklaşfırmaktır. Bunu yapabil reşal Rommel'Ie emrindeki ordular, ha müessesesine karsı alâkaa gitgide kuvvet Bugünkii maç Fener stadında nı yahud mukaddes 'kitablar âlemini, mazi, insan zekâsının hatıralarııu taşıhesidir. Bir de manevî, ruhî, ve ahlâkî bulmaktadır. mek için ise onun evvelcmirde düzelme reket harbinin bütün fırsatlanndan isİbranî, Hıristiyan, İslâm âlemlerini, ip yan abidelerile bütün tarih, sadece sahyapılacak cephe var ki, bunu, en İyi, Goethe'nin si ve yeniden kuvvctlenmesi lâzımdı. tifade edebilecek bir kabiliyet, istidad Diyoroma sergisi tidai kavimleri yahud en yüksek kültür ne dekorları ve kulisleri değil, belki Bugün Fenerbahçe stadında Beşiktaşgörüşile aydınlatmak isteriz. Goethe İşte temmuzdanberi Müttefikler buna ve tecrübede olduklarından bundan da Büyük Türk Zaferleri Diyoroma sergi ki «modern dünyanın ebedileştiril merhalesindeki büyük dünya san'at ebedî bir ışık içinde canlı büyük tabiate Fenerbahçe muhteliti, Levski takımile çalıştılar ve 8 inci ordunun kumanda neticede Mihver tarafınm istifade et sinin gördüğü büyük rağbete binaen bir maç yapacaktır. Maça saat dörtte miş en büyük misalidir» , tarihe, ef kârlarını, Shakespeare ve benzerlerini, kalbolmuş kuvvet ve tesir kaynaklanbaşlanacaktır. Bu iki takım, iyi bir nını değiştirmekten başüyarak onun mesi ihtimali vardır. Onun için İngiliz 4. 11/942 çarşamba günü gece saat 24 te sane olarak kıymet biçer, ve efsaneleri kendi individuel hususiyet ve çeşidlilik dır. İnönü, Sakarya, ve Dumlupınar, aymuhtelit çıkarabilirse, şimdiye kadar bütün yara ve berelerini sardılar, kırık aarruzu başladığı zaman bunun safha kapanacaktır. Memleket ilim ve san'at yıkmak tehdidini gösteren teşebbüsleri, leri içinde tarihî tezahürler olarak anlı ni zamanda, tabiat ve tarihtir, ve tarih ahnanlardan daha güzel neticeler elde larını tamir ettiler ve üstelik taze kuv arinın değişik neticeler vermesi ihtima hayatında ilk defa olarak yapılan bu meselâ tarihçi Niebuhr'un efsane yıkıcı yor, ve onlara bu manayı veriyordu. aratırlar. İnönünün a>Ti bir mazharivetlerle kuvvetlendirdiler. O derecede linden bahsetmiştim. Fakat eğer İngi sergiyi ziyarete koşunuz. İşte Goethe, bu zihniyetle efsanej'e eti daha vardır. Osmanlı imparatorlu etmek mümkün olabilecektir. tenkidli tarih İncelemelerini doğru bulki, bu ordunun uçak, tank, top, motör lizler, taarruzu şimdiden tatil ederlerse mazdı. O bir kere, herhangi bir kah inamyordu. Gökten ateşi çalan ve İn ;u ve Türkiye Cumhuriyeti, her ikisi Tüberküloz cemiyeti Yundhisar, Yarhisardır. ve lüfek sayıları Mihverinkine artık üs abiatile düşündüklerimizin hiç biri olramanlık vak'asını inkâr etmekten ne sanlara veren Promethe'ye bunun için de, büyük tarih sahnesine, ilkönce, İnİşte, «dünyanın gördüğü en büyük tiin, hem de çok üstün bir bale getirile maz ve o zaman Mihver ordusunun Tüberküloz cemiyeti bu seneııin ilk çıkar, diye sormuş, ve: «Eğer eskiler değer verdi. Ve «Muhammedin İlâhisini» nü ufuklarmdan çıktılar: imparatorluklardan biri», Osmanlı devbilmiş imiş. toplantısını ikinciteşrinin dördüncü böyle şeyleri uyduracak kadar büyük bu duyuşla yazdı. «Hiç bir dâhi, hele hiç kuvvetlenmesine bundan sonra hiç bir «Süleyman Şah, tekrar Asyadaki yur leti, bu arazide kurulmağa başladı. İngiliz ve Amerika