18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURÎYET 21 Mart 1940 Şehrin içinden { Şehir ve Memleket Haberleri ) Siyasî icmal Merhum Besim Ömerin cenazesi Cenaze bugün merasimle defnedilecek Vefatı haberini teessürle yazdığımız doktor General Besim Ömerin cenazesi bu sabah saat sekizde trenle Haydarpaşaya getirilecek oradan cenaze arabasıle Usküdara ve lstanbula nakledilerek Türbedeki evine getirilecektir. Cenaze ora da iki saat kadar kalacak, ve askerî merasimle kaldırılarak cenaze namazı Be yazıd camiinde kılındıktan sonra Mer kezefendideki aile kabrine defnedilecektir. Cenaze merasimine Vali, Vilâyet ve Belediye erkânile lstanbul Komutanı, doktoriar, bütün tababet mensubları ve merhumun ehibba, akrabası iştirak ede ceklerdir. Büyük Tıp kahramanı r Halkın düekleri Buğday muvaredatı Bir semti kokutan gerizler lsmi ve imzası bizde mahfuz bir kariimiz bildiriyor: «Vali konağı civarmda Bostan sokağı yirmi güne yakın bir zamandır yer yer kazılmaktadır. Bazı mahaller bir metre, bazı mahaller daha fazla kazılıyor. Caddeden içeri doğru iki yüz metre kadar gidilince gerizlerin meydana çıktığı ve mütemadiyen aktığı ve önündeki apartımanları en pis kokulara garkettıği görülür. lmar müdürüne, şuraya buraya telefonlar ederiz. Kıl kıpırdamaz, iş oluruna bırakılır. Müteahhidi bulur, sıkıştırırız. «Ben yolu aldım, gerizler bana aid değil» der. Böyle mutena bir yerde, sıra ile yapılmış yirmi otuz apartıman önünde bir yol açılacağı zaman «ayni zamanda» bu geriz belâsı da düşünülmemek reva mıdır? Yirmi metre geniş'ığindeki bu yolun Taksim, Eminonü gibi herkesin göreceği yerde olmaması mı bu ihmali mubah bir hale koydu? Gündüzleri günes enikunu çıkınca geriz kokularına tahammül edilmiyor. Röfüjlere, Ayaspaşaya verilen himmetin bu göz önünde olmıyan yerlere yüzde biri verilse günah olmaz. Behusus sayın Belediye reisimiz doktor olduklarma göre ne derece haklı olduğumuzu takdir edebilir. Nısfet ve mürüvvet dileyoruz.» Fransız kabinesi inlandiyanın Rusya ile sulh akdine mecbur olması, kendisine müttefiklerin uzun tereddüdlerden sonra ancak en son dakikada ciddî olarak askerî yardım teklifinde bulunmalan ve bunu da doğnıdan dogruya Finlandiyanın açık deniz sahillerine ve Rus arazisine göndermeği düşünmeyip Isveç ve Norveç gibi bitaraf memleketlerin topraklarından geçirmek istemeleri dünyanın her tarafında derin tesir yapmıştı. Bu tesir Ingiltere ve Fransadaki efkârı umumiye üzerinde dahi belli olmuştu. tamamen durdu Dr. Besim Ömer Onun iki büyük düşmanı vardı: Cehalet ve taassub! O iki ejderle en gayrimüsaid şartlar altında senelerce mücadele etti Yazan: SALÂHADDİN GÜNGÖR İhtiyacı Toprak Mahsulleri Ofisi karsılayor Doktor Besim Ömer öldü. 6u öliim, bize sadece yetmiş sekiz yıllık bir ömür kitabının kapanışını haber vermiyor. Besim Ömer Akalın, çocuk mevzuunu elinde bayrak yapıp diyar diyar dolaştırmı; bir adamdı. Onun kitablan neşredilmeden evvel, Tiirk