Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURlYET 14 Biriı.c<kâ»<m 1 9 4 Î noazısıKomışan hayvanlar ' Yazanî Bunu aklıma sının tazısı ge faatlerimiz var: Bun Eğer hakikatler ,••••••••••••• Y a z a n • * * Bilirsiniz ların da boş durdudoğrudan doğruya ağalar, belki ğu yoktur. Bunların neler biliyorum, söyliyeceğim işte> diye ve kusursuz bilinir bazı fiziyo' tesirile hakikî dükarşılık verdi. Herkes başımıza toplanoisalardı yanılma eksiklerden dolaşünce yerine safsadı. Ben de hemen kucakladım, geldim. dediğimiz şey asla talar yaptnak pek yı koç, horoz, Ayağına bir taş bsğladım, Dolmabaholmıyacak, her biltazı, at gibi hayeden denize fırlattım. Hakikatte aldanmak, yanılmak ruhi icolaydır. Eski Sofıstler zihnin bu sapıtdiğimiz şey bir hakikate karşılık sayıvanlan beslemeğe ma iktidarmı bütün dehşetile ve bile Halecan içinde ağanın gözlerinden lacaktı. Fakat hakikatleri bulmağa sa sebeblerden geldiği zaman bunların bameraklı idiler. Zavallılardan şimdi pek raşlar akarken: şmda hislerin tesirini göstermek lâzım bile göstermekle temayüz ettikleri mavaşan ilim adamlannm asırlardanbcri az kaldı ya! lumdur. Allah rahmet eyliye! Ne yapalım! uğraşarak elde ettikleri neüceleri akset dır. Çünkii bunda bütün filozoflar birSaitanat devirlerinde bunlardan biri O kadar da gevezelik olur mu ya? İyi Halbuki Sofisüerin bilerek yaptıkliktir. Yalnız bu hükümde sakınılması tiren ilim tarihine bakacak olursak en nin üstüne titrediği bir tazısı varmış. tmişsin Ali! cevabını verir. lâzım gelen bir ifrat vardır. O da hakı ları safsataları biz, ihtiraslarımızm tebiiyük ilim adamlarının bile baçlarmGünün birinde gazetelerin şüun kısmmsirile haberimiz olmadan her an yapKonuşan hayvanlar dan büyük hatalara düşerek yanılmak kati bulmağa yardım eden hislerin ihda bir havadis çıkmış. mal edilmesinden gelmektedir. Hakikat maktayız. İstek ve korkularımızı haklı Konuşan hayvanDün akşam Beşiktaşta bir cinayet tan kurtulamadıklarını görürüz. O hal sevgisi bunların başındadır. Bunun için çıkarmak için binbir dereden su getırır, «Bir âlim köpekleri konuşturmağa ar varmış diye riolmuştur. Beşiktaşta Vişnezade camii de bir taraftan hakikatlere uiaşırken hisleri toptan suçlu çıkarmak doğru de kendi kendimizi aldatmakta şaşı!acak muvaffak olmuştur. Bir köpek sah'binin vayet ederler. Her meydar.ında 1 numaralı kahvenin sa bir taraftan da hata etmekte devam edi ğildjr. Fakat bizim bütün idrak ve dik kadar maharet gösterir; gözde fikirleriİsmini soylemiş. Bir diğeri de kendisine söylenene inansak hibi 60 yaşında Mehmed Çavuş ismin yoruz. İlim tarihinin bunu göstermesine şırmga yapan âlime canının yandığmdan katierimizde şuurlu, şuursuz bir takım mizi mahzun etmek korkusile diğer bühalimiz nereye vade birisi bu cinayete kurban gitmiştir. ragmen duyduğumuz, düşündüğümüz ve bahsetmiştir.» istek ve ilgilerin tesirleri olduğu ve on tün ükirlere arka çeviririz. •ır? «Ha! der geMehmed Çavuş, akşam vakti, kahve yaptığımız şeylerin doğruluğurıa ve haAkıl almaz gafletinin ceıasını uğradığı Bunu okuyan ve ağanın köpeğe merakı Meşhur Fransız romancısı Stendhal ların bu tesirlere göre çalışarak seçme:eriz ama konuşan nin önünde. henüz hüviyetleri tespit kikate uygun olduklarına dair açıkça clduğunu bile at uşaklarmdan gözü açık çalışmasmı tebellür fena baskınla pek acı bir şekilde çekmiş ler yaptıkları ve sonra da bunları gene zihnin sessizce ayvan olur mu? edilemiyen iki, üç kişi ile bir kavgaya söyıenmiyen, fakat içten içe güdülen birısi haremağasına gelip: eyni tesirlerle terkib ve muhakeme et (cristalisation) hâdisesine benzetir. İnhi olan Amerika, bunun böyle olacağını diye de düşünmektutuşmuş, biraz sonra kahvenin içine saf bir kanaatimiz vardır. Eğer böyle Aman ağa hazretleri. Şu sizin Colitikleri daima görülen vakıalardandır. sarcı bir ihtiras, akla gelen bütün fikir anlamış olacak ki hemen donanmasıra ten kendimizi ala girdiği vakit yere düşüp ölmüştür. Ya olmasaydı asırlar süren yanlış inanclara yi de bir konuştursak! diye elindeki galeri; bütün hatıra ve müşahedeleri, işiti yüzde 30 artınnağa karar vennişür. Halmayız. Gerçek haypılan muayenede, Mehmed Çavuşun bağlanmak kabil olmaz, hakikatler mey Sonra duygu azalarımızın noksanı da zeteyi göstermiş. bıze, hakikatleri kendi realitelermde lıp okunan bütün şeyleri istediği fikrin buki daha harb başlamadan, Anıeıika van konuşur mu? Bir çok konuşan var karnından ağır bir yara aldığı anlaşıl dana çıkınca bunlar kolayca teslim edilAğa zaten yaşlı bir adam olduğu kaetrafında toplıyarak bunlara istediği 15 zırhh, 11 tayyare gemisi, 54 kruvaama konuşan hayvan var mıdır? Iincele mıştu1. Zabıta, geç vakit bir kaç kişiyi mekten başka bir şey yapılmazdı Halbu göstermeğe çok kere kâfi gelmemeKtedar nihayet aklı da pek erik olmadığındır. Dürbün, mikroskop, teleskop ve sa düzeni vermeğe çahşır. Yalnız pratik ha zör, 192 muhrib, 73 denizaltı gemisile miş değilim. Muhakkak olarak bild.ğim tevkif etmiştir. Hâdiseye Müddeiumu ki gene ilim tarihine bakarsak nice dan havadisi okuduktan sonra sormuş: yat m zaruretleri his ve ihtiraslara iste yüzlerce her çeşid yarduncı gemiyi kışudur ki, konuşan hayvan oisa da en mî muavinlerinden Edib vaz'ıyed et hakıkatlerin uzun seneler mukavametle ire gibi aletlerin icad edilmesinin bu ki Ayol Coli (tazının adı) konuşur mu iayetsizlik yüzünden olduğu malumdur. dikleri kadar cirid oynatmağa müsaid zağa koymuştu. Bu, milyonlarca tonluk derdir; fakat konuşmıyan insan tümen miş, Adliye doktoru Enver Karan, ce karşılandıklarını görürüz,. Meselâ h a olmadığından gerek safsatalar ve gerek armadamn daha şimdiden yüzde 30 arhiç? Hem onu kim konuşturur? ümen! Hem nasıl konuşmamak biliyor sedi muayene ettikten sonra defnine vanm bir ağırlığı olduğu, cisimlerin yere Bugün müspet ilimlerin hemen umumi Benim tanıdığım bir baytar var yetle çok ince duygu aletlerile çaiıştığı sapıtmalar ergeç kendilerini düzeltme ttrılması ne demek olduğunu, bir düşiidüşmek için boşluktan korkmayıp cazimusunuz? Vallahi adıru bile söylemez. ruhsat vermiştir. Beyoğlunda. Ona bir yol varayım bakabe kanununun tesirine tâbi bulundukla ve bunlar olmadan sağlam ve ölçülü ha ğe mecburdurlar. Çünkü his ve ihtiras nün. «Söz gümüş ise sükut alundır. hikmeların cilveleri ne olursa olsun, ne bir yjn. Lâkin bir lira (altın para) vizitası tini en iyi anlamış olduklarına hiç şüphe Havagazi saatleri niçin fazla si bir çok zorluklar ve mücadelelerden kikstler elde edemedikleri ve hatta bu vardır. Harbin önüne geçmek için silâhlan aletlerin çoğu şahsî teessürlerimizin ferd, ne de bir millet hayatın şaıtîarını geldiği hakikatleri gibi ki bunların hepedemiyeceğimiz bu konuşmıyanlar, süyazıyor? Ağa işin ciddiye alındığını görünce kutiarile kendilerine bir eda verir; bir s bir çok zorluklar ve mücadelelerden tevlid edeceği inhiraflara mâni olacak tanımamazlık edemez; fakat kendüerini azaltma yolundaki gayretler, istenilenin inanmış ve lirayı verdikten sonra (Ali) srarengzlik verir; bir çok bilmişlik tavHavagazinin, şehrin bazı iniş ve çu sonra kabul edilmişlerdir. O halds ha emniyet tertiblerile mücehhez oldukları teslim ettiren hakikatler pek azdır. tam tersine bir tonuc vermiştir. 1922 deÇok kere ayağımıza gebniyen ha ki Vaşington, 1930 da ve 1936 daki Lonye tenbih etmiş: rı verirler ki yakından tammıyanlar kur yerlerinde kâfi kudretıe olmadığı kikatler doğrudan doğruya kolayca ve gibi bunların kâfi gelmediği yerlerde on Aman hayvana bir fenalık etmesjn! onları bir hazine, bir define, bir âlem anlaşılmıştır. Buralarda sarfiyatın az kusursuz bilinmedikleri gibi ele geç ları bertaraf edecek usullerhı arandığı kikatlerin peşinden koşmak, bun dra deniz silâhlannı azaltma konferans Yook. Siz merak etmeyin ağa haz sanırlar. İşte sükutun sebebi de budur. olmasına ragmen saatlerin fazla yazdığl tikten sonra da hemen teslim edil da malumdur. Çünkü zihin, herşeyi ol ları arayıp bulmak lâzımdır; çünkü ta lan, bunları teklif eden Amerika ve İntespit edilmiştir. Bu vaziyet gözönünde miyorlar. Bütün bunlar gösteriyor ki duğu gibi aksettiren bir ayna olmaktan biat bizim hatalarımızı düzeltmeğe veya giltereye çok pahalıya mal olmuştur. retieri, diyen Ali lirayı ahnış, cebine Ben bunları şuna benzetirim. tutularak bu gibi yerlerde boruların atmış, hayvanı da bir dolaştırdıktan sonzihnimizle eşya ve varhkların ma ziyade kimyagerlerin bazı renklere kaişı hf kikatleri buldurmağa asla memur de Çünkü onlaruı silâhlannı artırmamağı Bir takım bakkal dükkânlarıiıda, şegenişletümesi ve yahud tazyik edici bir ra dönmüş gelmiş. hiyetleri arasında kendiliğinden ve ko hassas kıldıkları cam levhaları andır ğildir. Yaruhnalanmıza sebeb olan şeyler ve 355 nispetini kabul etmeleri, J a kerci dükkânlarında mostraları dolduran Müjde ağam müjde. Bir ayda ko bisküi ve şeker tenekeleri görülür.. Eun tertibat yapılması kararlaştınlmıştır. layca bir uygunluk hasıl olmakta değil maktadır. Bunlardan başka bizim daha Lunları muhafaza etmemize de sebeb ponyaya, şimdi bu nispeti telâfi etmek nuş'ururum, diyor. Lâkin biraz pahalı lar insana dolu tesiri yapar. Lâkin dük ölüleri diri gösteren kâtib dir. Eğer böyle olsaydı iUmler çok ça küçük yaştan kazandığımız zevkler ve oluılar. Eşyada ekseriya bulduğunu de ümid, imkân ve cesaretini vermiştir. Bu kendimizce de malum olmıyan sakU te ğil. aradığını gören zihin buna sarıldığı konferanslann kararları olmasaydı da clacak? kâncı hangisinin dolu, hangisinin boş olbeş seneye mahkum oldu buk ilerler, hakikatler herkese ayan mayüllerimiz vardır. Bilgi edinmeğe, nispette onunla ülfet ederek yakasını alabildiğine donanmalan kuvvetlendirGözleri parıldıyan ağa sormuş: olurlardı. Eşyayı zihnimizle idrak ettiduğunu anlamak isterse elile bunlara Üsküdar Malmüdürlüğünde kâtib o Kaça? ğimize ve onlara bu vasıta ile eriştiğimi hakikatleri görmeğe çalışırken haberuniz kurtaramaz olur. Burada iradenitı rolü mek yarışına tutuşulaydı, Japonya, Inbırer fiske vurur. Ses çıkınca dolu mu larak çalıştıgı sırada, ölüleri diri gös Elli dedi ama kırk liraya yapacak. boş mu anlaşılır. ze göre hakikat ve hata ihtimallerirjin olmadan bunların da tesirleri altandayız. araya girmezse atalet kanunundan kur giltere ve Amerika kadar zengin olraatererek 8,034 lira 1 kunış ihtilâs et Ama iyi konuşacak mı? zihnin işleyiş ve kullanış tarzlannda Sonra bir çok hatıralarımız, doğru yan tularak hakikatlere yollanmak kabil dığı için, çok geri kalır ve bugün donanİşte dolu tesiri vermek istiyen «sü mekten mahkemeye verilen Refik, İs aranması ioab etmektedir. Çünkü bütün hş bir çok kazamlmış fikirlerimiz var olmaz. malar arasındaki büyük fark, Japonlann Gazel bile okur, diye teminat vekutî. lerin sırları budur. Ses çıkarmaz tanbul iklnci Ağırceza mahkemesince eşya ve varhklar kendi âlemlerinde, dır. Bunlar da boş durmıyarak çahşmacesaretini kırardı. riyor. Elhasıl, yanılmalar daima vakidir ve dün 5 sene, 10 ay ağır hapse mahkum Hay Allah! Şimdi ne yapalım. Bari lar ki boşlukları belli olraasın diye. «oldukları gibi» dirler; onları bu halle larımıza, düşünce ve muhakemelerimize bizim eserimizdir. Tabiat, ne hakikat, ne Büyük Harbden 3 milyon 250 bin tonHepsi değil ama çoğunun hüneri bundan edilmiştir. konuşsun hayvan... rinde kavradığımız zaman buna <haki kanşmaktan geri kalmazlar. de hata nedir bilmez. Sadece olduğu gibi luk 1345 harb gemisile çıkan İngiltere, Sürp Agob mezarlığı Lâkin hayvan onun yanında ka ibarettir. Ve bu hüner yüzde seksen kat» yahud «realite» diyoruz. Aksi takAyni zamanda bunların hepsi gelişi devam eder. Ona uymak, onunla hem Vaşington konfcransında, 1 buçuk milmuvaffak olmuş bir yoldur. Lâkin çi lacak! dirde yanılıyoruz, çünkü onlârı kendi güzel veya pasif olarak toplanmış olma ahenk olmak bizim vazifemizdir. Haki yon tonluk 657 gemiyi hurda demir haarsaları satılıyor fayda ki; herkes bu zümreye givemez Yaaa! Sakın bir fenalık etmesin! Üzrenide bahçeli apartımanlar lnşa mizden birşeyler katarak idrak ediyor yıp istek, dilek, ilgi caddelerimizden ge kate doğruhnamız nekadar mümkünse line getirmeği kabul etmişti. Bunlar 38 Yok efendim ne fenahçı edecek! Giremeyince de mostraya konamaz. edilmek üzere satılığa çıkanlacağını ve buna da «hata» diyoruz. Demek ki çerek tercihan seçilmişler ve bu haysi hatalara sapmaînız o kadar mümkündür. drednot ve zırhlı, 4 muharebe kruvazöLâkırdının ucunu kaçırıyordum: hata yahud yanılma zihnimizin varhkrii, 33 zırhh kruvazör, 65 kruvazör, 277 Ağa kırk lirayı sular. Ali de tazıyı Konuşan hayvanlar varmış diyorlar. yazdığımız eski Sürp Agob mezarlığı lara uygun bir surette çalışamamasından yetle muhafaza edilmişlerdir; yalnız bu Bujıların ikisi de bugünkü mütekâmil muhrib, 96 torpidobot, 20 monitör, 116 elır, götürür bir merakhsına okutur. Paarsalan, önümüzdeki salı günü müzaseçimlere saik olan ilgilerin çoğu unu cemiyetlerde bilhassa şahsî kabiliyet ve Korkunc bir şey. Eğer bu merak bütün bu aleti fena kullanmaktan veya boz tularak şuuralbna veya gayrişuura geç çalışma tarzlanmıza bağhdır. Safsata ve denizaltı ve 4 yardimcı tayyare gemisi raları cebine atar ve her gün: hayvanlara sirayet ederse dile gelnvş ni yedeye çıkanlacaktır. Arsaların metre maktan ileri geliyor. Bugün sayı saydı... murabbama 150 lira kıymet konulmuşmişler ve buradan da istikbal ve hal ihtiras kolayca feda edilemiyecek kadar idi. ce kediler hırsız aşçıları ele verirler, Bugün günleri saydı.... Amerika da 200,000 tona yakın 15 tur. Talibler pek fazla olduğundan mühakkındaki görüş ve hükümlerimize te çekici olduklarından bizi çok kere evde olup bitenleri başkalanna anlatan Filhakika zihin, yahud zekâ dediğimiz Bugün ayları öğrendi.... zayedede bu fiatın iki misllne talib çıksir etmektedirler. Bunlar sevgi ve çile sürükliyebilirler. Fakat bunun yanında dretnotunu boznıuştu. Gerçi Japonlar kanaryalar, bayanın kimlerle koşu yapbilgi kabiliyeti bizim bütün insanhğımız Bugün sizin adınızı söyledi... ması ihtimali vardır. lerimizin hiç farkmda olmadığımız ve iyi yaşamak, rekatet ve ilerlemek zanı da. o zaman bir hayli gemi feda etmişve onun her türlü hayat şartlarından Diye tazınyı terakkiierini anlattıktan tığmı hikâye eden atlar ne bileyimgayTşuurî olduklan nispette sadık clan retleri de vardır.Fantazya düşünüşlerden lerdi amraa, eğer harb gemisi yanşı deÜskiidar Parti kongresi «anlamaz, dili yoktur söylemez. diye müteessir olarak işliyen bir alettir. sonra ayın bitmesine iki gün kala gelir şflhidleridir; bugünkü düşüncelerimize ve ihtiras mantığından bizi ergeç çeke vam etseydi, İnglizleri de, Amerikalılan yanında günah, kusur, suç işlediğimjz Hsngi şartlarda çalışıyor veya çalıştırıve mahzun bir tavırla: dün toplandı haberimiz olmadan aksederek ruhî çeh cek olan da bunlardır. Yalnız bunların da asla.geçemezlerdL lırsa mahsulü de ona göre olmak tabi Ağam. Coli bugün bülbül gibi ko hayvanlar öyle şeyler nakletmeğe başÜsküdar kazası Parti kongresi dün remizi teşkil ederler. Bu manada Leip sesini vaktinde duymak ve vakünde ularar ki; düzenimiz bozulur. Onun için idir. Binaenaleyh yanılma (hata) eşyada ouştu. O zamanlar yapılan ve şimdi Uzakhavvanların konuşmasına razı değilim. saat 3 te Belediye reis muavini ve kaza değil, bizde vaki obnaktadır. Zekânız nitz'le beraber diyebiliriz ki hal, mazi yanmak lâzımdır. Çünkü hayat aman Aman Allahım! Nerede hayvan? idare heyeti reisi Lutfl Aksoy tarafınsız bir mücadele olmakta bütün şıdde şarktaki harbi önlemek şöyle dursun, ile doludur. Zaten biz konuştuk da ne olduk ki; bir da yanılmak istemediği ve hatta yanıl Lâkin sizlere ömür!. dan açılmış, kongre riyasetine avukat tile devam etmektedir: adeta ona sebebiyet veren deniz silâhSonra hava ve heveslerimiz, huylarınıağa kolayca inanmadığı halde yanıl Ne dedin. eyvshlar olsun! Herif de onlar lâkırdıya karışacak?. Reşad Kaynar seçümiştir. 1 M. Sekib TUNC lannı azaltma gayreti, harb geınilerinin malara maruz kalmaktan kurtulamıyo] . mız. hayal ve ümidlerimiz, hırs ve menhayvanıma ne oldu? Lutfi Aksoy tarafından okunan seB. FELEK bufriinkü batışına göre, harbin sonuna Dur efendim! Anlatayım. Hayvanın nelik idare heyeti rapom tasvib edil Öyle ise b u n u n b i r çok sebebleri olakalmadan fîlen gerçekleşecek gibi görücaktır. Bu sebebler mantıksız düşünme<3ili çözüldü. Doktorun parasını verMühim ithalât eşyası geldi miş ve kaza idare heyeti azalıklarma 1 9 1 4 İki Büyük Dünya Harbinl birbirine en müthiş nüyor. Çünkü bata bata gemi kalmıyadik. Çıktı dışarı. Derken bizim ADün şehrimize İsviçreden mühim avukat Reşad Kaynar, Lutfi Aksoy, a den, tecrübesizh'kten, metafizik dünya gö 1 9 3 8 Sahnelerle bağlıyan ilâhî bir gönül macerası caktır. ğa Harem dairesinin erz3kmı aşı miktarda tıbbi ecza ve İtalyadan alü vukat Macid Oktar, Mümtaz, Şefik rüşünün eksikliklerinden gelebildiği gibi 1 9 4 1 SENESİNİN FİLM PIRLANTASI rıyor. Sultan Han,mın kuyurr.cusun minyum, muhtelif makineler, anilin Şemsi seçilmiştir. ruhî şartlardan da gelebilir. Burada yaldan da para aldı.. diye başladı saçma boya, alüminyum mamulâtı, levha haKongrede hükumete arzı istenen di nız bu sonuncu şartlar, üzerinde duralamaya. Sus dedina, anlamadı. Vurdum. linde alüminyum, çinko ve çinko tuzu Iekler arasında, Üsküdarda bir kız li cağız. Çünkü ruhî şartlar hemen hemen Kızılay balosu Bu sefer «ne vuruyorsun ayol! Daha ile çivi gelmiştir. sesi açılması, Şirketi Hayriye bilet üc diğer bütün şartlara hâkim olduğundan Kıalay cemiyetimizin Beyoğlu şuberetlerinin indirilmesi, Üsküdar meyda yfenılma esas itibarile şahsî bir şey gibi YARATANLAR: sl tarafından hazırlanan yıllık balo, nınm bir an evvel tanzimi vardı. Vali görünüyor. O halde ki düşünen, hakikat 20 llkkânun cumartesi akşamı Tokat19 birincikânun Lutfi Kırdara, Üsküdara hususl alâka arayan bir kimsenin bu esnada içinde lıyan salonlannda verilecekth'. Balosı hasebile ve Parti başkanı Lutfi Ak buiunduğu ruhl hazırlık ve temayüller nun muhteşem olmasını temin etmelc TİİRKÇE nüshan İ N G İ L İ Z C E nüshası soya, dolayısile teşekkür edilmesi ka hesaba katılmadıkça yanılmanm izahı da üzere bir çok hazırlıklar yapılmaktaakşamından rarlaşmıçtır. kabil olmıyacak gibidir. Filhakika bu dır. Sayın halkınuz ayni zamanda itibaren Seçimin sonunda Lutfi Aksoy tekrar temayül ve hazırlıklar zekânın kendisinhayra delâlet ettiği için baloya büyük riyasete, Reşad Kaynar da Halkeyi re de değil de onu işleten ve motör hizbir rağbet göstermiştlr. HER SEANSTA ÇILGINCA ALKIŞLANMAKTADIR. isliğine intihab edilmişlerdir. metini gören saiklerde ise zekâ, kendisini Bugün saat 11 de tenzilâtlı matine. Otomobil ve kamyon lâstiği sapıtan amillerden kurtularak mantık ve ve tecrübeyi selâmetle kullanmak imkâtevziatı nını elde ettiği zsmanlar hakikat yohınNüshası 5 kurnstur. İstanbul Vilâyeti emrine verilen 120 da, ağır ve güç olsa dahi, ilerlemek ikT ü r k i v e Hari0 2 büyük ve giizel film birden: otomobil ve kamyon lâstiğinin tevziine tidarını gösterecek demektir. Felsefî bir Memleketimizin yegâne ve eşsiz san'atkârı CAZ KRALI ile beraber en lcin lcin dün başlanmıştır. Buna mukabil oto mesele teşkil eden bu cihetin münakaşa mümtaz arkadaşlarını dinliyeceksiniz. HER CUMA AKŞAMI saat 20,30 Senelik 1400 Kr. 2700 Kr mobilciler ve şoförler cemiyeti İstan yeri burası olmadığından bunu bir tadan 21 e kadar mutad film programına ilâveten. Alü avlık 750 » 1450 • bul için 2000 lâstlge mutlak şekilde ih rafa bırakarak yalnız bilgi nazariyesiBiletler evvelden alınabilir. FİATLARDA ZAM YOKTUR. ^^m Üç aylık 400 > 800 s tiyac olduğunu bildirmiştir. Memleke nin çok yaygın bir görüşünü temsil Bir ayhk 150 Yoktur. timize gelmek üzere siparişi yapılan eden bu telâkkiyi burada olduğu gibi 4000 otomobil lâstiği Basra yolu ile ge kabul ediyor, sadece zekâyı yanıltan rulirken vagon bulunamadığmdan Irakta hî sebebleri göstermekle iktifa etmek HAFTANIN EN NEFİS. EN ŞEN FİLMİ BâBY SANDY ve MESHA AUERun kalmıştır. Hükumet, bu lâtiklerin sür istiyoruz. Çünkü mevzuumuz münhasıBüyük macera ve casusluk filmi Gazetemize eönderilen evrafc ve yazdar çok güzel ve eğlenceli komedisi. atle getirilmesi için hususl vagonlar ran bu noktada toplanıyor. haftanm en büyük muvaffakiyeti. nesredilsin edilmesin iade edilmeı ve tahsis edecektir. Bugün saat 11 de tenzilâth matine. Tİvaindan mes'ulivet kabnl olunmaz. En sevilmiş yıldızlarla CLAUDETTE COLBERT CLARK GABLE İlâveten : YURDDA CUMHURİYET BAYRAMI ^ i l h a Kadın üç gün çamaşıra gitmebunları bulamadım. Çocuğumu kurtaBugün 11 de tenzilâth matine. di. Çocuğunun hayau bahis mevramadım. Bakılsa yaşayacaktı. Ama zuu idi. Mekteb doktonınun verdiği bakılamadı. Bakamadım ona. O, öldü, D A İ M A B Ü Y Ü K kâğıd elinde, hastanenin koridorlanno, yşamıyor artık...> diye durmadan da şaşkın şaşkm sıra beklerken, içindea MUVAFFAKİYETLERE söyleniyor. belki bin kere «Allahım kıyma çocuğuA L I Ş M I Ş O L A N Sineman Nihayet mezarlık. Kınk taşlar arama! diye yalvarıyordu. Onu bana ba= : B u haf t a yoktu. Bunun içindir ki, annesi onu gitse, okusa, adam olsa... ğışla...» Ölecek. O gök mavisi gözleri kendi el sından geçiyor. Bütün ışıklannı çalakarar Bu, mutlak, mutlak lazımdı. ömer a lerinle örteceksln ve bu zavallı küçük rak ömriinü geceye döndüren o küçük İlk gün, Ömeri uzun uzun muayene büyük mekteblerde okutmağa vücudü senln gözlerinin önünde top yığın önünde duruyor. dam olmalı idi. eden doktor bir filim almalannı söy vermiştl. «Ömerim, korkma, ben geldlm.> «Ömerim, aslan Ömerim, sen hiç bir Mangal ona dokunuyor, gaz lâmba rağa gömecekler.» m oynad klan ledi. Ertesi gün çocuk röntgene girdi. s O, bu sesin gönlünü kıran, hayatını Üçüncü gün de ana, elindeki siyah kâ şey dtişünme. Yalnız çalış, oku. Adam sının kokusu öksürüğünü artırıyordu ve Sabahtanberi bofazmı tıkayan şeyln yokluğa sürükliyen zulmü karşısmda gevşediğini hissediyor. Bol göz yaşlarile ğıda boş bakışlarla bakarak tekrar sıra ol. Ömriinün sonlannda rahata kavuş sefalet gün geçtikçe fazlalaşıyordu. günleri Bir gün Zilha Kadm, onu kurtarmak için için aghyarak işine devam ediyor; ağlamağa başlıyor. Bir gece evevl onu beklemeğe koyuldu. Ne varsa bu kara turacağın anan bu mihnetli ( Hauptsaehe Glüchlich ) kâğıdın üstünde vardı. İnşallah dok çabuk unutur.» O, pek yorgun gecele için bu tarzda bir çalışmanın kâfi gel her akşam kapıyı açarken kalbi kopa fakir odacıklarında nasıl bekledl ise, FUminde neş'e ve zevk saçmaktadır. Hissi. İnce.. Zarif bir komedi., tor: «Merak edilecek blr şey yok. Bey rinde küçük Ömerle böyle konuşurdu. mediğini ve gelmiyeceğini acı acı kabul cafcmış gibi çarpıyordu. Bıraktığım, şimdi de böyle bekliyecek. Onu kann, Kayıb bir mücevheri ararken aşkı buluyorlar... hude telâş etmişiz» diyecekti. Bu, bü Ve şimdi onun, o hayatının en kıy etti ve o günün akşamında temiz ha bıraktığı gibi bulamamak... Onun şim karanlığın ve bilinnîiyen bir âlemin Bugün saat 11 de tenzilâth matine. tün ümidlerini bir tek çocuğun başma metlisinin hasta olduğunu, bakılmazsa yatının ilk günahını işledi: Çaldı... Bu, dl yegâne korkusu bu idL içinde ilk gece yalnız bırakmağa gönlü söylüyorlardı. bir altın bilezikti. Yıllardanberi çamaNihayet bir gece .. Rüzgânn dışanda raa değilöir. bağlıyan bir anne isteği idi. Fakat kal elinden uçup gideceğini binde ne derin yaralar açıldığını, ha Yüzünü ıslatan göz yaşlannın farkmda şırlannı yıkadığı bir apartıman sa kudurduğu, kann bir ölüm soğukluğu A S R I N M U C İ Z E S İ : Vakit ilerliyor. İliklere Işliyen keskin yat yolunu ne aşılmaz uçurumlarla ka olmadan sokaklardan geçiyor, onu ya hibine aiddi. Kendisine itimadlan ol ile savrulduğu bir gece, onu kaybetti. bir soğuk var. Fakat yerjüzünde pek padıklarmı hissetmeden ona yavrusu şatmak için daha nasıl çalışmak ve ne dugu için bunu yaparken hiç bir müş Sabaha kadar çok sevilen ölüyü tek kimsesiz kalan bu ana, kalbinin ateşten Heyecan denizi çalkanıyor! lere başvurmak lâzım geldiğini tasar küle uğramadı. Eve dönerken iki zıd başına belkedi. Ertesi gün onun, o ha çemberl içinde ne ayazın, ne de kornun hasta olduğunu söylemişlerdi. İstanbulun her tarafından en hissin tesirinde kıvranıyordu. Sert bir yatmda her şeyi olan aziz mahlukun kunçlaşan gecenln farkmda. «Çocuk ağırcadır. Bol gıda lâzam. hyordu. uzak köylerden binlerce halk Pazarlan da iş arayacak, hatta bu ses, attığı adımın iğrencliğini haykı son hazırlıkları yapılırken kilidlenmiş Mektebe yollamayın. Sırtüstü yatsın. «Ömerim sana bakamadım. Güzel Sinemaya girdikten 3 dakika sonra heybetler verici Yorulmasın. İyi bakıhrsa kurtulur.» lursa geceleri de çalışacaktı. Şimdi o rırken, mazlum bir ses de bunu ancak çenesi, boş bakışlan ve ölü sanlığı bağyerlerde yaşatamadım seni. Gücendin hüngür hünçür ağlamaya başlamına para. çok para lâzımdı. Süt için. bir masumun camnı kurtannak için lıyan yüzü ile ortada dolaştı. Evet, ona bunları söylemişlerdi. mi anana?.» yan ne kadm ne erkek tek insan yok Zilha Kadm hastaneden çıktığı za yoğurt için, yumurta için... Allahım, bol yaptığını fısıldıyordu. Ömeri alıp gittiler. Okuyacak, büyüBÜTÜN 1941 DÜNYASI BİR Bu derdleşme uzun sürüyor. Sabaha man, başına yıkılan dünyanın sersem gıda için ne kadar da çok paraya lhErtesi gün, bu kalın altın parçasını yecek, adam olacak Ömeri kıyamadan AŞKA AĞLrYOR. karşı içinin gevşediğini, gözlerini, belliği içinde idi. Bastığı yeri görmüyor. tiyac vardı. satacak, çocuğuna portakallar, elmalar, bir avuc toprağm altına kapadılar. Arki ömründe ilk defa duyduğu, tath bir söylenenleri Işitmiyordu. Ömere iyi Çocuk, incecik yatağı içinde her gün sütler, yoğurtlar alacak: onun dfracık tık Ömer yok. Kar yağıyor. Evde könu görmeğe akm ediyor... bakmak lâzım. Ama nasıl? Bodrum ka biraz daha eriyo; geceleri ateşler için omuzlarını sarmak için bir de atkı al mür tükenmiş. Lâmbanın gazi koku uykunun kapattığını hissediyor. KolCihan rejisörü: CECİL de B. tmda bir küçük odada oturuyorlardı. de yanıyor, öksürüyordu. Ve onu birmayı unutmıyacaktı. yor. Bunlar onu alâkalandırmıyacak. lan, ayakları sıcak sulu bir havuz İçinMJLLE'nin harikası RENKLİ Kocası bir apartıman dammı aktarır başına odacığında bırakan ana, sabaÖmer olmadıktan sonra ne çalışmağa de gibi. Başı, çocuğunun adını taşıyan Ah bir sabah olsa... küçük tahta parçasına dayanmış olafilmi. Mümessilleri: ken düşüp ölmüstü. Onun sağlığmda hın erken saatlerinde sokağa fırlıyor; Sabah oldu. Fakat, o, uzun bir gece lüzum var, ne düşünmeğe... Ne de yaGARY COOPER gül gibi geçinip giden küçük aile, bu gözlerinin yaşı sabun köpüklerine ka ruhunu kemiren kuvvetin altında ezîl şamağa... Fakat o, verilen cana hiya rak uyuyor. Yeşil kırlarda, gölgeli bahçelerde kofeci ölümle hem yüreklerinden. hem de rışarak el çamaşırı yıkıyordu. MADDELİN CAROL tniş ve küçülmüş olarak sokağa çıktı. net etmiyecek bir yaratılışta. Ne yapşan, mes'ud bir yüzle gülüp oî'nıyan hayatlanndan vurulmuşlardı. O tarihKara günler için kayırdığı beş, on Apartımanda henüz kimse hâdisenin malı? AYRICA: Dünyanm muazzam ten İtibaren Zilha Kadın çamaşırcılığa kunış da tükenmişti. Şimdi hasta farkmda değildi. Göz yaşlan içinde Saatler ilerliyor. Komşular birer iki Ömer, kollannı uzatmış, «anam gel, mücadelelerini yaşatan : S İ N E M A S I N A başlamış, çocuğunu kimselere muhtac nm hayatı, ancak günlük gelire bağh çaldığı bileziği bayana teslim etti ve şer evlerine döndüler. Zilha Kadın ha gel anam. Dinlen artik» diye onu çağırıyor. akan binlerce insan ağlıyor . . . etmeden yetiştirmek için geceyi gün idi. Kış merhametsizdi. Ah bir bahar oradan bir deli gibi uzakla^tı. zırlanıyor. Izdihamı durdurmak için tam düze katarak çalışmağa koyulmuştu. gelse u . Havalar ısınsa .. Günsş bu za Bu feci günden itibaren kadına gaSokaklar tenha... Herkes sıcak bir o Ve Zilha Kadın. yumuşak bir güluş( JOHN HOWARD ) seans saatlerine dikkat. Ömer. narin yapılı. hisli bir çocuktu. yıf vijcude biraz hayat verse. Bir sene rib blr tevekkül çöktü. İçinden bir ses: danın hasretl İle telaşlı. O. bir deli gibi: le aralanan dudaklarmda bir kere da, Babası gibi ağır işlere dayanacak hali slni kaybeden Ömer, tekrar mektebe (Ona bakamıyorsun, diye yükseliyordu. «Bakamadım, bol gıda, temiz hava, ba onun adı, büyük uykusuna başlıyor, Burhan Fetek Beşiktaşta bir cinayet oldu haberleri Dün g e c e Fikirler İHEM NALINA MIHINA] Neden yanılıyoruz: \ Prof. M. Şekib Tunc Batan batana ! adyoyu her açışımda, gazetelere her göz atışımda >a 3035 bin tonluk harb geınileri, yahud ağzına kadar asker dolu nakliye vapurlan ve yahud da milyonlarca lira kıymetinde mal yüklü şileplerin battığını öğreniyorum. Döıt senede yapılan koca zuhlüar, dört dakikada batıyor. 20 60 yüda bin himmetle yetiştirilen denizciler, askerler, bir an içinde boğuluyor. Kimbilir, nekadar insanın aiın terine mal olan ham veya maınul maddeler, bir torpil, veya bomba ile denizin dibine iniyor. Bunlar, herhangi kısa ve küçük deniz ve hava çarpışmalarının sebeb olduğu zayiattır. İki büyük donanma kıyasıya bir muharebeye tutuşurlarsa, nekadar gemi ve insanın kaybolacağını, tasavvur buyurun. Bu gidişle dünyayı saran kanlı hailenin sonunda, ne harb gemisi, ne ticaret vapuru, ne de denizci kalacak! Mehrned Çavuş isminde 60 lık bir kahveci öldüriildü D VATERLO KÖPRÜSÜ İP E K > te MELEK'te CUMA Sinemasında VIVIAN LEIGH ROBERT TAYLOR IBRAHIM OZGÜR A T E Ş B Ö C E K L E R İ Bugün T A K S I M Sinemasında ELHAMRA  AŞIKLAR BİR YEŞİL KORSANIN KIZI ARANIYOR 1 BEBEK CUNHUR1YET Abone seraiti Dikkat GENC (Tiirkçe) r Küçük hikâye ŞVKK. KALBLER Zilha kadın Mükerrem Kâmil Su HEİNZ RUHMANN ve HERTHA FEILER BIRLEŞEN MILLIALEMDARd? İslanbulda ağlamıyan kimse kalmadı ! ZAFER ORDUSU ÖFMEYEN A Ş K MARMARA GASUSLAR DİYARINDA