takvîye kaynak mâni kalmadığmdan ergeç taarruza çarşamba günü saat altı buçukta Ca olmuşlarsa, biz de, bunlara inanacak bir şair, harikaya, hem kendisinin şimAradan asırlar ve asırlar jeçiyor, TB duna dönmek üzere, Caber kalesi yağaloğlundaki Etıbba Odası salonunda kadar büyük olmalıyız* demişür. diki şe'nî hayatında harikaya inanmazlarının Mısıra olan mesafeleri Akdeniz gcçmesine imkân bırakılmış olur. yapacaktır. sa, dâhi ve şair olamaz» Napoleon da: kininde, Fıratta, geçid ararken, atının Osmanlı devleti inkıraz uçurumunun yolunun Müttefiklerin nakliyatına artık Onca, mutlak olarak hiçbir hakikat Velhasıl Almanlann şimdi, Rusyanm ayağı kayarak, nehre düşer ve boğulur. kenarına kadar geliyor. Tam bu sırada, yoktur, yalnız blr tek hakikat vardır, «J'ai toujours cherche İe merveilleux» kapalı olmasından Mihverin şimalî Af sıl cephesine karşı kış müdafaasına Dış seferler için alman bn büyük mukadderat anmda, yeniden demişür. İskender ve Napoleon kendi Oğlu Ertuğrul Bey, babasının bu niyeo da, meyva veren, ve hayatı artıran ve rika ordusunu takviye kaynaklarının geçmiş olmalan pek muhtemel oldutinden vazgeçerek, 400 ailelik kabilesile bir tarihi harika vuku buluyor ve Milli navlun kuvvetlendiren hakikat Tarihle efsa yıldızlarma, ve Casar bahtına inanirdı. mesafelerinden çok daha uzun ve uzak ğundan, İngilizlerin Elalemeyn mevzüne Rum diyarına yürür, ve Ankara yaki Mücadele ordulannın büyük bir kuDış seferlerin navlun meseleleri üze nenin birleştiği nokta, onun gözünde Atatürk ve İnönü Türk milletine, ve buolmasına rağmen Rommel ordusunun enl taarruzlan vaki olmadığı takdirde ninde Karaoadağ eteğinde yerleşir. Bu mandanı, Türkiye Cumhuriyetinin ebedî r.un ırkî harika kuvveüne inanddar. Bu neden dolayı sekizinci ordu derecesinde ile, şimalî Afrikaya yeni kuvvetler şebbüs ve temasta bulunmak üzere ar bütün menkulenin en güzeli idi. radan, Sultan Oejoenu'ne yürür. Bu kurucusu Gazi Mnstafa Kemal Faşanın ve daha üstün bir surette teçhiz ve tak gö'ndenneleri tabiî lâzımdı. Buna naza şebbiis ve temasta bulunmak üzeer arGoethe, Muhammed'in samimî oldu bir insanın ve bir milletin, ldeallerine mevkiin Sultan İnoenu olması muhte ideal ve lcra yoldaşı İsmet Paşa, bunviye edilerek İngilizlerden evvel taar ran Müttefiklerin, yeni Elalemeyn taar matörlerden mürekkeb bir heyet bu ak ğundan hiçbir zaman şüphe etmediğini inanmasıdır. meldir. Belki bu, ayni mevkiin daha dan altı asır önce, Osman Beyin atlıla. ıuza geçirilemediği sorulabilir? Şimdi, tarih kitablarımızda artık yer eski adıdır (•).» Vak'a bizim tarihler nnın dolaştığı ve vuruştufu ayni gırtruzlarile Ruslann muharebe yükünü şam Ankaraya gidecektir. Karadenizde söyler. Ve: «Kur'an ezelî midir, bunu yabancı sulaıa 2500 tona kadar şüeplerin sormam, Kur'anı insan mı yaptı, bunu bulamamağa başlıyan, ve millî hafızalarda, millî istiklâli müjdeliyen İnönü Bu mukadder sonınun cevabını daha lafiflettikleri iddia olunamaz; dolayısile de de hemen ayni şekilde anlatılır. de deniz nakliyat komisyonunun müsa bilmem, fakat müslümanlara farzolarak dan silinip büsbütün unutulmak tehdievvel bu sütunlarda mükerrer defalar ie Mısır cephesi bildiğimiz manada Ertuğrul Bey, sonra, Söğüdde yerleşti meydan muharebelerile, «Türk milleadesile sefer yapmağa» ba§lamasmdan inanınm ki, o, kitabların kitabıdır» der. dine uğrıyan ay ağac rüyasmı, bu gövermiş olduğumuzdan tekrarlıyalım: kinci bir cephe sayılamaz. e Bursa ile Kütahya arasmdaki Do tinin nıakus talihini yeniyor» ve Ossonra dış seferlerin navlun tarifesi e <Çölde İsrail» yazısmda, Musayl, ve rüşle, burada yeniden bir kere daha omaniç tepeleri, kabilesine yaylak oldu. manlı Imparatorluğunun doğduğu ayni Almanlar, 1912 Rusya yaz seferini bir H. E. ERKİLET saslı bir mesele haline gelmiştir. Arma İsrail oğullarmın Mısırdan Ken'ân ilîne kuyalım: İnönü, takriben Söğüdle Domaniç ara dağın arkasmdan, Türkiye Cumhuriyetörler, dış seferlerin nakiiyaOna tavas hicretini, tarihî menkuleleri tahlil ede«Osman Bey, bir gece, Şeyh Edebali sında; Söğüd ve İnönü, birbirinin ya tinin sabah kızıllığı karanlık ufuklan sut eden yabancı acentalarm Türk t a rek anlatırken: «Cihan tarihinin ve in nin evinde misafirdi. Ve uyurken, rüyaÇocukların seve seve okuyacağı öğretmenin güvenle sağlık vereceği. kımnda, birbirine yalnız bir kaç sa aydınlatmağa başhyor. cirlerinden mühim bir navlun aldıklan sanlık tarihinin en aslî, en biricik, ve sıııda, kendini Şeyhin yanında yatıyor Ana . Babanın düşünmcden satın alacağı en faydalı çocuk kitabı atlik mesafede, ayni topografya lâvhaBu bir efsane değil, fakat efsane kahalde bunun pek cüz'î bir kısmını ken en derin teması ki bütün öbürleri bu gördü. Edebali'uin göğsünden bir ay ında, ayni arazi bölgesindedirler. dar güzel ve ısıtıcı, sembol gibi canlı dilerine verdiklerinden şikâyet et nun altmda ve buna tâbi bir sıraya gi doğdu. Ve tam dolgunluğunu bulunca. Ertuğrul Beyin 1288 (687) de vukua büyüklükle dolu bir hakikattir. Bir mektedirler. Bu işe Vekâletin müdaha rerler inancla inansızlık arasmdaki indi, Şeyhin göğsünde saklandı. Sonra, h&kikat kl yarının efsanesi olacaktır. lesi istenecektir. mücadele olarak kalır. Her ne şekilde kendi belinden bir ağac sürmeğe başla gelen ölümü üzerine, 30 yaşlarında ka)ile reisliğine seçilen oğlu Osman Bey. 1921 de ayni tan yerinden doğmağa başolursa olsun, inanctn hüküm sürdüğü dı. Büyüdükçe yeşillendi. Daha güzel lıyan parlak güneş, 1300 ün ayni yaraBir izah bütün devirler, muasır dünya, ve müs oldu. Ve dallarının gölgesi bütün dün 290 dan 1300 (699) a kadar, on yıl Gazetemizin 26 mayıs 942 tarihli nüs takbel dünya için, parlak, kalb yükselçinde, fetihlerile sınırlarmı genişlete tıcı ruhu ve alevidir. Türk milleti, r ü jayı örttü. Ağacın altında dört tane sıTanlnmış seyyahîarın ve büyük adamların başlndan geçen hasında, Ankarada bir çocuk düşürtme tici, ve meyva vericidir. Bunun tersine ek, bütün Karasu vadisine, itirazsız yasile, idealile, İmanile, burada yeniden ra dağlan gördü: Kafkaslar, Atlas, Tohakikî ve heyecanll maceralar. cünnünden dolayı Dr. Saim isminde bi olarak, her ne şekilde olursa ve rakibsiz, hâkim oldu. Bu bölgenin bir kere daha gencleşti ve kendi ırolsun, ros, ve Balkaular. Atacın köklerinden kına hâs harikayı yeniden bir kere rinin iki sene hapse mahkum olduğunu inansızhğın cılız bir zafer kazandığı Dicle, Fırat, Nil, ve Tuna akıyordu. Ve dört köşesi şunjârdır: Şark cenubunda yazınıştık. Kars hastanesi Başdoktoru Eskişehir; garb cenubunda Uludağm daha yarattı. hepsi deniz gibi yelkenlilerle örtülü idi. Aradan gene zamanlar geçiyor. Fakat nin ilk cildini teşkil eden bu birinci eserin ilk forması bugün çıkti. ve nisaiye mütehassısı Dr. Saim bütün devirler, hatta bir lâhza suverî şark ucu; şark şimalinde Karasuynn Kırlar ekinlerie doluydu. Ve dağlar sık Her forma 7,50 kuruştur. Her ayın birinde, on birinde" ve yirmi birinde Sakaryaya aktığı nokta; garb şimalinde bu sefer inkıraz uçurumunun kenabir parıltı ile böbürlen=eler bile, sonraki den aldığımız bir mektubda, kenormanlardan tac giymişti. Ovalarda,. her bütün kitabcllardan ve gazete satıcllarından araylnlz. disi olmadığı ve bu isim benzerliğinin neEİllerİn önünde silinip giderler; çün yerde şehirler vardı ki altın kubbele İTenişehir. En mühim köylerj ve ka rında gördüklerimiz bütün dünya milleleri de: Bilecik, İtburnu, İnönü, Sö letleri ve bütün dünya medeniyeüdir. kü hiç kimse meyva vermiyen bir haA. B. NEŞRİYAT1 İSTANBUL suizanm davet etmemesi için keyfiyetin rinden birer hilâ! yükseliyor. ve sayısız üd, Aynagöl (İnegöl), Kar3cahisar. Tarıhjn en büyük sahnesüıde tarihin kikatle vüreğini üzmek istemez» der. ta\"zih edilmesi istenmektedir. en büyük dramı oynanıyor. Ve Tür Armudağa! diye hakaret ederlerdi kiye bu büyük dünya yangınımn orPazardaki değişikliklerin sade keŞimdi iyi bir armuci 150 kuruş Ağalık tasında bir «Utopya» ya, hayalî bir seye, sofraya ve mideye tesir ettiğiideal devletine benziyor. Ölüm ıslıkda kalktı... Ya: nj sanmamanızı halisane tavsiye elarile ve kan köpüklerile kuduran bu dersem beni ukalâlıkla itham etme Balkabağı! sözünün ne ifade ettiğiyiniz. Çünkü bizim memlekette bini geçen k:ş gördük. Bu kış mumailey korkunc mukadderat fırtınasında, selârisi ötekine, bilmediği birşeyi öğretmehin mertebesi herhalde düşmiyecek, met dümenini bugün bu kadar emniyetle kullanan kudretli el, dün kurğe kalksa ilk alacağı rütbe (ukalâlık) tır. bi'âkis yükselecektir!. tuluş dümenini ayni emniyetle kullaHâşâ, ben kimseye bir şey öğretmek Hele: nan eldir. 1300 ve 1921 ruhu, 1939 da niyetinde değilim! Zaten muhitimizde Vay tereyağı vaay! Sözüne artık bütün hızile ve hiç sönmiyen alevile bulunanlar hamdolsun bir şey öğreniçerlemek şöyle dursun, böyle bir hiyeniden tutuştu. Burada tarih ve cogmeğe muhtac da değildirler. Herşeyi bitaba karşı: rafyayı bir insan temsil ediyor, bir inlirler. Onun için benimkisi biraz fazla İstağfirullah, teveccüh gösteri san ki bahtlı adını, tarihî bir istihgayret olur amma gözü körolası huyum Ah kaymağım! sözüncle değişecek yorsunuz efendim! diye mukabele et kak ve ezelî bir nasib ile, ayni mu Sevgiü kıravatım! .diyemem, delibırakmıyor işte! olur doğrusu. kadderat kaynağmdan almıştır. birşsy göremiyorum. Fakat, et fiatları memek nezaketsizlik Efendim! Artık birbirimize karşı söy liğime kail olur. Bugün için: Tereyağı bu efendim! Eğer Türk ordulan ve bütün Türk Şekerim! sözü eskisine nispetle geböyle gittikçe: liyeceğimiz muhabbet, sevgi ve nüvaziş BETTY CRABLE . Bu gidişe göre hanımlar yüzlerine milleti, bu büyük dünya hailesinde, Ciğerim! sözünde büyük bir fedakelimelerini değiştirmemiz lâzım gele ne bir kıymet ifade eder, lâkin meselâ DONE AMECHE kârhk yok. Çünkü en güzel karaciğeri sürdükleri (Gold krem) yerine Bur millî mukadderat timsali bir Şef etracek, buna mukabil, azarlama, çıkışma birinci Büyük Harbden evvel tam okkasürseler, hem fında, granit bir kale ve yekpare bir CARMEN MİRAXDA sı altmış paraya satıldığı sırada bir altmış beş kuruşa veriyorlar. Onun ye samn halis tereyağını ve hakaret kelimelerini de değiştirmek millî ekonomimize, hem de kendi na kaya gibi, baş yukarda, ve göz sınır adama «şekerim» demenin kıymeti ne Onun için artık rine neden: İcab edeceği gibîzik tenlerine hizmet etmiş olurlar. A ba^larında, dimdik ayakta duruyor, ve olabilirdi? Dedim ya! Açgözlülük. bu sevgi kelimeleÖtedenberi gözüme batan birşey var İstakozum! denmesin! Tanesi sıra ma biraz kokarmış, onun da çaresi çelik iradesinin önünde, bütün dünyarini daha mantıkî İnsan düşünse bunlan ürperir valladır. İnsanlar sevdiklerini hep yiyeceğe, sına ve boyuna göre beş liradan on lira var. İçine biraz esans ilâve ettiniz mi ya saygı üe başeğdiren bir kuvvet birve piyasanın icabgiyeceğe benzetirler. Bunu beşerin mad hi! Meselâ: Nizameddin Nazif görüşürya kadar satılıyor. olur gider. O zaman aşçı: liği gösteriyorsa, bunda, milletle Şefin ken bu sözü çokça kullanır... Eğer söy larma daha uygun dî kıymetlere karşı olan zâfına yormaŞimdi gelelim çıkışma sözlerine! hale getirmeli değil Hanımefendi; bu Trabzon yağı a birbirlerine olan, ve tarihin hakikatleTÜRK FİLMCİLİĞİNİN lıyız. Nekadar tekâmül edersek edelim, lenen hakikat olsa, sizi Nizameddin Eskiden: miyiz? rinden süzülüp gelen karşılıklı inanccıymış! dedi mi, hanım derhal: Nazif bir akide gibi ağzına alıp eritecek. ZAFERİ gözümüz aç kalmakta berdevamdır. Ce Vay meşe odunu vay! sözünü haİmdi şekerim ye Zararı yok, sen onun tuzunu yı lannm büyük bir hissesi bulunduğunAllah saklıya! bimiz dolu, karnımız tok olsa da karet sayardık, şimdi bir teveccüh eseri ka da bana ver! rine en doğru kıyda şüphe yoktur. Onun için sevdiklerimize karşı meseElmasım! sözü de böyledir ya! Ger metii hltab: saymamak saygısızlık olur. Düşünün eKahramanlann idealleri onlann r i i . Der ve içine bir kaç damla (Kerlen) lâ: çi pahahdır mübarek ama şeker kadar fendim, şöyle kısacık kısacık kesibnlş Karneciğim! sözüdür dersem yanlış yahud (Lanven) esansı damlatarak, yalandır. Ve tarihin ruha büyük saik Şekerim! deriz. da işe yaramaz.. Hayatta bütün hizmeti meşe odunlarmdan beş çeki! Ne büyük kavanoz kavanoz krem yapar... lerdir. Şekere gelinciye kadar bize aziz o camcılarm elinde cam kesmek, zengin mı olur? bir hararet vadeder değil mi? Böyle Hasan Cemil ÇAMBEL Ve o zaman artık: Dahası var: lan neler vardır değil mi? Meselâ be lerin parmağında afi kesmekten ibaretkıymetii ve hizmetli şeye benzemeği ne Vay tereyağı vay! sözü hakaret (*) Gibbons, Herbert Adams The nim kıravatım vardır, üstüne titrerim tir. Neymiş, parıldarmış. Ay ısı§ında Ah benim inci gibi pirincim! H'ç <Jen hor görmeli! şöyle dursun en yüksek bir okşama Foundation of the Ottoman Empire. ama kimseye: 4e azınısanacak bir nüvaziş değildir. sümüklüböcek izi de parlar. Dahası var. Bıçkınlar: lâkırdısı olur. ' Oxford 1916 pp, 2g, Söğüd Inönii Hakikati Hasan Cemil Çambel AKILLARA DURGUNLUK VEREN ÜLKELERDE Dünya Çocuk Edefaiyafından Örnekler Serîsi Filmler harikası .s o ÇARŞIDAN SALQ]\A «Ukalâlık» değil Se vgi ve sövgü kelimelerin de değişiklik Sevdiklerimizi yiyeceğe benzetiriz Şekerim yerine kıravatım denemez! Yazan: Eurhan Feiek MARMARA'da SÜRTÜK ELHAMRÂ'da