çocuğunun yaşaması, adeta tesadüfe bağlı idi. Besim ömer, cemiyetin içine, hem bir (Ebe Hekim), hem de ruhlann nabzını elinde tutan bir psikoloğ gibi girmiştir. Nüfus artımı davasına onun kadar heye' canla sarılmış, bu Merhumun son mevzu üzerinde onun " " ^ ~ kadar hasbî çalışmış başka bir hekim hatırlamıyoruz. Besim Ömer, bir çok babalardan daha fazla evlâdlan iistüne tit reyen bekâr bir çocuk babası idi. Bir gün, ona sormuştum: Herkes gibi ben de merak ediyorum, neden evlenmediniz Paşam? (O tarihte henüz Paşalık unvanı kaldırılmamıştı.) Besim Ömer, gülümsiyerek: Ben de size sorayım, demişti, evlenmiş olsaydım kaç çocuk yapabilirdim ki?.. İki.. Üç.. Hesabı daha geniş tutarsak, nihayet altı çocuk değil mi? Halbuki benim yüzlerce, binlerce çocuğum var!.. Arada bir anlatırdı: Bazan sokakta, ansızın biri önüme çıkar, başımı çeviririm. Tanıdığım bir kimse değil. O ise, bir taraftan elime sarılmış, öpeceğim diye uğraşır durur. Kimsin sen oğlum? diye sorarım. Beni tanımadmız galiba?.. Hayır, tanımadım. O zaman, adını, adresini haber vererek: Ben, der, sizin elinize doğmuşum! Bu tanımadığım adamın, aşağı yukarı kırk sene evvelinden bahsetmesi, yüreğimi cızlatmaz değil. Fakat, dünyaya gelmelerine delâlet ettiğim çocuklar arasında bu yaşa erışmiş olanların da bulunması, bana öyle büyuk bir haz verir ki, bir anda ihtiyarlığımı unuturum. Bir baba ummam ki, yetiştirdiği evlâdlarla benden daha fazla iftihar etsin!.. Bekâr kalmamın bir sebebi de şudur: Başkalannın çocuklarile hayatımda o kadar meşgul oldum ki, değil bir çocuk babası olmağa, hatta bunu düşünmeğe bile vakit bulamadım. Besim Ömerin bir cephesi daha vardır ki onu pek az kimseler bilirler: Gazetecilik cephesi... Evet.. Akalın, biraz da bizim mesleğin adamı idi. Gazeteleri, muntazaman takib eder, hepimizi hayran bırakan bir gazeteci tecessüsıi ve bir gazeteci kavrayışile günün hâdiseleri üzerinde dururdu. Besim Ömer, başlıbaşına bir mevzu hazinesi idi. Ona neler sormazdık ki?.. Evlilik, bekârlık... Nüfus, çocuk bakımı... Evlenmeler, boşanmalar... Doktor Besim Ömer, biribirine pek benziyen bu bahislerin her defasında daima bir orijinal tarafını keşfederek karileri, tath tatlı meşgul etnıeğe muvaffak olurdu. Onun en fazla alâkasmı tahrik eden şey, çocuk bahsi idi. Arada bir, sözünü yanda bırakarak yirmi yaşında bir genc gibi yerinden fırlar, kütübhane odasma koşar, mukayesesi lehimize netice vermiyen istatistikleri şahid tutarak, bizde çocuk mefhumunun bir türlii anlaşılamamış olmasından acı acı şikâyet ederdi. lacağı da biliniyor! Sıra şimdi çocuğu kurtarmağa geldi. Bu da elbette başarıla cak'.. diye sevini yordu. Besim ömerin meslek hayatında iki büyük düşmanı var dı: Cehalet ve taassub! O bu iki ejderle en gayrimüsaid şartlar altında seneler ce mücadele etti. Bu mücadele sıralarında başından ne tuhaf vak'alar geçmemişti! Bunlardan bir tanesini; kendisinden dinlediğim gibi yazıyorum: Geceyarısı u yandırdılar: «Aman çabuk... Yetişin! Firesimlerinden lân yerde bir ima mın karısı doğura mıyormuş. Ölmek üzereymiş.. Çarça buk giyındim, yola çıktım. İmamın evi, düğün evi gibi kalabalık... Vuran tutaru bilmiyor. lçeride zavallı kadının doğum sancısı tutmuş, kıyametleri koparıyor. 1 abiî, hemen müdahale etmek lâzım. Fakat tam odanın kapısını açarken jmam koluma yapıştı: lçeride namahrem var, giremezsiniz! Ben doktorum. Ne olursan ol!.. Şeriat müsaade etmez. O halde beni ne diye buraya çağırttınız?. Meğerse, çağırıldığımdan imamın haberi yokmuş. Beni, karşısında görünce heıifin büsbütün yobazlığı tuttu: Seni kim davet etti?.. Var, git işine... Allahın dediği olur.. demez mi? Devir, malum. Fazla ısrar etmeğe gelmez. Imamı karşıma alıp: Bak, hocam... dedim, son cevabıır.ı kesiyorum sana.. Müdahale etmiyecek olursam karın da, çocuğun da ölecekh;r!, Ona göre davran... Fakat imamın ağzından başka söz çıktığı yok: Allahın dediği olur! Hem karını, hem evlâdını kaybedeceksin.. Allahın dediği olur!. Öyle ise ben gidiyorum. Haydi git selâmetle.. Allahın dediği olur!. O gece, kadını da, karnındaki çocuğu da kurtarmak kabil olamadığını söylemeğe lüzum var mı?. lmamı ertesi günü gördüm: Nasıl? dediğim çıktı mı?.. Başını salladı: Allah öyle istedi... Dayanamadım artık, cübbesine yapışarak bir iki tartakladım: Bre ahmak! Allah öyle istemedi., Sen öyle istedin! Üniversite bu gün tatil edilecek lstanbul Universitesi, en eski rektör lerinden ve tıb âlemimizin büyük simalarından biri olan profesör Besim Ömer Akalının kaybı dolayısile bu gün saat 1 1 den itib^ren tatil edilecektir. Tiirk Tıb tarihi kurumunun taziyesi Türk Tıb Tarihi kurumu riyasetinden: Kurumumuzun birinci reisi bulunan profesör Besim Ömer Akalını kaybettik. Türk tıb tarihi üzerinde çalışan ilk âlim olarak tanıdığımız merhumun verdiği direktifler dahilinde kurumumuzun bu sahada mesaisine devam etmesi ona kalbî bağlılığımızın bir cevabı olacaktır. Her sene 19 mart 1940 ta Türk Tıb Tarihi kurumu aziz hatırası için bir toplanb yapmayı kararlaştırmıştır. Müessislerimizin, yerli ve ecnebi azamızın taziyetlerini ailesine ve Türk he kimlerine derin teessürlerimizle bildiririz. •*» Bir içtimaî facianın ilk perdesi On sekiz yaşındaki uçarı kız, annesine iftira ederek serbestisini kazanmak istedi Türk Ginekologi cemiyeti başkanlığından: Cemiyetimiz azasından saylav profesör Dr. Besim Ömer Akalın vefat et miştir. Cenazesi bu gün saat 1 1 de CağalDün Emniyet müdürlüğüne garib ve o oğlundaki evinden kaldınlacağından bü nispette de hazin bir müracaat vaki oltün aza ve meslekdaşlann bu hazin töre muştur. Sultanahmedde oturan Emine ane iştirak etmeleri temenni olunur. dır.da bir kadının 18 yaşında Mediha adında bir kızı vardır. Medihanın babası Cenaze geliyor Ankara 20 (Telefonla) Dün vefa öldükten sonra, Emine ikinci defa evlentını teessürle haber verdiğimiz Bilecik miş ve iki çocuğu daha olmuştur. Eminenin kocası Sirkeci gümrüğünde meb'usu merhum profesör General Besim hamallık yapmakta ve bu beş kişilik aileyi ömerin cenazesi bugün şehrimizden hareket eden 5 trenile lstanbula gönderil aç bırakmamaktadır. Fakat Eminenin yemiştir. Cenaze istasyona ihtiramla nakle tişmiş kızı, bu hayata tahammül edememekte ve daima evden kaçarak ötede bedilmistir. ride dolaşmaktadır. Bu vaziyetin komşuUu» .iyi bir ,dexlikodu mevzuu olduğunu MÜTEFERRtK görcn anne, kızına müteaddid defalar bu tar^f, harejketini bırakmasını etmi?, DenizyoIIarı idaresindeki bu yüzden dün sabah da evdeihtar ile kız ana yolsuzluk tahkikatı arasında esaslı bir münakaşa olmuştur. DenizyoIIarı idaresinde bir para yol Fakat herşeyi göze alan Mediha, annesinsuzluğu olduğunu yazmıştık. Bu mesele den sureti kat'iyede ayrılmağa karar verile meşgul olan teftiş heyeti, şimdiye ka miş ve kadıncağızı zorla Emniyet müdürdar 20 kadar şahsin malumatına müraca lüğüne kadar sürükleyerek burada kendiat etmiştir. Bundan başka bazı acentalar. sini reddettiğini sö>letmek istemiştir. dan da eşya ve yolcu nakliyatına aid bir Emine, kızı hakkında diyor ki: takım kayıdlar istenilmiştir. Yolsuzluğu « Kızımın gözü gezmede ve eğlenyapanlarm uzun müddettenberi bir bileti mede. Biz fakir bir aileyiz. Onun bu arzumuhtelif defalar kullandıkları tespit edil larını yerine getiremiyoruz. Gece gündüz miştir. Tahkikat sonunda suçlu görülen sokakta dolaşması her tarafta fena bir dememurlar Adliyeye verileceklerdir. dikodu yaptığından kendisine gayrimuay Hasılatı Beyoğlu Halkevine bırakılan konser Güzide amatör san'atkâr Bayan Mariüstat 15 nisan günü akşam saat 21 de Saray sinemasında vereceği piyano kon serinin bütün hasılatını Beyoğlu Halkevi sosyal yardım şubesine terketmiştir. 4 sene evvel, 12 yaşında iken Avrupanın Besim Ömer, her sene Fransada bir su muhtelif merkezlerinde muhtelif konserşehrine gitmeği âdet edinmişti. Bir gün ler vererek muvaffakiyetler kazanan genc kendisine: san'atkârın bu hareketi takdir ve minnet Faydasını görüyor musunuz bari?.. le karşılanmıştır. diye sormuştu. ADLÎYEDE Yüzüme bakarak belirsiz bir iç çekişi arasında: Bir kıza tecavüz edenler Bina, çok yıprandı, dedi, artık eskisi gibi tamir kabul etmiyor! mahkum oldular Seenlerdenberi göğüs darlığı çekerdi. Ve hdstalığından her bahsedişte: Ah gencliğimde kullandığım o kocaman frenk sigaralan yok mu?.. derdi (ve göğsünü elile tutarak ilâve ederdi) Bu körüğü onların ateşi bozdu! Büyük tıb kahramanı, büyük insan ve Senelerce bu en hassas noktası, mütemadiyen kanayıp, durmuştu. Son zaman kıymetli memleket çocuğu Besim Ömer larda, bir gün ziyaretine gitmiştim; onu (Akalın) ın tertemiz şahsiyeti karşısında hürmetle eğilmeği, en sona bırakıyorum. çok ümidli buldum: Dava, artık biliniyor!.. Nasıl kazanı SALÂHADDİN GÜNGÖR f Tarihî bir çeşme tamir ediliyor J Azabkapıdaki bu çeşme İstanbulun en güzel tarihî çeşmesidir. Belediye bu metruk çeşmenin tamirine karar vermiftir. Resim şimdiki vazivetini gösteriyor. vaziyetini eösterivor. Geçen sene mart ayının yirmisinde işlenen bir suçun cezası, dün verilmiş, bu suretle suça ceza tayini tam yıldönümü gününe rasgelmiştir. lstanbul birinci Ağırceza mahkemesinde mevkuf olarak muhakeme edilen iki gencden Niyazinin, Şehremininde Sabahat isminde bir kıza tecavüz ettiği, arkadaşı Kâmilin de, bu maksadla Niyaziye evinde yer gösterdiği sabit olmuştur. Mahkeme, Niyazinin beş sene yedi gün ağır hapse konulmasını, müebbeden âmme hizmetlerinden memnu tutulmasını karar altına almıştır. Ar kadaşı Kâmilin de, iki sene bir ay hapsini kararlaştırmıştır. Muhakeme masrafı olan otuz lira, her ikisine yarı yarıya ödetilecektir. Sabahatin annesi Kadriye, mahkemede hazırdı. Kendisi «ben bunlardan tazminat istemiyorum, yalnız kendilerini Nevruz cezalandırmanızı istiyorum» demiş, dolayısile tazminat tayinine mahal görül Bugün ayni zamanda Nevruzdur. Gümemiştir. neş bugün hamel bürcüne girmektedir. suretle ilkbahara ÜNÎVERSÎTEDE BuRasadhane müdürügirmekteyiz. Fatin: Memleket Halkevlerinde kon « Bu sene havaların soğuk gitme sinde hiç bir fevkalâdelik yoktur. Cok ferans verecek profesör ve eski zamanlarda Hıdırellezlerde bile kar yağdığı vakidir. Tecrübelerimize göre doçentler martın böyle fazla serin geçtiği senelerde Üniversite profesör ve doçentlerinden bahar iyi oluyor. Bu sene de marttan Ali Nihad Tarlan, Sabri Esad Siyavüşgil, sonra güzel ve devamlı bir bahara ka Dr. Sadi lrmak, Ahmed Caferoğlu, Na vuşmamız çok muhtemeldir.» demiştir. şid Baylav, Zeki Yalona, Diyarbakır, Adana, Erzurum, Izmir, Bursa, Afyon halÜsküdar meydanı kevlerinde konferanslar vermek üzere hareketleri hususunda Rektörlükçe tebligat Üsküdar meydanmın açılmasına devam yapılmıştır, yakmda gideceklerdir. tkinci edılmektedir. Dünden itibaren Üsküdar parti gidecek olan profesör ve doçentler Itfaiye binasının yıkılmasına başlanılmış için de yeni bir program hazırlanmakta ve gene bu meydana tesaduf eden ve dır. Kalın han namı verilen bina da yıkılmıştır. yen zamanlarda sokağa çıkmamasını daima soyledim. Bu nasihatlerim hergün aramızda kavga çıkarttı. Benim ricalarıma karşı o «Benim yaşımdakiler nasıl giyinip geziyorlarsa ben de öyle yapacağım.» diye üzerime yürüyordu, bu sabah gene kavga ettik, bu sefer bana «Artık beni evlâdlıktan reddet, ben de kendi başıma ve istediğim gibi yaşıyayım» dedi ve beni zorla buralara kadar sürükledi.» Mediha da şunu iddia etmektedir: « Annem beni fena bir yolda yürütmek istiyor, bunun için ben de kendisinden ayrılmak istiyorum.» Fakat varılan kenaat Medihanın bütün kabahatlerine rağmen bir de annesine fena bir leke sürmek istemesidir ve kızın Kömür satış teşkilâtı bütün hareketleri de anasma çirkin bir Eti Bank, millî korunma kanununa daiftirada bulunduğunu göstermiştir. yanarak kömür havzası istihsalâtının tezEmniyet müdürlüğünden verilen ceyid ve tevzii için çıkarılan kararname muvab, aile yuvasından ayrılmak istiyen cibince kurulması lâzım gelen satış teşkiMedihanın başını önüne eğdirmiştir. lâtınm esaslarını hazırlamağa başlamıştır. Bu teskilâtın en mühim kısmı büyük bir müstehl'k pivasa olan şehrimizde bulunacaktır. Eti Bank hazırlıklarmı ikmalden sonra Beledive ile müştereken şehirde do^rudan doğruva halka kömür verecek Bugün toprak bayramıdır. Bu bayram te«Mlât yaDilacaktır. evvelce Halkalı Ziraat mektebinde tes'id Fındık ihracat komitesinin edilırdi. Fakat iki senedenberi Vilâyet bunu kazalara bırakmış kazalar da köylütopîanması nün bugün istirahat ederek toprağı dinFındık ihracat komitesi dün Ticaret lendirmesi için usulen alâkadarlara tebli Vekâleti Teşkilâtlandırma dairesinde baş. gat yapmış olduğu cihetle bu bayram kontrolör Hakkı Nezihi Erksonun riyaseti köylüier arasında hususî mahiyette tes'id altında bir toplantı yapmıs ve Almanyava edilecektir. yapılacak ihracatın tevziatı üzerinde gö Son günlerde, şehrimize Anadolu ve Trakyadan buğday muvaredatı hemen tamamile durmuştur. Borsada talebleri tamamen Toprak Mahsulleri Ofisi karşılamak vaziyetinde kaımıştır. Şehrimize tüccar malı gelmemesine ve taleblerın artBu yüzden her iki memlekette iş bamış olmasına mukabil Toprak Mahsulleri Ofisi satışları kısmış bulunmaktadır. Ofi şında bulunan kabineler gizli ve alenî sin bu şekilde hareketine bazı sebeblerin şiddetli tenkidlere manız kaldıklanndan mevkileri müşkülleşmişti. lngilterede evarr'l olduğu söylenmektedir. . ve dün Eakişehir değirmenlerinin talebi velki gün Çemberlayn bulunarak Harbıye Nazırı uzun beyanatta tenkidEskışehır değırmencılermin, lstanbul leri onlemeğe ve teskine ve Finlandiyaun ıhtıjacına sarfolunmak üzere Toprak Mahsulleri Ofisi tarafından ucuz fiatla nın uğradığı akıbetten lngilterenin bir Eskişehir değirmenlerine de devlet Buğ mes'uliyeti olmadığını ispata çalışmışlardayı verilmesi talebi Tıcaret Vekâletince dır. Çemberlayn kabinesinin Finlandiya tetkik olunarak reddolunmuştur. lstanbul felâketinden sağlam olarak çıkıp çıkmıyadeğirmenleri istihsalâtı ihtiyaca kâfi oî cağını yakın istikbal gösterecektir. duğundan böyle bir tedbire lüzum gö Fakat Fransadaki Daladye kabinesi rülmem'«tir. şimdiden Finlandiya meselesinden dolayı çekilmek mecburiyetinde kalmıştır. İlk Ofis müdürü şehrimizde Bazı temaslar yapmak üzere Ankarada defa tenkid ve hücumlar âyan meclisinde bulunan Toprak Mahsulleri Ofisi müdürü belırmişti. Nuri Orak şehrimize dönmustür. Başvekil, Millî Müdafaa ve Hariciye Nazırı olan Daladye gizli bir celsede yaOn beş bin ton arpa mübayaa pılacak münakaşa için bir hafta sonra taediliyor yin ettiği günü birdenbire yirmi dört saat Arpa ihracat tacirlerinin, ihrac etmi sonraya tebdil ederek muhalifi âyan azaverek de\let emrine amade tutmağı kabul ettikleri 15.000 ton arpanın derhal sını ve bahusus eski Başvekil Laval'i gafıl mubayaası için bir kararname projesi ha ve hazırlıksız avlamıştl. Bunun için burazırlanmış ve Vekiller Heyetine verilmiş dakı gizli münakaşanın sonunda 240 reytir. Bu kararname ile 15,000 ton arpa le itimad kararı almıştı. Lâkin Meb'usan devletçe mubayaa olunacak ve stok ola Meclisi aceleye gelmemiş ve dün akdettiği rak silolara alınacaktır. Bu arpanın yüz gizli celsede Finlandiyaya vakit ve zamade 50 bedeli millî konınma kanunu tah nile müessir yardım yapılmamasından ve sisatından derhal tesviye olunacaktır. harbin gevşek idare edilmesinden ve baMütebaki yüzde 50 de 15 nisan tarihin husus Rusyaya karşı harb açılmamasından ve hatta bu devletle diplomasi münasebade hükumetçe tesviye olunacaktır. Arpa tacirleri bu miktan hazırlamağa tın kesilmemiş olmasından dolayı şiddetli hücumlar yapılmıştır. Daladye bütün istibaşlamışlardır. Son günlerde arpa ihracatı yaptığımız zahlara cevab vermişse de meclisin ekseribaşlıca memleketlerden taleb azalmıştır. yetini tatmin edememiştir. İtimad kararı Dünya arpa fiatlarının da düşmekte ol istediği zaman ancak 239 rey verilmişduğu görülmektedir. Buna sebeb olarak tir. 300 meb'us müstenkif kalarak hükuher memleketin, bilhassa harb halinde mete itimadları olmadığını izhar etmişlerbulunan memleketlerin vücude getirmiş dir. Harb dolayısile muhalif rey vermeolduğu muazzam stoklar gösterilmekte mişlerdir. Fakat hakikatte Daladye kabidir. Bu vaziyete Tağmen dün şehrimizden nesi harbi lâyıkile idare edemediğinden iyi fiatla Italyaya 200,000 kilo arpa ih ve Finlandiyayı koruyamadığından dolayı meclisteki ekseriyetin emniyet ve itimarac olunmuştur. dını kaybettiğini anladığından istifa etKÜLTÜR İŞLERÎ miştir. Fransa Cumhur Reisi Âyan ve Meb'usan reislerini davet ederek kabıne buhranı hakkında kendilerile istişarede bu Yardım cemiyetinin lunmuş ve alelusul istifa eden Başvekili de kararları davet etmiş ve belki de kabineyi yeniden Öğretmenlere yardım cemiyeti idare teskilini istemiştir. Daladye kabineyi teşheyeti dün Maarif müdürü Tevfik Kutun kil edecek olsa bile artık yalnız Başvekil riyasetinde toplanmış, cemiyet hesabları olarak kalacak ve Hariciye ve Müdafaa nı tetkik etmiştir. Bu sene bir deniz gezin Nezaretlerini bırakacaktır. tisi ve bir de muallimler çayı teTtibine ka. Daladye tekrar hükumetin başına gerar verilmiştir. lemediği takdirde bütün dava harbin Zam görmiyen muallimler şiddetle ve lâyıkile idare edilmemesi ileri Barem kanununa göre, dereceleri büt sürülerek yapılan şikâyetlerden çıkmış olçe darlığı dolayısile yükseltilemiyen mu duğuna göre General Peten ve emsali bir allimlerin vaziyetleri tetkik edilmiştir. Bu asker Başvekil olacaktır. muallimlerin zam görebilmeleri için Ma Daladye'nin mevkiini sarsan yalnız Iiye Vekâletile temasa geçilmiştir. Finlandiya meselesi ve harbin idare tarzı değildir. Fransada harbin bidayetindenİlk tahsil taraması beri gayet sıkı bir sansür konulmuş olmaHer sene ilk okula devam edebilecek sı bu demokrasi ocağındaki feveranların çağa gelmiş olan talebeleri tespit etmek matbuat vasıtasile boşanmasına sed çeküzere köylerde köy muhtar ve muallim mesinden sızıltıların artmasına sebeb olleri, şehirlerde de maarif müdürlerinin muştur. Daladye tehlikeyi görerek ancak tayin edeceği kimseler bir tarama yapason haftalarda sansürü bir derece gevcaklardır. İlk tarama nisan ayı zarfında şetm'şti. Matbuat da bir ağızdan mütteyapılacak ve tahsil çağına gelmiş bulu fiklerin Finlandiyayı kurtaramadıklarınnan çocuklar tespit edilerek ilk mektebdan efkân umumiyenin duyduğu infiali lere gönderileceklerdir. açığa vurmuştur. Başta Temps olarak gaİKTİSAD zcteler harbin genış mikyasta idaresini ve Rusya ile hiç olmazsa diplomasi münaseTürk Yugoslav afyon batın kesilmesini istemişlerdir. Fransa bu tenkidleri ve hükumeti iskat etmekle yalanlaşması nız dahili bir jest yapmış olmuyor. Ayni Evvelce üç ay temdid olunan Türk . zamanda Ingiltereye harbin genişlerresini Yugoslav afyon satış anlaşmasının müdve redakârane idaresini ve Rusyanın düşdeti bu ay nihayetinde bitmektedir. Fa man telâkki edilmesini ihtar etmiş bulunukat henüz yeni anlaşma için müzakerelere başlanamadığından eski anlaşmanın müd yor. deti bir ay daha uzatılacaktır. Muharrem Fevri TOGAY HAVA RAPORU Nevruz ve toprak bayramı Yeşilköy Meteoroloji istasyonundan aldığımız malumata göre, dün hava yurdun Marmara havzasmda ve orta Anadolunun garb taraflannda bulutlu, Trakya, Ege ve Akdeniz kıyılarında çok bulutlu, Karadeniz kıyılan ve doğu bölge lerde kapalı ve mevziî yağışlı geçmiş, rüzgârlar Trakya, Ege, Akdeniz kıyıları, orta ve cenubu şarkî Anadoluda şimalî istikametten, diğer yerlerde cenub ve cenubu garbiden hafif olarak esmiş, denizlerimizde fırtınalar hafiflemiştir. Dün, İstanbulda hava bulutlu geçmiş, rüzgâr şimali şarkiden saniyede 5 le 7 rüşülmüştür. metre arasında hızla esmiştir. Hararet derecesi en çok 10 ve en az 0,2 santigrad Zil ihracatı Bütün dünyaya memleketimizden ih olarak kavdolunmustur. rac edilen cazband ve bando pirinç zil!erine son zamanlarda rağbet artmaktadır. Buna sebeb, harb dolavısile yeni teskil e. Nüshasi 5 kunı«rtrr. dilen askerî kıt'alann bandolarına zil lâzım olmasıdır. Dün de Amerikaya 2200 liralık bir parti calpara ihrac olunmuştur. Senelik 1400 Kr. 2700 Kr. Altı aylık 750 » 1450 » Tatlıcının ölümündeki esrar Gç aylık 400 » 800 » Tatlıcı Abdülkadirin ölümü etrafm Bir aylık 150 » Yoktur daki tahkikata devam edilmektedir. Dün Abdülkadirin arkadasları, komşuları ve akrabaları isticvab edilmiştir. Polisçe zan altında bulunanlar serbest bırakılmıştır. | Gazetemize gönderilen evrak ve yazılar Halen tahkikat Abdülkadirin dükkânına neşredilsin, edflmesin iade edilmez ve gidip gelen bazı genclerin etrafında de ; zıyaından mes'uliyet kabul olunmaz. vam etmektedir. CUMHURÎYET ^ Abone seraıtı [ Dikkat
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle