Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
HaVa tehllkesl Hava tehlikesine karşı pasif korunma hazırlıklarını ve bu işlerde çalışmak üeere aynlmış olan muhtelif ekiplerin faaliyetlerini tecrübe etmek üzere şehrimizde bir müddettenberi hazırlanmış olan hava denemesi dün de yapılmıştır. Denemeden evvel Vilâyette Vali ve B e lediye Reisi Lutfi Kırdann başkanlığında bir toplantı yapılmış, bu toplanuda Vali muavinlerile Seferberlik müdürü ve Emniyet müdürü hazır bulunmuşlardır. Bundan maada hazırlıklan kontrol etmek üzere 45 hakem, başhakem kur may albayı Cemil Ulusuyun başkanlığında toplanarak son talimatlarını alrnışlardır. İstanbul hava korunma komutanı saat dokuzda ilk ikaz haberini emniyet âmirine bildirmiş, bu suretle ilk düdük çalınmıştır. Bundan sonra saat 10 u beş geçe alârm düdükleri her tarafta çalmağa başlamıştır. Kulelerden, limandan ve muhtelif yerlere konulan S0O e yakın düdükten çılgınca çıkan sesler tehlikeyi haber vermiştir. Bunun üze rine Vilâyetteki heyet derhal vazifeleri başına dağılmışlardır. Saat onu on iki ge çe de bir tayyare şehir afakında kendini göstermiştir. Yeşilköy üzerinden bir kavis çizerek gelen bu tayyare Nuri D e rr.irağa aid olup meşhur sivil tayyarecilerimizden Basri tarafmdan idare edilmekte idi. Tayyare ve düdük seslerini duyan halk kemali sükunetle evlerine, Eokakta bulunanlar da gene sükunetle korunma mahallerine ve büyükçe mahallerin içlerine sığınmışlardnv Bu sırada tayyarenin muhtelif mahallere kırınızı torbalar attığı ve bu torbaların düştüğü rftahallerde açılarak yere bir takım şeridler bıraktığı görülmekte idi. Tayyareci bu torbaları mahallerine atmakta büyük meharet göstermekte ve Isabetler kaydetmekte idi. Fakat bittabi aktif deneme yapılmadığı için tayyarenin öteyeberiye sokulmaktan çekinmediği görülüyordu. Saat on biri kırk geçe tehlikenin zail olduğuna dair ikinci bir isaret verilmiş, herkes sığınaklarından dışarı çıkmıştır. Bu geçici sıkıntı ile en ziyade alâkadar olan ve küçüklüklerine rağmen bunu soğukkanlıhkla karsılayan ilk okullardaki mekteb talebeleri olmuştur. Bunlar denemenin sonunda sevincle dışan fırlamışlardır. Bugün saat ikide hakem heyetinin de Iştirakile vilâyette büyük bir toplantı yapılarak dün gündüz ve gece yapılan denemenin raporlarını okuyacaklar ve denemenin tenkidini yapacaklardır. Bunların tespit ettikleri muvaifakiyetler ve noksanlar salı günü Vilâyette muhtelif ekiplerin şeflerinin iştiraklerile yapılacak ikinci bir toplanuda gözden geçirilerek bu noksanlann izalesi için ekip şeflerine yeni direktifler verilecektir. Gece denemesi de dün gece saat sekizde yapılmış ve alârm işareti verilir verilmez halk gene korunma mahallerine girerek tehlikeden tahaffuz etmişlerdir. Şehrimizde pasif denemenin başlaması dolayısile dün gece sokaklarda umumî tenvirat mavi ışıklarla maskelendiği gibi binalarda da ışıklar maskelenmiştir. Dün geceki alârme tayyare iştirak etmemiş, yalnız düdüklerle işaret verilmiştir. Dün gece biri Sirkeci ganında, diğeri Tophane rıhtımında olmak üzere iki yerde tecrübe yapılmış ve bu tecrübelere yedi ekip iştirak etmiştir. Işık maskeleme işi bu sabahtan itibaren nihayet bulacaktır. CUMHURIYET \Ç Bir muharrir arkadaşımız evlendi ) RADYO Bugünkü program 8.00 8,03 8,18 8,45 12,30 12,33 12,50 13.05 133 18,00 Program Haberler Müzik (Pl) Yemek listesi 18,03 18,30 19.00 19,30 19,45 20,15 20,45 2,1,30 21,45 22,30 22,45 23,30 Müzik Fasıl heyeti Şarkılar Haberler Şarkılar Rad. çazetesl Temsü Konuşma Orkestra Haberler Orkestra Kapanış miş. su borulan, telefon hatlan ve hava gazi borulan tahrib edilmiş olduğundan muhtelif yardımcı ekipler ve itfaiye teş kilâb faaliyete geçmiş ve bu esnada gar da sıkı bir emniyet kontrolu altına alınmış bulunuyordu Istasyon tahliye edilmiş, trenler tahrib sahasından uzak laştırılmıştı. • Program Şarkılar Haberler Türküler Müzik (Pl) Program Fatih, Aksaray ve Beyazıd meydanlarına da muhtelif bombalar isabet etmiş olduğu semt ekiplerine haber verilmiş ve buralarda da icab eden tertiba sür'atle alınmıştır. Saraçhanebaşmda bir eczaneye yangın, bir boya fabrikasına tahrib bombası düşmüş olduğundan çıkan gazlerden bayılan kimseler maskeli sıhhiye ekipleri tarafından ilk tedavileri yapılarak Cankurtaran otomobillerile hastaneye gönderiîmişlerdir. Bundan başka Şehzade camii karşısında kopan tramvay ve kaymakamlık binası önünde kopan telefon kabloları teknik ekipleri Dün gece alarm isareti verildikten sonra caddelerde boş kalan tramvay arabalan tarafından tamire başlanmıştır. Bu aArkadaşlannuzın müşahede ve intıbala kadar ki tünel kapılanna kadar dol meliye esnasında Vali ve Belediye Reisi Lutfi Kırdar da mezkur mahallere gelmuştu. rını sırasile yazıyoruz: miş, çalışmaları yakından tetkik etmişTehlike geçince Taksim meydanında tir. Örfî idare komutaru Korgeneral Ali Taksim meydanındaki buyuk saat Aksaray meydanında tramvay istas10 u işaret ettiği zaman etrafı çmlatan Rıza Artunkal, beraberinde pasif korunbir duduk sesi işitildi. Binlerce kişinin ma komutaru olduğu halde son defa yon binasma ve Lâleli camiine yangın kaynaştığı koca meydanın boşalması, Aksaraydan itibaren şehri baştanbaşa ve tahrib bombaları, uneydana da iperit nakil vasıtalarmdan inen halkın en ya yeniden tetkik ve teftiş etmiş, Köprüden bombası düşmüş, geniş bir sahayı kapkın Eiğmak mahallerine kaçması ve oto ve Taksimden geçerek Harbiyeye Ordu iamıştı. Burada bilhassa itfaiyeden başmobillerin kaldırım kenarlarına çekile Evine kadar gitmiştir. Teftişte tecrübe ka iperite karşı hususî surette teçhiz erek boşalıvermesi iki dakikayı bile geç nin iyi bir şekilde geçtiği görülerek teh dilmiş ga2 ekiplerinin de faaliyeti gÖ7e medi. Taksimden Galatasaraya ve Har likenin geçtiği haber verılmiş ve tehlike çarpıyordu. Gaz sahasının etrafı sür'atle biyeye kadar meydanda kimseler gö nin geçtiğini bildirecek tek ve uzun bir işaretlenmiş, kireç kavmağı dökülerek rünmüyordu. Bu kısa müddetin hitamın düdük çalınması için emir verilmiştir. iperitin izalesine çahşılmıştır. da bir tayyarenin Halic üzerinden gele Saat tam 11,37 de bu düdük çalmağa Kadıköy ve Uskiidarda rek Taksim meydanırun üstüne üç işaKadıköy ve Üsküdar mıntakalarmda ret fişeği attığı görüldü. Saat onu yedi da tayyarelerden atılan bombalann yangeçe Taksim nahiye müdürlüğü önüne gın tahrib ve çöküntü vücude getirdikbir yangın bombası isabet ettiği öğre len haber verildiğinden buralardaki nildi. Bir itfaiye ekipi sür'atle gelerek bu muhtelif ekipler ve itfaiye teşkilâtı süryangını söndürmeğe başladı. Bu yangın atle hâdise mahallerine gelerek icab esöndürülürken Taksim meydanının yeni den tertibatı almışlardır. açılan kısmına bir iperitli bomba düşörfî İdare Komutanının tetkikleri tüğü de haber alınmış ve iperit temizleme ekipi derhal burayı san bayraklarla Örfî idare komutaru Korgeneral Ali çevirerek bu sahanın kireclenmesi ve Rıza Artunkal, Eminönü meydanı, Sirsonra yıkanması işi kauçuk elbiseli ve keci garı ve Köprü üstündeki tetkikîemaskeli ekip efradı tarahndan başla rini müteakıb Telefon idaresine gitmişmıştı. Beri tarafta bir tahrib bombasma ler, Telefon idaresi müdürile bir müdmaruz kalan jandarma binası kalaslarla det konuşarak idaredeki pasif korunbaşka bir ekip tarafından takviye oluma tertibatı hakkında izahat almışlarnuyor, Galatasaraydan koptuğu haber dır. verilen yüksek tevettürlü tramvay telini Bundan sonra Korgeneral Fincancılar bağlamak üzere bir ekipin sür'atle gittiyokuşunu takiben Beyazıd meydanına ği görülüyordu. [eçmişler ve oradan Süleymaniyedeki Şehir itfaiyesinin muhtelif yangınlar üzerinde meşgul olduğu bu sırada daha başka yangınların çıktığı haberleri gelmekte idi. Bunlardan bir yangın bombası düştüğü farzedilen Pangaltı Tan sinemasında halk boşaltılmış, civar sığınaklara tevzi olunmuş ve buraya mahalle yangın söndürme teşkilâtı yetişerek el tulumbasile su vermeğe başlamıştı. Bu işlerde vazife alan yaşlı vatandaşların da canla başla vazifelerini ifaya çalıştıklan ve kendilerine tevdi edilen işin ehemmiyetini tamamen müdrik oldukları görülüyordu. Askerî matbaaya gitmişlerdir.. Korgeneral Ali Rıza Artunkal, teftişleri esnasında bilhassa umumî ve hususî sığınaklarla meşgul olmuşlar ve bu hususta alâkadar zevattan izahat almışlardır. Korgeneral, bu tetkikleri esnasında beraberinde bulunan gazetemiz muharrirlerine, tatbikattan memnun kaldıklarını ve faaliyetin büyük bir intiazm dahilinde yapıldığrnı söylemiştir. • Mevlid Merhum Said Paşa zevcesi Hatice İkbal Bekerin ruhu için Teşvikiye camiinde 2 şubat pazar günü öğla namazını müteakıb Mevlid okunacağmdan arzu edenlerin teşriflerl rica olunur. Arkadaşııım Aslan Tufan ve eşi nikâh olurlarken Silâhtar Elektrik fabrikası şef lerinden İhsan Verginin kerimesi Belkis Vergin Up gazetemiz eski Ege mmtakası mümessili merhum Nevzad Ekremin oğlu «İktısadi Yürüyüş» mecmuası sahibi ve başmuharriri ve Vefa lisesi edebiyat muallimlerinden arkadaşımız Aslan Tufan Yazmanın akidleri dün güzide davetliler huzunmda Eminönü Evlenme memurluğunda icra edil miştir. Toplantıda'Vali ve Belediye reisi doktor Lutfi Kırdarla Parti başkanı İzmir meb'usu Reşad Mimaroğlu, Üniversite Rektörü Cemü Bilsel, gazeteciler ve bir çok aile dostları hazır bulunmuşlardır. Tarafeynin şahldliklerini Vali ve Rektör deruhde etmişlredir. Her iki tarafı tebrik eder, sonsuj saadetler dileriz. ölüm Merhum erkânıharb miralayı Erzurum fırka kumandanı Hüseyin Nami vaildesi, General Suphl zevcesi, Girid eşrafmdan Ali Bey kızı salihatı nLsvandan Bayan Sabiha Gckel dünkü perşembe günü rah meti rahmana kavuşmuştur. Cenazesi Çamlıca Tophanelioğiundakl evlerinden bugünkü cuma saat 13 te Kısıklı camiine kaldırılarak namazı müteakıb istirahate terkolu . nacaktır. Alalh rahmet eylesin. HALKEVLERİNDE Mahmud Esad Bozkurdun konferansı İzmir meb'usu Profesör Mahmud Esad Bozkurd (Atatürk ihtilâlinin anlamı) mevzulu mühim konferansını bugün saat 17,30 da Beyoğlu Halkevinin Tepebaşmdaki merkez binasmda verecektir. Atatürk^ için Ateşin kalemli edib ÎSMAİL HABİB'in güzel eseri Fiat: 75 kuruş Tevzi yeri: Cumhuriyet Matbaas unır Nureddin 4 Şubat Salı akşamı Fransız tiyatrosunda T U R A N Sinema Tiyatrosunda Sinema Tiyatro Varyete Teşekkür Zevcim Mehmed Ereni kaybetmek suretile uğradığımız felâket karşısında gerek cenazesine gelerek, gerekse mektub ve telgrafla taziyede bulunarak alâka gösteren dostlarımıza ayrı ayrı teşekküre büyük kederimiz mâni olduğundan bu hususta muhterem gazetenizin tavassutunu rica ederim. Melâhat Eren BING GROSBY Pek yakında geliyor Beyoğlu KONSERi Bilet satışı başlamıştır. Tel: 41819 • Bu akşam şehzadebaşı • Ankara Borsası, 30/1/941 Londra Nevyork Cenevre Atina Sofya Madrid Belgrad Yokoha. Stokholm 1 Sterlin 100 Dolar lOOİsv. Frc. 100 Drahmi lOOLeva lOOPeçeta 300 Dinar 100 Yen lOOİsveçK. 5,24 132.20 31,14 0.9975 1,6225 12.9375 3,175 31.1375 31,0050 110, HALK sineması BUGU N Matine 11 de Gece 8 de San'atkâr NAŞİD VARYETE TAŞ PARÇASI Reşad Nurinin ölmez eseri ve arkadaflan. Büyük numaralan Dahiliye Vekâleti Seferberlik umum müdürü Hüsameddin dün sabah şehriTecrübenin başlamasından az sonra tnize gelmiş ve deneme esnasında şeh Köprünün Halic iskelesi tarafına bir rin muhtelif mahallerinde dolaşarak ha bombanm ve Atatürk köprüsüne de zırlıklan tetkik etmiştir. ikinci bir tahrib bombasının isabet ettiHakem heyetlerinin tetkikleri esnasm ği haber alınmış ve derhal höprülerin da Karagümrükte bir okulun tehlike muhafaza ve takviyesine memur ekipgeçmeden talebeyi sınıfa soktuğu, keza ler başlarında fen adamları olduğu hallik gene orada bir otobüsün yolcularını de hazırlanan kalaslarla bomba isabet indirmediği, Topkapı haricinde de bir ettiği farzolunan yerleri takviye etmişotobüsün kezalik yolcusunu çıkarmadı ler, bu kısımların etrafını çevirmişlerdir. Sığinaklarda ğı, Çapada bir mensucat fabrikasmm tehlike bitti işareti verilmeden işçilerini Dışarıda bütün bu işler olurken halk faaliyete geçirdiği görülerek haklarında sığınaklara iltica etmiş, yakın bir sığılâzım gelen ihtaratta bulunulmuştur: nak bulamıyanlar ilk rasgeldikleri biDünkü tecrübede tayyare, Köprüyü iki defa bombalamıştır. Tehlike işaretini müteakıb Metro hanmdaki tramvay ve elektrik memur ve müstahdemlerile o civardaki halk tünelin içine iltica etmişlerdir. naya girmişti. Tektük kapı ve saçak altlarına sığınaklar da görülüyordu. Dairelerde ve hususî binalarda, hanlarda bulunan kimseler d e ' buraların mahzenlerine veya sığınak ittihaz edilen yerlerine inmişlerdi. Yarduncı İtfaiye ekipi bir yangını sondüriiyor başlamış, halk buyuk bir sevınc ve neşe ile sokaklara dokülmüştür. Pasif korunmadaki vazifelerinden ayrılanlar, sığınaklardan çıkanların yüzlerinden vaziÖrfî idare kumandanı, İstanbul cihefenin yerıne getinlmiş olmasmdan mutindeki tetkiklerini müteakıb, Karakdy tevellid bir haz goze çarpıyordu. Köprüsünü takiben karşıya geçmiş, Gaİstanbul tarahnda Zaman zaman surada burada hâdis oBeş dakika sonra Koprü ve Eminönü lata, Taksim ve civanndaki faaliyeti de an vak'alara koşar adımla gaz maskesi mcj'aanı tamamen boşalmıştı. Vapur ;özden geçirerek Orduevine muvasalat takmış polislerin yetiştikleri görülüyor lardan çıkan yolcular ve bu sırada tram tmiştir. du. vaylarda ve meydanda bulunanlar derGece yapılan tecrübe Şehrin en mühim noktalarından biri hal en yakın sığınaklara ve mahfuz olan Galata rıhümına da bir tahrib bom yerlere iltica etmişlerdi. Yolda bazı Şehrin ışıkları grupla beraber bası isabet ettiği ve Denizyolları İşletme mütereddid vaziyette kalan kimseler de maskelenmiş bulunuyordu. Tehlike binası yanındaki muhasebe dairesinde emniyet teşkilâtı vasıtasıle sığınaklara işareti saat 20 de verilmiş ve bir an yangın çıktığı haber alındığı zaman D e sevkolundu. lçinde şehlrdekl kalabalık dağılmış nizyollarının doktoru eczacısile beraber Saat 10.5 te tayyare Rami istikametin ve sığınaklara girmiştir. Tramvayhazır bulunan tam teşekküllü ekip der den görundü. Bu sırada etrafta tahrib lar ve bütün nakil vasıtaları yolcuıal harekete geçmiş ve yangın kısa za bombaları patlamağa başlamıştı. Bunu larını çıkarmıştır. manda basUrılmıştır. yangın ve zehirli gaz bombaları takib etti. Her ekip verilen haber üzerine derhal faaliyete geçti. Eminonünde gazden zehirlenen bir kişi yardımcı sıhhiye ekipi tarafından ilk tedavisi yapılarak sedye ile hastaneye sevkolundu. Ayni zamanda Necib Bey kolonyası mağazasına bir yangın bombası isabet etmiş bulunduğundan yardımcı itfaiye ekipleri faaliyete geçerek intizamla kısa bir zamanda yangını söndürdüler. Bu sırada Adliye binasmdaki çöküntü, Eminönü kaymakamlığındaki su borusu ve Yerli Mallar Pazarı önündeki kanalizasyon tahribatınm önüne de geçildi. Bu faaliyet esnasında Eminonünde bulunan örfî idare kumandanı Korgeneral Ali Rıza Artunkal ve erkânıharbiyesi bu ameliye ile çok yakından meşgul olmuşlar bütün bu hareketleri a y n ayrı takib etmişler ve bazı hususat hakkında not almışlardır. Sirkeci garında da büyük bir faalivet göze çarpıyordu. Gara ayni zamanda yangın, tahrib ve gaz bombası isabet et Türkçe sözlü şarkılı TUrk artlstlerile yapılan BUyUk Fllm. llâve olar k LÂLELİ YANGIN YERLERİ Komedi Dram 3 perde San'atkâr Naşid. Altındiş Ali rolünde Sinemada : İki film birden: 1 DÜŞES PETROVNA CHARLES BOYER CLAUDETTE COLBER 2 ÜÇ SİLAHŞOR KOVBOYLAR YARI5LARDA Esham ve tahvilât Merkez B a n k a s ı p e ş i n KIZIL DERiLİLER ^ Büyük seıgüzeşt filmi BÜTÜN ŞEHİR HALKESIN KONUŞTUĞU ŞÂRK SİNEMASININ Arabacının kızı Dunyaşka HEINRIGH GEORGE HILDE KRAHL Süper filminin kazandığı fevkalâde muvaffakiyet ve her taraftan vuku bulan taleb üzerine bu film ÜÇÜNCÜ HAFTADA DA gösterilecektir. OYNADIĞI Ş E H İ R TİYATROSU TEPEBAŞI D R A M KISMLVDA Bu akşam saat 20,30 da EMİLİA GALOTTİ İSTİKIAL CADDESİ Muhakkak ki tecrübenin en büyük Pasif korunma tecrübesinin şehrin muhtelif mahallerinde ne şekilde yapıl sığınak tüneldi. Tünelin her iki başındığını dün müteaddid arkadaşlanmız dan binlerce kişi bu en tabiî ve mukajnuhtelif yerlerde tespit etmişlerdir. vim sığınağa iltica etmiş bulunuyordu. O Öğle yemeğinden sonra kendisini taraçaya götürmelerini istemiş. Ilona, kötü bir hissi kablelvukula hareket edercesine ve onun garib neş'esinden endişelenerek, orada, yanından ayrılmıyormuş. Saat dort buçukta, tam benim geldiğim mutad zamanda ve hemen hemen ayni dakikada oraya varan telgrafımla Kondor gelmeden yarım saat evvel, Edit, gidip kendisine bir kitab getinnesini, kuzininden rica etmiş. Meş'um ihtiyatsızlık! Ilona. bu masum arzuyu yerine getirmiş. Ve kalbine hâkim olamıyan bedbaht kız, meş'um kararını, bu kısa zaman içinde tatbik etmiş. Vaktile bana söylediği gibi ve benim, kâbuslarımda gördüğüm gibi, taraçanın tepesinden, o korkunc işi yapmış, kendini boşluğa bırakıvermiş. Kondor geldiği zaman henüz yaşıyormuş. Yerden kaldırıldığı zaman kendine malik olmadığı halde. nahif vücudünde, haricî hiçbir ağır yara yokmuş. Anlaşılacak şey değil. Sıhhî imdad arabâsile Viyanaya götürmüşler. Gece geç vakte kadar, doktorlar, kendisini kurtarmağı ümid ediyorlarmış, Kondor, bunun üzerine, gece saat sekizde bana sanatoryumdan telefon etmiş. Fakat, Avusturya Veliahdının katlini takib eden o 29 haziran gecesi, memleketteki bütün resmî daireler hummalı bir faaliyet iiçndeymiş ve telefon hatlan, mütemadiyen, askerî ve mülkî makamat tarafından kapışılıyormuş. Kondor, dört saat müddetle, beni telefonun başında yakalıyacağını ümid etmiş. Ancak, geceyansından sonra, doktorlar bütün ümidi kestikleri zaman, görüşmekten vazgecmiş. Yarım saat sonra da, Edit ölmüs. *** yüz binlerce insandan eminim ki pek azı, benim kadar lâkayd, hattâ diyebilirim ki benim kadar sabırsızlıkla gitmiştir. Harbe teşne olduğumdan değil; fakat bu benim için bir çare, bir nevi kurtuluş yolu idi; bir cani, gecenin karanhğına nasıl saklanırsa, ben de harbe sığınıyordum. Son karara kadar devam eden dört haftayı öyle bir keşmekeş, öyle bir yeis, hayata karşı öyle bir istikrah içinde geçirdim ki, bugün hatırladıkça, bana, muharebe meydanlarrnda yaşadığım en müthiş saatlerin hatırasından daha fazla dehşet veriyor. Çünkü şuna kanidim ki, önce cezbeden sonra kaçan zaafım, merhametim yüzünden bir insanı, hem de beni çılgınca seven yegâne insanı öldürmüştüm. Dışarı çıkmağa cesaret edemiyordum. Odama kapandım, kendimi hasta gösterdim. Kekesfalva'ya mektub yazıp taziyet etmiştim; cevab vermedi. Mazeretimi anlatmak için Kondor'a yığınlarla izahat yazdım; cevab vermedi. Arkadaslarımdan bir satır mektub almadım. Babamdan, keza. Babamın mektub yazmaması, hakikatte, o nazik hafta zarfında. nezarette, işinin, başından aşkın olmasındanmış. Fakat ben, bu umumî sükutu, umumî bir takbih manasına aldım. Kendi kendimi mahkum ettiğim gibi, herkesin de benim hakkımdaki hükmünü verdiğini, ben kendimi katil telâkki ettiğim için, herkesin de beni öyle farzettiği kanaatine, bu delice kanaate gitgide daha ziyade saplanıyordum. Imparatorluk heyecandan titrerken, etrafımızda, altı üstüne gelen Avrupada, telgraf telleri, dünyanın dört bucağına dehşet verici haberler taşırken, borsalar bir inip bir çıkarken, memleketler seferberlik ilân Tehlike işareti devam ederken, Sirkeci garına bir yangın bombası, Sirkecide depoya bir tahrib bombası, Ahırkapı istasyonuna da gene bir tahrib bombası düşmüstür. Bu arada Tophanede Merkez Kuman. danlığı binasına yangın bombası, Denizyolları İşletme müdürlüğü önüne tahrib bombalan düşmüş, havagazi borularından bazüarı tahrib edilmiştir. Farazi olarak tespit edilen bu vakalar, hakikatten kuvvetli ses çıkaran patlayıcı ve büyük ışık veren maddelerle ilân olunmustur. Vazife a. lan ekipler derhal iş başma koşarak kazaları önlemişlerdlr. Örfı İdare Komutanı Korgeneraî Ali Rıza Artunkal Tophanedeki çalışmaları tespit etmiştir. Alârm, 21,30 a kadar devam etmiş, tehlike geçti işareti verili; verilmez halk sokaklara çıkmıştır. Maamafih ışıklar sabaha kadar maskeli kalmıştır. K O M E D İ K I S M I N D A Akşam saat 20,30 da KİRALIK ODALAR OlHtL TAKSİM SİNEHASINDA Bir Türke Göniil verdim H A L K I M Z D A N GÖRDÜĞÜ BÜYÜK RAĞBET ÜZERİNE Türkçe sözlü Müzikli Danslı film Bir hafta daha gösterilecektir. İlâveten: Tayyare ile gelen AFRİKA HARBİNE AİD en yeni Yakınşark dünya haberleri Türkçe: İngilizlerin Sidi Barrani'yi işgalleri, İngiliz tayyarelerinin Musavva'yı bombardımanları, Kapuço kalesinin sukutu, Bardianm kara, deniz ve havadan çevıilerek bombardımaru ve işgali, Libyada alınan sayısız esiıier ve ganaim... Yazan: Stefan Ztveig ederken ve tedbirli insanlar bavullannı hazırlarken, ben alçakça ihanetimi, suçumu düşünüyordum. Onun için, harbe gitmek, nazanmda bir kurtuluş manası taşıyordu. Milyonlarca masumun ölümüne sebeb olan harb, beni. ben mücrimi, nevmididen kurtardı. Fakat, bundan dolayı, harbi gene takdis etmiyorum. Büyük kelimeler kullanmaktan nefret ederim. O itibarla, ölümü aradığımı söyleyecek değilün. Yalnız, ölümden korkmadığımı, her halde askerlerin ekserisinden daha az korktuğumu söylemekle iktifa edeceğim. Çünkü, bazı anlarda, avdet etmek, cinayetime vâkıf olanların bulunduğunu bildiğim yere dönmek, bana, cephenin bütün fecayiinden daha müthiş görünüyordu. Hem, r.ereye gidecektim? Bana kimin ıhtiyacı vardı, beni hâlâ seven kim vardı, kimin için, ne için yaşayacaktım? Kahramanlık, sadece, korkmamak demekse, muharebe meydanında kahramanca hareket ettiğimi samimiyetle iddia edebilirim. Çünkü, maluliyet, arkadaşların en yüreklileri indinde bile ölümden beter olduğu halde, harbden sakat olarak dönmek ihtimali dahi beni korkutmuyordu. Hattâ, sakat olmağı, umumî merhameti tahrik etmeği, Cenabıhak tarafından bana verilmiş adi Tiirkçeye çeviren: Hamdi Varoğlu kanlı batakhğı içinde erimişti. Limanovada, ellerim, mitralyözü idare etmiş, Rus piyadesinin ilk dalgasını, siperlerimiz önünde biçmişti. Sonra, dürbünümü elime alıp, öldürdüğüm, yaraladığım insanların korkudan büyümüş gözlerini, dikenli teller arasında saatlerce inledikten sonra, sefilâne öldüklerini görmüştüm. Görice önünde, düşürdüğum düşman tayyaresi, üç defa taklak attıktan sonra, içinden fışkıran alevler ortasında, Karst kayalarma düşüp parçalanmıştı ve sonra, hâlâ müthiş surette dumaru tüten, yarı kömür leşmiş cesedler üzerinde, hüviyet plâkalarmı, bizzat aramıştım. Ve yanımsıra, daha binlerce ve binlerce insan kâh tufek, kâh süngü, alev makinesi, mitralyöz, kama kullanmışlar ve benim neslimden yüz binlerce, milyonlarca insan, Fransada, Rusyada, Almanyada O bitmez tükenmez dört sene nihayet ayni şeyi yapmışlardı. Beşer hayatmm sona erince. her şeye rağmen, eski tarihin asla kaydetmediği derecede mütdünyada tekrar yaşayabildiğimi görerek hiş, bu kütle halindeki imhası yanınkendim de hayret ettim. Çünkü, ce da, münferid bir cinayetin, şahsî bir hennemden geri dönen bizler, her çeyi günahm ne ehemmiyeti vardı? yeni ölçülerle tartıyorduk. Vicdanında Sonra, diğer bir teselli membaı da, bir insanın ölümü mes'uliyetini taşıbu cephe gerisi dünyasında, benim amak keyfiyeti, dünya harbini yapmış leyhime şehadet edebilecek kimse buasker tarafından, harbden evvelki inlıınmamasıydı. Muharebe meydanındaki san zihniyetile telâkki edilmiyordu. Be emsalsiz yararlığından dolayı nişan alnim şahsi günahım, umumi günahın mış bir insanı, hiç kimse, eski hayalâne bir ceza diye telâkki edebilecektim. Çünkü benim merhametim çok zayıf, çok gevşek oknuştu. Ölmemiş olmaklığım kendi kabahatimden değildir, çunkü, birçok defalar, soğuk kanlılıkla, lâkaydî ile, ölüme karşı gittim. Nerede, başanlması bilhassa güç bir vazife varsa, nerede günüllü aranıyorsa, ben koştum. Nerede bir tehlike mevcudsa ben orada huzur duyuyordum. ilk yarayı aldıktan sonra, bir mitralyöz taburuna, oradan da tayyareciliğe naklimi istedim. Kötü tayyarelerimizle, hakikaten bir hayli işler gördüm zannediyorum. Fakat, ne zaman bir emri yevmide, ismimin yanına «cesaret» kelimesi yazıldığmı görsem, bir dolandırıcı olduğum hissine kapılıyordum. Ve göğsümdeki nişsnlara fazla dikkatle bakan bir kimse görünce, çabucak uzaklaşıyordum. tından dolayı muahaze edemez, hiç kimse bana yalancı, alçak diyemezdi. Kekesfalva, çocuğunun ölümünden sonra pek az yaşamıştı; İlona, şımdı, Yugoslavyada, küçuk bir kasaba noterinin karısıydı; Albay Boubencic, Savada kendini öldürmüştü; arkadaslarımdan kimisi ölmüştü, kimisi, bu ehemmiyetsiz işi çoktanberi unutmuştu. Bütün .eski Sünler» bu hailevî dört sene zarfında. eski para kadar kıymetsiz ve lüzumsuz hale gelmişti. Hiç kimse artık^eni itham edemez, hakkımda hüküm veremezdi. Öldürdüğü adamın cesedini bir ormana gömen ve gömduğü yerin, lâpa lâpa yağan kalın, ağır bir kar tabakasile örtüldüğünü gören bir kimse gibiydim. O katil, bu örtünün, cinayetini aylarca kapatacağını ve ondan sonra, bütün izlerin ebediyyen silir<eceğini bilir. Binaenaleyh, cesaret buldum ve yaşamağa başladım. Günahımı hiç hatırlatan olmadığı için, kendim de onu yavaş yavaş unutr*m. Lâkin, bir gün, onu hatırlamak mecburiyetinde kaldım. Viyana operasmda, Gluck'ün OrfT/Vsi vardı. Bu operanın saf ve içli melâli, beni her zaman, bütün dığer musikilerden fazla müteessir eder. Parterdeydim ve son sırada, köşede bir yerde oturuyordum. Uvertür bitmek üzere idi. Onu takib eden kısa fasıla esnasında ışıklan yakmadılar, yalnız, geç kalanların, kiranlıkta, yerlerine geçmelerine müsaade cttiler. Bunlardan ikisi, benim oturduğum sıraya yaklaştı. Biri kadm, biri erkekti. Erkek, nezaketle eğilerek, bana: Aifedersiniz. Dedi. Yüzüne bakmadan yerimden kalktım ve yol verdim. Fakat o, tam benim yanımdaki bog yere oturacağına, evvelâ, yanındaki kadını, müşfik jest" lerle, ihtiyatla, yürüttü. Onu görürüyor, ona yol açıyordu, sonra, intihab tttiği yerin açılrr kapanır iskemlesini itina ile açtı, kadını oturttu. Bu ihtimam o kadar fevkalâde idi ki nazan dikkatimi celbetti. «Kör bir kadm o lacak» diye düşündüm ve, acıyarak, gayriihtiyarî, o tarafa baktun. Fakat, tıknaz zat benim yanıma oturduğu zaman, kalbimde anî bir darbe hıssettim. Kondor'u tanımıştım! Her şeyi bilen, ruhumun en derin. noktalarına kadar beni tanıyan adam; merhameti, benimki gibi öldürücü bir zaaf değil, belki vefakâr bir kuvvet olan; hakkımda hüküm verebilecek ve karşısında hicab duyabileceğim yegâne adam, yanıbaşıma oturmuştu! perde arasında ışıklar tekrar yanınca, hiç şüphesizı beni derhal tanıyacaktı. Titremeğe başladım ve hiç olmazsa karanlıkta görünmemek için elimi yüzüme kapattım. Kalbim öyle hızlı çarpıyordu ki, en sevdiğim musikiden, bir tek ses işitmiyordum. Bu adamıu yakınlığı beni bunaltıyordu. Bu derli toplu, iyi giyinmiş insanların ortasmda gizlenmişim ve çıplakmışım gibi geliyordu; aydınlıklar yanıp ta mevcudiyetimin meydana çıkacağı anı düşündükçe ürpertiler geçiriyordum. Birinci sahne bitip te perde inmeğe bpşlayınca, karanlıktan aydınlığa gevilen bu kısacık fasıladan bilistifade, ortadaki yoldan, başım yerde, kaçtım. Kondor çehremi tafrik edemivecek kadar çabuk uzaklaştığımı zannediyorum. Fakat, o andan itibaren bihyorum ki, vicdan hatırladıkça, hiçbir günah unutulmuş değildir. O ağustos ayı içinde harbe çağırılan BİTTİ