19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUOTHURÎTET 25 T M ı i l 1<12Q TAR1H1 ROMAN 4O Buhara Güneşi Yazan: ORHAN RAHMI [ Şehir ve Memleket Haberlerl ) Siyasî icmal Hal yoluna giren mesele: Ekmek Mektebler bugün Üsküdar Beykoz tedrisata başlıyor yolunda inşaat Son sulh teşebbüsü ehistandaki askerî harekât kat'î bir neticeye vardıktan sonra Hitler Danzigde irad ettiği nutukta orta Lehistanda yeni bir Leh devleti kurmak şartile sulhun akdine imkân olduğunu ve Fransa ile harbe devamın bir gayesi ve faydası bulunmadığını söyliyerek içine düştüğü çıkmazdan yakasım kurtarmak istemişti. Ingiliz Başvekili Çemberlayn cevabî nutkunda bu sulk teklifini kabul etmediğinı bildirmişti. En sonra Fransız Başvekili Daladye dahi Almanyanın sulh teklifine cevab verdi. Bir sene içinde Fransanın üç defa seferberliğe müracaat ederek memleketin iktısadî vaziyetinin şirazesini kaybettiğini ve bu emniyetsizliğe nihayet vermek için harbettiğini söyledi ve Lehistanda harbin bitmesjle Fransanın sulh akdeylemesi icab etmediğini anlattı: Daladye, Lehistanın işgaline kadar yapılan sulh teşebbüsiennin akim kalmas'nm Lehistanm imhası şümullü askerî tedbirler ve gizli muahedeler evvelce hazırlanmış olmasından ileri geldiğini kaydetmiştir. Fransız Başvekiline göre hakikatte 23 ağustostanberi Lehistanm par çaianması, Almanya ile Sovyetler Birliği srasında kararlaştırılmıştır. Hitler, Danzig'in iadesini ve Koridorda otomobil yolu verilmesi ve reyiâma müracaat edilmesi teklifini yaparken cebinde Rusya ile anlaşma gibi kıymettar bir mukavele bulunduğunu ve bu yüzden Fransanın, Almanyanın sözlerine itimad etmediğini de ilâve etmiştir. Kapı açıldı. İçeriye yalın kılıç, on kişi girdiler. Karaboğa en öndekini tanıdı. Akşamki adamdı Halk, bozuk ekmek hak Ortamekteb ve liselerde Beylerbeyinden Anadolu kında yaptığı şikâyette yeni 45 şube açıldı hisarına doğru 14 klm. lik Karaboğa: Arkadaş dedi bizi Hâna götür! Doğru! Reis bir kahkaha attı: haksız mıdır? Orta tedrisat müesseselerile îstanbul kısım asfalta çevriliyor Diye mmldandı. O takdirde ertesi gün Hâna mı?. Siz kim oluyorsunuz ki? çekecekleri vardı. îranhnın sırtına ağzını uzattı. Yarım saat sonra tamamdı. Fakat Karaboğa kollanndaki ipler kopmadan bu işin olmıyacağını anlamış ve ipleri koparmıştı. Ne oldu Karaboğa ? Ne olacak? Düşünsene, knParına bağlı ipler koparılmadan zırhı nasıl çıkarabilirsin? Doğru... Doğru ama! Bana bak arkadaş; pek ince eleyip sık dokumağa gelmez; ne olacaksa olsun. Bence kurtulmak da. ölmek de çarcabuk olmalıdır. İkisinin arasında mekik gibi işlemeği sevmem. İranlı kâğıdı çıkardıktan sonra başına bir yumruk vurdu: E, şimdi ne olacak? Ne var? Bunu nereye atacağız? Karaboğa gülüyordu: Sana sormalı, çabuk icabına baki İranlı ayaklarını da çözdü ve sonra Karaboğaya yaklaşarak onun da iplerini kopardı. Bu kâğıdı ne yapacağız Karaboğa? Bahadır Türk, aldırış etmiyor, tatlı, tatîi geriniyordu: Aralıklardan ince bir sabah rüzgâtı esiyor... Canım rüzgârın sırası mı ya? Karaboğa, bu cevaba kızmıştı. lraniye ters ters baktı. Elini uzattı, kâğıdı kaptı. Parça parça yaptı. Sonra bu par1 ça ardan bir tutam aldı, Iranhya yaklaştı: Aç ağzını! Dedi. îranlı bir adım geri çeküdi: Ağzımı mı açayım? Öyle ya! Başka nereye saklarsın! Haydi, vakit geçiyor, aç diyorum, yokSd gırtlağını sıkarak açtırırım... Başıma neler geliyor Allahım! O bunu söyler söylemez, Karaboğa da bir tutam kâğıdı ağzına tıkmıştı. Yut, çabuk yut... Sabah kahvaltısı yerine geçer. îranhnın gözleri faltaşı gibi açılmıçtı. Kuokuru, kalın kâğıd parçaları, kurumuş gırtlağından nasıl geçecekti? Aman Karaboğacığım, yavaş, yavaş!. Çünkü boğulursam, sen yutmak mecburiyetinde kalacaksın! Doğru söylüyorsun îranlı... Haydi bakalım, nefes ala ala yut! Ve îranî kâğıd parçalarını yutmağa başladı. Çehresi, gülünç bir şekil almıştı. Bir taraftan midesini bastmyor, bir taraftan da ceviz yutan hindi gibi, boynunu uzatıp duruyordu. Karaboğa ise gülüyordu. Bu yarı devin gülmesi de bir tuhaftı. Kahkahası duvarlan tokatlıyor gibiydi. Çabuk arkadaş, kulağıma sesler geliyor! İranlı son parçayı da yutmuştu ki, kapmın önünde bir gürültü oldu. Karaboğa işaret etti: Oturalım... Kapı açıldı. İçeriye yalın kılıc, on kişi girdiler. Karaboğa en öndekini tanıdı. Akşamki adamdı. Vay!. Ipleri çözmüşler... Karaboğa, soğukkanlılıkla cevab verîranlı hiç istifini bozmadı: Sen götür, diyorum, arkadaş! Sonra anlarsın!. Reis arkadaşlarına baktı, düşünür gibi oldu. Karaboğaya sordu: Sen Doğu Türklerindensin galiba? Karaboğa başını sallayarak cevab verdi. Bu da Îranî olmalı... Ağzı ona kaçıyor, kaşı, gözü öyle gösteriyor. Doğru!. Peki, nasıl oldu da buluşhmuz? Uzun bir hikâye... Arkadaşımın dpdiği gibi, bizi Hâna götürürseniz çok iyi olur. Karaboğa bunu söylemekle beraber, İranlının ne için Hânın huzuruna çıkmak istediğini bilmiyordu Yalnız: Îranî Hinoğlu Hinin biridir, belki akhna bir şey gelmiştir. c Diye dü ünmüştü... Reis: Havdı, çıkın öyleyse!. Size evvelâ şurada bir yemek versinler. Belki de karnınız actır. Dedi. Karaboğanın gözleri parladı: îyi edersin arkadaş! Reis, Karaboğadan hoşlanmıştı. Adını sordu. Hep beraber çıktılar... 1lerde büyük mermer binaya girdiler. Burası muhafız koğuşu idi. Karaboğanın yemek yiyişine hayretle bakıyorlardı. İstifini hiç bozmadan ve durmadan yiyordu. Sorulan suallere cevab verdiği yoktu. Etraftakiler, hatta îranlı kahkahalarla gülüyorlardı. Aldırış etmedi. Ekmekçiler, ekmeklerin bir çeşni undan imali için un çeşnisinin daha evvel den değirmenlerde yapılmasını Dahiüye Vekiü Faik Ö/traktan istemişlerdi. Dahiliye Vekıli bu arzunun tecrübe edilmesini Belediye îktısad müdürlüğüne em retmiştir. îstanbul değirmencileri Belediyenin talebi üzerine muhtelif un çeşnileri yaparak hazırladıklan nümuneleri, Belediye ye göndermışlerdi. Beledive bu çeşnileri Ekmekçiler ce miyeti reisine vermiş, cemiyet reisi de bu nümunelerden imal ettiği üç tip ekmeği Belediye îktısaH müdürlüğüne gönder miştir. Yeni çeşni ile yapılan ekmekler halen satışı az olan fırınlann imal ettikeri ekmeklere nazaran daha iyidir. Yakında Belediye îktısad müdürlüğünde yapılacak bir toplantıda bu nümunelik ekmekler tetkik edilecektir. Büyük fınnar bu çeşni ile ekmek imaline mecbur tutulmıyacaktır. FJVsafı daha yüksek unla ekmek imaline devam edilecektir. Ek mekçilerin un halitasının değirmenciler tarafından yapı'masım istemeleri, şimdi ye kadar fırıncılara atfedilen «bozuk ekmek imal ediyorlar» ithamından kurtul mak içindir. Cünkü bunların iddiaianna öre küçük fınnlann imal ettikleri ekmek Belediyenin çeşnisine uygundur. Yalnız çok fazla satış yapaD büyük fınnlar, yüksek evsafta un kullanmakta, bunu gören halk da küç'dk fırıncılan bozuk ek mek imal etmekle itham etmektedir. Fınnlara un veren değirmenlerin adeYemek sonunda iri yuraruğunu kadır di dört, beşi geçmpdiği cihetle un çeşni dı: eri daha kolav'ıüa değirmenlerde kon îranî, dedi. Bunu tanıyorsun, neler ro edilebilecektir. yapabildiğini de biliyorsun.. Bir daha beMÜTEFERRİK nim iznim olmadan güleyim deme, kanşmam... Muamele vergisi tahsilâtı İranlı cevab vermedi, başını önüne eğMuamele vergisi vermek mecburiyetinde olanlar Defterdarlığa müracaatle vaziyet: hazıra dolayısile fazla iş yapamadıklanndan dolayı vergüerini vaKit ve zamanında yatıramadıklannı beyan etmşler, bundan dolayı kendilerinden ceza istehilmemesim dilemişlerdi. Deferdarlık bunların ceza vermeye lüzum kalmadan vergilerinin tahsiline başla mıştır. ilkmektebleri, bugünden itibaren derslere başhyacaklardır. Mekteb idareleri hazırlıklarını ikmal etmişlerdir. Kaydolunan talebe mevcuduna göre her mekteb aça cağı şube adedini, yapacağı tedrisat şeklini tespit ederek Maarif Vekâletine bildirmiştir. Bu sene ortamekteb ve liselerde yeniden 45 şube ihdas edilmiştir. Kasımpaşa birinci, Üsküdar ikinci, Nişantaşı erkek, Karagümrük erkek, Pendik muhtelit ortamektebleri çıfte tedrisat yapacaklardır. Pendik ortamektebindeki kız talebelerin Göztepe ortamektebine naklinden vazgeçilmiştir. Her mekteb yeni açtığı şubeyı kendi mual'.im'erile idare edecektir. Maarif Vekâleti mevcud muallimlerin bu şubeleri ne suretle idare edeceklerini tespil ederek alâkadar mekteblere tebligat yapmıştır. 30 kadar mualümlik münhal bulun maktadır. Bu muallimliklere de, menşeleri müsaid olan namzedler, müracaat'.eri sırasına göre tayni edileceklerdir. Yük sek mekteb mezunlarından muallim ol mak üzere müracaat edenler, Istanbu'da kalmak istedikleri takdirde, ancak ücretîe tayin edileceklerdir. tstanbul Nafıa Basrnühendisliği, Üs küdar Beykoz yolunun şose kısmını asfalta çevirmeğe baslamıştır. Vali ve Belediye Reisi Lutfi Kırdar Beykozu tnf tişe giderktn bu yolun toz içinde olduğunu görmüş, burasınm derhal asfalta çevrilmesini emretmiştir. Nafıa, Bajmühendisliği, Validen aldığı bu emir üzerine derhal faaliyete geçerek mezkur yolun Beylerbeyinden itibaren Anadoluhisanna doğru 14 kilo metrelik kısmmı asfaîta çevirmeğe baslamıştır. Boğazın Anadolu» sahili şimdiye ka dar mühmel bırakılmış ve harabiye yüztutmuştu. Üsküdardan Beykoza kadar devam edecek olan bu yolun Anadolu hisarından Çubukluya doğru olan kısmı evvelce yapılmıştı. Beykoz Paşabahçesi arası da yapılmaktadıı. Beylerbeyi Hisar arasının da asfalta çevrilmesi, Küçüksu plâjınm yapılması ve Şirketihayriye tarafından Beylerbeyile Çengelköyü arasında yeni bir plâj insası işinin tetkik edilmeğe başlanılması Bo ğazm bu güzel yerlerine yeni bir hayat verecektir. Îstanbul vilâyeti Nafıa müdürü yeni yapılmakta olan yo!u teftiş etmiştir. L Şehirde tenvirat Üsküdar yollarına mahsus lâmbalar hâlâ yerlerine konulamadı Tramvay ve elektrik işleri Belediyeye geçtikten sonra îstanbul Belediyesi bil hassa şehrin tenvıri işine ehemmiyet vermiştir. Mevcud dcrt bin lâmbaya ilâve ten yeniden bin lâmbanm daha sokaklara konulması takarrür etmiştir. 5 e n r > n nıuhtelif semtlerindeki halk Belediyeye mü racaatle mahalleleıine lâmba konulmasını istemektedirler. Bin lâmbanın yerleri Cumhuriyet Halk Partisi nahiye ve fcaia kongrelerindeki dieklerc ve ihtıyac cetvellerine göre tespit edilecektir. • '• 'r • Belediye Makine ve Sanayi mudYır lüğü yeni lâmbaların yerlerinin tayinine esas olmak üzere eski lâmbalann buiun duklan yerlerin bir haritasını Elektrik idaresinden istemiştir. Bu harita geldikten sonra yeniden konulacak bin lâmbanın yeri tespit edilecektir. Ancak Elek trik idaresi elindeU malzemeyi iktısad etmek istediğinden yeni malzeme temin olunmadıkça eski malzeme sarfedilmiye cektir. di... di: lyi bağlanmamış yiğitim de ondan. Bizi Hanınıza mı, Beyinize mi, nereye götürecekseniz götürün, af dileyelim. Uğrular (haydud ve hırsızlar) affedilmez... Biz uğru değiliz, nayvancıyız, gece vakti yolumuz bu bahçelere düşmüş, Hânınız elbette affeder bizi!. İranlı, reise baktı: Hem bizi Hâna götürmekliğiniz çok iyi olur. îşinize yarar. Reis ellerini kalçasına koydu: Hey, top sakallı herif, sen bu surat'a maymuna ne kadar benziyorsun! îranlı güldü: Fakat maymun, akıllı bir mahluktur. Insanı bile atlatır ve aldatır. Bu cevab nepsinin de hoşuna gitmişti. Gülüştüler. Tehlike yavaş yavaş dağıhyor demekti. Dostlaşıyorlardı. Demek ki sizi, Hâna gotürelim ha! îyi olur... Sizin Hânınız kimdir? Bizim Hânımız, Hatun Handır! İranlı gözlerini uğuşturarak sordu: Hatun Hân mı, kadın mı bu? Evet! Hiç kadından Hân olur mu?. Karaboğa, îranhnın çıplak kafasına bir tokat vurdu. Aptal Iranh dedi. Sen Türkleri ne sandın? îranî başını kaşıdı. Buharalı muhafız reise baktı. Yemekten sonra Hânın köşküne gittiler.... Karaboğa, vaktile Salağm yaptığı gibi, şaşkın şaşkın etrafına bakınıyordu: îijsanoğlu neler .yapmıyor?. Bunlara ne lüzum var... Yarın öbür gün hepimiz toprak olup gidecek değil mıyiz? îranlı, Hânın odasına girerken kıhk kıyafetini düzeltmişti. Evvelâ îranhyı içeriye almışlardı... Bir saat geçtiği halde 1ranlı henüz çıkmamıştı. Karaboğa: Bu ne demek, diye mırıldandı. Sakm benim arkadaşı içeride öldürdüler de haterim yok?. Olur mu olur, neler görmedik, neler duymadık?. Şüphe bir kurt gibi içinde kaynıyordu. Tırnaklarını kemirerek düşünüyordu: Ne yapsam ki!.. Elleri mızrakh, uzun boylu dört nef?r, mermer koridorda, bir aşağı, bir yukarı, hiç konuşmadan, dimdik, gidip geliyorlardı... Göz ucile de Karaboğayı tetkik ediyorlardı. îranlı, yeni bir arkadaşjı. Fakat onun doğruluğuna inanmıştı. Kötülüğünü değil, iyiliğini görnıüştü. Belki de şu dakikada yardıma muhtacdı. Zavallının başına kimbilir neler geliyordu. Olurduğu taş sedirden doğruldu. O da gezinir gibi yapmağa başladı... Fakat dört muhafız, derhal yürüyüşlerini değişlinnişlerdi. Birbiri ardı sıra daire .ıalinde ilcrüyor ve Karaboğayı ortaya alıyorlardı. Karaboğa, çok sinirlenmişti... Kapıya doğru yaklaşırken, birdenbire halı perdeyi açtı ve içeriye atıldı. Fakat Um bu sırada sekiz çelik pençenin kendisinı kollarından yakaladığını duydu... Alemdar nahiyesi kongresi C. H. P. nahiye kongrelerine bugünden it baren başlanmaktadır. Bugün saat 20 de Alemdar Parti ocağı kon gresi yapılacaktır. Fransadan gelen talebelerimiz Hükumetimizin Fransada tahsilde bulunan talebelerimizin memleketimize dönmeleri hakkındaki vaki emri üzerine 13 kişilik ilk kafile, dün sabah konvansiyonel trenile şehrimize gel miştir. Talebelerimizin seyahatleri çok güç geçmiş. Gencler sekiz defa aktarma yapmak mecburiyetinde kalmışlardır. Bundan başka Modandaki İtalyan me murları talebelerimizin yanlannda bulunan gaz maskelerini musadere etmek istem'şlerdir. Nihayet münakaşalardan sonra Fransız hudud komiserinin tavasutile maskeier bırakılmıştnr. Fransadan ikinci talebe kafilemiz bugün gelecektir. Hükumet hesabına tahsilde bulunanlara yol masrafı olmak üzere yirmi beşer îngilız lirası göndenlmiştir. Aynca sefarethanemiz de icab oden ydrdımları yapmaktadır. Üshüdarın elektrik lâmbaları Bundan evvel Belediye Îstanbul so kaklanna konulmak üzere iki bin lâm balık bir liste ha7irlamış ve Elektrik çirketi zamanında bu lâmbaların kısmıâzamı mahallerine konulmuştur. Yalnız bu lâmbaların Üsküdara muhassas olanlarından bir kısmı mühimmi, mahallerine Bursa Vilâyetinde yol konulmamıştır. Elektrik idaresi Üsküdar Tramvay şirketıne müracaatle idarenin faaliyeti elinde fazla direk olmadığından Üskü Bursa, (Hususî) Bursa vilâyetinin dara muhassas elektrik lâmbalarını tram şoseleri üzerindc büyük bir imar faaliyeti vay direklerine koydurmak istediğini bil göze çarpmaktadır. Bazı yolların tamiri dirmiştir. Üsküdar Tramvay şirketi, için yüzlerce ve binlerce mükellef amele Elektrik idares'Pin Üsküdar tramvaytarı çalışmaktadır. Bu yollar üzerinde çadırlar idaresinden aldığı elektrik ücreti tarife kurarak çalışaıı ameleierin manzarası gösini ucuzlattığı takdirde lâmbaların di rülecek bir haldedir. Aynca Karacabey reklere asılmasına muvafakat edeceğini Bandırma yolu üzerinde iki büyük köpni DENÎZ ÎŞLERÎ bildirmiştir. yeniden yapılmaktadır. Valimiz Refik Elektrik idaresi, Üsküdar tramvayma Kuraltan, Karacabey Bandırma yolu 35 Kıbrıslı talebe geldi asgarî tarifenın tatbik edildiği iddiasın üzerinde yapılan köprülerin inşaatını tetîngilız bandıralı Hanne vapurde lidadır. kik etmis, oradan haraya gitmiştir. Başını uzatmış, içerisini görebilmişti: manımıza 35 kıbrıslı talebe gelmiştir. Ayni vapurda Izmire gitmek üzere 4 îranî, diye bağırdı, seni geberttiler Ingiliz de bulunmaktadır. sandım!. Hânı da görmüştü, afallamıştı. Hân, Samatya sahilinde bulunan bir cesed perdenin bu şekilde açılıp da meçhul bir adamı, dört muhafızın kollarından yaSamatya sahilinde bir cesed b"'.un kaladığını görünce. hiddetle ayağa kalk muştur. Cebindeki hüviyet varakasına göre. bunun Haydarpaşa lisesinde Ak mıştı: hisarlı Raş din cesedi olduğu anlaşıl Ne oluyor? mıştır. Ölen, 18 yaşındadır.. Ölümün seDiye bağırdı. Bunu sorarken Karabobebi tahkik olunuyor. ğaya bakıyordu: Ne olacak, arkadaşım uzun müdSol bacağı kırıldı det çıkmayınca, bakayım. dedim... ABeylerbeyinde Sütlüce caddesinde Adamlannız, üstüme çullandılar... sım oğlu 13 yaşmda Ahmed Ferid, ceviz Hân gülümsedi. Karaboğa da sınttı. ağacından düşmüş, sol bacağı kırılmışBu nasıl şeydi böyle? Bu nasıl HândP tır Haydarpaşa Nümune hastanesinde tedavi altmdadır. Hân elile işaret etti: Salıverin, gelsin! Yangfin başlangıcları Karaboğayı sahverdiler. Etraf"va ba^ Burgazadası Vapur iskelesnde Nafıka baka yürüdü. Sonra Hânı tetk'ke baş ze aid otelin kazinosunda dün gece bir ladı .. Hey koca Tann; neler olmuyor lâmba parlamış, yangın çıkmışsa da îstanbul 2rkek Terzilik mektebinin tevsiine karar verilmiştir. Maarif Vekâleti, Meslekî tedrisat müdürü Rüştü mektebin alacağı yeni şekil etradu toprak yüzünde? İtfaiye tarafından söndürülmüştür. Kıyafeti, çok perişandı. Saçlan uzaSaraçhanebaşında Bursalı Tahir soka fında tetkikatta bulunmuş; bu hususta bir rapor hazırhvarak Vekâlete vermiştir. Bu sene dikiş kısmından 14, biçki kısmından da 16 kişi mezun olmuştur. mıştı. Ayağındaki cizmeler toz, toprak i ğmda 5 numaralı Bediaya aid evde de Mektebde talebelerin tecrübelerini arttırmak maksadile bir de sipariş dün saal 12 de benzin ocağile tahtaku bürosu ihdas edilmiştir. Burada, cüz'i bir ücretle ve gayet itinalı olarak kadm çindeydi... Hânın karsisına geünce: rusu tpmizlenirken yatak tutuşmuş. tayyör, manto ve etekliklerile her nevi erkek elbiseleri dıkilmektedir. Günavdm güzel Hân! söndürülmüşt ür. {Arkast var) Yukarıdaki resim, talebeleri bix çalışma esnasında göstermektedir. Almanyanın sulh teklifine îtalya yalKÜLTÜR tŞLERÎ nız matbuatile cevab vermiştir. İtalyan gazeteleri, harbin devamına bir makul Yeni açılacak kız enstitüleri sebeb ve mana kalmadığını izaha çahşBu sene Afyon, Sıvas ve Kayseride mışlardır. îtalyanın telâkkisine göre, Hitolmak üzere yeniden üç kız enstitüsü ler'in son teklifi Avrupada yeni bir nizam açılacaktır. Bu enstitüler hazırlıklanrn ve intizam tesisine müsaid bulunmuştur. ikrnal etm.'.ştir. Aybaşından itibaren faAlmanya, Îtalyanın tasvibi ve Sovyetaliyete geçeceklerdir. leı Birliğinin zımnî nzasile Avrupadaki ŞEHtR İŞLERÎ hali harbe, başladığından bir ay geçme teklif etmişti. Lâkin îstimlâk muameleleri çabuk den nihayet vermeği meselenin Lehistan îngiltere ile Fransa bitirilecek olmayıp Avrupanın emniyet ve sükunu Dahiliye Vekâleti istimlâk muamele prcnsipi olduğunu ileri sürerek bunu kat'î lerinin çabuk bitir:lmesi için Belediyeolarak reddetmiş bulunuyorlar. Bundan ye yeni bir emir göndermiştir. Bu emirsonra sulhu iade için münasib bir merhale den anlaşıldığına göre, istimlâk işleri nin gecikmesi yüzünden halk, yüksek ve fırsata yakında tesadüf edileceği belli makamlara müracaatte bulunmuştur. değildir. Senesi içinde yapjlması lâzım gelen bir Şu kadar var ki, Avrupanın cenubu gayrimenkule aid muamelenin yavaş şarkisine doğru harbin uzaması ihtimali bir şekilde yürümesi halkın zarannı günden güne azalıyor. Bunun yeni delilmucib olmaktadır. Bundan sonra istimlerinden bıri, İtalya ve Yunanistan hükulâk işlerle tapu muameleleri sdTatle inmellerinin Arnavudluk hududundaki as tac edilecektir. kerî kuvvetlerini geri almağa birlikte kaYol inşaatı ıar vermiş olmalandır. İki taraf yalnız Belediyenin evvelki sene müteahhid kâğıd üzerinde değil, filen de sulhu muNebile ıhale ettiği asfalt yollardan Toz hafaza için anlaşmış bulunuyorlar. koparan caddesi tamamile ikmal edıl Diğer taraftan Rumanyada Başvekâmştir. Türbe Sırkeci yolunda yalnız letle Dahiliye ve Harbiye Nezaretlerini mozaik parkelerin tamiri kalmıştır. Gümüşsuyu Dolmabahçe yolu ikmal e ve dolayısile bütün memleketin idarî ve dilmek üzeredir. Şişlide uafk tefek bir jskerî kuvvet ve salâhiyetini elinde toplaiki yol yapılmış, Şişhane yokuşu başm mış bulunan Kalinesku'ya suikasd yapan dan Gaİata kulesine giden asfalt yolun Demir miğferliler teşkilâtının adamları inşasma başlanmıştır. kısa bir müddet için telsiz merkezini elleMüteahhid, Cağaloğlundan Nuruos maniyeye giden yolu da asfalt olarak rine geçirmiş olmalarına rağmen memleinşa ettikten sonra bu sene inşasını ta kette bir ihtilâl yapmağa muvaffak o!aahhüd ettiği 700,000 liralık inşaatı ta mamalan da bir salâh alâmetidir. Bu sumamlamış olacaktır. retle Rumanya işlerine ecnebi devletlerin müdahale?i"p hacet kalmamıştır. Muharrem Feyzi TOGAY Karacabeyde açılan hayvan sergisi Bursa, (Hususî) Karacabey kazasında Vekâletçe tertib olunan ehlî hayvanlar sergisi Valimiz Refik Kuraltan tarafından açılmıstır. Acılma töreninde binlerce Karacabevli ve köylülerle hara erkânı, Bursadan giden heyet bulunmuştur. Valimiz açılma merasiminde bir nutuk söyliyerek; hayvancıhğın mana ve ehemmiyetini anlatmıs, köylümüzün elindeki hayvan neslinin ıslahı uğrunda devletın hattı hareketini izah etmiştir. Bilhassa Cumhuriyet hükumetinin bu işe verdiği ehemmiyet üzerinde duran Valimiz, köylerimizde tabiat ile yanyana yürüyen bu servetin mütemadiyen çoğoltılması lüzumunu halka anlatmıştır. Valimiz aynca, köylerimizde katır yetiştirilmesinin faydalarını izah ederek hem halka, hem de orduya lüzumlu olan bu hayvan neslinin üretilmesine de ehemmiyetle işaret etmiştir. Müteakıben sergi gezilmiş, burada gayet güzel yetiştirilmiş taylar. kısraklar, montafon ve plone ırkı sığırlar görülmüştür. Derece alan havvanların sahiblerine para mükâfatı tevzi edilmiş, bu suretle yetiştiriciler teşvik olunmuştur. f Erkek Terzilik mektebi tevsi ediliyor J Cumhuriyet NOshası 5 kurnstur Ahnno coraiti 1 Türkive ADone şeraııı Senelik Alb avltk Üç avhk Bil ayhk Jcin 1400 750 400 150 .. Kr. » • • icin 2700 Kr. icin 1450 • 800 > Haric Yoktot
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle